Ilımlı despotizm, Alexis de Tocqueville tarafından tanımlanan bir terimdir ve bir ülkenin "küçük karmaşık kurallar ağı" tarafından istila edilerek düşebileceği durumu tarif etmektedir. Ilımlı despotizm, despotizmden farklıdır çünkü insanlar için açıkça belirgin değildir.
Ilımlı despotizm, insanlara kendi hükümetleri üzerinde çok az etkiye sahip oldukları illüzyonunu verirken aslında kontrollerinin çok az olduğu gerçeğini içerir. Ilımlı despotizm, genel halk arasında korku, belirsizlik ve şüphe oluşturur. Alexis de Tocqueville, bu eğilimin 19. yüzyıl Amerika'sında sadece "kalbin alışkanlıkları" sayesinde önlenmiş olduğunu gözlemlemiştir.
Konsept
Democracy in America'nın Cilt II, Kitap 4, Bölüm 6'da de Tocqueville Ilımlı despotizm hakkında şunları yazar:
Böylece, topluluğun her üyesini başarıyla kavrayıp istediği gibi biçimlendirdikten sonra, en yüksek güç kollarını tüm topluluğun üzerine uzatır. Toplumun yüzeyini, en orijinal zihinlerin ve en enerjik karakterlerin bile aşamayacağı küçük, karmaşık ve birbirine benzeyen bir ağla kaplar. İnsan iradesi kırılmaz, ancak yumuşatılır, bükülür ve yönlendirilir; insanlar genellikle bu güç tarafından eyleme zorlanmazlar, ancak sürekli olarak eylemden alıkonulurlar. Böyle bir güç yok etmez, ancak varoluşu önler; zorbalık etmez, ancak sıkıştırır, güçsüzleştirir, söndürür ve halkı sersemletir, ta ki her millet, hükümetin çobanı olduğu korkak ve çalışkan bir hayvan sürüsünden başka bir şey olmayıp azalır.
Her zaman düşündüm ki, ben şimdi tarif ettiğim sıradan, sessiz ve nazik türdeki kölelik, genellikle inanıldığından daha kolay bir şekilde bazı dışsal özgürlük biçimleriyle birleştirilebilir ve hatta halk egemenliği kanadı altında kendini kurabilir.
Çağdaşlarımız sürekli olarak iki çelişen tutkuyla heyecanlanır: önderlik edilmek istiyorlar ve özgür kalmak istiyorlar. Bu zıt eğilimlerden herhangi birini yok edemeyecekleri için, ikisini birden aynı anda tatmin etmeye çalışırlar. Biricik, koruyucu ve her gücü elinde tutan bir hükümet biçimi tasarlarlar, ancak bu hükümet halk tarafından seçilir. Merkezileştirme ilkesini ve halk egemenliği ilkesini birleştirirler; bu onlara bir nefes alma imkanı sağlar: Kendi koruyucularını seçtikleri düşüncesiyle vesayet altında olmaktan teselli bulurlar. Her insan kendini önderlik iplerine bağlatır, çünkü zincirinin ucunda bir kişi veya kişi sınıfı değil, halkın geneli olduğunu görür.
Bu sistem sayesinde insanlar, bağımlılık durumundan sıyrılıp efendilerini seçecek kadar uzun bir süre geçirirler ve sonra tekrar bağımlılığa düşerler. Günümüzde birçok insan, yönetimsel despotizm ile halk egemenliği arasında yapılan bu tür uzlaşmadan oldukça memnundur ve bireysel özgürlük koruması için onu genel ulus gücüne teslim ettiğinde yeterli bir şey yaptıklarını düşünür. Bu beni tatmin etmiyor: itaat etmem gereken kişinin doğası, bana zorla dayatılan itaat gerçeğinden daha az önemlidir. Bununla birlikte, bu türden bir anayasa, tüm hükümet güçlerini topladıktan sonra, onları sorumlu olmayan bir kişi veya kişi grubunun eline vermeyi seçen bir anayasadan kesinlikle çok daha tercih edilebilir görünüyor. Demokratik despotizmin alabileceği tüm biçimler içinde, sonuncusu şüphesiz en kötüsü olacaktır.
Egemen seçimle işbaşına gelirse veya gerçekten seçimle ve bağımsız olarak denetlenen bir yasama organı tarafından sıkı şekilde izlenirse, bireyler üzerinde uyguladığı baskı bazen daha büyük olabilir, ancak her zaman daha az aşağılayıcı olacaktır; çünkü her bir insan, ezildiğinde ve silahsız bırakıldığında, itaat ettiği sürece itaati kendisine yaptığına ve geri kalan her şeyin onun bir eğilimine boyun eğdiğine inanabilir. Benzer şekilde, egemen milleti temsil eder ve halka bağımlıysa, her vatandaşın mahrum bırakıldığı haklar ve güç, sadece devlet başkanına değil, devletin kendisine de hizmet eder; ve özel kişiler, bağımsızlıklarından feragat ettikleri için, kamuya yaptıkları fedakarlıkla bazı karşılıklar elde ederler.
Bazı akademisyenler, Tostig Godwinson'ın Northumbria üzerindeki yönetimini ılımlı despotizmin etkin biçimi olarak tanımladılar.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ Rahe, Paul A. (2009). Soft Despotism, Democracy's Drift: Montesquieu, Rousseau, Tocqueville, and the Modern Prospect. New Haven: Yale University Press. ISBN .
- ^ de Tocqueville, Alexis, Democracy In America, Volume II, Book 4, Chapter 6. 11 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde ."
- ^ The Battles That Created England 793-1100: How Alfred and his Successors Defeated the Vikings to Unite the Kingdoms. Pen and Sword. 2023. s. 229. ISBN . 15 Mayıs 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Mayıs 2023. Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
()
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Ilimli despotizm Alexis de Tocqueville tarafindan tanimlanan bir terimdir ve bir ulkenin kucuk karmasik kurallar agi tarafindan istila edilerek dusebilecegi durumu tarif etmektedir Ilimli despotizm despotizmden farklidir cunku insanlar icin acikca belirgin degildir Ilimli despotizm insanlara kendi hukumetleri uzerinde cok az etkiye sahip olduklari illuzyonunu verirken aslinda kontrollerinin cok az oldugu gercegini icerir Ilimli despotizm genel halk arasinda korku belirsizlik ve suphe olusturur Alexis de Tocqueville bu egilimin 19 yuzyil Amerika sinda sadece kalbin aliskanliklari sayesinde onlenmis oldugunu gozlemlemistir KonseptDemocracy in America nin Cilt II Kitap 4 Bolum 6 da de Tocqueville Ilimli despotizm hakkinda sunlari yazar Boylece toplulugun her uyesini basariyla kavrayip istedigi gibi bicimlendirdikten sonra en yuksek guc kollarini tum toplulugun uzerine uzatir Toplumun yuzeyini en orijinal zihinlerin ve en enerjik karakterlerin bile asamayacagi kucuk karmasik ve birbirine benzeyen bir agla kaplar Insan iradesi kirilmaz ancak yumusatilir bukulur ve yonlendirilir insanlar genellikle bu guc tarafindan eyleme zorlanmazlar ancak surekli olarak eylemden alikonulurlar Boyle bir guc yok etmez ancak varolusu onler zorbalik etmez ancak sikistirir gucsuzlestirir sondurur ve halki sersemletir ta ki her millet hukumetin cobani oldugu korkak ve caliskan bir hayvan surusunden baska bir sey olmayip azalir Her zaman dusundum ki ben simdi tarif ettigim siradan sessiz ve nazik turdeki kolelik genellikle inanildigindan daha kolay bir sekilde bazi dissal ozgurluk bicimleriyle birlestirilebilir ve hatta halk egemenligi kanadi altinda kendini kurabilir Cagdaslarimiz surekli olarak iki celisen tutkuyla heyecanlanir onderlik edilmek istiyorlar ve ozgur kalmak istiyorlar Bu zit egilimlerden herhangi birini yok edemeyecekleri icin ikisini birden ayni anda tatmin etmeye calisirlar Biricik koruyucu ve her gucu elinde tutan bir hukumet bicimi tasarlarlar ancak bu hukumet halk tarafindan secilir Merkezilestirme ilkesini ve halk egemenligi ilkesini birlestirirler bu onlara bir nefes alma imkani saglar Kendi koruyucularini sectikleri dusuncesiyle vesayet altinda olmaktan teselli bulurlar Her insan kendini onderlik iplerine baglatir cunku zincirinin ucunda bir kisi veya kisi sinifi degil halkin geneli oldugunu gorur Bu sistem sayesinde insanlar bagimlilik durumundan siyrilip efendilerini sececek kadar uzun bir sure gecirirler ve sonra tekrar bagimliliga duserler Gunumuzde bircok insan yonetimsel despotizm ile halk egemenligi arasinda yapilan bu tur uzlasmadan oldukca memnundur ve bireysel ozgurluk korumasi icin onu genel ulus gucune teslim ettiginde yeterli bir sey yaptiklarini dusunur Bu beni tatmin etmiyor itaat etmem gereken kisinin dogasi bana zorla dayatilan itaat gerceginden daha az onemlidir Bununla birlikte bu turden bir anayasa tum hukumet guclerini topladiktan sonra onlari sorumlu olmayan bir kisi veya kisi grubunun eline vermeyi secen bir anayasadan kesinlikle cok daha tercih edilebilir gorunuyor Demokratik despotizmin alabilecegi tum bicimler icinde sonuncusu suphesiz en kotusu olacaktir Egemen secimle isbasina gelirse veya gercekten secimle ve bagimsiz olarak denetlenen bir yasama organi tarafindan siki sekilde izlenirse bireyler uzerinde uyguladigi baski bazen daha buyuk olabilir ancak her zaman daha az asagilayici olacaktir cunku her bir insan ezildiginde ve silahsiz birakildiginda itaat ettigi surece itaati kendisine yaptigina ve geri kalan her seyin onun bir egilimine boyun egdigine inanabilir Benzer sekilde egemen milleti temsil eder ve halka bagimliysa her vatandasin mahrum birakildigi haklar ve guc sadece devlet baskanina degil devletin kendisine de hizmet eder ve ozel kisiler bagimsizliklarindan feragat ettikleri icin kamuya yaptiklari fedakarlikla bazi karsiliklar elde ederler Bazi akademisyenler Tostig Godwinson in Northumbria uzerindeki yonetimini ilimli despotizmin etkin bicimi olarak tanimladilar Ayrica bakinizAydinlanmis mutlakiyetcilik Liberal olmayan demokrasi Son adam Totaliter demokrasiKaynakca Rahe Paul A 2009 Soft Despotism Democracy s Drift Montesquieu Rousseau Tocqueville and the Modern Prospect New Haven Yale University Press ISBN 978 0300144925 de Tocqueville Alexis Democracy In America Volume II Book 4 Chapter 6 11 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Battles That Created England 793 1100 How Alfred and his Successors Defeated the Vikings to Unite the Kingdoms Pen and Sword 2023 s 229 ISBN 978 1 3990 8799 5 15 Mayis 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Mayis 2023 Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim