Azərbaycanca
Беларускі
Dansk
Deutsch
Española
Français
Indonesia
Italiana
日本語
Қазақ
Lietuvos
Nederlands
Português
Русский
සිංහල
แบบไทย
Türkçe
Українська
中國人
United State
Afrikaans
Fikret Muallâ Saygı (1903, Moda, Kadıköy, İstanbul - 20 Temmuz 1967, ),Türk ressamdır. Çalkantılı ve bohem yaşam tarzı nedeniyle sadece sanatı değil, yaşamı da resim tarihine adeta bir mitoloji olarak geçmiştir.
Fikret Mualla | |
|---|---|
 Fikret Mualla'nın Moda'daki heykeli. | |
| Doğum | Fikret Mualla Saygı 1903 Moda, İstanbul |
| Ölüm | 20 Temmuz 1967 (64 yaşında) |
| Defin yeri | Karacaahmet Mezarlığı |
| Eğitim | Galatasaray Lisesi |
| Meslek | Ressam |
| Önemli eser(ler) | Baloncu ve Balıkçı Haliç ve Süleymaniye Kafe Marsilya'da Fransız İşçileri Bir Kahvede Oturan Adamlar Paris'te Bir Sokak, |
| Ebeveyn(ler) | Mehmet Ekrem Bey Emine Nevber Hanım |
Yaşamı
1903 yılında İstanbul'un Moda semtinde doğdu. Babası, Düyun-u Umumiye ikinci müdürü Ekrem Bey (Mehmet Ekrem Mualla Saygı) annesi Emine Nevber Hanım idi. Kız çocuk bekledikleri için önceden Mualla adını belirlemişlerdi, bebek erkek olunca Fikret adı eklendi. Çocukluk ve gençlik yılları Kadıköy, Bahariye çevresinde geçti. Saint Joseph ve Galatasaray liselerinde öğrenim gördü. Yatılı olarak Galatasaray Lisesi'ne verilmesinin sebebinin, kendisini derslerine çalışmaktan alıkoyan futbol tutkusu olduğu rivayet edilir. Futbolcu dayısı Hikmet Topuzer'in etkisi ile futbola çok düşkündü. 12 yaşında, Galatasaray Lisesi'nde futbol oynarken bir kaza sonucu sağ ayağının kırılması ve topal kalması ile büyük bir sarsıntı geçirdi. Çok düşkün olduğu annesinin kaybı ise onda derin izler bırakan ikinci olaydı. Okuldan kaptığı gribi eve taşıması sonucu İspanyol gribine yakalanan annesinin genç yaşta ölümü üzerine Fikret Mualla'nın hayatına suçluluk duygusu egemen oldu. Annesinin ölümünün hemen ardından babasının çok genç birisiyle yeniden evlenmesi de onu çok etkilemişti. Ardından babasının bu genç hanım yerine oğlunun tepki göstermeyeceğini düşündüğü akrabaları Behice Hanım ile evlenmesi de oğlunda benzer öfkeli bir tepki yarattı. Yaşadığı sarsıntılar Fikret Mualla'yı sinirli ve uyumsuz birisi yapmıştı. Babasının evliliğini bir türlü benimseyemeyen Fikret Mualla, 17 yaşında iken Galatasaray Lisesi'ndeki öğrenimini yarıda bırakıp İsviçre'ye mühendislik okuması için gönderildi. Bunu, evden atıldığı şeklinde yorumladı.
İsviçre'de zamanla, resmin mühendislikten daha çok ilgisini çektiğini fark etti. Savaş yıllarına rastlayan İsviçre'deki öğrencilik döneminde parasız kalmıştı. Dönemin konsolosunun (Rıza Bey) desteği sayesinde resim eğitimi almak için Almanya'ya geçti. 'nde afiş ve desinatörlük, ardından 'nde resim eğitimi aldı. Akademide Hale Asaf ile birlikte ’ın öğrencisi oldu. Almanya'da bulunduğu yıllarda babasının mali durumu bozulup para gönderemez hale gelmesinden sonra Abbas Halim Paşa’dan maddi destek gördü. Almanya'da topallığı ve utangaçlığı nedeniyle yalnızlaşan Fikret Mualla, resim yapmadığı zamanlarda içki içiyordu. İlk defa 1928 yılında Almanya'da alkol bağımlılığı nedeniyle tedavi olmak zorunda kaldı. Tedavisinin ardından İtalya ve Fransa'daki sanat merkezlerini gezdi.
