Teori ve Politika, Marksizm içinde özgün bir akımı temsil iddiasında olan kolektifin 1996 yılından beri kesintisiz olarak yayımladığı mevsimlik dergi. Editörlüğünü yürütmektedir.
Editör | Metin Kayaoğlu |
---|---|
Kategoriler | Marksizm, bilim, felsefe, politika |
Sıklık | Üç ayda bir |
Kuruluş yılı | 1996 |
Ülke | Türkiye |
Dil | Türkçe |
Website | http://www.teorivepolitika.net |
ISSN | 2147-0596 |
Arka plan
Kolektif, 1993 yılında kaleme alınmış Bütünsel Marksist Oluşum Yolunda Bir Girişim İçin Genel Çerçeve Taslağı'nı bir manifesto olarak kabul etmektedir. "Taslak"ta Marksizmin, pratik-politik boyutları yanında teorik boyutları da olan bir kriz içinde olduğu ifade edilmiş ve pratik-politika içinden müdahalelerin yetersizliği ve okullu Marksizmlerin yaklaşımlarının teorik krizin getirdiği yükümlülükler karşısındaki darlığı vurgulanmıştır. "Taslak"ta Marksizmin krizi ortamının yarattığı parçalanma ve dağınıklık tablosunun saptanması ve uygun çerçevenin yaratılması için kavramı kullanıma sokulmuştur.
Kuruluş
Marksizmin sorunlarıyla uğraşmak üzere "daha üst bir birlik için örgütsel ayrılık" yaşayan Teori ve Politika kolektifi, Türkiye'de Marksizm için bir "teorik- politika misyonu" oluşturmayı hedeflemiş, 1996'nın Ocak ayında yayınlanmaya başlayan Teori ve Politika dergisiyle bu doğrultuda bir cephe açmaya yönelmiştir.
Derginin ilk yılları savunulan Marksizmin teorik öncüllerinin dökümünün yapıldığı teorik oluşma süreci olarak adlandırılabilir. Teori ve Politika (kısaca TvP), Marksizmi bilim-felsefe-politika’dan oluşan bir ve teori-politika-pratik’ten oluşan bir olarak tanımlamıştır. Felsefede materyalist kalmanın nasıl mümkün olacağına dair tartışmalar yürütmüş ve felsefede materyalist olmanın zorunlu ve Marksizmin bütünlüğü açısından merkezi öneme sahip olduğu sonucuna ulaşmıştır. G. A. Cohen'i edinerek Marksizmin tarih teorisinin determinist ve nedensel olduğu savunusunu yapmıştır. L. Althusser'i edinerek materyalist felsefe doğrultusunda “gerçek nesne”, “” ayrımı yapmış ve tarihi “öznesiz ve ereksiz bir süreç” olarak tanımlamıştır. Politikanın ise konjonktürde başlayıp bittiğini savunmuştur. Bilimin felsefi ve politik sömürüsüne karşı duruş sergilemiştir. “Dar-Marksist” ve “post-Marksist” bakış açısını karşısına alan Teori ve Politika, Marksizm ile ezilenler arasına önsel ideolojik duvarlar örmeyi reddederek ezilenlerin ezenlere karşı yürüttüğü devrimci mücadeleleri “brüt” olarak sahipleniyor. Politikada devrimci olan ile olmayanı net bir tutum ile ayırmaya özen göstermiş ve devrimci politik Marksist hattın izlenmesinde ısrar etmiştir.
Dar-Marksizm ve post-Marksizmin ötesinde Bütünsel Marksizm
Teori ve Politika’ya göre, Marksizm, bugün, üzerinde görüş birliğine varılmış ve gelişmeleri izleyecek bir teorik çerçeveye sahip değil. Marksizmin krizde olduğu önermesi, Marksizmin nesnel durumunu isabetle saptaması yanında, aslında Marksistlere dünya-tarihsel yükümlülüklerini hatırlatma, onları muazzam görevlerine çağırma işlevi taşıyor. Marksizmin krizi aynı zamanda, Marksizm-içi bir çatışma anlamına da geliyor.
Teori ve Politika, Marksizmin günümüzde daha da ağırlaşarak süren krizi karşısında, teorik olarak iki başlıca tepki ortaya çıktığını ileri sürüyor. Bir tepki, Marksizmin artık geçerliğini yitirdiğini ve onun ötesine geçilmesini öneriyor. Bu, genel olarak 'post-Marksizm' olarak adlandırılıyor. Diğer tepki, Marksizmi savunuyor. Ancak, bu eğilimin savunduğu, Marksizmin günümüzdeki ihtiyaçlarına yanıt olmaktan uzak bir darlıkla malul. Dar-Marksizmi, esasen, Laclau-Mouffe'un Hegemonya ve Sosyalist Strateji4 Şubat 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde .'de ortaya koydukları 'post-Marksizm'e karşı hâlâ ilk yerini koruyan bir eser, 'un Sınıftan Kaçış'ı temsil ediyor.
Marksizmin uluslararası teorik dünyada temsili dar-Marksizm tarafından ifa edilmektedir. En kayda değer vasfı ideolojik duruşunun sağlamlığı olan bu eğilimin ayırt edici nitelikleri; idealist bir felsefi yönelimi, devrimci olmaktan uzak ve çekilmeci bir politik karakteri, felsefi ya da politik anlaşılmış bir 'tarih bilimi'ni temsil etmesidir.
Post-Marksistler ise tarihsel materyalizmin kavram ve kategorilerinin artık geçersiz olduğunu ileri sürüyor. Onlara göre Marksizm artık bir teori ve politika olarak bitmiştir, ”dünyanın değiştirilmesi” ilkesi iptal edilmelidir! TvP’ye göre post-Marksizm ile dar-Marksizm, Marksizmin (ve Marksistlerin) karşılaştığı sorunlar karşısında gerçekleşen iki çekilme harekâtıdır. Her biri farklı yerlere çekilmiştir; dar-Marksizm, bugünün gerçeği olmayan bir Marksizmin içine, post-Marksizm -ama bugüne ait olan- birtakım yan alanlara. Onlar için Marksizm, ya kapitalizme özgü bir bilimdir ve kapitalizm sürdükçe kapitalizm tarafından 'salgılanacaktır'; ya da genellikle post-Marksistler için Marksizm, kapitalizmin bir dönemine özgü bir bilimdir ve o dönem geride kaldığı için Marksizmin "sonrası"na geçilmelidir.
TvP’nin bütünsel Marksist oluşum uğraşında Althusser'in teorik binasının zemini, teorik bir en uygunluk taşıyor. TvP, Marksizmin, bir felsefi ütopya; Marksist politikanın konjonktürleri görmeyen ve taktiksiz bir stratejik belirleme (genel politika ya da sınıfçı politika) olmadığını görmek için, fakat bu arada bütün'ü de yitirmemek için Althusser'in Marksist klasiklerden soyutlayarak koyduğu anlayışın elverişli bir zemin sunduğunu ileri sürüyor. Bu zeminden yola çıkarak inşa edilen Bütünsel Marksizm yapısı, “Analitik Marksist” Cohen'in Karl Marx'ın Tarih Teorisi çalışmasında yer alan üretim güçleri determinizmi ve tarihin yasalılığı önermeleriyle güçlendirilmiştir.
