Carl Linnaeus (sonra Carl von Linné, Latince yazılı kitaplarda Carolus Linnaeus) (23 Mayıs 1707, , (, Güney İsveç) - 10 Ocak 1778 Uppsala), İsveçli biyolog, hekim ve fizikçidir.
Carl Linnaeus | |
---|---|
tarafından yapılmış Carl von Linné portresi, 1775 (tuval üzerine yağlıboya, ) | |
Doğum | 23 Mayıs 1707 , Stenbrohult cemaati (şimdi içinde), İsveç |
Ölüm | 10 Ocak 1778 (70 yaşında) Hammarby (yerleşim yeri), Danimarka bölgesi (Uppsala'nın dışında), İsveç |
Defin yeri | 59°51′29″K 17°38′00″D / 59.85806°K 17.63333°D |
Mezun olduğu okul(lar) | |
Tanınma nedeni | |
Evlilik | (e. 1739) |
Çocuk(lar) | 7 |
Kariyeri | |
Dalları | |
Çalıştığı kurumlar | Uppsala Üniversitesi |
Tez | Dissertatio medica inauguralis in qua exhibetur hypothesis nova de febrium intermittentium causa (1735) |
Önemli öğrencileri | |
Yazar alıntısı (botanik) | L. |
Linn. | |
İmza | |
Hayatı
Luteryen bir papazın oğludur. Babası papazdı, ama bitkilere ve ziraata karşı ilgi duyuyordu. Linnee de babası gibi bitkilere ilgi duyan bir çocuktu. Öğrenciliğinde fiziksel matematikte başarılıydı. Öğretmeni Rothman, öğrencisinin doğa bilimlerine olan bilgi ve kabiliyetini görerek ona Boerhaave ve Tournefort'un eserlerini verdi. Linnee, 1727'de Lund'da liseyi bitirdi ve yeni akademik yılda Uppsala'da tıp eğitime başladı. Bu dönemde tıp eğitimi çok ileri bir seviyedeydi. Linnee çalışmalarının çoğunu tek başına yürüttü. Daha sonraki yıllarda öğretmeni Celsius, onun kapasite ve kabiliyetini takdir ederek, onu evine aldı ve Linnee onun ailesiyle birlikte yaşamaya başladı. Çalışmalarındaki başarıları sayesinde Linnee, daha mezun olmadan üniversitede ders vermeye başladı ve büyük bir öğrenci kitlesine hitap etti. Linnee araştırmalarında halktan büyük yardım gördü. Lappland ve Dalecarlia’ ya seyahatler yaptı, bitki örnekleri topladı ve aynı zamanda o bölgelerde yaşayan insanların adet ve gelenekleriyle ilgili bilgiler edindi. Daha sonraki seyahatinde ileride eşi olacak kadınla karşılaştı.
Linnee tıp doktoru olmak istiyordu, fakat o dönemde İsveç'te böyle bir derece yoktu. Linnee gelecekteki kayınpederinin maddî yardımıyla Hollanda'ya gitti ve orada birkaç hafta içinde bu dereceyi aldı. Daha sonra Amsterdam'a ve Leiden'a gitti. Birçok bilim insanı ve bilimle ilgilenen kişiyle tanıştı. Bunlar arasında kitaplarını okuduğu Boerhaave de vardı. Linnnee, 1735'te ‘Systema Naturae’ adlı eserini yazdı ve bu eseriyle üne kavuştu. On iki baskıdan oluşan eserin son baskısında hayvanların ilke olarak birer makine olduklarını kabul etmiş bulunmaktaydı. 1735'te tıp doktoru unvanını aldı. Hatta geçmiş ve çağdaş bilim adamlarını da askeri rütbelerle sınıflandırmış ve bu arada kendine general rütbesini uygun görmüştü. Bunun ardından üç yılda Hollanda'da patronların desteğinde birbirini takip eden şahane eserler yayınladı. Linnee, memleketini özlemişti, fakat oraya dönmeden önce İngiltere ve Fransa'yı ziyaret etti. Linnee, İsveç'e, Avrupa'da şöhret kazanmış olarak döndü. 1741'e kadar Stokholm'da doktor olarak güç şartlar altında çalıştı. 1741'de Uppsala Üniversitesi'ne tıp ve bitki bilim profesörü oldu ve ölünceye kadar bu görevini sürdürdü. Stokholm'deyken bilim akademisinin kurulmasında görev aldı. Çalışma kapasitesi ve öğreticiliği mükemmeldi. Linnee, Rudbeck zamanında kurulmuş olan botanik bahçesini geliştirdi ve Avrupa'daki en güzel botanik bahçesi haline getirdi. Linnee, araştırılmamış bölgelere araştırıcı olarak gruplar yolladı; birçok keşif seyahatleri düzenledi ve birçok kişinin çalışmasında önderlik etti.
