Miryokefalon (Myriokephalon) Muharebesi (Yurttutan Savaşı) Anadolu Selçuklu Sultanı II. Kılıç Arslan ile Bizans imparatoru I. Manuil arasında yapılan savaştır. Anadolu'da Türk hakimiyetinin kabul edildiği savaştır. Anadolu'nun tapusunun alındığı savaş olarak da bilinir. Savaşın yapıldığı yerin neresi olduğu konusunda günümüzde farklı il ve ilçe belediyeleri sempozyum, konferans, çalıştay düzenleyerek sahiplenmeye çalışmaktadır. Savaşın yapıldığı yer konusunda akademi camiasında çeşitli çalışmalar ortaya konmuş fakat tam olarak tespiti yapılamamıştır.
Miryokefalon Muharebesi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Bizans-Selçuklu savaşları | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Bizans İmparatorluğu Macaristan Krallığı Antakya Prensliği | Anadolu Selçuklu Devleti | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
I. Manuil Baudouin Antakyalı (ölü) İoannis Kantakuzenus Andronicus Vatatzes Andronikos Kontostefanos | II. Kılıç Arslan | ||||||
Güçler | |||||||
70.000 | 50.000 |
Arka plan
Zengi Hanedanının Suriye ve Musul hükümdarı Atabeg Nureddin Mahmud Zengi'nin ölümü üzerine (1174), büyük bir rakipten kurtulan II. Kılıç Arslan, ertesi yıl, Sivas ve Tokat bölgelerine hâkim olan Danişmendli Beyliği'ne son verdi.
Manuil, Papa'ya bir mektup yazarak, zamanın yeni bir haçlı seferi için elverişli olduğunu ve "Anadolu'dan geçen yolun artık güven altına alınacağını" bildirdi.
Bizans İmparatoru I. Manuil Kilikya kıyı bölgelerini tekrar eline geçirmiş ve Haçlılar tarafından kurulan Antakya Prensliği üzerinde Bizans hakimiyetinin kabul edilmesini sağlamıştı. Diğer taraftan Bizans sınırlarında özellikle Eskişehir yörelerinde yoğun bir şekilde çoğalan Türkmenlerin, Denizli, Kırkağaç, Bergama ve Edremit'e değin Bizans yörelerine akınlarda bulunmaktaydılar ve bu akınları önlemek istemekteydi. 1174'te Halep emiri Nureddin Zengi ölmüş ve yerine geçen Selahaddin eli altında bulunan arazilerin kuzeyindeki gelişmelerden gözünü çekmiş hedefini Mısır üzerine odaklandırmıştı. Bu gelişmelerden haberdar olan I. Manuil Anadolu Selçuklularının bir güçlü taraftarın desteğinden mahrum kaldığını düşünmekteydi.
Böylece toprak elde etmek ve kendi topraklarına gelen hücumları önlemek amacıyla Selçuklular diğer destek alamayacakları bir sırada Bizans İmparatoru I. Manuil Anadolu'ya yeni kuvvetler göndermekle birlikte düzenleyeceği bir sefer için de askeri hazırlıklara başladı.
Onun bu hazırlıklarını haber alan II. Kılıç Arslan, bir elçi heyeti göndererek daha önce yapılan barış antlaşmasının yenilenmesini önerdi. Fakat İmparator I. Manuil, Bizans'a yöneltilen Türkmen akınlarının durdurulması, Bizans'a sığınan Danişmendliler emiri Zünnun ile şehzade Şahinşah'ın, daha önce yönetiminde bulunan ülkelerinin Bizans'a bırakılması şartıyla buna razı olacağını sultana bildirdi. Bu şartları kabule yanaşmayan sultan, atlı kuvvetler sevk edip Denizli yörelerine kadar olan Bizans topraklarını ağır bir şekilde tahrip etti. İmparator, Bizans kuvvetleri eşliğinde, önce şehzade Şahinşah'ı daha sonra da Zünnun'u Anadolu'ya gönderme girişiminde bulundu ise de II. Kılıç Arslan'ın aldığı önlemler karşısında başarılı olamadı; Şahinşah ve Zünnun yeniden Bizans'a kaçmak zorunda bırakıldılar.
Kılıç Arslan, imparatora elçiler göndererek barış isteğinde bulundu. Sultanın ikinci barış önerisini de reddeden Manuil 1176 yazında, amcasının oğlu Andronikos Vatatzes'i bir orduyla Paflagonya'ya Amasya'ya doğru yola çıkardı. İmparator'un kendisi de, içinde Frank, Peçenek, Macar ve Sırp kuvvetleri bulunduğu orduyla, Anadolu Selçuklu Devleti'nin başkenti olan Konya üstüne yöneldi.
Paflagonya'ya gönderilen Andronikos Vatatzes'in ordusu Eylül ayı başlarında, Niksar surları önünde yapılan meydan savaşında, Selçuklu ordusu tarafından yenildi. Vatatzes'in kesilen başı, bir zafer nişanesi olarak II. Kılıç Arslan'a gönderildi.
Muharebeye doğru yürüyüş
I. Manuil'in idaresinde Konstantinopolis'ten yürüyüşe geçen ordunun çok büyük olduğu ve yürüyüşte 15 küsur kilometre uzunluk gösterdiği yazılmıştır. I. Manuil önce Konya'yı hedef almış ve o şehri eline geçirirse Konya ile Antakya'ya arasında bulunan arazileri de eline geçirmeyi planlamıştı. Uçlarda bulunan kalabalık Türkmen kuvvetleri, Konya'ya yönelik I. Manuil idaresindeki Bizans ordusuna ufak ama yıpratıcı hücumlarla mukavemet gösterdiler.
Manuil'in ordusu, Denizli'de Eskihisar (Laodicea)'dan sonra Menderes vadisini geçerek Gümüşsu [KHOMA (HOMA)] ucundaki Akdağ dizisine giden dağlık bölgeye girdi. Kuşatma araçları, erzak fazlalığı ve ağır arabalar, ordunun ilerlemesini yavaşlatıyordu. Geçmek zorunda oldukları bölge, Selçuklular tarafında tahrip edilmişti.
Muharebe
Bizans ordusunun ilerlediği yol üzerinde, o zaman Tribritze geçidi denilen ve çıkış yerinde, tahrip edilmiş Miryokefalon kalesinin bulunduğu bir geçit bulunmaktaydı. II. Kılıç Arslan idaresindeki Selçuklu ordusu, Bizans ordusunu, bu dar ve sarp Miryokefalon yıkık kalesinin bulunduğu geçitte karşılamaya hazırlanmıştı.
Kılıç Arslan'ın ordusunun asker sayısı Manuil'inkinden azdı fakat Selçuklu ordusunun daha fazla hareket imkânı vardı. Selçuklu ordusu, bu dar dağ geçidinin dağ yamaç ve doruklarında toplu olarak bulunuyordu.
Manuil'in ileri görüşlü subayları, ağır hareketli Bizans ordusunu, geçidin içindeki dar ve çukur yoldan geçirmemesi için imparatoru uyardılar. Fakat ordudaki genç ve tecrübesiz prensler, kendilerine güveniyor, şan ve şöhret kazanmak istiyorlardı. Bunlar, imparatora baskı yaparak onu bu yolda ilerlemeye zorladılar. İmparator'un neden bunu kabul ettiği üzerinde tartışma vardır.
Bizans ordusu geçide giriş sırasına göre kollara bölünmüştü. Önde piyadelerden oluşan bir Öncü Kolu vardi. Diğer kollar piyade ve süvari karışığı idi. Öncüleri takip eden Ana Kolda doğu ve batı Thema'lardan eyalet askerleri bulunmaktaydı. Sonra Sol Kanat Kolu Antakyalılar ve diğer Batı Thema eyalet askerlerinden oluşmakta I. Manuil'in kayınbiraderi Frank asıllı Antakya Prensi Baudouin komutasındaydı. Bunların arkasında ağırlıklar ve kuşatma için kullanılacak büyük mancınık tipli harp aletler taşıyıcı arabalar gelmekteydi. Sonra Sol Kanat Kolu General "Theodor Mavrozomes" ve "İoannis Kantakuzenos" komutasında askerler ile İmparator Manuil ve kendi seçme muhafız birliğinden oluşmaktaydı. Artçı Kol ise General "Andronikos Konstostenfanos"un emrinde idi.
17 Eylül 1176'da Bizans Öncü Kol kuvvetleri, zor kullanarak geçide girdiler. Öncü Kol ve Ana Kol güçleri pek az bir zayiatla geçitten geçtiler. Selçuklular, önce geri çekilerek dağlara saptılar. Bu iki Bizans ordusu kolu geçidin ağzından çıktıkları zaman, Artçı Kolu geçide daha yeni girecekti. Geçit içinde bulunan ordu kolları ve ağırlıklar geçitte 15 kilometre uzunlukta bir sıra halindeydi. Birden geçidin her iki yamaç ve doruklarında bulunan Selçuk ordusu önce yamaçlardan aşağı inerek geçit ağızlarına saldırıp geçidin içinde bulunan Bizans birliklerini bir tuzak içine aldılar. Bizans Sağ Kanat Kolu üzerine çok ağır bir Selçuklu hücumu geldi; bu Sağ Kanat Kolu birliğini kaybetti; askerler küçük birbirinden habersiz parçalara bölündü. Bu kol çok ağır zayiat verdi. Bu koldaki süvarilerin başında İmparatorun kayınbiraderi Antakyalı Baudouin, Selçuklulara karşı saldırıya geçtiyse de bütün adamları kılıçtan geçirildi ve kendi hayatını da kaybetti.
