Ateş, yüksek sıcaklık ve çoğunlukla alev veren hızlı yanma olayıdır. Eski Türkçe od ve Farsça nâr sözcüğü de zaman zaman aynı anlamda kullanılır. Ateş, insan yaşamının vazgeçilmez unsurlarındandır ve kontrol altına alınması, medeniyetin ortaya çıkmasına olanak sağlamıştır.
Tarihçe
İnsanoğlunun ilk defa ateşle tanışmasının binlerce yıl önce yıldırım düşmesi sonucu ile başladığı düşünülmektedir ve buna benzer tesadüfi nedenlerle oluşmuş yangınlar, çok uzun bir süre dünyadaki tek ateş kaynağı oldu. Uzun yıllar boyunca, yaklaşık 500 bin yıl önce yaşamış olan ve Pekin adamı denen ilkel insan, ateşi bilinçli olarak kullanan ilk kişi olarak bilindi; ancak 1981 yılında Kenya'da ve 1988'de Güney Afrika'da bulunan kalıntılar hominid denen ilkel insanların bundan 1,42 milyon yıl önce ateşi kontrollü olarak kullandığını ortaya koydu. İnsanoğlu MÖ 7000 yıllarına kadar verimli ateş yakma tekniklerini bilmiyordu.Neolitik insan, testere ve matkap hareketleriyle ve çakmak taşı-pirit ile ateş yakmayı biliyordu. Bununla birlikte, bu dönemde ateşi yanar durumda muhafaza etmek, yeniden ateş yakmaktan daha avantajlıydı.
Ateş yakma düşüncesinin, çakmak taşını piritlere sürterken mi, yoksa ağaç içinde delik açmaya çalışırken mi ortaya çıktığı bilinmemektedir. Avrupa'daki Neolitik yerleşim bölgelerinde çakmak taşı ve piritlerin yanı sıra alev delgileri de bulunmuştur. İlkel toplumlarda en yaygın ateş yakma yöntemi sürtmeydi. Bambudan yapılmış küçük bir tüp içindeki havanın sıkıştırılmasıyla ısı ve alev üreten ateş pistonu Güneydoğu Asya, Endonezya ve Filipinler'de geliştirilip kullanılan karmaşık bir aygıttı. Bundan tümüyle bağımsız olarak 1800'lerde Avrupa'da da metalden bir ateş pistonu geliştirildi.
İngiliz kimyacı John Walker, içinde bulunan ve sürtülünce yanan kibriti 1827'de icat etti. Modern teknoloji ve bilim tarihi, büyük ölçüde, ateşten elde edilerek insanoğlunun kullanımına sunulan enerji toplamındaki sürekli artış olarak nitelenebilir. Enerji üretimindeki artışın büyük bölümü hem miktar hem çeşit bakımından ateş kullanımının artmasıyla sağlanmıştır. Atom enerjisinin denetim altına alınması, ateş kullanımında atılan son adım sayılabilir.
Oluşumu
Ateşin meydana gelebilmesi için yanabilen bir maddenin tutuşma sıcaklığında oksijen ile temas etmesi gerekir. Yakıt ve oksijen devamlı mevcut ve temas halinde ise sürekli yanma olur. Bir alevin söndürülmesi, yanmaya sebep olan unsurlardan oksijenin veya yakıtın yok edilmesi, sıcaklığın düşürülmesi ile mümkündür.
Herhangi bir maddenin yanabilirliği kimyasal bileşime ve fiziksel duruma bağlıdır. Ola ki oksijen kaynağı hava ise, herhangi bir yanıcı gazın molekülleri hava içine girer ve havadaki oksijen moleküllerine temas eder. Tutuşma sıcaklığına erişince de bu gaz yanar.
Bir yanıcı sıvı ilk önce buharlaştırılmalı ve tutuşma sıcaklığındaki bu buhar oksijen ile karıştırılmalı ki, yanma olabilsin. Katıların yanması için ise sıvılaştırılmalı veya buharlaştırılmalı veya hiç olmazsa geniş bir yanma yüzeyi meydana getirmek için küçük taneciklere ayrılmalıdır. Fakat katı, gözenekli ise öğütme zaruri değildir. Bütün katılar, mümkün olan en küçük taneciklere ayrılırsa, oksijen ile temas eden toplam katı yüzeyi çok olacağından şiddetli yanar.
Çok şiddetli alevler, yanabilen tozların (zerreciklerin) hava ile karışımından elde edilir: Örneğin kömür ve metal tozlarının yanması gibi. Magnezyum tozları gerekli oranda hava ile karıştırılıp tutuşma sıcaklığına getirilirse, göz kamaştırıcı parlak bir alevle yanar.
Maddeler tutuşma sıcaklığının altında oksitlenir. Fakat maddelerin yanabilmesi için tutuşma sıcaklığına yükseltilmesi gerekir. Bu sıcaklığın üzerinde oksidasyon ısısı yeteri kadar hızlı yayılmaz ve yanmamış yakıtta oksidasyonun olduğu bölgeye yakın alanı yanma sıcaklığına yükseltir. Çok ince parçalara ayrılmış maddeler hariç olmak üzere, katıların yanma sıcaklığı sıvılarınkinden daha yüksektir. Genellikle sıvılar kaynama noktasının düşüklüğü nispetinde parlayıcıdırlar.
Od, etrafındaki havayı ısıtır ve onun genişleyerek yükselmesini sağlar. Bunun sonucu olarak da uzaklardan buraya soğuk hava akımı başlar. Bu meydana gelen akım sebebiyle devamlı ve yeni oksijen temin edilmektedir. Böylece alevin yanması sürekli olur. Hatta od, büyük şehir veya orman yangını halindeyse, bu hava akımı önemli hızda yel bile meydana getirir.
Patlayıcı madde ateşi ile yanıcı madde ateşi arasındaki fark
Patlayıcı maddelerin yanması ile örneğin bir kömürün yanması farklı bir reaksiyon ile gerçekleşir. Kömürün yanması için havadaki oksijene ihtiyaç vardır fakat patlayıcı maddelerin reaksiyona girip aleve dönüşmesi için havadaki oksijene ihtiyaç duyulmaz. Çünkü patlayıcı maddeler kendi bileşimindeki oksijene ihtiyaç duyar. Örneğin ANFO'nun yapımında kullanılan Fuel Oil yanıcı, Amonyum Nitrat ise oksitleyicidir yani Fuel Oil bu oksitleyici sayesinde çok hızlı yanıp söner. Bu yanma kömürün yanması gibi değil, ani ve çok hızlı gerçekleşen bir ateş reaksiyonudur. Fuel Oil ağır ağır yanar ancak Amonyum Nitrat ile desteklendiğinde çok çabuk yanar ve anında söner. Fuel Oil'in yanması ile sönmesi daha uzun sürede gerçekleşir. Patlayıcı maddeler bu mantıkla yapılır. Ve patlayıcı maddelerin şiddeti yanma süresine göre hesaplanır. Ne kadar çok hızlı yanarsa tahrip gücü o kadar artar. Ağır çekim ile görüntüsü izlenen bir patlamanın neredeyse sanki normal ateş gibi yandığı görülebilir.
Folklor ve Mitolojide ateş
Ateş pek çok kültürde kutsal sayılırken, ezoterik öğretilerde insanla özdeşleştirilmiş hatta ışığının bedeni ısısının ise ruhu olduğu düşünülmüştür. Ateşe tapınmanın güneş kültünün devamı ya da bir parçası olduğu da yaygın kanaattir. Anadolu'da sabahleyin başkasına ateş verenin ocağının söneceğine, ateş verenin evinin bereketinin alana geçeceğine inanılmaktadır. Ateş çeşitli uygarlıklarda tanrılaştırılmış olup, ’nun Fenike yaratılış söylencesinde Genos ve Genea'nın üç çocuğundan birisi olarak görülmüştür.
Kaynakça
- ^ a b c d e f "fire." 25 Şubat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Britannica.com. Erişim: 6 Mart 2015.
- ^ Özhan Öztürk. Dünya Mitolojisi. Nika Yayınevi. Ankara, 2016 s.201
- ^ Özhan Öztürk. Folklor ve Mitoloji Sözlüğü. Phoenix Yayınevi. Ankara, 2009 s. 135
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Ates yuksek sicaklik ve cogunlukla alev veren hizli yanma olayidir Eski Turkce od ve Farsca nar sozcugu de zaman zaman ayni anlamda kullanilir Ates insan yasaminin vazgecilmez unsurlarindandir ve kontrol altina alinmasi medeniyetin ortaya cikmasina olanak saglamistir AtesDal gibi maddeler kolayca ates alir Busmanlar kabilesinden iki erkek ince agac liflerini tahta parcalarinin surtunmesi yoluyla tutusturup alev elde etmeye calismakta TarihceTekkekoy Magaralari Arkeoloji Vadisi nde Tas Devri insanlarinin ates yakma ani parodisi Insanoglunun ilk defa atesle tanismasinin binlerce yil once yildirim dusmesi sonucu ile basladigi dusunulmektedir ve buna benzer tesadufi nedenlerle olusmus yanginlar cok uzun bir sure dunyadaki tek ates kaynagi oldu Uzun yillar boyunca yaklasik 500 bin yil once yasamis olan ve Pekin adami denen ilkel insan atesi bilincli olarak kullanan ilk kisi olarak bilindi ancak 1981 yilinda Kenya da ve 1988 de Guney Afrika da bulunan kalintilar hominid denen ilkel insanlarin bundan 1 42 milyon yil once atesi kontrollu olarak kullandigini ortaya koydu Insanoglu MO 7000 yillarina kadar verimli ates yakma tekniklerini bilmiyordu Neolitik insan testere ve matkap hareketleriyle ve cakmak tasi pirit ile ates yakmayi biliyordu Bununla birlikte bu donemde atesi yanar durumda muhafaza etmek yeniden ates yakmaktan daha avantajliydi Ates yakma dusuncesinin cakmak tasini piritlere surterken mi yoksa agac icinde delik acmaya calisirken mi ortaya ciktigi bilinmemektedir Avrupa daki Neolitik yerlesim bolgelerinde cakmak tasi ve piritlerin yani sira alev delgileri de bulunmustur Ilkel toplumlarda en yaygin ates yakma yontemi surtmeydi Bambudan yapilmis kucuk bir tup icindeki havanin sikistirilmasiyla isi ve alev ureten ates pistonu Guneydogu Asya Endonezya ve Filipinler de gelistirilip kullanilan karmasik bir aygitti Bundan tumuyle bagimsiz olarak 1800 lerde Avrupa da da metalden bir ates pistonu gelistirildi Ingiliz kimyaci John Walker icinde bulunan ve surtulunce yanan kibriti 1827 de icat etti Modern teknoloji ve bilim tarihi buyuk olcude atesten elde edilerek insanoglunun kullanimina sunulan enerji toplamindaki surekli artis olarak nitelenebilir Enerji uretimindeki artisin buyuk bolumu hem miktar hem cesit bakimindan ates kullaniminin artmasiyla saglanmistir Atom enerjisinin denetim altina alinmasi ates kullaniminda atilan son adim sayilabilir OlusumuAtesin meydana gelebilmesi icin yanabilen bir maddenin tutusma sicakliginda oksijen ile temas etmesi gerekir Yakit ve oksijen devamli mevcut ve temas halinde ise surekli yanma olur Bir alevin sondurulmesi yanmaya sebep olan unsurlardan oksijenin veya yakitin yok edilmesi sicakligin dusurulmesi ile mumkundur Herhangi bir maddenin yanabilirligi kimyasal bilesime ve fiziksel duruma baglidir Ola ki oksijen kaynagi hava ise herhangi bir yanici gazin molekulleri hava icine girer ve havadaki oksijen molekullerine temas eder Tutusma sicakligina erisince de bu gaz yanar Bir yanici sivi ilk once buharlastirilmali ve tutusma sicakligindaki bu buhar oksijen ile karistirilmali ki yanma olabilsin Katilarin yanmasi icin ise sivilastirilmali veya buharlastirilmali veya hic olmazsa genis bir yanma yuzeyi meydana getirmek icin kucuk taneciklere ayrilmalidir Fakat kati gozenekli ise ogutme zaruri degildir Butun katilar mumkun olan en kucuk taneciklere ayrilirsa oksijen ile temas eden toplam kati yuzeyi cok olacagindan siddetli yanar Cok siddetli alevler yanabilen tozlarin zerreciklerin hava ile karisimindan elde edilir Ornegin komur ve metal tozlarinin yanmasi gibi Magnezyum tozlari gerekli oranda hava ile karistirilip tutusma sicakligina getirilirse goz kamastirici parlak bir alevle yanar Maddeler tutusma sicakliginin altinda oksitlenir Fakat maddelerin yanabilmesi icin tutusma sicakligina yukseltilmesi gerekir Bu sicakligin uzerinde oksidasyon isisi yeteri kadar hizli yayilmaz ve yanmamis yakitta oksidasyonun oldugu bolgeye yakin alani yanma sicakligina yukseltir Cok ince parcalara ayrilmis maddeler haric olmak uzere katilarin yanma sicakligi sivilarinkinden daha yuksektir Genellikle sivilar kaynama noktasinin dusuklugu nispetinde parlayicidirlar Od etrafindaki havayi isitir ve onun genisleyerek yukselmesini saglar Bunun sonucu olarak da uzaklardan buraya soguk hava akimi baslar Bu meydana gelen akim sebebiyle devamli ve yeni oksijen temin edilmektedir Boylece alevin yanmasi surekli olur Hatta od buyuk sehir veya orman yangini halindeyse bu hava akimi onemli hizda yel bile meydana getirir Patlayici madde atesi ile yanici madde atesi arasindaki farkPatlayici maddelerin yanmasi ile ornegin bir komurun yanmasi farkli bir reaksiyon ile gerceklesir Komurun yanmasi icin havadaki oksijene ihtiyac vardir fakat patlayici maddelerin reaksiyona girip aleve donusmesi icin havadaki oksijene ihtiyac duyulmaz Cunku patlayici maddeler kendi bilesimindeki oksijene ihtiyac duyar Ornegin ANFO nun yapiminda kullanilan Fuel Oil yanici Amonyum Nitrat ise oksitleyicidir yani Fuel Oil bu oksitleyici sayesinde cok hizli yanip soner Bu yanma komurun yanmasi gibi degil ani ve cok hizli gerceklesen bir ates reaksiyonudur Fuel Oil agir agir yanar ancak Amonyum Nitrat ile desteklendiginde cok cabuk yanar ve aninda soner Fuel Oil in yanmasi ile sonmesi daha uzun surede gerceklesir Patlayici maddeler bu mantikla yapilir Ve patlayici maddelerin siddeti yanma suresine gore hesaplanir Ne kadar cok hizli yanarsa tahrip gucu o kadar artar Agir cekim ile goruntusu izlenen bir patlamanin neredeyse sanki normal ates gibi yandigi gorulebilir Folklor ve Mitolojide atesAtes pek cok kulturde kutsal sayilirken ezoterik ogretilerde insanla ozdeslestirilmis hatta isiginin bedeni isisinin ise ruhu oldugu dusunulmustur Atese tapinmanin gunes kultunun devami ya da bir parcasi oldugu da yaygin kanaattir Anadolu da sabahleyin baskasina ates verenin ocaginin sonecegine ates verenin evinin bereketinin alana gececegine inanilmaktadir Ates cesitli uygarliklarda tanrilastirilmis olup nun Fenike yaratilis soylencesinde Genos ve Genea nin uc cocugundan birisi olarak gorulmustur Kaynakca a b c d e f fire 25 Subat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Britannica com Erisim 6 Mart 2015 Ozhan Ozturk Dunya Mitolojisi Nika Yayinevi Ankara 2016 s 201 Ozhan Ozturk Folklor ve Mitoloji Sozlugu Phoenix Yayinevi Ankara 2009 s 135