Linnaeus, minerallerin yer altında gelişen canlı maddeler olduğunu düşünüyordu. Linnaeus'un kütüphane ve koleksiyonları bir Londralı tabip olan J. E. Smith tarafından satın alındı.
Linnaeus, biyoloji ve botanikte sınıflandırma esasını getirmiş, bütün canlıları bir cetvelde göstermiştir. Onun bu metodu, bugün de kullanılmaktadır.
1737 yılında yayınladığı Genera Plantarum (Bitki Cinsleri) adlı yapıtında bitkileri çiçek yapılarına göre cins düzeyinde tavsif etmiştir. Linnaeus 1753'te derlediği Species Plantarum (Bitki Türleri) kitabında 6 bin kadar bitki türüne ikili adlandırma sistemini uyguladı. 1761'de kendine asalet imtiyazı verildi ve Carl von Linné diye anılmaya başlandı.
Linnaeus, bitki ve hayvanlarda ikili isimlendirmeyi başlatmıştır. Bu sistemde Latince veya Yunanca bir isimden sonra özel bir ikinci isim gelmektedir. Bitkiler için yaptığı sınıflandırma ile, o güne kadar tarif edilemeyen bazı bitkiler, kolaylıkla tarif edilebildi. Bitki ve hayvanları, iç bünyelerinin benzerliğine göre cins cins gruplandırdı. Botanik ve zoolojide bugün de kısmen kullanılan taksonomiyi (isimlendirmeyi) başlattı.
Bunlardan başka, Linnaeus ilaçlar üzerinde, İsveç etnolojisi ve coğrafyası üzerinde de çalışmaları bulunmaktadır. İsveç'in gelişmemiş bölgelerini gezmiş ve gördüklerini anlatmıştır.
Çalışmaları
‘Methodus Plantarum’da Linnee, bitki ve hayvanların sınıflandırılmasındaki genel özelliklerini içeren belli başlı prensipleri vermiş ve bitkilerin tayini için çeşitli kısımlarının açıklanmasını yapmıştır. Nomenklatatur, eşanlamlar, sistemin çeşitli kategorilerinin karakteristikleri üzerine çalışmıştır. Linnee'nin doğa anlayışı, dönemindeki düşünür ve bilim adamlarının düşüncelerinden farklıdır. O, asla Stahl Hoffmann ve Boerhaave gibi bir hayat fenomenleri geliştirmemiştir. Gençlik eserlerinde son derece sade bir doğa kavramı vardır. Linnee’ ye göre doğa, Tanrı'nın emri ile doğa var olmuştur ve onun rehberliğinde var olmaya devam etmektedir. Linnee, ‘Evrenin temeli nedir?’ sorusuna yanıt aramıştır; ona göre evrenin özü, eski çağ filozoflarında görüldüğü gibi dört element olan toprak, su, ateş ve havadır. Linnee, hayvansal hayatı, solunumla temin edilen eterik elektrik ateşi aracılığıyla korunan hidrolik bir makine olarak tanımlamıştır. Linnee'de Seneca'da görülen yarı-panteistic bir tanrı anlayışı vardır ve eserinde İncil'den alıntılar verir. Linnee'nin evren ve hayat ile ilgili görüşlerini Aristo, Cesalpino ve van Helmont'tan aldığı fikirlerle desteklemeye çalıştığı görülür.
Linnee devrinde Aristocu olmakla suçlanmıştır. Erken tarihlerde babasının bahçesinde çalışma imkânı bulmuştur. Linnee, birçok yerde tespit ettiği bitkileri kaydedip onları numaralandırmış ve bu bitkileri daha önce verilen birçok sisteme uygun bir şekilde ele alıp incelemiş, ancak bunlardan tatmin olmamıştır. Linnee, daha sonra bir gazeteden Camerarius'un bitkilerde cinsiyeti bulduğunu öğrenmiştir. Bunu öğrendiğinde çok heyecanlanmış ve derhal konuyu incelemeye başlamış ve bitkilerin stamen ve pistüllerinin onların en hayati organları olduğunu ve sistematiğin temeline konması gerektiğini öne sürmüştür. Bu, onun cinsiyete dayanan sınıflandırma sisteminin ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
Linnee, her şeyden önce, döneminde bilinen bitki ve hayvan türlerini (bunlara Latince adlar vermeye başlamıştı) sınıflandırmasıyla tanınır. Bu iki kelimelik yapının ilk kelimesi o yaşam formunun ait olduğu cinsin ismidir. İkinci kelime ise o cinsin değişik türlerini belirtmek için kullanılan ve türün genel özelliklerine bağlı olarak seçilmiş bağımsız bir kelimedir. Bu yaklaşım şimdi kullanılan iki kelimelik isimlendirme için bir temel teşkil etmiştir. Bu iki kelimelik isimler türlere ait bilimsel isimler veya türlerin sistematik isimleridir. Türlerin ayırt edilmesini daha da kolaylaştırmak için üç kelimelik isimlendirme kullanılmaktadır. Bilimsel adların doğru yazılması için; cins isimleri büyük harfle başlamalı, tür isimleri küçük harfle başlamalı ve yazar ismi ve yayın notu eklenmelidir. Her canlı varlığı iki adla (1. cins adı, 2. Tür adı
Örnek: kedi için Felis catus, fasulye için Phaseolus vulgaris) adlandırma yöntemi olan ikili adlandırma yöntemini bulan Linnee'dir. Linnea ikili adlandırma sistemini 1753'te geliştirmiştir. 1742'den sonra bazı bitkilerdeki değişiklikleri gözleyen Linnee, bir bölge ya da ülkenin bitki ve hayvan topluluklarını belirtmek için ilk kez flora (bitey) ve fauna (direy) terimlerini kullandı.
