Merend Muharebesi 1548 yılının 22 temmuzu 23 temmuza bağlayan gecede gerçekleşmiş Osmanlı ve Safevi orduları arasında geçen bir muharebedir.
Merend Muharebesi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Osmanlı-Safevî Savaşı (1548-1549) | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Safevî Devleti | Osmanlı İmparatorluğu | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Ali Sultan | Rüstem Paşa | ||||||
Güçler | |||||||
Bilimmiyor | Bilinmiyor |
Arka plan
Merkez ordusuyla birlikte 16 Haziran 1548’de Erzurum’a intikal eden Sultan Süleyman, buradan Safeviler üzerine yürümek için ordunun tamamlanmasını bekledi. Bu süre zarfında Safevî serhaddine geçmeden ordunun son hazırlıkları görüldü. 17 Haziran’da Anadolu ve Rumeli askerlerinin Erzurum’da orduya katılmasından sonra ordu tamamlandı. Bölük halkı ve yeniçerilere cebehaneden silah dağıtıldı. Erzurum sahrasına Sultan Süleyman’dan önce gelen Elkas Mirza, vakit kaybetmeden Tahmasb’ın üzerine gidilmesi gerektiğini, ağabeyinin alacağı her türlü tedbirin zafere mâni olmayacağını belirtti. Safevîlerin Kağızman Beyi Haydar, Sa‘ad Çukuru (Revan) Beyi Hüseyin Can, Bayezid Kalesi Beyi Haydar ve Van Muhafızı Şah Ali gibi Osmanlı sınırlarında bulunan emirleri Osmanlı ordusunun hareketini Tahmasb’a bildirdi. Osmanlı ordugahına gelen haberlerden de Şah Tahmasb’ın Tebriz’de olduğu öğrenildi. 23 Haziran’da Erzurum’dan ayrılan Osmanlı ordusu Safevî serhaddi olan Eleşkird Ovası’na 2 Temmuz’da geldi. Eleşkird Ovası’na gelindiğinde Anadolu ve Rumeli beyleri Safevî sınırını geçti. Ordu Safevî topraklarına girdikten sonra muhtemel bir tehlikeye karşı bitişik nizamda yürüyüşüne devam etti. Bu sırada kalabalık Osmanlı ordusunun sınırı geçerek Safevî topraklarına girdiği haberi Şah Tahmasb’a ulaştı. Eleşkirt’ten hareket eden ordu 9 Temmuz’da Erciş’e geldi. Ordu Erciş’te iken Elkas Mirza’nın geldiğini öğrenen bazı Safevi beyleri saf değiştirerek Osmanlı tarafına geçti. 10 Temmuz’da adamıyla birlikte Tahmasb’ın bir kurçisi, 11 Temmuz’da Ulama Paşa’nın adamıyla birlikte başka bir kurçi ordugaha geldi. Tahmasb’a yakın kişilerin bu şekilde Osmanlı ordugahına intikal etmesinden sonra ordunun nasıl hareket edeceğine dair yapılan planlama muhtemelen taraf değiştiren beylerin verdikleri bilgilere göre revize edildi. Burada iken Erzurum Beylerbeyi Ulama Paşa ve Karaman Beylerbeyi Mehmed Paşa, Van kuşatması için görevlendirilerek ordudan ayrıldılar. Erciş’te dört gün kaldıktan sonra 14 Temmuz’da Tebriz yönüne hareket edildi. Asker sonraki menzil yeri olan Bendimahi yöresinde tozlu havadan oldukça zahmet çekti. 16 Temmuz’da Karagüç dere ağzında iken Bitlis Sancakbeyi Kubad Bey ve Safevîlerden iltica eden Bekri Bey, Kurçi Hüseyin ve oğlu ordugaha geldi. 