Homo faber Max Frisch'in 1957 yılına ait en önemli eserlerinden bir tanesidir [1]. Roman zamanının keskin bir dille eleştirisidir. Kendi doğasına yabancılaşmış zamane teknoloji insanının ironik ve şaşırtıcı yaşamı hakkındadır.
Teması
Walter Faber adındaki ana kahraman 50 yaşında bir mühendistir. Kendisi duygularla ilgili olan her şeyi reddeden ve gözle görülebilen dışsal somut gerçekleri kısa ve birbirine benzeyen cümle yapılarıyla okuyucuya aktaran, kendisine teknik dünya görüsünü benimsemiş ve bu dünya görüşünün sembolik olarak karşılık bulduğu ya da "American way of life" ı örnek almış bir bireydir.
Kitapta temel olarak iki dünya görüşü iki ana karakterde temsil edilmiştir. Biri romanın anlatıcısı "mühendis" Walter Faber ya da Hanna'nın onu adlandırdığı haliyle " Homo faber" (Türkçeye en basit haliyle "teknik insan" olarak çevrilebilir), bir diğeriyse "sanat tarihçi" Walter Faber'in eski sevgilisi Hanna Landsberg ya da Walter'ın onu adlandırdığı gibi "Sanat perisi".
Romanda zamane insanının durumu sorgulanmıştır. Teknik ilerlemeler bütün alışılageldik ve sevilen değerlerin yerini almaya başlamıştır. Sorgulama alanıysa zıt kavramlar üzerinde yoğunlaştırılmıştır: "Teknik-Doğa", "Bilim-Sanat", "Akıl-Duygu", "Kader-Rastlantı", "Dişi- Erkek", "Amerika-Yunanistan"... Bununla birlikte kitabın yoğunlaştığı sorular arasında şunlar vardır: " Hayattaki her şeyi konrol altına almak mümkün müdür, daha da ötesinde insan böyle bir şeyi ne kadar uygulamaya çalışmalıdır? Gelecekle ilgili endişeye kapılmadan bütün olacak olayları istatistik, teknik ve matematik yardımıyla hesaplayıp bu "olasılıklar bütünü" yanında kendimizi güvende hissedebilir miyiz? Ve sonra bütün bu hesaplamalarımız varken kader diye bir güç tarafından hayatımız beklemediğimiz bir hal alma riskinden kendini koruyabilir mi? Duyguları sürekli bastırmak ve yok saymak hatta alçaltarak kendi özüne yabancılaşmak ne kadar doğrudur?
Olay örgüsü
- Birinci İstasyon
Walter Faber işi dolayısıyla New York'tan kalkan bir uçak yolculuğu esnasında, tesadüfen bir zamanlar yakın arkadaşı olan Joachim'in erkek kardeşi Herbert Hencke'yle tanışır. Joachim ve Walter uzun süredir hiçbir şekilde haberleşmemiştir. Walter için Joachim'in kardeşinden öğrendikleri ilginçtir. Bir zamanlar sevgilisi olan ve kendisinden hamile iken ayrıldığı Hanna Landsberg Joachim ile evlenmiş ve bir çocukları olmuştur. Ama bu evlilik fazla sürmemiş ve çift ayrılmıştır. Walter bu vesileyle geçmişe dönerek Hanna'nın kendisinden bir çocuk beklediğini ama o zamanlar Walter için çıkan çok önemli bir iş teklifini daha öncelikli sıraya koyarak Hanna'nın çocuğu aldırması konusunda hemfikir olduklarını hatırlar. Gerçekteyse Hanna bu çocuğu dünyaya getirmiştir. Ama Walter bu çocuğun Joachim'den olma ihtimalini beyninde kesinleştirmiştir. Joachim'in kardeşi yine tesadüf eseri kardeşini görmek üzere yolculukta olunca Walter bu vesileyle Joachim'i görmek isteyerek işine bir süreliğine ara verip Herbert'e katılmak istemiştir. Joachim'in olduğu yere vardıklarında da Joachim'i kendisini asmış bir şekilde ölü olarak bulurlar. Walter Faber sonrasında kendisinden oldukça aşağılayıcı bir şekilde bahsettiği Amerikalı sevgilisi Ivy ile görüşür. Ivy onu Walter'ın deyimiyle her zamanki mantıksız ve kadınsı hareketleriyle çileden çıkarır. Walter'ın Ivy den yola çıkarak bütün kadınlara verdiği ad "sarmaşık" tır. Ivy'den kendisini bir an önce kurtarmak isteğiyle bir hafta sürecek gemi yolculuğu ile Avrupa yolculuğunu yapmaya kara verir. Tesadüf eseri demek ne kadar doğru olur bilinmez ama Walter bu tüm hayatını değiştirecek gemi yolculuğuna son anda- muhtemelen o saatte dışarıda olması gereken- evde olması ve telefonu yanıtlaması sonucunda kara verir. Bu gemi yolculuğunda 20 yaşındaki Elisabeth Piper adında bir kızla tanışan Walter kızdan oldukça hoşlanır. Hareketleriyle kendisine Hanna'yı anımsatan bu kıza evlenme dahi teklif eder yolculuklarının son gününde. Elisabeth bu teklifi bir şaka olarak kabul eder. Bir takım olaylar zinciri sonrasında Walter Elisabeth'le Yunanistan'a doğru beraber yolculuk yapmaya karar verir. Elisabeth Yunanistan'daki annesini görmeye gidecekti. Yakınlaşmaları fazlalaşmış ve Elisabeth Walter'a sırılsıklam aşık olmuştur. Walter ise elinden gelmeyen bir içgüdüyle kıza yakınlık hissetmekte ve geçen günler onları yakınlaştırmaktadır. Bir konuşmaları esnasında Elisabeth'in Hanna'nın kızı olduğunu öğrenen Walter türlü türlü hesaplamalarının sonucunda Elisabeth'in kendi kızı olamayacağı sonucuna yani kendi istediği sonuca varır. Yunanistan yakınların geceledikleri bir ağacın altında, Elisabeth'i yılan sokar. Elisabeth bunun üzerine başını bir taşa çarpar. Yunanistan'daki hastaneye yetiştirildikten sonra Hanna ve Walter hastanede karşılaşırlar. Ve Walter Elisabeth'in kendi kızı olduğunu öğrenir. Birkaç gün sonra Elisabeth'in ölüm haberi gelir ve Elisabeth Walter'ın babası olduğu gerçeğini hiçbir şekilde öğrenmez.
- İkinci İstasyon:
Bir Yunan hastansinde Walter Faber mide kanseri olduğunu öğrenir. Yakın bir gelecekte ameliyat olması gerekmektedir. İstatistiklerin güven vermesine rağmen Walter bu ameliyattan sağ çıkamayacağını sezmektedir. Hastanede yazdığı pişmanlık dolu yazılar daha önceki dünya görüsünün tam anlamıyla zıt kutbundadır. Walter hayat görüsü dolayısıyla hem kendisinin hem de kızının hayatını mahvettiğinin farkına varmış, Amerikan yaşam tarzını tümden reddetmiştir. Tüm yaşamı boyunca kör bir insan olarak yaşadığını ve bu görüntü dünyasının yanlışlığının bilincine varır.
Karakter analizi ve yorum
Walter Faber "American way of life" 'ın bir ürünü olarak doğayı ikinci elden yaşamayı seçer; güneşin batışını izlemez, aksine onu daha sonra izlemek üzere filme çeker. Her fırsatta kendisini insanlardan uzak tutmaya çalışır; bir gemi yolculuğu sırasında onu en çok merakını cezbeden geminin çalışma motorudur. Faber sembolik olarak kör Oidipus ile özdeşlestirilir. Amerika'da başlayan eser Yunanistan'da son bulur. Bir anlamda bu teknik Amerikan yaşam tarzından antik Yunanistan'a uzanan bir yolculuktur. Tipik bir regresyon örneğidir burada görülen geçiş.
Hanna Landsberg Piper Walter Faber'e karşı karakter olarak yer alır. Sanat tarihçi Hanna tam anlamıyla bağımsızlığına düşkün bir kadın olarak, birkaç ilişkisine rağmen yalnız yaşamayı kendisine uygun gören ve kızını sadece kendi kızı olarak tanımlayan, başarılı bir iş yaşamı olan ve bütün bu yönleriyle Walter'in beynindeki kalıplaşmış kadın imajına ters düşen biridir. Hanna'ya göre bir çocuğun babaya ihtiyacı yoktur. Hanna erkekler tarafından anlaşılmayı beklemenin en büyük hatası olduğunu ve bu sebepten dolayı hayatını başarısız olarak değerlendirirken Walter iş hayatındaki başarılarını örnek göstererek Hanna'ya karşı çıkar.
Elisabeth Piper Walter ve Hanna'nın kızı olarak, Walter'in teknik dünya görüşünü değiştirmesinde etkili olabilen iki kadından biridir. Çok pozitif ve mutlu bir portre çizer ve sanata, maceraya olan düşkünlüğüyle Hanna'ya benzer karakterdedir.
Ivy Walter Faber'in yüzeysel ve basit bir doğaya sahip olarak tanımladığı sevgilisidir. Walter kadınlarla ilgili yaptığı hemen hemen bütün alçaltıcı cümlelerde kendisini örnek olarak göstermektedir.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Homo faber Max Frisch in 1957 yilina ait en onemli eserlerinden bir tanesidir 1 Roman zamaninin keskin bir dille elestirisidir Kendi dogasina yabancilasmis zamane teknoloji insaninin ironik ve sasirtici yasami hakkindadir TemasiWalter Faber adindaki ana kahraman 50 yasinda bir muhendistir Kendisi duygularla ilgili olan her seyi reddeden ve gozle gorulebilen dissal somut gercekleri kisa ve birbirine benzeyen cumle yapilariyla okuyucuya aktaran kendisine teknik dunya gorusunu benimsemis ve bu dunya gorusunun sembolik olarak karsilik buldugu Amerika yasam tarzi ya da American way of life i ornek almis bir bireydir Kitapta temel olarak iki dunya gorusu iki ana karakterde temsil edilmistir Biri romanin anlaticisi muhendis Walter Faber ya da Hanna nin onu adlandirdigi haliyle Homo faber Turkceye en basit haliyle teknik insan olarak cevrilebilir bir digeriyse sanat tarihci Walter Faber in eski sevgilisi Hanna Landsberg ya da Walter in onu adlandirdigi gibi Sanat perisi Romanda zamane insaninin durumu sorgulanmistir Teknik ilerlemeler butun alisilageldik ve sevilen degerlerin yerini almaya baslamistir Sorgulama alaniysa zit kavramlar uzerinde yogunlastirilmistir Teknik Doga Bilim Sanat Akil Duygu Kader Rastlanti Disi Erkek Amerika Yunanistan Bununla birlikte kitabin yogunlastigi sorular arasinda sunlar vardir Hayattaki her seyi konrol altina almak mumkun mudur daha da otesinde insan boyle bir seyi ne kadar uygulamaya calismalidir Gelecekle ilgili endiseye kapilmadan butun olacak olaylari istatistik teknik ve matematik yardimiyla hesaplayip bu olasiliklar butunu yaninda kendimizi guvende hissedebilir miyiz Ve sonra butun bu hesaplamalarimiz varken kader diye bir guc tarafindan hayatimiz beklemedigimiz bir hal alma riskinden kendini koruyabilir mi Duygulari surekli bastirmak ve yok saymak hatta alcaltarak kendi ozune yabancilasmak ne kadar dogrudur Olay orgusuBirinci Istasyon Walter Faber isi dolayisiyla New York tan kalkan bir ucak yolculugu esnasinda tesadufen bir zamanlar yakin arkadasi olan Joachim in erkek kardesi Herbert Hencke yle tanisir Joachim ve Walter uzun suredir hicbir sekilde haberlesmemistir Walter icin Joachim in kardesinden ogrendikleri ilginctir Bir zamanlar sevgilisi olan ve kendisinden hamile iken ayrildigi Hanna Landsberg Joachim ile evlenmis ve bir cocuklari olmustur Ama bu evlilik fazla surmemis ve cift ayrilmistir Walter bu vesileyle gecmise donerek Hanna nin kendisinden bir cocuk bekledigini ama o zamanlar Walter icin cikan cok onemli bir is teklifini daha oncelikli siraya koyarak Hanna nin cocugu aldirmasi konusunda hemfikir olduklarini hatirlar Gercekteyse Hanna bu cocugu dunyaya getirmistir Ama Walter bu cocugun Joachim den olma ihtimalini beyninde kesinlestirmistir Joachim in kardesi yine tesaduf eseri kardesini gormek uzere yolculukta olunca Walter bu vesileyle Joachim i gormek isteyerek isine bir sureligine ara verip Herbert e katilmak istemistir Joachim in oldugu yere vardiklarinda da Joachim i kendisini asmis bir sekilde olu olarak bulurlar Walter Faber sonrasinda kendisinden oldukca asagilayici bir sekilde bahsettigi Amerikali sevgilisi Ivy ile gorusur Ivy onu Walter in deyimiyle her zamanki mantiksiz ve kadinsi hareketleriyle cileden cikarir Walter in Ivy den yola cikarak butun kadinlara verdigi ad sarmasik tir Ivy den kendisini bir an once kurtarmak istegiyle bir hafta surecek gemi yolculugu ile Avrupa yolculugunu yapmaya kara verir Tesaduf eseri demek ne kadar dogru olur bilinmez ama Walter bu tum hayatini degistirecek gemi yolculuguna son anda muhtemelen o saatte disarida olmasi gereken evde olmasi ve telefonu yanitlamasi sonucunda kara verir Bu gemi yolculugunda 20 yasindaki Elisabeth Piper adinda bir kizla tanisan Walter kizdan oldukca hoslanir Hareketleriyle kendisine Hanna yi animsatan bu kiza evlenme dahi teklif eder yolculuklarinin son gununde Elisabeth bu teklifi bir saka olarak kabul eder Bir takim olaylar zinciri sonrasinda Walter Elisabeth le Yunanistan a dogru beraber yolculuk yapmaya karar verir Elisabeth Yunanistan daki annesini gormeye gidecekti Yakinlasmalari fazlalasmis ve Elisabeth Walter a sirilsiklam asik olmustur Walter ise elinden gelmeyen bir icguduyle kiza yakinlik hissetmekte ve gecen gunler onlari yakinlastirmaktadir Bir konusmalari esnasinda Elisabeth in Hanna nin kizi oldugunu ogrenen Walter turlu turlu hesaplamalarinin sonucunda Elisabeth in kendi kizi olamayacagi sonucuna yani kendi istedigi sonuca varir Yunanistan yakinlarin geceledikleri bir agacin altinda Elisabeth i yilan sokar Elisabeth bunun uzerine basini bir tasa carpar Yunanistan daki hastaneye yetistirildikten sonra Hanna ve Walter hastanede karsilasirlar Ve Walter Elisabeth in kendi kizi oldugunu ogrenir Birkac gun sonra Elisabeth in olum haberi gelir ve Elisabeth Walter in babasi oldugu gercegini hicbir sekilde ogrenmez Ikinci Istasyon Bir Yunan hastansinde Walter Faber mide kanseri oldugunu ogrenir Yakin bir gelecekte ameliyat olmasi gerekmektedir Istatistiklerin guven vermesine ragmen Walter bu ameliyattan sag cikamayacagini sezmektedir Hastanede yazdigi pismanlik dolu yazilar daha onceki dunya gorusunun tam anlamiyla zit kutbundadir Walter hayat gorusu dolayisiyla hem kendisinin hem de kizinin hayatini mahvettiginin farkina varmis Amerikan yasam tarzini tumden reddetmistir Tum yasami boyunca kor bir insan olarak yasadigini ve bu goruntu dunyasinin yanlisliginin bilincine varir Karakter analizi ve yorumWalter Faber American way of life in bir urunu olarak dogayi ikinci elden yasamayi secer gunesin batisini izlemez aksine onu daha sonra izlemek uzere filme ceker Her firsatta kendisini insanlardan uzak tutmaya calisir bir gemi yolculugu sirasinda onu en cok merakini cezbeden geminin calisma motorudur Faber sembolik olarak kor Oidipus ile ozdeslestirilir Amerika da baslayan eser Yunanistan da son bulur Bir anlamda bu teknik Amerikan yasam tarzindan antik Yunanistan a uzanan bir yolculuktur Tipik bir regresyon ornegidir burada gorulen gecis Hanna Landsberg Piper Walter Faber e karsi karakter olarak yer alir Sanat tarihci Hanna tam anlamiyla bagimsizligina duskun bir kadin olarak birkac iliskisine ragmen yalniz yasamayi kendisine uygun goren ve kizini sadece kendi kizi olarak tanimlayan basarili bir is yasami olan ve butun bu yonleriyle Walter in beynindeki kaliplasmis kadin imajina ters dusen biridir Hanna ya gore bir cocugun babaya ihtiyaci yoktur Hanna erkekler tarafindan anlasilmayi beklemenin en buyuk hatasi oldugunu ve bu sebepten dolayi hayatini basarisiz olarak degerlendirirken Walter is hayatindaki basarilarini ornek gostererek Hanna ya karsi cikar Elisabeth Piper Walter ve Hanna nin kizi olarak Walter in teknik dunya gorusunu degistirmesinde etkili olabilen iki kadindan biridir Cok pozitif ve mutlu bir portre cizer ve sanata maceraya olan duskunluguyle Hanna ya benzer karakterdedir Ivy Walter Faber in yuzeysel ve basit bir dogaya sahip olarak tanimladigi sevgilisidir Walter kadinlarla ilgili yaptigi hemen hemen butun alcaltici cumlelerde kendisini ornek olarak gostermektedir