Linnaeus'dan önce, bazen bir tanımlayıcı sıfat içeren bazen ise farklı birçok kelimeden oluşan bir isimlendirme kullanılıyordu. Bilim insanları aynı tür için farklı isimlerde kullanabiliyorlardı. Bu adlandırma bilim dünyasında birçok karışıklığa neden oldu. Linnaeus'un sistemi bitki ve hayvan türlerine verilen bu farklı isimlendirmeleri bir standarda ve kolay anlaşılan bir şekle kavuşturdu. Linnaeus sistemini cins, , sınıf gruplarını ekleyerek daha da geliştirdi ve öldü.
Linnee ünlü eseri, ‘Systema Naturae’ döneminin en önemli biyoloji eserlerinin başında gelir. Bu eserde, doğanın üç (bitkiler, hayvanlar, mineraller) alemi üzerine doğal bir sistem teklif eden Linnee, bu alemleri ordo, genus ve tür taksonlarına ayırmıştır. Eser 1735'te Leiden'de ‘Fundamenta Botanica’ ile aynı zamanda basıldı. Bunlardan üç yıl sonra Linnee'nin diğer bir önemli eseri olan ‘Classes Plantarum’ yayınlandı. Linnee tür fikrini temel olarak almıştır. Linnee'ye göre, canlılar yumurtadan oluşmuştur ve her yumurta her yönden ebeveynine benzer bir canlı meydana getirme kapasitesine sahiptir. Böylece kendinden üremeye yer yoktur. Başlangıçta her tür, bir tek çiften meydana gelmiştir. Böylece aynı türün bütün fertleri genel bir kökene sahiptir. Bitki türleri arasında sayıca, şekilce ve durumca farklı çiçekler kadar, çok genus vardır. Sınıflar, genuslar toplamıdır; belirli ana vasıfları çiçeklenme de aynıdır. Ordo, sınıfın alt bölmesidir, daha kolayca bir araya toplanacak genuslardan meydana gelmiştir. Linnaeaus'un genel cinsiyete göre sınıflama sisteminde, sınıflar esas olarak erkek organ, ordolar dişi organ başının dilim sayısına göre belirlenir. Bu sistem organik sistem üzerine temellendirilmiştir, bundan dolayı tek yönlüdür.
Linnee'nin hayvanlar alemi için teklif ettiği sınıflandırma bitkilerdeki kadar başarılı değildir. Linnee hayvanları altı gruba ayırır;
- Quadrupedia
- Aves
- Amphibia
- Piscus
- Insecta
- Vermes
Quadrupediler'i ve kuşları Linnee şöyle betimler; Quadrupedler; kıllı vücutlu ve dört ayaklıdır; dişi yavruyu meydana getirir ve onu emzirir. Kuşların tüylü vücudu, iki kanadı, gagası vardır; dişi yumurta bırakır. Linnee canlıları sadece iki gruba ayırmaktadır. Balıkları Linnee, Artedi'ye göre belirlemiştir. Basit organizasyonlu hayvanlardan sadece böcekler onu ilgilendirmiştir. Linnee hayvan sistematiği için, ‘Fundamenta Botanica’ sına benzer herhangi bir genel prensip geliştirmemiştir. Tür terimini belirlemiş ve bugün de olduğu gibi sınıflandırma sisteminin temeline koymuştur. Linnee türlerin değişmezliğine inanıyordu ve ‘iniş teorisi’ ile ilgili görüşlere en şiddetli tepki gösterenler arasındaydı, çünkü ona göre canlılar başlangıçta yaratıldıkları zamandan beri sabittiler, herhangi bir değişikliğe uğramamışlardı. Linnee'ya göre tür, genel bir kökene sahipmiş gibi birbirine benzeyen fertlerin bir toplamı olarak kabul edilmektedir. Linnee'nin hayvan sistematiğinde yaptığı en önemli iş, balinaları dört ayaklılarla birleştirmesidir. Daha sonra bu grup memeliler adını alacaktır. Bu sınıfı dış yapılarına göre gruplara ayırmıştır. İnsan ve maymunları (apes) birleştiren Linnee, ‘Systema Naturae’ nın son edisyonunda (1758) insanı Homo genus ve sapiens, Linn. Şekilde sınıflandırmıştır. Buna göre ‘Homo genus’ ve ‘sapiens’ tür adıdır. Homo grubuna Linnee orangutanı da dahil etmiştir. Orangutanı Homo troglodytes, yani mağarada yaşayan adam adını vermiştir.
‘Philosophia Botanica’ (1751) adlı eserinde birçok grup belirlemiş ve bu grupları isimlendirmiştir. Aynı zamanda melez türlerini bizzat kendi bahçesinde görmüştür ve kendi de başarılı melezler yapmıştır. Orijinal yaratma doktrininden kaçınamamıştır, fakat genusların yaratılmış olabileceğini düşünmeye başlamıştır. ‘Systema Naturae’ nın bu edisyonunda, hiçbir yeni türün kesinlikle ortaya çıkmayacağı görüşünü terk etmiştir. ‘Philosophia Botanica’ da Linnee, bitki alemine uygun bir organik teori geliştirmiştir. Burada bitkilerin çeşitli kısımlarının karakterleri formüle edilmiştir. Linnee'ye göre, bütün yapraklar gerek bitki yaprağı gerekse çiçek petali olsun genel bir gelişim süreci gösterir. Bu keşifi Goethe'ye atfetmiştir.
Linnee, karşılaştırmalı anatomide özellikle bitki ve hayvanlar arasında yaptığı karşılaştırmalarda başarısız olmuştur. Linnee'nin bitki ve hayvanların hangi şartlar altında doğada yaşadıkları konusunda yaptığı katkı, olağanüstü çok yönlüdür. Linnee'ye göre bütün bitkiler eğer başlangıçtan beri mevcut olmasalardı, Adem bunlardan İncil'de bahsetmezdi.
Linnee dünyanın dört bir yanından topladığı örnekler üzerine temellendirdiği bir bitki dağılım teorisi geliştirmiştir. Bugün bizim fenomenolojik, ekolojik ve coğrafik zooloiji ve botanik dediğimiz disiplinler ondan kökenini alır.
Linnee, doğada aradığı dengeyi, ahlaki alemde de aramıştır ve ‘Nemesis Divina’ adlı eserini kaleme almıştır. Linnee, İsveçli öğrencilerinin çoğunu, eğitimlerini tamamladıktan sonra yabancı ülkelere koleksiyon yapmak ve gittikleri çevreyi incelemek üzere yollamıştır. Bu öğrenciler seyahat edip koleksiyon yapmışlardır. Onun öğrencileri arasında örneğin Christian Fabricius (1745-1808) böcekler üzerinde başarılı araştırmalar yapmış ve entomoloji konusunda eserler vermiştir. Fabricius, Linnee'nin sınıflandırma metodunu böceklere uygulamıştır. Linnee'nin koleksiyonları ölümünden sonra İngiltere'ye kaçırılmış ve burada bu koleksiyon incelenmek üzere 1788'de Linnean Society kurulmuştur.
İnsan sınıflandırması
Bu madde veya sayfa bölüm dilinden dilinden kötü bir biçimde tercüme edilmiştir. Sayfa makine çevirisi veya dilde yetkinliği bulunmayan bir çevirmen tarafından oluşturulmuş olabilir. (Şubat 2022) |
Linnaeus insan'ın deri rengine göre ayırt ettiği dört değişik ırk tanımladı. Linnee, insanı siyah veya negro, sarı veya Moğol, beyaz veya Avrupalı, kırmızı ya da Amerikalı olarak ırklara ayırmıştır. Onu izleyen biyologlar da fiziksel özellikleri temel alan ırk grupları üstünde çalıştılar. Ne var ki, bu tür sınıflandırmaların bilimsel ve kesin olmadığı daha sonra anlaşıldı. İnsanın fosil formlarından biri Homo neandertalis'tir bu tür Avrupa’da yaşamış bir insansı tipidir. Homo sapiens ile farklı iki türdür. Genellikle gagalarına göre sınıflandırdığı kuşlar, bilindiği gibi yeniden gruplandırılmıştır. Linnee, Cartilagenei'yi amphibianlara, dahil etmiştir. Bu onların balıklar gibi solungaçlara sahip olmalarından doğan yanlış bir anlayıştır. Linnee, sistemini gözden geçirirken omurgasızları, böcekler hariç, hiç değiştirmemiştir.
