Bu maddenin içeriğinin Türkçeleştirilmesi veya doğrultusunda düzeltilmesi gerekmektedir. Bu maddedeki yazım ve noktalama yanlışları ya da anlatım bozuklukları giderilmelidir. (Yabancı sözcükler yerine Türkçe karşılıklarının kullanılması, karakter hatalarının düzeltilmesi, dilbilgisi hatalarının düzeltilmesi vs.) Düzenleme yapıldıktan sonra bu şablon kaldırılmalıdır. |
Kozmik toz, uzayda var olan bir tozdur. Çoğu kozmik toz parçacığı, mikrometeoroitlerde olduğu gibi birkaç molekül ile 0,1 mm (100 µm) arasında ölçülür. Daha büyük parçacıklara ise meteoroit denir. Uzaydaki tüm tozun küçük bir kısmı yıldızların bıraktığı yoğunlaşmış maddeler gibi daha büyük ateşe dayanıklı mineraller içerir. Buna yıldız tozu denir. Yerel yıldızlararası ortam olan Yerel Kabarcığın toz yoğunluğu ortalama 10-6 x toz parçacığı/m³ 'tür ve her toz parçacığı yaklaşık 10–17 kg'lık bir kütleye sahiptir.
![image](https://www.wikipedia.tr-tr.nina.az/image/aHR0cHM6Ly93d3cud2lraXBlZGlhLnRyLXRyLm5pbmEuYXovaW1hZ2UvYUhSMGNITTZMeTkxY0d4dllXUXVkMmxyYVcxbFpHbGhMbTl5Wnk5M2FXdHBjR1ZrYVdFdlkyOXRiVzl1Y3k5MGFIVnRZaTh4THpGakwxQnZjbTkxYzE5amFHOXVaSEpwZEdWSlJGQXVhbkJuTHpJMU1IQjRMVkJ2Y205MWMxOWphRzl1WkhKcGRHVkpSRkF1YW5Cbi5qcGc=.jpg)
Kozmik tozlar, astronomik konumlarına göre ayırt edilebilirler: galaksilerarası toz, yıldızlararası toz, gezegenler arası toz (örneğin: zodyak bulutu) ve gezegen çevresindeki toz (örneğin: gezegen halkası). Güneş sisteminde gezegenler arası toz zodyak ışıklarının oluşmasına sebep olur. Güneş sisteminin toz kaynakları arasında kuyruklu yıldız tozları, asteroit tozları, Kuiper kuşağından gelen toz ve Güneş sistemi üzerinden geçen yıldızlararası toz bulunur. Terminoloji dünya üzerine açıkça düşen toz haricinde dünya üzerinde bulunan materyalleri tanımlamak için özel kullanımlar barındırmaz. Bir hesaplamaya göre, her yıl yaklaşık olarak 40,000 ton kozmik toz dünya yüzeyine ulaşmakta. Ekim 2011'de, bilim adamları kozmik tozun yıldızlar tarafından doğal olarak ve hızlıca yaratılabilen karmaşık organik maddeler(aromatik-yağlı yapıda amorf organik katılar) içerdiğini rapor etti.
14 Ağustos 2014'te, bilim adamları Stardust uzay aracı tarafından 2006'da dünyaya dönüşüne kadar toplanmış olan olası yıldızlararası toz parçacıkları koleksiyonunu duyurdu.
Çalışmalar ve önemi
Kozmik toz astronomlara önceden yalnızca gözlemleri sırasında cisimleri karartan bir engel gibi görünürdü. Kızılötesi astronomi başladığında, bu toz parçacıkları astrofiziksel gelişimin büyük ve hayati bir elemanı olarak gözlendi. Bu parçacıkların analizi bize, bizim güneş sistemimizin oluşumu gibi fenomenler hakkında bilgi verebilir. Örneğin, kozmik toz bir yıldız ömrünün sonuna yaklaştığındaki kütle kaybını yönlendirebilir, yıldız oluşumunun erken safhalarında rol oynar ve gezegenleri oluşturur. Bizim güneş sistemimizde toz; zodyak ışıklarının oluşumunda, Satürn'ün B halkasının desenlerinin oluşumunda, Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün gezegen halkalarının dış yayılımında ve kuyruklu yıldızların oluşumunda büyük rol oynar.
Toz ile ilgili çalışmalar farklı bilimsel alanları bir araya getiren çok yönlü araştırmalardır: fizik (katı hal fiziği, elektromanyetik teori, yüzey fiziği, istatistiksel fizik, ), fraktal matematik, yüzey kimyası, meteoritik, aynı zamanda astronomi ve astrofiziğin her dalı. Bu apayrı araştırma alanları takip eden ana fikirle bir araya getirilebilir: kozmik toz parçacıkları periyodik olarak, kimyasal olarak, fiziksel olarak ve dinamik olarak değişir. Evrenin materyal geri dönüştürdüğü dış yoldaki toz izlerinin evrimi, süreçlerinde birçok insana tanıdık gelen günlük geri dönüşüm adımlarıyla benzerlik gösterir: üretim, depolama, geliştirme, toplama, tüketme ve ayırma. Farklı bölgelerdeki kozmik tozun gözlem ve ölçümleri Evrenin geri dönüşüm süreçlerine önemli bir bakış açısı sağlar: yayılan yıldızlararası ortam bulutlarında, moleküler bulutlarda, genç yıldız objelerin yıldız etrafı tozlarında ve Güneş sistemimiz gibi gezegen sistemlerinde, astronomlar tozun en üst geri dönüşüm evresinde olduğunu varsayarlar. Astronomlar tozun farklı yaşam evrelerindeki gözlemsel anlık fotoğraflarını bir araya getirerek, zamanla, evrenin karmaşık geri dönüşüm adımlarını tamamlayan bir film haline getirirler.
