"Korkmayı Öğrenenin Masalı" (Almanca: "Märchen von einem, der auszog das Fürchten zu lernen", çev. 'Korkuyu öğrenmek için yola çıkan birinin hikâyesi'), Grimm Kardeşler tarafından Grimm Masalları'nda (KHM 4) derlenen bir Alman halk masalıdır. Masal ayrıca Andrew Lang tarafından 'nın Mavi Masal Kitabı'na dahil edilmiştir. Bir erkek kahramanın korkuyu nasıl hissedeceğini öğrenmeye yönelik başarısız girişimlerini ele alır.
Konu
Bir babanın iki oğlu vardır. Aptal küçük oğul, babası tarafından kendini geçindirmek için ne öğrenmek istediğini sorduğunda, nasıl ürpereceğini (korkmayı öğrenmek gibi) öğrenmek istediğini söyler. Bir , babaya çocuğa korkuyu öğretebileceğini söyler. Ona kilise çanını çalmayı öğrettikten sonra bir gece yarısı çanı çalması için gönderir ve kendisi hayalet gibi giyinerek peşinden gider. Çocuk, siluetten (hayaletten) bir açıklama ister. Zangoç cevap vermeyince çocuk korkmadan onu merdivenlerden aşağı iter ve zangoçun ayağı kırılır.
Yaşananlar karşısında dehşete kapılan babası onu evden kovar. Çocuk, korkuyu öğrenmek için yola çıkmaya başlar ve her seferinde "Keşke korkuyu öğrensem" der. Bir adam çocuğa geceyi idam edilmiş yedi kişinin hala asılı olduğu darağacının altında kalmasını tavsiye eder. Söylenilenleri yapar ve darağacının yanına gider ve gece ateş yakar. İdam edilenlerin bedenleri rüzgarda sallanınca çocuk, bu kişilerin üşümüş olabileceğini düşünerek iplerini keser ve ateşe yaklaştırır fakat bu kişiler, kıyafetleri ateş almasına rağmen yerlerinden hareket etmez. Dikkatsizliklerinden rahatsız olan çocuk, bedenleri darağacına geri asar.
Darağacındaki olaydan sonra bir arabacı ile seyahat etmeye başlar. Bir gece hana vardıklarında hancı ona korkmayı öğrenmek istiyorsa yakındaki perili şatoyu ziyaret etmesi gerektiğini söyler. Orada üç gece üst üste kalmayı başarabilirse korkmayı öğrenmenin yanı sıra kralın kızını ve şatonun tüm zengin hazinelerini de kazanabileceğini anlatır. Birçok erkek bunu denemiş ama hiçbiri başaramamıştır.
Çocuk meydan okumayı kabul ederek kralın yanına gider. Kral teklifi kabul eder ve çocuğa, kaleye yanında üç cansız şey götürebileceğini söyler. Oğlan ateş, torna ve bıçakla kesme tahtası istedi.
İlk gece, çocuk odasında otururken odanın köşesinden iki ses soğuktan şikayet ederek gecenin içinde inlemeye başlar. Oğlan, seslerin sahibine ateşin yanlarına gelip ısınmalarını ister. Aniden köşeden iki kara kedi fırlar ve çocuğa kart oyunu oynamayı teklif eder. Çocuk kedileri kandırıp kesme tahtası ve bıçakla tuzağa düşürür. Odadaki her karanlıktan kara kediler ve köpekler çıkar ve çocuk dövüşerek her birini bıçağıyla öldürür. Sonra karanlıktan bir yatak görünür. Uyumaya hazırlanırken yatak kalenin her yerinde yürümeye başlar. Hâlâ korkmayan çocuk daha hızlı gitmesi için ısrar eder. Yatak onun üzerine ters döner ama çocuk umursamaz ve yatağı bir kenara fırlatıp sabaha kadar ateşin yanında uyur.
Çocuk kaledeki ikinci gecesini geçirmek için yerleşirken bir adamın yarısı bacadan aşağı düşer. Oğlan yine korkmadan bacadan diğer yarısına ihtiyaç olduğunu haykırır. Çocuğu duyan diğer yarısı bacadan düşer ve geri kalanıyla yeniden birleşir. Bu kez pek çok adam çıkagelir ve dokuz tane ölü bacağıyla iki ölü kafasını bir araya getirip top oynamaya başlarlar. Oğlan da oyuna dahil olur ve ölü kafalarını tornadan geçirerek yusyuvarlak yapar. Saat on ikiyi vurduğunda hepsi kaybolup gider. Oğlan da yere uzanarak güzel bir uyku çeker
Şatodaki üçüncü ve son gecesinde çocuk garip bir ses duyar. Altı adam bir tabut taşıyarak odasına girer. Korkmayan çocuk, cesedin kendi ölü kuzeni olduğuna inanır. Ölü bedeni ısıtmaya çalışır ve böylece ceset, hayata döner. Ama ölü yerinden doğrularak oğlanı boğmaya çalışır. Bu davranışa sinirlenen oğlan adamı taşıyarak tabuta koyar ve kapağını kapar. Aynı anda altı adam geri gelerek tabutu alıp gider. Derken içeri bir adam girer. Oğlanı korkutacağını söyler ve onu karanlık ve dar bir yoldan bir demirci ocağına götürür. Sonra eline bir balta alarak bir vuruşta örsü yere çakar. Oğlan baltayı alarak bir vuruşta örsü ikiye yarar ve yaşlı adamın sakalını mengeneyle sıkıştır. Adamı dövmeye başlar. Adam sızlanır ve bu dayağı keserse ona büyük bir servet bağışlayacağını söyler. Oğlan baltayı yere koyar ve adamı serbest bırakır. Yaşlı adam onu yine saraya götürür ve içi altın dolu üç tane sandık gösterir.
Ertesi sabah kral gelir ve kızıyla evlenebileceğini söyler. Çocuk, korkuyu hâlâ öğrenmiş olmasa da teklifi kabul eder.
Evlendikten sonra oğlan "Biri çıksa da beni korkutsa! Biri çıksa da beni korkutsa!" deyip durur. Karısı bir gece usulca onun yorganını çekip alır, içi buz gibi suyla ve balıkla dolu kovayı kocasının üstüne boca eder. Ufak balıklar sağa sola sıçramaya başlar. Uyanınca ürkmenin ne olduğunu sonunda öğrendiğini fakat gerçek korkuyu hâlâ bilmediğini söyler.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Korkmayi Ogrenenin Masali Almanca Marchen von einem der auszog das Furchten zu lernen cev Korkuyu ogrenmek icin yola cikan birinin hikayesi Grimm Kardesler tarafindan Grimm Masallari nda KHM 4 derlenen bir Alman halk masalidir Masal ayrica Andrew Lang tarafindan nin Mavi Masal Kitabi na dahil edilmistir Bir erkek kahramanin korkuyu nasil hissedecegini ogrenmeye yonelik basarisiz girisimlerini ele alir Can kulesindeki hayaletKonuBir babanin iki oglu vardir Aptal kucuk ogul babasi tarafindan kendini gecindirmek icin ne ogrenmek istedigini sordugunda nasil urperecegini korkmayi ogrenmek gibi ogrenmek istedigini soyler Bir babaya cocuga korkuyu ogretebilecegini soyler Ona kilise canini calmayi ogrettikten sonra bir gece yarisi cani calmasi icin gonderir ve kendisi hayalet gibi giyinerek pesinden gider Cocuk siluetten hayaletten bir aciklama ister Zangoc cevap vermeyince cocuk korkmadan onu merdivenlerden asagi iter ve zangocun ayagi kirilir Yasananlar karsisinda dehsete kapilan babasi onu evden kovar Cocuk korkuyu ogrenmek icin yola cikmaya baslar ve her seferinde Keske korkuyu ogrensem der Bir adam cocuga geceyi idam edilmis yedi kisinin hala asili oldugu daragacinin altinda kalmasini tavsiye eder Soylenilenleri yapar ve daragacinin yanina gider ve gece ates yakar Idam edilenlerin bedenleri ruzgarda sallaninca cocuk bu kisilerin usumus olabilecegini dusunerek iplerini keser ve atese yaklastirir fakat bu kisiler kiyafetleri ates almasina ragmen yerlerinden hareket etmez Dikkatsizliklerinden rahatsiz olan cocuk bedenleri daragacina geri asar Daragacindaki olaydan sonra bir arabaci ile seyahat etmeye baslar Bir gece hana vardiklarinda hanci ona korkmayi ogrenmek istiyorsa yakindaki perili satoyu ziyaret etmesi gerektigini soyler Orada uc gece ust uste kalmayi basarabilirse korkmayi ogrenmenin yani sira kralin kizini ve satonun tum zengin hazinelerini de kazanabilecegini anlatir Bircok erkek bunu denemis ama hicbiri basaramamistir Cocuk meydan okumayi kabul ederek kralin yanina gider Kral teklifi kabul eder ve cocuga kaleye yaninda uc cansiz sey goturebilecegini soyler Oglan ates torna ve bicakla kesme tahtasi istedi Ilk gece cocuk odasinda otururken odanin kosesinden iki ses soguktan sikayet ederek gecenin icinde inlemeye baslar Oglan seslerin sahibine atesin yanlarina gelip isinmalarini ister Aniden koseden iki kara kedi firlar ve cocuga kart oyunu oynamayi teklif eder Cocuk kedileri kandirip kesme tahtasi ve bicakla tuzaga dusurur Odadaki her karanliktan kara kediler ve kopekler cikar ve cocuk dovuserek her birini bicagiyla oldurur Sonra karanliktan bir yatak gorunur Uyumaya hazirlanirken yatak kalenin her yerinde yurumeye baslar Hala korkmayan cocuk daha hizli gitmesi icin israr eder Yatak onun uzerine ters doner ama cocuk umursamaz ve yatagi bir kenara firlatip sabaha kadar atesin yaninda uyur Cocuk kaledeki ikinci gecesini gecirmek icin yerlesirken bir adamin yarisi bacadan asagi duser Oglan yine korkmadan bacadan diger yarisina ihtiyac oldugunu haykirir Cocugu duyan diger yarisi bacadan duser ve geri kalaniyla yeniden birlesir Bu kez pek cok adam cikagelir ve dokuz tane olu bacagiyla iki olu kafasini bir araya getirip top oynamaya baslarlar Oglan da oyuna dahil olur ve olu kafalarini tornadan gecirerek yusyuvarlak yapar Saat on ikiyi vurdugunda hepsi kaybolup gider Oglan da yere uzanarak guzel bir uyku ceker Satodaki ucuncu ve son gecesinde cocuk garip bir ses duyar Alti adam bir tabut tasiyarak odasina girer Korkmayan cocuk cesedin kendi olu kuzeni olduguna inanir Olu bedeni isitmaya calisir ve boylece ceset hayata doner Ama olu yerinden dogrularak oglani bogmaya calisir Bu davranisa sinirlenen oglan adami tasiyarak tabuta koyar ve kapagini kapar Ayni anda alti adam geri gelerek tabutu alip gider Derken iceri bir adam girer Oglani korkutacagini soyler ve onu karanlik ve dar bir yoldan bir demirci ocagina goturur Sonra eline bir balta alarak bir vurusta orsu yere cakar Oglan baltayi alarak bir vurusta orsu ikiye yarar ve yasli adamin sakalini mengeneyle sikistir Adami dovmeye baslar Adam sizlanir ve bu dayagi keserse ona buyuk bir servet bagislayacagini soyler Oglan baltayi yere koyar ve adami serbest birakir Yasli adam onu yine saraya goturur ve ici altin dolu uc tane sandik gosterir Ertesi sabah kral gelir ve kiziyla evlenebilecegini soyler Cocuk korkuyu hala ogrenmis olmasa da teklifi kabul eder Evlendikten sonra oglan Biri ciksa da beni korkutsa Biri ciksa da beni korkutsa deyip durur Karisi bir gece usulca onun yorganini cekip alir ici buz gibi suyla ve balikla dolu kovayi kocasinin ustune boca eder Ufak baliklar saga sola sicramaya baslar Uyaninca urkmenin ne oldugunu sonunda ogrendigini fakat gercek korkuyu hala bilmedigini soyler