Bu maddede birçok sorun bulunmaktadır. Lütfen sayfayı geliştirin veya bu sorunlar konusunda bir yorum yapın.
|
“Das Unbehagen der Geschlechter” (Cinsiyet Belası) kitabının yazarı Judith Butler’ın öncülüğünde eşitlik feminizmi üzerine kurulmuş; ancak bir adım daha da ileriye giderek “toplum cinsiyeti” ve “biyolojik cinsiyet” olmak üzere iki cinsiyetten bahsetmiştir. Cinsiyet kimliklerinin ortak kabul edilebilmesi, cinsiyetler arasındaki farklılıkların daha az güçlü olmasıyla bağlantılıdır.
Postmodern feminizm, feminizmin 20. yüzyıl felsefesinde ve postmodern durum içinde aldığı teorik ve pratik konumla şekillenmesini ifade eder. Feminist teori ile postyapısalcılık arasında kurulan bir bireşimin ürünü olarak gerçekleşir. Postmodern feminizm, postfeminizmle karıştırılabilir ama farklı bir kavramdır.
Bu konum grift ve tartışmalıdır; çünkü bir yandan feminizmin modernizm-postmodernizm tartışmasına dair söyleyecek fazla bir şeyleri olmadığı düşüncesi vardır, öte yandan postmodern düşüncenin oluşumunda ve postmodernizme dair söylemin kuruluşunda feminizmin yer aldığı iddiası söz konusudur. Yakından bakıldığında pek çok kadın yazar ve teorisyenin hem feminist hem de postmodernist bir konum içinden konuştuklarını görmek mümkündür. Bu konum içinde üretilen feminizm genel olarak "postmodern feminizm" olarak adlandırılmaktadır.
Postfeminizm, feminizmin yapısalcılığını gerçekleştirmek üzerine kuruludur. Postfeminizmde toplumsal anlamda sosyal cinsiyet olduğu gibi biyolojik cinsiyet de (yani gruplandırma özelliklerinin tümü) reddedilmiştir. Postfeminizmin ana noktasında özne olarak “kadın” değil, kadının özelleştirilmesi bulunmaktadır.
Bu teorinin merkezinde insanlar arasındaki farklar, yani cinsiyet kimliklerini oluşturmak yatmaktadır. Cinsiyet kimliklerine göre ayrım yapmaktansa, ne kadar çok insan varsa o kadar çok kimlik vardır fikrini kabul eder. Bu noktada da yaklaşım farklılaşır ve çok cinsiyetlilik kavramı ile yer değiştirir.
Bu teorinin en önemli temsilcisi Judith Butler’dır. 1990’da “Gender Trouble, Feminism and the Subversion of Identity” ve 1994’te “Bodies that Matter” kitaplarını yazmıştır. Her iki kitabında da gelişmekte olan “Queer Teorisi” ile ilgilenmiştir. Butler’ın en önemli yazılarından biri, “eril” ve “dişi” davranışlar ve doğal ya da kaçınılmaz katiyetlerin incelendiği “Cinsiyet Modeli” üzerinedir. Bu yazı ayrıca feminist ve tartışılan teori oluşturulması bakımından, kadının feminizm objesi olarak görülmesi açısından da önem taşımaktaydı. Bunlar özellikle Almanya’da feminist teorinin tartışmalarının alevlenmesine sebep olmuştur.
Tarihçe ve konum
70'li yıllardan itibaren gerek feminizm gerekse postmodernizm teorik/felsefi alanda olduğu kadar, kültürel ve siyasal alanda da etkili akımlar ve yönelişler ortaya koymuştur. Mary Joe Frug'un postmodernizmi ve feminist teorinin birleşimini dile getiren Manifestosu ("A Postmodern Feminist Legal Manifesto") bir anlamda postmodern feminizmin yasal ilanı olarak kabul edilmektedir.
Bu isimlerin üretikleri çalışmalara bakılırsa, hem feminizmin hem de postmodernizmin en önemli kaynaklarında yer almışlardır. Her iki yöneliminde ortak paydaları olduğu belirtilebilir; bunlar yeni bir toplumsal eleştiri alanı açmaları ve geleneksel felsefe ile eleştirel bir ilişki kurmaları şeklinde özetlenebilir. Ancak aralarında temel farklar da söz konusudur.Feminizm ve postmodernizm akımları kolayca bir araya gelebilir nitelikte değildirler. Bu bakımdan 70'ler sonrası, postyapısalcı felsefe ve psikanaliz ekseninde gelişme gösteren feminizmler, modernite eksenli feminizmlerin eleştirisini de gerçekleştirirler.