TvP’ye göre Marksizm bilim-felsefe-politika üçlemli bir bütünsel yapıdır. Marksizm, varlığın maddi niteliğine ilişkin bir ‘felsefi’ anlayış, insan toplumlarının hareketine ilişkin bir ‘bilimsel’ kuruluş ve her toplumsal örnekte ezilenlerin devrimci hareketine bağlı bir ‘politik’ pratikten oluşur.
Marksizm, sürekli gelişmeye açık ve geliştirilmesi gereken, hiçbir zaman kemâle ermeyecek bir oluşumdur. Marksizm "tanımı"nı, her defasında güncel tarihsel olgularla organik ilişki içine sokabilmek gerekir. Bu anlamda Marksizm, sürekli "gerçekleşmek" zorundadır. TvP’ye göre Marksizmin kaderi yeryüzünün devrim çemberlerine bağlanmaktan geçiyor.
Aydınlanmacılıktan Kopuş
Teori ve Politika'nın on beşinci yılında, başlarken tarif edilen Marksizmin genel alanının çözülmekte olduğu saptaması yapılmıştır. Devrimcilikle reformculuğu ayırmanın giderek güçleştiği bu dönem "" olarak adlandırılmıştır. Bu dönemleştirmeyle birlikte dergi, (Aydınlanmacılıktan) teorik ve politik kopuşun kavram ve kategorilerini oluşturmaya girişmiştir. Melik Kara'nın Teori ve Politika'nın 46 ve 47- 48. sayısındaki Post-Devrimcilik Dönemi 2 yazısında hem bu dönem tarif edilmekte hem de Teori ve Politika'nın kendi artan yükümlülükleri tanımlanmaktadır. "Bütünsel Marksizmin teorik koşulu Aydınlanmacılıktan kopuş" olarak ifade edilmektedir. Dergi, Türkiye özgüllüğünde devrimin ideolojik ve politik yerelleşmesi amacıyla Aydınlanmacılıktan teorik ve politik kopuşun ideolojik ve politik imkanlarına yönelmiştir.
Ezilenlerin Marksizmi
Teori ve Politika’ya göre, ezilenlerden yana olmak ontolojik başlangıç noktasıdır. Marksizm için önsel bir konum olan ezilenlerden yana olmak, ezilenleri belirli bir anda, konjonktürde hareket halinde olan ezilenler olarak edinir. Marksist politikanın devrimci niteliğini kuran etmen, ezilenler ile kurulan bu pratik bağdır.
Teori ve Politika’nın izlediği Marksizm anlayışına göre, Marksizm işçi sınıfının ya da işçilerin olmadığı gibi, herhangi bir tikel ezilen grubunun da ideolojisi, politikası değildir. Marksizm tüm ezilenleri hareket halindeki oluşlarıyla kavrayabilen bir ‘üst ideo-politik bütünlük’tür. Bu yönüyle Marksist bütünsellik sonsal bir teorik konumu da ifade ederek, ezilenler ile arasındaki farkı koymak durumundadır. Her türlü ezilencilikle, ezilenlerin ezilmişlik durumlarında ürettiği ideolojilerle araya mesafe konulurken, hareket halindeki ezilenler içinde, ezilenlerin ideolojilerine referansla teorik gerekçelerle önsel ayrımlar yapılamaz.
Şu halde Marksist politika, sömüren-sömürülen değil, ezen-ezilen ayrımı üzerine inşa edilir. Marksizm, ezilenlerle doğrudan ilişkiyi politika bileşeninde kurar. Bu da nesnesi gereği belirli bir konjonktürde ezenlerle karşı karşıya kalan ezilenleri öne almayı gerektirir. Dolayısıyla Marksist politika, ezilenlerin verili dinamiğini kapsayabilecek bir yapıda olmalıdır.
Burada karşımıza, şiddet araçlarıyla özel bir ezme aygıtı olarak devlet ve Marksist politikanın neden devrimci olmak zorunda olduğu çıkar. Devletin varoluş tarzı olarak, yani şiddet olarak, ezme-ezilme ilişkisinin mevcudiyetini tanıma, öznesini devrimcileşmek zorunluluğu ile karşı karşıya bırakır. Ezilenlerin Marksizmi, tüm bu koşulları kapsamaya muktedir yegane ideo-politik konumdur.
Ontolojik ve Epistemolojik Materyalizm Ayrımı
Ontolojik alanda madde ile madde-olmayan gibi bir ayrımı izlemenin ve maddenin birincil olduğunu kabul etmenin materyalist tez için uygun olmadığını ileri süren Teori ve Politika, bu kez her şeyin madde olduğu savunusundan ibaret bir materyalizmin de felsefi düzlemde idealizmle mücadele etmek ve Marksizmin ihtiyaçlarını karşılamak bakımından yetersiz kaldığı görüşündedir. Bu, “maddeli idealizm” ya da “idesiz idealizm”e yol verebilecektir. Ona göre Marksizm; bilim, politika ve ideoloji/söylemin yer ve sınırlarının tayin edilebilmesi için, düşünce ile varlık ilişkisi üzerine düzlem ayrımları gözeten bir felsefi materyalist formül geliştirmelidir. TvP, Althusser’in bilgi nesnesi/gerçek nesne ayrımından ve Roy Bhaskar’ın kategorik modelinden faydalanarak, materyalizmi (1) ontolojik materyalizm ve (2) epistemolojik materyalizm olmak üzere iki düzleme ayırmıştır.
TvP’ye göre ontolojik materyalist tez, ontolojik düzlemde varlığın, düşünce dahil, tümüyle maddeden oluştuğunu ileri sürerken madde tür ve formları arasında tek yönlü belirleme ilişkilerine izin verecek şekilde formüle edilmelidir; düşüncenin toplumsal yapıya, toplumsal yapının doğaya indirgenebilir olduğu kabul edilmelidir. Materyalizm, maddenin her bir tür ya da formuna diğer maddeler üzerinde karşılıklı belirleme gücü tanıdığında; düşüncenin varlık tarafından belirlenmediği ya da varlığı belirlediğine ilişkin idealist tezle ortaklaşmış olur. TvP, bu türdeki materyalizmi “maddeli idealizm” olarak tanımlamış ve reddetmiştir. Buna paralel olarak, ideolojiye/söyleme toplumsal yapı üzerinde nedensel güç tanıyan akımlar eleştirilmiştir. Ayrıca, ontolojik materyalizm, varlığın içeriğine ilişkin bilimin yerine geçmeyle sonuçlanacak felsefi kategorileştirmelere gitmemeli, varlık üzerine felsefi kategorik boyutta kalmalı ve varlığın kavramlaştırılmasında yalnızca bilimin konuşabileceği tezini felsefede ifade etmekle yetinmelidir.
Varlığın düşünceyi belirlediği tezi, epistemolojik alan için bir paradoks yaratmaktadır; tarihsel maddenin koşullamasıyla açıklandığı takdirde, tartışılan, tezin epistemik içeriği ve değeri olmaktan çıkacaktır. Dolayısıyla, bu tezin tarihsel nesne ya da gerçek nesne temelli koşullardan bağımsız olarak, yalnızca önerme içeriğiyle değerlendirilmesi, doğruluk ölçütünü yine düşünce içinde bulması gerekmektedir. Bu durum, varlığı ve varlığın bilgisini ele alan materyalizmlerin, varlık ile düşünce ilişkisi hakkında farklı önermelere sahip, iki ayrı düzlem oluşturmasını gerektirir: İlk düzlem ontolojik materyalizm, ikinci düzlemse epistemolojik materyalizmdir. Düalist yapıdaki epistemolojik materyalizm; ilkinden farklı olarak, varlık ile varlığın düşüncesi arasında mutlak bir ilişkisizlik olduğunu, düşünce sürecinin gerçek süreç karşısında özgüllüğe sahip olduğunu ileri sürer. Bu durum, gerçek nesne ile bilgi nesnesi arasında, özdeşlik, öz-görüngü ya da somut-soyut formlarında olsun, her ter türden ilişkiyi, ampirist ideolojinin ürünü olmakla itham ederek reddeder.
