Vasık veya Hârûn el-Vâsık Billâh (Arapça الواثق) (Tam ismi : Ebû Câʿfer "el-Vâsık bi’l-Lâh" Hârûn bin Muhammed el-Muʻtasım) (d. 812 Mekke - 847 Samarra), dokuzuncu Abbasi halifesi olarak 842 (hicri 227) ile 847 (hicri 232) döneminde hüküm sürmüştür.
Vasik Harun el-Vâsık Billâh | |||||
---|---|---|---|---|---|
9. Abbâsî Halifesi | |||||
Hüküm süresi | 842-847 | ||||
Önce gelen | Muʻtasım | ||||
Sonra gelen | Mütevekkil | ||||
Doğum | 812 | ||||
Ölüm | 10 Ağustos 847 (34-35 yaşında) | ||||
| |||||
Hanedan | Abbâsî Hanedanı | ||||
Babası | Muʻtasım | ||||
Dini | Sünni İslam |
Halifelik dönemi
Vaşık, babası Mutasım 26 Aralık 841'de öldüğünde hemen halife olarak Abbâsî devleti basına geçti. Asıl adı Ebu Cafer olmakla beraber taht adı olarak "Vasık Billah (Allaha inanan)" unvanını aldı.
842'de annesi cariye asıllı Karati, Vasık'ın kardeşi (sonradan Mütevekkil adı ile halife olacak) Cafer ile birlikte Mekke ve Medine'yi hac ziyaretine gitmeye karar verdiler. Ancak Karati 16 Ağustos 842'de Hicaz yolunda iken hayata gözlerine yumdu. Mezarı Küfe'de bulunmaktadır.
Mutasım'ın ölümünden hemen önce Filistin'de çok ciddi bir isyan çıkmıştı. Bir asker bir kadına kötü muamele edip evinin kapısını kırmaya çalışmıştı. Kadının kocası bunu fırsat bilip Filistin'de Ürdün Irmağı'nın batısında bulunan eski Emevi hanedanı destekçisi bedevi Arap kabilelerini ayaklandırdı. Bu kişiye, yüzünü devamlı bir peçe ile kapadığı için, "El Mübaraka" adı verilmekteydi. Bunlar üzerine 842de büyük bir Abbâsî ordusu gönderildi. Ancak bu ordu Al Mübaraka taraftarları ile uğraşmakta iken Şam'da yine eski Emeviler taraftarları Arap kabile mensupları ciddi bir diğer isyan çıkardılar ve ordu bunlar üzerine gönderildi. Abbâsî ordusu ile isyancılar arasında Şam şehri dışında bir muharebe yapıldı. İsyancılar bin kişi kadar zayiat vererek mağlup oldular ve Şam ve Suriye'de asayiş yeniden kuruldu. Sonra ordu yine Filistinli isyancılar üzerine yürüdü. Filistinli isyancı ordu hasat mevsimi olduğu için çok zayıflamıştı. Abbâsî ordusu isyancılara büyük (20.000 kadar ölü) zayiat verdirerek, Filistin isyanını bastırdı. El-Mübaraka esir alınıp Samarra'ya götürüldü.
843-844de Vasık vezir ve bürokratların yozlaşmış tutumlarından kuşkulanmaya başladı. Kendisine büyük babası Harun Reşit döneminde Beramikilerin kazandığı iktidar gücü ve sonradan Harun Reşit'in bu aileyi ortadan kaldırıp halifenin gücünü yükseltme siyaseti anlatılmıştı. Vasık da buna uyarak vezir ve sekreterlerini görevleri sırasında çeşitli şekillerde kendi servetlerini artırdıkları gayet açık olduğunu bildirdi ve bunu karşılamak için devlet hazinesine fon aktarmalarını emretti. Bunu kabul etmeyenlerden birini öldürttü ve birkaçını ağır dayaktan geçirttikten sonra devlet idarecisi ve bürokratlar devlet hazinesine fonlar akıtmaya başladılar. Bu fonlarla 100.000 ile 1.000.000 dinar devlet geliri sağlandığı bildirilir.
844-845'te Arabistan çok karışmıştı. Beni Süleim ve diğer bedevi kabileleri Kutsal şehirlere akın yapıp bu şehirlerin pazarlarını bastılar ve pazarları ve şehrin büyük binalarını yağmaya koyuldular. Hammad bin Jarır el-Tabarı komutasındaki Arabistan'daki Abbâsî ordusuna karşı galip gelip onu öldürdüler. Bunun üzerine Vasık büyük bir Abbâsî ordusunu "Boğa el-Kabir" adlı Türk asıllı komutan idaresinde Arabistan'a gönderdi. Bu ordu bu isyanı bastırmayı başardı ve Bedevi kabile mensuplarından 1.500'ünü esir olarak Medine'de alıkoydu. Fakat bu sırada Suriye'de bir isyan çıkınca bunları Medine'de geri bırakıp Suriye'ye geçti. Esirler kaçma hareketine geçince Medine şehir halkı bu esirleri sardı ve bütün hepsi şehrin köleleri tarafından öldürüldü. Suriye'de isyanı bastırıp asayişi temin eden Boğa geri dönüp Arabistan yarımadasının ortasında ve güneyindeki isyancı Bedevilere karşı uzun süren ve her zaman başarılı olmayan bir bastırma harekâtına girişti.
846da Halife Vasık ve Bizans İmparatoru arasında eldeki esirlerin değiştirilmesi hakkında bir anlaşma yapıldı. Böyle bir esir mübadelesi daha önce halife Emin zamanında 810 yılında yapılmıştı. Bu mübadele için Tarsus'un kuzeyinde bir ırmak kıyılarına iki taraf da ellerindeki esirleri getirdiler. Tabari'ye göre Bizanslılar elinde kadın erkek 4.362 müslüman esir bulunmaktaydı. Ancak Vasık bunların hepsinin müslüman olup olmadığından şüphe etmekte olduğunu bildirip ancak Abbâsî sarayının uyduğu Sünni inançları gösterenlerin mübadele edilmesini şart koştu.
Aynı yıl 846da Vasık'ın hükûmetine karşı daha yakınlarda daha ciddi sorunlar çıktı. Vasık'ın islam dini hakkında kendi görüşlerini herkese zorla kabul ettirme uğraşlarından çok kişi tedirgin olmuştu. Bunlar arasında Bağdat'ta bir grup hükûmet darbesi yapma planlarına geçmişti ve bu grubun başını Ahmet bin Nasır adlı bir seyid çekmekteydi. Hükûmet darbesi büyük bir halk kütlesinin Bağdat'ta bayraklar ve davullarla bir büyük gövde gösterisi şeklinde 4 Nisan 846 günü yapılması planlanmıştı. Fakat darbeyi idare edenlerden ikisi bir gün önce gelecek zaferlerini kutlamak için içmeye koyuldular; planlar karıştı ve planlanandan bir gece önce bazı gruplar ortaya çıktı. Böylece planlanan darbe bir fiyaskoya dönüştü. Halifenin adamları darbecileri yakalamayı başardılar ve Ahmet bin Nasır tutuklanıp Samarra'ya halife huzuruna götürüldü.
Halife'nin bu seyidi hilafete ihanetle suçlayacağını beklenmekteydi, ama bunun fena etkileri olabileceğini gören Vasık bu seyid ile karşılamayı müslüman bir seyidin hak yolundan ayrılmasının bir muhakemesi haline dönüştürdü. Ahmet bin Nasır müslümanlığın temel inanışlarına uymadığı suçu ile yargılanıp idam mahkûm edildi. İdam hükmünü Vasık hemen orada büyük efsanelere neden olan "Amr bin Madıkerib"'in ünlü kılıcı Samsama ile şahsen infaz ederek seyidin başını gövdesinden ayırdı. Ahmet'in gövdesi halka gösterilmek üzere Samarra'da Babek'in gövdesi yanına asıldı ve kesik başı Bağdat'a gönderilerek oradaki halka gösterildi.
Aynı yıl Samara'da bulunan devlet hazinesine hırsızlar girmeyi başardılar ve hazineden 42.000 dirhem dinar çalıp kaçtılar. Fakat halifenin bu çok cüretkerane suçu işleyenleri yakalaması için memur ettiği Yezid el-Hüvadı hiç durmadan çalışıp didinip hırsızları yakalamaya muvaffak oldu.
846-847 yıllarında Vasık Abbasi ordusunu Türk asıllı komutanı olan Boğa el-Kebir komutanlığı altında, etrafındaki yaşayanlara büyük zararlar veren bedevi kabilesi üzerine gönderdi. Bu ordu ile Araplardan oluşan bir güç 'ta muharebeye giriştiler. Bu muharebenin başlarında, birliklerinin bir kısmını civarlara göndermiş olan Boğa el-Kabir Arap hücumlarına zor dayanabildi, ama civara gönderilmiş olan güçler geri dönüp Arapların gerilerine hücuma geçince Araplar çok fena mağlup oldular ve Banu Nümayr tehlikesi ortadan kalktı.
Vasık'ın halifeliğinin son yıllarında birçok isyanlar çıktı. Hariciler Musul'da ve Kürtler İran'da isyan ettiler. Ama bunlardan en mühimleri Arabistan ve Suriye ve Filistinde oldu. Bu isyanların başlıca nedeni babası Mutasım'ın zamanında kurulan Abbâsî ordularında bulunan Türk asıllı askerlerin çok büyük iktidar gücü kazanması ve her geçen gün bu güçlerini gösterecek hareketlere girişmeleri idi. Bu durumdan ve Türk askerlerin tutumundan Arap asıllı nüfus tedirgin olmaktaydı. Özellikle eski Emevilere destek sağlayan Suriye ve Filistin'de bu tedirginlik isyanlara yol açtı. Bu isyanlar Vasık'ın orduları tarafından bastırıldı. Ama bunun bir neticesi orduda bulunan Türk asıllı askerler ve komutanlar daha da fazla prestij kazandılar ve Arap nüfus ile Türk askerlerin arasındaki uçurum daha da genişledi.
Vasık 10 Ağustos 847'de başşehri olan Samarra'da iken kendini devamlı susuz hissettiren bir hastalığa yakalandı. Yüksek ateşi olmasına rağmen bir fırın yakınında oturması tedavi olarak tavsiye edildi. İyileşemeyip yüksek hararetten öldüğü bildirilir.
Yerine halife olarak kardeşi Mütevekkil geçti.
Değerlendirilmesi
Tarihçi tarafından bildirildiğine göre Vasik orta boylu, yakışıklı ve iri yapılı idi. Sarışın saçlı, sağlıklı kırmızı yanaklı idi; ama halifeliği sırasında sol gözü felce uğramış görünüşte idi.
Vasik babası gibi eğitime ve ilime büyük bir ilgi göstermiştir. Zamanının bilim adamlarına ve alimlerine büyük maddi ve manevi destek sağlamıştır. Vasık sanata da önem vermiş ve sanatçıları da korumuştur. Vasık'ın büyük müziksel yetenek gösterdiği bilinmektedir ve sayıları 100'ü aşan şarkı besteleri bulunduğu bilinmektedir.
Tarihçi Tabari halife Vasık dönemini değerlendirmek için halifeye zamanının ünlü Arap şairi Ali bin al-Cam'in yazdığı mersiye şiirini vermektedir:
- Hem dünya işlerine önem verenler hem de dindarlar
- Vasık Harun'un hükümdarlığında iyileşip geliştiler
- Adalet ve cömertlikle tepeleme doludur
- Bu dünyayı din ile devam ettirip gönderir
- Şefkatine iyiliği üstün gelir
- Ahali hayatından memnun. rahat ve sakindir
- Herkes Allahtan ona uzun hayat diler
- Ve herkes buna derler "Amin"
- (Tabari Cilt.34 say. 55)
Bütün bunlara ek olarak halife Vasık, Kehf suresinde bahsi geçen Zülkarneyn Seddini bulmak için Sellâm et-Tercumân başkanlığında bir keşif heyetini Kafkasya yönüne göndermiştir. Heyet buradan doğuya Çin Seddi'ne dek giderek oradan da güneybatıya dönerek yaklaşık üç yıl süren bir yolculuk sonucu Samarra'ya dönmüştür. Yolculuğun detaylarını İbn Hurdazbih aktarmaktadır.
Dipnotlar
- ^ İbn Hurdazbih, Yollar ve Ülkeler Kitabı, çev. Murat Ağarı, İstanbul, 2008. ss. 140-145.
Ayrıca bakınız
Dış bağlantılar
- İngilizce Wikipedia "Al-Wathiq" maddesi 4 Şubat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce) (Erişim:14.9.2009)
- Hitti, Philip H. (çev. Salih Tuğ), (1968) Siyasi ve Kültürel İslam Tarihi (IV Cilt), İstanbul:Boğaziçi Yayınları.
- Üçok, Bahriye (1979) İslam Tarihi Emeviler- Abbasiler, Devlet Kitapları, Ankara: Milli Eğitim Basımevi (1.Basım:1968)
- Muir, William (1924), The Caliphate, its rise, decline and fall, Edinburgh:John Grant [1] 7 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Chapter LXVII Al-Mo'tasim and al-Wathik (İngilizce) (Erişim:03.03.2012)
- Tabari, Muhammad bin Jarir, (İngilizceye çev. C.E. Bosworth), History, Albany:SUNY (İngilizce)
- (1989), Cilt 34 Incipient Decline. The Caliphates of al-Wathiq, al-Mutawakkil, and al-Muntasir A.D. 841-863/A.H. 227-248 ISBN=0-88706-875-8 Google book 7 Mayıs 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Vâsik Doğumu: ? Ölümü: 847 | ||
Sünni İslam unvanları | ||
---|---|---|
Önce gelen Muʻtasım | Abbâsî Halifesi 842 - 847 | Sonra gelen Mütevekkil |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Vasik veya Harun el Vasik Billah Arapca الواثق Tam ismi Ebu Caʿfer el Vasik bi l Lah Harun bin Muhammed el Muʻtasim d 812 Mekke 847 Samarra dokuzuncu Abbasi halifesi olarak 842 hicri 227 ile 847 hicri 232 doneminde hukum surmustur Vasik Harun el Vasik Billah9 Abbasi HalifesiHukum suresi842 847Once gelenMuʻtasimSonra gelenMutevekkilDogum812Olum10 Agustos 847 34 35 yasinda Tam adiEbu Caʿfer el Vasik bi l Lah Harun bin Muhammed el MuʻtasimHanedanAbbasi HanedaniBabasiMuʻtasimDiniSunni IslamHalifelik donemiVasik babasi Mutasim 26 Aralik 841 de oldugunde hemen halife olarak Abbasi devleti basina gecti Asil adi Ebu Cafer olmakla beraber taht adi olarak Vasik Billah Allaha inanan unvanini aldi 842 de annesi cariye asilli Karati Vasik in kardesi sonradan Mutevekkil adi ile halife olacak Cafer ile birlikte Mekke ve Medine yi hac ziyaretine gitmeye karar verdiler Ancak Karati 16 Agustos 842 de Hicaz yolunda iken hayata gozlerine yumdu Mezari Kufe de bulunmaktadir Mutasim in olumunden hemen once Filistin de cok ciddi bir isyan cikmisti Bir asker bir kadina kotu muamele edip evinin kapisini kirmaya calismisti Kadinin kocasi bunu firsat bilip Filistin de Urdun Irmagi nin batisinda bulunan eski Emevi hanedani destekcisi bedevi Arap kabilelerini ayaklandirdi Bu kisiye yuzunu devamli bir pece ile kapadigi icin El Mubaraka adi verilmekteydi Bunlar uzerine 842de buyuk bir Abbasi ordusu gonderildi Ancak bu ordu Al Mubaraka taraftarlari ile ugrasmakta iken Sam da yine eski Emeviler taraftarlari Arap kabile mensuplari ciddi bir diger isyan cikardilar ve ordu bunlar uzerine gonderildi Abbasi ordusu ile isyancilar arasinda Sam sehri disinda bir muharebe yapildi Isyancilar bin kisi kadar zayiat vererek maglup oldular ve Sam ve Suriye de asayis yeniden kuruldu Sonra ordu yine Filistinli isyancilar uzerine yurudu Filistinli isyanci ordu hasat mevsimi oldugu icin cok zayiflamisti Abbasi ordusu isyancilara buyuk 20 000 kadar olu zayiat verdirerek Filistin isyanini bastirdi El Mubaraka esir alinip Samarra ya goturuldu 843 844de Vasik vezir ve burokratlarin yozlasmis tutumlarindan kuskulanmaya basladi Kendisine buyuk babasi Harun Resit doneminde Beramikilerin kazandigi iktidar gucu ve sonradan Harun Resit in bu aileyi ortadan kaldirip halifenin gucunu yukseltme siyaseti anlatilmisti Vasik da buna uyarak vezir ve sekreterlerini gorevleri sirasinda cesitli sekillerde kendi servetlerini artirdiklari gayet acik oldugunu bildirdi ve bunu karsilamak icin devlet hazinesine fon aktarmalarini emretti Bunu kabul etmeyenlerden birini oldurttu ve birkacini agir dayaktan gecirttikten sonra devlet idarecisi ve burokratlar devlet hazinesine fonlar akitmaya basladilar Bu fonlarla 100 000 ile 1 000 000 dinar devlet geliri saglandigi bildirilir 844 845 te Arabistan cok karismisti Beni Suleim ve diger bedevi kabileleri Kutsal sehirlere akin yapip bu sehirlerin pazarlarini bastilar ve pazarlari ve sehrin buyuk binalarini yagmaya koyuldular Hammad bin Jarir el Tabari komutasindaki Arabistan daki Abbasi ordusuna karsi galip gelip onu oldurduler Bunun uzerine Vasik buyuk bir Abbasi ordusunu Boga el Kabir adli Turk asilli komutan idaresinde Arabistan a gonderdi Bu ordu bu isyani bastirmayi basardi ve Bedevi kabile mensuplarindan 1 500 unu esir olarak Medine de alikoydu Fakat bu sirada Suriye de bir isyan cikinca bunlari Medine de geri birakip Suriye ye gecti Esirler kacma hareketine gecince Medine sehir halki bu esirleri sardi ve butun hepsi sehrin koleleri tarafindan olduruldu Suriye de isyani bastirip asayisi temin eden Boga geri donup Arabistan yarimadasinin ortasinda ve guneyindeki isyanci Bedevilere karsi uzun suren ve her zaman basarili olmayan bir bastirma harekatina giristi 846da Halife Vasik ve Bizans Imparatoru arasinda eldeki esirlerin degistirilmesi hakkinda bir anlasma yapildi Boyle bir esir mubadelesi daha once halife Emin zamaninda 810 yilinda yapilmisti Bu mubadele icin Tarsus un kuzeyinde bir irmak kiyilarina iki taraf da ellerindeki esirleri getirdiler Tabari ye gore Bizanslilar elinde kadin erkek 4 362 musluman esir bulunmaktaydi Ancak Vasik bunlarin hepsinin musluman olup olmadigindan suphe etmekte oldugunu bildirip ancak Abbasi sarayinin uydugu Sunni inanclari gosterenlerin mubadele edilmesini sart kostu Ayni yil 846da Vasik in hukumetine karsi daha yakinlarda daha ciddi sorunlar cikti Vasik in islam dini hakkinda kendi goruslerini herkese zorla kabul ettirme ugraslarindan cok kisi tedirgin olmustu Bunlar arasinda Bagdat ta bir grup hukumet darbesi yapma planlarina gecmisti ve bu grubun basini Ahmet bin Nasir adli bir seyid cekmekteydi Hukumet darbesi buyuk bir halk kutlesinin Bagdat ta bayraklar ve davullarla bir buyuk govde gosterisi seklinde 4 Nisan 846 gunu yapilmasi planlanmisti Fakat darbeyi idare edenlerden ikisi bir gun once gelecek zaferlerini kutlamak icin icmeye koyuldular planlar karisti ve planlanandan bir gece once bazi gruplar ortaya cikti Boylece planlanan darbe bir fiyaskoya donustu Halifenin adamlari darbecileri yakalamayi basardilar ve Ahmet bin Nasir tutuklanip Samarra ya halife huzuruna goturuldu Halife nin bu seyidi hilafete ihanetle suclayacagini beklenmekteydi ama bunun fena etkileri olabilecegini goren Vasik bu seyid ile karsilamayi musluman bir seyidin hak yolundan ayrilmasinin bir muhakemesi haline donusturdu Ahmet bin Nasir muslumanligin temel inanislarina uymadigi sucu ile yargilanip idam mahkum edildi Idam hukmunu Vasik hemen orada buyuk efsanelere neden olan Amr bin Madikerib in unlu kilici Samsama ile sahsen infaz ederek seyidin basini govdesinden ayirdi Ahmet in govdesi halka gosterilmek uzere Samarra da Babek in govdesi yanina asildi ve kesik basi Bagdat a gonderilerek oradaki halka gosterildi Ayni yil Samara da bulunan devlet hazinesine hirsizlar girmeyi basardilar ve hazineden 42 000 dirhem dinar calip kactilar Fakat halifenin bu cok curetkerane sucu isleyenleri yakalamasi icin memur ettigi Yezid el Huvadi hic durmadan calisip didinip hirsizlari yakalamaya muvaffak oldu 846 847 yillarinda Vasik Abbasi ordusunu Turk asilli komutani olan Boga el Kebir komutanligi altinda etrafindaki yasayanlara buyuk zararlar veren bedevi kabilesi uzerine gonderdi Bu ordu ile Araplardan olusan bir guc ta muharebeye giristiler Bu muharebenin baslarinda birliklerinin bir kismini civarlara gondermis olan Boga el Kabir Arap hucumlarina zor dayanabildi ama civara gonderilmis olan gucler geri donup Araplarin gerilerine hucuma gecince Araplar cok fena maglup oldular ve Banu Numayr tehlikesi ortadan kalkti Vasik in halifeliginin son yillarinda bircok isyanlar cikti Hariciler Musul da ve Kurtler Iran da isyan ettiler Ama bunlardan en muhimleri Arabistan ve Suriye ve Filistinde oldu Bu isyanlarin baslica nedeni babasi Mutasim in zamaninda kurulan Abbasi ordularinda bulunan Turk asilli askerlerin cok buyuk iktidar gucu kazanmasi ve her gecen gun bu guclerini gosterecek hareketlere girismeleri idi Bu durumdan ve Turk askerlerin tutumundan Arap asilli nufus tedirgin olmaktaydi Ozellikle eski Emevilere destek saglayan Suriye ve Filistin de bu tedirginlik isyanlara yol acti Bu isyanlar Vasik in ordulari tarafindan bastirildi Ama bunun bir neticesi orduda bulunan Turk asilli askerler ve komutanlar daha da fazla prestij kazandilar ve Arap nufus ile Turk askerlerin arasindaki ucurum daha da genisledi Vasik 10 Agustos 847 de bassehri olan Samarra da iken kendini devamli susuz hissettiren bir hastaliga yakalandi Yuksek atesi olmasina ragmen bir firin yakininda oturmasi tedavi olarak tavsiye edildi Iyilesemeyip yuksek hararetten oldugu bildirilir Yerine halife olarak kardesi Mutevekkil gecti DegerlendirilmesiTarihci tarafindan bildirildigine gore Vasik orta boylu yakisikli ve iri yapili idi Sarisin sacli saglikli kirmizi yanakli idi ama halifeligi sirasinda sol gozu felce ugramis gorunuste idi Vasik babasi gibi egitime ve ilime buyuk bir ilgi gostermistir Zamaninin bilim adamlarina ve alimlerine buyuk maddi ve manevi destek saglamistir Vasik sanata da onem vermis ve sanatcilari da korumustur Vasik in buyuk muziksel yetenek gosterdigi bilinmektedir ve sayilari 100 u asan sarki besteleri bulundugu bilinmektedir Tarihci Tabari halife Vasik donemini degerlendirmek icin halifeye zamaninin unlu Arap sairi Ali bin al Cam in yazdigi mersiye siirini vermektedir Hem dunya islerine onem verenler hem de dindarlar Vasik Harun un hukumdarliginda iyilesip gelistiler Adalet ve comertlikle tepeleme doludur Bu dunyayi din ile devam ettirip gonderir Sefkatine iyiligi ustun gelir Ahali hayatindan memnun rahat ve sakindir Herkes Allahtan ona uzun hayat diler Ve herkes buna derler Amin Tabari Cilt 34 say 55 dd dd Butun bunlara ek olarak halife Vasik Kehf suresinde bahsi gecen Zulkarneyn Seddini bulmak icin Sellam et Tercuman baskanliginda bir kesif heyetini Kafkasya yonune gondermistir Heyet buradan doguya Cin Seddi ne dek giderek oradan da guneybatiya donerek yaklasik uc yil suren bir yolculuk sonucu Samarra ya donmustur Yolculugun detaylarini Ibn Hurdazbih aktarmaktadir Dipnotlar Ibn Hurdazbih Yollar ve Ulkeler Kitabi cev Murat Agari Istanbul 2008 ss 140 145 Ayrica bakinizAbbasi Halifeleri soyagaci ve listeleriDis baglantilarIngilizce Wikipedia Al Wathiq maddesi 4 Subat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Ingilizce Erisim 14 9 2009 Hitti Philip H cev Salih Tug 1968 Siyasi ve Kulturel Islam Tarihi IV Cilt Istanbul Bogazici Yayinlari Ucok Bahriye 1979 Islam Tarihi Emeviler Abbasiler Devlet Kitaplari Ankara Milli Egitim Basimevi 1 Basim 1968 Muir William 1924 The Caliphate its rise decline and fall Edinburgh John Grant 1 7 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Chapter LXVII Al Mo tasim and al Wathik Ingilizce Erisim 03 03 2012 Tabari Muhammad bin Jarir Ingilizceye cev C E Bosworth History Albany SUNY Ingilizce 1989 Cilt 34 Incipient Decline The Caliphates of al Wathiq al Mutawakkil and al Muntasir A D 841 863 A H 227 248 ISBN 0 88706 875 8 Google book 7 Mayis 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde VasikAbbasiDogumu Olumu 847Sunni Islam unvanlariOnce gelen Muʻtasim Abbasi Halifesi 842 847 Sonra gelen Mutevekkil