Guido Cavalcanti (d. 1255, Floransa - ö. 29 Ağustos 1300, Floransa), İtalyan şair. Dolce Stil Nuovo (Tatlı Yeni Üslup) akımının önde gelen şairlerindendir.
Günümüze 52 şiiri ulaşmıştır. 13. yüzyıl İtalyan Edebiyatının Dante'den sonra en önemli şairi kabul edilir.
Guido Cavalcanti | |
---|---|
![]() Dante ile Cavalcanti | |
Doğum | 1255 Floransa, İtalya |
Ölüm | 29 Ağustos 1300 Floransa, İtalya |
Yaşamı

Guido Cavalcanti (y. 1255-1300), Floransalı varlıklı, seçkin ve siyasal açıdan etkili bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldi; Orta Çağ İtalyan siyasetindeki katı Guelfo-Ghibellino kutuplaşması, yaşamını belirleyen en önemli etmenlerden biri oldu. 1260 yılındaki Montaperti yenilgisi üzerine, önde gelen Guelfolar (bu arada Guido’nun babası Cavalcante de' Cavalcanti) Floransa’dan sürüldü; 1266’da imparatorluk güçleri Benevento’da bozguna uğrayınca, bu kez Ghibellinolar Floransa’dan sürüldü. Yeni bir hükûmet kuran Guelfolar, kısmen evlilikler aracılığıyla, karşıt grupları uzlaştırma işini üstlendiler; Cavalcanti'nin 1267’de, ünlü Ghibellino önderi ’nin (ö. 1264) kızı Beatrice'yle evlenmesi bu çabanın bir sonucudur. Nüfus kayıtlarından, Beatrice’nin Tancia ve Andrea adlarında iki çocuk dünyaya getirdiği biliniyor. Cavalcanti, 1284 yılında, tarihçi ve ’nin de yer aldığı Floransa Komünü Genel Meclisi üyeliğine atandı.
13. yüzyılın sonunda Guelfolar da iki karşıt gruba ayrıldılar: Ghibellinolarla ittifaka giden Beyaz Guelfolar ile yayılmacı papalık politikasını destekleyen Siyah Guelfolar. Compagni’nin anlattığı bir olay, bu karşıtlığın ilginç bir örneğini oluşturur:
Guido Cavalcanti, Ortaçağ’ın ünlü hac merkezlerinden İspanya’daki Santiago de Compostela’ya giderken, karşıt gruptan Donati onu öldürtmeye kalkışır, ama başarılı olamaz. Floransa’ya dönüşünde olayı öğrenen Cavalcanti, yolda karşılaştığı Donati’ye elindeki kargıyı fırlatır, ancak isabet ettiremez; bunun üzerine çıkan kavgada elinden yaralanır.

Guido’nun hac yolculuğunu yarıda bırakarak Nîmes’de noktaladığı ve Toulouse’da bir süre geçirdiği (29 ve 30 nolu şiirler) hemen hemen kesindir; şiirlerinden Toulouse’da La Daurade kilisesine gittiği ve Mandetta adını verdiği soylu bir kadınla ilişki kurduğu sonucu çıkar. 1300 yılında Siyahlar ile Beyazlar arasındaki bir çatışma, iki grubun önde gelenlerinin sürülmesiyle sonuçlanır, Guido Cavalcanti’nin de aralarında bulunduğu bir grup Floransalı, Sarzana’ya sürülür; sürgüne gönderilenler, kısa bir süre sonra, bulundukları yerin sağlıksız olması nedeniyle geri çağrılırlar. Guido, Sarzana’dan hasta döner; olasılıkla orada yakalandığı bir hastalıktan ötürü bir süre sonra (29 Ağustos 1300) yaşamını yitirir. Gerek çağdaşları, gerek sonraki kuşaklar, Cavalcanti’den hırslı, ancak büyük entelektüel yetenekleri olan bir insan olarak söz ederler.
’ye göre:
- “Nazik ve cesur, ancak başkalarını hor gören, yalnız ve kendini çalışmaya vermiş” bir kişidir.
Giovanni Villani’ye göre:
- “Aşırı duyarlı ve kolay öfkelenen birisi olmakla birlikte, bir filozof olarak birçok konuda başarılı bir insan”dır.
Boccaccio'ya göre (Decameron’da):
- “Dünyadaki en iyi mantıkçılardan biri, en iyi doğa filozofu, . . . seçkin, saygılı, güzel konuşan bir insan”dır.

Şiirinin kökleri

Cavalcanti şiirinin üç ana kaynağı olduğu söylenebilir:
"Donna me prega"
Cavalcanti şiirlerinin modern basımlarındaki 27 nolu şiir, genellikle Donna me prega ("Kadınım emrettiği için bana") olarak bilinen canzone'dir. Şiir şu dizelerle başlar:
Kadınım emrettiği için bana, bir ârazdan
söz edeceğim, çoğu zaman dizginlenemez o,
ve öyle yücedir ki aşk derler adına:
inkâr eden, hakikatini hissedebilse!