Buna karşılık, ontolojik materyalizm monist olmak durumundadır. Varlığın, doğa-toplum, madde-ide, zorunluluk-irade türünden “çifte ontolojist” ayrımlarının idealist nitelikte olduğunu ileri süren ontolojik materyalizm, maddenin tür ve formları arasındaki özgül ayrımları ortadan kaldırmaksızın tek yönlü belirleme, karşı-yönlü etki ilişkisini savunur. TvP, ontolojik materyalizmin güçlü savunusunun çağdaş bir örneği olarak S. Timpanaro’nun yapıtını işaret eder.
Hanif Marksizm ve İslam
“Ne dar-Marksizm ne post-Marksizm” şiarı ile Marksizmin teorik-politik bütünselliğini edinmeye yönelik bir temel üzerinde yükselen Teori ve Politika, Marksizmin gerek sosyolojik gerek politik tarihsellik bakımdan “içinde bulunulan mücadele biriminde özgülleşmesinin zorunlu” olduğu görüşündedir. Türkiye özgüllüğü bakımından bu husus, Aydınlanmacılığın epistemolojik çemberinden çıkamamakla ve politikaya da bu çember ufkundan bakmakla eleştirdiği geleneksel solun “dinsel gericiliğe karşı ilericilik” misyonu dışında bir tutum takınmak suretiyle, “İslam”ı devrimcileştirerek teorik ve politik bakımdan Marksizmin bütünselliğine içerme çabasında somutlanmaktadır.
“Bütünsel Marksizm” anlayışı gereği Aydınlanmadan kopuşun yalnızca teori alanı ile kısıtlanamayacağını belirten TvP, bu kopuşun mantıksal izleklerini politika alanında da takip etmeye çalışıyor. Aydınlanmadan kopuşun getirdiği zorunlu mantıksal izlekler doğrultusunda Marksizmin “Tarih bilimi” bileşenini ısrarla savunan TvP, politika alanında ise Leninist ve Maoist bir çizgiyi takip ederek devrimci öznelik misyonunu “işçi sınıfı”ndan alıp “ezilenler”e teslim etmeyi öneriyor. Devrimci öznelik tartışmasına “ezilenler” cephesinden bir bakış, TvP nezdinde, yalnızca pratik-politikanın değil aynı zamanda tarihsel-politikanın da yeniden okunmasını gerekli kılıyor. Vurgunun “işçi sınıfı”ndan “ezilenler”e kaydığı bu okumanın bir gerekliliği olarak da devrimci mücadele tarihini kapitalizmin ve işçi sınıfının ortaya çıkışından ‒yani Aydınlanmadan beri süregelen bir tarihsellikten‒ başlatmayı reddederek ezilenlerin tarih boyunca sürdürdükleri devrimci mücadeleyi Marksizmin teorik-politik çatısı altında toplamayı hedefliyor. “Kendini epistemolojik ve ontolojik olarak Aydınlanmacılıkla sınırlamaktan uzaklaşan” bir Marksizmi benimseyen TvP, mevcudiyetini, ezilenlerin tarih boyunca varolagelmiş devrimci mücadelesinin Marksizmin politika ayağı tarafından kapsanması önermesi doğrultusunda inşa ediyor. İslam literatüründe Müslümanlığın kapsamını Kuran’dan öncesine genişleten bir teorik yaklaşıma atfen kullanılan “hanif” terimini, Marksizmin bütünselliğini özgül bir biçimde imlemek amacıyla devşirerek “Hanif Marksizm” adlandırmasını uygun görüyor. “Hanif Marksizm” ile özgülleştirilen teorik-politik bütünsellik, politika alanında hiçbir ezilen kesimin devrimci öznelik kategorisinde önsel bir konumunun olamayacağını belirterek, devrimci özneliğin verili bir tarihsellikte politik iktidarı hedef alan devrimci ezilen kesimlere ait olduğunu saptıyor. Politikanın ve tarihin “Hanif Marksizm” düsturunca okunması ısrarında olan TvP, tarihte varolagelmiş devrimci ezilen mücadelelerinin arkeolojisine girişmenin Marksizmin varlığının zorunlu bir unsuru olduğunu dile getirir.
“Hanif Marksizm” düsturunca benimsenen Aydınlanmadan kopuş fikri, TvP’nin bütünlüklü mantıksal çerçevesi dahilinde din meselesine hem teorik hem de politik açıdan farklı bir bakışı beraberinde taşır. Teorik bakımdan, Aydınlanmacı paradigmanın laikliğe biçtiği önsel “ilerici” misyon ve dinlere tayin ettiği “gericilik” kategorizasyonu reddedilmektedir. Althusser’in “Tarih ereksiz bir süreçtir” önermesini teorik bir dayanak kabul eden TvP, Aydınlanma’nın ilerlemeci tarih anlayışı doğrultusunda sunduğu bu “ilericilik” ve “gericilik” dikotomisini bilimsel değil ideolojik olarak niteler. Dinlerin, insanlığın aklını kullanmasının önünde engel oluşturduğu ve insanları dünyanın gerçekliğine körleştirdiği şeklinde patolojikleştirilmesi; insan bilişi ile gerçeklik arasındaki “örtüşmezliğin” ve bilgi nesnesi/gerçek nesne ayrımının kabulüyle birlikte TvP tarafından reddedilmektedir. Bu bakımdan, din ile ideoloji arasında epistemolojik bakımdan herhangi bir kategorik ayrım olmadığı saptanır. Din, İdeolojinin (“ideoloji” ve “İdeoloji” arasındaki fark için bkz: Louis Althusser, İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları) bir formudur ve bir ideoloji insan bilişi ile gerçeklik arasına “afyon” olarak ne ölçüde giriyorsa din de o ölçüde giriyordur.
Bu teorik edinimler yoluyla TvP, Aydınlanmacılığın çemberinden çıkamayan Marksist anlayışın İslam’ı önsel olarak reddetmesine ve politika alanından uzaklaştırılması gereken “gerici” bir düşman olarak addetmesine karşı çıkar. Marksizmin özgüllüğünü gerçekleştirme çabasınca, ezilenlerin dinsel potansiyelleri devrimcileştirilmek sureti ile politika alanına taşınmalıdır. Bu teorik girişimin Türkiye özgülünde politik çıktısını, tarihi boyunca Alevi ve Kürt nüfusundan beslenen Türkiye solunun “post-devrimcilik dönemi”nde, özellikle Kürtlerin enerjisinin Kürdistan Hareketi tarafından kapsanmasıyla, Türkiye demografisinin büyük çoğunluğunu oluşturan Türk-Sünni kesimleri İslam ideo-kültürel evreninin taşıdığı varsayılan devrimci potansiyeller vasıtasıyla “Hanif Marksizm”e devşirme çabası yönündeki iddiası oluşturuyor. Bu devrimcilik çabasının odağını, politik iktidarı hedeflemek yani “baş düşman” olarak devlet aygıtına egemen olan kesimi tayin etmek oluşturur. Müslüman ezilenler hususunda devrimcilik için engel yaratan unsurun “mümin” olmak değil, “devletli mümin” olmak olduğunu belirten TvP, İslam’ı “devletli bir din” olmaktan “devrimci bir din” olmaya iten uğrakların İslam tarihinde Nızari İsmailileri, Karmatiler, Zenc Hareketi gibi örnekler şahsında vücut bulduğunu ve bunların “Hanif Marksizm” çatısında yer alan devrimci ezilen mücadeleleri olduğunu dile getirir. İslam’ın bu şekilde Marksist bir okumasına daha önce 1930’lu yıllardan başlayarak, Teori ve Politika’nın Marksizmin Türkiye’de özgülleştirilmesi hususunda ilk Marksist saydığı Hikmet Kıvılcımlı girişmiştir.
