Anicius Manlius Severinus Boethius veya kısaca Boethius, Romalı senatör, konsül, magister officiorum, tarihçi ve filozoftur. 6. yüzyılın ilk dönemlerinde yaşamıştır. Büyük Teoderik'in hizmeti altına girmiş ve daha sonra Teoderik tarafından; kendisine yönelik bir komplonun içinde olduğu gerekçesiyle zindana atılmış ve 524'te idam edilmiştir.
Anicius Manlius Severinus Boethius | |
---|---|
Boethius, öğrencilerine ders verirken (Kaynak: 1385 tarihli bir İtalyanca Felsefenin Tesellesi el yazması) | |
Tam adı | Anicius Manlius Severinus Boethius |
Doğumu | y. 477 Roma, |
Ölümü | 524 (47 yaşında) |
Çağı | Orta çağ felsefesi |
Bölgesi | Batı felsefesi |
Okulu | Yeni Platonculuk Skolastisizm |
İlgi alanları | |
Önemli eser | (Felsefenin Tesellisi) |
Önemli fikirleri | Çarkıfelek Tümeller problemi |
Zindandayken; kader, ölüm gibi konuları ele alan isimli eseri yazmıştır. Eser daha sonra Orta Çağ'ın en ünlü ve etkili eserlerinden biri haline gelmiştir.
Hayatı
Bu başlık herhangi bir .Ağustos 2022) () ( |
Anicius Manlius Severinus Boethius, yaklaşık 100 yıldır Hristiyan olan Anicii ailesinden geliyordu. Eski bir Roma consulu olan, babasını küçük yaşta yitirdiğinde önemli bir devlet insanı ve aile dostu olan Quintus Aurelius Memmius Symmachus tarafından evlat edinilmesi, onun çocukluktan itibaren çok iyi bir eğitim almasına ve devlet kademelerinde hızla yükselmesine de olanak sağlamıştır.
Boethius için eğitim ve bilgi önemliydi ve yeteneklerini yazma ve çeviride kullandı. Bununla birlikte, matematik anlayışı oldukça sınırlıydı ve aritmetik üzerine yazdığı metin kalitesizdi ve geometri metni hayatta kalmamış olsa da, bunun daha iyi olduğuna inanmak için çok az neden var. Buna rağmen matematik metinleri mevcut olanların en iyisiydi ve Avrupa'da matematiksel başarının oldukça düşük bir noktada olduğu bir dönemde yüzyıllarca kullanıldı. Boethius'un Aritmetiği, Nicomachus'un çalışmasına dayanıyordu ve bu, ona bugünün matematiksel standartlarına göre garip bir karakter vermesine rağmen, Orta Çağ bilim adamlarına Pisagor sayı teorisini öğretti.
Boethius, dört konudan oluşan manastırlara tanıtılan bir eğitim kursu olan quadrivium için ana materyal kaynaklarından biriydi: aritmetik, geometri, astronomi ve müzik teorisi. Bu son konu üzerine Boethius, müziğin bilimle ilişkisi üzerine yazdı ve bir notanın perdesinin sesin frekansı ile ilgili olduğunu öne sürdü.
Platon ve Aristoteles'in tüm eserlerini tercüme etmek ve üzerine yorumlar yazmak için iddialı bir proje başlattı. Amacı, bu en önemli iki Yunan filozofunun birbirleriyle ne şekilde anlaştıklarını göstermekti. Boethius'un asla bitiremeyeceği bir projeydi, özellikle Platon'un çalışmasını tercüme etmeden ve iki felsefeyi uyumlaştırma amacını gerçekleştirmeden önce öldü.
Boethius, ailesinin soylu adı ve iyi eğitimi sayesinde dönemin kralı Theodoricus Magnus'un (Büyük Theodoricus) güvenini kazanmakta gecikmemiştir. MS 510 yılında, yaklaşık otuz yaşındayken Roma'da konsül seçilmiş, 520 yılında kral tarafından Magister Officiorum unvanını alarak ayrıcalıklı ve onurlu bir göreve atanmıştır.
O sıralarda Roma'nın yöneticileri arasında baş gösteren güvensizlik, toplumu hem siyasal hem de dinsel anlamda gittikçe artan bir bunalıma sürüklemiştir, hatta yaşamını kabusa çevirecek olayların başlamasına ve vatan haini olarak suçlanmasına maruz bırakacak kuşku ortamının yaratılmasına neden olmuştur.
Ravenna Sarayı'nda çok rahat bir hayat yaşayan Boethius, kendisini evlat edinen Symmachus'la iyi bir dost olmuş ve kızı Rusticana ile evlenmişti. Bu evlilikten doğan iki oğlu Symmachus ve Boethius adını verdiği iki oğlu da 522 yılında consul seçilince ailenin sevinci iki kat artmıştı. Ama bu durum fazla sürmedi. Senatus'da Boethius'a karşı beslenen düşmanlık hisleri gittikçe yoğunlaştı ve rakiplerinin Kral'a zerkettiği kuşku tohumları ürünlerini vermede gecikmedi. Boethius hain planların kurbanı olarak Theodoricus'a karşı suikast planları hazırlayanların arasına karışmakla suçlandı.
Talihsizlikler, Boethius'un yakın arkadaşı senator Albinus'un suçlanmasıyla başladı. Suçlamanın nedeni, Albinus'un Doğu Roma İmparator'unun çevresindekilere Theodoricus'un küçük düşürücü ifadeler kullanmış olmasıydı. Onu suçlayanlar arasında özel danışmanı Cyprianus başı çekiyordu. Albinus suçlamaları reddetse de İmparator karşı tarafa gönülden inanmıştı.
Bu olaylar sonucunda Boethius, İmparator'un huzuruna çıkıp Albinus'u Cyprianus'a karşı savunmuş ve Roma'nın değerli bir senatörü olan Albinus'un bu suçu işlemiş olması durumunda, kendisinin ve Senatus'un bu suça iştirak etmiş sayılacaklarını, bunun ise asla mümkün olamayacağını belirtmiştir. Bu art niyetsiz söylemin Theodoricus tarafından dürüst bir açıklama olarak algılanması beklenirken, o, tamamen aksine Boethius'un sözlerini yanlış yorumladı ve böylece Boethius'un sonunu hazırlayan süreç başlamış oldu.
İmparator bu açıklamadan sonra suikast planları yapanın sadece Albinus olmadığını, Boethius ve Senatus'un da aynı plana ortak olduğu sanısına kapılınca Boethius da tutuklandı. Boethius'un savunduğu Senatus kendisine hiç de öyle davranmayarak, hatta hiçbir savunma tanımayarak hakkında hemen bir idam kararı çıkardı. Bir anlık cesareti yüzünden hem kendisinin, hem de ailesinin yaşamını altüst eden Boethius mahkemede yapamadığı savunmasını Consolatio (Philosophiae Consolatio) adlı yapıtında yapmıştır.
Boethius'un ölümüne dair kayıtlarda büyük işkenceler çekerek acılar içinde öldüğü yazılıdır. Alnına geçirilen bir sicim gözleri yuvalarından fırlayana dek gerilmiş ve o durumda kalın bir sopayla ölünceye dek dövülmüştür.
En önemli eseri Consolatio, Türkçeye 'Felsefe'nin Tesellisi' adıyla, İstanbul Üniversitesi Latin Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Çiğdem Dürüşken tarafından Latinceden çevirilmiştir.
Felsefesi
Bu başlık herhangi bir .Ağustos 2022) () ( |
Boethius çok önemli bir filozoftur dönemi açısından. Öyle ki kendisi, Aristoteles'i Platon'u anlamış olan Orta Çağ felsefesine temel mantık öğretileriyle tanıştırmıştır. 11 ve 12. yüzyıl filozoflarına Aristoteles'le ilgili olarak sahip olabildikleri tüm bilgileri sağladığı söylenebilir. Boethius'a bu açıdan bakacak olursak, mantık ve yöntem konusunda Hrisityan düşüncesi veya kültürüne armağan eden kişi olduğu söylenebilir. Bu sebeple ve özellikle de teolojik problemlerin çözümünde sadece felsefe terimleri değil, mantıksal argümanları kullanması ve inanç ile akıl arasında ayrım yapması nedeniyle skolastik yöntemin öncülerindendir. Boethius yine bu bağlamda her bilimin kendine özgü ilkeleri olmasını düşündüğü tezinden ötürü teolojinin özerk bir bilim haline gelmesine önemli katkılarda bulunmuştur. O aynı zamanda tümeller konusunu Orta Çağ felsefesinin gündemine sokan filozoftur. Boethius'un hapisteyken yazdığı kitapta, yani Felsefenin Tesellisi'nde kader, talih, tanrısal öngörü ve irade özgürlüğü konularında Orta Çağ Hristiyan düşüncesine en temel referans olan bu eserde Boethius, felsefenin insanı Tanrı'ya götürecek en önemli araç olduğunu gösterme amacı güder. Boethius'un en önemli amacı Grek felsefesi ve Latin alemi arasında köprü olmaktı. Bu nedenle en baştaki niyeti Aristoteles'in eserlerini ve Platon'un eserlerini Latince'ye çevirmek ve birtakım yorumlar sayesinde iki doktrinin birbirleriyle ayrıldığı noktalar olsa da bir olduğu noktaları göstermekti (Boethius'tan akt. Dürüşken FT ''Sunuş'', 18). Tabii, kendisinin girmiş olduğu çeviri ciheti tamamlanamamıştır ama belirli eserleri çevirmiş ve yorumlar yazmıştır. Aristoteles'in Kategoriler, Birinci ve İkinci Analitiler, Sofistik Çürütmeler, Topikler kitaplarını tercüme etmiştir. Boethius genel olarak bu tercüme ve yazdığı yorumlar sayesinde, Aristoteles'in Organon'unun kapsamı içinde geçen diğer kitaplarını da Latince'ye tercüme edileceği 12. yüzyıla kadar, Orta Çağ Avrupa'sının mantık hocası olarak kalmıştır.
Boethius felsefeyi veya bilgeliği teorik ve pratik bilgelik olarak ikiye ayırmıştır. Teorik bilgelikte üç ayrı varlık türü vardır: dolayımsız olarak algılananlar, akledilebilir olanlar ve doğal olanlar. Doğal olanlardan kast ettiği fiziktir (astronomi, coğrafya vs). Birinci varlık türüyle Tanrı'yı melekleri vs. kast eder. Akledilir olanlar, yani ikincileri de Platon'un idealar alemi gibi aşağı düşerek cisimlerin içine düşmüş varlıklardır. Nasıl ki teorik bilgeliği üçe ayırdıysa pratiği de ayırır: Bunlardan birincisi etik, ikincisi politika felsefesi ve üçüncüsü iktisattır.
Boethius bu sınıflamanın ardından, Aristoteles'ten öğrendiği mantığı, öncelikle varlığa, sonra da tümeller meselesine uygulamıştır .Birincisinin amacı elbette Tanrı'yı diğer varlıklardan ayırt etmektir. Ayrıca o, Tanrı'yı saf formdan, maddeden ayrılmış olarak görür. Anlayacağımız şekilde Aristoteles'in madde-formundaki hareket etmeyen hareket ettiricinin nasıl ki maddeden bağımsızsa, Boethius'un Tanrı'sı da öyledir. Boethius'a göre Tanrı bir ve basit olan bir varlıktır. Özü varoluşunu içeren yetkin varlık olarak Tanrı, iyilik ve mutluluktur; her şeyin kaynağıdır.
Boethius'un metafizik problemlerin bir önemi, onun tümeller problemini Orta Çağ'da başlatmasıdır. Bu problem, Plotinos'un öğrencisi olan Porpyrhos'un Boethius'un Latinceye tercüme ettiği İgogoji adlı eserinde ortaya konmuştur.
"Tümeller (Universaliae) nedir?", "Nerede bulunurlar?" ve "Dışardaki nesnelerden bağımsız olarak mevcut mudurlar, yoksa değil midirler?" gibi sorular çerçevesinde cereyan eden tümeller çatışması sonucunda, kavram gerçekçileri (realistler) ile adcıların (nominalistler) taraf oldukları muhtemel üç yanıt öbeği açığa çıkmıştır:
Birinci grup, tümellerin, nesnelerden bağımsız olarak varolduğunu ve onların dışında veya üstünde bulunduğunu savunur. Bu görüşe mensup olanlar, Platon'un yolundan giden Augustinus ve Anselmus gibi düşünürlerdir.
İkinci grup, tümellerin varolduğunu ama nesnelerin dışında veya üstünde değil, içinde bulunduğunu ve onlara bağımlı olduğunu savunur; yani nesnelerle ilişkileri bakımından, tümeller aşkın (transcendent) olmayıp, içkindirler (immanent). Bu görüşe mensup olanlar, Aristoteles'in yolundan giden Abelardus, Albertus Magnus ve Thomas Aquinas gibi düşünürlerdir.
Üçüncü grup ise sadece nesnelerin varolduğunu, tümellerin ise benzer nesnelere vermiş olduğumuz adlardan ibâret bulunduğunu savunur. Bu görüşe mensup olanlar, Roscelinus ve Ockhamlı William gibi düşünürlerdir.
İlk iki grup, kavram gerçekçisidir, yani tümellerin şu veya bu biçimde gerçekten varolduğuna inanır. Ancak birinci grup aşırı gerçekçi, ikinci grup ise ılımlı gerçekçi olarak nitelendirilir. Üçüncü grup ise nominalisttir.
Boethius elbette bunu ortaya atıp kaçmamıştır. O da ilk tümel tanımı yapmıştır ve o kavram realizmi ve nominalizm arasındaki orta yolu seçmiştir. O ne tümellerin ayrı bir varoluşu olduğunu kabul eder, ne de tümellerin zihnimizde olduğunu kabul eder.
Boethius mutlak veya en yüksek iyi olarak Tanrı'nın aynı zamanda en yüksek eaudaimonia (mutluluk) ve mükemmellik olarak görülmesi gerektiğini savunan Boethius, O'nun varoluşunu Anselmus gibi ontolojik argümanını önceleyen bir argümanda ortaya koyma cihetine girer.
Boethius Tanrı'nın evreni başıboş bırakmadığını ve evreni kendi iyiliğiyle düzene sokup yönettiğini savunmaktadır. Tanrı bunu Boethius'a göre iyi olmaya ek olarak, akıl olduğu ve mutlak bir bilgiye sahip olduğu için yapabilmektedir. Fakat şu da var ki, böyle bir felsefeye sahip olmak beraberinde bir sorun getirir. Peki, bu sorun nedir? Tüm patristik dönem filozoflarının uğraştığı kötülük problemidir. Boethius'a göre evrende tözsel kötülük yoktur. Bu da evrendeki var olan her şeyin iyi olduğu anlamına gelmektedir. Çünkü yaratık olan her şey Tanrı'dan gelmiştir ve Tanrı'da kötülük ve kusur denilen şey yoktur. Kötülük ise, yaratık olanların kendilerine Tanrı tarafından bahşedilen doğayı, varlık şeklini terk etmelerinden kaynaklanmaktadır.
Kaynakça
Antik Roma ile ilgili bu madde seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |
Felsefe ile ilgili bu madde seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Anicius Manlius Severinus Boethius veya kisaca Boethius Romali senator konsul magister officiorum tarihci ve filozoftur 6 yuzyilin ilk donemlerinde yasamistir Buyuk Teoderik in hizmeti altina girmis ve daha sonra Teoderik tarafindan kendisine yonelik bir komplonun icinde oldugu gerekcesiyle zindana atilmis ve 524 te idam edilmistir Anicius Manlius Severinus BoethiusBoethius ogrencilerine ders verirken Kaynak 1385 tarihli bir Italyanca Felsefenin Tesellesi el yazmasi Tam adiAnicius Manlius Severinus BoethiusDogumuy 477 Roma Olumu524 47 yasinda CagiOrta cag felsefesiBolgesiBati felsefesiOkuluYeni Platonculuk SkolastisizmIlgi alanlariKaderIlahiyatMuzikMatematikOnemli eser Felsefenin Tesellisi Onemli fikirleriCarkifelek Tumeller problemiEtkilendikleri PlatonAristotelesCiceroSenecaPlotinusPorfiriosAugustinusProklosEtkiledikleri Hemen hemen tum Orta Cag felsefesi ozellikle Erigena Abelard Anselmus Magnus Aquinas Dante Burke MacDonald C S Lewis Zindandayken kader olum gibi konulari ele alan isimli eseri yazmistir Eser daha sonra Orta Cag in en unlu ve etkili eserlerinden biri haline gelmistir HayatiBu baslik herhangi bir kaynak icermemektedir Lutfen guvenilir kaynaklar ekleyerek bu basligin gelistirilmesine yardimci olunuz Kaynaksiz icerik itiraz konusu olabilir ve kaldirilabilir Agustos 2022 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Anicius Manlius Severinus Boethius yaklasik 100 yildir Hristiyan olan Anicii ailesinden geliyordu Eski bir Roma consulu olan babasini kucuk yasta yitirdiginde onemli bir devlet insani ve aile dostu olan Quintus Aurelius Memmius Symmachus tarafindan evlat edinilmesi onun cocukluktan itibaren cok iyi bir egitim almasina ve devlet kademelerinde hizla yukselmesine de olanak saglamistir Boethius icin egitim ve bilgi onemliydi ve yeteneklerini yazma ve ceviride kullandi Bununla birlikte matematik anlayisi oldukca sinirliydi ve aritmetik uzerine yazdigi metin kalitesizdi ve geometri metni hayatta kalmamis olsa da bunun daha iyi olduguna inanmak icin cok az neden var Buna ragmen matematik metinleri mevcut olanlarin en iyisiydi ve Avrupa da matematiksel basarinin oldukca dusuk bir noktada oldugu bir donemde yuzyillarca kullanildi Boethius un Aritmetigi Nicomachus un calismasina dayaniyordu ve bu ona bugunun matematiksel standartlarina gore garip bir karakter vermesine ragmen Orta Cag bilim adamlarina Pisagor sayi teorisini ogretti Boethius dort konudan olusan manastirlara tanitilan bir egitim kursu olan quadrivium icin ana materyal kaynaklarindan biriydi aritmetik geometri astronomi ve muzik teorisi Bu son konu uzerine Boethius muzigin bilimle iliskisi uzerine yazdi ve bir notanin perdesinin sesin frekansi ile ilgili oldugunu one surdu Platon ve Aristoteles in tum eserlerini tercume etmek ve uzerine yorumlar yazmak icin iddiali bir proje baslatti Amaci bu en onemli iki Yunan filozofunun birbirleriyle ne sekilde anlastiklarini gostermekti Boethius un asla bitiremeyecegi bir projeydi ozellikle Platon un calismasini tercume etmeden ve iki felsefeyi uyumlastirma amacini gerceklestirmeden once oldu Boethius ailesinin soylu adi ve iyi egitimi sayesinde donemin krali Theodoricus Magnus un Buyuk Theodoricus guvenini kazanmakta gecikmemistir MS 510 yilinda yaklasik otuz yasindayken Roma da konsul secilmis 520 yilinda kral tarafindan Magister Officiorum unvanini alarak ayricalikli ve onurlu bir goreve atanmistir O siralarda Roma nin yoneticileri arasinda bas gosteren guvensizlik toplumu hem siyasal hem de dinsel anlamda gittikce artan bir bunalima suruklemistir hatta yasamini kabusa cevirecek olaylarin baslamasina ve vatan haini olarak suclanmasina maruz birakacak kusku ortaminin yaratilmasina neden olmustur Ravenna Sarayi nda cok rahat bir hayat yasayan Boethius kendisini evlat edinen Symmachus la iyi bir dost olmus ve kizi Rusticana ile evlenmisti Bu evlilikten dogan iki oglu Symmachus ve Boethius adini verdigi iki oglu da 522 yilinda consul secilince ailenin sevinci iki kat artmisti Ama bu durum fazla surmedi Senatus da Boethius a karsi beslenen dusmanlik hisleri gittikce yogunlasti ve rakiplerinin Kral a zerkettigi kusku tohumlari urunlerini vermede gecikmedi Boethius hain planlarin kurbani olarak Theodoricus a karsi suikast planlari hazirlayanlarin arasina karismakla suclandi Talihsizlikler Boethius un yakin arkadasi senator Albinus un suclanmasiyla basladi Suclamanin nedeni Albinus un Dogu Roma Imparator unun cevresindekilere Theodoricus un kucuk dusurucu ifadeler kullanmis olmasiydi Onu suclayanlar arasinda ozel danismani Cyprianus basi cekiyordu Albinus suclamalari reddetse de Imparator karsi tarafa gonulden inanmisti Bu olaylar sonucunda Boethius Imparator un huzuruna cikip Albinus u Cyprianus a karsi savunmus ve Roma nin degerli bir senatoru olan Albinus un bu sucu islemis olmasi durumunda kendisinin ve Senatus un bu suca istirak etmis sayilacaklarini bunun ise asla mumkun olamayacagini belirtmistir Bu art niyetsiz soylemin Theodoricus tarafindan durust bir aciklama olarak algilanmasi beklenirken o tamamen aksine Boethius un sozlerini yanlis yorumladi ve boylece Boethius un sonunu hazirlayan surec baslamis oldu Imparator bu aciklamadan sonra suikast planlari yapanin sadece Albinus olmadigini Boethius ve Senatus un da ayni plana ortak oldugu sanisina kapilinca Boethius da tutuklandi Boethius un savundugu Senatus kendisine hic de oyle davranmayarak hatta hicbir savunma tanimayarak hakkinda hemen bir idam karari cikardi Bir anlik cesareti yuzunden hem kendisinin hem de ailesinin yasamini altust eden Boethius mahkemede yapamadigi savunmasini Consolatio Philosophiae Consolatio adli yapitinda yapmistir Boethius un olumune dair kayitlarda buyuk iskenceler cekerek acilar icinde oldugu yazilidir Alnina gecirilen bir sicim gozleri yuvalarindan firlayana dek gerilmis ve o durumda kalin bir sopayla olunceye dek dovulmustur En onemli eseri Consolatio Turkceye Felsefe nin Tesellisi adiyla Istanbul Universitesi Latin Dili ve Edebiyati Anabilim Dali Baskani Prof Dr Cigdem Durusken tarafindan Latinceden cevirilmistir FelsefesiBu baslik herhangi bir kaynak icermemektedir Lutfen guvenilir kaynaklar ekleyerek bu basligin gelistirilmesine yardimci olunuz Kaynaksiz icerik itiraz konusu olabilir ve kaldirilabilir Agustos 2022 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Boethius cok onemli bir filozoftur donemi acisindan Oyle ki kendisi Aristoteles i Platon u anlamis olan Orta Cag felsefesine temel mantik ogretileriyle tanistirmistir 11 ve 12 yuzyil filozoflarina Aristoteles le ilgili olarak sahip olabildikleri tum bilgileri sagladigi soylenebilir Boethius a bu acidan bakacak olursak mantik ve yontem konusunda Hrisityan dusuncesi veya kulturune armagan eden kisi oldugu soylenebilir Bu sebeple ve ozellikle de teolojik problemlerin cozumunde sadece felsefe terimleri degil mantiksal argumanlari kullanmasi ve inanc ile akil arasinda ayrim yapmasi nedeniyle skolastik yontemin onculerindendir Boethius yine bu baglamda her bilimin kendine ozgu ilkeleri olmasini dusundugu tezinden oturu teolojinin ozerk bir bilim haline gelmesine onemli katkilarda bulunmustur O ayni zamanda tumeller konusunu Orta Cag felsefesinin gundemine sokan filozoftur Boethius un hapisteyken yazdigi kitapta yani Felsefenin Tesellisi nde kader talih tanrisal ongoru ve irade ozgurlugu konularinda Orta Cag Hristiyan dusuncesine en temel referans olan bu eserde Boethius felsefenin insani Tanri ya goturecek en onemli arac oldugunu gosterme amaci guder Boethius un en onemli amaci Grek felsefesi ve Latin alemi arasinda kopru olmakti Bu nedenle en bastaki niyeti Aristoteles in eserlerini ve Platon un eserlerini Latince ye cevirmek ve birtakim yorumlar sayesinde iki doktrinin birbirleriyle ayrildigi noktalar olsa da bir oldugu noktalari gostermekti Boethius tan akt Durusken FT Sunus 18 Tabii kendisinin girmis oldugu ceviri ciheti tamamlanamamistir ama belirli eserleri cevirmis ve yorumlar yazmistir Aristoteles in Kategoriler Birinci ve Ikinci Analitiler Sofistik Curutmeler Topikler kitaplarini tercume etmistir Boethius genel olarak bu tercume ve yazdigi yorumlar sayesinde Aristoteles in Organon unun kapsami icinde gecen diger kitaplarini da Latince ye tercume edilecegi 12 yuzyila kadar Orta Cag Avrupa sinin mantik hocasi olarak kalmistir Boethius felsefeyi veya bilgeligi teorik ve pratik bilgelik olarak ikiye ayirmistir Teorik bilgelikte uc ayri varlik turu vardir dolayimsiz olarak algilananlar akledilebilir olanlar ve dogal olanlar Dogal olanlardan kast ettigi fiziktir astronomi cografya vs Birinci varlik turuyle Tanri yi melekleri vs kast eder Akledilir olanlar yani ikincileri de Platon un idealar alemi gibi asagi duserek cisimlerin icine dusmus varliklardir Nasil ki teorik bilgeligi uce ayirdiysa pratigi de ayirir Bunlardan birincisi etik ikincisi politika felsefesi ve ucuncusu iktisattir Boethius bu siniflamanin ardindan Aristoteles ten ogrendigi mantigi oncelikle varliga sonra da tumeller meselesine uygulamistir Birincisinin amaci elbette Tanri yi diger varliklardan ayirt etmektir Ayrica o Tanri yi saf formdan maddeden ayrilmis olarak gorur Anlayacagimiz sekilde Aristoteles in madde formundaki hareket etmeyen hareket ettiricinin nasil ki maddeden bagimsizsa Boethius un Tanri si da oyledir Boethius a gore Tanri bir ve basit olan bir varliktir Ozu varolusunu iceren yetkin varlik olarak Tanri iyilik ve mutluluktur her seyin kaynagidir Boethius un metafizik problemlerin bir onemi onun tumeller problemini Orta Cag da baslatmasidir Bu problem Plotinos un ogrencisi olan Porpyrhos un Boethius un Latinceye tercume ettigi Igogoji adli eserinde ortaya konmustur Tumeller Universaliae nedir Nerede bulunurlar ve Disardaki nesnelerden bagimsiz olarak mevcut mudurlar yoksa degil midirler gibi sorular cercevesinde cereyan eden tumeller catismasi sonucunda kavram gercekcileri realistler ile adcilarin nominalistler taraf olduklari muhtemel uc yanit obegi aciga cikmistir Birinci grup tumellerin nesnelerden bagimsiz olarak varoldugunu ve onlarin disinda veya ustunde bulundugunu savunur Bu goruse mensup olanlar Platon un yolundan giden Augustinus ve Anselmus gibi dusunurlerdir Ikinci grup tumellerin varoldugunu ama nesnelerin disinda veya ustunde degil icinde bulundugunu ve onlara bagimli oldugunu savunur yani nesnelerle iliskileri bakimindan tumeller askin transcendent olmayip ickindirler immanent Bu goruse mensup olanlar Aristoteles in yolundan giden Abelardus Albertus Magnus ve Thomas Aquinas gibi dusunurlerdir Ucuncu grup ise sadece nesnelerin varoldugunu tumellerin ise benzer nesnelere vermis oldugumuz adlardan ibaret bulundugunu savunur Bu goruse mensup olanlar Roscelinus ve Ockhamli William gibi dusunurlerdir Ilk iki grup kavram gercekcisidir yani tumellerin su veya bu bicimde gercekten varolduguna inanir Ancak birinci grup asiri gercekci ikinci grup ise ilimli gercekci olarak nitelendirilir Ucuncu grup ise nominalisttir Boethius elbette bunu ortaya atip kacmamistir O da ilk tumel tanimi yapmistir ve o kavram realizmi ve nominalizm arasindaki orta yolu secmistir O ne tumellerin ayri bir varolusu oldugunu kabul eder ne de tumellerin zihnimizde oldugunu kabul eder Boethius mutlak veya en yuksek iyi olarak Tanri nin ayni zamanda en yuksek eaudaimonia mutluluk ve mukemmellik olarak gorulmesi gerektigini savunan Boethius O nun varolusunu Anselmus gibi ontolojik argumanini onceleyen bir argumanda ortaya koyma cihetine girer Boethius Tanri nin evreni basibos birakmadigini ve evreni kendi iyiligiyle duzene sokup yonettigini savunmaktadir Tanri bunu Boethius a gore iyi olmaya ek olarak akil oldugu ve mutlak bir bilgiye sahip oldugu icin yapabilmektedir Fakat su da var ki boyle bir felsefeye sahip olmak beraberinde bir sorun getirir Peki bu sorun nedir Tum patristik donem filozoflarinin ugrastigi kotuluk problemidir Boethius a gore evrende tozsel kotuluk yoktur Bu da evrendeki var olan her seyin iyi oldugu anlamina gelmektedir Cunku yaratik olan her sey Tanri dan gelmistir ve Tanri da kotuluk ve kusur denilen sey yoktur Kotuluk ise yaratik olanlarin kendilerine Tanri tarafindan bahsedilen dogayi varlik seklini terk etmelerinden kaynaklanmaktadir Kaynakca Smith p 66 Boethius The Online Library of Liberty 24 Ekim 2017 tarihinde kaynagindan erisim tarihi 23 Ekim 2017 Ahmet Cevizci Orta Cag Felsefesi 5 bas Say Yayinlari ss 107 124 Antik Roma ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir Madde icerigini genisleterek Vikipedi ye katki saglayabilirsiniz Felsefe ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir Madde icerigini genisleterek Vikipedi ye katki saglayabilirsiniz