Rüzgâr türbini tasarımı, rüzgârdan enerji elde etmek için rüzgâr türbininin şekil ve teknik özelliklerinin belirlenmesidir. Rüzgâr türbini kurulumu rüzgâr enerjisini almak, türbini rüzgâra yönlendirmek, mekanik dönüşü elektrik enerjisine çevirmek, türbini başlatmak, durdurmak ve kontrol etmek için gerekli sistemlerden oluşur.
Çoğu ticari türbinler bu tasarımı kullandığından bu makalede yatay eksenli rüzgâr türbinlerin (kısaca HAWT) tasarımı anlatılmıştır.
1919'da fizikçi Albert Betz kütle ve enerjinin korunumu yasalarına göre ideal bir rüzgâr türbininde rüzgârın teorik kinetik enerjisinin 16/27'sinden (% 59.3) daha fazlasının rüzgârdan alınamayacağını ispatladı. Betz yasasındaki bu sınıra modern türbin tasarımlarıyla ancak % 70 - 80'i arasında yaklaşılabilir.
Rüzgâr enerjisi sistemi tasarımı, kanatların aerodinamik tasarımının yanında, göbek, kontroller, jeneratör, destekleyici yapı ve kule temel tasarımını kapsar. Rüzgâr türbinlerini elektrik güç şebekelerine bağlarken daha ileri tasarım soruları ortaya çıkar.
Aerodinamik
Rüzgâr türbininin kanatlarının şekil ve boyutları, rüzgârdan enerjiyi verimli olarak almak için gereken aerodinamik performans ile kanat üzerine etkiyen kuvvetlere dayanması için gerekli mukavemet tarafından belirlenir.
Yatay-eksenli rüzgâr türbininin aerodinamiği basit değildir. Kanatlardan geçen havanın akışı türbinden uzaktaki hava akışıyla aynı değildir. Enerjinin havadan alınma şekli, havanın türbinden tarafından saptırılmasına neden olur. Ayrıca rotor yüzeyindeki rüzgâr türbininin aerodinamiği diğer aerodinamik alanlarda nadiren görülen olgular sergiler.
Güç kontrolü
Verimli güç çevrimi ve türbin bileşenlerinin tasarlanan hız ve tork sınırlarında çalışması için türbin hızı kontrol edilmelidir. Dönen kanatlardaki merkezkaç kuvveti, kanat dönüş hızının karesi ile olarak arttığından bu yapı aşırı hıza karşı hassastır. Rüzgâr hızının küpüyle rüzgârın gücü arttığından türbinler uygulamada güç üretebildiklerinden çok daha fazla rüzgâr yüklerinde (ani fırtınalar gibi) bozulmayacak şekilde yapılmalıdır. Rüzgâr türbinlerinin şiddetli rüzgârlarda torku azaltan araçları vardır.
Rüzgâr türbini çeşitli rüzgâr hızlarında güç üretmesi için tasarlanır. Çoğu türbinler yaklaşık 3–4 m/s' de dönmeye başlar ve 25 m/s'de devreden çıkar. Nominal rüzgâr hızı aşılırsa güç sınırlandırılmalıdır. Bu çeşitli yollarla yapılır.
Kontrol sisteminin üç temel elemanı vardır: proses değişkenlerini ölçen sensörler, enerjiyi yakalayan ve türbin parçalarına yüklemeyi düzenleyen motorlar ve sensörler tarafından toplanan bilgiye dayanarak motorları yönetmek için kullanılan kontrol algoritmaları.
Rüzgâr türbinleri, eğer aşılırsa hasarlanacakları hayatta kalma hızı adı verilen maksimum rüzgâr hızına göre tasarlanır. Ticari rüzgâr türbinlerinin hayatta kalma hızı 40 m/s (144 km/s, 89 mil/saat) ila 72 m/s (259 km/s, 161 mil/saat) aralığındadır. En yaygın hayatta kalma hızı 60 m/s (216 km/s, 134 mil/saat) dir. Bazıları 80 m/saate (290 km/saat, 180 mil/saat) dayanacak şekilde tasarlanır.
Ani Yavaşlayıp durma (Stall)
Akan havanın kanat profiline uyguladığı kaldırma kuvvetini hızla azaltacak şekilde hava akımı kanat profilinin üzerinden geçtiğinde oluşur. Genellikle bunun nedeni hucum açısının (AOA) fazla olmasıdır ancak değişken etkilerden de kaynaklanabilir. Sabit hatveli rüzgâr türbin kanatları şiddetli rüzgâr hızlarında durması için aerodinamik olarak tasarlanabilir bu ise türbinin daha yavaş dönmesine neden olur. Bu aşırı rüzgâr hızı nedeniyle sisteme zarar gelmesini önlemeye yardımcı olan kolay ve arızalara karşı güvenli bir mekanizmadır. Ancak değişken kontrollu hatveye sahip sistemler dışında daha geniş rüzgâr hız aralığında sabit bir güç alınamadığından bu uygulama büyük ölçekli güç şebeke uygulamaları için uygun değildir.
Sabit hızlı HAWT (Yatay Eksenli Rüzgâr Türbini) kanatları hızlandıkça yüksek rüzgâr hızında hucum açısını doğal olarak artırır. Doğal bir strateji rüzgâr hızı arttığında kanadın durmasına izin vermektir. Bu teknik birçok erken HAWT'de başarıyla kullanılmıştır. Ancak bu kanat takımlarının bazılarında kanat hatve derecesinin işitilebilir gürültü seviyelerini artırdığı gözlenmiştir.
Vorteks jeneratörleri kanadın kaldırma özelliklerinin kontrolu için kullanılabilir. Aerofil profilinin alt yüzeyine uygulanan kaldırma kuvvetini artırmak veya maksimum kaldırma kuvvetini sınırlamak için aeroprofilin üst yüzeyine (daha çok kamber) VG'ler yerleştirilir.
Kapatma (Kanadın rüzgâr enerjisine kapanması)
Kapatma rotor-kesitinin yanı sıra rotorun kaldırma kuvvetinden kaynaklanan uyarılmış sürüklemeyi azaltan hücum açısını azaltarak çalışır. Rüzgâr türbinlerinin tasarımındaki en büyük sorunlardan biri rüzgâr aniden hızlanınca türbin kanatlarının çabucak durdurulmasını veya kapanmasını sağlamaktır. Tamamen kapalı türbin kanadı durduğunda kanadın kenarı rüzgâra doğru bakar.
Yapısal sistemi daha yumuşak veya daha esnek yaparak yükler azaltılabilir. Bu rüzgâr yönünde dönen rotorlar ya da daha yüksek rüzgâr hızında hucum açısını azaltmak için doğal şekilde bükülen kavisli kanatlarla gerçekleştirilebilir. Bu sistemler doğrusal olmayacak ve yapıyı akış alanı ile eşleşecektir- böylece tasarım araçları bu doğrusal olmama durumlarını modellemek için geliştirilmelidir.
Standart modern türbinlerin tümü şiddetli rüzgârda kanatlarını rüzgâra karşı kapatır. Kanadın döndürülmesi kanattaki torka karşı hareket gerektirdiğinden döner tahrik ile elde edilen bir çeşit hatve açı kontrolü gerektirir. Bu tahrik yüksek tork yüklerine dayanırken kanadı hassas şekilde açar. Ayrıca birçok türbin hidrolik sistemler kullanır. Bu sistemler genellikle yay kuvvetiyle yüklüdür böylece hidrolik güç kesilirse kanatlar otomatik olarak rüzgâra karşı açılır. Diğer türbinlerde her rotor kanadı için elektrikli servo motor kullanılır. Elektrik şebeke arızasında küçük akü rezervine sahiptirler. Değişken hatveli küçük rüzgâr türbinleri (50 kW‘ın altında) elektrik veya hidrolik kontrol kullanmaz genellikle volan ağırlıkları veya geometrik tasarım kullanan merkezkaç kuvveti ile çalışırlar.
Sürdürülebilir Bir Gelecek için Atkinson Merkezi'nce desteklenen üniversiteler, endüstri ve hükûmetten araştırmacıların ortak raporuna göre enerji maliyetlerinin azaltılmasını sınırlayan hatve kontrolünde temel boşluklar vardır. Yük azaltma şu anda tam açıklıklı kanat hatve kontrolüne odaklanmıştır çünkü hatve motorları halen ticari türbinlerde bulunan motorlardır. Kanatlar kule ve aktarma organları için simülasyonlarda önemli yük azalması gösterilmiştir. Ancak hala araştırmaya gerek vardır, enerji yakalamayı arttırmak ve yorgunluk yüklerini azaltmak için tam açıklıklı kanat hatve kontrolünün gerçekleştirilmesine yönelik yöntemlerin geliştirilmesi gerekmektedir.
Motorun mevcut aktif gücü ile nominal motor devrindeki aktif güç değerini (aktif güç referansı, Ps referansı) karşılaştırılarak hatve açısına kontrol tekniği uygulanır. Bu durumda hatve açısının kontrolü bir Oransal İntegral PI denetleyici kullanılarak yapılır. Ancak hatve açısının kontrol sistemine gerçekçi bir tepki elde etmesi için motor zaman sabiti Tservo, integral alıcı ve sınırlayıcıları kullanır böylece hatve açısı saniyede (±10 °) değişimle 0° ila 30° arasında olur.
Sağdaki şekilden referans hatve açısı gerçek hatve açısı b ile karşılaştırılır ve ardından hesaplanan hata motor tarafından düzeltilir. PI denetleyiciden gelen referans hatve açısı bir sınırlayıcıdan geçer. Gerçek anlamda hatve açısını korumak için sınırlardaki kısıtlamalar önemlidir. Özellikle şebekedeki arızalarda değişim oranının sınırlandırılması çok önemlidir. Bunun önemi denetleyicinin hata sırasında ivmelenmeyi önlemek için aerodinamik enerjiyi ne kadar hızlı kısabileceğine karar vermesidir.
Diğer kontroller
Jeneratör torku
Modern büyük rüzgâr türbinleri değişken hızlı makinelerdir. Rüzgâr hızı nominal değerin altına düştüğünde mümkün olduğunca fazla güç almak amacıyla rotor hızını kontrol etmek için jeneratörün torku kullanılır. Uç hız oranı 6 veya 7 optimum değerinde sabit tutulduğunda maksimum güç alınır. Bu ise rüzgâr hızlandıkça rotor hızının orantılı olarak artması gerektiği anlamına gelir. Kanatların aldığı aerodinamik tork ile uygulanan jeneratör torku arasındaki fark rotor hızını kontrol eder. Jeneratör torku azsa rotor hızlanır jeneratör torku çoksa rotor yavaşlar. Nominal rüzgâr hızının altında kanat hatvesi rüzgârdan en çok gücü alacak şekilde rüzgâra düz sabit açıda tutulurken jeneratör tork kontrolu aktiftir. Nominal rüzgâr hızının üstünde kanat hatvesi aktifken jeneratör torku sabit tutulur.
Sabit mıknatıslı senkron motoru kontrol etmenin tekniklerinden birisi Alan Odaklı Kontroldür. Alan Odaklı Kontrol torku ve tek hızlı kontrol cihazını kumanda etmek için gereken iki akım kontrolörden (bir iç döngü ve dış döngü kademeli tasarımı) oluşan kapalı çevrim stratejisidir.
Sabit tork açı kontrolü
Bu kontrol stratejisinde tork açısını 90o ye eşit tutmak için vektör akımı q ekseni ile hizalanırken d eksen akımı sıfırda tutulur. Bu basitliği nedeniyle en çok kullanılan kontrol stratejilerinden biridir çünkü sadece Iqs akımını kontrol edilir. Dolayısıyla sabit mıknatıslı senkron jeneratörünün elektromanyetik tork denklemi sadece Iqs akımına bağlı basit bir doğrusal denklemdir.
Yani Ids = 0 için elektromanyetik tork (bunu d ekseni denetleyicisiyle elde edebiliriz) şimdi:
Te= 3/2 p (λpm Iqs+ (Lds-Lqs) Ids Iqs )= 3/2 p λpm Iqs
Dolayısıyla makine tarafı dönüştürücüsünün ve kademeli PI denetleyici döngülerinin sistemi sağdaki şekilde verilmiştir. Burada PWM-regüle dönüştürücünün görev oranları mds ve mqs olan kontrol girişlerine sahibiz. Ayrıca makine tarafındaki rüzgâr türbini için kontrol şemasını ve eşzamanlı olarak Ids'yi nasıl sıfır tuttuğumuzu görebiliriz (elektromanyetik tork denklemi doğrusaldır).
Türbinin rüzgâr yönüne çevrilmesi
Modern büyük rüzgâr türbinleri motor yuvasının arkasındaki rüzgâr gülü tarafından ölçülen rüzgâr yönüne bakacak şekilde aktif olarak kumanda edilir. Sapma açısını (rüzgâr ve türbin işaret yönü arasındaki yanlış hizalama) azaltarak güç artırılır ve simetrik olmayan yükler azaltılır. Ancak rüzgâr yönü hızla değiştiğinden türbin hassas olarak bu yönü takip etmez ve her zaman biraz küçük bir sapma açısı olur. Güç çıkış kayıpları (cos (yalpa açısı))3 ile düşmek üzere yaklaşık olarak tahmin edilir. Özellikle az-orta rüzgâr hızlarında sapma türbin gücünü önemli miktarda azaltabilir, ± 30 ° rüzgâr yönü değişimleri yaygındır ve türbinlerin rüzgâr yönündeki değişikliklere tepki süreleri uzundur. Hızlı rüzgârlarda rüzgâr yönü daha az değişir.
Elektrikle frenleme
Küçük rüzgâr türbininin frenlenmesi jeneratörden enerjinin direnç grubuna boşaltılmasıyla türbin dönüşü kinetik enerjisinin ısıya dönüştürülmesi ile yapılabilir. Bu yöntem jeneratördeki kinetik yükün aniden azaltılması veya türbin hızını izin verilen sınırın içinde tutamayacak kadar küçük olması durumunda faydalıdır.
Döngüsel frenleme kanatların yavaşlamasına neden olur bu da anlık durma (stall) etkisini arttırır ve kanatların verimliliğini azaltır. Bu şekilde daha hızlı rüzgârlarda dönüş (nominal) güç çıkışı korunurken türbin güvenli hızda tutulabilir. Bu yöntem genellikle şebekeye bağlı büyük rüzgâr türbinlerine uygulanmaz.
Mekanik frenleme
Aşırı ciddi olaylarda veya aşırı hız gibi acil durumlarda türbini durdurmak için mekanik kampanalı fren veya disk fren kullanılır. Bu fren birincil araç olarak rotor kilit sistemi ile türbin bakımında türbini durdurmak için ikincil araçtır. Bu tür frenler genellikle sadece kanadı rüzgâra karşı kapattıktan ve elektromanyetik frenlemeyle türbinin hızını azalttıktan sonra uygulanır çünkü mekanik frenler türbini tam hızdan durdurmak için kullanılırsa motor bölümünde yangın çıkabilir. Fren nominal RPM'de uygulanırsa türbin üzerindeki yük artar.
Türbinin büyüklüğü
Rüzgâr türbininin farklı boyut sınıfları vardır. En küçük enerji üretimi 10 kW'dan az güçlerde evlerde, çiftliklerde ve şehirden uzak uygulamalarda kullanılırken, 10-250 kW arası rüzgâr türbinleri köyler, hibrit sistemler ve dağıtılmış güç için kullanılır. İngiltere'nin Liverpool Körfezi'ndeki Burbo Bank Extension rüzgâr çiftliğindeki 8 MW'lık dünyanın en büyük rüzgâr türbini 2016 yılında kuruldu. Şebeke ölçekli türbinler (bir megawatt'tan büyük) merkez istasyon rüzgâr çiftliklerinde, dağıtılmış güçte ve topluluk rüzgârında kullanılır.
Belirli sürdürülebilir bir rüzgâr hızı için türbinin kütlesi yaklaşık olarak kanat-uzunluğunun küpü ile orantılıdır. Türbin tarafından yakalanan rüzgâr enerjisi kanat uzunluğunun karesiyle orantılıdır. Bir türbinin en büyük kanat uzunluğu malzemesinin katılığı, dayanıklılığı ve nakliye hususlarıyla sınırlıdır.
Artan türbin büyüklüğü ile birlikte işçilik ve bakım maliyetleri kademeli olarak artar bu nedenle maliyetleri en aza indirmek için rüzgâr çiftliği türbinleri temel olarak malzemelerin mukavemeti ve oturma şartlarıyla sınırlıdır.
Tipik modern rüzgâr türbin çapları 40 ila 90 metre (130 ila 300 ft) ve güçleri 500 kW ve 2 MW arasında derecelendirilir. 2017 itibarıyla en güçlü türbin Vestas V-164, 9.5 MW güce ve 164 m rotor çapına sahiptir.
Git gide daha büyük rüzgâr türbinleri tasarlanmaktadır üreticiler henüz maksimum boyuta yaklaşmadılar. En büyük türbinler 265 metre veya daha büyük çapta olacaktır.
Makina yuvası (Nacelle)
Nacelle kule ile rotoru birbirine bağlayan şanzıman ve jeneratörü barındıran yuvadır. Sensörler rüzgârın hızını ve yönünü algılar motorlar güç çıkışını maksimum yapmak için nacelle rüzgâr yönüne döndürür.
Şanzıman
Geleneksel rüzgâr türbinlerinde kanatlar jeneratöre şanzıman yoluyla bağlı bir mili döndürür. Şanzıman bir-megawattlık bir türbinin 15- 20 tur/dak' da dönen kanatlarının dönüş hızını elektrik üreten jeneratör için 1.800 dev/dak hıza çıkarır. GlobalData 'dan analistler şanzıman pazarının 2006'da $3.2bn iken 2011'de $6.9bn'e ve 2020'de $8.1bn 'na büyüyeceğini tahmin etmektedir. 2011'de pazar liderleri Winergy idi . Rüzgâr türbin bakım maliyetlerini azaltmanın bir yolu olarak manyetik şanzımanların kullanımı da keşfedildi.
Jeneratör
Büyük, ticari boyutta yatay eksenli rüzgâr türbinlerinin elektrik jeneratörü türbin rotor göbeğinin arkasına, kulenin tepesindeki makine yuvasına (nacelle) yuvasına konulur. Genellikle rüzgâr türbinleri elektrik şebekesine doğrudan bağlı olan asenkron makineler aracılığıyla elektrik üretir. Rüzgâr türbininin dönüş hızı elektrik şebekesinin eşdeğer dönüş hızından genelde daha azdır: rüzgâr jeneratörleri için tipik dönüş hızları 5-20 devir/dakikadır direkt tahrikli bir makinenin hızı ise 750 - 3600 dev/dak arasındadır. Bu nedenle rotorun göbeği ile jeneratör arasına dişli kutusu yerleştirilir. Bu aynı zamanda jeneratör maliyetini ve ağırlığını da azaltır. Ticari boyutlu jeneratörlerde alan sargısını taşıyan bir rotor bulunur böylece stator adı verilen sargı kümesinin içinde dönen bir manyetik alan oluşturulur. Dönen alanın sargısı jeneratör çıkışının yüzde birini tüketirken alan akımının ayarlanması jeneratör çıkış voltajı üzerinde iyi bir kontrol sağlar.