Althusser ve Cohen
Teori ve Politika’ya göre L. Althusser ve G. A. Cohen geride bıraktığımız yüzyılda Marksizme tayin edici teorik katkılar yapan iki önemli düşünürdür. TvP, Marksizmi bilim-felsefe-politika bileşenlerinden oluşan bütünsel bir yapı olarak tanımlar. Bilim, Marksizmin temeli, Marksizmi kendisinden önceki sosyalizm ve komünizm anlayışlarından ayıran, ayırt edici bileşendir. TvP, Althusser’in klasik çalışmalarının (Marx İçin, Kapital’i Okumak) bu bileşenlerin niteliklerine ve birbirleriyle ilişkilenişlerine dönük temel görüşleri barındırdığını savunur. Cohen ise bu bileşenlerden yalnızca birine, bilim bileşenine dönük katkısıyla anılır. Cohen, Karl Marx’ın Tarih Teorisi çalışmasında Marx’ın bilimsel mirası olan tarihsel materyalizmin kavramsal yapısını açık bir şekilde ortaya koymuştur. Dolayısıyla TvP için Althusser’in bütünsel bir Marksizm anlayışı sağladığı ve Marksizmde teorik ilerlemenin sağlanabileceği muhtemel yolları gösterdiği söylenebilirken; Cohen’in çalışması Althusser tarafından ana hatları çizilen bu bütünsel yapının tarih teorisi bileşeninin yerini emsalsiz bir şekilde berkitmektedir.
TvP’de en belirgin Althusser izleri, Althusserci epistemoloji anlayışına ve bilim felsefesine bağlılıkta kendini gösterir. Derginin özellikle ilk sayılarında, Althusser’in epistemolojik düzlem ile ontolojik düzlem arasında, buna paralel olarak bilgi nesnesi ile gerçek nesne arasında kurduğu ayrım çeşitli yazılarda ele alınmış ve önemi teslim edilmiştir. Bilim ve politikanın sırasıyla epistemolojik ve ontolojik düzlemlere ait oldukları ve birbirleriyle doğrudan ilişki içinde olmadıkları iddiası da aynı Althusserci ayrımın etkisiyle dergi sayfalarında yer bulmuştur. Söz konusu ayrımın Marksizmin idealist ve ampirist yorumlarının her ikisinden de kaçınmak için gerekli olduğu birçok yazıda dile getirilmiştir. Felsefe ise bu bütünsel yapının her iki düzlemle temas halinde olan merkezi bileşeni olarak tanımlanmıştır.
Cohen, Karl Marx’ın Tarih Teorisi kitabında, tarihsel gelişimi basitçe üretim güçlerinin gelişme eğiliminde olduğu ve üretim ilişkilerinin bu gelişimle bağdaşıp bağdaşamamaları nispetinde yükselip düştüğü bir süreç olarak tasarlar. TvP bu tarih görüşünün Marx’ın maddi olanı toplumsal olana önceleyen ontolojik materyalist teziyle paralellik gösterdiğini savunur. Aynı gerekçeyle, Cohen’in üretim güçlerini önceleyen tarih görüşünün, Althusser’in üretim ilişkilerini önceleyen görüşüne kıyasla Marx’ın materyalizmiyle daha fazla bağdaşıklık gösterdiği de dergi sayfalarında ifade edilmiştir. TvP’ye göre Cohen’in çalışması, 20. yüzyılın başlangıcından itibaren görülen Marksizmin salt felsefi yorumlanmasıyla Marksist bütünsellikten vazgeçilmesi ve materyalist tezlerin terk edilmesi girişimlerine karşı güçlü bir yanıt olmuştur. Ayrıca Cohen’in kitabı kaleme alırken bağlı kaldığı analitik yazım standartları, kitabın açık üslubu ve güçlü mantıksal kurgusu, dergi tarafından olumlu karşılanmaktadır.
Teori ve Politika ne Althusserciliği ne de Cohen’in analitik Marksizmini olduğu gibi kabul eder; her iki anlayışı da eleştirel edinime tabi tutma taraftarıdır. Ayrıca bu iki okul arasındaki tarihsel ve teorik ayrılıklara rağmen verimli bir sentezin mümkün olduğunu savunmaktadır.
Dış bağlantılar
- Teori ve Politika28 Ocak 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Tanıl Bora (2016). [[Cereyanlar]]: Türkiye’de Siyasî İdeolojiler. İletişim Yayınları. ss. 890-. ISBN . URL–vikibağı karışıklığı ()
- Metin Çulhaoğlu (Mart 2015). Binyıl Eşiğinde Marksizm ve Türkiye Solu. Yordam Kitap. ss. 130-. ISBN .
- Banu Bargu (23 Eylül 2014). Starve and Immolate: The Politics of Human Weapons. Columbia University Press. ss. 443-. ISBN .
- Mustafa Şener (2010). Türkiye Solunda Üç Tarz-ı Siyaset. Yordam Kitap. ISBN .
- Özgür Mutlu Ulus (8 Aralık 2010). The Army and the Radical Left in Turkey: Military Coups, Socialist Revolution and Kemalism. I.B.Tauris. ISBN .
Kaynakça
- ^ a b Kara, Melik; Sahra, S; Mert, I. "Bütünsel Marksist Oluşum Yolunda Bir Girişim İçin Genel Çerçeve Taslağı". Teori ve Politika. 28 Ocak 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ocak 2019.
- ^ Kara, M.; Mert, I.; Sahra, S. Bütünsel Marksist Oluşum Yolunda Bir Girişim İçin Genel Çerçeve Taslağı. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Şubat 2020.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "Post-Marksizm ile Dar-Marksizmin Ötesinde". Teori ve Politika, 24-25. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Şubat 2020.
- ^ Kara, Melik. "Post-Devrimcilik Dönemi". Teori ve Politika. 28 Ocak 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ocak 2019.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "Ezilenlerin Marksizmi". Teori ve Politika. 4 Eylül 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Eylül 2019.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "'Eleştiri Silahı' ve 'Silahların Eleştirisi' Marksizmde Ayrımlar". Teori ve Politika. 4 Eylül 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Eylül 2019.
- ^ Timpanaro, Sebastiano (Yaz 1997). "Materyalizm Üzerine Düşünceler". Teori ve Politika, 7.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "Post-Marksizm ile Dar-Marksizmin Ötesinde". Teori ve Politika. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Şubat 2020.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "Marksizmin Furkanı ve İslamın Ayıracı". Teori ve Politika. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Şubat 2020.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "Ne Liberalizm, Ne 'Derin Liberalizm' (Aydınlanmacılık): 'Hanif' Marksizm". Teori ve Politika. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Şubat 2020.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "Ezilenlerin Marksizmi". Teori ve Politika. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Şubat 2020.