17 Temmuz’da ise Karadere Derbendi’nin aşarak Sökmenâbâd’a ilerleyen Osmanlı ordusunda çok sayıda at ve deve arazi şartlarından dolayı telef oldu. Sultan Süleyman, Tebriz’e yaklaştığı esnada Şah Tahmasb’ı savaşa davet eden bir mektup gönderdi. Sultan mektubunda doğuda saltanat, hilafet ve mertlik iddiasıyla hareket eden Tahmasb’a kendisinde gayret ve hamiyetten birazcık eser varsa karınca gibi gizlenmemesini, cesurca davranarak karşısına çıkmasını ve kadın gibi kaçarak nâmahrem haremine sığınmaması yönünde kışkırtıcı sözler sarfetti. Casuslar devamlı olarak Şah’ın hareketlerini bildirseler de Osmanlı ordusunun karşısına çıkmayacağı muhakkaktı. Sultan Süleyman ise gönderdiği mektuplarla Tahmasb’ın ordusuyla karşısına çıkmasını sağlayarak Doğu meselesinde nihai bir sonuç almak istiyordu. Ancak bu teşebbüslerden herhangi bir netice çıkmadı. Osmanlı ordusu Tebriz yönüne ilerlemeye devam etti. 21 Temmuz’da Hoy çayırına geldi ve burada 1 gün istirahat etti. Şah Tahmasb, Osmanlı ordusunun Hoy’a geldiği haberini aldığında öncü birlikleri Osmanlı ordusunun sefer güzergahındaki tahıl ve erzak alanlarını yakmakla vazifelendirdi. Yine Tezkire’sinde Osmanlı ordusunun karşısına doğrudan çıkmayacağını, Irakeyn Seferi’nde olduğu gibi bu kez de asıl niyetinin, Hünkâr hazretleri olarak zikrettiği Sultan Süleyman’la savaşmak değil nankör olarak tavsif ettiği Ulama Paşa’yı ele geçirmek olduğunu yazar. Osmanlı ordusunun hareketini yakından takip eden Tahmasb sonraki adımlarını ise ordunun durumuna göre tayin etti.
Muharebe
Osmanlı ordusu 22 Temmuz’da Hoy çayırında bulunurken Safevîlerden Ali Gazi Osmanlı ordugahına iltica etti. Aynı gün ne yapılacağı burada kurulan divanda görüşüldü. Osmanlı ordusu Safevlerin merkezi olan Tebriz’e yürüyüşünde şu ana kadar coğrafya haricinde herhangi bir zorlukla karşılaşmamıştı. Bu sırada bir süredir kendisinden haber alınamayan Tahmasb ve ordusunun durumu hususunda gönderilen askerler ele geçirdikleri dil oğlanlarıyla ordugaha döndüler. Sorgulamada Kızılbaş emirlerinden Abdullah Han, Bedir Han ve Ali Sultan’ın maiyetindeki askerlerle Merend mevkiinde bulundukları anlaşıldı. Tahmasb’ın ise ordusuyla birlikte Tebriz’den çekilmete olduğu öğrenildi. Tahmasb, Merend’e gönderdiği emirlerine Osmanlı ordusu geldiğinde savaşmalarını şayet mağlup olurlarsa arkalarında karavul bırakarak Tebriz’e doğru çekilmelerini tembihledi. Sultan Süleyman, Merend’de oldukları öğrenilen Safevî karavulunu imha etmek niyetinde idi. Ancak Merend’e gidiş güzergahındaki su kaynakları Kızılbaşlar tarafından zehirlenmişti ve kullanılmaları mümkün değildi. Bununla birlikte Temmuz ayının ortası ve eyyâm-ı bahûrun vakti olması hasebiyle de orduda susuzluk sıkıntısı baş gösterdi. Bu yüzden Merend’den havanın serinleyeceği zaman yani akşama yakın hareket edilip bölgeden geceleyin geçilmesi düşünüldü. 