Eski tip rüzgâr jeneratörleri daha az maliyetli indüksiyon jeneratörlerinin kullanılmasına imkan veren güç hattı frekansına uyacak şekilde sabit hızda döner. Yeni rüzgâr türbinleri genellikle ne hızda dönerse dönsün elektriği en verimli şekilde üretir. Üretilen değişken frekanslı akımının DC'ye ve sonra tekrar AC'ye dönüştürüldüğü çift beslemeli indüksiyon jeneratörleri veya tam-etkili dönüştürücüler (converter) gibi çoklu teknolojiler kullanarak değişen çıkış frekansı ve voltajı şebekenin sabit değerleriyle eşleştirilir. Her ne kadar bu alternatifler maliyetli ekipman gerektirse de ve güç kaybına neden olsa da türbin rüzgâr enerjisinin çok daha büyük kısmını yakalayabilir. Bazı durumlarda özellikle türbinler kıyıya yerleştirildiğinde, DC enerji şebekeye bağlantısı için türbinden merkezi (karadaki) invertöre iletilir.
Şanzımansız rüzgâr türbini
Dişlisiz rüzgâr türbinlerinde (doğrudan tahrik de denir) şanzıman yoktur. Bunun yerine, rotorun mili doğrudan kanatlarla aynı hızda dönen jeneratöre bağlanır.
PMDD jeneratörlerin şanzımanlı jeneratörlere göre avantajları artan verimlilik, daha az gürültü, daha uzun ömür, düşük devirde yüksek tork, daha hızlı ve hassas konumlandırma ve sürücü mukavemeti vardır. PMDD jeneratörleri "ciddi miktarda birikmiş yorulma torku yüklemesi, ilgili güvenilirlik sorunları ve bakım maliyetlerine duyarlı dişli-hız arttırıcıyı ortadan kaldırır."
Doğrudan tahrikli jeneratörün düşük dönüş hızını telafi etmesi için gerekli frekans ve gücü oluşturmada daha çok mıknatıs olsun diye jeneratörün rotor çapı arttırılır. Dişlisiz rüzgâr türbinleri genellikle dişlili rüzgâr türbinlerinden daha ağırdır. En çok örnek türbin sayısına dayanan AB'nin "Reliawind" adlı çalışması şanzımanlı türbinlerin güvenilirliğinin rüzgâr türbinlerinin ana sorunu olmadığını göstermiştir. Direkt tahrikli türbinlerin denizde güvenilirliği hala bilinmemektedir çünkü numune sayısı çok azdır.
Danimarka Teknik Üniversitesi uzmanları sabit mıknatıs dişlili jeneratörün 25 kg/MW nadir toprak elementi neodiyum, dişlisiz olanı ise 250 kg/MW kullanacağını tahmin etmektedir.
Aralık 2011'de ABD Enerji Bakanlığı şanzımansız rüzgâr türbinlerinin sabit mıknatıslar için çok miktarlar kullanılan neodiyum gibi nadir toprak elementinin kritik derecede az olduğunu yazan bir rapor yayınladı. Çin nadir toprak elementlerinin % 95'inden fazlasını üretirken Hitachi Neodiyum mıknatısları kapsayan 600'den fazla patente sahiptir. Doğrudan tahrikli türbinler 1 megavat için 600 kg sabit mıknatıs kullanır ki neodiyum içeriğinin mıknatıs ağırlığının% 31'i olduğu tahmin edildiğinde 1 megawatt için yüzlerce kg nadir toprak içeriği kullanılacağı anlaşılabilir. Hibrit aktarma organları (doğrudan tahrik ile geleneksel dişli arasında arasında) önemli miktarda daha az nadir toprak malzemesi kullanır. Sabit mıknatıslı rüzgâr türbinleri Çin dışındaki pazarın sadece %5'ini oluştururken Çin'deki pazar payının %25 veya daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. 2011'de rüzgâr türbinlerinde neodiyum talebinin elektrikli araçların 1/5'i olduğu tahmin edildi.
Kanatlar
Kanat tasarımı
Kanat uç hızı ile rüzgâr hızı arasındaki orana uç hızı oranı denir. Verimliği yüksek olan 3 kanatlı türbinlerin uç hızı/rüzgâr hızı oranları 6 ila 7'dir. Modern rüzgâr türbinleri değişen hızlarda dönecek şekilde tasarlanır (jeneratör tasarımlarının bir sonucu, yukarıya bakınız). Kanat yapımında alüminyum ve kompozit malzemelerin kullanılması düşük dönme ataleti oluşturur bu ise rüzgâr çıktığında yeni rüzgâr türbinlerinin çabuk hızlanacağı ve uç hız oranının neredeyse sabit kalacağı demektir. Rüzgârın ani hareketlerinde türbini optimum uç hız oranlarına yakın çalıştırmak kent ortamında görülen ani rüzgârlarda enerji alımını iyileştirir. Buna karşılık eski tip rüzgâr türbinleri daha çok ataletli daha ağır çelik kanatlarla tasarlandı ve güç hatlarının AC frekansı tarafından yönetilen hızlarında döndürüldü. Yüksek atalet dönüş hızında değişiklikleri azaltıp güç çıkışını da daha kararlı yaptı.
Yüksek kanat uç hızlarında genellikle gürültünün arttığı duyulur. Gürültüyü artırmaksızın uç hızını artırmak şanzımana ve türbine giden torku azaltmak tüm yapısal yüklerin azaltılacak böylece de maliyet düşecektir. Gürültünün azaltılması kanatların ayrıntılı aerodinamiğine özellikle ani durmayı azaltan faktörlere bağlıdır. Duruşun öngörülememesi girişken aerodinamik kavramlar geliştirmeyi kısıtlar. Bazı kanatlarda (çoğunlukla Enercon'da kullanılan) verimi artırmak ve gürültüyü azaltmak için kanatçık bulunur.
Yelkenli için 70, uçak için 15'e kıyasla türbin kanadınınkaldırma-sürükleme oranı 120 olabilir.
Göbek
Basit tasarımlarda kanatlar doğrudan göbeğe cıvatalanır ve kendi eksenleri etrafında dönmez bu ise belirli rüzgâr hızlarının üzerinde aerodinamik frenlemeye sebep olur. Daha karmaşık tasarımlarda kanatlar dönüş hızını kumanda etmek için rüzgâr hızına göre hatve sisteminin yardımıyla hucum açılarını ayarlayan hatve yatağına cıvatalanır. Hatve yatağının kendisi göbeğe cıvatalanmıştır. Göbek jeneratörü doğrudan veya bir dişli kutusundan tahrik eden rotor miline sabitlenir.
Kanat sayısı
Kanat sayısı aerodinamik verimliliğe bileşen maliyetlerine ve sistem güvenilirliğine göre belirlenir. Gürültü emisyonları kanatların kulenin yukarı veya aşağı rüzgârından ve rotorun hızından etkilenir. Kanatların arka kenarlarından ve uçlarından çıkan gürültü emisyonları kanat hızının 5. üssüne göre değiştiği göz önüne alındığında uç hızındaki küçük bir artış büyük bir fark yapabilir.
Son 50 yılda geliştirilen rüzgâr türbinlerinin neredeyse hepsi iki veya üç kanatlıdır. Bununla birlikte Chan Shin'in çok üniteli rotor kanat sistemi birleşik rüzgâr türbini gibi ek kanatlı tasarımlar sunan patentler de vardır. Aerodinamik verimlilik kanat sayısı arttıkça artar ancak geri dönüş ile azalır. Kanat sayısının birden ikiye çıkması aerodinamik verimlilikte yüzde altı artış sağlarken kanat sayısının ikiden üçe çıkarılması verimlilikte sadece yüzde üç daha fazla verim sağlar. Kanat sayısının daha da arttırılması aerodinamik verimliliği çok az artırır ve kanatlar inceldikçe kanat sertliği de azalır.
Teorik olarak uç hız oranının yüksek değerinde çalışan sonsuz genişlikte sonsuz sayıda kanat en verimlisidir. Ancak diğer hususlar sadece birkaç kanat olmasına yol açar.
Kanat sayısından etkilenen bileşen maliyetleri esasen türbin rotoru, aktarma organ malzemeleri ve üretiminden etkilenir. Genelde kanat sayısı ne kadar azsa malzeme ve üretim maliyetleri de o kadar az olur. Ayrıca kanat sayısı ne kadar azsa dönüş hızı o kadar yüksek olabilir. Bunun nedeni sadece rüzgara karşı makineler için kule ile etkileşimi önlemek için kanat sertliği gerekliliklerinin kanatların ne kadar ince üretilebileceğini sınırlamasıdır; rüzgar yönündeki makinede kanatların bükülmesi kule açıklığının artmasına neden olur. Daha yüksek dönme hızlarına sahip daha az sayıda kanat aktarma organlarındaki tepe momentlerini azaltır ve daha az şanzıman ve jeneratör maliyetlerine neden olur.
Sistemin güvenilirliği, kanat sayısını esas olarak rotorun aktarma organları ve kule sistemlerine dinamik olarak yüklenmesi yoluyla etkilenir. Rüzgâr türbinini rüzgâr yönündeki değişikliklere doğru hizalarken her kanat, kanat konumuna bağlı olarak kök ucuna döngüsel bir yük alır. Bu bir, iki, üç veya daha fazla kanat için geçerlidir. Ancak bu döngüsel yükler aktarma organı milinde birleştirildiğinde üç kanatta yükler simetrik olarak dengelenir ve türbin yön değiştirirken daha yumuşak çalışır. Bir veya iki kanatlı türbinler yön değişiminde tahrik miline ve sisteme gelen döngüsel yükleri yok etmek için dönebilen göbek kullanılır. Çin malı 3.6 MW iki-kanatlı Danimarka'da test edildi. Mingyang 2013 yılında Zhuhai yakınlarındaki 87 MW (29 * 3 MW) iki-kanatlı açık deniz rüzgâr türbinleri ihalesini kazandı.
Son olarak estetik durum önemsenebilir çünkü bazı insanlar üç kanatlı rotorun bir veya iki kanatlı rotordan daha hoş olduğunu düşünürler.
Kanat malzemeleri
Genellikle kanat için ideal malzemeler aşağıdaki kriterlere uygun olmalıdır:
- maliyet ve bakımı azaltmak için bol bulunabilme ve kolay işleme
- yer çekimi kuvvetini azaltmak için hafiflik veya düşük yoğunluk
- kuvvetli rüzgâr yüküne ve kanadın yer çekimi kuvvetine dayanması için yüksek mukavemet
- döngüsel yüke karşı yüksek yorulma mukavemeti
- kanadın optimum şekil, yön kararlılığı ve kule ile açıklığını sağlamak için sertlik
- yüksek kırılma tokluğu
- yıldırım çarpması, nem ve sıcaklık gibi çevresel etkilere dayanıklılık
Bunlar kullanılabilecek malzeme listesini azaltır. Metaller yorgunluğa karşı savunmasızlıkları yüzünden istenmeyebilir. Seramiklerin kırılma tokluğu azdır ve bu yüzden erken kanat kırılabilirler. Geleneksel polimerler kullanılacak kadar sert değildir ve ahşabın özellikle kanadın uzunluğu göz önüne alındığında tekrarlanabilirlikle ilgili sorunları vardır. Bu durumda rüzgâr türbinlerinin tasarımı için çok çekici bir malzeme sınıfı olarak geriye mukavemetli, sert ve yoğunluğu az elyaf takviyeli kompozitler kalır.
Ucuz fiyatları, bulunabilirlikleri ve üretim kolaylıkları nedeniyle ahşap ve kanvas yelkenler eskiden yel değirmenlerinde kullanıldı. Alüminyum gibi hafif metallerden küçük kanatlar yapılabilir. Ancak bu malzemeler sık bakım gerektirir. Ahşap ve kanvas konstrüksiyon kanat profil şeklini katı kanat profillerine kıyasla nispeten yüksek sürükleme kuvvetli düz plakayla (aerodinamik verimi az olduğundan) sınırlar. Katı kanat tasarımlarının yapımı metaller veya kompozitler gibi katı malzemeler gerektirir. Ayrıca bazı kanatlarda yıldırım iletkenleri bulunur.
Yeni rüzgâr türbini tasarımları gittikçe daha büyük kanatlar kullanarak güç üretimini 1 megawatt aralığından 10 megavatın üstüne doğru zorlamaktadır. Daha geniş alan belirli bir rüzgâr hızında türbin uç hız oranını etkili şekilde artırır böylece enerji alımını artar. Kanat tasarımını geliştirmek için HyperSizer (aslında uzay aracı tasarımı için geliştirilmişti) gibi bilgisayar destekli mühendislik yazılımları kullanılabilir.
2015 itibarıyla karasal rüzgâr türbin kanat rotor çapı 130 metreye açık deniz türbin çapı ise 170 metreye ulaşmıştır. 2001 yılında rüzgâr türbini kanatlarında tahminen 50 milyon kilogram fiberglas laminat kullanılmıştır.
Daha büyük kanat sistemlerinin önemli bir amacı kanat ağırlığını azaltmaktır. Kanat kütlesi türbin yarıçapının küpü olarak ölçeklendiğinden yerçekimine bağlı yük daha büyük kanatlı sistemlerini kısıtlar. Yerçekimi yükleri, arasında eksenel ve çekme/ sıkıştırma yükleri (dönüşün üst/alt konumlarında) yanı sıra bükülme kuvvetleri de (yanal pozisyonlar) vardır. Bu yüklerin büyüklüğü döngüsel olarak dalgalanır ve yanlamasına momentler her 180° dönüşte bir tersine döner. Tipik rotor hızları ve tasarım ömrü sırasıyla ~10 ila 20 yıl arasındadır ve ömür boyu devir sayısı 10^8 civarındadır. Rüzgâr dikkate alındığında türbin kanatlarının ~10^9 yükleme döngüsünden geçmesi beklenir. Rüzgâr, rotor kanat yükünün bir başka kaynağıdır. Kaldırma düz yönde (rotor düzleminin dışına) bükülmeye neden olurken kanat etrafındaki hava akışı (rotor düzleminde) kenarlardan eğilmeye neden olur. Kanatların bükülmesi basınç (upwind) tarafında çekme ve emme (downwind) tarafında sıkıştırmayı içerir. Kenardaki bükme ön kenarda çekmeyi ve arka kenarda ise sıkıştırmayı içerir.
Rüzgâr yükleri rüzgâr hızı ve rüzgâr kesmesindeki doğal değişkenlik nedeniyle döngüseldir (dönüşün tepesinde daha yüksek hızlar vardır).
Rüzgâr ve yerçekimi yüküne maruz kalan rüzgâr türbini rotor kanatlarının yükten dolayı kopması rotor kanatları tasarlanırken dikkat edilmesi gereken bir arıza türüdür. Rotor kanatlarının bükülmesine neden olan rüzgâr hızı ve rotor kanatlarındaki gerilim tepkisi de doğal bir değişkenlik sergiler. Ayrıca rotor kanatlarının çekme mukavemetleri bakımından dayancı doğal bir değişkenlik sergiler.
Bu arıza türlerinin ve giderek daha büyüyen kanat sistemlerinin ışığında daha yüksek mukavemet/kütle oranlarına sahip uygun maliyetli malzemeler geliştirmek için sürekli çaba sarf edilmektedir. Mevcut 20 yıllık kanat ömrünü uzatmak ve daha geniş alanlı kanatların uygun maliyetli olmasını sağlamak için tasarım ve malzemelerin sertlik, mukavemet ve yorulma direnci için optimize edilmesi gereklidir.
Mevcut ticari rüzgâr türbini kanatlarının çoğu polimer matris ve elyaflardan oluşan kompozitler olan elyaf takviyeli polimerlerden (FRP) yapılır. Uzun lifler uzunlamasına sertlik ve mukavemet verir ve matris kırılma tokluğu, delaminasyon mukavemeti, düzlem dışı mukavemet ve sertlik sağlar. Güç verimliliğini en üste çıkarmak, yüksek kırılma tokluğuna, yorulma direncine ve ısıl kararlılığa sahip olan malzeme özelliklerinin cam ve karbon elyaf takviyeli plastiklerde (GFRP'ler ve CFRP'ler) daha çok olduğu ispatlandı.
40 ila 50 metre ölçü aralığında üretilen kanatlar kanıtlanmış camelyaflı kompozit imalat tekniklerini içerir. Nordex SE ve GE Wind gibi imalatlar infüzyon işlemi kullanır. Diğer üreticiler bu teknikte bazıları epoksi matrisinde camelyaflı karbon ve ahşap da dahil olmak üzere malzeme çeşitlerini kullanır. Diğer seçenekler önceden emprenye edilmiş ("prepreg") camelyafı ve vakum yardımlı reçine transferli kalıplamadır. Bu seçeneklerin her biri farklı karmaşıklığa sahip cam elyaf takviyeli polimer kompozit kullanır. Belki de daha basit, açık kalıplı, ıslak sistemlerle ilgili en büyük sorun ortama salınan uçucu organiklerle ilişkili emisyonlardır. Önceden emprenye edilmiş malzemeler ve reçine infüzyon teknikleri tüm VOC'leri içererek uçucu maddelerin ortama verilmesini önler. Ancak yapısal elemanlar için gerekli kalın laminatların üretiminin zorlaşması gibi bu işlemlerin de zorlukları vardır. Önceden şekillendirilmiş reçine geçirgenliği maksimum laminat kalınlığını belirlediğinden boşlukları ortadan kaldırmak ve uygun reçine dağılımını sağlamak için hava alma (bleeding) gereklidir. Kısmen emprenyeli camelyafına reçineyi dağıtmak buna karşı bir çözümdür. Boşatma sırasında kuru kumaş hava akışına yol verir, ısı ve basınç uygulandığında ise reçine kuru bölgeye akıp tamamen emdirilmiş laminat yapıyı oluşturur.
Epoksi bazlı kompozitler diğer reçine sistemlerine göre çevre, üretim ve maliyet avantajlarına sahiptir. Epoksiler ayrıca daha kısa katılaşma döngüsü daha çok dayanıklılık ve daha iyi yüzey kalitesi sağlar. Prepreg işlemleri ıslak serme sistemlerine göre işlem süresini daha da azaltır. Türbin kanatları 60 metreyi geçtikçe infüzyon teknikleri daha yaygınlaşır; geleneksel reçine transfer kalıplama enjeksiyon süresi reçine kurulum süresine kıyasla çok daha uzundur ve laminat kalınlığını sınırlar. Enjeksiyon reçineyi daha kalın bir kat istifinden geçirerek jelleşmeden önce laminat yapının bulunduğu reçineyi çökeltir. Ömrü ve viskoziteyi özelleştirmek için özel epoksi reçineler geliştirildi.
Karbon elyafla güçlendirilmiş yük taşıyıcı direkler ağırlığı azaltır ve sertliği artırır. 60 metrelik türbin kanatlarında karbon elyaf kullanımının toplam kanat kütlesini % 38 azaltacağı ve % 100 camelyafı ile karşılaştırıldığında maliyeti % 14 azaltacağı tahmin edilmektedir. Karbon elyaflar camelyaf laminat bölümlerin kalınlığını azaltma ve kalın yerleştirme bölümlerinin reçineyle ıslatılmasıyla ilişkili sorunları çözebilir. Rüzgâr türbinleri karbon elyaf malzemelerin kullanımının artması ve maliyetinin düşürülmesi eğiliminden de yararlanabilir.
Cam ve karbon elyafları türbin kanat performansı için birçok optimal kaliteye sahip olsa da bu mevcut dolgu maddelerinin birçok dezavantajı vardır bunlara yüksek dolgu fraksiyonunun (ağırlıkça % 10-70), yoğunluğun artmasına ve sıklıkla neden olan mikroskobik kusurlara ve boşluklara neden olması ve erken kırılma da dahildir.
Son gelişmeler polimer bazlı nanokompozitleri güçlendirmek için karbon nanotüplerin (CNT'ler) kullanımıdır. FRP yapıları için bir matris olarak CNT'ler elyaflar üzerinde büyütülebilir veya biriktirilebilir veya polimer reçinelere eklenebilir. Geleneksel mikro ölçekli dolgu maddesi (cam veya karbon elyafları gibi) yerine dolgu maddesi olarak nano ölçekli CNT'lerin kullanılması özelliklerin çok düşük dolgu içeriklerinde (tipik olarak <% 5 ağırlık) önemli ölçüde değiştirilebildiği CNT/polimer nanokompozitler ile sonuçlanır. Çok az yoğunluğa sahiptirler ve polimer matrisin elastik modülünü, mukavemetini ve kırılma tokluğunu geliştirirler. CNT'lerin matrise eklenmesi aynı zamanda, geleneksel FRP'lerde problem olabilen, tabakalar arası çatlakların yayılmasını da azaltır.
Kanat kaplamalarında karbon nanoelyafların (CNF'ler) kullanılmasıyla daha fazla gelişme mümkündür. Çöl ortamlarında önemli bir sorun kanatların ön kenarlarının rüzgârın taşıdığı kum tarafından aşındırılmasıdır ki bu da pürüzlülüğü artırır ve aerodinamik performansı azaltır. Elyaf takviyeli polimerlerin partikül erozyon direnci metalik malzemeler ve elastomerler ile karşılaştırıldığında azdır ve iyileştirilmelidir. Kompozit yüzeyde cam elyafın CNF ile değiştirilmesinin erozyon direncini büyük ölçüde artırdığı gösterilmiştir. CNF'lerin ayrıca iyi elektriksel iletkenlik (yıldırım düşmeleri için önemlidir), yüksek sönümleme oranı ve iyi darbe-sürtünme direnci sağladığı ispatlanmıştır. Bu özellikler CNF bazlı nano kağıdı rüzgâr türbini kanatları için olası bir kaplama haline getirir.
Türbin kanatları için diğer önemli bozulma kaynağı 25 yıllık normal bir ömürlük hizmet süresince bir dizi yıldırım düşmesi sonucu beklenen yıldırım hasarıdır. Yıldırım çarpmalarının neden olduğu hasar aralığı sadece laminat malzemenin yüzey seviyesinde yanması ve çatlamasından kanadı bir arada tutan yapıştırıcıların tamamen ayrılmasına veya kanatta yırtılmaya kadar uzanır. Yıldırım çarpması içerisindeki bakır kablolardan dolayı özellikle yağmurlu havalarda kanat uçlarına yıldırım çarpma görülmesi çok yaygınıdır. Özellikle GFRP'ler ve CFRP'ler gibi iletken olmayan kanat malzemelerinde bununla mücadele etmenin en yaygın yöntemi bu bileşenlerde hasar riskini ortadan kaldırmak için tamamen kanatları ve şanzımana uğramadan toprağa kesintisiz yol sağlayan yalnızca metalik iletkenli yıldırım "parafudurlar" eklemektir.
Kanadın geri dönüşümü
Küresel Rüzgâr Enerjisi Konseyi (GWEC) rüzgâr enerjisinin 2020 yılına kadar dünyanın toplam enerji ihtiyacının% 15,7'sini ve 2030 yılına kadar % 28,5'ini karşılayacağını tahmin etmektedir. Küresel rüzgâr enerjisi üretimindeki bu çarpıcı artış daha verimli rüzgâr türbinlerinden oluşan daha yeni ve daha büyük bir filonun kurulmasını ve bunun sonucunda eskimiş olanların devreden çıkarılmasını gerektirecektir. Avrupa Rüzgâr Enerjisi Birliği tarafından yapılan bir araştırmaya göre sadece 2010 yılında rüzgâr türbini endüstrisi kanatları üretmek için 110 ila 140 kiloton kompozit tüketmiştir. Kanat malzemesinin çoğu sonunda atık olarak sonuçlanır ve bu miktardaki kompozit atığı barındırmak için tek seçenek geri dönüşümdür. Tipik olarak cam elyaf takviyeli polimerler (GFRP'ler) kanatdaki laminat malzemenin yaklaşık % 70'ini oluşturur. GFRP'ler yakılmayı engeller ve yanmaz. Bu nedenle geleneksel geri dönüşüm yöntemlerinin değiştirilmesi gerekir. Şu anda tek tek elyafların geri kazanılıp kazanılmayacağına bağlı olarak rüzgâr türbini kanatlarında GFRP'leri geri dönüştürmek için birkaç genel yöntem vardır:
- Mekanik Geri Dönüşüm: Bu yöntem tek tek elyafları geri kazanmaz. İlk işlemler parçalama, ezme veya frezelemeyi içerir. Ezilmiş parçalar daha sonra elyafca zengin ve reçinece zengin parçalara ayrılır. Bu artıklar nihayetinde yeni kompozitlere dolgu maddesi veya takviye olarak katılır.
- Kimyasal İşleme/Piroliz: Kompozitlerin termal ayrışması tek tek elyafları geri kazanmak için kullanılır. Piroliz için malzeme 500 °C'ye kadar oksijensiz ortamda ısıtılır böylece daha az ağırlıklı organik maddelere ve gaz ürünlere ayrılmasına neden olur. Cam elyaflar genellikle başlangıç mukavemetlerinin % 50'sini kaybedecek ve artık boyalar veya betondaki elyaf takviye uygulamaları için aşağı dönüştürülebilir. Araştırmalar bu ömür sonu seçeneğinin yaklaşık 19 MJ/kg'a kadar geri kazanılabildiğini göstermiştir. Bununla birlikte bu yöntemin maliyeti nispeten yüksektir ve benzer mekanik ön işleme gerektirir. Ayrıca gelecekteki büyük ölçekli rüzgâr türbini kanadı geri dönüşümü ihtiyacını karşılamak için henüz değiştirilmemiştir.
- Kompozitlerin doğrudan yapısal geri dönüşümü: Performans özelliklerini azaltan veya yalnızca diğer kompozitler için dolgu görevi gören kimyasal, termal ve mekanik geri dönüşüm süreçleriyle ilişkili verimsizlikler ve maliyetlerle mücadele etmek için geliştirilmiştir. Bu yöntemin genel fikri kompozitin olduğu gibi yeniden kullanılmasıdır; bu kompozit bileşenin kimyasal özelliklerini değiştirmeden diğer uygulamalarda olduğu gibi kullanılabilen birkaç parçaya bölünebildiği için özellikle daha büyük kompozit malzemelerde elde edilebilir.
One start-up, Global Fiberglass Solutions kanatları parçalama ve bunları döşeme ve duvarlarda kullanılan peletlere ve fiber levhalara preslemek için bir yöntemi olduğunu belirtmektedir. Şirket, kıtanın en büyük rüzgâr çiftlikleri yoğunluğuna yakın Texas, Sweetwater'daki bir tesiste numune üretmeye başladı. Iowa'da ise başka bir operasyon planlamaktadır.
Kule
Kule yüksekliği
Rüzgâr hızları yüzey aerodinamik sürüklemesi (kara veya su yüzeyleri tarafından) ve havanın viskozitesi nedeniyle daha yüksek irtifalarda artar. Rüzgâr kesimi adı verilen irtifa ile hızdaki değişim en çok yüzeye yakın yerlerde etkileyicidir. Tipik olarak değişim rüzgâr hızının rakımın yedinci kökü ile orantılı olarak artacağını öngören rüzgâr profil güç kanununu izler. Bir türbinin yüksekliğini iki katına çıkarmak beklenen rüzgâr hızlarını % 10 ve beklenen gücü % 34 artırır. Burkulmayı önlemek için kule yüksekliğinin iki katına çıkarılması genellikle kulenin çapının iki katına ve malzeme miktarının en az dört katına arttırılmasını gerektirir.
Gece vakti veya atmosfer durağanlaştığında yere yakın rüzgâr hızı genellikle azalır ancak türbin göbeği yüksekliğinde o kadar azalmaz veya hatta artabilir. Sonuçta rüzgâr hızı daha çoktur ve bir türbin 1/7 güç yasasından beklenenden daha fazla güç üretir: rakımı iki katına çıkarmak rüzgâr hızını % 20 ila % 60 artırabilir. Durağan bir atmosfer yüzeyin ışınımla soğumasından kaynaklanır ve ılıman iklimde yaygındır: genellikle geceleri (kısmen) açık bir gökyüzü olduğunda ortaya çıkar. (Yüksek irtifada) rüzgâr kuvvetli olduğunda (10 metrelik rüzgâr hızı yaklaşık 6 ila 7 m/s) kararlı atmosfer sürtünme türbülansı nedeniyle bozulur ve atmosfer nötr hale gelir . Gündüz atmosferi ya nötrdür (genellikle kuvvetli rüzgârlar ve yoğun bulutlarla birlikte net ışıma yoktur) veya kararsızdır (güneş tarafından yerin ısınması nedeniyle yükselen hava yüzünden). Burada da yine 1/7 güç yasası geçerlidir veya en azından rüzgâr profilinin iyi bir yaklaşımıdır. Indiana 30.000 MW'lık bir rüzgâr kapasitesine sahip olarak derecelendirilmişti ancak beklenen türbin yüksekliğini 50 metreden 70 metreye çıkararak rüzgâr kapasitesi tahmini 40.000 MW'a yükseltildi ve 100 metrede bunun iki katı olabilir.
HAWT'ler için kanat uzunluğunun yaklaşık iki - üç katı kule yüksekliği pahalı aktif bileşenlerin iyi kullanılması için kule malzeme maliyetini dengelediği bulunmuştur.
Yol ölçülerindeki kısıtlamalar 4,3 m'den daha büyük çaplı olan kulelerin taşınmasını zorlaştırır. İsveç analizleri alt kanat ucunun ağaç tepelerinden en az 30 m yukarıda olması gerektiğini ancak daha uzun bir kulenin daha büyük kule çapı gerektirdiğini göstermektedir. 3 MW'lık bir türbin 80-125 metre kule yüksekliğe ve yıllık 5.000 MWh'dan 7.700 MW.saat'e kadar güçlere çıkabilmektedir. Silindir yerine birleştirilmiş kabuklardan yapılan kule profili daha büyük çaplıdır ama gene de taşınabilir. TC cıvatalı 100 prototip kulesi 18 mm 'döşeme' kabuklarıyla Danimarka'daki Høvsøre rüzgâr türbini test merkezinde kuruldu ve Siemens Nacelle ile Det Norske Veritas tarafından sertifikalandırılıp onaylandı. Kabuk elemanlar standart 12 m nakliye konteynerlerinde sevk edilebilir ve haftada 2½ kule bu şekilde yapılır.
2003 yılı itibarıyla tipik modern rüzgâr türbini tesislerinde yaklaşık 65 m (210 fit) yüksekliğinde kuleler kullanılır. Yükseklik vinçlerin olup olmamasıyla sınırlıdır. Bu belirli mevcut vinçle "kısmen kendi kendini kuran rüzgâr türbinleri" için daha güçlü ve daha sert rüzgârlara türbin yerleştiren daha uzun kulelere ve vinç olmadan "kendi kendini kuran rüzgâr türbinlerine" imkan veren çeşitli önerilere yol açmıştır.
Kule malzemeleri
Şimdilerde rüzgâr türbinlerinin çoğu konik borulu çelik kulelerle desteklenir. Bu kuleler türbin ağırlığının % 30-65'ini oluşturur ve bu nedenle kuleler türbin nakliye maliyetinin çoğunluğudur. Kulede daha hafif malzemelerin kullanılması rüzgâr türbinlerinin genel nakliye ve yapım maliyetini azaltır ancak stabilitenin korunması gerekir. Daha yüksek dereceli S500 çeliği, S335 çeliğinden (standart yapı çeliği) %20-%25 daha pahalıdır ancak yüksek mukavemeti nedeniyle % 30 daha az malzeme kullanılır. Bu nedenle rüzgâr türbini kulelerinin S500 çelik ile değiştirilmesi hem ağırlıkta hem de maliyette net tasarruf sağlar.
Konik çelik kulelerin bir diğer dezavantajı da rüzgâr türbin gereksinimlerini karşılayan 90 metreden daha uzun kulelerin inşasının zor olmasıdır. Yüksek performanslı beton kule yüksekliğini artırma ve kulelerin ömrünü artırma potansiyeli gösterir. Öngerilmeli beton ve çelikten oluşan bir melez 120 metrelik kule yüksekliğinde standart çelik boruya göre daha iyi performans göstermiştir. Beton aynı zamanda nakliye sırasında çeliğin karşılaştığı zorluklardan kaçınarak küçük önceden dökülmüş kesitlerin sahada birleştirilmesine imkan verme avantajı da sağlar. Beton kulelerin bir dezavantajı çeliğe kıyasla beton üretimi sırasında daha yüksek CO2 emisyonlarıdır. Bununla birlikte beton kuleler rüzgâr türbini ömrünü iki katına çıkarabiliyorsa genel çevresel fayda daha yüksek olmalıdır.
Ahşap rüzgâr türbini kuleleri için bir malzeme olarak araştırılmaktadır. Almanya'da 1.5 MW'lık bir türbini destekleyen 100 metre yüksekliğinde bir kule inşa edildi. Ahşap kule bölmeli çelik kabuk kulenin aynı nakliye avantajlarını paylaşır ancak çelik kaynağı tüketimi olmaz.
Elektrik şebekesine bağlantı
1939'daki ilkinden 1970'lerde değişken hızlı şebekeye bağlantılı rüzgâr türbinlerinin geliştirilmesine kadar tüm şebekeye bağlı rüzgâr türbinleri sabit hızlıydı. 2003'e kadar tarihlerde şebekeye bağlı neredeyse tüm rüzgâr türbinleri tam olarak sabit hızda (senkron jeneratörler) veya sabit hızın birkaç yüzdesinde (indüksiyon jeneratörleri) çalışıyordu. 2011 itibarıyla birçok çalışan rüzgâr türbini sabit hızlı indüksiyon jeneratörleri (FSIG) kullanmaktadır. 2011 itibarıyla şebekeye bağlı yeni rüzgâr türbinlerinin çoğu değişken hızlı rüzgâr türbinleridir- bazısı da değişken hız yapılandırmasındadır.
İlk rüzgâr türbini kontrol sistemleri aynı zamanda maksimum güç noktası izleme olarak da adlandırılan en yüksek güç çekimi için tasarlanmıştı- bunlar mevcut rüzgâr koşulları altında belirli bir rüzgâr türbininden mümkün olan maksimum elektrik gücünü çekmeye çalışırlar..Daha yakın zamanlı rüzgâr türbini kontrol sistemleri aşağıdakileri içeren diğer faydaları sağlamak için çoğu durumda bilinçli olarak mümkün olandan daha az elektrik gücünü alır:
- dönüş gerektiğinde daha fazla güç üretmek için ertelenir- örneğin başka jeneratörün aniden şebekeden düştüğü durumlarda - mevcut rüzgâr koşullarının desteklediği maksimum güce kadar.
- Değişken hızlı rüzgâr türbinleri (çok kısaca), rüzgâr enerjisinin bir kısmını kinetik enerji olarak depolayarak (daha hızlı rüzgârın kısa rüzgârları sırasında hızlanarak) ve daha sonra bu kinetik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürerek (yavaşlayarak) mevcut rüzgâr koşullarının destekleyebileceğinden daha fazla güç üretebilir. ya başka bir yerde daha fazla güce ihtiyaç duyulduğunda ya da rüzgârda kısa durgunluklar sırasında ya da her ikisi).
- şebekedeki sönümleme (elektrik) eşzamansız rezonanslar
- kuledeki mekanik rezonansları sönümleme
Rüzgâr türbinindeki jeneratör alternatif akım (AC) elektrik üretir. Bazı türbinler şebekenin frekansını ve fazını eşleştirmek için AC'yi redresörle doğru akıma (DC) ve ardından invertörle tekrar AC'ye dönüştüren bir AC/AC dönüştürücüyü çalıştırır. Ancak büyük modern türbinlerde en yaygın yöntem elektrik şebekesine doğrudan bağlı çift beslemeli bir endüksiyon jeneratörü kullanmaktır.
Sabit mıknatıslı senkron jeneratörü şebekeye bağlamak için kullanışlı bir teknik arka arkaya dönüştürücü kullanmaktır. Ayrıca şebekeye bağlantıda birlik güç faktörünü sağlamak için kontrol şemalarımız olabilir. Bu şekilde rüzgâr türbini endüksiyon makinelerini kullanan rüzgâr türbinlerinde en yaygın sorun olan reaktif gücü tüketmez. Bu, daha kararlı bir güç sistemine yol açar. Ayrıca farklı kontrol şemaları ile sabit mıknatıslı senkron jeneratörlü bir rüzgâr türbini reaktif güç sağlayabilir veya tüketebilir. Bu nedenle güç sistemlerinin kararlılığına yardımcı olmak için dinamik bir kapasitör/indüktör grubu olarak çalışabilir.
Yukarıda birlik güç faktörüne ulaşmak için kontrol şeması verilmiştir:
Reaktif güç ayarlaması eşit güç faktörü ile çalışmayı sağlamak için (diğer deyişle Qızgara= 0) PI kontrolöründen oluşur. Kararlı durumda (IdNref = 0) IdN'in sıfıra ulaşacak şekilde ayarlanması gereklidir.
Şebeke tarafı dönüştürücünün ve kademeli PI kontrolör döngülerinin tam sistemini sağdaki şekilde görebiliriz.
