Arap, Juliusz Słowacki'nin Kasım 1830'da Varşova'da yazdığı bir şiirdir. Ancak şiir, Nisan 1832'de Słowacki'nin Şiir adlı eserinin ilk cildinde yayınlandı. Słowacki'nin Michał Rola Skibnicki'ye ithaf ettiği bu koleksiyondaki iki doğu şiirinden biridir.
İçindekiler
Konuşulan özne ve aynı zamanda eserin kahramanı, bozkırları bir deve üzerinde tek başına gezen, dünyaya nefret duyan, kötülük yapmak ve gördüğü her yerde insanların mutluluğunu almak isteyen isimsiz Araptır. Eser, Arap'ın yıkıcı faaliyetini gösteren dört bölümden oluşmaktadır.
İlk resim, sahip olduklarından mutlu olan fakir bir balıkçı ve inci dansçısını göstermektedir. Bir Arap, daha önce seyahat eden kervanlardan birinden yağmalanmış değerli bir inciyi denizin derinliklerine atarak huzurunu bozar. İnciyi bulma ümidiyle ve ona verebileceği büyük servetle kandırılan balıkçı dinginliğini kaybeder.
Şiirin ikinci kısmı, kervanın tamamının ölmesine sebep olan zehirlenmiş bir kuyuya odaklanmaktadır. Kaynağı bulmanın ilk sevinç çığlıkları hızla ölenlerin inlemelerine dönüşür. Yalnızca bir yaşlı adamın bir başkasıyla su içmeye vakti yoktu ve şimdi beş oğlunun ayrılışını izliyor. Kuyudan aldığı suyu tadıp ölümde teselli bulamaması için Arap onu kaçırarak kirlenmiş pınardan uzaklaştırır.
Arap, bir devekuşu avlarken bakirenin neşe saçtığını fark eder. Mutluluğunun sebebi Solim'e olan sevgidir. Arap çocuğu öldürür, ancak kız hala mutludur, Solim'in onu her gece hayalet şeklinde ziyaret ettiğini ve kanıyla beslendiğini iddia eder. Kız, onun için hayatını feda edebildiği için mutludur. Arap, Solim'in cesedini bulur ve hayalet yeniden ortaya çıkmasın diye kafasını keser.
Arap'ı rahatsız eden sadece insan mutluluğu değildir. Doğanın güzelliğinden de hoşlanmaz. Palmiye ağacının ve ondan akan pınarın gizli aşkını keşfettiğinde, ağacı ateşe vermeye karar verir.
Anlatı bölümlerinin her biri, yansıtıcı-açıklayıcı bir bölümle bitiyor. İlkinde Arap, intikamcı kalbini taşlaşmış bir deniz altı mercanına benzetiliyor; ikincisinde ölmekte olan bir salyangoz kabuğuna; üçüncüsünde, cesedin üstünde uçuşan akbabaya (bu bölümde Arap, kendisini yeryüzünde kalan en mutlu adam olarak tanımlıyor) son bölümde ise ölümün yaklaştığını hisseden bir insana benzetilmektedir. Son bölümde Arap, cennete gitmek istemiyor ama peygamberden güneşle kaplı bozkırda kendisini tekrar yaratmasını ve düşmanlarının ölümüne mutlak yalnızlık içinde tadını çıkarmak istiyor.
Analiz
Arap, Szanfary'nin önceki kıtalarına dayanan bir şiirdir. Słowacki, eserinde Szanfary'nin eserindeki geleneksel kurgusal unsurları çıkardı. Szanfary'nin aksine, yeni şiirdeki isimsiz Arap, dünyadan kopuk, pasif ve yalnız değil, aktif ve hastalıklı bir şekilde dünyada karşılaştığı mutluluğun tüm tezahürleriyle mücadele etmeye çalışmaktadır. Böylesine aşırı duyguları deneyimleyen Arap, zamanla romantik bir çöküş yaşayan bir kahramana dönmüştür.
Şair psikolojik katmana odaklanır: suçların hiçbirini doğru bir şekilde tanımlamaz, ancak duygusal durumlara odaklanır. Bu açıdan Juliusz Kleiner, Słowacki'nin çalışmalarını yenilikçi olarak nitelendiriyor. Mickiewicz, kahramanlarını yaratırken onlara zengin bir kişilik verir, ancak ahlaki konulara odaklanır. Kleiner'e göre Słowacki, Alman edebiyatında psikolojinin öncüsü olan Goethe'nin Polonya versiyonu olarak tanımlar. Bunlar henüz ustaca gölgelenmiş duygular değil, güçlü bir şekilde vurgulanan bir tutkudur. Geçmişte verilen belirsiz zararlar, Arap'ın dünyaya karşı nefret duymasına sebep olmuştur. Kahraman sadece insanları yok etmekle kalmaz, doğada keşfettiği güzelliğe de dayanamaz.
Eserin dikkatlice planlanmış bir kompozisyonu var. Słowacki, byronik kahraman tekniğini kullanır: her hikâye bağımsız bir kısa hikâye olabilir ve diğer hikâyelerle birlikte şiirin birliğini oluşturur. Her epik pasaj, hikâyeyi bitiren şiirsel kıtada kısa bir özet bulur. Kahramanı o kadar gizemli bir zamana özgüdür ki, onun hakkında neredeyse hiçbir şey söylenemez. Ancak bu durum okumayı hiçbir şekilde engellemez. Şair zalim şeylerden söz etse de şiirsel imgeleme burada çok hassastır ve bu da şiirin içeriği ile biçimi arasında tuhaf bir tezat yaratır.
Kaynakça
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 25 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 25 Mayıs 2021.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 25 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 25 Mayıs 2021.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 25 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Mayıs 2021.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 25 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Mayıs 2021.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 25 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 25 Mayıs 2021.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Arap Juliusz Slowacki nin Kasim 1830 da Varsova da yazdigi bir siirdir Ancak siir Nisan 1832 de Slowacki nin Siir adli eserinin ilk cildinde yayinlandi Slowacki nin Michal Rola Skibnicki ye ithaf ettigi bu koleksiyondaki iki dogu siirinden biridir EserIcindekilerKonusulan ozne ve ayni zamanda eserin kahramani bozkirlari bir deve uzerinde tek basina gezen dunyaya nefret duyan kotuluk yapmak ve gordugu her yerde insanlarin mutlulugunu almak isteyen isimsiz Araptir Eser Arap in yikici faaliyetini gosteren dort bolumden olusmaktadir Ilk resim sahip olduklarindan mutlu olan fakir bir balikci ve inci danscisini gostermektedir Bir Arap daha once seyahat eden kervanlardan birinden yagmalanmis degerli bir inciyi denizin derinliklerine atarak huzurunu bozar Inciyi bulma umidiyle ve ona verebilecegi buyuk servetle kandirilan balikci dinginligini kaybeder Siirin ikinci kismi kervanin tamaminin olmesine sebep olan zehirlenmis bir kuyuya odaklanmaktadir Kaynagi bulmanin ilk sevinc cigliklari hizla olenlerin inlemelerine donusur Yalnizca bir yasli adamin bir baskasiyla su icmeye vakti yoktu ve simdi bes oglunun ayrilisini izliyor Kuyudan aldigi suyu tadip olumde teselli bulamamasi icin Arap onu kacirarak kirlenmis pinardan uzaklastirir Arap bir devekusu avlarken bakirenin nese sactigini fark eder Mutlulugunun sebebi Solim e olan sevgidir Arap cocugu oldurur ancak kiz hala mutludur Solim in onu her gece hayalet seklinde ziyaret ettigini ve kaniyla beslendigini iddia eder Kiz onun icin hayatini feda edebildigi icin mutludur Arap Solim in cesedini bulur ve hayalet yeniden ortaya cikmasin diye kafasini keser Arap i rahatsiz eden sadece insan mutlulugu degildir Doganin guzelliginden de hoslanmaz Palmiye agacinin ve ondan akan pinarin gizli askini kesfettiginde agaci atese vermeye karar verir Anlati bolumlerinin her biri yansitici aciklayici bir bolumle bitiyor Ilkinde Arap intikamci kalbini taslasmis bir deniz alti mercanina benzetiliyor ikincisinde olmekte olan bir salyangoz kabuguna ucuncusunde cesedin ustunde ucusan akbabaya bu bolumde Arap kendisini yeryuzunde kalan en mutlu adam olarak tanimliyor son bolumde ise olumun yaklastigini hisseden bir insana benzetilmektedir Son bolumde Arap cennete gitmek istemiyor ama peygamberden gunesle kapli bozkirda kendisini tekrar yaratmasini ve dusmanlarinin olumune mutlak yalnizlik icinde tadini cikarmak istiyor AnalizArap Szanfary nin onceki kitalarina dayanan bir siirdir Slowacki eserinde Szanfary nin eserindeki geleneksel kurgusal unsurlari cikardi Szanfary nin aksine yeni siirdeki isimsiz Arap dunyadan kopuk pasif ve yalniz degil aktif ve hastalikli bir sekilde dunyada karsilastigi mutlulugun tum tezahurleriyle mucadele etmeye calismaktadir Boylesine asiri duygulari deneyimleyen Arap zamanla romantik bir cokus yasayan bir kahramana donmustur Sair psikolojik katmana odaklanir suclarin hicbirini dogru bir sekilde tanimlamaz ancak duygusal durumlara odaklanir Bu acidan Juliusz Kleiner Slowacki nin calismalarini yenilikci olarak nitelendiriyor Mickiewicz kahramanlarini yaratirken onlara zengin bir kisilik verir ancak ahlaki konulara odaklanir Kleiner e gore Slowacki Alman edebiyatinda psikolojinin oncusu olan Goethe nin Polonya versiyonu olarak tanimlar Bunlar henuz ustaca golgelenmis duygular degil guclu bir sekilde vurgulanan bir tutkudur Gecmiste verilen belirsiz zararlar Arap in dunyaya karsi nefret duymasina sebep olmustur Kahraman sadece insanlari yok etmekle kalmaz dogada kesfettigi guzellige de dayanamaz Eserin dikkatlice planlanmis bir kompozisyonu var Slowacki byronik kahraman teknigini kullanir her hikaye bagimsiz bir kisa hikaye olabilir ve diger hikayelerle birlikte siirin birligini olusturur Her epik pasaj hikayeyi bitiren siirsel kitada kisa bir ozet bulur Kahramani o kadar gizemli bir zamana ozgudur ki onun hakkinda neredeyse hicbir sey soylenemez Ancak bu durum okumayi hicbir sekilde engellemez Sair zalim seylerden soz etse de siirsel imgeleme burada cok hassastir ve bu da siirin icerigi ile bicimi arasinda tuhaf bir tezat yaratir Kaynakca Arsivlenmis kopya PDF 25 Mayis 2021 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 25 Mayis 2021 Arsivlenmis kopya PDF 25 Mayis 2021 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 25 Mayis 2021 Arsivlenmis kopya 25 Mayis 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Mayis 2021 Arsivlenmis kopya 25 Mayis 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Mayis 2021 Arsivlenmis kopya PDF 25 Mayis 2021 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 25 Mayis 2021