22 Temmuz gecesi Osmanlı ordusu nizâmî bir şekilde Hoy/Gültepe Çayırı’ndan Tebriz güzergahındaki Merend’e doğru hareket etti. Bu sıra Merend’de bulunan Safevî emirleri, içlerinden Şah Ali Sultan’ı birkaç bin kişilik maiyetiyle Osmanlı ordusuna saldırması için görevlendirildiler. Ali Sultan, ordunun yürüyüşte olduğu sırada Merend’den bir menzil mesafe gerisindeki Kızılkale adlı mahalde tayin edilen Osmanlı öncü birliklerine saldırdı. Söz konusu saldırının Osmanlı ordusunda kargaşaya sebep olduğu açıktır. Zira kaynaklarda Safevî karavulunun saldırdığı Osmanlı askerlerinin kendilerine saldıran Safevî karavulu değil asıl ordu olduğunu zannettikleri belirtilir. Ortaya çıkan karışıklık Tevârih-i Âli Osman’da “hiç sorma ki, baba oğlun yavu kıldı. Ve kul efendisin ve efendi oğlanın yavu kılub nice kişinin mal ü menâli ortaya zayi‘ oldu” şeklinde ifade edilir. Saldırı üzerine Şah Tahmasb’ın yakınlarda olabileceği dolayısıyla ordunun her an savaşa girebilecek nizamda yürümesine dikkat edildiği ifade edilir. Hadiseyi ihtiva eden diğer önemli bir kaynak Câmiül-Cevâhir’de ise Safevî karavulunun saldırısından hiç bahsedilmez. Hoy’dan hareket edildiği esnada gece yarısına doğru Diyarbakır, Rum ve Dulkadirli beylerinin Merend’de oldukları haber alınan Safevî karavuluna saldırdığı ifade edilir. Yine kaynağa göre böyle bir saldırı beklemeyen Safevî karavulunun hemen harp nizamı alarak Osmanlı askerinin saldırısına mukabele gösterir. Muharebe gün doğumuna kadar kadar devam eder. Muharebenin devam ettiği esnada sonradan gelen Osmanlı ordusunun da muharebeye dahil olmasıyla mukavemete kudreti kalmayan Safevî karavulu dağılır. Muharebede Diyarbekir gönüllüler ağası ve kethüdasının maiyetiyle büyük bir cesaret gösterdikleri ifade edilir. Muharebeye şahit olan ya da sıcağı sıcağına haber alan iki müellifin hadisenin başlangıcına dair farklı bilgiler verdikleri görülür. Esasen Câmiü’l-Cevâhir’de anlatılan hadise yukarıda zikredilen Safevî emirlerinden Ali Sultan’ın Osmanlı karavuluna saldırısından sonra yaşanan hadiselerdir. Bu anlamda iki kaynak birbirini tamamlar niteliktedir. İkinci İran seferinin ilk muharebesi olan bu hadisede muharebenin muhatabı Kızılbaş emirlerinden Ali Sultan’ın sancağı ele geçirilerek Osmanlı ordugahına gönderildi. Hadisenin hemen sonrası Osmanlı ordusu 23 Temmuz’da Köşksaray’a geldi. Muharebede Safevî karavullarının mağlubiyet haberini alan Şah Tahmasb ise Tebriz’i terk etti.
Kaynakça
- ^ Yapıcı, Hasan (1 Ocak 2023). "Kanûnî Sultan Süleyman'ın İkinci İran Seferi (1548-1549)". Doktora Tezi.
- ^ Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 95-96; Câmiü’l-Cevâhir, s. 45-46; Celâlzâde, Sultan Süleyman’ın asıl niyetinin Van Kalesi’ni fethetmek olduğunu ancak Elkas Mirza’nın türlü tahrik ve hilesi ile Van’a değil Tebriz’e hareket edildiğini ifade eder (Tabakâtü’l-Memâlik ve Derecâtü’l-Mesâlik, s. 530).
- ^ Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 96.
- ^ Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 97.
- ^ Samet Balta, İstanbul-Tebriz Hattı ve Anlamı, s. 152-154.
- ^ Celâl-zâde, Tabakâtü’l-Memâlik ve Derecâtü’l-Mesâlik, s. 530.
- ^ Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 98.
- ^ BOA, D.BRZ.d, nr. 20615/A, s. 82.
- ^ Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 99; Câmi‘ü’l-Cevâhir, s. 54; Celâl-zâde, Tabakâtü’lMemâlik ve Derecâtü’l-Mesâlik 531.
- ^ Samet Balta, İstanbul-Tebriz Hattı ve Anlamı, s. 156.
- ^ BOA, D.BRZ.d, nr. 20615/A, s. 87.
- ^ Samet Balta, İstanbul-Tebriz Hattı ve Anlamı, s. 156.
- ^ “Sen ki mülk-i maşrıkda şân-ı habâse-ünvânında fî’l-cümle hamiyyet ü gayret eseri var ise haşmet-i bî girân-ı Süleymânî mehâbetin görüp zerrece kuvvet ve salâbet-güheri var ise hamle-i cân-sitân-ı kahramânî celâletin bilüp zen-vâr kaçup nâ-mahrem haremine mihman olmayasın” (Câmi‘ü’l-Cevâhir, s. 49).
- ^ a b BOA, D.BRZ.d, nr. 20615/A, s. 90.
- ^ Şah Tahmasb-ı Safevî, Tezkire, s. 63.
- ^ Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 100; Câmi‘ü’l-Cevâhir, s. 55.
- ^ “Rum leşkeri gelürse göz göze yenilirlerse elleşlin viruşun ve şöyle kim, sizden yeğin olacak olursa önlerin karavullayu bana toğru gelin” (Lütfi Paşa, Tevârih-i Âli Osmân, s. 302).
- ^ Lütfi Paşa, Tevârih-i Âli Osmân, s. 302.
- ^ Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 100. Hadiseyi ihtiva eden diğer önemli bir kaynak Câmiül-Cevâhir’de ise Safevî karavulunun saldırısından hiç bahsedilmez. Hoy’dan hareket edildiği esnada gece yarısına doğru Diyarbakır, Rum ve Dulkadirli beylerinin Merend’de oldukları haber alınan Safevî karavuluna saldırdığı ifade edilir. Yine kaynağa göre böyle bir saldırı beklemeyen Safevî karavulunun hemen harp nizamı alarak Osmanlı askerinin saldırısına mukabele gösterir. Muharebe gün doğumuna kadar kadar devam eder. Muharebenin devam ettiği esnada sonradan gelen Osmanlı ordusunun da muharebeye dahil olmasıyla mukavemete kudreti kalmayan Safevî karavulu dağılır. Muharebede Diyarbekir gönüllüler ağası ve kethüdasının maiyetiyle büyük bir cesaret gösterdikleri ifade edilir. Muharebeye şahit olan ya da sıcağı sıcağına haber alan iki müellifin hadisenin başlangıcına dair farklı bilgiler verdikleri görülür. Esasen Câmiü’l-Cevâhir’de anlatılan hadise yukarıda zikredilen Safevî emirlerinden Ali Sultan’ın Osmanlı karavuluna saldırısından sonra yaşanan hadiselerdir. Bu anlamda iki kaynak birbirini tamamlar niteliktedir. İkinci İran seferinin ilk muharebesi olan bu hadisede muharebenin muhatabı Kızılbaş emirlerinden Ali Sultan’ın sancağı ele geçirilerek Osmanlı ordugahına gönderildi (Câmi‘ü’l-Cevâhir, s.55-56; Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 100-101).
- ^ Câmi‘ü’l-Cevâhir, s.55-56; Matrakçı Nasuh Süleymannâme (1a-95b), s. 100-101.
