Osmanlı Devleti kuruluş döneminde Ermeniler, genellikle Çukurova, Doğu Anadolu Bölgesi ile Kafkasya bölgelerinde bulunan beyliklerin egemenliği altında yaşamışlardır. Bursa'nın başkent olduğu dönemde Ermeni ruhani reisliği başkente alınmıştır. İstanbul'un fethinden sonra da İstanbul'a taşınmış ve daha sonra da İstanbul Ermeni Patrikhanesi kurulmuştur. Ermeniler Anadolu'dan gelen göçlerle İstanbul'da büyük bir cemaat oluşturmuştur.
Osmanlı Devleti, Gülhane Hatt-ı Hümayunu ile yapmayı vadettiği ıslahatları ilân etmiş, ancak gayrimüslimler verilen yeni haklardan memnun kalmamışlardır. Tanzimat ile gayrimüslimlere askerlik mükellefiyeti getirilmiş, devlet memuriyetleriyle idari ve askeri okullara girmelerine izin verilmiştir. Osmanlı yönetimindeki diğer gayrimüslim azınlıklar gibi Ermeniler de askere gitmedikleri gibi, gerek bürokraside gerekse ticari hayatta kilit noktaları ele geçirmek suretiyle, toplum içinde ön plana çıkmışlardır.
1915 Ermeni Kırımı'dan sonra Anadolu'daki Ermeni cemaatler yok olmuştur.
Tarihçe
Arka plan
10. yüzyılda, Abbâsî ordusunda yer alan Türk kumandan ve ailelerin Ermenilerle ilişkileri olsa da; Ermeniler ile Türkler arasındaki ilk büyük çaplı ilişliler 11. yüzyılda, 1015-1020 yılları arasında Büyük Selçuklu Devleti Sultanı Alp Arslan'ın babası Çağrı Bey'in Doğu Anadolu Bölgesi'ne düzenlediği bir sefer sırasında başladı. Bu yıllarda Ermeniler, Doğu Roma İmparatorluğu himayesinde yaşamaktaydı. 1071'deki Malazgirt Meydan Muharebesi'nde Selçukluların galip gelmesi ve kısa sürede Anadolu'ya yerleşmesinin ardından Doğu Roma himayesinde yaşayan Ermeniler Kilikya bölgesine yerleşerek, burada Doğu Roma'ya bağlı bir prenslik kurdu. Bu prenslik, 1375 yılında Memlûk Sultanlığı tarafından yıkıldı. Bölgenin 15 ve 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu tarafından ele geçirilmesiyle, buradaki Ermeniler Osmanlı egemenliğine girdi.
İmparatorluğun kuruluş ve yükseliş dönemi
Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusu Osman Gazi'nin 1324 yılında Bursa'yı başkent yapmasının ardından Kütahya'daki Ermenilerin çoğunluğu ve Ermeni ruhani merkezleri Bursa'ya nakledildi. 1461'de II. Mehmed, Bursa'da bulunan Ermeni piskopos Hovagim ve Anadolu'daki bazı Ermenileri, devletin yeni başkenti İstanbul'a getirdi.Samatya'daki Sulu Manastır isimli kiliseyi Ermenilere veren II. Mehmed, yayınladığı bir fermanla İstanbul Ermeni Patrikhanesini kurdurttu ve Hovagim'i patrik olarak tayin etti.
I. Selim'in 1514-1516'da Güney Kafkasya ve Doğu Anadolu'yu fethetmesiyle buradaki Ermeniler de aynı cemaat bünyesine alınarak İstanbul Patrikliğine bağlandı.
Tanzimat sonrası
- Tanzimat ile gayrimüslimlere askerlik mükellefiyeti getirilmiş, devlet memuriyetleriyle idari ve askeri okullara girmelerine izin verilmiştir.
- 1863: Buna dayanarak Ermeniler, 1863'te yürürlüğe giren 99 maddeden oluşan Nizamnâme-i Millet-i Ermeniyân ve Ermeni Millet Meclisi bir fermanla Babıâli'ye onaylatmışlardır.
