Dîn-i İlâhî, 1582'de Bâbür İmparatoru Ekber Şah tarafından kurulan ve o bölgede hâkim olan Budizm, Cayinizm, Hristiyanlık, Hinduizm, İslam, Sihizm, Zerdüştlük (diğer adıyla Mecusîlik) gibi dinleri birleştirmeyi ve böylece tebaasının tek bir dine inanmasını öngören yeni bir dinin adıdır.
Kuruluşu
Ekber Şah, farklı dinlere sahip olan tebaasını ortak tek bir din çatısı altında birleştirme projesiyle kendine mahsus ve birlik içinde bir imparatorluk kurmaya çalışmış, bu amaçla Senkretik bir din kurmayı plânlamıştır.
Tebaasının manevî liderliğini üstlenmeyi amaçlayan Ekber Şah, farklı dinlerin âlimlerini kendisine bağlamaya çalıştı. 1580'lere doğru Zerdüştlüğe meyleden Ekber Şah, bir süre bir Zerdüşt gibi yaşayarak sarayda gece gündüz ateş yakılmasını emredip bu ateşin söndürülmemesi görevini Ebu-l Fadl'a verdi. Ekber Şah, aynı dönemde Caynizm ve Sih inançlarının temsilcilerini de sarayında bulundurdu. 1579 yılından itibaren, Portekizli işgalcilerle birlikte gelen Cizvit papazlarını da sarayında uzun süre misafir etti. Hristiyanlığı öğrenmeye heves edip Cizvitlere İncil'i tercüme ettirdi, kilise kurmalarına müsaade edip çocuklarının eğitimiyle onları görevlendirdi. Fakat teslis inancını kabullenemedi.
Ekber Şah, sulh-i küllî düşüncesini Müslümanlara kabul ettirmek için onlar üzerinde manevî otorite kurmanın yollarını aradı ve halk arasında o zamanlar yaygın olan mehdiyet düşüncesini kullandı. Bu düşünceye karşı en büyük engel olarak ulemâyı gördü. 1575'te başkent Fetihpur Sikri'de Divanhane adı verilen bir ibadethane yaptırıp burada Sünnî ve Şiî Müslüman âlim, edip ve mutasavvıfları bir araya getirerek dinî konularda münâzaralar tertip etti. Bu toplantılara katılan ulemâ arasındaki şahsî çekişmeler, ulemanın zaafları ve şer'î meselelerdeki anlaşmazlıkları öne çıkarılıp ulemâ ve hocaların Müslümanlar üzerindeki itibarları ve güvenilirliklerini yıprattı. Bu toplantılara daha sonra Hindu, Hristiyan ve Mecûsî âlimleri de davet eden Ekber Şah, onlara İslâm aleyhine konuşmaya müsaade etti. Bu toplantılarda İslâm'ın bedevî bir millete geldiği, Babür halkı gibi yüksek bir millete uygun olmadığı, vahyin akla aykırı olduğu, Kur'ân'ın Allah kelamı olmadığı görüşleri dile getirildi.
1579 yılında Fetihpur Sikri Ulu Camii'nde minbere çıkan Feyzi en-Nagori, Ekber Şah'ın ilâhî mertebeye yüceltildiğini ifâde eden manzûm bir hutbeyi okuyarak onu müctehid-i zaman ilan etti. Ebu'l-Fadl'a göre de Ekber Şah zamanın imamıydı, insanların Allah'ın rızasını kazanabilmeleri için o hangi yolu, hangi mezhebi seçerse, ona tâbi olmaları şarttı. Tâcü l-ârifîn lakâbıyla şöhret bulmuş Şeyh Zekeriya, insan-ı kâmil sözüyle kastedilenin Ekber Şah olduğunu ve ona mutlak itâatin dinin emirlerinden olduğunu iddia ederek ona kıble-i murâdât (ona yönelince muratların gerçekleşeceği kıble) adını vermiş, bu iddialarını delillendirmek için hadis uydurmaktan çekinmemişti. Öte yandan Ekber Şah, Taceddin Ayodhanî ile de dostluk kurmuş, bu zat vasıtasıyla Abdülkerim Cilî'nin insan-ı kâmil öğretisini kendisine uyarlamış ve kendi inancına mensup takipçilerinden huzurunda secdeye kapanmalarını istemiştir. Bâzı Brahmanlar da Ekber Şah'ın Vişnu'nun avatarı olduğunu söyleyerek onu Hinduların mabudu konumuna getirmiş, ona bağlılığın dört mertebesi olarak mal, can, namus ve dinin feda edilmesi gerektiğini, buna karşılık hikmet, şecaat, iffet ve adâletin elde edileceğini ilân etmişlerdi.
Özellikleri
Dîn-i İlâhî, on erdeme sahip olmayı emretmiştir. Bunlar cömertlik, kötü davranışlardan kaçınmak ve öfkeye hâkim olmak, dünyevî zevklerden el çekmek, dünyevî bağlardan ve meşgalelerden azâde olmak, takvâ, züht, basîret, yumuşaklık, şefkat, Allah'a bağlılık ve O'na ulaşmanın özlemini duyarak rûhun kirlerden arındırılmasıdır.
Bu din şehvet düşkünlüğü, iftira ve gurur gibi günahları şiddetle yasaklıyor, insanlar arasında eşitlik, âlicenaplık, takva, hürriyet, sabır, perhiz, sıdk, ihtiyat, nezâket gibi faziletleri esas alıyordu. İslâm'da ve bütün büyük dinlerde ortak olan bu prensiplere Cainizm'deki canlı hiçbir şeyi öldürmeme ve Katoliklerin bekârlık prensibi de dâhil edilmişti. Yeni dinde âhiret inancı yerine tenasüh benimsenmişti.
Ekber, kutsal bir kitaba sahip olduğunu iddiasında bulunmamış ve bir din adamı sınıfı da ihdas etmemiştir.
- Bu dinin inançla ilgili prensipleri şunlardı.
- Mutlak kudret sahibi bir Allah vardır.
- Güneş, Dünya'nın nimetidir. Onunla ilgili belirli anlarda özel âyinler yapılmalıdır.
- Ekber Şah, zamanın maddî ve manevî önderidir. Ona bağlılık mal, can, namus ve dinde fedakârlığı gerektirir.
Dîn-i İlâhî'ye göre günde dört kere Güneş'e ibâdet ve her gün bin defa Güneş'in adını anmak gerekliydi. Ekber, öğleden sonra belli bir vakitte güneşin alçalmasına hürmeten eğer at üzerindeyse atından iner, uykudaysa uyanırdı.
Güneş'in saltanat günü olarak kabul edilen Pazar günü düzenlenen kabul töreninde mürit adayı Şah'a yaklaşarak başındaki sarığı onun ayakları dibine bırakır, Şah da sarığı yerden alıp tekrar adayın başına koyarak onu dine kabul eder, müritten Ekber Şah'a bağlılığın dört mertebesi olarak mal, can, din ve nâmusunu fedâ edeceğine dâir sadâkat yemini etmesi istenirdi.
Ekber Şah'ın icat ettiği takvim-i ilâhî'ye göre Şah'ın tahta çıkması, nevruz ve mihrican gibi bayramlar kutlanır, bu bayramlara dinî bayramlardan daha çok önem verilirdi. Bu dönemde herkesin istediği dine girmesine, dinî vazifelerini yerine getirip ibâdethane açmalarına, fâizle borç verilmesine, eğlence yerlerinin ve kumarhanelerin devlet kontrolünde açılmasına izin verildi. Şarap içmek serbest bırakıldı, devlet tarafından içki satılan dükkânlar açıldı. Nevrûz günü şarap içmek farz olarak ilân edildi.
Yayılması
Ekber Şah'ın yeni bir din oluşturma çabasına karşı İslâm âlimi İmâm-ı Rabbânî'nin büyük mücadele vererek ve Ekber Şah'ı eleştirerek bu dinin çok yaygınlaşmasını önlediği, ancak üst düzey devlet yöneticileri arasında yayıldığı kabul edilir.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ a b "Ekber Şah" (HTML). Vikipedi. 12 Ocak 2015. 3 Temmuz 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ocak 2015.
- ^ . Yeni Bahar dergisi. 6 Aralık 2012. 15 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından (HTML) arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ocak 2015.
- ^ . 10 Eylül 2015 tarihinde kaynağından (HTML) arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ocak 2015.
Ekber Şâh’ın ölümü üzerine yerine oğlu Selim Cihangir geçti. Babasının kurduğu dîne ve sapık inanışlarına karşı olan Selim Cihangir zamanında, İmâm-ı Rabbânî gibi büyük Ehl-i sünnet âlimlerinin de gayretleriyle, küfür, bid’at ve sapıklıklarla dolu olan Ekber Şâh’ın yeni dîni tamamen ortadan kalktı.
- ^ Aydoğdu, Murat (1 Kasım 2006). . Semerkand dergisi. 8 Ocak 2015 tarihinde kaynağından (HTML) arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ocak 2015.
Bu sırada Ekber Şah’ın uygulamaları artık tahammül sınırlarının çok ötesine geçmişti. Sonunda Farukî damarı iyice kabaran İmam-ı Rabbanî Hazretleri, Ekber Şah’ın ikamet ettiği Ekber-Âbad şehrine gitti. Ekber Şah’ın yakın adamlarına şunları söyledi: “Padişah, Hak Tealâ’ya ve O’nun Rasulü’ne asi oldu. Tevbe etsin! Allah ve Rasulü’nün yolunu tutsun. Aksi halde Allah’ın kahrını, gazabını beklesin!”
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Din i Ilahi 1582 de Babur Imparatoru Ekber Sah tarafindan kurulan ve o bolgede hakim olan Budizm Cayinizm Hristiyanlik Hinduizm Islam Sihizm Zerdustluk diger adiyla Mecusilik gibi dinleri birlestirmeyi ve boylece tebaasinin tek bir dine inanmasini ongoren yeni bir dinin adidir Ekber Sah in muridlerinden Ebu l Fazl ibn Mubarek yi Ekber Sah a sunarken KurulusuEkber Sah farkli dinlere sahip olan tebaasini ortak tek bir din catisi altinda birlestirme projesiyle kendine mahsus ve birlik icinde bir imparatorluk kurmaya calismis bu amacla Senkretik bir din kurmayi planlamistir Tebaasinin manevi liderligini ustlenmeyi amaclayan Ekber Sah farkli dinlerin alimlerini kendisine baglamaya calisti 1580 lere dogru Zerdustluge meyleden Ekber Sah bir sure bir Zerdust gibi yasayarak sarayda gece gunduz ates yakilmasini emredip bu atesin sondurulmemesi gorevini Ebu l Fadl a verdi Ekber Sah ayni donemde Caynizm ve Sih inanclarinin temsilcilerini de sarayinda bulundurdu 1579 yilindan itibaren Portekizli isgalcilerle birlikte gelen Cizvit papazlarini da sarayinda uzun sure misafir etti Hristiyanligi ogrenmeye heves edip Cizvitlere Incil i tercume ettirdi kilise kurmalarina musaade edip cocuklarinin egitimiyle onlari gorevlendirdi Fakat teslis inancini kabullenemedi Ekber Sah sulh i kulli dusuncesini Muslumanlara kabul ettirmek icin onlar uzerinde manevi otorite kurmanin yollarini aradi ve halk arasinda o zamanlar yaygin olan mehdiyet dusuncesini kullandi Bu dusunceye karsi en buyuk engel olarak ulemayi gordu 1575 te baskent Fetihpur Sikri de Divanhane adi verilen bir ibadethane yaptirip burada Sunni ve Sii Musluman alim edip ve mutasavviflari bir araya getirerek dini konularda munazaralar tertip etti Bu toplantilara katilan ulema arasindaki sahsi cekismeler ulemanin zaaflari ve ser i meselelerdeki anlasmazliklari one cikarilip ulema ve hocalarin Muslumanlar uzerindeki itibarlari ve guvenilirliklerini yipratti Bu toplantilara daha sonra Hindu Hristiyan ve Mecusi alimleri de davet eden Ekber Sah onlara Islam aleyhine konusmaya musaade etti Bu toplantilarda Islam in bedevi bir millete geldigi Babur halki gibi yuksek bir millete uygun olmadigi vahyin akla aykiri oldugu Kur an in Allah kelami olmadigi gorusleri dile getirildi 1579 yilinda Fetihpur Sikri Ulu Camii nde minbere cikan Feyzi en Nagori Ekber Sah in ilahi mertebeye yuceltildigini ifade eden manzum bir hutbeyi okuyarak onu muctehid i zaman ilan etti Ebu l Fadl a gore de Ekber Sah zamanin imamiydi insanlarin Allah in rizasini kazanabilmeleri icin o hangi yolu hangi mezhebi secerse ona tabi olmalari sartti Tacu l arifin lakabiyla sohret bulmus Seyh Zekeriya insan i kamil sozuyle kastedilenin Ekber Sah oldugunu ve ona mutlak itaatin dinin emirlerinden oldugunu iddia ederek ona kible i muradat ona yonelince muratlarin gerceklesecegi kible adini vermis bu iddialarini delillendirmek icin hadis uydurmaktan cekinmemisti Ote yandan Ekber Sah Taceddin Ayodhani ile de dostluk kurmus bu zat vasitasiyla Abdulkerim Cili nin insan i kamil ogretisini kendisine uyarlamis ve kendi inancina mensup takipcilerinden huzurunda secdeye kapanmalarini istemistir Bazi Brahmanlar da Ekber Sah in Visnu nun avatari oldugunu soyleyerek onu Hindularin mabudu konumuna getirmis ona bagliligin dort mertebesi olarak mal can namus ve dinin feda edilmesi gerektigini buna karsilik hikmet secaat iffet ve adaletin elde edilecegini ilan etmislerdi OzellikleriDin i Ilahi on erdeme sahip olmayi emretmistir Bunlar comertlik kotu davranislardan kacinmak ve ofkeye hakim olmak dunyevi zevklerden el cekmek dunyevi baglardan ve mesgalelerden azade olmak takva zuht basiret yumusaklik sefkat Allah a baglilik ve O na ulasmanin ozlemini duyarak ruhun kirlerden arindirilmasidir Bu din sehvet duskunlugu iftira ve gurur gibi gunahlari siddetle yasakliyor insanlar arasinda esitlik alicenaplik takva hurriyet sabir perhiz sidk ihtiyat nezaket gibi faziletleri esas aliyordu Islam da ve butun buyuk dinlerde ortak olan bu prensiplere Cainizm deki canli hicbir seyi oldurmeme ve Katoliklerin bekarlik prensibi de dahil edilmisti Yeni dinde ahiret inanci yerine tenasuh benimsenmisti Ekber kutsal bir kitaba sahip oldugunu iddiasinda bulunmamis ve bir din adami sinifi da ihdas etmemistir Bu dinin inancla ilgili prensipleri sunlardi Mutlak kudret sahibi bir Allah vardir Gunes Dunya nin nimetidir Onunla ilgili belirli anlarda ozel ayinler yapilmalidir Ekber Sah zamanin maddi ve manevi onderidir Ona baglilik mal can namus ve dinde fedakarligi gerektirir Din i Ilahi ye gore gunde dort kere Gunes e ibadet ve her gun bin defa Gunes in adini anmak gerekliydi Ekber ogleden sonra belli bir vakitte gunesin alcalmasina hurmeten eger at uzerindeyse atindan iner uykudaysa uyanirdi Gunes in saltanat gunu olarak kabul edilen Pazar gunu duzenlenen kabul toreninde murit adayi Sah a yaklasarak basindaki sarigi onun ayaklari dibine birakir Sah da sarigi yerden alip tekrar adayin basina koyarak onu dine kabul eder muritten Ekber Sah a bagliligin dort mertebesi olarak mal can din ve namusunu feda edecegine dair sadakat yemini etmesi istenirdi Ekber Sah in icat ettigi takvim i ilahi ye gore Sah in tahta cikmasi nevruz ve mihrican gibi bayramlar kutlanir bu bayramlara dini bayramlardan daha cok onem verilirdi Bu donemde herkesin istedigi dine girmesine dini vazifelerini yerine getirip ibadethane acmalarina faizle borc verilmesine eglence yerlerinin ve kumarhanelerin devlet kontrolunde acilmasina izin verildi Sarap icmek serbest birakildi devlet tarafindan icki satilan dukkanlar acildi Nevruz gunu sarap icmek farz olarak ilan edildi YayilmasiEkber Sah in yeni bir din olusturma cabasina karsi Islam alimi Imam i Rabbani nin buyuk mucadele vererek ve Ekber Sah i elestirerek bu dinin cok yayginlasmasini onledigi ancak ust duzey devlet yoneticileri arasinda yayildigi kabul edilir Ayrica bakinizBabur Imparatorlugu Dara Sukuh Senkretizm Perennial felsefe Ahmed SirhindiKaynakca a b Ekber Sah HTML Vikipedi 12 Ocak 2015 3 Temmuz 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2015 Yeni Bahar dergisi 6 Aralik 2012 15 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan HTML arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2015 10 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan HTML arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2015 Ekber Sah in olumu uzerine yerine oglu Selim Cihangir gecti Babasinin kurdugu dine ve sapik inanislarina karsi olan Selim Cihangir zamaninda Imam i Rabbani gibi buyuk Ehl i sunnet alimlerinin de gayretleriyle kufur bid at ve sapikliklarla dolu olan Ekber Sah in yeni dini tamamen ortadan kalkti Aydogdu Murat 1 Kasim 2006 Semerkand dergisi 8 Ocak 2015 tarihinde kaynagindan HTML arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2015 Bu sirada Ekber Sah in uygulamalari artik tahammul sinirlarinin cok otesine gecmisti Sonunda Faruki damari iyice kabaran Imam i Rabbani Hazretleri Ekber Sah in ikamet ettigi Ekber Abad sehrine gitti Ekber Sah in yakin adamlarina sunlari soyledi Padisah Hak Teala ya ve O nun Rasulu ne asi oldu Tevbe etsin Allah ve Rasulu nun yolunu tutsun Aksi halde Allah in kahrini gazabini beklesin