Evren, Kâinat veya Kozmos, gezegenler, yıldızlar, gökadalar ve diğer tüm madde ile enerji yapıları dahil olmak üzere uzay ve zamanın tamamı ve muhtevasıdır. Bununla birlikte gözlemlenebilir evren, temel parçacıklardan başlayarak gökadalar ve gökada kümeleri gibi büyük ölçekli yapılara kadar tüm madde ve enerjinin mevcut düzeniyle sınırlıdır.
Evren | |
---|---|
Hubble Ultra Derin Alan görüntüsü, her biri milyarlarca yıldızdan oluşan mevcut teknoloji ile görülebilen en uzak gökadalardan bazılarını göstermektedir. | |
Yaş | 13,799 ± 0,021 milyar yıl |
Çap | Genişlediği için bilinmiyor. Fakat gözlemlenebilir evren'in çapı: 8,8×1026 m |
Kütle | En az 1053 kg |
Ortalama yoğunluk | 9,9 x 10−30 g/cm3 |
Ortalama sıcaklık | 2,72548 K (-270,4 °C veya -454,8 °F) |
İçerik | 4,9% madde 26,8% karanlık madde 68,3% karanlık enerji |
Şekil | %0.4 hata payı ile düzdür. |
Enerji dalga veya partikülleri homojen ve dengeli olarak çözüldüğünde 'var oluş' ile 'anti-varoluş' olamayacağı ya da toplam karşıtları 'yok oluşta' ise bir patlama olamayacağından, evren soğuyor mu, ısınıyor mu, evrenin durması sonu mudur, Büyük patlama evrenin merkezi mi, başlangıcı mıdır, güneş evrenin merkezinde midir gibi problemler hareket veya başka deyişle zamanın popüler sorularını teşkil etmiştir.
Evrenin oluşumuna dair günümüzde en çok benimsenen teori, Büyük Patlama teorisidir. Bu teoriye göre evren, sıfır hacimli ve çok yüksek bir enerji potansiyeline sahip, sıkışmış bir noktanın patlamasıyla oluştu. İlk patlamanın nasıl oluştuğu, evren meydana gelmeden önce evrenin yerinde ne olduğu ya da evrenin neyin içinde genişlediği sorularına günümüzde bile tam olarak bilimsel bir cevap bulunamamıştır, bununla birlikte evren öncesi durum, evren dışı varoluş hakkında hipotezler öne sürülmüştür. Büyük Patlama sonucunda uzun bir dönem boyunca birbirlerinden bağımsız hareket ettiler. Sürekli genişleyen evrenin her yerinde geçerli olan fizik kanunlarından kütleçekimi kanunu vasıtasıyla bağımsız gazlar birleşerek gökadaları (galaksiler) oluşturdular.
Aynı evrensel fizik kanunu neticesinde gökadalar da birbirlerine yaklaşarak devasa gruplar oluşturdu. Gökadalar içinde yıldızlar ve bazı yıldızların çevresinde sistemler oluştu. İçinde yaşadığımız Güneş Sistemi bunlardan birisidir. Keşfedebildiğimiz evrende 400 milyardan fazla gökada ve 300 sekstilyon (3 × 1023)yıldız olduğu tahmin edilmektedir.
Fiziksel özellikler
Boyut ve bölgeler
19. yüzyılın ortalarına doğru astronomlar; insanın dış gücünün çok ötesinde, tasarlanamayacak kadar engin bir evren düşüncesine götüren önemli gelişmeler oldu. Evrenin sınırsız boyutlarının ilk somut göstergesi, büyük Alman astronomi bilgin Friedrich Wilhelm Bessel'in (1784–1846) o güne kadar denenmemiş bir yönteme başvurarak 1838'de yaptığı bir uzaklık ölçümüdür. Bessel, ilk kez ıraklık açısından yararlanarak, Güneş ile yakınındaki Kuğu 61 yıldızı arasındaki uzaklığı kesin değerleriyle ölçtü ve inanılması güç bir sonuç buldu. Bu ölçüme göre Kuğu 61 ile Güneş arasındaki mesafe 97 trilyon kilometreden daha fazlaydı (tam olarak 97.432.493.000.000 km). Yakın bir yıldızın bile böylesine şaşırtıcı bir uzaklıkta olması, uzayda yapılacak ölçümlerde kilometre ve mil gibi geleneksel ölçü birimlerini kullanmanın ne kadar anlamsız olduğunu açıkça ortaya koymuştu. Bunun üzerine astronomlar, çok hızlı bir maddenin bu uzaklığı ne kadar zamanda alacağını belirtmenin çok daha kolay ve anlamlı bir ölçü birimi olacağına karar verdiler. Saniyede yaklaşık 300.000 km hızla hareket eden bir ışık ışını bir yılda yaklaşık 9.6 trilyon kilometre yol alır. Işık yılı, bugün astronominin temel uzunluk ölçüsü birimidir. Bu ölçü birimine göre Kuğu 61, Güneş'ten 10,3 ışık yılı uzaklıktadır. (Günümüzde yapılan daha duyarlı ölçümler bu uzaklığın 11,2 ışık yılı olduğunu ortaya koymuştur.) Güneş'e en yakın yıldız ise yalnızca 4,3 ışık yılı uzaklıktaki Proxima Centauri'dir (Erboğa takımyıldızından bir yıldız).
Gözlenebilir Evren'in çapı 92-93 milyar ışık yılıdır. Ancak cevaplanması gereken bir sorun, büyük patlama teorisine göre tek bir noktadan (sıfır noktası) başlayarak sürekli genişlediği düşünülen bir evren 13,8 milyar yılda bugünkü boyutlarına ulaşabilir miydi?
Yaş
Büyük Patlama'dan günümüze dek geçen zamandır. Şu anki teori ve gözlemler, evren'in yaşının 13,5 ile 14 milyar yıl arasında olduğunu önermektedir Bu yaş aralığı birçok bilimsel araştırma projesinin görüş birliğiyle elde edilmiştir. Bu projeler arasında arka plan ışınımı ölçümlerini ve Evren'in genişlemesinin ölçümü için kullanılan diğer pek çok farklı yöntemi de içerir. Arka plan ışınımı ölçümleri Evren'in Büyük Patlama'dan bu yana olan soğuma süresini verir.
Büyük patlamanın zaman ve mekanın mutlak başlangıç noktası olduğu, bütün bilim dünyası tarafından kabul edilmiş bir teori değildir. Farklı evren modelleri, kendi üzerine çöken ve yeniden genişleyen evren modelleri de farklı çevrelerde kabul gören evren teorilerindendir.
Özel görelilik ve uzay–zaman
Evren'in, en, boy, yükseklik ve zaman (x,y,z,t) olmak üzere bilinen dört boyutu vardır. Uzun süre mekânsal ve zamansal boyutların doğada farklı ve birbirinden bağımsız olduğu düşünülmüştür, ancak özel görelilik kuramı ile, mekânsal ve zamansal ayrımların her bir tanesinin hareketi ile (sınırlar içinde) karşılıklı çevrimler (interconvertible) oluştuğu anlaşılmıştır.
Bileşimi
Fiziksel ve termodinamik yasalar
Evrende tüm madde yapı taşları atom, iyon, anyon, katyon yoğunlaşmış düzensiz ısı enerjileridir. Tüm maddeler enerjinin bir formudur ve Termodinamik kanunlarına göre işlemektedir. Termodinamiğin üç temel kanunu vardır. Termodinamiğin en basit yasası, sıfırıncı kanun olarak adlandırılır. Daha basit bir ifadeyle farklı sıcaklıklarda iki cisim ısıl bakımdan temas ederse sıcak olan cisim soğur, soğuk olan cisim ısınır. Sıcaklık, madde içerisinde atomların titreşmesi ile iletilir. Bu nedenledir ki, ısı akışı sıcak cisimden soğuk cisme doğru gerçekleşir.
Birinci Kanunu, evrende temel olarak enerjinin yok edilemeyeceğini veya yoktan var olamayacağını söyler. Enerji sadece bir şekilden diğerine dönüşür. Bunun sonucu olarak geçmişteki bir olgunun gelecekte birebir tekrarlanmayacağı düşünülür.[]
Termodinamik'in bilim dallarına da uygulanabilen İkinci Yasasına göre, ısı enerjisi daha soğuk bir kaynaktan, daha sıcak bir kaynağa enerji vermeden transfer olamaz. Başka bir deyişle, bir sistem kendinden daha soğuk sistemle ısıtılamaz. Sistemlerin bu özelliği Termodinamikçiler'in geliştirdiği "ENTROPİ" kavramıyla açıklanır.
Isı Devinimi olarak da bilinen termodinamiğin üçüncü yasası kısaca: Eğer mutlak sıfır noktası olan sıfır Kelvin derecesine (yani -273 Santigrat) inilirse, bu sıcaklığa inebilen tüm parçacıkların birbirine eşit entropileri olur, 0-noktası enerjisi (zero-point energy) olarak tanımlanır. İşte bu nokta enrtopinin minimuma gittiği sıfır entropi noktasıdır. Bu yasa, neden bir maddeyi mutlak sıfıra kadar soğutmanın imkânsız olduğunu belirtir (dinamik bir evrende ısı titreşim alışverişi düzensizliği 20 Mayıs 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. ve pi sabiti.) Sıcaklık mutlak sıfıra yaklaştıkça bütün hareketler sabitleşir. Sayının sıfır değil de bir sabit olmasının sebebi, bütün hareketler durmasına ve buna bağlı olan belirsizliklerin yok olmasına rağmen kristal olmayan maddelerin moleküler dizilimlerinin farklı olmasından belirsizliğin hala mevcut olmasıdır. Üçüncü yasa sayesinde maddelerin mutlak sıfırdaki entropileri referans alınmak üzere kimyasal tepkimelerin incelenmesinde yararlı olan mutlak entropi tanımlanabilir.
Moleküler enerjiler
Maddelerin ısınması veya soğuması bir takım zincirleme fiziksel olaydan meydana gelmektedir. Bu olaylar birbirini takip eden zincirleme kazalara benzer. Maddeler soğurken kendinden daha soğuk bir ortamla etkileşime girer. Maddeler ısınırken ise kendinden daha sıcak bir ortamla etkileşime girer. Biz soğumayı ele alalım. Bir maddenin soğuması için kendinden daha soğuk ortamla etkileşir dedik. Bu etkileşim esnasında olan şeyler şunlardan ibarettir: Maddenin tanecikli yapısı, yani moleküler yapıları veya atomik yapıları, soğuk maddeyle çarpışır. Bu çarpışma esnasında daha sıcak olan ve bundan dolayı daha hareketli ve moleküler yapısı daha serbest olan madde, moleküler yapısı daha soğuk olan yani moleküler yapısı daha az serbest olan atoma çarpar ve soğuk maddenin atomunun durgunluğu nedeniyle yavaşlar. Tıpkı koşarken duran bir cisme çarpmak gibi. Diğer soğuk atomu da hızlandırır. Bu olay tüm atomların enerjileri eşitlenene kadar devam eder. Isınma da bu anlatılan olayın tam tersi olur. Isınma da bu sefer soğuk maddeyi sıcak maddenin taneciklerinin hızından dolayı hızlanması yani ısınmasıdır. Sıcak olan ortamın da yavaşlaması yani soğumasıdır. İki anlatılan olay da birbirinin aynısıdır. Bu yüzden donma ve kaynama, buharlaşma ve yoğuşma noktaları birbirine eşittir.
Evren modelleri ve görüşlerin gelişimi
Evren'in başlangıcı ve nasıl bir evrende yaşadığımız düşüncesi birçok kişi ve toplumu bu konuda görüş, inanç ve fikir geliştirmeye itmiştir. Evren modelleri tarihsel modeller ve teorik modeller olarak sınıflandırılabilir.
Yer merkezli veya yerüstü evren
Eski çağlarda birkaçı dışında bütün astronom ve düşünürler Dünya'nın evrenin merkezi olduğuna, Güneş, Ay ve yıldızların Dünya'nın çevresinde döndüğüne inanırlardı. Bu evren modeline göre, yıldızlar kristal bir kürenin iç yüzüne çakılmış gibi durağandı. Buna karşılık Güneş, Ay ve beş "gezegen yıldız" (Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn) bu durağan yıldızların önünde hareket halindeydi. Bütün gökcisimleri, sanki bir makineyle çalıştırılıyormuşçasına, değişmez bir düzen içinde Dünya'nın çevresinde dolanırdı. Eski astronomlar gezegenlerin bu teorik hareketini, Güneş'in ve yıldızların dünya etrafındaki günlük dolanımını açıklayabilmek için karmaşık evren modelleri geliştirdiler.
Bu eski astronomlar içinde etkisi en uzun süreli olan İskenderiyeli Batlamyus'tur (Klaudios Ptolemaios). M.S. 2. yüzyılda yaşayan bu ünlü bilgin, bugün Almagest adıyla bilinen büyük yapıtında gök cisimlerinin karmaşık hareketini açıklayan evren kuramını ortaya attı ve Dünya'yı evrenin merkezi olarak kabul eden bu kuram yaklaşık 14 asır boyunca 'nda tartışmasız benimsendi.
Güneş merkezli evren
Uzayın uçsuz bucaksız ve karanlık boşluğunda; Güneş'e benzer yıldızlardan oluşmuş bir gökadanın ortasında yüzen günmerkezli Güneş Sistemi düşüncesinin yerleşmeye başlaması ancak 16., 17. ve 18. yüzyıllara rastlar. Mikolaj Kopernik, Galileo Galilei ve Johannes Kepler gibi büyük bilginler, Dünya'nın ve öbür gezegenlerin Güneş'in çevresindeki yörüngelerde dolandığını kanıtladılar. Isaac Newton, bu gezegenleri Güneş'in çevresindeki yörüngelerinde tutan evrensel çekim (kütleçekim) kuvvetinin varlığını açıkladı.
Samanyolu ve gökadalar evreni
18. yüzyılın sonlarında William Herschel ve onu izleyenler de bütün Güneş Sistemi'ni içeren Samanyolu Gökadası'nı incelediler; bulutsu (nebula) adı verilen soluk ışıklı gaz ve toz bulutlarını araştırarak bunlardan çoğunun gerçekte Samanyolu'nun ötesindeki başka gökadalar olduğunu saptadılar. Bu modelde evren büyük bir patlama Big bang ile başlayan ve hâlen genişlemesi sürmekte olan bir evrenden oluşmaktadır. Karanlık enerjinin keşfi ile tek bir büyük patlama teoremi arka plana atılmıştır.
Çoklu evren
Günümüzde tek bir evren görüşü değişime uğramakta; paralel evrenler, çoklu evrenler (köpük modeli) gibi modeller üzerinde durulmakta ve buna ait yeni kanıtlar ortaya konmaktadır.
Evrenin genişlemesi kuramı
Kutupsal basınçlar sonucu yoğunlaşmış anti madde ile evren hâlen genişlemektedir. Gök cisimleri, evrenin genişlemesinde, birbirlerine olan uzaklıkları bakımından iki farklı davranış gösterirler. Şayet birden fazla gök cismi birbirlerinin kütleçekimine kapılırlarsa ya da hepsi birden ortak bir kütleçekiminin kuantumuna kapılırlarsa, bu durumda aralarındaki mesafe birbirleriyle yahut da ortak çekimi altına girdikleri kütleyle birleşene kadar her an azalır. Birinci durumun etkili olmadığı diğer bütün durumlarda gök cisimleri birbirinden sürekli uzaklaşırlar. İki gök cismi arası uzaklık daha önce x ışık yılı ise şu anda x+y ışık yılıdır (y>0).
Kozmik fon radyasyonu
Mantıken evren çok yoğun ve sıcak büyük patlama neticesinde genişlerken gökadalar birbirinden homojen hızlarda genişlemeliydi. Uzaktaki yıldız gökadaların daha büyük hızlarla birbirinden uzaklaşması homojen genişlemeyi de doğrular.
O zaman Özel görelik kuramına göre ışık hızı aşılamayacağına göre en uzaktakiler ışık hızından küçük sonlu bir hızla uzaklaşmalıydı. En uzaktaki gökadadan gelen ışık hem en hızlı uzaklaşan hem de en uzak geçmişten gelen ışıktır. En uzak geçmiş ise evrenin oluştuğu zamanlardan gelen ışıktır.
Evren ilk oluştuğunda ışıma serbestçe yayılma fırsatı bulduğunda yani ilk madde öncesi yapıtaşlarının boşluklarından sızabildiği kadarıyla gözlemlenebilmektedir. Uzayda her doğrultuda homojen bir ışıma olmadığı gözlemlenmiştir. Fon ışımasının haritası gözenekli bir yapı sergiler.
Evren'in sonu
Evrenin yaşı gibi evren'in sonu, bu "son" un zamanı ve gerçekleşme şekli değişik evren modellerine göre değişen, teorik fiziğin çalışma alanlarındandır. Örneğin çoklu evren modellerinde evren için bir başlangıç ve son öngörülmez, ancak bir evrensel alan bir karadelik veya solucan deliği üzerinden başka bir evrensel alana aktarılır. Bilinen evren için öngörülen son'un zamanı ise evren'in hesaplanan yaşından daha uzun (20 milyar yıl)dur.
Büyük çöküş
Evren teorisine göre evrenin itme gücü bitince çekme gücü başlayacak ve böylece büzüşecek, gök cisimleri çarpışarak kaynaşacak ve büyük bir patlamayla evren tekrar genişlemeye başlayacaktır. Gold Evreni olarak bilinen bu modelde, evren Büyük Patlama ile başlar sonra yükselen entropi ve zamanın termodinamik oku genişlemeyi işaret eder. Evren, çok düşük yoğunluğa ulaşınca çekilmeye başlar. Böylelikle entropi çok fazla alçalır ve zamanın termodinamik oku bu kez ters istikameti işaret eder ve evren çok düşük entropi çok yüksek yoğunlukta Büyük Çöküş ile sona erer.
Büyük Patlama'nın daha önceki Büyük Çöküş'lerden meydana geldiği ihtimalini ortadan kaldırmamasına rağmen, Özellikle evrenin genişlemesinin hızlanması ve karanlık enerjinin keşfi ile eski popülerliğini kaybederek yerini bilimsel çevrelerde 'Heat Death' adı verilen, evrenin en sonunda ısı ölümü ile tamamen son bulabilmesi görüşüne bırakmıştır.
Büyük donma
Teorilerine göre ise sıcak patlama ve kaotik bir karmaşa ile var olan evren zaten soğumaya çalışmaktadır. Evren genişlemeye devam edecek, yeteri kadar büyüyünce yoğunluğu aşırı azalacak ve sıcaklığı gittikçe düşecek, bunun sonunda kutupsal graviteler eşdeğer düzeye inecek ve evren donacaktır.
Karanlık enerji; Big Bang'den itibaren 5 milyar yıl geçene kadar evrenin genişleme hızı yavaş yavaş azalıyordu, fakat bilinmeyen ve bu sebeple karanlık olarak nitelenen bir etki (karanlık enerji) nin varlığı hızlanmayı yavaşlatan evrenin kütlesel çekim gücünü yenerek genişlemenin gittikçe hızlanmasına yol açmıştır.[]
- Heat death 13 Kasım 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Ultimate fate 3 Mart 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Olası sonuçlar 24 Ağustos 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Ayrıca bakınız
Vikisöz'de Evren ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
Kaynakça
- ^ Planck Collaboration (2016). "Planck 2015 results. XIII. Cosmological parameters". Astronomy & Astrophysics. Cilt 594. s. A13, Table 4. arXiv:1502.01589 $2. Bibcode:2016A&A...594A..13P. doi:10.1051/0004-6361/201525830.
- ^ Bars, Itzhak; Terning, John (Kasım 2009). Extra Dimensions in Space and Time. Springer. ss. 27-. ISBN . Erişim tarihi: 1 Mayıs 2011.
- ^ NASA/WMAP Science Team (24 Ocak 2014). . NASA. 10 Mart 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Şubat 2015.
- ^ Fixsen, D.J. (2009). "The Temperature of the Cosmic Microwave Background". The Astrophysical Journal. 707 (2): 916-20. arXiv:0911.1955 $2. Bibcode:2009ApJ...707..916F. doi:10.1088/0004-637X/707/2/916.
- ^ NASA/WMAP Science Team (24 Ocak 2014). "Universe 101: Will the Universe expand forever?". NASA. 9 Mart 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 16 Nisan 2015.
- ^ NASA/WMAP Science Team (24 Ocak 2014). . NASA. 9 Mart 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Nisan 2015.
- ^ Zeilik, Michael; Gregory, Stephen A. (1998). Introductory Astronomy & Astrophysics (4. bas.). Saunders College Publishing. ISBN .
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Nisan 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Aralık 2020.
- ^ (PDF). nasa.gov. 10 Nisan 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2008.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Evren Kainat veya Kozmos gezegenler yildizlar gokadalar ve diger tum madde ile enerji yapilari dahil olmak uzere uzay ve zamanin tamami ve muhtevasidir Bununla birlikte gozlemlenebilir evren temel parcaciklardan baslayarak gokadalar ve gokada kumeleri gibi buyuk olcekli yapilara kadar tum madde ve enerjinin mevcut duzeniyle sinirlidir EvrenHubble Ultra Derin Alan goruntusu her biri milyarlarca yildizdan olusan mevcut teknoloji ile gorulebilen en uzak gokadalardan bazilarini gostermektedir Yas13 799 0 021 milyar yilCapGenisledigi icin bilinmiyor Fakat gozlemlenebilir evren in capi 8 8 1026 mKutleEn az 1053 kgOrtalama yogunluk9 9 x 10 30 g cm3Ortalama sicaklik2 72548 K 270 4 C veya 454 8 F Icerik4 9 madde 26 8 karanlik madde 68 3 karanlik enerjiSekil 0 4 hata payi ile duzdur Enerji dalga veya partikulleri homojen ve dengeli olarak cozuldugunde var olus ile anti varolus olamayacagi ya da toplam karsitlari yok olusta ise bir patlama olamayacagindan evren soguyor mu isiniyor mu evrenin durmasi sonu mudur Buyuk patlama evrenin merkezi mi baslangici midir gunes evrenin merkezinde midir gibi problemler hareket veya baska deyisle zamanin populer sorularini teskil etmistir Evrenin olusumuna dair gunumuzde en cok benimsenen teori Buyuk Patlama teorisidir Bu teoriye gore evren sifir hacimli ve cok yuksek bir enerji potansiyeline sahip sikismis bir noktanin patlamasiyla olustu Ilk patlamanin nasil olustugu evren meydana gelmeden once evrenin yerinde ne oldugu ya da evrenin neyin icinde genisledigi sorularina gunumuzde bile tam olarak bilimsel bir cevap bulunamamistir bununla birlikte evren oncesi durum evren disi varolus hakkinda hipotezler one surulmustur Buyuk Patlama sonucunda uzun bir donem boyunca birbirlerinden bagimsiz hareket ettiler Surekli genisleyen evrenin her yerinde gecerli olan fizik kanunlarindan kutlecekimi kanunu vasitasiyla bagimsiz gazlar birleserek gokadalari galaksiler olusturdular Ayni evrensel fizik kanunu neticesinde gokadalar da birbirlerine yaklasarak devasa gruplar olusturdu Gokadalar icinde yildizlar ve bazi yildizlarin cevresinde sistemler olustu Icinde yasadigimiz Gunes Sistemi bunlardan birisidir Kesfedebildigimiz evrende 400 milyardan fazla gokada ve 300 sekstilyon 3 1023 yildiz oldugu tahmin edilmektedir Fiziksel ozelliklerBoyut ve bolgeler 19 yuzyilin ortalarina dogru astronomlar insanin dis gucunun cok otesinde tasarlanamayacak kadar engin bir evren dusuncesine goturen onemli gelismeler oldu Evrenin sinirsiz boyutlarinin ilk somut gostergesi buyuk Alman astronomi bilgin Friedrich Wilhelm Bessel in 1784 1846 o gune kadar denenmemis bir yonteme basvurarak 1838 de yaptigi bir uzaklik olcumudur Bessel ilk kez iraklik acisindan yararlanarak Gunes ile yakinindaki Kugu 61 yildizi arasindaki uzakligi kesin degerleriyle olctu ve inanilmasi guc bir sonuc buldu Bu olcume gore Kugu 61 ile Gunes arasindaki mesafe 97 trilyon kilometreden daha fazlaydi tam olarak 97 432 493 000 000 km Yakin bir yildizin bile boylesine sasirtici bir uzaklikta olmasi uzayda yapilacak olcumlerde kilometre ve mil gibi geleneksel olcu birimlerini kullanmanin ne kadar anlamsiz oldugunu acikca ortaya koymustu Bunun uzerine astronomlar cok hizli bir maddenin bu uzakligi ne kadar zamanda alacagini belirtmenin cok daha kolay ve anlamli bir olcu birimi olacagina karar verdiler Saniyede yaklasik 300 000 km hizla hareket eden bir isik isini bir yilda yaklasik 9 6 trilyon kilometre yol alir Isik yili bugun astronominin temel uzunluk olcusu birimidir Bu olcu birimine gore Kugu 61 Gunes ten 10 3 isik yili uzakliktadir Gunumuzde yapilan daha duyarli olcumler bu uzakligin 11 2 isik yili oldugunu ortaya koymustur Gunes e en yakin yildiz ise yalnizca 4 3 isik yili uzakliktaki Proxima Centauri dir Erboga takimyildizindan bir yildiz Gozlenebilir Evren in capi 92 93 milyar isik yilidir Ancak cevaplanmasi gereken bir sorun buyuk patlama teorisine gore tek bir noktadan sifir noktasi baslayarak surekli genisledigi dusunulen bir evren 13 8 milyar yilda bugunku boyutlarina ulasabilir miydi Yas Buyuk Patlama dan gunumuze dek gecen zamandir Su anki teori ve gozlemler evren in yasinin 13 5 ile 14 milyar yil arasinda oldugunu onermektedir Bu yas araligi bircok bilimsel arastirma projesinin gorus birligiyle elde edilmistir Bu projeler arasinda arka plan isinimi olcumlerini ve Evren in genislemesinin olcumu icin kullanilan diger pek cok farkli yontemi de icerir Arka plan isinimi olcumleri Evren in Buyuk Patlama dan bu yana olan soguma suresini verir Buyuk patlamanin zaman ve mekanin mutlak baslangic noktasi oldugu butun bilim dunyasi tarafindan kabul edilmis bir teori degildir Farkli evren modelleri kendi uzerine coken ve yeniden genisleyen evren modelleri de farkli cevrelerde kabul goren evren teorilerindendir Ozel gorelilik ve uzay zaman Gercek sadece mesafedir Cizgi esasen sadece uzunlugu Ldir siyahla gosterilen r koordine farkliliklari uc noktalari arasindadir soyle ki Dx Dy veya D3 Dh gibi kendi cercevelerinin referansidir mavi ve kirmizi ile uyarlanarak belirtilmistir Evren in en boy yukseklik ve zaman x y z t olmak uzere bilinen dort boyutu vardir Uzun sure mekansal ve zamansal boyutlarin dogada farkli ve birbirinden bagimsiz oldugu dusunulmustur ancak ozel gorelilik kurami ile mekansal ve zamansal ayrimlarin her bir tanesinin hareketi ile sinirlar icinde karsilikli cevrimler interconvertible olustugu anlasilmistir BilesimiEvren in buyuk olcude karanlik madde ve karanlik enerji den olustugu dusunulmektedir Bilinen madde Evren in 5 inden azini olusturmaktadir Fiziksel ve termodinamik yasalar Evrende tum madde yapi taslari atom iyon anyon katyon yogunlasmis duzensiz isi enerjileridir Tum maddeler enerjinin bir formudur ve Termodinamik kanunlarina gore islemektedir Termodinamigin uc temel kanunu vardir Termodinamigin en basit yasasi sifirinci kanun olarak adlandirilir Daha basit bir ifadeyle farkli sicakliklarda iki cisim isil bakimdan temas ederse sicak olan cisim sogur soguk olan cisim isinir Sicaklik madde icerisinde atomlarin titresmesi ile iletilir Bu nedenledir ki isi akisi sicak cisimden soguk cisme dogru gerceklesir Birinci Kanunu evrende temel olarak enerjinin yok edilemeyecegini veya yoktan var olamayacagini soyler Enerji sadece bir sekilden digerine donusur Bunun sonucu olarak gecmisteki bir olgunun gelecekte birebir tekrarlanmayacagi dusunulur kaynak belirtilmeli Termodinamik in bilim dallarina da uygulanabilen Ikinci Yasasina gore isi enerjisi daha soguk bir kaynaktan daha sicak bir kaynaga enerji vermeden transfer olamaz Baska bir deyisle bir sistem kendinden daha soguk sistemle isitilamaz Sistemlerin bu ozelligi Termodinamikciler in gelistirdigi ENTROPI kavramiyla aciklanir Isi Devinimi olarak da bilinen termodinamigin ucuncu yasasi kisaca Eger mutlak sifir noktasi olan sifir Kelvin derecesine yani 273 Santigrat inilirse bu sicakliga inebilen tum parcaciklarin birbirine esit entropileri olur 0 noktasi enerjisi zero point energy olarak tanimlanir Iste bu nokta enrtopinin minimuma gittigi sifir entropi noktasidir Bu yasa neden bir maddeyi mutlak sifira kadar sogutmanin imkansiz oldugunu belirtir dinamik bir evrende isi titresim alisverisi duzensizligi 20 Mayis 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi ve pi sabiti Sicaklik mutlak sifira yaklastikca butun hareketler sabitlesir Sayinin sifir degil de bir sabit olmasinin sebebi butun hareketler durmasina ve buna bagli olan belirsizliklerin yok olmasina ragmen kristal olmayan maddelerin molekuler dizilimlerinin farkli olmasindan belirsizligin hala mevcut olmasidir Ucuncu yasa sayesinde maddelerin mutlak sifirdaki entropileri referans alinmak uzere kimyasal tepkimelerin incelenmesinde yararli olan mutlak entropi tanimlanabilir Molekuler enerjiler Maddelerin isinmasi veya sogumasi bir takim zincirleme fiziksel olaydan meydana gelmektedir Bu olaylar birbirini takip eden zincirleme kazalara benzer Maddeler sogurken kendinden daha soguk bir ortamla etkilesime girer Maddeler isinirken ise kendinden daha sicak bir ortamla etkilesime girer Biz sogumayi ele alalim Bir maddenin sogumasi icin kendinden daha soguk ortamla etkilesir dedik Bu etkilesim esnasinda olan seyler sunlardan ibarettir Maddenin tanecikli yapisi yani molekuler yapilari veya atomik yapilari soguk maddeyle carpisir Bu carpisma esnasinda daha sicak olan ve bundan dolayi daha hareketli ve molekuler yapisi daha serbest olan madde molekuler yapisi daha soguk olan yani molekuler yapisi daha az serbest olan atoma carpar ve soguk maddenin atomunun durgunlugu nedeniyle yavaslar Tipki kosarken duran bir cisme carpmak gibi Diger soguk atomu da hizlandirir Bu olay tum atomlarin enerjileri esitlenene kadar devam eder Isinma da bu anlatilan olayin tam tersi olur Isinma da bu sefer soguk maddeyi sicak maddenin taneciklerinin hizindan dolayi hizlanmasi yani isinmasidir Sicak olan ortamin da yavaslamasi yani sogumasidir Iki anlatilan olay da birbirinin aynisidir Bu yuzden donma ve kaynama buharlasma ve yogusma noktalari birbirine esittir Evren modelleri ve goruslerin gelisimiEvren in baslangici ve nasil bir evrende yasadigimiz dusuncesi bircok kisi ve toplumu bu konuda gorus inanc ve fikir gelistirmeye itmistir Evren modelleri tarihsel modeller ve teorik modeller olarak siniflandirilabilir Yer merkezli veya yerustu evren Universum C Flammarion Holzschnitt Paris 1888 Kolorit Heikenwaelder Hugo Wien 1998 yer ustu evren modeli Eski caglarda birkaci disinda butun astronom ve dusunurler Dunya nin evrenin merkezi olduguna Gunes Ay ve yildizlarin Dunya nin cevresinde dondugune inanirlardi Bu evren modeline gore yildizlar kristal bir kurenin ic yuzune cakilmis gibi duragandi Buna karsilik Gunes Ay ve bes gezegen yildiz Merkur Venus Mars Jupiter Saturn bu duragan yildizlarin onunde hareket halindeydi Butun gokcisimleri sanki bir makineyle calistiriliyormuscasina degismez bir duzen icinde Dunya nin cevresinde dolanirdi Eski astronomlar gezegenlerin bu teorik hareketini Gunes in ve yildizlarin dunya etrafindaki gunluk dolanimini aciklayabilmek icin karmasik evren modelleri gelistirdiler Bu eski astronomlar icinde etkisi en uzun sureli olan Iskenderiyeli Batlamyus tur Klaudios Ptolemaios M S 2 yuzyilda yasayan bu unlu bilgin bugun Almagest adiyla bilinen buyuk yapitinda gok cisimlerinin karmasik hareketini aciklayan evren kuramini ortaya atti ve Dunya yi evrenin merkezi olarak kabul eden bu kuram yaklasik 14 asir boyunca nda tartismasiz benimsendi Gunes merkezli evren Kopernik evren modeli Uzayin ucsuz bucaksiz ve karanlik boslugunda Gunes e benzer yildizlardan olusmus bir gokadanin ortasinda yuzen gunmerkezli Gunes Sistemi dusuncesinin yerlesmeye baslamasi ancak 16 17 ve 18 yuzyillara rastlar Mikolaj Kopernik Galileo Galilei ve Johannes Kepler gibi buyuk bilginler Dunya nin ve obur gezegenlerin Gunes in cevresindeki yorungelerde dolandigini kanitladilar Isaac Newton bu gezegenleri Gunes in cevresindeki yorungelerinde tutan evrensel cekim kutlecekim kuvvetinin varligini acikladi Samanyolu ve gokadalar evreni 18 yuzyilin sonlarinda William Herschel ve onu izleyenler de butun Gunes Sistemi ni iceren Samanyolu Gokadasi ni incelediler bulutsu nebula adi verilen soluk isikli gaz ve toz bulutlarini arastirarak bunlardan cogunun gercekte Samanyolu nun otesindeki baska gokadalar oldugunu saptadilar Bu modelde evren buyuk bir patlama Big bang ile baslayan ve halen genislemesi surmekte olan bir evrenden olusmaktadir Karanlik enerjinin kesfi ile tek bir buyuk patlama teoremi arka plana atilmistir Coklu evren Gunumuzde tek bir evren gorusu degisime ugramakta paralel evrenler coklu evrenler kopuk modeli gibi modeller uzerinde durulmakta ve buna ait yeni kanitlar ortaya konmaktadir Evrenin genislemesi kuramiEvrenin orijini ve genisleyen ic dis bukey isik zamani 14 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi modeli Dipteki patlama icerisindeki her sey ile yildiz adaciklari Kutupsal basinclar sonucu yogunlasmis anti madde ile evren halen genislemektedir Gok cisimleri evrenin genislemesinde birbirlerine olan uzakliklari bakimindan iki farkli davranis gosterirler Sayet birden fazla gok cismi birbirlerinin kutlecekimine kapilirlarsa ya da hepsi birden ortak bir kutlecekiminin kuantumuna kapilirlarsa bu durumda aralarindaki mesafe birbirleriyle yahut da ortak cekimi altina girdikleri kutleyle birlesene kadar her an azalir Birinci durumun etkili olmadigi diger butun durumlarda gok cisimleri birbirinden surekli uzaklasirlar Iki gok cismi arasi uzaklik daha once x isik yili ise su anda x y isik yilidir y gt 0 Kozmik fon radyasyonu Mantiken evren cok yogun ve sicak buyuk patlama neticesinde genislerken gokadalar birbirinden homojen hizlarda genislemeliydi Uzaktaki yildiz gokadalarin daha buyuk hizlarla birbirinden uzaklasmasi homojen genislemeyi de dogrular O zaman Ozel gorelik kuramina gore isik hizi asilamayacagina gore en uzaktakiler isik hizindan kucuk sonlu bir hizla uzaklasmaliydi En uzaktaki gokadadan gelen isik hem en hizli uzaklasan hem de en uzak gecmisten gelen isiktir En uzak gecmis ise evrenin olustugu zamanlardan gelen isiktir Evren ilk olustugunda isima serbestce yayilma firsati buldugunda yani ilk madde oncesi yapitaslarinin bosluklarindan sizabildigi kadariyla gozlemlenebilmektedir Uzayda her dogrultuda homojen bir isima olmadigi gozlemlenmistir Fon isimasinin haritasi gozenekli bir yapi sergiler Evren in sonuSchwarzschild wormhole solucan deligi diagrami Evrenin yasi gibi evren in sonu bu son un zamani ve gerceklesme sekli degisik evren modellerine gore degisen teorik fizigin calisma alanlarindandir Ornegin coklu evren modellerinde evren icin bir baslangic ve son ongorulmez ancak bir evrensel alan bir karadelik veya solucan deligi uzerinden baska bir evrensel alana aktarilir Bilinen evren icin ongorulen son un zamani ise evren in hesaplanan yasindan daha uzun 20 milyar yil dur Buyuk cokus Evren teorisine gore evrenin itme gucu bitince cekme gucu baslayacak ve boylece buzusecek gok cisimleri carpisarak kaynasacak ve buyuk bir patlamayla evren tekrar genislemeye baslayacaktir Gold Evreni olarak bilinen bu modelde evren Buyuk Patlama ile baslar sonra yukselen entropi ve zamanin termodinamik oku genislemeyi isaret eder Evren cok dusuk yogunluga ulasinca cekilmeye baslar Boylelikle entropi cok fazla alcalir ve zamanin termodinamik oku bu kez ters istikameti isaret eder ve evren cok dusuk entropi cok yuksek yogunlukta Buyuk Cokus ile sona erer Buyuk Patlama nin daha onceki Buyuk Cokus lerden meydana geldigi ihtimalini ortadan kaldirmamasina ragmen Ozellikle evrenin genislemesinin hizlanmasi ve karanlik enerjinin kesfi ile eski populerligini kaybederek yerini bilimsel cevrelerde Heat Death adi verilen evrenin en sonunda isi olumu ile tamamen son bulabilmesi gorusune birakmistir Buyuk donma Teorilerine gore ise sicak patlama ve kaotik bir karmasa ile var olan evren zaten sogumaya calismaktadir Evren genislemeye devam edecek yeteri kadar buyuyunce yogunlugu asiri azalacak ve sicakligi gittikce dusecek bunun sonunda kutupsal graviteler esdeger duzeye inecek ve evren donacaktir Karanlik enerji Big Bang den itibaren 5 milyar yil gecene kadar evrenin genisleme hizi yavas yavas azaliyordu fakat bilinmeyen ve bu sebeple karanlik olarak nitelenen bir etki karanlik enerji nin varligi hizlanmayi yavaslatan evrenin kutlesel cekim gucunu yenerek genislemenin gittikce hizlanmasina yol acmistir kaynak belirtilmeli Heat death 13 Kasim 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Ultimate fate 3 Mart 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Olasi sonuclar 24 Agustos 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Ayrica bakinizBuyuk Patlama Uzay Galaksi NebulaVikisoz de Evren ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Kaynakca Planck Collaboration 2016 Planck 2015 results XIII Cosmological parameters Astronomy amp Astrophysics Cilt 594 s A13 Table 4 arXiv 1502 01589 2 Bibcode 2016A amp A 594A 13P doi 10 1051 0004 6361 201525830 Bars Itzhak Terning John Kasim 2009 Extra Dimensions in Space and Time Springer ss 27 ISBN 978 0 387 77637 8 Erisim tarihi 1 Mayis 2011 NASA WMAP Science Team 24 Ocak 2014 NASA 10 Mart 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 17 Subat 2015 Fixsen D J 2009 The Temperature of the Cosmic Microwave Background The Astrophysical Journal 707 2 916 20 arXiv 0911 1955 2 Bibcode 2009ApJ 707 916F doi 10 1088 0004 637X 707 2 916 NASA WMAP Science Team 24 Ocak 2014 Universe 101 Will the Universe expand forever NASA 9 Mart 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 16 Nisan 2015 NASA WMAP Science Team 24 Ocak 2014 NASA 9 Mart 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 16 Nisan 2015 Zeilik Michael Gregory Stephen A 1998 Introductory Astronomy amp Astrophysics 4 bas Saunders College Publishing ISBN 978 0 03 006228 5 Arsivlenmis kopya 26 Nisan 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Aralik 2020 PDF nasa gov 10 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 6 Mart 2008