Akran baskısı (veya sosyal baskı), akranları tarafından insanlar üzerinde uygulanan doğrudan etki veya etkilenen kişinin tutum, değer veya davranışlarını etkisi altında kaldıkları akranlara uyacak şekilde düzenlemesini teşvik eden etkidir. Bu baskı olumlu veya olumsuz bir etkiye veya her ikisine neden olabilir. Etkilenen toplumsal gruplar bireylerin resmi bire üye olduğu üyelik gruplarını (örneğin siyasi partiler ve sendikalar) veya üyeliğin açıkça tanımlanmış olmadığı klikleri içerebilir. Ancak, bir kişinin akran baskısından etkilenmek için üye olması veya bir gruba üye olması gerekmez. Akran baskısı kişinin güvenini azaltabilir.
Akran baskısının çocuklar ve ergenler üzerindeki etkileri konusunda kayda değer bir çalışma yapılmıştır ve popüler söylemde bu terim çoğunlukla bu yaş gruplarının bağlamlarında kullanılmaktadır. Çocuklar için, ortak çalışma temaları bağımsız karar verme yeteneklerini dikkate alır; ergenler için, akran baskısının cinsel ilişki ve madde bağımlılığı ile ilişkisi önemli ölçüde araştırılmıştır. Ancak akran baskısı tüm etnik köken, cinsiyet ve yaştaki bireyleri etkileyebilir. Akran baskısı, yüz yüze etkileşimden dijital etkileşime de geçti. Sosyal medya, ergenler ve yetişkinler için her gün baskı aşılama ve / veya deneyimleme fırsatları sunar. Araştırmalar, sadece bireylerin değil, büyük şirketler gibi kuruluşların da kendi endüstrilerindeki veya genel merkezlerindeki diğer firmaların baskıları gibi akran baskılarına karşı hassas olduklarını göstermektedir.
Çocuklar ve ergenler
Çocuklar
Taklit, çocukların yaşamında büyük rol oynar; kendi yaşamlarında kullandıkları beceri ve teknikleri öğrenmek için, çocuklar her zaman etraflarında ortak tercih edebilecekleri davranış ve tutumlar ararlar. Başka bir deyişle, çocuklar hayatları boyunca arkadaşlar, ebeveynler ve hatta YouTube kullanıcıları, ünlüler, şarkıcılar, dansçılar vb. Çocuklar sosyal hiyerarşideki genç yaşlardan itibaren konumlarının farkındadırlar: içgüdüleri yetişkinlerin kararlarına ve çoğunluk görüşlerine ertelemektir.Asch uygunluk deneylerine benzer şekilde, okul öncesi çocuk grupları üzerinde yapılan bir çalışma, görüşlerini açıkça yanlış olana dönüştürmek için akranlarının gruplarından etkilendiklerini gösterdi. Her çocuğa, sol sayfada farklı büyüklükte bir grup hayvan ve sağda bir hayvan bulunan iki sayfada bir dizi resim içeren bir kitap verildi ve her çocuktan yalnız hayvanın büyüklüğünü belirtmesi istendi. Tüm kitaplar aynı göründü, ancak son çocuk bazen farklı bir kitap alacaktı. Çocuklar sırayla büyüklük kararlarını rapor ettiler ve en son test edilen çocuğa soruldu. Ancak ondan önce araştırmacılarla birlikte çalışan bir grup çocuk vardı. Bazen, test denekinden önce cevap veren çocukların hepsi yanlış bir cevap verdi. Diğer çocukların yanında sorulduğunda, son çocuğun yanıtı çoğu zaman akranlarıyla aynıdır. Bununla birlikte, yanıtlarını bir araştırmacı ile özel olarak paylaşmalarına izin verildiğinde, çocuklar akranlarının baskısına çok daha dirençli olduklarını ve fikirlerinin şekillenmesinde akranlarının fiziksel varlığının önemini gösterdi.
Bir anlayış, çocukların akranlarının davranışlarını baskı yoluyla izleyebilmeleri ve müdahale edebilmeleridir. Kansas Üniversitesi Edna A. Hill Çocuk Gelişimi Laboratuvarı'nda iyileştirici bir anaokulu sınıfında yürütülen bir çalışma, çocukların iki bölümlü bir sistem aracılığıyla akranlarındaki yıkıcı davranışları nasıl hafifletebileceklerini ölçmek için bir program tasarladı. Sınıflarında banyo kullanımı, temizlik ve genel sınıf davranışını içeren bir dizi görevi tanımladıktan sonra, öğretmenler ve araştırmacılar çocukların görevlerdeki performansını gözlemleyeceklerdir. Çalışma, akranlarından daha yıkıcı olduğu belirlenen üç çocuğa odaklandı ve potansiyel tekniklere verdikleri yanıtlara baktı. Kullanılan sistem iki bölümden biriydi: birincisi, her öğrenciye öğretmenleri tarafından çok az aksama ile görevleri doğru bir şekilde tamamlamaları için puan verilirdi (örneğin okuma süresi için bir mindere oturmak) ve bir öğrenci sonunda üç puana ulaşırsa bir ödül alacaklardı. İkinci bölüm, üç noktaya ulaşan öğrencilere rolü küçük gruplarına liderlik etmek ve gün sonunda puan vermek olan "akran monitörleri" olarak atanan akran etkileşimini getirdi. Sonuçlar net bir şekilde kesildi ve izlenen öğrencilerin kesintileri, öğretmenler puan sistemini başlattığında ve izlediğinde düştüğünü gösterdi, ancak akran monitörleri tanıtıldığında, hedef öğrencilerin bozulması, C1 öğrencisi için ortalama% 1'e düştü. öğrenci C2 ve öğrenci C3 için% 11 (sırasıyla% 36,% 62 ve% 59'dan düştü). O zaman küçük çocuklar bile akranlarından gelen baskıya karşı hassastır ve bu baskı akademik ve sosyal ortamlarda olumlu değişimi etkilemek için kullanılabilir.
Ergenlik
Ergenlik, bir kişinin akran baskısına en duyarlı olduğu zamandır, çünkü akranlar ergenlik döneminde davranış üzerinde önemli bir etkiye sahiptir ve akran baskısına ergenlik deneyiminin ayırt edici özelliği denir. Hayatta bu döneme giren çocuklar çevrelerindeki diğer insanların ilk kez farkına varırlar ve etkileşimlerinde algılamanın önemini fark ederler. Gençlerde akran uygunluğu en çok stil, tat, görünüm, ideoloji ve değerler açısından belirgindir. Akran baskısı yaygın olarak ergen risk alma atakları ile ilişkilidir, çünkü bu aktiviteler akranlarda sıkça görülür. Riskli davranışlarda bulunan arkadaşlarla olan ilişkisinin, ergenin kendi davranışının güçlü bir yordayıcısı olduğu gösterilmiştir. Akran baskısı, gençlerin akranları tarafından hayırseverlik gönüllülüğü veya akademisyenlerde mükemmel olma gibi olumlu davranışlara baskı altında tutulması durumunda da olumlu etkiler yaratabilir. Akranların önemi yetişkinliğe girdikten sonra azalır.
Sosyal olarak kabul edilen çocuklar çoğu zaman en fazla fırsata ve en olumlu deneyime sahip olsa da, araştırmalar sosyal kabulün (popüler kalabalığın içinde olma) gruptaki normlara bağlı olarak riskli davranışlarda bulunma olasılığını artırabileceğini göstermektedir. Popüler çocuk grupları, bu davranışın gruplarında onay alması muhtemel olduğunda riskli, uyuşturucuya bağlı ve suçlu davranışı artırma eğilimi gösterdi. Akran baskısı daha popüler çocuklar arasında en yüksekti, çünkü akranlarının kararlarına en uygun olan çocuklardı, bu da onları grup baskılarına daha duyarlı hale getirdi. Cinsiyet, ergenlik çağındaki bir yaşıtın akran baskısı üzerinde de net bir etkiye sahiptir: kızlar, giyim seçimleri veya konuşma örüntüleri biçiminde gruplarına uymak için önemli ölçüde daha yüksek baskılar bildirmektedir. Buna ek olarak, kızlar ve erkekler hayatlarının farklı alanlarında farklı baskılarla karşılaştıklarını, belki de her cinsiyet için farklı değerler ve öncelikler kümesini yansıttığını bildirmişlerdir.
Akran baskısı, özellikle ergenlik döneminde, uyuşturucu kullanımının başlatılmasında önemli bir katkı olarak kabul edilmektedir. Bu, nikotin ve alkol dahil olmak üzere çeşitli maddeler için gösterilmiştir. Bu bağlantı iyi kurulmuş olsa da, denetleyici faktörler mevcuttur. Örneğin, ebeveyn izlemesi madde kullanımı ile negatif ilişkilidir; ancak çok az izleme olduğunda, ergenlerin madde kullanımına başlama sırasında akran zorlamalarına yenik düşmeleri daha olasıdır, ancak deneyselden düzenli kullanıma geçiş sırasında değil. Caldwell ve meslektaşları, bu çalışmayı, akran baskısının, az sayıda ebeveyn izlemeyle sosyal toplantılar bağlamında yüksek riske yol açan bir faktör olduğunu ve bireyin kendilerini akran baskısına karşı savunmasız olarak rapor edip etmediklerini bularak genişletti. Tersine, bazı araştırmalar akran basıncının madde kullanımına karşı koruyucu bir faktör olabileceğini gözlemlemiştir.
Akran baskısı çok çeşitli olumsuz sonuçlar doğurur. Allen ve meslektaşları, 13 ve 14 yaşlarındaki akran basıncına yatkınlığın yalnızca akran basıncına gelecekteki yanıtı değil, aynı zamanda daha geniş bir işlev dizisini öngördüğünü gösterdiler. Örneğin, daha büyük depresyon semptomatolojisi, azalan popülaritesi, daha fazla cinsel davranış ve dışsallaştırma davranışı, daha duyarlı gençler için daha fazlaydı. Dikkate değer bir husus, madde kullanımının akran basıncına yatkınlığı ile de daha fazla yatkınlığın daha fazla alkol ve uyuşturucu kullanımını öngöreceği şekilde öngörülmüştür.
Sigara içmek
Madde kullanımı muhtemelen sadece akran baskısıyla ilişkilendirilmez. Madde kullanımı için genetik yatkınlıkların kanıtı vardır ve bazıları akran etkisi için gen x çevre etkileşimlerini incelemeye başlamıştır. Ulusal temsili bir örnekte, genetik yatkınlığı olan ergenlerin ağır madde kullanıcıları olan ve ayrıca bu arkadaşların olumsuz etkilerine karşı savunmasız olma olasılıkları daha yüksekti. Spesifik aday gen çalışmalarından elde edilen sonuçlar karışıktır. Örneğin, nikotin kullanımı üzerine yapılan bir çalışmada Johnson ve meslektaşları, akran sigara içmenin yüksek riskli alleli (CHRNA5) olanlarda nikotin bağımlılığı üzerinde daha düşük bir etkiye sahip olduğunu bulmuşlardır. Bu, sosyal bağlamların madde kullanımının başlatılması ve sürdürülmesinde başkaları için olabileceği gibi önemli bir rol oynamadığını ve bu bireylere yönelik müdahalelerin genetik düşünülerek de geliştirilmesi gerektiğini göstermektedir.
Alkol almak
Ergenlik çağındaki akran etkisinin etkisi iyi belirlenmiş olsa da, bu etkinin hangi yaşta azalmaya başladığı belli değildi. Alkol ya da yasadışı madde kullanmak için bu tür akran baskısının, ilköğretim okulunda ve sınırlı erişim ve maruziyet göz önüne alındığında çok genç ergenlerde bulunma olasılığı daha düşüktür. Akran Etkisine Direnç Ölçeği'ni kullanarak Sumter ve meslektaşları, 10-18 yaşındaki büyük bir çalışmada yaş arttıkça akran basıncına karşı direncin arttığını bulmuşlardır. Bu çalışma aynı zamanda kız çocuklarının, özellikle ergenlik ortalarında (yani 13-15 yaş) akran etkisine karşı genellikle erkeklere göre daha dirençli olduğunu bulmuştur. Ergenlik çağındaki erkek çocuklara yönelik akran baskısına karşı daha yüksek hassasiyet, erkek çocuklarda daha yüksek oranda madde kullanımı göz önüne alındığında mantıklıdır. Kızlar için, artan ve pozitif ebeveyn davranışlarının (örn. Ebeveyn sosyal desteği, tutarlı disiplin), maddelerin kullanımı için akran baskısına direnme kabiliyetine önemli bir katkıda bulunduğu gösterilmiştir.