İstanbul yılları
Fikret Mualla, evden gelen para kesilince geçim sıkıntısı çektiği için 1937'de Türkiye'ye döndüğünde, mezun olduğu Galatasaray Lisesi'nde ve Ayvalık Ortaokulu'nda kısa bir dönem resim dersleri verdi. Galatasaray Lisesi'nden düşük maaş almasından ötürü, Ayvalık Ortaokulu'ndaki görevinden ise Ayvalık'ta o dönemde elektrik bulunmaması nedeniyle ayrıldı, İstanbul'a döndü. İstanbul sanat çevrelerinde umduğu ilgiyi bulamadı, çalışmaları aşağılandı. Bir süre ilgisini edebiyata yöneltti. Kendisiyle benzerlikler bulduğu Schiller hakkında bir kitap yazdı. Şiller (Schiller) 1759-1805, Hayatı ve Eserleri adlı kitabı 1932'de yayımlandı. 1938 yılında Ses dergisinde yayınlanan Usera Karargahı ve Masal adlı öyküleri de onun edebiyatçı yönünün eseridir.
Mualla, bu dönemde geçimini sahne kostümleri çizerek, kitap resimleyerek sağlıyordu. İstanbul Şehir Tiyatrosu sopranosu Semiha Berksoy'a duyduğu ilginin de etkisiyle Beyoğlu semtine yerleşti. İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahnelenen Lüküs Hayat, Deli Dolu, Saz Caz gibi operetlerin kostümlerini çizdi; İsmail Hakkı Baltacıoğlu'nun Yeni Adam Dergisi'nin yazılarını resimledi, aynı dergide dönemin sanatçılarının portre desenleri ve karikatürlerini çizdi; Nâzım Hikmet'in Varan 3 adlı şiir kitabını ve Benerci Kendini Nasıl Öldürdü? adlı oyununu resimledi. Resim yapmayı da sürdürüyordu, İstanbul'un çeşitli semtlerinden manzaralar yaptı. 1934 yılında suluboya ve desenlerini sergilediği ilk sergisini açtı, ancak fazla ilgi görmedi.
İstanbul döneminde, sanatsever Salah Cimcoz, ona Moda'daki konağında rahatça çalışacağı bir yer tahsis etmişti. Bu evde Cimcoz'un üç çocuğuna (birisi ileride cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün eşi olacak Emel idi) resim dersi veriyordu. Ne var ki Salah Cimcoz ile içkili iken yaşadıkları bir tartışma sonucu konağa gidip üzerinde çalıştığı portreleri parçalayan, dev bir panoda toplu halde portrelerini çizmekte olduğu devlet büyükleri hakkında uygunsuz sözler sarfeden Fikret Mualla, sözlerinden ötürü sorgu ve tahkikata uğradı. Ömrü boyunca onu terketmeyecek polis korkusu böylece başladı. Bu olaydan sonra (1936) bir buçuk yıl süreyle Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde tedavi gördü. Hastanede ünlü doktor Mazhar Osman'ın kontrolündeydi ve Neyzen Tevfik ile aynı odayı paylaştı.
Paris yılları
Fikret Mualla, 1938 yılında babasını kaybedince yüklü bir mirasın sahibi olmuştu. Mal varlıklarını satarak Paris'e yerleşmeye karar verdi. Gitmeden önce, Abidin Dino'nun ricası üzerine 1939 Uluslararası New York Fuarı Türk Pavyonu için İstanbul konulu 30 kadar tablo yaptı. Aynı yıl Ses dergisi için çizdiği desenlerden bazıları müstehcen bulununca hakkında dava açıldı; Mualla, davadan beraat ettikten sonra 26 yıl boyunca yaşayacağı Fransa'ya gitti.
Fransa'ya gittiği dönemde ülkede Edvard Munch ve Wassily Kandinsky gibi ressamların temsilcisi olduğu dışavurumculuk akımı gündemdeydi, ressam da bu anlayıştan etkilendi. Paris'te kısa bir süre eğlenceli, lüks bir yaşam süren Fikret Mualla, II. Dünya Savaşı'nın başlaması ve ülkenin işgal edilmesi üzerine zor bir döneme girdi. Sanatçının, günlük gereksinimlerini karşılamak üzere tablolarını yok pahasına sattığı anlatılır. Alkol sorunu, polis fobisi, yurt özlemi nedeniyle yaşadığı sıkıntılar birkaç kez hastanede tedavi görmesini gerektirdi. Fikret Mualla, sıkıntılarını resim yaparak ve içki içerek atlatmaya çalışıyordu. Ressam Hale Asaf'a aşık oldu ama karşılık görmedi. İki ay için hastaneye yattı ama resmi bırakmadı. Bundan sonraki yaşamı çeşitli sanatseverlerin koruması altında sürdürdü. Mualla, hastanede kendisine resim yaptıran Dina Vierny'nin koruması altına girmişti. Burada yaptığı resimlerle 1954 yılında Paris'te Dina Vierny Gallery'de ilk sergisini açtı. 25 yıl boyunca eserlerini toplu olarak hiçbir yerde sergilememişti. O güne kadar tablolarını satın almak isteyenlar onu Paris kahvelerinde bulurlar ve genellikle eserlerini ucuza kapatırlardı. İlk sergisini de iki tablo simsarı organize etti. Sergide, eserleri büyük ilgi gören Mualla'nın tüm tabloları satıldı. Tablo simsarları, Mualla'ya vadettikleri payı vermeyerek onu dolandırmışlardı ama bu sergi sanatçıyı Paris'teki sanat çevrelerine görkemli bir şekilde tanıttı, Paris ressamı olarak tanınmasını sağladı. Birçok büyük sanatçıyla tanıştı, Picasso'nun da dikkatini çekti. İkinci sergisini ise iki yıl sonra açtı ve sergiden sonra tekrar akıl hastanesine yatırıldı. Taburcu olduğunda sanayici Lhermin ile bir anlaşma yaptı. Aynı dönemde resimlerinin sürekli alıcısı olan Madam Angles ile tanıştı.
Mualla, resimlerinde Paris şehrini konu edindi. Giderek Paris ortamında bir ün kazandı. Eserleri, koleksiyon yapanlar tarafından toplanmaya başlamıştı ancak kendisine düzenli bir hayat kuramadı. 1962 yılında felç geçiren sanatçının bakımını, kocası Alpler bölgesi senatörü olan Madame Fernande Agnes adlı sanatsever üstlendi. Raquel Agnes'in eşi Madam Fernande Agnes, onu bir bakıcı eşliğinde Reillanne'daki çiftliğine götürdü. 1967'de ölümüne kadar bu çiftlikte Madam Agnes için çok sayıda eser üretti. 1967 yılı Mayıs ayında sinir krizleri nedeniyle bir dinlenme evine yatırıldı. 20 Temmuz günü ölü bulundu. Reillane'daki Mane Mezarlığı'na gömüldü.
Cenazesinin isteğine uygun olarak yurduna getirilmesi 1974 yılında gerçekleşti. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün eşi Emel Hanım'a çocukluk yıllarında resim dersi vermiş olması ve bu sebeple Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün ilgilenmesi üzerine kemikleri İstanbul'a getirilerek Karacaahmet Mezarlığı'na gömüldü.
Sanat hayatı
Fikret Mualla mutlu olabilmek ve her şeyi unutmak için resim yapmıştı. Bu nedenle sanat dünyasındaki çeşitli akımlardan etkilenmedi, resimlerini yaparken sezgilerini kullandı, kendi tarzını yarattı. Eserlerine kendi hislerini aktardı. Coşku dolu resimler yaptı. Huysuz, uzlaşmasız kişiliğini ve mutsuz yaşamını resimlerine yansıtmadı, yaşama sevinci dolu resimler yaptı.
