Görelik teorisi ya da basitçe fizikte görelilik genellikle Albert Einstein'ın iki teorisini kapsar. Bunlar özel görecelik ve genel göreceliktir.
Görecelik teorileri tarafından tanıtılan kavramlar şunları içerir;
- Çeşitli miktardaki ölçümler gözlemcilerin hızlarına göredir. Özellikle alan sözleşmeleri ve zaman genişlemesidir.
- Uzayzaman: Uzay ve zaman birlikte ve birbirlerine göre düşünülmelidir.
- Işığın hızı değişmez yani tüm gözlemciler için aynıdır. ‘’Görelilik teorisi’’ dönemi ‘’göreli teorisi’’ ifadesine dayanıyordu. ’’Göreli teorisi’’ ifadesi 1906 yılında teorinin, görelilik ilkesini nasıl kullanıldığını vurgulayan By Max Planck tarafından kullanıldı.
Aynı bildirinin tartışma bölümünde Alfed Bucherer ilk kez ‘’görelilik teorisi’’ ifadesini kullandı.
Kapsamı
Görelilik teorisi 20. yüzyıl boyunca teorik fizik ve astronomiye dönüştü. İlk yayınlandığında, görelilik Isaac Newton tarafından öncelikle oluşturulan 200 yıllık mekanik teorisinin yerine geçti.
Fizik alanında, görelik temel parçacıklar ve onların temel etkileşimlerinin bilimini geliştirdi ve nükleer çağla birlikte yol gösterdi. Kozmoloji ve astrofizik, görelilik ile birlikte, nötron yıldızları, kara delikler ve yer çekimsel dalgalar gibi olağanüstü astronomik olayları tahmin etti.
İki teori görüşü
Görelilik teorisi, birden fazla yeni fiziksel teorinin temsilcisi oldu. Bunun için bazı açılamalar var. İlk olarak, özel görelilik 1905 yılında yayımlandı ve genel göreliliğin son şekli 1916 yılında yayımlandı.
İkincisi; genel görelilik, kozmolojik ve astrofizik alanında uygulanabilirken özel görelilik temel parçacıklar ve bunların etkileşimleri için de geçerlidir.
Üçüncü olarak özel görelilik 1920 yılında fizik topluluğunda kabul edildi. Bu teori hızla atom fiziği, nükleer fizik ve kuantum mekaniğinin yeni alanlarda teorisyenler ve deneyselciler için önemli ve gerekli bir araç oldu. Bunun aksine, genel göreliliğin yararlı olduğu saptanamamıştır. Çoğu uygulamanın astronomik ölçeklerde olduğu gibi deneyselciler için az uygulanabilir olduğu ortaya çıktı. Sadece Newton'cu kütleçekim teorisi tahminlerine küçük düzeltmeler yapmaya sınırlı görünüyordu.
Son olarak genel görelilik matematiğinin çok zor olduğu ortaya çıktı. Sonuç olarak, dünyada az sayıda insanın bu teorini detaylarına tam olarak anladığını düşünüyordum ama bu Richard Feynman tarafından çürütülmüştür. Ardından 1960'larda fizik ve astronomi genel görelik merkezi yapımıyla sonuçlanan kritik bir ilgi canlanması oluştu. Genel görelilik çalışmalarının büyük ölçüde gelişmiş hesaplamaları için yeni matematiksel teknikler uygulandı. Bundan itibaren fiziksel ayırt edilebilir kavramlar matematiksel karmaşıklıkta izole edilmiştir. Ayrıca genel görelilik ile ilgili olan egzotik astronomik olayların keşfi, bu katolizin canlanmasına yardımcı oldu. Astronomik olaylar kuazarların (1963), arka plan 3-kelvin mikrodalga radyasyon (1965), pulsarların (1967) ve ilk kara delik adaylarının keşfini (1981) de içerir.
Görelilik teorisi hakkında
Einstein, görelik teorisin ‘’ teoriler prensibi’’ adı verilen bir sınıfa ait olduğunu belirtti. Analitik bir yöntem kullanılır. Bunun anlamı bu teoriyi oluşturan unsurlar hipoteze bağlı değildir ama deneysel keşfe bağlıdır. Deneysel keşif doğa süreçlerin genel özelliklerini anlamaya yol açar. Matematiksel modeller daha sonra gözlenen doğa süreçleri açıklamak için geliştirilmiştir. Bu nedenle analitik araçlarla sahip olunması gereken gerekli koşullar saptanır. Ayrı olayların bu şartları karşılaması gerekir. Deneyim sonuçlara uygun olmalıdır.
Özel görelilik teoremi ve genel görelilik kuramı birbirine bağlanır. Aşağıda belirtildiği gibi özel görelilik kuramı yerçekimi hariç tüm fiziksel olaylara uygulanır. Genel teori yerçekimi kanunu ve diğer doğa güçlerine olan ilişkisini sağlar.
Özel görelilik
Özel görelilik uzay zamanı yapısının bir teorisidir. Özel görelilik klasik mekaniğin çelişkili olan iki önermesine dayanmaktadır.
- Fizik kanunları bir diğerine göre tek biçimli bir hareketle tüm gözlemciler için aynıdır.
- Bir boşlukta ışık kaynağının hareketi ya da bunların birbirine göre hareketi ne olursa olsun ışık hızı tüm gözlemciler için aynıdır.
Elde edilen teori deneyde klasik mekanikten daha iyi sonuçlar veriyor. Örneğin, varsayım 2, Michelson-Morley deneyinin sonuçlarını açıklar. Ayrıca teori pek çok şaşırtıcı ve beklenenin aksine sonuçlara sahiptir. Bunlar:
- Eş zamanlı görelilik: Eğer gözlemciler bağıl hareketli ise Bir gözlemci için Eş zamanlı ii olay Başka bir gözlemci için aynı anda olmayabilir.
- Zaman genişlemesi: Hareketli saatler bir gözlemcinin durağan saatinden daha yavaşken ölçülür.
- Bağıl kütle
- Uzunluk daralmas: Nesneler gözlemciye göre hareket ediyorsa, nesnelerin kısaltılması ölçülür
- Kütle enerji denkliği: E= em, enerji ve kütle eşitlenebilir ve dönüşebilir
- Sonlu maksimum hız: Hiçbir fiziksel nesne mesaj ya da çizgi ışığın boşluktaki hızından daha hızlı olamaz.
Genel görelilik
Genel görelilik, 1907-1915 yılları arsında Einstein tarafından geliştirilen bir yerçekimi teorisidir. Genel Göreliliğin geliştirilmesi denklik ilkesiyle başladı bu sonuç serbest düşmenin eylemsizlik hareketi olduğunu söyler. Bir nesne serbest düşüş yaptığında ona uygulanan bir kuvvet olmamasına rağmen düşer, bu klasik mekanikte olduğu gibi yerçekimi kuvvetinden kaynaklanır. Bu klasik mekanik ve özel görelilik ile uyumsuzdur, çünkü bu teorilerde eylemsizlik hareketli nesnelere birbirine göre hızlandırmıyorlar ama nesneler serbest düşüş halindeler. Einstein bu problemi çözmek için uzay zamanına eğmeyi önerdi. 1915 yılında Einstein kütle, enerji ve momentumla birlikte uzay zamanı eğriliğini içeren alan denklemlerine geliştirdi.
Genel görelilik sonuçlarından bazıları şunlardır:
- Saatler derin yerçekimsel kuyularda daha yavaş çalışır. Buna yerçekimsel zaman genişlemesi denir.
- Evren genişliyor ve bunun uzak kısımları ışık hızından daha hızlı bir şekilde bizden uzaklaşır.
Teknik olarak genel görelilik, Einstain alan denklemlerin kullanımı olan bir yerçekimi teorisidir. Alan denklemlerinin çözümlerini nesnelerin eylemsizlik hareketinin nasıl olduğunu ve özel topolojisini tanımlayan metrik transörlerdir.
Deneysel kanıtlar
Özel görelilik testleri
Tüm çürütülebilir bilimsel teoriler gibi, görelilik deneyle test edebilir tahminler yapar. Özel görelilik durumu; görelilik ilkesini ışık hızının sürekliliğini ve zaman genişlemesini de içerir. Özel görelilik tahminleri Einstein tarafından 1905 yılından beri yayınlanan bildirilerde sayısız testlerle doğrulandı. Ancak 1881 ve 1938 yılları arasında yapılan 3 test doğruluğu için kritikti. Bunlar Michelson–Morley, Kennedy–Thorndike ve Ives–Stilwell deneyleridir. Einstein, 1905 yılında ilk prensiplerden Lorentz dönüşümlerini türetti.
Maxwell denklemleri klasik elektromanyetizma temeli karakteristik hız ile hareket eden bir ışık gibi tanımlanır. Modern görüş ışığın iletim için ortama gerek olmadığını savunuyor fakat Maxwell ve onun çağdaşları ışık dalgalarının sesin havada yayıldığı gibi bir ortamda yayıldığına inanıyordu. Bu varsayımlar ortama ışık saçan eter denir.Michelson-Morley deneyi eter rüzgarı yani eterin yeryüzüne göre hareketinin ikinci dereceden etkilerini tespit etmek için tasarlanmıştır. Michelson bunu gerçekleştirmek için Michelson interferometre denen bir enstrüman tasarlanmıştır. Cihaz beklenen etkileri saptamak için yeterince doğru oldu ama Michelson ilk kez 1881 yılında yaptığı ve 1887 yılında tekrarladığı deneylerden boş bir sonuç elde etti. Bir eter rüzgarını algılamakta başarısızlık, hayal kırıklığına neden olmasına rağmen, sonuçlar bilimsel topluluk tarafından kabul edildi Eter paradigmasını kurtarmak için bir girişimde Fitzgerald ve Lorentz maddelerin uzunluğunun eter yoluyla harekete göre değiştiğini savunan bir hoc hipotezi yarattı. Bu Fitz Gerald-Lorentz daralmasının kökeni oldu ve onların hipotezi teorik bir temele sahip değildi. Michelson –Morley deneyinin sıfır sonucunun yorumu, ışığın gidiş dönüş seyahat süresinin izotropik olmasıdır Fakat sonuç eter teorisini hesaplama ya da özel görelilik tahminlerini doğrulamak için yeterli değildi.
Michelson-Morley deneyi ışığın hızının izotropik olduğunu gösterirken, bu hızın büyüklüğünün farklı eylemsiz çevrelerde nasıl değiştiği hakkında hiçbir şey söylemez. Kennedy-Thorndike deneyi bunu yapmak için tasarlanmıştır ve ilk olarak 1932 yılında Roy Kennedy ve Edward Thorndice tarafından yapılmıştır. Onlar boş bir sonuç elde etti ve uzayda güneş sisteminin hızı dünyanın kendi yörüngesindeki hızının yaklaşık yarısı kadar fazla olmadığı sürece hiçbir etkisi olmadığı sonucuna vardılar. Bu olasılığın kabul edilebilir bir açıklama için çok tesadüfi olduğu düşünülüyordu, böylece kendi deneylerinin kendi sıfır sonucundan ışığın gidiş dönüş süresinin tüm eylemsiz referanslar için aynı olduğu sonucuna varılmıştır.
Ives-Stilwell deneyi, Herbert Ives ve GR. Stilwell tarafından ilk kez 1938 yılında yapılmış ve 1941 yılında daha iyi doğruluğa sahip bir sonuç elde edilmiştir. Bu Einstein tarafından 1905 yılından tahmin edilen enine Dopler kaymalarının klasik teorinin öngördüklerini karşılaştırmak ve bir Lorentz faktör düzeltmesine bakmaktı.
Bu klasik deneyler artan hassasiyetle birçok kez tekrarlandı. Diğer deneyler yüksek hızda göreli enerji ve momentum artışı hareketli parçacıkların zaman genişlemesi ve Lorentz ihlallerinin modern araştırmaları gibi deneyleri içerir.
Genel görelilik testleri
Genel görelilik birçok kez doğrulanmıştır. Diğer testler eşdeğerlik ilkesini doğrulamıştır.
Tarihi
Özel görelilik tarihi Albert A, Michelson, Hendrik Lorentz; Henri Poincare ve başkaları tarafında bulunan birçok teorik sonuca ve deneysel bulgulara sahiptir. Albert Einstein tarafından önerilen özel görelilik teorisi Max Planc, Hermam Minkowski ve diğerlerinin sonraki çalışmaları sayesinde sonuçlandı. Genel görelilik 1907 ve 1915 yılları arasında Albert Einstein tarafından geliştirilen bir yerçekimi teorisidir. Ayrıca 1915’ten sonra birçok bilim adamı da katkıda bulunmuştur.
Günlük uygulamaları
Görelik teorisi Küresel konumlama sistemi GPS gibi birçok modern elektronikte kullanılmaktadır. GPS sistemleri üç bileşenden oluşmaktadır. Bunlar kontrol bileşeni, uzay bileşeni ve kullanıcının bileşenidir. Uzay bileşeni belirli yörüngelere yerleştirilen uydulardan oluşur. Kontrol bileşeni tüm verilerin gönderildiği ir istasyondan oluşur. GPS sisteminde birçok göreli etki meydana gelir. Bileşenlerin her biri farklı bir referans çerçevesinde olduğu için, tüm relavistik etkilerin hesaplanması gerekir böylece GPS hassasiyetle çalışır.
GPS sistemi kullanılan saatlerin senkronize edilmesi gerekir. GPS sistemlerinde, Dünya’nın yerçekimsel alanının hesaba alınması gerekir. Uzayda olan uydu için de göreli etkiler vardır GPS sistemleri, Görelilik teorisi nedeniyle böyle hassas çalışmaktadır.
Azınlık görüşler
Eistein’ın çağdaşları her seferinde yeni teorileri kabul etmezdi. Ancak şimdi görelik teorisi modern fiziğin bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Einstein’ın modern anlayış göreliliğin yaratıcısı olduğunun kabul edilmesine rağmen bazıları bunu için diğerlerinin itibar hak ettiğine inanıyorlardı.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Gorelik teorisi ya da basitce fizikte gorelilik genellikle Albert Einstein in iki teorisini kapsar Bunlar ozel gorecelik ve genel goreceliktir Genel gorelilikte aciklanan uc boyutlu uzayzaman egriligi analojisinin Iki boyutlu uzay uzerinde bir izdusumu Gorecelik teorileri tarafindan tanitilan kavramlar sunlari icerir Cesitli miktardaki olcumler gozlemcilerin hizlarina goredir Ozellikle alan sozlesmeleri ve zaman genislemesidir Uzayzaman Uzay ve zaman birlikte ve birbirlerine gore dusunulmelidir Isigin hizi degismez yani tum gozlemciler icin aynidir Gorelilik teorisi donemi goreli teorisi ifadesine dayaniyordu Goreli teorisi ifadesi 1906 yilinda teorinin gorelilik ilkesini nasil kullanildigini vurgulayan By Max Planck tarafindan kullanildi Ayni bildirinin tartisma bolumunde Alfed Bucherer ilk kez gorelilik teorisi ifadesini kullandi KapsamiGorelilik teorisi 20 yuzyil boyunca teorik fizik ve astronomiye donustu Ilk yayinlandiginda gorelilik Isaac Newton tarafindan oncelikle olusturulan 200 yillik mekanik teorisinin yerine gecti Fizik alaninda gorelik temel parcaciklar ve onlarin temel etkilesimlerinin bilimini gelistirdi ve nukleer cagla birlikte yol gosterdi Kozmoloji ve astrofizik gorelilik ile birlikte notron yildizlari kara delikler ve yer cekimsel dalgalar gibi olaganustu astronomik olaylari tahmin etti Iki teori gorusu Gorelilik teorisi birden fazla yeni fiziksel teorinin temsilcisi oldu Bunun icin bazi acilamalar var Ilk olarak ozel gorelilik 1905 yilinda yayimlandi ve genel goreliligin son sekli 1916 yilinda yayimlandi Ikincisi genel gorelilik kozmolojik ve astrofizik alaninda uygulanabilirken ozel gorelilik temel parcaciklar ve bunlarin etkilesimleri icin de gecerlidir Ucuncu olarak ozel gorelilik 1920 yilinda fizik toplulugunda kabul edildi Bu teori hizla atom fizigi nukleer fizik ve kuantum mekaniginin yeni alanlarda teorisyenler ve deneyselciler icin onemli ve gerekli bir arac oldu Bunun aksine genel goreliligin yararli oldugu saptanamamistir Cogu uygulamanin astronomik olceklerde oldugu gibi deneyselciler icin az uygulanabilir oldugu ortaya cikti Sadece Newton cu kutlecekim teorisi tahminlerine kucuk duzeltmeler yapmaya sinirli gorunuyordu Son olarak genel gorelilik matematiginin cok zor oldugu ortaya cikti Sonuc olarak dunyada az sayida insanin bu teorini detaylarina tam olarak anladigini dusunuyordum ama bu Richard Feynman tarafindan curutulmustur Ardindan 1960 larda fizik ve astronomi genel gorelik merkezi yapimiyla sonuclanan kritik bir ilgi canlanmasi olustu Genel gorelilik calismalarinin buyuk olcude gelismis hesaplamalari icin yeni matematiksel teknikler uygulandi Bundan itibaren fiziksel ayirt edilebilir kavramlar matematiksel karmasiklikta izole edilmistir Ayrica genel gorelilik ile ilgili olan egzotik astronomik olaylarin kesfi bu katolizin canlanmasina yardimci oldu Astronomik olaylar kuazarlarin 1963 arka plan 3 kelvin mikrodalga radyasyon 1965 pulsarlarin 1967 ve ilk kara delik adaylarinin kesfini 1981 de icerir Gorelilik teorisi hakkindaEinstein gorelik teorisin teoriler prensibi adi verilen bir sinifa ait oldugunu belirtti Analitik bir yontem kullanilir Bunun anlami bu teoriyi olusturan unsurlar hipoteze bagli degildir ama deneysel kesfe baglidir Deneysel kesif doga sureclerin genel ozelliklerini anlamaya yol acar Matematiksel modeller daha sonra gozlenen doga surecleri aciklamak icin gelistirilmistir Bu nedenle analitik araclarla sahip olunmasi gereken gerekli kosullar saptanir Ayri olaylarin bu sartlari karsilamasi gerekir Deneyim sonuclara uygun olmalidir Ozel gorelilik teoremi ve genel gorelilik kurami birbirine baglanir Asagida belirtildigi gibi ozel gorelilik kurami yercekimi haric tum fiziksel olaylara uygulanir Genel teori yercekimi kanunu ve diger doga guclerine olan iliskisini saglar Ozel gorelilikOzel gorelilik uzay zamani yapisinin bir teorisidir Ozel gorelilik klasik mekanigin celiskili olan iki onermesine dayanmaktadir Fizik kanunlari bir digerine gore tek bicimli bir hareketle tum gozlemciler icin aynidir Bir boslukta isik kaynaginin hareketi ya da bunlarin birbirine gore hareketi ne olursa olsun isik hizi tum gozlemciler icin aynidir Elde edilen teori deneyde klasik mekanikten daha iyi sonuclar veriyor Ornegin varsayim 2 Michelson Morley deneyinin sonuclarini aciklar Ayrica teori pek cok sasirtici ve beklenenin aksine sonuclara sahiptir Bunlar Es zamanli gorelilik Eger gozlemciler bagil hareketli ise Bir gozlemci icin Es zamanli ii olay Baska bir gozlemci icin ayni anda olmayabilir Zaman genislemesi Hareketli saatler bir gozlemcinin duragan saatinden daha yavasken olculur Bagil kutle Uzunluk daralmas Nesneler gozlemciye gore hareket ediyorsa nesnelerin kisaltilmasi olculur Kutle enerji denkligi E em enerji ve kutle esitlenebilir ve donusebilir Sonlu maksimum hiz Hicbir fiziksel nesne mesaj ya da cizgi isigin bosluktaki hizindan daha hizli olamaz Genel gorelilikGenel gorelilik 1907 1915 yillari arsinda Einstein tarafindan gelistirilen bir yercekimi teorisidir Genel Goreliligin gelistirilmesi denklik ilkesiyle basladi bu sonuc serbest dusmenin eylemsizlik hareketi oldugunu soyler Bir nesne serbest dusus yaptiginda ona uygulanan bir kuvvet olmamasina ragmen duser bu klasik mekanikte oldugu gibi yercekimi kuvvetinden kaynaklanir Bu klasik mekanik ve ozel gorelilik ile uyumsuzdur cunku bu teorilerde eylemsizlik hareketli nesnelere birbirine gore hizlandirmiyorlar ama nesneler serbest dusus halindeler Einstein bu problemi cozmek icin uzay zamanina egmeyi onerdi 1915 yilinda Einstein kutle enerji ve momentumla birlikte uzay zamani egriligini iceren alan denklemlerine gelistirdi Genel gorelilik sonuclarindan bazilari sunlardir Saatler derin yercekimsel kuyularda daha yavas calisir Buna yercekimsel zaman genislemesi denir Evren genisliyor ve bunun uzak kisimlari isik hizindan daha hizli bir sekilde bizden uzaklasir Teknik olarak genel gorelilik Einstain alan denklemlerin kullanimi olan bir yercekimi teorisidir Alan denklemlerinin cozumlerini nesnelerin eylemsizlik hareketinin nasil oldugunu ve ozel topolojisini tanimlayan metrik transorlerdir Deneysel kanitlarOzel gorelilik testleri bir diyagramidir Tum curutulebilir bilimsel teoriler gibi gorelilik deneyle test edebilir tahminler yapar Ozel gorelilik durumu gorelilik ilkesini isik hizinin surekliligini ve zaman genislemesini de icerir Ozel gorelilik tahminleri Einstein tarafindan 1905 yilindan beri yayinlanan bildirilerde sayisiz testlerle dogrulandi Ancak 1881 ve 1938 yillari arasinda yapilan 3 test dogrulugu icin kritikti Bunlar Michelson Morley Kennedy Thorndike ve Ives Stilwell deneyleridir Einstein 1905 yilinda ilk prensiplerden Lorentz donusumlerini turetti Maxwell denklemleri klasik elektromanyetizma temeli karakteristik hiz ile hareket eden bir isik gibi tanimlanir Modern gorus isigin iletim icin ortama gerek olmadigini savunuyor fakat Maxwell ve onun cagdaslari isik dalgalarinin sesin havada yayildigi gibi bir ortamda yayildigina inaniyordu Bu varsayimlar ortama isik sacan eter denir Michelson Morley deneyi eter ruzgari yani eterin yeryuzune gore hareketinin ikinci dereceden etkilerini tespit etmek icin tasarlanmistir Michelson bunu gerceklestirmek icin Michelson interferometre denen bir enstruman tasarlanmistir Cihaz beklenen etkileri saptamak icin yeterince dogru oldu ama Michelson ilk kez 1881 yilinda yaptigi ve 1887 yilinda tekrarladigi deneylerden bos bir sonuc elde etti Bir eter ruzgarini algilamakta basarisizlik hayal kirikligina neden olmasina ragmen sonuclar bilimsel topluluk tarafindan kabul edildi Eter paradigmasini kurtarmak icin bir girisimde Fitzgerald ve Lorentz maddelerin uzunlugunun eter yoluyla harekete gore degistigini savunan bir hoc hipotezi yaratti Bu Fitz Gerald Lorentz daralmasinin kokeni oldu ve onlarin hipotezi teorik bir temele sahip degildi Michelson Morley deneyinin sifir sonucunun yorumu isigin gidis donus seyahat suresinin izotropik olmasidir Fakat sonuc eter teorisini hesaplama ya da ozel gorelilik tahminlerini dogrulamak icin yeterli degildi girisim sacaklar ile gosterilmektedir Michelson Morley deneyi isigin hizinin izotropik oldugunu gosterirken bu hizin buyuklugunun farkli eylemsiz cevrelerde nasil degistigi hakkinda hicbir sey soylemez Kennedy Thorndike deneyi bunu yapmak icin tasarlanmistir ve ilk olarak 1932 yilinda Roy Kennedy ve Edward Thorndice tarafindan yapilmistir Onlar bos bir sonuc elde etti ve uzayda gunes sisteminin hizi dunyanin kendi yorungesindeki hizinin yaklasik yarisi kadar fazla olmadigi surece hicbir etkisi olmadigi sonucuna vardilar Bu olasiligin kabul edilebilir bir aciklama icin cok tesadufi oldugu dusunuluyordu boylece kendi deneylerinin kendi sifir sonucundan isigin gidis donus suresinin tum eylemsiz referanslar icin ayni oldugu sonucuna varilmistir Ives Stilwell deneyi Herbert Ives ve GR Stilwell tarafindan ilk kez 1938 yilinda yapilmis ve 1941 yilinda daha iyi dogruluga sahip bir sonuc elde edilmistir Bu Einstein tarafindan 1905 yilindan tahmin edilen enine Dopler kaymalarinin klasik teorinin ongorduklerini karsilastirmak ve bir Lorentz faktor duzeltmesine bakmakti Bu klasik deneyler artan hassasiyetle bircok kez tekrarlandi Diger deneyler yuksek hizda goreli enerji ve momentum artisi hareketli parcaciklarin zaman genislemesi ve Lorentz ihlallerinin modern arastirmalari gibi deneyleri icerir Genel gorelilik testleri Genel gorelilik bircok kez dogrulanmistir Diger testler esdegerlik ilkesini dogrulamistir TarihiOzel gorelilik tarihi Albert A Michelson Hendrik Lorentz Henri Poincare ve baskalari tarafinda bulunan bircok teorik sonuca ve deneysel bulgulara sahiptir Albert Einstein tarafindan onerilen ozel gorelilik teorisi Max Planc Hermam Minkowski ve digerlerinin sonraki calismalari sayesinde sonuclandi Genel gorelilik 1907 ve 1915 yillari arasinda Albert Einstein tarafindan gelistirilen bir yercekimi teorisidir Ayrica 1915 ten sonra bircok bilim adami da katkida bulunmustur Gunluk uygulamalariGorelik teorisi Kuresel konumlama sistemi GPS gibi bircok modern elektronikte kullanilmaktadir GPS sistemleri uc bilesenden olusmaktadir Bunlar kontrol bileseni uzay bileseni ve kullanicinin bilesenidir Uzay bileseni belirli yorungelere yerlestirilen uydulardan olusur Kontrol bileseni tum verilerin gonderildigi ir istasyondan olusur GPS sisteminde bircok goreli etki meydana gelir Bilesenlerin her biri farkli bir referans cercevesinde oldugu icin tum relavistik etkilerin hesaplanmasi gerekir boylece GPS hassasiyetle calisir GPS sistemi kullanilan saatlerin senkronize edilmesi gerekir GPS sistemlerinde Dunya nin yercekimsel alaninin hesaba alinmasi gerekir Uzayda olan uydu icin de goreli etkiler vardir GPS sistemleri Gorelilik teorisi nedeniyle boyle hassas calismaktadir Azinlik goruslerEistein in cagdaslari her seferinde yeni teorileri kabul etmezdi Ancak simdi gorelik teorisi modern fizigin bir donum noktasi olarak kabul edilir Einstein in modern anlayis goreliligin yaraticisi oldugunun kabul edilmesine ragmen bazilari bunu icin digerlerinin itibar hak ettigine inaniyorlardi