Kozmik toz noktalarının başka alanlardaki kozmik toz araştırmalarındaki tespiti: toz fotonlar gibi hareket eder. Kozmik toz bir kez saptandığında, çözülmesi gereken bilimsel problem hangi süreçlerin bu dizgileşmiş foton benzeri objeyi (tozu) dedektöre getirdiğini belirleyen ters süreci oluşturmaktır. Parçacığın anlık hareketi, materyal özellikleri, araya karışmış plazma ve manyetik alan gibi değişkenler toz parçacığının gelişi esnasında toz dedektöründe belirlenir. Bu değişkenlerden herhangi birindeki en ufak bir değişim tamamen farklı bir toz dinamik davranışı verebilir. Bu nedenle herhangi biri bu objenin nereden geldiği ve geçtiği ortamlarda neler olduğu hakkında bilgi alabilir.
Tespit yöntemleri
Kozmik toz, tozun ışınımsal özelliklerinin değerlendirilmesi ile dolaylı yoldan tespit edilebilir.
Kozmik toz ayrıca direkt olarak toplanma metotlarının ve toplanma bölgelerinin çeşidine göre de tespit edilebilir. Dünya atmosferine giren dünya dışı materyallerin 5 ile 300 ton arasında olduğu tahmin edilmektedir. Dünyaya düşen toz parçacıkları dünya atmosferinde: stratosferde uçan uçakların kanatlarında, dünyadaki geniş buz kütlelerin yüzey çöküntülerinde (Antarktika ve Grönland/ Buzullar) ve derin okyanus çökeltilerinde toplanır. 1970'lerin sonunda Seattle'da bulunan Washington Üniversitesi'ndeki Don Brownlee toplanmış toz parçacıklarının dünya dışı doğalarını ilk kez kesin biçimde tanımladı. Diğer kaynak ise içlerinde yıldız tozu içeren meteoritlerdir. Yıldız tozu tanecikleri güneş öncesi yıldızların ısıya dayanıklı katı parçacıklarıdır. Bu tanecikler sadece gelişmiş yıldızlarda olabilen yıldızlararası ortamla karışım öncesi olan aşırı izotopik yapılarıyla bilinirler. Bu tanecikler yıldızdan ayrılıp soğurlarken yıldızsal maddeden daha yoğun bir hal alırlar.
Gezegenler arası uzayda, uzay araçlarına toz dedektörleri inşa edildi ve bu araçlar uçuruldu. Bazıları hala uçmakta ve bundan fazlası halihazırda uçurulmak için inşa edilmekte. Gezegenler arası uzaydaki toz parçacıklarının büyük orbital hızları(sıklıkla 10–40 km/s) dokunulmamış parçaları yakalamada sorun yaratır. Bunun yerine, olay yerindeki toz dedektörleri genel olarak toz parçacıklarının araç üzerindeki yüksek hız etkileri ile ilgili değişkenleri hesaplamak üzere tasarlanmıştır ve bu sayede parçacıkların fiziksel özelliklerini (genellikle kütle ve hız) genellikle laboratuvar ayarlamalarına göre (örneğin: bilinen değerlerle ivmelendirilmiş parçacıkları toz dedektörlerinin laboratuvar kopyasıyla etkileştirmek) türetirler. Yıllar boyunca toz dedektörleri ışık parlamalarının etkisi, akustik sinyal ve iyonlaşma etkisi arasında ölçümler yaptı. Şu anda Stardust'daki toz aygıtı daha önce keşfedilmemiş düşük yoğunluklu aerojel parçacıklar yakaladı.
Daha önce HEOS-2, Helios, Pioneer 10, Pioneer 11, Giotto, Galileo, Ulysses ve Cassini uçan toz dedektörleri, Dünya yörüngesindeki LDEF, EURECA va Gorid uyduları ve bazı bilim adamları Voyager 1 ve 2 uzay araçlarını direkt olarak kozmik toz örneği alabilmek için dev bir Langmuir sondası gibi kullandılar. Halen toz dedektörleri Ulysses, PROBA, Rosetta, Stardust ve New Horizons uzay araçlarının üzerinde uçmaktalar. Dünya üzerinde ya da uzayın derinliklerinde toplanan ve örnek getirme görevlerinden geri getirilen toz daha sonra tüm dünyadaki toz bilim adamları tarafından kendi laboratuvarlarında analiz edilir. NASA Houston JSC'de kozmik toz için geniş bir saklama tesisi bulunmaktadır.
Kızılötesi ışık kozmik toz bulutlarının içinden geçebilir. Bu durum bizim yıldız oluşum bölgelerini ve galaksi merkezlerini irdelememize olanak sağlar. NASA'nın Spitzer Uzay Teleskobu uzaya fırlatılmış en büyük kızılötesi teleskoptur. Spitzer Uzay Teleskobu (önceden SIRTF, kızılötesi uzay teleskop tesisi) 25 Ağustos 2003'te Canaveral, Florida'dan Delta roketi tarafından uzaya fırlatıldı. Görevi boyunca Spitzer Uzay Teleskobu, kızılötesi enerjiyi ya da 3-180 mikrometre dalga boyunda ışınım yapan objelerdeki ısıyı saptayarak spektrum ve resimler elde edecek. Bu kızılötesi ışınımın çoğu Dünya atmosferi tarafından engellenir ve yeryüzünden gözlemlenemez. Spitzer Uzay Teleskobu tarafından yapılan bulgular çoktan kozmik toz üzerindeki çalışmalara yeni bir boyut kattı. Bir Spitzer Uzay Teleskobu takımından gelen son rapor kozmik tozun süper kütleli kara deliklerin yakınında oluştuğuna dair bazı kanıtlar sunuyor.
Bir diğer tespit mekanizması da polarimetridir. Toz parçacıkları küre şeklinde değillerdir ve yıldızlararası manyetik alan düzleminde sıralanmak isterler, toz bulutlarından geçen yıldız ışığını polarize etmeyi tercih ederler. Kozmik kızarmanın fark edilebilecek kadar hassas olmadığı yakın yıldızlararası uzayda yüksek hassasiyetli optik polarimetri Yerel Kabarcık'taki toz yapılanmasını incelemek için kullanılır.
Kozmik tozun ışınımsal özellikleri
Elektromanyetik ışınımla etkileşim içinde olan bir toz parçacığı bir bakıma enine kesitine, elektromanyetik ışınımın dalga boyuna ve taneciğin doğasına(kırılma indisi, boyutu vb.) bağlı bulunmaktadır. Tek bir parçacığa ait ışınım süreci o parçacığın yayılabilme özelliği olarak adlandırılır, bu değer parçacığın etkinlik faktörüne bağlıdır. Ayrıca, bu yayılım sürecinin bir tükenme, saçılma, emilim ya da polarizasyon süreci mi olduğunun belirlenmesi gerekir. Radyasyon yayılım eğrilerinde, bazı önemli işaretler toz parçacıklarının emilim ya da yayılma bütünlüğünü belirler.
Toz parçacıkları ışığı düzensiz bir biçimde dağıtabilir. İleri doğru dağılmış ışık, ışığın az oranda yolundan saptığını gösterir ve geri dağılmış ışık yansıtılmış ışıktır.
Işınımın kırılması ya da sönmesi toz parçacıklarının boyutları hakkında faydalı bilgiler verir. Örneğin, bir objenin ileri dağılımı geri dağılımından daha büyükse o zaman bu parçacığın 1mikrometre çapında olduğu söylenebilir.
Işığın toz parçacıklarından dağılmasının bulutsu yansıması içindeki uzun pozlamalı fotoğrafları yeterince fark edilebilir durumdadır ve ışığın dağılma özellikleri hakkında ipuçları verir. Birçok bilim insanı X-ışını dalga boyundaki yıldızlar arası tozdan X-ışını serpintisini inceliyor ve bazıları X-ışını kaynağının toz nedeniyle yaygın halelere sahip olacağını öneriyor.
Yıldız tozu
Yıldıztozları (meteoristler tarafından güneş öncesi tanecikler de denir) topraksal laboratuvarlarda çıkarıldıkları meteoritlerin içinde bulunurlar. Yıldız tozu meteoritlerle ilişkilendirilmeden önce yıldızlararası alandaki tozun bir bileşeniydi. Dört milyar yıldan fazla bir zaman önce meteoritlerin gezegensel yığılma diskinde ilk toplaşmasından beri meteoritler bu yıldız tozu taneciklerini hala depolarlar. Karbonlu çakıl göktaşı denilen şeyler de özellikle zengin bir yıldız tozu haznesidir. Her yıldız tozu tanesi Dünya oluşmadan önce var olmuşlardır. Yıldız tozu tekil güneş öncesi yıldızlardan çıkmış soğutucu gazlardan ve güneş sistemindeki yoğunlaşmış bulutlardan gelen ısıya dayanıklı yoğunlaşmış toz tanecikleriyle alakalı bilimsel bir terimdir.
Her biri yıldız tozu taneciği içeren oldukça yüksek izotopik yapıdaki kimyasal elementler üzerindeki laboratuvar ölçümleri sayesinde birçok değişik tipli yıldız tozu tanımlanmıştır. Bu ısıya dayanıklı mineral tanecikleri daha önce uçucu bileşenler tarafından kaplı olabilirler, ancak bu bileşenler sadece çözünemeyen ısıya dayanıklı mineralleri bırakarak meteroit maddenin asit içinde çözünmesiyle yok olmuş olabilirler. Tanecik özlerini meteroitin çoğunu çözmeden bulmak mümkündür ancak bu işlem zordur ve yoğun iş gücü gerektirir (bkz.: ).
Yıldıztozları arasındaki izotopik oranlardan yola çıkılarak birçok yeni nükleosentez görüş ortaya atılmıştır. Yıldız tozunun önemli özelliklerinden biri taneciklerinin sert ve ısıya dayanıklı ve yüksek sıcaklıklı olmasıdır. Öne çıkanları silisyum karbür, grafit, alüminyum oksit, alüminyum spinel ve buna benzer soğuyan bir gazdan yüksek sıcaklıklarda-yıldız rüzgarları ya da süpernova içindeki basınç azalması gibi- yoğunlaşabilen diğer taneciklerdir. Bunlar yıldızlararası ortamdaki düşük sıcaklıklarda oluşan katılardan oldukça büyük farklılıklar gösterirler.
Yüksek izotopik yapıyla ilgili bir diğer önemli şey ise bu yapıların yıldızlararası ortamın herhangi bir yerinde var olamamalarının beklenmesidir. Bu ayrıca izotoplar yıldızlararası ortamla karışıp seyrelmeden önce yıldız tozunun bireysel yıldızların gazlarından yoğunlaştığını öne sürer. Bunlar kaynak yıldızların tanımlanmasını sağlar. Örneğin, silisyum karbür tanecikleri içindeki ağır metaller neredeyse saf S-süreci izotoplarıdır, yoğunlaşmalarını AGB yıldızı kızıl dev rüzgarları içindeymiş gibi yaparlar ve AGB yıldızları S-süreci nükleosentezinin ana kaynağıdır.
Başka bir dramatik örnek olarak da süpernova kondensatları verilebilir. Genellikle kısaltması olan SUNOCON (SUperNOva CONdensate) kullanılır. SUNOCON’lar kalsiyumlarında ziyadesiyle fazla Ca izotop oranı içerir. Ayrıca sıkıştırılmış olarak radyoaktif izotop oranı Ti içerir ve böylece 65 yıl yarı yaşam yılına sahip olur.
Kozmik tozun bazı yapısal özellikleri
Kozmik toz toz parçacıkları ve toz parçacıkları kümelerinden oluşur. Bu parçacıklar düzensiz şekillidirler ve gözeneklilik dereceleri kabarık ile yoğun aralığındadır. Tozun yapısı, boyutu ve diğer özellikleri parçacığın nerede bulunduğuna bağlıdır, tersten işlem uygulanırsa bir toz parçacığının yapısal analizi toz parçacığının geldiği yer hakkında oldukça fazla şeyi açığa çıkaracaktır. Genel dağılımlı yıldızlararası toz, yoğun bulutlar halindeki toz parçacıkları, gezegen halkası tozları ve yıldız çevresi tozlarının her biri karakteristik olarak birbirinden farklıdır. Örneğin yoğun bulutlar içindeki taneciklerin etrafı buz kaplıdır ve ortalamada dağılımlı yıldızlararası toz parçacıklarından büyüktürler. Gezegenler arası toz parçacıkları diğerlerine kıyasla hala daha büyüktürler.
Dünyaya akın eden dünya dışı maddelerin çoğunu 50-500 mikrometre çaplarındaki meteoritler oluşturur ve ortalama yoğunlukları 2g/cm³'tür (gözeneklilik dereceleri %40'tır).
Diğer özel toz özellikleri:
- Yıldızçevresi tozlarında astronomlar CO, silisyum karbür, amorf silikat, polisiklik aromatik hidrokarbonlar, su buzu ve poliformaldehit moleküllerinin izlerini buldular. Diğerlerinin arasında dağılımlı yıldızlararası toz içinde silikat ve karbon taneciklerine rastlanmıştır.
- Kuyrukluyıldız tozu genellikle asteroid tozlardan farklı birleşirler. Asteroit tozları karbonlu kondritik meteorları andırırlar. Kuyrukluyıldız tozları ise silikat, polisiklik aromatik hidrokarbon ve su buzu içeren yıldızlararası tanecikleri andırırlar.
Tanecik toz yapılanması
Yıldızlararası uzaydaki geniş parçacıklar yıldız taşmalarından yoğunlaşan ve soğuk yoğun yıldızlararası bulutlara yapılan akınlarda katmanlı hale gelen ateşe dayanıklı çekirdekleri sayesinde karmaşık yapıdadırlar. Bu dönüşümlü büyüme süreci ve bulutların dışındaki yıkım çekirdeğin ömrünün toz kütlesinden çok daha fazla olduğunu kanıtlamak için model haline getirilmiştir. Bu çekirdekler oluşumuna çoğunlukla soğuk oksijen bakımından zengin kızıl dev yıldızların atmosferinde silikat parçacıkları yoğunlaştırarak başlarlar ve soğuk karbon yıldızların atmosferinde karbon parçacıkları yoğunlaştırarak devam ederler. Kızıl dev yıldızlar ana sekanslarının dışında evrim geçirerek evrimlerinin dev safhasına girmişlerdir ve galaksideki ısıya dayanıklı toz parçacıklarının ana kaynağını oluştururlar. Bu yıldızlar tarafından püskürtülürken yıldız gazları içinde ısıl olarak yoğunlaşmış kozmik tozun küçük yapı biriminin bilimsel adı olan ısıya dayanıklı parçacıklar aynı zamanda yıldız tozu (yukarıdaki bölüme bakınız) olarak adlandırılır. ısıya dayanıklı tanecik çekirdeklerin çoğu kozmik basınç odası gibi olan süpernovaların genişleyen iç kısımlarında yoğunlaşmıştır. Meteoritlerden çıkarılan bu ısıya dayanıklı yıldız tozunu inceleyen göktaşı bilimcilerinin çoğu genellikle bu parçayı yıldız öncesi tozun yalnızca küçük bir kısmını oluşturmasına rağmen yıldız öncesi parçacığı olarak adlandırır. Yıldız tozu, yıldızların içinde kozmik tozun oluşumunu sağlayan yoğunlaşma kimyasından oldukça farklı bir yol ile yoğunlaşırlar.
Kaynakça
- ^ "Applications of the Electrodynamic Tether to Interstellar Travel" 16 Ağustos 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Gregory L. Matloff, Less Johnson, February, 2005
- ^ Chow, Denise (26 Ekim 2011). . . 1 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Ekim 2011.
- ^ Staff (26 Ekim 2011). "Astronomers Discover Complex Organic Matter Exists Throughout the Universe". . 8 Ocak 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ekim 2011.
- ^ Kwok, Sun; Zhang, Yong (26 Ekim 2011). "Mixed aromatic–aliphatic organic nanoparticles as carriers of unidentified infrared emission features". Nature. 479 (7371). ss. 80-3. Bibcode:2011Natur.479...80K. doi:10.1038/nature10542. (PMID) 22031328.
- ^ Agle, DC; Brown, Dwayne; Jeffs, William (14 Ağustos 2014). . NASA. 26 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2014.
- ^ Dunn, Marcia (14 Ağustos 2014). "Specks returned from space may be alien visitors". . 19 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Ağustos 2014.
- ^ Hand, Eric (14 Ağustos 2014). . Science News. 14 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2014.
- ^ Westphal, Andrew J. (15 Ağustos 2014). "Evidence for interstellar origin of seven dust particles collected by the Stardust spacecraft". Science. 345 (6198). ss. 786-791. Bibcode:2014Sci...345..786W. doi:10.1126/science.1252496. 24 Eylül 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Ağustos 2014.
- ^ Markwick-Kemper, F.; Gallagher, S. C.; Hines, D. C.; Bouwman, J. (2007). "Dust in the Wind: Crystalline Silicates, Corundum, and Periclase in PG 2112+059". Astrophysical Journal. 668 (2). ss. L107-L110. arXiv:0710.2225 $2. Bibcode:2007ApJ...668L.107M. doi:10.1086/523104.
- ^ Cotton, D. V. (Ocak 2016). "The linear polarization of Southern bright stars measured at the parts-per-million level". Monthly Notices of the Royal Astronomical Society. Cilt 455. ss. 1607-1628. Bibcode:2016MNRAS.455.1607C. arXiv 23 Ağustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Smith RK; Edgar RJ; Shafer RA (Dec 2002). "The X-ray halo of GX 13+1". Ap J. 581 (1). ss. 562-69. arXiv:astro-ph/0204267 $2. Bibcode:2002ApJ...581..562S. doi:10.1086/344151.
- ^ Donald D. Clayton, Precondensed Matter: Key to the Early Solar System, Moon & Planets 19, 109 (1978)
Konuyla ilgili yayınlar
- Evans, Aneurin (1994). The Dusty Universe (İngilizce). Ellis Horwood.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu maddenin iceriginin Turkcelestirilmesi veya Turkce dilbilgisi ve kurallari dogrultusunda duzeltilmesi gerekmektedir Bu maddedeki yazim ve noktalama yanlislari ya da anlatim bozukluklari giderilmelidir Yabanci sozcukler yerine Turkce karsiliklarinin kullanilmasi karakter hatalarinin duzeltilmesi dilbilgisi hatalarinin duzeltilmesi vs Duzenleme yapildiktan sonra bu sablon kaldirilmalidir Kozmik toz uzayda var olan bir tozdur Cogu kozmik toz parcacigi mikrometeoroitlerde oldugu gibi birkac molekul ile 0 1 mm 100 µm arasinda olculur Daha buyuk parcaciklara ise meteoroit denir Uzaydaki tum tozun kucuk bir kismi yildizlarin biraktigi yogunlasmis maddeler gibi daha buyuk atese dayanikli mineraller icerir Buna yildiz tozu denir Yerel yildizlararasi ortam olan Yerel Kabarcigin toz yogunlugu ortalama 10 6 x toz parcacigi m tur ve her toz parcacigi yaklasik 10 17 kg lik bir kutleye sahiptir Gozenekli kondirit gezegenler arasi toz parcacigi Kozmik tozlar astronomik konumlarina gore ayirt edilebilirler galaksilerarasi toz yildizlararasi toz gezegenler arasi toz ornegin zodyak bulutu ve gezegen cevresindeki toz ornegin gezegen halkasi Gunes sisteminde gezegenler arasi toz zodyak isiklarinin olusmasina sebep olur Gunes sisteminin toz kaynaklari arasinda kuyruklu yildiz tozlari asteroit tozlari Kuiper kusagindan gelen toz ve Gunes sistemi uzerinden gecen yildizlararasi toz bulunur Terminoloji dunya uzerine acikca dusen toz haricinde dunya uzerinde bulunan materyalleri tanimlamak icin ozel kullanimlar barindirmaz Bir hesaplamaya gore her yil yaklasik olarak 40 000 ton kozmik toz dunya yuzeyine ulasmakta Ekim 2011 de bilim adamlari kozmik tozun yildizlar tarafindan dogal olarak ve hizlica yaratilabilen karmasik organik maddeler aromatik yagli yapida amorf organik katilar icerdigini rapor etti 14 Agustos 2014 te bilim adamlari Stardust uzay araci tarafindan 2006 da dunyaya donusune kadar toplanmis olan olasi yildizlararasi toz parcaciklari koleksiyonunu duyurdu Calismalar ve onemiKozmik toz astronomlara onceden yalnizca gozlemleri sirasinda cisimleri karartan bir engel gibi gorunurdu Kizilotesi astronomi basladiginda bu toz parcaciklari astrofiziksel gelisimin buyuk ve hayati bir elemani olarak gozlendi Bu parcaciklarin analizi bize bizim gunes sistemimizin olusumu gibi fenomenler hakkinda bilgi verebilir Ornegin kozmik toz bir yildiz omrunun sonuna yaklastigindaki kutle kaybini yonlendirebilir yildiz olusumunun erken safhalarinda rol oynar ve gezegenleri olusturur Bizim gunes sistemimizde toz zodyak isiklarinin olusumunda Saturn un B halkasinin desenlerinin olusumunda Jupiter Saturn Uranus ve Neptun gezegen halkalarinin dis yayiliminda ve kuyruklu yildizlarin olusumunda buyuk rol oynar Toz ile ilgili calismalar farkli bilimsel alanlari bir araya getiren cok yonlu arastirmalardir fizik kati hal fizigi elektromanyetik teori yuzey fizigi istatistiksel fizik fraktal matematik yuzey kimyasi meteoritik ayni zamanda astronomi ve astrofizigin her dali Bu apayri arastirma alanlari takip eden ana fikirle bir araya getirilebilir kozmik toz parcaciklari periyodik olarak kimyasal olarak fiziksel olarak ve dinamik olarak degisir Evrenin materyal geri donusturdugu dis yoldaki toz izlerinin evrimi sureclerinde bircok insana tanidik gelen gunluk geri donusum adimlariyla benzerlik gosterir uretim depolama gelistirme toplama tuketme ve ayirma Farkli bolgelerdeki kozmik tozun gozlem ve olcumleri Evrenin geri donusum sureclerine onemli bir bakis acisi saglar yayilan yildizlararasi ortam bulutlarinda molekuler bulutlarda genc yildiz objelerin yildiz etrafi tozlarinda ve Gunes sistemimiz gibi gezegen sistemlerinde astronomlar tozun en ust geri donusum evresinde oldugunu varsayarlar Astronomlar tozun