Şehirleri resmetmeyi seven Mualla, resimlerine İstanbul ve Paris'in insanlarını, sokaklarını, kafelerini, sirkleri, genelevleri, balıkçıları resimlerine taşımıştır. Renklerle oynamayı seven sanatçının, Henri Matisse'in renk kullanımından çok etkilendiği bilinir.
Resimlerini genellikle renkli fon kâğıtları üzerine guaj boya ile yaptı. Suluboya ve pastel malzemelerini resimlerinde sıkça kullandı. Paris sanat ortamında tanınması biraz zaman alan Fikret Mualla'nın eserlerini Picasso'nun övdüğü, hatta bir resmini satın aldığı, kendi çalışmalarından birini de ona hediye ettiği ve Fikret Muala'nın da Picasso'nun verdiği tabloyu bir rakı parasına sattığı bilinir.
Remzi Raşa, Hakkı Anlı, Abidin Dino, Selim Turan, Avni Arbaş, Nejat Devrim, Mübin Orhon ve Albert Bitran ile beraber Paris Türk Ekolü pentür sanatçılarındandır.
Fikret Mualla'nın başlıca eserleri arasında Oturan Adamlar, Kafe, Marsilya'da Fransız İşçileri Bir Kahvede, Haliç ve Süleymaniye, Paris'te Bir Sokak, Baloncu ve Balıkçı sayılabilir.
Ölümünden sonra Paris'te açık artırmaya çıkarılan resimleri de Türk devleti tarafından satın alınmış ve Ankara Resim ve Heykel Müzesi'nde bir Fikret Mualla Salonu oluşturulmuştur. 1976'da dostlarından, yakınlarından ve çeşitli koleksiyonlardan derlenen 118 resmi ile Ankara'da adına bir sergi düzenlendi. Yapıtlarının çoğu bugün özel koleksiyonlarda bulunmaktadır.
Günümüzde Paris'te Fikret Mualla Dostları Derneği adında bir dernek vardır, Bu dernek, Fikret Mualla'nın tablolarının orijinalliğini araştırmak ve ressamı tanıtmak sorumluluğunu yüklenmiştir.
Kaynakça
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Fikret Mualla Saygi 1903 Moda Kadikoy Istanbul 20 Temmuz 1967 Turk ressamdir Calkantili ve bohem yasam tarzi nedeniyle sadece sanati degil yasami da resim tarihine adeta bir mitoloji olarak gecmistir Fikret MuallaFikret Mualla nin Moda daki heykeli DogumFikret Mualla Saygi 1903 Moda IstanbulOlum20 Temmuz 1967 64 yasinda Defin yeriKaracaahmet MezarligiEgitimGalatasaray LisesiMeslekRessamOnemli eser ler Baloncu ve Balikci Halic ve Suleymaniye Kafe Marsilya da Fransiz Iscileri Bir Kahvede Oturan Adamlar Paris te Bir Sokak Ebeveyn ler Mehmet Ekrem Bey Emine Nevber HanimFikret Mualla nin Karacaahmet Mezarligi ndaki mezariFikret Mualla nin Karacaahmet Mezarligi ndaki mezariFikret Mualla in Karacaahmet Mezarligi ndaki mezar tasiYasami1903 yilinda Istanbul un Moda semtinde dogdu Babasi Duyun u Umumiye ikinci muduru Ekrem Bey Mehmet Ekrem Mualla Saygi annesi Emine Nevber Hanim idi Kiz cocuk bekledikleri icin onceden Mualla adini belirlemislerdi bebek erkek olunca Fikret adi eklendi Cocukluk ve genclik yillari Kadikoy Bahariye cevresinde gecti Saint Joseph ve Galatasaray liselerinde ogrenim gordu Yatili olarak Galatasaray Lisesi ne verilmesinin sebebinin kendisini derslerine calismaktan alikoyan futbol tutkusu oldugu rivayet edilir Futbolcu dayisi Hikmet Topuzer in etkisi ile futbola cok duskundu 12 yasinda Galatasaray Lisesi nde futbol oynarken bir kaza sonucu sag ayaginin kirilmasi ve topal kalmasi ile buyuk bir sarsinti gecirdi Cok duskun oldugu annesinin kaybi ise onda derin izler birakan ikinci olaydi Okuldan kaptigi gribi eve tasimasi sonucu Ispanyol gribine yakalanan annesinin genc yasta olumu uzerine Fikret Mualla nin hayatina sucluluk duygusu egemen oldu Annesinin olumunun hemen ardindan babasinin cok genc birisiyle yeniden evlenmesi de onu cok etkilemisti Ardindan babasinin bu genc hanim yerine oglunun tepki gostermeyecegini dusundugu akrabalari Behice Hanim ile evlenmesi de oglunda benzer ofkeli bir tepki yaratti Yasadigi sarsintilar Fikret Mualla yi sinirli ve uyumsuz birisi yapmisti Babasinin evliligini bir turlu benimseyemeyen Fikret Mualla 17 yasinda iken Galatasaray Lisesi ndeki ogrenimini yarida birakip Isvicre ye muhendislik okumasi icin gonderildi Bunu evden atildigi seklinde yorumladi Isvicre de zamanla resmin muhendislikten daha cok ilgisini cektigini fark etti Savas yillarina rastlayan Isvicre deki ogrencilik doneminde parasiz kalmisti Donemin konsolosunun Riza Bey destegi sayesinde resim egitimi almak icin Almanya ya gecti nde afis ve desinatorluk ardindan nde resim egitimi aldi Akademide Hale Asaf ile birlikte in ogrencisi oldu Almanya da bulundugu yillarda babasinin mali durumu bozulup para gonderemez hale gelmesinden sonra Abbas Halim Pasa dan maddi destek gordu Almanya da topalligi ve utangacligi nedeniyle yalnizlasan Fikret Mualla resim yapmadigi zamanlarda icki iciyordu Ilk defa 1928 yilinda Almanya da alkol bagimliligi nedeniyle tedavi olmak zorunda kaldi Tedavisinin ardindan Italya ve Fransa daki sanat merkezlerini gezdi Istanbul yillari Fikret Mualla evden gelen para kesilince gecim sikintisi cektigi icin 1937 de Turkiye ye dondugunde mezun oldugu Galatasaray Lisesi nde ve Ayvalik Ortaokulu nda kisa bir donem resim dersleri verdi Galatasaray Lisesi nden dusuk maas almasindan oturu Ayvalik Ortaokulu ndaki gorevinden ise Ayvalik ta o donemde elektrik bulunmamasi nedeniyle ayrildi Istanbul a dondu Istanbul sanat cevrelerinde umdugu ilgiyi bulamadi calismalari asagilandi Bir sure ilgisini edebiyata yoneltti Kendisiyle benzerlikler buldugu Schiller hakkinda bir kitap yazdi Siller Schiller 1759 1805 Hayati ve Eserleri adli kitabi 1932 de yayimlandi 1938 yilinda Ses dergisinde yayinlanan Usera Karargahi ve Masal adli oykuleri de onun edebiyatci yonunun eseridir Mualla bu donemde gecimini sahne kostumleri cizerek kitap resimleyerek sagliyordu Istanbul Sehir Tiyatrosu sopranosu Semiha Berksoy a duydugu ilginin de etkisiyle Beyoglu semtine yerlesti Istanbul Sehir Tiyatrosu nda sahnelenen Lukus Hayat Deli Dolu Saz Caz gibi operetlerin kostumlerini cizdi Ismail Hakki Baltacioglu nun Yeni Adam Dergisi nin yazilarini resimledi ayni dergide donemin sanatcilarinin portre desenleri ve karikaturlerini cizdi Nazim Hikmet in Varan 3 adli siir kitabini ve Benerci Kendini Nasil Oldurdu adli oyununu resimledi Resim yapmayi da surduruyordu Istanbul un cesitli semtlerinden manzaralar yapti 1934 yilinda suluboya ve desenlerini sergiledigi ilk sergisini acti ancak fazla ilgi gormedi Istanbul doneminde sanatsever Salah Cimcoz ona Moda daki konaginda rahatca calisacagi bir yer tahsis etmisti Bu evde Cimcoz un uc cocuguna birisi ileride cumhurbaskani Fahri Koruturk un esi olacak Emel idi resim dersi veriyordu Ne var ki Salah Cimcoz ile ickili iken yasadiklari bir tartisma sonucu konaga gidip uzerinde calistigi portreleri parcalayan dev bir panoda toplu halde portrelerini cizmekte oldugu devlet buyukleri hakkinda uygunsuz sozler sarfeden Fikret Mualla sozlerinden oturu sorgu ve tahkikata ugradi Omru boyunca onu terketmeyecek polis korkusu boylece basladi Bu olaydan sonra 1936 bir bucuk yil sureyle Bakirkoy Ruh ve Sinir Hastaliklari Hastanesi nde tedavi gordu Hastanede unlu doktor Mazhar Osman in kontrolundeydi ve Neyzen Tevfik ile ayni odayi paylasti Paris yillari Fikret Mualla 1938 yilinda babasini kaybedince yuklu bir mirasin sahibi olmustu Mal varliklarini satarak Paris e yerlesmeye karar verdi Gitmeden once Abidin Dino nun ricasi uzerine 1939 Uluslararasi New York Fuari Turk Pavyonu icin Istanbul konulu 30 kadar tablo yapti Ayni yil Ses dergisi icin cizdigi desenlerden bazilari mustehcen bulununca hakkinda dava acildi Mualla davadan beraat ettikten sonra 26 yil boyunca yasayacagi Fransa ya gitti Fransa ya gittigi donemde ulkede Edvard Munch ve Wassily Kandinsky gibi ressamlarin temsilcisi oldugu disavurumculuk akimi gundemdeydi ressam da bu anlayistan etkilendi Paris te kisa bir sure eglenceli luks bir yasam suren Fikret Mualla II Dunya Savasi nin baslamasi ve ulkenin isgal edilmesi uzerine zor bir doneme girdi Sanatcinin gunluk gereksinimlerini karsilamak uzere tablolarini yok pahasina sattigi anlatilir Alkol sorunu polis fobisi yurt ozlemi nedeniyle yasadigi sikintilar birkac kez hastanede tedavi gormesini gerektirdi Fikret Mualla sikintilarini resim yaparak ve icki icerek atlatmaya calisiyordu Ressam Hale Asaf a asik oldu ama karsilik gormedi Iki ay icin hastaneye yatti ama resmi birakmadi Bundan sonraki yasami cesitli sanatseverlerin korumasi altinda surdurdu Mualla hastanede kendisine resim yaptiran Dina Vierny nin korumasi altina girmisti Burada yaptigi resimlerle 1954 yilinda Paris te Dina Vierny Gallery de ilk sergisini acti 25 yil boyunca eserlerini toplu olarak hicbir yerde sergilememisti O gune kadar tablolarini satin almak isteyenlar onu Paris kahvelerinde bulurlar ve genellikle eserlerini ucuza kapatirlardi Ilk sergisini de iki tablo simsari organize etti Sergide eserleri buyuk ilgi goren Mualla nin tum tablolari satildi Tablo simsarlari Mualla ya vadettikleri payi vermeyerek onu dolandirmislardi ama bu sergi sanatciyi Paris teki sanat cevrelerine gorkemli bir sekilde tanitti Paris ressami olarak taninmasini sagladi Bircok buyuk sanatciyla tanisti Picasso nun da dikkatini cekti Ikinci sergisini ise iki yil sonra acti ve sergiden sonra tekrar akil hastanesine yatirildi Taburcu oldugunda sanayici Lhermin ile bir anlasma yapti Ayni donemde resimlerinin surekli alicisi olan Madam Angles ile tanisti Mualla resimlerinde Paris sehrini konu edindi Giderek Paris ortaminda bir un kazandi Eserleri koleksiyon yapanlar tarafindan toplanmaya baslamisti ancak kendisine duzenli bir hayat kuramadi 1962 yilinda felc geciren sanatcinin bakimini kocasi Alpler bolgesi senatoru olan Madame Fernande Agnes adli sanatsever ustlendi Raquel Agnes in esi Madam Fernande Agnes onu bir bakici esliginde Reillanne daki ciftligine goturdu 1967 de olumune kadar bu ciftlikte Madam Agnes icin cok sayida eser uretti 1967 yili Mayis ayinda sinir krizleri nedeniyle bir dinlenme evine yatirildi 20 Temmuz gunu olu bulundu Reillane daki Mane Mezarligi na gomuldu Cenazesinin istegine uygun olarak yurduna getirilmesi 1974 yilinda gerceklesti Cumhurbaskani Fahri Koruturk un esi Emel Hanim a cocukluk yillarinda resim dersi vermis olmasi ve bu sebeple Cumhurbaskani Fahri Koruturk un ilgilenmesi uzerine kemikleri Istanbul a getirilerek Karacaahmet Mezarligi na gomuldu Sanat hayatiFikret Mualla mutlu olabilmek ve her seyi unutmak icin resim yapmisti Bu nedenle sanat dunyasindaki cesitli akimlardan etkilenmedi resimlerini yaparken sezgilerini kullandi kendi tarzini yaratti Eserlerine kendi hislerini aktardi Cosku dolu resimler yapti Huysuz uzlasmasiz kisiligini ve mutsuz yasamini resimlerine yansitmadi yasama sevinci dolu resimler yapti Sehirleri resmetmeyi seven Mualla resimlerine Istanbul ve Paris in insanlarini sokaklarini kafelerini sirkleri genelevleri balikcilari resimlerine tasimistir Renklerle oynamayi seven sanatcinin Henri Matisse in renk kullanimindan cok etkilendigi bilinir Resimlerini genellikle renkli fon kagitlari uzerine guaj boya ile yapti Suluboya ve pastel malzemelerini resimlerinde sikca kullandi Paris sanat ortaminda taninmasi biraz zaman alan Fikret Mualla nin eserlerini Picasso nun ovdugu hatta bir resmini satin aldigi kendi calismalarindan birini de ona hediye ettigi ve Fikret Muala nin da Picasso nun verdigi tabloyu bir raki parasina sattigi bilinir Remzi Rasa Hakki Anli Abidin Dino Selim Turan Avni Arbas Nejat Devrim Mubin Orhon ve Albert Bitran ile beraber Paris Turk Ekolu pentur sanatcilarindandir Fikret Mualla nin baslica eserleri arasinda Oturan Adamlar Kafe Marsilya da Fransiz Iscileri Bir Kahvede Halic ve Suleymaniye Paris te Bir Sokak Baloncu ve Balikci sayilabilir Olumunden sonra Paris te acik artirmaya cikarilan resimleri de Turk devleti tarafindan satin alinmis ve Ankara Resim ve Heykel Muzesi nde bir Fikret Mualla Salonu olusturulmustur 1976 da dostlarindan yakinlarindan ve cesitli koleksiyonlardan derlenen 118 resmi ile Ankara da adina bir sergi duzenlendi Yapitlarinin cogu bugun ozel koleksiyonlarda bulunmaktadir Gunumuzde Paris te Fikret Mualla Dostlari Dernegi adinda bir dernek vardir Bu dernek Fikret Mualla nin tablolarinin orijinalligini arastirmak ve ressami tanitmak sorumlulugunu yuklenmistir Kaynakca Turkiye Cumhuriyet Merkez Bankasi Sanal Muze 25 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Kasim 2015 fikretmualla com olu kirik baglanti Yalin Alpay amp Prof Dr Emre Alkin 2016 Moualla nin Sanati Sosyal Yayinlar Istanbul s 66