Bu dizeler, bir bakıma, şiirin konusunu da açıklar: Aşkın ne olduğu. Cavalcanti'nin şiirinde bu temayı şu sekiz soru çerçevesinde irdelediği söylenebilir:
- aşkın nerede bulunduğu
- aşkı kimin var ettiği
- aşkın “erdeminin” ne olduğu
- aşkın “gücünün” ne olduğu
- aşkın “özünün” ne olduğu
- aşkın “etkilerinin” veya “hareketlerinin” ne olduğu
- aşkın verdiği zevkin ne olduğu
- aşkın görünüp görünemeyeceği
Şiirinin sanatsal özellikleri
Aşk
Cavalcanti’nin şiirlerinin önemli bir bölümü aşk hakkındadır: Aşkın gizemli başlayışı, yüceltilişi, yarattığı çeşitli ruh halleri ve yol açtığı acı çekiş ile yakınma. Bu niteliğiyle Cavalcanti’nin şiirleri, 'ne özgü büyük konu çeşitliliğinin kapsamının daraltılmasını gösterir; bu, öteki Tatlı Yeni Üslup şairleri üzerinde etkisini göstermiş, daha sonra Petrarca ve onun izinden giden sayısız şair, şiirlerinde aşk konusunu işlemeye devam etmiştir. Cavalcanti’nin günümüze ulaşan şiirlerinde de farklı temaları içerenleri olmakla birlikte, yapıtın temelini aşk hakkındaki şiirler oluşturur. İlk dört şiirine bakacak olursak, Cavalcanti'nin aşka yaklaşımını açıkça görebiliriz: Güzel bir kadın belirir; şair bunun yarattığı hayranlık, şaşkınlık ve coşkuyu dile getirir. Ne var ki, bu hayranlık yerini derin düşünmeye (contemplatio) bırakır; deneyimin yerini düşünme, kuşku, yeni bir niteliğe bürünen duygu-heyecanlar alır. Cavalcanti’yi asıl ilgilendiren, aşkın neden olduğu çeşitli ruh halleridir: Karşılık görme umudu, yakarma, değersizlik duygusu (acı çekme, umutsuzluk), kuşkucu bir yaklaşım ve neredeyse bilimsel bir gözlemcinin incelediği nesneye olan uzaklığı.
Düşünsel arka plan
Cavalcanti şiirinin düşünsel kaynakları arasında, büyük bir olasılıkla Galenos’un tıp konusundaki görüşleri, Arap kültürü, klasik mitlerle karakterler ve ’un kavramının manifestosu kabul edilen De Amore'si (Aşk Üzerine) vardır. Keza, şiirlerinde sıkça rastladığımız tin (spirito) ya da küçük tin / tincik (spiritello) kavramı, Aristoteles’ten ve zihin-beden etkileşimini, dışsal dünyaya ilişkin algılamaların nasıl içselleştirildiğini açıklamaya çalışan Orta Çağ tıp fizyolojisinden alınmıştır.
Kalp ile göz
Cavalcanti şiirinde aşkla ilgili iki temel organın, kalp ile gözün merkezi bir yeri vardır:
- İlk olarak, imgenin göze doğrudan çarpması gelir.
- Sonra, imgeyi algılama ve üzerinde düşünme şeklindeki psikolojik-fizyolojik süreç.
Cavalcanti, aşkın özünü keşfetmek amacıyla, aşk deneyimini, âşık olma adını verdiğimiz o gizemli anda askıda tutuyor gibidir. Araştırdığı gizemlerden biri, bu sürecin nasıl kaçınılmaz olarak beden ile ruhu işin içine kattığı, görülen fiziksel imgenin nasıl zihinsel bir imgeye dönüştüğü, bir varlığın nasıl bir arzu nesnesi haline geldiğidir. Daha sonraki Petrarca tarzında, güzel imgenin doğrudan gözlerden geçip, kalpteki yerini bulmasıyla, süreç hızlandırılıp basitleştirilmiş olacaktır. Buna karşılık, Cavalcanti âşık olma sürecindeki her evreyi tek tek ele alır, inceden inceye işler.
Şiirinin biçimsel özellikleri
Koşuk tekniği
versa (hece sayısı)
Versa, bir dizedeki belirli hece sayısıdır. İtalyancada, bir dizenin adı, son vurgulu heceye kadar hecelerin sayılması ve buna bir eklenmesi yoluyla belirlenir. Örneğin:
- sull’affanoso petto dizesi yedi hece içerir ve settenario (yedi heceli) olarak adlandırılır;
- sparsa le trecce morbide / stende l’estremo vel dizeleri ise sırasıyla sekiz ve altı hece içerir; ancak bu dizeler de settenario olarak adlandırılır, çünkü son vurgulu heceleri altıncı hecedir ve buna bir eklenir. İlk dizede morbide sözünün mor- hecesi; ikinci dizede ise velo sözcüğünün kısaltılmış hali olan vel hecesi vurguludur.