I. Dünya Savaşı öncesi dönem
1914 Osmanlı nüfus sayımı sonuçlarına göre, imparatorluk sınırları içerisindeki Ermenilerin toplam nüfusu 1.229.007'ydi. Bunların çoğu 1915 Katliamları'nda öldürülmüştür.
Osmanlı yönetimi altında Ermeniler
Ermenistan, on altıncı ve on yedinci yüzyıllarda büyük ölçüde Osmanlı yönetimi altındaydı. Ermeni milleti olarak adlandırılan Ermenilere, İstanbul Ermeni Patrikhanesi'nin ruhani lideri önderlik ediyordu. Büyük cemaatlerin batı illerinde, özellikle başkent İstanbul'da de yaşamasına rağmen nüfus, Türkiye Ermenistanı ya da Batı Ermenistan olarak da anılan Osmanlı İmparatorluğu'nun doğu illerinde yoğunlaşmıştı. Halk; ezici çoğunluğun bağlı olduğu Ermeni Apostolik mezhebinin yanı sıra Ermeni Katolik ve mezheplerine de bağlıydı. Millet sistemi sayesinde, Osmanlı hükûmeti tarafından yapılan küçük kapsamlı müdahaleler sayılmazsa Ermeni toplumuna kendilerini kendi sistemleri altında yönetme hakkı verilmişti. Düzyanları (darphane yöneticileri), Balyanları (saray mimarları) ve Dadyanları (barut kontrolörleri ve sanayi fabrikası yöneticileri) kapsayan Kostantiniyye merkezli zengin sosyete Amira sınıfı dışındaki Ermeni nüfusun yaklaşık %70'i taşrada tehlikeli koşullar altında fakir bir şekilde yaşamaktaydı. Ermeni nüfusla ilgili var olan verilerde, Ermeni Patrikhanesi'ne ait rakamlar ile Osmanlı resmî rakamları birbirini tutmamaktadır. Patrikhaneye göre 1878 yılında 400.000'i Kostantiniyye ile Balkanlarda, 600.000'i Anadolu ile Kilikya'da, 670.000'i Küçük Ermenistan ile Kayseri civarında ve 1,300.000'i Batı Ermenistan'da olmak üzere üç milyon Ermeni yaşamaktaydı. Doğu illerinde Ermeniler, Türk ve Kürt komşuları tarafından zaman zaman ağır vergi uygulamalarına, ve adam kaçırmalara maruz kalmalarının yanı sıra İslam'a geçmeye zorlanmaktaydı ve bunlar yapılmadığı takdirde merkezî ya da yerel makamların müdahalesi olmaksızın sömürülmekteydi.Müslüman ülkelerde uygulanan zimmî sistemine uygun olarak Osmanlı İmparatorluğu'nda da Hristiyan ve ayrıca Yahudilere tanınan belirli özgürlükler vardı. İmparatorluğun zimmî sistemi büyük ölçüde örnek alınarak oluşturulmuştu. Gayrimüslimlere yaşama ve ibadet özgürlüğü hakları tahsis edilmişti ancak özünde konumundaydılar ve Türkçede kâfir ya da imansız anlamlarına gelen gâvur sözcüğüyle küçük düşürücü bir şekilde adlandırılıyorlardı. Ömer Paktı kapsamında gayrimüslimlerin yeni ibadet alanları inşa etmesi yasaklansa da bu yasağa Osmanlı İmparatorluğu'nun her bölgesinde uyulmadı. Bazı yerlere tapınak inşa edilmesinin önüne geçilse de bazı bölgelerde yeni ibadet yapılarının ortaya çıkışı görmezden gelindi. Dini azınlık mahallelerinin oluşumu ile ilgili herhangi bir yasa bulunmamasına rağmen ibadet yeri oluşturma engeli yüzünden gayrimüslim halk var olan tapınaklara yakın yerlerde toplanıp yaşamaya başladı.
1890'ların sonlarında doğru Osmanlı İmparatorluğu'nda yaptığı gezi sonrasında İskoç etnograf William Ramsay, Ermenilerin yaşamlarıyla ilgili şunları yazdı:[]
Ermenilere ve Rumlara benzer şekilde uygulanan kontrolsüz Türk yönetiminin ne anlama geldiğini tam olarak anlamak istiyorsak daha eski bir zamana gitmemiz gerekir. Bu dini anlamda zulüm demek değildi; kelimelerle anlatılamayan bir hor görmeydi ... Onlar [Ermeniler ve Rumlar] köpek ve domuz gibi muamele görüyorlardı; temel özellikleri Hristiyan olmaktı, nefret edilmekti, eğer gölgeleri bir Türk'ü karanlıkta bıraktıysa eziyet çekmekti, bir Türk'ün ayaklarındaki çamuru sildiği paspas olmaktı. Yüzyıllar süren köleliğin, hakarete ve aşağılanmaya uğramanın kaçınılmaz sonucunu; ne malı, evi, canı, bedeni ne de ailesi direnirken uygulanan ve ölüm anlamına gelen şiddet -değişken, nedensiz şiddet- karşısında kutsal veya güvende olan bir Ermeni'nin kendisine ait hiçbir şeyinin bulunmadığı yüzyılları zihninizde canlandırın.
XVII. yüzyıl için Polonyalı Simeon’un bazı gözlemleri de dikkat çekicidir. Ona göre;
“özellikle Adalardaki Rumlar Ermenilere iyi gözle bakmazlar ve onları gördüklerinde yere tükürüp köpek muamelesi yaparlar, Rumlar eskiden beri Ermeni düşmanıdırlar. Hatta zamanında patrikleri Müslümanlara müracaat ederek Rumların baskısından kendilerini kurtarmışlardır. İstanbul Rumların elinde bulunduğunda, Ermenilerin oraya yerleşmesi şöyle dursun, bezirgan/tüccar olarak bile hiçbir Ermeni şehre sokulmamıştır. Halbuki Türkler İstanbul’u alınca burada birçok Ermeni’yi iskan etmiş, onlara iki büyük kiliseyi vermiştir (Samatya’da Surp Georg ve Balat’ta Surp Hıreşdapapet). Ermenileri Rumlardan başka diğer Hıristiyanlar ve Müslümanlar severler. Hatta Türkler onlara çok iyi davranır, mesela Malatya’daki Türk ahali çok iyi ve insansever olduklarından Ermenilere çok itibar gösterir, onları İsevi, İsa kulu diye çağırır. Kayseri yöresindeki Ermeniler, Ermenice konuşamazlar, Türkçe konuşurlar. Ankara piskoposluğuna bağlı Ermeniler de aynı şekilde sadece Türkçe bilirler. Anadolu şehirlerine nispetle Suriye yöresindeki şehirlerde görev yapan idareci ve kadılar Ermenilere daha sert davranırlar”
(Andreasyan, 1964, s.83, 84, 89, 158, 163).
Diğer yasal kısıtlamalara ek olarak Hristiyanlar, Müslümanlarla eşit görülmüyordu ve onlara karşı çeşitli yasaklamalar vardı. Gayrimüslimlerin Müslümanlara karşı herhangi bir suçta tanıklığı mahkemeler tarafından kabul edilmiyordu ve bu durum, onların tanıklığının yalnızca ticari durumlarda göz önüne alınabilir olduğu anlamına geliyordu. Ayrıca gayrimüslimlerin silah taşıması ve atlara ya da develere binmesi de yasaktı. Gayrimüslim evleri de Müslümanların gözünden kaçmadı ve inançlarına ait uygulamalar birçok şekilde sınırlandırıldı. Örneğin imparatorlukta kilise çanlarının çalması kesinlikle yasaktı.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- Özel
- ^ a b Göncü, Gürsel (Kasım 2012). "1915 Katliamları Öncesi Anadolu Ermenileri: Bir Varmış. Bir Yokmuş". NTV Tarih, 46. s. 41.
- ^ Göyünç, Nejat (1983). Osmanlı İdaresinde Ermeniler. s. 42.
- ^ a b c d e Halaçoğlu 2011, s. 13-14.
- ^ a b c Halaçoğlu 2011, s. 16.
- ^ (1982), "The Dual Role of the Armenian Amira Class within the Ottoman Government and the Armenian Millet (1750–1850)", Braude, Benjamin; Lewis, Bernard (Ed.), Christians and Jews in the Ottoman Empire: The Functioning of a Plural Society, I, New York: Holmes & Meier
- ^ a b Barsoumian, Hagop (1997), "The Eastern Question and the Tanzimat Era", (Ed.), The Armenian People From Ancient to Modern Times, II: Foreign Dominion to Statehood: The Fifteenth Century to the Twentieth Century, New York: St. Martin's, ss. 175-201, ISBN
- ^ (Ermenice) Hambaryan, Azat S. (1981). "Հայաստանի սոցիալ-տնտեսական և քաղաքական դրությունը 1870-1900 թթ." [Armenia's social-economic and political situation, 1870-1900] in Հայ Ժողովրդի Պատմություն [Ermenilerin Tarihi], ed. et al. Yerevan: Armenian Academy of Sciences, cilt 6, s. 22.
- ^ a b Gábor Ágoston, Bruce Alan Masters (2009). Encyclopedia of the Ottoman Empire. Infobase Publishing. ss. 185, 186. ISBN . 9 Haziran 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Nisan 2016.
- ^ (2003). The Burning Tigris: The Armenian Genocide and America's Response. New York: HarperCollins. ss. 25, 445. ISBN .
- ^ (1897). Impressions of Turkey during Twelve Years' Wanderings. Londra: Hodder and Stoughton. ss. 206-207.
- ^ Akçam, Taner (2006). A Shameful Act: The Armenian Genocide and the Question of Turkish Responsibility. New York: Metropolitan Books. ISBN .
- Genel
- Halaçoğlu, Yusuf (2011). Ermeni Tehciri (20. bas.). İstanbul: Babıali Kültür Yayıncılığı. ISBN .
- Sertel, Savaş (2006). XI. ve XII. Yüzyıllarda Türk-Ermeni İlişkileri. Elâzığ: Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı. 3 Şubat 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Şubat 2013.
- İzrail, Nesim Ovadya (2015). "1915'te Öldürülen 7 Ermeni Millletvekili". Çubukçu, Aydın; Onaran, Nevzat; Zariç, C. Hakkı; Öztürk, Onur (Ed.). Utanç ve Onur 1915-2015 Ermeni Soykırımı’nın 100. Yılı (İkinci bas.). İstanbul: Evrensel Basım Yayın. ISBN . Erişim tarihi: 11 Mart 2021.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Osmanli Devleti kurulus doneminde Ermeniler genellikle Cukurova Dogu Anadolu Bolgesi ile Kafkasya bolgelerinde bulunan beyliklerin egemenligi altinda yasamislardir Bursa nin baskent oldugu donemde Ermeni ruhani reisligi baskente alinmistir Istanbul un fethinden sonra da Istanbul a tasinmis ve daha sonra da Istanbul Ermeni Patrikhanesi kurulmustur Ermeniler Anadolu dan gelen goclerle Istanbul da buyuk bir cemaat olusturmustur Osmanli devlet teskilati icin raiya da calisan bir Ermeni Bey 1779 Osmanli Devleti Gulhane Hatt i Humayunu ile yapmayi vadettigi islahatlari ilan etmis ancak gayrimuslimler verilen yeni haklardan memnun kalmamislardir Tanzimat ile gayrimuslimlere askerlik mukellefiyeti getirilmis devlet memuriyetleriyle idari ve askeri okullara girmelerine izin verilmistir Osmanli yonetimindeki diger gayrimuslim azinliklar gibi Ermeniler de askere gitmedikleri gibi gerek burokraside gerekse ticari hayatta kilit noktalari ele gecirmek suretiyle toplum icinde on plana cikmislardir 1915 Ermeni Kirimi dan sonra Anadolu daki Ermeni cemaatler yok olmustur TarihceArka plan 10 yuzyilda Abbasi ordusunda yer alan Turk kumandan ve ailelerin Ermenilerle iliskileri olsa da Ermeniler ile Turkler arasindaki ilk buyuk capli ilisliler 11 yuzyilda 1015 1020 yillari arasinda Buyuk Selcuklu Devleti Sultani Alp Arslan in babasi Cagri Bey in Dogu Anadolu Bolgesi ne duzenledigi bir sefer sirasinda basladi Bu yillarda Ermeniler Dogu Roma Imparatorlugu himayesinde yasamaktaydi 1071 deki Malazgirt Meydan Muharebesi nde Selcuklularin galip gelmesi ve kisa surede Anadolu ya yerlesmesinin ardindan Dogu Roma himayesinde yasayan Ermeniler Kilikya bolgesine yerleserek burada Dogu Roma ya bagli bir prenslik kurdu Bu prenslik 1375 yilinda Memluk Sultanligi tarafindan yikildi Bolgenin 15 ve 16 yuzyilda Osmanli Imparatorlugu tarafindan ele gecirilmesiyle buradaki Ermeniler Osmanli egemenligine girdi Imparatorlugun kurulus ve yukselis donemi Osmanli Imparatorlugu nun kurucusu Osman Gazi nin 1324 yilinda Bursa yi baskent yapmasinin ardindan Kutahya daki Ermenilerin cogunlugu ve Ermeni ruhani merkezleri Bursa ya nakledildi 1461 de II Mehmed Bursa da bulunan Ermeni piskopos Hovagim ve Anadolu daki bazi Ermenileri devletin yeni baskenti Istanbul a getirdi Samatya daki Sulu Manastir isimli kiliseyi Ermenilere veren II Mehmed yayinladigi bir fermanla Istanbul Ermeni Patrikhanesini kurdurttu ve Hovagim i patrik olarak tayin etti I Selim in 1514 1516 da Guney Kafkasya ve Dogu Anadolu yu fethetmesiyle buradaki Ermeniler de ayni cemaat bunyesine alinarak Istanbul Patrikligine baglandi Tanzimat sonrasi Tanzimat ile gayrimuslimlere askerlik mukellefiyeti getirilmis devlet memuriyetleriyle idari ve askeri okullara girmelerine izin verilmistir 1863 Buna dayanarak Ermeniler 1863 te yururluge giren 99 maddeden olusan Nizamname i Millet i Ermeniyan ve Ermeni Millet Meclisi bir fermanla Babiali ye onaylatmislardir I Dunya Savasi oncesi donem 1914 Osmanli nufus sayimi sonuclarina gore imparatorluk sinirlari icerisindeki Ermenilerin toplam nufusu 1 229 007 ydi Bunlarin cogu 1915 Katliamlari nda oldurulmustur Osmanli yonetimi altinda Ermeniler Ermenistan on altinci ve on yedinci yuzyillarda buyuk olcude Osmanli yonetimi altindaydi Ermeni milleti olarak adlandirilan Ermenilere Istanbul Ermeni Patrikhanesi nin ruhani lideri onderlik ediyordu Buyuk cemaatlerin bati illerinde ozellikle baskent Istanbul da de yasamasina ragmen nufus Turkiye Ermenistani ya da Bati Ermenistan olarak da anilan Osmanli Imparatorlugu nun dogu illerinde yogunlasmisti Halk ezici cogunlugun bagli oldugu Ermeni Apostolik mezhebinin yani sira Ermeni Katolik ve mezheplerine de bagliydi Millet sistemi sayesinde Osmanli hukumeti tarafindan yapilan kucuk kapsamli mudahaleler sayilmazsa Ermeni toplumuna kendilerini kendi sistemleri altinda yonetme hakki verilmisti Duzyanlari darphane yoneticileri Balyanlari saray mimarlari ve Dadyanlari barut kontrolorleri ve sanayi fabrikasi yoneticileri kapsayan Kostantiniyye merkezli zengin sosyete Amira sinifi disindaki Ermeni nufusun yaklasik 70 i tasrada tehlikeli kosullar altinda fakir bir sekilde yasamaktaydi Ermeni nufusla ilgili var olan verilerde Ermeni Patrikhanesi ne ait rakamlar ile Osmanli resmi rakamlari birbirini tutmamaktadir Patrikhaneye gore 1878 yilinda 400 000 i Kostantiniyye ile Balkanlarda 600 000 i Anadolu ile Kilikya da 670 000 i Kucuk Ermenistan ile Kayseri civarinda ve 1 300 000 i Bati Ermenistan da olmak uzere uc milyon Ermeni yasamaktaydi Dogu illerinde Ermeniler Turk ve Kurt komsulari tarafindan zaman zaman agir vergi uygulamalarina ve adam kacirmalara maruz kalmalarinin yani sira Islam a gecmeye zorlanmaktaydi ve bunlar yapilmadigi takdirde merkezi ya da yerel makamlarin mudahalesi olmaksizin somurulmekteydi Musluman ulkelerde uygulanan zimmi sistemine uygun olarak Osmanli Imparatorlugu nda da Hristiyan ve ayrica Yahudilere taninan belirli ozgurlukler vardi Imparatorlugun zimmi sistemi buyuk olcude ornek alinarak olusturulmustu Gayrimuslimlere yasama ve ibadet ozgurlugu haklari tahsis edilmisti ancak ozunde konumundaydilar ve Turkcede kafir ya da imansiz anlamlarina gelen gavur sozcuguyle kucuk dusurucu bir sekilde adlandiriliyorlardi Omer Pakti kapsaminda gayrimuslimlerin yeni ibadet alanlari insa etmesi yasaklansa da bu yasaga Osmanli Imparatorlugu nun her bolgesinde uyulmadi Bazi yerlere tapinak insa edilmesinin onune gecilse de bazi bolgelerde yeni ibadet yapilarinin ortaya cikisi gormezden gelindi Dini azinlik mahallelerinin olusumu ile ilgili herhangi bir yasa bulunmamasina ragmen ibadet yeri olusturma engeli yuzunden gayrimuslim halk var olan tapinaklara yakin yerlerde toplanip yasamaya basladi 1895 te Ermeni diger Hristiyanlar ve Musluman nufusun Turk Bati Ermenistan da ve Kuzeydogu Osmanli Imparatorlugu nun diger komsu bolgelerindeki dagiliminin haritasi 75 ve uzeri Musluman nufusu 50 75 arasi Musluman nufusu 50 75 arasi Ermeni nufusu 50 75 arasi Rum ve Nestoriyan nufusu 1890 larin sonlarinda dogru Osmanli Imparatorlugu nda yaptigi gezi sonrasinda Iskoc etnograf William Ramsay Ermenilerin yasamlariyla ilgili sunlari yazdi kaynak guvenilir mi Ermenilere ve Rumlara benzer sekilde uygulanan kontrolsuz Turk yonetiminin ne anlama geldigini tam olarak anlamak istiyorsak daha eski bir zamana gitmemiz gerekir Bu dini anlamda zulum demek degildi kelimelerle anlatilamayan bir hor gormeydi Onlar Ermeniler ve Rumlar kopek ve domuz gibi muamele goruyorlardi temel ozellikleri Hristiyan olmakti nefret edilmekti eger golgeleri bir Turk u karanlikta biraktiysa eziyet cekmekti bir Turk un ayaklarindaki camuru sildigi paspas olmakti Yuzyillar suren koleligin hakarete ve asagilanmaya ugramanin kacinilmaz sonucunu ne mali evi cani bedeni ne de ailesi direnirken uygulanan ve olum anlamina gelen siddet degisken nedensiz siddet karsisinda kutsal veya guvende olan bir Ermeni nin kendisine ait hicbir seyinin bulunmadigi yuzyillari zihninizde canlandirin XVII yuzyil icin Polonyali Simeon un bazi gozlemleri de dikkat cekicidir Ona gore ozellikle Adalardaki Rumlar Ermenilere iyi gozle bakmazlar ve onlari gorduklerinde yere tukurup kopek muamelesi yaparlar Rumlar eskiden beri Ermeni dusmanidirlar Hatta zamaninda patrikleri Muslumanlara muracaat ederek Rumlarin baskisindan kendilerini kurtarmislardir Istanbul Rumlarin elinde bulundugunda Ermenilerin oraya yerlesmesi soyle dursun bezirgan tuccar olarak bile hicbir Ermeni sehre sokulmamistir Halbuki Turkler Istanbul u alinca burada bircok Ermeni yi iskan etmis onlara iki buyuk kiliseyi vermistir Samatya da Surp Georg ve Balat ta Surp Hiresdapapet Ermenileri Rumlardan baska diger Hiristiyanlar ve Muslumanlar severler Hatta Turkler onlara cok iyi davranir mesela Malatya daki Turk ahali cok iyi ve insansever olduklarindan Ermenilere cok itibar gosterir onlari Isevi Isa kulu diye cagirir Kayseri yoresindeki Ermeniler Ermenice konusamazlar Turkce konusurlar Ankara piskoposluguna bagli Ermeniler de ayni sekilde sadece Turkce bilirler Anadolu sehirlerine nispetle Suriye yoresindeki sehirlerde gorev yapan idareci ve kadilar Ermenilere daha sert davranirlar Andreasyan 1964 s 83 84 89 158 163 Diger yasal kisitlamalara ek olarak Hristiyanlar Muslumanlarla esit gorulmuyordu ve onlara karsi cesitli yasaklamalar vardi Gayrimuslimlerin Muslumanlara karsi herhangi bir sucta tanikligi mahkemeler tarafindan kabul edilmiyordu ve bu durum onlarin tanikliginin yalnizca ticari durumlarda goz onune alinabilir oldugu anlamina geliyordu Ayrica gayrimuslimlerin silah tasimasi ve atlara ya da develere binmesi de yasakti Gayrimuslim evleri de Muslumanlarin gozunden kacmadi ve inanclarina ait uygulamalar bircok sekilde sinirlandirildi Ornegin imparatorlukta kilise canlarinin calmasi kesinlikle yasakti Ayrica bakinizErmeni Kirimi Tehcir KanunuKaynakcaOzel a b Goncu Gursel Kasim 2012 1915 Katliamlari Oncesi Anadolu Ermenileri Bir Varmis Bir Yokmus NTV Tarih 46 s 41 Goyunc Nejat 1983 Osmanli Idaresinde Ermeniler s 42 a b c d e Halacoglu 2011 s 13 14 a b c Halacoglu 2011 s 16 1982 The Dual Role of the Armenian Amira Class within the Ottoman Government and the Armenian Millet 1750 1850 Braude Benjamin Lewis Bernard Ed Christians and Jews in the Ottoman Empire The Functioning of a Plural Society I New York Holmes amp Meier a b Barsoumian Hagop 1997 The Eastern Question and the Tanzimat Era Ed The Armenian People From Ancient to Modern Times II Foreign Dominion to Statehood The Fifteenth Century to the Twentieth Century New York St Martin s ss 175 201 ISBN 0 312 10168 6 Ermenice Hambaryan Azat S 1981 Հայաստանի սոցիալ տնտեսական և քաղաքական դրությունը 1870 1900 թթ Armenia s social economic and political situation 1870 1900 in Հայ Ժողովրդի Պատմություն Ermenilerin Tarihi ed et al Yerevan Armenian Academy of Sciences cilt 6 s 22 a b Gabor Agoston Bruce Alan Masters 2009 Encyclopedia of the Ottoman Empire Infobase Publishing ss 185 186 ISBN 9781438110257 9 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Nisan 2016 2003 The Burning Tigris The Armenian Genocide and America s Response New York HarperCollins ss 25 445 ISBN 0 06 019840 0 1897 Impressions of Turkey during Twelve Years Wanderings Londra Hodder and Stoughton ss 206 207 Akcam Taner 2006 A Shameful Act The Armenian Genocide and the Question of Turkish Responsibility New York Metropolitan Books ISBN 0 8050 7932 7 GenelHalacoglu Yusuf 2011 Ermeni Tehciri 20 bas Istanbul Babiali Kultur Yayinciligi ISBN 978 975 8486 15 1 Sertel Savas 2006 XI ve XII Yuzyillarda Turk Ermeni Iliskileri Elazig Firat Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Tarih Anabilim Dali 3 Subat 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Subat 2013 Izrail Nesim Ovadya 2015 1915 te Oldurulen 7 Ermeni Millletvekili Cubukcu Aydin Onaran Nevzat Zaric C Hakki Ozturk Onur Ed Utanc ve Onur 1915 2015 Ermeni Soykirimi nin 100 Yili Ikinci bas Istanbul Evrensel Basim Yayin ISBN 978 605 331 348 9 Erisim tarihi 11 Mart 2021