Aşağı Pınar Höyüğü, Kırklareli İl merkezinin 3 km. güneyinde yer alan bir höyüktür. Haydardere, bir kıvrım yaparak tepenin kuzeyinden ve batısından geçmektedir. Höyüğün üzerine Geç Antik Çağ'da yapılan bir tümülüs tahribata neden olmuştur. Tümülüs, 38 metre çapında bir çevre duvarı üstüne kurulmuş olup, höyüğün eteklerinden alınan toprakla doldurulmuştur. Oluşan tepenin 19. yüzyıl sonlarında bölgeyi bir süreliğine işgal eden Rus kuvvetleri tarafından hazine aramak için düzleştirilmiş olduğu düşünülmektedir.
Arkeolojik Höyük | |
Adı: | Aşağı Pınar Höyüğü |
il: | Kırklareli |
İlçe: | Merkez |
Köy: | Merkez |
Türü: | Höyük |
Tahribat: | |
Tescil durumu: | |
Tescil No ve derece: | |
Tescil tarihi: | |
Araştırma yöntemi | Kazı |
Aşağı Pınar Höyüğü, Anadolu'daki höyüklerden belirgin bir farklılık göstermektedir. Bu farklılık "yatay tabakalanma" olarak da adlandırılmaktadır. Höyükteki tarihöncesi dönemlerin ilk yerleşmesi, Aşağı Pınar olarak bilinen mevkide başlamıştır. Daha sonra zaman içinde sürekli olarak batıya kaymış, Erken Tunç Çağı'nda Aşağı Pınar'ın 300 metre batısındaki Kanlıgeçit Mevkii'ne gelmiştir.
Kazılar
Höyük, Mehmet Özdoğan tarafından Trakya ve Marmara Bölgelerinde yapılan yüzey araştırmaları sırasında 1980 yılında tespit edilmiş, kayıtlara Salhana adıyla geçirilmiştir. Bazı yayınlarda Kırklareli Höyüğü olarak da geçmektedir. Bölgedeki hızlı yapılaşma sonucu, diğer arkeolojik değerler gibi kısa süre içinde tahrip edileceği endişesiyle 1993 yılında Mehmet Özdoğan Alman Arkeoloji Enstitüsü'nden ve Hermann Parzinger yönetiminde kazılar başlatılmıştır. Başlangıçta Türk ve Alman arkeologlarca sürdürülen kazılara daha sonraki yıllarda Bulgar, İspanyol ve Slovak arkeologlar da katılmıştır. Üçbin metrekare kazı alanıyla günümüzde Güneydoğu Avrupa'da, günümüzden 6.200 – 7.200 öncesine ilişkin en geniş kazı alanıdır. Öte yandan Aşağı Pınar, Doğu Trakya'daki en büyük prehistorik yerleşmedir.
Tabakalanma
Höyükteki kazılarda yedi tabaka saptanmıştır. Bu tabakalardan 7-6. tabakalar Neolitik Çağ (MÖ 6.400 – 5.700) ve 5-1. tabakalar da Kalkolitik Çağ (MÖ 5.500 – 4.800) olarak gösterilmektedir. Genel bir çerçevede Aşağı Pınar Mevkii Kalkolitik Çağ yerleşimi, Kanlıgeçit Mevkii ise Erken Tunç Çağı yerleşimi olarak tarihlenmektedir. Höyüğün doğusunda, neolitik yerleşmenin hemen güneyinde farklı bir dolguda, iri hayvan kemiklerinin yanı sıra hem neolitik hem de kalkolitik tabaka buluntularındaki mal gruplarının özelliklerini veren çanak çömlekler ele geçmiştir. Bu nedenle bu dolgunun, Neolitik Çağ'a tarihlenen 6. tabaka ile Kalkolitik Çağ'a tarihlene 5. tabaka arasında bir geçiş evresi olduğu düşünülmektedir. Öte yandan höyüğün Erken Tunç Çağı ile Erken ve Orta Demir Çağı'nda da yerleşim gördüğü anlaşılmaktadır. Demir Çağı ile ilgili olarak tümülüsün tahrip ettiği tabakanın altında birçok çukur olarak temsil edilmektedir. Trakya için tartışmalı olan MÖ 2. binyıl ve Erken Tunç Çağı'na ait duvar ve taba parçaları, bu dönemde yerleşim olduğunu göstermektedir.
Buluntular
En alttaki kültür katı olan 7. tabaka, kenarları özenli bir şekilde sıvanmış bir hendekle temsil edilmektedir. Hendeğin 2 metre genişlikte ve 1 metre derinlikte olarak höyüğü çevrelediği düşünülmektedir.
