Bu madde, uygun değildir.Ağustos 2012) ( |
Tiberya (Tiberias, Tiberian); günümüz İsrail'inde kuzeyde yer alan bir kent ve eski çağlardan günümüze kadar gelen bir coğrafi bölgedir.
I. Süleyman döneminde Osmanlı sarayı ile yakın ilişkileri olan Yasef Nassi Yahudileri bu bölgeye yerleşmesini sağlamak istemiş ve bu isteğine ulaşmıştır. Tiberya'da bir Yahudi yerleşim bölgesi kurma izni almıştır.
Yasef Nassi, İstanbul'a gelmeden önce, Avrupa'da Hristiyan zulmü altında yaşamakta olan Yahudileri yerleştirmek maksadıyla Venedik'ten bir ada satın almak istemiştir. Ancak gerek ticari rekabetten, gerekse Yahudilere karşı düşmanlıklarından dolayı Yasef Nassi'nin bu talebi Venedik Senatosu'nca kabul edilmemiştir. Yasef Nassi, bu fikrini gerçekleştirmekten ümidini kesmemiş, İstanbul'a yerleştikten sonra da bu istikametteki çalışmalarına devam etmiştir. Nihayet bu isteğine ulaşmış ve Kanuni Sultan Süleyman'dan Tiberya'da bir Yahudi yerleşim bölgesi kurma izni almıştır. Süleyman, Yasef Nassi'ye minnettarlığının bir nişanesi olarak Filistin'de Tiberya şehrini çevresiyle birlikte zulme uğrayan milletine bir sığınak yeri olarak geliştirmesi için izin verdi. Yasef Nassi, bütün Yahudileri imtiyazını aldığı Tiberya'ya göçe çağırdı. İşte bu sebepten Yasef Nassi'nin Siyonizm'in öncüsü olduğu üzerinde durulur.
Reznik ve Ballin'in, Ha-Cohen'den naklettiklerine göre Kanuni Sultan Süleyman, Tiberya ve çevresini Avrupa'dan gelecek olan Yahudileri yerleştirmek üzere vermiştir.
Yasef Nassi, Tiberya'yı imar etmek üzere Haham Yasef ben Ardut'u görevlendirmiştir. Ardut elinde padişahın yazılı bir fermanı ve yanında korumaları ile birlikte Şam kadısına müracaat etmiştir. Şam kadısı fermana istinaden, Tiberya'yı yeniden imar etmek için işçiler görevlendirmiştir. Ancak o bölgede yaşayan yaşlı bir şeyh; "Eski bir kitapta okuduğuma göre, Tiberya denilen şehir yeniden imar edilince dinimiz yok olacak, biz de günahkar olarak yok olacağız" diyerek imar işine karşı çıkmıştır. Bunun üzerine Nassi'nin adamı Haham Ardut, durumu Şam Kadısına arz etmiştir. Kadı bu işe önayak olan Şeyh ile birkaç elebaşıyı cezalandırmış ve şehrin yeniden imarına başlanmıştır. Beş yıl süren bir çalışmadan sonra Tiberya şehrinin imarı 1565'te tamamlanmıştır.
Tiberya şehrinin imarı tamamlandıktan sonra Yasef Nassi, Avrupa'da zulüm altında yaşayan Yahudileri buraya yerleşmeleri için davet etmiştir. Ayrıca O, Tiberya'ya yerleşecek dindaşlarının dokumacılık yapabilmeleri için Tiberya'ya yün ve ipek getirtmiştir. Yasef Nassi'nin yaptığı bu çağrı, Yahudiler arasında büyük heyecan meydan getirmiştir. İtalya'nın güneyinde yaşayan küçük bir Yahudi cemaati, bunu büyük bir sevinçle karşılamıştır. Bu olay, Yahudiler arasında Mesih'in gelişinin yakın olduğunun ve Yahudi krallığının yeniden kurulacağının alameti olarak yorumlanmıştır.
