Bu madde, uygun değildir.Mayıs 2022) ( |
Upanişad, Hinduizm'in felsefi ve daha çok mistik yapıdaki kutsal kitaplarıdır, kategorisinde yer alırlar. Anlamı "yanıbaşına oturmak"tır. Bu metinler geçmişte Hindu ("peygamberlerin") öğrencilerine öğrettiği gizli bilgilerdi, Vedalar'ın sonu (Vedanta) ve tamamlayıcısı olarak görülürler.
200'ün üzerinde Upanişad vardır ama , yalnızca 108 Upanişad'ın ismini listeler, bu nedenle "resmî" upanişad sayısının 108 olduğu söylenebilir. Bir Hindu efsanesine/inanışına göre Upanişadların toplam sayısı eskiden 1180 idi ama zamanla çoğu kayboldu ve ancak birkaç yüz Upanişad kaldı.
En eski Upanişadlar ve 'dır, bu iki Upanişad MÖ 800-700 yılları arasında yazılmıştır. , , , , , da Upanişad edebiyatının eski örnekleridir ve Budizm öncesi dönemde MÖ 600-500 yılları arasında yazılmışlardır.
Daha sonra, olasılıkla Budizm döneminden hemen önce veya Buddhizm döneminde yazılan , , , ve Upanişad'ı da eklenirse bütün mezhepleri ve okullarınca kabul edilen 13 temel Upanişad listesi ortaya çıkar. 13 temel Upanişad Hindu felsefesinin ve mistisizminin en büyük ve en önemli kaynağıdır. Bu Upanişadlara 8. yüzyılda yaşamış filozof Şankara tefsir niteliğinde metinler, yorumlar yazmıştır. Bu tefsirler Upanişadlar üzerine yapılmış en eski tefsir niteliği taşır. Geri kalan 95 Upanişad'dan 59'u bütün mezheplerde "vahiy" kategorisinde sruti olarak kabul edilen daha genç upanişadlardır. Bunlar, 13 temel Upanişad'ın değindiği konular hakkında daha detaylı açıklamalar yapar, 13 Upanişad'ın dışındaki en önemli Upanişadlar'dan bazıları Maha-Narayana, Adhyatma, Mandala Brahmana, Nada-Bindu, Dhyana-Bindu, Subala gibi Upanişadlardır bunların da İsa'dan önceki dönemde yazıldıkları düşünülmektedir. Son kategoride olan 36 upanişad ise tamamen mezhepseldir. 36 upanişad'tan 14'ü Saivism mezhebine, 13'ü vaishnavism mezhebine, 9'u shaktism mezhebine aittir.
Bütün upanişadlarda üzerine basılarak öğretilen temel öğreti, bütün evrenin Tanrı olduğu, insan ruhunun da () aslında Tanrı'nın bir parçası olduğu ve öldükten sonra su damlasının okyanusla birleşmesi gibi insanın da Tanrı ile birleşeceği, onda özümlenip Tanrı'da yok olacağı, onunla bir olacağı doktrinidir:
- "Bu benim kalbinin derinliklerindedir ve bir pirinç veya arpa tanesi ya da hardal çekirdeği kadar küçüktür... Kalbimin derinliklerindeki bu dünyadan, gökyüzünden, göklerden ve bütün dünyalardan daha büyüktür. Bütün hareketler, istekler, korkular, tatlar ondadır, kendi içini kapsayan her şeyi tutan odur; o konuşmaz, hiçbir şeyi dert etmez; bu kalbimin derinliklerindeki , Brahman’dır. Bu yaşamdan ayrıldığım zaman onunla birleşeceğim."
- "Brahman her şeydir. Evrende var olan bütün görüntüler, arzular, duyular Tanrı’dan zuhur ederler. Tanrı’yı tanımak için, kişinin kendisi ile kalbinin derinliklerinde gizli bulunan Tanrı’nın aynı Varlık olduğunu idrak etmesi gerekir. Kişi, ancak bu şekilde ölümden kurtulur."