- ^ Matrakçı Nasuh Süleymannâme (96a-185b), s. 1; Matrakçı Nasuh, Köşksaray menziline dair şöyle bilgi verir: “Mezkûr konak iki konagdı. Su olmamagın asıl konak olan Gerdemişe konulmadı. Gayet uzak ve susuşuz konaktır. Ol gice Kızılbaş hanları karavul tarikiyle gice ile askerin uğrayup hayli ceng eylediler. Sancaklariyle yırakları alınup hayli başlar kesilüp kaçtılar. Tozdan ve uzak konakdan ve susuzluktan ol gice asker hayli zebun oldu. Arpa yetmişere alındı. Ol gice nice kimesnenin esbâbı yağma olunup hayli ziyan oldu” (Samet Balta, İstanbul-Tebriz Hattı ve Anlamı, s. 157).
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Merend Muharebesi 1548 yilinin 22 temmuzu 23 temmuza baglayan gecede gerceklesmis Osmanli ve Safevi ordulari arasinda gecen bir muharebedir Merend MuharebesiOsmanli Safevi Savasi 1548 1549 Tarih22 23 Temmuz 1548BolgeMerendSonucOsmanli Imparatorlugu zaferiTaraflarSafevi DevletiOsmanli ImparatorluguKomutanlar ve liderlerAli SultanRustem PasaGuclerBilimmiyorBilinmiyorArka planMerkez ordusuyla birlikte 16 Haziran 1548 de Erzurum a intikal eden Sultan Suleyman buradan Safeviler uzerine yurumek icin ordunun tamamlanmasini bekledi Bu sure zarfinda Safevi serhaddine gecmeden ordunun son hazirliklari goruldu 17 Haziran da Anadolu ve Rumeli askerlerinin Erzurum da orduya katilmasindan sonra ordu tamamlandi Boluk halki ve yenicerilere cebehaneden silah dagitildi Erzurum sahrasina Sultan Suleyman dan once gelen Elkas Mirza vakit kaybetmeden Tahmasb in uzerine gidilmesi gerektigini agabeyinin alacagi her turlu tedbirin zafere mani olmayacagini belirtti Safevilerin Kagizman Beyi Haydar Sa ad Cukuru Revan Beyi Huseyin Can Bayezid Kalesi Beyi Haydar ve Van Muhafizi Sah Ali gibi Osmanli sinirlarinda bulunan emirleri Osmanli ordusunun hareketini Tahmasb a bildirdi Osmanli ordugahina gelen haberlerden de Sah Tahmasb in Tebriz de oldugu ogrenildi 23 Haziran da Erzurum dan ayrilan Osmanli ordusu Safevi serhaddi olan Eleskird Ovasi na 2 Temmuz da geldi Eleskird Ovasi na gelindiginde Anadolu ve Rumeli beyleri Safevi sinirini gecti Ordu Safevi topraklarina girdikten sonra muhtemel bir tehlikeye karsi bitisik nizamda yuruyusune devam etti Bu sirada kalabalik Osmanli ordusunun siniri gecerek Safevi topraklarina girdigi haberi Sah Tahmasb a ulasti Eleskirt ten hareket eden ordu 9 Temmuz da Ercis e geldi Ordu Ercis te iken Elkas Mirza nin geldigini ogrenen bazi Safevi beyleri saf degistirerek Osmanli tarafina gecti 10 Temmuz da adamiyla birlikte Tahmasb in bir kurcisi 11 Temmuz da Ulama Pasa nin adamiyla birlikte baska bir kurci ordugaha geldi Tahmasb a yakin kisilerin bu sekilde Osmanli ordugahina intikal etmesinden sonra ordunun nasil hareket edecegine dair yapilan planlama muhtemelen taraf degistiren beylerin verdikleri bilgilere gore revize edildi Burada iken Erzurum Beylerbeyi Ulama Pasa ve Karaman Beylerbeyi Mehmed Pasa Van kusatmasi icin gorevlendirilerek ordudan ayrildilar Ercis te dort gun kaldiktan sonra 14 Temmuz da Tebriz yonune hareket edildi Asker sonraki menzil yeri olan Bendimahi yoresinde tozlu havadan oldukca zahmet cekti 16 Temmuz da Karaguc dere agzinda iken Bitlis Sancakbeyi Kubad Bey ve Safevilerden iltica eden Bekri Bey Kurci Huseyin ve oglu ordugaha geldi 17 Temmuz da ise Karadere Derbendi nin asarak Sokmenabad a ilerleyen Osmanli ordusunda cok sayida at ve deve arazi sartlarindan dolayi telef oldu Sultan Suleyman Tebriz e yaklastigi esnada Sah Tahmasb i savasa davet eden bir mektup gonderdi Sultan mektubunda doguda saltanat hilafet ve mertlik iddiasiyla hareket eden Tahmasb a kendisinde gayret ve hamiyetten birazcik eser varsa karinca gibi gizlenmemesini cesurca davranarak karsisina cikmasini ve kadin gibi kacarak namahrem haremine siginmamasi yonunde kiskirtici sozler sarfetti Casuslar devamli olarak Sah in hareketlerini bildirseler de Osmanli ordusunun karsisina cikmayacagi muhakkakti Sultan Suleyman ise gonderdigi mektuplarla Tahmasb in ordusuyla karsisina cikmasini saglayarak Dogu meselesinde nihai bir sonuc almak istiyordu Ancak bu tesebbuslerden herhangi bir netice cikmadi Osmanli ordusu Tebriz yonune ilerlemeye devam etti 21 Temmuz da Hoy cayirina geldi ve burada 1 gun istirahat etti Sah Tahmasb Osmanli ordusunun Hoy a geldigi haberini aldiginda oncu birlikleri Osmanli ordusunun sefer guzergahindaki tahil ve erzak alanlarini yakmakla vazifelendirdi Yine Tezkire sinde Osmanli ordusunun karsisina dogrudan cikmayacagini Irakeyn Seferi nde oldugu gibi bu kez de asil niyetinin Hunkar hazretleri olarak zikrettigi Sultan Suleyman la savasmak degil nankor olarak tavsif ettigi Ulama Pasa yi ele gecirmek oldugunu yazar Osmanli ordusunun hareketini yakindan takip eden Tahmasb sonraki adimlarini ise ordunun durumuna gore tayin etti MuharebeOsmanli ordusu 22 Temmuz da Hoy cayirinda bulunurken Safevilerden Ali Gazi Osmanli ordugahina iltica etti Ayni gun ne yapilacagi burada kurulan divanda gorusuldu Osmanli ordusu Safevlerin merkezi olan Tebriz e yuruyusunde su ana kadar cografya haricinde herhangi bir zorlukla karsilasmamisti Bu sirada bir suredir kendisinden haber alinamayan Tahmasb ve ordusunun durumu hususunda gonderilen askerler ele gecirdikleri dil oglanlariyla ordugaha donduler Sorgulamada Kizilbas emirlerinden Abdullah Han Bedir Han ve Ali Sultan in maiyetindeki askerlerle Merend mevkiinde bulunduklari anlasildi Tahmasb in ise ordusuyla birlikte Tebriz den cekilmete oldugu ogrenildi Tahmasb Merend e gonderdigi emirlerine Osmanli ordusu geldiginde savasmalarini sayet maglup olurlarsa arkalarinda karavul birakarak Tebriz e dogru cekilmelerini tembihledi Sultan Suleyman Merend de olduklari ogrenilen Safevi karavulunu imha etmek niyetinde idi Ancak Merend e gidis guzergahindaki su kaynaklari Kizilbaslar tarafindan zehirlenmisti ve kullanilmalari mumkun degildi Bununla birlikte Temmuz ayinin ortasi ve eyyam i bahurun vakti olmasi hasebiyle de orduda susuzluk sikintisi bas gosterdi Bu yuzden Merend den havanin serinleyecegi zaman yani aksama yakin hareket edilip bolgeden geceleyin gecilmesi dusunuldu 