Kanûnî Sultan Süleyman’ın tahta geçtiği 1520 yılından itibaren uzun süren saltanatı boyunca seferlerini ve dönemin diğer olaylarını anlatmak için yazılan eserler özel bir ad taşısın veya taşımasın genellikle “Süleymannâme” diye anılmıştır. Süleymannâme yazma geleneği, o sırada henüz teşekkül etmiş olan Selimnâme geleneğinin bir devamı şeklinde ortaya çıkmıştır. Hatta Kanûnî’nin tahta çıkışıyla ilgili ilk bilgiler kendisine takdim edilen bazı Selimnâmeler’de yer almıştır. Kazanılan zaferlerle birlikte yazılmaya başlanan Süleymannâmeler’in bir kısmı, müellifleri tarafından zaman içerisinde yeni seferleri ve olayları da içine alacak biçimde tekrar ele alınıp ilâvelerle genişletildiği gibi (Bostan Çelebi’nin Süleymannâme’si) birbirini takip eden seferlerin farklı isim ve cüzler halinde kaydedildiği, fakat neticede bir Süleymannâme’yi oluşturan eserler de mevcuttur (Matrakçı Nasuh’un Süleymannâme’si). Bir diğer Süleymannâme çeşidi de Kanûnî’nin uzun saltanatının sonuna doğru yazılan ve geçen sürede telif edilmiş tarihlerden ve diğer resmî belgelerden faydalanılarak bir terkip şeklinde kaleme alınanlardır (Gubârî ve Ârifî’nin Süleymannâme’leri).
Kanûnî Sultan Süleyman’ın tahta geçtiği 1520 yılından itibaren uzun süren saltanatı boyunca seferlerini ve dönemin diğer olaylarını anlatmak için yazılan eserler özel bir ad taşısın veya taşımasın genellikle “Süleymannâme” diye anılmıştır. Süleymannâme yazma geleneği, o sırada henüz teşekkül etmiş olan Selimnâme geleneğinin bir devamı şeklinde ortaya çıkmıştır. Hatta Kanûnî’nin tahta çıkışıyla ilgili ilk bilgiler kendisine takdim edilen bazı Selimnâmeler’de yer almıştır. Kazanılan zaferlerle birlikte yazılmaya başlanan Süleymannâmeler’in bir kısmı, müellifleri tarafından zaman içerisinde yeni seferleri ve olayları da içine alacak biçimde tekrar ele alınıp ilâvelerle genişletildiği gibi (Bostan Çelebi’nin Süleymannâme’si) birbirini takip eden seferlerin farklı isim ve cüzler halinde kaydedildiği, fakat neticede bir Süleymannâme’yi oluşturan eserler de mevcuttur (Matrakçı Nasuh’un Süleymannâme’si). Bir diğer Süleymannâme çeşidi de Kanûnî’nin uzun saltanatının sonuna doğru yazılan ve geçen sürede telif edilmiş tarihlerden ve diğer resmî belgelerden faydalanılarak bir terkip şeklinde kaleme alınanlardır (Gubârî ve Ârifî’nin Süleymannâme’leri).
1. Bostan Çelebi, Süleymannâme. Kanûnî Sultan Süleyman devrinin ilk yirmi iki yılının (1520-1542) önemli bir tarih kaynağı olup dört ayrı telif safhası vardır ve nüshaların hiçbirinde telif tarihi yazılmamıştır. Nüshaların muhtevasından ve diğer ipuçlarından ilk telifin 1524’te, ikincisinin 1537’de, üçüncüsünün 1541’de ve son telifin 1547’de yapıldığı anlaşılmaktadır. Edebî bir üslûpla kaleme alınan eser çağdaş tarih kaynaklarını tamamlar niteliktedir. Bostan Çelebi’nin Kanûnî’nin hocası Hayreddin Efendi’ye intisabından dolayı sarayla ilgili hadiseler diğer çağdaş kaynaklara göre oldukça geniş bir şekilde ele alınmıştır. Ancak eser daha sonraki tarihçilerin dikkatini çekmemiştir. Hammer’in tesiriyle uzun yıllar Ferdî adlı bir kişiye atfedilmişse de Hüseyin Gazi Yurdaydın’ın çalışmaları neticesinde bu yanlışlık düzeltilmiştir. Eserin bilinen nüshaları Süleymaniye (Ayasofya, nr. 3317), Topkapı Sarayı Müzesi (Revan Köşkü, nr. 1283), Türk Tarih Kurumu (nr. 18), Viyana Millî (nr. 998, 999) ve Torino Millî (nr. 103) kütüphanelerindedir. Bunların içinde muhtevası en geniş olanı Viyana nüshasıdır (nr. 998).
2. Matrakçı Nasuh, Süleymannâme. Mecmau’t-tevârîh adlı genel bir tarih yazan Matrakçı Nasuh’un Kanûnî Sultan Süleyman dönemini anlattığı, bugün elde parçalar halinde bulunan ve telif sırasına göre bazan farklı isimler verilmiş olan cüzlerin tamamı Târîh-i Sultan Süleyman’ı oluşturmakta ve 958 (1551) yılına kadar gelmektedir. Hüseyin Gazi Yurdaydın eseri şu şekilde tasnif etmiştir: a) Süleymannâme (TSMK, Revan Köşkü, nr. 1286). 926-944 (1520-1537) yılı olaylarını içermektedir. Bu bölüm üzerinde Davut Erkan yüksek lisans tezi hazırlamıştır (2005, MÜ Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü). b) Mecmû-ı Menâzil (İÜNEK, TY, nr. 5964). Hüseyin Gazi Yurdaydın tarafından tıpkıbasımıyla birlikte ve Beyân-ı Menâzil-i Sefer-i Irâkeyn adıyla yayımlanan (Ankara 1976) eser Kanûnî’nin İran seferiyle (1533-1536) ilgilidir. c) Fetihnâme-i Karaboğdan (TSMK, Revan Köşkü, nr. 1284/2). Kanûnî’nin 945 (1538) yılında çıktığı Boğdan seferi hakkındaki bu fetihnâme Aurel Decei tarafından yayımlanmıştır (60. Doğum Yılı Münasebetiyle Fuad Köprülü Armağanı, İstanbul 1953, s. 99-116). d) Süleymannâme (TSMK, Hazine, nr. 1608). 949-950 (1542-1543) yılları hadiselerini ihtiva eden minyatürlü bir nüshadır. Bir yanlışlık eseri olarak Sinan Çavuş’a izâfe edilerek Kültür Bakanlığı tarafından 1987’de tıpkıbasımı yapılan eser daha sonra transkripsiyonlu metin ve İngilizce tercümesiyle birlikte yine Sinan Çavuş’a nisbet edilerek neşredilmiştir (ed. Tülay Duran, İstanbul 1998). e) Süleymannâme (Arkeoloji Müzesi Ktp., nr. 379). 950-958 (1543-1551) yılları arasındaki olayları ele alan eser üzerinde Sinan Çukuryurt yüksek lisans tezi hazırlamıştır (2003, MÜ Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü).
3. Gubârî Kireççizâde Mahmud Çelebi b. Ahmed Çelebi, Süleymannâme. Farsça olan eserin müellifi, muhtemelen İsmet Parmaksızoğlu’nun etkisiyle yanlış olarak Abdurrahman Gubârî diye gösterilirse de eser, Parmaksızoğlu’nun Abdurrahman Gubârî ile ilgili çalışmasının ana kaynaklarından olan Âşık Çelebi’nin Meşâirü’ş-şuarâ’sında biyografilerini verdiği “Gubârî” mahlaslı iki şairden ikincisine, yani Gubârî Kireççizâde Mahmud Çelebi’ye aittir. Kitabın adı, müellif nüshasının dîbâcesinde Kenzü’l-cevâhiri’s-seniyye fî fütûḥâti’s-Süleymâniyye olarak verilmektedir. Müellif eserini Şâhnâme olarak da nitelendirmekte ve telif tarihini 959 (1552) diye vermektedir. Bostan Çelebi ve Matrakçı Nasuh’un Süleymannâmeler’inin aksine Gubârî’nin Süleymannâme’si Kanûnî’nin saltanatının ileriki yıllarında kaleme alınmış ve o zamana kadar yazılan kaynakların incelenmesi sonucunda ortaya çıkmıştır. Yer yer uzun manzumelerin bulunduğu eserin metin kısmı mensurdur. Kitabın özelliklerinden biri de mevcut nüshalarının içerdiği olayların Şehnâmeci Ârifî Fethullah Çelebi’nin Süleymannâme’siyle (Şâhnâme-i Âl-i Osmân) benzerlik göstermesidir, yani Gubârî’nin eseri Şâhnâme-i Âl-i Osmân’ın temel kaynağı durumundadır. Tam bir nüshası mevcut olmayan eserin en az iki farklı tertibinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Günümüze parçalar halinde ulaşmış dört eksik nüshası bilinmektedir. a) Süleymaniye Kütüphanesi’nde kayıtlı nüsha (Ayasofya, nr. 3392) müellif nüshası olup uzun girişte Kanûnî’nin şecaati, iffeti, dirayeti ve diğer özellikleri anlatılmaktadır. Ardından tahta çıkışı ile birlikte olaylara geçilmektedir. Nüshada Rodos’un fethi hazırlıkları ve sefere çıkılmasından itibaren eksiklikler vardır. Daha sonra Receb 935 - Rebîülâhir 936 (Mart-Aralık 1529) tarihlerinde I. Viyana Kuşatması ile sonuçlanan seferle ilgili olarak İstanbul’dan çıkıştan tekrar dönüşe kadar geçen hadiseler yer almaktadır. Nüshanın sonunda boş sayfalar mevcuttur. b) Süleymaniye Kütüphanesi Hekimoğlu Ali Paşa nüshası (nr. 764) başından itibaren Rodos Seferi’ne kadar Ayasofya nüshası ile aynıdır. Ancak Rodos Seferi kısmında muhtevada farklılıklar vardır; yine seferin başlangıcında Herke adasının fethiyle kesilmektedir ve sonu eksiktir. Ayasofya nüshasındaki son Budin ve Viyana kısmı bu nüshada bulunmamaktadır. c) Manisa Genel Kütüphanesi Murâdiye’de bulunan nüsha (nr. 1346) ilk iki nüshadan farklıdır. Eserin giriş kısmını münâcât, tevhidler, na‘tlar, kasideler, terciibendler ve methiyeler oluşturmaktadır. Olaylardan sadece Yavuz Sultan Selim’in ölümü, Kanûnî’nin cülûsu anlatılmakta ve Canbirdi Gazâlî’nin isyanının başlamasıyla sona ermektedir. d) Üsküdar Hacı Selim Ağa Kütüphanesi’ndeki nüsha (nr. 769) sadece Ayasofya nüshasının son kısmını (I. Viyana Kuşatması ile sonuçlanan sefer) ihtiva etmektedir. Fakat anılan nüsha ile aynı olmayıp eserin ilk tertibine ait bir parçadır.
4. Ârifî Fethullah Çelebi, Süleymannâme. Ünlü şehnâmecilerden Ârifî Fethullah Çelebi’nin Farsça beş ciltlik Şâhnâme-i Âl-i ʿOs̱mân’ının V. cildini oluşturmaktadır. Manzum olan eserin I. cildi peygamberler tarihine, II. cildi İslâmiyet’in doğuşuna, III. cildi Selçuklular’a kadar eski Türk devletlerine, IV. cildi Kanûnî’ye kadar Osmanlı tarihine ayrılmıştır. V. ciltte cülûsundan 1555 yılına kadar Kanûnî dönemi olayları anlatılmaktadır. Toplam 60.000 beyit olan Şâhnâme’nin en büyük bölümünü yaklaşık 36.000 beyitlik V. cildi oluşturmaktadır. Eser altmış dokuz minyatürle süslenmiştir. Bilinen tek nüshası Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’nde kayıtlı olan eserin (Hazine, nr. 1517) minyatürleri Esin Atıl tarafından yayımlanmıştır (Süleymannâme [The Illustrated History of Süleyman the Magnificent], Washington 1986).
Teliflerinden itibaren zeyillerle oluşan veya daha sonra bir defada yazılan genel Süleymannâmeler yanında belli seferlere mahsus veya manzum olarak daha muhtasar şekilde kaleme alınan Süleymannâmeler de mevcuttur. Bu tarzda yazılmış, nüshaları bilinen Süleymannâmeler’in bazıları şunlardır:
1. Mahremî, Süleymannâme (Şehnâme). 12.280 beyit olan eser üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm (beyit 1-2263) ayrı bir cilt halindedir ve II. Bayezid’in seferlerini konu edinmektedir. Bilinen tek nüshası Türk Tarih Kurumu Kütüphanesi’nde olup (nr. Y-I/I), başı ve sonu eksiktir. İkinci bölüm Yavuz Sultan Selim’in gazâlarını, üçüncü bölüm kısmen Kanûnî dönemini ihtiva eder. Kanûnî dönemi methiye ile başlar, ardından Canbirdi Gazâlî’nin isyanına, Belgrad ve Rodos seferlerine geçilir; Kara Boğdan ve Eflak’ın cizyeye tâbi olmasıyla sona erer. Olaylar rivayet ve nakillere dayanılarak anlatılır. Dili sadedir. İkinci ve üçüncü bölümü içeren yazmanın bilinen tek nüshası Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’ndedir (Revan Köşkü, nr. 1287). Yavuz Sultan Selim devriyle ilgili bölümü Hatice Aynur tarafından doktora tezi olarak hazırlanmıştır (Mahremî ve Şeh-nâme’si: I. Kısım Yavuz Sultan Selim Dönemi, İnceleme- Metin- Sözlük-Dizin, 1993, İÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü).
2. Senâî, Süleymannâme (Süleymâniyye, Fütûhât-ı Sultan Süleyman). Mesnevi tarzında kaleme alınan eser 4500 beyitten oluşmakta ve Kanûnî dönemi olayları Kara Boğdan seferiyle sona ermektedir. Eserde geçen bazı beyitlerden müellifin eserini savaşlara katılanların rivayetlerine dayanarak yazdığı anlaşılmaktadır (TSMK, Revan Köşkü, nr. 1288).
3. Eyyûbî, Süleymannâme. “Eyyûbî” mahlaslı bir şair tarafından manzum olarak kaleme alınmıştır. Eserde Nahcıvan seferine kadar Kanûnî’nin seferleri edebî bir dille kısaca anlatıldıktan sonra onun hayratına geçilir. Sırasıyla Medîne-i Münevvere, Kudüs, Şam ve Osmanlı ülkesinin diğer bölgelerindeki hayratı belirtilir, en sonunda İstanbul hayratı zikredilir. İstanbul için en önemli bölümü su kemerlerinin inşası, su yolları ve çeşmelerle ilgili bölümdür. Eser Mehmet Akkuş tarafından yayımlanmıştır (Ankara 1991).
4. Hâkî, Süleymannâme. “Hâkî” mahlaslı bir kişiye ait olan eserde önceki seferlerden kısaca bahsedildikten sonra Kanûnî’nin Nahcıvan seferi konu edilir; Amasya Antlaşması ve Kanûnî’nin İstanbul’a dönüşüyle sona erer (TSMK, Revan Köşkü, nr. 1289).
Kanûnî Sultan Süleyman’ın ölümünden sonra da ona ithaf edilen bazı eserler kaleme alınmıştır. Bunlardan en önemlisi Karaçelebizâde Abdülaziz Efendi’nin Süleymannâme’sidir (Bulak 1248). Kanûnî döneminde ona ithafen yazılan ve farklı başlıklar taşıyan bazı tarihler de literatürde Süleymannâme diye nitelendirilmiştir. Tamamıyla Kanûnî devrine ayrılmış olan Kemalpaşazâde’nin Tevârîh-i Âl-i Osman, X. Defter’i ve Celâlzâde Mustafa Çelebi’nin Tabakātü’l-memâlik’i buna örnek gösterilebilir.
BİBLİYOGRAFYA Şerafettin Severcan, “Süleymannâmeler”, Osmanlı, Ankara 1999, VIII, 301-317.
Sinan Çukuryurt, Matrakçı Nasuh’un Süleymanname’si (1a-95b) (Transkripsiyon ve Değerlendirme) (yüksek lisans tezi, 2003), MÜ Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü.
Davut Erkan, Matrâkçı Nasûh’un Süleymânnâmesi: 1520-1537 (yüksek lisans tezi, 2005), MÜ Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü.
Abdülkadir Özcan, “Kanuni Sultan Süleyman Devri Tarih Yazıcılığı ve Literatürü”, Prof. Dr. Mübahat S. Kütükoğlu’na Armağan (ed. Zeynep Tarım Ertuğ), İstanbul 2006, s. 113-154.
Erhan Afyoncu, Tanzimat Öncesi Osmanlı Tarihi Araştırma Rehberi, İstanbul 2007, s. 46-54.