Özellikle Türkler sonra hücumlarını taşıt araçlarına, arabalara ve araba atlarına odaklayıp bunlar için geçidi geçilmez hale getirdiler. Sonra geçitte bulunan Bizans ordusunun diğer kollarını eritme hücumlarına başladılar. Geçidin aşağısında bulunan askerler, durumu görüyor, fakat sıkışık durumda oldukları için yardım edemiyorlardı. Sol Kanat Kolu da büyük zayiat verdi ve komutanlarından biri, İoannis Kantakuzenos, Selçuklular tarafından öldürüldü. Kalan Bizans askerleri Selçukluların önden mi arkadan mı hücum edeceklerini anlayamayıp paniğe kapıldılar. Hava da bozmuş, çok kesif bir toz fırtınası geçidi kaplamıştı ve bu her iki tarafa da aksi tesir yapmakla beraber panik halinde olan Bizanslıların morali ve organizasyonu üzerinde çok fena tesir yaptı. Bu sırada Sol Kanat Kolunda olan İmparator I. Manuil de bütün moralini kaybetmiş, yere oturmuş, pasif olarak ordusunun ve kendisinin akıbetini düşünmeye koyulmuştu. Sonunda kurmaylarının zorlaması ile İmparator kendini topladı; elinde kalan askerleri arasında bir disiplin kurdu ve savunma grupları oluşturdu. Bu gruplar her tarafa yayılmış insan ve hayvan ölüleri ve tahrip olmuş ağırlıklar arasından geçebilip geçidin dışına çıkmayı başardılar. Burada zaten geçitte yakalanmamış olan ve savunma siperli bir ordugâh hazırlamış olan İoannis ve Andronikos Angelos komutasındaki Öncü Kolu ve Konstantin Makrodukas ve Andronikos Lapardas komutasında Ana Kol askerleriyle yine birleştiler. Andronikos Kontostefanos komutasındaki Artçı Kolu ise baskında geçide yeni girmekte olduğu için nispeten daha az zayiat vermişti ve biraz zaman sonra geçitten hücum uğramadan geçip onlarla birleşti.
Bütün gece Selçuklu atlı kuvvetleri oklarıyla hücumlarına devam ettiler; ama Bizans savunma hatları bu hücumlara dayandı. Ertesi gün de Selçuklu atlı kuvvetlerinin ok atımıyla yaptıkları hücumlar devam etti. İmparator geçidi başta zayiat vermeden geçen birliklere iki karşı hücum yaptırttı ama genellikle muharebenin kızgınlığı geçmiş sayılırdı.
Bu muharebenin dikkate değer bir özelliği bir yüzyıl kadar önce 1071'de Malazgirt Meydan Muharebesinde Bizans güçleri yenilgiye uğrayınca dört bir tarafa çil yavrusu gibi yayılıp imparatorları Romen Diyojen'i yalnız bırakıp onun esir olmasına neden olmuşken, bu yenilgide bütün yenik Bizans birliklerinin birleşip İmparatorlarını birlikte korumalarıdır. İmparator I. Manuil'in Türklere esir olmaktan korkup birliklerini bırakıp kaçmayı düşündüğü; fakat ismi bilinmeyen bir Bizanslı asker ve general Kostostefanos tarafından dile getirilen çok sert serzeniş ve laflarla bu kararından caydırıldığı bildirilmiştir.
Her iki taraf da zayiat vermiştir ama ne kadar olduğu bilinmemektedir. Bizans ordusundan kalan birlikler muharebeden sonra geçide girdiklerinde Türk ölülerinin kaldırılmış olduğunu görmüşlerdir. Fakat gördükleri en önemli tahribat Konya'yı kuşatma için yanlarında getirdikleri mancınık tipi kuşatma makinelerinin hepsinin kullanılmaz ve tamir edilmez bir halde oluşuydu. Böylece İmparator'un Konya'yı kuşatıp alma ve oradan ta Antakya'ya gitme düşleri boşa gitmiş oldu.
Selçuk Sultanı da Bizans ordusunun hepsinin tahrip edilemeyeceğini anlayınca barış taraflısı oldu. O akşam Sultan, Gabras adlı bir elçiyi bir İran savaş atı ve bir kılıç hediyesiyle İmparator'un kampına barış şartlarını müzakere etmek için gönderdi. Bu müzakerelerde Selçuklular eğer Eskişehir (Dorileon) ve Gümüşsu (Sublaion) kalelerinin Bizanslılara tarafından boşaltılıp yıkılması şartıyla, kalan Bizans ordusunun kayıtsız şartsız hiç hücuma uğramadan geri gidebileceğini teklif ettiler; Bizanslılar da bunları kabul ettiler.
I. Manuil Bizans'a dönerken yolda Türkmenlerin sürekli saldırılarına uğradı. Sonradan, Bizanslılar imzalanan bu barış anlaşmasına aykırı olarak Dorileon kalesini yıktırmama kararlarına bir bahane olarak barışa aykırı olan bu hücumları gösterdiler fakat İmparator Sublaion kalesine geldiğinde imzaladığı barış şartlarına göre o kaleyi yıktırdı. Birkaç gün sonra Alaşehir (Filedelfiya)'ya geldiği zaman Konstantinopolis'e ulaklarla mesaj göndererek bu muharebede kaybettiklerinin bir ayrıntılı hesaplarını verdi. Bu mesaja göre Miryokefalon yenilgisi bir yüzyıl önceki Malazgirt Meydan Muharebesi'ndeki Bizans yenilgisine benzemekteydi ancak Malazgirt'te Bizans İmparatoru esir düşmüştü ve I. Manuil hâlâ ordusunun kalıntılarına komuta etmekte serbestti.
Sonuç
- Ağır bir yenilgiye uğrayan I. Manuil, Selçuklulara karşı inşa ettirdiği Eskişehir (Dorileon) ve Uluborlu'nun doğusundaki (Sublaion) kale ve müstahkem mevkilerini yıkmayı kabul etti. Böylece Selçuklu ordularına ve Türkmen göçmenlerine Sakarya Irmağı ve Büyük Menderes Irmağı vadileri açılacaktı. Sublaion kalesini hemen yıktırmakla beraber, I. Manuil, Dorileon kalesini yıktırmamıştır. Bunu zorlamak için 1177'de Kılıç Arslan büyük bir ordu ile Menderes vadisinden Bizans arazilerine çok derin bir giriş yapmıştır. Bizanslılar önce bir ufak galibiyet elde etmişlerse de, önemli Bizans şehirleri olan Yalvaç (Antiocheia in Psidia'u) ve Aydın (Tralles) şehirleri ele geçirilip talan edilmiştir. Ancak bu bir yıllık akıncı hücumu olmaktan ileri geçememiştir; çünkü ne girilen yerlerde Selçuklu idaresi kurulmuş ne de Dorileon kalesi surları yıktırılmıştır.
- Haçlı ordusu ve Bizans'ın gücü, Anadoluya uzun bir süre daha sefer düzenleyemeyecek kadar azalmıştır ve Anadolu topraklarında Türk hakimiyeti kesinlik kazanmıştır.
- Bundan başka, Selçuklu devletine savaş tazminatı olarak 100 bin altın gibi çok büyük bir meblağ ödemek zorunda kalmıştır.
- Bu mali destek Anadolu Selçuklulara Doğu Anadolu'daki ufak ve serbest emirleri bertaraf etmede çok yardımcı olmuştur. Böylece Anadolu Selçukluları Orta Anadolu'da siyasi nüfuzlarını çok yükseltmişlerdir.
- II. Kılıç Arslan Miryokefalon Savaşı'ndan sonra Anadolu'da siyasi birliği kurma ve ve genişleme siyasetine devam etmiştir. Bu amaçla Malatya'yı alarak Danişmendoğullarına son vermiştir. (1178)
- Bu zafer sonucunda, Manuil idaresindeki Bizans'ın o zamana kadar uygulanan atılgan bir stratejiyi geride bırakmak zorunda kalmıştır. Gelecekte Selçuklular karşısında Bizans ordusu sadece sınırları savunan bir güç olmuştu. Böylece bölgede siyasi ve askerî inisiyatif Anadolu Selçuklu Devletine geçmiştir.
- Avrupalı tarihçiler bundan sonra Anadolu'ya Türkiye demeye başlamıştır.
- Anadolu'da Haçlı Seferleriyle Bizans'a geçen üstünlük tekrar Türklere geçmiştir.
Dipnotlar
- ^ László Markó: Great Honours of the Hungarian State, Magyar Könyvklub Publisher, Budapest 2000.
- ^ Ferhat Koç (6 Temmuz 2010). . milligazete.com.tr. 28 Aralık 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ağustos 2012..(Türkçe)
- ^ a b Miryokefalon Muharebesi (17 Eylül 1176) 11 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., TSK - Genelkurmay Başkanlığı (Tarihten Kesitler)
- ^ a b c d e Bu bilgilerin kaynağı zamanının Bizanslı tarihiçisi Nikitas Honiatis'tir. Nikitas Honiatis (İngilizce çev. Harry.J. Magoulias) (1984), O City of Byzantium: Annals of Niketas Choniates, Detroit:Wayne State University Press . (İngilizce). say.102
- ^ a b c Haldon, John (2001), The Byzantine Wars, Tempus (İngilizce) say.142.
- ^ say.142-143.
