Mezraa - Teleilat Höyüğü, Şanlıurfa il merkezinin kuzeybatısında, Birecik ilçesinin 5 km güneyinde, Köyü'nün hemen batısında ve kısmen altına yayılmış olan bir höyüktür. Yayıldığı alan 7 hektar olan höyük 450 x 160 metre boyutlarında olup 4 metre yüksekliktedir.
Arkeolojik Höyük | |
Adı: | Mezraa - Teleilat |
il: | Şanlıurfa |
İlçe: | Birecik |
Köy: | |
Türü: | Höyük |
Tahribat: | |
Tescil durumu: | Tescilli |
Tescil No ve derece: | 388 |
Tescil tarihi: | 14.08.1990 |
Araştırma yöntemi | Kazı |
Kazılar
Fırat üzerinde yapımı planlanan Birecik ve Kargamış Barajlarının su toplama alanları altında kalacak arkeolojik değerlerin saptanması amacıyla başkanlığında, R. Breuninger ve J. Knudstad'ın katılımıyla gerçekleştirilen yüzey araştırmaları sırasında, 1989 yılında saptanmıştır. Ardından ODTÜ bünyesindeki (Tarihsel Çevre Değerlerini Araştırma Merkezi) koordinatörlüğünde 1998 yılında İstanbul Üniversitesi Prehistorya Anabilim Dalı'nca yüzey araştırmaları yapılmıştır. Hemen ardından belirtilen Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Mehmet Özdoğan başkanlığındaki kazılar 1999 yılında başlatılmıştır. Karkamış Baraj Gölü kenarına yapılan set sayesinde höyük su altında kalmaktan kurtulmuştur. Bu durum, Mezraa - Teleilat Projesi olarak höyüğün bir açık hava müzesi olarak düzenlenmesine olanak sağlamaktadır. Kazı çalışmalarına parasal destek ODTÜ TAÇDAM ve İstanbul Üniversitesi Araştırma Fonu'nca sağlanmıştır.
Tabakalanma
Mezraa - Teleilat Höyüğü, alt evreleri olan dört kültür evresi göstermektedir. Bu kültür evreleri yeniden eskiye olarak şu şekilde sıralanmaktadır.
- I. kültür evresi Demir Çağı
- IA - Ahameniş / Pers Dönemi
- IB – Yeni Asur yapı katı
- IC - kültür katı
- II. kültür evresi
- IIA - Geç Neolitik Çağ kültür katı (Proto-Halaf kültür katı)
- IIB - kültür katı (Proto-Halaf kültür katı)
- IIC - kültür katı ( kültür katı)
- III. kültür evresi Çanak Çömlekli – Çanak Çömleksiz Geçiş Dönemi (Hassuna öncesi kültür katı)
- IV. kültür evresi
I. kültür evresi – Demir Çağı
Demir Çağı'na tarihlenen I. kültür evresinde, 1A, 1B ve 1C olarak tanımlanan üç yapı evresi olduğu belirtilmektedir. En üst yapı katı olan 1A yapı katı, bir Pers yapı kompleksiyle temsil edilmektedir ama oldukça tahrip olmuş durumdadır. Bu dönem mimarisinin Asur mimarisinden bir hayli farklı olmasına karşın anıtsal yapılar içerdiği belirtilmektedir. 1B yapı katında, 40 x 32 metre ölçüsünde tek bir yapı ortaya çıkarılmıştır. Plan olarak merkezi bir avlu çevresinde iki dizi halinde küçük mekanlardan oluşan bu yapı, Kuzey Suriye Yeni Asur Dönemi saray yapılarına benzemektedir. Diğer buluntularla birlikte bu dönemde höyüğün, bölgedeki tarımsal üretim üzerinde denetim kuran ve ürünlerin Fırat üzerinden güneye sevkiyatını sağlayan bir yönetsel bir merkez olduğu sonucuna götürmektedir. Bu durum mimari kalıntıların yanı sıra ele geçen çok sayıdaki erzak küpünden ve ağırşaklardan da anlaşılmaktadır.
Bu yapı katında Yeni Asur sarayı dışında başkaca yerleşim alanı bulunmadığı, fakat asıl önemlisi Türkiye'de tam olarak gün ışığına çıkarılmış tek Asur sarayı olduğu düşünülmüştür. Ancak 2003 yılı kazılarında bu yapı katında Demir Çağı'na ait bazı duvarlar saptanmış olup, başka yapıların olduğu anlaşılmıştır. Öte yandan Yeni Asur sarayı olarak değerlendirilen bu yapı kompleksinde aynı yılın kazılarında bulunan çivi yazılı tabletlerin incelenmesinde, Yeni Babil Dönemi'ne ait olduğu anlaşılmıştır. Söz konusu tabletler MÖ 454 – 404 yıllarına tarihlenmektedir.
Demir Çağı kültür evresindeki önemli buluntular arasında, Astarte levhaları ve "Pers atlı figürleri" önemli bir yer tutmaktadır. Kazılarda 38 adet Astarte levhası ve 61 tane atlı figürü ve parçası bulunmuştur. Bunların çoğunluğu değişik büyüklükte at ve süvaridir. At heykelciklerinde tek tip betimleme görülmektedir, ileri uzanan ön bacaklar, çok kısa arka bacaklar ve kısa kuyruk. Geniş bir kıvrım yapan baş ve boyun çok daha özenli işlenmiştir. Süvarilerde de baş ve yüz özenle işlenmiştir. Tümü sakallı ve serpuşlu olarak gösterilmiştir. Fakat hemen hepsinde sakal ve serpuş biçimleri farklıdır.
Demir Çağı kültür evresinin MÖ 6. yüzyıldan 4. yüzyıl sonlarına yayılan bir dönem olduğu önerilmektedir. Bu tarihlendirme, bir yandan Astarte levhaları ve Pers atlıları buluntularına, diğer yandan çivi yazısı tabletlere ve az sayıda ele geçen parlak siyah astarlı Grek seramiklerine dayandırılmaktadır.
II. kültür evresi – Çanak Çömlekli Neolitik Çağ
Geç Neolitik Çağ'a tarihlenen 2A kültür katı her ne kadar üstteki Asur mimarisi tarafından tahrip edilmişse de, koridor benzeri alanlarla çevrili geniş mekanlar olarak ortaya çıkmıştır. Ele geçen çanak çömleğe göre bu kültür katı, 'nden Halaf Kültürü'ne geçiş süreci olarak görülmektedir. Orta Neolitik Çağ'a tarihlenen 2B kültür katı ise en az üç yapı katıyla Proto-Hassuna Dönemi'nden gelişkin Hassuna evresine kadarki süreci yansıtmaktadır. Bu yapı katlarında ele geçen Hassuna çanak çömleği bu durumu açıkça ortaya koymaktadır. Mimari, yan yana dizilmiş dikdörtgen biçimli hücre türü mekanlardan oluşmaktadır. Bu diziler arasında açık ya da kapalı avlular yer almaktadır. İşlikler ve ocaklar bu avlulardadır ve özellikle ocaklar sıklıkla yenilenmiştir. Bu durum, yerleşme sakinlerinin esas yaşam alanlarının bu avlular olduğu şeklinde yorumlanmaktadır. Erken Neolitik Çağ'a tarihlenen 2C kültür katı özellikle önemlidir. Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ'dan Çanak Çömlekli Neolitik Çağ'a Geçiş ve çanak çömleğin yaygınlaşmaya başlaması olarak değerlendirilmektedir. Yakındoğu'da çok az örneği görülen bu devir Mezraa – Teleilat Höyüğü'nde son derece iyi korunmuş durumdadır. Mimari olarak kabaca 10 x 5 metre boyutlarındaki bağımsız birimlerden oluşmaktadır. Bu yapıların batı yanında ince uzun üç mekan ile bunların doğusunda ocak da bulunan iki mekan yer almaktadır. Bu kültür katı çok az sayıda, son derece kaba ve ilkel çanak çömlek vermesine karşın çok iyi planlanmış ve düzenli bir yerleşim görünümü vermektedir.
Ancak bu düzenlilikte dikkat çekici değişimler olmuştur. A, B ve C evrelerinde yapı plan tipleri ve yerleşme dokusu köklü değişimler göstermektedir. Öyle ki, bir önceki evrenin açık alanları konuta, konut alanları ise açık alana dönüşmüştür. Dahası, mekan kullanımına bağlı olarak yaşam biçiminin de değişime uğradığı belirtilmektedir. Örneğin 2C evresinde konutlar düzgün sıralar halinde, aralarında geniş açıklıklar bırakacak şekilde inşa edilmiştir ve sokaklar yoktur. Fakat 2B evresinde konutlar, sokaklarla ayrılan ada-parseller içine yerleşmiş durumdadır. Ortalarında dışa kapalı bir açık alan bırakacak şekilde bitişik yapılmışlardır. Ocak ve işlikler bu açık alanda, muhtemelen ortak kullanım alanında yer almaktadır.
III. kültür evresi – Geçiş Dönemi
Çanak Çömlekli – Çanak Çömleksiz Neolitik Geçiş Dönemi olarak tanımlanan bu yapı evresi, bugüne kadar Yakındoğu'da hiçbir yerleşmede görülmeyen bir dönemi temsil etmektedir. Ahşap direk yuvaları, bu yapı katlarında esas olarak ahşap malzeme kullanılmış yapılar bulunduğunu göstermektedir. Bu kültür evresinde dört yapı katı saptanmıştır. En alttaki iki yapı katında hiç çanak çömlek bulgusuna rastlanmamaktadır. Üstteki iki yapı katında ise ender olarak görülmektedir. ç-Çanak çömlek buluntularına göre bu kültür evresi III A ve III B olarak tanımlanan iki farklı evre içinde değerlendirilmektedir. III B evresinde hiç çanak çömlek buluntusu yoktur. III A evresinde yerleşmede ele geçen çok az sayıdaki çanak çömleğin dışarıdan getirildiği düşünülmektedir. Neredeyse tümü çok kaliteli, özenle şekillendirilmiş ve açkılanmış bu malların Doğu Akdeniz kıyılarının "koyu yüzlü açkılı" mal grubu ile tamamıyla benzeştiği görülmektedir. Bu durum, çanak çömleğin ilk olarak Fırat'ın batısında bir bölgede, örneğin Batı Suriye ve Antakya bölgesinde yapılmaya başlandığı ve doğu'ya tanıtıldığı şeklinde yorumlanmaktadır.
IV. kültür evresi – Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ
Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ kültür evresinin en dikkate değer bulgusu, yerleşmeyi batı yönünde sınırlayan, kuzeydoğu – güneybatı yönünde uzanan bir çevre duvarıdır. En az üç yapım evresi olan bu duvarın, uzun süre kullanılmış, oldukça görkemli ve kompleks bir sisteme ait olduğu düşünülmektedir. En iyi örneği Jericho'dan bilinen "kutsal çevre duvarı" türünün Yakondoğu'daki üçüncü örneğini oluşturmaktadır.
Değerlendirme
Höyükteki en eski yerleşmenin Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ'da, MÖ 9.200 yıllarında başladığı öne sürülmektedir. Bu yerleşme kesintisiz bir biçimde - Halaf Dönemi başlarına değil sürmüştür. MÖ 6.200 sonrasında terk edilen höyük, beşbin yıl süreyle iskan görmemiştir. Yeniden iskan edilmesi MÖ 1. binyıl başlarına denk gelmektedir. Bu iskan, Yeni Babil İmparatorluğu Döneminde yerel bir otorite için inşa edilmiş olan bir saray – tapınak kompleksidir. Bu yapı kompleksi Türkiye'de tam plan olarak ortaya çıkartılan bu döneme ait tek örnektir. Bunun üstünde Ahameniş İmparatorluğu Dönemi'ne ait yine büyük bir yapı kompleksi bulunmaktadır.
Dış bağlantılar
- Yakın plan kroki4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Fotoğraflar
Notlar
- ^ Arkeoloji literatüründe Astarte levhaları, kalıpta şekillendirilen pişmiş toprak küçük boyutta kadın heykelciklerine verilen genel bir addır. Çıplak ya da giyinik olarak cepheden betimlenmiştir. Mezopotamya, Suriye ve Anadolu'daki kazılarda ele geçen bu heykelciklerin en eski örnekleri Akad Dönemi'ne dayanır. Geç Tunç Çağı'ndan Geç Demir Çağı'na kadar giderek yaygınlaşmıştır. (Yalçın Kamış, Sh.: 1)
Kaynakça
- ^ TAY – Yerleşme Ayrıntıları
- ^ a b c d e TAY – Yerleşme Dönem Ayrıntıları
- ^ Yalçın Kamış, Sh.: 4
- ^ a b c d e f g . 17 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2012.
- ^ 24. Kazı Sonuçları Toplantısı (2002) Cilt 1, Sh.: 159
- ^ 25. Kazı Sonuçları Toplantısı (2003) Cilt 2, Sh.: 235
- ^ 24. Kazı Sonuçları Toplantısı, (2002) Cilt 1, Sh.: 160
- ^ 24. Kazı Sonuçları Toplantısı Sh.: 160-161
- ^ Yalçın Kamış, Sh.: 11
- ^ 24. Kazı Sonuçları Toplantısı, Sh.: 167
- ^ 25. Kazı Sonuçları Toplantısı, Sh.: 239
- ^ a b Yalçın Kamış, Sh.: 12
- ^ Yalçın Kamış, Sh.: 2
- ^ Halil Tekin, Yeni Buluntularõn Işõğõ Altõnda Anadolu.da Hassuna ve Samarra Seramiğinin Yayõlõmõ Üzerine Bir Gözlem Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 1/2005 Sh.: 190
- ^ 24. Kazı Sonuçları Toplantısı, Sh.: 166
- ^ a b 25. Kazı Sonuçları Toplantısı, Sh.: 240
- ^ 24. Kazı Sonuçları Toplantısı, Sh.: 164
- ^ 24. Kazı Sonuçları Toplantısı, Sh.: 197
- ^ 25. Kazı Sonuçları Toplantısı, Sh.: 232
Kaynakça
- Yalçın Kamış, Geç Demir Çağı Mezraa – Teleilat Pişmiş Toprak Astarte Levhaları ve Pers Atlı Figürleri: Arkeolojik ve Kültürel Bir Değerlendirme / Yüksek lisan tezi (2005) - Gazi Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Arkeoloji Anabilim Dalı
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Mezraa Teleilat Hoyugu Sanliurfa il merkezinin kuzeybatisinda Birecik ilcesinin 5 km guneyinde Koyu nun hemen batisinda ve kismen altina yayilmis olan bir hoyuktur Yayildigi alan 7 hektar olan hoyuk 450 x 160 metre boyutlarinda olup 4 metre yuksekliktedir Arkeolojik HoyukAdi Mezraa Teleilatil SanliurfaIlce BirecikKoy Turu HoyukTahribat Tescil durumu TescilliTescil No ve derece 388Tescil tarihi 14 08 1990Arastirma yontemi KaziKazilarFirat uzerinde yapimi planlanan Birecik ve Kargamis Barajlarinin su toplama alanlari altinda kalacak arkeolojik degerlerin saptanmasi amaciyla baskanliginda R Breuninger ve J Knudstad in katilimiyla gerceklestirilen yuzey arastirmalari sirasinda 1989 yilinda saptanmistir Ardindan ODTU bunyesindeki Tarihsel Cevre Degerlerini Arastirma Merkezi koordinatorlugunde 1998 yilinda Istanbul Universitesi Prehistorya Anabilim Dali nca yuzey arastirmalari yapilmistir Hemen ardindan belirtilen Anabilim Dali ndan Prof Dr Mehmet Ozdogan baskanligindaki kazilar 1999 yilinda baslatilmistir Karkamis Baraj Golu kenarina yapilan set sayesinde hoyuk su altinda kalmaktan kurtulmustur Bu durum Mezraa Teleilat Projesi olarak hoyugun bir acik hava muzesi olarak duzenlenmesine olanak saglamaktadir Kazi calismalarina parasal destek ODTU TACDAM ve Istanbul Universitesi Arastirma Fonu nca saglanmistir TabakalanmaMezraa Teleilat Hoyugu alt evreleri olan dort kultur evresi gostermektedir Bu kultur evreleri yeniden eskiye olarak su sekilde siralanmaktadir I kultur evresi Demir CagiIA Ahamenis Pers Donemi IB Yeni Asur yapi kati IC kultur katiII kultur evresiIIA Gec Neolitik Cag kultur kati Proto Halaf kultur kati IIB kultur kati Proto Halaf kultur kati IIC kultur kati kultur kati III kultur evresi Canak Comlekli Canak Comleksiz Gecis Donemi Hassuna oncesi kultur kati IV kultur evresiI kultur evresi Demir Cagi Demir Cagi na tarihlenen I kultur evresinde 1A 1B ve 1C olarak tanimlanan uc yapi evresi oldugu belirtilmektedir En ust yapi kati olan 1A yapi kati bir Pers yapi kompleksiyle temsil edilmektedir ama oldukca tahrip olmus durumdadir Bu donem mimarisinin Asur mimarisinden bir hayli farkli olmasina karsin anitsal yapilar icerdigi belirtilmektedir 1B yapi katinda 40 x 32 metre olcusunde tek bir yapi ortaya cikarilmistir Plan olarak merkezi bir avlu cevresinde iki dizi halinde kucuk mekanlardan olusan bu yapi Kuzey Suriye Yeni Asur Donemi saray yapilarina benzemektedir Diger buluntularla birlikte bu donemde hoyugun bolgedeki tarimsal uretim uzerinde denetim kuran ve urunlerin Firat uzerinden guneye sevkiyatini saglayan bir yonetsel bir merkez oldugu sonucuna goturmektedir Bu durum mimari kalintilarin yani sira ele gecen cok sayidaki erzak kupunden ve agirsaklardan da anlasilmaktadir Bu yapi katinda Yeni Asur sarayi disinda baskaca yerlesim alani bulunmadigi fakat asil onemlisi Turkiye de tam olarak gun isigina cikarilmis tek Asur sarayi oldugu dusunulmustur Ancak 2003 yili kazilarinda bu yapi katinda Demir Cagi na ait bazi duvarlar saptanmis olup baska yapilarin oldugu anlasilmistir Ote yandan Yeni Asur sarayi olarak degerlendirilen bu yapi kompleksinde ayni yilin kazilarinda bulunan civi yazili tabletlerin incelenmesinde Yeni Babil Donemi ne ait oldugu anlasilmistir Soz konusu tabletler MO 454 404 yillarina tarihlenmektedir Demir Cagi kultur evresindeki onemli buluntular arasinda Astarte levhalari ve Pers atli figurleri onemli bir yer tutmaktadir Kazilarda 38 adet Astarte levhasi ve 61 tane atli figuru ve parcasi bulunmustur Bunlarin cogunlugu degisik buyuklukte at ve suvaridir At heykelciklerinde tek tip betimleme gorulmektedir ileri uzanan on bacaklar cok kisa arka bacaklar ve kisa kuyruk Genis bir kivrim yapan bas ve boyun cok daha ozenli islenmistir Suvarilerde de bas ve yuz ozenle islenmistir Tumu sakalli ve serpuslu olarak gosterilmistir Fakat hemen hepsinde sakal ve serpus bicimleri farklidir Demir Cagi kultur evresinin MO 6 yuzyildan 4 yuzyil sonlarina yayilan bir donem oldugu onerilmektedir Bu tarihlendirme bir yandan Astarte levhalari ve Pers atlilari buluntularina diger yandan civi yazisi tabletlere ve az sayida ele gecen parlak siyah astarli Grek seramiklerine dayandirilmaktadir II kultur evresi Canak Comlekli Neolitik Cag Gec Neolitik Cag a tarihlenen 2A kultur kati her ne kadar ustteki Asur mimarisi tarafindan tahrip edilmisse de koridor benzeri alanlarla cevrili genis mekanlar olarak ortaya cikmistir Ele gecen canak comlege gore bu kultur kati nden Halaf Kulturu ne gecis sureci olarak gorulmektedir Orta Neolitik Cag a tarihlenen 2B kultur kati ise en az uc yapi katiyla Proto Hassuna Donemi nden geliskin Hassuna evresine kadarki sureci yansitmaktadir Bu yapi katlarinda ele gecen Hassuna canak comlegi bu durumu acikca ortaya koymaktadir Mimari yan yana dizilmis dikdortgen bicimli hucre turu mekanlardan olusmaktadir Bu diziler arasinda acik ya da kapali avlular yer almaktadir Islikler ve ocaklar bu avlulardadir ve ozellikle ocaklar siklikla yenilenmistir Bu durum yerlesme sakinlerinin esas yasam alanlarinin bu avlular oldugu seklinde yorumlanmaktadir Erken Neolitik Cag a tarihlenen 2C kultur kati ozellikle onemlidir Canak Comleksiz Neolitik Cag dan Canak Comlekli Neolitik Cag a Gecis ve canak comlegin yayginlasmaya baslamasi olarak degerlendirilmektedir Yakindogu da cok az ornegi gorulen bu devir Mezraa Teleilat Hoyugu nde son derece iyi korunmus durumdadir Mimari olarak kabaca 10 x 5 metre boyutlarindaki bagimsiz birimlerden olusmaktadir Bu yapilarin bati yaninda ince uzun uc mekan ile bunlarin dogusunda ocak da bulunan iki mekan yer almaktadir Bu kultur kati cok az sayida son derece kaba ve ilkel canak comlek vermesine karsin cok iyi planlanmis ve duzenli bir yerlesim gorunumu vermektedir Ancak bu duzenlilikte dikkat cekici degisimler olmustur A B ve C evrelerinde yapi plan tipleri ve yerlesme dokusu koklu degisimler gostermektedir Oyle ki bir onceki evrenin acik alanlari konuta konut alanlari ise acik alana donusmustur Dahasi mekan kullanimina bagli olarak yasam biciminin de degisime ugradigi belirtilmektedir Ornegin 2C evresinde konutlar duzgun siralar halinde aralarinda genis acikliklar birakacak sekilde insa edilmistir ve sokaklar yoktur Fakat 2B evresinde konutlar sokaklarla ayrilan ada parseller icine yerlesmis durumdadir Ortalarinda disa kapali bir acik alan birakacak sekilde bitisik yapilmislardir Ocak ve islikler bu acik alanda muhtemelen ortak kullanim alaninda yer almaktadir III kultur evresi Gecis Donemi Canak Comlekli Canak Comleksiz Neolitik Gecis Donemi olarak tanimlanan bu yapi evresi bugune kadar Yakindogu da hicbir yerlesmede gorulmeyen bir donemi temsil etmektedir Ahsap direk yuvalari bu yapi katlarinda esas olarak ahsap malzeme kullanilmis yapilar bulundugunu gostermektedir Bu kultur evresinde dort yapi kati saptanmistir En alttaki iki yapi katinda hic canak comlek bulgusuna rastlanmamaktadir Ustteki iki yapi katinda ise ender olarak gorulmektedir c Canak comlek buluntularina gore bu kultur evresi III A ve III B olarak tanimlanan iki farkli evre icinde degerlendirilmektedir III B evresinde hic canak comlek buluntusu yoktur III A evresinde yerlesmede ele gecen cok az sayidaki canak comlegin disaridan getirildigi dusunulmektedir Neredeyse tumu cok kaliteli ozenle sekillendirilmis ve ackilanmis bu mallarin Dogu Akdeniz kiyilarinin koyu yuzlu ackili mal grubu ile tamamiyla benzestigi gorulmektedir Bu durum canak comlegin ilk olarak Firat in batisinda bir bolgede ornegin Bati Suriye ve Antakya bolgesinde yapilmaya baslandigi ve dogu ya tanitildigi seklinde yorumlanmaktadir IV kultur evresi Canak Comleksiz Neolitik Cag Canak Comleksiz Neolitik Cag kultur evresinin en dikkate deger bulgusu yerlesmeyi bati yonunde sinirlayan kuzeydogu guneybati yonunde uzanan bir cevre duvaridir En az uc yapim evresi olan bu duvarin uzun sure kullanilmis oldukca gorkemli ve kompleks bir sisteme ait oldugu dusunulmektedir En iyi ornegi Jericho dan bilinen kutsal cevre duvari turunun Yakondogu daki ucuncu ornegini olusturmaktadir DegerlendirmeHoyukteki en eski yerlesmenin Canak Comleksiz Neolitik Cag da MO 9 200 yillarinda basladigi one surulmektedir Bu yerlesme kesintisiz bir bicimde Halaf Donemi baslarina degil surmustur MO 6 200 sonrasinda terk edilen hoyuk besbin yil sureyle iskan gormemistir Yeniden iskan edilmesi MO 1 binyil baslarina denk gelmektedir Bu iskan Yeni Babil Imparatorlugu Doneminde yerel bir otorite icin insa edilmis olan bir saray tapinak kompleksidir Bu yapi kompleksi Turkiye de tam plan olarak ortaya cikartilan bu doneme ait tek ornektir Bunun ustunde Ahamenis Imparatorlugu Donemi ne ait yine buyuk bir yapi kompleksi bulunmaktadir Dis baglantilarYakin plan kroki4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde FotograflarNotlar Arkeoloji literaturunde Astarte levhalari kalipta sekillendirilen pismis toprak kucuk boyutta kadin heykelciklerine verilen genel bir addir Ciplak ya da giyinik olarak cepheden betimlenmistir Mezopotamya Suriye ve Anadolu daki kazilarda ele gecen bu heykelciklerin en eski ornekleri Akad Donemi ne dayanir Gec Tunc Cagi ndan Gec Demir Cagi na kadar giderek yayginlasmistir Yalcin Kamis Sh 1 Kaynakca TAY Yerlesme Ayrintilari a b c d e TAY Yerlesme Donem Ayrintilari Yalcin Kamis Sh 4 a b c d e f g 17 Ocak 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mart 2012 24 Kazi Sonuclari Toplantisi 2002 Cilt 1 Sh 159 25 Kazi Sonuclari Toplantisi 2003 Cilt 2 Sh 235 24 Kazi Sonuclari Toplantisi 2002 Cilt 1 Sh 160 24 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 160 161 Yalcin Kamis Sh 11 24 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 167 25 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 239 a b Yalcin Kamis Sh 12 Yalcin Kamis Sh 2 Halil Tekin Yeni Buluntularon Isogo Altonda Anadolu da Hassuna ve Samarra Seramiginin Yayolomo Uzerine Bir Gozlem Hacettepe Universitesi Edebiyat Fakultesi Dergisi 1 2005 Sh 190 24 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 166 a b 25 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 240 24 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 164 24 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 197 25 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 232KaynakcaYalcin Kamis Gec Demir Cagi Mezraa Teleilat Pismis Toprak Astarte Levhalari ve Pers Atli Figurleri Arkeolojik ve Kulturel Bir Degerlendirme Yuksek lisan tezi 2005 Gazi Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Arkeoloji Anabilim Dali