Bakla Tepe Höyüğü, İzmir il merkezinin 30 km. güneyinde, Menderes (Cumaovası) ilçesinde, Tahtalı Barajı nedeniyle terk edilen Bulgurca Çiftlik Köyü'nün hemen yakınında yer alan bir Höyüktür. Yıllardır bakla yetiştirilen bir alan olduğundan Köy'de Bakla Tepe olarak bilinmekteydi. Tarihöncesi bir yerleşimin höyükten köy altına kadar uzandığı, sapılan sondalardan anlaşılmaktadır.
Arkeolojik Höyük | |
Adı: | Bakla Tepe Höyüğü |
il: | İzmir |
İlçe: | Menderes |
Köy: | Bulgurca |
Türü: | Höyük |
Tescil durumu: | Tescilli |
Tescil No ve derece: | 4066 / 1 |
Tescil tarihi: | 12.11.1992 |
Araştırma yöntemi: | Kazı |
Araştırma yöntemi: | Kazı |
Höyük, 250 metre çapında, 20 metre yükseklikte doğal bir kayalık yükseltidir. Tepenin üstü 70 metre çapa varan bir düzlüktür. Yerleşmenin, MÖ 4. ve 3. bin yıllarda deniz ticaretini besleyen geri bölgede yer alan bir yerleşim olduğu, zengin buluntularla desteklenmelidir. I. Dünya Savaşı yıllarında tepede bir top mevzii açılmıştır. Daha sonra bu çukur köylülerce, yakındaki Klasik Dönem yerleşmesinden taşınan toprakla kapatılmış, daha da bir tahribata neden olmuştur. Ayrıca ev yapımında höyükten taş alınması ilave tahribatlara yol açmıştır.
Kazılar
Höyük ilk olarak tarafından tespit edilmiştir. Yerleşmede ilk olarak İzmir Arkeoloji Müzesi tarafından 1993-94 yıllarında yüzey araştırmaları ve sondajlar yapılmış, kazılar 1995-98 yılları arasında yapılmıştır. Höyükteki kazı ve araştırmalar, Tahtalı Barajı Kurtarma Kazısı Projesi çerçevesinde, İzmir Arkeoloji Müzesi'nin proje başkanlığını üstlendiği, Hayat Erkanal başkanlığında sürdürülmüştür. Kazı çalışmaları, Kazı Kurulunun bilimsel sorumluluğunda, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün maddi desteği ile yürütülmüştür.
Tabakalanma
Kazılar sonucunda höyüğün 'dan Erken Tunç Çağı'nin ikinci yarısına kadar iskan edildiği anlaşılmıştır. , Bakla Tepe Höyüğü'nde, Troya I ile çağdaş Erken Tunç Çağı ve Kumtepe Ib ile çağdaş Geç Kalkolitik Çağ malzemesi bulunduğunu bildirmiştir. Geç Kalkolitik Çağ yerleşimi yaklaşık 300 metre çapında açık bir yerleşim olup yerleşimi çevreleyen bir sur bulunmamaktadır. Bu dönemde en az dört farklı evrede iskan edildiği anlaşılmaktadır.
Buluntular
Geç Kalkolitik
Tüm Geç Kalkolitik yapıları bir taş temel üzerine kamış, dal ve çamur kullanılarak çıkılan duvarlarla inşa edilmiştir. Taban, çakıl taşları ya da yumruk büyüklüğünde taşlarla döşelidir. Yapılar arasında çakıl döşeli sokaklar ortaya çıkarılmıştır. Tüm Kalkolitik evrelerinde yapıların yangın geçirdiği görülmektedir.
Ulaşılan buluntulara dayanılarak höyüğü iskan eden Kalkolitik topluluğun tarımcı bir topluluk olduğu rahatlıkla söylenebilir. Bulunan bir ucu ızgaralı yapıların, üzerleri kargı ya da ahşam malzemeyle kapatılarak taban altından hava akımı sağlandığı ve buralarda üretim fazlası tahılı depolamakta kullanıldığı düşünülmektedir. Ayrıca 1,3 metre çapında dairesel planlı, tabanı taş döşeli yapıların da depo amaçlı kullanılmış olması kuvvetle muhtemeledir.