İsmet Parmaksızoğlu, “Abdurrahman Gubârî’nin Hayatı ve Eserleri”, TD, sy. 2 (1950), s. 347-356.
Hüseyin Gazi Yurdaydın, “Bostan’ın Süleymannâmesi (Ferdî’ye Atfedilen Eser)”, TTK Belleten, XIX/74 (1955), s. 137-202.
a.mlf., “Matrakçı Nasuh”, DİA, XXVIII, 143-146.
Tahsin Yazıcı, “Ârifî Fethullah Çelebi”, a.e., III, 371-373.
Nezihi Aykut, “Bostan Çelebi”, a.e., VI, 308.
Ali Alparslan, “Gubârî Abdurrahman”, a.e., XIV, 167-169.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu sayfanin herhangi bir incelenmis surumu bulunmuyor bu yuzden standartlara uygunluk acisindan kontrol edilmemis olabilir Kanuni Sultan Suleyman in tahta gectigi 1520 yilindan itibaren uzun suren saltanati boyunca seferlerini ve donemin diger olaylarini anlatmak icin yazilan eserler ozel bir ad tasisin veya tasimasin genellikle Suleymanname diye anilmistir Suleymanname yazma gelenegi o sirada henuz tesekkul etmis olan Selimname geleneginin bir devami seklinde ortaya cikmistir Hatta Kanuni nin tahta cikisiyla ilgili ilk bilgiler kendisine takdim edilen bazi Selimnameler de yer almistir Kazanilan zaferlerle birlikte yazilmaya baslanan Suleymannameler in bir kismi muellifleri tarafindan zaman icerisinde yeni seferleri ve olaylari da icine alacak bicimde tekrar ele alinip ilavelerle genisletildigi gibi Bostan Celebi nin Suleymanname si birbirini takip eden seferlerin farkli isim ve cuzler halinde kaydedildigi fakat neticede bir Suleymanname yi olusturan eserler de mevcuttur Matrakci Nasuh un Suleymanname si Bir diger Suleymanname cesidi de Kanuni nin uzun saltanatinin sonuna dogru yazilan ve gecen surede telif edilmis tarihlerden ve diger resmi belgelerden faydalanilarak bir terkip seklinde kaleme alinanlardir Gubari ve Arifi nin Suleymanname leri Kanuni Sultan Suleyman in tahta gectigi 1520 yilindan itibaren uzun suren saltanati boyunca seferlerini ve donemin diger olaylarini anlatmak icin yazilan eserler ozel bir ad tasisin veya tasimasin genellikle Suleymanname diye anilmistir Suleymanname yazma gelenegi o sirada henuz tesekkul etmis olan Selimname geleneginin bir devami seklinde ortaya cikmistir Hatta Kanuni nin tahta cikisiyla ilgili ilk bilgiler kendisine takdim edilen bazi Selimnameler de yer almistir Kazanilan zaferlerle birlikte yazilmaya baslanan Suleymannameler in bir kismi muellifleri tarafindan zaman icerisinde yeni seferleri ve olaylari da icine alacak bicimde tekrar ele alinip ilavelerle genisletildigi gibi Bostan Celebi nin Suleymanname si birbirini takip eden seferlerin farkli isim ve cuzler halinde kaydedildigi fakat neticede bir Suleymanname yi olusturan eserler de mevcuttur Matrakci Nasuh un Suleymanname si Bir diger Suleymanname cesidi de Kanuni nin uzun saltanatinin sonuna dogru yazilan ve gecen surede telif edilmis tarihlerden ve diger resmi belgelerden faydalanilarak bir terkip seklinde kaleme alinanlardir Gubari ve Arifi nin Suleymanname leri 1 Bostan Celebi Suleymanname Kanuni Sultan Suleyman devrinin ilk yirmi iki yilinin 1520 1542 onemli bir tarih kaynagi olup dort ayri telif safhasi vardir ve nushalarin hicbirinde telif tarihi yazilmamistir Nushalarin muhtevasindan ve diger ipuclarindan ilk telifin 1524 te ikincisinin 1537 de ucuncusunun 1541 de ve son telifin 