- ^ say. 105-106.
- ^ Honiatis'e göre de bütün Bizanslı ölülerin başlarının ve giysilerinin önlerini açık olduğunu görmüşlerdir ve Honiatis bunu saçların Selçuklu usulüne göre bağlanıp bağlanmadıklarını ve sünnetli olup olmadıklarını kontrol edip Selçuklu olup olmadıklarını kontrol için yapıldığına atfetmektedir.
- ^ "MEB Tarih Kitabı Sf. 23". 8 Ekim 2020 tarihinde kaynağından .
Dış kaynaklar
- Treadgold, Warren, (1997), A History of the Byzantine State and Society, Stanford University Press, (İngilizce)
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Miryokefalon Myriokephalon Muharebesi Yurttutan Savasi Anadolu Selcuklu Sultani II Kilic Arslan ile Bizans imparatoru I Manuil arasinda yapilan savastir Anadolu da Turk hakimiyetinin kabul edildigi savastir Anadolu nun tapusunun alindigi savas olarak da bilinir Savasin yapildigi yerin neresi oldugu konusunda gunumuzde farkli il ve ilce belediyeleri sempozyum konferans calistay duzenleyerek sahiplenmeye calismaktadir Savasin yapildigi yer konusunda akademi camiasinda cesitli calismalar ortaya konmus fakat tam olarak tespiti yapilamamistir Miryokefalon MuharebesiBizans Selcuklu savaslariTarih17 Eylul 1176BolgeMiryokefalon OvasiSonucKesin Selcuklu ZaferiTaraflarBizans Imparatorlugu Macaristan Kralligi Antakya PrensligiAnadolu Selcuklu DevletiKomutanlar ve liderlerI Manuil Baudouin Antakyali olu Ioannis Kantakuzenus Andronicus Vatatzes Andronikos KontostefanosII Kilic ArslanGucler70 00050 000Arka planZengi Hanedaninin Suriye ve Musul hukumdari Atabeg Nureddin Mahmud Zengi nin olumu uzerine 1174 buyuk bir rakipten kurtulan II Kilic Arslan ertesi yil Sivas ve Tokat bolgelerine hakim olan Danismendli Beyligi ne son verdi Manuil Papa ya bir mektup yazarak zamanin yeni bir hacli seferi icin elverisli oldugunu ve Anadolu dan gecen yolun artik guven altina alinacagini bildirdi Bizans Imparatoru I Manuil Kilikya kiyi bolgelerini tekrar eline gecirmis ve Haclilar tarafindan kurulan Antakya Prensligi uzerinde Bizans hakimiyetinin kabul edilmesini saglamisti Diger taraftan Bizans sinirlarinda ozellikle Eskisehir yorelerinde yogun bir sekilde cogalan Turkmenlerin Denizli Kirkagac Bergama ve Edremit e degin Bizans yorelerine akinlarda bulunmaktaydilar ve bu akinlari onlemek istemekteydi 1174 te Halep emiri Nureddin Zengi olmus ve yerine gecen Selahaddin eli altinda bulunan arazilerin kuzeyindeki gelismelerden gozunu cekmis hedefini Misir uzerine odaklandirmisti Bu gelismelerden haberdar olan I Manuil Anadolu Selcuklularinin bir guclu taraftarin desteginden mahrum kaldigini dusunmekteydi Boylece toprak elde etmek ve kendi topraklarina gelen hucumlari onlemek amaciyla Selcuklular diger destek alamayacaklari bir sirada Bizans Imparatoru I Manuil Anadolu ya yeni kuvvetler gondermekle birlikte duzenleyecegi bir sefer icin de askeri hazirliklara basladi Onun bu hazirliklarini haber alan II Kilic Arslan bir elci heyeti gondererek daha once yapilan baris antlasmasinin yenilenmesini onerdi Fakat Imparator I Manuil Bizans a yoneltilen Turkmen akinlarinin durdurulmasi Bizans a siginan Danismendliler emiri Zunnun ile sehzade Sahinsah in daha once yonetiminde bulunan ulkelerinin Bizans a birakilmasi sartiyla buna razi olacagini sultana bildirdi Bu sartlari kabule yanasmayan sultan atli kuvvetler sevk edip Denizli yorelerine kadar olan Bizans topraklarini agir bir sekilde tahrip etti Imparator Bizans kuvvetleri esliginde once sehzade Sahinsah i daha sonra da Zunnun u Anadolu ya gonderme girisiminde bulundu ise de II Kilic Arslan in aldigi onlemler karsisinda basarili olamadi Sahinsah ve Zunnun yeniden Bizans a kacmak zorunda birakildilar Kilic Arslan imparatora elciler gondererek baris isteginde bulundu Sultanin ikinci baris onerisini de reddeden Manuil 1176 yazinda amcasinin oglu Andronikos