Cennetten Akan Irmak: Yaşama Darwinci Bir Bakış; (İngilizce: River Out of Eden: A Darwinian View of Life, Basic Books. 1995. MNew York) Richard Dawkins'in kitabı.
Yazar | Richard Dawkins |
---|---|
Tür | Bilim kitapları |
Yayım | 1999 (1.Basım) |
Yayımcı | Varlık Yayınları |
ISBN |
Gen Bencildir ile evrim mekanizmasını tekrar tartışmaya açan Richard Dawkins, Cennetten Akan Irmak kitabında DNA'nın nasıl yaşam mekanizmasının temeli olduğunu ele alır.
Kitap, yeni nesiller üretebilmiş tüm yaşam şekillerinin ataları olduğu kavramıyla başlar. Türlerin atalarının izlerini, rekabet eden, birleşen ve bazen de yeni türler oluşturmak için ayrılan genlerden meydana gelen yaşam nehrinde sürer. Zamanın akışı içerisinde, organizmaların ve parçalarının temel taşı olan protein yapımını sürdüren ya da sonlandıran bu "sayısal nehir" su yerine DNA'dan oluşur.
Dawkins kitabında “Ormandaki ağaçlar neden uzundur? Ağaçların hepsi kısa olsaydı daha ekonomik bir yaşamları olmaz mıydı? Birçok kadını hamile bırakmak için görece olarak daha az erkek gereksinildiği halde, neden cinsiyet dağılımı yarı yarıyadır? Neden ölümcül hastalıkların genlerini miras alıyoruz?” gibi soruların yanıtlarını paylaşır.
İçerik ve Özet
İçerik
“Cennetten Akan Irmak”, temel olarak Darwin’in evrim teorisini irdeliyor ve Richard Dawkins’e ait ilk üç kitabı özetliyor. Kitap beş bölümden oluşuyor. İlk bölüm, genlerin jeolojik zamanlar boyunca pek çok farklı bedende varlıklarını sürdürdüklerini anlatıyor. İkinci bölüm, modern insanın genler yoluyla insan ailesinin en yakın ortak atasına nasıl ulaşabileceğini ve insan türünün nasıl Afrika’dan yeryüzüne yayıldığını anlatıyor. Üçüncü bölüm, doğada gözlemlenen karmaşık yapıların sadece doğal seçilimle açıklanabileceğini anlatıyor. Dördüncü bölüm, genlerin gelecek nesilleri meydana getirirken amaç, niyet ya da ahlak gibi kavramların dışında hareket ettiğini açıklıyor (bu bölüm yazarın ilk kitabı Gen Bencildir’i özetliyor). Son bölüm ise yeryüzündeki evrimin temel aşamaları irdelenerek evrende başka uzak gezegenlerde de evrimin ve dolayısıyla yaşamın var olabileceği açıklanıyor.
1. Bölüm: Sayısal Irmak
“Sayısal Irmak” adlı ilk bölümde Dawkins, modern insanı var eden atalarımızın her birinin erişkinliğe ulaşmadan ve üremeden ölmediği savıyla evrim tarihi boyunca var olan pek çok türün yok olurken sadece hayatta kalabilenlerin gelecekteki türleri yaratabileceğini açıklıyor. Bu bakış açısıyla hayatta kalarak üreyebilen ataların izinden gidildiğinde ilk tek hücreli canlılara dek ulaşılabilir. Herhangi bir canlı türünün başarısı hayatta kalabilmesi ise, Dawkins’e göre bu sadece buna sebep olan iyi genler bir sonraki nesle aktarıldığı içindir. Ve her nesilde kopyalanan bu genler mutasyonlarla test edilir. Kötü genler böylelikle ayıklanır ve canlı zamanla önceki versiyonlarına göre daha dayanıklı hale gelir. Canlılar genlerini kendi hayatları boyunca değil pek çok nesil boyunca iyileştirmişlerdir, dolayısıyla canlının fiziki bedeni sadece başarılı genleri taşıyan bir kabuktur. Genlerin tek amacı, gen ırmağındaki diğer genlerle uyumlu olarak bir sonraki nesle “en iyi” şekilde aktarılmaktır. Böylece jeolojik devirler boyunca pek çok canlı türü ortaya çıkmış ve pek çoğu da yok olmuştur. Gen ırmağı zaman içinde farklı coğrafi alanlara dağılıp ikiye ayrılarak farklı türlere evrimleşebilir ve bu türler yeniden bir araya gelemez, gelseler bile üreyemezler. Bu nedenle evrim sadece ileri doğru ilerler ve asla geriye dönmez.