İnşaat
Rüzgâr türbini kullanımı arttıkça bu türbinlerin planlanmasına ve inşasına yardımcı olan şirketler de artmaktadır. Çoğu zaman türbin parçaları deniz veya demiryolu ile ve daha sonra kamyonla kurulum sahasına gönderilir. İlgili bileşenlerin büyük boyutlu olduğundan şirketlerin genellikle nakliye izinleri almaları ve seçilen kamyon yolunun üst geçitler, köprüler ve dar yollar gibi olası engellerden arındırılmış olmalarını sağlamaları gerekir. "Keşif ekipleri" olarak bilinen bu gruplar sorunlu yolları belirleyecek gerekirse ağaçları kestirecek ve elektrik direklerinin yerini değiştirmek için bir yıl öncesine kadar keşif yapacaklardır. Türbin kanatları boyut olarak artmaya devam etmekte bazen daha önce kullanılan yollar daha büyük bir kanada izin vermeyebileceğinden bazen yeni lojistik planları gerektirmektedir. Schnabel römorkları olarak bilinen özel araçlar türbin bölümlerini yüklemek ve taşımak için özel olarak tasarlanmıştır: kule bölümleri vinç olmadan yüklenebilir ve römorkun arka ucu yönlendirilebilir böylece daha kolay manevra yapılır. Sürücüler özel olarak eğitilmelidir.
Temeller
Doğaları gereği rüzgâr türbinleri çok uzun ince yapılardır bu temellerin yapısal tasarımı düşünüldüğünde bir takım sorunlara neden olabilir. Geleneksel bir mühendislik yapısının temelleri esas olarak dikey yükü (ölü ağırlık) zemine aktarmak için tasarlanır bu genellikle nispeten karmaşık olmayan bir düzenlemenin kullanılmasına imkan verir. Bununla birlikte rüzgâr türbinlerinde rüzgârın kulenin tepesindeki rotorla etkileşiminin kuvveti rüzgâr türbininin devrilmesi için güçlü bir eğilim yaratır. Bu yükleme rejimi rüzgâr türbininin temellerine büyük moment yükleri uygulanmasına neden olur. Sonuç olarak temelin bu devrilme eğilimine direnmesini sağlamak için temeller tasarlanırken büyük dikkat gösterilmelidir.
Açık deniz rüzgâr türbinleri için en yaygın temellerden birisi kazık çapının 5-6 katı derinliğe kadar deniz tabanına çakılan tek büyük çaplı (4 - 6 metre) çelik boru şeklindeki çelik kazıklı monopildir. Toprağın yapışması ve kazıkla toprak arasındaki sürtünme rüzgâr türbini için gerekli yapısal desteği sağlar.
Karadaki türbinlerinde en yaygın temel türü türbin yüklerine dayanması için geniş bir alana yayılan büyük beton kütlesinin kullanıldığı yerçekimi temelidir. Rüzgâr türbini boyutu ve tipi sahadaki rüzgâr ve toprak koşulları temelin tasarımında belirleyici faktörlerdir.
Maliyetler
Modern rüzgâr türbini karmaşık ve bütün bir sistemdir. Maliyetin ve ağırlığın çoğunluğunu yapısal elemanlar oluşturur. Yapının tüm parçaları değişken yük ve çevre koşulları altında ucuz, hafif, dayanıklı ve üretilebilir olmalıdır. Daha az arızalı, daha az bakım gerektiren türbin sistemleri daha hafiftir ve daha uzun ömürlü olmaları rüzgâr enerjisi maliyetini düşürür.
Bunu başarmanın bir yolu Atkinson Sürdürülebilir Gelecek Merkezi tarafından desteklenen üniversiteler, sanayi ve hükûmetten kurulu araştırma koalisyonunun 2011 raporuna göre iyi belgelenmiş, onaylı analiz kodlarını uygulamaktır.
Modern türbinin ana parçalarının maliyet yüzdeleri (toplamdaki yüzdeleri) şöyle olabilir: kule % 22, kanatlar % 18, şanzıman % 14, jeneratör % 8.
Tasarım özellikleri
Rüzgâr türbini için tasarım özellikleri güç eğrisini ve garantili kullanılabilirliliği kapsar. Rüzgâr kaynağı değerlendirmesinden sağlanan verilerle ticari uygulanabilirliği hesaplamak mümkündür. Tipik çalışma sıcaklık aralığı -20 ila 40 °C (-4 ila 104 °F) arasındadır. Aşırı iklim koşulları olan bölgelerde (İç Moğolistan veya Rajasthan gibi) belirli soğuk ve sıcak hava uyarlamaları gereklidir.
Rüzgâr türbinleri IEC 61400 standartlarına göre tasarlanıp doğrulanabilir.
RDS-PP (Enerji Santralleri için Referans Tanımlama Sistemi) rüzgâr türbini bileşenlerinin yapılandırılmış hiyerarşisini oluşturmak için dünyada çok kullanılan standart bir sistemdir. Bu, türbin bakım ve işletme maliyetini hesaplamayı kolaylaştırır ve türbin yapımının tüm aşamalarında kullanılır.
Düşük sıcaklık
Kamu-ölçeğindeki rüzgâr türbini jeneratörlerinin -20 C aşağısı sıcaklıklarda çalışan alanlarda uygulanan minimum sıcaklık çalışma sınırları vardır. Rüzgâr türbinleri buz birikimine karşı korunmalıdır. Anemometre hatalı okuyabilir ve bazı türbin kontrol tasarımlarında aşırı yapı yüklerine ve hasara neden olabilir. Bazı türbin üreticileri dahili ısıtıcılar, farklı yağlayıcılar ve yapısal elemanlar için farklı alaşımlar içeren, yüzde birkaç ek maliyetle düşük sıcaklık paketleri sunar. Düşük sıcaklık aralığı düşük rüzgâr koşuluyla birleştirilirse rüzgâr türbini dahili ısıtma için nominal gücünün yüzde birkaçına eşdeğer harici bir güç kaynağına gerek duyar. Örneğin Kanada Manitoba'daki St. Leon Rüzgâr Çiftliği'nin toplam puanı 99 MW dır ve -30 C aşağısındaki sıcaklıklar için yılda birkaç gün istasyon hizmet gücünün 3 MW kadarına (kapasitenin yaklaşık % 3'ü) gerek duyacağı tahmin edilmektedir. Bu faktör soğuk iklimlerde rüzgâr türbini işletiminin ekonomisini etkiler.
Ayrıca bakınız
- Fırçasız sargı rotor iki kat beslemeli elektrikli makinesi
- Yüzen rüzgâr türbini
- Dikey eksenli rüzgâr türbini
- Rüzgar türbini aerodinamiği
- Yenilenebilir enerjide bakır, bölüm Rüzgâr
- Alışılmadık rüzgâr türbinleri
Kaynakça
- ^ a b (PDF). UK Department for Business, Enterprise & Regulatory Reform. 5 Şubat 2009 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Aralık 2007.
- ^ . 30 Nisan 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Mart 2017.
- ^ a b c d e (PDF). Cornell University . 27 Temmuz 2011. 8 Aralık 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ağustos 2011.
- ^ "Vestas scales up to 4.2MW". . 22 Haziran 2017. 22 Haziran 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Eylül 2017.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 31 Aralık 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 5 Eylül 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ "Active Load Control Techniques for Wind Turbines" (PDF). Sandia National Laboratory. 2008. 17 Ocak 2009 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 13 Eylül 2009.
- ^ . apps2.eere.energy.gov. 11 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Şubat 2017.
- ^ . apps2.eere.energy.gov. 7 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Şubat 2017.
- ^ Sagrillo (2010). (PDF). Windletter. 29 (1). 26 Nisan 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Aralık 2011.
- ^ . Offshore Wind Industry (İngilizce). 9 Haziran 2017. 7 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ocak 2018.
- ^ UK built half of Europe's offshore wind power in 2017 9 Kasım 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde . The Guardian
- ^ . U.S. Department of Energy. 23 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Şubat 2017.
- ^ . machinedesign.com. 19 Haziran 2014. 23 Haziran 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ Navid Goudarzi (Haziran 2013). "A Review on the Development of the Wind Turbine Generators across the World". International Journal of Dynamics and Control. Springer. 1 (2): 192-202.
- ^ G. Bywaters, P. Mattila, D. Costin, J. Stowell, V. John, S. Hoskins, J. Lynch, T. Cole, A. Cate, C. Badger, and B. Freeman (Ekim 2007). "Northern Power NW 1500 Direct-Drive Generator" (PDF). National Renewable Energy Laboratory. Subcontract Report NREL/SR-500-40177: iii. 19 Ekim 2020 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ . www.reliawind.eu. 28 Mayıs 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2020.
- ^ Chu, Steven. Critical Materials Strategy[]United States Department of Energy, December 2011. Accessed: 23 December 2011.
- ^ Hau, Erich. "Wind Turbines: Fundamentals, Technologies, Application, Economics" p142. Springer Science & Business Media, 26. feb. 2013.
- ^ "Enercon's direct drive evolution". 2 Şubat 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Şubat 2017.
- ^ Jamieson, Peter. Innovation in Wind Turbine Design sec11-1, John Wiley & Sons, 5 July 2011. Accessed: 26 February 2012.
- ^ Wind Energy Handbook, Second Edition - Burton - Wiley Online Library (İngilizce). 2011. doi:10.1002/9781119992714. ISBN .
- ^ "Patent US5876181 - Multi-unit rotor blade system integrated wind turbine - Google Patents". 3 Kasım 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Kasım 2013.
- ^ Eric Hau (ed), Wind Turbines Fundamentals, Technologies, Applications, Economics 2nd Edition, Springer 2006, page 121
- ^ "2.5/2.75/3.0MW Series Wind Turbine Generator 24 Eylül 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde ." Ming Yang. Accessed: 22 November 2013.
- ^ "4c Zhuhai 4 Ocak 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde ."
- ^ a b c d e Ma (2014). "Perspectives of carbon nanotubes/polymer nanocomposites for wind blade materials. In". . 30: 651-660.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 2 Aralık 2019 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ Wind Turbine Operation in Electric Power Systems: Advanced Modeling (Power Systems). Berlin: Springer. 2003. ISBN .
- ^ . Windpower Engineering. 10 Mayıs 2011. 17 Mayıs 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ağustos 2011.
- ^ Craig S. Collier (1 Ekim 2010). "From Aircraft Wings to Wind Turbine Blades: NASA Software Comes Back to Earth with Green Energy Applications". NASA Tech Briefs. 1 Ekim 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ağustos 2011.
- ^ Nordex secures first N131/3000 in Finland 24 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde . In: , Retrieved 22. February 2015.
- ^ Weltgrößte Offshore-Turbine errichtet 25 Nisan 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. In: Erneuerbare Energien. Das Magazin Retrieved 22. February 2015.
- ^ a b c Griffin, Dayton A. (2003). "Alternative Composite Materials for Megawatt-Scale Wind Turbine Blades: Design Considerations and Recommended Testing". Journal of Solar Energy Engineering. 125 (4): 515.
- ^ Ronold (2000). "Reliability-based design of wind-turbine rotor blades against failure in ultimate loading". Engineering Structures. 22 (6): 565-574. doi:10.1016/s0141-0296(99)00014-0.
- ^ Bassyouni (2013). "Materials selection strategy and surface treatment of polymer composites for wind turbine blades fabrication". Polymers & Polymer Composites. 21: 463-471.
- ^ "Aerodynamic and Performance Measurements on a SWT-2.3- 101 Wind Turbine" (PDF). WINDPOWER 2011. National Renewable Energy Laboratory. 22-25 Mayıs 2011. s. 1. 28 Aralık 2013 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 14 Ekim 2013.
- ^ Christou, P (2007). "Advanced materials for turbine blade manufacture". Reinforced Plastics. 51 (4): 22. doi:10.1016/S0034-3617(07)70148-0.
- ^ Zhang (2013). "Enhancing particle erosion resistance of glass-reinforced polymeric composites using carbon nanofiber-based nano paper coatings". Journal of Applied Polymer Science. 129 (4): 1875-1881. doi:10.1002/app.38899.
- ^ Liang (2011). "Development of multifunctional nanocomposite coatings for wind turbine blades". Ceramic Transactions. 224: 325-336.
- ^ Mishnaevsky (9 Kasım 2017). "Materials for Wind Turbine Blades: An Overview". Materials. 10 (11): 1285. doi:10.3390/ma10111285. (PMC) 5706232 $2. (PMID) 29120396.
- ^ How to Protect a Wind Turbine From Lightning. U.S. DEPARTMENT OF ENERGY Conservation and Renewable Energy Wind Energy Technology Division. 1983. ss. 91-97.
- ^ "GLOBAL WIND ENERGY OUTLOOK 2008 | GWEC". www.gwec.net. 15 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Kasım 2016.
- ^ (PDF). 8 Kasım 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ Duflou (1 Nisan 2012). "Do fiber-reinforced polymer composites provide environmentally benign alternatives? A life-cycle-assessment-based study". MRS Bulletin. 37 (4): 374-382. doi:10.1557/mrs.2012.33. ISSN 1938-1425. 28 Mart 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ Pickering (1 Ağustos 2006). "Recycling technologies for thermoset composite materials—current status". Composites Part A: Applied Science and Manufacturing. The 2nd International Conference: Advanced Polymer Composites for Structural Applications in Construction. 37 (8): 1206-1215. doi:10.1016/j.compositesa.2005.05.030.
- ^ . www.appropedia.org. 12 Şubat 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Kasım 2016.
- ^ Duflou (1 Nisan 2012). "Do fiber-reinforced polymer composites provide environmentally benign alternatives? A life-cycle-assessment-based study". MRS Bulletin. 37 (4): 374-382. doi:10.1557/mrs.2012.33. ISSN 1938-1425. 10 Aralık 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ . 12 Nisan 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ Asmatulu (Şubat 2013). "Recycling of fiber-reinforced composites and direct structural composite recycling concept". Journal of Composite Materials. 48 (5): 13-14. doi:10.1177/0021998313476325.
- ^ "Wind Turbine Blades Can't Be Recycled, So They're Piling Up in Landfills". 5 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ . Indianacleanpower.org. 7 Ağustos 2013. 9 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Kasım 2013.
- ^ Wittrup, Sanne. Ny type vindmølletårn samles af lameller 22 Eylül 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., , 29. October 2011. Accessed: 12 May 2013.
- ^ Lund, Morten. Robotter bag dansk succes med vindmølletårne 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., , 12 May 2013. Accessed: 12 May 2013.
- ^ "WindPACT Turbine Design: Scaling Studies Technical Area 3 -- Self-Erecting Tower and Nacelle Feasibility" 2 Şubat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. 2001.
- ^ R. D. Fredrickson. "A self-erecting method for wind turbines." 2 Şubat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. 2003.
- ^ Nic Sharpley. "What’s holding up tower technology?" 2 Şubat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. 2013.
- ^ "Self-Erecting Wind Turbine Designed for Remote Sites" 2 Şubat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. 2002.
- ^ Ancona, Dan, and Jim McVeigh. (2011): Wind Turbine - Materials and Manufacturing Fact Sheet. Princeton Energy Resources International, LLC, 19 Aug. 2001. Web. 21 Oct. 2015. <http://www.perihq.com/documents/WindTurbine-MaterialsandManufacturing_FactSheet.pdf 20 Eylül 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde .>.
- ^ Quilligan (2012). "Fragility analysis of steel and concrete wind turbine towers". Engineering Structures. 36: 270-282. doi:10.1016/j.engstruct.2011.12.013.
- ^ (PDF). 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ekim 2015.
- ^ Levitan, Dave. "Too Tall for Steel: Engineers Look to Concrete to Take Wind Turbine Design to New Heights." IEEE Spectrum, 16 May 2013. Web. 21 Oct. 2015. <https://spectrum.ieee.org/energywise/green-tech/wind/too-tall-for-steel-engineers-look-to-concrete-to-take-wind-turbine-design-to-new-heights 12 Kasım 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde .>.
- ^ RICHARDSON, JAKE. "99% Natural Timber Tower for Wind Turbines 23 Haziran 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde ." Clean Technica, 18 October 2012. Retrieved: 13 November 2012.
- ^ P. W. Carlin, A. S. Laxson, and E. B. Muljadi. "The History and State of the Art of Variable-Speed wind Turbine Technology" 13 Temmuz 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. 2003. p. 130-131.
- ^ Murthy (2007). "A Comparative Study of Fixed Speed and Variable Speed Wind Energy Conversion Systems Feeding the Grid". 2007 7th International Conference on Power Electronics and Drive Systems. doi:10.1109/PEDS.2007.4487785. 20 Mart 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ Caliao (2011). "Dynamic modelling and control of fully rated converter wind turbines". Renewable Energy. 36 (8): 2287-2297. doi:10.1016/j.renene.2010.12.025.
- ^ E. Muljadi and C.P. Butterfield. "Pitch-Controlled Variable-Speed Wind Turbine Generation" 8 Mayıs 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. 1999.
- ^ Ewais (2012). "Influence of Fully Rated Converter-based wind turbines on SSR". IEEE PES Innovative Smart Grid Technologies. doi:10.1109/ISGT-Asia.2012.6303160. 20 Mart 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ Mate Jelavić, Nedjeljko Perić, Ivan Petrović. "Damping of Wind Turbine Tower Oscillations through Rotor Speed Control" 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. 2007.
- ^ A. Rodríguez T., C. E. Carcangiu, I. Pineda, T. Fischer, B. Kuhnle, M. Scheu, M. Martin. "Wind Turbine Structural Damping Control for Tower Load Reduction" 18 Kasım 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde ..2011. DOI:10.1007/978-1-4419-9316-8_12
- ^ . Freight Waves. 27 Ağustos 2019. 28 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ağustos 2019.
- ^ Lombardi, D. (2010). Long Term Performance of Mono-pile Supported Offshore Wind Turbines. Bristol: University of Bristol.
- ^ Cox, J. A., & Jones, C. (2010). Long-Term Performance of Suction Caisson Supported Offshore Wind Turbines. Bristol: University of Bristol.
- ^ Wind Turbine Foundations. Londra: ICE Publishing. 2018. ss. 3-24. ISBN . 23 Eylül 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2020.
- ^ (PDF). Iowa State. 12 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2018.
- ^ . State of Green. 21 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2012.
- ^ . 3 Şubat 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2012.
- ^ Budny, Rob. Bearing Failures Cause Serious Problems for Wind Turbines, but There Are Solutions 2 Eylül 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde . | Machine Design Magazine, 26 June 2014.
- ^ Jamieson, Peter. Innovation in Wind Turbine Design p155, John Wiley & Sons, 7 July 2011. Accessed: 26 February 2012.
- ^ Jamieson, Peter. Innovation in Wind Turbine Design sec9-1, John Wiley & Sons, 7 July 2011. Accessed: 26 February 2012.
- ^ International Standard IEC 61400-1, Third Edition 19 Eylül 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde . International Electrotechnical Commission, August 2005. Accessed: 12 March 2011.
- ^ . Keel Solution (İngilizce). 9 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Temmuz 2019.
Konuyla ilgili yayınlar
- Robert Gasch, Jochen Twele (ed.), Wind power plants. Fundamentals, design, construction and operation, Springer 2012
- Wind Power: Renewable Energy for Home, Farm, and Business. second. Chelsea Green Publishing Company. 2004. ISBN . Wind Power: Renewable Energy for Home, Farm, and Business. second. Chelsea Green Publishing Company. 2004. ISBN . Wind Power: Renewable Energy for Home, Farm, and Business. second. Chelsea Green Publishing Company. 2004. ISBN .
- Erich Hau, Wind turbines: fundamentals, technologies, application, economics Springer, 2013 (Google Kitaplar'da önizleme)
- Siegfried Heier, Grid integration of wind energy conversion systems Wiley 2006,
- Peter Jamieson, Innovation in Wind Turbine Design. Wiley & Sons . Wiley & Sons 2011,
- David Spera (ed,) Wind Turbine Technology: Fundamental Concepts in Wind Turbine Engineering, İkinci Baskı (2009), ASME Press,
- Alois Schaffarczyk (ed.), Understanding wind power technology, Wiley & Sons 2014,
- Wind Power Generation and Wind Turbine Design. WIT Press. 2010. ISBN . Wind Power Generation and Wind Turbine Design. WIT Press. 2010. ISBN . Wind Power Generation and Wind Turbine Design. WIT Press. 2010. ISBN .
- Hermann-Josef Wagner, Jyotirmay Mathur, Introduction to wind energy systems. Basics, technology and operation. Springer 2013,
Dış bağlantılar
- Açık Deniz Rüzgâr Türbinleri - Türbinlerin Kurulumu ve İşletilmesi 1 Ağustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Enerji Bölümü - Enerji Verimliliği ve Yenilenebilir Enerji28 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Rüzgâr türbini nasıl yapılır 11 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Ruzgar turbini tasarimi ruzgardan enerji elde etmek icin ruzgar turbininin sekil ve teknik ozelliklerinin belirlenmesidir Ruzgar turbini kurulumu ruzgar enerjisini almak turbini ruzgara yonlendirmek mekanik donusu elektrik enerjisine cevirmek turbini baslatmak durdurmak ve kontrol etmek icin gerekli sistemlerden olusur Ruzgar turbinine ornek bu 3 kanatli turbin modern ruzgar turbinlerinin klasik tasarimidirRuzgar turbini bilesenleri 1 Temel 2 Elektrik sebekesi baglantisi 3 Kule 4 Merdiven 5 Ruzgara dogru yonlendirme kontrolu Sapma kontrolu 6 Makina yuvasi Nacelle 7 Jenerator 8 Anemometre 9 Elektrikli veya Mekanik Fren 10 Sanziman 11 Rotor kanadi 12 Kanat hatve kontrolu 13 Rotorun gobegi Cogu ticari turbinler bu tasarimi kullandigindan bu makalede yatay eksenli ruzgar turbinlerin kisaca HAWT tasarimi anlatilmistir 1919 da fizikci Albert Betz kutle ve enerjinin korunumu yasalarina gore ideal bir ruzgar turbininde ruzgarin teorik kinetik enerjisinin 16 27 sinden 59 3 daha fazlasinin ruzgardan alinamayacagini ispatladi Betz yasasindaki bu sinira modern turbin tasarimlariyla ancak 70 80 i arasinda yaklasilabilir Ruzgar enerjisi sistemi tasarimi kanatlarin aerodinamik tasariminin yaninda gobek kontroller jenerator destekleyici yapi ve kule temel tasarimini kapsar Ruzgar turbinlerini elektrik guc sebekelerine baglarken daha ileri tasarim sorulari ortaya cikar AerodinamikRuzgar turbininin kanatlarinin sekil ve boyutlari ruzgardan enerjiyi verimli olarak almak icin gereken aerodinamik performans ile kanat uzerine etkiyen kuvvetlere dayanmasi icin gerekli mukavemet tarafindan belirlenir Ruzgar rotor profili Yatay eksenli ruzgar turbininin aerodinamigi basit degildir Kanatlardan gecen havanin akisi turbinden uzaktaki hava akisiyla ayni degildir Enerjinin havadan alinma sekli havanin turbinden tarafindan saptirilmasina neden olur Ayrica rotor yuzeyindeki ruzgar turbininin aerodinamigi diger aerodinamik alanlarda nadiren gorulen olgular sergiler Guc kontroluVerimli guc cevrimi ve turbin bilesenlerinin tasarlanan hiz ve tork sinirlarinda calismasi icin turbin hizi kontrol edilmelidir Donen kanatlardaki merkezkac kuvveti kanat donus hizinin karesi ile olarak arttigindan bu yapi asiri hiza karsi hassastir Ruzgar hizinin kupuyle ruzgarin gucu arttigindan turbinler uygulamada guc uretebildiklerinden cok daha fazla ruzgar yuklerinde ani firtinalar gibi bozulmayacak sekilde yapilmalidir Ruzgar turbinlerinin siddetli ruzgarlarda torku azaltan araclari vardir Ruzgar turbini cesitli ruzgar hizlarinda guc uretmesi icin tasarlanir Cogu turbinler yaklasik 3 4 m s de donmeye baslar ve 25 m s de devreden cikar Nominal ruzgar hizi asilirsa guc sinirlandirilmalidir Bu cesitli yollarla yapilir Kontrol sisteminin uc temel elemani vardir proses degiskenlerini olcen sensorler enerjiyi yakalayan ve turbin parcalarina yuklemeyi duzenleyen motorlar ve sensorler tarafindan toplanan bilgiye dayanarak motorlari yonetmek icin kullanilan kontrol algoritmalari Ruzgar turbinleri eger asilirsa hasarlanacaklari hayatta kalma hizi adi verilen maksimum ruzgar hizina gore tasarlanir Ticari ruzgar turbinlerinin hayatta kalma hizi 40 m s 144 km s 89 mil saat ila 72 m s 259 km s 161 mil saat araligindadir En yaygin hayatta kalma hizi 60 m s 216 km s 134 mil saat dir Bazilari 80 m saate 290 km saat 180 mil saat dayanacak sekilde tasarlanir Ani Yavaslayip durma Stall Akan havanin kanat profiline uyguladigi kaldirma kuvvetini hizla azaltacak sekilde hava akimi kanat profilinin uzerinden gectiginde olusur Genellikle bunun nedeni hucum acisinin AOA fazla olmasidir ancak degisken etkilerden de kaynaklanabilir Sabit hatveli ruzgar turbin kanatlari siddetli ruzgar hizlarinda durmasi icin aerodinamik olarak tasarlanabilir bu ise turbinin daha yavas donmesine neden olur Bu asiri ruzgar hizi nedeniyle sisteme zarar gelmesini onlemeye yardimci olan kolay ve arizalara karsi guvenli bir mekanizmadir Ancak degisken kontrollu hatveye sahip sistemler disinda daha genis ruzgar hiz araliginda sabit bir guc alinamadigindan bu uygulama buyuk olcekli guc sebeke uygulamalari icin uygun degildir Sabit hizli HAWT Yatay Eksenli Ruzgar Turbini kanatlari hizlandikca yuksek ruzgar hizinda hucum acisini dogal olarak artirir Dogal bir strateji ruzgar hizi arttiginda kanadin durmasina izin vermektir Bu teknik bircok erken HAWT de basariyla kullanilmistir Ancak bu kanat takimlarinin bazilarinda kanat hatve derecesinin isitilebilir gurultu seviyelerini artirdigi gozlenmistir Vorteks jeneratorleri kanadin kaldirma ozelliklerinin kontrolu icin kullanilabilir Aerofil profilinin alt yuzeyine uygulanan kaldirma kuvvetini artirmak veya maksimum kaldirma kuvvetini sinirlamak icin aeroprofilin ust yuzeyine daha cok kamber VG ler yerlestirilir Kapatma Kanadin ruzgar enerjisine kapanmasi Kapatma rotor kesitinin yani sira rotorun kaldirma kuvvetinden kaynaklanan uyarilmis suruklemeyi azaltan hucum acisini azaltarak calisir Ruzgar turbinlerinin tasarimindaki en buyuk sorunlardan biri ruzgar aniden hizlaninca turbin kanatlarinin cabucak durdurulmasini veya kapanmasini saglamaktir Tamamen kapali turbin kanadi durdugunda kanadin kenari ruzgara dogru bakar Yapisal sistemi daha yumusak veya daha esnek yaparak yukler azaltilabilir Bu ruzgar yonunde donen rotorlar ya da daha yuksek ruzgar hizinda hucum acisini azaltmak icin dogal sekilde bukulen kavisli kanatlarla gerceklestirilebilir Bu sistemler dogrusal olmayacak ve yapiyi akis alani ile eslesecektir boylece tasarim araclari bu dogrusal olmama durumlarini modellemek icin gelistirilmelidir Standart modern turbinlerin tumu siddetli ruzgarda kanatlarini ruzgara karsi kapatir Kanadin dondurulmesi kanattaki torka karsi hareket gerektirdiginden doner tahrik ile elde edilen bir cesit hatve aci kontrolu gerektirir Bu tahrik yuksek tork yuklerine dayanirken kanadi hassas sekilde acar Ayrica bircok turbin hidrolik sistemler kullanir Bu sistemler genellikle yay kuvvetiyle yukludur boylece hidrolik guc kesilirse kanatlar otomatik olarak ruzgara karsi acilir Diger turbinlerde her rotor kanadi icin elektrikli servo motor kullanilir Elektrik sebeke arizasinda kucuk aku rezervine sahiptirler Degisken hatveli kucuk ruzgar turbinleri 50 kW in altinda elektrik veya hidrolik kontrol kullanmaz genellikle volan agirliklari veya geometrik tasarim kullanan merkezkac kuvveti ile calisirlar Surdurulebilir Bir Gelecek icin Atkinson Merkezi nce desteklenen universiteler endustri ve hukumetten arastirmacilarin ortak raporuna gore enerji maliyetlerinin azaltilmasini sinirlayan hatve kontrolunde temel bosluklar vardir Yuk azaltma su anda tam aciklikli kanat hatve kontrolune odaklanmistir cunku hatve motorlari halen ticari turbinlerde bulunan motorlardir Kanatlar kule ve aktarma organlari icin simulasyonlarda onemli yuk azalmasi gosterilmistir Ancak hala arastirmaya gerek vardir enerji yakalamayi arttirmak ve yorgunluk yuklerini azaltmak icin tam aciklikli kanat hatve kontrolunun gerceklestirilmesine yonelik yontemlerin gelistirilmesi gerekmektedir Motorun mevcut aktif gucu ile nominal motor devrindeki aktif guc degerini aktif guc referansi Ps referansi karsilastirilarak hatve acisina kontrol teknigi uygulanir Bu durumda hatve acisinin kontrolu bir Oransal Integral PI denetleyici kullanilarak yapilir Ancak hatve acisinin kontrol sistemine gercekci bir tepki elde etmesi icin motor zaman sabiti Tservo integral alici ve sinirlayicilari kullanir boylece hatve acisi saniyede 10 degisimle 0 ila 30 arasinda olur Hatve Denetleyici Sagdaki sekilden referans hatve acisi gercek hatve acisi b ile karsilastirilir ve ardindan hesaplanan hata motor tarafindan duzeltilir PI denetleyiciden gelen referans hatve acisi bir sinirlayicidan gecer Gercek anlamda hatve acisini korumak icin sinirlardaki kisitlamalar onemlidir Ozellikle sebekedeki arizalarda degisim oraninin sinirlandirilmasi cok onemlidir Bunun onemi denetleyicinin hata sirasinda ivmelenmeyi onlemek icin aerodinamik enerjiyi ne kadar hizli kisabilecegine karar vermesidir Diger kontrollerJenerator torku Modern buyuk ruzgar turbinleri degisken hizli makinelerdir Ruzgar hizi nominal degerin altina dustugunde mumkun oldugunca fazla guc almak amaciyla rotor hizini kontrol etmek icin jeneratorun torku kullanilir Uc hiz orani 6 veya 7 optimum degerinde sabit tutuldugunda maksimum guc alinir Bu ise ruzgar hizlandikca rotor hizinin orantili olarak artmasi gerektigi anlamina gelir Kanatlarin aldigi aerodinamik tork ile uygulanan jenerator torku arasindaki fark rotor hizini kontrol eder Jenerator torku azsa rotor hizlanir jenerator torku coksa rotor yavaslar Nominal ruzgar hizinin altinda kanat hatvesi ruzgardan en cok gucu alacak sekilde ruzgara duz sabit acida tutulurken jenerator tork kontrolu aktiftir Nominal ruzgar hizinin ustunde kanat hatvesi aktifken jenerator torku sabit tutulur Sabit miknatisli senkron motoru kontrol etmenin tekniklerinden birisi Alan Odakli Kontroldur Alan Odakli Kontrol torku ve tek hizli kontrol cihazini kumanda etmek icin gereken iki akim kontrolorden bir ic dongu ve dis dongu kademeli tasarimi olusan kapali cevrim stratejisidir Sabit tork aci kontrolu Bu kontrol stratejisinde tork acisini 90o ye esit tutmak icin vektor akimi q ekseni ile hizalanirken d eksen akimi sifirda tutulur Bu basitligi nedeniyle en cok kullanilan kontrol stratejilerinden biridir cunku sadece Iqs akimini kontrol edilir Dolayisiyla sabit miknatisli senkron jeneratorunun elektromanyetik tork denklemi sadece Iqs akimina bagli basit bir dogrusal denklemdir Yani Ids 0 icin elektromanyetik tork bunu d ekseni denetleyicisiyle elde edebiliriz simdi Te 3 2 p lpm Iqs Lds Lqs Ids Iqs 3 2 p lpm Iqs Makine Tarafi Denetleyicinin Tasarimi Dolayisiyla makine tarafi donusturucusunun ve kademeli PI denetleyici dongulerinin sistemi sagdaki sekilde verilmistir Burada PWM regule donusturucunun gorev oranlari mds ve mqs olan kontrol girislerine sahibiz Ayrica makine tarafindaki ruzgar turbini icin kontrol semasini ve eszamanli olarak Ids yi nasil sifir tuttugumuzu gorebiliriz elektromanyetik tork denklemi dogrusaldir Turbinin ruzgar yonune cevrilmesi Modern buyuk ruzgar turbinleri motor yuvasinin arkasindaki ruzgar gulu tarafindan olculen ruzgar yonune bakacak sekilde aktif olarak kumanda edilir Sapma acisini ruzgar ve turbin isaret yonu arasindaki yanlis hizalama azaltarak guc artirilir ve simetrik olmayan yukler azaltilir Ancak ruzgar yonu hizla degistiginden turbin hassas olarak bu yonu takip etmez ve her zaman biraz kucuk bir sapma acisi olur Guc cikis kayiplari cos yalpa acisi 3 ile dusmek uzere yaklasik olarak tahmin edilir Ozellikle az orta ruzgar hizlarinda sapma turbin gucunu onemli miktarda azaltabilir 30 ruzgar yonu degisimleri yaygindir ve turbinlerin ruzgar yonundeki degisikliklere tepki sureleri uzundur Hizli ruzgarlarda ruzgar yonu daha az degisir Elektrikle frenleme Kucuk ruzgar turbini icin 2kW dinamik fren direnci Kucuk ruzgar turbininin frenlenmesi jeneratorden enerjinin direnc grubuna bosaltilmasiyla turbin donusu kinetik enerjisinin isiya donusturulmesi ile yapilabilir Bu yontem jeneratordeki kinetik yukun aniden azaltilmasi veya turbin hizini izin verilen sinirin icinde tutamayacak kadar kucuk olmasi durumunda faydalidir Dongusel frenleme kanatlarin yavaslamasina neden olur bu da anlik durma stall etkisini arttirir ve kanatlarin verimliligini azaltir Bu sekilde daha hizli ruzgarlarda donus nominal guc cikisi korunurken turbin guvenli hizda tutulabilir Bu yontem genellikle sebekeye bagli buyuk ruzgar turbinlerine uygulanmaz Mekanik frenleme Asiri ciddi olaylarda veya asiri hiz gibi acil durumlarda turbini durdurmak icin mekanik kampanali fren veya disk fren kullanilir Bu fren birincil arac olarak rotor kilit sistemi ile turbin bakiminda turbini durdurmak icin ikincil aractir Bu tur frenler genellikle sadece kanadi ruzgara karsi kapattiktan ve elektromanyetik frenlemeyle turbinin hizini azalttiktan sonra uygulanir cunku mekanik frenler turbini tam hizdan durdurmak icin kullanilirsa motor bolumunde yangin cikabilir Fren nominal RPM de uygulanirsa turbin uzerindeki yuk artar Turbinin buyukluguSekil 1 Ruzgar turbini tesisinin akis diyagrami Ruzgar turbininin farkli boyut siniflari vardir En kucuk enerji uretimi 10 kW dan az guclerde evlerde ciftliklerde ve sehirden uzak uygulamalarda kullanilirken 10 250 kW arasi ruzgar turbinleri koyler hibrit sistemler ve dagitilmis guc icin kullanilir Ingiltere nin Liverpool Korfezi ndeki Burbo Bank Extension ruzgar ciftligindeki 8 MW lik dunyanin en buyuk ruzgar turbini 2016 yilinda kuruldu Sebeke olcekli turbinler bir megawatt tan buyuk merkez istasyon ruzgar ciftliklerinde dagitilmis gucte ve topluluk ruzgarinda kullanilir 15 m uzunlugundaki kanatlarin yaninda duran bir kisi Belirli surdurulebilir bir ruzgar hizi icin turbinin kutlesi yaklasik olarak kanat uzunlugunun kupu ile orantilidir Turbin tarafindan yakalanan ruzgar enerjisi kanat uzunlugunun karesiyle orantilidir Bir turbinin en buyuk kanat uzunlugu malzemesinin katiligi dayanikliligi ve nakliye hususlariyla sinirlidir Artan turbin buyuklugu ile birlikte iscilik ve bakim maliyetleri kademeli olarak artar bu nedenle maliyetleri en aza indirmek icin ruzgar ciftligi turbinleri temel olarak malzemelerin mukavemeti ve oturma sartlariyla sinirlidir Tipik modern ruzgar turbin caplari 40 ila 90 metre 130 ila 300 ft ve gucleri 500 kW ve 2 MW arasinda derecelendirilir 2017 itibariyla en guclu turbin Vestas V 164 9 5 MW guce ve 164 m rotor capina sahiptir Git gide daha buyuk ruzgar turbinleri tasarlanmaktadir ureticiler henuz maksimum boyuta yaklasmadilar En buyuk turbinler 265 metre veya daha buyuk capta olacaktir Makina yuvasi Nacelle Nacelle kule ile rotoru birbirine baglayan sanziman ve jeneratoru barindiran yuvadir Sensorler ruzgarin hizini ve yonunu algilar motorlar guc cikisini maksimum yapmak icin nacelle ruzgar yonune dondurur Sanziman Geleneksel ruzgar turbinlerinde kanatlar jeneratore sanziman yoluyla bagli bir mili dondurur Sanziman bir megawattlik bir turbinin 15 20 tur dak da donen kanatlarinin donus hizini elektrik ureten jenerator icin 1 800 dev dak hiza cikarir GlobalData dan analistler sanziman pazarinin 2006 da 3 2bn iken 2011 de 6 9bn e ve 2020 de 8 1bn na buyuyecegini tahmin etmektedir 2011 de pazar liderleri Winergy idi Ruzgar turbin bakim maliyetlerini azaltmanin bir yolu olarak manyetik sanzimanlarin kullanimi da kesfedildi Jenerator Sanziman rotor mili ve fren grubu Buyuk ticari boyutta yatay eksenli ruzgar turbinlerinin elektrik jeneratoru turbin rotor gobeginin arkasina kulenin tepesindeki makine yuvasina nacelle yuvasina konulur Genellikle ruzgar turbinleri elektrik sebekesine dogrudan bagli olan asenkron makineler araciligiyla elektrik uretir Ruzgar turbininin donus hizi elektrik sebekesinin esdeger donus hizindan genelde daha azdir ruzgar jeneratorleri icin tipik donus hizlari 5 20 devir dakikadir direkt tahrikli bir makinenin hizi ise 750 3600 dev dak arasindadir Bu nedenle rotorun gobegi ile jenerator arasina disli kutusu yerlestirilir Bu ayni zamanda jenerator maliyetini ve agirligini da azaltir Ticari boyutlu jeneratorlerde alan sargisini tasiyan bir rotor bulunur boylece stator adi verilen sargi kumesinin icinde donen bir manyetik alan olusturulur Donen alanin sargisi jenerator cikisinin yuzde birini tuketirken alan akiminin ayarlanmasi jenerator cikis voltaji uzerinde iyi bir kontrol saglar Eski tip ruzgar jeneratorleri daha az maliyetli induksiyon jeneratorlerinin kullanilmasina imkan veren guc hatti frekansina uyacak sekilde sabit hizda doner Yeni ruzgar turbinleri genellikle ne hizda donerse donsun elektrigi en verimli sekilde uretir Uretilen degisken frekansli akiminin DC ye ve sonra tekrar AC ye donusturuldugu cift beslemeli induksiyon jeneratorleri veya tam etkili donusturuculer converter gibi coklu teknolojiler kullanarak degisen cikis frekansi ve voltaji sebekenin sabit degerleriyle eslestirilir Her ne kadar bu alternatifler maliyetli ekipman gerektirse de ve guc kaybina neden olsa da turbin ruzgar enerjisinin cok daha buyuk kismini yakalayabilir Bazi durumlarda ozellikle turbinler kiyiya yerlestirildiginde DC enerji sebekeye baglantisi icin turbinden merkezi karadaki invertore iletilir Sanzimansiz ruzgar turbini Dislisiz ruzgar turbinlerinde dogrudan tahrik de denir sanziman yoktur Bunun yerine rotorun mili dogrudan kanatlarla ayni hizda donen jeneratore baglanir PMDD jeneratorlerin sanzimanli jeneratorlere gore avantajlari artan verimlilik daha az gurultu daha uzun omur dusuk devirde yuksek tork daha hizli ve hassas konumlandirma ve surucu mukavemeti vardir PMDD jeneratorleri ciddi miktarda birikmis yorulma torku yuklemesi ilgili guvenilirlik sorunlari ve bakim maliyetlerine duyarli disli hiz arttiriciyi ortadan kaldirir Dogrudan tahrikli jeneratorun dusuk donus hizini telafi etmesi icin gerekli frekans ve gucu olusturmada daha cok miknatis olsun diye jeneratorun rotor capi arttirilir Dislisiz ruzgar turbinleri genellikle dislili ruzgar turbinlerinden daha agirdir En cok ornek turbin sayisina dayanan AB nin Reliawind adli calismasi sanzimanli turbinlerin guvenilirliginin ruzgar turbinlerinin ana sorunu olmadigini gostermistir Direkt tahrikli turbinlerin denizde guvenilirligi hala bilinmemektedir cunku numune sayisi cok azdir Danimarka Teknik Universitesi uzmanlari sabit miknatis dislili jeneratorun 25 kg MW nadir toprak elementi neodiyum dislisiz olani ise 250 kg MW kullanacagini tahmin etmektedir Aralik 2011 de ABD Enerji Bakanligi sanzimansiz ruzgar turbinlerinin sabit miknatislar icin cok miktarlar kullanilan neodiyum gibi nadir toprak elementinin kritik derecede az oldugunu yazan bir rapor yayinladi Cin nadir toprak elementlerinin 95 inden fazlasini uretirken Hitachi Neodiyum miknatislari kapsayan 600 den fazla patente sahiptir Dogrudan tahrikli turbinler 1 megavat icin 600 kg sabit miknatis kullanir ki neodiyum iceriginin miknatis agirliginin 31 i oldugu tahmin edildiginde 1 megawatt icin yuzlerce kg nadir toprak icerigi kullanilacagi anlasilabilir Hibrit aktarma organlari dogrudan tahrik ile geleneksel disli arasinda arasinda onemli miktarda daha az nadir toprak malzemesi kullanir Sabit miknatisli ruzgar turbinleri Cin disindaki pazarin sadece 5 ini olustururken Cin deki pazar payinin 25 veya daha fazla oldugu tahmin edilmektedir 2011 de ruzgar turbinlerinde neodiyum talebinin elektrikli araclarin 1 5 i oldugu tahmin edildi KanatlarKanat tasarimi Kanadin boyanmamis ucu Kanat uc hizi ile ruzgar hizi arasindaki orana uc hizi orani denir Verimligi yuksek olan 3 kanatli turbinlerin uc hizi ruzgar hizi oranlari 6 ila 7 dir Modern ruzgar turbinleri degisen hizlarda donecek sekilde tasarlanir jenerator tasarimlarinin bir sonucu yukariya bakiniz Kanat yapiminda aluminyum ve kompozit malzemelerin kullanilmasi dusuk donme ataleti olusturur bu ise ruzgar ciktiginda yeni ruzgar turbinlerinin cabuk hizlanacagi ve uc hiz oraninin neredeyse sabit kalacagi demektir Ruzgarin ani hareketlerinde turbini optimum uc hiz oranlarina yakin calistirmak kent ortaminda gorulen ani ruzgarlarda enerji alimini iyilestirir Buna karsilik eski tip ruzgar turbinleri daha cok ataletli daha agir celik kanatlarla tasarlandi ve guc hatlarinin AC frekansi tarafindan yonetilen hizlarinda donduruldu Yuksek atalet donus hizinda degisiklikleri azaltip guc cikisini da daha kararli yapti Yuksek kanat uc hizlarinda genellikle gurultunun arttigi duyulur Gurultuyu artirmaksizin uc hizini artirmak sanzimana ve turbine giden torku azaltmak tum yapisal yuklerin azaltilacak boylece de maliyet dusecektir Gurultunun azaltilmasi kanatlarin ayrintili aerodinamigine ozellikle ani durmayi azaltan faktorlere baglidir Durusun ongorulememesi girisken aerodinamik kavramlar gelistirmeyi kisitlar Bazi kanatlarda cogunlukla Enercon da kullanilan verimi artirmak ve gurultuyu azaltmak icin kanatcik bulunur Yelkenli icin 70 ucak icin 15 e kiyasla turbin kanadininkaldirma surukleme orani 120 olabilir Gobek Bir ruzgar turbininin gobegi yerine takiliyor Basit tasarimlarda kanatlar dogrudan gobege civatalanir ve kendi eksenleri etrafinda donmez bu ise belirli ruzgar hizlarinin uzerinde aerodinamik frenlemeye sebep olur Daha karmasik tasarimlarda kanatlar donus hizini kumanda etmek icin ruzgar hizina gore hatve sisteminin yardimiyla hucum acilarini ayarlayan hatve yatagina civatalanir Hatve yataginin kendisi gobege civatalanmistir Gobek jeneratoru dogrudan veya bir disli kutusundan tahrik eden rotor miline sabitlenir Kanat sayisi 1990 larin basinda 98 metre capli iki kanatli NASA DOE Mod 5B ruzgar turbini dunyanin calisan en buyuk ruzgar turbiniydiSandusky Ohio yakinlarindaki Plum Brook Istasyonundaki tek kanatli ruzgar turbini rotor yapisinin NASA tarafindan denenmesi Kanat sayisi aerodinamik verimlilige bilesen maliyetlerine ve sistem guvenilirligine gore belirlenir Gurultu emisyonlari kanatlarin kulenin yukari veya asagi ruzgarindan ve rotorun hizindan etkilenir Kanatlarin arka kenarlarindan ve uclarindan cikan gurultu emisyonlari kanat hizinin 5 ussune gore degistigi goz onune alindiginda uc hizindaki kucuk bir artis buyuk bir fark yapabilir Son 50 yilda gelistirilen ruzgar turbinlerinin neredeyse hepsi iki veya uc kanatlidir Bununla birlikte Chan Shin in cok uniteli rotor kanat sistemi birlesik ruzgar turbini gibi ek kanatli tasarimlar sunan patentler de vardir Aerodinamik verimlilik kanat sayisi arttikca artar ancak geri donus ile azalir Kanat sayisinin birden ikiye cikmasi aerodinamik verimlilikte yuzde alti artis saglarken kanat sayisinin ikiden uce cikarilmasi verimlilikte sadece yuzde uc daha fazla verim saglar Kanat sayisinin daha da arttirilmasi aerodinamik verimliligi cok az artirir ve kanatlar inceldikce kanat sertligi de azalir Teorik olarak uc hiz oraninin yuksek degerinde calisan sonsuz genislikte sonsuz sayida kanat en verimlisidir Ancak diger hususlar sadece birkac kanat olmasina yol acar Kanat sayisindan etkilenen bilesen maliyetleri esasen turbin rotoru aktarma organ malzemeleri ve uretiminden etkilenir Genelde kanat sayisi ne kadar azsa malzeme ve uretim maliyetleri de o kadar az olur Ayrica kanat sayisi ne kadar azsa donus hizi o kadar yuksek olabilir Bunun nedeni sadece ruzgara karsi makineler icin kule ile etkilesimi onlemek icin kanat sertligi gerekliliklerinin kanatlarin ne kadar ince uretilebilecegini sinirlamasidir ruzgar yonundeki makinede kanatlarin bukulmesi kule acikliginin artmasina neden olur Daha yuksek donme hizlarina sahip daha az sayida kanat aktarma organlarindaki tepe momentlerini azaltir ve daha az sanziman ve jenerator maliyetlerine neden olur Sistemin guvenilirligi kanat sayisini esas olarak rotorun aktarma organlari ve kule sistemlerine dinamik olarak yuklenmesi yoluyla etkilenir Ruzgar turbinini ruzgar yonundeki degisikliklere dogru hizalarken her kanat kanat konumuna bagli olarak kok ucuna dongusel bir yuk alir Bu bir iki uc veya daha fazla kanat icin gecerlidir Ancak bu dongusel yukler aktarma organi milinde birlestirildiginde uc kanatta yukler simetrik olarak dengelenir ve turbin yon degistirirken daha yumusak calisir Bir veya iki kanatli turbinler yon degisiminde tahrik miline ve sisteme gelen dongusel yukleri yok etmek icin donebilen gobek kullanilir Cin mali 3 6 MW iki kanatli Danimarka da test edildi Mingyang 2013 yilinda Zhuhai yakinlarindaki 87 MW 29 3 MW iki kanatli acik deniz ruzgar turbinleri ihalesini kazandi Son olarak estetik durum onemsenebilir cunku bazi insanlar uc kanatli rotorun bir veya iki kanatli rotordan daha hos oldugunu dusunurler Kanat malzemeleri Bazi modern ruzgar turbinlerinde agirligi azaltmak icin karbon fiber kirisli rotor kanatlari kullanir Genellikle kanat icin ideal malzemeler asagidaki kriterlere uygun olmalidir maliyet ve bakimi azaltmak icin bol bulunabilme ve kolay isleme yer cekimi kuvvetini azaltmak icin hafiflik veya dusuk yogunluk kuvvetli ruzgar yukune ve kanadin yer cekimi kuvvetine dayanmasi icin yuksek mukavemet dongusel yuke karsi yuksek yorulma mukavemeti kanadin optimum sekil yon kararliligi ve kule ile acikligini saglamak icin sertlik yuksek kirilma toklugu yildirim carpmasi nem ve sicaklik gibi cevresel etkilere dayaniklilik Bunlar kullanilabilecek malzeme listesini azaltir Metaller yorgunluga karsi savunmasizliklari yuzunden istenmeyebilir Seramiklerin kirilma toklugu azdir ve bu yuzden erken kanat kirilabilirler Geleneksel polimerler kullanilacak kadar sert degildir ve ahsabin ozellikle kanadin uzunlugu goz onune alindiginda tekrarlanabilirlikle ilgili sorunlari vardir Bu durumda ruzgar turbinlerinin tasarimi icin cok cekici bir malzeme sinifi olarak geriye mukavemetli sert ve yogunlugu az elyaf takviyeli kompozitler kalir Ucuz fiyatlari bulunabilirlikleri ve uretim kolayliklari nedeniyle ahsap ve kanvas yelkenler eskiden yel degirmenlerinde kullanildi Aluminyum gibi hafif metallerden kucuk kanatlar yapilabilir Ancak bu malzemeler sik bakim gerektirir Ahsap ve kanvas konstruksiyon kanat profil seklini kati kanat profillerine kiyasla nispeten yuksek surukleme kuvvetli duz plakayla aerodinamik verimi az oldugundan sinirlar Kati kanat tasarimlarinin yapimi metaller veya kompozitler gibi kati malzemeler gerektirir Ayrica bazi kanatlarda yildirim iletkenleri bulunur Yeni ruzgar turbini tasarimlari gittikce daha buyuk kanatlar kullanarak guc uretimini 1 megawatt araligindan 10 megavatin ustune dogru zorlamaktadir Daha genis alan belirli bir ruzgar hizinda turbin uc hiz oranini etkili sekilde artirir boylece enerji alimini artar Kanat tasarimini gelistirmek icin HyperSizer aslinda uzay araci tasarimi icin gelistirilmisti gibi bilgisayar destekli muhendislik yazilimlari kullanilabilir 2015 itibariyla karasal ruzgar turbin kanat rotor capi 130 metreye acik deniz turbin capi ise 170 metreye ulasmistir 2001 yilinda ruzgar turbini kanatlarinda tahminen 50 milyon kilogram fiberglas laminat kullanilmistir Daha buyuk kanat sistemlerinin onemli bir amaci kanat agirligini azaltmaktir Kanat kutlesi turbin yaricapinin kupu olarak olceklendiginden yercekimine bagli yuk daha buyuk kanatli sistemlerini kisitlar Yercekimi yukleri arasinda eksenel ve cekme sikistirma yukleri donusun ust alt konumlarinda yani sira bukulme kuvvetleri de yanal pozisyonlar vardir Bu yuklerin buyuklugu dongusel olarak dalgalanir ve yanlamasina momentler her 180 donuste bir tersine doner Tipik rotor hizlari ve tasarim omru sirasiyla 10 ila 20 yil arasindadir ve omur boyu devir sayisi 10 8 civarindadir Ruzgar dikkate alindiginda turbin kanatlarinin 10 9 yukleme dongusunden gecmesi beklenir Ruzgar rotor kanat yukunun bir baska kaynagidir Kaldirma duz yonde rotor duzleminin disina bukulmeye neden olurken kanat etrafindaki hava akisi rotor duzleminde kenarlardan egilmeye neden olur Kanatlarin bukulmesi basinc upwind tarafinda cekme ve emme downwind tarafinda sikistirmayi icerir Kenardaki bukme on kenarda cekmeyi ve arka kenarda ise sikistirmayi icerir Ruzgar yukleri ruzgar hizi ve ruzgar kesmesindeki dogal degiskenlik nedeniyle donguseldir donusun tepesinde daha yuksek hizlar vardir Ruzgar ve yercekimi yukune maruz kalan ruzgar turbini rotor kanatlarinin yukten dolayi kopmasi rotor kanatlari tasarlanirken dikkat edilmesi gereken bir ariza turudur Rotor kanatlarinin bukulmesine neden olan ruzgar hizi ve rotor kanatlarindaki gerilim tepkisi de dogal bir degiskenlik sergiler Ayrica rotor kanatlarinin cekme mukavemetleri bakimindan dayanci dogal bir degiskenlik sergiler Bu ariza turlerinin ve giderek daha buyuyen kanat sistemlerinin isiginda daha yuksek mukavemet kutle oranlarina sahip uygun maliyetli malzemeler gelistirmek icin surekli caba sarf edilmektedir Mevcut 20 yillik kanat omrunu uzatmak ve daha genis alanli kanatlarin uygun maliyetli olmasini saglamak icin tasarim ve malzemelerin sertlik mukavemet ve yorulma direnci icin optimize edilmesi gereklidir Mevcut ticari ruzgar turbini kanatlarinin cogu polimer matris ve elyaflardan olusan kompozitler olan elyaf takviyeli polimerlerden FRP yapilir Uzun lifler uzunlamasina sertlik ve mukavemet verir ve matris kirilma toklugu delaminasyon mukavemeti duzlem disi mukavemet ve sertlik saglar Guc verimliligini en uste cikarmak yuksek kirilma tokluguna yorulma direncine ve isil kararliliga sahip olan malzeme ozelliklerinin cam ve karbon elyaf takviyeli plastiklerde GFRP ler ve CFRP ler daha cok oldugu ispatlandi Siemens SWT 2 3 101 ruzgar turbinlerinin Camelyafi takviyeli epoksi kanatlari 49 metrelik kanat boyutu arkalarindaki Wolfe Adasi Ruzgar Ciftligi ndeki trafo merkezi ile kiyaslanabilir 40 ila 50 metre olcu araliginda uretilen kanatlar kanitlanmis camelyafli kompozit imalat tekniklerini icerir Nordex SE ve GE Wind gibi imalatlar infuzyon islemi kullanir Diger ureticiler bu teknikte bazilari epoksi matrisinde camelyafli karbon ve ahsap da dahil olmak uzere malzeme cesitlerini kullanir Diger secenekler onceden emprenye edilmis prepreg camelyafi ve vakum yardimli recine transferli kaliplamadir Bu seceneklerin her biri farkli karmasikliga sahip cam elyaf takviyeli polimer kompozit kullanir Belki de daha basit acik kalipli islak sistemlerle ilgili en buyuk sorun ortama salinan ucucu organiklerle iliskili emisyonlardir Onceden emprenye edilmis malzemeler ve recine infuzyon teknikleri tum VOC leri icererek ucucu maddelerin ortama verilmesini onler Ancak yapisal elemanlar icin gerekli kalin laminatlarin uretiminin zorlasmasi gibi bu islemlerin de zorluklari vardir Onceden sekillendirilmis recine gecirgenligi maksimum laminat kalinligini belirlediginden bosluklari ortadan kaldirmak ve uygun recine dagilimini saglamak icin hava alma bleeding gereklidir Kismen emprenyeli camelyafina recineyi dagitmak buna karsi bir cozumdur Bosatma sirasinda kuru kumas hava akisina yol verir isi ve basinc uygulandiginda ise recine kuru bolgeye akip tamamen emdirilmis laminat yapiyi olusturur Epoksi bazli kompozitler diger recine sistemlerine gore cevre uretim ve maliyet avantajlarina sahiptir Epoksiler ayrica daha kisa katilasma dongusu daha cok dayaniklilik ve daha iyi yuzey kalitesi saglar Prepreg islemleri islak serme sistemlerine gore islem suresini daha da azaltir Turbin kanatlari 60 metreyi gectikce infuzyon teknikleri daha yayginlasir geleneksel recine transfer kaliplama enjeksiyon suresi recine kurulum suresine kiyasla cok daha uzundur ve laminat kalinligini sinirlar Enjeksiyon recineyi daha kalin bir kat istifinden gecirerek jellesmeden once laminat yapinin bulundugu recineyi cokeltir Omru ve viskoziteyi ozellestirmek icin ozel epoksi recineler gelistirildi Karbon elyafla guclendirilmis yuk tasiyici direkler agirligi azaltir ve sertligi artirir 60 metrelik turbin kanatlarinda karbon elyaf kullaniminin toplam kanat kutlesini 38 azaltacagi ve 100 camelyafi ile karsilastirildiginda maliyeti 14 azaltacagi tahmin edilmektedir Karbon elyaflar camelyaf laminat bolumlerin kalinligini azaltma ve kalin yerlestirme bolumlerinin recineyle islatilmasiyla iliskili sorunlari cozebilir Ruzgar turbinleri karbon elyaf malzemelerin kullaniminin artmasi ve maliyetinin dusurulmesi egiliminden de yararlanabilir Cam ve karbon elyaflari turbin kanat performansi icin bircok optimal kaliteye sahip olsa