22 Temmuz gecesi Osmanli ordusu nizami bir sekilde Hoy Gultepe Cayiri ndan Tebriz guzergahindaki Merend e dogru hareket etti Bu sira Merend de bulunan Safevi emirleri iclerinden Sah Ali Sultan i birkac bin kisilik maiyetiyle Osmanli ordusuna saldirmasi icin gorevlendirildiler Ali Sultan ordunun yuruyuste oldugu sirada Merend den bir menzil mesafe gerisindeki Kizilkale adli mahalde tayin edilen Osmanli oncu birliklerine saldirdi Soz konusu saldirinin Osmanli ordusunda kargasaya sebep oldugu aciktir Zira kaynaklarda Safevi karavulunun saldirdigi Osmanli askerlerinin kendilerine saldiran Safevi karavulu degil asil ordu oldugunu zannettikleri belirtilir Ortaya cikan karisiklik Tevarih i Ali Osman da hic sorma ki baba oglun yavu kildi Ve kul efendisin ve efendi oglanin yavu kilub nice kisinin mal u menali ortaya zayi oldu seklinde ifade edilir Saldiri uzerine Sah Tahmasb in yakinlarda olabilecegi dolayisiyla ordunun her an savasa girebilecek nizamda yurumesine dikkat edildigi ifade edilir Hadiseyi ihtiva eden diger onemli bir kaynak Camiul Cevahir de ise Safevi karavulunun saldirisindan hic bahsedilmez Hoy dan hareket edildigi esnada gece yarisina dogru Diyarbakir Rum ve Dulkadirli beylerinin Merend de olduklari haber alinan Safevi karavuluna saldirdigi ifade edilir Yine kaynaga gore boyle bir saldiri beklemeyen Safevi karavulunun hemen harp nizami alarak Osmanli askerinin saldirisina mukabele gosterir Muharebe gun dogumuna kadar kadar devam eder Muharebenin devam ettigi esnada sonradan gelen Osmanli ordusunun da muharebeye dahil olmasiyla mukavemete kudreti kalmayan Safevi karavulu dagilir Muharebede Diyarbekir gonulluler agasi ve kethudasinin maiyetiyle buyuk bir cesaret gosterdikleri ifade edilir Muharebeye sahit olan ya da sicagi sicagina haber alan iki muellifin hadisenin baslangicina dair farkli bilgiler verdikleri gorulur Esasen Camiu l Cevahir de anlatilan hadise yukarida zikredilen Safevi emirlerinden Ali Sultan in Osmanli karavuluna saldirisindan sonra yasanan hadiselerdir Bu anlamda iki kaynak birbirini tamamlar niteliktedir Ikinci Iran seferinin ilk muharebesi olan bu hadisede muharebenin muhatabi Kizilbas emirlerinden Ali Sultan in sancagi ele gecirilerek Osmanli ordugahina gonderildi Hadisenin hemen sonrasi Osmanli ordusu 23 Temmuz da Kosksaray a geldi Muharebede Safevi karavullarinin maglubiyet haberini alan Sah Tahmasb ise Tebriz i terk etti Kaynakca Yapici Hasan 1 Ocak 2023 Kanuni Sultan Suleyman in Ikinci Iran Seferi 1548 1549 Doktora Tezi Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 95 96 Camiu l Cevahir s 45 46 Celalzade Sultan Suleyman in asil niyetinin Van Kalesi ni fethetmek oldugunu ancak Elkas Mirza nin turlu tahrik ve hilesi ile Van a degil Tebriz e hareket edildigini ifade eder Tabakatu l Memalik ve Derecatu l Mesalik s 530 Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 96 Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 97 Samet Balta Istanbul Tebriz Hatti ve Anlami s 152 154 Celal zade Tabakatu l Memalik ve Derecatu l