İksirler yenileyici ve şifa verici olduğu inanılan içkilerdir. Bu terim ilk önceden simyagerler tarafından (aynı zamanda felsefe taşı olarak bilinen) basit metalleri altına dönüştüren, hastalıkları tedavi eden ve yaşamı uzatan maddeyi tanımlamak için kullanılırdı. Simyagerler her ne kadar bu kelimeyi türetmişlerse de, böyle bir madde konusundaki inanç simyadan önce de vardı ve sürekli olarak mitoloji ve din tarihinde rastlanır.
Kelimenin kökeni
Bu kelime, Latince elixir kelimesinden kaynaklanır ve eliksir de Arapça el-iksir kelimesinin Latinceleşmiş bir şeklidir. Grekçe'de tıp ve simya dönüşümü için kullanılan kuru bir toz olan xerion sözcüğüne akrabadır.
Özelliği ve önemi
Din, mitoloji ve peri hikâyelerinde bir yerlerde yaşlıyı genç kılan, hastayı iyileştiren veya ondan bir yudum, soluk veya parça ısıracak kadar şanslı, bilge veya kurnaz olana refah ve sonsuz yaşam veren bir ot, pınar, taş, sarhoş edici içki veya cadı kazanında hazırlanan zehirleyici bir karışım olduğu fantezisi oldukça yaygındır. Gılgameş Destanında Uruk'un görkemli kralı sonsuz yaşamın sırrını bulmak için yolculuğa çıkar ve denizin dibinde sonsuz yaşam otunu bulma şansını sahip olur. Onu yerinden söker ama dikkatsiz bir şekilde onu ortalıkta bırakır ve bir deniz yılanı onu çalar.
Gılgameş'in kaybettiği şeyi bulmak için sayısız insan çabalamıştır. Sağlık, refah ve sonsuz yaşamı bağışlayabilen sihirli bir maddenin varlığı konusunda inanç insanların ölüme meydan okuması kadar eski bir düşünsel dilektir. Ölümü yaşamın doğal sonucu olarak kabul etmekten uzak, her yerde insanlar ölümü cehalet ve kötü niyetin sonucu olarak görmüşlerdir. İnsanların bir zamanlar ölümsüz oldukları ve halen olmaları gerektiği inancı ölümün dünyaya nasıl girdiğini anlatan mitolojik öykülerde içerilmektedir. Gılgameş Destanındaki gibi bir deniz yılanın ölümsüzlük otunu çalması motifi dünyanın her tarafında tekrarlanmaktadır. Hepsi bir yılan veya deniz canavarının kutsal bir ölümsüzlük pınarı, yaşam ağacı, gençlik pınarı, altın elma vs. koruduğu mitinin varyasyonlarıdır. Bütün bu mitlerin arkasında tanrıların kıskanç olduğu ve ölümsüzlük iksirini insanların ulaşamayacağı yerlerde sakladığı korkusu yatar (Tekvin 3:22'e bakınız). İnsanlar öz hakkı olan ölümsüzlüğü geri kazanmak için tanrıları ayartmak veya atlatmak için gerek fiziksel, gerekse de ruhsal olarak büyük çaba harcamışlardır.
Yaşam Suları
Mısır, Hint, Grek, Babil ve İbrani yaratılış efsanelerine göre hayat, her şeyin özünü taşıyan ilkel madde olan sudan çıkar. Tufan efsanelerinde hayat sulara (şekilsiz biçim) geri döner, buradan yeni şekillerle yeniden ortaya çıkabilir. Vaftiz töreni suyun hayatın kaynağı olduğu ve dolayısıyla yeniden doğma ve ölümsüzlüğün kaynağı olduğu inancından doğmuştur. Bu şekilde su nihai büyüsel ve tıbbi madde olmaktadır. Arındırır, gençliği yeniler ve bu yaşamda ve gelecek yaşamda ölümsüzlüğü temin eder. Bu sihirli "ab-ı hayat"a (yaşam suyu) birçok isim verilmiştir - soma, haoma, ambrosya, şarap - her biri insanlara ve tanrılara bilgi, güç ve ölümsüzlük başlayabilecek kutsal bir içecektir.
Hem aylık yinelenmesinden dolayı, hem de hayatın kaynağı su üzerindeki kontrolünden dolayı ay yinelenmenin nihai sembolüdür. Ayı deniz suyu, yağmur, bitkisel yaşam, dişi bereket, doğum, ölüm, inisiyasyon ve yinelemeye ilişkilendiren sembolizm Neolitik çağına dek iner. Güneş de güçlü bir yineleme ve ölümsüzlük sembolüdür. Güneş ve ayla ilgili mitolojik ve dini bağlantılar, insanların bu gök cisimlerine ilintili sıvı, bitki, hayvan, mineral ve metalleri kullanarak neden iksirler hazırlamak istediklerini açıklar.
İlkel Kavim ve Kadim Dinler
Şamanizm'in temsil ettiği ilkel ve kadim dinlerinde iksirler, topluluğa şeklinde sağlanıyordu. Şaman ve takipçilerini yaşadıkları dünyadan da daha gerçek bir ruh alemiyle irtibat kurmalarını sağlayan vizyon ve vecit halleri yaratma açısında psikotikler, halüsyonojenler ve uyuşturucular çok önemlidir. Bu vizyonlar sefalet, hastalık ve ölümün içinde bulunmadığı doğaüstü bir alemin varolduğu inancını desteklemektedir (ve belki de üretmektedir). Ölümsüzlük vizyonundan ölümsüzlük arayışına geçiş küçük bir adımdır. Vizyonu yaratan madde şifa ritüellerinde kullanılıyordu veya da ilaç olarak veriliyordu. Bazen Vedik ritüellerde soma için ve Kuzey Amerika düzlük Kızılderililerin kullandığı psikotik madde "Baba Peyote" için yapıldığı gibi onlara bizzat tanrılaştırıp tapılıyordu. İnsanlar bu tanrıları elle tutabileceklerini ve onları yiyip güç ve ölümsüzlüklerini özümseyebileceklerine inanıyorlardı. Bunun arkasındaki inanç insan yediği şey olduğu ve hayvan, insan ve ilahi gücü sindirim sistemi ile özümseyebileceği fikri yatmaktadır. Bu inancın ciddi veya mecazi olarak alınması, değişik dini akımlarda kurbanların yenilmesi için zemin hazırlamıştır (, Attik, Eleusis, Hristiyan).
Rg Veda'da anlatılan Soma ritüeli bir iksirin hazırlanışını ve kullanışını anlatan en eski kayıtlı dini törendir. Soma'nın ne olduğu konusunda farklı fikirler ortaya atılmıştır. R. Gordon Wasson'un araştırmaları (1969) soma'nın sıvısı öldürücü bir zehir olan, ama sulandırıldığında psikotik bir madde olan Amanita Muscaria mantarından hazırlandığı olasılığını oldukça inandırıcı kılmaktadır. İçkinin neden olduğu ölümsüzlük vizyonları içkinin kendisiyle özdeşleşmiştir. Bu konuda şiirler de yazılmıştır:
Somayı içtik ve ölümsüzleştik
Tanrıların keşfettiği ışığa eriştik
Bize artık hangi şerlik işler ki?
Ve ölümlülerin kini bize karşı ne yarar ki? ey Ölümsüz Tanrı
Soma'nın kullanımı Vedik dönemin sonuna dek ortadan kalktı. Bazı alimler bu gelişmeyi Hint-Avrupalıların mantarın yetiştiği bölgelerden uzak yerlere göçmelerine atfetmektedirler. Belki de daha inandırıcı bir görüşe göre zamanla ruhban sınıfın daha çok hakim olduğu kurumsallaşmış ve daha az coşkulu bir din anlayışı yaygınlaşmıştı.
Dünya dinleri ve iksir
Şamanizm'in yerine yavaş yavaş daha organize dinler geçerken, zihinsel farklılaşım yaratan druglar şeklinde iksirlerin ritüel kullanımı giderek ruhban sınıfın tekeliyle sınırlandı. Zamanla tamamen terk edildi veya ruhban sınıfın kontrolü altında (etkisiz maddelerin kullanıldığı) sembolik ritüeller yerini aldı. Bu durum hem Hint ibadette ravent suyu ve diğer sıvıların somanın yerine aldığı Vedik sonrası döneminde, hem de haoma'nın içimi Zerdüşt tarafından vazgeçirildiği İran'ın erken Zerdüşt döneminde yaşanmıştı. Bireysel vecit özelliklerine dayanan Şamanların transları, hiyerarşi ve muhafazakarlık üzerinde kurulu dini teşkilatlara ters düşmektedir. Eleusis Misterlerde kukeoni içme ritüeli teşkilatlı dinlerin bireysel vecit deneyimleri nasıl bir takdis edilmiş bir rahip tarafından toplumsal bir olaya dönüştürüldüğü konusunda bir örnek oluşturmaktadır.
Diğer bir örnek de Hristiyanlıkta komünyon ayinidir. Bir iksir kavramında ölümsüzlük vaadi bu ritüelin esasını oluşturur. Yuhanna İnciline göre (6:51) ekmek ve şarap tam anlamıyla İsa'nın bedeni ve kanıdır ve onu sindiren kişiye sonsuz yaşam verir. Antakya'lı Ignatius (Ölümü M.S. 113) ekmeği ebediyet ilacı ve ölüme karşı çare olarak tanımladı. Ancak Hristiyan teologlar komünyon doktrininde İsa'nın gerçek varlığında saklı tanrılaşma ve (ahlaki terbiye gerekmeden imanın hidayet için yeterli olduğu) antinomyanizim fikirlerinin tehlikelerinin farkındaydı ve sürekli olarak bu iki konuda uyarılarda bulunuyorlardı. Aziz Pavlus'ın erken Hristiyanlar tarafından kutlanan Aşk Ziyafeti Agape'yi kınaması (bakınız 1 Cor. 10-11), coşkunun heteredoks inançlara yol açabileceği korkusunu yansımaktadır. Kilise güç kazandıkça eki Şamanik uygulamaları devam eden bireyler din sapkınları olarak afişlendiler ve kıyıma uğradılar. Cadıların, majisyenlerin ve simyagerlerin kaderi buydu.
Simya ve İksir
Hem doğu, hem de batı simyagerler insanları ölümsüz kılan iksirler ürettiklerini iddia etmişlerdir. Ama Çin simyagerler Hint, Grek ve batı simyagerlere kıyasla fiziksel ölümsüzlük arayışında daha da ısrarcı bir tutum içindeydiler. Batı düşüncesine o denli has olan bu dünya ve öte dünya arasındaki fark Çin simyagerler tarafından göze alınmıyordu, ayrıca Grek ve Hint simyagerler gibi kozmostan kurtulmayı da ummuyorlardı. Çinliler için madde ve ruh tek bir organik bütünün parçalarıydı ve iksirlerin işlevi bir nevi sürekli tutkal gibi hareket edip beden ve ruhu sonsuza dek bir bütün olarak tutup "cevheri" (şen) korumaktı.
Çinliler her zaman yaşamı uzatmakla ilgilenirlerdi, ancak görünüşe göre ölümsüzlük iksiri fikri erken Taoist felsefesinin harfi tefsirinden dolayı ilk kez dördüncü asırda ortaya çıktı. Esasında Tao kelimesi fiziksel bedenlerin gelişmesi ve çalışmasını sağlayan yaşam gücü anlamına gelmişti. Zamanla Taoist simyagerler bu soyut ilkeyi içilir veya yenilir bir iksire dönüştürdü. Tek sorun Tao'nın maddi yapısını tayin etmek ve yenilir bir şekle sokmaktı. Genel görüşe göre özellikle dayanıklılığından dolayı altın ve renginden dolayı zincifre en gözde adaylardı. Dünyanın her tarafında insanlar altının mükemmel ve yok edilmez özelliğini kendileri dahil mükemmel olmayan şeylere aşılamaya çalışmışlardır. Bunu başarmak için altın tozunu yemişler ve altınlı içkiler içmişlerdir. (Batı simyagerler Musa için simyager demişler, bunun sebebi Çıkış 32:20'de İsrailoğullarını altın buzağıyı toz haline getirip suyla karıştırıp içmelerine zorlamıştır).
Zincifrenin iksir için ideal madde olduğu fikri onun rengi ve kimyasal yapısına dayanmaktaydı. Zincifre kanın rengi kırmızıdır ve cıva kükürt karışımı cıva sülfat olduğu için metallerin en canlısı saf cıvaya dönüştürülebilir. Tabii ki, burada önemli bir sorun var, zincifre zehirlidir, ama ölümsüzlük güçlü bir hayaldi ve simyagerler başkaları gibi çileyi gerekli bir bedel olarak kabul etmişlerdi. M.S. 820 ve 659 yılları arasında tam altı Çin İmparatoru sonsuza dek yaşama dileği ile aldıkları iksirlerden zehirlendiler. Joseph Needham (1957) dokuzuncu asırdan sonra Çin simyasının gözden düşmesinin sebebi için zehirlenmenin önemli bir unsur olduğunu ortaya atmıştır.
Simyasal bir iksirin fikri Orta Çağlarda Batıya İslam aracılığı ile gelmiştir. Ancak Hristiyanların madde ve ruh ayrımı ve ahrette yaşam üzerinde durmaları simyagerlerin bu yaşamda ölümsüzlüğü kabul etmelerini zorlaştırdı. Yine de bazı simyagerler ölümsüzlük iksirini yaratmaya çalıştılar ve deneyleri tıbbi teori ve uygulamalara katkıda bulundu, çoğu simyager ise basit metalleri altına çevirecek daha sınırlı ve dünyevi amaca yöneldiler. Seçkin bir grup ruhsal simyagerler her iki amacı hor gördüler ve ruhu yüceltip ilahi menşeine götürecek ruhsal iksirler aradılar.
Ölümsüzlük iksirini arayan bütün bu simyagerler arasında, bildiğimiz kadarıyla hiçbiri başaramadı. Ancak insanoğlunu sefalet, hastalık ve ölümden kurtaracak bir maddenin olduğu fikri dini, felsefi ve bilimsel düşünceye güçlü bir dürtü olmuştur.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- , Potions
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Iksirler yenileyici ve sifa verici oldugu inanilan ickilerdir Bu terim ilk onceden simyagerler tarafindan ayni zamanda felsefe tasi olarak bilinen basit metalleri altina donusturen hastaliklari tedavi eden ve yasami uzatan maddeyi tanimlamak icin kullanilirdi Simyagerler her ne kadar bu kelimeyi turetmislerse de boyle bir madde konusundaki inanc simyadan once de vardi ve surekli olarak mitoloji ve din tarihinde rastlanir John William Waterhouse in Tristan ve Isolde iksir paylasirken gosteren resmiKelimenin kokeniBu kelime Latince elixir kelimesinden kaynaklanir ve eliksir de Arapca el iksir kelimesinin Latincelesmis bir seklidir Grekce de tip ve simya donusumu icin kullanilan kuru bir toz olan xerion sozcugune akrabadir Ozelligi ve onemiDin mitoloji ve peri hikayelerinde bir yerlerde yasliyi genc kilan hastayi iyilestiren veya ondan bir yudum soluk veya parca isiracak kadar sansli bilge veya kurnaz olana refah ve sonsuz yasam veren bir ot pinar tas sarhos edici icki veya cadi kazaninda hazirlanan zehirleyici bir karisim oldugu fantezisi oldukca yaygindir Gilgames Destaninda Uruk un gorkemli krali sonsuz yasamin sirrini bulmak icin yolculuga cikar ve denizin dibinde sonsuz yasam otunu bulma sansini sahip olur Onu yerinden soker ama dikkatsiz bir sekilde onu ortalikta birakir ve bir deniz yilani onu calar Gilgames in kaybettigi seyi bulmak icin sayisiz insan cabalamistir Saglik refah ve sonsuz yasami bagislayabilen sihirli bir maddenin varligi konusunda inanc insanlarin olume meydan okumasi kadar eski bir dusunsel dilektir Olumu yasamin dogal sonucu olarak kabul etmekten uzak her yerde insanlar olumu cehalet ve kotu niyetin sonucu olarak gormuslerdir Insanlarin bir zamanlar olumsuz olduklari ve halen olmalari gerektigi inanci olumun dunyaya nasil girdigini anlatan mitolojik oykulerde icerilmektedir Gilgames Destanindaki gibi bir deniz yilanin olumsuzluk otunu calmasi motifi dunyanin her tarafinda tekrarlanmaktadir Hepsi bir yilan veya deniz canavarinin kutsal bir olumsuzluk pinari yasam agaci genclik pinari altin elma vs korudugu mitinin varyasyonlaridir Butun bu mitlerin arkasinda tanrilarin kiskanc oldugu ve olumsuzluk iksirini insanlarin ulasamayacagi yerlerde sakladigi korkusu yatar Tekvin 3 22 e bakiniz Insanlar oz hakki olan olumsuzlugu geri kazanmak icin tanrilari ayartmak veya atlatmak icin gerek fiziksel gerekse de ruhsal olarak buyuk caba harcamislardir Yasam SulariMisir Hint Grek Babil ve Ibrani yaratilis efsanelerine gore hayat her seyin ozunu tasiyan ilkel madde olan sudan cikar Tufan efsanelerinde hayat sulara sekilsiz bicim geri doner buradan yeni sekillerle yeniden ortaya cikabilir Vaftiz toreni suyun hayatin kaynagi oldugu ve dolayisiyla yeniden dogma ve olumsuzlugun kaynagi oldugu inancindan dogmustur Bu sekilde su nihai buyusel ve tibbi madde olmaktadir Arindirir gencligi yeniler ve bu yasamda ve gelecek yasamda olumsuzlugu temin eder Bu sihirli ab i hayat a yasam suyu bircok isim verilmistir soma haoma ambrosya sarap her biri insanlara ve tanrilara bilgi guc ve olumsuzluk baslayabilecek kutsal bir icecektir Hem aylik yinelenmesinden dolayi hem de hayatin kaynagi su uzerindeki kontrolunden dolayi ay yinelenmenin nihai semboludur Ayi deniz suyu yagmur bitkisel yasam disi bereket dogum olum inisiyasyon ve yinelemeye iliskilendiren sembolizm Neolitik cagina dek iner Gunes de guclu bir yineleme ve olumsuzluk semboludur Gunes ve ayla ilgili mitolojik ve dini baglantilar insanlarin bu gok cisimlerine ilintili sivi bitki hayvan mineral ve metalleri kullanarak neden iksirler hazirlamak istediklerini aciklar Ilkel Kavim ve Kadim DinlerSamanizm in temsil ettigi ilkel ve kadim dinlerinde iksirler topluluga seklinde saglaniyordu Saman ve takipcilerini yasadiklari dunyadan da daha gercek bir ruh alemiyle irtibat kurmalarini saglayan vizyon ve vecit halleri yaratma acisinda psikotikler halusyonojenler ve uyusturucular cok onemlidir Bu vizyonlar sefalet hastalik ve olumun icinde bulunmadigi dogaustu bir alemin varoldugu inancini desteklemektedir ve belki de uretmektedir Olumsuzluk vizyonundan olumsuzluk arayisina gecis kucuk bir adimdir Vizyonu yaratan madde sifa rituellerinde kullaniliyordu veya da ilac olarak veriliyordu Bazen Vedik rituellerde soma icin ve Kuzey Amerika duzluk Kizilderililerin kullandigi psikotik madde Baba Peyote icin yapildigi gibi onlara bizzat tanrilastirip tapiliyordu Insanlar bu tanrilari elle tutabileceklerini ve onlari yiyip guc ve olumsuzluklerini ozumseyebileceklerine inaniyorlardi Bunun arkasindaki inanc insan yedigi sey oldugu ve hayvan insan ve ilahi gucu sindirim sistemi ile ozumseyebilecegi fikri yatmaktadir Bu inancin ciddi veya mecazi olarak alinmasi degisik dini akimlarda kurbanlarin yenilmesi icin zemin hazirlamistir Attik Eleusis Hristiyan Rg Veda da anlatilan Soma ritueli bir iksirin hazirlanisini ve kullanisini anlatan en eski kayitli dini torendir Soma nin ne oldugu konusunda farkli fikirler ortaya atilmistir R Gordon Wasson un arastirmalari 1969 soma nin sivisi oldurucu bir zehir olan ama sulandirildiginda psikotik bir madde olan Amanita Muscaria mantarindan hazirlandigi olasiligini oldukca inandirici kilmaktadir Ickinin neden oldugu olumsuzluk vizyonlari ickinin kendisiyle ozdeslesmistir Bu konuda siirler de yazilmistir Somayi ictik ve olumsuzlestik Tanrilarin kesfettigi isiga eristik Bize artik hangi serlik isler ki Ve olumlulerin kini bize karsi ne yarar ki ey Olumsuz Tanri Soma nin kullanimi Vedik donemin sonuna dek ortadan kalkti Bazi alimler bu gelismeyi Hint Avrupalilarin mantarin yetistigi bolgelerden uzak yerlere gocmelerine atfetmektedirler Belki de daha inandirici bir goruse gore zamanla ruhban sinifin daha cok hakim oldugu kurumsallasmis ve daha az coskulu bir din anlayisi yayginlasmisti Dunya dinleri ve iksirSamanizm in yerine yavas yavas daha organize dinler gecerken zihinsel farklilasim yaratan druglar seklinde iksirlerin rituel kullanimi giderek ruhban sinifin tekeliyle sinirlandi Zamanla tamamen terk edildi veya ruhban sinifin kontrolu altinda etkisiz maddelerin kullanildigi sembolik ritueller yerini aldi Bu durum hem Hint ibadette ravent suyu ve diger sivilarin somanin yerine aldigi Vedik sonrasi doneminde hem de haoma nin icimi Zerdust tarafindan vazgecirildigi Iran in erken Zerdust doneminde yasanmisti Bireysel vecit ozelliklerine dayanan Samanlarin translari hiyerarsi ve muhafazakarlik uzerinde kurulu dini teskilatlara ters dusmektedir Eleusis Misterlerde kukeoni icme ritueli teskilatli dinlerin bireysel vecit deneyimleri nasil bir takdis edilmis bir rahip tarafindan toplumsal bir olaya donusturuldugu konusunda bir ornek olusturmaktadir Diger bir ornek de Hristiyanlikta komunyon ayinidir Bir iksir kavraminda olumsuzluk vaadi bu rituelin esasini olusturur Yuhanna Inciline gore 6 51 ekmek ve sarap tam anlamiyla Isa nin bedeni ve kanidir ve onu sindiren kisiye sonsuz yasam verir Antakya li Ignatius Olumu M S 113 ekmegi ebediyet ilaci ve olume karsi care olarak tanimladi Ancak Hristiyan teologlar komunyon doktrininde Isa nin gercek varliginda sakli tanrilasma ve ahlaki terbiye gerekmeden imanin hidayet icin yeterli oldugu antinomyanizim fikirlerinin tehlikelerinin farkindaydi ve surekli olarak bu iki konuda uyarilarda bulunuyorlardi Aziz Pavlus in erken Hristiyanlar tarafindan kutlanan Ask Ziyafeti Agape yi kinamasi bakiniz 1 Cor 10 11 coskunun heteredoks inanclara yol acabilecegi korkusunu yansimaktadir Kilise guc kazandikca eki Samanik uygulamalari devam eden bireyler din sapkinlari olarak afislendiler ve kiyima ugradilar Cadilarin majisyenlerin ve simyagerlerin kaderi buydu Simya ve IksirHem dogu hem de bati simyagerler insanlari olumsuz kilan iksirler urettiklerini iddia etmislerdir Ama Cin simyagerler Hint Grek ve bati simyagerlere kiyasla fiziksel olumsuzluk arayisinda daha da israrci bir tutum icindeydiler Bati dusuncesine o denli has olan bu dunya ve ote dunya arasindaki fark Cin simyagerler tarafindan goze alinmiyordu ayrica Grek ve Hint simyagerler gibi kozmostan kurtulmayi da ummuyorlardi Cinliler icin madde ve ruh tek bir organik butunun parcalariydi ve iksirlerin islevi bir nevi surekli tutkal gibi hareket edip beden ve ruhu sonsuza dek bir butun olarak tutup cevheri sen korumakti Cinliler her zaman yasami uzatmakla ilgilenirlerdi ancak gorunuse gore olumsuzluk iksiri fikri erken Taoist felsefesinin harfi tefsirinden dolayi ilk kez dorduncu asirda ortaya cikti Esasinda Tao kelimesi fiziksel bedenlerin gelismesi ve calismasini saglayan yasam gucu anlamina gelmisti Zamanla Taoist simyagerler bu soyut ilkeyi icilir veya yenilir bir iksire donusturdu Tek sorun Tao nin maddi yapisini tayin etmek ve yenilir bir sekle sokmakti Genel goruse gore ozellikle dayanikliligindan dolayi altin ve renginden dolayi zincifre en gozde adaylardi Dunyanin her tarafinda insanlar altinin mukemmel ve yok edilmez ozelligini kendileri dahil mukemmel olmayan seylere asilamaya calismislardir Bunu basarmak icin altin tozunu yemisler ve altinli ickiler icmislerdir Bati simyagerler Musa icin simyager demisler bunun sebebi Cikis 32 20 de Israilogullarini altin buzagiyi toz haline getirip suyla karistirip icmelerine zorlamistir Zincifrenin iksir icin ideal madde oldugu fikri onun rengi ve kimyasal yapisina dayanmaktaydi Zincifre kanin rengi kirmizidir ve civa kukurt karisimi civa sulfat oldugu icin metallerin en canlisi saf civaya donusturulebilir Tabii ki burada onemli bir sorun var zincifre zehirlidir ama olumsuzluk guclu bir hayaldi ve simyagerler baskalari gibi cileyi gerekli bir bedel olarak kabul etmislerdi M S 820 ve 659 yillari arasinda tam alti Cin Imparatoru sonsuza dek yasama dilegi ile aldiklari iksirlerden zehirlendiler Joseph Needham 1957 dokuzuncu asirdan sonra Cin simyasinin gozden dusmesinin sebebi icin zehirlenmenin onemli bir unsur oldugunu ortaya atmistir Simyasal bir iksirin fikri Orta Caglarda Batiya Islam araciligi ile gelmistir Ancak Hristiyanlarin madde ve ruh ayrimi ve ahrette yasam uzerinde durmalari simyagerlerin bu yasamda olumsuzlugu kabul etmelerini zorlastirdi Yine de bazi simyagerler olumsuzluk iksirini yaratmaya calistilar ve deneyleri tibbi teori ve uygulamalara katkida bulundu cogu simyager ise basit metalleri altina cevirecek daha sinirli ve dunyevi amaca yoneldiler Seckin bir grup ruhsal simyagerler her iki amaci hor gorduler ve ruhu yuceltip ilahi menseine goturecek ruhsal iksirler aradilar Olumsuzluk iksirini arayan butun bu simyagerler arasinda bildigimiz kadariyla hicbiri basaramadi Ancak insanoglunu sefalet hastalik ve olumden kurtaracak bir maddenin oldugu fikri dini felsefi ve bilimsel dusunceye guclu bir durtu olmustur Ayrica bakinizSimya SimyagerKaynakca Potions