1547 de yapildigi anlasilmaktadir Edebi bir uslupla kaleme alinan eser cagdas tarih kaynaklarini tamamlar niteliktedir Bostan Celebi nin Kanuni nin hocasi Hayreddin Efendi ye intisabindan dolayi sarayla ilgili hadiseler diger cagdas kaynaklara gore oldukca genis bir sekilde ele alinmistir Ancak eser daha sonraki tarihcilerin dikkatini cekmemistir Hammer in tesiriyle uzun yillar Ferdi adli bir kisiye atfedilmisse de Huseyin Gazi Yurdaydin in calismalari neticesinde bu yanlislik duzeltilmistir Eserin bilinen nushalari Suleymaniye Ayasofya nr 3317 Topkapi Sarayi Muzesi Revan Kosku nr 1283 Turk Tarih Kurumu nr 18 Viyana Milli nr 998 999 ve Torino Milli nr 103 kutuphanelerindedir Bunlarin icinde muhtevasi en genis olani Viyana nushasidir nr 998 2 Matrakci Nasuh Suleymanname Mecmau t tevarih adli genel bir tarih yazan Matrakci Nasuh un Kanuni Sultan Suleyman donemini anlattigi bugun elde parcalar halinde bulunan ve telif sirasina gore bazan farkli isimler verilmis olan cuzlerin tamami Tarih i Sultan Suleyman i olusturmakta ve 958 1551 yilina kadar gelmektedir Huseyin Gazi Yurdaydin eseri su sekilde tasnif etmistir a Suleymanname TSMK Revan Kosku nr 1286 926 944 1520 1537 yili olaylarini icermektedir Bu bolum uzerinde Davut Erkan yuksek lisans tezi hazirlamistir 2005 MU Turkiyat Arastirmalari Enstitusu b Mecmu i Menazil IUNEK TY nr 5964 Huseyin Gazi Yurdaydin tarafindan tipkibasimiyla birlikte ve Beyan i Menazil i Sefer i Irakeyn adiyla yayimlanan Ankara 1976 eser Kanuni nin Iran seferiyle 1533 1536 ilgilidir c Fetihname i Karabogdan TSMK Revan Kosku nr 1284 2 Kanuni nin 945 1538 yilinda ciktigi Bogdan seferi hakkindaki bu fetihname Aurel Decei tarafindan yayimlanmistir 60 Dogum Yili Munasebetiyle Fuad Koprulu Armagani Istanbul 1953 s 99 116 d Suleymanname TSMK Hazine nr 1608 949 950 1542 1543 yillari hadiselerini ihtiva eden minyaturlu bir nushadir Bir yanlislik eseri olarak Sinan Cavus a izafe edilerek Kultur Bakanligi tarafindan 1987 de tipkibasimi yapilan eser daha sonra transkripsiyonlu metin ve Ingilizce tercumesiyle birlikte yine Sinan Cavus a nisbet edilerek nesredilmistir ed Tulay Duran Istanbul 1998 e Suleymanname Arkeoloji Muzesi Ktp nr 379 950 958 1543 1551 yillari arasindaki olaylari ele alan eser uzerinde Sinan Cukuryurt yuksek lisans tezi hazirlamistir 2003 MU Turkiyat Arastirmalari Enstitusu 3 Gubari Kireccizade Mahmud Celebi b Ahmed Celebi Suleymanname Farsca olan eserin muellifi muhtemelen Ismet Parmaksizoglu nun etkisiyle yanlis olarak Abdurrahman Gubari diye gosterilirse de eser Parmaksizoglu nun Abdurrahman Gubari ile ilgili calismasinin ana kaynaklarindan olan Asik Celebi nin Mesairu s suara sinda biyografilerini verdigi Gubari mahlasli iki sairden ikincisine yani Gubari Kireccizade Mahmud Celebi ye aittir Kitabin adi muellif nushasinin dibacesinde Kenzu l cevahiri s seniyye fi futuḥati s Suleymaniyye olarak verilmektedir Muellif eserini Sahname olarak da nitelendirmekte ve telif tarihini 959 1552 diye vermektedir Bostan Celebi ve Matrakci Nasuh un Suleymannameler inin aksine Gubari nin Suleymanname si Kanuni nin saltanatinin ileriki yillarinda kaleme alinmis ve o zamana kadar yazilan kaynaklarin incelenmesi sonucunda ortaya cikmistir Yer yer