Mesalik s 530 Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 98 BOA D BRZ d nr 20615 A s 82 Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 99 Cami u l Cevahir s 54 Celal zade Tabakatu lMemalik ve Derecatu l Mesalik 531 Samet Balta Istanbul Tebriz Hatti ve Anlami s 156 BOA D BRZ d nr 20615 A s 87 Samet Balta Istanbul Tebriz Hatti ve Anlami s 156 Sen ki mulk i masrikda san i habase unvaninda fi l cumle hamiyyet u gayret eseri var ise hasmet i bi giran i Suleymani mehabetin gorup zerrece kuvvet ve salabet guheri var ise hamle i can sitan i kahramani celaletin bilup zen var kacup na mahrem haremine mihman olmayasin Cami u l Cevahir s 49 a b BOA D BRZ d nr 20615 A s 90 Sah Tahmasb i Safevi Tezkire s 63 Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 100 Cami u l Cevahir s 55 Rum leskeri gelurse goz goze yenilirlerse elleslin virusun ve soyle kim sizden yegin olacak olursa onlerin karavullayu bana togru gelin Lutfi Pasa Tevarih i Ali Osman s 302 Lutfi Pasa Tevarih i Ali Osman s 302 Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 100 Hadiseyi ihtiva eden diger onemli bir kaynak Camiul Cevahir de ise Safevi karavulunun saldirisindan hic bahsedilmez Hoy dan hareket edildigi esnada gece yarisina dogru Diyarbakir Rum ve Dulkadirli beylerinin Merend de olduklari haber alinan Safevi karavuluna saldirdigi ifade edilir Yine kaynaga gore boyle bir saldiri beklemeyen Safevi karavulunun hemen harp nizami alarak Osmanli askerinin saldirisina mukabele gosterir Muharebe gun dogumuna kadar kadar devam eder Muharebenin devam ettigi esnada sonradan gelen Osmanli ordusunun da muharebeye dahil olmasiyla mukavemete kudreti kalmayan Safevi karavulu dagilir Muharebede Diyarbekir gonulluler agasi ve kethudasinin maiyetiyle buyuk bir cesaret gosterdikleri ifade edilir Muharebeye sahit olan ya da sicagi sicagina haber alan iki muellifin hadisenin baslangicina dair farkli bilgiler verdikleri gorulur Esasen Camiu l Cevahir de anlatilan hadise yukarida zikredilen Safevi emirlerinden Ali Sultan in Osmanli karavuluna saldirisindan sonra yasanan hadiselerdir Bu anlamda iki kaynak birbirini tamamlar niteliktedir Ikinci Iran seferinin ilk muharebesi olan bu hadisede muharebenin muhatabi Kizilbas emirlerinden Ali Sultan in sancagi ele gecirilerek Osmanli ordugahina gonderildi Cami u l Cevahir s 55 56 Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 100 101 Cami u l Cevahir s 55 56 Matrakci Nasuh Suleymanname 1a 95b s 100 101 Matrakci Nasuh Suleymanname 96a 185b s 1 Matrakci Nasuh Kosksaray menziline dair soyle bilgi verir Mezkur konak iki konagdi Su olmamagin asil konak olan Gerdemise konulmadi Gayet uzak ve sususuz konaktir Ol gice Kizilbas hanlari karavul tarikiyle gice ile askerin ugrayup hayli ceng eylediler Sancaklariyle yiraklari alinup hayli baslar kesilup kactilar Tozdan ve uzak konakdan ve susuzluktan ol gice asker hayli zebun oldu Arpa yetmisere alindi Ol gice nice kimesnenin esbabi yagma olunup hayli ziyan oldu Samet Balta Istanbul Tebriz Hatti ve Anlami s 157