Hacı Musa Bey, Bitlisli Huytu Aşireti Reisi ve Heyet-i Temsiliye üyesidir.
Bitlis çevresinde geniş arazilere sahip olan ve kaymakamlıkta yapmış olan Mirza Bey'in oğlu olarak 1853 yılında Huyut nahiyesinin Ziran köyünde doğmuştur.
Köklü bir aile ve aşirete bağlı olan Musa Bey, Muş Mutasarrıfı Salih Paşa ile kurduğu iyi ilişkileri sayesinde nahiye müdürlüklerinde görevlerde bulunmuş ve bölgedeki asayişin sağlanmasında yararlılıklar göstermiştir. 1883 yılında bölgede misyonerlik faaliyetlerinde bulunan Amerikalı Dr Reynolds ve George Knapp'ın dövülmesi olayı nedeniyle suçlanmış ve bu hadise ileriki yıllarda yaşanacak Musa Bey ile ilgili yargılamanın başlangıcını oluşturmuştur.
Babası Mirza Bey'in 1885 yılında ölümünden sonra aşiretin başına geçen Musa Bey, Nahiye Müdürü görevindeyken Rahip Boğos Natanyan'ı Bitlis ve Muş’taki Ermeniler'i devlete karşı kışkırttığı gerekçesiyle yakalayarak Muş Mutasarrıfına teslim etmiştir. Rahip Natanyan İstanbul'da yapılan yargılama sonucunda ele geçirilen belgeler ışığında ömür boyu hapse mahkûm edilmiştir. Yaşanan bu olay Musa Bey'e karşı Ermeni tebaasınca yapılan girişimler ile Amerika ve İngiliz ağırlıklı olmak üzere gerçekleşen dış baskılar sonucunda Osmanlı Hükûmeti tarafından iki yıl Muş'ta, sonrasında bir yılda Bitlis'te gözaltında tutulduktan sonra üçüncü defa sürgün ve gözaltı kararının alındığı haberini alınca firar etmiştir. Ancak Muş Ermenilerinin Musa Bey'den rahatsız olduğuna dair dilekçeler, özellikle İngiliz yetkililerin baskısı ve Patrikhane'nin de müdahil olması sonucunda Muş'a gelen adliye müfettişi İbrahim Bey'in yanına giden Musa Bey İstanbul'da yargılanmak istemiş ve talebinin kabul görmesi üzerine de 24 Haziranda İstanbul'a varmıştır. 1890 yılı Kasım ayında adam dövme, korkutarak ölüme sebep olma, gasp, tecavüz, yağma, malı yok etme, adam öldürme gibi beş ayrı suçtan yargılanmaya başlamıştır. Bu esnada Osmanlı Hükûmetince baskılar nedeniyle yargılama sürerken, tutuksuz yargılanan Musa Bey'in Medine'de göz altında tutulması yönünde karar almıştır. Yapılan yargılama sonucunda ise Musa Bey delil yetersizliğinden suçsuz bulunmuştur.
Musa Bey uzun süre Medine'de kaldıktan sonra 1895 yılının Kasım ayında Medine'den firar etse de Kerbela taraflarında yakalanarak yeniden Medine'ye gönderilmiştir. 1904 yılında ise Şam'a yerleştirilmiştir. 1908 yılında İkinci Meşrutiyet'in ilanıyla affedilen Musa Bey, topraklarına dönerek yeniden aşiretinin başına geçmiştir. Bu esnada bölge kaotik durumda olup Ermeni komitacılar ayrılıkçı faaliyetlerini silahlı bir mücadeleye dönüştürmüştü. Ermeni Patrikanesi bölgedeki Ermeniler'e karşı adam öldürme, yaralama, gasp ve ev yakma gibi eylemler arasında bulunanlar arasında Hacı Musa Bey'in de olduğunu belirterek onu suçlamıştır. Dahiliye Nezareti ve Bitlis Valisi tarafından kendisinden başka bir şehirde yaşaması istenmişse de bunu kabul etmeyen Musa Bey, Ermeni çeteleriyle mücadelesine devam etmiştir. Ermeni Patrikliği 1912 yılı Ağustos'un da Bitlis'te Kürt çetelerin saldırılarını gerekçe göstererek hükûmette şikayette bulunmuş ve Bitlis Vali Vekili Yahya Bey'de bölgedeki huzurun sağlanabilmesi için sürgün edilmesi gerekenler arasında Hacı Musa Bey'i de göstermiştir. Hacı Musa Bey, 1913 yılı Temmuz ayında hükûmete düzeni bozacak hiçbir faaliyette bulunacağı teminatı vermesi üzerine bölgede kalabilmiştir.
I. Dünya Savaşı esnasında Mutki Aşiret Reisi sıfatıyla görülen Musa Bey, diğer nüfus sahibi yerel liderlerle birlikte milis kuvvetleri oluşturarak Ruslar'ın ilerleyişini durdurmaya çalışmıştır. 3 Mart 1916’da Bitlis'i işgal etmesi sonrasında ise Mutki mıntıkasını Rus saldırıları ve Ermeni çetelerinin baskınlarından korumakla görevlendirilmiştir. Bu sırada Bitlis ve Muş'u kurtarmak için Mustafa Kemal Paşa 16. Kolordu Komutanlığına getirilmiştir. Osmanlı ileri harekâtında başında bulunduğu milis kuvvetleriyle katılan Musa Bey, Mutki mıntıkasındaki harekâtıyla Osmanlı kuvvetine destek olmuş ve 8 Ağustos 1916'da Bitlis düşman işgalinden kurtarılmıştı. Bu esnada Musa Bey ile Mustafa Kemal Paşa yakın irtibat içerisinde bulunmuş olup, ileriki yıllarda bu ilişki sayesinde Kurtuluş Savaşı'nın ilk yıllarında çeşitli görevlerde bulunmasına vesile olmuştur.
Mütareke Döneminde Osmanlı'ya bağlı kalan Musa Bey ile ilgili olarak 1919 yılı Bitlis Vali Vekili Vehip Bey'in raporunda, İngiliz kışkırtmalarına rağmen devlete sadık kaldığı gerekçesiyle diğer bazı beylerle birlikte Mecidiye Nişanı ile ödüllendirilmesi istenen kişiler arasında gösterilmiştir.
Mustafa Kemal Paşa tarafından Erzurum Kongresi'ne davet edilmekle birlikte kendisi toplantıya katılamamış ancak kongrenin son günü olan 7 Ağustos 1919 tarihinde gerçekleşen oylamada dışarıdan aday gösterilerek Bitlis Vilayeti'ni temsilen Heyet-i Temsiliye üyeliğine seçilmiştir. Gazi Mustafa Kemal'in Nutuk adlı eserinde kendisine çektiği telgraf ve Mutki'li Aşiret Reisi olarak bahisler mevcuttur.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasında sonra yeni kurulmaya başlanan devlet otoritesi sonucunda 1923 yılında Kürt İstiklâl Komitesi toplantılarına gizlice katıldığı iddia edilen Musa Bey, 20 Aralık 1924'te tutuklanarak Bitlis'te vatana ihanet suçlanmasıyla yargılanmaya başlanmıştır. Kendisi bu komite hakkında Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal'e gizlice bilgi verdiğini belirtmiş ve yapılan tahkikat sonucunda suçsuz bulunarak serbest bırakılmıştır. Ancak 1925 yılında yaşanan Şeyh Said İsyanı sonrasında Bölgedeki düzeni sağlamak isteyen hükûmet tarafından diğer aşiret reisleri ve nüfuslu kişiler gibi sürgüne tabi tutulan Musa Bey'de ailesiyle birlikte Kayseri'ye gönderilmiştir. Musa Bey burada bir süre kaldıktan sonra firar ederek Suriye taraflarındaki Şeyh Mahmut'a sığınmıştır. Buradayken Hoybun Cemiyetine katılan Musa Bey, Ağrı ayaklanmalarına katılmak üzere yola çıktıktan bir süre sonra hastalanarak hayatını kaybetmiştir.