Özellikle toplumsal eleştiri konusunda postmodernizm fazlasıyla spekülatif bir görünüm sunarken, feministler özellikle toplumsal eleştiri konusunda ısrarcıdırlar. Öte yandan postmodernistler özcülük ve temeldencilik konusunda hassas bir dikkate sahip olurlarken, feministler buna düşme eğilimi gösterirler. Her iki yönelimin, feminizm ve postmodernizm bu tür farklarını silmeye ya da ortadan kaldırmaya yönelik girişimler de söz konusudur ki, bunları postmodern feminizm olarak eddetmek uygun görünmektedir. Postmodern feminizmler özcü ve temeldenci olmayan bir feminizm yönünde konumlanmakta ısrarcıdırlar.
Önemli isimler
Postmodern feminizm ekseninde belli başlı isimleri şu şekilde sıralamak mümkündür:
Bu isimler genel anlamda ne feminizmle ne de postmodern söylemle tamamen bağdaşır görünmemektir, ancak her iki alanın ögelerini üzerlerinde taşıdıkları ve kendi zeminlerinde bu alalnların her ikisini birden geliştirdikleri ve genişlettikleri söylebilir.Geleneksel felsefi ve kuramsal argümanlara dayanmayan yen bir toplumsallık eleştirisi, hem feminizmden hem de postmodernizmden gelen bir yönelim olarak buradaki postmodern feministler tarafından geliştirilmeye ve belirli şekillerde temellendirilmeye çalışılır.
Bununla birlikte genelde özcü ve temeldenci olmayan bir yönelimle feminist kuramın tamamen uzlaşması olanaklı görünmemektedir. Ancak postmodern feministler bunu, feminist felsefenin genel özelliklerini değişime uğratarak aşmaya yönelirler. Böyle yaptıkları için geleneksel feminist felsefelerden (Radikal, markscı ya da sosyalist vb.) itirazlarla karşılanırlar. Sömürge sonrası feminizm teorisiyle (en önemli ve oldukça etkili bir düşünür olan Spivak bu yönelimin temsilcisi sayılmaktadır) postmodern feminist teorisyenler arasında paralellikler ve özgün bağlantılar söz konusudur.
Modernite eksenli feminizmler, postmodern feminizm için iktidar, öznelik, cinsiyet vb. konularda sorunludurlar ve dahası mevcut gerçekliği yeniden üretmekten öteye gidememektedirler. Önemli ya da belirleyici olan, kadınlar için mevcut toplumsal alanda eşit haklar elde etmek ya da belirli noktalara kadınların getirilmesi sağlamak değil, süregiden kadın söylemini ve mevcut hiyerarşik düzenlemeleri, iktidar yapılarını dönüştürebilmektir.
Postmodern feminizm bu anlamda yeni bir siyasal ve toplumsal eleştiri geliştirme arayışıyla ortaya çıkar. Dil, söylem ve kültür alanında mevcut yapıları sorunsallaştırmaya, bozmaya ve yerinden etmeye yönelmek, bunlara karşı yeni bir öznelik, ve kültür değerleri üretmek daha önemlidir. Bu anlamda modern ve postmodern feminizmler arasında, keskin ve köklü ayrımlar ve teorik çatışmalar söz konusudur.
Nancy Fraser ile Linda Nicholson, feminizm ve postmodernizm karşılaştırması içerisinde ("Felsefesiz Toplum Eleştirisi") bir değerlendirme sunmaya yönelirler ve burada feminizmin özcülüğe ve temelldenciliğe düşmelerini örneklerler. Onlar bu değerlendirmeden hareketle, feminist felsefenin asıl olarak postmodern olmaları gerektiğini söylerler. Postmodern feminizm onların düşüncesine göre pragmatik temelde kurgulanmalıdır, özcülüğün ve temeldenciliğin yeniden üretimi konusunda dikkatli olmalıdır. Evrenselci olmayan bir girişim olmalıdır. Onlara göre, psikanaliz dayanaklı Fransız feminizmi, yani Irigaray, Cixous ve Kristeva, reddediyor gibi görünselerde özcülük hatasına düşmektedirler.
Ayrıca bakınız
Dipnotlar
- Postyapısalcılık ve Postmodernizm, Madan Sarup, .
- Modern ve Postmodern Feminizm, , .
Kaynakça
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu maddede bircok sorun bulunmaktadir Lutfen sayfayi gelistirin veya bu sorunlar konusunda tartisma sayfasinda bir yorum yapin Bu madde Vikipedi bicem el kitabina uygun degildir Maddeyi Vikipedi standartlarina uygun bicimde duzenleyerek Vikipedi ye katkida bulunabilirsiniz Gerekli duzenleme yapilmadan bu sablon kaldirilmamalidir Kasim 2011 Bu maddede kaynak listesi bulunmasina karsin metin ici kaynaklarin yetersizligi nedeniyle bazi bilgilerin hangi kaynaktan alindigi belirsizdir Lutfen kaynaklari uygun bicimde metin icine yerlestirerek maddenin gelistirilmesine yardimci olun Subat 2017 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Das Unbehagen der Geschlechter Cinsiyet Belasi kitabinin yazari Judith Butler in onculugunde esitlik feminizmi uzerine kurulmus ancak bir adim daha da ileriye giderek toplum cinsiyeti ve biyolojik cinsiyet olmak uzere iki cinsiyetten bahsetmistir Cinsiyet kimliklerinin ortak kabul edilebilmesi cinsiyetler arasindaki farkliliklarin daha az guclu olmasiyla baglantilidir Postmodern feminizm feminizmin 20 yuzyil felsefesinde ve postmodern durum icinde aldigi teorik ve pratik konumla sekillenmesini ifade eder Feminist teori ile postyapisalcilik arasinda kurulan bir biresimin urunu olarak gerceklesir Postmodern feminizm postfeminizmle karistirilabilir ama farkli bir kavramdir Bu konum grift ve tartismalidir cunku bir yandan feminizmin modernizm postmodernizm tartismasina dair soyleyecek fazla bir seyleri olmadigi dusuncesi vardir ote yandan postmodern dusuncenin olusumunda ve postmodernizme dair soylemin kurulusunda feminizmin yer aldigi iddiasi soz konusudur Yakindan bakildiginda pek cok kadin yazar ve teorisyenin hem feminist hem de postmodernist bir konum icinden konustuklarini gormek mumkundur Bu konum icinde uretilen feminizm genel olarak postmodern feminizm olarak adlandirilmaktadir Postfeminizm feminizmin yapisalciligini gerceklestirmek uzerine kuruludur Postfeminizmde toplumsal anlamda sosyal cinsiyet oldugu gibi biyolojik cinsiyet de yani gruplandirma ozelliklerinin tumu reddedilmistir Postfeminizmin ana noktasinda ozne olarak kadin degil kadinin ozellestirilmesi bulunmaktadir Bu teorinin merkezinde insanlar arasindaki farklar yani cinsiyet kimliklerini olusturmak yatmaktadir Cinsiyet kimliklerine gore ayrim yapmaktansa ne kadar cok insan varsa o kadar cok kimlik vardir fikrini kabul eder Bu noktada da yaklasim farklilasir ve cok cinsiyetlilik kavrami ile yer degistirir Bu teorinin en onemli temsilcisi Judith Butler dir 1990 da Gender Trouble Feminism and the Subversion of Identity ve 1994 te Bodies that Matter kitaplarini yazmistir Her iki kitabinda da gelismekte olan Queer Teorisi ile ilgilenmistir Butler in en onemli yazilarindan biri eril ve disi davranislar ve dogal ya da kacinilmaz katiyetlerin incelendigi Cinsiyet Modeli uzerinedir Bu yazi ayrica feminist ve tartisilan teori olusturulmasi bakimindan kadinin feminizm objesi olarak gorulmesi acisindan da onem tasimaktaydi Bunlar ozellikle Almanya da feminist teorinin tartismalarinin alevlenmesine sebep olmustur Tarihce ve konum70 li yillardan itibaren gerek feminizm gerekse postmodernizm teorik felsefi alanda oldugu kadar kulturel ve siyasal alanda da etkili akimlar ve yonelisler ortaya koymustur Mary Joe Frug un postmodernizmi ve feminist teorinin birlesimini dile getiren Manifestosu A Postmodern Feminist Legal Manifesto bir anlamda postmodern feminizmin yasal ilani olarak kabul edilmektedir Bu isimlerin uretikleri calismalara bakilirsa hem feminizmin hem de postmodernizmin en onemli kaynaklarinda yer almislardir Her iki yoneliminde ortak paydalari oldugu belirtilebilir bunlar yeni bir toplumsal elestiri alani acmalari ve geleneksel felsefe ile elestirel bir iliski kurmalari seklinde ozetlenebilir Ancak aralarinda temel farklar da soz konusudur Feminizm ve postmodernizm akimlari kolayca bir araya gelebilir nitelikte degildirler Bu bakimdan 70 ler sonrasi postyapisalci felsefe ve psikanaliz ekseninde gelisme gosteren feminizmler modernite eksenli feminizmlerin elestirisini de gerceklestirirler Ozellikle toplumsal elestiri konusunda postmodernizm fazlasiyla spekulatif bir gorunum sunarken feministler ozellikle toplumsal elestiri konusunda israrcidirlar Ote yandan postmodernistler ozculuk ve temeldencilik konusunda hassas bir dikkate sahip olurlarken feministler buna dusme egilimi gosterirler Her iki yonelimin feminizm ve postmodernizm bu tur farklarini silmeye ya da ortadan kaldirmaya yonelik girisimler de soz konusudur ki bunlari postmodern feminizm olarak eddetmek uygun gorunmektedir Postmodern feminizmler ozcu ve temeldenci olmayan bir feminizm yonunde konumlanmakta israrcidirlar Onemli isimlerPostmodern feminizm ekseninde belli basli isimleri su sekilde siralamak mumkundur Helene Cixous Luce Irigaray Julia Kristeva Judith Butler Sarah Kofman Gayatri Chakravorty Spivak Nancy Fraser Mary Joe Frug dd Bu isimler genel anlamda ne feminizmle ne de postmodern soylemle tamamen bagdasir gorunmemektir ancak her iki alanin ogelerini uzerlerinde tasidiklari ve kendi zeminlerinde bu alalnlarin her ikisini birden gelistirdikleri ve genislettikleri soylebilir Geleneksel felsefi ve kuramsal argumanlara dayanmayan yen bir toplumsallik elestirisi hem feminizmden hem de postmodernizmden gelen bir yonelim olarak buradaki postmodern feministler tarafindan gelistirilmeye ve belirli sekillerde temellendirilmeye calisilir Bununla birlikte genelde ozcu ve temeldenci olmayan bir yonelimle feminist kuramin tamamen uzlasmasi olanakli gorunmemektedir Ancak postmodern feministler bunu feminist felsefenin genel ozelliklerini degisime ugratarak asmaya yonelirler Boyle yaptiklari icin geleneksel feminist felsefelerden Radikal marksci ya da sosyalist vb itirazlarla karsilanirlar Somurge sonrasi feminizm teorisiyle en onemli ve oldukca etkili bir dusunur olan Spivak bu yonelimin temsilcisi sayilmaktadir postmodern feminist teorisyenler arasinda paralellikler ve ozgun baglantilar soz konusudur Modernite eksenli feminizmler postmodern feminizm icin iktidar oznelik cinsiyet vb konularda sorunludurlar ve dahasi mevcut gercekligi yeniden uretmekten oteye gidememektedirler Onemli ya da belirleyici olan kadinlar icin mevcut toplumsal alanda esit haklar elde etmek ya da belirli noktalara kadinlarin getirilmesi saglamak degil suregiden kadin soylemini ve mevcut hiyerarsik duzenlemeleri iktidar yapilarini donusturebilmektir Postmodern feminizm bu anlamda yeni bir siyasal ve toplumsal elestiri gelistirme arayisiyla ortaya cikar Dil soylem ve kultur alaninda mevcut yapilari sorunsallastirmaya bozmaya ve yerinden etmeye yonelmek bunlara karsi yeni bir oznelik ve kultur degerleri uretmek daha onemlidir Bu anlamda modern ve postmodern feminizmler arasinda keskin ve koklu ayrimlar ve teorik catismalar soz konusudur Nancy Fraser ile Linda Nicholson feminizm ve postmodernizm karsilastirmasi icerisinde Felsefesiz Toplum Elestirisi bir degerlendirme sunmaya yonelirler ve burada feminizmin ozculuge ve temelldencilige dusmelerini orneklerler Onlar bu degerlendirmeden hareketle feminist felsefenin asil olarak postmodern olmalari gerektigini soylerler Postmodern feminizm onlarin dusuncesine gore pragmatik temelde kurgulanmalidir ozculugun ve temeldenciligin yeniden uretimi konusunda dikkatli olmalidir Evrenselci olmayan bir girisim olmalidir Onlara gore psikanaliz dayanakli Fransiz feminizmi yani Irigaray Cixous ve Kristeva reddediyor gibi gorunselerde ozculuk hatasina dusmektedirler Ayrica bakinizModernizm Modernite Postmodernizm Jacques Derrida Jacques Lacan Postyapisalcilik Jean Francois Lyotard Ucuncu dalga feminizmDipnotlarPostyapisalcilik ve Postmodernizm Madan Sarup Modern ve Postmodern Feminizm Kaynakca FENG Y Kadinin Ozgur ve Butunsel Gelisimi Feminizm ve Marksist Humanizmin Diyalektigi Cev Kizilcec D Istanbul Canut Yayinevi 2013 Halberstam Jack Kuir teorisine genel bakis konulu Jack Halberstam ses kaydi 16 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 29 Mayis 2014