Koku hafızası kokuların toplanmasını ifade eder. Çalışmalar, yaygın olarak koku hafızasının anılarının, kalıcılık ve parazite karşı yüksek direnç gibi çeşitli özellikleri bulmuştur. örtüsüz bellek tipik olarak koku hafızası çalışmalarına odaklanan formdur, ancak örtülü hafıza biçimleri kesinlikle koku ve anılarının anlaşılmasına farklı katkılar sağlar. Araştırmalar, doğumdan sonra koku soğanı ve ana koku alma sistemindeki değişikliklerin anne davranışları için son derece önemli ve etkili olduğunu göstermiştir. Memeli koku alma ipuçları anne bebek bağının koordinasyonunda ve aşağıdaki yavruların normal gelişiminde önemli bir rol oynar. Maternal meme kokuları bireysel olarak farklıdır ve annenin yavruları tarafından tanınması için bir temel sağlar.
Evrimsel tarih boyunca koku alma, iletişimin gelişimi gibi türlerin hayatta kalmasıyla ilgili çeşitli amaçlara hizmet etmiştir. Bugün insanlarda ve diğer hayvanlarda bile, bu hayatta kalma ve iletişim boyutları hala işler durumdadır. Ayrıca Alzheimer hastalığı ve bunama gibi beyin dejeneratif hastalıkları olan bireylerde koku hafızasında eksiklikler olduğunu gösteren kanıtlar vardır. Bu bireyler, hastalıkları kötüleştikçe kokuları ayırt etme yeteneğini kaybeder. Ayrıca, koku hafızasındaki eksikliklerin, her zihinsel bozukluğun kendine özgü koku kusurları paterni olduğundan, depresyon gibi belirli zihinsel bozuklukların değerlendirilmesinde bir temel olabileceğini gösteren araştırmalar da vardır.
Mekanizma
Fizyoloji
Koku maddesi (Odorant)
Odorant, belirli bir reseptör proteinine bağlanan fizyokimyasal bir moleküldür.Memelilerde, her koku alma reseptör proteini, bir koku alma-bir-nöron kuralı olarak bilinen ve yaklaşık bin çeşit tanımlanmış yanıt verdiği bir tip moleküle sahiptir. Yapı ve karmaşıklık, koku verici kalitenin değişmesine neden olan değişikliklerle koku verici özelliklerini oluşturur. Bir koku verici maddenin özellikleri koku alma sisteminin glomerülleri ve koku alma duyunun algısal farklılaşmasında rol oynayan kortikal bir yapı olan koku alma ampulünde bulunabilen mitral hücreleri tarafından tespit edilir. Kokulu ampulün kendisi, zamansal yapısı ve ateşleme oranı ile kokuların nasıl kodlandığını etkiler, bu da koku veren maddenin hatırlanma olasılığını etkiler.
Nöromodülatörler
Nöromodülasyon koku alma sisteminde bulunur ve hem memelilerde hem de böceklerde nöral plastisite ve davranış değişikliğinden sorumludur. Koku alma hafızası bağlamında nöromodülatörler, bilginin depolanmasını koku alma deneyiminin önemini koruyacak şekilde düzenler. Bu sistemler, hem örtük hem de örtüsüz belleği etkileyen norepinefrin ve asetilkoline oldukça bağımlıdır. Farelerin noradrenerjik sistemini içeren çalışmalar, bu sistemi içeren alanlar lezyonlandığında alışılmış öğrenmenin ortadan kaldırıldığını ve daha sonra koku ampulüne noradrenalin enjekte edildiğinde alışılmış öğrenme yeteneklerinin restorasyonunu göstermektedir. Kolinerjik sistemlerin önemi sıçanların çalışmalarında ve skopolaminin etkileri ile gösterilmiştir, asetilkolin ilk öğrenme aşamalarında ve daha spesifik olarak depolanan anılar arasındaki etkileşimin azaltılmasında rol oynamıştır.
Örtük koku hafızası
Uyaranların örtülü anıları, uyaranın ilk karşılaşmasının bilinçli olarak hatırlanmasını gerektirmez. Koku hafızası ile ilgili olarak, beyindeki kokuların anılarının oluşması için bir koku deneyiminin kasıtlı olarak hatırlanması gerekli değildir. Örtük koku hafızasını incelemek için kullanılan tekniklerin hem insanlar hem de hayvanlar için geçerli olduğu düşünülmektedir. Örtük bellek testlerinde, bir uyaranın hafızasına, aynı uyarana daha önce maruz kalınmasıyla yardımcı olduğu gösterilmiştir. Örtük bellek oluşumunun kanıtı alışkanlık, duyarlılaşma, algısal öğrenme ve klasik koşullama testlerinde bulunur. Olfaction'da, aşağıdaki paragrafta daha ayrıntılı olarak ele alınan güçlü bir alışkanlık eğilimi vardır. Örtük belleğin bu 'alt kümelerinden' birini içeren görevlerin bellek performansını değerlendirerek, bilinçli hatırlama içermeyen önceki koku uyaran deneyiminin etkisi ölçülebilir. Bilişsel eksikliklerin etkilerini inceleyerek kokunun örtülü hafızası hakkında daha fazla bilgi edinilebilir. Beyin hasarının koku hafızası üzerindeki etkileri, beynin daha iyi anlaşılmasına yol açan bu örtülü hafıza önlemleri kullanılarak araştırılabilir.
Alışma (habituasyon)
Alışma, azalmış dikkat düzeylerini ve artık yeni olarak algılanmayan bir uyarana yanıt vermeyi içermektedir. Koku hafızası alanında, alışma, koku alma sistemindeki hücrelerin adaptasyonunu içeren uzun süreli maruz kalmanın (belirli bir tekrarlanan uyaranla sınırlı) bir sonucu olarak bir kokuya karşı duyarlılıkta bir azalmaya işaret eder. Koku alma sisteminde bulunan reseptör nöronları ve mitral hücreler kokulara tepki olarak uyarlanır. Bu, yeni kokulara hızla, daha eksiksiz ve seçici olarak adapte olan ve aynı zamanda kokuların alışkanlığında çok önemli bir rol oynadığı düşünülen piriform kortikal nöronların katılımını içerir. Norepinefrinin, cevap verebilirliklerini artırarak mitral hücrelerin işleyişi üzerinde bir etkisi olduğu düşünülmektedir. Asetilkolin aynı zamanda koku alma uyarısının alışkanlığında yer alan önemli bir nörotransmitter olarak kabul edilir, ancak tam olarak çalıştığı araçlar henüz net değildir.
Örtüsüz bellek
Kokular için örtülü hafızanın aksine, örtüsüz bellek bazı insanlar tarafından sadece insanlara özgü bir fenomen olarak düşünülmektedir. örtüsüz bellek, bilinçli farkındalık ile hatırlanan anıları ifade eder. Koku almada örtüsüz bellek kokulara ilişkisel anlam atfetmek anlamına gelir. Kokuların yanı sıra kokusuz uyaranlara derneklerin atanmasıyla koku alma uyaranları anlam kazanabilir. örtüsüz koku anıları, karşılaşılan diğer kokuları işlemek ve karşılaştırmak için kullanılabilecek bilgileri içerir. Dikkat kokulara odaklanmış, günlük yaşamın işleyişine ve deneyimli olaylara uygun yanıtların alınmasına yardımcı olur. Örtüsüz koku alma belleğinin kanıtı, çalışan bir bellek bileşenini içeren görevlerdeki davranışlar aracılığıyla görülür. Örtüsüz koku hafızası için en sık kullanılan iki test, aşağıda daha ayrıntılı olarak ele alınan koku tanımlama ve koku tanımadır.
Koku tanıma
Koku tanıma, koku belleğini ölçmek için kullanılan en yaygın ve doğrudan yöntemdir. Bir koku tanıma testinde katılımcılara bir koku tanıtıp tanımadıkları sorulur. Daha spesifik olarak, bir katılımcı koku ile ilgili belirli bir uyarana tabi tutulur ve bir gecikme döneminden sonra bir sondanın (ilk uyaranla aynı olabilecek veya olamayacak bir uyaran) onunkiyle aynı olup olmadığına karar vermesi istenir Başlangıçta karşılaştı. Bellek doğruluğu, alınan doğru tanıma kararlarının miktarı ile değerlendirilir. Bu önlemle ilgili potansiyel bir sorun, koku uyaranları için belleği artırabilecek sözel etiketlerin oluşturulmasını içerir. Koku ve koku adlarının karşılaştırılmasını ve koku adlarıyla ilgili sözcük kararlarının alınma hızını ve doğruluğunu içeren sözlü etiketlemenin etkisini ölçmenin çeşitli yolları vardır. Koku tanıma testinin hem algısal bilgi için belleği hem de sözel etiketlerin üretilmesi nedeniyle potansiyel olarak karıştırıcı belleği içeren bir önlem olarak düşünülmesi önerilmiştir.
Koku tanımlama
Koku tanımlama, koku tanımanın aksine sunulan koku uyaranlarının spesifik bir biçimde etiketlenmesini gerektirir. Nöral kodlama, koku alma uyaranlarının kimliği, konsantrasyonu ve zevkli değerinin, koku alma ampulünden beyne aktarılan aksiyon potansiyelleri modelinde temsil edilme şeklini ifade eder. Tanımlama, spesifik koku verici reseptör proteinlerine koku verici bir bağlanma ile başlar. Koku alma reseptör molekülleri, G-proteine bağlı reseptörlere çok benzer ve koku alıcı reseptör gen ailesine aittir. Koku tanımanın özgüllüğü, koku alıcı reseptör proteinlerinin moleküler çeşitliliğinin ve koku verici moleküller ile etkileşimlerinin sonucudur. Bununla birlikte, belirli koku verici moleküller ile bağlanan bazı reseptörlerin spesifik mekanizması iyi anlaşılamamıştır. Koku reseptör genleri de koku tanımlamasında önemli bir rol oynar. Koku reseptör nöronlarındaki ekspresyon, çok sayıda koku alıcı reseptör geninin sınırlı bir alt kümesi için doğrulanmıştır. Genetik analiz, koku reseptör nöronlarının yalnızca bir tip koku reseptör geni eksprese ettiğini gösterir. Farklı kokuların farklı reseptörleri aktive ettiği ve koku alıcı reseptörlerin genetik regülasyonunun koku alma reseptör nöronları için çeşitlilik ile sonuçlandığı ve bu koku alma sistemlerinin ortamdaki çok çeşitli karmaşık ve yeni kokuları tespit etme ve kodlama kapasitesine izin verdiği varsayılmaktadır.
Hemisferik farklılıklar
Her ne kadar beynin bilateral aktivasyonu tek taraflı stimülasyon ile görülmüş olsa da (sadece bir burun deliğinin altına bir uyaran yerleştirilerek gerçekleştirilir), görülen aktivasyon her iki yarıkürede tam olarak eşit değildir. Beynin farklı kısımları, hangi tür hafızanın işlendiğine bağlı olarak koku hafızasında yer alır (örn. Örtük hafıza alışkanlığı veya örtüsüz hafıza tanıma) ve bu, hafızanın örtüsüz ve örtük görevlerinin sonuçlarında belirgindir. Çalışmalar, sol yarıkürenin kokuyla ilgili anıların sözel anlamsal olarak alınması sırasında aktive edildiğini, sağ yarıkürenin ise semantik kokuyla ilgili bilgilerin sözel olmayan olarak alınması sırasında aktivasyon gösterdiğini göstermiştir. Bununla birlikte, bölgeler arasında çok fazla çakışma meydana gelir. Anlamsal nitelikteki kokuların bilgisi beynin her iki tarafına dağıtılır, ancak sağ yarıküre, koku kalitesinin işlenmesinde ve soldan daha önce uyaranla daha önceki karşılaşmada daha fazla yer alır. Sinir plastisitesi de olfaksiyonun önemli bir parçasıdır, çünkü farklı deneyimler beyinde hem kortikal hem de subkortikal devrenin değişmesine neden olabilir.
Amigdalanın rolü
Amigdala, ön temporal lobda yer alan ve primer koku alma korteksinin altında bulunan karmaşık bir çekirdek kümesidir. Amigdala, özellikle korku, uçuş ve savunma ile ilişkili olan duygusal deneyimlerin anılarının oluşumunda rol oynar. Beynin diğer kısımlarına çeşitli yollarla bağlanır, ancak en önemlisi neokorteks ve hipokampusa geniş giriş sağlayan magnoselüler hücreler içeren bazal ön beyin ile bağlantılıdır. Aynı zamanda, çeşitli duyumların belleğe entegrasyonunda yer alan amigdaladan hipokampusa doğrudan projeksiyonlar da vardır. Nöropsikolojik araştırmalar, bu yolun koku alma anılarının gelişimi için hayati önem taşıdığını öne sürmektedir. Birincil koku alma korteksi ve hipokampüs, hem dolaylı hem de doğrudan yollardan amigdala ile geniş bağlantılara sahiptir. Bir hayvanın hayatta kalmasını tehdit eden koku uyaranlarının anılarını yaratması önemlidir. Düzgün çalışan bir amigdala olmadan, bu tür uyaranların hafızasından yoksun olması nedeniyle bir hayvanı çevrede tehlikeli uyaran riskine sokabilecek koku hafızası oluşamazdı.
Davranışsal etkiler
Nörolojik ve yapısal gelişim
Çalışmalar, doğumdan sonra koku soğanı ve ana koku alma sistemindeki değişikliklerin anne davranışları için son derece önemli ve etkili olduğunu göstermektedir.Hamilelik ve doğum, koku alma sisteminin annede koku alma öğrenmesini kolaylaştırabilecek yüksek bir plastisite durumuna yol açar.Nörogenez muhtemelen annede ve bebekte koku hafızasının oluşumunu kolaylaştırır. Doğumdan hemen sonra koku almada önemli bir değişiklik gerçekleşir, böylece yavrularla ilgili kokular artık rahatsız edici değildir, bu da dişinin bebeklerine olumlu cevap vermesine izin verir. Çeşitli hayvanlarla yapılan araştırmalar, lokus coeruleus'taki norepinefrin nöronlarının ana ve aksesuar koku alma ampullerindeki nöronlara projeksiyonlar gönderdiği koku alma öğreniminde norepinefrinin rolünü göstermektedir. Bu, koku hafızası ve öğrenme oluşumunda önemlidir.
Ana koku alma ampulü, doğum sırasında yavru kokulara maruz kaldığında derin bir değişim yaşayan sinir yapılarından biridir. İnsan nörogörüntüleme çalışmaları, medial prefrontal korteksin (mPFC) aktivasyonunun koku hafızası testleri sırasında meydana geldiğini düşündürmektedir.Medial prefrontal korteks, birincil koku alma bölgelerine karşılık olarak doğumdan hemen sonra aktif hale gelen geniş koku alma projeksiyonları alır. Anne davranışlarının gelişiminde ana veya aksesuar koku alma sistemleri için işlevsel bir özgüllük olmamasına rağmen, yavruların bireysel koku ayrımı gerektiğinde ana koku alma sisteminin etkilendiği gösterilmiştir; bu sistem doğumdan sonra yavru kokulara maruz kaldıktan sonra önemli değişiklikler yaşar. Sinaptik devrede meydana gelen değişiklikler, maternal yanıt verme seviyesine ve bu kokuları ezberlemeye de katkıda bulunur.
Koku ipuçları
Memelilerde yapılan çalışmalar
Memeli koku alma ipuçları anne bebek bağının koordinasyonunda ve aşağıdaki yavruların normal gelişiminde önemli bir rol oynar. Birkaç farklı memelinin yavruları, bebeği rahim dışındaki yeni ortama sakinleştirmeye ve uyarlamaya yardımcı olan amniyotik sıvının kokusuna çekilir. Koyun, doğumdan 2-4 saat içinde kuzuları için koku alma hafızası oluşturur, bu da annenin daha sonra yabancı kuzulardan ve kokulardan gelen ilerlemeleri reddetmesine neden olur. Bu bağın, koku alma ampulünün sinapsları boyunca gelişmiş iletime neden olan koku alma ipuçlarıyla arttırıldığı düşünülmektedir. Yavruların doğumundan sonra, bebeğin kokularının değerinde anneye bir değişiklik vardır, bu da koku alma ampulü gibi nöral yapılarda değişikliğe neden olur. Bu değişiklikler anne yanıtına ve bu kokuların ezberlenmesine katkıda bulunur. Bebek kuzusundan koku alma ipuçları anne davranışının ve bağın oluşturulmasında önemlidir. Doğumdan sonra, (daha önce iğrenç olan) amniyotik sıvı kokusu koyunlar için çekici hale gelir.
Amniyotik sıvı, dişi koyunların doğumdan sonra maruz kaldığı birincil koku ipuçlarından biridir, bu amniyotik sıvı ile ilişkili herhangi bir yeni doğmuş kuzuya yönelmesine yol açar. Amniyotik sıvı koku alma ipleri ve koyunlardan yeni doğmuş kuzuya çekilmesine neden olan bir tepki üretir. Yeni doğmuş kuzular sabun (hatta su) ile yıkandığında, anne dişi koyunların yalama davranışının derecesini büyük ölçüde azalttı ve sonuç olarak yenidoğana karşı kabul davranışı göstermesini engelledi. Koyunlarda ana koku alma sistemi, koyunlarda uygun anne davranışlarının geliştirilmesinde oldukça önemlidir.
Fizyolojik, davranışsal ve anatomik kanıtlar, bazı türlerin uteroda çalışan bir koku alma sistemine sahip olabileceğini göstermektedir. Yenidoğan bebekler, intrauterin koku alma öğrenimi için kanıt olarak hizmet edebilecek kendi amniyotik sıvısının kokusuna olumlu cevap verir. Memelilerin koku duyusu, gelişimin erken bir aşamasında olgunlaşır. Örneğin, sıçanlarda fetal koku hafızası gösterilmiştir. Bu, doğumdan önce zararlı bir uyaranla birlikte yaşadıkları kokulardan kaçınan sıçan yavruları tarafından gösterilmiştir. Hayvan çalışmaları, insanların koku hafızasını keşfetme ve öğrenme konusunda önemli bir rol oynasa da, her türün genelinde her zaman genelleştirilemedikleri için, her çalışmanın özelliklerine dikkat etmek önemlidir.
İnsanlarda yapılan çalışmalar
Araştırma çalışmaları, fetüsün intrauterin ortamdaki kimyasal ipuçlarına aşina olduğuna dair kanıt sağlar. Rahim içi koku alma öğrenimi, yeni doğan bebeklerin kendi amniyotik sıvılarının kokusuna olumlu yanıt verdiğine dair davranışsal kanıtlarla kanıtlanabilir. Bebekler maternal meme kokularıyla ilişkili koku alma ipuçlarına duyarlıdır. Bilmedikleri hemşirelik kadınlarından farklı bir bağlamda göğüs kokularına da çekilebilecek olmalarına rağmen, kendi annelerinin göğüslerinden yayılan kokuları tanıyabilir ve bunlara olumlu tepki verebilirler. Annenin (bebeğe) eşsiz kokusu koku imzası olarak adlandırılır. Göğüsler annenin eşsiz koku işaretinin kaynağı olsa da, bebekler de annelerinin koltuk altı kokusunu tanıyabilir ve tercih edebilirler.
Koku alma ipuçları anne-bebek ilişkisinin dinamiğine ve daha sonra yavruların gelişimine yardımcı olmak için ebeveyn bakımı içinde yaygındır. Fetal koku alma öğrenmesini desteklemek için, yenidoğan bebekler amniyotik sıvının kokusuna davranışsal çekim gösterirler. Örneğin, bebekler, tedavi edilmemiş alternatif meme yerine kendi amniyotik sıvısı ile tedavi edilen bir memeden daha sık emer. Yeni doğanlar başlangıçta kendi amniyotik sıvılarına çekilirler, çünkü bu koku tanıdıktır. Her ne kadar doğumdan sonra amniyotik sıvıya maruz kalma ortadan kaldırılsa da, emzirilen bebekler annenin meme ucu ve areola bölgesinden ipuçlarıyla temasa devam etmiştir. Bu, meme kokularının daha tanıdık ve çekici olmasına neden olurken, amniyotik sıvı pozitif değerini kaybeder. Maternal meme kokuları bireysel olarak farklıdır ve annenin yavruları tarafından tanınması için bir temel sağlar.
Olfaksiyonun maternal bağlanmadaki rolü ve bunu takip eden gelişim
Vahşi hayvanlar (örneğin büyük maymunlar) tarafından gösterildiği gibi, yavrular doğumdan hemen sonra doğumdan anne tarafından tutulur ve sürekli olarak amniyotik sıvının tanıdık kokusuna maruz kalır (intrauterinden ekstrauterin ortama geçiş yapar) daha az ezici). Yenidoğan memelilerde, annenin meme ucu alanı, gerekli besinlerin tek kaynağı olarak önemlidir. Anneye özgü maternal koku alma kokusu gıda alımı ile ilişkilendirilir ve annenin göğüslerine erişemeyen bebekler doğumdan kısa bir süre sonra ölürler. Sonuç olarak, doğal seleksiyonun etkili emzirmenin sürdürülmesine ve kurulmasına yardımcı olacak bir araç geliştirilmesini desteklemesi gerektiği görülmektedir. Maternal meme kokuları yenidoğan için bir besin kaynağının varlığına işaret eder. Bu meme kokuları daha bir saatlik ya da daha küçük yenidoğanlardan birkaç haftalık haftalık bebeklere kadar olumlu tepkiler oluşturur . Annenin koku imzası, gıda, sıcaklık ve dokunsal stimülasyon gibi güçlendirici uyaranlarla eşleştirilerek bu ipucunun öğrenilmesini güçlendirir.
Bebekler genellikle emziren kadınların ürettiği kokulardan etkilenirken, bebekler özellikle annelerinin eşsiz kokusuna duyarlıdır. Bu koku ipuçları, anne-bebek etkileşiminin koordinasyonu için anne bakımı sırasında memelilerde kullanılır. Doğumdan sonra karşılaşılacak kokulara aşina olmak, bebeğin başka türlü bilinmeyen çevreye uyum sağlamasına yardımcı olabilir. Koku soğanı gibi nöral yapılar infantil kokulara maruz kaldıklarında büyük değişikliklere uğrar; annenin bireysel olarak tanınması için bir başlangıç noktası sağlamak. emziren kadının göğüslerine gelen kokular bağımsız olarak bebek tarihini besleme, yeni doğanlar için çekici olarak kullanılır. Maternal koku alma öğrenimi, gebelik ve doğum sırasında koku alma sistemi içindeki plastisite ve akının yüksek durumu nedeniyle oluşur.
Evrim
Yiyecek arayışı
Memeli beyninin çalışmaları, serebral nöronların fazlalığının, esas olarak yiyecek aramak ve yakalamak zorunda olan hayvanların bir fenomeni olduğunu keşfetti. Bu nöronlar, primatlar gibi yüksek memelilerin daha gelişmiş avlanma ve yiyecek bulma yöntemleri ile daha iyi hayatta kalma şansına sahip olmalarını sağlamak için evrim boyunca koku alma sisteminin büyük bir parçası haline gelmiştir. Örneğin, akbaba beyninin büyük bir kısmında koku alma duyularına adanmıştır. Bu, yiyecekleri uzun mesafelerde görmeden tespit edebilmesini sağlar. Çeşitli gıda türleri için hafızaya sahip olmak, hayvanların hangi kokunun yenilebilir ve hangilerinin yenilmediğini hatırlamasına izin vererek hayatta kalmaya yardımcı olur.
İletişim ve tanımlama
Koku hafızası da hayvanların diğer hayvanları tanımasına yardımcı olmak için evrim boyunca geliştirilmiştir. Kokunun küçük bebeklerin anneleriyle ya da insanların erkekler ve kadınlar arasında özdeşleşmelerine izin verdiği önerilmektedir. Olfaktüs ipuçları da birçok hayvan tarafından bölgeyi işaretlemek için kullanıldı ve hala hayatta kalmaya yönelik diğer tehditlerden korundu.Görsel sistem ve işitsel sistemler gibi diğer duyusal sistemlerin geliştirilmesi, bazı hayvanların koku alma sistemine olan bağımlılıklarını azaltmış olsa da, bu hayvanların koku alma sistemlerinin sosyal etkileşimleri üzerinde hala güçlü bir etkiye sahip olduğunu gösteren kanıtlar hala vardır. Belirli koku maddeleri için hafıza hayvana aynı türün üyeleriyle iletişim kurma fırsatı verir ve koku için uygun reseptör sistemlerine sahip olmayan türler arasında iletişim eksikliğine izin verir. Bu kimyasal sinyaller karanlıkta veya hatta su altında da algılanabilir.
Eşeyli üreme
Koku, evrim boyunca cinsel üremede çok önemli bir husustur çünkü birçok türde çiftleşme davranışını tetikler. Koku kimyasal sinyalleri olarak feromonlar, aynı türün üyelerinin, diğer üyeler üreme için hazır olduklarında algılamasına izin verir. Ayrıca, tür içindeki dişilerde menstrüel siklusların senkronizasyonuna yol açabilir ve tür içindeki üyeler arasındaki cinsel çekimi etkileyebilir. Bu süreçler için bilinçsiz bir anıya sahip olmak türlerin hayatta kalmasına izin verdi.
Uyarıcı uyaran
Bir koku alma duyusunun gelişmesinin de bir uyarılma sistemi olarak işlev gördüğü düşünülmektedir. Bir koku bilinçli hafızaya girdiğinde, gaz veya duman kokusu gibi bir tehdidin varlığına işaret edebilir. Bununla birlikte, koku hafızası da örtülü veya bilinçsiz bir süreç olabilir. Bir uyarı uyaranına otomatik olarak yanıt verme yeteneği, diğer hafıza sistemlerinde otomatik bellek formlarının kullanımını içeren özenli süreçlere çok benzer. Bu tepki modelleri zamanla gelişti ve bir uyarı uyaranına tepki verme davranış modeline entegre edilen çok çeşitli motor ve otonomik yanıtlar içeriyor. bir hayvan bir avcıyı algıladığında koku kaynaklı anksiyeteye neden olabilir. Sıçanlar üzerinde yapılan bir araştırma, bir sıçan kedi kokularına maruz kaldığında, sıçanda anksiyete ile ilişkili davranışların arttığını göstermiştir. Kedi kokusu, amigdalada anksiyete ile ilişkili tepkileri indüklediği önerilen endokannabinoid sistemin inhibisyonunu indüklemiştir.
Eksiklikler
Beyindeki koku eksikliği
Koku bellek bozuklukları beyin hasarı ve patolojisinin önemli göstergeleri olabilir. Bazı zihinsel bozuklukların sadece koku eksiklikleri üretmekle kalmayıp, aynı zamanda bunları öngördüğünü gösteren kanıtlar vardır. Şizofreni,Parkinson hastalığı,Huntington hastalığı, alkollü Korsakoff sendromu, dahil olmak üzere bir dizi bozukluk için kanıt bulunmuştur. ve Alzheimer hastalığı . Hayvan araştırmalarında anti-depresanlar gibi bazı beyin değiştiren ilaçlar koku hafızasında eksikliklere neden olur. Anti-depresanların farelerde koku alma hassasiyeti üzerindeki etkilerini test ederken, “fareler, sitalopram veya klomipramin. Performansları, salin solüsyonu enjekte edilen bir kontrol grubununkiyle karşılaştırıldı ” ve sonuçlar, üç haftalık test döneminde önemli koku eksikliklerinin tespit edildiği yönündeydi.
Koku eksiklikleri ve testleri
Zihinsel bozukluğu olan hastalarda koku hafızasını test etmek için birçok test geliştirilmiştir. 40 maddelik Pennsylvania Üniversitesi Koku Tanımlama Testi (UPSIT) ve 12 maddelik Kısa Koku Tanımlama Testi, bir çizik ve koklama kitapçığı kullanarak koku tanımlamayı test eder. Sniffin 'Sticks koku alma testi, farklı kokuları ve farklı dilüsyonları tutan birkaç kalemden oluşur ve bu test, üç koku alma alanı için puanlar sağlar: tanımlama, eşik ve ayrımcılık.
Koku eksiklikleri ve akıl hastalığı veya hastalığının tahmini
Zihinsel bozukluklardan muzdarip hastalarda koku alma kusurları bulunmuştur ve koku alma bozukluklarının akıl hastalığı ve hastalığının bir yordayıcısı olabileceğini gösteren kanıtlar vardır. Araştırmalar, koku hafızası eksikliklerinin depresyon, demans ve nörodejenerasyon gibi çeşitli zihinsel bozuklukların iyi öngörücüleri olabileceğini düşündürmektedir, çünkü her bir bozukluğun, bir kişinin ne tür zihinsel bozukluğa sahip olabileceğine dair spesifik tahminlere yol açan kendine özgü özellikleri vardır.
Ayrıca bakınız
- Koku alma
- Koku alma sistemi
- Hafıza
- Pennsylvania Üniversitesi Koku Tanımlama Testi
- Böceklerde koku alma
Kaynakça
- ^ Wilson (2003). "The fundamental role of memory in olfactory perception". Trends in Neurosciences. 26 (5). ss. 243-7.
- ^ Pinel, J.P. (2006).
- ^ a b Guerin, D. (2008).
- ^ a b c d e Wilson, DA. (2006).
- ^ De Rosa, Eve. (2000).
- ^ a b Rouby, C., Schaal, B., Dubois, D., Gervais, R., & Holley, A., (Eds.). (2002).
- ^ a b c d Schab, F., & Crowder, R. G. (Eds.). (1995).
- ^ a b c Schab (1991). "Odor memory: Taking stock". Psychological Bulletin. 109 (2). ss. 242-251.
- ^ Radvansky, G., (2006).
- ^ a b Olsson, MJ. (2003).
- ^ Purves, D. Augustine, G. Fitzpatrick, D. Hall, W. LaMantia, A.S. White, L. (2012).
- ^ Buchanan, TW. (2003).
- ^ a b c Lévy, F., Locatelli, A., Piketty, V., Tillet, Y., & Poindron, P. (1994).
- ^ a b c d e f g Lévy (2003). "Olfactory regulation of maternal behavior in mammals". Hormones and Behavior. 46 (3). ss. 284-302.
- ^ a b c d e f Porter (1997). "Unique salience of maternal breast odors for newborn infants". Neuroscience and Biobehavioral Reviews. 23 (3). ss. 439-449.
- ^ a b Broad, K.D., Hinton, M.R., Keverne, B., & Kendrick, K.M. (2002).
- ^ a b c d e Varendi (1997). "Soothing effect of amniotic fluid smell in newborn infants". Early Human Development. 51 (1). ss. 47-55.
- ^ Magill, Frank Northern. 1998.
- ^ Gazzaniga, Michael S. 1998.
- ^ a b c Goldstein, Bruce E. 2002.
- ^ a b Stockhorst (2004). "Olfactory perception, communication, and the nose-to-brain pathway". Physiology & Behavior. 83 (1). ss. 3-11.
- ^ Kovács (1 Nisan 2004). "Mechanisms of olfactory dysfunction in aging and neurodegenerative disorders". Ageing Research Reviews. 3 (2). ss. 215-232.
- ^ Cohen (1 Mart 2012). "Olfaction, "olfiction," and the schizophrenia-spectrum: An updated meta-analysis on identification and acuity". Schizophrenia Research (İngilizce). 135 (1–3). ss. 152-157.
- ^ Brewer (1 Ekim 2003). "Impairment of Olfactory Identification Ability in Individuals at Ultra-High Risk for Psychosis Who Later Develop Schizophrenia". American Journal of Psychiatry. 160 (10). ss. 1790-1794. 27 Nisan 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Şubat 2020.
- ^ Moberg (Eylül 1999). "Olfactory Dysfunction in Schizophrenia: A Qualitative and Quantitative Review". Neuropsychopharmacology. 21 (3). ss. 325-340.
- ^ Doty (2012). "Olfaction in Parkinson's disease and related disorders". Neurobiological Disorders. 46 (3). ss. 527-552.
- ^ Wattendorf (9 Aralık 2009). "Olfactory Impairment Predicts Brain Atrophy in Parkinson9s Disease". Journal of Neuroscience. 29 (49). ss. 15410-15413.
- ^ Mesholam (1 Ocak 1998). "Olfaction in Neurodegenerative Disease: A Meta-analysis of Olfactory Functioning in Alzheimer's and Parkinson's Diseases". Archives of Neurology. 55 (1). ss. 84-90.
- ^ Moberg (1 Aralık 1987). "Olfactory Recognition: Differential Impairments in Early and Late Huntington's and Alzheimer's Diseases". Journal of Clinical and Experimental Neuropsychology. 9 (6). ss. 650-664.
- ^ Nordin (Mayıs 1995). "Sensory- and memory-mediated olfactory dysfunction in Huntington's disease". Journal of the International Neuropsychological Society. 1 (3). ss. 281-290.
- ^ Mair (1 Ocak 1986). "Multimodal sensory discrimination deficits in Korsakoff's psychosis". Neuropsychologia. 24 (6). ss. 831-839.
- ^ Jones (1 Nisan 1975). "Olfactory discrimination in alcoholic korsakoff patients". Neuropsychologia. 13 (2). ss. 173-179.
- ^ Doty (1 Mayıs 1987). "Presence of both odor identification and detection deficits in alzheimer's disease". Brain Research Bulletin. 18 (5). ss. 597-600.
- ^ Devanand (13 Ocak 2015). "Olfactory deficits predict cognitive decline and Alzheimer dementia in an urban community". Neurology. 84 (2). ss. 182-189.
- ^ Wilson (1 Temmuz 2009). "Olfactory Impairment in Presymptomatic Alzheimer's Disease". Annals of the New York Academy of Sciences. 1170 (1). ss. 730-735.
- ^ Attems (Kasım 2006). "Olfactory tau pathology in Alzheimer disease and mild cognitive impairment". Clinical Neuropathology. 25 (6). ss. 265-271.
- ^ Lamboin.
- ^ Doy (1 Ocak 1985). "Internal consistency and short-term test-retest reliability of the University of Pennsylvania Smell Identification Test". Chemical Senses. 10 (3). ss. 297-300.
- ^ Doty (1 Mart 1996). "Development of the 12-Item Cross-Cultural Smell Identification Test(CC-SIT)". The Laryngoscope. 106 (3). ss. 353-356.
- ^ Hummel (1 Şubat 1997). "'Sniffin' Sticks': Olfactory Performance Assessed by the Combined Testing of Odor Identification, Odor Discrimination and Olfactory Threshold". Chemical Senses. 22 (1). ss. 39-52.
- ^ Atanasova (2008). "Olfaction: A potential cognitive marker of psychiatric disorder". Neuroscience and Biobehavioral Reviews. 32 (7). ss. 1315-1325.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Koku hafizasi kokularin toplanmasini ifade eder Calismalar yaygin olarak koku hafizasinin anilarinin kalicilik ve parazite karsi yuksek direnc gibi cesitli ozellikleri bulmustur ortusuz bellek tipik olarak koku hafizasi calismalarina odaklanan formdur ancak ortulu hafiza bicimleri kesinlikle koku ve anilarinin anlasilmasina farkli katkilar saglar Arastirmalar dogumdan sonra koku sogani ve ana koku alma sistemindeki degisikliklerin anne davranislari icin son derece onemli ve etkili oldugunu gostermistir Memeli koku alma ipuclari anne bebek baginin koordinasyonunda ve asagidaki yavrularin normal gelisiminde onemli bir rol oynar Maternal meme kokulari bireysel olarak farklidir ve annenin yavrulari tarafindan taninmasi icin bir temel saglar Evrimsel tarih boyunca koku alma iletisimin gelisimi gibi turlerin hayatta kalmasiyla ilgili cesitli amaclara hizmet etmistir Bugun insanlarda ve diger hayvanlarda bile bu hayatta kalma ve iletisim boyutlari hala isler durumdadir Ayrica Alzheimer hastaligi ve bunama gibi beyin dejeneratif hastaliklari olan bireylerde koku hafizasinda eksiklikler oldugunu gosteren kanitlar vardir Bu bireyler hastaliklari kotulestikce kokulari ayirt etme yetenegini kaybeder Ayrica koku hafizasindaki eksikliklerin her zihinsel bozuklugun kendine ozgu koku kusurlari paterni oldugundan depresyon gibi belirli zihinsel bozukluklarin degerlendirilmesinde bir temel olabilecegini gosteren arastirmalar da vardir MekanizmaFizyoloji Koku maddesi Odorant Odorant belirli bir reseptor proteinine baglanan fizyokimyasal bir molekuldur Memelilerde her koku alma reseptor proteini bir koku alma bir noron kurali olarak bilinen ve yaklasik bin cesit tanimlanmis yanit verdigi bir tip molekule sahiptir Yapi ve karmasiklik koku verici kalitenin degismesine neden olan degisikliklerle koku verici ozelliklerini olusturur Bir koku verici maddenin ozellikleri koku alma sisteminin glomerulleri ve koku alma duyunun algisal farklilasmasinda rol oynayan kortikal bir yapi olan koku alma ampulunde bulunabilen mitral hucreleri tarafindan tespit edilir Kokulu ampulun kendisi zamansal yapisi ve atesleme orani ile kokularin nasil kodlandigini etkiler bu da koku veren maddenin hatirlanma olasiligini etkiler Noromodulatorler Noromodulasyon koku alma sisteminde bulunur ve hem memelilerde hem de boceklerde noral plastisite ve davranis degisikliginden sorumludur Koku alma hafizasi baglaminda noromodulatorler bilginin depolanmasini koku alma deneyiminin onemini koruyacak sekilde duzenler Bu sistemler hem ortuk hem de ortusuz bellegi etkileyen norepinefrin ve asetilkoline oldukca bagimlidir Farelerin noradrenerjik sistemini iceren calismalar bu sistemi iceren alanlar lezyonlandiginda alisilmis ogrenmenin ortadan kaldirildigini ve daha sonra koku ampulune noradrenalin enjekte edildiginde alisilmis ogrenme yeteneklerinin restorasyonunu gostermektedir Kolinerjik sistemlerin onemi sicanlarin calismalarinda ve skopolaminin etkileri ile gosterilmistir asetilkolin ilk ogrenme asamalarinda ve daha spesifik olarak depolanan anilar arasindaki etkilesimin azaltilmasinda rol oynamistir Ortuk koku hafizasi Uyaranlarin ortulu anilari uyaranin ilk karsilasmasinin bilincli olarak hatirlanmasini gerektirmez Koku hafizasi ile ilgili olarak beyindeki kokularin anilarinin olusmasi icin bir koku deneyiminin kasitli olarak hatirlanmasi gerekli degildir Ortuk koku hafizasini incelemek icin kullanilan tekniklerin hem insanlar hem de hayvanlar icin gecerli oldugu dusunulmektedir Ortuk bellek testlerinde bir uyaranin hafizasina ayni uyarana daha once maruz kalinmasiyla yardimci oldugu gosterilmistir Ortuk bellek olusumunun kaniti aliskanlik duyarlilasma algisal ogrenme ve klasik kosullama testlerinde bulunur Olfaction da asagidaki paragrafta daha ayrintili olarak ele alinan guclu bir aliskanlik egilimi vardir Ortuk bellegin bu alt kumelerinden birini iceren gorevlerin bellek performansini degerlendirerek bilincli hatirlama icermeyen onceki koku uyaran deneyiminin etkisi olculebilir Bilissel eksikliklerin etkilerini inceleyerek kokunun ortulu hafizasi hakkinda daha fazla bilgi edinilebilir Beyin hasarinin koku hafizasi uzerindeki etkileri beynin daha iyi anlasilmasina yol acan bu ortulu hafiza onlemleri kullanilarak arastirilabilir Alisma habituasyon Alisma azalmis dikkat duzeylerini ve artik yeni olarak algilanmayan bir uyarana yanit vermeyi icermektedir Koku hafizasi alaninda alisma koku alma sistemindeki hucrelerin adaptasyonunu iceren uzun sureli maruz kalmanin belirli bir tekrarlanan uyaranla sinirli bir sonucu olarak bir kokuya karsi duyarlilikta bir azalmaya isaret eder Koku alma sisteminde bulunan reseptor noronlari ve mitral hucreler kokulara tepki olarak uyarlanir Bu yeni kokulara hizla daha eksiksiz ve secici olarak adapte olan ve ayni zamanda kokularin aliskanliginda cok onemli bir rol oynadigi dusunulen piriform kortikal noronlarin katilimini icerir Norepinefrinin cevap verebilirliklerini artirarak mitral hucrelerin isleyisi uzerinde bir etkisi oldugu dusunulmektedir Asetilkolin ayni zamanda koku alma uyarisinin aliskanliginda yer alan onemli bir norotransmitter olarak kabul edilir ancak tam olarak calistigi araclar henuz net degildir Ortusuz bellek Kokular icin ortulu hafizanin aksine ortusuz bellek bazi insanlar tarafindan sadece insanlara ozgu bir fenomen olarak dusunulmektedir ortusuz bellek bilincli farkindalik ile hatirlanan anilari ifade eder Koku almada ortusuz bellek kokulara iliskisel anlam atfetmek anlamina gelir Kokularin yani sira kokusuz uyaranlara derneklerin atanmasiyla koku alma uyaranlari anlam kazanabilir ortusuz koku anilari karsilasilan diger kokulari islemek ve karsilastirmak icin kullanilabilecek bilgileri icerir Dikkat kokulara odaklanmis gunluk yasamin isleyisine ve deneyimli olaylara uygun yanitlarin alinmasina yardimci olur Ortusuz koku alma belleginin kaniti calisan bir bellek bilesenini iceren gorevlerdeki davranislar araciligiyla gorulur Ortusuz koku hafizasi icin en sik kullanilan iki test asagida daha ayrintili olarak ele alinan koku tanimlama ve koku tanimadir Koku tanima Koku tanima koku bellegini olcmek icin kullanilan en yaygin ve dogrudan yontemdir Bir koku tanima testinde katilimcilara bir koku tanitip tanimadiklari sorulur Daha spesifik olarak bir katilimci koku ile ilgili belirli bir uyarana tabi tutulur ve bir gecikme doneminden sonra bir sondanin ilk uyaranla ayni olabilecek veya olamayacak bir uyaran onunkiyle ayni olup olmadigina karar vermesi istenir Baslangicta karsilasti Bellek dogrulugu alinan dogru tanima kararlarinin miktari ile degerlendirilir Bu onlemle ilgili potansiyel bir sorun koku uyaranlari icin bellegi artirabilecek sozel etiketlerin olusturulmasini icerir Koku ve koku adlarinin karsilastirilmasini ve koku adlariyla ilgili sozcuk kararlarinin alinma hizini ve dogrulugunu iceren sozlu etiketlemenin etkisini olcmenin cesitli yollari vardir Koku tanima testinin hem algisal bilgi icin bellegi hem de sozel etiketlerin uretilmesi nedeniyle potansiyel olarak karistirici bellegi iceren bir onlem olarak dusunulmesi onerilmistir Koku tanimlama Koku tanimlama koku tanimanin aksine sunulan koku uyaranlarinin spesifik bir bicimde etiketlenmesini gerektirir Noral kodlama koku alma uyaranlarinin kimligi konsantrasyonu ve zevkli degerinin koku alma ampulunden beyne aktarilan aksiyon potansiyelleri modelinde temsil edilme seklini ifade eder Tanimlama spesifik koku verici reseptor proteinlerine koku verici bir baglanma ile baslar Koku alma reseptor molekulleri G proteine bagli reseptorlere cok benzer ve koku alici reseptor gen ailesine aittir Koku tanimanin ozgullugu koku alici reseptor proteinlerinin molekuler cesitliliginin ve koku verici molekuller ile etkilesimlerinin sonucudur Bununla birlikte belirli koku verici molekuller ile baglanan bazi reseptorlerin spesifik mekanizmasi iyi anlasilamamistir Koku reseptor genleri de koku tanimlamasinda onemli bir rol oynar Koku reseptor noronlarindaki ekspresyon cok sayida koku alici reseptor geninin sinirli bir alt kumesi icin dogrulanmistir Genetik analiz koku reseptor noronlarinin yalnizca bir tip koku reseptor geni eksprese ettigini gosterir Farkli kokularin farkli reseptorleri aktive ettigi ve koku alici reseptorlerin genetik regulasyonunun koku alma reseptor noronlari icin cesitlilik ile sonuclandigi ve bu koku alma sistemlerinin ortamdaki cok cesitli karmasik ve yeni kokulari tespit etme ve kodlama kapasitesine izin verdigi varsayilmaktadir Hemisferik farkliliklar Her ne kadar beynin bilateral aktivasyonu tek tarafli stimulasyon ile gorulmus olsa da sadece bir burun deliginin altina bir uyaran yerlestirilerek gerceklestirilir gorulen aktivasyon her iki yarikurede tam olarak esit degildir Beynin farkli kisimlari hangi tur hafizanin islendigine bagli olarak koku hafizasinda yer alir orn Ortuk hafiza aliskanligi veya ortusuz hafiza tanima ve bu hafizanin ortusuz ve ortuk gorevlerinin sonuclarinda belirgindir Calismalar sol yarikurenin kokuyla ilgili anilarin sozel anlamsal olarak alinmasi sirasinda aktive edildigini sag yarikurenin ise semantik kokuyla ilgili bilgilerin sozel olmayan olarak alinmasi sirasinda aktivasyon gosterdigini gostermistir Bununla birlikte bolgeler arasinda cok fazla cakisma meydana gelir Anlamsal nitelikteki kokularin bilgisi beynin her iki tarafina dagitilir ancak sag yarikure koku kalitesinin islenmesinde ve soldan daha once uyaranla daha onceki karsilasmada daha fazla yer alir Sinir plastisitesi de olfaksiyonun onemli bir parcasidir cunku farkli deneyimler beyinde hem kortikal hem de subkortikal devrenin degismesine neden olabilir Amigdalanin rolu Amigdala on temporal lobda yer alan ve primer koku alma korteksinin altinda bulunan karmasik bir cekirdek kumesidir Amigdala ozellikle korku ucus ve savunma ile iliskili olan duygusal deneyimlerin anilarinin olusumunda rol oynar Beynin diger kisimlarina cesitli yollarla baglanir ancak en onemlisi neokorteks ve hipokampusa genis giris saglayan magnoseluler hucreler iceren bazal on beyin ile baglantilidir Ayni zamanda cesitli duyumlarin bellege entegrasyonunda yer alan amigdaladan hipokampusa dogrudan projeksiyonlar da vardir Noropsikolojik arastirmalar bu yolun koku alma anilarinin gelisimi icin hayati onem tasidigini one surmektedir Birincil koku alma korteksi ve hipokampus hem dolayli hem de dogrudan yollardan amigdala ile genis baglantilara sahiptir Bir hayvanin hayatta kalmasini tehdit eden koku uyaranlarinin anilarini yaratmasi onemlidir Duzgun calisan bir amigdala olmadan bu tur uyaranlarin hafizasindan yoksun olmasi nedeniyle bir hayvani cevrede tehlikeli uyaran riskine sokabilecek koku hafizasi olusamazdi Davranissal etkilerNorolojik ve yapisal gelisim Calismalar dogumdan sonra koku sogani ve ana koku alma sistemindeki degisikliklerin anne davranislari icin son derece onemli ve etkili oldugunu gostermektedir Hamilelik ve dogum koku alma sisteminin annede koku alma ogrenmesini kolaylastirabilecek yuksek bir plastisite durumuna yol acar Norogenez muhtemelen annede ve bebekte koku hafizasinin olusumunu kolaylastirir Dogumdan hemen sonra koku almada onemli bir degisiklik gerceklesir boylece yavrularla ilgili kokular artik rahatsiz edici degildir bu da disinin bebeklerine olumlu cevap vermesine izin verir Cesitli hayvanlarla yapilan arastirmalar lokus coeruleus taki norepinefrin noronlarinin ana ve aksesuar koku alma ampullerindeki noronlara projeksiyonlar gonderdigi koku alma ogreniminde norepinefrinin rolunu gostermektedir Bu koku hafizasi ve ogrenme olusumunda onemlidir Ana koku alma ampulu dogum sirasinda yavru kokulara maruz kaldiginda derin bir degisim yasayan sinir yapilarindan biridir Insan norogoruntuleme calismalari medial prefrontal korteksin mPFC aktivasyonunun koku hafizasi testleri sirasinda meydana geldigini dusundurmektedir Medial prefrontal korteks birincil koku alma bolgelerine karsilik olarak dogumdan hemen sonra aktif hale gelen genis koku alma projeksiyonlari alir Anne davranislarinin gelisiminde ana veya aksesuar koku alma sistemleri icin islevsel bir ozgulluk olmamasina ragmen yavrularin bireysel koku ayrimi gerektiginde ana koku alma sisteminin etkilendigi gosterilmistir bu sistem dogumdan sonra yavru kokulara maruz kaldiktan sonra onemli degisiklikler yasar Sinaptik devrede meydana gelen degisiklikler maternal yanit verme seviyesine ve bu kokulari ezberlemeye de katkida bulunur Koku ipuclari Memelilerde yapilan calismalar Memeli koku alma ipuclari anne bebek baginin koordinasyonunda ve asagidaki yavrularin normal gelisiminde onemli bir rol oynar Birkac farkli memelinin yavrulari bebegi rahim disindaki yeni ortama sakinlestirmeye ve uyarlamaya yardimci olan amniyotik sivinin kokusuna cekilir Koyun dogumdan 2 4 saat icinde kuzulari icin koku alma hafizasi olusturur bu da annenin daha sonra yabanci kuzulardan ve kokulardan gelen ilerlemeleri reddetmesine neden olur Bu bagin koku alma ampulunun sinapslari boyunca gelismis iletime neden olan koku alma ipuclariyla arttirildigi dusunulmektedir Yavrularin dogumundan sonra bebegin kokularinin degerinde anneye bir degisiklik vardir bu da koku alma ampulu gibi noral yapilarda degisiklige neden olur Bu degisiklikler anne yanitina ve bu kokularin ezberlenmesine katkida bulunur Bebek kuzusundan koku alma ipuclari anne davranisinin ve bagin olusturulmasinda onemlidir Dogumdan sonra daha once igrenc olan amniyotik sivi kokusu koyunlar icin cekici hale gelir Amniyotik sivi disi koyunlarin dogumdan sonra maruz kaldigi birincil koku ipuclarindan biridir bu amniyotik sivi ile iliskili herhangi bir yeni dogmus kuzuya yonelmesine yol acar Amniyotik sivi koku alma ipleri ve koyunlardan yeni dogmus kuzuya cekilmesine neden olan bir tepki uretir Yeni dogmus kuzular sabun hatta su ile yikandiginda anne disi koyunlarin yalama davranisinin derecesini buyuk olcude azaltti ve sonuc olarak yenidogana karsi kabul davranisi gostermesini engelledi Koyunlarda ana koku alma sistemi koyunlarda uygun anne davranislarinin gelistirilmesinde oldukca onemlidir Fizyolojik davranissal ve anatomik kanitlar bazi turlerin uteroda calisan bir koku alma sistemine sahip olabilecegini gostermektedir Yenidogan bebekler intrauterin koku alma ogrenimi icin kanit olarak hizmet edebilecek kendi amniyotik sivisinin kokusuna olumlu cevap verir Memelilerin koku duyusu gelisimin erken bir asamasinda olgunlasir Ornegin sicanlarda fetal koku hafizasi gosterilmistir Bu dogumdan once zararli bir uyaranla birlikte yasadiklari kokulardan kacinan sican yavrulari tarafindan gosterilmistir Hayvan calismalari insanlarin koku hafizasini kesfetme ve ogrenme konusunda onemli bir rol oynasa da her turun genelinde her zaman genellestirilemedikleri icin her calismanin ozelliklerine dikkat etmek onemlidir Insanlarda yapilan calismalar Arastirma calismalari fetusun intrauterin ortamdaki kimyasal ipuclarina asina olduguna dair kanit saglar Rahim ici koku alma ogrenimi yeni dogan bebeklerin kendi amniyotik sivilarinin kokusuna olumlu yanit verdigine dair davranissal kanitlarla kanitlanabilir Bebekler maternal meme kokulariyla iliskili koku alma ipuclarina duyarlidir Bilmedikleri hemsirelik kadinlarindan farkli bir baglamda gogus kokularina da cekilebilecek olmalarina ragmen kendi annelerinin goguslerinden yayilan kokulari taniyabilir ve bunlara olumlu tepki verebilirler Annenin bebege essiz kokusu koku imzasi olarak adlandirilir Gogusler annenin essiz koku isaretinin kaynagi olsa da bebekler de annelerinin koltuk alti kokusunu taniyabilir ve tercih edebilirler Koku alma ipuclari anne bebek iliskisinin dinamigine ve daha sonra yavrularin gelisimine yardimci olmak icin ebeveyn bakimi icinde yaygindir Fetal koku alma ogrenmesini desteklemek icin yenidogan bebekler amniyotik sivinin kokusuna davranissal cekim gosterirler Ornegin bebekler tedavi edilmemis alternatif meme yerine kendi amniyotik sivisi ile tedavi edilen bir memeden daha sik emer Yeni doganlar baslangicta kendi amniyotik sivilarina cekilirler cunku bu koku tanidiktir Her ne kadar dogumdan sonra amniyotik siviya maruz kalma ortadan kaldirilsa da emzirilen bebekler annenin meme ucu ve areola bolgesinden ipuclariyla temasa devam etmistir Bu meme kokularinin daha tanidik ve cekici olmasina neden olurken amniyotik sivi pozitif degerini kaybeder Maternal meme kokulari bireysel olarak farklidir ve annenin yavrulari tarafindan taninmasi icin bir temel saglar Olfaksiyonun maternal baglanmadaki rolu ve bunu takip eden gelisim Vahsi hayvanlar ornegin buyuk maymunlar tarafindan gosterildigi gibi yavrular dogumdan hemen sonra dogumdan anne tarafindan tutulur ve surekli olarak amniyotik sivinin tanidik kokusuna maruz kalir intrauterinden ekstrauterin ortama gecis yapar daha az ezici Yenidogan memelilerde annenin meme ucu alani gerekli besinlerin tek kaynagi olarak onemlidir Anneye ozgu maternal koku alma kokusu gida alimi ile iliskilendirilir ve annenin goguslerine erisemeyen bebekler dogumdan kisa bir sure sonra olurler Sonuc olarak dogal seleksiyonun etkili emzirmenin surdurulmesine ve kurulmasina yardimci olacak bir arac gelistirilmesini desteklemesi gerektigi gorulmektedir Maternal meme kokulari yenidogan icin bir besin kaynaginin varligina isaret eder Bu meme kokulari daha bir saatlik ya da daha kucuk yenidoganlardan birkac haftalik haftalik bebeklere kadar olumlu tepkiler olusturur Annenin koku imzasi gida sicaklik ve dokunsal stimulasyon gibi guclendirici uyaranlarla eslestirilerek bu ipucunun ogrenilmesini guclendirir Bebekler genellikle emziren kadinlarin urettigi kokulardan etkilenirken bebekler ozellikle annelerinin essiz kokusuna duyarlidir Bu koku ipuclari anne bebek etkilesiminin koordinasyonu icin anne bakimi sirasinda memelilerde kullanilir Dogumdan sonra karsilasilacak kokulara asina olmak bebegin baska turlu bilinmeyen cevreye uyum saglamasina yardimci olabilir Koku sogani gibi noral yapilar infantil kokulara maruz kaldiklarinda buyuk degisikliklere ugrar annenin bireysel olarak taninmasi icin bir baslangic noktasi saglamak emziren kadinin goguslerine gelen kokular bagimsiz olarak bebek tarihini besleme yeni doganlar icin cekici olarak kullanilir Maternal koku alma ogrenimi gebelik ve dogum sirasinda koku alma sistemi icindeki plastisite ve akinin yuksek durumu nedeniyle olusur EvrimYiyecek arayisi Memeli beyninin calismalari serebral noronlarin fazlaliginin esas olarak yiyecek aramak ve yakalamak zorunda olan hayvanlarin bir fenomeni oldugunu kesfetti Bu noronlar primatlar gibi yuksek memelilerin daha gelismis avlanma ve yiyecek bulma yontemleri ile daha iyi hayatta kalma sansina sahip olmalarini saglamak icin evrim boyunca koku alma sisteminin buyuk bir parcasi haline gelmistir Ornegin akbaba beyninin buyuk bir kisminda koku alma duyularina adanmistir Bu yiyecekleri uzun mesafelerde gormeden tespit edebilmesini saglar Cesitli gida turleri icin hafizaya sahip olmak hayvanlarin hangi kokunun yenilebilir ve hangilerinin yenilmedigini hatirlamasina izin vererek hayatta kalmaya yardimci olur Iletisim ve tanimlama Koku hafizasi da hayvanlarin diger hayvanlari tanimasina yardimci olmak icin evrim boyunca gelistirilmistir Kokunun kucuk bebeklerin anneleriyle ya da insanlarin erkekler ve kadinlar arasinda ozdeslesmelerine izin verdigi onerilmektedir Olfaktus ipuclari da bircok hayvan tarafindan bolgeyi isaretlemek icin kullanildi ve hala hayatta kalmaya yonelik diger tehditlerden korundu Gorsel sistem ve isitsel sistemler gibi diger duyusal sistemlerin gelistirilmesi bazi hayvanlarin koku alma sistemine olan bagimliliklarini azaltmis olsa da bu hayvanlarin koku alma sistemlerinin sosyal etkilesimleri uzerinde hala guclu bir etkiye sahip oldugunu gosteren kanitlar hala vardir Belirli koku maddeleri icin hafiza hayvana ayni turun uyeleriyle iletisim kurma firsati verir ve koku icin uygun reseptor sistemlerine sahip olmayan turler arasinda iletisim eksikligine izin verir Bu kimyasal sinyaller karanlikta veya hatta su altinda da algilanabilir Eseyli ureme Koku evrim boyunca cinsel uremede cok onemli bir husustur cunku bircok turde ciftlesme davranisini tetikler Koku kimyasal sinyalleri olarak feromonlar ayni turun uyelerinin diger uyeler ureme icin hazir olduklarinda algilamasina izin verir Ayrica tur icindeki disilerde menstruel sikluslarin senkronizasyonuna yol acabilir ve tur icindeki uyeler arasindaki cinsel cekimi etkileyebilir Bu surecler icin bilincsiz bir aniya sahip olmak turlerin hayatta kalmasina izin verdi Uyarici uyaran Bir koku alma duyusunun gelismesinin de bir uyarilma sistemi olarak islev gordugu dusunulmektedir Bir koku bilincli hafizaya girdiginde gaz veya duman kokusu gibi bir tehdidin varligina isaret edebilir Bununla birlikte koku hafizasi da ortulu veya bilincsiz bir surec olabilir Bir uyari uyaranina otomatik olarak yanit verme yetenegi diger hafiza sistemlerinde otomatik bellek formlarinin kullanimini iceren ozenli sureclere cok benzer Bu tepki modelleri zamanla gelisti ve bir uyari uyaranina tepki verme davranis modeline entegre edilen cok cesitli motor ve otonomik yanitlar iceriyor bir hayvan bir avciyi algiladiginda koku kaynakli anksiyeteye neden olabilir Sicanlar uzerinde yapilan bir arastirma bir sican kedi kokularina maruz kaldiginda sicanda anksiyete ile iliskili davranislarin arttigini gostermistir Kedi kokusu amigdalada anksiyete ile iliskili tepkileri indukledigi onerilen endokannabinoid sistemin inhibisyonunu induklemistir EksikliklerBeyindeki koku eksikligi Koku bellek bozukluklari beyin hasari ve patolojisinin onemli gostergeleri olabilir Bazi zihinsel bozukluklarin sadece koku eksiklikleri uretmekle kalmayip ayni zamanda bunlari ongordugunu gosteren kanitlar vardir Sizofreni Parkinson hastaligi Huntington hastaligi alkollu Korsakoff sendromu dahil olmak uzere bir dizi bozukluk icin kanit bulunmustur ve Alzheimer hastaligi Hayvan arastirmalarinda anti depresanlar gibi bazi beyin degistiren ilaclar koku hafizasinda eksikliklere neden olur Anti depresanlarin farelerde koku alma hassasiyeti uzerindeki etkilerini test ederken fareler sitalopram veya klomipramin Performanslari salin solusyonu enjekte edilen bir kontrol grubununkiyle karsilastirildi ve sonuclar uc haftalik test doneminde onemli koku eksikliklerinin tespit edildigi yonundeydi Koku eksiklikleri ve testleri Zihinsel bozuklugu olan hastalarda koku hafizasini test etmek icin bircok test gelistirilmistir 40 maddelik Pennsylvania Universitesi Koku Tanimlama Testi UPSIT ve 12 maddelik Kisa Koku Tanimlama Testi bir cizik ve koklama kitapcigi kullanarak koku tanimlamayi test eder Sniffin Sticks koku alma testi farkli kokulari ve farkli dilusyonlari tutan birkac kalemden olusur ve bu test uc koku alma alani icin puanlar saglar tanimlama esik ve ayrimcilik Koku eksiklikleri ve akil hastaligi veya hastaliginin tahmini Zihinsel bozukluklardan muzdarip hastalarda koku alma kusurlari bulunmustur ve koku alma bozukluklarinin akil hastaligi ve hastaliginin bir yordayicisi olabilecegini gosteren kanitlar vardir Arastirmalar koku hafizasi eksikliklerinin depresyon demans ve norodejenerasyon gibi cesitli zihinsel bozukluklarin iyi ongoruculeri olabilecegini dusundurmektedir cunku her bir bozuklugun bir kisinin ne tur zihinsel bozukluga sahip olabilecegine dair spesifik tahminlere yol acan kendine ozgu ozellikleri vardir Ayrica bakinizKoku alma Koku alma sistemi Hafiza Pennsylvania Universitesi Koku Tanimlama Testi Boceklerde koku almaKaynakca Wilson 2003 The fundamental role of memory in olfactory perception Trends in Neurosciences 26 5 ss 243 7 Pinel J P 2006 a b Guerin D 2008 a b c d e Wilson DA 2006 De Rosa Eve 2000 a b Rouby C Schaal B Dubois D Gervais R amp Holley A Eds 2002 a b c d Schab F amp Crowder R G Eds 1995 a b c Schab 1991 Odor memory Taking stock Psychological Bulletin 109 2 ss 242 251 Radvansky G 2006 a b Olsson MJ 2003 Purves D Augustine G Fitzpatrick D Hall W LaMantia A S White L 2012 Buchanan TW 2003 a b c Levy F Locatelli A Piketty V Tillet Y amp Poindron P 1994 a b c d e f g Levy 2003 Olfactory regulation of maternal behavior in mammals Hormones and Behavior 46 3 ss 284 302 a b c d e f Porter 1997 Unique salience of maternal breast odors for newborn infants Neuroscience and Biobehavioral Reviews 23 3 ss 439 449 a b Broad K D Hinton M R Keverne B amp Kendrick K M 2002 a b c d e Varendi 1997 Soothing effect of amniotic fluid smell in newborn infants Early Human Development 51 1 ss 47 55 Magill Frank Northern 1998 Gazzaniga Michael S 1998 a b c Goldstein Bruce E 2002 a b Stockhorst 2004 Olfactory perception communication and the nose to brain pathway Physiology amp Behavior 83 1 ss 3 11 Kovacs 1 Nisan 2004 Mechanisms of olfactory dysfunction in aging and neurodegenerative disorders Ageing Research Reviews 3 2 ss 215 232 Cohen 1 Mart 2012 Olfaction olfiction and the schizophrenia spectrum An updated meta analysis on identification and acuity Schizophrenia Research Ingilizce 135 1 3 ss 152 157 Brewer 1 Ekim 2003 Impairment of Olfactory Identification Ability in Individuals at Ultra High Risk for Psychosis Who Later Develop Schizophrenia American Journal of Psychiatry 160 10 ss 1790 1794 27 Nisan 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Subat 2020 Moberg Eylul 1999 Olfactory Dysfunction in Schizophrenia A Qualitative and Quantitative Review Neuropsychopharmacology 21 3 ss 325 340 Doty 2012 Olfaction in Parkinson s disease and related disorders Neurobiological Disorders 46 3 ss 527 552 Wattendorf 9 Aralik 2009 Olfactory Impairment Predicts Brain Atrophy in Parkinson9s Disease Journal of Neuroscience 29 49 ss 15410 15413 Mesholam 1 Ocak 1998 Olfaction in Neurodegenerative Disease A Meta analysis of Olfactory Functioning in Alzheimer s and Parkinson s Diseases Archives of Neurology 55 1 ss 84 90 Moberg 1 Aralik 1987 Olfactory Recognition Differential Impairments in Early and Late Huntington s and Alzheimer s Diseases Journal of Clinical and Experimental Neuropsychology 9 6 ss 650 664 Nordin Mayis 1995 Sensory and memory mediated olfactory dysfunction in Huntington s disease Journal of the International Neuropsychological Society 1 3 ss 281 290 Mair 1 Ocak 1986 Multimodal sensory discrimination deficits in Korsakoff s psychosis Neuropsychologia 24 6 ss 831 839 Jones 1 Nisan 1975 Olfactory discrimination in alcoholic korsakoff patients Neuropsychologia 13 2 ss 173 179 Doty 1 Mayis 1987 Presence of both odor identification and detection deficits in alzheimer s disease Brain Research Bulletin 18 5 ss 597 600 Devanand 13 Ocak 2015 Olfactory deficits predict cognitive decline and Alzheimer dementia in an urban community Neurology 84 2 ss 182 189 Wilson 1 Temmuz 2009 Olfactory Impairment in Presymptomatic Alzheimer s Disease Annals of the New York Academy of Sciences 1170 1 ss 730 735 Attems Kasim 2006 Olfactory tau pathology in Alzheimer disease and mild cognitive impairment Clinical Neuropathology 25 6 ss 265 271 Lamboin Doy 1 Ocak 1985 Internal consistency and short term test retest reliability of the University of Pennsylvania Smell Identification Test Chemical Senses 10 3 ss 297 300 Doty 1 Mart 1996 Development of the 12 Item Cross Cultural Smell Identification Test CC SIT The Laryngoscope 106 3 ss 353 356 Hummel 1 Subat 1997 Sniffin Sticks Olfactory Performance Assessed by the Combined Testing of Odor Identification Odor Discrimination and Olfactory Threshold Chemical Senses 22 1 ss 39 52 Atanasova 2008 Olfaction A potential cognitive marker of psychiatric disorder Neuroscience and Biobehavioral Reviews 32 7 ss 1315 1325