“Non utilo mundo / editus exemplum, terras tot posse sub uno / esse viro” ·· İskender’in en büyük kalıtı bu söz üzerine kurulmuştur. Ondan önce Platon’un “Respublica”sında kurgulanan; fakat hep “polis”in sınırları içinde kalan ve uygulanabilir bir katılımcı demokrasinin işlediği şehir devleti yerini ülkeleri, denizleri, dağları, nehirleri ile geniş bir hinterlanda sâhip territoryal devlete bırakmıştır. Bu, batıda monarşinin gerçek ilham kaynağıdır ve etkileri salt politik anlamda değil kültürel anlamda da elle tutulur dönüşümlerle kendisini göstermiştir. Yunan anakarasında Atina bir düşünce ve sanat başkenti olma özelliğini Anadolu ve daha doğudaki şehirlere terk etmiş; Bergama, Antiokheia, Seleukeia ve Mısır’da İskenderiye, Akdeniz dünyâsının yeni okulları, parlak birer uygarlık merkezi olmuşlardır. Ticâret kendisine yeni yollar, sâhalar kazanırken doğudan getirilen zenginlikler Yunan dünyâsında altın ve gümüş meskûkâtın artmasıyla ilk enflasyonist dalgalanmaları yaratmıştır.
Dünyanın Efendisi
İskender’in fetihleri Yunan dilini şarkın derinliklerine taşırken mimârîde de doğu tesiriyle binâların oranları büyümüş, ilk tonoz denemeleri yapılmıştır. Monarkın yükselişi Klâsik Çağdaki kamu yapılarının önüne profan saray ve ev mimârîsini geçirmiş; düşünülebilir ki aynı “tek adam” fikri yontu sanatında “euergetizm” (onurlandırma) amaçlı heykelleri ve kişisel portreleri ortaya çıkarmıştır. Batıda oryantal motif ve düşünceler, synkretizm; doğuda Hindistan’da ise Buddha’ya antropomorf Yunan alışkanlıklarıyla vücut veren Greko-Buddhist sanat gelişmiştir. Doğunun batıya, batının doğuya nüfûz ettiği yeni bir dönem başlamıştır artık. J.G. Droysen’in 19. yüzyılda adını koyduğu Hellenizm Çağıdır bu.Hindistan’da Zeus, Şiva ve Çakra’nın mâiyetine girerken Atina’da Trak tanrısı ’e âyinler düzenlenmesi, Sabazios, Kybele, Adonis, Attis gibi doğu tanrılarının Yunanistan’da yüceltilmesi bu dönüşümün eseridir. Aphrodite, Atargatis ve Astarte ile; İsis, Demeter’le; Dionysos, Osiris’le; Herakles Melkart’la bir tutulmaya başlanır ve İskenderiye’de yeni bir kült doğar: Serapis. En önemlisi de İskender’le birlikte “tanrı-kral” fikrinin de batıda tanınmaya başlamasıdır. Roma İmparatorluğu’ndaki tanrılaştırma düşüncesinin ve imparatorluk kültünün kaynağı İskender’di. İskender doğudaki ilk “tanrı-kral” değildi; ama batıda, inançsız yandaşları ve alaycı Yunanlar hariç tutulursa, yaşarken tanrı bellenen ilk ve son hükümdar oldu.
İlham Kaynağı
Çağları ve kralları, komutanları ve edipleri etkiledi. Scipio Africanus ve kendisini “İskender dostu” olarak tanımlayan Julius Caesar onu örnek aldılar. Antonius, Kleopatra’dan doğan oğluna onun adını verdi. Augustus onun nâşına altın bir çelenk takmakla kalmadı, yazışmalarını onun resmî mührüyle mühürledi. Traianus, Babil’de ona kurban sundu ve Parth Seferi’nde büyük kralın gittiği yerleri bile aştığını söyledi. Julianus’ta İran’ı fethetme isteğini uyandıran, içinde canlandığını söylediği İskender’in ruhuydu. Caracalla, İskender takıntılı bir imparatordu. Makedon kıyafetleri giyiyor; kendisini onunla özdeşleştiriyordu. 16.000 kişilik bir Makedon falanksı kurmuştu. İskender’in zırhını kuşanan Caligula da aynı hastalıkla muzdaripti. Sâdece batıda değil, doğuda da etkisi çoğu monarkta hissedilmişti··. Fâtih Sultan Mehmed, komutanı Gjergj Kastrioti’ye, tutsaklık yıllarındaki cesâretinden ötürü “İskender” adını vermişti. Makedonyalı kral, adına düzülen İskendernâmelerde bir İslam kahramânı olmuş, Zulumat ülkesinde Hızır’la berâber âbıhayâtı aramış, Kâbe ve Kudüs’ü ziyâret etmiş, Âyine-i İskender’le kerâmetler sergilemiş; yer yer kadîm bir peygamber olarak Zülkarneyn’le özdeşleştirilmişti.
II. Mehmed, kendisini yıktığı Roma’nın vârisi sayarken, Caracalla “Constitutio Antoniniana” ilân ederken örnekleri oydu. Frank Holt’un dediği gibi “Şarlman’dan Napolyon’a kadar ünlü generallerden oluşan yüz kuşağı karanlıkta bırakacak kadar güçlü bir gölge düşürmüştü.” Dante onu cehennemin yedinci katına atsa da popüler bir Yunan masalı ancak onun varlığıyla teskîn olan nereidleri anlatır: Yunan denizciler zaman zaman kendilerine “Büyük İskender nerede?” diye soran bir nereidle karşılaşırlar. Bu yaratığı tatmin edecek tek cevap: “Büyük İskender yaşıyor ve hüküm sürüyor” cevabıdır.
Tarihler
Büyük kralla ve onun kariyeriyle ilgili az sayıda antik kaynak vardır. İskender döneminin orijinal kaynakları ise günümüze ulaşmamıştır. Elimizde, alıntılar ve atıflardan oluşan en erkeni MÖ 1. yüzyılın üçüncü çeyreğinde kaleme alınmış yazınsal yapıtlar bulunmaktadır. İskender döneminde veya hemen sonrasında yazılmış, günümüze ulaşmayan antik metinler şunlardır: MÖ 334’te orduyla beraber Anadolu’ya geçen, Aristo’nun yeğeni Olynthoslu Kallisthenes “Deeds of Alexander” adlı eserinde seferin başından, 327’deki kuşkulu ölümüne dek tanık olduğu önemli olayları yazmıştır. Bu eser, hükümranlığın ilk yarısı için yetkin bir kaynaktı ve elimize ulaşan anlatıları etkilemiştir. ’in de “” başlıklı, en az iki kitaptan oluşan içeriğini bilmediğimiz bir yapıtı vardır. Astypalaialı Onesikritos’un içeriği değil; ama adı bilinmeyen yapıtından ise Strabon ve Plinius’un atıfları sayesinde haberdarız. Giritli Nearkhos, İskender’in geri dönüşünde, orduyu İran kıyılarında donanmayla takip etmiş ve eserinde Hint Okyanusu ve ’ndeki sıkıntılara değinmiştir. Arrianos, “İndica” adlı Hindistan’ı anlatan metninde onun yapıtından yararlanmıştır. İkisi de kısmen otobiyografik özellikler taşıyan yapıtlarında Ptolemaios ve Aristobulos da Arrianos’un kaynakları arasında yer almıştır. Ptolemaios, MÖ 335’ten İskender’in Babil’deki ölümüne dek geçen süreyi anlatırken, ’un eseri MÖ 301’deki meşhur İssos Savaşı’ndan başlar. İlk İskender tarihçileri içinde en etkilisi İskenderiyeli Kleitarkhos’tu. 12 ciltten fazla ve tüm İskender dönemini anlatan çalışması MÖ 310’dan evvel yazıldı ve sefere katılmamış olsa da önemli görgü tanıklarına ulaşabilmişti. ve ’a ait geç tarihli etkisiz yapıtlar da vardır. Mytileneli Chares’in “Histories of Alexander”ı da İskender’in son yılları ve Susa’daki evlilik şölenleri ile ilgili ayrıntıları içerir. “” veya “” denen, saraydaki günlük olayların ve toplantıların kaydedildiği resmî günlükler de bulunmaktadır. Etkileri günümüze dek süren İskender romansları ve İskendernâmeler ise kralı tarihî kişiliğinden ayrıldığı bir efsâne örgüsü içinde işler. İskender romanslarının temel kaynağı, MS 2. yüzyılda İskenderiye’de Mısır asıllı bir Yunanın Yunanca yazdığı halk destanıydı. Orta Çağ’da da İskender’in tarihsel kişiliğinin silikleştiği, İrlanda, Alman, İtalyan, İsveç, Danimarka ve İskoç dillerinde romanslar ortaya çıktı. Bu romanslar 12. yüzyılın sonlarına doğru önemini yitirdi ve rönesans döneminde klâsik bilimin canlanmasıyla tarihsel öykülerin İskender romanslarının yerini alacağı bir döneme girildi. İran, Hint ve Türk edebiyatlarındaki İskendernâmelerde de kral, târihsel kişiliği yerine Doğu mistisizmi etkisinde efsânevî bir kahraman olarak ele alınmıştır. Konuyu İskendernâme adıyla bağımsız bir yapıt olarak ele alan ilk şâir, Genceli Nizâmî’dir. İran edebiyatında ’nın “”i, Hint edebiyâtında Gakulaprasada’nın “”si diğer önemli eserlerdir. Türk edebiyatında ilk ve en görkemli örneği ise Ahmedî vermiştir. Ayrıca Ali Şir Nevâi’nin de bu konuyla ilgili “” adlı bir yapıtı vardır.
