Tele-ekran veya Telebakar, (İngilizce: Tele-screen) George Orwell'in Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı romanında yarattığı; aynı anda hem televizyon, hem ses ve görüntü alıcısı (kapalı devre televizyon) olarak kullanılabilen elektrikli aygıtın adıdır. Kitaba göre tele-ekranlar Okyanusya ülkesinin iktidar partisi tarafından icat edilmiş, yurttaşları sürekli bir denetim ve gözetim altında tutmak; böylece Parti'ye karşı oluşabilecek olası muhalefeti etkisiz kılmak amacıyla evler ve kamusal alanlara yerleştirilmiştir.
İç Parti (yüksek sınıf) ve Dış Parti (orta sınıf) olarak iki zümreden oluşan Parti'nin tüm üyeleri evlerinde bu tele-ekranlardan bulunur. Ancak proleter sınıfı (aşağı sınıf) Parti için hiçbir zaman tehlike unsuru teşkil etmedikleri için evlerinde tele-ekran olup olmaması önemsizdir. Romanın baş kahramanı Winston Smith'in bir dükkân sahibi olan Charrington ile yaptığı bir konuşmadan anlaşıldığı üzere tele-ekranlar proleter sınıfının satın alamayacağı kadar pahalıdır. Kitapta açıkça belirtilmese de Parti üyelerinin bunları satın alma ve evlerinde bulundurma mecburiyeti olduğu anlaşılmaktadır.
Dış Parti üyelerinin evlerindeki tele-ekranlar hiçbir zaman kapanmaz ve sürekli hem yayında hem kayıttadır. Kullanıcı dilediği takdirde sesini bir miktar kısabilse de tamamen kapatmak olanaksızdır. Romanın diğer kahramanlarından O'Brien, İç Parti üyesi olduğu için tele-ekranını kapatabilme hakkına sahip olduğunu belirtir, ancak bunun yarım saati geçmesi durumunda dikkat çekeceğini, bu yüzden bir an önce yeniden açması gerektiğini ekler. Winston ve sevgilisi Julia Sevgi Bakanlığı'nda sorguya alındıklarında O'Brien'ın evinde kapalı yaptıkları konuşmanın kendilerine dinletilmesi göz önünde bulundurulduğunda tele-ekranın televizyon işlevi sonlandırılsa bile alıcı ve kayıt işlevinin sürdüğü anlaşılmaktadır.
Tele-ekranlar (Düşünce Polisi) tarafından izlenir ve incelenir. Kitapta aynı anda kaç ekranın izlenebileceği veya hangi durumlarda ekranların izlendiği açıkça hiçbir yerde belirtilmez. Ancak sabahları yayınlanan zorunlu egzersiz programında Winston'ın hareketleri yapmaya ara vermesi üzerine egzersiz hocası onu görebilmekte ve hareketleri yapmaya devam etmesi için -adını da zikrederek- onu sert bir dille uyarmaktadır. Tele-ekranların gece görüş özelliği yoktur. Bu nedenle karanlıkta görüntü kaydı alamazlar. Ancak buna karşın ses alıcıları kalp-atışlarını dahi duyacak kadar hassas bir biçimde geliştirilmiştir.
Ses ve görüntü alan aygıtlar olmalarının yanı sıra tele-ekranların günümüz anlayışıyla televizyon özellikleri de vardır. Düzenli olarak Parti'nin yarattığı yalan haberleri halka duyururlar. Okyanusya'nın askerî zaferleri, ekonomi ve üretimle ilgili haberler, milliyetçi duyguları körüklemek için coşkulu millî marş icraları ve programı Parti'nin propagandasını yaymak için tele-ekranda gösterilen başlıca yayınlardır. Tele-ekranın yayınlarının büyük bir bölümü Okyanusya'nın yeni dili olan Yenisöylem'dedir.
Diğer kullanımlar
Tele-ekran (Telescreen) sözcüğü George Orwell'in romanıyla aşağı yukarı aynı dönemde yazılan Robert Heinlein'in adlı romanında da geçer; ancak Orwell'in kitabında yarattığı tele-ekranlar ile konsept olarak hiçbir benzeşliği yoktur. Günümüz anlamıyla "dev ekran" sözcüğünün yerine kullanılmıştır.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Tele ekran veya Telebakar Ingilizce Tele screen George Orwell in Bin Dokuz Yuz Seksen Dort adli romaninda yarattigi ayni anda hem televizyon hem ses ve goruntu alicisi kapali devre televizyon olarak kullanilabilen elektrikli aygitin adidir Kitaba gore tele ekranlar Okyanusya ulkesinin iktidar partisi tarafindan icat edilmis yurttaslari surekli bir denetim ve gozetim altinda tutmak boylece Parti ye karsi olusabilecek olasi muhalefeti etkisiz kilmak amaciyla evler ve kamusal alanlara yerlestirilmistir Buyuk Birader in Zafer Meydani ndaki dev tele ekranlara yansiyan yuzu Kitaptan uyarlanan 1984 filminden bir kare Ic Parti yuksek sinif ve Dis Parti orta sinif olarak iki zumreden olusan Parti nin tum uyeleri evlerinde bu tele ekranlardan bulunur Ancak proleter sinifi asagi sinif Parti icin hicbir zaman tehlike unsuru teskil etmedikleri icin evlerinde tele ekran olup olmamasi onemsizdir Romanin bas kahramani Winston Smith in bir dukkan sahibi olan Charrington ile yaptigi bir konusmadan anlasildigi uzere tele ekranlar proleter sinifinin satin alamayacagi kadar pahalidir Kitapta acikca belirtilmese de Parti uyelerinin bunlari satin alma ve evlerinde bulundurma mecburiyeti oldugu anlasilmaktadir Dis Parti uyelerinin evlerindeki tele ekranlar hicbir zaman kapanmaz ve surekli hem yayinda hem kayittadir Kullanici diledigi takdirde sesini bir miktar kisabilse de tamamen kapatmak olanaksizdir Romanin diger kahramanlarindan O Brien Ic Parti uyesi oldugu icin tele ekranini kapatabilme hakkina sahip oldugunu belirtir ancak bunun yarim saati gecmesi durumunda dikkat cekecegini bu yuzden bir an once yeniden acmasi gerektigini ekler Winston ve sevgilisi Julia Sevgi Bakanligi nda sorguya alindiklarinda O Brien in evinde kapali yaptiklari konusmanin kendilerine dinletilmesi goz onunde bulunduruldugunda tele ekranin televizyon islevi sonlandirilsa bile alici ve kayit islevinin surdugu anlasilmaktadir Tele ekranlar Dusunce Polisi tarafindan izlenir ve incelenir Kitapta ayni anda kac ekranin izlenebilecegi veya hangi durumlarda ekranlarin izlendigi acikca hicbir yerde belirtilmez Ancak sabahlari yayinlanan zorunlu egzersiz programinda Winston in hareketleri yapmaya ara vermesi uzerine egzersiz hocasi onu gorebilmekte ve hareketleri yapmaya devam etmesi icin adini da zikrederek onu sert bir dille uyarmaktadir Tele ekranlarin gece gorus ozelligi yoktur Bu nedenle karanlikta goruntu kaydi alamazlar Ancak buna karsin ses alicilari kalp atislarini dahi duyacak kadar hassas bir bicimde gelistirilmistir Ses ve goruntu alan aygitlar olmalarinin yani sira tele ekranlarin gunumuz anlayisiyla televizyon ozellikleri de vardir Duzenli olarak Parti nin yarattigi yalan haberleri halka duyururlar Okyanusya nin askeri zaferleri ekonomi ve uretimle ilgili haberler milliyetci duygulari koruklemek icin coskulu milli mars icralari ve programi Parti nin propagandasini yaymak icin tele ekranda gosterilen baslica yayinlardir Tele ekranin yayinlarinin buyuk bir bolumu Okyanusya nin yeni dili olan Yenisoylem dedir Diger kullanimlarTele ekran Telescreen sozcugu George Orwell in romaniyla asagi yukari ayni donemde yazilan Robert Heinlein in adli romaninda da gecer ancak Orwell in kitabinda yarattigi tele ekranlar ile konsept olarak hicbir benzesligi yoktur Gunumuz anlamiyla dev ekran sozcugunun yerine kullanilmistir Ayrica bakinizKapali devre televizyon Bocek cihaz Kaynakca a b Orwell George 2013 Bin Dokuz Yuz Seksen Dort Istanbul Can Yayinlari ISBN 9789750712838