Destek
www.wikipedia.tr-tr.nina.az
Galaksi veya gok ada kutle cekimi kuvvetiyle birbirine bagli yildizlar yildizlararasi gaz toz ve plazmanin meydana getirdigi yildizlararasi madde ve simdilik pek anlasilamamis karanlik maddeden olusan maddesel bir sistemdir Tipik galaksiler 10 milyon cuce galaksi ile bir trilyon dev galaksi arasindaki miktarlarda yildiz icerirler ve bir galaksinin icerdigi yildizlarin hepsi o galaksinin kutle merkezini eksen alan yorungelerde doner Galaksiler uzayda tek yonlu hareket ederler galaksilerin yorungeleri yoktur Galaksiler cesitli coklu yildiz sistemlerini yildiz kumelerini ve cesitli nebulalari da icerebilirler Cevresinde gezegenler ve asteroitler gibi cesitli kozmik cisimler donen Gunes Samanyolu Galaksisi ndeki yildizlardan yalnizca biridir Bir sanatci tarafindan hazirlanan Samanyolu Galaksisi Iki ana spiral kol cekirdekteki cubuk olusumunun uclarindan cikmaktadir Gunes kollardan birinde yer almaktadir Tarihsel olarak galaksiler gozle gorulen sekillerine gore siniflanmislardir Bu siniflamada sik karsilasilan bicimlerden biri isik profili elips sekilli olan eliptik galaksidir Sarmal galaksiler tozlu ve kivrimli kollari olan disk sekilli yapilardir Duzensiz ya da olagan disi bicimli galaksiler ise tuhaf galaksiler olarak bilinir ve tipik olarak komsu galaksilerin kutle cekimine bagli bicim bozulmasiyla olusurlar Birbirlerine yakin galaksilerin arasindaki bu tur etkilesimlerle soz konusu galaksiler birlesebilecegi gibi yildiz olusumu olaylarinda patlama diye adlandirilabilecek olcude fazla artislarin tetiklenmesiyle yildiz patlama galaksileri Ing starburst galaxy de gelisebilir Ayrica duzenli bir yapiya sahip olmayan kucuk galaksilerden de duzensiz galaksiler olarak bahsedilebilir Gozlemlenebilir Evren de 100 milyardan 1011 fazla galaksi oldugu sanilmaktadir Galaksilerin cogu 1 000 ile 100 000 parsek arasindaki bir yaricapa sahip olup genellikle birbirlerinden milyonlarca parsek uzakliklarda bulunurlar Galaksiler arasi uzay ortalama yogunlugu m3 displaystyle m 3 basina bir atom bile dusmeyecek derecede az olan bir gazla doludur Galaksilerin cogu kutle cekimi etkisi sayesinde birbirlerine bagli kumeler adi verilen topluluklar olustururlar onlar da yine kutle cekimi etkisi sayesinde birbirlerine bagli superkumeleri olustururlar Bu daha buyuk yapilar da evrende buyuk bosluklari cevreleyen tabakalar ve ipliksi yapilar olarak olusmustur Karanlik madde henuz cok iyi bir sekilde anlasilamamis olmakla birlikte oyle gorunuyor ki galaksilerin cogunun kutlesinin yaklasik 90 ini karanlik madde olusturmaktadir Gozlem verileri bazi galaksi merkezlerinde dev kara deliklerin mevcut olabilecegini ortaya koymaktadir Anlasildigina gore Samanyolu galaksimiz de cekirdek kisminda boyle bir kara delik icermektedir Koken bilimiGalaksi adinin kokeni eski Yunancadaki bizim galaksimizi belirtmek uzere kullanilan sutlu sut gibi sutsu anlamlarina gelen galaxias gala3ias sozcugu ya da sut dairesi anlamindaki kyklos galaktikos kyklos galaktikos terimidir Bu terim ve dolayisiyla Bati kulturunde Samanyolu icin kullanilan Milky Way Sut Yolu terimi eski Yunan mitolojisindeki bir mitosdan kaynaklanir Bir gece Zeus olumlu bir kadindan yaptigi oglu Herakles i fark ettirmeden uykuya dalmis olan Hera nin gogsune koyar Bebek Heracles Hera nin memelerinden akan sutu icecek ve boylece olumsuz olacaktir Fakat Hera gece uyanip tanimadigi bir bebegi emzirdigini fark edince onu firlatip atar ve bosalan memesinden cikan sut de gece gokyuzune fiskirip akar Hikayeye gore iste geceleyin gokte sonuk bir isikla pirildar halde gordugumuz Sut Yolu Turkce de Samanyolu denilen kusak boyle olusmustur kaynak belirtilmeli Astronomik literaturde galaksi sozcugu tek basinayken bas harfi buyuk yazildiginda bizim galaksimiz olan Samanyolu nu ifade eder Uranus u kesfeden William Herschel 1738 1822 astronominin bugunku duzeyde olmadigi yillarda derin uzak gok cisimleri katalogunu hazirladiginda M31 Andromeda Galaksisi gibi gok cisimlerini adlandirmak uzere spiral nebula adini kullanmisti kaynak belirtilmeli Bu gok cisimleri daha sonraki donemlerde gercek uzakliklari anlasilmaya baslandiginda devasa yildiz yiginlari olarak tanimlandi ve bu kez Ada evren olarak adlandirildi Zamanla yerini gunumuzde kullandigimiz galaksi terimine birakti Gozlem tarihcesiSamanyolu Samanyolu nun 360 fotografik panoramasi Galaksimizin diger galaksiler gibi disaridan gorunusu icinde bulundugumuz icin elde edilememektedir Gokyuzunde ciplak gozle gordugumuz Samanyolu adini verdigimiz isikli bolge ise aslinda yalnizca galaksimizin kollarindan biridir Antik cagda Grek filozofu Democritus 450 370 M O gece gokyuzunde gorunen Sut Yolu denilen isikli bolgenin uzak yildizlardan olusuyor olabilecegine dikkat cekmisti Aristo nun 384 322 M O dusuncesine goreyse Sut Yolu buyuk birbirine bagli cok sayidaki yildizin alevlenmesinden kaynaklanmaktaydi ve bu alevler Dunya atmosferinin ust kisminda yer almaktaydi kaynak belirtilmeli Arap astronom Ibn i Heysem 965 1037 Samanyolu nun iraklik acisini gozlemleme ve olcme girisiminde bulundu Sut Yolu nun iraklik acisi yoktu bunun uzerine bu Dunya dan uzaktadir atmosfere ait degildir diyerek Aristo nun gorusune karsi cikti Iranli astronom 973 1048 Samanyolu Galaksisi nin sayisiz bulutsu yildizlar yigini olabilecegi gorusunu ortaya atti Ibn Bacce ise Samanyolu nun pek cok yildizdan olustugunu ve gozumuze surekli bu sekilde gorunmesinin Dunya atmosferindeki kirilimdan kaynaklaniyor olabilecegini ileri surdu Ibn Kayyim El Cevziyye 1292 1350 Samanyolu Galaksisi nin sabit yildizlar feleginde bir araya gelmis cok sayidaki kucuk yildizlardan olustugunu ve bu yildizlarin gezegenlerden daha buyuk olduklarini ileri surdu Samanyolu Galaksisi nin bircok yildizdan olusmasinin ilk kaniti Galileo Galilei den geldi 1610 yilinda Samanyolu Galaksisi ni bir teleskopla inceleyen Galileo Galilei bunun cok sayidaki yildizin bir araya gelmesinden olustugunu fark etti 1750 de Ingiliz astronom ve matematikci Thomas Wright Evrenin orijinal bir teorisi ya da yeni hipotezi adli eserinde galaksinin Gunes Sistemi ne benzer tarzda fakat daha buyuk olcekte kutlecekim gucuyle birbirlerine bagli cok sayidaki donen yildizlardan olusmus bir kitle oldugu gorusunu iddia etti ve hakliydi Bu dusunceye gore soz konusu yildizlarin olusturdugu ve bizim de icinde bulundugumuz bu disk bizim gokyuzune bakisimiz acisindan bize gokyuzunde Sut Yolu olarak gorunuyor olabilirdi 1785 te William Herschel tarafindan sayilan yildizlardan yola cikilarak hazirlanan Samanyolu diyagrami O donemde Gunes galaksi merkezine yakin oldugu zannedildiginden Gunes galaksi merkezine yakin olarak isaretlenmistir Gunumuzde yakin olmadigi bilinmektedir Immanuel Kant 1755 teki bilimsel incelemesinde Thomas Wright in dusunce ve calismalarini biraz daha ayrintilandirdi Galaksimizin de Gunes Sistem imize benzer bicimde kutlecekim ile bir arada tutulan ve donen bir yildiz kumesi oldugunu ifade etti Kant ayrica o donemde gozlemlenebilen birkac bulutsunun da ayri galaksiler olabilecekleri varsayiminda bulundu Samanyolu Galaksisi nin bicimi ve Gunes in galaksi icindeki konumu hakkindaki ilk girisim 1785 te gokyuzunun farkli bolgelerindeki yildizlari ozenle sayan William Herschel dan geldi Herschel Gunes Sistemi ni merkeze yakin bir yere koyarak galaksinin bicimini gosteren bir diyagram hazirladi Jacobus Kapteyn hassas bir yaklasim sergileyerek 1920 deki ciziminde Gunes in merkeze yakin bulundugu elips bicimli kucuk bir galaksi tasarladi Farkli bir yontem uygulayan Harlow Shapley ise kuresel kumeler katalogu calismasinda kendinden oncekilerden tumuyle farkli olarak galaksimizi Gunes in merkezden uzak oldugu yaklasik 70 kiloparsek yaricapindaki yassi bir disk biciminde tasarladi Her iki hatali calisma da galaktik duzlemde yildizlararasi toz vasitasiyla hesaba katmamisti Bu ancak Robert Julius Trumpler in 1930 da acik yildiz kumeleri uzerinde calisirken bu etkiyi olcmesinden sonra hesaba katilmaya baslandi ve gunumuzdeki galaksi gorunumu kuramlarina ulasildi Samanyolu Galaksisi nin diger bulutsulardan ayirt edilmesi Buyuk Andromeda Bulutsusu adi verilen gok cisminin 1899 da cekilen fotografi Cisim sonradan Andromeda Galaksisi olarak tanimlanmistir Girdap Galaksisi nin 1845 te Lord Rosse tarafindan yapilan krokisi 10 yy da Iranli astronom El Sufi adiyla da taninan Azophi Andromeda Galaksisi nin ilk kayitli gozlemini yapti ve onu kucuk bulut olarak tarif etti El Sufi ayni zamanda Yemen den gorunur olan ve Macellan in 16 yy daki yolculuguna kadar Avrupalilar tarafindan gorulmemis Buyuk Macellan Bulutu nu da tanimladi Bunlar Samanyolu Galaksisi haricinde yeryuzunden gozlemlenen ilk galaksilerdi El Sufi buluslarini 964 yilinda Sabit Yildizlar adli kitabinda duyurdu 1054 te SN 1054 supernovasinin patlamasiyla Yengec Bulutsusu nun olusmasi Cin Arap ve Iranli astronomlarca gozlemlendi Bu bulutsu yuzyillar sonra Bati da once John Bevis 1731 tarafindan daha sonra Charles Messier 1758 ve ardindan 1840 lar tarafindan gozlemlendi 1750 de Thomas Wright Orijinal bir Teori ya da Evrenin Yeni Hipotezi An original theory or new hypothesis of the universe adli eserinde Samanyolu Galaksisi nin yildizlardan olusan basik bir disk oldugunu ve gece gokyuzunde gorunen bazi bulutsularin Samanyolu Galaksisi nden ayri olabilecekleri dusuncesini ifade etti ki bu dusuncesinde hakli oldugu zamanla anlasilacakti 1755 te Immanuel Kant Samanyolu Galaksisi ndan ayri olan bu bulutsular icin Ada evren terimini ortaya atti 18 yy sonuna dogru Charles Messier en parlak 109 bulutsuyu iceren bir katalog derledi Bunu William Herschel tarafindan 5000 bulutsunun derlendigi genis bir katalog calismasi izledi 1845 te Lord Rosse eliptik bulutsular ile spiral bulutsular arasinda ayrim yapabilmesini saglayan yeni bir teleskop yapti kaynak belirtilmeli 1917 de Andromeda Galaksisi ndeki Messier cisimlerinden M31 S Andromedae adli novayi gozlemledi fotograf kayitlarini arastirarak 11 nova daha buldu Ayrica bu novalarin ortalama olarak bizim galaksimizdekilerden 10 kat daha soluk oldugunu saptadi Buradan yola cikarak da 150 000 parsek mesafede oldugu tahmininde bulundu ve spiral bulutsularin bagimsiz birer galaksi olduklarini varsayan ada evrenler hipotezini destekledi kaynak belirtilmeli 1920 de esas olarak Harlow Shapley ile Heber Curtis arasinda gecen Samanyolu ve spiral bulutsularin dogasinin yani sira evrenin boyutu hakkindaki Buyuk Tartisma o doneme damgasini birakmisti Konu ancak yeni bir teleskop kullanan Edwin Hubble in 1920 lerin baslarindaki calismalari sayesinde sonuca baglandi Bazi spiral bulutsularin dis kesimlerinde bireysel yildiz topluluklari oldugu ayrintilarini gozlemlemeyi basaran Hubble bazi sefe degiskenlerini tanimlayabildi ki bu da kendine bulutsularin uzakligini hesaplayabilme imkani verdi Boylece bu bulutsularin Samanyolu nun parcasi olamayacak kadar uzak olduklarini ortaya cikardi Hubble ayrica 1936 da hala kullanimda olan bir bicimsel galaksi siniflandirma sistemini Hubble duzeni ortaya atmistir Modern arastirma Tipik bir sarmal galaksinin dongu rotasyon egimi A tahmin edilen ve B gozlemlenen Uzaklik galaksinin cekirdeginden uzakliktir Galaksilerin uzayda rastgele dagildiklarini ileri suren teoriler modern araclarla yapilan gozlemler sonucunda onemini kaybetmis hepsinin belli bir duzen icinde yer aldiklari gok cisimlerinin hepsinin belirli yasalar dahilinde hareket ettikleri anlasilmistir 1944 te un dalgaboyunu 21 cm olarak tahmin ettigi 1954 te gozlemlenen yildizlararasi hidrojen atomlarindan kaynaklanan mikrodalga isiniminin ortaya cikarilmasi ile galaksi incelemeleri yeni bir boyut kazandi Cunku bu isinim tozlarin sogurmasindan etkilenmiyordu ve Doppler etkisi galaksi icerisindeki gazlarin hareketlerini belirlemede kullanilabilecekti Gelismis radyoteleskoplarla hidrojen gazi diger galaksilerde de belirlenebildi 1970 lere gelindiginde Vera Rubin in galaksilerdeki gazlarin donus hizi uzerine calismalari sonucunda su husus saptandi Galaksilerdeki yildiz ve gazlarin gorunen toplam kutlesi galaksilerin bu denli yuksek donus hizi icin yeterli olamazdi su halde gozle gorulmese de ek kutlesiyle hizin bu duzeyde olmasini saglayici bir madde daha var olmaliydi Boylece bu eksik kutle gorulemeyen fakat buyuk miktarlarda bulunan karanlik maddenin varligi ile aciklandi 1990 larin baslarinda Hubble Uzay Teleskobu daha ileri duzeyde gozlemlerde bulunulmasini sagladi Ornegin galaksimizdeki gorunmeyen karanlik maddenin yalnizca soluk ve kucuk yildizlardaki karanlik maddeden ibaret olamayacagi anlasildi Yine bu teleskopla onceleri nispeten bos olduguna inanilan bir gokyuzu parcasinin Hubble Derin Alan incelenmesi sayesinde o gokyuzu parcasinin bos olmayip galaksilerle dolu oldugu anlasildi ve boylece evrende 125 milyar 1 25x1011 galaksinin olmasi gerektigine iliskin kanit bulunmus oldu Ote yandan gozle gorulemeyen bircok tayfi gozlemleyebilen gozlem aygitlarinin radyo teleskop x isini teleskobu kizilotesi kameralar vb gelistirilmesi Hubble tarafindan da saptanamamis bircok galaksinin kesfedilebilmesini sagladi Boylece sakinma bolgesi Ing zone of avoidance denilen Samanyolu kusagi yuzunden iyi gorulemeyen gokyuzu bolgesindeki galaksiler de kesfedilebildi Tipleri ve bicimleriHubble duzeni denilen bicimsel siniflandirmaya gore galaksi tipleri ya da siniflari E eliptik galaksiler S sarmal spiral galaksiler SB ise cubuklu sarmal spiral galaksileri belirtir Galaksiler Hubble duzeni olarak adlandirilan yaygin bir bicimsel siniflandirmaya gore dort ana sinifta siniflandirilirlar Eliptik sarmal spiral cubuklu sarmal ve duzensiz Bu siniflandirma tumuyle galaksilerin gozle gorulen bicimlerine dayanir Fakat bu siniflandirma esas alindiginda etkin galaksilerdeki cekirdek etkinligi ya da starburst galaksilerinde onem tasiyan yildiz dogum orani gibi galaksilerin bazi onemli karakteristikleri goz ardi edilmis olur Bir galaksinin en yogun kismi cekirdegidir Gaz miktari ve yildiz sayisi galaksinin merkezine dogru gittikce artar kaynak belirtilmeli Eliptik galaksiler Eliptik galaksiler gorus acisindan bagimsiz olarak gercekten elips bicimine sahip galaksilerdir Hubble duzenine gore eliptik galaksiler daire bicimine yakinliktan asiri ovallige kadar uzanan bir yelpaze icinde kodlanir ya da adlandirilirlar Bu yelpaze icinde daire bicimine en yakin eliptik galaksiler E0 olarak en basik ya da en oval olanlar ise E7 olarak adlandirilir Genellikle kucuk yapili nispeten yildizlararasi maddesi fazla olmayan galaksilerdir Bu galaksilerde yeni yildiz dogum orani cok dusuktur yani yildiz dogumlarinin durdugu veya en aza indigi galaksiler olarak dusunulebilirler dolayisiyla acik kumelere cok az derecede sahiptirler Bu galaksiler ortak kutlecekim merkezini esas alan rastgele sayilabilecek yorungelerde donen evrimlesmis yasli yildizlarin baskin cogunlukta oldugu galaksilerdir Bu bakimdan cok daha kucuk olan kuresel yildiz kumeleri ile bazi benzerlikler tasirlar Buna karsilik en buyuk galaksiler dev eliptik galaksiler dir Dev eliptik galaksiler genellikle buyuk galaksi kumelerinin cekirdekleri yakininda bulunurlar Sarmal galaksiler Sombrero Galaksisi bir cubuksuz sarmal galaksi ornegi Evrendeki galaksilerin buyuk cogunlugu sarmal galaksilerden olusur Nispeten yuksek duzeyde acisal hiza sahiptirler Sarmal galaksiler donen bir yildizlar diskinden yildizlararasi ortamdan ve genellikle daha yasli