Ümiversitede aşırı içmenin akran baskısının üç faktöre indiğine inanılmaktadır; alkolün teklif edilmesi, örnek alma ve sosyal normlar. Alkol sunmak hem kibar bir jest hem de zorlayıcı bir diğer uç olabilir. O zaman bir "taklitçi" olan modellemeye sahipsiniz ve arkadaşlarınızı takip ediyorsunuz, nihayet içen sosyal normlara sahipsiniz. İnsanların bunu yapmasının iki nedeni vardır; çünkü herkes bunu yapar ya da sosyal gruplara uymak için bir araç olarak. üniversiteye girerken çoğu insan alkol alım miktarını artırmaya başlar, bu evde yaşayanlar için daha doğrudur. Bunun nedeni, ebeveynlerinizden etkilenmekten üniversite akranlarınızdan etkilenmeye geçmenizdir. (Borsari ve Carey, 2001)
Önleme
Madde kullanımı önleme ve müdahale programları, akran baskısının etkisiyle mücadele etmek için birçok teknik kullanmıştır. Başlıca tekniklerden biri, doğal olarak, akran etkisi direnci becerileridir. Madde kullanımı ile diğer kişilerle olan ilişkiler arasındaki bilinen ilişki, direnç becerilerini doğal bir tedavi hedefi hâline getirir. Bu tür eğitim, bireylerin akran grubuna üyeliklerini korurken, madde kullanımına katılımı reddetmelerine yardımcı olmak içindir. Diğer müdahaleler arasında normatif eğitim yaklaşımları (öğrencilere madde kullanımının gerçek yaygınlık oranları ve kabul edilebilirliği hakkında öğretmek için tasarlanmış müdahaleler), madde kullanımının potansiyel tehlikeleri hakkında farkındalığı arttıran eğitim müdahaleleri, alkol farkındalığı eğitimi ve sınıf içi davranış yönetimi bulunmaktadır. Bununla birlikte, bu yaklaşımların etkinliği ile ilgili literatür karışıktır. Los Angeles ve Orange İlçelerinde muhafazakâr normlar kuran ve akranları arasında çocukların madde bağımlılığı konusundaki inançlarını düzeltmeye çalışan bir araştırma, alkol, tütün ve esrar kullanımında istatistiksel olarak anlamlı bir düşüş göstermiştir ancak okul temelli girişimleri sistematik olarak gözden geçiren diğer çalışmalar Çocuklarda alkol kötüye kullanımını önlemek için, hem başarılı hem de başarısız programlarda "kolayca ayırt edilebilir bir model" bulunmamıştır. Onrust ve ark. Tarafından yürütülen okullardaki müdahale programlarının sistematik olarak gözden geçirilmesi. ilkokuldaki programların bir öğrencinin uyuşturucu veya alkol kullanma olasılığını hafifçe azaltmada başarılı olduğunu bulmuştur. Ancak, bu etki yaşlı öğrencileri hedef alan programlarla tükenmeye başladı. 8-9. Sınıflardaki öğrencileri hedefleyen programlar sigara içmeyi azalttı, ancak alkol ve diğer uyuşturucu bağımlılığını azaltmadı ve daha büyük çocukları hedefleyen programlar hiçbir etki göstermedi.
Bununla birlikte, madde-dışı bir bağlamda, araştırmalar, karar verme eğitiminin otistik çocuklar arasında risk algılaması ve karar verme kabiliyetinde somut kazanımlar üretebileceğini göstermiştir. Eğitim, çocuklara yaşıtlarından gelen risklerin nasıl tanınacağını ve buna göre nasıl tepki verileceğini öğreten birkaç kısa oturumda uygulandığında, eğitim sonrası değerlendirmelerle akranlardan gelebilecek potansiyel tehditleri ve baskı kaynaklarını tespit edebildiklerini ve onları daha iyi saptırdıklarını gösterdi. kontrol grubundaki normal ergenler.
Akran baskısı ve cinsel ilişki
Cinsel ilişkiyi onaylamayan ebeveyn tutumlarının ergenlik döneminde planlanmamış gebeliğin daha düşük seviyelerine yol açma eğiliminde olduğu sonucunu destekleyen kanıtlar vardır. Bu farklılıklar sadece ebeveynlerin eğilimi değil, aynı zamanda iletişimden de kaynaklanmaktadır.
Güney Afrika, Cape Town'da tamamlanan bir çalışma, bölgedeki dört ortaokuldaki öğrencilere baktı. Akran baskısından türeyen prezervatif kullanımıyla alay edilmesi, cinsel ilişkiden uzak duranların alay konusu olması yönünde tehditler ve bir statü sembolünün parçası olarak (özellikle erkekler için) birden fazla partnerle cinsel aktiviteye girmek gibi bir dizi sağlıksız uygulama buldular. Öğrenciler, cinsel ilişkiden uzak durmayı seçen başkalarını "umqwayito" olarak adlandırırlar, bu da kurutulmuş meyve / et anlamına gelir. Bu problemler için önemli bir çözüm, çalışmanın ergen sosyal grupları içinde son derece eksik olduğu yetişkinlerle iletişimdir.
Bu alandaki literatür incelemeleri, bu davranışların ardındaki etkileşimlerde ve karar vermede mevcut olan normları analiz etmeye çalışmıştır. Bongardt ve ark. bir kişinin cinsel ilişkiye katılmasına yol açan üç tip akran normu tanımladı: tanımlayıcı normlar, ihtiyati normlar ve doğrudan akran baskısı. Betimsel normlar ve ihtiyati normlar hem gözlenen davranışlardır ve bu nedenle daha dolaylı baskı biçimleridir, ancak bir anahtar açıdan farklıdırlar: tanımlayıcı normlar, akranların cinsel davranışlarını tanımlar, ancak ihtiyati kurallar, akranların bu davranışlara karşı tutumlarını tanımlar (örn. Onaylama veya onaylamama). Çalışma tarafından tanımlanan son norma yazarlar tarafından "akran baskısı" denir ve bir kişinin akranlarının cinsel davranışlarda bulunmaları için doğrudan teşvik veya baskıyı tanımlamak için kullanılır.
İnceleme, dolaylı normların (tanımlayıcı ve ihtiyati tedbir edici) bir kişinin cinsel davranışa girme kararı üzerinde doğrudan akran baskısından daha güçlü bir etkiye sahip olduğunu buldu. İki dolaylı norm arasında, tanımlayıcı normların daha güçlü bir etkisi vardı: insanlar, akran gruplarında onay aldıklarını düşündüklerinden ziyade akranlarının ilgisini çektiğini düşündüklerini deniyorlardı.
Ek olarak, çalışmalar öz düzenleme ile cinsel davranışlarda bulunma olasılığı arasında bir bağlantı bulmuştur. Bir öznenin öz-denetim ve öz-kontrolün büyümesiyle ne kadar fazla sorunu olursa, riskli cinsel eylemlerde bulunmalarına yol açacak akran baskısına avlanma olasılıkları o kadar artar. Bu bulgulara dayanarak, ya bir karar verme programı yoluyla ya da ergenlerin olası risklere karşı kendini düzenleme yeteneğini hedefleyerek bunları önlemek iyi bir fikir olabilir.
Nöral mekanizmalar
Tamamen nörolojik bir bakış açısından, medial prefrontal korteks (mPFK) ve striatum, spesifik eylemlerin değerini belirlemede önemli bir rol oynar. MPFK, akranlarının hakkında görüş bildirdiği nesneler olan "sosyal olarak etiketlenmiş" nesneleri belirlerken etkindir; striatum genel olarak bu "sosyal olarak etiketlenmiş" nesnelerin ve ödüllerin değerini belirlemek için önemlidir. Mason ve ark. fMRI taramalarını kullanarak, seçilen bir sembolün arka arkaya görünüp görünmediğini belirtmek için atanan bireyleri analiz eder. Araştırmacılar deneklere mPFK ve striatum stimülasyonu hakkında veri toplamak olan deneyin gerçek amacını söylemediler. Gerçek deney başlamadan önce, denekler "sosyal" etki aşamasına tabi tutulmuşlardı, burada deneyi tamamlayan diğer denekler tarafından hangi simgelerin tercih edildiğini öğrendiler (gerçekte bu denekler yoktu). Mason ve diğ. bir nesnenin sosyal değerini / önemini belirlemenin mPFK ve striatumdan [paragrafın başında belirtilen satırlar boyunca] birleştirilmiş bilgilere bağlı olduğunu bulmuştur. Hem mevcut hem de işlevsel olmadan, sosyal koşullara dayalı eylemin değerini belirlemek zor olacaktır.
Benzer bir deney Stallen, Smidts ve Sanfrey tarafından gerçekleştirildi. Yirmi dört denek minimal bir grup paradigma yaklaşımı kullanılarak manipüle edildi. Onlardan habersiz, hepsi "grup içi" nin bir parçası olarak seçildi, ancak yerleşik bir "grup dışı" olmasına rağmen. Bu sosyalleşmeyi takiben denekler, bir grup içi veya grup dışı üyenin ne seçtiği hakkında bilgi verirken ekranda görülen nokta sayısını tahmin ediyorlardı. Katılımcıların grup dışı kararlara göre grup içi kararlara uyma olasılıkları daha yüksekti. Deney, striatumun sosyal etki içindeki önemini doğruladı ve grup içi uyumluluğa temel bir değer sinyali-ödüller aracılık ettiğini öne sürdü. Başka bir deyişle, beyin sosyal içermeyi olumlu ödülle ilişkilendirir. Perspektif alma ile ilişkili posterior superior temporal sulkus (pSTS) da aktif görünüyordu ve bu da hastaların grup içi güvenilirlikle ilgili kendi bildirimleri ile korele idi.
Ergenlik döneminde, risk alma önemli ölçüde artmaktadır. Araştırmacılar, sürüş yaşı olan ergen erkeklerle bir deney yaptılar ve aynı yaştaki bir yolcunun (aynı yaştaki bir akran) arabada olup olmadığına bağlı olarak risk almalarını ölçtüler. Bir sürüş simülasyonu yaratıldı ve otomobilin yaklaştığı sırada çürüyen sarı ışık gibi belirli riskli senaryolar modellenmiş ve deneklere sunulmuştur. Akranların varlığında risk alma olasılığı en yüksek olanlar (ancak yolcu olmadığında daha az risk alan kişiler), solo aktivite sırasında (bilişsel olmayanlar) sosyal-bilişsel ve sosyal-duygusal beyin sistemlerinde daha fazla beyin aktivitesine sahipti. Sosyal-bilişsel yön, başkalarının ne düşündüğünü ölçme yeteneğini ifade eder ve öncelikle mPFK, sağ temporal parietal kavşak ve posterior singulat korteks tarafından kontrol edilir. Sosyal-duygusal yön, diğer insanlar tarafından kabul edilen veya reddedilen eylemleri gerçekleştirmeye yönelik ödül sistemi ile ilgilidir. Ödül sisteminin bir tarafı "sosyal ağrı" dır, grup itibarı nedeniyle bireyin hissettiği duygusal acıyı ifade eder ve ön insula ve subgenual ön singulat kortekste artmış aktivite ile ilişkilidir.
Sosyal medya
Sosyal medya, akran baskısı ve etkisi için yeni ve büyük bir dijital arena sunmaktadır. Araştırmalar, sosyal medya kullanımından artan sosyalleşme, fikirlere maruz kalma ve daha fazla özgüven gibi çeşitli faydalar olduğunu göstermektedir. Reklam baskısı, uygunsuz davranış ve / veya diyaloğa maruz kalma ve sahte haberler gibi olumsuz etkilere dair kanıtlar da vardır. Dijital akran baskısının bu versiyonları gençler, yetişkinler ve işletmeler arasında mevcuttur. Bazı durumlarda, insanlar kendilerini 7/24 kullanılabilir kılmak veya mükemmel olmak için baskı hissedebilirler. Bu dijital konuşmada, özellikle insanlar diğerlerinin beğeni butonuna basma sıklığından etkilendikleri için uyum sağlamak için baskı olabilir. Başkalarının kendilerini sosyal medyada tasvir etme biçimi, gençlerin bu nitelikleri veya eylemleri uygunluk girişiminde taklit etmeye çalışmasına neden olabilir. Ayrıca, gençleri sorumsuz eylemlere veya kararlara zorlayabilecek bir eksiklik korkusuna da yol açabilir. Sosyal medya üzerindeki eylemler ve etkiler, çocuklar, ergenler ve yetişkinler için gerçek hayatta kimlik, güven veya alışkanlıklarda değişikliklere yol açabilir.
Farklı kültürlerde sosyal medya üzerinde akran baskısı
Dünya genelinde 3 milyardan fazla sosyal medya kullanıcısı, sonuçta ortaya çıkan akran baskısının dalgalanmasının türü, sıklığı ve kapsamı gibi çeşitli platformlar kullanıyor. Bazı araştırmalar, sosyal medyanın Çin'deki tüketiciler için satın alma kararları üzerinde dünyanın diğer ülkelerinden daha büyük bir etkiye sahip olduğunu gösteriyor. Buna ek olarak, Çinli tüketiciler, bir sosyal medya sitesindeki arkadaşlar tarafından olumlu bir şekilde tartışıldığını görürlerse bir ürün satın almanın daha muhtemel olduğunu söylüyorlar. Bazı ülkelerde sosyal medya platformlarının kullanım oranı çok düşüktür veya buna yüksek değer vermeyen kültürleri vardır. Sonuç olarak, dijital akran baskısının gücü ve etkisi tüm dünyada değişebilir. Genel olarak, bu konu ve küresel kapsamı hakkında sınırlı araştırma vardır.
Tarihte akran baskısı
Nazi soykırımı
Holokost muhtemelen soykırımların en bilinenidir. 1940'larda, Adolf Hitler liderliğindeki Nazi Almanyası, Avrupa'da yaşayan Yahudi halkına karşı II . Dünya Savaşı'nın sonunda yaklaşık altı milyon Yahudi öldürerek sistematik bir tasfiye başlattı. Bazı Almanların Holokost için suçlu olduğu açıktır; SS subayları ve askerleri açıkça Yahudi soykırımı satın aldı ve (Yahudileri saklamak için) infazcı, hapishane ve avcı olarak katıldı. Bununla birlikte, daha geniş bir açıklama yapmak daha zordur - aşağıda görüldüğü gibi, tüm Almanlar Yahudileri öldürmek istemedi. Akran baskısı kavramını Holokost'a getirirken, Alman suçluluğuna karar vermek daha da zor.