- ^ Saltık, Veli. "Tarih Bilimi ve Ezilenlerin Tarihyazımı Üzerine Notlar". Teori ve Politika. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Şubat 2020.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "Ne Liberalizm, Ne 'Derin Liberalizm' (Aydınlanmacılık): 'Hanif' Marksizm". Teori ve Politika. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Şubat 2020.
- ^ Eliaçık, İhsan. "Kapitalizm, İslam ve Sol". Teori ve Politika, 53.
- ^ "Hanif Marksizm: İlerici Solculuktan "Gerici" Devrimciliğe". Ekmek ve Adalet. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Şubat 2020.
- ^ Aytaç, Vedat. "Tarih Bilimi ve Bilgi Nesnesi-Gerçek Nesne Ayrımı". Teori ve Politika, 7.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "'Eleştiri Silahı' ve 'Silahların Eleştirisi' Marksizmde Ayrımlar", 8. 4 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Şubat 2020.
- ^ Kayaoğlu, Metin. "Üretim ve Sınıflar". Teori ve Politika, 19-20.
- ^ Bulduruç, Süleyman YIlmaz. "Bütünsel Marksizm İçin Althusser ve Cohen ile Birlikte/Karşı". Teori ve Politika. s. 76.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Teori ve Politika Marksizm icinde ozgun bir akimi temsil iddiasinda olan kolektifin 1996 yilindan beri kesintisiz olarak yayimladigi mevsimlik dergi Editorlugunu yurutmektedir Teori ve PolitikaEditorMetin KayaogluKategorilerMarksizm bilim felsefe politikaSiklikUc ayda birKurulus yili1996UlkeTurkiyeDilTurkceWebsitehttp www teorivepolitika netISSN2147 0596Arka planKolektif 1993 yilinda kaleme alinmis Butunsel Marksist Olusum Yolunda Bir Girisim Icin Genel Cerceve Taslagi ni bir manifesto olarak kabul etmektedir Taslak ta Marksizmin pratik politik boyutlari yaninda teorik boyutlari da olan bir kriz icinde oldugu ifade edilmis ve pratik politika icinden mudahalelerin yetersizligi ve okullu Marksizmlerin yaklasimlarinin teorik krizin getirdigi yukumlulukler karsisindaki darligi vurgulanmistir Taslak ta Marksizmin krizi ortaminin yarattigi parcalanma ve daginiklik tablosunun saptanmasi ve uygun cercevenin yaratilmasi icin kavrami kullanima sokulmustur KurulusMarksizmin sorunlariyla ugrasmak uzere daha ust bir birlik icin orgutsel ayrilik yasayan Teori ve Politika kolektifi Turkiye de Marksizm icin bir teorik politika misyonu olusturmayi hedeflemis 1996 nin Ocak ayinda yayinlanmaya baslayan Teori ve Politika dergisiyle bu dogrultuda bir cephe acmaya yonelmistir Derginin ilk yillari savunulan Marksizmin teorik oncullerinin dokumunun yapildigi teorik olusma sureci olarak adlandirilabilir Teori ve Politika kisaca TvP Marksizmi bilim felsefe politika dan olusan bir ve teori politika pratik ten olusan bir olarak tanimlamistir Felsefede materyalist kalmanin nasil mumkun olacagina dair tartismalar yurutmus ve felsefede materyalist olmanin zorunlu ve Marksizmin butunlugu acisindan merkezi oneme sahip oldugu sonucuna ulasmistir G A Cohen i edinerek Marksizmin tarih teorisinin determinist ve nedensel oldugu savunusunu yapmistir L Althusser i edinerek materyalist felsefe dogrultusunda gercek nesne ayrimi yapmis ve tarihi oznesiz ve ereksiz bir surec olarak tanimlamistir Politikanin ise konjonkturde baslayip bittigini savunmustur Bilimin felsefi ve politik somurusune karsi durus sergilemistir Dar Marksist ve post Marksist bakis acisini karsisina alan Teori ve Politika Marksizm ile ezilenler arasina onsel ideolojik duvarlar ormeyi reddederek ezilenlerin ezenlere karsi yuruttugu devrimci mucadeleleri brut olarak sahipleniyor Politikada devrimci olan ile olmayani net bir tutum ile ayirmaya ozen gostermis ve devrimci politik Marksist hattin izlenmesinde israr etmistir Dar Marksizm ve post Marksizmin otesinde Butunsel MarksizmTeori ve Politika ya gore Marksizm bugun uzerinde gorus birligine varilmis ve gelismeleri izleyecek bir teorik cerceveye sahip degil Marksizmin krizde oldugu onermesi Marksizmin nesnel durumunu isabetle saptamasi yaninda aslinda Marksistlere dunya tarihsel yukumluluklerini hatirlatma onlari muazzam gorevlerine cagirma islevi tasiyor Marksizmin krizi ayni zamanda Marksizm ici bir catisma anlamina da geliyor Teori ve Politika Marksizmin gunumuzde daha da agirlasarak suren krizi karsisinda teorik olarak iki baslica tepki ortaya ciktigini ileri suruyor Bir tepki Marksizmin artik gecerligini yitirdigini ve onun otesine gecilmesini oneriyor Bu genel olarak post Marksizm olarak adlandiriliyor Diger tepki Marksizmi savunuyor Ancak bu egilimin savundugu Marksizmin gunumuzdeki ihtiyaclarina yanit olmaktan uzak bir darlikla malul Dar Marksizmi esasen Laclau Mouffe un Hegemonya ve Sosyalist Strateji4 Subat 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde de ortaya koyduklari post Marksizm e karsi hala ilk yerini koruyan bir eser un Siniftan Kacis i temsil ediyor Marksizmin uluslararasi teorik dunyada temsili dar Marksizm tarafindan ifa edilmektedir En kayda deger vasfi ideolojik durusunun saglamligi olan bu egilimin ayirt edici nitelikleri idealist bir felsefi yonelimi devrimci olmaktan uzak ve cekilmeci bir politik karakteri felsefi ya da politik anlasilmis bir tarih bilimi ni temsil etmesidir Post Marksistler ise tarihsel materyalizmin kavram ve kategorilerinin artik gecersiz oldugunu ileri suruyor Onlara gore Marksizm artik bir teori ve politika olarak bitmistir dunyanin degistirilmesi ilkesi iptal edilmelidir TvP ye gore post Marksizm ile dar Marksizm Marksizmin ve Marksistlerin karsilastigi sorunlar karsisinda gerceklesen iki cekilme harekatidir Her biri farkli yerlere cekilmistir dar Marksizm bugunun gercegi olmayan bir Marksizmin icine post Marksizm ama bugune ait olan birtakim yan alanlara Onlar icin Marksizm ya kapitalizme ozgu bir bilimdir ve kapitalizm surdukce kapitalizm tarafindan salgilanacaktir ya da genellikle post Marksistler icin Marksizm kapitalizmin bir donemine ozgu bir bilimdir ve o donem geride kaldigi icin Marksizmin sonrasi na gecilmelidir TvP nin butunsel Marksist olusum ugrasinda Althusser in teorik binasinin zemini teorik bir en uygunluk tasiyor TvP Marksizmin bir felsefi utopya Marksist politikanin konjonkturleri gormeyen ve taktiksiz bir stratejik belirleme genel politika ya da sinifci politika olmadigini gormek icin fakat bu arada butun u de yitirmemek icin Althusser in Marksist klasiklerden soyutlayarak koydugu anlayisin elverisli bir zemin sundugunu ileri suruyor Bu zeminden yola cikarak insa edilen Butunsel Marksizm yapisi Analitik Marksist Cohen in Karl Marx in Tarih Teorisi calismasinda yer alan uretim gucleri determinizmi ve tarihin yasaliligi onermeleriyle guclendirilmistir TvP ye gore Marksizm bilim felsefe politika uclemli bir butunsel yapidir Marksizm varligin maddi niteligine iliskin bir felsefi anlayis insan toplumlarinin hareketine iliskin bir bilimsel kurulus ve her toplumsal ornekte ezilenlerin devrimci hareketine bagli bir politik pratikten olusur Marksizm surekli gelismeye acik ve gelistirilmesi gereken hicbir zaman kemale ermeyecek bir olusumdur Marksizm tanimi ni her defasinda guncel tarihsel olgularla organik iliski icine sokabilmek gerekir Bu anlamda Marksizm surekli gerceklesmek zorundadir TvP ye gore Marksizmin kaderi yeryuzunun devrim cemberlerine baglanmaktan geciyor Aydinlanmaciliktan KopusTeori ve Politika nin on besinci yilinda baslarken tarif edilen Marksizmin genel alaninin cozulmekte oldugu saptamasi yapilmistir Devrimcilikle reformculugu ayirmanin giderek guclestigi bu donem olarak adlandirilmistir Bu donemlestirmeyle birlikte dergi Aydinlanmaciliktan teorik ve politik kopusun kavram ve kategorilerini olusturmaya girismistir Melik Kara nin Teori ve Politika nin 46 ve 47 48 sayisindaki Post Devrimcilik Donemi 2 yazisinda hem bu donem tarif edilmekte hem de Teori ve Politika nin kendi artan yukumlulukleri tanimlanmaktadir Butunsel Marksizmin teorik kosulu Aydinlanmaciliktan kopus olarak ifade edilmektedir Dergi Turkiye ozgullugunde devrimin ideolojik ve politik yerellesmesi amaciyla Aydinlanmaciliktan teorik ve politik kopusun ideolojik ve politik imkanlarina yonelmistir Ezilenlerin MarksizmiTeori ve Politika ya gore ezilenlerden yana olmak ontolojik baslangic noktasidir Marksizm icin onsel bir konum olan ezilenlerden yana olmak ezilenleri belirli bir anda konjonkturde hareket halinde olan ezilenler olarak edinir Marksist politikanin devrimci niteligini kuran etmen ezilenler ile kurulan bu pratik bagdir Teori ve Politika nin izledigi Marksizm anlayisina gore Marksizm isci sinifinin ya da iscilerin olmadigi gibi herhangi bir tikel ezilen grubunun da ideolojisi politikasi degildir Marksizm tum ezilenleri hareket halindeki oluslariyla kavrayabilen bir ust ideo politik butunluk tur Bu yonuyle Marksist butunsellik sonsal bir teorik konumu da ifade ederek ezilenler ile arasindaki farki koymak durumundadir Her turlu ezilencilikle ezilenlerin ezilmislik durumlarinda urettigi ideolojilerle araya mesafe konulurken hareket halindeki ezilenler icinde ezilenlerin ideolojilerine referansla teorik gerekcelerle onsel ayrimlar yapilamaz Su halde Marksist politika somuren somurulen degil ezen ezilen ayrimi uzerine insa edilir Marksizm ezilenlerle dogrudan iliskiyi politika bileseninde kurar Bu da nesnesi geregi belirli bir konjonkturde ezenlerle karsi karsiya kalan ezilenleri one almayi gerektirir Dolayisiyla Marksist politika ezilenlerin verili dinamigini kapsayabilecek bir yapida olmalidir Burada karsimiza siddet araclariyla ozel bir ezme aygiti olarak devlet ve Marksist politikanin neden devrimci olmak zorunda oldugu cikar Devletin varolus tarzi olarak yani siddet olarak ezme ezilme iliskisinin mevcudiyetini tanima oznesini devrimcilesmek zorunlulugu ile karsi karsiya birakir Ezilenlerin Marksizmi tum bu kosullari kapsamaya muktedir yegane ideo politik konumdur Ontolojik ve Epistemolojik Materyalizm AyrimiOntolojik alanda madde ile madde olmayan gibi bir ayrimi izlemenin ve maddenin birincil oldugunu kabul etmenin materyalist tez icin uygun olmadigini ileri suren Teori ve Politika bu kez her seyin madde oldugu savunusundan ibaret bir materyalizmin de felsefi duzlemde idealizmle mucadele etmek ve Marksizmin ihtiyaclarini karsilamak bakimindan yetersiz kaldigi gorusundedir Bu maddeli idealizm ya da idesiz idealizm e yol verebilecektir Ona gore Marksizm bilim politika ve ideoloji soylemin yer ve sinirlarinin tayin edilebilmesi icin dusunce ile varlik iliskisi uzerine duzlem ayrimlari gozeten bir felsefi materyalist formul gelistirmelidir TvP Althusser in bilgi nesnesi gercek nesne ayrimindan ve Roy Bhaskar in kategorik modelinden faydalanarak materyalizmi 1 ontolojik materyalizm ve 2 epistemolojik materyalizm olmak uzere iki duzleme ayirmistir TvP ye gore ontolojik materyalist tez ontolojik duzlemde varligin dusunce dahil tumuyle maddeden olustugunu ileri surerken madde tur ve formlari arasinda tek yonlu belirleme iliskilerine izin verecek sekilde formule edilmelidir dusuncenin toplumsal yapiya toplumsal yapinin dogaya indirgenebilir oldugu kabul edilmelidir Materyalizm maddenin her bir tur ya da formuna diger maddeler uzerinde karsilikli belirleme gucu tanidiginda dusuncenin varlik tarafindan belirlenmedigi ya da varligi belirledigine iliskin idealist tezle ortaklasmis olur TvP bu turdeki materyalizmi maddeli idealizm olarak tanimlamis ve reddetmistir Buna paralel olarak ideolojiye soyleme toplumsal yapi uzerinde nedensel guc taniyan akimlar elestirilmistir Ayrica ontolojik materyalizm varligin icerigine iliskin bilimin yerine gecmeyle sonuclanacak felsefi kategorilestirmelere gitmemeli varlik uzerine felsefi kategorik boyutta kalmali ve varligin kavramlastirilmasinda yalnizca bilimin konusabilecegi tezini felsefede ifade etmekle yetinmelidir Varligin dusunceyi belirledigi tezi epistemolojik alan icin bir paradoks yaratmaktadir tarihsel maddenin kosullamasiyla aciklandigi takdirde tartisilan tezin epistemik icerigi ve degeri olmaktan cikacaktir Dolayisiyla bu tezin tarihsel nesne ya da gercek nesne temelli kosullardan bagimsiz olarak yalnizca onerme icerigiyle degerlendirilmesi dogruluk olcutunu yine dusunce icinde bulmasi gerekmektedir Bu durum varligi ve varligin bilgisini ele alan materyalizmlerin varlik ile dusunce iliskisi hakkinda farkli onermelere sahip iki ayri duzlem olusturmasini gerektirir Ilk duzlem ontolojik materyalizm ikinci duzlemse epistemolojik materyalizmdir Dualist yapidaki epistemolojik materyalizm ilkinden farkli olarak varlik ile varligin dusuncesi arasinda mutlak bir iliskisizlik oldugunu dusunce surecinin gercek surec karsisinda ozgulluge sahip oldugunu ileri surer Bu durum gercek nesne ile bilgi nesnesi arasinda ozdeslik oz gorungu ya da somut soyut formlarinda olsun her ter turden iliskiyi ampirist ideolojinin urunu olmakla itham ederek reddeder Buna karsilik ontolojik materyalizm monist olmak durumundadir Varligin doga toplum madde ide zorunluluk irade turunden cifte ontolojist ayrimlarinin idealist nitelikte oldugunu ileri suren ontolojik materyalizm maddenin tur ve formlari arasindaki ozgul ayrimlari ortadan kaldirmaksizin tek yonlu belirleme karsi yonlu etki iliskisini savunur TvP ontolojik materyalizmin guclu savunusunun cagdas bir ornegi olarak S Timpanaro nun yapitini isaret eder Hanif Marksizm ve Islam Ne dar Marksizm ne post Marksizm siari ile Marksizmin teorik politik butunselligini edinmeye yonelik bir temel uzerinde yukselen Teori ve Politika Marksizmin gerek sosyolojik gerek politik tarihsellik bakimdan icinde bulunulan mucadele biriminde ozgullesmesinin zorunlu oldugu gorusundedir Turkiye ozgullugu bakimindan bu husus Aydinlanmaciligin epistemolojik cemberinden cikamamakla ve politikaya da bu cember ufkundan bakmakla elestirdigi geleneksel solun dinsel gericilige karsi ilericilik misyonu disinda bir tutum takinmak suretiyle Islam i devrimcilestirerek teorik ve politik bakimdan Marksizmin butunselligine icerme cabasinda somutlanmaktadir Butunsel Marksizm anlayisi geregi Aydinlanmadan kopusun yalnizca teori alani ile kisitlanamayacagini belirten TvP bu kopusun mantiksal izleklerini politika alaninda da takip etmeye calisiyor Aydinlanmadan kopusun getirdigi zorunlu mantiksal izlekler dogrultusunda Marksizmin Tarih bilimi bilesenini israrla savunan TvP politika alaninda ise Leninist ve Maoist bir cizgiyi takip ederek devrimci oznelik misyonunu isci sinifi ndan alip ezilenler e teslim etmeyi oneriyor Devrimci oznelik tartismasina ezilenler cephesinden bir bakis TvP nezdinde yalnizca pratik politikanin degil ayni zamanda tarihsel politikanin da yeniden okunmasini gerekli kiliyor Vurgunun isci sinifi ndan ezilenler e kaydigi bu okumanin bir gerekliligi olarak da devrimci mucadele tarihini kapitalizmin ve isci sinifinin ortaya cikisindan yani Aydinlanmadan beri suregelen bir tarihsellikten baslatmayi reddederek ezilenlerin tarih boyunca surdurdukleri devrimci mucadeleyi Marksizmin teorik politik catisi altinda toplamayi hedefliyor Kendini epistemolojik ve ontolojik olarak Aydinlanmacilikla sinirlamaktan uzaklasan bir Marksizmi benimseyen TvP mevcudiyetini ezilenlerin tarih boyunca varolagelmis devrimci mucadelesinin Marksizmin politika ayagi tarafindan kapsanmasi onermesi dogrultusunda insa ediyor Islam literaturunde Muslumanligin kapsamini Kuran dan oncesine genisleten bir teorik yaklasima atfen kullanilan hanif terimini Marksizmin butunselligini ozgul bir bicimde imlemek amaciyla devsirerek Hanif Marksizm adlandirmasini uygun goruyor Hanif Marksizm ile ozgullestirilen teorik politik butunsellik politika alaninda hicbir ezilen kesimin devrimci oznelik kategorisinde onsel bir konumunun olamayacagini belirterek devrimci ozneligin verili bir tarihsellikte politik iktidari hedef alan devrimci ezilen kesimlere ait oldugunu saptiyor Politikanin ve tarihin Hanif Marksizm dusturunca okunmasi israrinda olan TvP tarihte varolagelmis devrimci ezilen mucadelelerinin arkeolojisine girismenin Marksizmin varliginin zorunlu bir unsuru oldugunu dile getirir Hanif Marksizm dusturunca benimsenen Aydinlanmadan kopus fikri TvP nin butunluklu mantiksal cercevesi dahilinde din meselesine hem teorik hem de politik acidan farkli bir bakisi beraberinde tasir Teorik bakimdan Aydinlanmaci paradigmanin laiklige bictigi onsel ilerici misyon ve dinlere tayin ettigi gericilik kategorizasyonu reddedilmektedir Althusser in Tarih ereksiz bir surectir onermesini teorik bir dayanak kabul eden TvP Aydinlanma nin ilerlemeci tarih anlayisi dogrultusunda sundugu bu ilericilik ve gericilik dikotomisini bilimsel degil ideolojik olarak niteler Dinlerin insanligin aklini kullanmasinin onunde engel olusturdugu ve insanlari dunyanin gercekligine korlestirdigi seklinde patolojiklestirilmesi insan bilisi ile gerceklik arasindaki ortusmezligin ve bilgi nesnesi gercek nesne ayriminin kabuluyle birlikte TvP tarafindan reddedilmektedir Bu bakimdan din ile ideoloji arasinda epistemolojik bakimdan herhangi bir kategorik ayrim olmadigi saptanir Din Ideolojinin ideoloji ve Ideoloji arasindaki fark icin bkz Louis Althusser Ideoloji ve Devletin Ideolojik Aygitlari bir formudur ve bir ideoloji insan bilisi ile gerceklik arasina afyon olarak ne olcude giriyorsa din de o olcude giriyordur Bu teorik edinimler yoluyla TvP Aydinlanmaciligin cemberinden cikamayan Marksist anlayisin Islam i onsel olarak reddetmesine ve politika alanindan uzaklastirilmasi gereken gerici bir dusman olarak addetmesine karsi cikar Marksizmin ozgullugunu gerceklestirme cabasinca ezilenlerin dinsel potansiyelleri devrimcilestirilmek sureti ile politika alanina tasinmalidir Bu teorik girisimin Turkiye ozgulunde politik ciktisini tarihi boyunca Alevi ve Kurt nufusundan beslenen Turkiye solunun post devrimcilik donemi nde ozellikle Kurtlerin enerjisinin Kurdistan Hareketi tarafindan kapsanmasiyla Turkiye demografisinin buyuk cogunlugunu olusturan Turk Sunni kesimleri Islam ideo kulturel evreninin tasidigi varsayilan devrimci potansiyeller vasitasiyla Hanif Marksizm e devsirme cabasi yonundeki iddiasi olusturuyor Bu devrimcilik cabasinin odagini politik iktidari hedeflemek yani bas dusman olarak devlet aygitina egemen olan kesimi tayin etmek olusturur Musluman ezilenler hususunda devrimcilik icin engel yaratan unsurun mumin olmak degil devletli mumin olmak oldugunu belirten TvP Islam i devletli bir din olmaktan devrimci bir din olmaya iten ugraklarin Islam tarihinde Nizari Ismailileri Karmatiler Zenc Hareketi gibi ornekler sahsinda vucut buldugunu ve bunlarin Hanif Marksizm catisinda yer alan devrimci ezilen mucadeleleri oldugunu dile getirir Islam in bu sekilde Marksist bir okumasina daha once 1930 lu yillardan baslayarak Teori ve Politika nin Marksizmin Turkiye de ozgullestirilmesi hususunda ilk Marksist saydigi Hikmet Kivilcimli girismistir Althusser ve CohenTeori ve Politika ya gore L Althusser ve G A Cohen geride biraktigimiz yuzyilda Marksizme tayin edici teorik katkilar yapan iki onemli dusunurdur TvP Marksizmi bilim felsefe politika bilesenlerinden olusan butunsel bir yapi olarak tanimlar Bilim Marksizmin temeli Marksizmi kendisinden onceki sosyalizm ve komunizm anlayislarindan ayiran ayirt edici bilesendir TvP Althusser in klasik calismalarinin Marx Icin Kapital i Okumak bu bilesenlerin niteliklerine ve birbirleriyle iliskilenislerine donuk temel gorusleri barindirdigini savunur Cohen ise bu bilesenlerden yalnizca birine bilim bilesenine donuk katkisiyla anilir Cohen Karl Marx in Tarih Teorisi calismasinda Marx in bilimsel mirasi olan tarihsel materyalizmin kavramsal yapisini acik bir sekilde ortaya koymustur Dolayisiyla TvP icin Althusser in butunsel bir Marksizm anlayisi sagladigi ve Marksizmde teorik ilerlemenin saglanabilecegi muhtemel yollari gosterdigi soylenebilirken Cohen in calismasi Althusser tarafindan ana hatlari cizilen bu butunsel yapinin tarih teorisi bileseninin yerini emsalsiz bir sekilde berkitmektedir TvP de en belirgin Althusser izleri Althusserci epistemoloji anlayisina ve bilim felsefesine baglilikta kendini gosterir Derginin ozellikle ilk sayilarinda Althusser in epistemolojik duzlem ile ontolojik duzlem arasinda buna paralel olarak bilgi nesnesi ile gercek nesne arasinda kurdugu ayrim cesitli yazilarda ele alinmis ve onemi teslim edilmistir Bilim ve politikanin sirasiyla epistemolojik ve ontolojik duzlemlere ait olduklari ve birbirleriyle dogrudan iliski icinde olmadiklari iddiasi da ayni Althusserci ayrimin etkisiyle dergi sayfalarinda yer bulmustur Soz konusu ayrimin Marksizmin idealist ve ampirist yorumlarinin her ikisinden de kacinmak icin gerekli oldugu bircok yazida dile getirilmistir Felsefe ise bu butunsel yapinin her iki duzlemle temas halinde olan merkezi bileseni olarak tanimlanmistir Cohen Karl Marx in Tarih Teorisi kitabinda tarihsel gelisimi basitce uretim guclerinin gelisme egiliminde oldugu ve uretim iliskilerinin bu gelisimle bagdasip bagdasamamalari nispetinde yukselip dustugu bir surec olarak tasarlar TvP bu tarih gorusunun Marx in maddi olani toplumsal olana onceleyen ontolojik materyalist teziyle paralellik gosterdigini savunur Ayni gerekceyle Cohen in uretim guclerini onceleyen tarih gorusunun Althusser in uretim iliskilerini onceleyen gorusune kiyasla Marx in materyalizmiyle daha fazla bagdasiklik gosterdigi de dergi sayfalarinda ifade edilmistir TvP ye gore Cohen in calismasi 20 yuzyilin baslangicindan itibaren gorulen Marksizmin salt felsefi yorumlanmasiyla Marksist butunsellikten vazgecilmesi ve materyalist tezlerin terk edilmesi girisimlerine karsi guclu bir yanit olmustur Ayrica Cohen in kitabi kaleme alirken bagli kaldigi analitik yazim standartlari kitabin acik uslubu ve guclu mantiksal kurgusu dergi tarafindan olumlu karsilanmaktadir Teori ve Politika ne Althusserciligi ne de Cohen in analitik Marksizmini oldugu gibi kabul eder her iki anlayisi da elestirel edinime tabi tutma taraftaridir Ayrica bu iki okul arasindaki tarihsel ve teorik ayriliklara ragmen verimli bir sentezin mumkun oldugunu savunmaktadir Dis baglantilarTeori ve Politika28 Ocak 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Tanil Bora 2016 Cereyanlar Turkiye de Siyasi Ideolojiler Iletisim Yayinlari ss 890 ISBN 978 975 05 2217 8 URL vikibagi karisikligi yardim Metin Culhaoglu Mart 2015 Binyil Esiginde Marksizm ve Turkiye Solu Yordam Kitap ss 130 ISBN 978 605 172 067 8 Banu Bargu 23 Eylul 2014 Starve and Immolate The Politics of Human Weapons Columbia University Press ss 443 ISBN 978 0 231 53811 4 Mustafa Sener 2010 Turkiye Solunda Uc Tarz i Siyaset Yordam Kitap ISBN 978 9944 122 95 5 Ozgur Mutlu Ulus 8 Aralik 2010 The Army and the Radical Left in Turkey Military Coups Socialist Revolution and Kemalism I B Tauris ISBN 978 0 85773 867 7 Kaynakca a b Kara Melik Sahra S Mert I Butunsel Marksist Olusum Yolunda Bir Girisim Icin Genel Cerceve Taslagi Teori ve Politika 28 Ocak 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Ocak 2019 Kara M Mert I Sahra S Butunsel Marksist Olusum Yolunda Bir Girisim Icin Genel Cerceve Taslagi 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Subat 2020 Kayaoglu Metin Post Marksizm ile Dar Marksizmin Otesinde Teori ve Politika 24 25 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Subat 2020 Kara Melik Post Devrimcilik Donemi Teori ve Politika 28 Ocak 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Ocak 2019 Kayaoglu Metin Ezilenlerin Marksizmi Teori ve Politika 4 Eylul 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Eylul 2019 Kayaoglu Metin Elestiri Silahi ve Silahlarin Elestirisi Marksizmde Ayrimlar Teori ve Politika 4 Eylul 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Eylul 2019 Timpanaro Sebastiano Yaz 1997 Materyalizm Uzerine Dusunceler Teori ve Politika 7 Kayaoglu Metin Post Marksizm ile Dar Marksizmin Otesinde Teori ve Politika 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Subat 2020 Kayaoglu Metin Marksizmin Furkani ve Islamin Ayiraci Teori ve Politika 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Subat 2020 Kayaoglu Metin Ne Liberalizm Ne Derin Liberalizm Aydinlanmacilik Hanif Marksizm Teori ve Politika 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Subat 2020 Kayaoglu Metin Ezilenlerin Marksizmi Teori ve Politika 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Subat 2020 Saltik Veli Tarih Bilimi ve Ezilenlerin Tarihyazimi Uzerine Notlar Teori ve Politika 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Subat 2020 Kayaoglu Metin Ne Liberalizm Ne Derin Liberalizm Aydinlanmacilik Hanif Marksizm Teori ve Politika 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Subat 2020 Eliacik Ihsan Kapitalizm Islam ve Sol Teori ve Politika 53 Hanif Marksizm Ilerici Solculuktan Gerici Devrimcilige Ekmek ve Adalet 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Subat 2020 Aytac Vedat Tarih Bilimi ve Bilgi Nesnesi Gercek Nesne Ayrimi Teori ve Politika 7 Kayaoglu Metin Elestiri Silahi ve Silahlarin Elestirisi Marksizmde Ayrimlar 8 4 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Subat 2020 Kayaoglu Metin Uretim ve Siniflar Teori ve Politika 19 20 Bulduruc Suleyman YIlmaz Butunsel Marksizm Icin Althusser ve Cohen ile Birlikte Karsi Teori ve Politika s 76