da bu mevcut dolgu maddelerinin bircok dezavantaji vardir bunlara yuksek dolgu fraksiyonunun agirlikca 10 70 yogunlugun artmasina ve siklikla neden olan mikroskobik kusurlara ve bosluklara neden olmasi ve erken kirilma da dahildir Son gelismeler polimer bazli nanokompozitleri guclendirmek icin karbon nanotuplerin CNT ler kullanimidir FRP yapilari icin bir matris olarak CNT ler elyaflar uzerinde buyutulebilir veya biriktirilebilir veya polimer recinelere eklenebilir Geleneksel mikro olcekli dolgu maddesi cam veya karbon elyaflari gibi yerine dolgu maddesi olarak nano olcekli CNT lerin kullanilmasi ozelliklerin cok dusuk dolgu iceriklerinde tipik olarak lt 5 agirlik onemli olcude degistirilebildigi CNT polimer nanokompozitler ile sonuclanir Cok az yogunluga sahiptirler ve polimer matrisin elastik modulunu mukavemetini ve kirilma toklugunu gelistirirler CNT lerin matrise eklenmesi ayni zamanda geleneksel FRP lerde problem olabilen tabakalar arasi catlaklarin yayilmasini da azaltir Kanat kaplamalarinda karbon nanoelyaflarin CNF ler kullanilmasiyla daha fazla gelisme mumkundur Col ortamlarinda onemli bir sorun kanatlarin on kenarlarinin ruzgarin tasidigi kum tarafindan asindirilmasidir ki bu da puruzlulugu artirir ve aerodinamik performansi azaltir Elyaf takviyeli polimerlerin partikul erozyon direnci metalik malzemeler ve elastomerler ile karsilastirildiginda azdir ve iyilestirilmelidir Kompozit yuzeyde cam elyafin CNF ile degistirilmesinin erozyon direncini buyuk olcude artirdigi gosterilmistir CNF lerin ayrica iyi elektriksel iletkenlik yildirim dusmeleri icin onemlidir yuksek sonumleme orani ve iyi darbe surtunme direnci sagladigi ispatlanmistir Bu ozellikler CNF bazli nano kagidi ruzgar turbini kanatlari icin olasi bir kaplama haline getirir Turbin kanatlari icin diger onemli bozulma kaynagi 25 yillik normal bir omurluk hizmet suresince bir dizi yildirim dusmesi sonucu beklenen yildirim hasaridir Yildirim carpmalarinin neden oldugu hasar araligi sadece laminat malzemenin yuzey seviyesinde yanmasi ve catlamasindan kanadi bir arada tutan yapistiricilarin tamamen ayrilmasina veya kanatta yirtilmaya kadar uzanir Yildirim carpmasi icerisindeki bakir kablolardan dolayi ozellikle yagmurlu havalarda kanat uclarina yildirim carpma gorulmesi cok yayginidir Ozellikle GFRP ler ve CFRP ler gibi iletken olmayan kanat malzemelerinde bununla mucadele etmenin en yaygin yontemi bu bilesenlerde hasar riskini ortadan kaldirmak icin tamamen kanatlari ve sanzimana ugramadan topraga kesintisiz yol saglayan yalnizca metalik iletkenli yildirim parafudurlar eklemektir Kanadin geri donusumu Kuresel Ruzgar Enerjisi Konseyi GWEC ruzgar enerjisinin 2020 yilina kadar dunyanin toplam enerji ihtiyacinin 15 7 sini ve 2030 yilina kadar 28 5 ini karsilayacagini tahmin etmektedir Kuresel ruzgar enerjisi uretimindeki bu carpici artis daha verimli ruzgar turbinlerinden olusan daha yeni ve daha buyuk bir filonun kurulmasini ve bunun sonucunda eskimis olanlarin devreden cikarilmasini gerektirecektir Avrupa Ruzgar Enerjisi Birligi tarafindan yapilan bir arastirmaya gore sadece 2010 yilinda ruzgar turbini endustrisi kanatlari uretmek icin 110 ila 140 kiloton kompozit tuketmistir Kanat malzemesinin cogu sonunda atik olarak sonuclanir ve bu miktardaki kompozit atigi barindirmak icin tek secenek geri donusumdur Tipik olarak cam elyaf takviyeli polimerler GFRP ler kanatdaki laminat malzemenin yaklasik 70 ini olusturur GFRP ler yakilmayi engeller ve yanmaz Bu nedenle geleneksel geri donusum yontemlerinin degistirilmesi gerekir Su anda tek tek elyaflarin geri kazanilip kazanilmayacagina bagli olarak ruzgar turbini kanatlarinda GFRP leri geri donusturmek icin birkac genel yontem vardir Mekanik Geri Donusum Bu yontem tek tek elyaflari geri kazanmaz Ilk islemler parcalama ezme veya frezelemeyi icerir Ezilmis parcalar daha sonra elyafca zengin ve recinece zengin parcalara ayrilir Bu artiklar nihayetinde yeni kompozitlere dolgu maddesi veya takviye olarak katilir Kimyasal Isleme Piroliz Kompozitlerin termal ayrismasi tek tek elyaflari geri kazanmak icin kullanilir Piroliz icin malzeme 500 C ye kadar oksijensiz ortamda isitilir boylece daha az agirlikli organik maddelere ve gaz urunlere ayrilmasina neden olur Cam elyaflar genellikle baslangic mukavemetlerinin 50 sini kaybedecek ve artik boyalar veya betondaki elyaf takviye uygulamalari icin asagi donusturulebilir Arastirmalar bu omur sonu seceneginin yaklasik 19 MJ kg a kadar geri kazanilabildigini gostermistir Bununla birlikte bu yontemin maliyeti nispeten yuksektir ve benzer mekanik on isleme gerektirir Ayrica gelecekteki buyuk olcekli ruzgar turbini kanadi geri donusumu ihtiyacini karsilamak icin henuz degistirilmemistir Kompozitlerin dogrudan yapisal geri donusumu Performans ozelliklerini azaltan veya yalnizca diger kompozitler icin dolgu gorevi goren kimyasal termal ve mekanik geri donusum surecleriyle iliskili verimsizlikler ve maliyetlerle mucadele etmek icin gelistirilmistir Bu yontemin genel fikri kompozitin oldugu gibi yeniden kullanilmasidir bu kompozit bilesenin kimyasal ozelliklerini degistirmeden diger uygulamalarda oldugu gibi kullanilabilen birkac parcaya bolunebildigi icin ozellikle daha buyuk kompozit malzemelerde elde edilebilir One start up Global Fiberglass Solutions kanatlari parcalama ve bunlari doseme ve duvarlarda kullanilan peletlere ve fiber levhalara preslemek icin bir yontemi oldugunu belirtmektedir Sirket kitanin en buyuk ruzgar ciftlikleri yogunluguna yakin Texas Sweetwater daki bir tesiste numune uretmeye basladi Iowa da ise baska bir operasyon planlamaktadir KuleKule yuksekligi Ruzgar hizlari yuzey aerodinamik suruklemesi kara veya su yuzeyleri tarafindan ve havanin viskozitesi nedeniyle daha yuksek irtifalarda artar Ruzgar kesimi adi verilen irtifa ile hizdaki degisim en cok yuzeye yakin yerlerde etkileyicidir Tipik olarak degisim ruzgar hizinin rakimin yedinci koku ile orantili olarak artacagini ongoren ruzgar profil guc kanununu izler Bir turbinin yuksekligini iki katina cikarmak beklenen ruzgar hizlarini 10 ve beklenen gucu 34 artirir Burkulmayi onlemek icin kule yuksekliginin iki katina cikarilmasi genellikle kulenin capinin iki katina ve malzeme miktarinin en az dort katina arttirilmasini gerektirir Gece vakti veya atmosfer duraganlastiginda yere yakin ruzgar hizi genellikle azalir ancak turbin gobegi yuksekliginde o kadar azalmaz veya hatta artabilir Sonucta ruzgar hizi daha coktur ve bir turbin 1 7 guc yasasindan beklenenden daha fazla guc uretir rakimi iki katina cikarmak ruzgar hizini 20 ila 60 artirabilir Duragan bir atmosfer yuzeyin isinimla sogumasindan kaynaklanir ve iliman iklimde yaygindir genellikle geceleri kismen acik bir gokyuzu oldugunda ortaya cikar Yuksek irtifada ruzgar kuvvetli oldugunda 10 metrelik ruzgar hizi yaklasik 6 ila 7 m s kararli atmosfer surtunme turbulansi nedeniyle bozulur ve atmosfer notr hale gelir Gunduz atmosferi ya notrdur genellikle kuvvetli ruzgarlar ve yogun bulutlarla birlikte net isima yoktur veya kararsizdir gunes tarafindan yerin isinmasi nedeniyle yukselen hava yuzunden Burada da yine 1 7 guc yasasi gecerlidir veya en azindan ruzgar profilinin iyi bir yaklasimidir Indiana 30 000 MW lik bir ruzgar kapasitesine sahip olarak derecelendirilmisti ancak beklenen turbin yuksekligini 50 metreden 70 metreye cikararak ruzgar kapasitesi tahmini 40 000 MW a yukseltildi ve 100 metrede bunun iki kati olabilir HAWT ler icin kanat uzunlugunun yaklasik iki uc kati kule yuksekligi pahali aktif bilesenlerin iyi kullanilmasi icin kule malzeme maliyetini dengeledigi bulunmustur Dokme yuk gemisinde tasinan ruzgar turbini kule bolumleri Yol olculerindeki kisitlamalar 4 3 m den daha buyuk capli olan kulelerin tasinmasini zorlastirir Isvec analizleri alt kanat ucunun agac tepelerinden en az 30 m yukarida olmasi gerektigini ancak daha uzun bir kulenin daha buyuk kule capi gerektirdigini gostermektedir 3 MW lik bir turbin 80 125 metre kule yukseklige ve yillik 5 000 MWh dan 7 700 MW saat e kadar guclere cikabilmektedir Silindir yerine birlestirilmis kabuklardan yapilan kule profili daha buyuk caplidir ama gene de tasinabilir TC civatali 100 prototip kulesi 18 mm doseme kabuklariyla Danimarka daki Hovsore ruzgar turbini test merkezinde kuruldu ve Siemens Nacelle ile Det Norske Veritas tarafindan sertifikalandirilip onaylandi Kabuk elemanlar standart 12 m nakliye konteynerlerinde sevk edilebilir ve haftada 2 kule bu sekilde yapilir 2003 yili itibariyla tipik modern ruzgar turbini tesislerinde yaklasik 65 m 210 fit yuksekliginde kuleler kullanilir Yukseklik vinclerin olup olmamasiyla sinirlidir Bu belirli mevcut vincle kismen kendi kendini kuran ruzgar turbinleri icin daha guclu ve daha sert ruzgarlara turbin yerlestiren daha uzun kulelere ve vinc olmadan kendi kendini kuran ruzgar turbinlerine imkan veren cesitli onerilere yol acmistir Kule malzemeleri Simdilerde ruzgar turbinlerinin cogu konik borulu celik kulelerle desteklenir Bu kuleler turbin agirliginin 30 65 ini olusturur ve bu nedenle kuleler turbin nakliye maliyetinin cogunlugudur Kulede daha hafif malzemelerin kullanilmasi ruzgar turbinlerinin genel nakliye ve yapim maliyetini azaltir ancak stabilitenin korunmasi gerekir Daha yuksek dereceli S500 celigi S335 celiginden standart yapi celigi 20 25 daha pahalidir ancak yuksek mukavemeti nedeniyle 30 daha az malzeme kullanilir Bu nedenle ruzgar turbini kulelerinin S500 celik ile degistirilmesi hem agirlikta hem de maliyette net tasarruf saglar Konik celik kulelerin bir diger dezavantaji da ruzgar turbin gereksinimlerini karsilayan 90 metreden daha uzun kulelerin insasinin zor olmasidir Yuksek performansli beton kule yuksekligini artirma ve kulelerin omrunu artirma potansiyeli gosterir Ongerilmeli beton ve celikten olusan bir melez 120 metrelik kule yuksekliginde standart celik boruya gore daha iyi performans gostermistir Beton ayni zamanda nakliye sirasinda celigin karsilastigi zorluklardan kacinarak kucuk onceden dokulmus kesitlerin sahada birlestirilmesine imkan verme avantaji da saglar Beton kulelerin bir dezavantaji celige kiyasla beton uretimi sirasinda daha yuksek CO2 emisyonlaridir Bununla birlikte beton kuleler ruzgar turbini omrunu iki katina cikarabiliyorsa genel cevresel fayda daha yuksek olmalidir Ahsap ruzgar turbini kuleleri icin bir malzeme olarak arastirilmaktadir Almanya da 1 5 MW lik bir turbini destekleyen 100 metre yuksekliginde bir kule insa edildi Ahsap kule bolmeli celik kabuk kulenin ayni nakliye avantajlarini paylasir ancak celik kaynagi tuketimi olmaz Elektrik sebekesine baglanti1939 daki ilkinden 1970 lerde degisken hizli sebekeye baglantili ruzgar turbinlerinin gelistirilmesine kadar tum sebekeye bagli ruzgar turbinleri sabit hizliydi 2003 e kadar tarihlerde sebekeye bagli neredeyse tum ruzgar turbinleri tam olarak sabit hizda senkron jeneratorler veya sabit hizin birkac yuzdesinde induksiyon jeneratorleri calisiyordu 2011 itibariyla bircok calisan ruzgar turbini sabit hizli induksiyon jeneratorleri FSIG kullanmaktadir 2011 itibariyla sebekeye bagli yeni ruzgar turbinlerinin cogu degisken hizli ruzgar turbinleridir bazisi da degisken hiz yapilandirmasindadir Ilk ruzgar turbini kontrol sistemleri ayni zamanda maksimum guc noktasi izleme olarak da adlandirilan en yuksek guc cekimi icin tasarlanmisti bunlar mevcut ruzgar kosullari altinda belirli bir ruzgar turbininden mumkun olan maksimum elektrik gucunu cekmeye calisirlar Daha yakin zamanli ruzgar turbini kontrol sistemleri asagidakileri iceren diger faydalari saglamak icin cogu durumda bilincli olarak mumkun olandan daha az elektrik gucunu alir donus gerektiginde daha fazla guc uretmek icin ertelenir ornegin baska jeneratorun aniden sebekeden dustugu durumlarda mevcut ruzgar kosullarinin destekledigi maksimum guce kadar Degisken hizli ruzgar turbinleri cok kisaca ruzgar enerjisinin bir kismini kinetik enerji olarak depolayarak daha hizli ruzgarin kisa ruzgarlari sirasinda hizlanarak ve daha sonra bu kinetik enerjiyi elektrik enerjisine donusturerek yavaslayarak mevcut ruzgar kosullarinin destekleyebileceginden daha fazla guc uretebilir ya baska bir yerde daha fazla guce ihtiyac duyuldugunda ya da ruzgarda kisa durgunluklar sirasinda ya da her ikisi sebekedeki sonumleme elektrik eszamansiz rezonanslar kuledeki mekanik rezonanslari sonumleme Ruzgar turbinindeki jenerator alternatif akim AC elektrik uretir Bazi turbinler sebekenin frekansini ve fazini eslestirmek icin AC yi redresorle dogru akima DC ve ardindan invertorle tekrar AC ye donusturen bir AC AC donusturucuyu calistirir Ancak buyuk modern turbinlerde en yaygin yontem elektrik sebekesine dogrudan bagli cift beslemeli bir enduksiyon jeneratoru kullanmaktir Sabit miknatisli senkron jeneratoru sebekeye baglamak icin kullanisli bir teknik arka arkaya donusturucu kullanmaktir Ayrica sebekeye baglantida birlik guc faktorunu saglamak icin kontrol semalarimiz olabilir Bu sekilde ruzgar turbini enduksiyon makinelerini kullanan ruzgar turbinlerinde en yaygin sorun olan reaktif gucu tuketmez Bu daha kararli bir guc sistemine yol acar Ayrica farkli kontrol semalari ile sabit miknatisli senkron jeneratorlu bir ruzgar turbini reaktif guc saglayabilir veya tuketebilir Bu nedenle guc sistemlerinin kararliligina yardimci olmak icin dinamik bir kapasitor induktor grubu olarak calisabilir Sebeke Tarafi Denetleyici Tasarimi Yukarida birlik guc faktorune ulasmak icin kontrol semasi verilmistir Reaktif guc ayarlamasi esit guc faktoru ile calismayi saglamak icin diger deyisle Qizgara 0 PI kontrolorunden olusur Kararli durumda IdNref 0 IdN in sifira ulasacak sekilde ayarlanmasi gereklidir Sebeke tarafi donusturucunun ve kademeli PI kontrolor dongulerinin tam sistemini sagdaki sekilde gorebiliriz InsaatRuzgar turbini kullanimi arttikca bu turbinlerin planlanmasina ve insasina yardimci olan sirketler de artmaktadir Cogu zaman turbin parcalari deniz veya demiryolu ile ve daha sonra kamyonla kurulum sahasina gonderilir Ilgili bilesenlerin buyuk boyutlu oldugundan sirketlerin genellikle nakliye izinleri almalari ve secilen kamyon yolunun ust gecitler kopruler ve dar yollar gibi olasi engellerden arindirilmis olmalarini saglamalari gerekir Kesif ekipleri olarak bilinen bu gruplar sorunlu yollari belirleyecek gerekirse agaclari kestirecek ve elektrik direklerinin yerini degistirmek icin bir yil oncesine kadar kesif yapacaklardir Turbin kanatlari boyut olarak artmaya devam etmekte bazen daha once kullanilan yollar daha buyuk bir kanada izin vermeyebileceginden bazen yeni lojistik planlari gerektirmektedir Schnabel romorklari olarak bilinen ozel araclar turbin bolumlerini yuklemek ve tasimak icin ozel olarak tasarlanmistir kule bolumleri vinc olmadan yuklenebilir ve romorkun arka ucu yonlendirilebilir boylece daha kolay manevra yapilir Suruculer ozel olarak egitilmelidir Temeller Ruzgar turbininin temelleri Dogalari geregi ruzgar turbinleri cok uzun ince yapilardir bu temellerin yapisal tasarimi dusunuldugunde bir takim sorunlara neden olabilir Geleneksel bir muhendislik yapisinin temelleri esas olarak dikey yuku olu agirlik zemine aktarmak icin tasarlanir bu genellikle nispeten karmasik olmayan bir duzenlemenin kullanilmasina imkan verir Bununla birlikte ruzgar turbinlerinde ruzgarin kulenin tepesindeki rotorla etkilesiminin kuvveti ruzgar turbininin devrilmesi icin guclu bir egilim yaratir Bu yukleme rejimi ruzgar turbininin temellerine buyuk moment yukleri uygulanmasina neden olur Sonuc olarak temelin bu devrilme egilimine direnmesini saglamak icin temeller tasarlanirken buyuk dikkat gosterilmelidir Acik deniz ruzgar turbinleri icin en yaygin temellerden birisi kazik capinin 5 6 kati derinlige kadar deniz tabanina cakilan tek buyuk capli 4 6 metre celik boru seklindeki celik kazikli monopildir Topragin yapismasi ve kazikla toprak arasindaki surtunme ruzgar turbini icin gerekli yapisal destegi saglar Karadaki turbinlerinde en yaygin temel turu turbin yuklerine dayanmasi icin genis bir alana yayilan buyuk beton kutlesinin kullanildigi yercekimi temelidir Ruzgar turbini boyutu ve tipi sahadaki ruzgar ve toprak kosullari temelin tasariminda belirleyici faktorlerdir MaliyetlerLiftra Blade Dragon ruzgar turbin gobegine kanat takiyor Modern ruzgar turbini karmasik ve butun bir sistemdir Maliyetin ve agirligin cogunlugunu yapisal elemanlar olusturur Yapinin tum parcalari degisken yuk ve cevre kosullari altinda ucuz hafif dayanikli ve uretilebilir olmalidir Daha az arizali daha az bakim gerektiren turbin sistemleri daha hafiftir ve daha uzun omurlu olmalari ruzgar enerjisi maliyetini dusurur Bunu basarmanin bir yolu Atkinson Surdurulebilir Gelecek Merkezi tarafindan desteklenen universiteler sanayi ve hukumetten kurulu arastirma koalisyonunun 2011 raporuna gore iyi belgelenmis onayli analiz kodlarini uygulamaktir Modern turbinin ana parcalarinin maliyet yuzdeleri toplamdaki yuzdeleri soyle olabilir kule 22 kanatlar 18 sanziman 14 jenerator 8 Tasarim ozellikleriRuzgar turbini icin tasarim ozellikleri guc egrisini ve garantili kullanilabilirliligi kapsar Ruzgar kaynagi degerlendirmesinden saglanan verilerle ticari uygulanabilirligi hesaplamak mumkundur Tipik calisma sicaklik araligi 20 ila 40 C 4 ila 104 F arasindadir Asiri iklim kosullari olan bolgelerde Ic Mogolistan veya Rajasthan gibi belirli soguk ve sicak hava uyarlamalari gereklidir Ruzgar turbinleri IEC 61400 standartlarina gore tasarlanip dogrulanabilir RDS PP Enerji Santralleri icin Referans Tanimlama Sistemi ruzgar turbini bilesenlerinin yapilandirilmis hiyerarsisini olusturmak icin dunyada cok kullanilan standart bir sistemdir Bu turbin bakim ve isletme maliyetini hesaplamayi kolaylastirir ve turbin yapiminin tum asamalarinda kullanilir Dusuk sicaklikKamu olcegindeki ruzgar turbini jeneratorlerinin 20 C asagisi sicakliklarda calisan alanlarda uygulanan minimum sicaklik calisma sinirlari vardir Ruzgar turbinleri buz birikimine karsi korunmalidir Anemometre hatali okuyabilir ve bazi turbin kontrol tasarimlarinda asiri yapi yuklerine ve hasara neden olabilir Bazi turbin ureticileri dahili isiticilar farkli yaglayicilar ve yapisal elemanlar icin farkli alasimlar iceren yuzde birkac ek maliyetle dusuk sicaklik paketleri sunar Dusuk sicaklik araligi dusuk ruzgar kosuluyla birlestirilirse ruzgar turbini dahili isitma icin nominal gucunun yuzde birkacina esdeger harici bir guc kaynagina gerek duyar Ornegin Kanada Manitoba daki St Leon Ruzgar Ciftligi nin toplam puani 99 MW dir ve 30 C asagisindaki sicakliklar icin yilda birkac gun istasyon hizmet gucunun 3 MW kadarina kapasitenin yaklasik 3 u gerek duyacagi tahmin edilmektedir Bu faktor soguk iklimlerde ruzgar turbini isletiminin ekonomisini etkiler Ayrica bakinizFircasiz sargi rotor iki kat beslemeli elektrikli makinesi Yuzen ruzgar turbini Dikey eksenli ruzgar turbini Ruzgar turbini aerodinamigi Yenilenebilir enerjide bakir bolum Ruzgar Alisilmadik ruzgar turbinleriKaynakca a b PDF UK Department for Business Enterprise amp Regulatory Reform 5 Subat 2009 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 29 Aralik 2007 30 Nisan 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 18 Mart 2017 a b c d e PDF Cornell University 27 Temmuz 2011 8 Aralik 2017 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 22 Agustos 2011 Vestas scales up to 4 2MW 22 Haziran 2017 22 Haziran 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Eylul 2017 Arsivlenmis kopya 31 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Arsivlenmis kopya 5 Eylul 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Active Load Control Techniques for Wind Turbines PDF Sandia National Laboratory 2008 17 Ocak 2009 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 13 Eylul 2009 apps2 eere energy gov 11 Aralik 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Subat 2017 apps2 eere energy gov 7 Mayis 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Subat 2017 Sagrillo 2010 PDF Windletter 29 1 26 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 19 Aralik 2011 Offshore Wind Industry Ingilizce 9 Haziran 2017 7 Temmuz 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Ocak 2018 UK built half of Europe s offshore wind power in 2017 9 Kasim 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Guardian U S Department of Energy 23 Subat 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Subat 2017 machinedesign com 19 Haziran 2014 23 Haziran 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Navid Goudarzi Haziran 2013 A Review on the Development of the Wind Turbine Generators across the World International Journal of Dynamics and Control Springer 1 2 192 202 G Bywaters P Mattila D Costin J Stowell V John S Hoskins J Lynch T Cole A Cate C Badger and B Freeman Ekim 2007 Northern Power NW 1500 Direct Drive Generator PDF National Renewable Energy Laboratory Subcontract Report NREL SR 500 40177 iii 19 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 20 Agustos 2020 www reliawind eu 28 Mayis 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Agustos 2020 Chu Steven Critical Materials Strategy olu kirik baglanti United States Department of Energy December 2011 Accessed 23 December 2011 Hau Erich Wind Turbines Fundamentals Technologies Application Economics p142 Springer Science amp Business Media 26 feb 2013 3642271510 Enercon s direct drive evolution 2 Subat 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Subat 2017 Jamieson Peter Innovation in Wind Turbine Design sec11 1 John Wiley amp Sons 5 July 2011 Accessed 26 February 2012 1 119 97545 X Wind Energy Handbook Second Edition Burton Wiley Online Library Ingilizce 2011 doi 10 1002 9781119992714 ISBN 9781119992714 Patent US5876181 Multi unit rotor blade system integrated wind turbine Google Patents 3 Kasim 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Kasim 2013 Eric Hau ed Wind Turbines Fundamentals Technologies Applications Economics 2nd Edition Springer 2006 3 540 24240 6 page 121 2 5 2 75 3 0MW Series Wind Turbine Generator 24 Eylul 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ming Yang Accessed 22 November 2013 4c Zhuhai 4 Ocak 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c d e Ma 2014 Perspectives of carbon nanotubes polymer nanocomposites for wind blade materials In 30 651 660 Arsivlenmis kopya PDF 2 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Wind Turbine Operation in Electric Power Systems Advanced Modeling Power Systems Berlin Springer 2003 ISBN 978 3 540 40340 1 Windpower Engineering 10 Mayis 2011 17 Mayis 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 22 Agustos 2011 Craig S Collier 1 Ekim 2010 From Aircraft Wings to Wind Turbine Blades NASA Software Comes Back to Earth with Green Energy Applications NASA Tech Briefs 1 Ekim 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Agustos 2011 Nordex secures first N131 3000 in Finland 24 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde In Retrieved 22 February 2015 Weltgrosste Offshore Turbine errichtet 25 Nisan 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde In Erneuerbare Energien Das Magazin Retrieved 22 February 2015 a b c Griffin Dayton A 2003 Alternative Composite Materials for Megawatt Scale Wind Turbine Blades Design Considerations and Recommended Testing Journal of Solar Energy Engineering 125 4 515 Ronold 2000 Reliability based design of wind turbine rotor blades against failure in ultimate loading Engineering Structures 22 6 565 574 doi 10 1016 s0141 0296 99 00014 0 Bassyouni 2013 Materials selection strategy and surface treatment of polymer composites for wind turbine blades fabrication Polymers amp Polymer Composites 21 463 471 Aerodynamic and Performance Measurements on a SWT 2 3 101 Wind Turbine PDF WINDPOWER 2011 National Renewable Energy Laboratory 22 25 Mayis 2011 s 1 28 Aralik 2013 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 14 Ekim 2013 Christou P 2007 Advanced materials for turbine blade manufacture Reinforced Plastics 51 4 22 doi 10 1016 S0034 3617 07 70148 0 Zhang 2013 Enhancing particle erosion resistance of glass reinforced polymeric composites using carbon nanofiber based nano paper coatings Journal of Applied Polymer Science 129 4 1875 1881 doi 10 1002 app 38899 Liang 2011 Development of multifunctional nanocomposite coatings for wind turbine blades Ceramic Transactions 224 325 336 Mishnaevsky 9 Kasim 2017 Materials for Wind Turbine Blades An Overview Materials 10 11 1285 doi 10 3390 ma10111285 PMC 5706232 2 PMID 29120396 How to Protect a Wind Turbine From Lightning U S DEPARTMENT OF ENERGY Conservation and Renewable Energy Wind Energy Technology Division 1983 ss 91 97 GLOBAL WIND ENERGY OUTLOOK 2008 GWEC www gwec net 15 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Kasim 2016 PDF 8 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Duflou 1 Nisan 2012 Do fiber reinforced polymer composites provide environmentally benign alternatives A life cycle assessment based study MRS Bulletin 37 4 374 382 doi 10 1557 mrs 2012 33 ISSN 1938 1425 28 Mart 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Pickering 1 Agustos 2006 Recycling technologies for thermoset composite materials current status Composites Part A Applied Science and Manufacturing The 2nd International Conference Advanced Polymer Composites for Structural Applications in Construction 37 8 1206 1215 doi 10 1016 j compositesa 2005 05 030 www appropedia org 12 Subat 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Kasim 2016 Duflou 1 Nisan 2012 Do fiber reinforced polymer composites provide environmentally benign alternatives A life cycle assessment based study MRS Bulletin 37 4 374 382 doi 10 1557 mrs 2012 33 ISSN 1938 1425 10 Aralik 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2020 12 Nisan 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Asmatulu Subat 2013 Recycling of fiber reinforced composites and direct structural composite recycling concept Journal of Composite Materials 48 5 13 14 doi 10 1177 0021998313476325 Wind Turbine Blades Can t Be Recycled So They re Piling Up in Landfills 5 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Indianacleanpower org 7 Agustos 2013 9 Subat 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Kasim 2013 Wittrup Sanne Ny type vindmolletarn samles af lameller 22 Eylul 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde 29 October 2011 Accessed 12 May 2013 Lund Morten Robotter bag dansk succes med vindmolletarne 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde 12 May 2013 Accessed 12 May 2013 WindPACT Turbine Design Scaling Studies Technical Area 3 Self Erecting Tower and Nacelle Feasibility 2 Subat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2001 R D Fredrickson A self erecting method for wind turbines 2 Subat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2003 Nic Sharpley What s holding up tower technology 2 Subat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2013 Self Erecting Wind Turbine Designed for Remote Sites 2 Subat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2002 Ancona Dan and Jim McVeigh 2011 Wind Turbine Materials and Manufacturing Fact Sheet Princeton Energy Resources International LLC 19 Aug 2001 Web 21 Oct 2015 lt http www perihq com documents WindTurbine MaterialsandManufacturing FactSheet pdf 20 Eylul 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde gt Quilligan 2012 Fragility analysis of steel and concrete wind turbine towers Engineering Structures 36 270 282 doi 10 1016 j engstruct 2011 12 013 PDF 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 22 Ekim 2015 Levitan Dave Too Tall for Steel Engineers Look to Concrete to Take Wind Turbine Design to New Heights IEEE Spectrum 16 May 2013 Web 21 Oct 2015 lt https spectrum ieee org energywise green tech wind too tall for steel engineers look to concrete to take wind turbine design to new heights 12 Kasim 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde gt RICHARDSON JAKE 99 Natural Timber Tower for Wind Turbines 23 Haziran 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Clean Technica 18 October 2012 Retrieved 13 November 2012 P W Carlin A S Laxson and E B Muljadi The History and State of the Art of Variable Speed wind Turbine Technology 13 Temmuz 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2003 p 130 131 Murthy 2007 A Comparative Study of Fixed Speed and Variable Speed Wind Energy Conversion Systems Feeding the Grid 2007 7th International Conference on Power Electronics and Drive Systems doi 10 1109 PEDS 2007 4487785 20 Mart 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Caliao 2011 Dynamic modelling and control of fully rated converter wind turbines Renewable Energy 36 8 2287 2297 doi 10 1016 j renene 2010 12 025 E Muljadi and C P Butterfield Pitch Controlled Variable Speed Wind Turbine Generation 8 Mayis 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde 1999 Ewais 2012 Influence of Fully Rated Converter based wind turbines on SSR IEEE PES Innovative Smart Grid Technologies doi 10 1109 ISGT Asia 2012 6303160 20 Mart 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2020 Mate Jelavic Nedjeljko Peric Ivan Petrovic Damping of Wind Turbine Tower Oscillations through Rotor Speed Control 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2007 A Rodriguez T C E Carcangiu I Pineda T Fischer B Kuhnle M Scheu M Martin Wind Turbine Structural Damping Control for Tower Load Reduction 18 Kasim 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2011 DOI 10 1007 978 1 4419 9316 8 12 Freight Waves 27 Agustos 2019 28 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 29 Agustos 2019 Lombardi D 2010 Long Term Performance of Mono pile Supported Offshore Wind Turbines Bristol University of Bristol Cox J A amp Jones C 2010 Long Term Performance of Suction Caisson Supported Offshore Wind Turbines Bristol University of Bristol Wind Turbine Foundations Londra ICE Publishing 2018 ss 3 24 ISBN 9780727763969 23 Eylul 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2020 PDF Iowa State 12 Temmuz 2018 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 21 Agustos 2018 State of Green 21 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 13 Aralik 2012 3 Subat 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 13 Aralik 2012 Budny Rob Bearing Failures Cause Serious Problems for Wind Turbines but There Are Solutions 2 Eylul 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Machine Design Magazine 26 June 2014 Jamieson Peter Innovation in Wind Turbine Design p155 John Wiley amp Sons 7 July 2011 Accessed 26 February 2012 0 470 69981 7 Jamieson Peter Innovation in Wind Turbine Design sec9 1 John Wiley amp Sons 7 July 2011 Accessed 26 February 2012 1 119 97612 X International Standard IEC 61400 1 Third Edition 19 Eylul 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde International Electrotechnical Commission August 2005 Accessed 12 March 2011 Keel Solution Ingilizce 9 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Temmuz 2019 Konuyla ilgili yayinlarRobert Gasch Jochen Twele ed Wind power plants Fundamentals design construction and operation Springer 2012 978 3 642 22937 4 Wind Power Renewable Energy for Home Farm and Business second Chelsea Green Publishing Company 2004 ISBN 978 1 931498 14 2 Wind Power Renewable Energy for Home Farm and Business second Chelsea Green Publishing Company 2004 ISBN 978 1 931498 14 2 Wind Power Renewable Energy for Home Farm and Business second Chelsea Green Publishing Company 2004 ISBN 978 1 931498 14 2 Erich Hau Wind turbines fundamentals technologies application economics Springer 2013 978 3 642 27150 2 Google Kitaplar da onizleme Siegfried Heier Grid integration of wind energy conversion systems Wiley 2006 978 0 470 86899 7 Peter Jamieson Innovation in Wind Turbine Design Wiley amp Sons Wiley amp Sons 2011 978 0 470 69981 2 David Spera ed Wind Turbine Technology Fundamental Concepts in Wind Turbine Engineering Ikinci Baski 2009 ASME Press 9780791802601 Alois Schaffarczyk ed Understanding wind power technology Wiley amp Sons 2014 978 1 118 64751 6 Wind Power Generation and Wind Turbine Design WIT Press 2010 ISBN 978 1 84564 205 1 Wind Power Generation and Wind Turbine Design WIT Press 2010 ISBN 978 1 84564 205 1 Wind Power Generation and Wind Turbine Design WIT Press 2010 ISBN 978 1 84564 205 1 Hermann Josef Wagner Jyotirmay Mathur Introduction to wind energy systems Basics technology and operation Springer 2013 978 3 642 32975 3Dis baglantilarAcik Deniz Ruzgar Turbinleri Turbinlerin Kurulumu ve Isletilmesi 1 Agustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Enerji Bolumu Enerji Verimliligi ve Yenilenebilir Enerji28 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ruzgar turbini nasil yapilir 11 Agustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde