Jeolojideki anlamıyla yer ısısı (jeotermal ısı) gezegenin içindeki ısı kaynaklarına değinir. Dünya'nın iç kısmında artan derinliğe göre sıcaklıktaki değişim oranıdır. Genel bir kural olarak, çok daha sıcak olan mantodan gelen ısı akışı nedeniyle kabuk sıcaklığı derinlikle birlikte artar; tektonik plaka sınırlarından uzakta, kıtasal kabukta yüzeye yakın derinlikte sıcaklık yaklaşık 25-30 °C/km (72-87 °F/mi) artar.
Jeo-termal Dünya'yı ifade eder, ancak kavram diğer gezegenlere de uygulanabilir. SI birimlerinde jeotermal gradyan °C/km, K/km, veya mK/m olarak ifade edilir. Bunların hepsi eşdeğerdir.
Güneş ışınları, Yer yüzeyine metrekare başına ortalama 1370 watt kadar enerji taşır. Bunun üçte birden biraz fazlası, çoğu atmosferden olmak üzere, yansıtılır. Geri kalan kısmı, atmosfer ve yer yüzeyinde soğurulduktan sonra yer kabuğu, okyanuslar, canlılar ve atmosferin değişik tabakalarının katıldığı karmaşık bir mekanizma ile yeniden şeklinde uzaya kaybedilir. Bu sistem içerisinde, yer yüzeyinin ortalama sıcaklığı 14oC civarında sabit kalır. Yer kürenin derinliklerine inildikçe artan sıcaklıkların nedeni ise gezegenin içindeki bir ısı kaynağıdır. Sondaj çalışmaları yardımıyla çeşitli derinliklerde yapılan sıcaklık ölçümleri ile yer kabuğunu oluşturan kayaların ısı iletkenliği bir arada değerlendirildiğinde yerküre derinliklerinden gelen ısı akımının 0,05-0,1 watt/m2 kadar olduğu hesaplanır. Güneşten aldıkları enerjinin kat kat fazlasını dışarı yayan gaz devleri ile karşılaştırıldığında çok küçük ölçekli olduğu anlaşılan bu ısı kaynağı, Yer'in güneşten aldığı enerjinin ancak 20.000'de biri düzeyinde olsa da gezegen merkezinde 5000oC'yi aşan sıcaklıkların sürdürülmesini sağlayabilmektedir.
Isı kaynakları
Yer'in iç ısı kaynağının doğrudan gözlemlere dayanarak belirlenmesi mümkün olmasa da, eldeki verilerin birleştirilmesi sonucunda ortaya çıkan modeller, değişik mekanizmaların rollerinin belirlenmesine yardımcı olur. Dünya içindeki sıcaklık derinlikle birlikte artar. Tektonik plakaların kenarlarında 650 ila 1200 °C (1.200 ila 2.200 °F) arasındaki sıcaklıklarda yüksek derecede viskoz veya kısmen erimiş kaya bulunur ve bu da çevredeki jeotermal gradyanı artırır, ancak yalnızca dış çekirdeğin erimiş veya akışkan bir durumda olduğu varsayılır ve Dünya'nın iç çekirdek / dış çekirdek sınırındaki sıcaklığın, yaklaşık 3.500 kilometre (2.200 mil) derinlikte, 5650 ± 600 Kelvin olduğu tahmin edilmektedir. Dünya'nın ısı içeriği 1031 joule'dür.
Yer'in oluşması sırasında ortaya çıkan ısı
Güneş Sistemi'nin oluştuğu dönemde, birleşerek yerküreyi meydana getiren çok sayıda küçük parçanın beraberlerinde getirdiği enerjidir. Parçacıklar, çarpışarak yavaşlamaları ile açığa çıkan kinetik enerjileri yanı sıra, yeni oluşan gezegenin kütleçekim gücü etkisiyle merkezi etrafında yoğunlaşmaları sırasında açığa çıkan potansiyel enerji sayesinde, sıvılaşma sıcaklığının çok üzerinde bir sıcaklığa ulaşmışlar, içlerindeki daha ağır bileşenler gezegenin merkezine doğru çökerken, hafif bileşenler yüzeye yakın bölgelerde kalmıştır. Bu çökme sırasında olduğu gibi, gezegenin büyüdükçe artan çekim nedeniyle sıkışarak küçülmesi sonucunda da bir miktar daha potansiyel enerji açığa çıkmıştır. 4,6-3,8 milyar yıllar arasında yoğun bir şekilde süren kozmik çarpışmaların, bu dönem içinde aralıklarla yeni ısı taşınmasına neden olduğu sanılmaktadır. 'Fosil ısı' olarak da adlandırılabilecek bu ısı, yerkürenin katmanlarının erken dönemdeki farklılaşmalarında birinci derecede sorumlu görülmekle birlikte, hesaplamalar, bilinen kayıp hızı ile bugüne dek önemini büyük ölçüde yitirmiş olması gerektiğini ortaya koymaktadır.
İç çekirdeğin kristalizasyonu
Tam olarak kanıtlanmamış bir görüş, yer çekirdeğinin öncelikle homojen bir demir-nikel-oksijen-kükürt karışımı şeklinde ortaya çıktığını, sonradan bu sıvı ortam içinde demir ve nikelden oluşan iç çekirdeğin bir kristal gibi büyüyerek katı hale geçtiğini varsayar. Faz değiştirme sırasında ortaya çıkan ısı ve daha yoğun olan demirin derine doğru hareketi sırasında ortaya çıkan potansiyel enerji kuramsal olarak yerkürenin toplam enerjisine katkıda bulunmakla birlikte payının büyük olamayacağı sanılmaktadır.
Gel git etkileri
Ay ve Güneş'in çekim etkilerinin () Yer'in kendi çevresinde dönme düzeni üzerinde yaptığı değişiklikler iç gerilimler ve sürtünmelere neden olur. Jüpiter'in Galilei uydularının ısınmasında önemli rolü olan bu etkenin yerküre için birinci derecede bir ısı kaynağı olmadığı düşünülmektedir.
Radyoaktif bozunma
Günümüzde yerkürenin önde gelen iç ısı kaynağının, gezegen bileşiminde bulunan radyoaktif elementlerin parçalanmasından ortaya çıkan enerji olduğu düşünülür. Bunların önde gelenleri uranyum, toryum, potasyum, rubidyum ve radon izotoplarıdır (238U, 235U, 232Th, 40K, 87Rb, 222Rn). Potasyumun izotoplarından 40K, Yer tarihinin erken dönemlerinde en önemli ısı kaynağı iken, yarı ömrünün kısa olması nedeniyle bugün payı azalmıştır.
Kaynakça
- ^ a b c Fridleifsson, Ingvar B.; Bertani, Ruggero; Huenges, Ernst; Lund, John W.; Ragnarsson, Arni; Rybach, Ladislaus (11 Şubat 2008). O. Hohmeyer and T. Trittin (Ed.). (PDF). IPCC Scoping Meeting on Renewable Energy Sources, Proceedings. Luebeck, Germany. ss. 59–80. CiteSeerX 10.1.1.362.1202 $2. 12 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2013.
- ^ Jones, M. Q. W. (July 2018). "Virgin rock temperatures and geothermal gradients in the Bushveld Complex". Journal of the Southern African Institute of Mining and Metallurgy. 118 (7). ss. 671–680. doi:10.17159/2411-9717/2018/v118n7a1. ISSN 2225-6253. Geçersiz
|doi-access=free
()[] - ^ Global Heat Flow Compilation Group (11 Nisan 2013). "Component parts of the World Heat Flow Data Collection". Pangaea (İngilizce). Global Heat Flow Compilation Group. doi:10.1594/PANGAEA.810104. Erişim tarihi: 23 Eylül 2021.
- ^ Alfe, D.; M. J. Gillan; G. D. Price (1 Şubat 2003). (PDF). Mineralogical Magazine. 67 (1). ss. 113–123. Bibcode:2003MinM...67..113A. doi:10.1180/0026461026610089. 16 Mart 2007 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mart 2007.
- ^ Steinle-Neumann, Gerd; Lars Stixrude; Ronald Cohen (5 Eylül 2001). . Carnegie Institution of Washington. 14 Aralık 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mart 2007.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Jeolojideki anlamiyla yer isisi jeotermal isi gezegenin icindeki isi kaynaklarina deginir Dunya nin ic kisminda artan derinlige gore sicakliktaki degisim oranidir Genel bir kural olarak cok daha sicak olan mantodan gelen isi akisi nedeniyle kabuk sicakligi derinlikle birlikte artar tektonik plaka sinirlarindan uzakta kitasal kabukta yuzeye yakin derinlikte sicaklik yaklasik 25 30 C km 72 87 F mi artar Jeo termal Dunya yi ifade eder ancak kavram diger gezegenlere de uygulanabilir SI birimlerinde jeotermal gradyan C km K km veya mK m olarak ifade edilir Bunlarin hepsi esdegerdir Cekirdekten ekzosfere Dunya kesiti Gunes isinlari Yer yuzeyine metrekare basina ortalama 1370 watt kadar enerji tasir Bunun ucte birden biraz fazlasi cogu atmosferden olmak uzere yansitilir Geri kalan kismi atmosfer ve yer yuzeyinde sogurulduktan sonra yer kabugu okyanuslar canlilar ve atmosferin degisik tabakalarinin katildigi karmasik bir mekanizma ile yeniden seklinde uzaya kaybedilir Bu sistem icerisinde yer yuzeyinin ortalama sicakligi 14oC civarinda sabit kalir Yer kurenin derinliklerine inildikce artan sicakliklarin nedeni ise gezegenin icindeki bir isi kaynagidir Sondaj calismalari yardimiyla cesitli derinliklerde yapilan sicaklik olcumleri ile yer kabugunu olusturan kayalarin isi iletkenligi bir arada degerlendirildiginde yerkure derinliklerinden gelen isi akiminin 0 05 0 1 watt m2 kadar oldugu hesaplanir Gunesten aldiklari enerjinin kat kat fazlasini disari yayan gaz devleri ile karsilastirildiginda cok kucuk olcekli oldugu anlasilan bu isi kaynagi Yer in gunesten aldigi enerjinin ancak 20 000 de biri duzeyinde olsa da gezegen merkezinde 5000oC yi asan sicakliklarin surdurulmesini saglayabilmektedir Isi kaynaklariYer in ic isi kaynaginin dogrudan gozlemlere dayanarak belirlenmesi mumkun olmasa da eldeki verilerin birlestirilmesi sonucunda ortaya cikan modeller degisik mekanizmalarin rollerinin belirlenmesine yardimci olur Dunya icindeki sicaklik derinlikle birlikte artar Tektonik plakalarin kenarlarinda 650 ila 1200 C 1 200 ila 2 200 F arasindaki sicakliklarda yuksek derecede viskoz veya kismen erimis kaya bulunur ve bu da cevredeki jeotermal gradyani artirir ancak yalnizca dis cekirdegin erimis veya akiskan bir durumda oldugu varsayilir ve Dunya nin ic cekirdek dis cekirdek sinirindaki sicakligin yaklasik 3 500 kilometre 2 200 mil derinlikte 5650 600 Kelvin oldugu tahmin edilmektedir Dunya nin isi icerigi 1031 joule dur Yer in olusmasi sirasinda ortaya cikan isi Gunes Sistemi nin olustugu donemde birleserek yerkureyi meydana getiren cok sayida kucuk parcanin beraberlerinde getirdigi enerjidir Parcaciklar carpisarak yavaslamalari ile aciga cikan kinetik enerjileri yani sira yeni olusan gezegenin kutlecekim gucu etkisiyle merkezi etrafinda yogunlasmalari sirasinda aciga cikan potansiyel enerji sayesinde sivilasma sicakliginin cok uzerinde bir sicakliga ulasmislar iclerindeki daha agir bilesenler gezegenin merkezine dogru cokerken hafif bilesenler yuzeye yakin bolgelerde kalmistir Bu cokme sirasinda oldugu gibi gezegenin buyudukce artan cekim nedeniyle sikisarak kuculmesi sonucunda da bir miktar daha potansiyel enerji aciga cikmistir 4 6 3 8 milyar yillar arasinda yogun bir sekilde suren kozmik carpismalarin bu donem icinde araliklarla yeni isi tasinmasina neden oldugu sanilmaktadir Fosil isi olarak da adlandirilabilecek bu isi yerkurenin katmanlarinin erken donemdeki farklilasmalarinda birinci derecede sorumlu gorulmekle birlikte hesaplamalar bilinen kayip hizi ile bugune dek onemini buyuk olcude yitirmis olmasi gerektigini ortaya koymaktadir Ic cekirdegin kristalizasyonu Tam olarak kanitlanmamis bir gorus yer cekirdeginin oncelikle homojen bir demir nikel oksijen kukurt karisimi seklinde ortaya ciktigini sonradan bu sivi ortam icinde demir ve nikelden olusan ic cekirdegin bir kristal gibi buyuyerek kati hale gectigini varsayar Faz degistirme sirasinda ortaya cikan isi ve daha yogun olan demirin derine dogru hareketi sirasinda ortaya cikan potansiyel enerji kuramsal olarak yerkurenin toplam enerjisine katkida bulunmakla birlikte payinin buyuk olamayacagi sanilmaktadir Gel git etkileri Ay ve Gunes in cekim etkilerinin Yer in kendi cevresinde donme duzeni uzerinde yaptigi degisiklikler ic gerilimler ve surtunmelere neden olur Jupiter in Galilei uydularinin isinmasinda onemli rolu olan bu etkenin yerkure icin birinci derecede bir isi kaynagi olmadigi dusunulmektedir Radyoaktif bozunma Gunumuzde yerkurenin onde gelen ic isi kaynaginin gezegen bilesiminde bulunan radyoaktif elementlerin parcalanmasindan ortaya cikan enerji oldugu dusunulur Bunlarin onde gelenleri uranyum toryum potasyum rubidyum ve radon izotoplaridir 238U 235U 232Th 40K 87Rb 222Rn Potasyumun izotoplarindan 40K Yer tarihinin erken donemlerinde en onemli isi kaynagi iken yari omrunun kisa olmasi nedeniyle bugun payi azalmistir Kaynakca a b c Fridleifsson Ingvar B Bertani Ruggero Huenges Ernst Lund John W Ragnarsson Arni Rybach Ladislaus 11 Subat 2008 O Hohmeyer and T Trittin Ed PDF IPCC Scoping Meeting on Renewable Energy Sources Proceedings Luebeck Germany ss 59 80 CiteSeerX 10 1 1 362 1202 2 12 Mart 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 3 Kasim 2013 Jones M Q W July 2018 Virgin rock temperatures and geothermal gradients in the Bushveld Complex Journal of the Southern African Institute of Mining and Metallurgy 118 7 ss 671 680 doi 10 17159 2411 9717 2018 v118n7a1 ISSN 2225 6253 Gecersiz doi access free yardim olu kirik baglanti Global Heat Flow Compilation Group 11 Nisan 2013 Component parts of the World Heat Flow Data Collection Pangaea Ingilizce Global Heat Flow Compilation Group doi 10 1594 PANGAEA 810104 Erisim tarihi 23 Eylul 2021 Alfe D M J Gillan G D Price 1 Subat 2003 PDF Mineralogical Magazine 67 1 ss 113 123 Bibcode 2003MinM 67 113A doi 10 1180 0026461026610089 16 Mart 2007 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 1 Mart 2007 Steinle Neumann Gerd Lars Stixrude Ronald Cohen 5 Eylul 2001 Carnegie Institution of Washington 14 Aralik 2006 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Mart 2007