uzun manzumelerin bulundugu eserin metin kismi mensurdur Kitabin ozelliklerinden biri de mevcut nushalarinin icerdigi olaylarin Sehnameci Arifi Fethullah Celebi nin Suleymanname siyle Sahname i Al i Osman benzerlik gostermesidir yani Gubari nin eseri Sahname i Al i Osman in temel kaynagi durumundadir Tam bir nushasi mevcut olmayan eserin en az iki farkli tertibinin bulundugu anlasilmaktadir Gunumuze parcalar halinde ulasmis dort eksik nushasi bilinmektedir a Suleymaniye Kutuphanesi nde kayitli nusha Ayasofya nr 3392 muellif nushasi olup uzun giriste Kanuni nin secaati iffeti dirayeti ve diger ozellikleri anlatilmaktadir Ardindan tahta cikisi ile birlikte olaylara gecilmektedir Nushada Rodos un fethi hazirliklari ve sefere cikilmasindan itibaren eksiklikler vardir Daha sonra Receb 935 Rebiulahir 936 Mart Aralik 1529 tarihlerinde I Viyana Kusatmasi ile sonuclanan seferle ilgili olarak Istanbul dan cikistan tekrar donuse kadar gecen hadiseler yer almaktadir Nushanin sonunda bos sayfalar mevcuttur b Suleymaniye Kutuphanesi Hekimoglu Ali Pasa nushasi nr 764 basindan itibaren Rodos Seferi ne kadar Ayasofya nushasi ile aynidir Ancak Rodos Seferi kisminda muhtevada farkliliklar vardir yine seferin baslangicinda Herke adasinin fethiyle kesilmektedir ve sonu eksiktir Ayasofya nushasindaki son Budin ve Viyana kismi bu nushada bulunmamaktadir c Manisa Genel Kutuphanesi Muradiye de bulunan nusha nr 1346 ilk iki nushadan farklidir Eserin giris kismini munacat tevhidler na tlar kasideler terciibendler ve methiyeler olusturmaktadir Olaylardan sadece Yavuz Sultan Selim in olumu Kanuni nin culusu anlatilmakta ve Canbirdi Gazali nin isyaninin baslamasiyla sona ermektedir d Uskudar Haci Selim Aga Kutuphanesi ndeki nusha nr 769 sadece Ayasofya nushasinin son kismini I Viyana Kusatmasi ile sonuclanan sefer ihtiva etmektedir Fakat anilan nusha ile ayni olmayip eserin ilk tertibine ait bir parcadir 4 Arifi Fethullah Celebi Suleymanname Unlu sehnamecilerden Arifi Fethullah Celebi nin Farsca bes ciltlik Sahname i Al i ʿOs man inin V cildini olusturmaktadir Manzum olan eserin I cildi peygamberler tarihine II cildi Islamiyet in dogusuna III cildi Selcuklular a kadar eski Turk devletlerine IV cildi Kanuni ye kadar Osmanli tarihine ayrilmistir V ciltte culusundan 1555 yilina kadar Kanuni donemi olaylari anlatilmaktadir Toplam 60 000 beyit olan Sahname nin en buyuk bolumunu yaklasik 36 000 beyitlik V cildi olusturmaktadir Eser altmis dokuz minyaturle suslenmistir Bilinen tek nushasi Topkapi Sarayi Muzesi Kutuphanesi nde kayitli olan eserin Hazine nr 1517 minyaturleri Esin Atil tarafindan yayimlanmistir Suleymanname The Illustrated History of Suleyman the Magnificent Washington 1986 Teliflerinden itibaren zeyillerle olusan veya daha sonra bir defada yazilan genel Suleymannameler yaninda belli seferlere mahsus veya manzum olarak daha muhtasar sekilde kaleme alinan Suleymannameler de mevcuttur Bu tarzda yazilmis nushalari bilinen Suleymannameler in bazilari sunlardir 1 Mahremi Suleymanname Sehname 12 280 beyit olan eser uc bolumden olusmaktadir Birinci bolum beyit 1 2263 ayri bir cilt halindedir ve II Bayezid in seferlerini konu edinmektedir Bilinen tek nushasi Turk Tarih Kurumu Kutuphanesi nde olup nr Y I I basi ve sonu eksiktir Ikinci bolum Yavuz Sultan Selim in gazalarini ucuncu bolum kismen Kanuni donemini ihtiva eder Kanuni donemi methiye ile baslar ardindan Canbirdi Gazali nin isyanina Belgrad ve Rodos seferlerine gecilir Kara Bogdan ve Eflak in cizyeye tabi olmasiyla sona erer Olaylar rivayet ve nakillere dayanilarak anlatilir Dili sadedir Ikinci ve ucuncu bolumu iceren yazmanin bilinen tek nushasi Topkapi Sarayi Muzesi Kutuphanesi ndedir Revan Kosku nr 1287 Yavuz Sultan Selim devriyle ilgili bolumu Hatice Aynur tarafindan doktora tezi olarak hazirlanmistir Mahremi ve Seh name si I Kisim Yavuz Sultan Selim Donemi Inceleme Metin Sozluk Dizin 1993 IU Sosyal Bilimler Enstitusu 2 Senai Suleymanname Suleymaniyye Futuhat i Sultan Suleyman Mesnevi tarzinda kaleme alinan eser 4500 beyitten olusmakta ve Kanuni donemi olaylari Kara Bogdan seferiyle sona ermektedir Eserde gecen bazi beyitlerden muellifin eserini savaslara katilanlarin rivayetlerine dayanarak yazdigi anlasilmaktadir TSMK Revan Kosku nr 1288 3 Eyyubi Suleymanname Eyyubi mahlasli bir sair tarafindan manzum olarak kaleme alinmistir Eserde Nahcivan seferine kadar Kanuni nin seferleri edebi bir dille kisaca anlatildiktan sonra onun hayratina gecilir Sirasiyla Medine i Munevvere Kudus Sam ve Osmanli ulkesinin diger bolgelerindeki hayrati belirtilir en sonunda Istanbul hayrati zikredilir Istanbul icin en onemli bolumu su kemerlerinin insasi su yollari ve cesmelerle ilgili bolumdur Eser Mehmet Akkus tarafindan yayimlanmistir Ankara 1991 4 Haki Suleymanname Haki mahlasli bir kisiye ait olan eserde onceki seferlerden kisaca bahsedildikten sonra Kanuni nin Nahcivan seferi konu edilir Amasya Antlasmasi ve Kanuni nin Istanbul a donusuyle sona erer TSMK Revan Kosku nr 1289 Kanuni Sultan Suleyman in olumunden sonra da ona ithaf edilen bazi eserler kaleme alinmistir Bunlardan en onemlisi Karacelebizade Abdulaziz Efendi nin Suleymanname sidir Bulak 1248 Kanuni doneminde ona ithafen yazilan ve farkli basliklar tasiyan bazi tarihler de literaturde Suleymanname diye nitelendirilmistir Tamamiyla Kanuni devrine ayrilmis olan Kemalpasazade nin Tevarih i Al i Osman X Defter i ve Celalzade Mustafa Celebi nin Tabakatu l memalik i buna ornek gosterilebilir BIBLIYOGRAFYA Serafettin Severcan Suleymannameler Osmanli Ankara 1999 VIII 301 317 Sinan Cukuryurt Matrakci Nasuh un Suleymanname si 1a 95b Transkripsiyon ve Degerlendirme yuksek lisans tezi 2003 MU Turkiyat Arastirmalari Enstitusu Davut Erkan Matrakci Nasuh un Suleymannamesi 1520 1537 yuksek lisans tezi 2005 MU Turkiyat Arastirmalari Enstitusu Abdulkadir Ozcan Kanuni Sultan Suleyman Devri Tarih Yaziciligi ve Literaturu Prof Dr Mubahat S Kutukoglu na Armagan ed Zeynep Tarim Ertug Istanbul 2006 s 113 154 Erhan Afyoncu Tanzimat Oncesi Osmanli Tarihi Arastirma Rehberi Istanbul 2007 s 46 54 Ismet Parmaksizoglu Abdurrahman Gubari nin Hayati ve Eserleri TD sy 2 1950 s 347 356 Huseyin Gazi Yurdaydin Bostan in Suleymannamesi Ferdi ye Atfedilen Eser TTK Belleten XIX 74 1955 s 137 202 a mlf Matrakci Nasuh DIA XXVIII 143 146 Tahsin Yazici Arifi Fethullah Celebi a e III 371 373 Nezihi Aykut Bostan Celebi a e VI 308 Ali Alparslan Gubari Abdurrahman a e XIV 167 169