Vatatzes i bir orduyla Paflagonya ya Amasya ya dogru yola cikardi Imparator un kendisi de icinde Frank Pecenek Macar ve Sirp kuvvetleri bulundugu orduyla Anadolu Selcuklu Devleti nin baskenti olan Konya ustune yoneldi Paflagonya ya gonderilen Andronikos Vatatzes in ordusu Eylul ayi baslarinda Niksar surlari onunde yapilan meydan savasinda Selcuklu ordusu tarafindan yenildi Vatatzes in kesilen basi bir zafer nisanesi olarak II Kilic Arslan a gonderildi Muharebeye dogru yuruyusI Manuil in idaresinde Konstantinopolis ten yuruyuse gecen ordunun cok buyuk oldugu ve yuruyuste 15 kusur kilometre uzunluk gosterdigi yazilmistir I Manuil once Konya yi hedef almis ve o sehri eline gecirirse Konya ile Antakya ya arasinda bulunan arazileri de eline gecirmeyi planlamisti Uclarda bulunan kalabalik Turkmen kuvvetleri Konya ya yonelik I Manuil idaresindeki Bizans ordusuna ufak ama yipratici hucumlarla mukavemet gosterdiler Manuil in ordusu Denizli de Eskihisar Laodicea dan sonra Menderes vadisini gecerek Gumussu KHOMA HOMA ucundaki Akdag dizisine giden daglik bolgeye girdi Kusatma araclari erzak fazlaligi ve agir arabalar ordunun ilerlemesini yavaslatiyordu Gecmek zorunda olduklari bolge Selcuklular tarafinda tahrip edilmisti MuharebeBizans ordusunun ilerledigi yol uzerinde o zaman Tribritze gecidi denilen ve cikis yerinde tahrip edilmis Miryokefalon kalesinin bulundugu bir gecit bulunmaktaydi II Kilic Arslan idaresindeki Selcuklu ordusu Bizans ordusunu bu dar ve sarp Miryokefalon yikik kalesinin bulundugu gecitte karsilamaya hazirlanmisti Kilic Arslan in ordusunun asker sayisi Manuil inkinden azdi fakat Selcuklu ordusunun daha fazla hareket imkani vardi Selcuklu ordusu bu dar dag gecidinin dag yamac ve doruklarinda toplu olarak bulunuyordu Manuil in ileri goruslu subaylari agir hareketli Bizans ordusunu gecidin icindeki dar ve cukur yoldan gecirmemesi icin imparatoru uyardilar Fakat ordudaki genc ve tecrubesiz prensler kendilerine guveniyor san ve sohret kazanmak istiyorlardi Bunlar imparatora baski yaparak onu bu yolda ilerlemeye zorladilar Imparator un neden bunu kabul ettigi uzerinde tartisma vardir Bizans ordusu gecide giris sirasina gore kollara bolunmustu Onde piyadelerden olusan bir Oncu Kolu vardi Diger kollar piyade ve suvari karisigi idi Onculeri takip eden Ana Kolda dogu ve bati Thema lardan eyalet askerleri bulunmaktaydi Sonra Sol Kanat Kolu Antakyalilar ve diger Bati Thema eyalet askerlerinden olusmakta I Manuil in kayinbiraderi Frank asilli Antakya Prensi Baudouin komutasindaydi Bunlarin arkasinda agirliklar ve kusatma icin kullanilacak buyuk mancinik tipli harp aletler tasiyici arabalar gelmekteydi Sonra Sol Kanat Kolu General Theodor Mavrozomes ve Ioannis Kantakuzenos komutasinda askerler ile Imparator Manuil ve kendi secme muhafiz birliginden olusmaktaydi Artci Kol ise General Andronikos Konstostenfanos un emrinde idi 17 Eylul 1176 da Bizans Oncu Kol kuvvetleri zor kullanarak gecide girdiler Oncu Kol ve Ana Kol gucleri pek az bir zayiatla gecitten gectiler Selcuklular once geri cekilerek daglara saptilar Bu iki Bizans ordusu kolu gecidin agzindan ciktiklari zaman Artci Kolu gecide daha yeni girecekti Gecit icinde bulunan ordu kollari ve agirliklar gecitte 15 kilometre uzunlukta bir sira halindeydi Birden gecidin her iki yamac ve doruklarinda bulunan Selcuk ordusu once yamaclardan asagi inerek gecit agizlarina saldirip gecidin icinde bulunan Bizans birliklerini bir tuzak icine aldilar Bizans Sag Kanat Kolu uzerine cok agir bir Selcuklu hucumu geldi bu Sag Kanat Kolu birligini kaybetti askerler kucuk birbirinden habersiz parcalara bolundu Bu kol cok agir zayiat verdi Bu koldaki suvarilerin basinda Imparatorun kayinbiraderi Antakyali Baudouin Selcuklulara karsi saldiriya gectiyse de butun adamlari kilictan gecirildi ve kendi hayatini da kaybetti Ozellikle Turkler sonra hucumlarini tasit araclarina arabalara ve araba atlarina odaklayip bunlar icin gecidi gecilmez hale getirdiler Sonra gecitte bulunan Bizans ordusunun diger kollarini eritme hucumlarina basladilar Gecidin asagisinda bulunan askerler durumu goruyor fakat sikisik durumda olduklari icin yardim edemiyorlardi Sol Kanat Koluda buyuk zayiat verdi ve komutanlarindan biri Ioannis Kantakuzenos Selcuklular tarafindan olduruldu Kalan Bizans askerleri Selcuklularin onden mi arkadan mi hucum edeceklerini anlayamayip panige kapildilar Hava da bozmus cok kesif bir toz firtinasi gecidi kaplamisti ve bu her iki tarafa da aksi tesir yapmakla beraber panik halinde olan Bizanslilarin morali ve organizasyonu uzerinde cok fena tesir yapti Bu sirada Sol Kanat Kolunda olan Imparator I Manuil de butun moralini kaybetmis yere oturmus pasif olarak ordusunun ve kendisinin akibetini dusunmeye koyulmustu Sonunda kurmaylarinin zorlamasi ile Imparator kendini topladi elinde kalan askerleri arasinda bir disiplin kurdu ve savunma gruplari olusturdu Bu gruplar her tarafa yayilmis insan ve hayvan oluleri ve tahrip olmus agirliklar arasindan gecebilip gecidin disina cikmayi basardilar Burada zaten gecitte yakalanmamis olan ve savunma siperli bir ordugah hazirlamis olan Ioannis ve Andronikos Angelos komutasindaki Oncu Kolu ve Konstantin Makrodukas ve Andronikos Lapardas komutasinda Ana Kol askerleriyle yine birlestiler Andronikos Kontostefanos komutasindaki Artci Kolu ise baskinda gecide yeni girmekte oldugu icin nispeten daha az zayiat vermisti ve biraz zaman sonra gecitten hucum ugramadan gecip onlarla birlesti Butun gece Selcuklu atli kuvvetleri oklariyla hucumlarina devam ettiler ama Bizans savunma hatlari bu hucumlara dayandi Ertesi gun de Selcuklu atli kuvvetlerinin ok atimiyla yaptiklari hucumlar devam etti Imparator gecidi basta zayiat vermeden gecen birliklere iki karsi hucum yaptirtti ama genellikle muharebenin kizginligi gecmis sayilirdi Bu muharebenin dikkate deger bir ozelligi bir yuzyil kadar once 1071 de Malazgirt Meydan Muharebesinde Bizans gucleri yenilgiye ugrayinca dort bir tarafa cil yavrusu gibi yayilip imparatorlari Romen Diyojen i yalniz birakip onun esir olmasina neden olmusken bu yenilgide butun yenik Bizans birliklerinin birlesip Imparatorlarini birlikte korumalaridir Imparator I Manuil in Turklere esir olmaktan korkup birliklerini birakip kacmayi dusundugu fakat ismi bilinmeyen bir Bizansli asker ve general Kostostefanos tarafindan dile getirilen cok sert serzenis ve laflarla bu kararindan caydirildigi bildirilmistir Her iki taraf da zayiat vermistir ama ne kadar oldugu bilinmemektedir Bizans ordusundan kalan birlikler muharebeden sonra gecide girdiklerinde Turk olulerinin kaldirilmis oldugunu gormuslerdir Fakat gordukleri en onemli tahribat Konya yi kusatma icin yanlarinda getirdikleri mancinik tipi kusatma makinelerinin hepsinin kullanilmaz ve tamir edilmez bir halde olusuydu Boylece Imparator un Konya yi kusatip alma ve oradan ta Antakya ya gitme dusleri bosa gitmis oldu Selcuk Sultani da Bizans ordusunun hepsinin tahrip edilemeyecegini anlayinca baris taraflisi oldu O aksam Sultan Gabras adli bir elciyi bir Iran savas ati ve bir kilic hediyesiyle Imparator un kampina baris sartlarini muzakere etmek icin gonderdi Bu muzakerelerde Selcuklular eger Eskisehir Dorileon ve Gumussu Sublaion kalelerinin Bizanslilara tarafindan bosaltilip yikilmasi sartiyla kalan Bizans ordusunun kayitsiz sartsiz hic hucuma ugramadan geri gidebilecegini teklif ettiler Bizanslilar da bunlari kabul ettiler I Manuil Bizans a donerken yolda Turkmenlerin surekli saldirilarina ugradi Sonradan Bizanslilar imzalanan bu baris anlasmasina aykiri olarak Dorileon kalesini yiktirmama kararlarina bir bahane olarak barisa aykiri olan bu hucumlari gosterdiler fakat Imparator Sublaion kalesine geldiginde imzaladigi baris sartlarina gore o kaleyi yiktirdi Birkac gun sonra Alasehir Filedelfiya ya geldigi zaman Konstantinopolis e ulaklarla mesaj gondererek bu muharebede kaybettiklerinin bir ayrintili hesaplarini verdi Bu mesaja gore Miryokefalon yenilgisi bir yuzyil onceki Malazgirt Meydan Muharebesi ndeki Bizans yenilgisine benzemekteydi ancak Malazgirt te Bizans Imparatoru esir dusmustu ve I Manuil hala ordusunun kalintilarina komuta etmekte serbestti SonucAgir bir yenilgiye ugrayan I Manuil Selcuklulara karsi insa ettirdigi Eskisehir Dorileon ve Uluborlu nun dogusundaki Sublaion kale ve mustahkem mevkilerini yikmayi kabul etti Boylece Selcuklu ordularina ve Turkmen gocmenlerine Sakarya Irmagi ve Buyuk Menderes Irmagi vadileri acilacakti Sublaion kalesini hemen yiktirmakla beraber I Manuil Dorileon kalesini yiktirmamistir Bunu zorlamak icin 1177 de Kilic Arslan buyuk bir ordu ile Menderes vadisinden Bizans arazilerine cok derin bir giris yapmistir Bizanslilar once bir ufak galibiyet elde etmislerse de onemli Bizans sehirleri olan Yalvac Antiocheia in Psidia u ve Aydin Tralles sehirleri ele gecirilip talan edilmistir Ancak bu bir yillik akinci hucumu olmaktan ileri gecememistir cunku ne girilen yerlerde Selcuklu idaresi kurulmus ne de Dorileon kalesi surlari yiktirilmistir Hacli ordusu ve Bizans in gucu Anadoluya uzun bir sure daha sefer duzenleyemeyecek kadar azalmistir ve Anadolu topraklarinda Turk hakimiyeti kesinlik kazanmistir Bundan baska Selcuklu devletine savas tazminati olarak 100 bin altin gibi cok buyuk bir meblag odemek zorunda kalmistir Bu mali destek Anadolu Selcuklulara Dogu Anadolu daki ufak ve serbest emirleri bertaraf etmede cok yardimci olmustur Boylece Anadolu Selcuklulari Orta Anadolu da siyasi nufuzlarini cok yukseltmislerdir II Kilic Arslan Miryokefalon Savasi ndan sonra Anadolu da siyasi birligi kurma ve ve genisleme siyasetine devam etmistir Bu amacla Malatya yi alarak Danismendogullarina son vermistir 1178 Bu zafer sonucunda Manuil idaresindeki Bizans in o zamana kadar uygulanan atilgan bir stratejiyi geride birakmak zorunda kalmistir Gelecekte Selcuklular karsisinda Bizans ordusu sadece sinirlari savunan bir guc olmustu Boylece bolgede siyasi ve askeri inisiyatif Anadolu Selcuklu Devletine gecmistir Avrupali tarihciler bundan sonra Anadolu ya Turkiye demeye baslamistir Anadolu da Hacli Seferleriyle Bizans a gecen ustunluk tekrar Turklere gecmistir Dipnotlar Laszlo Marko Great Honours of the Hungarian State Magyar Konyvklub Publisher Budapest 2000 ISBN 963 547 085 1 Ferhat Koc 6 Temmuz 2010 milligazete com tr 28 Aralik 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 22 Agustos 2012 Turkce a b Miryokefalon Muharebesi 17 Eylul 1176 11 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde TSK Genelkurmay Baskanligi Tarihten Kesitler a b c d e Bu bilgilerin kaynagi zamaninin Bizansli tarihicisi Nikitas Honiatis tir Nikitas Honiatis Ingilizce cev Harry J Magoulias 1984 O City of Byzantium Annals of Niketas Choniates Detroit Wayne State University Press ISBN 0 8143 1764 2 Ingilizce say 102 a b c Haldon John 2001 The Byzantine Wars Tempus ISBN 0 7524 1777 0 Ingilizce say 142 say 142 143 say 105 106 Honiatis e gore de butun Bizansli olulerin baslarinin ve giysilerinin onlerini acik oldugunu gormuslerdir ve Honiatis bunu saclarin Selcuklu usulune gore baglanip baglanmadiklarini ve sunnetli olup olmadiklarini kontrol edip Selcuklu olup olmadiklarini kontrol icin yapildigina atfetmektedir MEB Tarih Kitabi Sf 23 8 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan Dis kaynaklarTreadgold Warren 1997 A History of the Byzantine State and Society Stanford University Press ISBN 0 804 72630 2 Ingilizce