Bu tarım toplumunun bir maden ve dokuma endüstrisi geliştirdiği anlaşılmaktadır. Kazılarda bolca maden buluntu, cüruf ve potalar gibi buluntu, gelişkin bir maden endüstrisine işaret etmektedir. Kazı alanından toplanan cüruf üzerinde yapılan incelemeler, bakır ergitilmesi sırasında ortaya çıktığını ve işlemin pota içinde yapıldığını kesin biçimde göstermektedir. İncelemelerin sonucu, oksitli bakır cevherinin pota içinde odun kömürü (indirgeyici olarak) eklenerek ergitildiğini ortaya koymaktadır. Bu işlem, [[Liman Tepe Höyüğü'ndeki işlemle aynıdır. Gelişkin bir dokuma endüstrisinin varlığını, kazılarda ele geçen dokuma tezgâhı ağırlıklarından (ağırşak) anlamak mümkündür.
Taban altlarında, iri küpler (pithos) içinde gömülen bebekler bulunmuştur. Hacker (ana rahmindeki gibi) küplere yerleştirilen bu bebeklerin yanında herhangi bir gömü hediyesine rastlanmamıştır.
Erken Tunç
Erken Tunç Çağı evresinde yerleşimde önemli değişiklikler olmuştur. Öncelikle höyüğün etrafı surla çevrilmiş, yer yer hendekler kazılmıştır. Mimari da, yine taş temellere dayanmakla birlikte duvarların yapımında kerpiç kullanılmaya başlanmıştır. Birbirinde ayrı yapılar yerine ortak çatılar ve duvarlarla dikdörtgen planlı yapılar görülür.
Kalkolitik evre mezarları yerleşmenin dışında olup üç farklı tiptedir. Dört taraftan iri levha taşlarla kuşatılmış mezarlar, pithos mezarlar ve sıradan toprak mezarlar bulunmuştur. Üç mezar türünde de ölüler hacker durumunda gömülmektedir ve farklı olarak gömüt hediyeleri konulmuştur. Bronz kısa hançer, ok uçları, gümüşten süs eşyaları başlıcalarıdır.
Bu yerleşimi bir boş dönem izlemektedir. Erken Tunç Çağı II'nin sonlarında bölgenin yeniden iskan edildiği görülmektedir. Ancak bu iskan, öncekilerden son derece belirgin bir biçimde küçük ve düzensizdir. Baraj gölünün dolmaya başlamasıyla köy boşaltılınca, köyde yapılan sondajlarda geniş bir mezarlık bulunmuştur. Höyüğün güneyindeki pithos mezarlardan oluşan bu mezar alanı kabaca 700 metrekarelik bir alan olarak görülmektedir. Bazı pithosların içine, öncekinin kemikleri dibe doğru itilerek birden fazla insan gömüldüğü görülmektedir. Altı kafatasının aynı pithos içinde olduğu görülmüştür. Bu evrede bulunan seramik örnekleri, bu dönemde Anadolu'dan batı Ege'ye doğru bilinen bir "kültür transferinin" izleri olarak tanımlanmıştır.
Ayrıca Erken Tunç Çağı yapı katmanında, fakat Geç Tunç Çağı'na ait Miken anıtsal mezar odası ve Ege - Anadolu kültürel özelliklerini sentezleyen bir mezar kompleksi bulunmuştur. Yapılan araştırmalarda, tabanı çok düzgün biçimde çakıl döşeli mezar odasında yerel örnekler yanı sıra boyalı ithal Miken seramiği de bulunmuştur. Bunlar yanında Miken tarzı fildişi, altın, taş ve kemik buluntular ele geçmiştir. Gömüt hediyeleri yönünden son derece zengin olan mezarın, yerel bir aristokrat ve ailesine ait olduğu kesindir. Mezar odasındaki kemiklerin yanmış olması, ölü yakma geleneğine bir göndermedir.
Mezar odasında bulunan insan kemikleri ve diğer buluntular üzerinde yapılan incelemelerde,
- Ölülerin, ölümden kısa bir süre sonra, gömüt hediyeleriyle birlikte, mezar dışında yakılarak küplere konulduğu ve sonra mezar odasına getirildiği,
- mezar odasında bulunan yanmış kaplumbağa parçaları, Geç Tunç Çağı Bakla Tepe'nin "kaplumbağa kültü" geliştirdiğini göstermektedir. Ayrıca yanmış çeşitli hayvan kemikleri, ateşe bu hayvanların da atıldığı,
- yakma işlemi 950 °C üstünde bir ısıda gerçekleştirildiği,
- mezara biri çocuk olmak üzere en az 12 kişi gömüldüğü,
- bu kültürde her yaştan ve cinsiyetten insanın yakılarak gömüldüğü,
anlaşılmaktadır.
Bakla Tepe Höyüğü'nde bulunan obsidiyen malzemenin çokluğu, burasının bir obsidiyen atölyesi olduğunu düşündürmektedir. Obsidiyen hammaddesi Adası'ndan sağlandığı kabul edilmektedir. Sonuç olarak Erken Tunç Çağı I'de Bakla Tepe'nin obsidiyen işlemesinde ileri bir düzeye ulaşmış olduğu, ele geçen buluntulara dayanılarak söylenebilir.
Değerlendirme
Yerleşme özellikle ticaret ve kültürel temaslar yönünden oldukça elverişli bir konuma sahiptir. Cumaovası'na hakim konumunun yanı sıra bu ova üzerinden kuzeyde İzmir Körfezi'ne, güneydoğuda 'ne, Vadisiyle Ovası'na ve güneybatıdaki Vadisi'ne bağlantılıdır. Söz konusu vadi Kolophon ve Klaros gibi antik yerleşimlerin yer aldığı bir vadidir.
Orta Anadolu'dan Suriye'ye kadar uzanan bölgede bulunan belirli kap örnekleri Bakla Tepe Höyüğü'nün Erken Tunç Çağı II evresinde bulunmuş olması İzmir'in, Anadolu ile Ege kültür bölgeleri arasında bir geçiş hattı olduğunu göstermektedir.
Notlar
- ^ ODTÜ öğretim üyesi, Kentsel Koruma, Yerleşim Arkeolojisi, Kültürel Miras Yönetimi -
- ^ Tahtalı Barajı Kurtarma Kazısı Projesi'nin başkanlığı İzmir Arkeoloji Müzesi Müdürü Turhan Özkan tarafından üstlenilmiştir.
- ^ Dokuz Eylül Üniversitesi Fen – Edebiyat Fakültesi, Arkeoloji Bölüm Başkanı
Dış bağlantılar
- T. C. Kültür Bakanlığı Antılar ve Müzeler Genel Müdürlüğü, 18., 19., 20. ve 21. Kazı Sonuçları Toplantısı, Bakla Tepe Kazı Sonuçları Raporları
- Harita24 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Kaynakça
- ^ a b c TAY – Yerleşme Dönem Ayrıntıları[]
- ^ a b Hayat Erkal, Turhan Özkan, 1995 Bakla Tepe Kazıları 18. Kazı Sonuçları Toplantısı – 1996 Sh.: 261
- ^ (PDF). 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Şubat 2012.
- ^ İdol Arkeoloji ve Arkeologlar Derneği Dergisi, 2000 – Sayı 6 Sh.: 27
- ^ a b 18. Kazı Sonuçları Toplantısı Sh.: 262
- ^ a b c d e f g h i j . 17 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Şubat 2012.
- ^ Ergun Kaptan, Bakla Tepe'de Eski Metalürjiye Ait Buluntular XIII. Arkeometri Sonuçları Toplantısı, 1998 Sh.: 103,104
- ^ Ergun Kaptan, Bakla Tepe'de Eski Metalurjiye Ait Buluntular XIII. Arkeometri Sonuçları Toplantısı, 1998 Sh.: 109
- ^ Gülsüm Yalçın, Hülya Karaoğlan, MÖ II Bin'de Anadolu'da Dokumacılık Ulusal Meslek Yüksekokulları Öğrenci Sempozyumu Ekim - 2010 Düzce
- ^ Doç. Dr. Yılmaz Selim Erdal, Bakla Tepe Geç Tunç Çağı Mezarından Gün Işığına Çıkarılan Yanmış İnsan İskelet Kalıntılarının Antropolojik Analizi Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2002, Sayı 12
- ^ Neyir Kolonkaya – Bostancı, Bakle Tepe Erken Tunç Çağı I Dönemi Obsidiyen Atölyesi, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2006, Sayı 2
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bakla Tepe Hoyugu Izmir il merkezinin 30 km guneyinde Menderes Cumaovasi ilcesinde Tahtali Baraji nedeniyle terk edilen Bulgurca Ciftlik Koyu nun hemen yakininda yer alan bir Hoyuktur Yillardir bakla yetistirilen bir alan oldugundan Koy de Bakla Tepe olarak bilinmekteydi Tarihoncesi bir yerlesimin hoyukten koy altina kadar uzandigi sapilan sondalardan anlasilmaktadir Arkeolojik HoyukAdi Bakla Tepe Hoyuguil IzmirIlce MenderesKoy BulgurcaTuru HoyukTescil durumu TescilliTescil No ve derece 4066 1Tescil tarihi 12 11 1992Arastirma yontemi KaziArastirma yontemi Kazi Hoyuk 250 metre capinda 20 metre yukseklikte dogal bir kayalik yukseltidir Tepenin ustu 70 metre capa varan bir duzluktur Yerlesmenin MO 4 ve 3 bin yillarda deniz ticaretini besleyen geri bolgede yer alan bir yerlesim oldugu zengin buluntularla desteklenmelidir I Dunya Savasi yillarinda tepede bir top mevzii acilmistir Daha sonra bu cukur koylulerce yakindaki Klasik Donem yerlesmesinden tasinan toprakla kapatilmis daha da bir tahribata neden olmustur Ayrica ev yapiminda hoyukten tas alinmasi ilave tahribatlara yol acmistir KazilarHoyuk ilk olarak tarafindan tespit edilmistir Yerlesmede ilk olarak Izmir Arkeoloji Muzesi tarafindan 1993 94 yillarinda yuzey arastirmalari ve sondajlar yapilmis kazilar 1995 98 yillari arasinda yapilmistir Hoyukteki kazi ve arastirmalar Tahtali Baraji Kurtarma Kazisi Projesi cercevesinde Izmir Arkeoloji Muzesi nin proje baskanligini ustlendigi Hayat Erkanal baskanliginda surdurulmustur Kazi calismalari Kazi Kurulunun bilimsel sorumlulugunda Devlet Su Isleri Genel Mudurlugu nun maddi destegi ile yurutulmustur TabakalanmaKazilar sonucunda hoyugun dan Erken Tunc Cagi nin ikinci yarisina kadar iskan edildigi anlasilmistir Bakla Tepe Hoyugu nde Troya I ile cagdas Erken Tunc Cagi ve Kumtepe Ib ile cagdas Gec Kalkolitik Cag malzemesi bulundugunu bildirmistir Gec Kalkolitik Cag yerlesimi yaklasik 300 metre capinda acik bir yerlesim olup yerlesimi cevreleyen bir sur bulunmamaktadir Bu donemde en az dort farkli evrede iskan edildigi anlasilmaktadir BuluntularGec Kalkolitik Tum Gec Kalkolitik yapilari bir tas temel uzerine kamis dal ve camur kullanilarak cikilan duvarlarla insa edilmistir Taban cakil taslari ya da yumruk buyuklugunde taslarla doselidir Yapilar arasinda cakil doseli sokaklar ortaya cikarilmistir Tum Kalkolitik evrelerinde yapilarin yangin gecirdigi gorulmektedir Ulasilan buluntulara dayanilarak hoyugu iskan eden Kalkolitik toplulugun tarimci bir topluluk oldugu rahatlikla soylenebilir Bulunan bir ucu izgarali yapilarin uzerleri kargi ya da ahsam malzemeyle kapatilarak taban altindan hava akimi saglandigi ve buralarda uretim fazlasi tahili depolamakta kullanildigi dusunulmektedir Ayrica 1 3 metre capinda dairesel planli tabani tas doseli yapilarin da depo amacli kullanilmis olmasi kuvvetle muhtemeledir Bu tarim toplumunun bir maden ve dokuma endustrisi gelistirdigi anlasilmaktadir Kazilarda bolca maden buluntu curuf ve potalar gibi buluntu geliskin bir maden endustrisine isaret etmektedir Kazi alanindan toplanan curuf uzerinde yapilan incelemeler bakir ergitilmesi sirasinda ortaya ciktigini ve islemin pota icinde yapildigini kesin bicimde gostermektedir Incelemelerin sonucu oksitli bakir cevherinin pota icinde odun komuru indirgeyici olarak eklenerek ergitildigini ortaya koymaktadir Bu islem Liman Tepe Hoyugu ndeki islemle aynidir Geliskin bir dokuma endustrisinin varligini kazilarda ele gecen dokuma tezgahi agirliklarindan agirsak anlamak mumkundur Taban altlarinda iri kupler pithos icinde gomulen bebekler bulunmustur Hacker ana rahmindeki gibi kuplere yerlestirilen bu bebeklerin yaninda herhangi bir gomu hediyesine rastlanmamistir Erken Tunc Erken Tunc Cagi evresinde yerlesimde onemli degisiklikler olmustur Oncelikle hoyugun etrafi surla cevrilmis yer yer hendekler kazilmistir Mimari da yine tas temellere dayanmakla birlikte duvarlarin yapiminda kerpic kullanilmaya baslanmistir Birbirinde ayri yapilar yerine ortak catilar ve duvarlarla dikdortgen planli yapilar gorulur Kalkolitik evre mezarlari yerlesmenin disinda olup uc farkli tiptedir Dort taraftan iri levha taslarla kusatilmis mezarlar pithos mezarlar ve siradan toprak mezarlar bulunmustur Uc mezar turunde de oluler hacker durumunda gomulmektedir ve farkli olarak gomut hediyeleri konulmustur Bronz kisa hancer ok uclari gumusten sus esyalari baslicalaridir Bu yerlesimi bir bos donem izlemektedir Erken Tunc Cagi II nin sonlarinda bolgenin yeniden iskan edildigi gorulmektedir Ancak bu iskan oncekilerden son derece belirgin bir bicimde kucuk ve duzensizdir Baraj golunun dolmaya baslamasiyla koy bosaltilinca koyde yapilan sondajlarda genis bir mezarlik bulunmustur Hoyugun guneyindeki pithos mezarlardan olusan bu mezar alani kabaca 700 metrekarelik bir alan olarak gorulmektedir Bazi pithoslarin icine oncekinin kemikleri dibe dogru itilerek birden fazla insan gomuldugu gorulmektedir Alti kafatasinin ayni pithos icinde oldugu gorulmustur Bu evrede bulunan seramik ornekleri bu donemde Anadolu dan bati Ege ye dogru bilinen bir kultur transferinin izleri olarak tanimlanmistir Ayrica Erken Tunc Cagi yapi katmaninda fakat Gec Tunc Cagi na ait Miken anitsal mezar odasi ve Ege Anadolu kulturel ozelliklerini sentezleyen bir mezar kompleksi bulunmustur Yapilan arastirmalarda tabani cok duzgun bicimde cakil doseli mezar odasinda yerel ornekler yani sira boyali ithal Miken seramigi de bulunmustur Bunlar yaninda Miken tarzi fildisi altin tas ve kemik buluntular ele gecmistir Gomut hediyeleri yonunden son derece zengin olan mezarin yerel bir aristokrat ve ailesine ait oldugu kesindir Mezar odasindaki kemiklerin yanmis olmasi olu yakma gelenegine bir gondermedir Mezar odasinda bulunan insan kemikleri ve diger buluntular uzerinde yapilan incelemelerde Olulerin olumden kisa bir sure sonra gomut hediyeleriyle birlikte mezar disinda yakilarak kuplere konuldugu ve sonra mezar odasina getirildigi mezar odasinda bulunan yanmis kaplumbaga parcalari Gec Tunc Cagi Bakla Tepe nin kaplumbaga kultu gelistirdigini gostermektedir Ayrica yanmis cesitli hayvan kemikleri atese bu hayvanlarin da atildigi yakma islemi 950 C ustunde bir isida gerceklestirildigi mezara biri cocuk olmak uzere en az 12 kisi gomuldugu bu kulturde her yastan ve cinsiyetten insanin yakilarak gomuldugu anlasilmaktadir Bakla Tepe Hoyugu nde bulunan obsidiyen malzemenin coklugu burasinin bir obsidiyen atolyesi oldugunu dusundurmektedir Obsidiyen hammaddesi Adasi ndan saglandigi kabul edilmektedir Sonuc olarak Erken Tunc Cagi I de Bakla Tepe nin obsidiyen islemesinde ileri bir duzeye ulasmis oldugu ele gecen buluntulara dayanilarak soylenebilir DegerlendirmeYerlesme ozellikle ticaret ve kulturel temaslar yonunden oldukca elverisli bir konuma sahiptir Cumaovasi na hakim konumunun yani sira bu ova uzerinden kuzeyde Izmir Korfezi ne guneydoguda ne Vadisiyle Ovasi na ve guneybatidaki Vadisi ne baglantilidir Soz konusu vadi Kolophon ve Klaros gibi antik yerlesimlerin yer aldigi bir vadidir Orta Anadolu dan Suriye ye kadar uzanan bolgede bulunan belirli kap ornekleri Bakla Tepe Hoyugu nun Erken Tunc Cagi II evresinde bulunmus olmasi Izmir in Anadolu ile Ege kultur bolgeleri arasinda bir gecis hatti oldugunu gostermektedir Notlar ODTU ogretim uyesi Kentsel Koruma Yerlesim Arkeolojisi Kulturel Miras Yonetimi Tahtali Baraji Kurtarma Kazisi Projesi nin baskanligi Izmir Arkeoloji Muzesi Muduru Turhan Ozkan tarafindan ustlenilmistir Dokuz Eylul Universitesi Fen Edebiyat Fakultesi Arkeoloji Bolum BaskaniDis baglantilarT C Kultur Bakanligi Antilar ve Muzeler Genel Mudurlugu 18 19 20 ve 21 Kazi Sonuclari Toplantisi Bakla Tepe Kazi Sonuclari Raporlari Harita24 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kaynakca a b c TAY Yerlesme Donem Ayrintilari olu kirik baglanti a b Hayat Erkal Turhan Ozkan 1995 Bakla Tepe Kazilari 18 Kazi Sonuclari Toplantisi 1996 Sh 261 PDF 5 Mart 2016 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 26 Subat 2012 Idol Arkeoloji ve Arkeologlar Dernegi Dergisi 2000 Sayi 6 Sh 27 a b 18 Kazi Sonuclari Toplantisi Sh 262 a b c d e f g h i j 17 Ocak 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 26 Subat 2012 Ergun Kaptan Bakla Tepe de Eski Metalurjiye Ait Buluntular XIII Arkeometri Sonuclari Toplantisi 1998 Sh 103 104 Ergun Kaptan Bakla Tepe de Eski Metalurjiye Ait Buluntular XIII Arkeometri Sonuclari Toplantisi 1998 Sh 109 Gulsum Yalcin Hulya Karaoglan MO II Bin de Anadolu da Dokumacilik Ulusal Meslek Yuksekokullari Ogrenci Sempozyumu Ekim 2010 Duzce Doc Dr Yilmaz Selim Erdal Bakla Tepe Gec Tunc Cagi Mezarindan Gun Isigina Cikarilan Yanmis Insan Iskelet Kalintilarinin Antropolojik Analizi Hacettepe Universitesi Edebiyat Fakultesi Dergisi 2002 Sayi 12 Neyir Kolonkaya Bostanci Bakle Tepe Erken Tunc Cagi I Donemi Obsidiyen Atolyesi Hacettepe Universitesi Edebiyat Fakultesi Dergisi 2006 Sayi 2