Ermeni kızı Gülizar'ın kaçırılması olayı ve yankıları
Musa Beyin 1889 yılında henüz 14 yaşında olan Khars köyünden Ermeni Ağacan'ın kızı Gülizar'ı, evine baskın düzenletip zorla kaçırtarak önce kendisinin sonra ise kardeşi Cevahir'in haremine katması ve İslamiyet'e geçirilmesi Ermeni tebaası ve akabinde de dış basında oldukça büyük yankı uyandırmıştır. Gülizar'ın kaçırılmasından sonra Bitlis'te gerçekleşmeye başlayan yargılama neticesinde yaklaşık dört ay süren esaretten sonra genç kız özgürlüğüne kavuşarak ailesine teslim edilmiştir. Bundan cesaret alan bazı Ermeniler'in yoğun baskısı ve bazı ülkelerin baskısı sonucu Musa Bey yargılanmaya başlarken, İstanbul'a giden Gülizar'ın yargılama sürecinde tanıklık yapıp yapmadığıyla ilgili bilgi bulunmamaktadır. Gülizar'ın yaşadıkları, kızı Armenouhie Kevonian tarafından 1946 yılında Paris'te Ermenice olarak kitap haline getirilerek basılmış ve Türkçeye "Güzlizar'ın Kara Düğünü" olarak çevrilerek yayınlanmıştır. Musa Bey'in dört karısı olduğu için, Gülizar'ın Musa Bey'in kardeşi Cevahir’e verilmesi uygun görüldü. Hem fiziksel hem de manevi şiddete maruz kalan ve bir gözü kör edilen Gülizar, ailesinin dava açmasıyla özgürlüğüne kavuştu.
Dış bağlantılar
- Mustafa Kemal'in Hacı Musa Bey'e mektubu 4 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Kaynakça
- ^ Kardaş, Abdulaziz (2018). . Türk-İslâm Dünyası Sosyal Araştırmalar Dergisi (TİDSAD), 19. Semantic Scholar. ss. 45-58. 24 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ekim 2020.
- ^ Selvi, Haluk; Cırık, Bülent (2014). (PDF). OTAM, 36. Ankara Üniversitesi Akademik Arşiv Sistemi. ss. 166,175,190. 13 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ekim 2020.
- ^ Beysanoğlu, Şevket (1986). . Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi. 2 (5). DergiPark. ss. 489,490. 25 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ekim 2020.
- ^ Ural, Selçuk (2007). . Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi, 39. DergiPark. s. 458. 25 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ekim 2020.
- ^ Akbulut, Dursun Ali (1990). . Atatürk Dergisi. 1 (4). DergiPark. ss. 48,54. 24 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ekim 2020.
- ^ Kévonian, Arménouhie. (PDF). Aras Yayıncılık (Okuma Parçası). Aras Yayıncılık. ss. 11-148. 25 Ekim 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ekim 2020.
- ^ . 16 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2016.
- ^ ""Gülizar diye bir ayna"". 15 Kasım 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Kasım 2016.
- ^ ""Gülizar'ın hepimize öğrettiği"". 15 Kasım 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Kasım 2016.
- ^ ""Khars Köyü'nün Gülizarı"". 15 Kasım 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Kasım 2016.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Haci Musa Bey Bitlisli Huytu Asireti Reisi ve Heyet i Temsiliye uyesidir Bitlis cevresinde genis arazilere sahip olan ve kaymakamlikta yapmis olan Mirza Bey in oglu olarak 1853 yilinda Huyut nahiyesinin Ziran koyunde dogmustur Koklu bir aile ve asirete bagli olan Musa Bey Mus Mutasarrifi Salih Pasa ile kurdugu iyi iliskileri sayesinde nahiye mudurluklerinde gorevlerde bulunmus ve bolgedeki asayisin saglanmasinda yararliliklar gostermistir 1883 yilinda bolgede misyonerlik faaliyetlerinde bulunan Amerikali Dr Reynolds ve George Knapp in dovulmesi olayi nedeniyle suclanmis ve bu hadise ileriki yillarda yasanacak Musa Bey ile ilgili yargilamanin baslangicini olusturmustur Babasi Mirza Bey in 1885 yilinda olumunden sonra asiretin basina gecen Musa Bey Nahiye Muduru gorevindeyken Rahip Bogos Natanyan i Bitlis ve Mus taki Ermeniler i devlete karsi kiskirttigi gerekcesiyle yakalayarak Mus Mutasarrifina teslim etmistir Rahip Natanyan Istanbul da yapilan yargilama sonucunda ele gecirilen belgeler isiginda omur boyu hapse mahkum edilmistir Yasanan bu olay Musa Bey e karsi Ermeni tebaasinca yapilan girisimler ile Amerika ve Ingiliz agirlikli olmak uzere gerceklesen dis baskilar sonucunda Osmanli Hukumeti tarafindan iki yil Mus ta sonrasinda bir yilda Bitlis te gozaltinda tutulduktan sonra ucuncu defa surgun ve gozalti kararinin alindigi haberini alinca firar etmistir Ancak Mus Ermenilerinin Musa Bey den rahatsiz olduguna dair dilekceler ozellikle Ingiliz yetkililerin baskisi ve Patrikhane nin de mudahil olmasi sonucunda Mus a gelen adliye mufettisi Ibrahim Bey in yanina giden Musa Bey Istanbul da yargilanmak istemis ve talebinin kabul gormesi uzerine de 24 Haziranda Istanbul a varmistir 1890 yili Kasim ayinda adam dovme korkutarak olume sebep olma gasp tecavuz yagma mali yok etme adam oldurme gibi bes ayri suctan yargilanmaya baslamistir Bu esnada Osmanli Hukumetince baskilar nedeniyle yargilama surerken tutuksuz yargilanan Musa Bey in Medine de goz altinda tutulmasi yonunde karar almistir Yapilan yargilama sonucunda ise Musa Bey delil yetersizliginden sucsuz bulunmustur Musa Bey uzun sure Medine de kaldiktan sonra 1895 yilinin Kasim ayinda Medine den firar etse de Kerbela taraflarinda yakalanarak yeniden Medine ye gonderilmistir 1904 yilinda ise Sam a yerlestirilmistir 1908 yilinda Ikinci Mesrutiyet in ilaniyla affedilen Musa Bey topraklarina donerek yeniden asiretinin basina gecmistir Bu esnada bolge kaotik durumda olup Ermeni komitacilar ayrilikci faaliyetlerini silahli bir mucadeleye donusturmustu Ermeni Patrikanesi bolgedeki Ermeniler e karsi adam oldurme yaralama gasp ve ev yakma gibi eylemler arasinda bulunanlar arasinda Haci Musa Bey in de oldugunu belirterek onu suclamistir Dahiliye Nezareti ve Bitlis Valisi tarafindan kendisinden baska bir sehirde yasamasi istenmisse de bunu kabul etmeyen Musa Bey Ermeni ceteleriyle mucadelesine devam etmistir Ermeni Patrikligi 1912 yili Agustos un da Bitlis te Kurt cetelerin saldirilarini gerekce gostererek hukumette sikayette bulunmus ve Bitlis Vali Vekili Yahya Bey de bolgedeki huzurun saglanabilmesi icin surgun edilmesi gerekenler arasinda Haci Musa Bey i de gostermistir Haci Musa Bey 1913 yili Temmuz ayinda hukumete duzeni bozacak hicbir faaliyette bulunacagi teminati vermesi uzerine bolgede kalabilmistir I Dunya Savasi esnasinda Mutki Asiret Reisi sifatiyla gorulen Musa Bey diger nufus sahibi yerel liderlerle birlikte milis kuvvetleri olusturarak Ruslar in ilerleyisini durdurmaya calismistir 3 Mart 1916 da Bitlis i isgal etmesi sonrasinda ise Mutki mintikasini Rus saldirilari ve Ermeni cetelerinin baskinlarindan korumakla gorevlendirilmistir Bu sirada Bitlis ve Mus u kurtarmak icin Mustafa Kemal Pasa 16 Kolordu Komutanligina getirilmistir Osmanli ileri harekatinda basinda bulundugu milis kuvvetleriyle katilan Musa Bey Mutki mintikasindaki harekatiyla Osmanli kuvvetine destek olmus ve 8 Agustos 1916 da Bitlis dusman isgalinden kurtarilmisti Bu esnada Musa Bey ile Mustafa Kemal Pasa yakin irtibat icerisinde bulunmus olup ileriki yillarda bu iliski sayesinde Kurtulus Savasi nin ilk yillarinda cesitli gorevlerde bulunmasina vesile olmustur Mutareke Doneminde Osmanli ya bagli kalan Musa Bey ile ilgili olarak 1919 yili Bitlis Vali Vekili Vehip Bey in raporunda Ingiliz kiskirtmalarina ragmen devlete sadik kaldigi gerekcesiyle diger bazi beylerle birlikte Mecidiye Nisani ile odullendirilmesi istenen kisiler arasinda gosterilmistir Mustafa Kemal Pasa tarafindan Erzurum Kongresi ne davet edilmekle birlikte kendisi toplantiya katilamamis ancak kongrenin son gunu olan 7 Agustos 1919 tarihinde gerceklesen oylamada disaridan aday gosterilerek Bitlis Vilayeti ni temsilen Heyet i Temsiliye uyeligine secilmistir Gazi Mustafa Kemal in Nutuk adli eserinde kendisine cektigi telgraf ve Mutki li Asiret Reisi olarak bahisler mevcuttur Turkiye Cumhuriyeti nin kurulmasinda sonra yeni kurulmaya baslanan devlet otoritesi sonucunda 1923 yilinda Kurt Istiklal Komitesi toplantilarina gizlice katildigi iddia edilen Musa Bey 20 Aralik 1924 te tutuklanarak Bitlis te vatana ihanet suclanmasiyla yargilanmaya baslanmistir Kendisi bu komite hakkinda Cumhurbaskani Gazi Mustafa Kemal e gizlice bilgi verdigini belirtmis ve yapilan tahkikat sonucunda sucsuz bulunarak serbest birakilmistir Ancak 1925 yilinda yasanan Seyh Said Isyani sonrasinda Bolgedeki duzeni saglamak isteyen hukumet tarafindan diger asiret reisleri ve nufuslu kisiler gibi surgune tabi tutulan Musa Bey de ailesiyle birlikte Kayseri ye gonderilmistir Musa Bey burada bir sure kaldiktan sonra firar ederek Suriye taraflarindaki Seyh Mahmut a siginmistir Buradayken Hoybun Cemiyetine katilan Musa Bey Agri ayaklanmalarina katilmak uzere yola ciktiktan bir sure sonra hastalanarak hayatini kaybetmistir Ermeni kizi Gulizar in kacirilmasi olayi ve yankilariMusa Beyin 1889 yilinda henuz 14 yasinda olan Khars koyunden Ermeni Agacan in kizi Gulizar i evine baskin duzenletip zorla kacirtarak once kendisinin sonra ise kardesi Cevahir in haremine katmasi ve Islamiyet e gecirilmesi Ermeni tebaasi ve akabinde de dis basinda oldukca buyuk yanki uyandirmistir Gulizar in kacirilmasindan sonra Bitlis te gerceklesmeye baslayan yargilama neticesinde yaklasik dort ay suren esaretten sonra genc kiz ozgurlugune kavusarak ailesine teslim edilmistir Bundan cesaret alan bazi Ermeniler in yogun baskisi ve bazi ulkelerin baskisi sonucu Musa Bey yargilanmaya baslarken Istanbul a giden Gulizar in yargilama surecinde taniklik yapip yapmadigiyla ilgili bilgi bulunmamaktadir Gulizar in yasadiklari kizi Armenouhie Kevonian tarafindan 1946 yilinda Paris te Ermenice olarak kitap haline getirilerek basilmis ve Turkceye Guzlizar in Kara Dugunu olarak cevrilerek yayinlanmistir Musa Bey in dort karisi oldugu icin Gulizar in Musa Bey in kardesi Cevahir e verilmesi uygun goruldu Hem fiziksel hem de manevi siddete maruz kalan ve bir gozu kor edilen Gulizar ailesinin dava acmasiyla ozgurlugune kavustu Dis baglantilarMustafa Kemal in Haci Musa Bey e mektubu 4 Agustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Kaynakca Kardas Abdulaziz 2018 Turk Islam Dunyasi Sosyal Arastirmalar Dergisi TIDSAD 19 Semantic Scholar ss 45 58 24 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Ekim 2020 Selvi Haluk Cirik Bulent 2014 PDF OTAM 36 Ankara Universitesi Akademik Arsiv Sistemi ss 166 175 190 13 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 24 Ekim 2020 Beysanoglu Sevket 1986 Ataturk Arastirma Merkezi Dergisi 2 5 DergiPark ss 489 490 25 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Ekim 2020 Ural Selcuk 2007 Ankara Universitesi Turk Inkilap Tarihi Enstitusu Ataturk Yolu Dergisi 39 DergiPark s 458 25 Mart 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Ekim 2020 Akbulut Dursun Ali 1990 Ataturk Dergisi 1 4 DergiPark ss 48 54 24 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Ekim 2020 Kevonian Armenouhie PDF Aras Yayincilik Okuma Parcasi Aras Yayincilik ss 11 148 25 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 25 Ekim 2020 16 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 15 Kasim 2016 Gulizar diye bir ayna 15 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Kasim 2016 Gulizar in hepimize ogrettigi 15 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Kasim 2016 Khars Koyu nun Gulizari 15 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Kasim 2016