yildizlardan meydana gelmis bir olusur Etrafi teker adli yildizlar toplulugu tarafindan sarili bu karin ya da cekirdek kismindan disari dogru nispeten parlak kollar uzanir Hubble duzeninde sarmal galaksiler S harfiyle kodlanir bu S harfinin yanina galaksinin bazi ozelliklerini belirtmek uzere kucuk harfler a b c eklenir Bu ek harfler kollarin sikilik ya da dallanmadaki daginiklik derecesini ve merkezi karin ya da cekirdegin boyut durumunu gosterir Ornegin Sa sinifindaki galaksilerde cekirdek buyuktur kollar ise belirsizce yayilmistir Sc sinifinda ise cekirdek kucuktur ve acilmis kollar ise belirgindir Sarmal galaksiler adlarini yildizlarin olustugu parlak kollarina borculudurlar Sarmal galaksilerde kollar merkezden disa dogru logaritmik spiral bicimine yakin bir spirallik gostererek acilirlar Bu yildizlar kitlesinin tekbicimli donusuyle olusan sapmalardan kaynaklanan bir calkantinin varligini gosterir Yildizlar gibi kollar da merkez cevresinde donmekle birlikte kollar sabit acisal hizla donerler Bu su anlama gelir Yildizlar hareketleri sirasinda bu kollara girip cikarlar ve galaksi merkezine yakin yildizlar ile kollardaki yildizlarin hizlari ayni degildir kaynak belirtilmeli NGC 1300 bir cubuklu sarmal galaksi ornegi Gunumuzde galaksilerin sarmal kollari yogunluk dalgasi teorisi yle maddenin gecici olarak artmasi veya sikismasi seklinde yorumlanmaktadir Yildizlar bir kol vasitasiyla yer degistirirlerken her yildiz sisteminin uzay hizi daha yuksek yogunluktaki maddelerin kutlecekim kuvvetiyle degisiklige ugratilir Iste yolda art arda giden otomobillerin yavaslamasiyla olusan harekete veya okyanustaki dalga hareketine benzetilen bu etki galakside yogunluk dalgalarini olusturmaktadir kaynak belirtilmeli Sarmal galaksilerin cogunda cekirdegi bir uctan digerine kateden yildizlardan olusmus cubuk biciminde bir olusum bulunur Cubuklu sarmal galaksiler denilen bu siniftaki galaksiler Hubble duzeninde ardindan kollarin durumunu belirten bir kucuk harfin a b c geldigi SB kodlamasiyla gosterilir Cekirdekteki cubugun cekirdekten disari dogru hareketlenen bir yogunluk dalgasi nedeniyle bazen de bir baska galaksinin gelgit etkisi nedeniyle meydana gelen gecici bir olusum oldugu dusunulmektedir Icinde bulundugumuz Samanyolu Galaksisi ve galaksimize en yakin olan Andromeda Galaksisi de bir cubuklu sarmal galaksidir yaklasik 30 kiloparsek yaricapinda ve bir kiloparsek kalinliktadir Yaklasik 200 milyar yildiz icermekte olup kutlesi Gunes inkinin yaklasik 600 milyar mislidir Samanyolu Galaksisi 4 kisimda ele alinir Karin ince teker kalin teker hale Disk capi yaklasik olarak yuz bin isik yilidir Icerdigi 200 milyar yildizin buyuk cogunlugu diskin merkezinde toplanmistir kaynak belirtilmeli Diger bicimler Hoag cismi bir halkali galaksi ornegi Tuhaf galaksiler diger galaksilerle gelgit etkilesimlerinden kaynaklanan alisilmamis ozellikler gosteren galaksilerdir Ciplak bir cekirdek ile cekirdegi cevreleyen yildizlardan olusmus bir halka ve yildizlararasi ortamdan olusan halkali galaksi buna bir ornek olarak gosterilebilir Halkali galaksinin bir sarmal galaksinin cekirdeginden kucuk bir galaksinin gecmesi halinde olustugu dusunulmektedir Andromeda Galaksisi nin basindan da boyle bir olay gecmis olmasi muhtemeldir cunku kizilotesi isin teknigi yardimiyla bu galaksinin cokhalkali bir yapilanma gosterdigi saptanmistir Bir merceksi galaksi Ing lenticular galaxy eliptik galaksi ile sarmal galaksi arasinda kalan bir bicimde olup her iki galaksi sinifinin ozelliklerine de sahiptir Bu siniftakiler Hubble duzeninde S0 olarak kodlanirlar Belirsiz spiral kollari olmasinin yani sira yildizlardan olusan eliptik bir halesi vardir Cubuklu merceksi galaksiler ise Hubble duzeninde SB0 olarak kodlanir Butun bu siniflardan baska eliptik ve spiral bir bicim altinda siniflandirilmasi pek mumkun olmayan bazi galaksiler daha bulunmaktadir ki bunlar duzensiz galaksi olarak adlandirilir ve Irr I ya da Irr II olarak kodlandirilirlar Bunlardan Irr I olarak kodlananlar dusuk duzeyde bir yapilanma gosterirlerse de bu yapinin bicimi bicimsel galaksi siniflarindan herhangi birine uymaz Irr II olarak kodlanan galaksiler ise bicimsel galaksi siniflarini andiran hicbir yapi izi gostermezler Duzensiz galaksilerin gecmiste birer sarmal veya eliptik galaksi olduklari fakat sonralari kutlecekimsel kuvvetlerin etkisi altinda duzensiz hale geldikleri dusunulmektedir Duzensiz cuce galaksilerin yakin orneklerine Macellan Bulutlari nda rastlanir Cuce galaksiler Genis eliptik ve sarmal galaksilerin unune karsilik evrendeki galaksilerin cogunun cuce galaksiler olduklari gorulmektedir Bu mini galaksiler Samanyolu Galaksisi nin 1 i kadar olup yalnizca birkac milyon yildiz icerirler Kisa zaman once yalnizca 100 parsek genisligindeki asiri yogun galaksi ler kesfedilmistir Cuce galaksilerin cogu daha buyuk bir galaksinin uydusu durumundadir Samanyolu Galaksisi nin bilinen boyle 12 kadar uydu galaksi si olup kesfedilmeyi bekleyen 300 500 uydu galaksi si daha oldugu tahmin edilmektedir Cuce galaksiler eliptik sarmal ya da duzensiz galaksi siniflarinda siniflandirilabilirler Fakat eliptik cuce galaksiler buyuk eliptik galaksilere pek fazla benzemediklerinden cuce kuresel galaksiler Ing dwarf spheroidal galaxy olarak adlandirilirlar Kisa zaman once kesfedilen iki cuce galaksinin her birinin kutlesinin 10 milyon gunes kutlesi kadar oldugunun saptanmasi galaksilerin buyuk kisminin karanlik maddeden olustugu varsayimini desteklemektedir Olagan disi dinamik ve etkinliklerEtkilesim Antenler adli iki galaksi kaynasmayla sonuclanacak bir carpisma halindedir Iki galaksinin cekirdekleri buyuk bir galaksi olusturmak uzere yol almaktadir Bir galaksi kumesinde bulunan galaksiler arasindaki etkilesimler nispeten siklik gostermekte olup evrimlerinde onemli bir rol oynarlar Etkilesime gecmis iki galaksi carpismasa da dolayi hem birtakim egrilip bukulme deformasyonlarina ugrar hem de aralarinda bir miktar gaz ve toz alisverisi olur Iki galaksi arasinda carpisma birbirlerinin tam uzerine geldikleri ve birlesmelerine imkan tanimayacak olcude bir momentuma sahip olduklari zaman meydana gelir Bu denli etkilesime girmis galaksilerdeki yildizlar birbirleriyle carpismadan birbirlerinin arasindan gecerler Bununla birlikte gaz ve tozlari etkilesime gecerler Bu da yildizlararasi ortamin bozulup ve parcalanip sikismis hale gelmesiyle yildiz dogumlari nin patlak vermesine neden olur Galaksilerin carpismasi birinde ya da her ikisinde ciddi anlamda cubuk halka veya kuyruk benzeri egilip bukulme bozulmalarina yol acar Iki galaksinin momentumu yeterince dusuk oldugu takdirde yani birbirlerinin icinden gecmelerini saglayacak derecede guclu olmadigi takdirde etkilesim birlesmeyle sonuclanir Bu durumda iki galaksi daha buyuk bir galaksiyi yaratacak sekilde kaynasirlar Bu kaynasma etkinlikleri yeni galakside her iki galaksinin orijinal bicimlerine kiyasla farkli bir bicimsel yapiyi meydana getirici degisiklikler yaratabilir Iki galaksiden birinin daha buyuk kutleye sahip olmasi halinde biri digeri tarafindan deyim yerindeyse yutulmus olur Buna adi verilir Bu tur denk olmayan kaynasmalarda kucuk galaksi yirtilir veya tamamen parcalanirken buyuk galaksi pek fazla bozulmaya ugramaz Iste galaksimiz Samanyolu halihazirda Sagittarius Yay Takimyildizi cuce eliptik galaksisini ve Canis Major Buyuk Kopek Takimyildizi cuce galaksisini yutmak uzere galaktik kanibalizm surecinde bulunmaktadir Asiri yildiz ureten galaksiler Starburst galaksilerine tipik bir ornek sayilan M82 Messier 82 Normal bir galaksinin on misli oraninda yildiz dogumuna sahne olmustur Galaksilerdeki yildizlar dev molekuler bulutlarda olusan soguk gaz rezervlerinden uretilirler Yildiz dogumlari oraninin istisnai derecede yuksek oldugu galaksiler starburst galaksi ler adiyla bilinir Bu galaksiler asiri miktarda yildiz uretmeye surekli olarak devam etselerdi gaz rezervlerini tuketerek omurlerini iyice azaltirlardi Fakat bu etkinlikleri genellikle yalnizca on milyon yil kadar surer ki bu sure bir galaksinin omur suresine nazaran nispeten kisa bir suredir Starburst galaksi ler evren tarihinin erken donemlerinde daha yaygindilar Gunumuzde bile bu galaksilerin yildiz dogumlari toplamina katkilari tahminen 15 civarindadir Starburst galaksiler tozlu gaz yogunlasmalariyla ve yeni dogmus yildizlarin cokluguyla nitelenirler ki bu yildizlardan bazilari cevredeki bulutlari iyonize ederek icerisinde yildiz olusumlarinin gerceklestigi H II bolgeleri yaratan buyuk yildizlardir Bu buyuk yildizlar supernova patlamalari da uretirler ve bu patlamalarda sactiklari maddeler cevredeki gazla cok guclu bir etkilesime girerler Bu patlamalar gaz bolgesinde yildiz olusumunu saglayan zincirleme reaksiyonlari tetikler Oyle ki bu etkinlik ancak soz konusu bolgedeki gaz tuketildiginde ya da dagildiginda son bulur Starburst tipi galaksiler genellikle galaksilerin birlesmesiyle ya da etkilesime gecmesiyle aciklanir Starburst galaksilerin bu tur bir etkilesimle olusmasina M82 galaksisi tipik bir ornek olusturur M 82 kendinden daha buyuk bir galaksi olan M 81 ile yuz yuze gelecek sekilde yakinlasmis ve normal bir galaksinin on misli oraninda yildiz ureten bir starburst galaksi haline gelmistir Duzensiz galaksiler genellikle belirli aralarla starburst etkinligi sergilerler Etkin cekirdekli galaksiler Eliptik bir radyo galaksi olan M87 den yayilan parcacik akisi Gozlemleyebildigimiz galaksilerin bir kismi etkin olarak siniflandirilir Galaksiden cikan toplam enerjinin onemli bir kismi yildizlar toz ve yildizlararasi ortamdan degil bir baska kaynaktan yayilmaktadir Etkin galaksi cekirdegi icin standart ornek cekirdek bolgesindeki bir dev karadeligin SMBH cevresinde olusan bir dayanir Bir etkin galaksi cekirdeginin isinimi maddenin diskten hareketle kara delige dogru dusmesi sirasindaki kutlecekimsel enerjiden kaynaklanir Bu tur kozmik cisimlerin 10 unda yaricaplari bakimindan birbirine zit bir enerji akisi cifti cekirdekten isik hizina yakin hizlarda parcaciklar firlatir Bu akislari ureten mekanizma yani bu akislarin isleyisi henuz anlasilamamistir X isinlari seklinde yuksek enerji isinimlari yayan etkin galaksiler isikliliklarina bagli olarak Seyfert galaksileri ya da kuasar lar olarak siniflanirlar Kuasar lara benzeyen bir baska etkin galaksi turu de blazarlardir Bunlarin Dunya ya dogru yonelmis bir olduklari gozlemlenmistir Radyo galaksi denilen etkin galaksiler ise bu rolativistik akislarindan radyo frekanslari yayilan galaksilerdir Muhtemelen bir galaksi cekirdegi turu olan ve LINER Ing Low Ionization Nuclear Emission line Regions kisa adiyla taninan cekirdekler de etkin cekirdeklerdir LINER tipindeki galaksilerin yaydiklarinda dusuk olcude iyonize ogeler baskindir Bize yakin galaksilerin yaklasik ucte biri LINER cekirdek turune sahip galaksiler olarak siniflanirlar Olusma ve evrimGalaksilerin ortaya cikma ve evrimlerinin incelenmesi bir bakima galaksilerin nasil meydana geldikleri ve evren tarihinde nasil bir evrim yolu izledikleri sorularinin yanitlanmasi girisimleridir Bu alandaki bazi teoriler genis olcude kabul gormekle birlikte bu alan astrofizikte halen ilerlemeler bekleyen etkin arastirmalarin surdugu bir alandir Olusma Karanlik maddenin 520 milyon isik yili uzakliktaki ve 100 milyon isik yili kalinliktaki bir uzay dilimindeki dagilimi Kumeler rastgele degil bir yapidaki teller ya da ipliksiler gibi dizilmislerdir Bu koordinat sisteminde Coma Sac Virgo Basak ve Perseus Kahraman kumeleri isaretlenmistir Evrenin halihazirdaki erken modelleri Big Bang kuramina dayanmaktadir Big Bang olayinin baslangicindan 300 000 yil sonra hidrojen ve helyum atomlari rekombinasyon denilen bir olayla olusmaya basladilar Bu donemde hemen hemen tum hidrojen notrdu iyonize olmamis isigi kolaylikla sogurabilir haldeydi ve yildizlar henuz olusmamislardi Dolayisiyla bu doneme Karanlik Caglar adi verilir Yogunluk kararsizliklarinin ya da duzensizliklerinin oldugu bu ilk maddede buyuk yapilar belirmeye basladilar Baryonik madde kutleleri karanlik maddenin soguk halelerinde yogunlasmaya basladilar Bu ilk yapilar sonradan gunumuzde gordugumuz galaksiler haline geleceklerdi Galaksilerin bu erken durumuna iliskin kanit 2006 da IOK 1 galaksisinin kesfedilmesiyle elde edildi Bu galaksi 6 96 gibi olagan disi yuksek bir kirmiziya kayma icerisindeydi ki bu da Buyuk Patlama baslangicindan 750 milyon yil sonra meydana geldigini gosteriyor ve simdiye dek gozlemlenenler icinde en uzak ve en eski galaksi oldugunu ortaya koyuyordu Her ne kadar bazi bilim insanlari Abell 1835 IR1916 gibi baska gok cisimlerinin IOK 1 den daha yuksek bir kirmiziya kayma icerisinde oldugunu ileri surmuslerse de simdilik genel kabul yasi ve bilesimi bakimindan IOK 1 e oncelik vermektedir Boyle ongalaksilerin protogalaksi varligi bunlarin Karanlik Caglar denilen donemde olusmus olabilecekleri fikrini akla getirmektedir Bu tur erken galaksi olusumlarinin ortaya cikis sureci astronomide henuz tartismaya acik temel meselelerden birini olusturmaktadir Bu konuya iliskin teoriler iki kategoride ele alinabilir Yukaridan asagi teorileri ne gore ongalaksiler yaklasik yuz milyon yil suren buyukolcekli ve eszamanli bir cokmeyle olusmuslardir Bu teorilere iliskin modellerden biri kisa adiyla ELS Eggen Lynden Bell Sandage modeli olarak bilinir Asagidan yukari teorileri ne gore once kuresel yildiz kumesi gibi kucuk yapilar olusmus bu kucuk yapilar da birleserek galaksileri meydana getirmislerdir Bu teorilere iliskin modellerden biri kisa adiyla SZ Searle Zinn modeli olarak bilinir Bu teoriler artik buyuk karanlik madde halelerinin muhtemel varligini da hesaba katarak yeniden duzenlenmek durumundadir Ongalaksiler olusmaya ve buzulmeye basladiktan sonra bunlarda ilk hale yildizlari Populasyon III yildizlari III kusak yildizlar ortaya cikmislardir Bu yildizlar tumuyle hidrojen ve helyumdan meydana gelmis buyuk yildizlardi Bu iri yildizlar yakit rezervlerini hizla tuketip supernovalar haline geldiler ve yildizlararasi ortama agir elementler saldilar Bu ilk kusak yildizlari cevredeki notr hidrojeni iyonize ederek uzayda isigin yolculuk etmesine olanak veren olusumlar yarattilar Evrim Yeni olusmus bir galaksi oldugu dusunulen I Zwicky 18 asagida solda Bir galaksinin olusmasini saglayici anahtar yapilar Big Bang in baslangicina kiyasla bir milyar yil icinde ortaya cikmislardir Bunlar kuresel yildiz kumeleri dev kara delikler ve II kusak yasli yildizlarindan olusan galaktik karin dir Oyle gorunuyor ki dev kara delikler galaksilerin buyumelerinin duzenlenmesinde anahtar bir rol oynamislardir Bu erken donemde galaksiler buyuk olcude yildiz dogumlari yasamislardir Sonraki iki milyar yil sirasinda biriken madde galaktik disk icine yerlesmistir Bir galaksi yasami boyunca kendine yuksek hiz bulutlari ve cuce galaksilerden cektigi maddeleri katar Bu maddeler cogunlukla hidrojen ve helyumdur Yildizlarin dogum olum cevrimi yavas yavas agir elementlerin salinmasini artirir ki bu sonradan gezegenlerin olusmasina imkan saglayacaktir Carpismalarinin ve kutlecekimsel etkilesimlerinin galaksilerin evrimi uzerinde hatiri sayilir bir etkisi vardir Erken donemde galaksi birlesmeleri daha yaygindi ve galaksilerin cogu bicimleri bakimindan tuhaf galaksiler Ing peculiar galaxy sinifindaydilar Yildizlar arasindaki uzaklik yeterince buyuk oldugundan carpisan galaksilerdeki yildizlar bu carpismadan etkilenmezler yani galaksilerin kendileri gibi degisiklige ugramazlar Bununla birlikte spiral kollari olusturan gaz ve tozun kutlecekim etkisiyle siyrilmasi gelgit kuyrugu denilen bir yildiz zincirinin meydana gelmesine neden olur Bu tur olusumlarin ornekleri NGC 4676 ve Antenler Galaksisi adiyla bilinen carpisan galaksilerde gorulebilir NGC 4676 carpismak uzere olan iki galaksi Fare Galaksileri Fotograf Hubble Uzay Teleskobu tarafindan cekilmistir Sarimsi galaksilerden olusan Abell 1689 galaksi kumesi Hubble Uzay Teleskobu Bu tur bir etkilesimin bir ornegi de Samanyolu Galaksisi ile komsusu Andromeda Galaksisi dir Her iki galaksi birbirlerine 130 km s hizla yaklasmaktadir ve hizlarini etkileyen yan hareketler goz ardi edilirse yaklasik 5 6 milyar yil sonra carpisacaklardir Samanyolu Galaksisi daha once hic bu kadar buyuk bir galaksi ile carpismamis olsa da daha once cuce galaksiler ile carpismis olduguna iliskin kanitlar artmaktadir kaynak belirtilmeli Boyle buyuk olcekli carpismalar nadirdir ve zaman gectikce boyle iki denk galaksinin birlesmesi daha nadir hale gelmektedir Parlak galaksilerin cogu omurlerinin son milyar yillarinda boyle kokten bir degisiklige ugramazlar Gelecek Ilkel yildizin cokmesiyle meydana gelen yildizlar evrimleri boyunca kutlelerinin buyuk bir kismini yildizlararasi ortama atarak beyaz cuce notron yildizi veya bir kara delik olarak evrimlerine son verirler Gunumuzde yildiz dogumlarinin cogu serin gazin pek tukenmemis oldugu kucuk galaksilerde meydana gelmektedir Samanyolu Galaksisi gibi sarmal galaksiler spiral kollarindaki yildizlararasi yogun hidrojen molekuler bulutlarina sahip olduklari surece yalnizca yeni kusak yildizlar uretirler Bu gazdan artik yoksun olduklarindan eliptik galaksiler ise yeni yildizlar uretemezler Mevcut hidrojen rezervleri yildizlarca tuketilip agir elementlere donusturuldugunde yeni yildiz dogumlari meydana gelemez Yildizlari yaslandikca galaksinin parlakligi da giderek azalir Icinde bulundugumuz yildiz olusum caginin yuz milyar yil surecegi tahmin edilmektedir Kizil cuceler gibi cok daha kucuk ve giderek soluklasan yasli yildizlarin olacagi sonraki yildiz caginin 10 100 trilyon yil surecegi dusunulmektedir Bu yildiz cagi nin sonunda galaksiler su sikisik cisimlerden ibaret olacaklardir Kahverengi cuceler beyaz cuceler sogumus kara cuceler notron yildizlari ve kara delikler Ardindan kutlecekimsel gevsemenin sonucu olarak tum yildizlar kara deliklere dusecekler ya da carpismalar sonucunda galaksilerarasi uzaya firlatilacaklardir Buyuk olcekli yapilarSeyfert Altilisi 6 uyeli oldugu sanilan bir yogun galaksi grubu Evrendeki galaksiler tek bicimli bir sekilde dagilmadiklari gibi tumuyle duzensiz bir sekilde de dagilmistir Gokyuzune iliskin derin alan arastirmalari galaksilerin genellikle birbirlerine bagli bir sekilde topluluklar olusturdugunu ortaya koymustur Milyarlarca yil boyunca bir baska galaksiyle etkilesime gecmemis galaksiler cok nadirdir Simdiye dek arastirilan galaksilerden yalitilmis halde olduklari gozlemlenenlerin orani yalnizca 5 tir Kaldi ki bunlarin gecmislerinde bir baska galaksiyle etkilesime gecmis olmalari carpismis olmalari hatta halen kucuk galaksilerden olusmus uydulara sahip olmalari mumkundur Yalitilmis durumda bulunan galaksilerde yildiz dogumlari sahip olduklari gazlar diger galaksilerdeki gibi etkilesimlerle siyrilmamis olduklarindan yuksek bir oran gosterir Buyuk olcekte evren surekli bir genisleme halindedir ki bu da bireysel galaksiler arasindaki ortalama uzakligin artmasina neden olmaktadir Buna karsilik galaksi topluluklari karsilikli kutlecekimsel etkileri sayesinde lokal anlamda bu genislemeyi asabilmektedirler Bunlar evrenin erken doneminde karanlik maddenin suruklemesi sayesinde kumelenmis topluluklardir Daha sonra bunlardan birbirine yakin gruplar bir araya gelerek galaksi kumelerini meydana getirmislerdir Bu bir araya gelme sureci bir kumedeki galaksilerarasi gazin cok yuksek sicakliklara gelme derecesinde isinmasina 30 milyon 100 milyon K neden olur Bir kumedeki kutlenin yaklasik 70 80 i karanlik madde turundedir 10 30 u bu isinmis gazdan olusur ve geri kalan az kisim da galaksiler olarak gorunen maddedir Evrendeki galaksilerin cogu kutlecekimsel olarak birbirlerine baglidir her galaksi kutlecekimsel olarak belirli bir sayidaki diger galaksilere baglidir Boylece kucukten buyuge dogru kumelenmeli bir yapi hiyerarsisi bulunur Bunlarin en kucugu galaksi gruplaridir Galaksi sayisi 100 un altinda oldugu zaman bu topluluklara gruplar ve kumeler arasindaki sinirlar belirgin olmasa da galaksi grubu denir Kutlecekim kuvvetiyle bir arada tutulan bu topluluklarin en yaygin tipi galaksi kumeleri olup evrendeki galaksilerin cogunu icerirler Dunya dan 1 milyar isik yili uzaklik icinde superkumelerin dagilimini gosteren evren atlasi Burada yaklasik 63 milyon galaksi gosterilmektedir Genellikle birkac megaparseklik bir bolgede bir araya gelmis binlerce galaksiyi iceren yapilar kume olarak adlandirilir Galaksi kumesi ya da galaksi kumesi kutlecekimi sayesinde birbirlerine bagli yuzden fazla galaksinin olusturdugu kumedir Galaksi kumeleri bicimleriyle ozel kuresel simetrik vs dagilimlariyla veya galaksi sayilariyla sayi birkac bine cikabilir nitelenirler Boyle bir grup ya da kumeye bagli kalabilmek icin her uyenin yani her galaksinin hizinin topluluktan kacip gidecek derecede yuksek olmamasi bir baska deyisle bunu onleyecek derecede dusuk bir hizi olmasi gerekir Buna karsilik yetersiz bir kinetik enerji soz konusu oldugunda da topluluk galaksi birlesmelerinin olacagi bir evrim gecirir evrim sonucunda toplulugun donustugu yeni hali daha az sayida galaksiden olusuyor olacaktir Galaksi kumelerinde genellikle tek bir dev eliptik galaksi baskin olur En parlak kume galaksisi adi verilen bu dev zamanla uydu haline getirdigi diger galaksileri gelgit etkisiyle tahrip eder ve yutup kendi kutlesine katar Superkumeler galaksi kumeleri galaksi gruplari ve bazen de bireysel galaksiler halinde onbinlerce galaksi icerirler Bir milyar isik yili uzunlukta olabilen bu muazzam buyuklukteki yapilarda aralarinda buyuk bosluklar olan galaksiler rastgele degil bir yapidaki teller gibi dizilmislerdir Superkume skalasinin daha uzerinde evrenin izotropik ve homojen oldugu dusunulur Galaksilerin yaklasik 90 i bir kumeye ya da bir superkumeye dahildir kaynak belirtilmeli Samanyolu Galaksisi Yerel Grup Ing Local Group adi verilen 30 civarinda galaksi iceren bir galaksi grubunun uyesidir Bu yaricapi yaklasik bir megaparsek olan bir gruptur Bu grupta Samanyolu ve Andromeda en parlak iki galaksidir Grubun diger uyelerinin bircogu bu iki galaksinin uydulari ya da yoldaslari olan cuce galaksilerdir Yerel Grup un kendi de Basak Superkumesi nin icindeki bir bulutumsu yapinin bir parcasidir Coklu dalgaboyu gozlemleriKizilotesiyle saptanan Samanyolu nun otesindeki galaksi dagilimini gosteren panorama Samanyolu Galaksisi nin disindaki galaksilerin varliginin kesfedilmesinden sonra bunlarin ilk gozlemleri genellikle gozle gorulur isigin kullanildigi gozlemlerdi Yildizlarin cogu isik yaydiklarindan galaksileri olusturan yildizlarin gozlemi temel etkinliklerinden biridir Optik astronomiden iyonize H II bolgelerinin ve tozlu kollarin dagiliminin incelenmesinde de yararlanilabilmektedir Fakat yildizlararasi ortamda mevcut toz gozle gorulur isikla gozlemlendiginde soluk gorulmektedir Buna karsilik uzak kizilotesi isinlarla daha saydam gorulebilmektedir kaynak belirtilmeli Gunumuzde optik astronominin yetersiz kaldigi alanlarda artik cesitli dalgaboylarindan da yararlanilmakta ve bu alanda cesitli aygitlar kullanilmaktadir Modern yontemlerden bazilari sunlardir Kizilotesi Uzak