2. Bölüm: Tüm Afrika ve Torunları
“Tüm Afrika ve Torunları” adlı bölümde Dawkins, insanın atalarına genler aracılığıyla nasıl ulaşılabileceğini anlatıyor. Öte yandan “başarılı” genlere sahip ataların çokluğuna ve kuzenler arası evliliklerin gen ırmağını nasıl çatallaştırdığına değinen Dawkins, yaşam ağacının bir ağaçtan çok karmaşık bir grafiği andırdığını söylüyor. Buna rağmen genlerin tek bir soy ağacına sahip olduğunu belirtiyor. Tek bir genin izini sürerek belli bir organizmanın hangi atalara sahip olduğu bulunabilir. Fakat bir organizma milyonlarca gene sahiptir ve yine genler yoluyla en son ortak ataya ulaşılabilir. Bir dizi genden oluşan kromozomun zaman içinde genetik rekombinasyona uğraması ise ortak ataya ulaşılması işlemini zorlaştırıyor. Fakat sadece dişiden gelen mitokondriyal DNA, soyaçekim etkisindeki çekirdek DNA’nın aksine üreme sırasında orijinal formunu asla kaybetmiyor. Bu nedenle Dawkins’e göre anneden gelen genlerin izi sürülerek bulunacak ortak ata bir dişi (Mitokondriyal Havva) olacaktır.
3. Bölüm: Saman Altından Su Yürütmek
“Saman Altından Su Yürütmek” adındaki bölümde, doğadaki canlı türlerinde gözlemlenen karmaşıklığın nasıl sadece doğal seçilim ile açıklanabileceğini anlatan Dawkins, bu bölümde Yaradılışçılar’a bir karşı tez sunuyor. Doğada gözlemlenen bazı inceliklerin (orkidenin dişi yabanarısına benzemesi, arıların besine giden yolu kovandaki arılara gösteren dansı ya da yaprağı andıran böceklerin varlığı vb.) evrimden kaynaklanamayacağını ve mutlaka tasarlanmış olmaları gerektiği savını çürütüyor. Dawkins, sözgelimi yabanarısının gözünden bakıldığında böyle bir benzerliğin asla bizim algıladığımız gibi algılanamayacağını açıklıyor. Canlıların algılarının deneylerle yapay bir biçimde bozulabildiğini ve bunun kusursuz bir tasarım olmadığını (öldüğünde oleik asit salgılayan arıların, oleik asit sürülmüş canlı arıları kovandan dışarı attıkları ya da hindinin yavrusunu sesinden ayırt edebildiği ve ses çıkaramayan yavrularını nesli için tehdit unsuru sayarak öldürmesi örneğindeki gibi) kanıtlıyor. Yaprağı andıran böceklerin ise başarılı bir kamuflaja sahip olan genleri bir sonraki nesle aktardıkları için günümüzdeki haliyle var olabildiğini anlatıyor. Ve bu doğal seçilimin sadece başarılı bir kamuflajla değil, çevresel koşullarla da (aydınlık, av ve avcı arasındaki mesafe, bakış açısı, avın yaşı ve becerileri vb.) da şekillendiğini açıklıyor. Aynı şekilde insan gözünün kusursuz yaratılmadığını, doğada var olan pek çok farklı görme organının varlığı ve İsveçli bilim insanlarının gerçekleştirdiği simülasyonlarla kanıtlıyor.
4. Bölüm: Tanrının Yararlılık İşlevi
“Tanrının Yararlılık İşlevi” adlı bölümde yaşamın bir amacı olup olmadığı tartışılıyor. Dawkins, felsefecilerin ve din adamlarının asırlardır boşuna anlamlandırmaya çalıştıkları yaşamın rastlantısal olduğunu ileri sürüyor. Darwin’in Ichneumonidae türü bir sineğin larvalarını canlı bir tırtılın içine bırakarak çoğalmasının merhametli bir Tanrı’ya yakışmadığını düşündüğünü ve dine olan inancını böylece yitirmeye başladığını alıntılayan Dawkins, sineğin larvaları tarafından canlı canlı yenen tırtılın biz insanlara göre vahşice ölümünü aslında bir yaşam biçimi olarak kabullenmemizi istiyor. Aynı şekilde bir çocuğun yaşlanarak ölmek yerine bir kazada ölmesinin Tanrısal bir düzenin parçası olamayacağını da aynı şekilde kabullenmemiz gerekiyor. Dawkins’e göre amaç, ekonomistlerin “yararlılık işlevi” dedikleri bir şeydir. Mühendisler bir aletin ne işe yaradığını ters mühendislik sayesinde ortaya çıkarabilir. Dawkins bu bölümde Tanrının yaratım sürecine aynı modeli uyguluyor. Sonuç olarak, ekosistemin ya da bir canlı türünün varlığının belirli bir amacı yoktur. O nedenle bir canlının “anlamlı” bir yaşam sürdüğünü ya da ölürken ilahi bir bedel ödediğini söylemek yanlıştır. Doğada sadece genlerin yararlılık işlevi bulunur ve meydana getirdikleri, kullandıkları ve yok ettikleri fizik bedenleri umursamazlar. Bu bakış açısıyla doğanın tek tanrısı genlerdir. Üreme gerçekleştiği ve genler bir sonraki nesle aktarıldığı sürece ebeveynlere ne olduğu önemsizdir. Bu nedenle doğadaki her canlı yok olmadan önce tüm kaynaklarını kullanarak üremeye ve çoğalmaya çalışır.
5. Bölüm: Kopyalanma Bombası
“Kopyalanma Bombası” adlı son bölümde, Dawkins Darwin’in evrim teorisinin nasıl dünya dışında da işleyebileceğini açıklıyor. Kendini kopyalayabilen varlıkları ortaya çıkaracak kimyasal süreçlerin nasıl işlediğini anlatıyor. Bu türden bir çoğalma ve yayılmanın süpernovalara benzer ama çok daha yavaş bir patlamayla açığa çıktığını belirten Dawkins, yabancı bir gezegende, yabancı bir evrim sürecinde de görülebilecek olan yeryüzündeki yaşamın temel aşamalarını irdeliyor. Bu eşikler, “kopyalanma, bilinç, dil, teknoloji, radyo sinyalleri ve uzay yolculuğu”ndan oluşuyor. İnsanlığın henüz aya ayak basmış olmasının son aşamanın başlangıcı bile sayılamayacağını belirten Dawkins, uzaya başka akıllı canlılar tarafından bulunması için gönderilen uyduların ne yazık ki çok az şansı olduğunu belirterek kitabını noktalıyor.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Cennetten Akan Irmak Yasama Darwinci Bir Bakis Ingilizce River Out of Eden A Darwinian View of Life Basic Books 1995 MNew York Richard Dawkins in kitabi Cennetten Akan Irmak Yasama Darwinci Bir BakisYazarRichard DawkinsTurBilim kitaplariYayim1999 1 Basim YayimciVarlik YayinlariISBN975 434 203 2 Gen Bencildir ile evrim mekanizmasini tekrar tartismaya acan Richard Dawkins Cennetten Akan Irmak kitabinda DNA nin nasil yasam mekanizmasinin temeli oldugunu ele alir Kitap yeni nesiller uretebilmis tum yasam sekillerinin atalari oldugu kavramiyla baslar Turlerin atalarinin izlerini rekabet eden birlesen ve bazen de yeni turler olusturmak icin ayrilan genlerden meydana gelen yasam nehrinde surer Zamanin akisi icerisinde organizmalarin ve parcalarinin temel tasi olan protein yapimini surduren ya da sonlandiran bu sayisal nehir su yerine DNA dan olusur Dawkins kitabinda Ormandaki agaclar neden uzundur Agaclarin hepsi kisa olsaydi daha ekonomik bir yasamlari olmaz miydi Bircok kadini hamile birakmak icin gorece olarak daha az erkek gereksinildigi halde neden cinsiyet dagilimi yari yariyadir Neden olumcul hastaliklarin genlerini miras aliyoruz gibi sorularin yanitlarini paylasir Icerik ve OzetIcerik Cennetten Akan Irmak temel olarak Darwin in evrim teorisini irdeliyor ve Richard Dawkins e ait ilk uc kitabi ozetliyor Kitap bes bolumden olusuyor Ilk bolum genlerin jeolojik zamanlar boyunca pek cok farkli bedende varliklarini surdurduklerini anlatiyor Ikinci bolum modern insanin genler yoluyla insan ailesinin en yakin ortak atasina nasil ulasabilecegini ve insan turunun nasil Afrika dan yeryuzune yayildigini anlatiyor Ucuncu bolum dogada gozlemlenen karmasik yapilarin sadece dogal secilimle aciklanabilecegini anlatiyor Dorduncu bolum genlerin gelecek nesilleri meydana getirirken amac niyet ya da ahlak gibi kavramlarin disinda hareket ettigini acikliyor bu bolum yazarin ilk kitabi Gen Bencildir i ozetliyor Son bolum ise yeryuzundeki evrimin temel asamalari irdelenerek evrende baska uzak gezegenlerde de evrimin ve dolayisiyla yasamin var olabilecegi aciklaniyor 1 Bolum Sayisal Irmak Sayisal Irmak adli ilk bolumde Dawkins modern insani var eden atalarimizin her birinin eriskinlige ulasmadan ve uremeden olmedigi saviyla evrim tarihi boyunca var olan pek cok turun yok olurken sadece hayatta kalabilenlerin gelecekteki turleri yaratabilecegini acikliyor Bu bakis acisiyla hayatta kalarak ureyebilen atalarin izinden gidildiginde ilk tek hucreli canlilara dek ulasilabilir Herhangi bir canli turunun basarisi hayatta kalabilmesi ise Dawkins e gore bu sadece buna sebep olan iyi genler bir sonraki nesle aktarildigi icindir Ve her nesilde kopyalanan bu genler mutasyonlarla test edilir Kotu genler boylelikle ayiklanir ve canli zamanla onceki versiyonlarina gore daha dayanikli hale gelir Canlilar genlerini kendi hayatlari boyunca degil pek cok nesil boyunca iyilestirmislerdir dolayisiyla canlinin fiziki bedeni sadece basarili genleri tasiyan bir kabuktur Genlerin tek amaci gen irmagindaki diger genlerle uyumlu olarak bir sonraki nesle en iyi sekilde aktarilmaktir Boylece jeolojik devirler boyunca pek cok canli turu ortaya cikmis ve pek cogu da yok olmustur Gen irmagi zaman icinde farkli cografi alanlara dagilip ikiye ayrilarak farkli turlere evrimlesebilir ve bu turler yeniden bir araya gelemez gelseler bile ureyemezler Bu nedenle evrim sadece ileri dogru ilerler ve asla geriye donmez 2 Bolum Tum Afrika ve Torunlari Tum Afrika ve Torunlari adli bolumde Dawkins insanin atalarina genler araciligiyla nasil ulasilabilecegini anlatiyor Ote yandan basarili genlere sahip atalarin cokluguna ve kuzenler arasi evliliklerin gen irmagini nasil catallastirdigina deginen Dawkins yasam agacinin bir agactan cok karmasik bir grafigi andirdigini soyluyor Buna ragmen genlerin tek bir soy agacina sahip oldugunu belirtiyor Tek bir genin izini surerek belli bir organizmanin hangi atalara sahip oldugu bulunabilir Fakat bir organizma milyonlarca gene sahiptir ve yine genler yoluyla en son ortak ataya ulasilabilir Bir dizi genden olusan kromozomun zaman icinde genetik rekombinasyona ugramasi ise ortak ataya ulasilmasi islemini zorlastiriyor Fakat sadece disiden gelen mitokondriyal DNA soyacekim etkisindeki cekirdek DNA nin aksine ureme sirasinda orijinal formunu asla kaybetmiyor Bu nedenle Dawkins e gore anneden gelen genlerin izi surulerek bulunacak ortak ata bir disi Mitokondriyal Havva olacaktir 3 Bolum Saman Altindan Su Yurutmek Saman Altindan Su Yurutmek adindaki bolumde dogadaki canli turlerinde gozlemlenen karmasikligin nasil sadece dogal secilim ile aciklanabilecegini anlatan Dawkins bu bolumde Yaradiliscilar a bir karsi tez sunuyor Dogada gozlemlenen bazi inceliklerin orkidenin disi yabanarisina benzemesi arilarin besine giden yolu kovandaki arilara gosteren dansi ya da yapragi andiran boceklerin varligi vb evrimden kaynaklanamayacagini ve mutlaka tasarlanmis olmalari gerektigi savini curutuyor Dawkins sozgelimi yabanarisinin gozunden bakildiginda boyle bir benzerligin asla bizim algiladigimiz gibi algilanamayacagini acikliyor Canlilarin algilarinin deneylerle yapay bir bicimde bozulabildigini ve bunun kusursuz bir tasarim olmadigini oldugunde oleik asit salgilayan arilarin oleik asit surulmus canli arilari kovandan disari attiklari ya da hindinin yavrusunu sesinden ayirt edebildigi ve ses cikaramayan yavrularini nesli icin tehdit unsuru sayarak oldurmesi ornegindeki gibi kanitliyor Yapragi andiran boceklerin ise basarili bir kamuflaja sahip olan genleri bir sonraki nesle aktardiklari icin gunumuzdeki haliyle var olabildigini anlatiyor Ve bu dogal secilimin sadece basarili bir kamuflajla degil cevresel kosullarla da aydinlik av ve avci arasindaki mesafe bakis acisi avin yasi ve becerileri vb da sekillendigini acikliyor Ayni sekilde insan gozunun kusursuz yaratilmadigini dogada var olan pek cok farkli gorme organinin varligi ve Isvecli bilim insanlarinin gerceklestirdigi simulasyonlarla kanitliyor 4 Bolum Tanrinin Yararlilik Islevi Tanrinin Yararlilik Islevi adli bolumde yasamin bir amaci olup olmadigi tartisiliyor Dawkins felsefecilerin ve din adamlarinin asirlardir bosuna anlamlandirmaya calistiklari yasamin rastlantisal oldugunu ileri suruyor Darwin in Ichneumonidae turu bir sinegin larvalarini canli bir tirtilin icine birakarak cogalmasinin merhametli bir Tanri ya yakismadigini dusundugunu ve dine olan inancini boylece yitirmeye basladigini alintilayan Dawkins sinegin larvalari tarafindan canli canli yenen tirtilin biz insanlara gore vahsice olumunu aslinda bir yasam bicimi olarak kabullenmemizi istiyor Ayni sekilde bir cocugun yaslanarak olmek yerine bir kazada olmesinin Tanrisal bir duzenin parcasi olamayacagini da ayni sekilde kabullenmemiz gerekiyor Dawkins e gore amac ekonomistlerin yararlilik islevi dedikleri bir seydir Muhendisler bir aletin ne ise yaradigini ters muhendislik sayesinde ortaya cikarabilir Dawkins bu bolumde Tanrinin yaratim surecine ayni modeli uyguluyor Sonuc olarak ekosistemin ya da bir canli turunun varliginin belirli bir amaci yoktur O nedenle bir canlinin anlamli bir yasam surdugunu ya da olurken ilahi bir bedel odedigini soylemek yanlistir Dogada sadece genlerin yararlilik islevi bulunur ve meydana getirdikleri kullandiklari ve yok ettikleri fizik bedenleri umursamazlar Bu bakis acisiyla doganin tek tanrisi genlerdir Ureme gerceklestigi ve genler bir sonraki nesle aktarildigi surece ebeveynlere ne oldugu onemsizdir Bu nedenle dogadaki her canli yok olmadan once tum kaynaklarini kullanarak uremeye ve cogalmaya calisir 5 Bolum Kopyalanma Bombasi Kopyalanma Bombasi adli son bolumde Dawkins Darwin in evrim teorisinin nasil dunya disinda da isleyebilecegini acikliyor Kendini kopyalayabilen varliklari ortaya cikaracak kimyasal sureclerin nasil isledigini anlatiyor Bu turden bir cogalma ve yayilmanin supernovalara benzer ama cok daha yavas bir patlamayla aciga ciktigini belirten Dawkins yabanci bir gezegende yabanci bir evrim surecinde de gorulebilecek olan yeryuzundeki yasamin temel asamalarini irdeliyor Bu esikler kopyalanma bilinc dil teknoloji radyo sinyalleri ve uzay yolculugu ndan olusuyor Insanligin henuz aya ayak basmis olmasinin son asamanin baslangici bile sayilamayacagini belirten Dawkins uzaya baska akilli canlilar tarafindan bulunmasi icin gonderilen uydularin ne yazik ki cok az sansi oldugunu belirterek kitabini noktaliyor