İtalyan şiirinde hecelerin sayılmasında bu dile özgü bazı özellikler vardır. Diftonglar tek hece sayılır; örneğin, maestro sözcüğündeki ae diftongtur, bu yüzden sözcük iki heceli kabul edilir. Hece sayımını etkileyen diğer unsurlar şunlardır: elisione (son ünlü düşmesi), sinalefe (hece kaynaşması) ve dieresi (ikilenme).
elisione (son ünlü düşmesi)
Elisione, bir sözcüğün ünlüyle bitmesi ve bir sonraki sözcüğün ünlüyle başlaması durumunda, ses açısından ilk sözcüğün sonundaki ünlünün kaldırılması işlemidir; örneğin:
- Cavalcanti’nin Chi è questa che vèn, ch’ogn’om la mira dizesinde, che'nin e harfiyle ogni'nin i harfi, bu iki sözcükten sonraki sözcüklerin ünlüyle başlaması nedeniyle kaldırılmıştır.
sinalefe (hece kaynaşması)
Sinalefe, bir sözcüğün sonundaki bir ünlüyle bir sonraki sözcüğün başındaki ünlünün birleştirilmesidir. Son ünlü düşmesinden farklı olmakla birlikte, sonuç aynıdır: İki ünlü tek ünlü sayılır; örneğin:
- e ciò che luce ed è bello a vedere dizesinde, luce ile bello sözcüklerinin son ünlüleri, onları izleyen sözcüklerin ilk hece ünlüleriyle diftong oluşturur ve tek hece sayılır.
dieresi (ikilenme)
Dieresi, bir diftongtan iki hece yapmaktır. Örneğin:
- fue la mia disïanza'da, disïanza sözcüğünün ï ve a harfleri iki ayrı hece sayılır; ancak okunuşları değişmez.
İtalyan dize türleri iki heceden on iki heceye çeşitlilik gösterir. Hece sayısına göre bunlar, sırasıyla şöyle adlandırılır:
- bisillabo (iki heceli)
- ternario (üç heceli)
- quaternario (dört heceli)
- quinario (beş heceli)
- senario (altı heceli)
- settenario (yedi heceli)
- ottonario (sekiz heceli)
- novenario (dokuz heceli)
- decasillabo (on heceli)
- endecasillabo (on bir heceli)
Dante endecasillabo'yu dizelerin en soylu, en güzel ve en verimli olanı olarak görmüştür. Bu on bir heceli dize, bir ternario, bir quaternario veya bir quinario ile eşleştirilen bir settenario'dan oluşur (eşleştirmeyi, son ünlü düşmesi, hece eklemesi uygulanması veya hecelerin olduğu gibi korunması belirler). Yedi heceli dizeyle eşleştirilen üç daha küçük dizeden her birinin ayrı bir vurgu düzeni olduğundan; endecasillabo daha kısa, ritmi belirli dizelere oranla daha geniş bir anlatım olanağı ve ritim çeşitlemesi içerir.
Cavalcanti, sonetto'larını, canzone'lerini ve ballata'larından bazılarını endecasillabo ile yazmış; öteki ballata'larında ve stanza isolata'larında, döneminin geleneğine uyarak, quinario, settenario ve novenario'yu kullanmıştır. Mottetto'su farklı dizelerden oluşan bir düzen sergiler.
strofa (kıta)
Strofa, bir uyak düzeniyle birbirine bağlı belli sayıda dizeden oluşur. Bilindiği gibi uyak, iki sözcüğün ünlülerinin ve ünsütlerinin eşleştirilmesidir. Sözgelimi:
- dolore ile amore sözcükleri ya da
- maestra, finestra ve ginestra sözcükleri uyaklıdır.
En yalın strofa, iki uyaklı dizeden oluşan distico'dur. Distico'nun uyak düzeni AA BB CC DD’dir. İtalyanlar bu düzene rima baciata adını verirler.
Terzina, üç dizeden oluşan strofa'dır. Birinci dizenin üçüncü dizeyle uyaklı olduğu kıtaya rima incatenata denir. Bu kıtanın uyak düzeni ABA BCB CDC DED’dir.
Quartina, dört uyaklı dizeden oluşur. Uyak düzeni ABBA (rima incrociata) veya ABAB'dir (rima alternata). Bir sonetto’nun ilk iki strofa'sında, iki eşleşen quartina kullanılır. Strofa'nın dize sayısı, aynı zamanda adını belirler:
- quinta rima (beş dizeli)
- sestina (altı dizeli)
- settima rima (yedi dizeli)
- ottava (sekiz dizeli) ve
- nona rima (dokuz dizeli).
Şiir biçimleri
sonetto (sone)
Sonetto, on dört dizeli bir şiirdir; iki quartina ile iki terzina'dan oluşur. Bununla birlikte, bu biçim kesin değildir. Soneyi, bir ottava ile bir sestina'dan oluşmuş olarak da düşünebiliriz. Quartina'ların iki değişik uyak kalıbı olabilir: ABAB ABAB veya ABBA ABBA. İki terzina'nın uyak düzeninde daha büyük bir çeşitlilik görülür: CDE CDE; CDE DCD; CDD CDD; CDE CDE veya CDE EDC (rima invertita). Ayrıca, sonenin, sonetto caudato adı verilen bir biçimi daha vardır; sonetto caudato, kurallı bir soneye bir distico'nun eklenmesiyle oluşur, bu yüzden toplam dize sayısı on altıdır. Bir başka sone biçimi sonetto doppio veya sonetto rinterzato'dur. Guido Orlandi’nin Cavalcanti’ye yanıtında kullandığı bu biçim (48b), düzenli bir sonenin içine yerleştirilen bir sestina'dan oluşur, ancak Orlandi 6 yerine 8 dize ekleyerek bu biçimi süsler: AaBAaB AaBAaB (b)CcDdC (c)DdCcD.
canzone
Canzone, Dante'ye göre bütün şiir biçimlerinin en soylusudur. Cavalcanti bu biçimi aşk üzerine iki “felsefî” sorgulamasında kullanır: Io non pensava che lo cor giammai (9) ile Donna me prega (27). Canzone, stanza adı verilen bir dizi strofa'dan oluşur. Donna me prega'da olduğu gibi bazı canzone'ler, commiato veya congedo adı verilen tek bir strofa içerebilir. Kıtalar yapısal değişiklikler gösterseler de, her zaman iki kısımdan oluşurlar: İki piede'ye bölünen bir fronte ile iki volta'ya bölünen bir sirma. Fronte ile sirma, chiave veya diesis adı verilen ve fronte'nin son dizesiyle uyaklı tek bir dizeyle birbirine bağlanabilir, ancak Cavalcanti bu tekniği kullanmamıştır. Io non pensava che lo cor giammai (9) şu örüntüyü izler: Fronte'nin iki piede'sinde ABBC BAAC; sirma'nın iki volta'sında ise DeD FeF. Bu şiirde, Donna me prega'nın aksine congedo yoktur.
ballata
Ballata, ripresa adı verilen kısa bir strofa ile başlar; bunu, mutazione adı verilen iki eşit kıta izler, onların ardından bir volta ya da sirma gelir. Ripresa'nın son dizesi, volta'nın son dizesiyle uyaklıdır. Ripresa'nın çeşitli adları vardır:
- Yalnızca bir quinario, settenario veya ottonario’dan oluşuyorsa ballata minima
- Bir endecasillabo'dan oluşuyorsa ballata piccola
- İki dizeden oluşuyorsa ballata minore
- Üç dizeden oluşuyorsa ballata mezzana veya ballata media
- Dört veya daha fazla dizeden oluşuyorsa ballata stravagante
Tamamen teknik adlandırmalar olan bu adların ballata'nın estetik değerine ilişkin herhangi bir önyargıyı göstermediğine dikkat edilmelidir. Orta Çağ şiiri müzikle yakından bağlantılı olmakla birlikte, müzikle sergilenebilecek tek İtalyan şiir biçimi ballata'dır. Bir solocu stanza'ları söylerken, koro bir halka halinde onun çevresinde dans eder ve her stanza'nın sonunda ripresa'yı söylerdi.
Decameron'un bir öyküsünde Cavalcanti
Boccaccio'nun Decameron'undaki öykülerden birinde (6. Gün, 9. Öykü) Cavalcanti’den söz edilir. Calvino'nun Amerika Dersleri'nde belirttiği gibi, Boccaccio şairi bize, "bir kilisenin önündeki mermer mezarlar arasında dolaşan, derin düşüncelere dalmış, ağırbaşlı bir filozof olarak sunar. Floransa’nın zengin ve şık gençleri atlarıyla şehirde dolaşıyor, kendilerine hep yeni davet imkânları yaratma peşinde, toplu halde bir eğlenceden ötekine gidiyorlardı. Bu gençler, Cavalcanti’den pek hoşlanmıyorlardı; çünkü zengin ve zarif bir kişi olmasına karşın, onlarla yiyip içip eğlenmeyi asla kabul etmiyordu. Ondan hoşlanmamalarının ikinci bir nedeni de, gizemli felsefesinin tanrıtanımaz olduğu yolundaki kuşkulardı":

- Şimdi, bir gün Guido, Orto San Michele’den yola çıkıp, Corso degli Adimari’den geçerek San Giovanni’ye kadar geldi; bugün Santa Reparata’da bulunan büyük mermer lahitlerin ve San Giovanni civarındaki başka birçok mezarın arasından geçtiği için, sık sık bu yoldan yürürdü. Guido, orada dikili duran porfir sütunlar, lahitler ve San Giovanni’nin kilitli kapısı arasında dolaşırken, Messer Betto ve arkadaşları atlarına binmiş, Santa Reparata Meydanı’ndan geçiyorlardı. Guido’yu o mezarların arasında görünce: “Gidip şuna haddini bildirelim,” dediler. Ve atlarını mahmuzlayıp, daha Guido ne olup bittiğini anlamadan, şaka yollu bir saldırıyla yanında bitiverdiler. “Guido, grubumuza katılmayı reddediyorsun; iyi güzel de, Tanrı’nın var olmadığını kanıtladığında, eline ne geçecek?” dediler.
- Guido çevresinin sarıldığını görünce, hemen karşılık verdi: “Beyler, kendi evinizde istediğinizi söyleyebilirsiniz bana.” Sonra elini o yüksek mezar taşlarından birine dayadı, çok hafif olduğu için, bir sıçrayışta kendini öteki tarafa attı, ellerinden kurtulup kendi yoluna gitti.
Gene Calvino yukarıda sözünü ettiğimiz yapıtında, buradaki jesti Cavalcanti'nin İbn Rüştçü felsefesine bağlar; Cavalcanti, gençlere şöyle demek istiyor gibidir:
- Bireysel ruh, evrensel anlığın bir parçasıdır: Mezarlar sizin evinizdir, benim değil, çünkü zihnin düşünme yetisiyle evrensel düşünceye ulaşan kişi, bedensel ölümü aşmış demektir.
Türkçede Cavalcanti
Cavalcanti'nin şiirleri iki dilli bir basımla (İtalyanca metinler ile Türkçe çevirileri) Türkçeye çevrilmiştir:
- Guido Cavalcanti, Bütün Şiirleri, çev. Kemal Atakay (Ankara: İmge Kitabevi, 1997).
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Guido Cavalcanti d 1255 Floransa o 29 Agustos 1300 Floransa Italyan sair Dolce Stil Nuovo Tatli Yeni Uslup akiminin onde gelen sairlerindendir Gunumuze 52 siiri ulasmistir 13 yuzyil Italyan Edebiyatinin Dante den sonra en onemli sairi kabul edilir Guido CavalcantiDante ile CavalcantiDogum1255 Floransa ItalyaOlum29 Agustos 1300 Floransa ItalyaYasamiCavalcanti nin dogdugu Floransa sehrini gosteren bir 15 yuzyil tahta kalip baskisi Guido Cavalcanti y 1255 1300 Floransali varlikli seckin ve siyasal acidan etkili bir ailenin oglu olarak dunyaya geldi Orta Cag Italyan siyasetindeki kati Guelfo Ghibellino kutuplasmasi yasamini belirleyen en onemli etmenlerden biri oldu 1260 yilindaki Montaperti yenilgisi uzerine onde gelen Guelfolar bu arada Guido nun babasi Cavalcante de Cavalcanti Floransa dan suruldu 1266 da imparatorluk gucleri Benevento da bozguna ugrayinca bu kez Ghibellinolar Floransa dan suruldu Yeni bir hukumet kuran Guelfolar kismen evlilikler araciligiyla karsit gruplari uzlastirma isini ustlendiler Cavalcanti nin 1267 de unlu Ghibellino onderi nin o 1264 kizi Beatrice yle evlenmesi bu cabanin bir sonucudur Nufus kayitlarindan Beatrice nin Tancia ve Andrea adlarinda iki cocuk dunyaya getirdigi biliniyor Cavalcanti 1284 yilinda tarihci ve nin de yer aldigi Floransa Komunu Genel Meclisi uyeligine atandi 13 yuzyilin sonunda Guelfolar da iki karsit gruba ayrildilar Ghibellinolarla ittifaka giden Beyaz Guelfolar ile yayilmaci papalik politikasini destekleyen Siyah Guelfolar Compagni nin anlattigi bir olay bu karsitligin ilginc bir ornegini olusturur Guido Cavalcanti Ortacag in unlu hac merkezlerinden Ispanya daki Santiago de Compostela ya giderken karsit gruptan Donati onu oldurtmeye kalkisir ama basarili olamaz Floransa ya donusunde olayi ogrenen Cavalcanti yolda karsilastigi Donati ye elindeki kargiyi firlatir ancak isabet ettiremez bunun uzerine cikan kavgada elinden yaralanir Cavalcanti nin surgune gonderildigi Liguria bolgesindeki Sarzana kasabasinin kalesi Guido nun hac yolculugunu yarida birakarak Nimes de noktaladigi ve Toulouse da bir sure gecirdigi 29 ve 30 nolu siirler hemen hemen kesindir siirlerinden Toulouse da La Daurade kilisesine gittigi ve Mandetta adini verdigi soylu bir kadinla iliski kurdugu sonucu cikar 1300 yilinda Siyahlar ile Beyazlar arasindaki bir catisma iki grubun onde gelenlerinin surulmesiyle sonuclanir Guido Cavalcanti nin de aralarinda bulundugu bir grup Floransali Sarzana ya surulur surgune gonderilenler kisa bir sure sonra bulunduklari yerin sagliksiz olmasi nedeniyle geri cagrilirlar Guido Sarzana dan hasta doner olasilikla orada yakalandigi bir hastaliktan oturu bir sure sonra 29 Agustos 1300 yasamini yitirir Gerek cagdaslari gerek sonraki kusaklar Cavalcanti den hirsli ancak buyuk entelektuel yetenekleri olan bir insan olarak soz ederler ye gore Nazik ve cesur ancak baskalarini hor goren yalniz ve kendini calismaya vermis bir kisidir dd Giovanni Villani ye gore Asiri duyarli ve kolay ofkelenen birisi olmakla birlikte bir filozof olarak bircok konuda basarili bir insan dir dd Boccaccio ya gore Decameron da Dunyadaki en iyi mantikcilardan biri en iyi doga filozofu seckin saygili guzel konusan bir insan dir dd Rime 1813Siirinin kokleriOrtacag Provans siirinin ilk sairi kabul edilen Akitanya Duku IX Guillaume Cavalcanti siirinin uc ana kaynagi oldugu soylenebilir Sicilya Okulu Dolce Stil Nuovo Donna me prega Cavalcanti siirlerinin modern basimlarindaki 27 nolu siir genellikle Donna me prega Kadinim emrettigi icin bana olarak bilinen canzone dir Siir su dizelerle baslar Kadinim emrettigi icin bana bir arazdan soz edecegim cogu zaman dizginlenemez o ve oyle yucedir ki ask derler adina inkar eden hakikatini hissedebilse Bu dizeler bir bakima siirin konusunu da aciklar Askin ne oldugu Cavalcanti nin siirinde bu temayi su sekiz soru cercevesinde irdeledigi soylenebilir askin nerede bulundugu aski kimin var ettigi askin erdeminin ne oldugu askin gucunun ne oldugu askin ozunun ne oldugu askin etkilerinin veya hareketlerinin ne oldugu askin verdigi zevkin ne oldugu askin gorunup gorunemeyecegiSiirinin sanatsal ozellikleriAsk Cavalcanti nin siirlerinin onemli bir bolumu ask hakkindadir Askin gizemli baslayisi yuceltilisi yarattigi cesitli ruh halleri ve yol actigi aci cekis ile yakinma Bu niteligiyle Cavalcanti nin siirleri ne ozgu buyuk konu cesitliliginin kapsaminin daraltilmasini gosterir bu oteki Tatli Yeni Uslup sairleri uzerinde etkisini gostermis daha sonra Petrarca ve onun izinden giden sayisiz sair siirlerinde ask konusunu islemeye devam etmistir Cavalcanti nin gunumuze ulasan siirlerinde de farkli temalari icerenleri olmakla birlikte yapitin temelini ask hakkindaki siirler olusturur Ilk dort siirine bakacak olursak Cavalcanti nin aska yaklasimini acikca gorebiliriz Guzel bir kadin belirir sair bunun yarattigi hayranlik saskinlik ve coskuyu dile getirir Ne var ki bu hayranlik yerini derin dusunmeye contemplatio birakir deneyimin yerini dusunme kusku yeni bir nitelige burunen duygu heyecanlar alir Cavalcanti yi asil ilgilendiren askin neden oldugu cesitli ruh halleridir Karsilik gorme umudu yakarma degersizlik duygusu aci cekme umutsuzluk kuskucu bir yaklasim ve neredeyse bilimsel bir gozlemcinin inceledigi nesneye olan uzakligi Dusunsel arka plan Cavalcanti siirinin dusunsel kaynaklari arasinda buyuk bir olasilikla Galenos un tip konusundaki gorusleri Arap kulturu klasik mitlerle karakterler ve un kavraminin manifestosu kabul edilen De Amore si Ask Uzerine vardir Keza siirlerinde sikca rastladigimiz tin spirito ya da kucuk tin tincik spiritello kavrami Aristoteles ten ve zihin beden etkilesimini dissal dunyaya iliskin algilamalarin nasil icsellestirildigini aciklamaya calisan Orta Cag tip fizyolojisinden alinmistir Kalp ile goz Cavalcanti siirinde askla ilgili iki temel organin kalp ile gozun merkezi bir yeri vardir Ilk olarak imgenin goze dogrudan carpmasi gelir Sonra imgeyi algilama ve uzerinde dusunme seklindeki psikolojik fizyolojik surec Cavalcanti askin ozunu kesfetmek amaciyla ask deneyimini asik olma adini verdigimiz o gizemli anda askida tutuyor gibidir Arastirdigi gizemlerden biri bu surecin nasil kacinilmaz olarak beden ile ruhu isin icine kattigi gorulen fiziksel imgenin nasil zihinsel bir imgeye donustugu bir varligin nasil bir arzu nesnesi haline geldigidir Daha sonraki Petrarca tarzinda guzel imgenin dogrudan gozlerden gecip kalpteki yerini bulmasiyla surec hizlandirilip basitlestirilmis olacaktir Buna karsilik Cavalcanti asik olma surecindeki her evreyi tek tek ele alir inceden inceye isler Siirinin bicimsel ozellikleriKosuk teknigi versa hece sayisi Versa bir dizedeki belirli hece sayisidir Italyancada bir dizenin adi son vurgulu heceye kadar hecelerin sayilmasi ve buna bir eklenmesi yoluyla belirlenir Ornegin sull affanoso petto dizesi yedi hece icerir ve settenario yedi heceli olarak adlandirilir sparsa le trecce morbide stende l estremo vel dizeleri ise sirasiyla sekiz ve alti hece icerir ancak bu dizeler de settenario olarak adlandirilir cunku son vurgulu heceleri altinci hecedir ve buna bir eklenir Ilk dizede morbide sozunun mor hecesi ikinci dizede ise velo sozcugunun kisaltilmis hali olan vel hecesi vurguludur Italyan siirinde hecelerin sayilmasinda bu dile ozgu bazi ozellikler vardir Diftonglar tek hece sayilir ornegin maestro sozcugundeki ae diftongtur bu yuzden sozcuk iki heceli kabul edilir Hece sayimini etkileyen diger unsurlar sunlardir elisione son unlu dusmesi sinalefe hece kaynasmasi ve dieresi ikilenme elisione son unlu dusmesi Elisione bir sozcugun unluyle bitmesi ve bir sonraki sozcugun unluyle baslamasi durumunda ses acisindan ilk sozcugun sonundaki unlunun kaldirilmasi islemidir ornegin Cavalcanti nin Chi e questa che ven ch ogn om la mira dizesinde che nin e harfiyle ogni nin i harfi bu iki sozcukten sonraki sozcuklerin unluyle baslamasi nedeniyle kaldirilmistir sinalefe hece kaynasmasi Sinalefe bir sozcugun sonundaki bir unluyle bir sonraki sozcugun basindaki unlunun birlestirilmesidir Son unlu dusmesinden farkli olmakla birlikte sonuc aynidir Iki unlu tek unlu sayilir ornegin e cio che luce ed e bello a vedere dizesinde luce ile bello sozcuklerinin son unluleri onlari izleyen sozcuklerin ilk hece unluleriyle diftong olusturur ve tek hece sayilir dieresi ikilenme Dieresi bir diftongtan iki hece yapmaktir Ornegin fue la mia disianza da disianza sozcugunun i ve a harfleri iki ayri hece sayilir ancak okunuslari degismez Italyan dize turleri iki heceden on iki heceye cesitlilik gosterir Hece sayisina gore bunlar sirasiyla soyle adlandirilir bisillabo iki heceli ternario uc heceli quaternario dort heceli quinario bes heceli senario alti heceli settenario yedi heceli ottonario sekiz heceli novenario dokuz heceli decasillabo on heceli endecasillabo on bir heceli Dante endecasillabo yu dizelerin en soylu en guzel ve en verimli olani olarak gormustur Bu on bir heceli dize bir ternario bir quaternario veya bir quinario ile eslestirilen bir settenario dan olusur eslestirmeyi son unlu dusmesi hece eklemesi uygulanmasi veya hecelerin oldugu gibi korunmasi belirler Yedi heceli dizeyle eslestirilen uc daha kucuk dizeden her birinin ayri bir vurgu duzeni oldugundan endecasillabo daha kisa ritmi belirli dizelere oranla daha genis bir anlatim olanagi ve ritim cesitlemesi icerir Cavalcanti sonetto larini canzone lerini ve ballata larindan bazilarini endecasillabo ile yazmis oteki ballata larinda ve stanza isolata larinda doneminin gelenegine uyarak quinario settenario ve novenario yu kullanmistir Mottetto su farkli dizelerden olusan bir duzen sergiler strofa kita Strofa bir uyak duzeniyle birbirine bagli belli sayida dizeden olusur Bilindigi gibi uyak iki sozcugun unlulerinin ve unsutlerinin eslestirilmesidir Sozgelimi dolore ile amore sozcukleri ya da maestra finestra ve ginestra sozcukleri uyaklidir En yalin strofa iki uyakli dizeden olusan distico dur Distico nun uyak duzeni AA BB CC DD dir Italyanlar bu duzene rima baciata adini verirler Terzina uc dizeden olusan strofa dir Birinci dizenin ucuncu dizeyle uyakli oldugu kitaya rima incatenata denir Bu kitanin uyak duzeni ABA BCB CDC DED dir Quartina dort uyakli dizeden olusur Uyak duzeni ABBA rima incrociata veya ABAB dir rima alternata Bir sonetto nun ilk iki strofa sinda iki eslesen quartina kullanilir Strofa nin dize sayisi ayni zamanda adini belirler quinta rima bes dizeli sestina alti dizeli settima rima yedi dizeli ottava sekiz dizeli ve nona rima dokuz dizeli Siir bicimleri sonetto sone Sonetto on dort dizeli bir siirdir iki quartina ile iki terzina dan olusur Bununla birlikte bu bicim kesin degildir Soneyi bir ottava ile bir sestina dan olusmus olarak da dusunebiliriz Quartina larin iki degisik uyak kalibi olabilir ABAB ABAB veya ABBA ABBA Iki terzina nin uyak duzeninde daha buyuk bir cesitlilik gorulur CDE CDE CDE DCD CDD CDD CDE CDE veya CDE EDC rima invertita Ayrica sonenin sonetto caudato adi verilen bir bicimi daha vardir sonetto caudato kuralli bir soneye bir distico nun eklenmesiyle olusur bu yuzden toplam dize sayisi on altidir Bir baska sone bicimi sonetto doppio veya sonetto rinterzato dur Guido Orlandi nin Cavalcanti ye yanitinda kullandigi bu bicim 48b duzenli bir sonenin icine yerlestirilen bir sestina dan olusur ancak Orlandi 6 yerine 8 dize ekleyerek bu bicimi susler AaBAaB AaBAaB b CcDdC c DdCcD canzone Canzone Dante ye gore butun siir bicimlerinin en soylusudur Cavalcanti bu bicimi ask uzerine iki felsefi sorgulamasinda kullanir Io non pensava che lo cor giammai 9 ile Donna me prega 27 Canzone stanza adi verilen bir dizi strofa dan olusur Donna me prega da oldugu gibi bazi canzone ler commiato veya congedo adi verilen tek bir strofa icerebilir Kitalar yapisal degisiklikler gosterseler de her zaman iki kisimdan olusurlar Iki piede ye bolunen bir fronte ile iki volta ya bolunen bir sirma Fronte ile sirma chiave veya diesis adi verilen ve fronte nin son dizesiyle uyakli tek bir dizeyle birbirine baglanabilir ancak Cavalcanti bu teknigi kullanmamistir Io non pensava che lo cor giammai 9 su oruntuyu izler Fronte nin iki piede sinde ABBC BAAC sirma nin iki volta sinda ise DeD FeF Bu siirde Donna me prega nin aksine congedo yoktur ballata Ballata ripresa adi verilen kisa bir strofa ile baslar bunu mutazione adi verilen iki esit kita izler onlarin ardindan bir volta ya da sirma gelir Ripresa nin son dizesi volta nin son dizesiyle uyaklidir Ripresa nin cesitli adlari vardir Yalnizca bir quinario settenario veya ottonario dan olusuyorsa ballata minima Bir endecasillabo dan olusuyorsa ballata piccola Iki dizeden olusuyorsa ballata minore Uc dizeden olusuyorsa ballata mezzana veya ballata media Dort veya daha fazla dizeden olusuyorsa ballata stravagante Tamamen teknik adlandirmalar olan bu adlarin ballata nin estetik degerine iliskin herhangi bir onyargiyi gostermedigine dikkat edilmelidir Orta Cag siiri muzikle yakindan baglantili olmakla birlikte muzikle sergilenebilecek tek Italyan siir bicimi ballata dir Bir solocu stanza lari soylerken koro bir halka halinde onun cevresinde dans eder ve her stanza nin sonunda ripresa yi soylerdi Decameron un bir oykusunde CavalcantiBoccaccio nun Decameron undaki oykulerden birinde 6 Gun 9 Oyku Cavalcanti den soz edilir Calvino nun Amerika Dersleri nde belirttigi gibi Boccaccio sairi bize bir kilisenin onundeki mermer mezarlar arasinda dolasan derin dusuncelere dalmis agirbasli bir filozof olarak sunar Floransa nin zengin ve sik gencleri atlariyla sehirde dolasiyor kendilerine hep yeni davet imkanlari yaratma pesinde toplu halde bir eglenceden otekine gidiyorlardi Bu gencler Cavalcanti den pek hoslanmiyorlardi cunku zengin ve zarif bir kisi olmasina karsin onlarla yiyip icip eglenmeyi asla kabul etmiyordu Ondan hoslanmamalarinin ikinci bir nedeni de gizemli felsefesinin tanritanimaz oldugu yolundaki kuskulardi Cavalcanti ile neseli ya da savurgan cete olarak bilinen soylu varlikli samataci gencler Decameron un Cavalcanti den soz eden oykusunu gosteren 15 yuzyil minyaturu Simdi bir gun Guido Orto San Michele den yola cikip Corso degli Adimari den gecerek San Giovanni ye kadar geldi bugun Santa Reparata da bulunan buyuk mermer lahitlerin ve San Giovanni civarindaki baska bircok mezarin arasindan gectigi icin sik sik bu yoldan yururdu Guido orada dikili duran porfir sutunlar lahitler ve San Giovanni nin kilitli kapisi arasinda dolasirken Messer Betto ve arkadaslari atlarina binmis Santa Reparata Meydani ndan geciyorlardi Guido yu o mezarlarin arasinda gorunce Gidip suna haddini bildirelim dediler Ve atlarini mahmuzlayip daha Guido ne olup bittigini anlamadan saka yollu bir saldiriyla yaninda bitiverdiler Guido grubumuza katilmayi reddediyorsun iyi guzel de Tanri nin var olmadigini kanitladiginda eline ne gececek dediler dd dd Guido cevresinin sarildigini gorunce hemen karsilik verdi Beyler kendi evinizde istediginizi soyleyebilirsiniz bana Sonra elini o yuksek mezar taslarindan birine dayadi cok hafif oldugu icin bir sicrayista kendini oteki tarafa atti ellerinden kurtulup kendi yoluna gitti dd dd Gene Calvino yukarida sozunu ettigimiz yapitinda buradaki jesti Cavalcanti nin Ibn Rustcu felsefesine baglar Cavalcanti genclere soyle demek istiyor gibidir Bireysel ruh evrensel anligin bir parcasidir Mezarlar sizin evinizdir benim degil cunku zihnin dusunme yetisiyle evrensel dusunceye ulasan kisi bedensel olumu asmis demektir dd dd Turkcede CavalcantiCavalcanti nin siirleri iki dilli bir basimla Italyanca metinler ile Turkce cevirileri Turkceye cevrilmistir Guido Cavalcanti Butun Siirleri cev Kemal Atakay Ankara Imge Kitabevi 1997