farkli yasam evrelerindeki gozlemsel anlik fotograflarini bir araya getirerek zamanla evrenin karmasik geri donusum adimlarini tamamlayan bir film haline getirirler Kozmik toz noktalarinin baska alanlardaki kozmik toz arastirmalarindaki tespiti toz fotonlar gibi hareket eder Kozmik toz bir kez saptandiginda cozulmesi gereken bilimsel problem hangi sureclerin bu dizgilesmis foton benzeri objeyi tozu dedektore getirdigini belirleyen ters sureci olusturmaktir Parcacigin anlik hareketi materyal ozellikleri araya karismis plazma ve manyetik alan gibi degiskenler toz parcaciginin gelisi esnasinda toz dedektorunde belirlenir Bu degiskenlerden herhangi birindeki en ufak bir degisim tamamen farkli bir toz dinamik davranisi verebilir Bu nedenle herhangi biri bu objenin nereden geldigi ve gectigi ortamlarda neler oldugu hakkinda bilgi alabilir Tespit yontemleriKozmik toz tozun isinimsal ozelliklerinin degerlendirilmesi ile dolayli yoldan tespit edilebilir Kozmik toz ayrica direkt olarak toplanma metotlarinin ve toplanma bolgelerinin cesidine gore de tespit edilebilir Dunya atmosferine giren dunya disi materyallerin 5 ile 300 ton arasinda oldugu tahmin edilmektedir Dunyaya dusen toz parcaciklari dunya atmosferinde stratosferde ucan ucaklarin kanatlarinda dunyadaki genis buz kutlelerin yuzey cokuntulerinde Antarktika ve Gronland Buzullar ve derin okyanus cokeltilerinde toplanir 1970 lerin sonunda Seattle da bulunan Washington Universitesi ndeki Don Brownlee toplanmis toz parcaciklarinin dunya disi dogalarini ilk kez kesin bicimde tanimladi Diger kaynak ise iclerinde yildiz tozu iceren meteoritlerdir Yildiz tozu tanecikleri gunes oncesi yildizlarin isiya dayanikli kati parcaciklaridir Bu tanecikler sadece gelismis yildizlarda olabilen yildizlararasi ortamla karisim oncesi olan asiri izotopik yapilariyla bilinirler Bu tanecikler yildizdan ayrilip sogurlarken yildizsal maddeden daha yogun bir hal alirlar Gezegenler arasi uzayda uzay araclarina toz dedektorleri insa edildi ve bu araclar ucuruldu Bazilari hala ucmakta ve bundan fazlasi halihazirda ucurulmak icin insa edilmekte Gezegenler arasi uzaydaki toz parcaciklarinin buyuk orbital hizlari siklikla 10 40 km s dokunulmamis parcalari yakalamada sorun yaratir Bunun yerine olay yerindeki toz dedektorleri genel olarak toz parcaciklarinin arac uzerindeki yuksek hiz etkileri ile ilgili degiskenleri hesaplamak uzere tasarlanmistir ve bu sayede parcaciklarin fiziksel ozelliklerini genellikle kutle ve hiz genellikle laboratuvar ayarlamalarina gore ornegin bilinen degerlerle ivmelendirilmis parcaciklari toz dedektorlerinin laboratuvar kopyasiyla etkilestirmek turetirler Yillar boyunca toz dedektorleri isik parlamalarinin etkisi akustik sinyal ve iyonlasma etkisi arasinda olcumler yapti Su anda Stardust daki toz aygiti daha once kesfedilmemis dusuk yogunluklu aerojel parcaciklar yakaladi Daha once HEOS 2 Helios Pioneer 10 Pioneer 11 Giotto Galileo Ulysses ve Cassini ucan toz dedektorleri Dunya yorungesindeki LDEF EURECA va Gorid uydulari ve bazi bilim adamlari Voyager 1 ve 2 uzay araclarini direkt olarak kozmik toz ornegi alabilmek icin dev bir Langmuir sondasi gibi kullandilar Halen toz dedektorleri Ulysses PROBA Rosetta Stardust ve New Horizons uzay araclarinin uzerinde ucmaktalar Dunya uzerinde ya da uzayin derinliklerinde toplanan ve ornek getirme gorevlerinden geri getirilen toz daha sonra tum dunyadaki toz bilim adamlari tarafindan kendi laboratuvarlarinda analiz edilir NASA Houston JSC de kozmik toz icin genis bir saklama tesisi bulunmaktadir Kizilotesi isik kozmik toz bulutlarinin icinden gecebilir Bu durum bizim yildiz olusum bolgelerini ve galaksi merkezlerini irdelememize olanak saglar NASA nin Spitzer Uzay Teleskobu uzaya firlatilmis en buyuk kizilotesi teleskoptur Spitzer Uzay Teleskobu onceden SIRTF kizilotesi uzay teleskop tesisi 25 Agustos 2003 te Canaveral Florida dan Delta roketi tarafindan uzaya firlatildi Gorevi boyunca Spitzer Uzay Teleskobu kizilotesi enerjiyi ya da 3 180 mikrometre dalga boyunda isinim yapan objelerdeki isiyi saptayarak spektrum ve resimler elde edecek Bu kizilotesi isinimin cogu Dunya atmosferi tarafindan engellenir ve yeryuzunden gozlemlenemez Spitzer Uzay Teleskobu tarafindan yapilan bulgular coktan kozmik toz uzerindeki calismalara yeni bir boyut katti Bir Spitzer Uzay Teleskobu takimindan gelen son rapor kozmik tozun super kutleli kara deliklerin yakininda olustuguna dair bazi kanitlar sunuyor Bir diger tespit mekanizmasi da polarimetridir Toz parcaciklari kure seklinde degillerdir ve yildizlararasi manyetik alan duzleminde siralanmak isterler toz bulutlarindan gecen yildiz isigini polarize etmeyi tercih ederler Kozmik kizarmanin fark edilebilecek kadar hassas olmadigi yakin yildizlararasi uzayda yuksek hassasiyetli optik polarimetri Yerel Kabarcik taki toz yapilanmasini incelemek icin kullanilir Kozmik tozun isinimsal ozellikleriElektromanyetik isinimla etkilesim icinde olan bir toz parcacigi bir bakima enine kesitine elektromanyetik isinimin dalga boyuna ve tanecigin dogasina kirilma indisi boyutu vb bagli bulunmaktadir Tek bir parcaciga ait isinim sureci o parcacigin yayilabilme ozelligi olarak adlandirilir bu deger parcacigin etkinlik faktorune baglidir Ayrica bu yayilim surecinin bir tukenme sacilma emilim ya da polarizasyon sureci mi oldugunun belirlenmesi gerekir Radyasyon yayilim egrilerinde bazi onemli isaretler toz parcaciklarinin emilim ya da yayilma butunlugunu belirler Toz parcaciklari isigi duzensiz bir bicimde dagitabilir Ileri dogru dagilmis isik isigin az oranda yolundan saptigini gosterir ve geri dagilmis isik yansitilmis isiktir Isinimin kirilmasi ya da sonmesi toz parcaciklarinin boyutlari hakkinda faydali bilgiler verir Ornegin bir objenin ileri dagilimi geri dagilimindan daha buyukse o zaman bu parcacigin 1mikrometre capinda oldugu soylenebilir Isigin toz parcaciklarindan dagilmasinin bulutsu yansimasi icindeki uzun pozlamali fotograflari yeterince fark edilebilir durumdadir ve isigin dagilma ozellikleri hakkinda ipuclari verir Bircok bilim insani X isini dalga boyundaki yildizlar arasi tozdan X isini serpintisini inceliyor ve bazilari X isini kaynaginin toz nedeniyle yaygin halelere sahip olacagini oneriyor Yildiz tozuYildiztozlari meteoristler tarafindan gunes oncesi tanecikler de denir topraksal laboratuvarlarda cikarildiklari meteoritlerin icinde bulunurlar Yildiz tozu meteoritlerle iliskilendirilmeden once yildizlararasi alandaki tozun bir bileseniydi Dort milyar yildan fazla bir zaman once meteoritlerin gezegensel yigilma diskinde ilk toplasmasindan beri meteoritler bu yildiz tozu taneciklerini hala depolarlar Karbonlu cakil goktasi denilen seyler de ozellikle zengin bir yildiz tozu haznesidir Her yildiz tozu tanesi Dunya olusmadan once var olmuslardir Yildiz tozu tekil gunes oncesi yildizlardan cikmis sogutucu gazlardan ve gunes sistemindeki yogunlasmis bulutlardan gelen isiya dayanikli yogunlasmis toz tanecikleriyle alakali bilimsel bir terimdir Her biri yildiz tozu tanecigi iceren oldukca yuksek izotopik yapidaki kimyasal elementler uzerindeki laboratuvar olcumleri sayesinde bircok degisik tipli yildiz tozu tanimlanmistir Bu isiya dayanikli mineral tanecikleri daha once ucucu bilesenler tarafindan kapli olabilirler ancak bu bilesenler sadece cozunemeyen isiya dayanikli mineralleri birakarak meteroit maddenin asit icinde cozunmesiyle yok olmus olabilirler Tanecik ozlerini meteroitin cogunu cozmeden bulmak mumkundur ancak bu islem zordur ve yogun is gucu gerektirir bkz Yildiztozlari arasindaki izotopik oranlardan yola cikilarak bircok yeni nukleosentez gorus ortaya atilmistir Yildiz tozunun onemli ozelliklerinden biri taneciklerinin sert ve isiya dayanikli ve yuksek sicaklikli olmasidir One cikanlari silisyum karbur grafit aluminyum oksit aluminyum spinel ve buna benzer soguyan bir gazdan yuksek sicakliklarda yildiz ruzgarlari ya da supernova icindeki basinc azalmasi gibi yogunlasabilen diger taneciklerdir Bunlar yildizlararasi ortamdaki dusuk sicakliklarda olusan katilardan oldukca buyuk farkliliklar gosterirler Yuksek izotopik yapiyla ilgili bir diger onemli sey ise bu yapilarin yildizlararasi ortamin herhangi bir yerinde var olamamalarinin beklenmesidir Bu ayrica izotoplar yildizlararasi ortamla karisip seyrelmeden once yildiz tozunun bireysel yildizlarin gazlarindan yogunlastigini one surer Bunlar kaynak yildizlarin tanimlanmasini saglar Ornegin silisyum karbur tanecikleri icindeki agir metaller neredeyse saf S sureci izotoplaridir yogunlasmalarini AGB yildizi kizil dev ruzgarlari icindeymis gibi yaparlar ve AGB yildizlari S sureci nukleosentezinin ana kaynagidir Baska bir dramatik ornek olarak da supernova kondensatlari verilebilir Genellikle kisaltmasi olan SUNOCON SUperNOva CONdensate kullanilir SUNOCON lar kalsiyumlarinda ziyadesiyle fazla Ca izotop orani icerir Ayrica sikistirilmis olarak radyoaktif izotop orani Ti icerir ve boylece 65 yil yari yasam yilina sahip olur Kozmik tozun bazi yapisal ozellikleriKozmik toz toz parcaciklari ve toz parcaciklari kumelerinden olusur Bu parcaciklar duzensiz sekillidirler ve gozeneklilik dereceleri kabarik ile yogun araligindadir Tozun yapisi boyutu ve diger ozellikleri parcacigin nerede bulunduguna baglidir tersten islem uygulanirsa bir toz parcaciginin yapisal analizi toz parcaciginin geldigi yer hakkinda oldukca fazla seyi aciga cikaracaktir Genel dagilimli yildizlararasi toz yogun bulutlar halindeki toz parcaciklari gezegen halkasi tozlari ve yildiz cevresi tozlarinin her biri karakteristik olarak birbirinden farklidir Ornegin yogun bulutlar icindeki taneciklerin etrafi buz kaplidir ve ortalamada dagilimli yildizlararasi toz parcaciklarindan buyukturler Gezegenler arasi toz parcaciklari digerlerine kiyasla hala daha buyukturler Dunyaya akin eden dunya disi maddelerin cogunu 50 500 mikrometre caplarindaki meteoritler olusturur ve ortalama yogunluklari 2g cm tur gozeneklilik dereceleri 40 tir Diger ozel toz ozellikleri Yildizcevresi tozlarinda astronomlar CO silisyum karbur amorf silikat polisiklik aromatik hidrokarbonlar su buzu ve poliformaldehit molekullerinin izlerini buldular Digerlerinin arasinda dagilimli yildizlararasi toz icinde silikat ve karbon taneciklerine rastlanmistir Kuyrukluyildiz tozu genellikle asteroid tozlardan farkli birlesirler Asteroit tozlari karbonlu kondritik meteorlari andirirlar Kuyrukluyildiz tozlari ise silikat polisiklik aromatik hidrokarbon ve su buzu iceren yildizlararasi tanecikleri andirirlar Tanecik toz yapilanmasiYildizlararasi uzaydaki genis parcaciklar yildiz tasmalarindan yogunlasan ve soguk yogun yildizlararasi bulutlara yapilan akinlarda katmanli hale gelen atese dayanikli cekirdekleri sayesinde karmasik yapidadirlar Bu donusumlu buyume sureci ve bulutlarin disindaki yikim cekirdegin omrunun toz kutlesinden cok daha fazla oldugunu kanitlamak icin model haline getirilmistir Bu cekirdekler olusumuna cogunlukla soguk oksijen bakimindan zengin kizil dev yildizlarin atmosferinde silikat parcaciklari yogunlastirarak baslarlar ve soguk karbon yildizlarin atmosferinde karbon parcaciklari yogunlastirarak devam ederler Kizil dev yildizlar ana sekanslarinin disinda evrim gecirerek evrimlerinin dev safhasina girmislerdir ve galaksideki isiya dayanikli toz parcaciklarinin ana kaynagini olustururlar Bu yildizlar tarafindan puskurtulurken yildiz gazlari icinde isil olarak yogunlasmis kozmik tozun kucuk yapi biriminin bilimsel adi olan isiya dayanikli parcaciklar ayni zamanda yildiz tozu yukaridaki bolume bakiniz olarak adlandirilir isiya dayanikli tanecik cekirdeklerin cogu kozmik basinc odasi gibi olan supernovalarin genisleyen ic kisimlarinda yogunlasmistir Meteoritlerden cikarilan bu isiya dayanikli yildiz tozunu inceleyen goktasi bilimcilerinin cogu genellikle bu parcayi yildiz oncesi tozun yalnizca kucuk bir kismini olusturmasina ragmen yildiz oncesi parcacigi olarak adlandirir Yildiz tozu yildizlarin icinde kozmik tozun olusumunu saglayan yogunlasma kimyasindan oldukca farkli bir yol ile yogunlasirlar Kaynakca Applications of the Electrodynamic Tether to Interstellar Travel 16 Agustos 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Gregory L Matloff Less Johnson February 2005 Chow Denise 26 Ekim 2011 1 Subat 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 26 Ekim 2011 Staff 26 Ekim 2011 Astronomers Discover Complex Organic Matter Exists Throughout the Universe 8 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Ekim 2011 Kwok Sun Zhang Yong 26 Ekim 2011 Mixed aromatic aliphatic organic nanoparticles as carriers of unidentified infrared emission features Nature 479 7371 ss 80 3 Bibcode 2011Natur 479 80K doi 10 1038 nature10542 PMID 22031328 Agle DC Brown Dwayne Jeffs William 14 Agustos 2014 NASA 26 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 14 Agustos 2014 Dunn Marcia 14 Agustos 2014 Specks returned from space may be alien visitors 19 Agustos 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Agustos 2014 Hand Eric 14 Agustos 2014 Science News 14 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 14 Agustos 2014 Westphal Andrew J 15 Agustos 2014 Evidence for interstellar origin of seven dust particles collected by the Stardust spacecraft Science 345 6198 ss 786 791 Bibcode 2014Sci 345 786W doi 10 1126 science 1252496 24 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Agustos 2014 Markwick Kemper F Gallagher S C Hines D C Bouwman J 2007 Dust in the Wind Crystalline Silicates Corundum and Periclase in PG 2112 059 Astrophysical Journal 668 2 ss L107 L110 arXiv 0710 2225 2 Bibcode 2007ApJ 668L 107M doi 10 1086 523104 Cotton D V Ocak 2016 The linear polarization of Southern bright stars measured at the parts per million level Monthly Notices of the Royal Astronomical Society Cilt 455 ss 1607 1628 Bibcode 2016MNRAS 455 1607C arXiv 23 Agustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Smith RK Edgar RJ Shafer RA Dec 2002 The X ray halo of GX 13 1 Ap J 581 1 ss 562 69 arXiv astro ph 0204267 2 Bibcode 2002ApJ 581 562S doi 10 1086 344151 Donald D Clayton Precondensed Matter Key to the Early Solar System Moon amp Planets 19 109 1978 Konuyla ilgili yayinlarEvans Aneurin 1994 The Dusty Universe Ingilizce Ellis Horwood