Sistemik skleroderma veya sistemik skleroz, deride ve iç organlarda fibroz adı verilen aşırı kolajen üretimi ve birikmesi ve küçük arterlerin yaralanması ile karakterize otoimmün romatizmal bir hastalıktır. Deri tutulumunun derecesine göre sistemik sklerozun iki ana alt grubu vardır: sınırlı ve yaygın. Sınırlı form, yüzün tutulduğu veya olmadığı dirsek ve dizlerin altındaki, ancak üstteki alanları etkiler. Diffüz form, dirsek ve dizlerin üzerindeki cildi de etkiler ve gövdeye de yayılabilir. Böbrekler, kalp, akciğerler ve gastrointestinal sistem dahil olmak üzere iç organlar da fibrotik süreçten etkilenebilir. Prognoz, hastalığın şekli ve viseral tutulumun derecesi ile belirlenir. Sınırlı sistemik sklerozlu hastalar, yaygın formu olanlara göre daha iyi prognoza sahiptir. Ölüme en sık akciğer, kalp ve böbrek tutulumu neden olur. Kanser riski biraz artar.
sistemik skleroderma | |
---|---|
Diğer adlar | Diffüz skleroderma, sistemik skleroz |
Sistemik sklerozlu bir hastada başparmağın akrosklerotik parça öğününün nekroz klinik görünümü. | |
Uzmanlık | Romatoloji |
Sağkalım oranları, böbrek yetmezliği için etkili tedavi ile büyük ölçüde artmıştır. Tedaviler, immünosupresif ilaçları ve bazı durumlarda glukokortikoidleri içerir.
Belirtiler
Kalsinozis, Raynaud fenomeni, Özofagus disfonksiyonu, Sklerodaktili ve Telanjiektazi (CREST sendromu) sınırlı skleroderma ile ilişkilidir. Diğer semptomlar şunları içerir:
Cilt belirtileri
Deride sistemik skleroz sertleşmeye ve yara izine neden olur. Cilt sıkı, kırmızımsı veya pullu görünebilir. Kan damarları da daha görünür olabilir. Geniş alanların etkilendiği durumlarda, yağ ve kas kaybı uzuvları zayıflatabilir ve görünümü etkileyebilir. Patients report severe and recurrent of large skin areas. Bu semptomların şiddeti hastalar arasında büyük farklılıklar gösterir: Bazıları cildin sadece sınırlı bir bölgesinde sklerodermaya sahiptir. (parmaklar gibi) ve altta yatan dokuda çok az tutulum varken, diğerlerinde ilerleyici cilt tutulumu vardır. Dijital ülserler - özellikle parmak uçlarında ve daha az yaygın olarak eklemlerde açık yaralar - nadir değildir.
Diğer organlar
Diffüz skleroderma "kas-iskelet sistemi", pulmoner, gastrointestinal, renal ve diğer komplikasyonlara neden olabilir. Deri tutulumu daha fazla olan hastalarda iç doku ve organların tutulumu daha olasıdır. Hastaların çoğunda (%80'in üzerinde) vasküler semptomlar ve soğuk algınlığına tepki olarak ellerde ve ayaklarda renk değişikliği ataklarına yol açan Raynaud fenomeni vardır. Raynaud normalde el ve ayak parmaklarını etkiler. Sistemik skleroderma ve Raynaud el ve ayak parmaklarında ağrılı ülserlere neden olabilir. dijital ülserler olarak bilinir. Kalsinozis (cilt altındaki topaklar halinde kalsiyum birikmesi) sistemik sklerodermada da yaygındır ve genellikle dirsek, diz veya diğer eklemlerin yakınında görülür.
- kas-iskelet sistemi
Sklerodermalı hastaların sahip olduğu ilk eklem semptomları tipik olarak spesifik olmayan "eklem ağrılarıdır" ve bu da "artrite" yol açabilir. veya "tendonlarda" veya kaslarda rahatsızlığa neden olur. Eklem hareketliliği, özellikle elin küçük eklemleri, kalsinoz veya cilt kalınlaşması ile kısıtlanabilir. Hastalar, hastalıktan veya tedavilerinden kas zayıflığı veya "miyopati" geliştirebilir.
- akciğerler
Pulmoner fonksiyon testinde yaygın sklerodermalı hastalarda akciğer fonksiyonunda bir miktar bozulma neredeyse evrensel olarak görülür., ancak mutlaka nefes darlığı gibi semptomlara neden olmaz. Bazı hastalarda 'pulmoner hipertansiyon' gelişebilir veya pulmoner arterlerin basınçlarında yükselme. Bu ilerleyici olabilir ve sağ taraflı 'kalp yetmezliğine' yol açabilir. Bunun en erken belirtisi, solunum fonksiyon testlerinde azalmış 'difüzyon kapasitesi' olabilir..[] Daha ileri hastalıktaki diğer pulmoner komplikasyonlar arasında 'aspirasyon pnömonisi', 'pulmoner kanama' ve pnömotoraks bulunur.
Diffüz skleroderma, gastrointestinal sistemin herhangi bir bölümünü etkileyebilir. Özofagustaki en yaygın belirti, "özofagus darlıkları" veya özofagusun iyi huylu daralması ile komplike olabilen reflü "özofajit"tir. Bu, başlangıçta asit bastırma için "proton pompa inhibitörleri" ile en iyi şekilde tedavi edilir, ancak darlık durumunda “buji genişlemesi” gerektirebilir.
Skleroderma, gastrointestinal sistemin herhangi bir yerinde motiliteyi azaltabilir. Azalmış motilitenin en yaygın kaynağı özofagus ve alt özofagus sfinkteri olup, disfaji ve göğüs ağrısına yol açar. Skleroderma ilerledikçe, azalmış motilitedeki anormalliklerden özofagus tutulumu, ilerleyici fibrozis (skarlaşma) nedeniyle kötüleşebilir. Bu tedavi edilmezse mideden gelen asit özofagusa geri dönerek özofajit ve gastroözofageal reflü hastalığına neden olabilir. Asit hasarından alt yemek borusuna birçok kez daha fazla yara izi, fibrotik daralmanın gelişmesine yol açar, dilatasyon ile tedavi edilebilen darlıklar ve Barrett's özofagusu olarak da bilinir.[]
Nöromüsküler bozuklukları, özellikle ilerleyici sistemik skleroz ve viseral miyopatisi olan hastalarda "duodenum" sıklıkla etkilenir. Genellikle ikinci, üçüncü ve dördüncü bölümlerde daha belirgin olan dilatasyon meydana gelebilir. Genişlemiş duodenumun boşalması yavaş olabilir ve aşırı derecede genişlemiş, atonik organ bir sump etkisi üretebilir.[]
İnce bağırsak da dahil olabilir, bu da bakteriyel aşırı büyümeye ve safra tuzlarının, yağların, karbonhidratların, proteinlerin ve vitaminlerin emiliminin bozulmasına neden olabilir. Kolon tutulabilir ve yalancı tıkanıklığa veya iskemik kolite neden olabilir.
Daha nadir görülen komplikasyonlar arasında pnömatozis sistoides intestinalis veya bağırsak duvarında gaz cepleri, kolon ve özofagusta geniş ağızlı divertikül ve karaciğer fibrozu bulunur. Şiddetli gastrointestinal tutulumu olan hastalar aşırı derecede yetersiz beslenebilir.
Skleroderma ayrıca "karpuz midesi" olarak da bilinen gastrik antral vasküler ektazi ile ilişkili olabilir. Bu, atipik kan damarlarının, genellikle mide piloru çevresinde radyal simetrik bir düzende çoğaldığı bir durumdur. Sklerodermalı hastalarda üst gastrointestinal kanama veya demir eksikliği anemisinin bir nedeni olabilir.
- böbrekler
Sklerodermada böbrek tutulumu kötü bir prognostik faktör olarak kabul edilir ve sıklıkla ölüm nedenidir.
Sklerodermanın böbreği içeren en önemli klinik komplikasyonu, semptomları malign hipertansiyon (akut organ hasarı kanıtı olan yüksek tansiyon), hiperreninemi (yüksek renin seviyeleri), azotemi (birikimle böbrek yetmezliği) olan skleroderma renal krizidir (SRC). atık ürünler) ve mikroanjiyopatik hemolitik anemi (kırmızı kan hücrelerinin yok edilmesi). Yüksek tansiyon dışında, hematüri (idrarda kan) ve proteinüri (idrarda protein kaybı) SRC'nin göstergesi olabilir.
Geçmişte, SRC neredeyse eşit derecede ölümcüldü. ACE inhibitörlerinin kullanımıyla sonuçlar önemli ölçüde iyileşirken, Önemli sayıda hasta tedaviye dirençli olduğundan ve böbrek yetmezliği geliştirdiğinden prognoz genellikle korunur. Tüm diffüz kutanöz skleroderma hastalarının yaklaşık %7-9'u hastalıklarının bir noktasında böbrek krizi geliştirir. Hızlı cilt tutulumu olan hastalar en yüksek renal komplikasyon riskine sahiptir. Yaygın kutanöz sklerodermada en yaygın olanıdır ve sıklıkla RNA polimeraza karşı antikorlarla ilişkilidir (vakaların %59'unda). Vakaların yaklaşık üçte birinde bu üç yıl içinde durdurulabilmesine rağmen, çoğu diyalize geçer. Daha yüksek yaş ve (paradoksal olarak) sunum sırasında daha düşük kan basıncı, diyalize daha fazla ihtiyaç duyulmasını sağlar
SRC tedavileri ACE inhibitörlerini içerir. Son veriler böbrek krizi gelişmeden önce bu ilaçlarla tedavi edilen hastalarda daha kötü bir prognoz gösterdiğinden, ACE inhibitörlerinin profilaktik kullanımı şu anda önerilmemektedir. Nakledilen böbreklerin sklerodermadan etkilendiği bilinmektedir ve erken başlangıçlı böbrek hastalığı olan hastaların (skleroderma teşhisinden sonraki bir yıl içinde) rekürrens açısından en yüksek riske sahip olduğu düşünülmektedir. Skleroderma hastalarında bağışıklık sisteminin her iki kompnenti (hücresel ve sıvısal) de etkilenir. B-lenfosit sayısının normal olmasına karşın aşırı aktif olmalarına bağlı ve saptanır. Düşük yoğunlukta ANA vardır. Otoantikorların büyük bölümü nükleolusa (özellikle RNA polimeraze) yöneliktir: anti-Scl-70 ve antisentromer antikorları oldukça özgündür. Skleroderma hastalarının çoğunda RF (romatoid faktör) de bulunur; bu sistemdeki otoantikorlar genellikle düz kas, tiroid ve tükürük bezlerine karşı oluşmuştur. Tip I ve tip IV kollagene karşı oluşmuş antikorlar bulunur.
Dolaşımdaki CD8+ T-süppressör lenfositlerinde azalma, IL-1 tarafından yönlendirilen işlevlerdeki değişmeler, interlökin (IL-2, IL-4, IL-6) düzeylerindeki artışlar gibi hücresel bağışıklık sistemi etkilenmesinin önemli bulguları vardır. Dokulardaki yoğun mononükleer hücre (T-lenfosit ve makrofaj) infiltrasyonu angiopatilerin oluşmasına ve fibrozise yol açar.
Sklerodermaya özgü en önemli varsayım, bu otoimmun tablonun “ (GVHD)” niteliklerine benzetilmesidir. Hastalık tablosunun belirmesinden yıllar önce erkek çocuk doğurmuş olan sklerodermalı kadınların kan dolaşımında ve damar dokularında, erkek cinse özgü fetal hücrelerin varlığı gösterilmiştir. Gelişen tepkinin kökeninde bu faktörün varlığı tartışılmaktadır.
Sklerodermada güçlü bir fibroblastik aktivitesi ve aşırı bir kollagen üretimi vardır. T-lenfosit kökenli limfokinler (IL-2, IL-4, IL-6) sorumlu tutulmaktadır. Aktive olan fibroblastlar da sitokinler (IL-1, prostoglandin E), büyüme faktörleri (TGF-alfa, PDGF) ve adezyon molekülleri (ICAM-1) üretmeye başlarlar. Sitokinler ve büyüme faktörleri yine fibroblastları etkileyerek kollagen yapımını hızlandırırken, adezyon molekülleri ise fibroblastların T-lenfositler ve makrofajlarla etkileşimini güçlendirir.
Derideki yoğun kollagen birikimine ek olarak angiopatiler saptanır. Deridekine benzer değişikliklere kalp, akciğer, sindirim kanalı ve böbreklerde de rastlanabilir. Genç ya da orta yaşlı kadınlarda sık oluşu, ailesel boyutunun olabilmesi ve HLA-DQB1ile ilişkisi önemli nitelikleridir.
Derideki ilk değişim ödemdir, zamanla yoğun kollagen yapımına bağlı katılaşma belirir. Katılaşan derideki değişikliklerin başlıcaları şunlardır: retiküler dermiste kollagen artışı, epidermiste atrofi (incelme ve papillaların silinmesi), adnekslerde atrofi, arteriollerde hyalinleşme ve lümenlerinde daralma, T-lenfositlerden zengin mononükleer hücre infiltrasyonu.
Raynaud fenomeni ilk klinik belirtidir; özellikle parmaklarda ataklar biçiminde beliren solukluk, parestezi ve ağrı bulguları vardır. Bu bulgulara eklenen ödem parmaklardan ellere doğru yayılırken parmak eklemlerinde ağrılar başlar. Damar lezyonlarının ilerlemesiyle birlikte parmaklarda iskemik ülserler ve atrofi oluşur. Yaygın sklerodermada akciğer, böbrek, GIS, kalp ve eklemler kollagen artışı ve hyalinleşmenin görüldü başkaca dokulardır; bir süre sonra da organlardaki patolojileri yansıtan bulgular belirir (özofagus etkilenmesine bağlı disfaji, ince bağırsak etkilenmesi nedeniyle beliren bulguları, akciğer fibrozisinin erken belirtisi olan dispne, ventriküler aritmiler). Değişikliklerin ilerlemesiyle birlikte yüz gerilir ve katılaşır, ağız hareketleri kısıtlanır. Böylece hastanın yüz yapısı da özgün bir görünüm kazanır; buna “taş yüz (stone face)” nitelemesi yapılır.
Damar değişiklikleri hastalığın erken bulgularını oluşturur; arterlerde, arteriollerde ve kapillerlerde önce subintimal ödem ve fibrin birikimi belirir. Sonraları eklenen fibrozisi elastik arterlerdeki lamina elastica dağılmaları izler. Damar lümenlerinin giderek daralması kan akımını güçleştirirken, trombus oluşumu riski artar.
Araştırma
Sklerodermanın tedavisinin zorluğu göz önüne alındığında, daha küçük kanıt temelli tedaviler genellikle hastalığı kontrol altına almaya çalışır. Bunlara antitimosit globulin ve mikofenolat mofetil dahildir; bazı raporlar, deri semptomlarında iyileşmelerin yanı sıra sistemik hastalığın ilerlemesini geciktirdiğini göstermiştir, ancak ikisi de büyük klinik deneylere tabi tutulmamıştır.
Otolog hematopoietik kök hücre nakli (HSCT), bağışıklık sisteminin beyaz kan hücrelerinin vücuda saldırmasıyla sistemik skleroz gibi otoimmün hastalıkların ortaya çıktığı varsayımına dayanır. Bu tedavide hastanın kanından kök hücreler çıkarılır ve saklanmaları için saklanır. Hastanın beyaz kan hücreleri, beyaz kan hücrelerine karşı siklofosfamid ve tavşan antikorları ile yok edilir. Ardından depolanan kan, vücuda saldırmayacak sağlıklı bir kan ve bağışıklık sistemini yeniden oluşturmak için hastanın kan dolaşımına geri döndürülür. Faz III çalışmasının sonuçları, 156 hasta ile Otolog Kök Hücre Transplantasyonu Uluslararası Skleroderma (ASTIS) çalışmasının sonuçları 2014 yılında yayınlandı. HSCT'nin kendisi yüksek bir tedavi mortalitesine sahiptir, bu nedenle ilk yılda hastaların hayatta kalma oranı tedavi grubu plasebo grubundan daha düşüktü, ancak 10 yılın sonunda tedavi grubundaki sağkalım anlamlı olarak daha yüksekti. Yazarlar, HSCT'nin kendisini atlatabilecek kadar sağlıklı olan hastalarla sınırlı olması durumunda HSCT'nin etkili olabileceği sonucuna varmışlardır. Bu nedenle, HSCT, hasar vermeden önce hastalığın ilerlemesinde erken verilmelidir. Kalp hastalığı olan ve sigara içen hastaların hayatta kalma olasılığı daha düşüktü. Başka bir deneme, Stem Cell Transplant vs. Cyclophosphamide (SCOT) denemesi devam ediyor.
prognoz
Bir 2018 çalışması, alt tipe dayalı farklılaşma olmaksızın 10 yıllık sağkalım oranlarını %88 olarak belirledi. Diffüz sistemik skleroz, iç organ komplikasyonları ve tanı anında ileri yaş daha kötü prognozlarla ilişkilidir.
epidemiyoloji
Sistemik skleroderma, farklı popülasyonlarda değişen yıllık insidansı olan nadir bir hastalıktır. İnsidans tahminleri (milyon kişi başına yeni vaka) Birleşik Krallık ve Avrupa'da 3,7 ila 43, Japonya'da 7,2, Tayvan'da 10.9, Avustralya'da 12,0 ila 22,8, Amerika Birleşik Devletleri'nde 13,9 ila 21,0 ve Buenos Aires'te 21.2 arasında değişmektedir. Zirve başlangıç aralığı 30 yaşında başlar and 50 yaşında biter.
Küresel olarak, yaygınlık tahminleri milyonda 31.0 ila 658.6 etkilenen kişi arasında değişmektedir. Sistemik sklerozun kadın:erkek oranı 3:1'dir (orta-geç doğurganlık yıllarında 8:1). İnsidans Afrikalı Amerikalılar arasında iki kat daha yüksektir. Oklahoma'daki safkan Choctaw Yerli Amerikalıları dünyadaki en yüksek prevalansa sahiptir (100.000'de 469).
Hastalığın kalıtsal bir ilişkisi vardır. Ayrıca bir virüse (moleküler taklit) veya toksinlere karşı bir bağışıklık reaksiyonundan da kaynaklanabilir.
Tedavi
Sklerodermanın tedavisi bilinmemekle birlikte, cildi yumuşatan ve iltihabı azaltan ilaçlar da dahil olmak üzere bazı semptomlar için tedaviler mevcuttur. Bazı hastalar ısıya maruz kalmaktan fayda görebilir. Hastaların eğitim düzeyine göre uyarlanmış hasta eğitimini içeren bütüncül hasta bakımı, hastalık semptomlarının ve ilerlemesinin karmaşık doğası göz önüne alındığında faydalıdır.
topikal/semptomatik
Sklerodermanın cilt değişiklikleri için topikal tedavi, hastalığın seyrini değiştirmez, ancak ağrı ve ülserasyonu iyileştirebilir. Naproksen gibi bir dizi nonsteroid antiinflamatuar ilaç ağrılı semptomları hafifletmek için kullanılabilir. Prednizon gibi "steroidlerin" faydası sınırlıdır.[] Raynaud fenomeninin epizodları bazen nifedipin veya diğer kalsiyum kanal blokerlerine yanıt verir; şiddetli dijital ülserasyon, prostasiklin analogu iloprost'a yanıt verebilir ve ikili endotelin-reseptör antagonisti bosentan, Raynaud fenomeni için faydalı olabilir. Cilt sıkılığı metotreksat ve siklosporin ile sistemik olarak tedavi edilebilir. ve deri kalınlığı penisilamin ile tedavi edilebilir.
Böbrek hastalığı
Skleroderma renal krizi (SRC), hastalığın ilk belirtisi olabilen sistemik sklerozun yaşamı tehdit eden bir komplikasyonudur. Renal vasküler hasar (kısmen kollajen birikimine bağlı olarak), renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS) aktivasyonu ile sonuçlanan renal iskemiye yol açar. Bu, kan basıncını yükseltir ve böbrek damar sistemine daha fazla zarar vererek, kötüleşen hipertansiyon ve böbrek fonksiyon bozukluğu (örneğin, yüksek kreatinin, ödem) gibi bir kısır döngüye neden olur. Uç organ disfonksiyonu (örneğin, ensefalopati, retinal kanama) ile birlikte hipertansif acil durum yaygındır. Trombositopeni ve mikroanjiyopatik hemolitik anemi görülebilir. İdrar tahlili genellikle normaldir ancak bu hastada olduğu gibi hafif proteinüri gösterebilir; kadrolar beklenmedik[]
SRC tedavisinin temel dayanağı, RAAS aktivitesini azaltan ve böbrek fonksiyonunu ve kan basıncını iyileştiren ACE inhibitörlerini içerir. Kısa etkili ACE inhibitörleri (tipik olarak kaptopril), hızla yükseltilebildikleri için kullanılır. Yüksek serum kreatinin düzeyi bu popülasyonda ACE inhibitörleri için bir kontrendikasyon değildir ve ilaca başlanması sırasında kreatinin düzeyinde hafif yükselmeler yaygındır. Skleroderma hastalarında skleroderma böbrek krizi, akut böbrek hasarı ve malign hipertansiyon (organ hasarı kanıtı olan çok yüksek tansiyon) ACE inhibitörleri sınıfından ilaçlarla etkili bir şekilde tedavi edilir. ACE inhibitörlerinin yararı, böbrek hastalıklarını tedavi etmek için diyalize başlamak zorunda kalanları bile kapsar ve renal replasman tedavisinin kesilmesine izin verecek kadar yeterli yarar sağlayabilir.he mainstay of therapy for SRC includes ACE inhibitors, which reduce RAAS activity and improve renal function and blood pressure. Short-acting ACE inhibitors (typically captopril) are used because they can be rapidly uptitrated. An elevated serum creatinine level is not a contraindication for ACE inhibitors in this population, and slight elevations in creatinine are common during drug initiation.
Scleroderma renal crisis, the occurrence of , and (very high blood pressure with evidence of organ damage) in people with scleroderma are effectively treated with drugs from the class of the ACE inhibitors. The benefit of ACE inhibitors extends even to those who have to commence to treat their kidney disease, and may give sufficient benefit to allow the discontinuation of renal replacement therapy.
Akciğer hastalığı
Aktif alveolit, sıklıkla küçük bir doz steroid ile birlikte "siklofosfamid" atımları ile tedavi edilir. Bu müdahalenin yararı mütevazı.
Pulmoner hipertansiyon epoprostenol, treprostinil, bosentan ve muhtemelen aerolize iloprost ile tedavi edilebilir. Nintedanib, 6 Eylül 2019'da Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi'nde kullanım için onaylandı, sistemik skleroz ile ilişkili interstisyel akciğer hastalığı (SSc-ILD) olan hastalarda pulmoner fonksiyondaki düşüş hızını yavaşlatmak için.
Başka
Bazı kanıtlar, sklerodermanın sistemik formunu tedavi etmek için plazmaferezin (terapötik plazma değişimi) kullanılabileceğini göstermektedir. İtalya'da devlet tarafından onaylanmış bir tedavi seçeneğidir. Bu, kan plazmasının albüminden oluşan bir sıvı ile değiştirilmesiyle yapılır ve skleroderma otoantikorlarının dolaşımını azaltarak hastalığı uzak tuttuğu düşünülür.
Teşhis
1980'de "Amerikan Romatoloji Koleji" skleroderma için tanı kriterleri üzerinde anlaşmaya vardı.
Tanı klinik şüphe, otoantikorların varlığı (özellikle antisentromer ve anti-scl70/antitopoizomeraz antikorları) ve bazen biyopsi ile. Antikorların %90'ında saptanabilir bir "antinükleer antikor" bulunur. Antisentromer antikor, sınırlı formda (%80-90) yaygın formdan (%10) daha yaygındır ve anti-scl70 yaygın formda daha yaygındır. (30–40%) ve Afrikalı-Amerikalı hastalarda (sistemik forma daha duyarlı olan)).
Diğer durumlar cildin sertleşmesine neden olarak sistemik sklerozu taklit edebilir. Başka bir bozukluğun sorumlu olduğuna dair tanısal ipuçları, Raynaud fenomeninin yokluğunu içerir. ellerde deride anormallik olmaması, iç organ tutulumunun olmaması ve normal bir antinükleer antikor testi sonucu.
patofizyoloji
Kollajenin aşırı üretiminin, bağışıklık sisteminin kromozomların kinetokoruna saldırmaya başladığı bir otoimmün işlev bozukluğundan kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu, yakındaki genlerin genetik arızasına yol açacaktır. T hücreleri deride birikir; bunların kolajen birikimini uyaran sitokinleri ve diğer proteinleri salgıladığı düşünülmektedir. Özellikle fibroblastın uyarılması, hastalık süreci için çok önemli görünmektedir ve çalışmalar, bu etkiyi üreten potansiyel faktörler üzerinde birleşmiştir.
Süreçte önemli bir oyuncu, büyüme faktörünü (TGFβ) dönüştürüyor. Bu proteinin aşırı üretildiği görülüyor ve fibroblast (muhtemelen diğer uyaranlara yanıt olarak) bu aracı için reseptörü aşırı ifade ediyor. Hücre içi bir yol (SMAD2/SMAD3, SMAD4 ve inhibitör SMAD7'den oluşur) kollajen birikiminden sorumlu proteinlerin ve enzimlerin transkripsiyonunu indükleyen ikincil haberci sistemden sorumludur. Sp1, bu bağlamda en yakından incelenen bir transkripsiyon faktörüdür. TGFβ dışında, bağ dokusu büyüme faktörünün (CTGF) olası bir rolü vardır. Gerçekten de, sistemik sklerozda artmış bir seviyede ortak bir CTGF gen polimorfizmi mevcuttur.
Endotel hasarı, skleroderma gelişiminde erken bir anormalliktir ve sitokinler, trombosit adezyonu ve tip II hipersensitivite reaksiyonu ile doğrudan değişiklikler benzer şekilde dahil edilmesine rağmen, bu da fibroblastlar tarafından kollajen birikimine bağlı gibi görünmektedir. Artan endotelin ve azalmış vazodilatasyon belgelenmiştir.
Jimenez ve Derk sklerodermanın gelişimi ile ilgili üç teoriyi tanımlar:
- Anormallikler öncelikle fiziksel bir etkene bağlıdır ve diğer tüm değişiklikler bu doğrudan hakarete ikincil veya reaktiftir.
- İlk olay, ikinci bir özetleyici neden ile mikrokimerizme neden olan fetomaternal hücre transferidir. (örneğin çevresel) hastalığın gerçek gelişimine yol açar.
- Fiziksel nedenler, duyarlı hücrelerde fenotipik değişikliklere yol açar (örn. genetik yapı nedeniyle), bu daha sonra hücrelerin davranışını değiştiren DNA değişikliklerini gerçekleştirir.
Yaygınlık ve toplum
Skleroderma nadir görülen bir hastalıktır, hesaplandığında sıklığı 100.000 kişiden yalnızca 3 kişiyi etkiler. Yerel skleroderma; çocuklarda en yaygın görülen türdür, genelde kızları etkiler. Skleroderma tespiti konulmuş çocukların sadece %10 veya daha azı sistemik skleroz (skleroderma)a sahiptir.
Destek grupları
Juvenil Skleroderma Ağı, juvenil skleroderma ile yaşayan ebeveynlere ve çocuklarına duygusal destek ve eğitim bilgileri sağlamaya, juvenil sklerodermanın nedenini ve tedavisini belirlemek için pediatrik araştırmaları desteklemeye ve kamu bilincini artırmaya adanmış bir kuruluştur.
ABD'de, Skleroderma Vakfı, hastalık hakkında farkındalığı artırmaya ve hastalıktan etkilenenlere yardım etmeye kendini adamıştır.
Skleroderma Araştırma Vakfı bu durumla ilgili araştırmalara sponsorluk yapmaktadır. SRF'nin yönetim kurulu üyesi olan komedyen ve televizyon sunucusu Bob Saget, sklerodermadan ölümcül şekilde etkilenmiş genç bir kadını betimleyen Dana Delany'nin oynadığı 1996 ABC TV filmi For Hope'u yönetti; film, Saget'in kız kardeşi Gay'in deneyimlerine dayanıyordu.
Skleroderma ve Raynaud's UK, 2016 yılında skleroderma hastalarına destek sağlamak ve bu durumla ilgili araştırmaları finanse etmek için iki küçük kuruluşun birleşmesiyle oluşturulan bir İngiliz yardım kuruluşudur.
Nedenler
Skleroderma ve sistemik skleroz için net bir neden tanımlanmamıştır. Genetik uyum küçük olduğu için genetik yatkınlık sınırlı görünmektedir; yine de, otoimmün hastalık için ailesel bir yatkınlık sıklıkla görülür. COL1A2 ve TGF-β1'deki polimorfizmler hastalığın şiddetini ve gelişimini etkileyebilir. Parvovirüs B19'da olduğu gibi, immün reaksiyonun orijinal epitopu olarak sitomegalovirüsü (CMV) gösteren kanıtlar sınırlıdır. Organik çözücüler ve diğer kimyasal ajanlar skleroderma ile bağlantılıdır.
Otoimmün fenomenin arkasındaki şüpheli mekanizmalardan biri, mikrokimerizmin varlığıdır, yani anne kanında dolaşan fetal hücreler, yabancı madde olarak algılanan şeye karşı bir bağışıklık reaksiyonunu tetikler.
Kronik böbrek yetmezliği olan hastalarda skleroderma ve sistemik sklerozun farklı bir formu gelişebilir. Bu form, "nefrojenik fibrozan dermopati" veya nefrojenik sistemik fibroz, "gadolinyum" içeren radyokontrast maruziyeti ile bağlantılıdır.
bleomisin (kemoterapötik bir ajan) ve muhtemelen "taksan" kemoterapisi sklerodermaya neden olabilir ve “çözücülere” mesleki maruziyet, artan sistemik skleroz riski ile ilişkilendirilmiştir.
Skleroderma türleri
Lokalize ve sistemik olmak üzere 2 ana skleroderma formu vardır. Sistemik skleroderma iki ana tipe ayrılabilir: yaygın (diffüz) ve sınırlı (crest). Lokalize skleroderma ise: Lokalize morfea, Morphea-liken sklerozus ve atrofikus örtüşüyor, genelleştirilmiş morfea, Pasini ve Pierini'nin atrofoderması, pansklerotik morfea, morfea profunda ve doğrusal skleroderma olarak ayrılabilir.
Lokalize (yerel) skleroderma: Hastalığın daha yaygın şekli olan lokalize skleroderma, sadece bir kişinin cildini, genellikle sadece birkaç yerde etkiler. Genellikle ciltte mumsu lekeler veya çizgiler şeklinde görülür ve bu daha az şiddetli formun tedavi olmaksızın kaybolması veya ilerlemesinin durması nadir değildir.
Diffüz (yaygın) skleroderma: Adından da anlaşılacağı gibi, bu tür vücudun birçok bölümünü etkiler. Sadece cildi etkilemekle kalmaz, birçok iç organı da etkileyerek sindirim ve solunum fonksiyonlarını engelleyerek böbrek yetmezliğine neden olabilir. Sistemik skleroderma bazen ciddi ve yaşamı tehdit edici hale gelebilir.
Sınırlı skleroderma (CREST sendromu olarak da bilinen tür)
her harf, hastalığın bir özelliğini temsil eder:
C alsinozis (ciltte anormal kalsiyum birikimi)
R aynaud fenomeni (belirtiler bölümüne bakınız)
E yemek borusu dismotilitesi (yutma güçlüğü)
S klerodaktili (parmaklarda deri sıkılaşması)
T elangectasias (ciltte kırmızı lekeler)
Sınırlı skleroderması olan hastalar böbrek problemleri yaşamazlar. Deri kalınlaşması parmaklar, eller ve önkollarla ve ayrıca bazen ayaklar ve bacaklarla sınırlıdır. Sindirim tutulumu çoğunlukla yemek borusu ile sınırlıdır. Daha sonraki komplikasyonlar arasında, vakaların %20 ila %30'unda gelişebilen pulmoner hipertansiyon potansiyel olarak ciddi olabilir. Pulmoner hipertansiyonda, kalpten akciğerlere giden arterler daralır ve kalbin sağ tarafında yüksek basınç oluşturur, bu da sonuçta sağ kalp yetmezliğine yol açabilir. Pulmoner hipertansiyonun erken belirtileri arasında nefes darlığı, göğüs ağrısı ve yorgunluk bulunur.
Patoloji
Böbrekler: Hastaların yarısından fazlasında görülen böbrek etkilenmesindeki temel bulgular damar etkilenmelerinin sonucudur. Afferent arterlerin/arteriollerin bazıları ile interlobuler arterlerin intimalarında kaba müsinöz madde (glikoprotein ve asid mukopolisakkarid) birikmesine ve intimal hücre proliferasyonuna bağlı kalınlaşmalar vardır. Bu bulgular, malign hipertansiyondaki bulguları anımsatır. Hastaların 1/5’inde malign hipertansiyon gelişir; damar çeperlerinde fibrinoid nekroz, kanamalar, tromboz ve kortikal infarktlar hipertansiyonlu hastalardaki başlıca lezyonlardır. Damar çeperlerinde immunoglobulin, kompleman ve fibrin birikmelerine rastlanabilir. İskemik damar değişikliklerinin ilerlemesiyle birlikte tabloya “böbrek krizleri” de eklenir; ansızın gelişen malign hipertansiyonla (renovasküler hipertansiyon) birlikte progresif böbrek yetmezliği vardır. Bunu mikroangiopatik hemolitik anemi izler. Glomerül kapiller yumaklarındaki değişiklikler seyrektir; nekroza dek ulaşabilen fokal lezyonlar oluşabilir.
Akciğerler: Hastaların ½’sinde görülen diffuz interstisiyel fibrozis (KOAH), “balpeteği akciğer” oluşumuna dek gidebilir. Hastaların bir bölümünde pulmoner hipertansiyon ve cor pulmonale tablosu gelişir.
Kalp: Myokardda, fokal iskemi nedeniyle minik infarktların organizasyonu sonucu oluşan küçük fibrozis alanları görülebilir. Perikardit oluşabilir. Klinikte ventrikül aritmileri vardır.
Gastrointestinal sistem (GİS): En önemli bulgu özofagus alt parçasındaki kas dokusunun yerini fibröz doku alması nedeniyle ortaya çıkan disfajidir. İnce bağırsaklardaki kas dokusunda oluşan yama biçimindeki fibrozis alanları ve villuslardaki silinmeler malabsorpsiyon bulgularının en önemli nedenidir.
Eklemler: Sinovya hiperplazisi ile başlayan süreç fibrozisle sonlanır (nonerozif artrit).
Tıp ile ilgili bu madde seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ Onishi A, Sugiyama D, Kumagai S, Morinobu A (July 2013). "Cancer incidence in systemic sclerosis: meta-analysis of population-based cohort studies". Arthritis Rheum. 65 (7): 1913-21. doi:10.1002/art.37969 . (PMID) 23576072.
- ^ Longo, Dan L.; Kasper, Dennis L; Fauci, Anthony; Hauser, Stephen L., (Ed.) (July 2011) [2005]. Harrison's Principles of Internal Medicine (16.16yayıncı=McGraw-Hill bas.). New York. ISBN .
- ^ Hinchcliff M, Varga J (October 2008). "Systemic sclerosis/scleroderma: a treatable multisystem disease". Am Fam Physician. 78 (8): 961-8. (PMID) 18953973.
- ^ Abraham, S; Steen, V (2015). "Optimal management of digital ulcers in systemic sclerosis". Therapeutics and Clinical Risk Management. 11: 939-47. doi:10.2147/TCRM.S82561. (PMC) 4474386 $2. (PMID) 26109864.
- ^ a b c d Klippel, John H. (2020). Primer On the Rheumatic Diseases 11ED. Atlanta, GA: Arthritis Foundation. ISBN .
- ^ "Limited Scleroderma". www.mayoclinic.org. Mayo Clinic. 7 Haziran 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Haziran 2019.
- ^ Valentini G, Black C (2002). "Systemic sclerosis". Best Practice & Research. Clinical Rheumatology. 16 (5): 807-16. doi:10.1053/berh.2002.0258. (PMID) 12473275.
- ^ Olsen NJ, King LE, Park JH (1996). "Muscle abnormalities in scleroderma". Rheum. Dis. Clin. North Am. 22 (4): 783-96. doi:10.1016/S0889-857X(05)70301-X. (PMID) 8923596.
- ^ Steen VD (2005). "The lung in systemic sclerosis". Journal of Clinical Rheumatology. 11 (1): 40-6. doi:10.1097/01.rhu.0000152147.38706.db. (PMID) 16357695.
- ^ a b c Sallam H, McNearney TA, Chen JD (2006). "Systematic review: pathophysiology and management of gastrointestinal dysmotility in systemic sclerosis (scleroderma)". Aliment. Pharmacol. Ther. 23 (6): 691-712. doi:10.1111/j.1365-2036.2006.02804.x . (PMID) 16556171.
- ^ a b c Rose S, Young MA, Reynolds JC (1998). "Gastrointestinal manifestations of scleroderma". Gastroenterol. Clin. North Am. 27 (3): 563-94. doi:10.1016/S0889-8553(05)70021-2. (PMID) 9891698.
- ^ Hendel L, Hage E, Hendel J, Stentoft P (1992). "Omeprazole in the long-term treatment of severe gastro-oesophageal reflux disease in patients with systemic sclerosis". Aliment. Pharmacol. Ther. 6 (5): 565-77. doi:10.1111/j.1365-2036.1992.tb00571.x. (PMID) 1420748.
- ^ Ruangjutipopan S, Kasitanon N, Louthrenoo W, Sukitawut W, Wichainun R (2002). "Causes of death and poor survival prognostic factors in thai patients with systemic sclerosis". Journal of the Medical Association of Thailand. 85 (11): 1204-9. (PMID) 12546318.
- ^ Steen VD, Mayes MD, Merkel PA (2003). "Assessment of kidney involvement". Clin. Exp. Rheumatol. 21 (3 Suppl 29): S29-31. (PMID) 12889219.
- ^ Steen VD (1994). "Renal involvement in systemic sclerosis". Clin. Dermatol. 12 (2): 253-8. doi:10.1016/S0738-081X(94)90329-8. (PMID) 8076263.
- ^ Steen VD (2003). "Scleroderma renal crisis". Rheum. Dis. Clin. North Am. 29 (2): 315-33. doi:10.1016/S0889-857X(03)00016-4. (PMID) 12841297.
- ^ Rhew EY, Barr WG (2004). "Scleroderma renal crisis: new insights and developments". Current Rheumatology Reports. 6 (2): 129-36. doi:10.1007/s11926-004-0057-5. (PMID) 15016343.
- ^ Steen VD, Medsger TA (2000). (PDF). Ann. Intern. Med. 133 (8): 600-3. CiteSeerX 10.1.1.494.6389 $2. doi:10.7326/0003-4819-133-8-200010170-00010. (PMID) 11033587. 19 Haziran 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
- ^ Turk, Matthew; Pope, Janet E. (July 2016). "The Frequency of Scleroderma Renal Crisis over Time: A Metaanalysis". The Journal of Rheumatology. 43 (7): 1350-1355. doi:10.3899/jrheum.151353. ISSN 0315-162X. (PMID) 27134252.
- ^ Denton C, Lapadula G, Mouthon L, Müller-Ladner U (2009). "Renal complications and scleroderma renal crisis". Rheumatology. 48: 32-35. doi:10.1093/rheumatology/ken483 . (PMID) 19487221.
- ^ Jimenez S, Koenig AS. Scleroderma 4 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. eMedicine.com. Accessed: May 22, 2006.
- ^ Penn H, Howie AJ, Kingdon EJ, ve diğerleri. (August 2007). "Scleroderma renal crisis: patient characteristics and long-term outcomes". QJM. 100 (8): 485-94. doi:10.1093/qjmed/hcm052 . (PMID) 17601770. 27 Mayıs 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Temmuz 2022.
- ^ Hudson, M; Baron, M; Tatibouet, S; Furst, DE; Khanna, D; International Scleroderma Renal Crisis Study, Investigators (April 2014). "Exposure to ACE inhibitors prior to the onset of scleroderma renal crisis-results from the International Scleroderma Renal Crisis Survey". Seminars in Arthritis and Rheumatism. 43 (5): 666-72. doi:10.1016/j.semarthrit.2013.09.008. (PMID) 24176729.
- ^ Pham PT, Pham PC, Danovitch GM, ve diğerleri. (October 2005). "Predictors and risk factors for recurrent scleroderma renal crisis in the kidney allograft: case report and review of the literature". Am. J. Transplant. 5 (10): 2565-9. doi:10.1111/j.1600-6143.2005.01035.x . (PMID) 16162209.
- ^ Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;Zandberg2
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ Dinesh Khanna D, Georges GE, Couriel DR (25 Haziran 2014). "Autologous Hematopoietic Stem Cell Therapy in Severe Systemic Sclerosis: Ready for Clinical Practice?". JAMA. 311 (24): 2485-2487. doi:10.1001/jama.2014.6369. (PMC) 4926767 $2. (PMID) 25058081.
- ^ van Laar JM, Farge Sont JK, ET AL., for the EBMT/EULAR Scleroderma Study Group (25 Haziran 2014). "Autologous Hematopoietic Stem Cell Transplantation vs Intravenous Pulse Cyclophosphamide in Diffuse Cutaneous Systemic Sclerosis: A Randomized Clinical Trial" (PDF). JAMA. 311 (24): 2490-2498. doi:10.1001/jama.2014.6368. hdl:2066/136804 . (PMID) 25058083. 15 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 31 Temmuz 2022.
- ^ Stem Cell Transplant vs. Cyclophosphamide (SCOT), NCT00114530
- ^ Hu, Shasha (2018). "Prognostic profile of systemic sclerosis: analysis of the clinical EUSTAR cohort in China". Arthritis Research & Therapy. 20 (1): 235. doi:10.1186/s13075-018-1735-4. (PMC) 6235213 $2. (PMID) 30348207.
- ^ a b Barnes, Jammie; Mayes, Maureen D. (March 2012). "Epidemiology of systemic sclerosis". Current Opinion in Rheumatology. 24 (2): 165-170. doi:10.1097/BOR.0b013e32834ff2e8. (PMID) 22269658.
- ^ a b Systemic sclerosis (scleroderma) and pregnancy 15 Temmuz 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde . By Bonnie L Bermas, MD. Retrieved on Dec 13, 2009
- ^ Arnett, F. C.; Howard, R. F.; Tan, F.; Moulds, J. M.; Bias, W. B.; Durban, E.; Cameron, H. D.; Paxton, G.; Hodge, T. J.; Weathers, P. E.; Reveille, J. D. (August 1996). "Increased prevalence of systemic sclerosis in a Native American tribe in Oklahoma. Association with an Amerindian HLA haplotype". Arthritis and Rheumatism. 39 (8): 1362-1370. doi:10.1002/art.1780390814. ISSN 0004-3591. (PMID) 8702445.
- ^ Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;Harrison's2
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ Oliver GF, Winkelmann RK (1989). "The current treatment of scleroderma". Drugs. 37 (1): 87-96. doi:10.2165/00003495-198937010-00006. (PMID) 2651089.
- ^ Philip J. Clements; Daniel E. Furst. Systemic Sclerosis, 2nd ed., Chapt. 23 (PDF). 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 31 Temmuz 2022.
- ^ a b c d Zandman-Goddard G, Tweezer-Zaks N, Shoenfeld Y (2005). "New therapeutic strategies for systemic sclerosis--a critical analysis of the literature". Clin. Dev. Immunol. 12 (3): 165-73. doi:10.1080/17402520500233437. (PMC) 2275417 $2. (PMID) 16295521.
- ^ Tashkin DP, Elashoff R, Clements PJ, ve diğerleri. (June 2006). "Cyclophosphamide versus placebo in scleroderma lung disease". N. Engl. J. Med. 354 (25): 2655-66. doi:10.1056/NEJMoa055120. (PMID) 16790698.
- ^ Hoyles RK, Ellis RW, Wellsbury J, ve diğerleri. (December 2006). "A multicenter, prospective, randomized, double-blind, placebo-controlled trial of corticosteroids and intravenous cyclophosphamide followed by oral azathioprine for the treatment of pulmonary fibrosis in scleroderma". Arthritis Rheum. 54 (12): 3962-70. doi:10.1002/art.22204 . (PMID) 17133610.
- ^ Commissioner, Office of the (20 Şubat 2020). "FDA approves first treatment for patients with rare type of lung disease". FDA (İngilizce). 10 Mart 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Şubat 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 31 Ekim 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Temmuz 2022.
- ^ Harris, Edward; Meiselman, Herbert; Moriarty, Patrick; Metzger, Allan; Malkovsky, Miroslav (2018). "Therapeutic plasma exchange for the treatment of systemic sclerosis: A comprehensive review and analysis". Journal of Scleroderma and Related Disorders. 3 (2): 132-152. doi:10.1177/2397198318758606 . (PMC) 8892860 $2. (PMID) 35382237.
- ^ Masi AT (1980). "Preliminary criteria for the classification of systemic sclerosis (scleroderma). Subcommittee for scleroderma criteria of the American Rheumatism Association Diagnostic and Therapeutic Criteria Committee". Arthritis Rheum. 23 (5): 581-90. doi:10.1002/art.1780230510. (PMID) 7378088. Available online at . 15 Ekim 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Ağustos 2007.
- ^ Jimenez SA, Derk CT (2004). "Following the molecular pathways toward an understanding of the pathogenesis of systemic sclerosis". Ann. Intern. Med. 140 (1): 37-50. doi:10.7326/0003-4819-140-2-200401200-00013. (PMID) 14706971.
- ^ Moenning R, Grau RG (30 Mart 2009). . The Journal of Musculoskeletal Medicine. 5 Mayıs 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2009.
- ^ a b c d Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;JimenezDerk2
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ Fonseca C, Lindahl GE, Ponticos M, ve diğerleri. (September 2007). "A polymorphism in the CTGF promoter region associated with systemic sclerosis". N. Engl. J. Med. 357 (12): 1210-20. doi:10.1056/NEJMoa067655. (PMID) 17881752. 29 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Temmuz 2022.
- ^ "Juvenile Scleroderma Network". 11 Ocak 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Mayıs 2008.
- ^ "Scleroderma Foundation". 10 Ekim 2007 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Mayıs 2008.
- ^ "Scleroderma Research Foundation". 9 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Mayıs 2008..
- ^ IMDb'de Progressif sistemik skleroz
- ^ "Scleroderma & Raynaud's UK". 7 Haziran 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Temmuz 2022.
- ^ "NHS Choices Scleroderma". 27 Eylül 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Eylül 2015.
- ^ Ferri C, Zakrzewska K, Longombardo G, Giuggioli D, Storino FA, Pasero G, Azzi A (1999). "Parvovirus B19 infection of bone marrow in systemic sclerosis patients". Clin. Exp. Rheumatol. 17 (6): 718-20. (PMID) 10609071.
- ^ a b Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;JimenezDerk
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ Bianchi DW (2000). "Fetomaternal cell trafficking: a new cause of disease?". Am. J. Med. Genet. 91 (1): 22-8. CiteSeerX 10.1.1.605.5548 $2. doi:10.1002/(SICI)1096-8628(20000306)91:1<22::AID-AJMG4>3.0.CO;2-3. (PMID) 10751084.
- ^ Abdel-Kader K, Patel PR, Kallen AJ, Sinkowitz-Cochran RL, Bolton WK, Unruh ML (March 2010). "Nephrogenic Systemic Fibrosis: A Survey of Nephrologists' Perceptions and Practices". Clin J Am Soc Nephrol. 5 (6): 964-71. doi:10.2215/CJN.00140110. (PMC) 2879309 $2. (PMID) 20299369. 29 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Temmuz 2022.
- ^ "[Nephrogenic systemic fibrosis or kidney failure--how great is the risk?]". Rofo (Almanca). 182 (2): 114-5. February 2010. (PMID) 20120045.
- ^ Panos A, Milas F, Kalakonas S, Myers PO (2010). "Cardiac autotransplantation for aortic and mitral valve replacement in a patient with nephrogenic systemic fibrosis" (PDF). Hellenic J Cardiol. 51 (1): 64-6. (PMID) 20118047. 24 Şubat 2021 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 31 Temmuz 2022.
- ^ Fine DM, Perazella MA (January 2010). "Nephrogenic systemic fibrosis: what the hospitalist needs to know". J Hosp Med. 5 (1): 46-50. doi:10.1002/jhm.493. (PMID) 20063400.
- ^ Boyd AS, Zic JA, Abraham JL (2007). "Gadolinium deposition in nephrogenic fibrosing dermopathy". J. Am. Acad. Dermatol. 56 (1): 27-30. doi:10.1016/j.jaad.2006.10.048. (PMID) 17109993.
- ^ Sharma SK, Handa R, Sood R, ve diğerleri. (2004). "Bleomycin-induced scleroderma". The Journal of the Association of Physicians of India. 52: 76-7. (PMID) 15633728.
- ^ Farrant PB, Mortimer PS, Gore M (2004). "Scleroderma and the taxanes. Is there really a link?". Clin. Exp. Dermatol. 29 (4): 360-2. doi:10.1111/j.1365-2230.2004.01519.x. (PMID) 15245529.
- ^ Kettaneh A, Al Moufti O, Tiev KP, ve diğerleri. (2007). "Occupational exposure to solvents and gender-related risk of systemic sclerosis: a metaanalysis of case-control studies". J. Rheumatol. 34 (1): 97-103. (PMID) 17117485.
- ^ a b c d e Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;:0
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ a b c d e Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;:1
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ a b c d e Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;:2
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ a b c d e Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;:3
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: )
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Sistemik skleroderma veya sistemik skleroz deride ve ic organlarda fibroz adi verilen asiri kolajen uretimi ve birikmesi ve kucuk arterlerin yaralanmasi ile karakterize otoimmun romatizmal bir hastaliktir Deri tutulumunun derecesine gore sistemik sklerozun iki ana alt grubu vardir sinirli ve yaygin Sinirli form yuzun tutuldugu veya olmadigi dirsek ve dizlerin altindaki ancak ustteki alanlari etkiler Diffuz form dirsek ve dizlerin uzerindeki cildi de etkiler ve govdeye de yayilabilir Bobrekler kalp akcigerler ve gastrointestinal sistem dahil olmak uzere ic organlar da fibrotik surecten etkilenebilir Prognoz hastaligin sekli ve viseral tutulumun derecesi ile belirlenir Sinirli sistemik sklerozlu hastalar yaygin formu olanlara gore daha iyi prognoza sahiptir Olume en sik akciger kalp ve bobrek tutulumu neden olur Kanser riski biraz artar sistemik sklerodermaDiger adlarDiffuz skleroderma sistemik sklerozSistemik sklerozlu bir hastada basparmagin akrosklerotik parca ogununun nekroz klinik gorunumu UzmanlikRomatoloji Sagkalim oranlari bobrek yetmezligi icin etkili tedavi ile buyuk olcude artmistir Tedaviler immunosupresif ilaclari ve bazi durumlarda glukokortikoidleri icerir BelirtilerKalsinozis Raynaud fenomeni Ozofagus disfonksiyonu Sklerodaktili ve Telanjiektazi CREST sendromu sinirli skleroderma ile iliskilidir Diger semptomlar sunlari icerir Cilt belirtileri Deride sistemik skleroz sertlesmeye ve yara izine neden olur Cilt siki kirmizimsi veya pullu gorunebilir Kan damarlari da daha gorunur olabilir Genis alanlarin etkilendigi durumlarda yag ve kas kaybi uzuvlari zayiflatabilir ve gorunumu etkileyebilir Patients report severe and recurrent of large skin areas Bu semptomlarin siddeti hastalar arasinda buyuk farkliliklar gosterir Bazilari cildin sadece sinirli bir bolgesinde sklerodermaya sahiptir parmaklar gibi ve altta yatan dokuda cok az tutulum varken digerlerinde ilerleyici cilt tutulumu vardir Dijital ulserler ozellikle parmak uclarinda ve daha az yaygin olarak eklemlerde acik yaralar nadir degildir Diger organlar Diffuz skleroderma kas iskelet sistemi pulmoner gastrointestinal renal ve diger komplikasyonlara neden olabilir Deri tutulumu daha fazla olan hastalarda ic doku ve organlarin tutulumu daha olasidir Hastalarin cogunda 80 in uzerinde vaskuler semptomlar ve soguk alginligina tepki olarak ellerde ve ayaklarda renk degisikligi ataklarina yol acan Raynaud fenomeni vardir Raynaud normalde el ve ayak parmaklarini etkiler Sistemik skleroderma ve Raynaud el ve ayak parmaklarinda agrili ulserlere neden olabilir dijital ulserler olarak bilinir Kalsinozis cilt altindaki topaklar halinde kalsiyum birikmesi sistemik sklerodermada da yaygindir ve genellikle dirsek diz veya diger eklemlerin yakininda gorulur kas iskelet sistemi Sklerodermali hastalarin sahip oldugu ilk eklem semptomlari tipik olarak spesifik olmayan eklem agrilaridir ve bu da artrite yol acabilir veya tendonlarda veya kaslarda rahatsizliga neden olur Eklem hareketliligi ozellikle elin kucuk eklemleri kalsinoz veya cilt kalinlasmasi ile kisitlanabilir Hastalar hastaliktan veya tedavilerinden kas zayifligi veya miyopati gelistirebilir akcigerler Pulmoner fonksiyon testinde yaygin sklerodermali hastalarda akciger fonksiyonunda bir miktar bozulma neredeyse evrensel olarak gorulur ancak mutlaka nefes darligi gibi semptomlara neden olmaz Bazi hastalarda pulmoner hipertansiyon gelisebilir veya pulmoner arterlerin basinclarinda yukselme Bu ilerleyici olabilir ve sag tarafli kalp yetmezligine yol acabilir Bunun en erken belirtisi solunum fonksiyon testlerinde azalmis difuzyon kapasitesi olabilir kaynak belirtilmeli Daha ileri hastaliktaki diger pulmoner komplikasyonlar arasinda aspirasyon pnomonisi pulmoner kanama ve pnomotoraks bulunur Peptik darlik veya kronik gastroozofageal reflu nedeniyle mide ile birlesme yerinin yakininda ozofagusun daralmasinin endoskopik goruntusu Bu sklerodermada disfaji nin veya yutma guclugunun en yaygin nedenidir Diffuz skleroderma gastrointestinal sistemin herhangi bir bolumunu etkileyebilir Ozofagustaki en yaygin belirti ozofagus darliklari veya ozofagusun iyi huylu daralmasi ile komplike olabilen reflu ozofajit tir Bu baslangicta asit bastirma icin proton pompa inhibitorleri ile en iyi sekilde tedavi edilir ancak darlik durumunda buji genislemesi gerektirebilir Skleroderma gastrointestinal sistemin herhangi bir yerinde motiliteyi azaltabilir Azalmis motilitenin en yaygin kaynagi ozofagus ve alt ozofagus sfinkteri olup disfaji ve gogus agrisina yol acar Skleroderma ilerledikce azalmis motilitedeki anormalliklerden ozofagus tutulumu ilerleyici fibrozis skarlasma nedeniyle kotulesebilir Bu tedavi edilmezse mideden gelen asit ozofagusa geri donerek ozofajit ve gastroozofageal reflu hastaligina neden olabilir Asit hasarindan alt yemek borusuna bircok kez daha fazla yara izi fibrotik daralmanin gelismesine yol acar dilatasyon ile tedavi edilebilen darliklar ve Barrett s ozofagusu olarak da bilinir kaynak belirtilmeli Noromuskuler bozukluklari ozellikle ilerleyici sistemik skleroz ve viseral miyopatisi olan hastalarda duodenum siklikla etkilenir Genellikle ikinci ucuncu ve dorduncu bolumlerde daha belirgin olan dilatasyon meydana gelebilir Genislemis duodenumun bosalmasi yavas olabilir ve asiri derecede genislemis atonik organ bir sump etkisi uretebilir kaynak belirtilmeli Ince bagirsak da dahil olabilir bu da bakteriyel asiri buyumeye ve safra tuzlarinin yaglarin karbonhidratlarin proteinlerin ve vitaminlerin emiliminin bozulmasina neden olabilir Kolon tutulabilir ve yalanci tikanikliga veya iskemik kolite neden olabilir Daha nadir gorulen komplikasyonlar arasinda pnomatozis sistoides intestinalis veya bagirsak duvarinda gaz cepleri kolon ve ozofagusta genis agizli divertikul ve karaciger fibrozu bulunur Siddetli gastrointestinal tutulumu olan hastalar asiri derecede yetersiz beslenebilir Skleroderma ayrica karpuz midesi olarak da bilinen gastrik antral vaskuler ektazi ile iliskili olabilir Bu atipik kan damarlarinin genellikle mide piloru cevresinde radyal simetrik bir duzende cogaldigi bir durumdur Sklerodermali hastalarda ust gastrointestinal kanama veya demir eksikligi anemisinin bir nedeni olabilir bobreklertrombotik mikroanjiyopati skleroderma renal krizinde gorulen histomorfolojik bulgu bobrek biyopsisi PAS boyasini gosteren mikrograf Sklerodermada bobrek tutulumu kotu bir prognostik faktor olarak kabul edilir ve siklikla olum nedenidir Sklerodermanin bobregi iceren en onemli klinik komplikasyonu semptomlari malign hipertansiyon akut organ hasari kaniti olan yuksek tansiyon hiperreninemi yuksek renin seviyeleri azotemi birikimle bobrek yetmezligi olan skleroderma renal krizidir SRC atik urunler ve mikroanjiyopatik hemolitik anemi kirmizi kan hucrelerinin yok edilmesi Yuksek tansiyon disinda hematuri idrarda kan ve proteinuri idrarda protein kaybi SRC nin gostergesi olabilir Gecmiste SRC neredeyse esit derecede olumculdu ACE inhibitorlerinin kullanimiyla sonuclar onemli olcude iyilesirken Onemli sayida hasta tedaviye direncli oldugundan ve bobrek yetmezligi gelistirdiginden prognoz genellikle korunur Tum diffuz kutanoz skleroderma hastalarinin yaklasik 7 9 u hastaliklarinin bir noktasinda bobrek krizi gelistirir Hizli cilt tutulumu olan hastalar en yuksek renal komplikasyon riskine sahiptir Yaygin kutanoz sklerodermada en yaygin olanidir ve siklikla RNA polimeraza karsi antikorlarla iliskilidir vakalarin 59 unda Vakalarin yaklasik ucte birinde bu uc yil icinde durdurulabilmesine ragmen cogu diyalize gecer Daha yuksek yas ve paradoksal olarak sunum sirasinda daha dusuk kan basinci diyalize daha fazla ihtiyac duyulmasini saglar SRC tedavileri ACE inhibitorlerini icerir Son veriler bobrek krizi gelismeden once bu ilaclarla tedavi edilen hastalarda daha kotu bir prognoz gosterdiginden ACE inhibitorlerinin profilaktik kullanimi su anda onerilmemektedir Nakledilen bobreklerin sklerodermadan etkilendigi bilinmektedir ve erken baslangicli bobrek hastaligi olan hastalarin skleroderma teshisinden sonraki bir yil icinde rekurrens acisindan en yuksek riske sahip oldugu dusunulmektedir Skleroderma hastalarinda bagisiklik sisteminin her iki kompnenti hucresel ve sivisal de etkilenir B lenfosit sayisinin normal olmasina karsin asiri aktif olmalarina bagli ve saptanir Dusuk yogunlukta ANA vardir Otoantikorlarin buyuk bolumu nukleolusa ozellikle RNA polimeraze yoneliktir anti Scl 70 ve antisentromer antikorlari oldukca ozgundur Skleroderma hastalarinin cogunda RF romatoid faktor de bulunur bu sistemdeki otoantikorlar genellikle duz kas tiroid ve tukuruk bezlerine karsi olusmustur Tip I ve tip IV kollagene karsi olusmus antikorlar bulunur Dolasimdaki CD8 T suppressor lenfositlerinde azalma IL 1 tarafindan yonlendirilen islevlerdeki degismeler interlokin IL 2 IL 4 IL 6 duzeylerindeki artislar gibi hucresel bagisiklik sistemi etkilenmesinin onemli bulgulari vardir Dokulardaki yogun mononukleer hucre T lenfosit ve makrofaj infiltrasyonu angiopatilerin olusmasina ve fibrozise yol acar Sklerodermaya ozgu en onemli varsayim bu otoimmun tablonun GVHD niteliklerine benzetilmesidir Hastalik tablosunun belirmesinden yillar once erkek cocuk dogurmus olan sklerodermali kadinlarin kan dolasiminda ve damar dokularinda erkek cinse ozgu fetal hucrelerin varligi gosterilmistir Gelisen tepkinin kokeninde bu faktorun varligi tartisilmaktadir Sklerodermada guclu bir fibroblastik aktivitesi ve asiri bir kollagen uretimi vardir T lenfosit kokenli limfokinler IL 2 IL 4 IL 6 sorumlu tutulmaktadir Aktive olan fibroblastlar da sitokinler IL 1 prostoglandin E buyume faktorleri TGF alfa PDGF ve adezyon molekulleri ICAM 1 uretmeye baslarlar Sitokinler ve buyume faktorleri yine fibroblastlari etkileyerek kollagen yapimini hizlandirirken adezyon molekulleri ise fibroblastlarin T lenfositler ve makrofajlarla etkilesimini guclendirir Derideki yogun kollagen birikimine ek olarak angiopatiler saptanir Deridekine benzer degisikliklere kalp akciger sindirim kanali ve bobreklerde de rastlanabilir Genc ya da orta yasli kadinlarda sik olusu ailesel boyutunun olabilmesi ve HLA DQB1ile iliskisi onemli nitelikleridir Derideki ilk degisim odemdir zamanla yogun kollagen yapimina bagli katilasma belirir Katilasan derideki degisikliklerin baslicalari sunlardir retikuler dermiste kollagen artisi epidermiste atrofi incelme ve papillalarin silinmesi adnekslerde atrofi arteriollerde hyalinlesme ve lumenlerinde daralma T lenfositlerden zengin mononukleer hucre infiltrasyonu Raynaud fenomeni ilk klinik belirtidir ozellikle parmaklarda ataklar biciminde beliren solukluk parestezi ve agri bulgulari vardir Bu bulgulara eklenen odem parmaklardan ellere dogru yayilirken parmak eklemlerinde agrilar baslar Damar lezyonlarinin ilerlemesiyle birlikte parmaklarda iskemik ulserler ve atrofi olusur Yaygin sklerodermada akciger bobrek GIS kalp ve eklemler kollagen artisi ve hyalinlesmenin goruldu baskaca dokulardir bir sure sonra da organlardaki patolojileri yansitan bulgular belirir ozofagus etkilenmesine bagli disfaji ince bagirsak etkilenmesi nedeniyle beliren bulgulari akciger fibrozisinin erken belirtisi olan dispne ventrikuler aritmiler Degisikliklerin ilerlemesiyle birlikte yuz gerilir ve katilasir agiz hareketleri kisitlanir Boylece hastanin yuz yapisi da ozgun bir gorunum kazanir buna tas yuz stone face nitelemesi yapilir Damar degisiklikleri hastaligin erken bulgularini olusturur arterlerde arteriollerde ve kapillerlerde once subintimal odem ve fibrin birikimi belirir Sonralari eklenen fibrozisi elastik arterlerdeki lamina elastica dagilmalari izler Damar lumenlerinin giderek daralmasi kan akimini guclestirirken trombus olusumu riski artar ArastirmaSklerodermanin tedavisinin zorlugu goz onune alindiginda daha kucuk kanit temelli tedaviler genellikle hastaligi kontrol altina almaya calisir Bunlara antitimosit globulin ve mikofenolat mofetil dahildir bazi raporlar deri semptomlarinda iyilesmelerin yani sira sistemik hastaligin ilerlemesini geciktirdigini gostermistir ancak ikisi de buyuk klinik deneylere tabi tutulmamistir Otolog hematopoietik kok hucre nakli HSCT bagisiklik sisteminin beyaz kan hucrelerinin vucuda saldirmasiyla sistemik skleroz gibi otoimmun hastaliklarin ortaya ciktigi varsayimina dayanir Bu tedavide hastanin kanindan kok hucreler cikarilir ve saklanmalari icin saklanir Hastanin beyaz kan hucreleri beyaz kan hucrelerine karsi siklofosfamid ve tavsan antikorlari ile yok edilir Ardindan depolanan kan vucuda saldirmayacak saglikli bir kan ve bagisiklik sistemini yeniden olusturmak icin hastanin kan dolasimina geri dondurulur Faz III calismasinin sonuclari 156 hasta ile Otolog Kok Hucre Transplantasyonu Uluslararasi Skleroderma ASTIS calismasinin sonuclari 2014 yilinda yayinlandi HSCT nin kendisi yuksek bir tedavi mortalitesine sahiptir bu nedenle ilk yilda hastalarin hayatta kalma orani tedavi grubu plasebo grubundan daha dusuktu ancak 10 yilin sonunda tedavi grubundaki sagkalim anlamli olarak daha yuksekti Yazarlar HSCT nin kendisini atlatabilecek kadar saglikli olan hastalarla sinirli olmasi durumunda HSCT nin etkili olabilecegi sonucuna varmislardir Bu nedenle HSCT hasar vermeden once hastaligin ilerlemesinde erken verilmelidir Kalp hastaligi olan ve sigara icen hastalarin hayatta kalma olasiligi daha dusuktu Baska bir deneme Stem Cell Transplant vs Cyclophosphamide SCOT denemesi devam ediyor prognozBir 2018 calismasi alt tipe dayali farklilasma olmaksizin 10 yillik sagkalim oranlarini 88 olarak belirledi Diffuz sistemik skleroz ic organ komplikasyonlari ve tani aninda ileri yas daha kotu prognozlarla iliskilidir epidemiyolojiSistemik skleroderma farkli populasyonlarda degisen yillik insidansi olan nadir bir hastaliktir Insidans tahminleri milyon kisi basina yeni vaka Birlesik Krallik ve Avrupa da 3 7 ila 43 Japonya da 7 2 Tayvan da 10 9 Avustralya da 12 0 ila 22 8 Amerika Birlesik Devletleri nde 13 9 ila 21 0 ve Buenos Aires te 21 2 arasinda degismektedir Zirve baslangic araligi 30 yasinda baslar and 50 yasinda biter Kuresel olarak yayginlik tahminleri milyonda 31 0 ila 658 6 etkilenen kisi arasinda degismektedir Sistemik sklerozun kadin erkek orani 3 1 dir orta gec dogurganlik yillarinda 8 1 Insidans Afrikali Amerikalilar arasinda iki kat daha yuksektir Oklahoma daki safkan Choctaw Yerli Amerikalilari dunyadaki en yuksek prevalansa sahiptir 100 000 de 469 Hastaligin kalitsal bir iliskisi vardir Ayrica bir viruse molekuler taklit veya toksinlere karsi bir bagisiklik reaksiyonundan da kaynaklanabilir TedaviSklerodermanin tedavisi bilinmemekle birlikte cildi yumusatan ve iltihabi azaltan ilaclar da dahil olmak uzere bazi semptomlar icin tedaviler mevcuttur Bazi hastalar isiya maruz kalmaktan fayda gorebilir Hastalarin egitim duzeyine gore uyarlanmis hasta egitimini iceren butuncul hasta bakimi hastalik semptomlarinin ve ilerlemesinin karmasik dogasi goz onune alindiginda faydalidir topikal semptomatik Sklerodermanin cilt degisiklikleri icin topikal tedavi hastaligin seyrini degistirmez ancak agri ve ulserasyonu iyilestirebilir Naproksen gibi bir dizi nonsteroid antiinflamatuar ilac agrili semptomlari hafifletmek icin kullanilabilir Prednizon gibi steroidlerin faydasi sinirlidir kaynak belirtilmeli Raynaud fenomeninin epizodlari bazen nifedipin veya diger kalsiyum kanal blokerlerine yanit verir siddetli dijital ulserasyon prostasiklin analogu iloprost a yanit verebilir ve ikili endotelin reseptor antagonisti bosentan Raynaud fenomeni icin faydali olabilir Cilt sikiligi metotreksat ve siklosporin ile sistemik olarak tedavi edilebilir ve deri kalinligi penisilamin ile tedavi edilebilir Bobrek hastaligi Skleroderma renal krizi SRC hastaligin ilk belirtisi olabilen sistemik sklerozun yasami tehdit eden bir komplikasyonudur Renal vaskuler hasar kismen kollajen birikimine bagli olarak renin anjiyotensin aldosteron sisteminin RAAS aktivasyonu ile sonuclanan renal iskemiye yol acar Bu kan basincini yukseltir ve bobrek damar sistemine daha fazla zarar vererek kotulesen hipertansiyon ve bobrek fonksiyon bozuklugu ornegin yuksek kreatinin odem gibi bir kisir donguye neden olur Uc organ disfonksiyonu ornegin ensefalopati retinal kanama ile birlikte hipertansif acil durum yaygindir Trombositopeni ve mikroanjiyopatik hemolitik anemi gorulebilir Idrar tahlili genellikle normaldir ancak bu hastada oldugu gibi hafif proteinuri gosterebilir kadrolar beklenmedik kaynak belirtilmeli SRC tedavisinin temel dayanagi RAAS aktivitesini azaltan ve bobrek fonksiyonunu ve kan basincini iyilestiren ACE inhibitorlerini icerir Kisa etkili ACE inhibitorleri tipik olarak kaptopril hizla yukseltilebildikleri icin kullanilir Yuksek serum kreatinin duzeyi bu populasyonda ACE inhibitorleri icin bir kontrendikasyon degildir ve ilaca baslanmasi sirasinda kreatinin duzeyinde hafif yukselmeler yaygindir Skleroderma hastalarinda skleroderma bobrek krizi akut bobrek hasari ve malign hipertansiyon organ hasari kaniti olan cok yuksek tansiyon ACE inhibitorleri sinifindan ilaclarla etkili bir sekilde tedavi edilir ACE inhibitorlerinin yarari bobrek hastaliklarini tedavi etmek icin diyalize baslamak zorunda kalanlari bile kapsar ve renal replasman tedavisinin kesilmesine izin verecek kadar yeterli yarar saglayabilir he mainstay of therapy for SRC includes ACE inhibitors which reduce RAAS activity and improve renal function and blood pressure Short acting ACE inhibitors typically captopril are used because they can be rapidly uptitrated An elevated serum creatinine level is not a contraindication for ACE inhibitors in this population and slight elevations in creatinine are common during drug initiation Scleroderma renal crisis the occurrence of and very high blood pressure with evidence of organ damage in people with scleroderma are effectively treated with drugs from the class of the ACE inhibitors The benefit of ACE inhibitors extends even to those who have to commence to treat their kidney disease and may give sufficient benefit to allow the discontinuation of renal replacement therapy Akciger hastaligi Aktif alveolit siklikla kucuk bir doz steroid ile birlikte siklofosfamid atimlari ile tedavi edilir Bu mudahalenin yarari mutevazi Pulmoner hipertansiyon epoprostenol treprostinil bosentan ve muhtemelen aerolize iloprost ile tedavi edilebilir Nintedanib 6 Eylul 2019 da Amerika Birlesik Devletleri Gida ve Ilac Dairesi nde kullanim icin onaylandi sistemik skleroz ile iliskili interstisyel akciger hastaligi SSc ILD olan hastalarda pulmoner fonksiyondaki dusus hizini yavaslatmak icin Baska Bazi kanitlar sklerodermanin sistemik formunu tedavi etmek icin plazmaferezin terapotik plazma degisimi kullanilabilecegini gostermektedir Italya da devlet tarafindan onaylanmis bir tedavi secenegidir Bu kan plazmasinin albuminden olusan bir sivi ile degistirilmesiyle yapilir ve skleroderma otoantikorlarinin dolasimini azaltarak hastaligi uzak tuttugu dusunulur Teshis1980 de Amerikan Romatoloji Koleji skleroderma icin tani kriterleri uzerinde anlasmaya vardi Tani klinik suphe otoantikorlarin varligi ozellikle antisentromer ve anti scl70 antitopoizomeraz antikorlari ve bazen biyopsi ile Antikorlarin 90 inda saptanabilir bir antinukleer antikor bulunur Antisentromer antikor sinirli formda 80 90 yaygin formdan 10 daha yaygindir ve anti scl70 yaygin formda daha yaygindir 30 40 ve Afrikali Amerikali hastalarda sistemik forma daha duyarli olan Diger durumlar cildin sertlesmesine neden olarak sistemik sklerozu taklit edebilir Baska bir bozuklugun sorumlu olduguna dair tanisal ipuclari Raynaud fenomeninin yoklugunu icerir ellerde deride anormallik olmamasi ic organ tutulumunun olmamasi ve normal bir antinukleer antikor testi sonucu patofizyolojiKollajenin asiri uretiminin bagisiklik sisteminin kromozomlarin kinetokoruna saldirmaya basladigi bir otoimmun islev bozuklugundan kaynaklandigi dusunulmektedir Bu yakindaki genlerin genetik arizasina yol acacaktir T hucreleri deride birikir bunlarin kolajen birikimini uyaran sitokinleri ve diger proteinleri salgiladigi dusunulmektedir Ozellikle fibroblastin uyarilmasi hastalik sureci icin cok onemli gorunmektedir ve calismalar bu etkiyi ureten potansiyel faktorler uzerinde birlesmistir fibroblastlar Surecte onemli bir oyuncu buyume faktorunu TGFb donusturuyor Bu proteinin asiri uretildigi goruluyor ve fibroblast muhtemelen diger uyaranlara yanit olarak bu araci icin reseptoru asiri ifade ediyor Hucre ici bir yol SMAD2 SMAD3 SMAD4 ve inhibitor SMAD7 den olusur kollajen birikiminden sorumlu proteinlerin ve enzimlerin transkripsiyonunu indukleyen ikincil haberci sistemden sorumludur Sp1 bu baglamda en yakindan incelenen bir transkripsiyon faktorudur TGFb disinda bag dokusu buyume faktorunun CTGF olasi bir rolu vardir Gercekten de sistemik sklerozda artmis bir seviyede ortak bir CTGF gen polimorfizmi mevcuttur Endotel hasari skleroderma gelisiminde erken bir anormalliktir ve sitokinler trombosit adezyonu ve tip II hipersensitivite reaksiyonu ile dogrudan degisiklikler benzer sekilde dahil edilmesine ragmen bu da fibroblastlar tarafindan kollajen birikimine bagli gibi gorunmektedir Artan endotelin ve azalmis vazodilatasyon belgelenmistir Jimenez ve Derk sklerodermanin gelisimi ile ilgili uc teoriyi tanimlar Anormallikler oncelikle fiziksel bir etkene baglidir ve diger tum degisiklikler bu dogrudan hakarete ikincil veya reaktiftir Ilk olay ikinci bir ozetleyici neden ile mikrokimerizme neden olan fetomaternal hucre transferidir ornegin cevresel hastaligin gercek gelisimine yol acar Fiziksel nedenler duyarli hucrelerde fenotipik degisikliklere yol acar orn genetik yapi nedeniyle bu daha sonra hucrelerin davranisini degistiren DNA degisikliklerini gerceklestirir Yayginlik ve toplumSkleroderma nadir gorulen bir hastaliktir hesaplandiginda sikligi 100 000 kisiden yalnizca 3 kisiyi etkiler Yerel skleroderma cocuklarda en yaygin gorulen turdur genelde kizlari etkiler Skleroderma tespiti konulmus cocuklarin sadece 10 veya daha azi sistemik skleroz skleroderma a sahiptir Destek gruplari Juvenil Skleroderma Agi juvenil skleroderma ile yasayan ebeveynlere ve cocuklarina duygusal destek ve egitim bilgileri saglamaya juvenil sklerodermanin nedenini ve tedavisini belirlemek icin pediatrik arastirmalari desteklemeye ve kamu bilincini artirmaya adanmis bir kurulustur ABD de Skleroderma Vakfi hastalik hakkinda farkindaligi artirmaya ve hastaliktan etkilenenlere yardim etmeye kendini adamistir Skleroderma Arastirma Vakfi bu durumla ilgili arastirmalara sponsorluk yapmaktadir SRF nin yonetim kurulu uyesi olan komedyen ve televizyon sunucusu Bob Saget sklerodermadan olumcul sekilde etkilenmis genc bir kadini betimleyen Dana Delany nin oynadigi 1996 ABC TV filmi For Hope u yonetti film Saget in kiz kardesi Gay in deneyimlerine dayaniyordu Skleroderma ve Raynaud s UK 2016 yilinda skleroderma hastalarina destek saglamak ve bu durumla ilgili arastirmalari finanse etmek icin iki kucuk kurulusun birlesmesiyle olusturulan bir Ingiliz yardim kurulusudur NedenlerSkleroderma ve sistemik skleroz icin net bir neden tanimlanmamistir Genetik uyum kucuk oldugu icin genetik yatkinlik sinirli gorunmektedir yine de otoimmun hastalik icin ailesel bir yatkinlik siklikla gorulur COL1A2 ve TGF b1 deki polimorfizmler hastaligin siddetini ve gelisimini etkileyebilir Parvovirus B19 da oldugu gibi immun reaksiyonun orijinal epitopu olarak sitomegalovirusu CMV gosteren kanitlar sinirlidir Organik cozuculer ve diger kimyasal ajanlar skleroderma ile baglantilidir Otoimmun fenomenin arkasindaki supheli mekanizmalardan biri mikrokimerizmin varligidir yani anne kaninda dolasan fetal hucreler yabanci madde olarak algilanan seye karsi bir bagisiklik reaksiyonunu tetikler Kronik bobrek yetmezligi olan hastalarda skleroderma ve sistemik sklerozun farkli bir formu gelisebilir Bu form nefrojenik fibrozan dermopati veya nefrojenik sistemik fibroz gadolinyum iceren radyokontrast maruziyeti ile baglantilidir bleomisin kemoterapotik bir ajan ve muhtemelen taksan kemoterapisi sklerodermaya neden olabilir ve cozuculere mesleki maruziyet artan sistemik skleroz riski ile iliskilendirilmistir Skleroderma turleriLokalize ve sistemik olmak uzere 2 ana skleroderma formu vardir Sistemik skleroderma iki ana tipe ayrilabilir yaygin diffuz ve sinirli crest Lokalize skleroderma ise Lokalize morfea Morphea liken sklerozus ve atrofikus ortusuyor genellestirilmis morfea Pasini ve Pierini nin atrofodermasi pansklerotik morfea morfea profunda ve dogrusal skleroderma olarak ayrilabilir Lokalize yerel skleroderma Hastaligin daha yaygin sekli olan lokalize skleroderma sadece bir kisinin cildini genellikle sadece birkac yerde etkiler Genellikle ciltte mumsu lekeler veya cizgiler seklinde gorulur ve bu daha az siddetli formun tedavi olmaksizin kaybolmasi veya ilerlemesinin durmasi nadir degildir Diffuz yaygin skleroderma Adindan da anlasilacagi gibi bu tur vucudun bircok bolumunu etkiler Sadece cildi etkilemekle kalmaz bircok ic organi da etkileyerek sindirim ve solunum fonksiyonlarini engelleyerek bobrek yetmezligine neden olabilir Sistemik skleroderma bazen ciddi ve yasami tehdit edici hale gelebilir Sinirli skleroderma CREST sendromu olarak da bilinen tur her harf hastaligin bir ozelligini temsil eder C alsinozis ciltte anormal kalsiyum birikimi R aynaud fenomeni belirtiler bolumune bakiniz E yemek borusu dismotilitesi yutma guclugu S klerodaktili parmaklarda deri sikilasmasi T elangectasias ciltte kirmizi lekeler Sinirli sklerodermasi olan hastalar bobrek problemleri yasamazlar Deri kalinlasmasi parmaklar eller ve onkollarla ve ayrica bazen ayaklar ve bacaklarla sinirlidir Sindirim tutulumu cogunlukla yemek borusu ile sinirlidir Daha sonraki komplikasyonlar arasinda vakalarin 20 ila 30 unda gelisebilen pulmoner hipertansiyon potansiyel olarak ciddi olabilir Pulmoner hipertansiyonda kalpten akcigerlere giden arterler daralir ve kalbin sag tarafinda yuksek basinc olusturur bu da sonucta sag kalp yetmezligine yol acabilir Pulmoner hipertansiyonun erken belirtileri arasinda nefes darligi gogus agrisi ve yorgunluk bulunur PatolojiBobrekler Hastalarin yarisindan fazlasinda gorulen bobrek etkilenmesindeki temel bulgular damar etkilenmelerinin sonucudur Afferent arterlerin arteriollerin bazilari ile interlobuler arterlerin intimalarinda kaba musinoz madde glikoprotein ve asid mukopolisakkarid birikmesine ve intimal hucre proliferasyonuna bagli kalinlasmalar vardir Bu bulgular malign hipertansiyondaki bulgulari animsatir Hastalarin 1 5 inde malign hipertansiyon gelisir damar ceperlerinde fibrinoid nekroz kanamalar tromboz ve kortikal infarktlar hipertansiyonlu hastalardaki baslica lezyonlardir Damar ceperlerinde immunoglobulin kompleman ve fibrin birikmelerine rastlanabilir Iskemik damar degisikliklerinin ilerlemesiyle birlikte tabloya bobrek krizleri de eklenir ansizin gelisen malign hipertansiyonla renovaskuler hipertansiyon birlikte progresif bobrek yetmezligi vardir Bunu mikroangiopatik hemolitik anemi izler Glomerul kapiller yumaklarindaki degisiklikler seyrektir nekroza dek ulasabilen fokal lezyonlar olusabilir Akcigerler Hastalarin sinde gorulen diffuz interstisiyel fibrozis KOAH balpetegi akciger olusumuna dek gidebilir Hastalarin bir bolumunde pulmoner hipertansiyon ve cor pulmonale tablosu gelisir Kalp Myokardda fokal iskemi nedeniyle minik infarktlarin organizasyonu sonucu olusan kucuk fibrozis alanlari gorulebilir Perikardit olusabilir Klinikte ventrikul aritmileri vardir Gastrointestinal sistem GIS En onemli bulgu ozofagus alt parcasindaki kas dokusunun yerini fibroz doku almasi nedeniyle ortaya cikan disfajidir Ince bagirsaklardaki kas dokusunda olusan yama bicimindeki fibrozis alanlari ve villuslardaki silinmeler malabsorpsiyon bulgularinin en onemli nedenidir Eklemler Sinovya hiperplazisi ile baslayan surec fibrozisle sonlanir nonerozif artrit Tip ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir Madde icerigini genisleterek Vikipedi ye katki saglayabilirsiniz Ayrica bakinizDunya skleroderma gunuKaynakca Onishi A Sugiyama D Kumagai S Morinobu A July 2013 Cancer incidence in systemic sclerosis meta analysis of population based cohort studies Arthritis Rheum 65 7 1913 21 doi 10 1002 art 37969 PMID 23576072 Longo Dan L Kasper Dennis L Fauci Anthony Hauser Stephen L Ed July 2011 2005 Harrison s Principles of Internal Medicine 16 16yayinci McGraw Hill bas New York ISBN 978 0071748896 Hinchcliff M Varga J October 2008 Systemic sclerosis scleroderma a treatable multisystem disease Am Fam Physician 78 8 961 8 PMID 18953973 Abraham S Steen V 2015 Optimal management of digital ulcers in systemic sclerosis Therapeutics and Clinical Risk Management 11 939 47 doi 10 2147 TCRM S82561 PMC 4474386 2 PMID 26109864 a b c d Klippel John H 2020 Primer On the Rheumatic Diseases 11ED Atlanta GA Arthritis Foundation ISBN 978 1 912423 16 3 Limited Scleroderma www mayoclinic org Mayo Clinic 7 Haziran 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Haziran 2019 Valentini G Black C 2002 Systemic sclerosis Best Practice amp Research Clinical Rheumatology 16 5 807 16 doi 10 1053 berh 2002 0258 PMID 12473275 Olsen NJ King LE Park JH 1996 Muscle abnormalities in scleroderma Rheum Dis Clin North Am 22 4 783 96 doi 10 1016 S0889 857X 05 70301 X PMID 8923596 Steen VD 2005 The lung in systemic sclerosis Journal of Clinical Rheumatology 11 1 40 6 doi 10 1097 01 rhu 0000152147 38706 db PMID 16357695 a b c Sallam H McNearney TA Chen JD 2006 Systematic review pathophysiology and management of gastrointestinal dysmotility in systemic sclerosis scleroderma Aliment Pharmacol Ther 23 6 691 712 doi 10 1111 j 1365 2036 2006 02804 x PMID 16556171 a b c Rose S Young MA Reynolds JC 1998 Gastrointestinal manifestations of scleroderma Gastroenterol Clin North Am 27 3 563 94 doi 10 1016 S0889 8553 05 70021 2 PMID 9891698 Hendel L Hage E Hendel J Stentoft P 1992 Omeprazole in the long term treatment of severe gastro oesophageal reflux disease in patients with systemic sclerosis Aliment Pharmacol Ther 6 5 565 77 doi 10 1111 j 1365 2036 1992 tb00571 x PMID 1420748 Ruangjutipopan S Kasitanon N Louthrenoo W Sukitawut W Wichainun R 2002 Causes of death and poor survival prognostic factors in thai patients with systemic sclerosis Journal of the Medical Association of Thailand 85 11 1204 9 PMID 12546318 Steen VD Mayes MD Merkel PA 2003 Assessment of kidney involvement Clin Exp Rheumatol 21 3 Suppl 29 S29 31 PMID 12889219 Steen VD 1994 Renal involvement in systemic sclerosis Clin Dermatol 12 2 253 8 doi 10 1016 S0738 081X 94 90329 8 PMID 8076263 Steen VD 2003 Scleroderma renal crisis Rheum Dis Clin North Am 29 2 315 33 doi 10 1016 S0889 857X 03 00016 4 PMID 12841297 Rhew EY Barr WG 2004 Scleroderma renal crisis new insights and developments Current Rheumatology Reports 6 2 129 36 doi 10 1007 s11926 004 0057 5 PMID 15016343 Steen VD Medsger TA 2000 PDF Ann Intern Med 133 8 600 3 CiteSeerX 10 1 1 494 6389 2 doi 10 7326 0003 4819 133 8 200010170 00010 PMID 11033587 19 Haziran 2015 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Turk Matthew Pope Janet E July 2016 The Frequency of Scleroderma Renal Crisis over Time A Metaanalysis The Journal of Rheumatology 43 7 1350 1355 doi 10 3899 jrheum 151353 ISSN 0315 162X PMID 27134252 Denton C Lapadula G Mouthon L Muller Ladner U 2009 Renal complications and scleroderma renal crisis Rheumatology 48 32 35 doi 10 1093 rheumatology ken483 PMID 19487221 Jimenez S Koenig AS Scleroderma 4 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde eMedicine com Accessed May 22 2006 Penn H Howie AJ Kingdon EJ ve digerleri August 2007 Scleroderma renal crisis patient characteristics and long term outcomes QJM 100 8 485 94 doi 10 1093 qjmed hcm052 PMID 17601770 27 Mayis 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Temmuz 2022 Hudson M Baron M Tatibouet S Furst DE Khanna D International Scleroderma Renal Crisis Study Investigators April 2014 Exposure to ACE inhibitors prior to the onset of scleroderma renal crisis results from the International Scleroderma Renal Crisis Survey Seminars in Arthritis and Rheumatism 43 5 666 72 doi 10 1016 j semarthrit 2013 09 008 PMID 24176729 Pham PT Pham PC Danovitch GM ve digerleri October 2005 Predictors and risk factors for recurrent scleroderma renal crisis in the kidney allograft case report and review of the literature Am J Transplant 5 10 2565 9 doi 10 1111 j 1600 6143 2005 01035 x PMID 16162209 Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi Zandberg2 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme Dinesh Khanna D Georges GE Couriel DR 25 Haziran 2014 Autologous Hematopoietic Stem Cell Therapy in Severe Systemic Sclerosis Ready for Clinical Practice JAMA 311 24 2485 2487 doi 10 1001 jama 2014 6369 PMC 4926767 2 PMID 25058081 van Laar JM Farge Sont JK ET AL for the EBMT EULAR Scleroderma Study Group 25 Haziran 2014 Autologous Hematopoietic Stem Cell Transplantation vs Intravenous Pulse Cyclophosphamide in Diffuse Cutaneous Systemic Sclerosis A Randomized Clinical Trial PDF JAMA 311 24 2490 2498 doi 10 1001 jama 2014 6368 hdl 2066 136804 PMID 25058083 15 Temmuz 2021 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 31 Temmuz 2022 Stem Cell Transplant vs Cyclophosphamide SCOT NCT00114530 Hu Shasha 2018 Prognostic profile of systemic sclerosis analysis of the clinical EUSTAR cohort in China Arthritis Research amp Therapy 20 1 235 doi 10 1186 s13075 018 1735 4 PMC 6235213 2 PMID 30348207 a b Barnes Jammie Mayes Maureen D March 2012 Epidemiology of systemic sclerosis Current Opinion in Rheumatology 24 2 165 170 doi 10 1097 BOR 0b013e32834ff2e8 PMID 22269658 a b Systemic sclerosis scleroderma and pregnancy 15 Temmuz 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde By Bonnie L Bermas MD Retrieved on Dec 13 2009 Arnett F C Howard R F Tan F Moulds J M Bias W B Durban E Cameron H D Paxton G Hodge T J Weathers P E Reveille J D August 1996 Increased prevalence of systemic sclerosis in a Native American tribe in Oklahoma Association with an Amerindian HLA haplotype Arthritis and Rheumatism 39 8 1362 1370 doi 10 1002 art 1780390814 ISSN 0004 3591 PMID 8702445 Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi Harrison s2 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme Oliver GF Winkelmann RK 1989 The current treatment of scleroderma Drugs 37 1 87 96 doi 10 2165 00003495 198937010 00006 PMID 2651089 Philip J Clements Daniel E Furst Systemic Sclerosis 2nd ed Chapt 23 PDF 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 31 Temmuz 2022 a b c d Zandman Goddard G Tweezer Zaks N Shoenfeld Y 2005 New therapeutic strategies for systemic sclerosis a critical analysis of the literature Clin Dev Immunol 12 3 165 73 doi 10 1080 17402520500233437 PMC 2275417 2 PMID 16295521 Tashkin DP Elashoff R Clements PJ ve digerleri June 2006 Cyclophosphamide versus placebo in scleroderma lung disease N Engl J Med 354 25 2655 66 doi 10 1056 NEJMoa055120 PMID 16790698 Hoyles RK Ellis RW Wellsbury J ve digerleri December 2006 A multicenter prospective randomized double blind placebo controlled trial of corticosteroids and intravenous cyclophosphamide followed by oral azathioprine for the treatment of pulmonary fibrosis in scleroderma Arthritis Rheum 54 12 3962 70 doi 10 1002 art 22204 PMID 17133610 Commissioner Office of the 20 Subat 2020 FDA approves first treatment for patients with rare type of lung disease FDA Ingilizce 10 Mart 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Subat 2020 Arsivlenmis kopya 31 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Temmuz 2022 Harris Edward Meiselman Herbert Moriarty Patrick Metzger Allan Malkovsky Miroslav 2018 Therapeutic plasma exchange for the treatment of systemic sclerosis A comprehensive review and analysis Journal of Scleroderma and Related Disorders 3 2 132 152 doi 10 1177 2397198318758606 PMC 8892860 2 PMID 35382237 Masi AT 1980 Preliminary criteria for the classification of systemic sclerosis scleroderma Subcommittee for scleroderma criteria of the American Rheumatism Association Diagnostic and Therapeutic Criteria Committee Arthritis Rheum 23 5 581 90 doi 10 1002 art 1780230510 PMID 7378088 Available online at 15 Ekim 2007 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Agustos 2007 Jimenez SA Derk CT 2004 Following the molecular pathways toward an understanding of the pathogenesis of systemic sclerosis Ann Intern Med 140 1 37 50 doi 10 7326 0003 4819 140 2 200401200 00013 PMID 14706971 Moenning R Grau RG 30 Mart 2009 The Journal of Musculoskeletal Medicine 5 Mayis 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Agustos 2009 a b c d Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi JimenezDerk2 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme Fonseca C Lindahl GE Ponticos M ve digerleri September 2007 A polymorphism in the CTGF promoter region associated with systemic sclerosis N Engl J Med 357 12 1210 20 doi 10 1056 NEJMoa067655 PMID 17881752 29 Agustos 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Temmuz 2022 Juvenile Scleroderma Network 11 Ocak 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Mayis 2008 Scleroderma Foundation 10 Ekim 2007 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Mayis 2008 Scleroderma Research Foundation 9 Mayis 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Mayis 2008 IMDb de Progressif sistemik skleroz Scleroderma amp Raynaud s UK 7 Haziran 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Temmuz 2022 NHS Choices Scleroderma 27 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Eylul 2015 Ferri C Zakrzewska K Longombardo G Giuggioli D Storino FA Pasero G Azzi A 1999 Parvovirus B19 infection of bone marrow in systemic sclerosis patients Clin Exp Rheumatol 17 6 718 20 PMID 10609071 a b Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi JimenezDerk isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme Bianchi DW 2000 Fetomaternal cell trafficking a new cause of disease Am J Med Genet 91 1 22 8 CiteSeerX 10 1 1 605 5548 2 doi 10 1002 SICI 1096 8628 20000306 91 1 lt 22 AID AJMG4 gt 3 0 CO 2 3 PMID 10751084 Abdel Kader K Patel PR Kallen AJ Sinkowitz Cochran RL Bolton WK Unruh ML March 2010 Nephrogenic Systemic Fibrosis A Survey of Nephrologists Perceptions and Practices Clin J Am Soc Nephrol 5 6 964 71 doi 10 2215 CJN 00140110 PMC 2879309 2 PMID 20299369 29 Agustos 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Temmuz 2022 Nephrogenic systemic fibrosis or kidney failure how great is the risk Rofo Almanca 182 2 114 5 February 2010 PMID 20120045 Panos A Milas F Kalakonas S Myers PO 2010 Cardiac autotransplantation for aortic and mitral valve replacement in a patient with nephrogenic systemic fibrosis PDF Hellenic J Cardiol 51 1 64 6 PMID 20118047 24 Subat 2021 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 31 Temmuz 2022 Fine DM Perazella MA January 2010 Nephrogenic systemic fibrosis what the hospitalist needs to know J Hosp Med 5 1 46 50 doi 10 1002 jhm 493 PMID 20063400 Boyd AS Zic JA Abraham JL 2007 Gadolinium deposition in nephrogenic fibrosing dermopathy J Am Acad Dermatol 56 1 27 30 doi 10 1016 j jaad 2006 10 048 PMID 17109993 Sharma SK Handa R Sood R ve digerleri 2004 Bleomycin induced scleroderma The Journal of the Association of Physicians of India 52 76 7 PMID 15633728 Farrant PB Mortimer PS Gore M 2004 Scleroderma and the taxanes Is there really a link Clin Exp Dermatol 29 4 360 2 doi 10 1111 j 1365 2230 2004 01519 x PMID 15245529 Kettaneh A Al Moufti O Tiev KP ve digerleri 2007 Occupational exposure to solvents and gender related risk of systemic sclerosis a metaanalysis of case control studies J Rheumatol 34 1 97 103 PMID 17117485 a b c d e Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi 0 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme a b c d e Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi 1 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme a b c d e Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi 2 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme a b c d e Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi 3 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme