Hân-ı Hânân (Farsça: خان خانان; Türkçe: Hanlar hanı), önceleri en üst seviyedeki yöneticiler tarafından kullanılırken zamanla Emîrü’l Ümerâ veya Beylerbeyi anlamını kazanmıştır.
Cüveynî ve Cûzcânî, Karahıtay hükümdarının gürhan diye anıldığını ve bunun “hân-ı hânân” mânasına geldiğini belirtirler. Türk ve Moğol menşeli kabile reisleri de Hindistan’a yerleştiklerinde hanlık geleneğini sürdürmüşlerdir. Delhi Sultanlığı hükümdarı Gıyaseddin Balaban’ın yerine torunu Müziddin Keykubad getirilmiş, fakat yeni sultan devlet idaresinde tam bir hâkimiyet kuramamıştır; bunun üzerine babası Nâsırüddin Buğra Han kendisiyle Ganj kıyısında buluşarak hanlık teşkilâtının yeniden düzenlenmesi ve bir hân-ı hânânlık makamının tesis etmesi tavsiyesinde bulunmuştur.
1290’da Delhi’de saltanatı ele geçiren Halaciler, bu eski Türk geleneğine bağlı kalarak Celaleddin Firuz Halaci zamanında gerçekleştirilen ilk atamalarda hân-ı hânânlığa da yer vermişlerdir. Celaleddin Firuz Halaci’nin oğullarından İhtiyârüddin 1290’da hân-ı hânân unvanını almış ve daha sonra yeni sultan Alaeddin Halaci’nin devlet yönetiminde büyük yardımlarda bulunmuştur. Alaeddin Halaci bazı düzenlemeler yaparak hân-ı hânânlık dışında alp han, nusret han, uluğ han ve zafer han adlarıyla dört önemli makam daha kurmuştur; ancak bunların hân-ı hânânlık ile olan münasebetleri hakkında kaynaklarda yeterli bilgi mevcut değildir. Hân-ı hânân unvanının Halaciler’in son zamanlarında da kullanıldığı Hintli tarihçi Ziyâeddin Berenî’nin bir kaydından anlaşılmaktadır. Bu kayda göre Kutbüddin Mübarek Şah’ı öldürterek tahtı ele geçiren Hindu asıllı kardeşi Hüsâmeddin’e bu unvanı vermişti. Delhi’de saltanat sürmüş hânedanların sonuncusu olan Ludîler’in kurucusu Behlûl de Tuğluk Hanedanı döneminde hân-ı hânân diye anılmıştır.
Babürlüler de hân-ı hânân unvanını benimsemişlerdir; ancak bu unvanı alan kişilerin devlet içindeki görevleri zaman zaman değişiklik göstermiştir. Babür ve Hümâyun Şah, devlet teşkilâtında hân-ı hânânlık unvanını muhafaza etmişlerdir. , Abdurrahman ve Muîn gibi meşhur Babürlü devlet adamları da hân-ı hânân unvanı ile görev yapmışlardır. Hindistan’daki Türk-Moğol kökenli olmayan diğer müslüman yöneticilerin de halk nezdinde itibar kazanmak için bu unvana ihtiyaç duydukları anlaşılmaktadır. Cihangir’in nedimi Muhabbet Han, Şah Cihan’ın izniyle aynı unvanı kullanmıştır. Âsaf ve Mîr Cümle de XVII-XVIII. yüzyıllarda yaşamış ve devlet kademelerinde şöhret kazanmış hân-ı hânânlardandır. Ayrıca çok yaygın olmamakla birlikte hân-ı hânân unvanı Safevîler tarafından da kullanılmıştır. Örnek olarak, Şah Abbas’ın hükümdarlığının ilânı sırasında etkinlik gösteren Ali Kulı Han’a bu unvan verilmiştir.
Kaynakça
- ^ a b c d Konukçu, Enver (1997). "HÂN-ı HÂNÂN". TDV İslâm Ansiklopedisi. 15. İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı. ss. 520-521. 17 Temmuz 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2024.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Han i Hanan Farsca خان خانان Turkce Hanlar hani onceleri en ust seviyedeki yoneticiler tarafindan kullanilirken zamanla Emiru l Umera veya Beylerbeyi anlamini kazanmistir Cuveyni ve Cuzcani Karahitay hukumdarinin gurhan diye anildigini ve bunun han i hanan manasina geldigini belirtirler Turk ve Mogol menseli kabile reisleri de Hindistan a yerlestiklerinde hanlik gelenegini surdurmuslerdir Delhi Sultanligi hukumdari Giyaseddin Balaban in yerine torunu Muziddin Keykubad getirilmis fakat yeni sultan devlet idaresinde tam bir hakimiyet kuramamistir bunun uzerine babasi Nasiruddin Bugra Han kendisiyle Ganj kiyisinda bulusarak hanlik teskilatinin yeniden duzenlenmesi ve bir han i hananlik makaminin tesis etmesi tavsiyesinde bulunmustur 1290 da Delhi de saltanati ele geciren Halaciler bu eski Turk gelenegine bagli kalarak Celaleddin Firuz Halaci zamaninda gerceklestirilen ilk atamalarda han i hananliga da yer vermislerdir Celaleddin Firuz Halaci nin ogullarindan Ihtiyaruddin 1290 da han i hanan unvanini almis ve daha sonra yeni sultan Alaeddin Halaci nin devlet yonetiminde buyuk yardimlarda bulunmustur Alaeddin Halaci bazi duzenlemeler yaparak han i hananlik disinda alp han nusret han ulug han ve zafer han adlariyla dort onemli makam daha kurmustur ancak bunlarin han i hananlik ile olan munasebetleri hakkinda kaynaklarda yeterli bilgi mevcut degildir Han i hanan unvaninin Halaciler in son zamanlarinda da kullanildigi Hintli tarihci Ziyaeddin Bereni nin bir kaydindan anlasilmaktadir Bu kayda gore Kutbuddin Mubarek Sah i oldurterek tahti ele geciren Hindu asilli kardesi Husameddin e bu unvani vermisti Delhi de saltanat surmus hanedanlarin sonuncusu olan Ludiler in kurucusu Behlul de Tugluk Hanedani doneminde han i hanan diye anilmistir Baburluler de han i hanan unvanini benimsemislerdir ancak bu unvani alan kisilerin devlet icindeki gorevleri zaman zaman degisiklik gostermistir Babur ve Humayun Sah devlet teskilatinda han i hananlik unvanini muhafaza etmislerdir Abdurrahman ve Muin gibi meshur Baburlu devlet adamlari da han i hanan unvani ile gorev yapmislardir Hindistan daki Turk Mogol kokenli olmayan diger musluman yoneticilerin de halk nezdinde itibar kazanmak icin bu unvana ihtiyac duyduklari anlasilmaktadir Cihangir in nedimi Muhabbet Han Sah Cihan in izniyle ayni unvani kullanmistir Asaf ve Mir Cumle de XVII XVIII yuzyillarda yasamis ve devlet kademelerinde sohret kazanmis han i hananlardandir Ayrica cok yaygin olmamakla birlikte han i hanan unvani Safeviler tarafindan da kullanilmistir Ornek olarak Sah Abbas in hukumdarliginin ilani sirasinda etkinlik gosteren Ali Kuli Han a bu unvan verilmistir Kaynakca a b c d Konukcu Enver 1997 HAN i HANAN TDV Islam Ansiklopedisi 15 Istanbul Turkiye Diyanet Vakfi ss 520 521 17 Temmuz 2024 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 26 Kasim 2024