Yasef Nassi'nin Tiberya'da bir Yahudi yerleşim birimi kurma girişimi, çeşitli sebeplerden dolayı başarıya ulaşamamıştır. Reznik'in; "Pers İmparatoru Kirus'un Babil'i fethettiğinde (M.Ö. 538) Yahudilerin vatanlarına dönmelerine izin verildiği gibi, Türk sultanı da bu örneği izleyerek Tiberya'yı Yahudilere bağışlayıp, onların Filistin üzerindeki haklarını vermiştir" sözleriyle tavsif ettiği gibi Tiberya Projesi gerçekleşememiştir.
Reznik'e göre, Tiberya şehrinin iklimi elverişli değildi. Bu bakımdan Avrupa'nın değişik yerlerinden Yahudi göçmenler, Tiberya'nın iklimine uyum sağlayamıyorlardı. Buna karşılık göçmenler, Tiberya'ya fazla uzak olmayan, Yahudilerin yoğun olarak yaşadığı, Kabbalist faaliyetlerin yoğun olduğu ve iklimi elverişli olan Safed'i tercih ediyorlardı. Ayrıca yüzyıllar boyunca ezilip horlanmış olan bir halk, böyle bir teşebbüse ruhen hazır değildi.Onlar Tanrıdan bir mucize gelerek Tapınağın tekrar yapılacağını umuyorlar ve bu iş için gayret göstermiyorlardı. Avrupa Devletleri de bu projenin gerçekleşmesini engelliyordu. Cecil Rohth da Tiberya projesinin gerçekleşmemesine, yerli Arap ve Hristiyan entrikaları ile Nassi'nin İstanbul'daki düşmanlarının kıskançlığının sebep olduğunu ileri sürmektedir.
Yahudi tarihçi Mosche Sevilla-Sharon, Tiberya projesinin amaca ulaşamamasını, Yahudilerin o dönemde henüz Filistin'e dönmeye hazır olmamalarına, idealist fikre sahip olmalarına rağmen uygulamada güçsüz olmalarına ve o günkü Türkiye Yahudilerinin zamanın en rahat cemaati olmasına bağlamıştır. Sharon, Yasef Nassi'nin Tiberya'da bağımsız ya da yarı bağımsız bir Yahudi kolonisi kurmak ve bu koloniye Avrupa'da zor şartlar altında yaşayan Yahudileri yerleştirmek istemesini, Thedor Hertzl'in ortaya koyduğu Eylemci Siyonizm'e benzemiştir. Ona göre Yasef Nassi, Thedor Hertzl'den dört asır önce aynı şeyi düşünmüştür.
Yahudi kaynakların dayanarak yukarıda anlattığımız ve Tiberya Projesi olarak meşhur olan bu teşebbüs hakkında Osmanlı belgelerinde bilgi yoktur. Bu yüzden, böyle bir projenin olup olmadığı Osmanlı belgeleriyle teyit edilememektedir. Ancak yarı efsaneleşmiş bu bilgilerden anlaşıldığına göre, Kanuni Sultan Süleyman, ülkesinin başka yerlerine olduğu gibi Tiberya'ya da Yahudilerin yerleşmelerine izin vermiştir. Fakat bu hadisenin Osmanlı Devleti için fazla önemi yoktur. Buna karşılık, Yahudiler için canlarının ve mallarının emniyet içinde olacağı bir yer bulmak son derce önemlidir. Bu durumda, Yahudilerin Osmanlı Devleti'nin toprakları üzerinde o dönemde bir Yahudi Krallığı kurmayı düşünmeleri ancak hayal olabilirdi. Nitekim daha sonra Sabatay Sevi'ye inanan Yahudilerin düştükleri feci durum bunu açıkça ortaya koymaktadır.
Isaırah Friedman, Tiberya şehri çevresindeki yedi köyle birlikte imtiyazını alan Yasef Nassi'nin bir Yahudi Devleti kuracağına dair yeterli delillerin olmadığından, buraya İspanya'dan gelecek Yahudileri yerleştirmek amacı taşıdığından bahseder. James Pankers'e göre Yasef Nassi burada "Ekonomik Bağımsızlık" elde etmek istiyordu. Tiberya'nın etrafını kale duvarları ile çevirmiş fakat yeterli sayıda Yahudi'yi buraya toplayamamıştı. Cecil Roth da, Sultan'ın Yasef Nassi'ye Tiberya ve çevresinde öz imtiyaz verdiğinden, buna karşılık Osmanlı Devleti'nin Yasef Nassi'den her yıl 1000 düka kira aldığından bahisle şunları yazar: "Yasef Nassi ailesinin Filistin severlik eğilimi en erken kesin bir meydan okuma idi. Sonra bu olayda Modern Siyonist hareketin büyük öncüleri arasında zikredilmeye değer işaretler vardı". Refus Learsi ise Yasef Nassi'nin düpedüz "Yahudi Devleti" kurmak istediğinden bahseder: Tiberya için Yasef Nassi, Sultan tarafından muhtariyet idaresi verileceğini umuyor, burada büyük bir Yahudi yerleşim alanı planlıyordu. Yasef Nassi, gerçekten bütün hayatı müddetince Yahudi Devleti kurmak hayalini beslemişti. Bir çağrısında zulme uğrayan milletini eski anayurduna dönmeye davet ediyordu. Onların göçü için gemiler bile tedarik etmişti. Bu uğurda İsmail Hami Danişment şunları yazar: "Yasef Nassi ailesinde Siyonizm'e benzer temayüller de vardır. Bunlar Avrupa'da papalık makamının tazyiki engizisyon mezalimi altında tehlikeli günler geçirmekte olan Yahudilerle Marranları toplayıp ayrı bir yurda yerleştirmek fikri takip etmişlerdir". Yasef Nassi, Kudüs'e de özel bir önem vermiş, buraya da Yahudi göçlerini teşvike çalışmış, inşaat faaliyetlerinin geliştirilmesini teşvik etmiştir.
Yasef Nassi, Filistin'de bir Yahudi Devleti kurmak emeli taşıyordu. Osmanlı Devleti'nin Mısır, Mezopotamya, Batı Anadolu, Balkanlar gibi daha mümbit toprakları ve yerleşim alanları varken, pek de verimli ve cazip olmayan Filistin üzerinde durması, maziden gelen tarihi bir gelenek ve idealin ifadesiydi. Yasef Nassi'nin hareketi tıpa tıp Siyasal Siyonizm'in kurucularından olan Thedor Hertzl'in mücadelesini andırmaktadır. Her ikisi de dünyada Yahudiler üzerinde artan baskı ve zulüm sebebiyle Yahudi Devleti ve Filistin'le ilgili planlar geliştirmişlerdir. Yine her ikisi de, Osmanlı Devleti'nden, ona para ve diplomatik yardım vaadiyle Filistin'de ilkin "Muhtar Yahudi Yerleşimi" düşünmüşler, fırsat bulunca bunu "Bağımsız Yahudi Devleti"ne dönüştürmek istemişlerdir.
Yasef Nassi'de, Thedor Hertzl'e bir diğer benzerlik de Yahudilere yurt için sadece Filistin üzerinde durmamak olmuştur. Hertzl, Filistin'e alternatif olarak nasıl ki Arjantin ve Uganda üzerinde duracaksa Yasef Nassi de Akdeniz'deki adalar üzerinde durmuştur. Bu ilgi ve çabası sonucu, Sultan II. Selim'den 1566 yılında Osmanlı hakimiyetindeki Naksos Adaları Dukalığını almıştır. Burası için de Osmanlı Devleti'ne 40.000 duka kira veren Yasef Nassi, adalardan İtalyanları boşalttırmış, burada da kale duvarları inşa ettirerek Avrupa'da bilhassa İtalya'da Papa IV. Paul ve Papa Pius zamanında zulüm gören Yahudileri Naksos adalarına yerleşmeye davet etmiştir. Buraya adeta bir devlet özelliği vermiştir
Dış bağlantılar
- Tiberya22 Şubat 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Tiberya Fotoğrafları 12 Kasım 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- İsrail haritası 28 Mayıs 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Uydu haritası.. 15 Temmuz 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu madde Vikipedi bicem el kitabina uygun degildir Maddeyi Vikipedi standartlarina uygun bicimde duzenleyerek Vikipedi ye katkida bulunabilirsiniz Gerekli duzenleme yapilmadan bu sablon kaldirilmamalidir Agustos 2012 Tiberya Tiberias Tiberian gunumuz Israil inde kuzeyde yer alan bir kent ve eski caglardan gunumuze kadar gelen bir cografi bolgedir I Suleyman doneminde Osmanli sarayi ile yakin iliskileri olan Yasef Nassi Yahudileri bu bolgeye yerlesmesini saglamak istemis ve bu istegine ulasmistir Tiberya da bir Yahudi yerlesim bolgesi kurma izni almistir Yasef Nassi Istanbul a gelmeden once Avrupa da Hristiyan zulmu altinda yasamakta olan Yahudileri yerlestirmek maksadiyla Venedik ten bir ada satin almak istemistir Ancak gerek ticari rekabetten gerekse Yahudilere karsi dusmanliklarindan dolayi Yasef Nassi nin bu talebi Venedik Senatosu nca kabul edilmemistir Yasef Nassi bu fikrini gerceklestirmekten umidini kesmemis Istanbul a yerlestikten sonra da bu istikametteki calismalarina devam etmistir Nihayet bu istegine ulasmis ve Kanuni Sultan Suleyman dan Tiberya da bir Yahudi yerlesim bolgesi kurma izni almistir Suleyman Yasef Nassi ye minnettarliginin bir nisanesi olarak Filistin de Tiberya sehrini cevresiyle birlikte zulme ugrayan milletine bir siginak yeri olarak gelistirmesi icin izin verdi Yasef Nassi butun Yahudileri imtiyazini aldigi Tiberya ya goce cagirdi Iste bu sebepten Yasef Nassi nin Siyonizm in oncusu oldugu uzerinde durulur Reznik ve Ballin in Ha Cohen den naklettiklerine gore Kanuni Sultan Suleyman Tiberya ve cevresini Avrupa dan gelecek olan Yahudileri yerlestirmek uzere vermistir Yasef Nassi Tiberya yi imar etmek uzere Haham Yasef ben Ardut u gorevlendirmistir Ardut elinde padisahin yazili bir fermani ve yaninda korumalari ile birlikte Sam kadisina muracaat etmistir Sam kadisi fermana istinaden Tiberya yi yeniden imar etmek icin isciler gorevlendirmistir Ancak o bolgede yasayan yasli bir seyh Eski bir kitapta okuduguma gore Tiberya denilen sehir yeniden imar edilince dinimiz yok olacak biz de gunahkar olarak yok olacagiz diyerek imar isine karsi cikmistir Bunun uzerine Nassi nin adami Haham Ardut durumu Sam Kadisina arz etmistir Kadi bu ise onayak olan Seyh ile birkac elebasiyi cezalandirmis ve sehrin yeniden imarina baslanmistir Bes yil suren bir calismadan sonra Tiberya sehrinin imari 1565 te tamamlanmistir Tiberya sehrinin imari tamamlandiktan sonra Yasef Nassi Avrupa da zulum altinda yasayan Yahudileri buraya yerlesmeleri icin davet etmistir Ayrica O Tiberya ya yerlesecek dindaslarinin dokumacilik yapabilmeleri icin Tiberya ya yun ve ipek getirtmistir Yasef Nassi nin yaptigi bu cagri Yahudiler arasinda buyuk heyecan meydan getirmistir Italya nin guneyinde yasayan kucuk bir Yahudi cemaati bunu buyuk bir sevincle karsilamistir Bu olay Yahudiler arasinda Mesih in gelisinin yakin oldugunun ve Yahudi kralliginin yeniden kurulacaginin alameti olarak yorumlanmistir Yasef Nassi nin Tiberya da bir Yahudi yerlesim birimi kurma girisimi cesitli sebeplerden dolayi basariya ulasamamistir Reznik in Pers Imparatoru Kirus un Babil i fethettiginde M O 538 Yahudilerin vatanlarina donmelerine izin verildigi gibi Turk sultani da bu ornegi izleyerek Tiberya yi Yahudilere bagislayip onlarin Filistin uzerindeki haklarini vermistir sozleriyle tavsif ettigi gibi Tiberya Projesi gerceklesememistir Reznik e gore Tiberya sehrinin iklimi elverisli degildi Bu bakimdan Avrupa nin degisik yerlerinden Yahudi gocmenler Tiberya nin iklimine uyum saglayamiyorlardi Buna karsilik gocmenler Tiberya ya fazla uzak olmayan Yahudilerin yogun olarak yasadigi Kabbalist faaliyetlerin yogun oldugu ve iklimi elverisli olan Safed i tercih ediyorlardi Ayrica yuzyillar boyunca ezilip horlanmis olan bir halk boyle bir tesebbuse ruhen hazir degildi Onlar Tanridan bir mucize gelerek Tapinagin tekrar yapilacagini umuyorlar ve bu is icin gayret gostermiyorlardi Avrupa Devletleri de bu projenin gerceklesmesini engelliyordu Cecil Rohth da Tiberya projesinin gerceklesmemesine yerli Arap ve Hristiyan entrikalari ile Nassi nin Istanbul daki dusmanlarinin kiskancliginin sebep oldugunu ileri surmektedir Yahudi tarihci Mosche Sevilla Sharon Tiberya projesinin amaca ulasamamasini Yahudilerin o donemde henuz Filistin e donmeye hazir olmamalarina idealist fikre sahip olmalarina ragmen uygulamada gucsuz olmalarina ve o gunku Turkiye Yahudilerinin zamanin en rahat cemaati olmasina baglamistir Sharon Yasef Nassi nin Tiberya da bagimsiz ya da yari bagimsiz bir Yahudi kolonisi kurmak ve bu koloniye Avrupa da zor sartlar altinda yasayan Yahudileri yerlestirmek istemesini Thedor Hertzl in ortaya koydugu Eylemci Siyonizm e benzemistir Ona gore Yasef Nassi Thedor Hertzl den dort asir once ayni seyi dusunmustur Yahudi kaynaklarin dayanarak yukarida anlattigimiz ve Tiberya Projesi olarak meshur olan bu tesebbus hakkinda Osmanli belgelerinde bilgi yoktur Bu yuzden boyle bir projenin olup olmadigi Osmanli belgeleriyle teyit edilememektedir Ancak yari efsanelesmis bu bilgilerden anlasildigina gore Kanuni Sultan Suleyman ulkesinin baska yerlerine oldugu gibi Tiberya ya da Yahudilerin yerlesmelerine izin vermistir Fakat bu hadisenin Osmanli Devleti icin fazla onemi yoktur Buna karsilik Yahudiler icin canlarinin ve mallarinin emniyet icinde olacagi bir yer bulmak son derce onemlidir Bu durumda Yahudilerin Osmanli Devleti nin topraklari uzerinde o donemde bir Yahudi Kralligi kurmayi dusunmeleri ancak hayal olabilirdi Nitekim daha sonra Sabatay Sevi ye inanan Yahudilerin dustukleri feci durum bunu acikca ortaya koymaktadir Isairah Friedman Tiberya sehri cevresindeki yedi koyle birlikte imtiyazini alan Yasef Nassi nin bir Yahudi Devleti kuracagina dair yeterli delillerin olmadigindan buraya Ispanya dan gelecek Yahudileri yerlestirmek amaci tasidigindan bahseder James Pankers e gore Yasef Nassi burada Ekonomik Bagimsizlik elde etmek istiyordu Tiberya nin etrafini kale duvarlari ile cevirmis fakat yeterli sayida Yahudi yi buraya toplayamamisti Cecil Roth da Sultan in Yasef Nassi ye Tiberya ve cevresinde oz imtiyaz verdiginden buna karsilik Osmanli Devleti nin Yasef Nassi den her yil 1000 duka kira aldigindan bahisle sunlari yazar Yasef Nassi ailesinin Filistin severlik egilimi en erken kesin bir meydan okuma idi Sonra bu olayda Modern Siyonist hareketin buyuk onculeri arasinda zikredilmeye deger isaretler vardi Refus Learsi ise Yasef Nassi nin dupeduz Yahudi Devleti kurmak istediginden bahseder Tiberya icin Yasef Nassi Sultan tarafindan muhtariyet idaresi verilecegini umuyor burada buyuk bir Yahudi yerlesim alani planliyordu Yasef Nassi gercekten butun hayati muddetince Yahudi Devleti kurmak hayalini beslemisti Bir cagrisinda zulme ugrayan milletini eski anayurduna donmeye davet ediyordu Onlarin gocu icin gemiler bile tedarik etmisti Bu ugurda Ismail Hami Danisment sunlari yazar Yasef Nassi ailesinde Siyonizm e benzer temayuller de vardir Bunlar Avrupa da papalik makaminin tazyiki engizisyon mezalimi altinda tehlikeli gunler gecirmekte olan Yahudilerle Marranlari toplayip ayri bir yurda yerlestirmek fikri takip etmislerdir Yasef Nassi Kudus e de ozel bir onem vermis buraya da Yahudi goclerini tesvike calismis insaat faaliyetlerinin gelistirilmesini tesvik etmistir Yasef Nassi Filistin de bir Yahudi Devleti kurmak emeli tasiyordu Osmanli Devleti nin Misir Mezopotamya Bati Anadolu Balkanlar gibi daha mumbit topraklari ve yerlesim alanlari varken pek de verimli ve cazip olmayan Filistin uzerinde durmasi maziden gelen tarihi bir gelenek ve idealin ifadesiydi Yasef Nassi nin hareketi tipa tip Siyasal Siyonizm in kurucularindan olan Thedor Hertzl in mucadelesini andirmaktadir Her ikisi de dunyada Yahudiler uzerinde artan baski ve zulum sebebiyle Yahudi Devleti ve Filistin le ilgili planlar gelistirmislerdir Yine her ikisi de Osmanli Devleti nden ona para ve diplomatik yardim vaadiyle Filistin de ilkin Muhtar Yahudi Yerlesimi dusunmusler firsat bulunca bunu Bagimsiz Yahudi Devleti ne donusturmek istemislerdir Yasef Nassi de Thedor Hertzl e bir diger benzerlik de Yahudilere yurt icin sadece Filistin uzerinde durmamak olmustur Hertzl Filistin e alternatif olarak nasil ki Arjantin ve Uganda uzerinde duracaksa Yasef Nassi de Akdeniz deki adalar uzerinde durmustur Bu ilgi ve cabasi sonucu Sultan II Selim den 1566 yilinda Osmanli hakimiyetindeki Naksos Adalari Dukaligini almistir Burasi icin de Osmanli Devleti ne 40 000 duka kira veren Yasef Nassi adalardan Italyanlari bosalttirmis burada da kale duvarlari insa ettirerek Avrupa da bilhassa Italya da Papa IV Paul ve Papa Pius zamaninda zulum goren Yahudileri Naksos adalarina yerlesmeye davet etmistir Buraya adeta bir devlet ozelligi vermistirDis baglantilarTiberya22 Subat 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Tiberya Fotograflari 12 Kasim 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde Israil haritasi 28 Mayis 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Uydu haritasi 15 Temmuz 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde