Abdullah Hilmi Tunalı (28 Ağustos 1871 - 26 Temmuz 1928), Türk siyasetçi. Meclis-i Mebûsan üyesi ve TBMM I., II. III. Dönem vekili.
Tunalı Hilmi | |
---|---|
Tunalı Hilmi | |
Doğum | 28 Ağustos 1871 Eskicuma, Osmanlı Devleti |
Ölüm | 26 Temmuz 1928 (56 yaşında) Ankara, Türkiye |
Defin yeri | Cebeci Asri Mezarlığı, Ankara |
Meslek | Siyasetçi, diplomat, yazar |
Ödüller | |
Vikisöz'de Tunalı Hilmi Bey ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
Jön Türk ve Türkçülük hareketinin önde gelen isimleri arasında bulunan bir siyaset ve devlet adamıdır. Milletvekilliği sırasında, ilerideki Atatürk devrimlerine kaynaklık eden ilerici kanun teklifi ve önergeleri vermiş bir yenilikçidir. Öz Türkçenin kullanılmasının yanı sıra kadın, köylü ve işçi haklarının savunuculuğunu yapmıştır.
Yaşamı
1871'de, bugün Bulgaristan sınırları içinde bulunan Eskicuma'da doğdu. Annesi Hacıabdullah ailesinden Rukiye Hanım, babası Kantarcıoğulları ailesinden tütün fabrikası sahibi ve reji tütün eksperi İsmail Efendi'dir.1877 Osmanlı Rus savaşı nedeniyle ailesiyle birlikte İstanbul'a göç etti.
Öğrencilik Yılları
“Vilayet sertahsildarı” olan babasının görevi nedeniyle ilk ve orta öğrenimini Anadolu’nun değişik yerlerinde tamamladıktan sonra Fatih Askeri Rüşdiyesi'ni bitirip Kuleli Askeri Tıbbiye İdadisi’ne kaydoldu. II. Abdülhamit yönetimine karşı gizli cemiyetlerin yoğunlaştığı bu dönemde el yazısıyla "Teşvik" adlı haftalık gazeteyi çıkardı ve yönetim aleyhine yazılar yazdı. Bir jurnal onu ele verdiyse de gazeteleri yaktığı için aleyhinde delili bulunamadı ve hakkında işlem yapılmadı.
Öğrenimini Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane'de sürdürdü. Bu okulda, daha sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti ile birleşen Mektepliler Cemiyet-i Hafiyesi'ni kurdu. Bu arada Paris’te bulunan Ahmet Verdani’ye para göndermesi nedeniyle tutuklandı; bir süre sonra af ile serbest kaldı.
Üyesi olduğu İttihad-i Osmani Cemiyeti’nin önde gelenleri hakkında 1895 yılında sürgün kararı alınınca bazı üyeler sürgüne gitti; bazıları bu karara uymayarak yurtdışına kaçtı. Tıbbiyenin son sınıfında olan Tunalı Hilmi de ülkeden kaçarak İsviçre'nin Cenevre kentine yerleşti (1895).
Cenevre yılları
Tıp eğitimi yarım kalan Tunalı Hilmi, öğrenimine Cenevre Üniversitesi pedagoji bölümünde devam etti. Artık İstanbul’daki İttihad-i Osmani Cemiyeti ile Avrupa’daki Jön Türkler “İttihat ve Terakki Cemiyeti” adı altında birleşmişti. Tunalı Hilmi, Cemiyetin Cenevre şubesini kurdu.
İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin 1896 yılında gerçekleşen olağanüstü toplantısında başkan seçilen Mizancı Murat, 1897’de hareketin merkezini Cenevre’ye taşıdı. Tunalı Hilmi, Mizancı Murat’ın çıkardığı Mizan gazetesine ve Paris şubesini yöneten Ahmed Rıza Bey'in çıkardığı Meşveret düzenli yazılar yazdı; Jön Türklerin amaç ve hedeflerini açıklayan "Hutbe" adlı broşürleri yayımladı. Ayrıca Avrupa’da eğitim gören Türk öğrencilere yardımcı olmak amacıyla “Osmanlı Talebe Cemiyeti”’ni kurdu ve “Avrupa’da Tahsil” adında bir kılavuz kitap yayınladı.
Juliette adında İsviçreli bir hanım ile evlenen Hilmi Bey’in bu evliliğinden Sevda (1902-1958) adında bir kızı, İnsan adında bir oğlu dünyaya geldi.
Padişahın görevlendirdiği Ahmet Celalettin Paşa 1896’da Cenevre’ye gelmiş ve Jön Türkleri İstanbul’a dönmeye ve padişaha bağlı kalmayı çağırmıştı. Paşa’nın “Hutbe” kitapçıklarını ve gazete kalıplarını satın alma teklifini kabul eden Tunalı Hilmi, aldığı para ile çalışmalarını sürdürdü ve 1896’da İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin içinde özel bir şube olan “Osmanlı İhtilal Fırkası”’nı kurdu.
Silahlı eylemle mücadele taraftarı olan Osmanlı İhtilal Fırkası’nın çalışmaları Jön Türk çevrelerinde yeni örgütlenmeler oluşmasını hızlandırdı. Bu örgütler 1897’de bir ihbar sonucu ortaya çıkınca İstanbul’daki 78 Jön Türkü Trablusgarp’a sürgüne gönderen Sultan Abdülhamit, Avrupa’daki Jön Türklerle görüşmesi için Celalettin Paşa’yı yeniden Cenevre’ye gönderdi. Cemiyet Başkanı Mizancı Murat, bu defa cemiyetten istifa edip İstanbul’a dönmek konusunda ikna olmuştu. Mizancı Murat’ın istifası üzerine cemiyetin genel sekreterliğini üstlenen Tunalı Hilmi, Paşa’yı bu örgütlerle bir ilgisi olmadığına ikna etti ve Hutbe’nin satışından kalan parayı aldı; bu parayla 1 Ocak 1897’de "Osmanlı Gazetesi"’ni çıkardı.İshak Sükûti ve Abdullah Cevdet ile birlikte çıkardığı bu gazetede Türkçü, milliyetçi, cumhuriyetçi fikirlere yer verildi. Abdülhamit, yönetimin aleyhine yayınlarını durdurması konusunda görüşme için bu defa Paris sefiri Münir Paşa’yı gönderdi ise de Hilmi Bey buluşmayı reddetti.
Ailesine yapılan baskılar
Hilmi Bey’in direnişini kırabilmek için babası İsmail Efendi tutuklandı ve sürgün olarak gönderildiği Musul’da 1899 yılında öldü. Kardeşlerinden Faik Bey askerlikten ihraç edildi ve babasının sürgün yıllarını paylaştı. Ortanca kardeşi Şükrü Bey önce Bağdat’a sonra Basra’ya sürüldü ve orada yoksulluk içinde can verdi. Büyük kardeşi Fehmi Bey baskıdan kurtulmak için önce Bulgaristan’a sonra ABD’ye kaçtı; bir süre New York- Chicago demiryolu hattında işçi olarak çalıştıktan sonra tekrar Bulgaristan’a döndü.
Jön Türk Kongresi girişimi
Ailesine el uzatılması karşısında kini daha da büyüyen Tunalı Hilmi, 1898'de İttihat ve Terakki Cemiyeti müfettişi olarak Mısır'a gitti ve cemiyetin Kahire şubesini örgütledi. Kahire’de “Hak” isimli bir gazete çıkardı. Cemiyetin içinde bir kongre düzenlenmesi fikrini öne attı ve hazırlıklar için 1900 yılında Paris’e döndü; Hutbe kitapçıklarını yeniden yayımlamaya başladı. Kongre girişimi, Jön Türk ileri gelenleri tarafından kabul görmeyince sonuçsuz kaldı.
Madrid yılları
Jön Türklerin çoğu 1899'da sarayla uzlaşmıştı. Bu durum karşısında Tunalı Hilmi Bey ve arkadaşları da hareketlerinin finansmanını sağlamak üzere Abdülhamit ile kâğıt üstüne kalan bir anlaşma yapma yoluna gitti. “Osmanlı Gazetesi"’nin yayının durdurulması karşılığında devlet görevlerinde yer almayı kabul ettiler.İshak Sükûti devletin Roma, Abdullah Cevdet Viyana elçiliğine doktor olarak atandıktan sonra; kendisi de Madrid elçi katipliğine atandı (1900).
Memuriyeti sırasında “İntikamcı Yeni Osmanlılar Cemiyeti”’nin kurulması ve “İntikam” adlı bir gazetenin çıkarılması için Ali Fahri (Ağababa) Bey’e destek verdi. Atina ve Cenevre’ye giderek cemiyet üyelerinin tutuklanmasına sebep olan kimselere suikast girişimi düzenlenmesi için ve hutbelerinin Cenevre’de yayımlanmasını sağlamak için uğraştı. Faaliyetleri istibdat yönetimi tarafından öğrenilince elçilikteki görevinden alındı.
Ali Fahri Bey ile birlikte Paris’te 4 Şubat 1902’de I. Jön Türk Kongresi’nin toplanmasını organize etti. I. Jön Türk Kongresi’nden sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin ikiye bölünmesi ile sonuçlanınca artık cemiyet içinde aktif bir rol üstlenmedi.
Mısır yılları
1904'te Mısır'a gitti; Muhtelit (Karma) mahkemede çalıştı, "Kanun-ı Esasi" ve "Hak" gazetelerine yazdı. Yeni eserler kaleme almakla meşgul oldu.
II. Meşrutiyet ve İstanbul’a dönüş
Hilmi Bey, II. Abdülhamit’in tahttan indirilmesinden sonra yurda döndü; sağ kalan kardeşleri ile İstanbul’da buluştu. Başta "İnkılâp" olmak üzere çeşitli yayın organlarında yazıları yayımlandı.
1916'ya değin Karadeniz Ereğlisi, Silivri, Bayburt, Ordu, Beykoz ve Gemlik’te kaymakamlık yaptı; daha sonra savaş nedeniyle ülkeye göç eden ve sığınanların durumlarını denetlemek ve düzenlemekle görevlendirildi. Bu görevi 1919’a kadar sürdürdü.
Meclis-i Mebusan üyeliği
1919 yılında yapılan seçimlerde Bolu mebusu olarak Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı'na girdi. 1920’de İstanbul'un İtilaf Kuvvetleri tarafından işgal edilip meclis çalışamaz hale gelince Anadolu'ya geçti.
TBMM milletvekilliği
TBMM'ye Bolu milletvekili olarak katıldı. 'nın bastırılmasında ve Karadeniz Ereğlisi'ni işgal etmek isteyen Fransızlara karşı direnişin örgütlenmesinde görev aldı. Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nun (1921) hazırlık komisyonunda bulundu.
İşçilerin, özellikle Ereğli maden işçilerinin sosyal ve hukuki haklarının verilmesi, çalışma şartlarının iyileştirilmesi için pek çok soru önergesi verip konunun takipçisi olan Hilmi Bey, 1923 ve 1927 seçimlerinde Zonguldak milletvekili olarak yeniden meclise girdi.
Henüz 1923 yılında, meclisten tepki almasına rağmen meclis kürsüsünden kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmasını, Hanım Paşa görmek istediğini bildiren Tunalı Hilmi aynı zamanda Türkçenin özleştirilmesine ve önemine birçok defa gerek TBMM kürsüsünde gerekse yazılarıyla dikkatleri çekmiştir. Getirdiği kanun teklifi ve önergelerinin çoğu yaşadığı dönemin çok ilerisinde yenilikler getirmesi nedeniyle kabul edilmemiş olsa da daha sonra yapılacak Atatürk devrimlerine kaynaklık etmiştir.
Ölümü
1928 yılında tüberküloz hastalığına yakalanıp İstanbul Şişli Etfal Hastanesi’ne yatan Hilmi Bey, birkaç ay süren ve sonuç vermeyen tedavinin ardından 26 Temmuz 1928’de İstanbul'da hayatını kaybetti. İstanbul’da Maçka Mezarlığı’na defnedilen cenazesi daha sonra Ankara’ya getirildi ve Cebeci Asri Mezarlığı’na defnedildi.
İsmi, Ankara'nın Tunalı Hilmi Caddesi ile yaşamaktadır.
Eserleri
- Un projet d'organisation de la souverainete du peuple en Turqie (Türkiye'de halk hakimliği(düzen) Bir şart-Bir dilek, 1904) adıyla yayımladığı ayrıntılı anayasaya tasarısı. (Bu çalışması Fransızcasından çevrilerek Tarih ve Toplum dergisinde "Tunalı Hilmi'nin Halk Hakimiyeti Risalesi ve Anayasa Tasarısı" adı altında yayımlandı.(Mart 1984, sayı 3) )
- Evvel ve Ahir
- Makedonya Mazisi
- Hâl
- İstikbal(1898)
- Peşte'de Reşid Efendi (1899)
- Rezalet yine İspanya'da (1900)
- Kongre, Cevapları-Cevabımız(1901)
- Kongre Nedir, Nasıl Olmalıdır?(1901)
- Bir Dilek (1902)
- Memiş Çavuş Büyük Millet Meclisinde (1923)
Kaynakça
Wikimedia Commons'ta Tunalı Hilmi ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- ^ "TBMM Albümü 1. Cilt (1920-1950)" (PDF). TBMM Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü. 6 Şubat 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 17 Aralık 2021.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n . 18 Mayıs 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2011.
- ^ a b c d e f g (PDF). 22 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2011.
- ^ . 19 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2011.
- ^ a b . 31 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2011.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Abdullah Hilmi Tunali 28 Agustos 1871 26 Temmuz 1928 Turk siyasetci Meclis i Mebusan uyesi ve TBMM I II III Donem vekili Tunali HilmiTunali HilmiDogum28 Agustos 1871 Eskicuma Osmanli DevletiOlum26 Temmuz 1928 56 yasinda Ankara TurkiyeDefin yeriCebeci Asri Mezarligi AnkaraMeslekSiyasetci diplomat yazarOdullerVikisoz de Tunali Hilmi Bey ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Jon Turk ve Turkculuk hareketinin onde gelen isimleri arasinda bulunan bir siyaset ve devlet adamidir Milletvekilligi sirasinda ilerideki Ataturk devrimlerine kaynaklik eden ilerici kanun teklifi ve onergeleri vermis bir yenilikcidir Oz Turkcenin kullanilmasinin yani sira kadin koylu ve isci haklarinin savunuculugunu yapmistir Yasami1871 de bugun Bulgaristan sinirlari icinde bulunan Eskicuma da dogdu Annesi Haciabdullah ailesinden Rukiye Hanim babasi Kantarciogullari ailesinden tutun fabrikasi sahibi ve reji tutun eksperi Ismail Efendi dir 1877 Osmanli Rus savasi nedeniyle ailesiyle birlikte Istanbul a goc etti Ogrencilik Yillari Vilayet sertahsildari olan babasinin gorevi nedeniyle ilk ve orta ogrenimini Anadolu nun degisik yerlerinde tamamladiktan sonra Fatih Askeri Rusdiyesi ni bitirip Kuleli Askeri Tibbiye Idadisi ne kaydoldu II Abdulhamit yonetimine karsi gizli cemiyetlerin yogunlastigi bu donemde el yazisiyla Tesvik adli haftalik gazeteyi cikardi ve yonetim aleyhine yazilar yazdi Bir jurnal onu ele verdiyse de gazeteleri yaktigi icin aleyhinde delili bulunamadi ve hakkinda islem yapilmadi Ogrenimini Mekteb i Tibbiye i Sahane de surdurdu Bu okulda daha sonra Ittihat ve Terakki Cemiyeti ile birlesen Mektepliler Cemiyet i Hafiyesi ni kurdu Bu arada Paris te bulunan Ahmet Verdani ye para gondermesi nedeniyle tutuklandi bir sure sonra af ile serbest kaldi Uyesi oldugu Ittihad i Osmani Cemiyeti nin onde gelenleri hakkinda 1895 yilinda surgun karari alininca bazi uyeler surgune gitti bazilari bu karara uymayarak yurtdisina kacti Tibbiyenin son sinifinda olan Tunali Hilmi de ulkeden kacarak Isvicre nin Cenevre kentine yerlesti 1895 2 Agustos 1928 tarihli Servet i Funun dergisinde Tunali Hilmi Bey in cenazesi Tunali Hilmi Caddesi basindaki Kugulu Park icinde bulunan Tunali Hilmi Bey heykeliCenevre yillari Tip egitimi yarim kalan Tunali Hilmi ogrenimine Cenevre Universitesi pedagoji bolumunde devam etti Artik Istanbul daki Ittihad i Osmani Cemiyeti ile Avrupa daki Jon Turkler Ittihat ve Terakki Cemiyeti adi altinda birlesmisti Tunali Hilmi Cemiyetin Cenevre subesini kurdu Ittihat ve Terakki Cemiyeti nin 1896 yilinda gerceklesen olaganustu toplantisinda baskan secilen Mizanci Murat 1897 de hareketin merkezini Cenevre ye tasidi Tunali Hilmi Mizanci Murat in cikardigi Mizan gazetesine ve Paris subesini yoneten Ahmed Riza Bey in cikardigi Mesveret duzenli yazilar yazdi Jon Turklerin amac ve hedeflerini aciklayan Hutbe adli brosurleri yayimladi Ayrica Avrupa da egitim goren Turk ogrencilere yardimci olmak amaciyla Osmanli Talebe Cemiyeti ni kurdu ve Avrupa da Tahsil adinda bir kilavuz kitap yayinladi Juliette adinda Isvicreli bir hanim ile evlenen Hilmi Bey in bu evliliginden Sevda 1902 1958 adinda bir kizi Insan adinda bir oglu dunyaya geldi Padisahin gorevlendirdigi Ahmet Celalettin Pasa 1896 da Cenevre ye gelmis ve Jon Turkleri Istanbul a donmeye ve padisaha bagli kalmayi cagirmisti Pasa nin Hutbe kitapciklarini ve gazete kaliplarini satin alma teklifini kabul eden Tunali Hilmi aldigi para ile calismalarini surdurdu ve 1896 da Ittihat ve Terakki Cemiyeti nin icinde ozel bir sube olan Osmanli Ihtilal Firkasi ni kurdu Silahli eylemle mucadele taraftari olan Osmanli Ihtilal Firkasi nin calismalari Jon Turk cevrelerinde yeni orgutlenmeler olusmasini hizlandirdi Bu orgutler 1897 de bir ihbar sonucu ortaya cikinca Istanbul daki 78 Jon Turku Trablusgarp a surgune gonderen Sultan Abdulhamit Avrupa daki Jon Turklerle gorusmesi icin Celalettin Pasa yi yeniden Cenevre ye gonderdi Cemiyet Baskani Mizanci Murat bu defa cemiyetten istifa edip Istanbul a donmek konusunda ikna olmustu Mizanci Murat in istifasi uzerine cemiyetin genel sekreterligini ustlenen Tunali Hilmi Pasa yi bu orgutlerle bir ilgisi olmadigina ikna etti ve Hutbe nin satisindan kalan parayi aldi bu parayla 1 Ocak 1897 de Osmanli Gazetesi ni cikardi Ishak Sukuti ve Abdullah Cevdet ile birlikte cikardigi bu gazetede Turkcu milliyetci cumhuriyetci fikirlere yer verildi Abdulhamit yonetimin aleyhine yayinlarini durdurmasi konusunda gorusme icin bu defa Paris sefiri Munir Pasa yi gonderdi ise de Hilmi Bey bulusmayi reddetti Ailesine yapilan baskilar Hilmi Bey in direnisini kirabilmek icin babasi Ismail Efendi tutuklandi ve surgun olarak gonderildigi Musul da 1899 yilinda oldu Kardeslerinden Faik Bey askerlikten ihrac edildi ve babasinin surgun yillarini paylasti Ortanca kardesi Sukru Bey once Bagdat a sonra Basra ya suruldu ve orada yoksulluk icinde can verdi Buyuk kardesi Fehmi Bey baskidan kurtulmak icin once Bulgaristan a sonra ABD ye kacti bir sure New York Chicago demiryolu hattinda isci olarak calistiktan sonra tekrar Bulgaristan a dondu Jon Turk Kongresi girisimi Ailesine el uzatilmasi karsisinda kini daha da buyuyen Tunali Hilmi 1898 de Ittihat ve Terakki Cemiyeti mufettisi olarak Misir a gitti ve cemiyetin Kahire subesini orgutledi Kahire de Hak isimli bir gazete cikardi Cemiyetin icinde bir kongre duzenlenmesi fikrini one atti ve hazirliklar icin 1900 yilinda Paris e dondu Hutbe kitapciklarini yeniden yayimlamaya basladi Kongre girisimi Jon Turk ileri gelenleri tarafindan kabul gormeyince sonucsuz kaldi Madrid yillari Jon Turklerin cogu 1899 da sarayla uzlasmisti Bu durum karsisinda Tunali Hilmi Bey ve arkadaslari da hareketlerinin finansmanini saglamak uzere Abdulhamit ile kagit ustune kalan bir anlasma yapma yoluna gitti Osmanli Gazetesi nin yayinin durdurulmasi karsiliginda devlet gorevlerinde yer almayi kabul ettiler Ishak Sukuti devletin Roma Abdullah Cevdet Viyana elciligine doktor olarak atandiktan sonra kendisi de Madrid elci katipligine atandi 1900 Memuriyeti sirasinda Intikamci Yeni Osmanlilar Cemiyeti nin kurulmasi ve Intikam adli bir gazetenin cikarilmasi icin Ali Fahri Agababa Bey e destek verdi Atina ve Cenevre ye giderek cemiyet uyelerinin tutuklanmasina sebep olan kimselere suikast girisimi duzenlenmesi icin ve hutbelerinin Cenevre de yayimlanmasini saglamak icin ugrasti Faaliyetleri istibdat yonetimi tarafindan ogrenilince elcilikteki gorevinden alindi Ali Fahri Bey ile birlikte Paris te 4 Subat 1902 de I Jon Turk Kongresi nin toplanmasini organize etti I Jon Turk Kongresi nden sonra Ittihat ve Terakki Cemiyeti nin ikiye bolunmesi ile sonuclaninca artik cemiyet icinde aktif bir rol ustlenmedi Misir yillari 1904 te Misir a gitti Muhtelit Karma mahkemede calisti Kanun i Esasi ve Hak gazetelerine yazdi Yeni eserler kaleme almakla mesgul oldu II Mesrutiyet ve Istanbul a donus Hilmi Bey II Abdulhamit in tahttan indirilmesinden sonra yurda dondu sag kalan kardesleri ile Istanbul da bulustu Basta Inkilap olmak uzere cesitli yayin organlarinda yazilari yayimlandi 1916 ya degin Karadeniz Ereglisi Silivri Bayburt Ordu Beykoz ve Gemlik te kaymakamlik yapti daha sonra savas nedeniyle ulkeye goc eden ve siginanlarin durumlarini denetlemek ve duzenlemekle gorevlendirildi Bu gorevi 1919 a kadar surdurdu Meclis i Mebusan uyeligi 1919 yilinda yapilan secimlerde Bolu mebusu olarak Son Osmanli Meclis i Mebusani na girdi 1920 de Istanbul un Itilaf Kuvvetleri tarafindan isgal edilip meclis calisamaz hale gelince Anadolu ya gecti TBMM milletvekilligi TBMM ye Bolu milletvekili olarak katildi nin bastirilmasinda ve Karadeniz Ereglisi ni isgal etmek isteyen Fransizlara karsi direnisin orgutlenmesinde gorev aldi Teskilat i Esasiye Kanunu nun 1921 hazirlik komisyonunda bulundu Iscilerin ozellikle Eregli maden iscilerinin sosyal ve hukuki haklarinin verilmesi calisma sartlarinin iyilestirilmesi icin pek cok soru onergesi verip konunun takipcisi olan Hilmi Bey 1923 ve 1927 secimlerinde Zonguldak milletvekili olarak yeniden meclise girdi Henuz 1923 yilinda meclisten tepki almasina ragmen meclis kursusunden kadinlara secme ve secilme hakki taninmasini Hanim Pasa gormek istedigini bildiren Tunali Hilmi ayni zamanda Turkcenin ozlestirilmesine ve onemine bircok defa gerek TBMM kursusunde gerekse yazilariyla dikkatleri cekmistir Getirdigi kanun teklifi ve onergelerinin cogu yasadigi donemin cok ilerisinde yenilikler getirmesi nedeniyle kabul edilmemis olsa da daha sonra yapilacak Ataturk devrimlerine kaynaklik etmistir Olumu 1928 yilinda tuberkuloz hastaligina yakalanip Istanbul Sisli Etfal Hastanesi ne yatan Hilmi Bey birkac ay suren ve sonuc vermeyen tedavinin ardindan 26 Temmuz 1928 de Istanbul da hayatini kaybetti Istanbul da Macka Mezarligi na defnedilen cenazesi daha sonra Ankara ya getirildi ve Cebeci Asri Mezarligi na defnedildi Ismi Ankara nin Tunali Hilmi Caddesi ile yasamaktadir Eserleri Un projet d organisation de la souverainete du peuple en Turqie Turkiye de halk hakimligi duzen Bir sart Bir dilek 1904 adiyla yayimladigi ayrintili anayasaya tasarisi Bu calismasi Fransizcasindan cevrilerek Tarih ve Toplum dergisinde Tunali Hilmi nin Halk Hakimiyeti Risalesi ve Anayasa Tasarisi adi altinda yayimlandi Mart 1984 sayi 3 Evvel ve Ahir Makedonya Mazisi Hal Istikbal 1898 Peste de Resid Efendi 1899 Rezalet yine Ispanya da 1900 Kongre Cevaplari Cevabimiz 1901 Kongre Nedir Nasil Olmalidir 1901 Bir Dilek 1902 Memis Cavus Buyuk Millet Meclisinde 1923 KaynakcaWikimedia Commons ta Tunali Hilmi ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir TBMM Albumu 1 Cilt 1920 1950 PDF TBMM Basin ve Halkla Iliskiler Mudurlugu 6 Subat 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 17 Aralik 2021 a b c d e f g h i j k l m n 18 Mayis 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Temmuz 2011 a b c d e f g PDF 22 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 23 Temmuz 2011 19 Ocak 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Temmuz 2011 a b 31 Mayis 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Temmuz 2011