Neolitik Çağ tabakalarında ağır bir yangın geçirdiği anlaşılan bir yapı ortaya çıkarılmıştır. Boyutları 16 x 8 metre olan üç odalı bu yapının dış duvarları büyük ahşap dikmelerin arası dallarla örülerek ve daha sonra balçıkla kaplanarak yapılmıştır. İç duvarlar da aynı teknikle yapılmıştır ama daha incedir. İki odada kerpiçten yapılma dörtgen ya da yuvarlak ambarlar vardır. Yapı, Erken Neolitik Çağ'ın II dönemine tarihlenmektedir. Genişletilen kazılarda bu yapının doğu – batı yönünde uzandığı, birbirine bitişik odalardan oluştuğu anlaşılmıştır. Bu durum 6. yapı katında evlerin doğu – batı yönünde yan yana ve bitişik yapıldığını göstermektedir. Kalkolitik tabakaların düzenli sıralar halinde fakat ayrık yapı tarzıyla karşılaştırıldığında her iki tabakanın birbirinden farklı yaşam tarzı anlayışına sahip olduğu belirtilmektedir.
Öte yandan neolitik tabaka olan 6. tabakada ele geçen çanak çömlekle Orta ve Batı Balkanlar'ın neolitik buluntuları aynı özellikleri göstermekle birlikte Anadolu'ya özgü buluntu toplulukları da vardır.
Kanlıgeçit Mevkii'ndeki Erken Tunç Çağı yerleşimi akropol olarak tanımlanmakta olan surla çevrili bir yerleşimdir. Esasen MÖ 3.000'li yılların başına tarihlenen bu yerleşimde başlarda Balkan etkiler göstermekte iken Erken Tunç Çağı ortalarından itibaren Anadolu özellikleri vermeye başlamıştır.
Aşağı Pınar Mevkii'ndeki Kalkolitik Çağ yerleşiminin çeşitli buluntuları üzerinde yapılan çalışmalar sonucunda Bulgaristan'ın Karanovo III-IV kültürü ile aynı süreci yansıttığı belirtilmektedir.
Kazılarda ele geçen bitki kalıntıları yerleşmede üç tür buğday, arpa, bakla ve mercimekgillerin tarıma alındığını göstermektedir.
Değerlendirme
Kalkolitik Çağ yapı katındaki buluntuların Radyokarbon tarihleme yöntemi MÖ 5.800 – 5.700 yıllarını vermektedir. Buluntular, dönemin Bulgaristan II buluntularıyla benzerlik göstermektedir. Bununla birlikte yerleşim düzeni Bulgaristan'daki Karanovo yerleşimlerinden çok farklı olup Orhangazi yakınlarındaki Ilıpınar Höyüğü ile tam bir benzerlik içindedir.
Aşağı Pınar Höyüğü'nün arkeolojik değeri bir bakıma bulunduğu coğrafi konuma, Avrupa ile Anadolu ve daha doğusu arasında doğal bir kültürel köprü üzerinde bulunuşunda yatmaktadır. Kısacası, Neolitik Devrim'in daha genel ifadeyle "Neolitik Paket"in (hayvanlardan ikincil ürün olarak da yararlanma, çanak çömlek yapımı, yerleşik düzenin köyleşmesi gibi) Orta Anadolu üzerinden Ege ve Avrupa'ya yayılmasında höyük önemli bir basamak olmuş görünmektedir.
Dış bağlantılar
- Kroki 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Fotoğraflar[]
- Aşağıpınar Kazısında 8.000 Yıllık Tarım İzleri Ortaya Çıkıyor 7 Mayıs 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Kaynakça
- ^ a b c d e f TAY – Yerleşme Dönem Ayrıntıları[]
- ^ Kırklareli Höyüğü 2005 yılı çalışmaları[] (Imu-munich-academia.edu) Sh.: 253
- ^ a b c . 24 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2012.
- ^ a b Kırklareli Höyüğü 2005 yılı çalışmaları[] (Imu-munich-academia.edu) Sh.: 254
- ^ a b Kırklareli Höyüğü 2005 yılı çalışmaları[] (Imu-munich-academia.edu) Sh.: 258
- ^ 16. Kazı Sonuçları Toplantısı, (1994) Cilt 1, Sh.: 52
- ^ Kırklareli Höyüğü 2005 yılı çalışmaları[] (Imu-munich-academia.edu) Sh.: 257
- ^ Kırklareli Höyüğü 2005 yılı çalışmaları[] (Imu-munich-academia.edu) Sh.: 259
- ^ Kırklareli Höyüğü 2005 yılı çalışmaları[] (Imu-munich-academia.edu) Sh.: 256
- ^ Kırklareli Höyüğü 2005 yılı çalışmaları[] (Imu-munich-academia.edu) Sh.: 261
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Asagi Pinar Hoyugu Kirklareli Il merkezinin 3 km guneyinde yer alan bir hoyuktur Haydardere bir kivrim yaparak tepenin kuzeyinden ve batisindan gecmektedir Hoyugun uzerine Gec Antik Cag da yapilan bir tumulus tahribata neden olmustur Tumulus 38 metre capinda bir cevre duvari ustune kurulmus olup hoyugun eteklerinden alinan toprakla doldurulmustur Olusan tepenin 19 yuzyil sonlarinda bolgeyi bir sureligine isgal eden Rus kuvvetleri tarafindan hazine aramak icin duzlestirilmis oldugu dusunulmektedir Arkeolojik HoyukAdi Asagi Pinar Hoyuguil KirklareliIlce MerkezKoy MerkezTuru HoyukTahribat Tescil durumu Tescil No ve derece Tescil tarihi Arastirma yontemi Kazi Asagi Pinar Hoyugu Anadolu daki hoyuklerden belirgin bir farklilik gostermektedir Bu farklilik yatay tabakalanma olarak da adlandirilmaktadir Hoyukteki tarihoncesi donemlerin ilk yerlesmesi Asagi Pinar olarak bilinen mevkide baslamistir Daha sonra zaman icinde surekli olarak batiya kaymis Erken Tunc Cagi nda Asagi Pinar in 300 metre batisindaki Kanligecit Mevkii ne gelmistir KazilarHoyuk Mehmet Ozdogan tarafindan Trakya ve Marmara Bolgelerinde yapilan yuzey arastirmalari sirasinda 1980 yilinda tespit edilmis kayitlara Salhana adiyla gecirilmistir Bazi yayinlarda Kirklareli Hoyugu olarak da gecmektedir Bolgedeki hizli yapilasma sonucu diger arkeolojik degerler gibi kisa sure icinde tahrip edilecegi endisesiyle 1993 yilinda Mehmet Ozdogan Alman Arkeoloji Enstitusu nden ve Hermann Parzinger yonetiminde kazilar baslatilmistir Baslangicta Turk ve Alman arkeologlarca surdurulen kazilara daha sonraki yillarda Bulgar Ispanyol ve Slovak arkeologlar da katilmistir Ucbin metrekare kazi alaniyla gunumuzde Guneydogu Avrupa da gunumuzden 6 200 7 200 oncesine iliskin en genis kazi alanidir Ote yandan Asagi Pinar Dogu Trakya daki en buyuk prehistorik yerlesmedir TabakalanmaHoyukteki kazilarda yedi tabaka saptanmistir Bu tabakalardan 7 6 tabakalar Neolitik Cag MO 6 400 5 700 ve 5 1 tabakalar da Kalkolitik Cag MO 5 500 4 800 olarak gosterilmektedir Genel bir cercevede Asagi Pinar Mevkii Kalkolitik Cag yerlesimi Kanligecit Mevkii ise Erken Tunc Cagi yerlesimi olarak tarihlenmektedir Hoyugun dogusunda neolitik yerlesmenin hemen guneyinde farkli bir dolguda iri hayvan kemiklerinin yani sira hem neolitik hem de kalkolitik tabaka buluntularindaki mal gruplarinin ozelliklerini veren canak comlekler ele gecmistir Bu nedenle bu dolgunun Neolitik Cag a tarihlenen 6 tabaka ile Kalkolitik Cag a tarihlene 5 tabaka arasinda bir gecis evresi oldugu dusunulmektedir Ote yandan hoyugun Erken Tunc Cagi ile Erken ve Orta Demir Cagi nda da yerlesim gordugu anlasilmaktadir Demir Cagi ile ilgili olarak tumulusun tahrip ettigi tabakanin altinda bircok cukur olarak temsil edilmektedir Trakya icin tartismali olan MO 2 binyil ve Erken Tunc Cagi na ait duvar ve taba parcalari bu donemde yerlesim oldugunu gostermektedir BuluntularEn alttaki kultur kati olan 7 tabaka kenarlari ozenli bir sekilde sivanmis bir hendekle temsil edilmektedir Hendegin 2 metre genislikte ve 1 metre derinlikte olarak hoyugu cevreledigi dusunulmektedir Neolitik Cag tabakalarinda agir bir yangin gecirdigi anlasilan bir yapi ortaya cikarilmistir Boyutlari 16 x 8 metre olan uc odali bu yapinin dis duvarlari buyuk ahsap dikmelerin arasi dallarla orulerek ve daha sonra balcikla kaplanarak yapilmistir Ic duvarlar da ayni teknikle yapilmistir ama daha incedir Iki odada kerpicten yapilma dortgen ya da yuvarlak ambarlar vardir Yapi Erken Neolitik Cag in II donemine tarihlenmektedir Genisletilen kazilarda bu yapinin dogu bati yonunde uzandigi birbirine bitisik odalardan olustugu anlasilmistir Bu durum 6 yapi katinda evlerin dogu bati yonunde yan yana ve bitisik yapildigini gostermektedir Kalkolitik tabakalarin duzenli siralar halinde fakat ayrik yapi tarziyla karsilastirildiginda her iki tabakanin birbirinden farkli yasam tarzi anlayisina sahip oldugu belirtilmektedir Ote yandan neolitik tabaka olan 6 tabakada ele gecen canak comlekle Orta ve Bati Balkanlar in neolitik buluntulari ayni ozellikleri gostermekle birlikte Anadolu ya ozgu buluntu topluluklari da vardir Kanligecit Mevkii ndeki Erken Tunc Cagi yerlesimi akropol olarak tanimlanmakta olan surla cevrili bir yerlesimdir Esasen MO 3 000 li yillarin basina tarihlenen bu yerlesimde baslarda Balkan etkiler gostermekte iken Erken Tunc Cagi ortalarindan itibaren Anadolu ozellikleri vermeye baslamistir Asagi Pinar Mevkii ndeki Kalkolitik Cag yerlesiminin cesitli buluntulari uzerinde yapilan calismalar sonucunda Bulgaristan in Karanovo III IV kulturu ile ayni sureci yansittigi belirtilmektedir Kazilarda ele gecen bitki kalintilari yerlesmede uc tur bugday arpa bakla ve mercimekgillerin tarima alindigini gostermektedir DegerlendirmeKalkolitik Cag yapi katindaki buluntularin Radyokarbon tarihleme yontemi MO 5 800 5 700 yillarini vermektedir Buluntular donemin Bulgaristan II buluntulariyla benzerlik gostermektedir Bununla birlikte yerlesim duzeni Bulgaristan daki Karanovo yerlesimlerinden cok farkli olup Orhangazi yakinlarindaki Ilipinar Hoyugu ile tam bir benzerlik icindedir Asagi Pinar Hoyugu nun arkeolojik degeri bir bakima bulundugu cografi konuma Avrupa ile Anadolu ve daha dogusu arasinda dogal bir kulturel kopru uzerinde bulunusunda yatmaktadir Kisacasi Neolitik Devrim in daha genel ifadeyle Neolitik Paket in hayvanlardan ikincil urun olarak da yararlanma canak comlek yapimi yerlesik duzenin koylesmesi gibi Orta Anadolu uzerinden Ege ve Avrupa ya yayilmasinda hoyuk onemli bir basamak olmus gorunmektedir Dis baglantilarKroki 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Fotograflar olu kirik baglanti Asagipinar Kazisinda 8 000 Yillik Tarim Izleri Ortaya Cikiyor 7 Mayis 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kaynakca a b c d e f TAY Yerlesme Donem Ayrintilari olu kirik baglanti Kirklareli Hoyugu 2005 yili calismalari olu kirik baglanti Imu munich academia edu Sh 253 a b c 24 Agustos 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Nisan 2012 a b Kirklareli Hoyugu 2005 yili calismalari olu kirik baglanti Imu munich academia edu Sh 254 a b Kirklareli Hoyugu 2005 yili calismalari olu kirik baglanti Imu munich academia edu Sh 258 16 Kazi Sonuclari Toplantisi 1994 Cilt 1 Sh 52 Kirklareli Hoyugu 2005 yili calismalari olu kirik baglanti Imu munich academia edu Sh 257 Kirklareli Hoyugu 2005 yili calismalari olu kirik baglanti Imu munich academia edu Sh 259 Kirklareli Hoyugu 2005 yili calismalari olu kirik baglanti Imu munich academia edu Sh 256 Kirklareli Hoyugu 2005 yili calismalari olu kirik baglanti Imu munich academia edu Sh 261