kizilotesi isinlar gerek dev molekuler bulut bolgelerinin icinin gerekse galaksi cekirdeklerinin icinin ayrintili olarak gozlemlenebilmesinde kullanilabilmektedir Kizilotesi ayni zamanda evren tarihinin cok erken doneminde ortaya cikmis uzak kirmiziya kaymadaki galaksilerin gozlemlenmesinde de kullanilabilmektedir Su buhari ve karbondioksit kizilotesi tayfin ise yarar kisimlarinin belirli bir miktarini sogurduklarindan artik yuksek irtifalardaki yani uzaydaki teleskoplar kullanilmaktadir radyo frekanslari Galaksilerin gozle gorulen isik disindaki araclar kullanilarak yapilan ilk incelemesi radyo frekanslari kulllanilarak yapilmistir Atmosfer 5 MHz ile 30 GHz arasi frekanslar icin gecirgendir daha asagi sinyaller iyonosferce bloke edilmektedir Etkin cekirdeklerden yayilan akislar buyuk radyo interferometre aygitlariyla saptanabilmektedir Radyoteleskoplar ise notr hidrojeni erken donemdeki galaksileri olusturmak uzere sonradan coken iyonize olmamis maddeyi gozlemleyebilmektedir Morotesi ve X isini Morotesi ve X isini teleskoplari galaksilere iliskin yuksek enerji etkinliklerini gozlemleyebilmektedir Ornegin X isinlari sayesinde galaksi kumelerindeki sicak gazin dagilim haritasi cikarilmistir Yine galaksilerin cekirdeklerinde dev kara deliklerin varligi X isini astronomisi sayesinde dogrulanmistir Notlar Ingilizce deki starbust galaxy terimi icin bir kaynakta yildizlarla dolup tasan galaksi ifadesi kullanilmissa da 28 Temmuz 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Turkcede patlama sozcugunun birdenbire gelisme cogalma seklinde bir anlaminin bulunmasindan 29 Ocak 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde dolayi bu maddede Ingilizce terimin dogrudan tercumesi olan yildiz patlama galaksisi ifadesi kullanilmistir Bu adin verilme nedeni durbunle bakildiginda isik veren gaz bulutu gibi gozukmeleridir 900 milyon yil once etkilesime baslamis bu iki sarmal galaksi olan Anten Galaksileri nin cekirdekleri yaklasik 400 milyon yil sonra birleserek tek cekirdek haline gelecektir Kaynakca a b Galaxy Ingilizce Encyclopaedia Britannica 20 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Ocak 2010 Hupp E 21 Agustos 2006 NASA Finds Direct Proof of Dark Matter 24 Mayis 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Ocak 2010 European Southern Observatory 3 Mayis 2000 9 Ocak 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2010 Hubble s Largest Galaxy Portrait Offers a New High Definition View 4 Agustos 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi NASA 2006 02 28 2007 01 03 tarihinde erisildi Unveiling the Secret of a Virgo Dwarf Galaxy 14 Temmuz 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde ESO 2000 05 03 2010 01 13 tarihinde erisilmistir olu kirik baglanti Hubble s Largest Galaxy Portrait Offers a New High Definition View 4 Agustos 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi NASA 2006 02 28 Milky Way Galaxy Ingilizce Encyclopaedia Britannica 20 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Ocak 2010 Hoover Aaron 2003 06 16 UF Astronomers Universe Slightly Simpler Than Expected 20 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Hubble News Desk 2007 02 05 tarihinde erisildi Jarrett T H 9 Ocak 2007 California Institute of Technology 30 Haziran 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2010 Mackie Glen 1 Subat 2002 13 Agustos 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2010 Gilman D 1 Subat 2002 NASA WMAP 14 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2010 University of Cambridge 15 Ocak 2007 27 Ekim 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2010 M J Geller amp J P Huchra Science 246 897 1989 21 Haziran 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2010 01 13 tarihinde erisilmistir Milky Way and Dark Matter 16 Ocak 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2010 01 13 tarihinde erisilmistir The Mysterious Dark Matter 7 Ocak 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2010 01 13 tarihinde erisilmistir Finley D 2 Kasim 2005 National Radio Astronomy Observatory 20 Aralik 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2010 Rao Joe 2 Eylul 2005 Explore the Archer s Realm SPACE com 31 Ekim 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Ocak 2010 Burns Tom 31 Temmuz 2007 Constellations reflect heroes beasts star crossed lovers Ingilizce The Dispatch 20 Haziran 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Ocak 2010 Mohamed Mohaini 2000 Great Muslim Mathematicians Penerbit UTM pp 49 50 ISBN 983 52 0157 9 OCLC 48759017 Masic Izet 2008 Ibn Al Haitham Father of Optics and Describer of Vision Theory PDF Medical Archives Ingilizce Cilt 62 ss 183 188 Erisim tarihi 25 Ocak 2010 olu kirik baglanti O Connor John J Kasim 1999 Ingilizce The MacTutor History of Mathematics archive 7 Haziran 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Ocak 2010 Montada Josep Puig 28 Eylul 2007 Ibn Bajja Ingilizce Stanford Encyclopedia of Philosophy 3 Subat 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Ocak 2010 Livingston John W 1971 Ibn Qayyim al Jawziyyah A Fourteenth Century Defense against Astrological Divination and Alchemical Transmutation Journal of the American Oriental Society 91 1 96 103 99 doi 10 2307 600445 O Connor J J Robertson E F November 2002 Galileo Galilei 30 Mayis 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi University of St Andrews 2007 01 08 tarihinde erisildi a b c d Evans J C 1998 11 24 Our Galaxy 30 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi George Mason University 2007 01 04 tarihinde erisildi Marschall Laurence A 21 Ekim 1999 How did scientists determine our location within the Milky Way galaxy in other words how do we know that our solar system is in the arm of a spiral galaxy far from the galaxy s center Ingilizce Scientific American 21 Eylul 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Ocak 2010 Kuhn Karl F Koupelis Theo 2004 In Quest of the Universe Jones and Bartlett Publishers ISBN 0 7637 0810 0 OCLC 148117843 18 Subat 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Trimble V 1999 Robert Trumpler and the Non transparency of Space 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Bulletin of the American Astronomical Society 31 1479 2007 01 08 tarihinde erisildi Kepple George Robert Glen W Sanner 1998 The Night Sky Observer s Guide Volume 1 Willmann Bell Inc pp 18 ISBN 0 943396 58 1 Observatoire de Paris Abd al Rahman Al Sufi 16 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi 2010 01 23 tarihinde erisildi Observatoire de Paris LMC 10 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi 2010 01 23 tarihinde erisildi K Glyn Jones 1976 The Search for the Nebulae Journal of the History of Astronomy 7 67 See text quoted from Wright s An original theory or new hypothesis of the universe by Freeman Dyson Disturbing the Universe 1979 pg 245 ISBN 0 330 26324 2 Hubble E P 1929 A spiral nebula as a stellar system Messier 31 19 Mart 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysical JournalEngl 69 103 158 doi http ucp uchicago edu cgi bin resolve id doi 10 1086 143167 olu kirik baglanti 10 1086 143167 Sandage Allan 1989 Edwin Hubble 1889 1953 30 Mayis 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi The Journal of the Royal Astronomical Society of Canada 83 6 2007 01 08 tarihinde erisildi Tenn Joe Hendrik Christoffel van de Hulst 29 Mayis 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Sonoma State University 2007 01 05 tarihinde erisildi Lopez Corredoira M Hammersley P L Garzon F Cabrera Lavers A Castro Rodriguez N Schultheis M Mahoney T J 2001 Searching for the in plane Galactic bar and ring in DENIS 28 Aralik 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astronomy and Astrophysics 373 139 152 doi 10 1051 0004 6361 20010560 2007 01 08 tarihinde erisildi Ingilizce Peter Gruber Foundation 2002 15 Aralik 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Ocak 2010 Hubble Rules Out a Leading Explanation for Dark Matter 1 Agustos 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Hubble News Desk 1994 10 17 2007 01 08 tarihinde erisildi How many galaxies are there 11 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi NASA 2002 11 27 2007 01 08 tarihinde erisildi Kraan Korteweg R C Juraszek S 2000 Mapping the hidden universe The galaxy distribution in the Zone of Avoidance 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Publications of the Astronomical Society of Australia 17 1 6 12 2008 11 01 tarihinde erisildi Jarrett T H Near Infrared Galaxy Morphology Atlas 2 Agustos 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi California Institute of Technology 2007 01 09 tarihinde erisildi Barstow M A 2005 Elliptical Galaxies 29 Temmuz 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Leicester University Physics Department 2006 06 08 tarihinde erisildi Galaxies 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Cornell University 2005 10 20 2006 08 10 tarihinde erisildi Galaxies 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Cornell University 2005 10 20 2006 08 10 tarihinde erisildi Smith Gene 2000 03 06 Galaxies The Spiral Nebulae 10 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi University of California San Diego Center for Astrophysics amp Space Sciences 2006 11 30 tarihinde erisildi Eskridge P B Frogel J A 1999 What is the True Fraction of Barred Spiral Galaxies 1 Ekim 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysics and Space Science 269 270 427 430 doi 10 1023 A 1017025820201 olu kirik baglanti Bournaud F Combes F 2002 Gas accretion on spiral galaxies Bar formation and renewal 12 Haziran 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astronomy and Astrophysics 392 83 102 doi 10 1051 0004 6361 20020920 Another bar in the Bulge 11 Aralik 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astronomy and Astrophysics 379 2 L44 L47 2001 doi 10 1051 0004 6361 20011487 Beaton Rachael L Majewski Steven R Guhathakurta Puragra Skrutskie Michael F Cutri Roc M Good John Patterson Richard J Athanassoula E Bureau Martin 1 Nisan 2007 Unveiling the Boxy Bulge and Bar of the Andromeda Spiral Galaxy The Astrophysical Journal Ingilizce 658 2 L91 L94 doi 10 1086 514333 ISSN 0004 637X 11 Temmuz 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 16 Eylul 2020 Sanders Robert 2006 01 09 Milky Way galaxy is warped and vibrating like a drum 26 Mayis 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi UCBerkeley News 2006 05 24 tarihinde erisildi Bell G R Levine S E 1997 Mass of the Milky Way and Dwarf Spheroidal Stream Membership 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Bulletin of the American Astronomical Society 29 2 1384 2008 11 01 tarihinde erisildi Gerber R A Lamb S A Balsara D S 1994 Ring Galaxy Evolution as a Function of Intruder Mass 13 Mart 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Bulletin of the American Astronomical Society 26 911 2008 11 01 tarihinde erisildi Esa Science News 1998 10 14 ISO unveils the hidden rings of Andromeda 28 Agustos 1999 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Press release 2006 05 24 tarihinde erisildi Spitzer Reveals What Edwin Hubble Missed 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Harvard Smithsonian Center for Astrophysics 2004 05 31 2006 12 06 tarihinde erisildi Phillipps S Drinkwater M J Gregg M D Jones J B 2001 Ultracompact Dwarf Galaxies in the Fornax Cluster 20 Temmuz 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Astrophysical Journal 560 1 201 206 doi 10 1086 322517 Groshong Kimm 2006 04 24 Strange satellite galaxies revealed around Milky Way 15 Kasim 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde NewScientist 2007 01 10 tarihinde erisildi a b c Interacting Galaxies 7 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Swinburne University 2006 12 19 tarihinde erisildi a b Starburst Galaxies 7 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Harvard Smithsonian Center for Astrophysics 2006 08 29 2006 08 10 tarihinde erisildi Kennicutt Jr R C Lee J C Funes J G Shoko S Akiyama S September 6 10 2004 Demographics and Host Galaxies of Starbursts 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Starbursts From 30 Doradus to Lyman Break Galaxies 187 Cambridge UK Dordrecht Springer 2006 12 11 tarihinde erisildi Smith Gene 2006 07 13 Starbursts amp Colliding Galaxies University of California San Diego Center for Astrophysics amp Space Sciences 7 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi 2006 08 10 tarihinde erisildi Keel Bill September 2006 Starburst Galaxies 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi University of Alabama 2006 12 11 tarihinde erisildi Keel William C 2000 Introducing Active Galactic Nuclei 27 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi The University of Alabama 2006 12 06 tarihinde erisildi Lochner J Gibb M A Monster in the Middle 10 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi NASA 2006 12 20 tarihinde erisildi Keel William C 2000 Introducing Active Galactic Nuclei 27 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi The University of Alabama 2006 12 06 tarihinde erisildi Heckman T M 1980 An optical and radio survey of the nuclei of bright galaxies Activity in normal galactic nuclei 10 Nisan 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astronomy and Astrophysics 87 152 164 2008 11 01 tarihinde erisildi Ho L C Filippenko A V Sargent W L W 1997 A Search for Dwarf Seyfert Nuclei V Demographics of Nuclear Activity in Nearby Galaxies 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysical Journal 487 568 578 doi 10 1086 304638 a b Search for Submillimeter Protogalaxies 17 Ekim 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Harvard Smithsonian Center for Astrophysics 1999 11 18 2007 01 10 tarihinde erisildi McMahon R 2006 Journey to the birth of the Universe Nature 443 151 doi 10 1038 443151a 7 Ocak 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Eggen O J Lynden Bell D Sandage A R 1962 Evidence from the motions of old stars that the Galaxy collapsed 13 Ocak 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde Reports on Progress in Physics 136 748 doi 10 1086 147433 2008 11 01 tarihinde erisildi Searle L Zinn R 1978 Compositions of halo clusters and the formation of the galactic halo 13 Ocak 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysical Journal 225 1 357 379 doi 10 1086 156499 Heger A Woosley S E 2002 The Nucleosynthetic Signature of Population III 10 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysical Journal 567 1 532 543 doi 10 1086 338487 Barkana R Loeb A 1999 In the beginning the first sources of light and the reionization of the universe 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Physics Reports 349 2 125 238 doi 10 1016 S0370 1573 01 00019 9 Simulations Show How Growing Black Holes Regulate Galaxy Formation 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Carnegie Mellon University 2005 02 09 2007 01 07 tarihinde erisildi Massey Robert 2007 04 21 Caught in the act forming galaxies captured in the young universe 7 Eylul 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Royal Astronomical Society 2007 04 20 tarihinde erisildi Noguchi Masafumi 1999 Early Evolution of Disk Galaxies Formation of Bulges in Clumpy Young Galactic Disks 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysical Journal 514 1 77 95 doi 10 1086 306932 2007 01 16 tarihinde erisildi Baugh C Frenk C May 1999 How are galaxies made 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Physics Web 2007 01 16 tarihinde erisildi Gonzalez G 1998 The Stellar Metallicity Planet Connection 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Proceedings of a workshop on brown dwarfs and extrasolar planets 431 2007 01 16 tarihinde erisildi a b Conselice Christopher J February 2007 The Universe s Invisible Hand Scientific American 296 2 35 41 Ford H et al 2002 04 30 Hubble s New Camera Delivers Breathtaking Views of the Universe 30 Mayis 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Hubble News Desk 2007 05 08 tarihinde erisildi Struck Curtis 1999 Galaxy Collisions 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Galaxy Collisions 321 a b Wong Janet 14 Nisan 2000 Ingilizce University of Toronto 11 Nisan 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Ocak 2010 Panter Ben Jimenez Raul Heavens Alan F Charlot Stephane 2007 The star formation histories of galaxies in the Sloan Digital Sky Survey Monthly Notices of the Royal Astronomical Society 378 4 1550 1564 2 Subat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde doi 10 1111 j 1365 2966 2007 11909 x http arxiv org abs astro ph 0608531 olu kirik baglanti 22 01 2010 tarihinde erisildi Kennicutt Jr R C Tamblyn P Congdon C E 1994 Past and future star formation in disk galaxies 9 Mart 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysical Journal 435 1 22 36 doi 10 1086 174790 Knapp G R 1999 Star Formation in Early Type Galaxies San Francisco Calif Astronomical Society of the Pacific ISBN 1 886733 84 8 OCLC 41302839 a b Adams Fred Laughlin Greg 2006 07 13 The Great Cosmic Battle 31 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Astronomical Society of the Pacific 2007 01 16 tarihinde erisildi Pobojewski Sally 1997 01 21 Physics offers glimpse into the dark side of the universe 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi University of Michigan 2007 01 13 tarihinde erisildi McKee Maggie 2005 06 07 Galactic loners produce more stars 11 Eylul 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi New Scientist 2007 01 15 tarihinde erisildi Groups amp Clusters of Galaxies NASA Chandra 7 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi 2007 01 15 tarihinde erisildi Ricker Paul When Galaxy Clusters Collide San Diego Supercomputer Center 5 Agustos 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi 2008 08 27 tarihinde erisildi Ponman Trevor 2005 02 25 Galaxy Systems Groups 15 Subat 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde University of Birmingham Astrophysics and Space Research Group 2007 01 15 tarihinde erisildi Girardi M Giuricin G 2000 The Observational Mass Function of Loose Galaxy Groups 20 Temmuz 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Astrophysical Journal 540 1 45 56 doi 10 1086 309314 Dubinski John 1998 The Origin of the Brightest Cluster Galaxies 14 Mayis 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysical Journal 502 2 141 149 doi 10 1086 305901 Bahcall Neta A 1988 Large scale structure in the universe indicated by galaxy clusters 9 Agustos 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Annual review of astronomy and astrophysics 26 631 686 doi 10 1146 annurev aa 26 090188 003215 Mandolesi N Calzolari P Cortiglioni S Delpino F Sironi G 1986 Large scale homogeneity of the Universe measured by the microwave background 9 Mart 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Letters to Nature 319 751 753 doi 10 1038 319751a0 van den Bergh Sidney 2000 Updated Information on the Local Group 24 Ocak 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Publications of the Astronomical Society of the Pacific 112 770 529 536 doi 10 1086 316548 Tully R B 1982 The Local Supercluster 30 Eylul 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Astrophysical Journal 257 389 422 doi 10 1086 159999 Near Mid amp Far Infrared 29 Mayis 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi IPAC NASA 2007 01 02 tarihinde erisildi The Effects of Earth s Upper Atmosphere on Radio Signals 29 Mayis 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi NASA 2006 08 10 tarihinde erisildi Giant Radio Telescope Imaging Could Make Dark Matter Visible 29 Mayis 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi ScienceDaily 2006 12 14 2007 01 02 tarihinde erisildi NASA Telescope Sees Black Hole Munch on a Star 4 Haziran 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi NASA 2006 12 05 2007 01 02 tarihinde erisildi Dunn Robert An Introduction to X ray Astronomy 17 Temmuz 2012 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Institute of Astronomy X Ray Group 2007 01 02 tarihinde erisildiLiteraturAl Biruni 2004 The Book of Instruction in the Elements of the Art of Astrology R Ramsay Wright transl ISBN 0 7661 9307 1 14 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Temmuz 2016 Belkora L 2003 Minding the Heavens the Story of our Discovery of the Milky Way CRC Press ISBN 0 7503 0730 7 Bertin G Lin C C 1996 Spiral Structure in Galaxies a Density Wave Theory MIT Press ISBN 0 262 02396 2 Binney J Merrifield M 1998 Galactic Astronomy Princeton University Press ISBN 0 691 00402 1 OCLC 39108765 Dickinson T 2004 The Universe and Beyond 4th ISBN 1 55297 901 6 OCLC 55596414 Heidarzadeh T 2008 A History of Physical Theories of Comets from Aristotle to Whipple ISBN 1 4020 8322 X Ho Houjun van den Bosch Frank 2010 Galaxy Formation and Evolution 1 bas Cambridge University Press ISBN 978 0 521 85793 2 Kepple G R Sanner G W 1998 The Night Sky Observer s Guide Volume 1 ISBN 0 943396 58 1 2013 Dynamics and Evolution of Galactic Nuclei Princeton University Press ISBN 978 1 4008 4612 2 Mohamed M 2000 Great Muslim Mathematicians ISBN 983 52 0157 9 OCLC 48759017 Paul E R 1993 The Milky Way Galaxy and Statistical Cosmology 1890 1924 Cambridge University Press ISBN 0 521 35363 7 Sparke L S Gallagher III J S 2000 Galaxies in the Universe An Introduction Cambridge University Press ISBN 0 521 59740 4 Van den Bergh S 1998 Galaxy Morphology and Classification Cambridge University Press ISBN 0 521 62335 9 Waller W H Hodge P W 2003 Galaxies and the Cosmic Frontier Harvard University Press ISBN 0 674 01079 5 Ayrica bakinizAra sarmal galaksi Bicimsel Galaksi Siniflari Cubuklu sarmal galaksi Cubuksuz sarmal galaksi Duzensiz galaksi Eliptik galaksi Galaksi halesi Galaksi kumeleri listesi Galaksi kumesi Galaksiler dizini Girdap galaksisi Messier Katalogu NGC Samanyolu Sarmal galaksi Superkume Teker galaksi Yerel GrupDis baglantilarWikimedia Commons ta Galaksi ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Astronomik Terimler Sozlugu 28 Subat 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kainat in haritasi olu kirik baglanti Galaksiler SEDS Messier sayfalari 2 Eylul 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Ingilizce Ingilizce Kesfedilen en eski galaksi 11 Nisan 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Galaksiler BBC Radio 4 un bir programi 3 Ocak 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Galaksi siniflandirma projesi 9 Mart 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Messier cisimleri 2 Eylul 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Messier Katalogu Bahar acisina gore onceki M Bahar acisina gore sonraki M Katalog sirasina gore onceki M Katalog sirasina gore sonraki M Bakmak istediginiz cisminin resmini seciniz Messier nesneleri katalogu, wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Üst