Notlar
- ^ Carl Linnaeus 1707 yılında 13 Mayıs'ta (İsveç takvimi) veya Gregoryen takvimi'ne göre 23 Mayıs'ta doğdu. Jülyen takvimi'ne göre ise 12 Mayıs'ta doğmuştur.(Blunt 2004, p. 12)
Ayrıca bakınız
Kaynakça
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Carl Linnaeus sonra Carl von Linne Latince yazili kitaplarda Carolus Linnaeus 23 Mayis 1707 Guney Isvec 10 Ocak 1778 Uppsala Isvecli biyolog hekim ve fizikcidir Carl Linnaeustarafindan yapilmis Carl von Linne portresi 1775 tuval uzerine yagliboya Dogum23 Mayis 1707 1707 05 23 Stenbrohult cemaati simdi icinde IsvecOlum10 Ocak 1778 70 yasinda Hammarby yerlesim yeri Danimarka bolgesi Uppsala nin disinda IsvecDefin yeri59 51 29 K 17 38 00 D 59 85806 K 17 63333 D 59 85806 17 63333Mezun oldugu okul lar Lund Universitesi Uppsala UniversitesiTaninma nedeniIkili adlandirma TaksonomiEvlilik e 1739 Cocuk lar 7KariyeriDallariBiyoloji Botanik ZoolojiCalistigi kurumlarUppsala UniversitesiTezDissertatio medica inauguralis in qua exhibetur hypothesis nova de febrium intermittentium causa 1735 Onemli ogrencileriJohann Friedrich GmelinYazar alintisi botanik L Linn ImzaHayatiLuteryen bir papazin ogludur Babasi papazdi ama bitkilere ve ziraata karsi ilgi duyuyordu Linnee de babasi gibi bitkilere ilgi duyan bir cocuktu Ogrenciliginde fiziksel matematikte basariliydi Ogretmeni Rothman ogrencisinin doga bilimlerine olan bilgi ve kabiliyetini gorerek ona Boerhaave ve Tournefort un eserlerini verdi Linnee 1727 de Lund da liseyi bitirdi ve yeni akademik yilda Uppsala da tip egitime basladi Bu donemde tip egitimi cok ileri bir seviyedeydi Linnee calismalarinin cogunu tek basina yuruttu Daha sonraki yillarda ogretmeni Celsius onun kapasite ve kabiliyetini takdir ederek onu evine aldi ve Linnee onun ailesiyle birlikte yasamaya basladi Calismalarindaki basarilari sayesinde Linnee daha mezun olmadan universitede ders vermeye basladi ve buyuk bir ogrenci kitlesine hitap etti Linnee arastirmalarinda halktan buyuk yardim gordu Lappland ve Dalecarlia ya seyahatler yapti bitki ornekleri topladi ve ayni zamanda o bolgelerde yasayan insanlarin adet ve gelenekleriyle ilgili bilgiler edindi Daha sonraki seyahatinde ileride esi olacak kadinla karsilasti Linnee tip doktoru olmak istiyordu fakat o donemde Isvec te boyle bir derece yoktu Linnee gelecekteki kayinpederinin maddi yardimiyla Hollanda ya gitti ve orada birkac hafta icinde bu dereceyi aldi Daha sonra Amsterdam a ve Leiden a gitti Bircok bilim insani ve bilimle ilgilenen kisiyle tanisti Bunlar arasinda kitaplarini okudugu Boerhaave de vardi Linnnee 1735 te Systema Naturae adli eserini yazdi ve bu eseriyle une kavustu On iki baskidan olusan eserin son baskisinda hayvanlarin ilke olarak birer makine olduklarini kabul etmis bulunmaktaydi 1735 te tip doktoru unvanini aldi Hatta gecmis ve cagdas bilim adamlarini da askeri rutbelerle siniflandirmis ve bu arada kendine general rutbesini uygun gormustu Bunun ardindan uc yilda Hollanda da patronlarin desteginde birbirini takip eden sahane eserler yayinladi Linnee memleketini ozlemisti fakat oraya donmeden once Ingiltere ve Fransa yi ziyaret etti Linnee Isvec e Avrupa da sohret kazanmis olarak dondu 1741 e kadar Stokholm da doktor olarak guc sartlar altinda calisti 1741 de Uppsala Universitesi ne tip ve bitki bilim profesoru oldu ve olunceye kadar bu gorevini surdurdu Stokholm deyken bilim akademisinin kurulmasinda gorev aldi Calisma kapasitesi ve ogreticiligi mukemmeldi Linnee Rudbeck zamaninda kurulmus olan botanik bahcesini gelistirdi ve Avrupa daki en guzel botanik bahcesi haline getirdi Linnee arastirilmamis bolgelere arastirici olarak gruplar yolladi bircok kesif seyahatleri duzenledi ve bircok kisinin calismasinda onderlik etti Linnaeus minerallerin yer altinda gelisen canli maddeler oldugunu dusunuyordu Linnaeus un kutuphane ve koleksiyonlari bir Londrali tabip olan J E Smith tarafindan satin alindi Linnaeus biyoloji ve botanikte siniflandirma esasini getirmis butun canlilari bir cetvelde gostermistir Onun bu metodu bugun de kullanilmaktadir 1737 yilinda yayinladigi Genera Plantarum Bitki Cinsleri adli yapitinda bitkileri cicek yapilarina gore cins duzeyinde tavsif etmistir Linnaeus 1753 te derledigi Species Plantarum Bitki Turleri kitabinda 6 bin kadar bitki turune ikili adlandirma sistemini uyguladi 1761 de kendine asalet imtiyazi verildi ve Carl von Linne diye anilmaya baslandi Linnaeus bitki ve hayvanlarda ikili isimlendirmeyi baslatmistir Bu sistemde Latince veya Yunanca bir isimden sonra ozel bir ikinci isim gelmektedir Bitkiler icin yaptigi siniflandirma ile o gune kadar tarif edilemeyen bazi bitkiler kolaylikla tarif edilebildi Bitki ve hayvanlari ic bunyelerinin benzerligine gore cins cins gruplandirdi Botanik ve zoolojide bugun de kismen kullanilan taksonomiyi isimlendirmeyi baslatti Bunlardan baska Linnaeus ilaclar uzerinde Isvec etnolojisi ve cografyasi uzerinde de calismalari bulunmaktadir Isvec in gelismemis bolgelerini gezmis ve gorduklerini anlatmistir Calismalari Methodus Plantarum da Linnee bitki ve hayvanlarin siniflandirilmasindaki genel ozelliklerini iceren belli basli prensipleri vermis ve bitkilerin tayini icin cesitli kisimlarinin aciklanmasini yapmistir Nomenklatatur esanlamlar sistemin cesitli kategorilerinin karakteristikleri uzerine calismistir Linnee nin doga anlayisi donemindeki dusunur ve bilim adamlarinin dusuncelerinden farklidir O asla Stahl Hoffmann ve Boerhaave gibi bir hayat fenomenleri gelistirmemistir Genclik eserlerinde son derece sade bir doga kavrami vardir Linnee ye gore doga Tanri nin emri ile doga var olmustur ve onun rehberliginde var olmaya devam etmektedir Linnee Evrenin temeli nedir sorusuna yanit aramistir ona gore evrenin ozu eski cag filozoflarinda goruldugu gibi dort element olan toprak su ates ve havadir Linnee hayvansal hayati solunumla temin edilen eterik elektrik atesi araciligiyla korunan hidrolik bir makine olarak tanimlamistir Linnee de Seneca da gorulen yari panteistic bir tanri anlayisi vardir ve eserinde Incil den alintilar verir Linnee nin evren ve hayat ile ilgili goruslerini Aristo Cesalpino ve van Helmont tan aldigi fikirlerle desteklemeye calistigi gorulur Linnee devrinde Aristocu olmakla suclanmistir Erken tarihlerde babasinin bahcesinde calisma imkani bulmustur Linnee bircok yerde tespit ettigi bitkileri kaydedip onlari numaralandirmis ve bu bitkileri daha once verilen bircok sisteme uygun bir sekilde ele alip incelemis ancak bunlardan tatmin olmamistir Linnee daha sonra bir gazeteden Camerarius un bitkilerde cinsiyeti buldugunu ogrenmistir Bunu ogrendiginde cok heyecanlanmis ve derhal konuyu incelemeye baslamis ve bitkilerin stamen ve pistullerinin onlarin en hayati organlari oldugunu ve sistematigin temeline konmasi gerektigini one surmustur Bu onun cinsiyete dayanan siniflandirma sisteminin ortaya cikmasina sebep olmustur Linnee her seyden once doneminde bilinen bitki ve hayvan turlerini bunlara Latince adlar vermeye baslamisti siniflandirmasiyla taninir Bu iki kelimelik yapinin ilk kelimesi o yasam formunun ait oldugu cinsin ismidir Ikinci kelime ise o cinsin degisik turlerini belirtmek icin kullanilan ve turun genel ozelliklerine bagli olarak secilmis bagimsiz bir kelimedir Bu yaklasim simdi kullanilan iki kelimelik isimlendirme icin bir temel teskil etmistir Bu iki kelimelik isimler turlere ait bilimsel isimler veya turlerin sistematik isimleridir Turlerin ayirt edilmesini daha da kolaylastirmak icin uc kelimelik isimlendirme kullanilmaktadir Bilimsel adlarin dogru yazilmasi icin cins isimleri buyuk harfle baslamali tur isimleri kucuk harfle baslamali ve yazar ismi ve yayin notu eklenmelidir Her canli varligi iki adla 1 cins adi 2 Tur adi Ornek kedi icin Felis catus fasulye icin Phaseolus vulgaris adlandirma yontemi olan ikili adlandirma yontemini bulan Linnee dir Linnea ikili adlandirma sistemini 1753 te gelistirmistir 1742 den sonra bazi bitkilerdeki degisiklikleri gozleyen Linnee bir bolge ya da ulkenin bitki ve hayvan topluluklarini belirtmek icin ilk kez flora bitey ve fauna direy terimlerini kullandi Linnaeus dan once bazen bir tanimlayici sifat iceren bazen ise farkli bircok kelimeden olusan bir isimlendirme kullaniliyordu Bilim insanlari ayni tur icin farkli isimlerde kullanabiliyorlardi Bu adlandirma bilim dunyasinda bircok karisikliga neden oldu Linnaeus un sistemi bitki ve hayvan turlerine verilen bu farkli isimlendirmeleri bir standarda ve kolay anlasilan bir sekle kavusturdu Linnaeus sistemini cins sinif gruplarini ekleyerek daha da gelistirdi ve oldu Linnee unlu eseri Systema Naturae doneminin en onemli biyoloji eserlerinin basinda gelir Bu eserde doganin uc bitkiler hayvanlar mineraller alemi uzerine dogal bir sistem teklif eden Linnee bu alemleri ordo genus ve tur taksonlarina ayirmistir Eser 1735 te Leiden de Fundamenta Botanica ile ayni zamanda basildi Bunlardan uc yil sonra Linnee nin diger bir onemli eseri olan Classes Plantarum yayinlandi Linnee tur fikrini temel olarak almistir Linnee ye gore canlilar yumurtadan olusmustur ve her yumurta her yonden ebeveynine benzer bir canli meydana getirme kapasitesine sahiptir Boylece kendinden uremeye yer yoktur Baslangicta her tur bir tek ciften meydana gelmistir Boylece ayni turun butun fertleri genel bir kokene sahiptir Bitki turleri arasinda sayica sekilce ve durumca farkli cicekler kadar cok genus vardir Siniflar genuslar toplamidir belirli ana vasiflari ciceklenme de aynidir Ordo sinifin alt bolmesidir daha kolayca bir araya toplanacak genuslardan meydana gelmistir Linnaeaus un genel cinsiyete gore siniflama sisteminde siniflar esas olarak erkek organ ordolar disi organ basinin dilim sayisina gore belirlenir Bu sistem organik sistem uzerine temellendirilmistir bundan dolayi tek yonludur Linnee nin hayvanlar alemi icin teklif ettigi siniflandirma bitkilerdeki kadar basarili degildir Linnee hayvanlari alti gruba ayirir Quadrupedia Aves Amphibia Piscus Insecta Vermes Quadrupediler i ve kuslari Linnee soyle betimler Quadrupedler killi vucutlu ve dort ayaklidir disi yavruyu meydana getirir ve onu emzirir Kuslarin tuylu vucudu iki kanadi gagasi vardir disi yumurta birakir Linnee canlilari sadece iki gruba ayirmaktadir Baliklari Linnee Artedi ye gore belirlemistir Basit organizasyonlu hayvanlardan sadece bocekler onu ilgilendirmistir Linnee hayvan sistematigi icin Fundamenta Botanica sina benzer herhangi bir genel prensip gelistirmemistir Tur terimini belirlemis ve bugun de oldugu gibi siniflandirma sisteminin temeline koymustur Linnee turlerin degismezligine inaniyordu ve inis teorisi ile ilgili goruslere en siddetli tepki gosterenler arasindaydi cunku ona gore canlilar baslangicta yaratildiklari zamandan beri sabittiler herhangi bir degisiklige ugramamislardi Linnee ya gore tur genel bir kokene sahipmis gibi birbirine benzeyen fertlerin bir toplami olarak kabul edilmektedir Linnee nin hayvan sistematiginde yaptigi en onemli is balinalari dort ayaklilarla birlestirmesidir Daha sonra bu grup memeliler adini alacaktir Bu sinifi dis yapilarina gore gruplara ayirmistir Insan ve maymunlari apes birlestiren Linnee Systema Naturae nin son edisyonunda 1758 insani Homo genus ve sapiens Linn Sekilde siniflandirmistir Buna gore Homo genus ve sapiens tur adidir Homo grubuna Linnee orangutani da dahil etmistir Orangutani Homo troglodytes yani magarada yasayan adam adini vermistir Philosophia Botanica 1751 adli eserinde bircok grup belirlemis ve bu gruplari isimlendirmistir Ayni zamanda melez turlerini bizzat kendi bahcesinde gormustur ve kendi de basarili melezler yapmistir Orijinal yaratma doktrininden kacinamamistir fakat genuslarin yaratilmis olabilecegini dusunmeye baslamistir Systema Naturae nin bu edisyonunda hicbir yeni turun kesinlikle ortaya cikmayacagi gorusunu terk etmistir Philosophia Botanica da Linnee bitki alemine uygun bir organik teori gelistirmistir Burada bitkilerin cesitli kisimlarinin karakterleri formule edilmistir Linnee ye gore butun yapraklar gerek bitki yapragi gerekse cicek petali olsun genel bir gelisim sureci gosterir Bu kesifi Goethe ye atfetmistir Linnee karsilastirmali anatomide ozellikle bitki ve hayvanlar arasinda yaptigi karsilastirmalarda basarisiz olmustur Linnee nin bitki ve hayvanlarin hangi sartlar altinda dogada yasadiklari konusunda yaptigi katki olaganustu cok yonludur Linnee ye gore butun bitkiler eger baslangictan beri mevcut olmasalardi Adem bunlardan Incil de bahsetmezdi Linnee dunyanin dort bir yanindan topladigi ornekler uzerine temellendirdigi bir bitki dagilim teorisi gelistirmistir Bugun bizim fenomenolojik ekolojik ve cografik zooloiji ve botanik dedigimiz disiplinler ondan kokenini alir Linnee dogada aradigi dengeyi ahlaki alemde de aramistir ve Nemesis Divina adli eserini kaleme almistir Linnee Isvecli ogrencilerinin cogunu egitimlerini tamamladiktan sonra yabanci ulkelere koleksiyon yapmak ve gittikleri cevreyi incelemek uzere yollamistir Bu ogrenciler seyahat edip koleksiyon yapmislardir Onun ogrencileri arasinda ornegin Christian Fabricius 1745 1808 bocekler uzerinde basarili arastirmalar yapmis ve entomoloji konusunda eserler vermistir Fabricius Linnee nin siniflandirma metodunu boceklere uygulamistir Linnee nin koleksiyonlari olumunden sonra Ingiltere ye kacirilmis ve burada bu koleksiyon incelenmek uzere 1788 de Linnean Society kurulmustur Insan siniflandirmasiBu madde veya sayfa bolum dilinden dilinden kotu bir bicimde tercume edilmistir Sayfa makine cevirisi veya dilde yetkinligi bulunmayan bir cevirmen tarafindan olusturulmus olabilir Lutfen ceviriyi gelistirmek icin yardim edin Subat 2022 Linnaeus insan in deri rengine gore ayirt ettigi dort degisik irk tanimladi Linnee insani siyah veya negro sari veya Mogol beyaz veya Avrupali kirmizi ya da Amerikali olarak irklara ayirmistir Onu izleyen biyologlar da fiziksel ozellikleri temel alan irk gruplari ustunde calistilar Ne var ki bu tur siniflandirmalarin bilimsel ve kesin olmadigi daha sonra anlasildi Insanin fosil formlarindan biri Homo neandertalis tir bu tur Avrupa da yasamis bir insansi tipidir Homo sapiens ile farkli iki turdur Genellikle gagalarina gore siniflandirdigi kuslar bilindigi gibi yeniden gruplandirilmistir Linnee Cartilagenei yi amphibianlara dahil etmistir Bu onlarin baliklar gibi solungaclara sahip olmalarindan dogan yanlis bir anlayistir Linnee sistemini gozden gecirirken omurgasizlari bocekler haric hic degistirmemistir Notlar Carl Linnaeus 1707 yilinda 13 Mayis ta Isvec takvimi veya Gregoryen takvimi ne gore 23 Mayis ta dogdu Julyen takvimi ne gore ise 12 Mayis ta dogmustur Blunt 2004 p 12 Ayrica bakinizBilimsel siniflandirmaKaynakca Kahya E ve Oner M 2007 Biyoloji Tarihi Istanbul Imge Theodorides J 1993 Biyoloji Tarihi T Tuncdogan Cev Istanbul Cep Universitesi Mason S F 2001 Bilimler Tarihi U Daybelge Cev Ankara Kultur Bakanligi