Politik sinema ya da siyasal sinema, din, devlet, siyaset, birey başta olmak üzere bütün siyasi kavramları kullanır. Birçok filmde devletin işleyişi, bireyin devletle karşı karşıya gelmesi, ahlaki sorunlar, askerlik ve savaş, vatanseverlik, devlet içinde devlet, terör, totaliterlik, bağımsızlık mücadelesi işlenmiştir.
Gelişimi
'ye göre; "Olaya bu biçimde yaklaşınca sinema, yalnızca belli sayıdaki görüntünün seyirciye sunumu değildir. Aynı zamanda, , sanatsal sinema ile, ortak bir toplumsallaşmanın yeniden kurulması demektir. Sinema, toplumsal olaylara yönelmesiyle birlikte, ister istemez siyaset ile karşı karşıya kalmıştır. İşte sinema, siyasal olayları kamerasından beyaz perdeye yansıtmaya başlamasıyla birlikte, siyasal sinema da doğmuştur."
Siyasal sinema, siyasal olayları, beyaz perdeye aktarma konusunda çeşitli aracı yöntemlerden yararlanmaktadır. Bu yöntemler siyasetin sunumunda amaç değil, araç olarak belirlenmiştir.
Nitelikleri
Her görüntü olgusu gibi, sinema da, siyasal olayın sunumunda kendine özgü bir rol üstlenmiştir. Sinema bu rolünü yerine getirirken, sanatsal bir sunumun üstünlüğü içinde, siyasal iletişim açısından değişik bir yöntem sağlamaktadır. Özellikle, izleyicilerle birlikte olma, güçlü bir aracılığının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Böylece, izleyicilerin aktörlerin üstlendikleri rolde kendilerini bulma, kendilerini aktörün yerine koyma, onunla bütünleşme sonucunu doğurmaktadır.
Kamusal alanda gelişen diğer görüntü olgularında olduğu gibi, burada da bir ortaklık söz konusudur. Bu biçimde, toplumsallaşmanın oluşmuş kökenini sinema, bir kez daha yeni baştan kurmaktadır. Günümüzde sinema sunumu geleneksel bir konuma gelmiş durumdadır. Toplumsal yaşamın geleneksel ilginç olayları seçilmekte, filmlere konu edilmektedir. Özellikle bu olayların her birine tüm toplumu yakından ilgilendiren bir nitelik yüklenmiş olması, onun giderek toplumsallaşmasına neden olmaktadır. Bunun sonucu olarak, gösterime giren her film de, seyircilerinin kamusal bir topluluk oluşturmalarına önemli katkıda bulunmaktadır.
Siyasal sinemanın kullandığı yöntemleri tarihsel, belgesel ve ideoloji olarak üç kategoride toplamıştır.
Tarihsel sinema
, , zaman içinde ele alarak, günümüzden uzak bir görüşün çifte aralığında, olayın yaşanıp, yaşanmamışlığı yerine, toplumsal bağlılık ve bilimselliği öne çıkararak, sahneye uyarlayar.
Tarihsel filmler, iktidar uygulamasını bulundukları dönemlerle özdeşleşmiş aktörlerle birlikte sahneye taşımaktadır.
Tarihsel sinemada siyasal bir olaya, sunumun mantıksallığının ağır bastığı bir uyarlama anlayışı egemendir. Çoğu kez de kişi ve olaylar gereğinden fazla yüceleştirilmek suretiyle, konuya kendine özgü birçok anlatım olgusu da yüklenmektedir.
Tarihsel sinemada, sanatsal yüceleştirme siyasal duruma yansımakta, filmin yapımına özellikle damgasını vurmaktadır. bu özelliği, özenle hazırlanıp, karmaşık bir durum sergileyen siyasal söylem ve anlatıma yansımakta, filmin geneline yayılarak, seyirciyi düşünmeye itmektedir.
Bu duruma, siyasal mutlakiyetçiliği eleştirel bir yaklaşım içinde sunan, Abel Gance’ın 1960 yapımı Austerlitz savaşını konu alan, Austerlitz filmi iyi bir örnek oluşturmaktadır. Ayrıca filmde Napolyon'un iktidarının bir analizi yapılmaktadır.
Yönetmenliğini William Wyler'in 1959 yılında yaptığı, sinema tarihinin en pahalı yapımları arasında kabul edilen Hristiyan Yahudi çatışmasını, tarihin derinlerinden beyaz perdeye yansıtan Ben Hur filmi de siyasal söylem ve konu karmaşasında bir başka örneği oluşturmaktadır.
Zamanımıza daha yakın yapımlardan biri olan, Eric Rohmer’in 2001 yapımı L’Anglaise et Le Duc (İngiliz Bayan ve Duc) filmi de önemli örneklerdendir. Bu film, siyasal boyutu çift yanlı bir ayrıma sokmakta, önce, Marie Antoinette’in aristokrat İngiliz dostlarından birini ve dekoru açısından ele almakta, daha sonra, tarihsel bir mantıksallık içinde bu sınıfsal ilişkiyi değerlendirmektedir. , filmin konusu ve siyasal anlatımlar içinde izleyici ile siyasal bağlılığı karşı karşıya getirip, özdeşleştirmekte, bu biçimde onlara siyasal bir bilinci aşılamaya çalışmaktadır.
İdeolojik Sinema
daha farklı bir düzen vardır. O, propagandanın sanatsallığına dayanmaktadır. Simgesel uygulama ile toplumsal eylemi beyaz perdede buluşturmaktadır. İdeolojik sinema, izleyiciyi bir kamusal topluluğa dönüştürmekte, filmin içindeki ve kahramanlarla, her bir izleyicinin özdeşleşmesini hedeflemektedir.
Tarihsel sinema alanında, simgesel kimliğin sanatsal bir niteliğin ağır basmasına karşılık, , filmin ilk başından yükümlülük altına girmiş bir topluluğun bulunması, izleyicileri yönünden kurgulanmış bir yükümlülük çeşidini oluşturması nedeniyle, tümüyle siyasal özelliğe dönüşmektedir.
2006 gösterime girmiş, yapımı “This is England” Türkçe tanıtımı “Faşizme Karşı Muhalif Ruh” filmi, örnek olarak vermek mümkündür. Film 1983 yılının toplumsal ve siyasal olaylarını, Falkland savaşı, dazlaklar ve yabancı düşmanlığı örgüsü içinde beyaz perdeye taşımaktadır.
Bunun yanında Ken Loach’ın 1998 yapımı Benim Adım Joe filmi yanında 2001 yapımı Denizciler ile, 'ın 1997 yapımı Üstatlar filmleri ideolojik sinemaya seçkin birer örnek oluşturmaktadır.
, sanatsal yükümlülük ve sunum içinde yakaladığı olayları beyaz perdeye taşırken, bu olaylar üzerinden kendine özgü siyasal söylemler yaratmakta, bu söylemlerde filmin aktörlerinin izleyici ile özdeşleşmelerini sağlamaktadır. İdeolojik sinema, bu biçimde, siyasal kimliğin üç çeşidini buluşturmaktadır. Bunlar; yapımcının ile, filmdeki kişilerin ve izleyicinin siyasal kimliğidir.
Belgesel Sinema
, biraz daha belli bir düzene sahiptir. Belgesel sinemada, bir yandan, siyasal bir olayın filmin sunumuna uygun analizi, veya siyasal bir kişiliğin bağlılığı etrafında bir merkezileşme, öte yandan da bir siyasal gerçekliğin ortaya konması ve araştırılması doğrultusunda bir uygulama söz konusudur.
Bunun yanında, kurulan anlatım, durum sanatsallıktan uzaklaşmış değildir. Filmin kendini kanıtlaması, uygulamaya konu olan araştırmayı izleyicilerin uygun bulmasına bağlıdır.
Burada, yine Ken Loach’ın Nikaragua’nın durumunu ve İngiltere’deki ekonomiyi siyasal bir durumu görünümde simgeleyen, onu bir kişide belgeleyen, 1996 yapımı « Karla’nın Şarkısı » ile bir 2007 Türk yapımı, Biket İlhan’ın yönetmenliğinde tamamlanan, dünyaca ünlü Türk şairi Nazım Hikmet’in yaşamından Bursa Hapishanesi yıllarını konu alan, komünizm ve insanlık ideallerinin bir kişilikte işlenip simgelendiği “Mavi Gözlü Dev” filmleri, önde gelen belgeseller arasında sayılabilir.
Zaten belgesel bir filme özellik veren, siyasal bir durumun filmde, bir kişinin bakış açısıyla, yine bir kişinin aracılıyla toplumsal bir bağlılığın kurulması ve onun nesnelliğinde vurgulanmış olmasıdır.
Konuyla ilgili yayınlar
- EKİNCİ, NECDET (2009). Siyasal İletişime Giriş. Bişkek: Kırgızistan-Türkiye Manas üniversitesi Yayınları. ISBN .
- LAMİZET, BERNARD (2003). Communication Politique (Fransızca). Lyon: Institut d’Etudes Politique de Lyon (Les notes des cours inédites).
- KELLNER, DUGLAS (1997). Politik Kamera / Çağdaş Hollywood Sinemasının İdeolojisi ve Politikası. Özsayar, Elif tarafından çevrildi. İstanbul: Ayrıntı Yayınları.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Politik sinema ya da siyasal sinema din devlet siyaset birey basta olmak uzere butun siyasi kavramlari kullanir Bircok filmde devletin isleyisi bireyin devletle karsi karsiya gelmesi ahlaki sorunlar askerlik ve savas vatanseverlik devlet icinde devlet teror totaliterlik bagimsizlik mucadelesi islenmistir Gelisimi ye gore Olaya bu bicimde yaklasinca sinema yalnizca belli sayidaki goruntunun seyirciye sunumu degildir Ayni zamanda sanatsal sinema ile ortak bir toplumsallasmanin yeniden kurulmasi demektir Sinema toplumsal olaylara yonelmesiyle birlikte ister istemez siyaset ile karsi karsiya kalmistir Iste sinema siyasal olaylari kamerasindan beyaz perdeye yansitmaya baslamasiyla birlikte siyasal sinema da dogmustur Siyasal sinema siyasal olaylari beyaz perdeye aktarma konusunda cesitli araci yontemlerden yararlanmaktadir Bu yontemler siyasetin sunumunda amac degil arac olarak belirlenmistir NitelikleriHer goruntu olgusu gibi sinema da siyasal olayin sunumunda kendine ozgu bir rol ustlenmistir Sinema bu rolunu yerine getirirken sanatsal bir sunumun ustunlugu icinde siyasal iletisim acisindan degisik bir yontem saglamaktadir Ozellikle izleyicilerle birlikte olma guclu bir araciliginin ortaya cikmasina neden olmaktadir Boylece izleyicilerin aktorlerin ustlendikleri rolde kendilerini bulma kendilerini aktorun yerine koyma onunla butunlesme sonucunu dogurmaktadir Kamusal alanda gelisen diger goruntu olgularinda oldugu gibi burada da bir ortaklik soz konusudur Bu bicimde toplumsallasmanin olusmus kokenini sinema bir kez daha yeni bastan kurmaktadir Gunumuzde sinema sunumu geleneksel bir konuma gelmis durumdadir Toplumsal yasamin geleneksel ilginc olaylari secilmekte filmlere konu edilmektedir Ozellikle bu olaylarin her birine tum toplumu yakindan ilgilendiren bir nitelik yuklenmis olmasi onun giderek toplumsallasmasina neden olmaktadir Bunun sonucu olarak gosterime giren her film de seyircilerinin kamusal bir topluluk olusturmalarina onemli katkida bulunmaktadir Siyasal sinemanin kullandigi yontemleri tarihsel belgesel ve ideoloji olarak uc kategoride toplamistir Tarihsel sinema zaman icinde ele alarak gunumuzden uzak bir gorusun cifte araliginda olayin yasanip yasanmamisligi yerine toplumsal baglilik ve bilimselligi one cikararak sahneye uyarlayar Tarihsel filmler iktidar uygulamasini bulunduklari donemlerle ozdeslesmis aktorlerle birlikte sahneye tasimaktadir Tarihsel sinemada siyasal bir olaya sunumun mantiksalliginin agir bastigi bir uyarlama anlayisi egemendir Cogu kez de kisi ve olaylar gereginden fazla yucelestirilmek suretiyle konuya kendine ozgu bircok anlatim olgusu da yuklenmektedir Tarihsel sinemada sanatsal yucelestirme siyasal duruma yansimakta filmin yapimina ozellikle damgasini vurmaktadir bu ozelligi ozenle hazirlanip karmasik bir durum sergileyen siyasal soylem ve anlatima yansimakta filmin geneline yayilarak seyirciyi dusunmeye itmektedir Bu duruma siyasal mutlakiyetciligi elestirel bir yaklasim icinde sunan Abel Gance in 1960 yapimi Austerlitz savasini konu alan Austerlitz filmi iyi bir ornek olusturmaktadir Ayrica filmde Napolyon un iktidarinin bir analizi yapilmaktadir Yonetmenligini William Wyler in 1959 yilinda yaptigi sinema tarihinin en pahali yapimlari arasinda kabul edilen Hristiyan Yahudi catismasini tarihin derinlerinden beyaz perdeye yansitan Ben Hur filmi de siyasal soylem ve konu karmasasinda bir baska ornegi olusturmaktadir Zamanimiza daha yakin yapimlardan biri olan Eric Rohmer in 2001 yapimi L Anglaise et Le Duc Ingiliz Bayan ve Duc filmi de onemli orneklerdendir Bu film siyasal boyutu cift yanli bir ayrima sokmakta once Marie Antoinette in aristokrat Ingiliz dostlarindan birini ve dekoru acisindan ele almakta daha sonra tarihsel bir mantiksallik icinde bu sinifsal iliskiyi degerlendirmektedir filmin konusu ve siyasal anlatimlar icinde izleyici ile siyasal bagliligi karsi karsiya getirip ozdeslestirmekte bu bicimde onlara siyasal bir bilinci asilamaya calismaktadir Ideolojik Sinema daha farkli bir duzen vardir O propagandanin sanatsalligina dayanmaktadir Simgesel uygulama ile toplumsal eylemi beyaz perdede bulusturmaktadir Ideolojik sinema izleyiciyi bir kamusal topluluga donusturmekte filmin icindeki ve kahramanlarla her bir izleyicinin ozdeslesmesini hedeflemektedir Tarihsel sinema alaninda simgesel kimligin sanatsal bir niteligin agir basmasina karsilik filmin ilk basindan yukumluluk altina girmis bir toplulugun bulunmasi izleyicileri yonunden kurgulanmis bir yukumluluk cesidini olusturmasi nedeniyle tumuyle siyasal ozellige donusmektedir 2006 gosterime girmis yapimi This is England Turkce tanitimi Fasizme Karsi Muhalif Ruh filmi ornek olarak vermek mumkundur Film 1983 yilinin toplumsal ve siyasal olaylarini Falkland savasi dazlaklar ve yabanci dusmanligi orgusu icinde beyaz perdeye tasimaktadir Bunun yaninda Ken Loach in 1998 yapimi Benim Adim Joe filmi yaninda 2001 yapimi Denizciler ile in 1997 yapimi Ustatlar filmleri ideolojik sinemaya seckin birer ornek olusturmaktadir sanatsal yukumluluk ve sunum icinde yakaladigi olaylari beyaz perdeye tasirken bu olaylar uzerinden kendine ozgu siyasal soylemler yaratmakta bu soylemlerde filmin aktorlerinin izleyici ile ozdeslesmelerini saglamaktadir Ideolojik sinema bu bicimde siyasal kimligin uc cesidini bulusturmaktadir Bunlar yapimcinin ile filmdeki kisilerin ve izleyicinin siyasal kimligidir Belgesel Sinema biraz daha belli bir duzene sahiptir Belgesel sinemada bir yandan siyasal bir olayin filmin sunumuna uygun analizi veya siyasal bir kisiligin bagliligi etrafinda bir merkezilesme ote yandan da bir siyasal gercekligin ortaya konmasi ve arastirilmasi dogrultusunda bir uygulama soz konusudur Bunun yaninda kurulan anlatim durum sanatsalliktan uzaklasmis degildir Filmin kendini kanitlamasi uygulamaya konu olan arastirmayi izleyicilerin uygun bulmasina baglidir Burada yine Ken Loach in Nikaragua nin durumunu ve Ingiltere deki ekonomiyi siyasal bir durumu gorunumde simgeleyen onu bir kiside belgeleyen 1996 yapimi Karla nin Sarkisi ile bir 2007 Turk yapimi Biket Ilhan in yonetmenliginde tamamlanan dunyaca unlu Turk sairi Nazim Hikmet in yasamindan Bursa Hapishanesi yillarini konu alan komunizm ve insanlik ideallerinin bir kisilikte islenip simgelendigi Mavi Gozlu Dev filmleri onde gelen belgeseller arasinda sayilabilir Zaten belgesel bir filme ozellik veren siyasal bir durumun filmde bir kisinin bakis acisiyla yine bir kisinin araciliyla toplumsal bir bagliligin kurulmasi ve onun nesnelliginde vurgulanmis olmasidir Konuyla ilgili yayinlarEKINCI NECDET 2009 Siyasal Iletisime Giris Biskek Kirgizistan Turkiye Manas universitesi Yayinlari ISBN 978 9967 24 875 5 LAMIZET BERNARD 2003 Communication Politique Fransizca Lyon Institut d Etudes Politique de Lyon Les notes des cours inedites KELLNER DUGLAS 1997 Politik Kamera Cagdas Hollywood Sinemasinin Ideolojisi ve Politikasi Ozsayar Elif tarafindan cevrildi Istanbul Ayrinti Yayinlari