Frankfurt okulu, Almanya’da 1923 yılında kurulan ve sosyoloji, siyaset bilimi, psikanaliz, tarih, estetik, felsefe, müzikoloji gibi farklı disiplinlerden insanları bir araya getiren Toplumsal Araştırma Enstitüsü'nün bir düşünce akımı olarak ifade edilmesidir. Okulun genel yaklaşım biçimi eleştirel teori olarak adlandırılmaktadır.
Tarihçe
20. yüzyılın temel düşünce geleneklerinden birini temsil eden Frankfurt okulu, kapitalist sistem ve onun bir ürünü olarak görünen tüketim toplumuna karşı eleştirel bir tutum takınmıştır.Marksizmin eleştirel bir edinimine yönelmiş ve bu doğrultuda yeni bir eleştirel toplum teorisi kurmaya çalışmışlardır. Rus Devrimi'nin Stalinizm'e dönüşerek yozlaşması, Avrupa'da sol kanat hareketlerin yenilgisi ya da düşüşü, giderek yükselen Nazizm ve faşizm olguları, kapitalist sistemde baş gösteren yeni iktisadi ve siyasal ivmeler, Okul'un ortaya çıkış koşullarını gösterir. Hem kapitalizmin hem de Sovyet sosyalizminin eleştirisi, Frankfurt Okulu'nun ana düsturu olarak belirtilebilir.
Marksist eleştirel toplum teorisinin tıkanmış olduğu ve sergilenen pratiği ile çözümsüz bir noktaya ulaştığı düşünülmektedir. Bu tarihsel koşullarda Frankfurt Okulu, tıkanmış olan teorik alanı aşarak yeni bir eleştirel toplum teorisi ortaya koymaya yönelmiştir. Her ne kadar eleştirel kuram başlığı altında toplanarak bir bütün oluşturduğu söylenebilse de, tek tek yazarların özgünlüklerinin dışında daha genel farklı birkaç yönelim tespit edilebilir. Bir yandan, 1923’te kurulup Max Horkheimer ve Theodor W. Adorno’nun 1933’te sürgün edilmesiyle sonuçlanan ve ardından ABD'deki 1950’lere kadar sürgünlüğün ardından Frankfurt’ta yeniden kurulan Enstitü'nün çalışmalarına işaret edilebilir. Friedrich Pollock, Herbert Marcuse, Walter Benjamin, bunlar arasında sayılabilir. Bir yandan da Jürgen Habermas’ın yoğunluklu felsefi ve sosyolojik çalışmalarıyla okulun eleştirel kuramını yeniden temellendirmeye yönelik çabaları söz konusudur. Bu noktada , Claus Offe ve 'den sözedilebilir.
Genel kuramsal çerçeve
Dolayısıyla da Okul üyelerinin çalışmaları birbirine sıkıca bağlı belli bir projenin hayata geçirilmesi değildir. Kısmen Horkheimer, Adorno, Marcuse, Lowenthal, Pollock arasında paralel çalışmalar olsa bile, yine de temel fikir ayrılıkları söz konusudur. Meşru olarak belli bir okuldan sözedilmesi, ortak fikir birliğinin hayata geçirilmesinden değil, araştırmacıların benimsedikleri eleştirel kuram anlayışından ileri gelir.
Başlangıçtaki amaç, bir dogmaya dönüştüğü düşünülen Marksizmi özüne döndürmek ve felsefeyle ilişkisini kurmaktı. Yani, Marksistler olarak Marksizmin eleştirisini yaparak, bu öğretinin kendi içinde eleştiriyi doğurabilecek üstünlüğe sahip olduğunu göstermek ve Marksizmi kemikleşmiş ortodoks yorumlardan kurtarmaktı. Ancak zamanla Marksizme mesafeli olmaya ve gittikçe Weber'in etkisine girmeye başlamışlardır. Bunda, Sovyetler Birliği'ndeki uygulamaların da etkisi olmuştur.
Okul, daha postmodernizm'in esamesinin okunmadığı erken bir dönemde, düşün dünyasına tüm postmodern tezlere kaynaklık edecek tohumlar atmıştır. Özellikle modernitenin ve modern toplum bağlamında kapitalist toplumun eleştirisi çarpıcıdır ve günümüzde normal karşılanan postmodern söylemin temeli olarak okunabilir. Örneğin moderniteyi aklı araçsallaştırma, aklı dogmalardan kurtarırken aklın kendisini dogmaya çevirmesi bağlamında eleştirmiştir. Yine kültür endüstrisi bağlamında, kapitalist topluma yoğun eleştirilerde bulunmuşlar, kapitalizmin tüm bireyleri birbirine benzeterek bireyi tek boyutlu kıldığını iddia etmişlerdir (bkz. Marcuse). Yaşayan en büyük temsilcisi aynı zamanda modernitenin bitmemiş bir proje olduğunu belirten Jürgen Habermas'tır.
Frankfurt Okulu ve Marksizm
Frankfurt Okulu, Batı Marksizmi olarak bilinen ve genelde bir iç eleştiriyle teoriye özgül yorum getirmeye çalışan teorik eğilimli Marksizmin ana akımlarından birisini oluşturur. Okulun Marksizmi edinme biçimleri de eleştireldir. Her şeyden önce Marksizmin ortodoks yorumunda görülen bazı kategorilere önemli itirazlar yapılır ve Marksizmin içinde doğup geliştiği modernizmle bağlantıları sorunsallaştırılır.
Frankfurt Okulu’nun mensupları yazılarını, toplumsal gelişme için alternatif bir yol imkânı oluşturma anlayışı içinde yazmışlardır. Bu bakımdan, sistem eleştirisinin yanı sıra kendi dayandıkları düşünce yapısının geleneksel yaklaşımlarını da eleştiri süzgecinden geçirmeye yönelirler. Ortodoks Marksizm'in dışta bıraktığı kültür ögeleri, altyapı üstyapı ayrımı, bürokrasi ve otoriterlik gibi konular üzerinde önemle durulmuştur. Bolşevik radikalizmin eleştirisi önemli bir başlıktır. Bunların dışında, Okul’un geliştirdiği Marksizm anlayışının genelgeçer kabullere müdahale ettiği ve bu nedenle Marksizm içinde oldukça tartışmalı bir konuma sahip olduğu söylenebilir.
Marksizmin, doğası gereği hakikati açıklayan bir anahtar konumda olmadığının ilanı, eleştirel kuramcıları özgül bir Marksist olma konumuna getirir. Böylece klasik Marksizmin birçok kavramının yalnızca yetersiz değil, o kavramların temel dayanaklarının da aşılması gerekliliği ortaya sürülmüş olundu. Eleştirel kuramcılar bu noktada, Marksist olamayan düşünce biçimlerinden yararlanarak Marksizmi teorik düzlemde yeniden varetmek ve geliştirmek yoluna gitmişlerdir. Negatif diyalektik (bkz: Horkheimer, Adorno), Marksizmin temelini oluşturan diyalektik anlayışın yeniden kurgulanmasıdır. Ayrıca, Tarihsel Materyalizm'in determinist ve pozitivist yorumunun dışında kaldıklarını ve hatta bu yönlü egemen yorumun ciddi bir eleştirisini yaptıklarını belirtmek gerekir.
Okul mensupları altyapı üstyapı kavramlarını bilinen anlamlarıyla kullanmazlar, çünkü kendi yaşadıkları dönemlerde bu alanların giderek daha iç içe geçmekte olduğunu ve kenetlendiğini tespit ederler. Bu, ekonomik ve siyasal alanın daha çok bütünleşmiş olması anlamına gelmektedir. Bu noktada ayrılırlar. Bu yeni durumu açıklayabilmek için Kültür endüstrisi dedikleri yeni bir kavram geliştirmişlerdir. Bu noktada siyaset bilimi, kültürel eleştiri, psikoanaliz, sosyoloji ve diğer disiplinler eleştirel kuramın içinde yer bulurlar. Mülkiyet, iş, işbölümü, bürokrasi, aile, kültürel ağlar, ideolojinin görünür ve görünmez mekanizmaları Frankfurt Okulu'nun başlıca ilgi alanlarıdır.
Frankfurt Okulu'nun müdahaleleri, Marksizmin kendi içinden aşılmasını sağlamamıştır, aksine müdahaleler Marksizmin teorik sınırlarını oldukça zorladığı için ana gövde tarafından sürekli dışlanmış, ancak Okul'un geliştirdiği perspektifler ve kavramsal araçlar, genel olarak 20.yüzyıl düşünce yaşamının gelişmesinde önemli rol oynamıştır.
Önde gelen Frankfurt Okulu düşünürleri ve üyeleri
Kaynakça
- ^ McWilliams, Nancy (2020). Psychoanalytic diagnosis: understanding personality structure in the clinical process (2. bas.). New York, NY: The Guilford Press. ISBN .
- ^ Lewis, Derek (2016). Historical dictionary of contemporary Germany (2. bas.). Lanham, Md.: Rowman & Littlefield Publishers. ISBN .
- ^ Tüketim Sosyolojisi. Sosyolojik Araştırma. Anı Yayıncılık. s. 151. ISBN .
Kaynakça
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Frankfurt okulu Almanya da 1923 yilinda kurulan ve sosyoloji siyaset bilimi psikanaliz tarih estetik felsefe muzikoloji gibi farkli disiplinlerden insanlari bir araya getiren Toplumsal Arastirma Enstitusu nun bir dusunce akimi olarak ifade edilmesidir Okulun genel yaklasim bicimi elestirel teori olarak adlandirilmaktadir Frankfurt Sosyal Arastirma EnstitusuTarihce20 yuzyilin temel dusunce geleneklerinden birini temsil eden Frankfurt okulu kapitalist sistem ve onun bir urunu olarak gorunen tuketim toplumuna karsi elestirel bir tutum takinmistir Marksizmin elestirel bir edinimine yonelmis ve bu dogrultuda yeni bir elestirel toplum teorisi kurmaya calismislardir Rus Devrimi nin Stalinizm e donuserek yozlasmasi Avrupa da sol kanat hareketlerin yenilgisi ya da dususu giderek yukselen Nazizm ve fasizm olgulari kapitalist sistemde bas gosteren yeni iktisadi ve siyasal ivmeler Okul un ortaya cikis kosullarini gosterir Hem kapitalizmin hem de Sovyet sosyalizminin elestirisi Frankfurt Okulu nun ana dusturu olarak belirtilebilir Marksist elestirel toplum teorisinin tikanmis oldugu ve sergilenen pratigi ile cozumsuz bir noktaya ulastigi dusunulmektedir Bu tarihsel kosullarda Frankfurt Okulu tikanmis olan teorik alani asarak yeni bir elestirel toplum teorisi ortaya koymaya yonelmistir Her ne kadar elestirel kuram basligi altinda toplanarak bir butun olusturdugu soylenebilse de tek tek yazarlarin ozgunluklerinin disinda daha genel farkli birkac yonelim tespit edilebilir Bir yandan 1923 te kurulup Max Horkheimer ve Theodor W Adorno nun 1933 te surgun edilmesiyle sonuclanan ve ardindan ABD deki 1950 lere kadar surgunlugun ardindan Frankfurt ta yeniden kurulan Enstitu nun calismalarina isaret edilebilir Friedrich Pollock Herbert Marcuse Walter Benjamin bunlar arasinda sayilabilir Bir yandan da Jurgen Habermas in yogunluklu felsefi ve sosyolojik calismalariyla okulun elestirel kuramini yeniden temellendirmeye yonelik cabalari soz konusudur Bu noktada Claus Offe ve den sozedilebilir Genel kuramsal cerceveDolayisiyla da Okul uyelerinin calismalari birbirine sikica bagli belli bir projenin hayata gecirilmesi degildir Kismen Horkheimer Adorno Marcuse Lowenthal Pollock arasinda paralel calismalar olsa bile yine de temel fikir ayriliklari soz konusudur Mesru olarak belli bir okuldan sozedilmesi ortak fikir birliginin hayata gecirilmesinden degil arastirmacilarin benimsedikleri elestirel kuram anlayisindan ileri gelir Baslangictaki amac bir dogmaya donustugu dusunulen Marksizmi ozune dondurmek ve felsefeyle iliskisini kurmakti Yani Marksistler olarak Marksizmin elestirisini yaparak bu ogretinin kendi icinde elestiriyi dogurabilecek ustunluge sahip oldugunu gostermek ve Marksizmi kemiklesmis ortodoks yorumlardan kurtarmakti Ancak zamanla Marksizme mesafeli olmaya ve gittikce Weber in etkisine girmeye baslamislardir Bunda Sovyetler Birligi ndeki uygulamalarin da etkisi olmustur Okul daha postmodernizm in esamesinin okunmadigi erken bir donemde dusun dunyasina tum postmodern tezlere kaynaklik edecek tohumlar atmistir Ozellikle modernitenin ve modern toplum baglaminda kapitalist toplumun elestirisi carpicidir ve gunumuzde normal karsilanan postmodern soylemin temeli olarak okunabilir Ornegin moderniteyi akli aracsallastirma akli dogmalardan kurtarirken aklin kendisini dogmaya cevirmesi baglaminda elestirmistir Yine kultur endustrisi baglaminda kapitalist topluma yogun elestirilerde bulunmuslar kapitalizmin tum bireyleri birbirine benzeterek bireyi tek boyutlu kildigini iddia etmislerdir bkz Marcuse Yasayan en buyuk temsilcisi ayni zamanda modernitenin bitmemis bir proje oldugunu belirten Jurgen Habermas tir Frankfurt Okulu ve MarksizmFrankfurt Okulu Bati Marksizmi olarak bilinen ve genelde bir ic elestiriyle teoriye ozgul yorum getirmeye calisan teorik egilimli Marksizmin ana akimlarindan birisini olusturur Okulun Marksizmi edinme bicimleri de elestireldir Her seyden once Marksizmin ortodoks yorumunda gorulen bazi kategorilere onemli itirazlar yapilir ve Marksizmin icinde dogup gelistigi modernizmle baglantilari sorunsallastirilir Frankfurt Okulu nun mensuplari yazilarini toplumsal gelisme icin alternatif bir yol imkani olusturma anlayisi icinde yazmislardir Bu bakimdan sistem elestirisinin yani sira kendi dayandiklari dusunce yapisinin geleneksel yaklasimlarini da elestiri suzgecinden gecirmeye yonelirler Ortodoks Marksizm in dista biraktigi kultur ogeleri altyapi ustyapi ayrimi burokrasi ve otoriterlik gibi konular uzerinde onemle durulmustur Bolsevik radikalizmin elestirisi onemli bir basliktir Bunlarin disinda Okul un gelistirdigi Marksizm anlayisinin genelgecer kabullere mudahale ettigi ve bu nedenle Marksizm icinde oldukca tartismali bir konuma sahip oldugu soylenebilir Marksizmin dogasi geregi hakikati aciklayan bir anahtar konumda olmadiginin ilani elestirel kuramcilari ozgul bir Marksist olma konumuna getirir Boylece klasik Marksizmin bircok kavraminin yalnizca yetersiz degil o kavramlarin temel dayanaklarinin da asilmasi gerekliligi ortaya surulmus olundu Elestirel kuramcilar bu noktada Marksist olamayan dusunce bicimlerinden yararlanarak Marksizmi teorik duzlemde yeniden varetmek ve gelistirmek yoluna gitmislerdir Negatif diyalektik bkz Horkheimer Adorno Marksizmin temelini olusturan diyalektik anlayisin yeniden kurgulanmasidir Ayrica Tarihsel Materyalizm in determinist ve pozitivist yorumunun disinda kaldiklarini ve hatta bu yonlu egemen yorumun ciddi bir elestirisini yaptiklarini belirtmek gerekir Okul mensuplari altyapi ustyapi kavramlarini bilinen anlamlariyla kullanmazlar cunku kendi yasadiklari donemlerde bu alanlarin giderek daha ic ice gecmekte oldugunu ve kenetlendigini tespit ederler Bu ekonomik ve siyasal alanin daha cok butunlesmis olmasi anlamina gelmektedir Bu noktada ayrilirlar Bu yeni durumu aciklayabilmek icin Kultur endustrisi dedikleri yeni bir kavram gelistirmislerdir Bu noktada siyaset bilimi kulturel elestiri psikoanaliz sosyoloji ve diger disiplinler elestirel kuramin icinde yer bulurlar Mulkiyet is isbolumu burokrasi aile kulturel aglar ideolojinin gorunur ve gorunmez mekanizmalari Frankfurt Okulu nun baslica ilgi alanlaridir Frankfurt Okulu nun mudahaleleri Marksizmin kendi icinden asilmasini saglamamistir aksine mudahaleler Marksizmin teorik sinirlarini oldukca zorladigi icin ana govde tarafindan surekli dislanmis ancak Okul un gelistirdigi perspektifler ve kavramsal araclar genel olarak 20 yuzyil dusunce yasaminin gelismesinde onemli rol oynamistir Onde gelen Frankfurt Okulu dusunurleri ve uyeleriTheodor W Adorno Max Horkheimer Walter Benjamin Herbert Marcuse Jurgen Habermas Leo Lowenthal Franz Oppenheimer Friedrich Pollock Erich Fromm Alfred Schmidt Wilhelm ReichKaynakca McWilliams Nancy 2020 Psychoanalytic diagnosis understanding personality structure in the clinical process 2 bas New York NY The Guilford Press ISBN 978 1462543694 Lewis Derek 2016 Historical dictionary of contemporary Germany 2 bas Lanham Md Rowman amp Littlefield Publishers ISBN 978 1442269569 Tuketim Sosyolojisi Sosyolojik Arastirma Ani Yayincilik s 151 ISBN 978 605 170 203 2 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim Kaynakca