Marcus Aurelius Valerius Maxentius (278 civarı - 28 Ekim 312), Eski imparatorlardan Maximian'ın oğlu ve İmparator Galerius'un damadı olan 306 - 312 yılları arasında tahta çıkmış Batı Roma İmparatoru.
Maxentius | |||||
---|---|---|---|---|---|
Maxentius büstü | |||||
58. Roma İmparatoru | |||||
Hüküm süresi | 28 Kasım 306 - 28 Ekim 312 | ||||
Önce gelen | Constantius Chlorus | ||||
Sonra gelen | I. Konstantin | ||||
Doğum | 278 | ||||
Ölüm | 28 Ekim 312 (34 yaşında) Roma | ||||
Eş(ler)i | Valeria Maximilla | ||||
Çocuk(lar)ı | Valerius Romulus | ||||
| |||||
Babası | Maximian | ||||
Annesi | Eutropia |
Hayatı
Doğumu ve gençliği
Maxentius'un kesin doğum tarihi bilinmemekle birlikte büyük ihtimalle 278 yılı civarıdır. İmparator Maximian ve karısı Eutropia'nın oğullarıdır.
Babasının 285 yılında İmparator olması üzerine, babasının ardından tahta çıkmak üzere veliaht prens olarak kabul edildi. Anlaşıldığı kadarıyla ne Diocletian'ın ne de babasının saltanatı sırasından herhangi önemli bir askeri ya da yönetimsel görev üstlenmemiştir. Genç yaşta (kesin tarih belirsizdir) imparator Galerius'un kızı Valeria Maximilla ile evlendi. Valeria Maximilla'la dan Valerius Romulus (295 civarı – 309) ve ismi bilinmeyen bir diğeri olmak üzere iki oğlu olmuştur.
305 yılında Diocletian ve Maximian istifa etti ve eski Sezar'lar Constantius Chlorus ve Galerius oldular. I. Konstantin ve Maxentius'un iki oğlu bu görev için uygun olduğu, yeni oluşturulan tetrarşi dışında bırakıldılar ve Severus ve Maximinus Daia Sezar olarak atandılar. Bazı kaynaklar (Lactantius, Epitome) Galerius'un Maxentius'tan nefret ettiğini ve bu yüzden Diocletian üzerindeki etkisini kullanarak Maxentius'un ardıl olmasını engellediğini söyler; belki de Diocletianus onun imparatorluk yönetimindeki askeri görevler için yeterince iyi olmasığını düşünmüştür. Maxentius emekli oldu ve Roma'dan birkaç mil dışarıya yerleşti.
Constantius'un 306 yılında ölmesi üzerine, oğlu Constantinus 25 Temmuz'da imparatorluk tacını giydi ve hemen ardından Galerius tarafından Sezar olarak tetrarşi'ye kabul edildi. Bu durum birkaç yıl sonra Maxentius için emsal teşkil edecekti.
Tahta çıkışı
İmparatorun, imparatorluğun diğer tüm şehirlerde olduğu gibi başkent Roma'da yaşayanlardan da kelle vergisi alacağı ve hala Roma'da konuşlu olan Praetorian muhafızların son kalıntılarını da feshederek ortadan kaldıracağı söylentileri başkente ulaştığı zaman kargaşa iyice şiddetlendi. Şehir garnizonunda görevli bir grup subay (Zosimus bunların Marcellianus, Marcellus ve Lucianus olduğunu söyler) Maxentius'un, belki de Constantinus'a bahşedilmiş olan resmi tanımanın yine bir imparator oğlu olan Maxentius'tan esirgenemeyeceğini düşünmüş olarak imparatorluk onurunu kabul etmesini talep ettiler. Maxentius bu onuru kabul etti ve şehirde bulunan birliklere hediyeler vermeye söz verdikten sonra 28 Kasım 306'da açıkça imparator ilan edildi. Bu yönetim gaspı büyük ölçüde kan dökülmeden yapıldı (Zosimus sadece bir kurbanın adını verir).
Maxentius, kendini merkezi ve güney İtalya'da ve ilaveten Korsika, Sardinya ve Sicilya adalarıyla Afrika eyaletlerinde imparator olarak tanıtmayı başardı. Kuzey İtalya, Milano'da ikamet eden batı Augustus'u Severus'un kontrolü altında kaldı.
Maxentius, başlangıçta kıdemli imparator Galerius tarafından saltanatının resmi olarak tanınabilmesini sağlamak umuduyla Augustus ya da Sezar unvanlarını kullanmaktan çekinerek kendisini princeps invictus (Yenilmez Prens) olarak adlandırdı. Maxentius'u karşı var olduğu iddia edilen antipatiden ayrı olarak, Galerius belki de Constantinus ve Maxentius örneklerini takip ederek kendilerini imparator ilan edecekleri caydırmayı planlamıştı. Constantinus babasının ordusunu ve topraklarını etkin bir şekilde kontrol edince Galerius tarafından, zorunlu olarak, tetrarşi içerisinde yasal bir ardıl olarak kabul gördü ancak emrinde sadece birkaç birlik bulunan ve beşinci imparator olacak olan Maxentius'a hiçbir şekilde bu hoşgörü gösterilmedi. Galerius, isyanın bastırılmasının çok da zor olmayacağını tahmin etti ve 307 yılı başlarında Augustus Severus büyük bir ordu ile Roma'ya hareket etti.
Bu orduyu oluşturan askerlerin büyük bir kısmı yıllarca Maxentius'un babası Maximian'ın emrinde savaşmışlardı ve Severus Roma'ya ulaştığında ordunun büyük bölümü bu iş için yüklü miktarda para harcamış olan eski komutanlarının gerçek varisi Maxentius saflarına geçti. Maximian, imparatorluk görevlerini tekrar üstlenmek ve oğlunu desteklemek için nihayet inzivadan çıkarak tekrar Roma'ya dönünce Severus ve ordunun geri kalanı Ravenna'ya geri çekildi. Kısa bir süre sonra Maximian'a teslim oldu ve söz verildiği gibi hayatı bağışlandı.
Severus'un bozguna uğratılmasının ardından, Maxentius İtalya'da yukarıda Alpler'e kadar ve doğuda Istria yarım adasına kadar kontrolü ele geçirdi ve kendince Severus'un teslim olmasıyla ondan boşalan yerin kendisine ait olduğu fikriyle Augustus görevini üstlendi.
İmparator
Maxentius ve Maximian'ın ortaklaşa yönetimi, bundan başka 307 yılı yaz aylarında büyük bir ordu ile Roma'ya yürüyen Galerius tarafından bir kez daha yoklandı. İstilacılarla müzakereler sürerken Maxentius için, harcadığı büyük miktarlarda paraya Maximian'ın otoritesi de dahil olunca Severus'a yaptıklarının aynısını tekrar etmek mümkün oldu ve Galerius'un birçok askeri onu terk etti. Galerius geri çekilmek zorunda kaldı ve İtalya'da yolu üzerindeki her yeri yağmaladı. İşgal sırasında Severus Maxentius tarafından bir ihtimale göre Roma yakınlarındaki Tres Tabernae'de ölüme mahkûm edildi (ölümünün nasıl gerçekleştiği ile ilgili ayrıntılar kesin değildir). Galerius'un başarısız seferinin ardından, Maxentius için İtalya ve Afrika üzerinde gerçek anlamda bir saltanat kurmak mümkün oldu. Zaten hemen 307 yılı başlarında Constantinus ile dostça ilişki kurma yolları aramış ve aynı yılın yaz aylarında Maximian, kızı Fausta'yla evlenen Constantinus'u ziyaret etmek için Galya'ya gitmiş ve kıdemli imparator tarafından Augustus olarak atanmıştı. Her halûkarda, Constantinus Galerius ile olan ittifakını bozmaktan kaçınmış ve işgal sırasında Maxentius'u açıkça desteklememiştir.
308 yılında, bir ihtimale göre Nisan ayında, Maximian Roma'daki bir askeri toplantıda görevinden alınmaya çalışmış ancak sürpriz bir şekilde birlikler Maxentius'a sadık kalmışlar ve O da Constantinus'un yanına kaçmak zorunda kalmıştı.
308 yılı sonbaharındaki toplantısında, Maxentius'un İmparatorluğu bir kez daha yasal olarak tanınmadı ve Licinius isyancıların nüfuz alanlarını ele geçirmek göreviyle Augustus olarak atandı.
308 sonlarında, Domitius Alexander Kartaca'da imparatorluğunu ilan edince Afrika eyaletleri, Maxentian yönetiminden çekildi. Afrika eyaletlerinin Roma'nın erzak tedarikindeki kritik rolü göz önüne alındığında bu Maxentius için oldukça tehlikeli bir durum yarattı. Kendi komutası altında olan Praefectus praetorio'i Rufius Volusianus komutasında Afrika'ya gönderdiği küçük bir ordu 310 ya da 311 yılında Alexander'ı bozguna uğrattı ve ardından idam etti; Maxentius, Alexander'ın destekçilerinin mal varlıklarına el koyma işiyle meşgul oldu ve ardından yüklü miktarda tahılı Roma'ya getirtti. Aynı zamanda 310 yılında Istria'yı ölümcül bir biçimde hastalanan ve akabinde ertesi yıl ölen Galerius nedeniyle seferine devam edemeyen Licinius'a karşı kaybetti.
Maxentius'un en büyük oğlu Valerius Romulus 309 yılında henüz 14 yaşında öldü ve ardından kutsallaştırılarak Via Appia üzerindeki 'ndaki mozolesine defnedildi.
Maximian'ın 309 ya da 310'da ölümünün ardından, Constantinus ile olan ilişkiler hızlı bir şekilde kötüleşti ve Constantinus ve Licinius arsında var olan ittifak'a karşı Maxentius, Maximinus ile ittifak'a girdi. İddialara göre Alp dağlarının kuzeyinde kalan Raetia eyaletinin güvenliğini Constantine ve Licinius'un bölgelerini birbirinden ayırarak sağlamaya çalıştıysa da (Zosimus tarafından aktarılmıştır) ilk harekete geçenin Constantinus olması nedeniyle plan gerçekleşme şansı bulamamıştır.
Ölümü
312 yılı başlarında Constantinus Alpleri aşarak İtalya'ya girdi. Birkaç farklı çarpışmada Maxentius'a bağlı güçleri yendi ve Ekim sonunda Roma'ya ulaştı. Aslında Maxentius'dan, daha önce Severus ve Galerius'a karşı denediği, Roma'nın korunaklı surlarının arkasında kalarak düşmanlarını satın alabilmek için ne kadar para harcaması gerektiğini hesaplamak gibi bir taktiği yeniden denemesi beklenirdi. Her halükarda bilinmeyen bir sebepten dolayı bu plandan vazgeçti ve Constantinus ile 28 Ekim 312 tarihinde yakınlarında savaşmayı tercih etti. Antik kaynaklar bu hareketin nedeni olarak batıl inancı ya da (eğer Constantinus taraftarıysa) takdir-i ilahi olarak gösterme eğilimindedirler. Maxentius, doğal olarak alışılageldiği üzere savaştan önce kahinlerle durumu değerlendirmişti ve kehanet'ler, özellikle de savaş gününün onun tahta çıkacağı gün olacağı kehaneti olumlu olarak değerlendirilmişti (28 Kasım 306). Aslında onu tam olarak neyin motive ettiği spekülasyonlara açıktır.
Maxentius ve Constantinus'un orduları şehrin kuzeyinde, surlardan biraz uzakta Tiber nehri'nin ötesindeki 'da karşı karşıya geldiler. Hristiyan hikâyeleri, özellikle de Lactantius ve , Constantinus'un rüyasında gördüğü bir labarum altında savaştığını iddia eder. Savaşın kendisi hakkında bilgi oldukça azdır ve Constantinus'un birlikleri Tiber'e doğru geri çekilen Maxentius'un birliklerini bozguna uğratmış, ordu kaçmaya çalışırken nehir geçişi sırasında ortaya çıkan kargaşada Maxentius suya düşmüş ve boğularak ölmüştür. Cesedi ertesi gün bulunmuş ve şehre doğru taşınmış en sonunda da kesin olarak öldüğünün bir işareti olarak Afrika'ya gönderilmiştir.
Gözden geçirme ve miras
Constantinus'un zaferinin ardından, Maxentius sistematik olarak aşağılandı ve zalim, kana susamış ve beceriksiz bir tiran olarak sunuldu. Lactantius gibi erken dönem Hristiyan kaynaklar tarafından Hristiyanları cezalandıranlar listesinde adı anılmasa bile resmi propagandanın etkisiyle sonraki dönemlerde Hristiyan hikâyeleri Maxentius'u bir Hristiyanlık düşmanı olarak tanımlar. Bu imaj tüm kaynaklar üzerinde izler bırakmış ve 20. yüzyıla kadar Maxentius hakkındaki görüşleri etkilemiş, en nihayetinde sikke ve yazıtlar gibi edebi olmayan kaynakların incelenmesinin ardından daha dengeli bir bakış açısına kavuşmuştur.
İmparatorluk işaretlerinin keşfi
2006 yılı aralık ayında, İtalyan arkeologlar, Palatine tepesi yakınlarındaki bir tapınak altından yapılan kazılarda, içerisinde birkaç eşya bulunan ve imparatorluk regalia sı olarak tanımlanan muhtemelen Maxentius'a ait ahşap bir kutu açığa çıkarılmıştır. Bu kutudaki eşyalar 3 tam mızrak, standartlara esas oluşturabilecek 4 kargı, üç bardak ve kalseduan (Kadıköy taşı) bir küre ipek bir kumaşla sarılmış halde bulunmuştur. En önemli buluntu, karmaşık işçiliği nedeniyle imparatora ait olması muhtemel üzerinde çiçek taşıyan mavi-yeşil küreye ait asa'dır.
Kraliyet alâmetlerine ait şimdiye kadar elde edilen tek bilgi sikke ya da duvar resimlerinden elde edilenlerdi. Bu keşfi yapan Arkeolog Clementina Panella şöyle demiştir; "bu eserlerin özellikle de çok ince bir işçiliğe sahip kürenin bir imparatora ait olduğu açıktır ve bu sizin bir başkasında benzerinin olmasını isteyebileceğiniz bir şey değildir." Panella, bu alâmetlerin Maxentius taraftarlarınca, onun 'nda Constantinus tarafından bozguna uğratılması sonrası boğularak ölmesinin ardından onun hatırasına saygı göstermek için saklanmış gibi göründüğünü söylemiştir. .[1]23 Mayıs 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Buluntular, geçici olarak Palazzo Massimo alle Terme'deki 'da (Roma Ulusal Müzesi) sergilenmektedir.
Kaynakça
- Hartmut Leppin, Hauke Ziemssen: Maxentius. Der letzte Kaiser in Rom (Roma'daki son Sezar) (Zaberns Bildbände zur Archäologie). Zabern, Mainz, 2007.
- Katolik Ansiklopedisi Maddesi5 Eylül 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., (İngilizce)
- Maxentius sikkesi28 Eylül 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sikkelerle canlandırılmış Maxentius'un kısa hikâyesi
Resmî unvanlar | ||
---|---|---|
Önce gelen: Constantius Chlorus | Roma İmparatoru 306 - 312 | Sonra gelen: I. Konstantin |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Marcus Aurelius Valerius Maxentius 278 civari 28 Ekim 312 Eski imparatorlardan Maximian in oglu ve Imparator Galerius un damadi olan 306 312 yillari arasinda tahta cikmis Bati Roma Imparatoru MaxentiusMaxentius bustu58 Roma ImparatoruHukum suresi28 Kasim 306 28 Ekim 312Once gelenConstantius ChlorusSonra gelenI KonstantinDogum278Olum28 Ekim 312 34 yasinda RomaEs ler iValeria MaximillaCocuk lar iValerius RomulusTam adiMarcus Aurelius Valerius MaxentiusBabasiMaximianAnnesiEutropiaHayatiDogumu ve gencligi Maxentius un kesin dogum tarihi bilinmemekle birlikte buyuk ihtimalle 278 yili civaridir Imparator Maximian ve karisi Eutropia nin ogullaridir Babasinin 285 yilinda Imparator olmasi uzerine babasinin ardindan tahta cikmak uzere veliaht prens olarak kabul edildi Anlasildigi kadariyla ne Diocletian in ne de babasinin saltanati sirasindan herhangi onemli bir askeri ya da yonetimsel gorev ustlenmemistir Genc yasta kesin tarih belirsizdir imparator Galerius un kizi Valeria Maximilla ile evlendi Valeria Maximilla la dan Valerius Romulus 295 civari 309 ve ismi bilinmeyen bir digeri olmak uzere iki oglu olmustur 305 yilinda Diocletian ve Maximian istifa etti ve eski Sezar lar Constantius Chlorus ve Galerius oldular I Konstantin ve Maxentius un iki oglu bu gorev icin uygun oldugu yeni olusturulan tetrarsi disinda birakildilar ve Severus ve Maximinus Daia Sezar olarak atandilar Bazi kaynaklar Lactantius Epitome Galerius un Maxentius tan nefret ettigini ve bu yuzden Diocletian uzerindeki etkisini kullanarak Maxentius un ardil olmasini engelledigini soyler belki de Diocletianus onun imparatorluk yonetimindeki askeri gorevler icin yeterince iyi olmasigini dusunmustur Maxentius emekli oldu ve Roma dan birkac mil disariya yerlesti Constantius un 306 yilinda olmesi uzerine oglu Constantinus 25 Temmuz da imparatorluk tacini giydi ve hemen ardindan Galerius tarafindan Sezar olarak tetrarsi ye kabul edildi Bu durum birkac yil sonra Maxentius icin emsal teskil edecekti Tahta cikisi unda Maxentius Bazilikasi Antik cagin en gorkemli binalarindan birisi olan yapi dusmani Constantinus tarafindan tamamlanmistir Imparatorun imparatorlugun diger tum sehirlerde oldugu gibi baskent Roma da yasayanlardan da kelle vergisi alacagi ve hala Roma da konuslu olan Praetorian muhafizlarin son kalintilarini da feshederek ortadan kaldiracagi soylentileri baskente ulastigi zaman kargasa iyice siddetlendi Sehir garnizonunda gorevli bir grup subay Zosimus bunlarin Marcellianus Marcellus ve Lucianus oldugunu soyler Maxentius un belki de Constantinus a bahsedilmis olan resmi tanimanin yine bir imparator oglu olan Maxentius tan esirgenemeyecegini dusunmus olarak imparatorluk onurunu kabul etmesini talep ettiler Maxentius bu onuru kabul etti ve sehirde bulunan birliklere hediyeler vermeye soz verdikten sonra 28 Kasim 306 da acikca imparator ilan edildi Bu yonetim gaspi buyuk olcude kan dokulmeden yapildi Zosimus sadece bir kurbanin adini verir Maxentius kendini merkezi ve guney Italya da ve ilaveten Korsika Sardinya ve Sicilya adalariyla Afrika eyaletlerinde imparator olarak tanitmayi basardi Kuzey Italya Milano da ikamet eden bati Augustus u Severus un kontrolu altinda kaldi Maxentius baslangicta kidemli imparator Galerius tarafindan saltanatinin resmi olarak taninabilmesini saglamak umuduyla Augustus ya da Sezar unvanlarini kullanmaktan cekinerek kendisini princeps invictus Yenilmez Prens olarak adlandirdi Maxentius u karsi var oldugu iddia edilen antipatiden ayri olarak Galerius belki de Constantinus ve Maxentius orneklerini takip ederek kendilerini imparator ilan edecekleri caydirmayi planlamisti Constantinus babasinin ordusunu ve topraklarini etkin bir sekilde kontrol edince Galerius tarafindan zorunlu olarak tetrarsi icerisinde yasal bir ardil olarak kabul gordu ancak emrinde sadece birkac birlik bulunan ve besinci imparator olacak olan Maxentius a hicbir sekilde bu hosgoru gosterilmedi Galerius isyanin bastirilmasinin cok da zor olmayacagini tahmin etti ve 307 yili baslarinda Augustus Severus buyuk bir ordu ile Roma ya hareket etti Bu orduyu olusturan askerlerin buyuk bir kismi yillarca Maxentius un babasi Maximian in emrinde savasmislardi ve Severus Roma ya ulastiginda ordunun buyuk bolumu bu is icin yuklu miktarda para harcamis olan eski komutanlarinin gercek varisi Maxentius saflarina gecti Maximian imparatorluk gorevlerini tekrar ustlenmek ve oglunu desteklemek icin nihayet inzivadan cikarak tekrar Roma ya donunce Severus ve ordunun geri kalani Ravenna ya geri cekildi Kisa bir sure sonra Maximian a teslim oldu ve soz verildigi gibi hayati bagislandi Severus un bozguna ugratilmasinin ardindan Maxentius Italya da yukarida Alpler e kadar ve doguda Istria yarim adasina kadar kontrolu ele gecirdi ve kendince Severus un teslim olmasiyla ondan bosalan yerin kendisine ait oldugu fikriyle Augustus gorevini ustlendi Imparator sikke uzerinde olarak Maxentius Maxentius ve Maximian in ortaklasa yonetimi bundan baska 307 yili yaz aylarinda buyuk bir ordu ile Roma ya yuruyen Galerius tarafindan bir kez daha yoklandi Istilacilarla muzakereler surerken Maxentius icin harcadigi buyuk miktarlarda paraya Maximian in otoritesi de dahil olunca Severus a yaptiklarinin aynisini tekrar etmek mumkun oldu ve Galerius un bircok askeri onu terk etti Galerius geri cekilmek zorunda kaldi ve Italya da yolu uzerindeki her yeri yagmaladi Isgal sirasinda Severus Maxentius tarafindan bir ihtimale gore Roma yakinlarindaki Tres Tabernae de olume mahkum edildi olumunun nasil gerceklestigi ile ilgili ayrintilar kesin degildir Galerius un basarisiz seferinin ardindan Maxentius icin Italya ve Afrika uzerinde gercek anlamda bir saltanat kurmak mumkun oldu Zaten hemen 307 yili baslarinda Constantinus ile dostca iliski kurma yollari aramis ve ayni yilin yaz aylarinda Maximian kizi Fausta yla evlenen Constantinus u ziyaret etmek icin Galya ya gitmis ve kidemli imparator tarafindan Augustus olarak atanmisti Her halukarda Constantinus Galerius ile olan ittifakini bozmaktan kacinmis ve isgal sirasinda Maxentius u acikca desteklememistir 308 yilinda bir ihtimale gore Nisan ayinda Maximian Roma daki bir askeri toplantida gorevinden alinmaya calismis ancak surpriz bir sekilde birlikler Maxentius a sadik kalmislar ve O da Constantinus un yanina kacmak zorunda kalmisti 308 yili sonbaharindaki toplantisinda Maxentius un Imparatorlugu bir kez daha yasal olarak taninmadi ve Licinius isyancilarin nufuz alanlarini ele gecirmek goreviyle Augustus olarak atandi 308 sonlarinda Domitius Alexander Kartaca da imparatorlugunu ilan edince Afrika eyaletleri Maxentian yonetiminden cekildi Afrika eyaletlerinin Roma nin erzak tedarikindeki kritik rolu goz onune alindiginda bu Maxentius icin oldukca tehlikeli bir durum yaratti Kendi komutasi altinda olan Praefectus praetorio i Rufius Volusianus komutasinda Afrika ya gonderdigi kucuk bir ordu 310 ya da 311 yilinda Alexander i bozguna ugratti ve ardindan idam etti Maxentius Alexander in destekcilerinin mal varliklarina el koyma isiyle mesgul oldu ve ardindan yuklu miktarda tahili Roma ya getirtti Ayni zamanda 310 yilinda Istria yi olumcul bir bicimde hastalanan ve akabinde ertesi yil olen Galerius nedeniyle seferine devam edemeyen Licinius a karsi kaybetti Maxentius un en buyuk oglu Valerius Romulus 309 yilinda henuz 14 yasinda oldu ve ardindan kutsallastirilarak Via Appia uzerindeki ndaki mozolesine defnedildi Maximian in 309 ya da 310 da olumunun ardindan Constantinus ile olan iliskiler hizli bir sekilde kotulesti ve Constantinus ve Licinius arsinda var olan ittifak a karsi Maxentius Maximinus ile ittifak a girdi Iddialara gore Alp daglarinin kuzeyinde kalan Raetia eyaletinin guvenligini Constantine ve Licinius un bolgelerini birbirinden ayirarak saglamaya calistiysa da Zosimus tarafindan aktarilmistir ilk harekete gecenin Constantinus olmasi nedeniyle plan gerceklesme sansi bulamamistir Olumu 312 yili baslarinda Constantinus Alpleri asarak Italya ya girdi Birkac farkli carpismada Maxentius a bagli gucleri yendi ve Ekim sonunda Roma ya ulasti Aslinda Maxentius dan daha once Severus ve Galerius a karsi denedigi Roma nin korunakli surlarinin arkasinda kalarak dusmanlarini satin alabilmek icin ne kadar para harcamasi gerektigini hesaplamak gibi bir taktigi yeniden denemesi beklenirdi Her halukarda bilinmeyen bir sebepten dolayi bu plandan vazgecti ve Constantinus ile 28 Ekim 312 tarihinde yakinlarinda savasmayi tercih etti Antik kaynaklar bu hareketin nedeni olarak batil inanci ya da eger Constantinus taraftariysa takdir i ilahi olarak gosterme egilimindedirler Maxentius dogal olarak alisilageldigi uzere savastan once kahinlerle durumu degerlendirmisti ve kehanet ler ozellikle de savas gununun onun tahta cikacagi gun olacagi kehaneti olumlu olarak degerlendirilmisti 28 Kasim 306 Aslinda onu tam olarak neyin motive ettigi spekulasyonlara aciktir Maxentius ve Constantinus un ordulari sehrin kuzeyinde surlardan biraz uzakta Tiber nehri nin otesindeki da karsi karsiya geldiler Hristiyan hikayeleri ozellikle de Lactantius ve Constantinus un ruyasinda gordugu bir labarum altinda savastigini iddia eder Savasin kendisi hakkinda bilgi oldukca azdir ve Constantinus un birlikleri Tiber e dogru geri cekilen Maxentius un birliklerini bozguna ugratmis ordu kacmaya calisirken nehir gecisi sirasinda ortaya cikan kargasada Maxentius suya dusmus ve bogularak olmustur Cesedi ertesi gun bulunmus ve sehre dogru tasinmis en sonunda da kesin olarak oldugunun bir isareti olarak Afrika ya gonderilmistir Gozden gecirme ve mirasConstantinus un zaferinin ardindan Maxentius sistematik olarak asagilandi ve zalim kana susamis ve beceriksiz bir tiran olarak sunuldu Lactantius gibi erken donem Hristiyan kaynaklar tarafindan Hristiyanlari cezalandiranlar listesinde adi anilmasa bile resmi propagandanin etkisiyle sonraki donemlerde Hristiyan hikayeleri Maxentius u bir Hristiyanlik dusmani olarak tanimlar Bu imaj tum kaynaklar uzerinde izler birakmis ve 20 yuzyila kadar Maxentius hakkindaki gorusleri etkilemis en nihayetinde sikke ve yazitlar gibi edebi olmayan kaynaklarin incelenmesinin ardindan daha dengeli bir bakis acisina kavusmustur Imparatorluk isaretlerinin kesfi 2006 yili aralik ayinda Italyan arkeologlar Palatine tepesi yakinlarindaki bir tapinak altindan yapilan kazilarda icerisinde birkac esya bulunan ve imparatorluk regalia si olarak tanimlanan muhtemelen Maxentius a ait ahsap bir kutu aciga cikarilmistir Bu kutudaki esyalar 3 tam mizrak standartlara esas olusturabilecek 4 kargi uc bardak ve kalseduan Kadikoy tasi bir kure ipek bir kumasla sarilmis halde bulunmustur En onemli buluntu karmasik isciligi nedeniyle imparatora ait olmasi muhtemel uzerinde cicek tasiyan mavi yesil kureye ait asa dir Kraliyet alametlerine ait simdiye kadar elde edilen tek bilgi sikke ya da duvar resimlerinden elde edilenlerdi Bu kesfi yapan Arkeolog Clementina Panella soyle demistir bu eserlerin ozellikle de cok ince bir iscilige sahip kurenin bir imparatora ait oldugu aciktir ve bu sizin bir baskasinda benzerinin olmasini isteyebileceginiz bir sey degildir Panella bu alametlerin Maxentius taraftarlarinca onun nda Constantinus tarafindan bozguna ugratilmasi sonrasi bogularak olmesinin ardindan onun hatirasina saygi gostermek icin saklanmis gibi gorundugunu soylemistir 1 23 Mayis 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Buluntular gecici olarak Palazzo Massimo alle Terme deki da Roma Ulusal Muzesi sergilenmektedir KaynakcaHartmut Leppin Hauke Ziemssen Maxentius Der letzte Kaiser in Rom Roma daki son Sezar Zaberns Bildbande zur Archaologie Zabern Mainz 2007 Katolik Ansiklopedisi Maddesi5 Eylul 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Maxentius sikkesi28 Eylul 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sikkelerle canlandirilmis Maxentius un kisa hikayesiResmi unvanlarOnce gelen Constantius Chlorus Roma Imparatoru 306 312 Sonra gelen I Konstantin