Birincil konu kolektif sorumluluk ve inançlar etrafında dönmektedir. Bu nedenle, özellikle Christopher Browning ve David Goldhagen tarafından tutulan iki pozisyon var.
Browning'in Sıradan Adamları
En çok Sıradan Adamlar: Rezerv Polis Taburu 101 adlı kitabı ile tanınan Christopher Browning, Rezerv Polis Taburu 101'deki erkeklerin analizine dayanıyor. 101'inci Tabur'daki erkekler coşkun Naziler değil, Hamburglu, işçi sınıfı kökenli sıradan orta yaşlı erkeklerdi. Askere çağırılmış ancak düzenli askeri görev için uygun bulunmamışlardı. Asayiş Polisi taburu olarak ilk test görevleri Polonya'da bir Yahudi gettosu olan Jozefow'du. Tabur'a gettodaki erkekleri toplaması ve tüm kadın, çocuk ve yaşlıların görüldüğü yerde öldürmesi emredildi. İnfazlar sırasında, birkaç düzinesine icra görevlerinden serbest kalma izni verildi ve koruma veya kamyon görevine yeniden atandılar. Diğerleri, bir idam mangasına atanmamaya çalışarak mümkün olduğunca uzun süre durmaya çalıştı. İnfazlar tamamlandıktan sonra, taburda görev almış erkekler sıkıntı içindeydiler ve yüksek miktarda alkol alıyorlardı.
Kitabının sonunda Browning, teorisini 101'in eylemleri üzerine sunuyor: yetkili ve akran baskısının birleşimi güçlü bir zorlayıcı araçtı. Birincisi, Nazi liderliği ülkenin askerlerini psikolojik olarak sağlıklı tutmak istedi, bu nedenle askerler bu cinayetleri işlemek zorunda değildi. Alman safları boyunca, ateşli bir mangaya veya Yahudi arama partisine katılmayı reddeden askerlere ve polislere olumsuz bir şey olmadı. Onlara basitçe başka veya ek görevler verilecek ve belki de "korkaklıklarını" durduran küçük bir sözlü tacize maruz kalacaklardı. Memurlar için resmi bir yaptırım verilmedi, ancak infaz yapılamamasının "zayıf" bir liderin işareti olduğu ve memurun terfi için geçeceği iyi biliniyordu. İkincisi, Tabur 101'in başkanı Binbaşı Trapp, bu uygulamalara karşı açık ve sesli olan bir adamı desteklese bile, sürekli olarak bu eylemleri gerçekleştirmekten koruma teklif etti. Sadece gönüllülerin 'Yahudi Avı' ve baskınlarını üstlendiği “temel” kurallar koydu.
Browning tezini Milgram'ın otorite üzerine yaptığı deneylere dayandırır. Trapp'ın özellikle güçlü bir otorite figürü olmadığını kabul eden Browning, bunun yerine Nazi liderliğine ve teslim edilen "en yüksek düzenin" emirlerine işaret ediyor. Dahası, Browning'in analizine göre, az sayıda erkeğin görevlerinden ayrılmasının bir nedeni akran baskısıydı - bireysel polisler yoldaşlarının önünde "yüzünü kaybetmek istemiyorlardı. Bazıları, bir tane vurmanın ve hemen bir korkak olmaktan vazgeçmenin daha iyi olduğunu savundu. Bazı üst düzey memurlar, Yahudileri küçümsemek istemeyenlere davrandılar; Öte yandan infazlar veya Yahudi avları için seçilenler gerçek "erkek" olarak kabul edildi ve buna göre sözlü olarak övüldü. Bazıları için görevlerini reddetmek, yurttaşlarının yoldaşlarını terk etme yükünü ve suçluluğunu (ve dışlanma korkusu) taşıması gerektiği anlamına geliyordu, onları öldürmeye zorladı.
Goldhagen'in Hitler'in İstekli Cellatları
Browning'in sonucuna katılmayan David Goldhagen, Hitler'in İstekli Cellatları adlı kendi kitabını yazmaya karar verdi. Serbest bırakılması oldukça tartışmalıdır. Almanların her zaman anti-Semitik olduğunu ve bir tür “eliminasyonculuk” biçiminde olduğunu savunuyor. Ölenlerin fotoğraflarını çekmek, "Yahudi Avı" na gitmek, savaşın sonuna yakın ölüm yürüyüşleri ve nefrete odaklanmak (cehaletten ziyade) Goldhagen'in kitabında kullandığı noktalar.
Akran baskısı veya yetkili baskının sıradan Almanların bu eylemlere neden katıldığını açıklayabileceğine inanmıyor. O Tabur 101'de polisler (ve benzer durumlarda olanlar) öldürmek için sırayla, hepsi tamamen aksiyon yok yarım heartedness kararlı olması gerektiğine inanır. Belirttiği gibi,
"Bu konuda, birisinin bir şey yapması için baskı altına alınabilmesi için, akran baskısı ile herkesin bunu yapmak istemesi gerekir. Akran baskısı, elbette, izole bireyler veya küçük gruplar üzerinde çalışabilir, ancak bunu yapmak isteyen çoğunluğa bağlıdır. Böylece akran baskısı argümanı kendisiyle çelişir. İnsanların çoğunluğu Yahudileri öldürmek istememiş olsaydı, o zaman onları öldürmemek yönünde bir akran baskısı olurdu"(37).
Bunun yerine, Alman halkının anti-Semitizmine, diğer tarihçilerin öfkesini çektiği ölçüde önemli bir vurgu yapıyor. Browning, Goldhagen'in Almanların "tek tip tasviri" ne dikkat çekiyor ve tüm faillere bakmadan tüm failleri insanlıktan çıkarıyor. Örneğin, Niezdow ilçesinde, Polis Taburu bir Alman polis cinayetinde misilleme olarak bir düzine yaşlı Polonyalılar üzerinde yürüttü. O zaman, Polis Taburundaki Almanların sadece Yahudilere karşı muhalif oldukları daha az açıktır. Alman-Kanadalı tarihçi Ruth Bettina Birn, Volker Rieß ile işbirliği içinde Goldhagen'in Ludwigsburg'daki arşiv kaynaklarını kontrol etti. Bulguları, birincil kaynakların daha bütüncül bir kombinasyonunun aksine, mevcut kayıtların seçiminin ve değerlendirmesinin keyfi doğasını doğrulamaktadır. Dahası, Holokost tarihçisi Konrad Kwiet, Goldhagen'in Alman anti-Semitizmi üzerindeki dar odaklanmasının onu diğer hususlara kör ettiğini savunuyor. Yahudi olmayanların katliamlarına örnek olarak şunları gösteriyor:
“Goldhagen, “Ötanazi Programı” adı verilen engelli insanları öldürmek, 2.7 milyon Sovyet savaş esirini yok etmek, yüz binlerce insanı öldürmek için “Hitler'in istekli yöneticilerinin” nedenleri üzerine ışık tutmuyor. "Alman Halkı ve Milleti" nin düşmanları olarak sınıflandırılan diğer insanlar. Alman sorumluluğuna verilen vurgu, Goldhagen'in, yerli işbirlikçilerinin geniş ordusundan işe alınan, genellikle 'kirli işleri' (Kadınların ve çocukların öldürülmesi gibi) yapmakla görevlendirilmiş olan ve çoğu kez Alman ustalarının zulüm ve vahşetini aşan diğer uluslara mensup (Letonyalılar gibi) soykırım katillerinin istekliliğini bir kenara itmesine izin veriyor".
Ruanda soykırımı
Ruanda soykırımı 1994 yılında Hutu ve Tutsi etnik kökenleri arasındaki etnik şiddetle meydana geldi. Birincil savaşçılar Hutu'ydu; ancak, çoğu etnik çatışma çatışmasında olduğu gibi, tüm Hutular Tutsi'leri öldürmek istemedi. Mectilde adında bir kurtulan Hutu yıkımını şöyle tarif etti:% 10 yardım etti,% 30 zorladı,% 20 isteksiz ve% 40 istekliydi. İstekli olanlar için bir ödül yapısı oluşturuldu. İstenmeyenler için bir ceza sistemi yürürlükteydi. Profesör Bhavnani'nin bu kombinasyonun, grup içi polisliğin uyguladığı davranışsal bir norm olduğunu savunuyor. Batılı lise öğrencileriyle ilişkili tipik akran baskısı yerine Tutsi ve Hutu'nun evli olduğu Ruanda soykırımı içindeki akran baskısı zorlama altında çalıştı. Mülkiyet yıkımı, tecavüz, hapsetme ve ölüm, soykırım yapmaya istekli olmayan veya Tutsi'yi şiddetten koruyan Hutu ile karşı karşıya kaldı.
Soykırım sırasında Tare köyünde 3426 örnek bir topluluğa bakıldığında McDoom, mahallelerin ve aile yapılarının, bir bireyin şiddete katılıp katılmayacağını belirlemeye yardımcı olan önemli mikro-alanlar olduğunu buldu. Yakınlık, sosyal etkileşim ve etki olasılığını artırır. Örneğin, Hutu (köyde bir saldırı planlayan veya yöneten herhangi bir kişi) için "seferber edici" bir ajanın evi gibi belirli bir noktadan başlayarak, 100 m'lik bir ikametgâhın yarıçapında yaşayan hükümlülerin oranı neredeyse iki kat mahkûmlar için (çoğu, köylülerin suç işleyenlerin çoğuna kendi başlarına karar vermelerine izin veren yerel bir geçiş adaleti olan gacaca tarafından soykırımdan hüküm giymiş kişiler) mahkûm olmayanlar için olduğu kadar. Yarıçap arttıkça oran da azalır. Bu veriler "sosyal etki" nin rol oynadığını ima ediyor. Mahallelere bakıldığında, bir bireyin 100 metrelik yarıçap içinde yaşayan hükümlü faillerin oranındaki her bir yüzde puanlık artış için soykırıma katılma olasılığı% 4 daha fazladır. Ailesel yapılara bakıldığında, herhangi bir birey için, bireyin evindeki soykırım katılımcılarının oranındaki her bir yüzde puanı artışı, şiddete katılma şansını% 21 ila 25 oranında artırdı.
Tabii ki, tüm durum biraz daha nüanslıdır. Vatandaşların sosyal işlerde hükûmet tarafından günlük yaşamlarının aşırı kontrolü, soykırımın yayılmasının hızını kolaylaştırdı ve başlangıçta soykırımda yer almak istemeyenlerin çözümünü bozdu. Birincisi, soykırımdan önce, Ruandalıların disiplin duygusu, rejim ve liderleri için övgü ve topluluk için bir dizi toplu faaliyet içeren haftalık umuganda (toplu çalışma) oturumları aracılığıyla tanıtıldı ve güçlendirildi. Otoriteye saygı ve çizginin dışına çıkma korkusu, soykırım öncesi Ruanda'nın güçlü kültürel değerleriydi ve bu faaliyetlere dahil edildi. İkincisi, sosyal uygunluk değerleri sadece onlarca yıl arttı ve hem sosyal hem de siyasi tarzda soykırıma yol açtı. Köylülere tam olarak ne zaman ve ne yapılacağı söylendi ve uyum eksikliği göz önüne alındığında para cezasına çarptırılabilir. Bu faktörler, katliamın hızlı ilerlemesine yardımcı oldu.
En önemlisi, çeşitli nedenlerle gruplar arasında zaten etnik gerilimler vardı: arazi tahsisi (meraya karşı çiftçilik) ve Ruanda'nın ana ihracatının azalan fiyatları: kahve. Bu sorunlar daha önce var olan çatışmaların tarihiyle birleşti. Habyarimana yönetiminde İkinci Cumhuriyet'in getirilmesiyle, eski Tutsiler iktidardan derhal tasfiye edildi ve ırkçılık Hutu'nun çoğunluğunu meşru hükûmet gücünde tutmak olarak bir açıklama işlevi gördü. Sonuç olarak, savaş geldiğinde Hutu, kendi akranlarına karşı ırkçılık kavramıyla zaten tanıştı.
Ruanda'daki bölünme yüzlerce yıl güçlendirildi. Kral Kigeli IV, Tutsi, 1800'lerde Belçika sömürgeciliği için tam zamanında Ruanda gücünü merkezileştirdi. Belçikalılar, farklı ırkların mesajını ilerleterek Tutsi erkeklerinin toplumda lider kalmasına izin verdi.
Uygulamalar
Liderlik aracı
Eğitim
Güçlü "öğretim" liderleri olarak görev yapan ve yeni müfredat ve akademik programlar sunan müdürler, öğretmenlerin kendileri üzerinde hesap verebilirlik baskısı yarattığı öğretim düzeyinde bir akran baskısı sistemi oluşturabilmiştir.
Oy verme
Akran baskısı, insanların oy vermesini sağlamada özellikle (kapıdan kapıya ziyaretlerden ve telefon görüşmelerinden daha fazla) etkili olabilir. Gerber, Green ve Larimer, 2006 yılında 180.000'den fazla Michigan hane halkını ve dört tedaviyi içeren büyük ölçekli bir saha deneyi gerçekleştirdi: biri oy vermek için bir hatırlatma, biri oy vermek için bir hatırlatma ve onlara çalışıldığını bildiren bir not, tüm potansiyel hanehalkı bireyleri için oylama kayıtlarını ve son olarak hane halkı bireyleri ve komşuları için oylama kayıtlarını listeleyen bir kayıt listelemiştir. Son tedavi bir mahalledeki akran baskısını vurguladı; komşular listelerle birbirlerinin oy kullanma alışkanlıklarını görebiliyorlardı ve bu nedenle "oylama toplum için en iyisi" nin sosyal normu, bireylerin akranlarının oy eksikliğini yargılayacağı korkusuyla birleştiriliyor. % 29.7'lik bir temel orana kıyasla (sadece oy hatırlatıcısı), akran baskısı kullanan tedavi, hane halkı seçmenlerinin yüzdesini% 8.1 (% 37.8'e) artırdı ve bu da yüz yüze görüşme ve kişiselleştirilmiş telefon görüşmelerinin değerini aştı.
Todd Rogers, Donald P. Green, Carolina Ferrerosa Young ve John Ternovski (2017) tarafından yürütülen benzer büyük ölçekli bir saha deneyi, yüksek çıkıntılı bir seçim olan 2012'de bir sosyal baskı postasının etkisini inceledi. Wisconsin eyalet seçimleri. Sosyal baskı yapan postacılar, “Kimin oy kullanmadığını ve oy kullanmadığını duyurmak için bu postayı size ve komşularınıza gönderiyoruz.” Bu çalışmada Gerber, Green ve Larimer tarafından bildirilen 8.1 yüzde nokta etkisinden istatistiksel olarak anlamlı fakat çok daha zayıf bir etki olan 1.0 puanlık bir tedavi etkisi bulunmuştur. 2017 çalışmasının etkileri özellikle düşük eğilimli seçmenler için oldukça büyüktü.
Hayırsever bağışlar
Diane Reyniers ve Richa Bhalla tarafından yapılan bir deney, bir grup Londra Ekonomi Okulu öğrencisi tarafından bağışlanan miktarı ölçtü. Grup bireysel bağışçılara ve çift bağışçılara bölündü. Bağış miktarları her bir çiftte açıklandı; daha sonra pariteye miktarlarını tartışması ve sonra gerektiğinde revize etmesi için zaman verildi. Genel olarak, çift denekler ortalama 3.64 lira (Sterling) bağışlarken, bireyler ortalama 2.55 lira bağışladı. Ayrıca, bir deneğin diğerinden önemli ölçüde daha fazla bağışladığı çiftlerde, ikincisi ortalama olarak bağış miktarını 0.55 pound artıracaktır. Bu, akran baskısının daha küçük bağışlar yapmak için bireyleri "utandırdığını" göstermektedir. Ancak bağış tutarını kontrol ederken, eşleştirilmiş kişiler bağış miktarlarından bireysel kişilere göre önemli ölçüde daha az mutluydu; bu, eşleştirilmiş kişilerin başka türlü olduğundan daha fazla bağış yapmaya zorlandığını düşündürmektedir. Bu bir ikileme yol açar: hayır kurumları insan gruplarına (arkadaş gibi) yaklaşarak daha iyi olur; ancak bu, gelecek bağışlarını etkileyecek olan donör rahatsızlığının artmasına neden olabilir.
Örgütsel araştırmacılar büyük şirketler arasında genellikle benzer bir fenomen bulmuşlardır: büyük şirketlerin yöneticileri ve yöneticileri, sektördeki veya genel merkezlerindeki benzer organizasyonlara uygun kurumsal yardım bağışlarını bulmak için bakarlar ve daha küçük bağış yapan kişiler cimri olarak görülebilir. ve itibarlarına zarar vermek.
Ayrıca bakınız
- Kolektif narsisizm
- Groupshift
- Çevre kontrolü
- Görüş koridoru
- Toplumdan dışlanma
- Sosyal norm pazarlama
- Önerilebilirlik
Kaynakça
- ^ Jang (1 Eylül 2016). "Social comparison on Facebook: Its antecedents and psychological outcomes". Computers in Human Behavior. 62 (Supplement C). ss. 147-154.
- ^ a b Marquis (1 Ekim 2016). "Institutional Equivalence: How Industry and Community Peers Influence Corporate Philanthropy" (PDF). Organization Science. 27 (5). ss. 1325-1341.
- ^ Corriveau (1 Mart 2010). "Preschoolers (sometimes) defer to the majority in making simple perceptual judgments". Developmental Psychology (İngilizce). 46 (2). ss. 437-445. 13 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
- ^ Haun (2011). "Conformity to Peer Pressure in Preschool Children" (PDF). Child Development. 82 (6). ss. 1759-1767. 9 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
- ^ Carden Smith (1984). "Positive peer pressure: the effects of peer monitoring on children's disruptive behavior". Journal of Applied Behavior Analysis. 17 (2). ss. 213-227.
- ^ Steinberg (2007). "Age differences in resistance to peer influence". Developmental Psychology. 43 (6). ss. 1531-1543.
- ^ Durkin, Kevin. "Peer Pressure", In: Anthony S. R. Manstead and Miles Hewstone (Eds.), The Blackwell Encyclopedia of Social Psychology, 1996.
- ^ Spear (2001). "Adolescent Health Behaviors and Related Factors: A Review". Public Health Nursing. 18 (2). ss. 82-93.
- ^ Hanes (25 Ekim 2012). "Teens and volunteering: Altruism or just peer pressure?". Christian Science Monitor. 14 Aralık 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Aralık 2019.
- ^ Gormly (18 Mart 2013). "Peer pressure — for students and adults — can be positive". Pittsburgh Tribune-Review. 14 Aralık 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Aralık 2019.
- ^ Brown (1986). "The importance of peer group ("crowd") affiliation in adolescence". Journal of Adolescence. 9 (1). ss. 73-96.
- ^ Allen (2005). "The Two Faces of Adolescents' Success With Peers: Adolescent Popularity, Social Adaptation, and Deviant Behavior". Child Development. 76 (3). ss. 747-760.
- ^ Brown (1982). "The extent and effects of peer pressure among high school students: A retrospective analysis". Journal of Youth and Adolescence (İngilizce). 11 (2). ss. 121-133.
- ^ Clasen (1985). "The multidimensionality of peer pressure in adolescence". Journal of Youth and Adolescence (İngilizce). 14 (6). ss. 451-468.
- ^ Bahr (15 Ekim 2005). "Parental and Peer Influences on the Risk of Adolescent Drug Use". The Journal of Primary Prevention. 26 (6). ss. 529-551.
- ^ Urberg (1990). "Peer influence in adolescent cigarette smoking". Addictive Behaviors. 15 (3). ss. 247-255.
- ^ Farrell (Nisan 1998). "Peer influences and drug use among urban adolescents: Family structure and parent-adolescent relationship as protective factors". Journal of Consulting and Clinical Psychology. 66 (2). ss. 248-258.
- ^ Dielman (1993). "Structural Equation Model Tests of Patterns of Family Interaction, Peer Alcohol Use, and Intrapersonal Predictors of Adolescent Alcohol Use and Misuse". Journal of Drug Education. 23 (3). ss. 273-316.
- ^
- ^ Caldwell (1999). "Leisure Context, Parental Control, and Resistance to Peer Pressure as Predictors of Adolescent Partying and Substance Use: An Ecological Perspective". Journal of Leisure Research. 31 (1). ss. 57-77.
- ^ Maxwell (Ağustos 2002). "Friends: The Role of Peer Influence Across Adolescent Risk Behaviors". Journal of Youth and Adolescence. 31 (4). ss. 267-277.
- ^ Allen (2006). "Leaders and followers in adolescent close friendships: Susceptibility to peer influence as a predictor of risky behavior, friendship instability, and depression". Development and Psychopathology. 18 (1). ss. 155-72.
- ^ Kendler (Eylül 2003). "The Structure of Genetic and Environmental Risk Factors for Common Psychiatric and Substance Use Disorders in Men and Women". Archives of General Psychiatry. 60 (9). ss. 929-937.
- ^ Harden (27 Mart 2008). "Gene-Environment Correlation and Interaction in Peer Effects on Adolescent Alcohol and Tobacco Use". Behavior Genetics. 38 (4). ss. 339-347.
- ^ Johnson (Kasım 2010). "Peer smoking and the nicotinic receptor genes: an examination of genetic and environmental risks for nicotine dependence". Addiction. 105 (11). ss. 2014-2022.
- ^ Sumter (Ağustos 2009). "The developmental pattern of resistance to peer influence in adolescence: Will the teenager ever be able to resist?". Journal of Adolescence. 32 (4). ss. 1009-1021.
- ^ Merikangas (Ekim 2010). "Lifetime Prevalence of Mental Disorders in U.S. Adolescents: Results from the National Comorbidity Survey Replication–Adolescent Supplement (NCS-A)". Journal of the American Academy of Child & Adolescent Psychiatry. 49 (10). ss. 980-989.
- ^ Marshal (Mart 2000). "Peer Influence on Adolescent Alcohol Use: The Moderating Role of Parental Support and Discipline". Applied Developmental Science. 4 (2). ss. 80-88.
- ^ Borsari (Aralık 2001). "Peer influences on college drinking: A review of the research". Journal of Substance Abuse. 13 (4). ss. Pages 391-424.
- ^ Tobler (1986). "Meta-analysis of 143 adolescent drug prevention programs: Quantitative outcome results of program participants compared to a control or comparison group". Journal of Drug Issues. 16 (4). ss. 537-567. 6 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
- ^ Hansen (Mayıs 1991). "Preventing alcohol, marijuana, and cigarette use among adolescents: Peer pressure resistance training versus establishing conservative norms". Preventive Medicine. 20 (3). ss. 414-430.
- ^ Foxcroft (Mart 2012). "Cochrane Review: Universal school-based prevention programs for alcohol misuse in young people". Evidence-Based Child Health: A Cochrane Review Journal. 7 (2). ss. 450-575.
- ^ Shope (Ağustos 1996). "Effectiveness of a High School Alcohol Misuse Prevention Program". Alcoholism: Clinical and Experimental Research. 20 (5). ss. 791-798.
- ^ Onrust (1 Mart 2016). "School-based programmes to reduce and prevent substance use in different age groups: What works for whom? Systematic review and meta-regression analysis". Clinical Psychology Review. Cilt 44. ss. 45-59.
- ^ Khemka (18 Mart 2016). "Evaluation of a Decision-Making Curriculum for Teaching Adolescents with Disabilities to Resist Negative Peer Pressure". Journal of Autism and Developmental Disorders (İngilizce). 46 (7). ss. 2372-2384.
- ^ Hampton (2005). "Influence of Teens' Perceptions of Parental Disapproval and Peer Behaviour on Their Initiation of Sexual Intercourse". The Canadian Journal of Human Sexuality. 14 (3–4). ss. 105-121.
- ^ "I am not "umqwayito": a qualitative study of peer pressure and sexual risk behaviour among young adolescents in Cape Town, South Africa". Scand J Public Health. 37 Suppl 2 (2_suppl). Haziran 2009. ss. 107-12.
- ^ Bongardt (1 Ağustos 2015). "A Meta-Analysis of the Relations Between Three Types of Peer Norms and Adolescent Sexual Behavior". Personality and Social Psychology Review (İngilizce). 19 (3). ss. 203-234.
- ^ Crockett (2006). "Linking Self-Regulation and Risk Proneness to Risky Sexual Behavior: Pathways through Peer Pressure and Early Substance Use". Journal of Research on Adolescence (İngilizce). 16 (4). ss. 503-525. 19 Ekim 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
- ^ Mason (2009). "Neural Mechanisms of Social Influence". Organizational Behavior and Human Decision Processes. 110 (2). ss. 152-159.
- ^ Stallen (2013). "Peer influence: neural mechanisms underlying in-group conformity". Frontiers in Human Neuroscience. 7 (50). s. 50.
- ^ Eisenberger (10 Ekim 2003). "Does Rejection Hurt? An fMRI Study of Social Exclusion". Science (İngilizce). 302 (5643). ss. 290-292. 29 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
- ^ Falk (Mayıs 2014). "Neural Responses to Exclusion Predict Susceptibility to Social Influence". Journal of Adolescent Health. 54 (5). ss. S22-S31.
- ^ O'Keeffe (2011). "The Impact of Social Media on Children, Adolescents, and Families". Pediatrics (İngilizce). 127 (4). ss. 800-804. 6 Mart 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
- ^ "Influence of Social Media on Teenagers". Huffington Post (İngilizce). 26 Mayıs 2015. 26 Eylül 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Aralık 2017.
- ^ Udorie (16 Eylül 2015). "Social media is harming the mental health of teenagers. The state has to act | June Eric Udorie". The Guardian (İngilizce). 1 Aralık 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Aralık 2017.
- ^ "The teenage brain on social media". UCLA Newsroom (İngilizce). 20 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Aralık 2017.
- ^ "The Power of Prime". Psychology Today (İngilizce). Erişim tarihi: 7 Aralık 2017.
- ^ Williams. "There are now over 3 billion social media users in the world — about 40 percent of the global population". Mashable (İngilizce). 1 Aralık 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Kasım 2017.
- ^ . McKinsey & Company (İngilizce). 15 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Kasım 2017.
- ^ a b Ernst Klee; Willi Dressen; Volker Riess (1991). "The Good Old Days" (İngilizce). Konecky Konecky. ISBN .
- ^ a b Christopher R. Browning (5 Şubat 1993). Ordinary Men (İngilizce). Harper Collins. ISBN .
- ^ a b Goldhagen (1997). "Hitler's willing executioners". Society (İngilizce). 34 (2). ss. 32-37.
- ^ Browning (1996). "Daniel Goldhagen's Willing Executioners". History and Memory. 8 (1). ss. 88-108.
- ^ Kwiet (1997). "Goldhagen, the Germans, and the Holocaust". Gesher. Journal of Jewish Affairs. Cilt 133. ss. 7-39.
- ^ Bhavnani (1 Kasım 2006). "Ethnic Norms and Interethnic Violence: Accounting for Mass Participation in the Rwandan Genocide". Journal of Peace Research (İngilizce). 43 (6). ss. 651-669.
- ^ McDoom (1 Temmuz 2013). "Who killed in Rwanda's genocide? Micro-space, social influence and individual participation in intergroup violence". Journal of Peace Research (İngilizce). 50 (4). ss. 453-467.
- ^ Hintjens (1999). "Explaining the 1994 Genocide in Rwanda". The Journal of Modern African Studies. 37 (2). ss. 241-286. 15 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
- ^ a b Uvin (1 Ocak 1997). "Prejudice, Crisis, and Genocide in Rwanda". African Studies Review. 40 (2). ss. 91-115.
- ^ Jacobson (2005). "Successful leadership in challenging US schools: enabling principles, enabling schools". Journal of Educational Administration. 43 (6). ss. 607-618.
- ^ Gerber (1 Şubat 2008). "Social Pressure and Voter Turnout: Evidence from a Large-Scale Field Experiment". American Political Science Review. 102 (1). ss. 33-48. 6 Eylül 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
- ^ Rogers (2017). "Social pressure and voting: A field experiment conducted in a high-salience election". Electoral Studies (İngilizce). Cilt 46. ss. 87-100.
- ^ Reyniers (2013). "Reluctant altruism and peer pressure in charitable giving" (PDF). Judgment and Decision Making. 8 (1). ss. 7-15. 22 Şubat 2020 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 15 Şubat 2020.
Konuyla ilgili yayınlar
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Akran baskisi veya sosyal baski akranlari tarafindan insanlar uzerinde uygulanan dogrudan etki veya etkilenen kisinin tutum deger veya davranislarini etkisi altinda kaldiklari akranlara uyacak sekilde duzenlemesini tesvik eden etkidir Bu baski olumlu veya olumsuz bir etkiye veya her ikisine neden olabilir Etkilenen toplumsal gruplar bireylerin resmi bire uye oldugu uyelik gruplarini ornegin siyasi partiler ve sendikalar veya uyeligin acikca tanimlanmis olmadigi klikleri icerebilir Ancak bir kisinin akran baskisindan etkilenmek icin uye olmasi veya bir gruba uye olmasi gerekmez Akran baskisi kisinin guvenini azaltabilir Akran baskisinin cocuklar ve ergenler uzerindeki etkileri konusunda kayda deger bir calisma yapilmistir ve populer soylemde bu terim cogunlukla bu yas gruplarinin baglamlarinda kullanilmaktadir Cocuklar icin ortak calisma temalari bagimsiz karar verme yeteneklerini dikkate alir ergenler icin akran baskisinin cinsel iliski ve madde bagimliligi ile iliskisi onemli olcude arastirilmistir Ancak akran baskisi tum etnik koken cinsiyet ve yastaki bireyleri etkileyebilir Akran baskisi yuz yuze etkilesimden dijital etkilesime de gecti Sosyal medya ergenler ve yetiskinler icin her gun baski asilama ve veya deneyimleme firsatlari sunar Arastirmalar sadece bireylerin degil buyuk sirketler gibi kuruluslarin da kendi endustrilerindeki veya genel merkezlerindeki diger firmalarin baskilari gibi akran baskilarina karsi hassas olduklarini gostermektedir Cocuklar ve ergenlerCocuklar Taklit cocuklarin yasaminda buyuk rol oynar kendi yasamlarinda kullandiklari beceri ve teknikleri ogrenmek icin cocuklar her zaman etraflarinda ortak tercih edebilecekleri davranis ve tutumlar ararlar Baska bir deyisle cocuklar hayatlari boyunca arkadaslar ebeveynler ve hatta YouTube kullanicilari unluler sarkicilar danscilar vb Cocuklar sosyal hiyerarsideki genc yaslardan itibaren konumlarinin farkindadirlar icguduleri yetiskinlerin kararlarina ve cogunluk goruslerine ertelemektir Asch uygunluk deneylerine benzer sekilde okul oncesi cocuk gruplari uzerinde yapilan bir calisma goruslerini acikca yanlis olana donusturmek icin akranlarinin gruplarindan etkilendiklerini gosterdi Her cocuga sol sayfada farkli buyuklukte bir grup hayvan ve sagda bir hayvan bulunan iki sayfada bir dizi resim iceren bir kitap verildi ve her cocuktan yalniz hayvanin buyuklugunu belirtmesi istendi Tum kitaplar ayni gorundu ancak son cocuk bazen farkli bir kitap alacakti Cocuklar sirayla buyukluk kararlarini rapor ettiler ve en son test edilen cocuga soruldu Ancak ondan once arastirmacilarla birlikte calisan bir grup cocuk vardi Bazen test denekinden once cevap veren cocuklarin hepsi yanlis bir cevap verdi Diger cocuklarin yaninda soruldugunda son cocugun yaniti cogu zaman akranlariyla aynidir Bununla birlikte yanitlarini bir arastirmaci ile ozel olarak paylasmalarina izin verildiginde cocuklar akranlarinin baskisina cok daha direncli olduklarini ve fikirlerinin sekillenmesinde akranlarinin fiziksel varliginin onemini gosterdi Bir anlayis cocuklarin akranlarinin davranislarini baski yoluyla izleyebilmeleri ve mudahale edebilmeleridir Kansas Universitesi Edna A Hill Cocuk Gelisimi Laboratuvari nda iyilestirici bir anaokulu sinifinda yurutulen bir calisma cocuklarin iki bolumlu bir sistem araciligiyla akranlarindaki yikici davranislari nasil hafifletebileceklerini olcmek icin bir program tasarladi Siniflarinda banyo kullanimi temizlik ve genel sinif davranisini iceren bir dizi gorevi tanimladiktan sonra ogretmenler ve arastirmacilar cocuklarin gorevlerdeki performansini gozlemleyeceklerdir Calisma akranlarindan daha yikici oldugu belirlenen uc cocuga odaklandi ve potansiyel tekniklere verdikleri yanitlara bakti Kullanilan sistem iki bolumden biriydi birincisi her ogrenciye ogretmenleri tarafindan cok az aksama ile gorevleri dogru bir sekilde tamamlamalari icin puan verilirdi ornegin okuma suresi icin bir mindere oturmak ve bir ogrenci sonunda uc puana ulasirsa bir odul alacaklardi Ikinci bolum uc noktaya ulasan ogrencilere rolu kucuk gruplarina liderlik etmek ve gun sonunda puan vermek olan akran monitorleri olarak atanan akran etkilesimini getirdi Sonuclar net bir sekilde kesildi ve izlenen ogrencilerin kesintileri ogretmenler puan sistemini baslattiginda ve izlediginde dustugunu gosterdi ancak akran monitorleri tanitildiginda hedef ogrencilerin bozulmasi C1 ogrencisi icin ortalama 1 e dustu ogrenci C2 ve ogrenci C3 icin 11 sirasiyla 36 62 ve 59 dan dustu O zaman kucuk cocuklar bile akranlarindan gelen baskiya karsi hassastir ve bu baski akademik ve sosyal ortamlarda olumlu degisimi etkilemek icin kullanilabilir Ergenlik Ergenlik bir kisinin akran baskisina en duyarli oldugu zamandir cunku akranlar ergenlik doneminde davranis uzerinde onemli bir etkiye sahiptir ve akran baskisina ergenlik deneyiminin ayirt edici ozelligi denir Hayatta bu doneme giren cocuklar cevrelerindeki diger insanlarin ilk kez farkina varirlar ve etkilesimlerinde algilamanin onemini fark ederler Genclerde akran uygunlugu en cok stil tat gorunum ideoloji ve degerler acisindan belirgindir Akran baskisi yaygin olarak ergen risk alma ataklari ile iliskilidir cunku bu aktiviteler akranlarda sikca gorulur Riskli davranislarda bulunan arkadaslarla olan iliskisinin ergenin kendi davranisinin guclu bir yordayicisi oldugu gosterilmistir Akran baskisi genclerin akranlari tarafindan hayirseverlik gonullulugu veya akademisyenlerde mukemmel olma gibi olumlu davranislara baski altinda tutulmasi durumunda da olumlu etkiler yaratabilir Akranlarin onemi yetiskinlige girdikten sonra azalir Sosyal olarak kabul edilen cocuklar cogu zaman en fazla firsata ve en olumlu deneyime sahip olsa da arastirmalar sosyal kabulun populer kalabaligin icinde olma gruptaki normlara bagli olarak riskli davranislarda bulunma olasiligini artirabilecegini gostermektedir Populer cocuk gruplari bu davranisin gruplarinda onay almasi muhtemel oldugunda riskli uyusturucuya bagli ve suclu davranisi artirma egilimi gosterdi Akran baskisi daha populer cocuklar arasinda en yuksekti cunku akranlarinin kararlarina en uygun olan cocuklardi bu da onlari grup baskilarina daha duyarli hale getirdi Cinsiyet ergenlik cagindaki bir yasitin akran baskisi uzerinde de net bir etkiye sahiptir kizlar giyim secimleri veya konusma oruntuleri biciminde gruplarina uymak icin onemli olcude daha yuksek baskilar bildirmektedir Buna ek olarak kizlar ve erkekler hayatlarinin farkli alanlarinda farkli baskilarla karsilastiklarini belki de her cinsiyet icin farkli degerler ve oncelikler kumesini yansittigini bildirmislerdir Akran baskisi ozellikle ergenlik doneminde uyusturucu kullaniminin baslatilmasinda onemli bir katki olarak kabul edilmektedir Bu nikotin ve alkol dahil olmak uzere cesitli maddeler icin gosterilmistir Bu baglanti iyi kurulmus olsa da denetleyici faktorler mevcuttur Ornegin ebeveyn izlemesi madde kullanimi ile negatif iliskilidir ancak cok az izleme oldugunda ergenlerin madde kullanimina baslama sirasinda akran zorlamalarina yenik dusmeleri daha olasidir ancak deneyselden duzenli kullanima gecis sirasinda degil Caldwell ve meslektaslari bu calismayi akran baskisinin az sayida ebeveyn izlemeyle sosyal toplantilar baglaminda yuksek riske yol acan bir faktor oldugunu ve bireyin kendilerini akran baskisina karsi savunmasiz olarak rapor edip etmediklerini bularak genisletti Tersine bazi arastirmalar akran basincinin madde kullanimina karsi koruyucu bir faktor olabilecegini gozlemlemistir Akran baskisi cok cesitli olumsuz sonuclar dogurur Allen ve meslektaslari 13 ve 14 yaslarindaki akran basincina yatkinligin yalnizca akran basincina gelecekteki yaniti degil ayni zamanda daha genis bir islev dizisini ongordugunu gosterdiler Ornegin daha buyuk depresyon semptomatolojisi azalan popularitesi daha fazla cinsel davranis ve dissallastirma davranisi daha duyarli gencler icin daha fazlaydi Dikkate deger bir husus madde kullaniminin akran basincina yatkinligi ile de daha fazla yatkinligin daha fazla alkol ve uyusturucu kullanimini ongorecegi sekilde ongorulmustur Sigara icmek Madde kullanimi muhtemelen sadece akran baskisiyla iliskilendirilmez Madde kullanimi icin genetik yatkinliklarin kaniti vardir ve bazilari akran etkisi icin gen x cevre etkilesimlerini incelemeye baslamistir Ulusal temsili bir ornekte genetik yatkinligi olan ergenlerin agir madde kullanicilari olan ve ayrica bu arkadaslarin olumsuz etkilerine karsi savunmasiz olma olasiliklari daha yuksekti Spesifik aday gen calismalarindan elde edilen sonuclar karisiktir Ornegin nikotin kullanimi uzerine yapilan bir calismada Johnson ve meslektaslari akran sigara icmenin yuksek riskli alleli CHRNA5 olanlarda nikotin bagimliligi uzerinde daha dusuk bir etkiye sahip oldugunu bulmuslardir Bu sosyal baglamlarin madde kullaniminin baslatilmasi ve surdurulmesinde baskalari icin olabilecegi gibi onemli bir rol oynamadigini ve bu bireylere yonelik mudahalelerin genetik dusunulerek de gelistirilmesi gerektigini gostermektedir Alkol almak Ergenlik cagindaki akran etkisinin etkisi iyi belirlenmis olsa da bu etkinin hangi yasta azalmaya basladigi belli degildi Alkol ya da yasadisi madde kullanmak icin bu tur akran baskisinin ilkogretim okulunda ve sinirli erisim ve maruziyet goz onune alindiginda cok genc ergenlerde bulunma olasiligi daha dusuktur Akran Etkisine Direnc Olcegi ni kullanarak Sumter ve meslektaslari 10 18 yasindaki buyuk bir calismada yas arttikca akran basincina karsi direncin arttigini bulmuslardir Bu calisma ayni zamanda kiz cocuklarinin ozellikle ergenlik ortalarinda yani 13 15 yas akran etkisine karsi genellikle erkeklere gore daha direncli oldugunu bulmustur Ergenlik cagindaki erkek cocuklara yonelik akran baskisina karsi daha yuksek hassasiyet erkek cocuklarda daha yuksek oranda madde kullanimi goz onune alindiginda mantiklidir Kizlar icin artan ve pozitif ebeveyn davranislarinin orn Ebeveyn sosyal destegi tutarli disiplin maddelerin kullanimi icin akran baskisina direnme kabiliyetine onemli bir katkida bulundugu gosterilmistir Umiversitede asiri icmenin akran baskisinin uc faktore indigine inanilmaktadir alkolun teklif edilmesi ornek alma ve sosyal normlar Alkol sunmak hem kibar bir jest hem de zorlayici bir diger uc olabilir O zaman bir taklitci olan modellemeye sahipsiniz ve arkadaslarinizi takip ediyorsunuz nihayet icen sosyal normlara sahipsiniz Insanlarin bunu yapmasinin iki nedeni vardir cunku herkes bunu yapar ya da sosyal gruplara uymak icin bir arac olarak universiteye girerken cogu insan alkol alim miktarini artirmaya baslar bu evde yasayanlar icin daha dogrudur Bunun nedeni ebeveynlerinizden etkilenmekten universite akranlarinizdan etkilenmeye gecmenizdir Borsari ve Carey 2001 Onleme Madde kullanimi onleme ve mudahale programlari akran baskisinin etkisiyle mucadele etmek icin bircok teknik kullanmistir Baslica tekniklerden biri dogal olarak akran etkisi direnci becerileridir Madde kullanimi ile diger kisilerle olan iliskiler arasindaki bilinen iliski direnc becerilerini dogal bir tedavi hedefi haline getirir Bu tur egitim bireylerin akran grubuna uyeliklerini korurken madde kullanimina katilimi reddetmelerine yardimci olmak icindir Diger mudahaleler arasinda normatif egitim yaklasimlari ogrencilere madde kullaniminin gercek yayginlik oranlari ve kabul edilebilirligi hakkinda ogretmek icin tasarlanmis mudahaleler madde kullaniminin potansiyel tehlikeleri hakkinda farkindaligi arttiran egitim mudahaleleri alkol farkindaligi egitimi ve sinif ici davranis yonetimi bulunmaktadir Bununla birlikte bu yaklasimlarin etkinligi ile ilgili literatur karisiktir Los Angeles ve Orange Ilcelerinde muhafazakar normlar kuran ve akranlari arasinda cocuklarin madde bagimliligi konusundaki inanclarini duzeltmeye calisan bir arastirma alkol tutun ve esrar kullaniminda istatistiksel olarak anlamli bir dusus gostermistir ancak okul temelli girisimleri sistematik olarak gozden geciren diger calismalar Cocuklarda alkol kotuye kullanimini onlemek icin hem basarili hem de basarisiz programlarda kolayca ayirt edilebilir bir model bulunmamistir Onrust ve ark Tarafindan yurutulen okullardaki mudahale programlarinin sistematik olarak gozden gecirilmesi ilkokuldaki programlarin bir ogrencinin uyusturucu veya alkol kullanma olasiligini hafifce azaltmada basarili oldugunu bulmustur Ancak bu etki yasli ogrencileri hedef alan programlarla tukenmeye basladi 8 9 Siniflardaki ogrencileri hedefleyen programlar sigara icmeyi azaltti ancak alkol ve diger uyusturucu bagimliligini azaltmadi ve daha buyuk cocuklari hedefleyen programlar hicbir etki gostermedi Bununla birlikte madde disi bir baglamda arastirmalar karar verme egitiminin otistik cocuklar arasinda risk algilamasi ve karar verme kabiliyetinde somut kazanimlar uretebilecegini gostermistir Egitim cocuklara yasitlarindan gelen risklerin nasil taninacagini ve buna gore nasil tepki verilecegini ogreten birkac kisa oturumda uygulandiginda egitim sonrasi degerlendirmelerle akranlardan gelebilecek potansiyel tehditleri ve baski kaynaklarini tespit edebildiklerini ve onlari daha iyi saptirdiklarini gosterdi kontrol grubundaki normal ergenler Akran baskisi ve cinsel iliski Cinsel iliskiyi onaylamayan ebeveyn tutumlarinin ergenlik doneminde planlanmamis gebeligin daha dusuk seviyelerine yol acma egiliminde oldugu sonucunu destekleyen kanitlar vardir Bu farkliliklar sadece ebeveynlerin egilimi degil ayni zamanda iletisimden de kaynaklanmaktadir Guney Afrika Cape Town da tamamlanan bir calisma bolgedeki dort ortaokuldaki ogrencilere bakti Akran baskisindan tureyen prezervatif kullanimiyla alay edilmesi cinsel iliskiden uzak duranlarin alay konusu olmasi yonunde tehditler ve bir statu sembolunun parcasi olarak ozellikle erkekler icin birden fazla partnerle cinsel aktiviteye girmek gibi bir dizi sagliksiz uygulama buldular Ogrenciler cinsel iliskiden uzak durmayi secen baskalarini umqwayito olarak adlandirirlar bu da kurutulmus meyve et anlamina gelir Bu problemler icin onemli bir cozum calismanin ergen sosyal gruplari icinde son derece eksik oldugu yetiskinlerle iletisimdir Bu alandaki literatur incelemeleri bu davranislarin ardindaki etkilesimlerde ve karar vermede mevcut olan normlari analiz etmeye calismistir Bongardt ve ark bir kisinin cinsel iliskiye katilmasina yol acan uc tip akran normu tanimladi tanimlayici normlar ihtiyati normlar ve dogrudan akran baskisi Betimsel normlar ve ihtiyati normlar hem gozlenen davranislardir ve bu nedenle daha dolayli baski bicimleridir ancak bir anahtar acidan farklidirlar tanimlayici normlar akranlarin cinsel davranislarini tanimlar ancak ihtiyati kurallar akranlarin bu davranislara karsi tutumlarini tanimlar orn Onaylama veya onaylamama Calisma tarafindan tanimlanan son norma yazarlar tarafindan akran baskisi denir ve bir kisinin akranlarinin cinsel davranislarda bulunmalari icin dogrudan tesvik veya baskiyi tanimlamak icin kullanilir Inceleme dolayli normlarin tanimlayici ve ihtiyati tedbir edici bir kisinin cinsel davranisa girme karari uzerinde dogrudan akran baskisindan daha guclu bir etkiye sahip oldugunu buldu Iki dolayli norm arasinda tanimlayici normlarin daha guclu bir etkisi vardi insanlar akran gruplarinda onay aldiklarini dusunduklerinden ziyade akranlarinin ilgisini cektigini dusunduklerini deniyorlardi Ek olarak calismalar oz duzenleme ile cinsel davranislarda bulunma olasiligi arasinda bir baglanti bulmustur Bir oznenin oz denetim ve oz kontrolun buyumesiyle ne kadar fazla sorunu olursa riskli cinsel eylemlerde bulunmalarina yol acacak akran baskisina avlanma olasiliklari o kadar artar Bu bulgulara dayanarak ya bir karar verme programi yoluyla ya da ergenlerin olasi risklere karsi kendini duzenleme yetenegini hedefleyerek bunlari onlemek iyi bir fikir olabilir Noral mekanizmalarTamamen norolojik bir bakis acisindan medial prefrontal korteks mPFK ve striatum spesifik eylemlerin degerini belirlemede onemli bir rol oynar MPFK akranlarinin hakkinda gorus bildirdigi nesneler olan sosyal olarak etiketlenmis nesneleri belirlerken etkindir striatum genel olarak bu sosyal olarak etiketlenmis nesnelerin ve odullerin degerini belirlemek icin onemlidir Mason ve ark fMRI taramalarini kullanarak secilen bir sembolun arka arkaya gorunup gorunmedigini belirtmek icin atanan bireyleri analiz eder Arastirmacilar deneklere mPFK ve striatum stimulasyonu hakkinda veri toplamak olan deneyin gercek amacini soylemediler Gercek deney baslamadan once denekler sosyal etki asamasina tabi tutulmuslardi burada deneyi tamamlayan diger denekler tarafindan hangi simgelerin tercih edildigini ogrendiler gercekte bu denekler yoktu Mason ve dig bir nesnenin sosyal degerini onemini belirlemenin mPFK ve striatumdan paragrafin basinda belirtilen satirlar boyunca birlestirilmis bilgilere bagli oldugunu bulmustur Hem mevcut hem de islevsel olmadan sosyal kosullara dayali eylemin degerini belirlemek zor olacaktir Benzer bir deney Stallen Smidts ve Sanfrey tarafindan gerceklestirildi Yirmi dort denek minimal bir grup paradigma yaklasimi kullanilarak manipule edildi Onlardan habersiz hepsi grup ici nin bir parcasi olarak secildi ancak yerlesik bir grup disi olmasina ragmen Bu sosyallesmeyi takiben denekler bir grup ici veya grup disi uyenin ne sectigi hakkinda bilgi verirken ekranda gorulen nokta sayisini tahmin ediyorlardi Katilimcilarin grup disi kararlara gore grup ici kararlara uyma olasiliklari daha yuksekti Deney striatumun sosyal etki icindeki onemini dogruladi ve grup ici uyumluluga temel bir deger sinyali oduller aracilik ettigini one surdu Baska bir deyisle beyin sosyal icermeyi olumlu odulle iliskilendirir Perspektif alma ile iliskili posterior superior temporal sulkus pSTS da aktif gorunuyordu ve bu da hastalarin grup ici guvenilirlikle ilgili kendi bildirimleri ile korele idi Ergenlik doneminde risk alma onemli olcude artmaktadir Arastirmacilar surus yasi olan ergen erkeklerle bir deney yaptilar ve ayni yastaki bir yolcunun ayni yastaki bir akran arabada olup olmadigina bagli olarak risk almalarini olctuler Bir surus simulasyonu yaratildi ve otomobilin yaklastigi sirada curuyen sari isik gibi belirli riskli senaryolar modellenmis ve deneklere sunulmustur Akranlarin varliginda risk alma olasiligi en yuksek olanlar ancak yolcu olmadiginda daha az risk alan kisiler solo aktivite sirasinda bilissel olmayanlar sosyal bilissel ve sosyal duygusal beyin sistemlerinde daha fazla beyin aktivitesine sahipti Sosyal bilissel yon baskalarinin ne dusundugunu olcme yetenegini ifade eder ve oncelikle mPFK sag temporal parietal kavsak ve posterior singulat korteks tarafindan kontrol edilir Sosyal duygusal yon diger insanlar tarafindan kabul edilen veya reddedilen eylemleri gerceklestirmeye yonelik odul sistemi ile ilgilidir Odul sisteminin bir tarafi sosyal agri dir grup itibari nedeniyle bireyin hissettigi duygusal aciyi ifade eder ve on insula ve subgenual on singulat kortekste artmis aktivite ile iliskilidir Sosyal medyaSosyal medya akran baskisi ve etkisi icin yeni ve buyuk bir dijital arena sunmaktadir Arastirmalar sosyal medya kullanimindan artan sosyallesme fikirlere maruz kalma ve daha fazla ozguven gibi cesitli faydalar oldugunu gostermektedir Reklam baskisi uygunsuz davranis ve veya diyaloga maruz kalma ve sahte haberler gibi olumsuz etkilere dair kanitlar da vardir Dijital akran baskisinin bu versiyonlari gencler yetiskinler ve isletmeler arasinda mevcuttur Bazi durumlarda insanlar kendilerini 7 24 kullanilabilir kilmak veya mukemmel olmak icin baski hissedebilirler Bu dijital konusmada ozellikle insanlar digerlerinin begeni butonuna basma sikligindan etkilendikleri icin uyum saglamak icin baski olabilir Baskalarinin kendilerini sosyal medyada tasvir etme bicimi genclerin bu nitelikleri veya eylemleri uygunluk girisiminde taklit etmeye calismasina neden olabilir Ayrica gencleri sorumsuz eylemlere veya kararlara zorlayabilecek bir eksiklik korkusuna da yol acabilir Sosyal medya uzerindeki eylemler ve etkiler cocuklar ergenler ve yetiskinler icin gercek hayatta kimlik guven veya aliskanliklarda degisikliklere yol acabilir Farkli kulturlerde sosyal medya uzerinde akran baskisi Dunya genelinde 3 milyardan fazla sosyal medya kullanicisi sonucta ortaya cikan akran baskisinin dalgalanmasinin turu sikligi ve kapsami gibi cesitli platformlar kullaniyor Bazi arastirmalar sosyal medyanin Cin deki tuketiciler icin satin alma kararlari uzerinde dunyanin diger ulkelerinden daha buyuk bir etkiye sahip oldugunu gosteriyor Buna ek olarak Cinli tuketiciler bir sosyal medya sitesindeki arkadaslar tarafindan olumlu bir sekilde tartisildigini gorurlerse bir urun satin almanin daha muhtemel oldugunu soyluyorlar Bazi ulkelerde sosyal medya platformlarinin kullanim orani cok dusuktur veya buna yuksek deger vermeyen kulturleri vardir Sonuc olarak dijital akran baskisinin gucu ve etkisi tum dunyada degisebilir Genel olarak bu konu ve kuresel kapsami hakkinda sinirli arastirma vardir Tarihte akran baskisiNazi soykirimi Holokost muhtemelen soykirimlarin en bilinenidir 1940 larda Adolf Hitler liderligindeki Nazi Almanyasi Avrupa da yasayan Yahudi halkina karsi II Dunya Savasi nin sonunda yaklasik alti milyon Yahudi oldurerek sistematik bir tasfiye baslatti Bazi Almanlarin Holokost icin suclu oldugu aciktir SS subaylari ve askerleri acikca Yahudi soykirimi satin aldi ve Yahudileri saklamak icin infazci hapishane ve avci olarak katildi Bununla birlikte daha genis bir aciklama