Tekrar antik kaynaklara dönecek olursak, bugün elimizde konuyla ilgili altı yapıt bulunmaktadır:
- MÖ 1 – MS 1. yüzyıllarda yaşayan Amasyalı Strabon’un “Geographika”sı...
- MÖ 1. yüzyılda yaşamış Diodorus Sikeliotes’in “BibliothequeHistorique”si...(“Evrensel Tarih” adlı bu eserin XVII. Kitabı İskender çağını anlatır.)
- MS 1. yüzyılda yaşamış Romalı târihçi Quinte Curtius Rufus’un “Histories”i...
- MS 1. yüzyılın ortalarında doğan Plutarkhos’un “Bioi Paralelloi” si...
- MS 3. yüzyılda yaşayan Romalı Justin’in, Augustus döneminde yazan Trogus Pompeus’un detaylı bir özeti hâlinde kaleme aldığı “Epitoma Historiorum Philippicarum Pompei Trogi”si...
Bugün elimizde bulunan en önemli İskender anlatısı Arrianos’unkidir. Onun, “Alexandrou Anabasis” adlı kitabı, günümüze gelmeyen Ptolemaios, Aristobulos ve Kallisthenes tarafından yazılan birincil kaynaklar kullanılarak verilmiş bir üründür. Onlarla ilgili asal bilgilere de bu kitapla ulaşırız. Arrianos, birinci kitabında “ ve oğlu Aristobulos’un Philippos oğlu İskender hakkında yazdıklarının birbirleriyle aynı olan yerlerini tamamıyla kabul ettim. Yazdıklarının birbiriyle farklı olduğu yerlerde ise en inanılır ve aynı zamanda da yazmaya değer olanını seçtim” der; fakat kendi târihini ayrı tutmayı da ihmâl etmez: “...bu kadar tarihçiden sonra benim böyle bir kitap yazmaya girişmeme şaşıran ve bunun sebebini soran olursa önce ötekilerin bütün yazdıklarını okusun, onlardan sonra benim eserimi eline alsın. İşte asıl o zaman şaşıracaktır”. Ne yazık ki bahsedilen kaynaklar günümüze kadar ulaşmadığı için böyle bir şansımız yok. Bu da Arrianos’un çalışmasını önemli kılan başlıca unsur.
Lucius Flavius Arrianus Ksenophon, MÖ yaklaşık 86 yılında ’nin başkenti Nikomedeia’da yâni bugünkü İzmit’te doğmuş bir yurttaşımızdır. ön adı onun ve âilesinin Roma vatandaşı statüsü taşıdığına işâret etmektedir. MS 1. yüzyılın sonları veya 2. yüzyılın başlarında Stoacı düşünür Epiktetos’un yanında eğitim almak üzere Yunanistan’ın kuzeybatısındaki Nikopolis şehrinde bir süre kalan Arrianos’un, İmparator Hadrianus’la da yakın bir dostluğu olmuştur. Kapadokya Eyalet Valiliği görevine başlamadan önce yazdığı Periplus Ponti Euxini adlı eser de Hadrianus’a seslenen bir mektup niteliğindedir. Ayrıca Arrianos, MS 131 yılındaki bu valilik görevinden 2 yıl önce de Roma’da 129 yılı konsülü seçilmiştir. Diğer eserleri: Alanlar’a karşı düzenlediği sefer hakkındaki “Alanike Historia”, Hindistan’ın tarihini ve halkını anlattığı “İndica” ve İskender’in haleflerini anlattığı “Tameta Aleksandron”dur.
İskender’in seferlerini anlattığı ve en önemli yapıtı sayılan “Alexandrou Anabasis” ile kendisinden 300 yıl kadar önce “Onbinlerin Dönüşü”nü anlatan Ksenophon’la eşdeğer görülmüştür; zaten kitabında da yer yer onunla çekişme hâlindedir. Bu eser, Türkçede ilk olarak Hayrullah Örs tarafından çevrilerek birincisi 1945, ikincisi ise 1949 yılında olmak üzere iki cilt hâlinde “İskender’in Anabasisi” adıyla M.E.B. Yunan Klasikleri serisinde yayınlanmıştır; ancak hem artık baskısının bulunmayışı hem de dilinin eskiliği sebebiyle yararlanılması güçtür. 2004 yılınının sonlarında vizyona giren ve epey ses getiren Oliver Stone yapımı “Alexander” adlı sinema filmi sayesinde İskender’le ilgili yeni çeviri kitapların da vitrinler de yer almaya başlaması sonucu yayıncıların gündemine giren Arrianos’un yapıtı, Ekim 2005’te, Furkan Akderin’in antik Yunanca metinden yaptığı çeviriyle, Alfa yayınları Antik Çağ Dizisi içinde “İskender’in Seferi” adıyla yerini aldı; Kitap dipnot kaymaları ve rahatsız edici derecede rastlanan dizgi ve imla hatalarıyla mâlûl olsa da önemli bir eksiği giderdiği için yine de övgüyü hakediyor. Bu çeviriden iki ay sonra, Aralık 2005’te ise Meriç Mete’nin Loeb İngilizce metinden çevirisini yaptığı bir diğer baskı “İskender’in Seferleri” başlığıyla piyasaya sürüldü.
Kitaplık
Belirttiğimiz gibi bu çeviriler ve diğer çalışmaların dilimize kazandırılmasında Oliver Stone’un sinemacılık açısından pek beğeniyle karşılanmasa da kendisinden epeyce söz ettiren filminin etkisi büyüktür. Bu filmden önce dilimizde İskender’le ilgili sahaf niteliği taşımayan ve ulaşılabilen kitap sayısı dokuz ve bunlardan beş tânesi roman iken, (diğer dört kitaptan üçü de Droysen’in üç ciltlik anlatısıdır. Yâni hepi topu iki târih kitabı vardır.) filmden sonra çoğu akademik nitelikli veya yarı popüler olarak adlandırılabilecek, hariç, yedi kitap daha yayınlanmıştır. Bu konuda Türkçedeki telif veya çeviri eserler, romanlar da dâhil olmak üzere kronolojik sırayla, şunlardır(italik ve altı çizili olanlar romandır):[1]4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Ahmet Refik, Büyük İskender, (1931), Kanaat Kütüphanesi, 88 sayfa.
- M. Emin Bosch, Helenizm Tarihinin Anahatları I, çev.: Sabahat Atlan (1942), İÜEFY, 164 sayfa.
- M. Emin Bosch, Helenizm Tarihinin Anahatları II, çev.: Afif Erzen (1943), İÜEFY, 184 sayfa.
- Suad Yurdkoru, Büyük İskender’in Anadolu Savaşları, (1961).
- Wallerio Massimo Manfredi, Büyük İskender, 3 cilt çev.: Eren Cendey (2000), Can.
- J. Gustave Droysen, Büyük İskender, 3 cilt, çev.: Bâlâ Candemir, (2000), Sosyal Yayınlar, 816 sayfa.
- Plutarkhos, İskender, (2001), Kastaş, 169 sayfa.
- Harold Lamb, Büyük İskender.Dünyanın Sonuna Yolculuk, çev.: Suat Kaya, (2002), Yurt.
- Klaus Herrmann, Babil’in Üzerine gece Çöküyor, çev.: Ogün Duman, (2002), Yurt.
- Paul Doherty, Büyük İskender.Bir Tanrının Ölümü, çev.: Selim Yeniçeri, (2004), Koridor, 336 sayfa.
- Frank L. Holt, Büyük İskender ve Fil Madalyonlarının Sırrı, çev.: Yeşim Kafa, (2004), Bileşim, 201 sayfa.
- Sigfried Lauffer, Büyük İskender, çev.: Nilgün Sorguç, (2004), İlya, 456 sayfa.
- Niklas Krog, Büyük iskender –1. Tanrıların Oğlu, çev.: Ali Arda, (2004), Yerdeniz.
- Claude Mosse, Büyük İskender, çev.: Nuriye Yiğitler, (2005), Altın Kitaplar, 240 sayfa.
- Flavius Arrianos, İskender’in Seferi, çev: Furkan Akderin, (2005), Alfa, 317 sayfa.
- A. Brian Bosworth, Fetih ve İmparatorluk. Büyük İskender’in Yaşamı ve Savaşları, çev.: Hamit Çalışkan, (2005), Dost, 391 sayfa.
- Arrian, İskender’in Seferleri, çev.: Meriç Mete, (2005), İdea, 252 sayfa.
- Michael Wood, Büyük İskender’in Ayak İzlerinde Yunanistan’dan Asya’ya Yolculuk, çev.: Sevinç Altınçekiç, (2006), Us Kitapları, 256 sayfa.· ··
19.Jona Lendering, Büyük İskender, çev.: Burak Sengir, (2009), Kitap Yayınevi, 456 sayfa...
Kaynak: Göktürk Ömer Çakır, "İskender'İn Yazınsal Mirası".
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Non utilo mundo editus exemplum terras tot posse sub uno esse viro Iskender in en buyuk kaliti bu soz uzerine kurulmustur Ondan once Platon un Respublica sinda kurgulanan fakat hep polis in sinirlari icinde kalan ve uygulanabilir bir katilimci demokrasinin isledigi sehir devleti yerini ulkeleri denizleri daglari nehirleri ile genis bir hinterlanda sahip territoryal devlete birakmistir Bu batida monarsinin gercek ilham kaynagidir ve etkileri salt politik anlamda degil kulturel anlamda da elle tutulur donusumlerle kendisini gostermistir Yunan anakarasinda Atina bir dusunce ve sanat baskenti olma ozelligini Anadolu ve daha dogudaki sehirlere terk etmis Bergama Antiokheia Seleukeia ve Misir da Iskenderiye Akdeniz dunyasinin yeni okullari parlak birer uygarlik merkezi olmuslardir Ticaret kendisine yeni yollar sahalar kazanirken dogudan getirilen zenginlikler Yunan dunyasinda altin ve gumus meskukatin artmasiyla ilk enflasyonist dalgalanmalari yaratmistir Buyuk IskenderDunyanin EfendisiIskender in fetihleri Yunan dilini sarkin derinliklerine tasirken mimaride de dogu tesiriyle binalarin oranlari buyumus ilk tonoz denemeleri yapilmistir Monarkin yukselisi Klasik Cagdaki kamu yapilarinin onune profan saray ve ev mimarisini gecirmis dusunulebilir ki ayni tek adam fikri yontu sanatinda euergetizm onurlandirma amacli heykelleri ve kisisel portreleri ortaya cikarmistir Batida oryantal motif ve dusunceler synkretizm doguda Hindistan da ise Buddha ya antropomorf Yunan aliskanliklariyla vucut veren Greko Buddhist sanat gelismistir Dogunun batiya batinin doguya nufuz ettigi yeni bir donem baslamistir artik J G Droysen in 19 yuzyilda adini koydugu Hellenizm Cagidir bu Hindistan da Zeus Siva ve Cakra nin maiyetine girerken Atina da Trak tanrisi e ayinler duzenlenmesi Sabazios Kybele Adonis Attis gibi dogu tanrilarinin Yunanistan da yuceltilmesi bu donusumun eseridir Aphrodite Atargatis ve Astarte ile Isis Demeter le Dionysos Osiris le Herakles Melkart la bir tutulmaya baslanir ve Iskenderiye de yeni bir kult dogar Serapis En onemlisi de Iskender le birlikte tanri kral fikrinin de batida taninmaya baslamasidir Roma Imparatorlugu ndaki tanrilastirma dusuncesinin ve imparatorluk kultunun kaynagi Iskender di Iskender dogudaki ilk tanri kral degildi ama batida inancsiz yandaslari ve alayci Yunanlar haric tutulursa yasarken tanri bellenen ilk ve son hukumdar oldu Ilham KaynagiCaglari ve krallari komutanlari ve edipleri etkiledi Scipio Africanus ve kendisini Iskender dostu olarak tanimlayan Julius Caesar onu ornek aldilar Antonius Kleopatra dan dogan ogluna onun adini verdi Augustus onun nasina altin bir celenk takmakla kalmadi yazismalarini onun resmi muhruyle muhurledi Traianus Babil de ona kurban sundu ve Parth Seferi nde buyuk kralin gittigi yerleri bile astigini soyledi Julianus ta Iran i fethetme istegini uyandiran icinde canlandigini soyledigi Iskender in ruhuydu Caracalla Iskender takintili bir imparatordu Makedon kiyafetleri giyiyor kendisini onunla ozdeslestiriyordu 16 000 kisilik bir Makedon falanksi kurmustu Iskender in zirhini kusanan Caligula da ayni hastalikla muzdaripti Sadece batida degil doguda da etkisi cogu monarkta hissedilmisti Fatih Sultan Mehmed komutani Gjergj Kastrioti ye tutsaklik yillarindaki cesaretinden oturu Iskender adini vermisti Makedonyali kral adina duzulen Iskendernamelerde bir Islam kahramani olmus Zulumat ulkesinde Hizir la beraber abihayati aramis Kabe ve Kudus u ziyaret etmis Ayine i Iskender le kerametler sergilemis yer yer kadim bir peygamber olarak Zulkarneyn le ozdeslestirilmisti II Mehmed kendisini yiktigi Roma nin varisi sayarken Caracalla Constitutio Antoniniana ilan ederken ornekleri oydu Frank Holt un dedigi gibi Sarlman dan Napolyon a kadar unlu generallerden olusan yuz kusagi karanlikta birakacak kadar guclu bir golge dusurmustu Dante onu cehennemin yedinci katina atsa da populer bir Yunan masali ancak onun varligiyla teskin olan nereidleri anlatir Yunan denizciler zaman zaman kendilerine Buyuk Iskender nerede diye soran bir nereidle karsilasirlar Bu yaratigi tatmin edecek tek cevap Buyuk Iskender yasiyor ve hukum suruyor cevabidir TarihlerBuyuk kralla ve onun kariyeriyle ilgili az sayida antik kaynak vardir Iskender doneminin orijinal kaynaklari ise gunumuze ulasmamistir Elimizde alintilar ve atiflardan olusan en erkeni MO 1 yuzyilin ucuncu ceyreginde kaleme alinmis yazinsal yapitlar bulunmaktadir Iskender doneminde veya hemen sonrasinda yazilmis gunumuze ulasmayan antik metinler sunlardir MO 334 te orduyla beraber Anadolu ya gecen Aristo nun yegeni Olynthoslu Kallisthenes Deeds of Alexander adli eserinde seferin basindan 327 deki kuskulu olumune dek tanik oldugu onemli olaylari yazmistir Bu eser hukumranligin ilk yarisi icin yetkin bir kaynakti ve elimize ulasan anlatilari etkilemistir in de baslikli en az iki kitaptan olusan icerigini bilmedigimiz bir yapiti vardir Astypalaiali Onesikritos un icerigi degil ama adi bilinmeyen yapitindan ise Strabon ve Plinius un atiflari sayesinde haberdariz Giritli Nearkhos Iskender in geri donusunde orduyu Iran kiyilarinda donanmayla takip etmis ve eserinde Hint Okyanusu ve ndeki sikintilara deginmistir Arrianos Indica adli Hindistan i anlatan metninde onun yapitindan yararlanmistir Ikisi de kismen otobiyografik ozellikler tasiyan yapitlarinda Ptolemaios ve Aristobulos da Arrianos un kaynaklari arasinda yer almistir Ptolemaios MO 335 ten Iskender in Babil deki olumune dek gecen sureyi anlatirken un eseri MO 301 deki meshur Issos Savasi ndan baslar Ilk Iskender tarihcileri icinde en etkilisi Iskenderiyeli Kleitarkhos tu 12 ciltten fazla ve tum Iskender donemini anlatan calismasi MO 310 dan evvel yazildi ve sefere katilmamis olsa da onemli gorgu taniklarina ulasabilmisti ve a ait gec tarihli etkisiz yapitlar da vardir Mytileneli Chares in Histories of Alexander i da Iskender in son yillari ve Susa daki evlilik solenleri ile ilgili ayrintilari icerir veya denen saraydaki gunluk olaylarin ve toplantilarin kaydedildigi resmi gunlukler de bulunmaktadir Etkileri gunumuze dek suren Iskender romanslari ve Iskendernameler ise krali tarihi kisiliginden ayrildigi bir efsane orgusu icinde isler Iskender romanslarinin temel kaynagi MS 2 yuzyilda Iskenderiye de Misir asilli bir Yunanin Yunanca yazdigi halk destaniydi Orta Cag da da Iskender in tarihsel kisiliginin siliklestigi Irlanda Alman Italyan Isvec Danimarka ve Iskoc dillerinde romanslar ortaya cikti Bu romanslar 12 yuzyilin sonlarina dogru onemini yitirdi ve ronesans doneminde klasik bilimin canlanmasiyla tarihsel oykulerin Iskender romanslarinin yerini alacagi bir doneme girildi Iran Hint ve Turk edebiyatlarindaki Iskendernamelerde de kral tarihsel kisiligi yerine Dogu mistisizmi etkisinde efsanevi bir kahraman olarak ele alinmistir Konuyu Iskendername adiyla bagimsiz bir yapit olarak ele alan ilk sair Genceli Nizami dir Iran edebiyatinda nin i Hint edebiyatinda Gakulaprasada nin si diger onemli eserlerdir Turk edebiyatinda ilk ve en gorkemli ornegi ise Ahmedi vermistir Ayrica Ali Sir Nevai nin de bu konuyla ilgili adli bir yapiti vardir Tekrar antik kaynaklara donecek olursak bugun elimizde konuyla ilgili alti yapit bulunmaktadir MO 1 MS 1 yuzyillarda yasayan Amasyali Strabon un Geographika si MO 1 yuzyilda yasamis Diodorus Sikeliotes in BibliothequeHistorique si Evrensel Tarih adli bu eserin XVII Kitabi Iskender cagini anlatir MS 1 yuzyilda yasamis Romali tarihci Quinte Curtius Rufus un Histories i MS 1 yuzyilin ortalarinda dogan Plutarkhos un Bioi Paralelloi si MS 3 yuzyilda yasayan Romali Justin in Augustus doneminde yazan Trogus Pompeus un detayli bir ozeti halinde kaleme aldigi Epitoma Historiorum Philippicarum Pompei Trogi si Bugun elimizde bulunan en onemli Iskender anlatisi Arrianos unkidir Onun Alexandrou Anabasis adli kitabi gunumuze gelmeyen Ptolemaios Aristobulos ve Kallisthenes tarafindan yazilan birincil kaynaklar kullanilarak verilmis bir urundur Onlarla ilgili asal bilgilere de bu kitapla ulasiriz Arrianos birinci kitabinda ve oglu Aristobulos un Philippos oglu Iskender hakkinda yazdiklarinin birbirleriyle ayni olan yerlerini tamamiyla kabul ettim Yazdiklarinin birbiriyle farkli oldugu yerlerde ise en inanilir ve ayni zamanda da yazmaya deger olanini sectim der fakat kendi tarihini ayri tutmayi da ihmal etmez bu kadar tarihciden sonra benim boyle bir kitap yazmaya girismeme sasiran ve bunun sebebini soran olursa once otekilerin butun yazdiklarini okusun onlardan sonra benim eserimi eline alsin Iste asil o zaman sasiracaktir Ne yazik ki bahsedilen kaynaklar gunumuze kadar ulasmadigi icin boyle bir sansimiz yok Bu da Arrianos un calismasini onemli kilan baslica unsur Lucius Flavius Arrianus Ksenophon MO yaklasik 86 yilinda nin baskenti Nikomedeia da yani bugunku Izmit te dogmus bir yurttasimizdir on adi onun ve ailesinin Roma vatandasi statusu tasidigina isaret etmektedir MS 1 yuzyilin sonlari veya 2 yuzyilin baslarinda Stoaci dusunur Epiktetos un yaninda egitim almak uzere Yunanistan in kuzeybatisindaki Nikopolis sehrinde bir sure kalan Arrianos un Imparator Hadrianus la da yakin bir dostlugu olmustur Kapadokya Eyalet Valiligi gorevine baslamadan once yazdigi Periplus Ponti Euxini adli eser de Hadrianus a seslenen bir mektup niteligindedir Ayrica Arrianos MS 131 yilindaki bu valilik gorevinden 2 yil once de Roma da 129 yili konsulu secilmistir Diger eserleri Alanlar a karsi duzenledigi sefer hakkindaki Alanike Historia Hindistan in tarihini ve halkini anlattigi Indica ve Iskender in haleflerini anlattigi Tameta Aleksandron dur Buyuk Iskender adina basilmis madeni para Iskender in seferlerini anlattigi ve en onemli yapiti sayilan Alexandrou Anabasis ile kendisinden 300 yil kadar once Onbinlerin Donusu nu anlatan Ksenophon la esdeger gorulmustur zaten kitabinda da yer yer onunla cekisme halindedir Bu eser Turkcede ilk olarak Hayrullah Ors tarafindan cevrilerek birincisi 1945 ikincisi ise 1949 yilinda olmak uzere iki cilt halinde Iskender in Anabasisi adiyla M E B Yunan Klasikleri serisinde yayinlanmistir ancak hem artik baskisinin bulunmayisi hem de dilinin eskiligi sebebiyle yararlanilmasi guctur 2004 yilininin sonlarinda vizyona giren ve epey ses getiren Oliver Stone yapimi Alexander adli sinema filmi sayesinde Iskender le ilgili yeni ceviri kitaplarin da vitrinler de yer almaya baslamasi sonucu yayincilarin gundemine giren Arrianos un yapiti Ekim 2005 te Furkan Akderin in antik Yunanca metinden yaptigi ceviriyle Alfa yayinlari Antik Cag Dizisi icinde Iskender in Seferi adiyla yerini aldi Kitap dipnot kaymalari ve rahatsiz edici derecede rastlanan dizgi ve imla hatalariyla malul olsa da onemli bir eksigi giderdigi icin yine de ovguyu hakediyor Bu ceviriden iki ay sonra Aralik 2005 te ise Meric Mete nin Loeb Ingilizce metinden cevirisini yaptigi bir diger baski Iskender in Seferleri basligiyla piyasaya suruldu KitaplikBelirttigimiz gibi bu ceviriler ve diger calismalarin dilimize kazandirilmasinda Oliver Stone un sinemacilik acisindan pek begeniyle karsilanmasa da kendisinden epeyce soz ettiren filminin etkisi buyuktur Bu filmden once dilimizde Iskender le ilgili sahaf niteligi tasimayan ve ulasilabilen kitap sayisi dokuz ve bunlardan bes tanesi roman iken diger dort kitaptan ucu de Droysen in uc ciltlik anlatisidir Yani hepi topu iki tarih kitabi vardir filmden sonra cogu akademik nitelikli veya yari populer olarak adlandirilabilecek haric yedi kitap daha yayinlanmistir Bu konuda Turkcedeki telif veya ceviri eserler romanlar da dahil olmak uzere kronolojik sirayla sunlardir italik ve alti cizili olanlar romandir 1 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ahmet Refik Buyuk Iskender 1931 Kanaat Kutuphanesi 88 sayfa M Emin Bosch Helenizm Tarihinin Anahatlari I cev Sabahat Atlan 1942 IUEFY 164 sayfa M Emin Bosch Helenizm Tarihinin Anahatlari II cev Afif Erzen 1943 IUEFY 184 sayfa Suad Yurdkoru Buyuk Iskender in Anadolu Savaslari 1961 Wallerio Massimo Manfredi Buyuk Iskender 3 cilt cev Eren Cendey 2000 Can J Gustave Droysen Buyuk Iskender 3 cilt cev Bala Candemir 2000 Sosyal Yayinlar 816 sayfa Plutarkhos Iskender 2001 Kastas 169 sayfa Harold Lamb Buyuk Iskender Dunyanin Sonuna Yolculuk cev Suat Kaya 2002 Yurt Klaus Herrmann Babil in Uzerine gece Cokuyor cev Ogun Duman 2002 Yurt Paul Doherty Buyuk Iskender Bir Tanrinin Olumu cev Selim Yeniceri 2004 Koridor 336 sayfa Frank L Holt Buyuk Iskender ve Fil Madalyonlarinin Sirri cev Yesim Kafa 2004 Bilesim 201 sayfa Sigfried Lauffer Buyuk Iskender cev Nilgun Sorguc 2004 Ilya 456 sayfa Niklas Krog Buyuk iskender 1 Tanrilarin Oglu cev Ali Arda 2004 Yerdeniz Claude Mosse Buyuk Iskender cev Nuriye Yigitler 2005 Altin Kitaplar 240 sayfa Flavius Arrianos Iskender in Seferi cev Furkan Akderin 2005 Alfa 317 sayfa A Brian Bosworth Fetih ve Imparatorluk Buyuk Iskender in Yasami ve Savaslari cev Hamit Caliskan 2005 Dost 391 sayfa Arrian Iskender in Seferleri cev Meric Mete 2005 Idea 252 sayfa Michael Wood Buyuk Iskender in Ayak Izlerinde Yunanistan dan Asya ya Yolculuk cev Sevinc Altincekic 2006 Us Kitaplari 256 sayfa 19 Jona Lendering Buyuk Iskender cev Burak Sengir 2009 Kitap Yayinevi 456 sayfa Kaynak Gokturk Omer Cakir Iskender In Yazinsal Mirasi