Bu maddede bulunmasına karşın yetersizliği nedeniyle bazı bilgilerin hangi kaynaktan alındığı belirsizdir.Nisan 2021) () ( |
Hidrotermal baca, jeotermal ısıya sahip suyun salındığı bir deniz tabağı .
Oluşumu
Dünya ergimiş magma yapısı gereği sürekli hareket halindedir. Kıtalar adeta ergimiş magma üzerinde yüzercesine hareket ederler. Ayrıca okyanus tabanlarında da yerin altından gelen bu yüksek basıncın etkisiyle uzun yarıklar boylu boyunca uzanırlar. Bu yarıklardan sürekli olarak yerin altından gelen hidrojen (H2), metan (CH4), hidrojen sülfür (H2S), karbondioksit (CO2), hidrojen siyanür (HCN), formaldehit (HCHO), azot (N2), kükürt dioksit (SO2) gazları çıkmaktadır. Bu yarıklardan giren su, 1200 °C lik sıcaklıkta erimiş hâlde bulunan kayalar (magma) tarafından ısıtılır. Isınan su basıncın etkisiyle magmadaki Fe, Ni, Mn, Cu gibi , , kalsiyum karbonatlı, demir sülfürlü ve mineralleri bu yarıklardan suyun iç yüzeyine doğru fışkırtırlar. yanlara doğru zıt yönde itilerek birbirinden uzaklaşmaya başlar ve burada meydana gelen boşluğu doldurmak için aşağıdan genç litosfer soğuyarak sırtın iki yanında büyümeye devam eder. Bu olay okyanus ortası sırtları oluşumuna neden olur. Fışkıran bu mineraller sıcaklığın etkisiyle anında çökelir ve zamanla birikerek hidrotermal bacaları oluştururlar. Demir sülfür, bakır sülfür ve karbonatlı yapılardan oluşmuş bu bacalarda çok küçük mikro odacıklar yer almaktadır.
Özellikleri
Bu hidrotermal bacaların iç kısımlarında sıcaklık ortalama 350-400 °C arasındadır. Ağız kısımlarında ise ortalama 150 °C dolaylarındadır. Normalde 100 °C de kaynayan su, derinliğin sebep olduğu basınç yüzünden bu kadar yüksek sıcaklıkta bile kaynayamaz. 20 metreyi bulan bacalar var. Yukarı doğru çıktıkça daha çok çözünüyor bu nedenle de hortum gibi bir görüntüsü oluyor. Siyah ve beyaz dumanlı olarak ikiye ayrılıyorlar. Siyah dumanlı olanların içinde yüksek miktarda sülfid veya sülfür mineralleri var. Siyah renkte olmasının nedeni çözülmüş maddelerin çökmüş küçük zengin metal parçalar. Onların yoğunlaşmasıyla da duman oluşuyor. Siyah duman rengine sahip olan bacaların oluşturduğu rüzgarlar en az 300 derecedir. Beyaz renk dumana sahip olanların da baryum, kalsiyum, silikon gibi açık renkli minerallerin bulunması. Beyaz renk dumana sahip olanların siyah dumana sahip olanlara göre daha düşük bir derecesi vardır. Duman çıkmasının nedeni sıcaklık farkıdır. Su sıcaklığı 2 derece iken bacanın içindeki sıcaklık 350 derece civarındadır. Ayrıca asit, oksijen çabuk değişime uğraması da duman oluşumuna ortam hazırlar.
Yaşam\ekosistem
Bu derinliklerde bu ortama çok iyi uyum sağlamış derin su yengeçleri, karides türleri, denizyıldızları, kemosentetik bakteriler, boyları 3 metreyi bulan dev solucanlar ve önceden hiç rastlanmayan derin su balıkları yaşamaktadır. Buradaki hayat türüyle ilgili bilinmesi gereken önemli bir özellik vardır. Burada hayat fotosenteze değil kemosenteze dayalıdır. Fotosentez güneş ışığına dayanan bir reaksiyondur. Oysa bu kadar derinlere güneş ışığının erişmesi imkânsızdır ve zifiri karanlıktır.
Bu ortamda konunun başında bahsettiğimiz beslenme piramidinin en altında kemosentetik bakteriler bulunur. Bunlar bacalardan sıcak suyla fışkıran karbondioksit ve hidrojen sülfür elementiyle beslenirler. Kemosentez, bakterilere enerji sağlayan ve kimyasallara dayanan reaksiyonun adıdır. Diğer canlılar da bu bakterileri yiyerek enerji elde ederler. Bu keşfin ardından birçok bilim kuruluşu harekete geçerek yaşamın kökenini buralarda daha çok aramaya başlamışlardı. Bugün aralarında NASA, ESA, Harvard, Cambridge, Oxford, Science gibi birçok saygın üniversite ve bilim kuruluşu yaşamın bu hidrotermal bacalar etrafında başladığını düşünmektedir. Hatta NASA, bu hidrotermal bacaların evrende herhangi bir yıldızın çevresinde dönen gezegende ya da uydu üzerinde de oluşmuşsa hayatın orada da başlamış olabileceğini vurgulamaktadır.
Bacalarda çok sayıda kemosentetik bakteri bulunur. Bunun dışında yengeçler, karidesler, tüp solucanları (boyları 3 metreye ulaşabilir), hiç görünmeyen dip balıkları (engerek balığı), farekuyruklugiller)..) da sayıca fazladır. Bu organizmaların çoğu açık kırmızı dokular bulundurur. Bu dokuların etken maddesi de hemoglobindir. Hemoglobini sudaki oksijeni açığa çıkarmak/oksitlenme için kullanırlar. Solucanların içinde barınan kemosentetik bakteriler kendilerine ve içinde bulundukları canlıya yetecek kadar besin üretir. Geri kalan çoğu tür etçil olarak beslenir.
Kaynakça
- James S. Monroe-Reed Wicander, Fiziksel Jeoloji-Yeryuvarının Araştırılması (Jeoloji Mühendisleri Odası, Ankara 2007)
- Yrd. Doç. Dr. Murat Çiflikli Metamorfik Petrografi Ders Notları
- . 22 Mart 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Şubat 2015.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu maddede kaynak listesi bulunmasina karsin metin ici kaynaklarin yetersizligi nedeniyle bazi bilgilerin hangi kaynaktan alindigi belirsizdir Lutfen kaynaklari uygun bicimde metin icine yerlestirerek maddenin gelistirilmesine yardimci olun Nisan 2021 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Hidrotermal baca jeotermal isiya sahip suyun salindigi bir deniz tabagi Hidrotermal bacaOlusumuDunya ergimis magma yapisi geregi surekli hareket halindedir Kitalar adeta ergimis magma uzerinde yuzercesine hareket ederler Ayrica okyanus tabanlarinda da yerin altindan gelen bu yuksek basincin etkisiyle uzun yariklar boylu boyunca uzanirlar Bu yariklardan surekli olarak yerin altindan gelen hidrojen H2 metan CH4 hidrojen sulfur H2S karbondioksit CO2 hidrojen siyanur HCN formaldehit HCHO azot N2 kukurt dioksit SO2 gazlari cikmaktadir Bu yariklardan giren su 1200 C lik sicaklikta erimis halde bulunan kayalar magma tarafindan isitilir Isinan su basincin etkisiyle magmadaki Fe Ni Mn Cu gibi kalsiyum karbonatli demir sulfurlu ve mineralleri bu yariklardan suyun ic yuzeyine dogru fiskirtirlar yanlara dogru zit yonde itilerek birbirinden uzaklasmaya baslar ve burada meydana gelen boslugu doldurmak icin asagidan genc litosfer soguyarak sirtin iki yaninda buyumeye devam eder Bu olay okyanus ortasi sirtlari olusumuna neden olur Fiskiran bu mineraller sicakligin etkisiyle aninda cokelir ve zamanla birikerek hidrotermal bacalari olustururlar Demir sulfur bakir sulfur ve karbonatli yapilardan olusmus bu bacalarda cok kucuk mikro odaciklar yer almaktadir Beyaz dumanOzellikleriBu hidrotermal bacalarin ic kisimlarinda sicaklik ortalama 350 400 C arasindadir Agiz kisimlarinda ise ortalama 150 C dolaylarindadir Normalde 100 C de kaynayan su derinligin sebep oldugu basinc yuzunden bu kadar yuksek sicaklikta bile kaynayamaz 20 metreyi bulan bacalar var Yukari dogru ciktikca daha cok cozunuyor bu nedenle de hortum gibi bir goruntusu oluyor Siyah ve beyaz dumanli olarak ikiye ayriliyorlar Siyah dumanli olanlarin icinde yuksek miktarda sulfid veya sulfur mineralleri var Siyah renkte olmasinin nedeni cozulmus maddelerin cokmus kucuk zengin metal parcalar Onlarin yogunlasmasiyla da duman olusuyor Siyah duman rengine sahip olan bacalarin olusturdugu ruzgarlar en az 300 derecedir Beyaz renk dumana sahip olanlarin da baryum kalsiyum silikon gibi acik renkli minerallerin bulunmasi Beyaz renk dumana sahip olanlarin siyah dumana sahip olanlara gore daha dusuk bir derecesi vardir Duman cikmasinin nedeni sicaklik farkidir Su sicakligi 2 derece iken bacanin icindeki sicaklik 350 derece civarindadir Ayrica asit oksijen cabuk degisime ugramasi da duman olusumuna ortam hazirlar Siyah dumanYasam ekosistemBu derinliklerde bu ortama cok iyi uyum saglamis derin su yengecleri karides turleri denizyildizlari kemosentetik bakteriler boylari 3 metreyi bulan dev solucanlar ve onceden hic rastlanmayan derin su baliklari yasamaktadir Buradaki hayat turuyle ilgili bilinmesi gereken onemli bir ozellik vardir Burada hayat fotosenteze degil kemosenteze dayalidir Fotosentez gunes isigina dayanan bir reaksiyondur Oysa bu kadar derinlere gunes isiginin erismesi imkansizdir ve zifiri karanliktir Bazi delikleri yogun fauna tarafindan cevrili Bu ortamda konunun basinda bahsettigimiz beslenme piramidinin en altinda kemosentetik bakteriler bulunur Bunlar bacalardan sicak suyla fiskiran karbondioksit ve hidrojen sulfur elementiyle beslenirler Kemosentez bakterilere enerji saglayan ve kimyasallara dayanan reaksiyonun adidir Diger canlilar da bu bakterileri yiyerek enerji elde ederler Bu kesfin ardindan bircok bilim kurulusu harekete gecerek yasamin kokenini buralarda daha cok aramaya baslamislardi Bugun aralarinda NASA ESA Harvard Cambridge Oxford Science gibi bircok saygin universite ve bilim kurulusu yasamin bu hidrotermal bacalar etrafinda basladigini dusunmektedir Hatta NASA bu hidrotermal bacalarin evrende herhangi bir yildizin cevresinde donen gezegende ya da uydu uzerinde de olusmussa hayatin orada da baslamis olabilecegini vurgulamaktadir Bacalarda cok sayida kemosentetik bakteri bulunur Bunun disinda yengecler karidesler tup solucanlari boylari 3 metreye ulasabilir hic gorunmeyen dip baliklari engerek baligi farekuyruklugiller da sayica fazladir Bu organizmalarin cogu acik kirmizi dokular bulundurur Bu dokularin etken maddesi de hemoglobindir Hemoglobini sudaki oksijeni aciga cikarmak oksitlenme icin kullanirlar Solucanlarin icinde barinan kemosentetik bakteriler kendilerine ve icinde bulunduklari canliya yetecek kadar besin uretir Geri kalan cogu tur etcil olarak beslenir KaynakcaJames S Monroe Reed Wicander Fiziksel Jeoloji Yeryuvarinin Arastirilmasi Jeoloji Muhendisleri Odasi Ankara 2007 Yrd Doc Dr Murat Ciflikli Metamorfik Petrografi Ders Notlari 22 Mart 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Subat 2015