- "İnsan hayatı soluk düşünce, duyular ve hareketlerden ibaret bir varlıktır. Bu unsurlar, ’dan dolayı meydana gelirler ve eninde sonunda bir akarsuyun denize karıştığı zaman kaybolması gibi, Brahman'a karışarak ortadan kaybolurlar."
- "Bütün bu evren Brahman'dır. Her şey O'ndan çıkar, ondan kaynaklanır. Her şey O'nda erir, O'nda çözülür, O'nda yok olur. Ve her şey O ile devamlılığını sürdürür..."
Upanişadlara göre her şeyin özünde vardır. Bir bu konuyu öğrencisine etkili bir örnekle anlatır:
- "Hiçbir şey yok ki O özden gelmemiş olsun. Her şeyin içinde bu öz varlıktan vardır, o gerçektir. O, her şeyin özüdür. Sen de O’sun Svetekatu. bir ağaç dalını bırakacak olursa o dal ölür, tüm ağacı bırakırsa tüm ağaç ölür. bedeni terk ettiğinde beden ölür, ama o öz ölmez."
- - Ne olur bana biraz daha bu öz varlığı anlatır mısın.
- - "Anlatacağım. Bana bir Hint inciri getir."
- - "İşte burada efendim."
- - "Onu yar."
- - "Yardım efendim."
- - "Ne görüyorsun?"
- - "Küçücük çekirdekleri var içinde."
- - "Yar o çekirdeklerden birini."
- - "Yardım efendim."
- - "Şimdi ne görüyorsun?"
- - "İçi boş efendim."
- - "İşte o çekirdeğin içindeki senin göremediğin özden koskoca Hint inciri ağacı oluşuyor. Bana inan oğlum, işte o incir çekirdeğindeki boşluk o öz ile doludur. Her şey varoluşunu o öze borçludur. İşte gerçek budur. İşte o öz varlıktır. Sen de O’sun."
- - "Bana lütfen 'dan biraz daha söz eder misin?"
- - "Peki.. Bu tuzu suya dök ve yarın bana getir." Çocuk denileni yaptı.
- - "Tuz nerede?" diye sordu babası.
- - "Göremiyorum".
- - "İç bakalım nasıl tadı?".
- - "Tuzlu".
- - "Peki şuradan ya da buradan içersen?
- - "Yine tuzlu. Her yanı tuzlu." Babası dedi ki:
- - "Tuzu görmesek de tuz her yerdedir. Aynı şekilde da her yerdedir.. Onu görmesek bile o, her şeyin içindedir. Her şey varoluşunu o öze borçludur. İşte gerçek budur. İşte o öz varlıktır. Sen de O’sun."
Bazı bölümlerde ruhun çeşitli yönlerini detaylarıyla anlatan ayetler bulunur:
- "Saf farkındalık olan , duyularla çevrili bir halde, yürekteki ışık olarak parlar.. Atman, sanki düşünüyormuşçasına, sanki hareket ediyormuşçasına uyanık kalma, düş görme ve derin uyku hallerinde dolanır ama yine de aynı kalır.
- " bir bedene büründüğünde sanki o bedenin zayıflıklarını ve kısıtlılıklarını üstlenmiş gibi olur ama ölüm anında bedeni terk ettiğinde bütün bunları da geride bırakır... Bilinen iki tane bilinç hali vardır.. Biri bu dünyaya diğeri de öbür dünyaya aittir. Ancak bunların aralarında üçüncü bir hal daha vardır. Bu ara hal üzüntüleriyle ve sevinçleriyle her iki dünyayı da deneyimlediğimiz düşler âlemidir... Bir insan öldüğünde ölen sadece maddi bedeni olur. O kişi sona eren yaşamının hem iyi hem de kötü izlenimlerini algılamaya devam eder.. Bu ara halde ise 'ın ışığı altında izlenimlerini kurgular, bozar ve yine kurgular.."
- "Ara haldeyken (rüya aleminde) savaş arabaları, onları çeken atlar, gidilecek yollar yoktur ama insan kendi savaş arabalarını, yollarını, atlarını oluşturur. O bilinç halinde kutsayışlar, mutluluklar, sevinçler de yoktur, kişi bunları kendi meydana getirir. Bütün bunları meydana getiren gerçekten de kendisidir.."
- "İnsan uykudayken ve bedenle ilişiğini kesmişken kendisi uyumayan, ışığı kendinden olan izlenimlerden örülü düşleri izler. Işığı kendinden olan Prana gücüyle bedeni canlı tutar.. Maddeye bağlı olmadığından hiçbir şey onu etkilemez... Düş görme halindeyken şurada burada dolaştıktan sonra kendi yerine geri döner.. 'da özümlenmiş bir insan (üçüncü hal) dış dünyasında ve iç dünyasında neler olup bittiğinin ayrımında olmaz. Çünkü o, özümlenme halindeyken tüm arzuları tamama erer.. Bizzat 'ın dışında yerine gelmesi gereken arzu kalmaz. O kişi kederin ötesine geçer."
- "O özümlenme halindeyken insan görmeden görür, çünkü hiçbir şey O'ndan ayrı değildir. Koklamadan koklar çünkü hiçbir şey O'ndan ayrı değildir. Duymadan duyar çünkü hiçbir şey O'ndan ayrı değildir.. Bilmeden bilir çünkü hiçbir şey O'ndan ayrı değildir. Ayrılığın olduğu yerde insan başka bir şeyi görür. Başka bir şeyi koklar, başka bir şeyi konuşur, başka bir şeyi duyar, başka bir şeyi düşünür. Fakat özümlenmenin olduğu ikinci bir şeyin bulunmadığı yer Brahman'ın âlemidir. Yaşamın en yüce gayesi en yüce hazinesi budur."
Upanişadlar Sufizmi, Batı mistisizmini, Neo Platonculuğu, ünlü Alman filozofu Arthur Schopenhauer’i derinden etkilemiştir. Schopenhauer bu Hindu kutsal kitaplarının batı tarafından keşfinin "yüzyılın en büyük hediyesi" olduğunu söylemiş, Upanişadlar ile ilgili olarak da “insan düşüncesinin en yüksek ürünleri ve bilgeliği", "Dünyada var olabilecek en doyurucu ve en yükseltici eser; yaşamımın tesellisi oydu, ölümümün de tesellisi o olacaktır." yorumlarını yapmıştır.
Dış bağlantılar
- 108 Upanishads15 Mart 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu madde Vikipedi bicem el kitabina uygun degildir Maddeyi Vikipedi standartlarina uygun bicimde duzenleyerek Vikipedi ye katkida bulunabilirsiniz Gerekli duzenleme yapilmadan bu sablon kaldirilmamalidir Mayis 2022 Upanisad Hinduizm in felsefi ve daha cok mistik yapidaki kutsal kitaplaridir kategorisinde yer alirlar Anlami yanibasina oturmak tir Bu metinler gecmiste Hindu peygamberlerin ogrencilerine ogrettigi gizli bilgilerdi Vedalar in sonu Vedanta ve tamamlayicisi olarak gorulurler 200 un uzerinde Upanisad vardir ama yalnizca 108 Upanisad in ismini listeler bu nedenle resmi upanisad sayisinin 108 oldugu soylenebilir Bir Hindu efsanesine inanisina gore Upanisadlarin toplam sayisi eskiden 1180 idi ama zamanla cogu kayboldu ve ancak birkac yuz Upanisad kaldi En eski Upanisadlar ve dir bu iki Upanisad MO 800 700 yillari arasinda yazilmistir da Upanisad edebiyatinin eski ornekleridir ve Budizm oncesi donemde MO 600 500 yillari arasinda yazilmislardir Daha sonra olasilikla Budizm doneminden hemen once veya Buddhizm doneminde yazilan ve Upanisad i da eklenirse butun mezhepleri ve okullarinca kabul edilen 13 temel Upanisad listesi ortaya cikar 13 temel Upanisad Hindu felsefesinin ve mistisizminin en buyuk ve en onemli kaynagidir Bu Upanisadlara 8 yuzyilda yasamis filozof Sankara tefsir niteliginde metinler yorumlar yazmistir Bu tefsirler Upanisadlar uzerine yapilmis en eski tefsir niteligi tasir Geri kalan 95 Upanisad dan 59 u butun mezheplerde vahiy kategorisinde sruti olarak kabul edilen daha genc upanisadlardir Bunlar 13 temel Upanisad in degindigi konular hakkinda daha detayli aciklamalar yapar 13 Upanisad in disindaki en onemli Upanisadlar dan bazilari Maha Narayana Adhyatma Mandala Brahmana Nada Bindu Dhyana Bindu Subala gibi Upanisadlardir bunlarin da Isa dan onceki donemde yazildiklari dusunulmektedir Son kategoride olan 36 upanisad ise tamamen mezhepseldir 36 upanisad tan 14 u Saivism mezhebine 13 u vaishnavism mezhebine 9 u shaktism mezhebine aittir Butun upanisadlarda uzerine basilarak ogretilen temel ogreti butun evrenin Tanri oldugu insan ruhunun da aslinda Tanri nin bir parcasi oldugu ve oldukten sonra su damlasinin okyanusla birlesmesi gibi insanin da Tanri ile birlesecegi onda ozumlenip Tanri da yok olacagi onunla bir olacagi doktrinidir Bu benim kalbinin derinliklerindedir ve bir pirinc veya arpa tanesi ya da hardal cekirdegi kadar kucuktur Kalbimin derinliklerindeki bu dunyadan gokyuzunden goklerden ve butun dunyalardan daha buyuktur Butun hareketler istekler korkular tatlar ondadir kendi icini kapsayan her seyi tutan odur o konusmaz hicbir seyi dert etmez bu kalbimin derinliklerindeki Brahman dir Bu yasamdan ayrildigim zaman onunla birlesecegim dd Brahman her seydir Evrende var olan butun goruntuler arzular duyular Tanri dan zuhur ederler Tanri yi tanimak icin kisinin kendisi ile kalbinin derinliklerinde gizli bulunan Tanri nin ayni Varlik oldugunu idrak etmesi gerekir Kisi ancak bu sekilde olumden kurtulur dd Insan hayati soluk dusunce duyular ve hareketlerden ibaret bir varliktir Bu unsurlar dan dolayi meydana gelirler ve eninde sonunda bir akarsuyun denize karistigi zaman kaybolmasi gibi Brahman a karisarak ortadan kaybolurlar dd Butun bu evren Brahman dir Her sey O ndan cikar ondan kaynaklanir Her sey O nda erir O nda cozulur O nda yok olur Ve her sey O ile devamliligini surdurur dd Brahman en ustun olandir butun duyularin ve dusuncelerin otesindedir Brahman her insanin yuregindedir dd Upanisadlara gore her seyin ozunde vardir Bir bu konuyu ogrencisine etkili bir ornekle anlatir Hicbir sey yok ki O ozden gelmemis olsun Her seyin icinde bu oz varliktan vardir o gercektir O her seyin ozudur Sen de O sun Svetekatu bir agac dalini birakacak olursa o dal olur tum agaci birakirsa tum agac olur bedeni terk ettiginde beden olur ama o oz olmez dd Ne olur bana biraz daha bu oz varligi anlatir misin Anlatacagim Bana bir Hint inciri getir Iste burada efendim Onu yar Yardim efendim Ne goruyorsun Kucucuk cekirdekleri var icinde Yar o cekirdeklerden birini Yardim efendim Simdi ne goruyorsun Ici bos efendim Iste o cekirdegin icindeki senin goremedigin ozden koskoca Hint inciri agaci olusuyor Bana inan oglum iste o incir cekirdegindeki bosluk o oz ile doludur Her sey varolusunu o oze borcludur Iste gercek budur Iste o oz varliktir Sen de O sun Bana lutfen dan biraz daha soz eder misin Peki Bu tuzu suya dok ve yarin bana getir Cocuk denileni yapti Tuz nerede diye sordu babasi Goremiyorum Ic bakalim nasil tadi Tuzlu Peki suradan ya da buradan icersen Yine tuzlu Her yani tuzlu Babasi dedi ki Tuzu gormesek de tuz her yerdedir Ayni sekilde da her yerdedir Onu gormesek bile o her seyin icindedir Her sey varolusunu o oze borcludur Iste gercek budur Iste o oz varliktir Sen de O sun dd Bazi bolumlerde ruhun cesitli yonlerini detaylariyla anlatan ayetler bulunur Saf farkindalik olan duyularla cevrili bir halde yurekteki isik olarak parlar Atman sanki dusunuyormuscasina sanki hareket ediyormuscasina uyanik kalma dus gorme ve derin uyku hallerinde dolanir ama yine de ayni kalir dd bir bedene burundugunde sanki o bedenin zayifliklarini ve kisitliliklarini ustlenmis gibi olur ama olum aninda bedeni terk ettiginde butun bunlari da geride birakir Bilinen iki tane bilinc hali vardir Biri bu dunyaya digeri de obur dunyaya aittir Ancak bunlarin aralarinda ucuncu bir hal daha vardir Bu ara hal uzuntuleriyle ve sevincleriyle her iki dunyayi da deneyimledigimiz dusler alemidir Bir insan oldugunde olen sadece maddi bedeni olur O kisi sona eren yasaminin hem iyi hem de kotu izlenimlerini algilamaya devam eder Bu ara halde ise in isigi altinda izlenimlerini kurgular bozar ve yine kurgular dd Ara haldeyken ruya aleminde savas arabalari onlari ceken atlar gidilecek yollar yoktur ama insan kendi savas arabalarini yollarini atlarini olusturur O bilinc halinde kutsayislar mutluluklar sevincler de yoktur kisi bunlari kendi meydana getirir Butun bunlari meydana getiren gercekten de kendisidir dd Insan uykudayken ve bedenle ilisigini kesmisken kendisi uyumayan isigi kendinden olan izlenimlerden orulu dusleri izler Isigi kendinden olan Prana gucuyle bedeni canli tutar Maddeye bagli olmadigindan hicbir sey onu etkilemez Dus gorme halindeyken surada burada dolastiktan sonra kendi yerine geri doner da ozumlenmis bir insan ucuncu hal dis dunyasinda ve ic dunyasinda neler olup bittiginin ayriminda olmaz Cunku o ozumlenme halindeyken tum arzulari tamama erer Bizzat in disinda yerine gelmesi gereken arzu kalmaz O kisi kederin otesine gecer dd O ozumlenme halindeyken insan gormeden gorur cunku hicbir sey O ndan ayri degildir Koklamadan koklar cunku hicbir sey O ndan ayri degildir Duymadan duyar cunku hicbir sey O ndan ayri degildir Bilmeden bilir cunku hicbir sey O ndan ayri degildir Ayriligin oldugu yerde insan baska bir seyi gorur Baska bir seyi koklar baska bir seyi konusur baska bir seyi duyar baska bir seyi dusunur Fakat ozumlenmenin oldugu ikinci bir seyin bulunmadigi yer Brahman in alemidir Yasamin en yuce gayesi en yuce hazinesi budur dd Upanisadlar Sufizmi Bati mistisizmini Neo Platonculugu unlu Alman filozofu Arthur Schopenhauer i derinden etkilemistir Schopenhauer bu Hindu kutsal kitaplarinin bati tarafindan kesfinin yuzyilin en buyuk hediyesi oldugunu soylemis Upanisadlar ile ilgili olarak da insan dusuncesinin en yuksek urunleri ve bilgeligi Dunyada var olabilecek en doyurucu ve en yukseltici eser yasamimin tesellisi oydu olumumun de tesellisi o olacaktir yorumlarini yapmistir Dis baglantilar108 Upanishads15 Mart 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde