Kıta felsefesi, Avrupa'daki 19. ve 20. yüzyıl felsefe geleneklerini tanımlamakta kullanılan terim. 20. yüzyılın ikinci yarısında anadili İngilizce olan filozoflar tarafından, analitik felsefenin dışında kalan görüş ve düşünceler için kullanılmaya başlanmıştır. Kıta felsefesi, şu akımları içinde barındırır: Alman idealizmi, fenomenoloji, varoluşçuluk (Kierkegaard ve Nietzsche'ninki gibi önceki düşüncelerle birlikte), yorumsama, yapısalcılık, postyapısalcı felsefe, Fransız feminizmi, Frankfurt Okulu'nun eleştirel teorisi ve Batı Marksizmi ile ilgili alanları.
"Analitik felsefe" gibi, "Kıta felsefesi" teriminin de açık bir tanımı yoktur ve diğer felsefî görüşlerle oldukça az aile benzerliğine sahiptir. İngiliz filozof ; bu terimin aslen betimlemeden ziyade, analitik felsefeciler tarafından reddedilen ve beğenilmeyen Batı felsefesi akımlarını işaret eden küçültücü bir fonksiyonu olduğunu öne sürmüştür.
Kavram
Yukarıda anlatılan anlamda "Kıta felsefesi" kavramı, geniş çapta ilk olarak İngilizce konuşan filozoflar tarafından 1970'li yıllarda; Fransa ve Almanya'da yayılan fenomenoloji, varoluşçuluk, yapısalcılık ve postyapısalcılığın ortak adı olarak üniversite kürsülerini tanımlamak için kullanıldı.
Diğer yandan yakın anlamıyla kullanılan kavram, John Stuart Mill'in Samuel Taylor Coleridge hakkında yazdığı; Kant felsefesinden etkilenen "Kıta felsefesi" ve "Kıta filozofları" düşüncesini, Jeremy Bentham'ın ve genel olarak 18. yüzyılın İngiliz deneyciliğiyle karşılaştırdığı yazıya, 1840 yılına dayandırılabilir. Bu kavram; Bertrand Russell ve George Edward Moore'nin mantıksal analiz kullanarak doğa bilimleri ile felsefe için sıkı bir ittifak vizyonu oluşturmalarıyla 20. yüzyılda önem kazandı. Geniş bir çevrece "analitik felsefe" olarak benimsenen bu gelenek, Britanya ve Amerika'da 1930'dan itibaren baskın duruma geldi. Russell ve Moore, Hegelcilik akımı ile yakın felsefî bağlantılarını reddederek, bunu kendi hareketlerinin ayırt edici özelliği haline getirdiler. 1945 yılındaki bu ayrım ile Russell, "Kıtasal ve İngiliz olarak ayırt edilebilinir iki farklı felsefe okulu" ortaya çıkardı.
1970'li yıllardan beri Amerika ve Britanya'daki pek çok filozof, Immanuel Kant ve sonrasındaki Kıta filozofları ile ilgilenmeye başladı ve çoğu Avrupa ülkesindeki felsefî gelenekler de benzer şekilde "analitik" akımın boyutlarıyla bir bütün olarak ele alındı. Fransa'da , , , ve gibi filozofların dahil olduğu analitik felsefe ilerlerken; benzer şekilde Birleşik Krallık, Kuzey Amerika, Avustralya'daki üniversitelerin felsefe bölümlerinde de kendini "Kıta filozofu" olarak tanımlayanlar bulunmaktadır. Bu nedenle "Kıta felsefesi", coğrafî bir ayrımdan ziyade bir felsefî gelenek ve etkiler dizesini tanımlamakta kullanılır.
Tarihçe
Daha dar anlamda Kıta felsefesi tarihinin Alman idealizmi ile başladığı düşünülür. ve ise Kıta felsefesinin kökenini bir dönem daha geriye, Jean-Jacques Rousseau'nun çalışmalarına dayandırır. Johann Gottlieb Fichte, Friedrich Schelling ve sonradan Hegel'in öncülüğünde Alman idealizmi; 1780 ve 90'lı yıllarda Immanuel Kant'ın çalışmalarından esinlenilerek ortaya konulmuş, romantizm düşüncesi ve Aydınlanma Çağı'nın devrimci politikaları ile sıkıca ilişkilendirildi. Yukarıda anılan merkezî figürlerin yanı sıra , , ve Friedrich Daniel Ernst Schleiermacher'in de Alman idealizmine önemli katkıları oldu.
"Kıta felsefesi"nin geleneksel kökeninin pek çok bağlamda fenomenolojiye dayanması nedeniyle Edmund Husserl de, Kıta felsefesi için genelgeçer bir figür olmanın yanı sıra analitik gelenek için de kabul edilmiş bir kişidir. Husserl'in ortaya koyduğu kavram olan (düşüncenin psikolojik olmayan özü), Gottlob Frege ile yazışmaları ve mantık doğasına yönelik yaptığı çalışmalar, analitik filozoflar arasında ilgi uyandırmaktadır.
, analitik felsefe ile kıta felsefesi arasındaki ayrımın ilk olarak; bilimsel farkındalığı ve sezgisinin yüksekliği ile varoluşçuluğa zemin hazırlayan Henri Bergson (1859-1941) tarafından açıklığa kavuşturulduğunu ileri sürdü: "Fransa'daki en saygın felsefî düşünce, (Anglo-Cermen analitik okullardan) çok farklı bir hâl aldı. Bütün bunun Henri Bergson ile başladığı söylenebilir."
1930'lu yıllarda Nasyonal sosyalizmin yükselişiyle; Almanya'daki Yahudi filozoflar ile Viyana Çevresi'nde ve Frankfurt Okulu'ndaki gibi liberal politika yanlısı filozofların çoğu, İngilizce konuşulan ülkelere kaçtı. Kalan filozofların, üniversitelerin idaresini ele alan Nazi yönetimini kabullenmeleri gerekti. Almanya'da kalarak en çok öne çıkan filozoflardan biri olan Martin Heidegger'in dahil olduğu diğer bir grup ise iktidara gelmesiyle nasyonal sosyalizmi benimsediler.
II. Dünya Savaşı'nın hem öncesinde, hem de sonrasında; Fransa'da Alman felsefesine ilgi büyüdü. Komünizme duyulmaya başlanan ilgi, Üçüncü Fransa Cumhuriyeti'nin yükseköğretim politika programlarında ilk defa yoğunca işlenen Marx ve Hegel ilgisine dönüştü. Aynı zamanda Husserl ve Heidegger'in fenomenolojik felsefesi de, Fransız felsefesindeki çeşitli farklı düşüncelerle sağladığı uyum nedeniyle gitgide etkili olmaya başladı. Fenomenolojinin bu popülerliğinin en büyük nedeni, kendi felsefesini varoluşçuluk olarak tanımlayan yazar ve filozof Jean-Paul Sartre'dir.
Karakteristik
, Kıta felsefesinin karakteristiğindeki ortak konuları tanımlamıştır.
- Öncelikle Kıta filozofları, görüngüleri anlamanın tek ve en doğru yöntemi olarak doğa bilimlerini ele alan bilimciliği genellikle reddederler. Onlara göre bilim, "yaşantı öncesi ön-teorik bir alt katmana" ihtiyaç duyar ve bilimsel metotlar, bu bildirişimselliği tamamen anlamak için yeterli değildir.
- İkinci olarak Kıta felsefesi, bu bildirişimi genellikle bağlam, zaman ve mekan, dil, kültür veya tarih değişkenleriyle ele alır ve bu nedenle tarihselciliğe meyillidir. Kıta felsefesine göre felsefî bir argüman, tarihsel ortaya çıkışının metinsel ve bağlamsal boyutlardan ayrılamaz.
- Üçüncü olarak Kıta felsefesi; bilinçli insanın, muhtemel yaşantının bu bildirişimini değiştirebileceğini varsayar: "Eğer insan yaşantısı rastlantısal bir yaratılış ise o, başka şekillerde yeniden yaratılabilir." Bu nedenle Kıta filozofları, teori ile pratiğin bütünlüğü ve onların kişisel, ahlakî ve politik dönüşümleri ile ilgili felsefî sorgulamalara yönelirler. Bu eğilim, Marksist gelenekte kendini açıkça göstermektedir ("Filozoflar dünyayı sadece farklı biçimlerde yorumladılar, oysaki asıl mesele onu değiştirmek.") ve ayrıca varoluşçuluk ile postyapısalcı felsefenin odak noktasındadır.
- Kıta felsefesinin son karakteristik özelliği ise meta-felsefe vurgusudur. Doğa bilimlerinin gelişim ve başarısının sonucunda Kıta filozofları sıklıkla, felsefenin yöntem ve doğasını yeniden bulmaya çalıştılar. Bu durum, Alman idealizmi veya fenomenoloji gibi bazı akımlarda felsefenin ilk, temel, birincil bilim olduğu yönündeki geleneksel görüşün gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyarken; yorumsama, eleştirel teori veya yapısalcılık gibi diğer akımlarda, felsefenin indirgenemez biçimde kültürel ve uygulamalı bir sahayı incelediği düşüncesini yarattı. Kierkegaard, Nietzsche ve sonradan Heidegger ile Derrida gibi Kıta filozofları ise felsefî herhangi bir anlayışın, önceden belirlenmiş hedeflerine tutarlı olarak ulaşıp ulaşamayacağı kuşkusu duydular.
Sonuç olarak yukarıda anılan konular; şartlarla sınırlandırılıp şekillendirilmiş bilgi, deney ve hakikatin en doğru biçimde, deneysel sorgulamadan ziyade felsefî düşünce ile anlaşılacağı fikrine dayanan Kant felsefesinden gelmektedir.
Son dönem Anglo-Amerikan gelişmeleri
20. yüzyılın başlarından 1960'lı yıllara kadar kıta filozofları, bir kısmı Nietzsche ve Heidegger'in Alman Yahudi öğrencilerinden oluşan, işkenceden dolayı ve II. Dünya Savaşı sonrasında Amerika Birleşik Devletleri'ne giden kıta filozoflarının varlığına rağmen yalnızca aralıklı olarak İngiliz ve Amerikan üniversitelerinde tartışıldı. Hannah Arendt, Leo Strauss, Theodor W. Adorno ve Walter Kaufmann, 1930'ların sonu ve 1940'ların başlarında gerçekleşen bu dalganın en bilinen isimleridir. Buna rağmen üniversitelerin felsefe bölümleri 1960'ların sonunda ve 1970'lerin başında kıta felsefesi dersleri açmışlardır. 1970 ve 80'lerde postmodernizmin yükselişiyle bazı İngiliz ve Amerikan filozoflar, kıta filozoflarının metot ve yargılarına daha belirgin biçimde karşı çıkmaya başladılar. Örneğin John Searle, "entelektüel zayıflığı" nedeniyle Derrida'nın yapısöküm düşüncesini eleştirdi. Sonrasında Cambridge Üniversitesi tarafından kendisine onursal unvan verilmesi de protesto edildi.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ Critchley, Simon (2001). Continental Philosophy: A Very Short Introduction (İngilizce). New York: Oxford University Press.; S. 2
- ^ a b Leiter, Brian; Rosen, Michael (2007). The Oxford Handbook of Continental Philosophy (İngilizce). New York: Oxford University Press. ; S. 4
- ^ Critchley; S. 13
- ^ Glendinning, Simon (2006). The Ideo of Continental Philosophy: A Philosophical Chronicle (İngilizce). Edinburgh: Edinburgh University Press. ss. 58-65.
- ^ Glendinning; S. 12
- ^ Critchley; S. 38
- ^ Mill, John Stuart (1950). On Bentham and Coleridge (İngilizce). New York: Harper Torchbooks.; S. 104, 133, 155
- ^ Russell, Bertrand (1959). My Philosophical Development (İngilizce). Londra: Allen & Unwin.; S. 62
- ^ Russell, Bertrand (1945). A History of Western Philosophy (İngilizce). Londra: Simon & Schuster.; S. 641, 643
- ^ Brogan, Walter; Risser, James (2000). American Continental Philosophy: A Reader (İngilizce). Indiana University Press.
- ^ Kenny, Anthony (2001). The Oxford Illustrated History of Western Philosophy (İngilizce). New York: Oxford University Press.
- ^ Merquior, José Guilherme (1987). Foucault (İngilizce). Kaliforniya: University of California Press.
- ^ Stone, Abraham D. (2005). "Heidegger and Carnap on the Overcoming of Metaphysics" (PDF). University of California. 2 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 21 Mayıs 2012.
- ^ Rosen, Michael (1998). "Continental Philosophy from Hegel". Philosophy 2: Further through the Subject. ss. 663-704. ; S. 665
- ^ Critchley; S. 115
- ^ Critchley; S. 57
- ^ Critchley; S. 64
- ^ Solomon, Robert C. (1988). Continental Philosophy Since 1750: The Rise and Fall of the Self (İngilizce). New York: Oxford University Press.; S. 6
- ^ Searle, John R. (27 Ekim 1983). "Word Turned Upside Down". New York Times Review of Books. 7 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Mayıs 2012.
- ^ Smith, Barry (9 Mayıs 1992). "Open letter against Derrida receiving an honorary doctorate from Cambridge University". National University of Singapore. 13 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Mayıs 2012.
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Kıta felsefesi ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- Rosen, Michael (1998). "Continental Philosophy from Hegel" (PDF). Harvard University. 3 Ocak 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 21 Mayıs 2012. (İngilizce)
- Stone, Abraham D. (2005). "Heidegger and Carnap on the Overcoming of Metaphysics" (PDF). University of California. 2 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 21 Mayıs 2012. (İngilizce)
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Kita felsefesi Avrupa daki 19 ve 20 yuzyil felsefe geleneklerini tanimlamakta kullanilan terim 20 yuzyilin ikinci yarisinda anadili Ingilizce olan filozoflar tarafindan analitik felsefenin disinda kalan gorus ve dusunceler icin kullanilmaya baslanmistir Kita felsefesi su akimlari icinde barindirir Alman idealizmi fenomenoloji varolusculuk Kierkegaard ve Nietzsche ninki gibi onceki dusuncelerle birlikte yorumsama yapisalcilik postyapisalci felsefe Fransiz feminizmi Frankfurt Okulu nun elestirel teorisi ve Bati Marksizmi ile ilgili alanlari Analitik felsefe gibi Kita felsefesi teriminin de acik bir tanimi yoktur ve diger felsefi goruslerle oldukca az aile benzerligine sahiptir Ingiliz filozof bu terimin aslen betimlemeden ziyade analitik felsefeciler tarafindan reddedilen ve begenilmeyen Bati felsefesi akimlarini isaret eden kucultucu bir fonksiyonu oldugunu one surmustur KavramYukarida anlatilan anlamda Kita felsefesi kavrami genis capta ilk olarak Ingilizce konusan filozoflar tarafindan 1970 li yillarda Fransa ve Almanya da yayilan fenomenoloji varolusculuk yapisalcilik ve postyapisalciligin ortak adi olarak universite kursulerini tanimlamak icin kullanildi Diger yandan yakin anlamiyla kullanilan kavram John Stuart Mill in Samuel Taylor Coleridge hakkinda yazdigi Kant felsefesinden etkilenen Kita felsefesi ve Kita filozoflari dusuncesini Jeremy Bentham in ve genel olarak 18 yuzyilin Ingiliz deneyciligiyle karsilastirdigi yaziya 1840 yilina dayandirilabilir Bu kavram Bertrand Russell ve George Edward Moore nin mantiksal analiz kullanarak doga bilimleri ile felsefe icin siki bir ittifak vizyonu olusturmalariyla 20 yuzyilda onem kazandi Genis bir cevrece analitik felsefe olarak benimsenen bu gelenek Britanya ve Amerika da 1930 dan itibaren baskin duruma geldi Russell ve Moore Hegelcilik akimi ile yakin felsefi baglantilarini reddederek bunu kendi hareketlerinin ayirt edici ozelligi haline getirdiler 1945 yilindaki bu ayrim ile Russell Kitasal ve Ingiliz olarak ayirt edilebilinir iki farkli felsefe okulu ortaya cikardi 1970 li yillardan beri Amerika ve Britanya daki pek cok filozof Immanuel Kant ve sonrasindaki Kita filozoflari ile ilgilenmeye basladi ve cogu Avrupa ulkesindeki felsefi gelenekler de benzer sekilde analitik akimin boyutlariyla bir butun olarak ele alindi Fransa da ve gibi filozoflarin dahil oldugu analitik felsefe ilerlerken benzer sekilde Birlesik Krallik Kuzey Amerika Avustralya daki universitelerin felsefe bolumlerinde de kendini Kita filozofu olarak tanimlayanlar bulunmaktadir Bu nedenle Kita felsefesi cografi bir ayrimdan ziyade bir felsefi gelenek ve etkiler dizesini tanimlamakta kullanilir TarihceDaha dar anlamda Kita felsefesi tarihinin Alman idealizmi ile basladigi dusunulur ve ise Kita felsefesinin kokenini bir donem daha geriye Jean Jacques Rousseau nun calismalarina dayandirir Johann Gottlieb Fichte Friedrich Schelling ve sonradan Hegel in onculugunde Alman idealizmi 1780 ve 90 li yillarda Immanuel Kant in calismalarindan esinlenilerek ortaya konulmus romantizm dusuncesi ve Aydinlanma Cagi nin devrimci politikalari ile sikica iliskilendirildi Yukarida anilan merkezi figurlerin yani sira ve Friedrich Daniel Ernst Schleiermacher in de Alman idealizmine onemli katkilari oldu Kita felsefesi nin geleneksel kokeninin pek cok baglamda fenomenolojiye dayanmasi nedeniyle Edmund Husserl de Kita felsefesi icin genelgecer bir figur olmanin yani sira analitik gelenek icin de kabul edilmis bir kisidir Husserl in ortaya koydugu kavram olan dusuncenin psikolojik olmayan ozu Gottlob Frege ile yazismalari ve mantik dogasina yonelik yaptigi calismalar analitik filozoflar arasinda ilgi uyandirmaktadir analitik felsefe ile kita felsefesi arasindaki ayrimin ilk olarak bilimsel farkindaligi ve sezgisinin yuksekligi ile varolusculuga zemin hazirlayan Henri Bergson 1859 1941 tarafindan acikliga kavusturuldugunu ileri surdu Fransa daki en saygin felsefi dusunce Anglo Cermen analitik okullardan cok farkli bir hal aldi Butun bunun Henri Bergson ile basladigi soylenebilir 1930 lu yillarda Nasyonal sosyalizmin yukselisiyle Almanya daki Yahudi filozoflar ile Viyana Cevresi nde ve Frankfurt Okulu ndaki gibi liberal politika yanlisi filozoflarin cogu Ingilizce konusulan ulkelere kacti Kalan filozoflarin universitelerin idaresini ele alan Nazi yonetimini kabullenmeleri gerekti Almanya da kalarak en cok one cikan filozoflardan biri olan Martin Heidegger in dahil oldugu diger bir grup ise iktidara gelmesiyle nasyonal sosyalizmi benimsediler II Dunya Savasi nin hem oncesinde hem de sonrasinda Fransa da Alman felsefesine ilgi buyudu Komunizme duyulmaya baslanan ilgi Ucuncu Fransa Cumhuriyeti nin yuksekogretim politika programlarinda ilk defa yogunca islenen Marx ve Hegel ilgisine donustu Ayni zamanda Husserl ve Heidegger in fenomenolojik felsefesi de Fransiz felsefesindeki cesitli farkli dusuncelerle sagladigi uyum nedeniyle gitgide etkili olmaya basladi Fenomenolojinin bu populerliginin en buyuk nedeni kendi felsefesini varolusculuk olarak tanimlayan yazar ve filozof Jean Paul Sartre dir Karakteristik Kita felsefesinin karakteristigindeki ortak konulari tanimlamistir Oncelikle Kita filozoflari gorunguleri anlamanin tek ve en dogru yontemi olarak doga bilimlerini ele alan bilimciligi genellikle reddederler Onlara gore bilim yasanti oncesi on teorik bir alt katmana ihtiyac duyar ve bilimsel metotlar bu bildirisimselligi tamamen anlamak icin yeterli degildir Ikinci olarak Kita felsefesi bu bildirisimi genellikle baglam zaman ve mekan dil kultur veya tarih degiskenleriyle ele alir ve bu nedenle tarihselcilige meyillidir Kita felsefesine gore felsefi bir arguman tarihsel ortaya cikisinin metinsel ve baglamsal boyutlardan ayrilamaz Ucuncu olarak Kita felsefesi bilincli insanin muhtemel yasantinin bu bildirisimini degistirebilecegini varsayar Eger insan yasantisi rastlantisal bir yaratilis ise o baska sekillerde yeniden yaratilabilir Bu nedenle Kita filozoflari teori ile pratigin butunlugu ve onlarin kisisel ahlaki ve politik donusumleri ile ilgili felsefi sorgulamalara yonelirler Bu egilim Marksist gelenekte kendini acikca gostermektedir Filozoflar dunyayi sadece farkli bicimlerde yorumladilar oysaki asil mesele onu degistirmek ve ayrica varolusculuk ile postyapisalci felsefenin odak noktasindadir Kita felsefesinin son karakteristik ozelligi ise meta felsefe vurgusudur Doga bilimlerinin gelisim ve basarisinin sonucunda Kita filozoflari siklikla felsefenin yontem ve dogasini yeniden bulmaya calistilar Bu durum Alman idealizmi veya fenomenoloji gibi bazi akimlarda felsefenin ilk temel birincil bilim oldugu yonundeki geleneksel gorusun gozden gecirilmesi gerektigini ortaya koyarken yorumsama elestirel teori veya yapisalcilik gibi diger akimlarda felsefenin indirgenemez bicimde kulturel ve uygulamali bir sahayi inceledigi dusuncesini yaratti Kierkegaard Nietzsche ve sonradan Heidegger ile Derrida gibi Kita filozoflari ise felsefi herhangi bir anlayisin onceden belirlenmis hedeflerine tutarli olarak ulasip ulasamayacagi kuskusu duydular Sonuc olarak yukarida anilan konular sartlarla sinirlandirilip sekillendirilmis bilgi deney ve hakikatin en dogru bicimde deneysel sorgulamadan ziyade felsefi dusunce ile anlasilacagi fikrine dayanan Kant felsefesinden gelmektedir Son donem Anglo Amerikan gelismeleri20 yuzyilin baslarindan 1960 li yillara kadar kita filozoflari bir kismi Nietzsche ve Heidegger in Alman Yahudi ogrencilerinden olusan iskenceden dolayi ve II Dunya Savasi sonrasinda Amerika Birlesik Devletleri ne giden kita filozoflarinin varligina ragmen yalnizca aralikli olarak Ingiliz ve Amerikan universitelerinde tartisildi Hannah Arendt Leo Strauss Theodor W Adorno ve Walter Kaufmann 1930 larin sonu ve 1940 larin baslarinda gerceklesen bu dalganin en bilinen isimleridir Buna ragmen universitelerin felsefe bolumleri 1960 larin sonunda ve 1970 lerin basinda kita felsefesi dersleri acmislardir 1970 ve 80 lerde postmodernizmin yukselisiyle bazi Ingiliz ve Amerikan filozoflar kita filozoflarinin metot ve yargilarina daha belirgin bicimde karsi cikmaya basladilar Ornegin John Searle entelektuel zayifligi nedeniyle Derrida nin yapisokum dusuncesini elestirdi Sonrasinda Cambridge Universitesi tarafindan kendisine onursal unvan verilmesi de protesto edildi Ayrica bakinizAnalitik felsefeKaynakca Critchley Simon 2001 Continental Philosophy A Very Short Introduction Ingilizce New York Oxford University Press S 2 a b Leiter Brian Rosen Michael 2007 The Oxford Handbook of Continental Philosophy Ingilizce New York Oxford University Press KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link S 4 Critchley S 13 Glendinning Simon 2006 The Ideo of Continental Philosophy A Philosophical Chronicle Ingilizce Edinburgh Edinburgh University Press ss 58 65 Glendinning S 12 Critchley S 38 Mill John Stuart 1950 On Bentham and Coleridge Ingilizce New York Harper Torchbooks S 104 133 155 Russell Bertrand 1959 My Philosophical Development Ingilizce Londra Allen amp Unwin S 62 Russell Bertrand 1945 A History of Western Philosophy Ingilizce Londra Simon amp Schuster S 641 643 Brogan Walter Risser James 2000 American Continental Philosophy A Reader Ingilizce Indiana University Press KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Kenny Anthony 2001 The Oxford Illustrated History of Western Philosophy Ingilizce New York Oxford University Press Merquior Jose Guilherme 1987 Foucault Ingilizce Kaliforniya University of California Press Stone Abraham D 2005 Heidegger and Carnap on the Overcoming of Metaphysics PDF University of California 2 Temmuz 2015 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 21 Mayis 2012 Rosen Michael 1998 Continental Philosophy from Hegel Philosophy 2 Further through the Subject ss 663 704 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim S 665 Critchley S 115 Critchley S 57 Critchley S 64 Solomon Robert C 1988 Continental Philosophy Since 1750 The Rise and Fall of the Self Ingilizce New York Oxford University Press S 6 Searle John R 27 Ekim 1983 Word Turned Upside Down New York Times Review of Books 7 Temmuz 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Mayis 2012 Smith Barry 9 Mayis 1992 Open letter against Derrida receiving an honorary doctorate from Cambridge University National University of Singapore 13 Temmuz 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Mayis 2012 Dis baglantilarWikimedia Commons ta Kita felsefesi ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Rosen Michael 1998 Continental Philosophy from Hegel PDF Harvard University 3 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 21 Mayis 2012 Ingilizce Stone Abraham D 2005 Heidegger and Carnap on the Overcoming of Metaphysics PDF University of California 2 Temmuz 2015 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 21 Mayis 2012 Ingilizce