yapmak daha zordur asagida goruldugu gibi tum Almanlar Yahudileri oldurmek istemedi Akran baskisi kavramini Holokost a getirirken Alman sucluluguna karar vermek daha da zor Birincil konu kolektif sorumluluk ve inanclar etrafinda donmektedir Bu nedenle ozellikle Christopher Browning ve David Goldhagen tarafindan tutulan iki pozisyon var Browning in Siradan Adamlari En cok Siradan Adamlar Rezerv Polis Taburu 101 adli kitabi ile taninan Christopher Browning Rezerv Polis Taburu 101 deki erkeklerin analizine dayaniyor 101 inci Tabur daki erkekler coskun Naziler degil Hamburglu isci sinifi kokenli siradan orta yasli erkeklerdi Askere cagirilmis ancak duzenli askeri gorev icin uygun bulunmamislardi Asayis Polisi taburu olarak ilk test gorevleri Polonya da bir Yahudi gettosu olan Jozefow du Tabur a gettodaki erkekleri toplamasi ve tum kadin cocuk ve yaslilarin goruldugu yerde oldurmesi emredildi Infazlar sirasinda birkac duzinesine icra gorevlerinden serbest kalma izni verildi ve koruma veya kamyon gorevine yeniden atandilar Digerleri bir idam mangasina atanmamaya calisarak mumkun oldugunca uzun sure durmaya calisti Infazlar tamamlandiktan sonra taburda gorev almis erkekler sikinti icindeydiler ve yuksek miktarda alkol aliyorlardi Kitabinin sonunda Browning teorisini 101 in eylemleri uzerine sunuyor yetkili ve akran baskisinin birlesimi guclu bir zorlayici aracti Birincisi Nazi liderligi ulkenin askerlerini psikolojik olarak saglikli tutmak istedi bu nedenle askerler bu cinayetleri islemek zorunda degildi Alman saflari boyunca atesli bir mangaya veya Yahudi arama partisine katilmayi reddeden askerlere ve polislere olumsuz bir sey olmadi Onlara basitce baska veya ek gorevler verilecek ve belki de korkakliklarini durduran kucuk bir sozlu tacize maruz kalacaklardi Memurlar icin resmi bir yaptirim verilmedi ancak infaz yapilamamasinin zayif bir liderin isareti oldugu ve memurun terfi icin gececegi iyi biliniyordu Ikincisi Tabur 101 in baskani Binbasi Trapp bu uygulamalara karsi acik ve sesli olan bir adami desteklese bile surekli olarak bu eylemleri gerceklestirmekten koruma teklif etti Sadece gonullulerin Yahudi Avi ve baskinlarini ustlendigi temel kurallar koydu Browning tezini Milgram in otorite uzerine yaptigi deneylere dayandirir Trapp in ozellikle guclu bir otorite figuru olmadigini kabul eden Browning bunun yerine Nazi liderligine ve teslim edilen en yuksek duzenin emirlerine isaret ediyor Dahasi Browning in analizine gore az sayida erkegin gorevlerinden ayrilmasinin bir nedeni akran baskisiydi bireysel polisler yoldaslarinin onunde yuzunu kaybetmek istemiyorlardi Bazilari bir tane vurmanin ve hemen bir korkak olmaktan vazgecmenin daha iyi oldugunu savundu Bazi ust duzey memurlar Yahudileri kucumsemek istemeyenlere davrandilar Ote yandan infazlar veya Yahudi avlari icin secilenler gercek erkek olarak kabul edildi ve buna gore sozlu olarak ovuldu Bazilari icin gorevlerini reddetmek yurttaslarinin yoldaslarini terk etme yukunu ve suclulugunu ve dislanma korkusu tasimasi gerektigi anlamina geliyordu onlari oldurmeye zorladi Goldhagen in Hitler in Istekli Cellatlari Browning in sonucuna katilmayan David Goldhagen Hitler in Istekli Cellatlari adli kendi kitabini yazmaya karar verdi Serbest birakilmasi oldukca tartismalidir Almanlarin her zaman anti Semitik oldugunu ve bir tur eliminasyonculuk biciminde oldugunu savunuyor Olenlerin fotograflarini cekmek Yahudi Avi na gitmek savasin sonuna yakin olum yuruyusleri ve nefrete odaklanmak cehaletten ziyade Goldhagen in kitabinda kullandigi noktalar Akran baskisi veya yetkili baskinin siradan Almanlarin bu eylemlere neden katildigini aciklayabilecegine inanmiyor O Tabur 101 de polisler ve benzer durumlarda olanlar oldurmek icin sirayla hepsi tamamen aksiyon yok yarim heartedness kararli olmasi gerektigine inanir Belirttigi gibi Bu konuda birisinin bir sey yapmasi icin baski altina alinabilmesi icin akran baskisi ile herkesin bunu yapmak istemesi gerekir Akran baskisi elbette izole bireyler veya kucuk gruplar uzerinde calisabilir ancak bunu yapmak isteyen cogunluga baglidir Boylece akran baskisi argumani kendisiyle celisir Insanlarin cogunlugu Yahudileri oldurmek istememis olsaydi o zaman onlari oldurmemek yonunde bir akran baskisi olurdu 37 Bunun yerine Alman halkinin anti Semitizmine diger tarihcilerin ofkesini cektigi olcude onemli bir vurgu yapiyor Browning Goldhagen in Almanlarin tek tip tasviri ne dikkat cekiyor ve tum faillere bakmadan tum failleri insanliktan cikariyor Ornegin Niezdow ilcesinde Polis Taburu bir Alman polis cinayetinde misilleme olarak bir duzine yasli Polonyalilar uzerinde yuruttu O zaman Polis Taburundaki Almanlarin sadece Yahudilere karsi muhalif olduklari daha az aciktir Alman Kanadali tarihci Ruth Bettina Birn Volker Riess ile isbirligi icinde Goldhagen in Ludwigsburg daki arsiv kaynaklarini kontrol etti Bulgulari birincil kaynaklarin daha butuncul bir kombinasyonunun aksine mevcut kayitlarin seciminin ve degerlendirmesinin keyfi dogasini dogrulamaktadir Dahasi Holokost tarihcisi Konrad Kwiet Goldhagen in Alman anti Semitizmi uzerindeki dar odaklanmasinin onu diger hususlara kor ettigini savunuyor Yahudi olmayanlarin katliamlarina ornek olarak sunlari gosteriyor Goldhagen Otanazi Programi adi verilen engelli insanlari oldurmek 2 7 milyon Sovyet savas esirini yok etmek yuz binlerce insani oldurmek icin Hitler in istekli yoneticilerinin nedenleri uzerine isik tutmuyor Alman Halki ve Milleti nin dusmanlari olarak siniflandirilan diger insanlar Alman sorumluluguna verilen vurgu Goldhagen in yerli isbirlikcilerinin genis ordusundan ise alinan genellikle kirli isleri Kadinlarin ve cocuklarin oldurulmesi gibi yapmakla gorevlendirilmis olan ve cogu kez Alman ustalarinin zulum ve vahsetini asan diger uluslara mensup Letonyalilar gibi soykirim katillerinin istekliligini bir kenara itmesine izin veriyor Ruanda soykirimi Ruanda soykirimi 1994 yilinda Hutu ve Tutsi etnik kokenleri arasindaki etnik siddetle meydana geldi Birincil savascilar Hutu ydu ancak cogu etnik catisma catismasinda oldugu gibi tum Hutular Tutsi leri oldurmek istemedi Mectilde adinda bir kurtulan Hutu yikimini soyle tarif etti 10 yardim etti 30 zorladi 20 isteksiz ve 40 istekliydi Istekli olanlar icin bir odul yapisi olusturuldu Istenmeyenler icin bir ceza sistemi yururlukteydi Profesor Bhavnani nin bu kombinasyonun grup ici polisligin uyguladigi davranissal bir norm oldugunu savunuyor Batili lise ogrencileriyle iliskili tipik akran baskisi yerine Tutsi ve Hutu nun evli oldugu Ruanda soykirimi icindeki akran baskisi zorlama altinda calisti Mulkiyet yikimi tecavuz hapsetme ve olum soykirim yapmaya istekli olmayan veya Tutsi yi siddetten koruyan Hutu ile karsi karsiya kaldi Soykirim sirasinda Tare koyunde 3426 ornek bir topluluga bakildiginda McDoom mahallelerin ve aile yapilarinin bir bireyin siddete katilip katilmayacagini belirlemeye yardimci olan onemli mikro alanlar oldugunu buldu Yakinlik sosyal etkilesim ve etki olasiligini artirir Ornegin Hutu koyde bir saldiri planlayan veya yoneten herhangi bir kisi icin seferber edici bir ajanin evi gibi belirli bir noktadan baslayarak 100 m lik bir ikametgahin yaricapinda yasayan hukumlulerin orani neredeyse iki kat mahkumlar icin cogu koylulerin suc isleyenlerin coguna kendi baslarina karar vermelerine izin veren yerel bir gecis adaleti olan gacaca tarafindan soykirimdan hukum giymis kisiler mahkum olmayanlar icin oldugu kadar Yaricap arttikca oran da azalir Bu veriler sosyal etki nin rol oynadigini ima ediyor Mahallelere bakildiginda bir bireyin 100 metrelik yaricap icinde yasayan hukumlu faillerin oranindaki her bir yuzde puanlik artis icin soykirima katilma olasiligi 4 daha fazladir Ailesel yapilara bakildiginda herhangi bir birey icin bireyin evindeki soykirim katilimcilarinin oranindaki her bir yuzde puani artisi siddete katilma sansini 21 ila 25 oraninda artirdi Tabii ki tum durum biraz daha nuanslidir Vatandaslarin sosyal islerde hukumet tarafindan gunluk yasamlarinin asiri kontrolu soykirimin yayilmasinin hizini kolaylastirdi ve baslangicta soykirimda yer almak istemeyenlerin cozumunu bozdu Birincisi soykirimdan once Ruandalilarin disiplin duygusu rejim ve liderleri icin ovgu ve topluluk icin bir dizi toplu faaliyet iceren haftalik umuganda toplu calisma oturumlari araciligiyla tanitildi ve guclendirildi Otoriteye saygi ve cizginin disina cikma korkusu soykirim oncesi Ruanda nin guclu kulturel degerleriydi ve bu faaliyetlere dahil edildi Ikincisi sosyal uygunluk degerleri sadece onlarca yil artti ve hem sosyal hem de siyasi tarzda soykirima yol acti Koylulere tam olarak ne zaman ve ne yapilacagi soylendi ve uyum eksikligi goz onune alindiginda para cezasina carptirilabilir Bu faktorler katliamin hizli ilerlemesine yardimci oldu En onemlisi cesitli nedenlerle gruplar arasinda zaten etnik gerilimler vardi arazi tahsisi meraya karsi ciftcilik ve Ruanda nin ana ihracatinin azalan fiyatlari kahve Bu sorunlar daha once var olan catismalarin tarihiyle birlesti Habyarimana yonetiminde Ikinci Cumhuriyet in getirilmesiyle eski Tutsiler iktidardan derhal tasfiye edildi ve irkcilik Hutu nun cogunlugunu mesru hukumet gucunde tutmak olarak bir aciklama islevi gordu Sonuc olarak savas geldiginde Hutu kendi akranlarina karsi irkcilik kavramiyla zaten tanisti Ruanda daki bolunme yuzlerce yil guclendirildi Kral Kigeli IV Tutsi 1800 lerde Belcika somurgeciligi icin tam zamaninda Ruanda gucunu merkezilestirdi Belcikalilar farkli irklarin mesajini ilerleterek Tutsi erkeklerinin toplumda lider kalmasina izin verdi UygulamalarLiderlik araci Egitim Guclu ogretim liderleri olarak gorev yapan ve yeni mufredat ve akademik programlar sunan mudurler ogretmenlerin kendileri uzerinde hesap verebilirlik baskisi yarattigi ogretim duzeyinde bir akran baskisi sistemi olusturabilmistir Oy verme Akran baskisi insanlarin oy vermesini saglamada ozellikle kapidan kapiya ziyaretlerden ve telefon gorusmelerinden daha fazla etkili olabilir Gerber Green ve Larimer 2006 yilinda 180 000 den fazla Michigan hane halkini ve dort tedaviyi iceren buyuk olcekli bir saha deneyi gerceklestirdi biri oy vermek icin bir hatirlatma biri oy vermek icin bir hatirlatma ve onlara calisildigini bildiren bir not tum potansiyel hanehalki bireyleri icin oylama kayitlarini ve son olarak hane halki bireyleri ve komsulari icin oylama kayitlarini listeleyen bir kayit listelemistir Son tedavi bir mahalledeki akran baskisini vurguladi komsular listelerle birbirlerinin oy kullanma aliskanliklarini gorebiliyorlardi ve bu nedenle oylama toplum icin en iyisi nin sosyal normu bireylerin akranlarinin oy eksikligini yargilayacagi korkusuyla birlestiriliyor 29 7 lik bir temel orana kiyasla sadece oy hatirlaticisi akran baskisi kullanan tedavi hane halki secmenlerinin yuzdesini 8 1 37 8 e artirdi ve bu da yuz yuze gorusme ve kisisellestirilmis telefon gorusmelerinin degerini asti Todd Rogers Donald P Green Carolina Ferrerosa Young ve John Ternovski 2017 tarafindan yurutulen benzer buyuk olcekli bir saha deneyi yuksek cikintili bir secim olan 2012 de bir sosyal baski postasinin etkisini inceledi Wisconsin eyalet secimleri Sosyal baski yapan postacilar Kimin oy kullanmadigini ve oy kullanmadigini duyurmak icin bu postayi size ve komsulariniza gonderiyoruz Bu calismada Gerber Green ve Larimer tarafindan bildirilen 8 1 yuzde nokta etkisinden istatistiksel olarak anlamli fakat cok daha zayif bir etki olan 1 0 puanlik bir tedavi etkisi bulunmustur 2017 calismasinin etkileri ozellikle dusuk egilimli secmenler icin oldukca buyuktu Hayirsever bagislar Diane Reyniers ve Richa Bhalla tarafindan yapilan bir deney bir grup Londra Ekonomi Okulu ogrencisi tarafindan bagislanan miktari olctu Grup bireysel bagiscilara ve cift bagiscilara bolundu Bagis miktarlari her bir ciftte aciklandi daha sonra pariteye miktarlarini tartismasi ve sonra gerektiginde revize etmesi icin zaman verildi Genel olarak cift denekler ortalama 3 64 lira Sterling bagislarken bireyler ortalama 2 55 lira bagisladi Ayrica bir denegin digerinden onemli olcude daha fazla bagisladigi ciftlerde ikincisi ortalama olarak bagis miktarini 0 55 pound artiracaktir Bu akran baskisinin daha kucuk bagislar yapmak icin bireyleri utandirdigini gostermektedir Ancak bagis tutarini kontrol ederken eslestirilmis kisiler bagis miktarlarindan bireysel kisilere gore onemli olcude daha az mutluydu bu eslestirilmis kisilerin baska turlu oldugundan daha fazla bagis yapmaya zorlandigini dusundurmektedir Bu bir ikileme yol acar hayir kurumlari insan gruplarina arkadas gibi yaklasarak daha iyi olur ancak bu gelecek bagislarini etkileyecek olan donor rahatsizliginin artmasina neden olabilir Orgutsel arastirmacilar buyuk sirketler arasinda genellikle benzer bir fenomen bulmuslardir buyuk sirketlerin yoneticileri ve yoneticileri sektordeki veya genel merkezlerindeki benzer organizasyonlara uygun kurumsal yardim bagislarini bulmak icin bakarlar ve daha kucuk bagis yapan kisiler cimri olarak gorulebilir ve itibarlarina zarar vermek Ayrica bakinizKolektif narsisizm Groupshift Cevre kontrolu Gorus koridoru Toplumdan dislanma Sosyal norm pazarlama OnerilebilirlikKaynakca Jang 1 Eylul 2016 Social comparison on Facebook Its antecedents and psychological outcomes Computers in Human Behavior 62 Supplement C ss 147 154 a b Marquis 1 Ekim 2016 Institutional Equivalence How Industry and Community Peers Influence Corporate Philanthropy PDF Organization Science 27 5 ss 1325 1341 Corriveau 1 Mart 2010 Preschoolers sometimes defer to the majority in making simple perceptual judgments Developmental Psychology Ingilizce 46 2 ss 437 445 13 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Subat 2020 Haun 2011 Conformity to Peer Pressure in Preschool Children PDF Child Development 82 6 ss 1759 1767 9 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 15 Subat 2020 Carden Smith 1984 Positive peer pressure the effects of peer monitoring on children s disruptive behavior Journal of Applied Behavior Analysis 17 2 ss 213 227 Steinberg 2007 Age differences in resistance to peer influence Developmental Psychology 43 6 ss 1531 1543 Durkin Kevin Peer Pressure In Anthony S R Manstead and Miles Hewstone Eds The Blackwell Encyclopedia of Social Psychology 1996 Spear 2001 Adolescent Health Behaviors and Related Factors A Review Public Health Nursing 18 2 ss 82 93 Hanes 25 Ekim 2012 Teens and volunteering Altruism or just peer pressure Christian Science Monitor 14 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Aralik 2019 Gormly 18 Mart 2013 Peer pressure for students and adults can be positive Pittsburgh Tribune Review 14 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Aralik 2019 Brown 1986 The importance of peer group crowd affiliation in adolescence Journal of Adolescence 9 1 ss 73 96 Allen 2005 The Two Faces of Adolescents Success With Peers Adolescent Popularity Social Adaptation and Deviant Behavior Child Development 76 3 ss 747 760 Brown 1982 The extent and effects of peer pressure among high school students A retrospective analysis Journal of Youth and Adolescence Ingilizce 11 2 ss 121 133 Clasen 1985 The multidimensionality of peer pressure in adolescence Journal of Youth and Adolescence Ingilizce 14 6 ss 451 468 Bahr 15 Ekim 2005 Parental and Peer Influences on the Risk of Adolescent Drug Use The Journal of Primary Prevention 26 6 ss 529 551 Urberg 1990 Peer influence in adolescent cigarette smoking Addictive Behaviors 15 3 ss 247 255 Farrell Nisan 1998 Peer influences and drug use among urban adolescents Family structure and parent adolescent relationship as protective factors Journal of Consulting and Clinical Psychology 66 2 ss 248 258 Dielman 1993 Structural Equation Model Tests of Patterns of Family Interaction Peer Alcohol Use and Intrapersonal Predictors of Adolescent Alcohol Use and Misuse Journal of Drug Education 23 3 ss 273 316 Caldwell 1999 Leisure Context Parental Control and Resistance to Peer Pressure as Predictors of Adolescent Partying and Substance Use An Ecological Perspective Journal of Leisure Research 31 1 ss 57 77 Maxwell Agustos 2002 Friends The Role of Peer Influence Across Adolescent Risk Behaviors Journal of Youth and Adolescence 31 4 ss 267 277 Allen 2006 Leaders and followers in adolescent close friendships Susceptibility to peer influence as a predictor of risky behavior friendship instability and depression Development and Psychopathology 18 1 ss 155 72 Kendler Eylul 2003 The Structure of Genetic and Environmental Risk Factors for Common Psychiatric and Substance Use Disorders in Men and Women Archives of General Psychiatry 60 9 ss 929 937 Harden 27 Mart 2008 Gene Environment Correlation and Interaction in Peer Effects on Adolescent Alcohol and Tobacco Use Behavior Genetics 38 4 ss 339 347 Johnson Kasim 2010 Peer smoking and the nicotinic receptor genes an examination of genetic and environmental risks for nicotine dependence Addiction 105 11 ss 2014 2022 Sumter Agustos 2009 The developmental pattern of resistance to peer influence in adolescence Will the teenager ever be able to resist Journal of Adolescence 32 4 ss 1009 1021 Merikangas Ekim 2010 Lifetime Prevalence of Mental Disorders in U S Adolescents Results from the National Comorbidity Survey Replication Adolescent Supplement NCS A Journal of the American Academy of Child amp Adolescent Psychiatry 49 10 ss 980 989 Marshal Mart 2000 Peer Influence on Adolescent Alcohol Use The Moderating Role of Parental Support and Discipline Applied Developmental Science 4 2 ss 80 88 Borsari Aralik 2001 Peer influences on college drinking A review of the research Journal of Substance Abuse 13 4 ss Pages 391 424 Tobler 1986 Meta analysis of 143 adolescent drug prevention programs Quantitative outcome results of program participants compared to a control or comparison group Journal of Drug Issues 16 4 ss 537 567 6 Agustos 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Subat 2020 Hansen Mayis 1991 Preventing alcohol marijuana and cigarette use among adolescents Peer pressure resistance training versus establishing conservative norms Preventive Medicine 20 3 ss 414 430 Foxcroft Mart 2012 Cochrane Review Universal school based prevention programs for alcohol misuse in young people Evidence Based Child Health A Cochrane Review Journal 7 2 ss 450 575 Shope Agustos 1996 Effectiveness of a High School Alcohol Misuse Prevention Program Alcoholism Clinical and Experimental Research 20 5 ss 791 798 Onrust 1 Mart 2016 School based programmes to reduce and prevent substance use in different age groups What works for whom Systematic review and meta regression analysis Clinical Psychology Review Cilt 44 ss 45 59 Khemka 18 Mart 2016 Evaluation of a Decision Making Curriculum for Teaching Adolescents with Disabilities to Resist Negative Peer Pressure Journal of Autism and Developmental Disorders Ingilizce 46 7 ss 2372 2384 Hampton 2005 Influence of Teens Perceptions of Parental Disapproval and Peer Behaviour on Their Initiation of Sexual Intercourse The Canadian Journal of Human Sexuality 14 3 4 ss 105 121 I am not umqwayito a qualitative study of peer pressure and sexual risk behaviour among young adolescents in Cape Town South Africa Scand J Public Health 37 Suppl 2 2 suppl Haziran 2009 ss 107 12 Bongardt 1 Agustos 2015 A Meta Analysis of the Relations Between Three Types of Peer Norms and Adolescent Sexual Behavior Personality and Social Psychology Review Ingilizce 19 3 ss 203 234 Crockett 2006 Linking Self Regulation and Risk Proneness to Risky Sexual Behavior Pathways through Peer Pressure and Early Substance Use Journal of Research on Adolescence Ingilizce 16 4 ss 503 525 19 Ekim 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Subat 2020 Mason 2009 Neural Mechanisms of Social Influence Organizational Behavior and Human Decision Processes 110 2 ss 152 159 Stallen 2013 Peer influence neural mechanisms underlying in group conformity Frontiers in Human Neuroscience 7 50 s 50 Eisenberger 10 Ekim 2003 Does Rejection Hurt An fMRI Study of Social Exclusion Science Ingilizce 302 5643 ss 290 292 29 Agustos 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Subat 2020 Falk Mayis 2014 Neural Responses to Exclusion Predict Susceptibility to Social Influence Journal of Adolescent Health 54 5 ss S22 S31 O Keeffe 2011 The Impact of Social Media on Children Adolescents and Families Pediatrics Ingilizce 127 4 ss 800 804 6 Mart 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Subat 2020 Influence of Social Media on Teenagers Huffington Post Ingilizce 26 Mayis 2015 26 Eylul 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Aralik 2017 Udorie 16 Eylul 2015 Social media is harming the mental health of teenagers The state has to act June Eric Udorie The Guardian Ingilizce 1 Aralik 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Aralik 2017 The teenage brain on social media UCLA Newsroom Ingilizce 20 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Aralik 2017 The Power of Prime Psychology Today Ingilizce Erisim tarihi 7 Aralik 2017 Williams There are now over 3 billion social media users in the world about 40 percent of the global population Mashable Ingilizce 1 Aralik 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Kasim 2017 McKinsey amp Company Ingilizce 15 Subat 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 30 Kasim 2017 a b Ernst Klee Willi Dressen Volker Riess 1991 The Good Old Days Ingilizce Konecky Konecky ISBN 978 1568521336 a b Christopher R Browning 5 Subat 1993 Ordinary Men Ingilizce Harper Collins ISBN 978 0060995065 a b Goldhagen 1997 Hitler s willing executioners Society Ingilizce 34 2 ss 32 37 Browning 1996 Daniel Goldhagen s Willing Executioners History and Memory 8 1 ss 88 108 Kwiet 1997 Goldhagen the Germans and the Holocaust Gesher Journal of Jewish Affairs Cilt 133 ss 7 39 Bhavnani 1 Kasim 2006 Ethnic Norms and Interethnic Violence Accounting for Mass Participation in the Rwandan Genocide Journal of Peace Research Ingilizce 43 6 ss 651 669 McDoom 1 Temmuz 2013 Who killed in Rwanda s genocide Micro space social influence and individual participation in intergroup violence Journal of Peace Research Ingilizce 50 4 ss 453 467 Hintjens 1999 Explaining the 1994 Genocide in Rwanda The Journal of Modern African Studies 37 2 ss 241 286 15 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Subat 2020 a b Uvin 1 Ocak 1997 Prejudice Crisis and Genocide in Rwanda African Studies Review 40 2 ss 91 115 Jacobson 2005 Successful leadership in challenging US schools enabling principles enabling schools Journal of Educational Administration 43 6 ss 607 618 Gerber 1 Subat 2008 Social Pressure and Voter Turnout Evidence from a Large Scale Field Experiment American Political Science Review 102 1 ss 33 48 6 Eylul 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Subat 2020 Rogers 2017 Social pressure and voting A field experiment conducted in a high salience election Electoral Studies Ingilizce Cilt 46 ss 87 100 Reyniers 2013 Reluctant altruism and peer pressure in charitable giving PDF Judgment and Decision Making 8 1 ss 7 15 22 Subat 2020 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 15 Subat 2020 Konuyla ilgili yayinlarChristopher R Browning 5 Subat 1993 Ordinary Men Ingilizce Harper Collins ISBN 978 0 060 99506 5 Daniel Jonah Goldhagen 1996 Hitler s Willing Executioners Ingilizce Knopf ISBN 978 0 679 44695 8