Selimiye Camii, tarihsel ismiyle Ayasofya Camii veya Ayasofya Katedrali, Lefkoşa'nın kuzey kesiminde bulunan cami ve eski Katolik katedralidir. Kentin ana camisidir. Selimiye Camii, Kıbrıs'taki hayatta kalan en büyük ve en eski Gotik kiliseye (iç ölçüler,: 66 X 21 m) ev sahipliği yapmaktadır.
Temel bilgiler | |
---|---|
Konum | Lefkoşa, KKTC |
Koordinatlar | 35°10′35″K 33°21′52″D / 35.17639°K 33.36444°D |
İnanç | İslam |
Mimari | |
Mimari tür | Cami |
Mimari biçim | Latin (Osmanlı ile minareler eklendi) |
Tamamlanma | 1209 |
Özellikler | |
Minare sayısı | 2 adet |
Toplamda cami, 2500 kişinin aynı anda ibadet edebilmesine olanak sağlayacak bir büyüklükte 1750 m2 ibadet alanına sahiptir. Lefkoşa'da ayakta kalan en büyük tarihi binadır ve kaynaklara göre "İslam'ın yükselişi ile Osmanlı döneminin sonları arasındaki bin yılda Doğu Akdeniz'de inşa edilmiş en büyük kilise olmalıdır". Kıbrıs'ın Lüzinyan kralları için taç giyme kilisesiydi.
Tarihi
Bizans kilisesiyle ilişkisi
Katedralin adı, Yunancada "Kutsal Bilgelik" anlamına gelen Ayasofya'dan gelmektedir. Tarihsel olarak bu ismin kökeninin aynı yerde kurulmuş bir Bizans kilisesinden türediği düşünülmüştür. Ayasofya Katedrali'nin Bizans dönemindeki başpiskoposluk kilisesi olarak varlığını 11. yüzyılda yazılmış bir el yazmasına 1135-36 yıllarında düşülmüş bir not doğrular. Bu kilisenin günümüzdeki Bedesten'in yerinde bulunduğu ve bazı mimari ögelerinin günümüz Bedesten'inin yapısında devam ettiği düşünülmektedir.
Tassos Papakostas'ın çıkarımlarına göre yanda, günümüzün Bedesten'i yerinde bulunan Bizans Ayasofya'sına ait, üzerinde ne olduğu bilinmeyen arazide, Frenk yöneticiler tarafından yeni bir inşaat olarak başlatıldı. İnşaatın yeterince ilerlediği aşamaya dek Ortodokslar eski Ayasofya'dan atıldı ve bu yapı Katolik katedrali olarak kullanıldı. Katolik katedrali olarak 'e (Ayasofya) adanmış olması tipik olmayan bir durumdur ve eski Bizans kilisesinden yeni katedrale taşınırken aynı ismin korunduğunu göstermektedir. Taşınmanın 1220'lerde gerçekleştiği düşünülmektedir.
İnşaat ve Frenk dönemi
Katedralin temeli 1209 yılında atıldı. Amadi ve Bustron gibi tarihçilerin aktarımına göre temel atımı, Lefkoşa'nın üçüncü Latin başpiskoposu olan Albert tarafından gerçekleştirildi. Bu dönemden başka hiçbir belgede Albert ismi anılmadığından modern tarihçiler bu anlatıma şüpheyle yaklaşmışlardır. Nicholas Coureas, bunun hatalı olduğu düşüncesiyle ikinci başpiskopos Thierry'nin inşaatı başlatmış olduğunu savunur. Mihalis Olimpios, tarihsel kayıtlardaki boşluklara dikkat çekerek kısa süreli (azami olarak iki yıllık bir dönem) dahi olsa Albert diye bir başpiskoposun görev yapıp temel atımında rol oynamış olabileceğini düşünür. Philippe Plagnieux ve Thierry Soulard, 1209 yılında Başpiskopos Thierry'nin görevde olduğunu, 'in o dönemdeki Kudüs patriği olduğuna dikkat çeker. Kıbrıs'ın Latin kilisesi de Kudüs'ün egemenlik alanına girdiğinden Albert'in sıklıkla Kıbrıs'a gidip geldiğini düşünen Plagnieux ve Soulard, böylesi önemli bir tören için bölgedeki kilise hiyerarşisindeki en yüksek ismin adının anılmasının şaşırtıcı olmadığını ifade eder. Thierry'nin en geç 1211 yılında başpiskoposluk görevinden ayrılması ve bu dönemde Plagnieux ve Soulard'a göre Kıbrıs başpiskoposluğunun boş kalması nedeniyle ilk olarak inşaat duraksadı. 1207 yılında Başpiskopos 'nün göreve başlamasıyla birlikte inşaat hız kazandı. 1228 yılına gelindiğinde, kilise Eustorge'un hakimiyeti altında "büyük ölçüde tamamlandı". Bazı kaynaklarda, IX. Louis'in Kıbrıs'a Yedinci Haçlı Seferi sürerken 1248'de geldiğinde inşaatı desteklediğini yazmasına rağmen, bu iddiayı destekleyecek kanıt yoktur.
Bu dönemki inşaatın destekçisi ana figür olan Başpiskopos Eustorge'un 1250'deki ölümüyle birlikte katedral üzerindeki çalışmalar durdu, yirmi yıldan uzun bir süre boyunca da devam ettirilmedi. Bu dönemde Lefkoşa'daki Latin nüfusu hâlen nispeten kısıtlı olup, nefin ana hattının tamamlanması ve Olimpios'un düşüncesine göre bunun batı tarafında yer alan geçici eklentilerle birleştirilmesiyle, kente yeterli olabilecek bir kapasite mevcuttu. İlerleyen yıllarda Müslüman güçlerinin Levant'taki Haçlı devletlerine karşı zaferler kazanmasıyla birlikte buradan kaçan Katolik Hristiyan nüfus Lefkoşa'ya yerleşti, özellikle de Akka'nın 1291 yılında Müslümanlar tarafından ele geçirilmesiyle bu yerleşim iyice arttı. Bu, katedralin inşasının devamı için olabilecek gerekçelerden biriydi. Bir diğer olası neden, 'ün kraliyet gücünü gösterme ihtiyacıydı. Bu dönemde Lüzinyan kralları hem Kıbrıs hem de Kudüs krallığını sürdürmekteydi, ancak III. Hugues'ün kuzeni 1270'lerde Kudüs, ise 1260'larda Kıbrıs tahtı üzerinde hak iddia etmekteydi. III. Hugues, Kudüs patriğinin ziyaretçi olarak yönettiği bir törende 1267'de inşaat hâlindeki Ayasofya'da Kıbrıs Krallığı tacını giymek zorunda kaldı. Olimpios'a göre hem bu konjonktür hem de batı tarafında yer alan kraliyet imgeleri, III. Hugues'ün katedralin inşasını teşvik ettiğini düşündürmektedir. Bununla birlikte Hugues inşaat için şahsi olarak herhangi bir maddi destek sağlamamış olup, desteğine dair tek kanıt, 1270 tarihli bir belgede, katedralde kendisi ve ailesinin ruhunu kutsamak için ayin yapılması adına yıllık 500 ödeyeceğine dair taahhütüydü.
1270'lerde katedralin batı tarafının yapımıyla devam edildiğinde, Eustorge döneminde yapılmış olan doğu tarafının mimarisinin Avrupa'da modasının geçmesi nedeniyle mümkün olduğunca mimari ve stilistik yenilikler getirildi.
Katedral, 13. ve 14. yüzyıllarda, 1267 ve 1303 yıllarında iki kez depremden zarar görmüştür. 1267 depremi nefin yapımında gecikmeye neden oldu. Başpiskopos Giovanni del Conte'nin döneminde (1312-1332) tekrar inşaat hızında artış yaşandı, bu dönemdeki Gotik süslemeler nispeten daha yeni olan usulü etkisinde yapıldı. Del Conte 1319'a kadar nefin ve narteksin tamamlanmasını ve 1319'dan 1326'ya kadar orta koridorun, payandaların, cephenin ve bir şapelin/vaftiz bölümünün tamamlanmasını sağladı. Ayrıca katedralin süslemelerine freskler, heykeller, mermer perdeler ve duvar resimleriyle başladı. 1326'da katedral nihayet kutsandı ve resmen büyük bir kutlama ile resmen açıldı.
Lüzinyan yönetimi sırasında katedral, Kıbrıs Krallarının taç giyme kilisesi olarak hizmet vermeye başladı. Cenevizlilerin Mağusa'yı ele geçirmesinden sonra, Kudüs'ün Lüzinyan Krallarının ve son olarak Ermenistan Lüzinyan Krallarının taç giyme kilisesi haline geldi. Ayrıca, 1310'da Tapınak Şövalyeleri Duruşmaları'na ev sahipliği yaptı.
Katedral açılmış olmasına rağmen, bina hala tamamlanmamıştı. 1347'de Papa IV. Clement, depremden etkilendiğinden dolayı katedralin tamamlanması ve yenilenmesi için bir bildiri yayımladı. Bildiride, katedralin tamamlanması için çalışanlara 100 günlük ödenekli izin verileceği belirtiliyordu, ancak bu çaba amacına ulaşamadı.Revak ve kuzeybatı kulesi bu dönemde inşa edilmiş ve batı duvarının üç kapısı heykellerle süslenmiştir. Üç kemerli kabartmalarda krallar, peygamberler, havariler ve piskoposlar tasvir edilmiştir.
1359'da, Kıbrıs'taki Papalık temsilcisi, Peter Thomas, Kıbrıs'ın tüm Rum Ortodoks rahiplerini katedralde bir araya getirdi, hapsetti ve dinlerinden döndürmek için vaaz vermeye başladı. Katedralden gelen bağırışmaların sesi, katedralin dışında büyük bir kalabalığın toplanmasına neden oldu ve kısa sürede rahipleri serbest bırakılması için bir isyan başladı ve katedralin kapıları yakıldı. Kral, daha sonra kovulacak olan vaizin, isyandan kurtarılmasını ve piskoposların serbest bırakılmasını emretti.
1373 yılında, katedral Kıbrıs'a yapılan Ceneviz baskınları sırasında zarar gördü.
Venedik dönemi
1491 yılında, katedral bir depremde ağır hasar gördü. Ziyaret eden bir hacı, koro alanının büyük bir kısmının yıkıldığını, koro alanının arkasındaki kutsal şapelin yıkıldığını ve Kıbrıslı Hugh III'e ait bir mezarın tahrip olduğunu ve altın kalıntılar ve kraliyet elbisesi içerisindeki kralın cesedinin ortaya çıktığını açıkladı. Altın hazine Venedikliler tarafından alındı. Venedik Senatosu, hasarın onarılmasını emretti ve her yıl başpiskopostan 250 ducatlık katkı yapan özel bir komisyon kurdu. Onarım çok kapsamlı ve mükemmeldi; 1507'de Pierre Mésenge, binanın 20 ya da 22 yıl önce tamamen yıkılmış olmasına rağmen, çok güzel göründüğünü yazdı.
Venedikliler Lefkoşa'yı surlarla çevirdiğinde, Ayasofya Katedrali şehrin merkezi oldu. Bu, kentin çevresinde şekillendiği Orta Çağ Avrupa katedrallerinin konumunu yansıtıyordu.
Osmanlı dönemi
1570 yılında kentin 50 günlük Osmanlı kuşatması sırasında katedral çok sayıda insana sığınak görevi yaptı. Şehir 9 Eylül'de düştüğünde, Baf Piskoposu Francesco Contarini, ilahi yardım isteyerek insanları cesaretlendirdi ve binadaki son Hristiyan vaazını verdi. Katedralin kapısı kırıldı ve piskopos ve diğer Hristiyanlar öldürüldü. Katedraldeki mobilya ve süs eşyaları gibi Hristiyan eşyaları parçalandı ya da çöpe atıldı; koro alanı ve nef tahrip edildi. Daha sonra, 15 Eylül'de ev sahipliği yapacağı ilk Cuma namazına hazırlık için caminin içi yıkandı. Komutan Lala Mustafa Paşa'nın katıldığı bir törenle katedral camiye dönüştürüldü. Aynı yıl boyunca, iki minare, mihrap ve minber gibi İslami yapılar eklendi.
Caminin ilk imamı, Osmanlı İmparatorluğu'nun Mora bölgesinden gelen Moravizade Ahmet Efendi idi. Bütün imamlar, Lefkoşa'nın fethi sırasında kullanılan bir kılıca yaslanarak, Cuma günü vaazlardan önce merdivenlerden minbere çıkma geleneğini sürdürdü.
Caminin dönüştürülmesinin ardından cami Sultan Selim Vakfı'nın mülkiyeti haline gelir. Diğer bağışçılar bakımın sağlanmasına yardımcı olmak için birtakım vakıflar kurar. 16. yüzyılda Kıbrıs valisi olan Okçuzade Mehmed Paşa, Sultan Selim Vakfı'na gelir sağlamak için bir dükkân bağışlar; diğer bağışlar kırsal kesimdeki mülkleri ve diğer dükkânları içerir. Vakıf, fonlara bakmak için mütevelli görevi görür ve 16. yüzyılın sonlarında yıllık 40.000 akçe Medine'ye gönderilir. Osmanlı döneminde, adanın en büyük camisi idi ve Osmanlı valisi, idareciler ve seçkinler tarafından Cuma namazı için kullanılırdı. 18. yüzyılın sonlarında, önde at sırtında gelen yetkililerden, ardında da alt makamlardaki yetkililerin yürüyerek takip ettiği büyük bir alay, her cuma camiye geldi.
Cuma namazı nedeniyle Lefkoşa ve çevre köylerden çok sayıda Müslüman camiye akın eder. Camide oluşan kalabalıklar nedeniyle, caminin yanında bir pazar gelişir ve alan bir ticaret merkezi haline gelir. Caminin çevresindeki alan, Büyük Medrese ve Küçük Medreseler gibi medreselere yakın bir yerde inşa edildiğinden dolayı bölge bir eğitim merkezi haline de gelir.
1874'te Sultan Abdülaziz'in Lefkoşa'yı ziyaret edeceği söylentileri üzerine, ziyaretten sonra "Aziziye Kapısı" adı verilecek olan yeni bir kapı inşa edilir. Kapı, bölgede önceden var olan bir Lüzinyan penceresinin genişletmesiydi ve yapımında çevreden elde edilen mermer ve diğer malzemelerin parçaları kullanılmıştı. Kapının süslemeleri, bölgedeki bir lisenin hat öğretmeni hattat Es-Seyyid Ahmet Şukri Efendi'nin yazdığı bir yazıttır. Yazıt, padişaha övgüler içermektedir. Kapı, Abdülaziz'in emriyle Nazif Paşa tarafından yapılmıştır. Selvi ağaçlarından oluşan iki süslü figürle çevrilidir. Geçit daha sonra kadınlar girişi olarak kullanıldı ve daha sonra kullanımı terk edildi ve tamamen kilitli kalmaya başladı.
İngiliz hakimiyeti ve 20. yüzyıl
1949'da imamlar, ezanı okumak için minareye tırmanmayı bıraktılar ve yerine hoparlörler kullanmaya başladılar. 13 Ağustos 1954'te Kıbrıs Müftüsü, Kıbrıs'ın fethi sırasında imparatorluk yapan Osmanlı sultanı Selim'in onuruna camiye resmen "Selimiye Camii" adını verdi.
Mimari
çevresinde bulunmaktadır, ancak herhangi bir şapel apsisi bulunmamaktadır. Bu, Başpiskopos Thierry'nin memleketindeki Notre Dame de Mantes de dahil olmak üzere diğer bazı katedralleri etkileyen Notre Dame de Paris'in planının izlendiğini göstermektedir. Şapeli oluşturan çapraz sahın, koridorlarla aynı yüksekliğe sahiptir ve gezi alanının batısına iki dikme ile bağlıdır. Bu, Lüzinyan Hanedanı'nın memleketi olan Fransız şehri Lusignan'ın piskoposluk kilisesi olan Poitiers Katedrali'nin planını izler. Osmanlı yapımı Aziziye Kapısı katedralin doğu ucunda olmasına rağmen, kuzey ve güney girişleri başlangıçta nefin dördüncü dikmesinde yer almaktaydı. İlk düzenlemenin Sens Katedrali'nden sonra modellendiği düşünülmektedir.
Kilisedeki gömüler
(Halen bir kilise olarak hizmet vermekte iken yapıda bulunan gömüler):
- Kıbrıslı III. Hugh
- II. Amalrik
Galeri
- İngiliz hakimiyeti başlangıcı hemen sonrası caminin şekli, 1878
- Doğu tarafından görünüm
- Girişlerden biri
- Cami içinden panoramik görüntü
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- Dipnotlar
- ^ "Lefkoşa'ya 3657 mümin aranıyor". Haber Kıbrıs. 20 Şubat 2011. 24 Aralık 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ocak 2016.
- ^ a b Schabel 2012, s. 158.
- ^ a b c d e {{Kitap kaynağı|soyadı1=Keshishian|ad1=Kevork K.|başlık=Nicosia: Capital of Cyprus Then and Now|yayıncı=The Moufflon Book and Art Centre|yer=Lefkoşa|sayfalar=173-8|basım=2.2
- ^ Papacostas 2006, s. 11.
- ^ Papacostas 2012, s. 93.
- ^ a b Olympios 2018, s. 38.
- ^ a b Coureas, Nicholas (1997). The Latin Church in Cyprus, 1195–1312 (illustrated bas.). Ashgate. s. 211. 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Mart 2015.
- ^ Olympios 2018, s. 40.
- ^ Plagnieux ve Soulard 2006, s. 122.
- ^ a b c d Schabel 2012, s. 155.
- ^ a b c Güven 2014, s. 424.
- ^ a b Olympios 2018, s. 105.
- ^ Olympios 2018, s. 167.
- ^ a b Setton 1977, s. 168.
- ^ Schabel 2012, s. 157.
- ^ a b c "Latin Cathedral of St. Sofia (Selimiye mosque)". Ministry of Foreign Affairs of the Republic of Cyprus. 2 Ekim 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Mart 2015.
- ^ Schabel 2012, s. 159.
- ^ Papantoniou, Giorgos; Fitzgerald, Aoife; Hargis, Siobhán, (Ed.) (2008). POCA 2005: Postgraduate Cypriot Archaeology : proceedings of the fifth annual Meeting of Young Researchers on Cypriot Archaeology, Department of Classics, Trinity College, Dublin, 21–22 October 2005. Archaeopress. s. 18. ISBN .
- ^ Andrews 1999, s. 67.
- ^ Setton 1977, s. 169.
- ^ Enlart, Camille (1987). Gothic art and the Renaissance in Cyprus (illustrated bas.). Trigraph Limited. s. 88. ISBN .
- ^ Erçin, Çilen (2014). "The Physical Formation of Nicosia in the Turkish Republic of Northern Cyprus from 13th to 15th Century" (PDF). Megaron Journal. 9 (1). Yıldız Teknik University. ss. 34-44. 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 15 Mart 2015.
- ^ a b Gürkan, Haşmet Muzaffer. Dünkü ve Bugünkü Lefkoşa (3.3dil=Türkçe bas.). Galeri Kültür. ss. 117-8. ISBN .
- ^ Alasya 2002, s. 363.
- ^ Bağışkan, Tuncer (31 Mayıs 2014). "Lefkoşa Şehidaları (1)". Yeni Düzen. 24 Eylül 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Mart 2015.
- ^ Fehmi, Hasan (1992). A'dan Z'ye KKTC: sosyal ve ansiklopedik bilgiler. Cem Publishing House. s. 129. 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Mart 2015.
- ^ Jennings, Ronald C. (1993). Christians and Muslims in Ottoman Cyprus and the Mediterranean World, 1571-1640. New York and London: New York University Press. s. 54.
- ^ Bağışkan 2013.
- ^ Bağışkan 2005, s. 101.
- Bibliyografya
- Alasya, Halil Fikret (2012). "Kıbrıs". İslam Ansiklopedisi. 25. Türk Diyanet Vakfı. ss. 383-4.
- Andrews, Justine M. (1999). "Santa Sophia in Nicosia: the Sculpture of the Western Portals and Its Reception". Comitatus: A Journal of Medieval and Renaissance Studies. 30 (1). UCLA. ss. 63-90. 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Mart 2015.
- Bağışkan, Tuncer (2005). Kıbrıs'ta Osmanlı Türk Eserleri. Turkish Cypriot Association of Museum Lovers.
- Bağışkan, Tuncer (21 Eylül 2013). "Ayasofya (Selimiye) Meydanı ve Mahallesi". Yeni Düzen. 25 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Mart 2015.
- Bağışkan, Tuncer (2019), Kıbrıs'ta Türk, İslam ve İslamlaştırılan Eserler, Lefkoşa: Kıbrıs Türk Eğitim Vakfı Yayınları
- Güven, Suna (2014). "St Sophia in Nicosia, Cyprus: From a Lusignan Cathedral to an Ottoman Mosque". Mohammad, Gharipour (Ed.). Sacred Precincts: The Religious Architecture of Non-Muslim Communities Across the Islamic World. BRILL. ss. 415-429. ISBN . 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Mart 2015.
- Olympios, Michalis (2018). Bulding the Sacred in a Crusader Kingdom: Gothic Church Architecture in Lusignan Cyprus c. 1209 - c. 1373. Turnhout: Brepols. ISBN .
- Papacostas, Tassos (2006). "In search of a lost Byzantine monument: Saint Sophia of Nicosia". Yearbook of Scientific Research Centers. Lefkoşa. ss. 11-37. 25 Ocak 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Mart 2015.
- Papacostas, Tasos (2012). "Byzantine Nicosia: 650-1191". Michaelides, D. (Ed.). Historic Nicosia. Lefkoşa: Rimal Publications.
- Plagnieux, Philippe; Soulard, Thierry (2006). "Cathédrale Sainte-Sophie". de Vaivre, Jean-Bernard; Plagnieux, Philippe (Ed.). L'art gothique en Chypre. Paris: L'Académie des inscriptions et belles-lettres.
- Schabel, Chris (2012). "Frankish & Venetian Nicosia 1191-1570: Ecclesiastical Monuments and Topography". Michaelides, Demetrios (Ed.). Historic Nicosia. Lefkoşa: Rimal Publications. ISBN .
- Setton, Kenneth M.; Hazard, Harry W., (Ed.) (1977). "The Arts in Cyprus" (PDF). A History of the Crusades, Volume IV: The Art and Architecture of the Crusader States (İngilizce). Madison ve Londra: University of Wisconsin Press. ss. 165-207. ISBN .
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Selimiye Camii (Lefkoşa) ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- UPenn Website23 Kasım 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- [1]2 Ekim 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Selimiye Camii tarihsel ismiyle Ayasofya Camii veya Ayasofya Katedrali Lefkosa nin kuzey kesiminde bulunan cami ve eski Katolik katedralidir Kentin ana camisidir Selimiye Camii Kibris taki hayatta kalan en buyuk ve en eski Gotik kiliseye ic olculer 66 X 21 m ev sahipligi yapmaktadir Selimiye CamiiTemel bilgilerKonumLefkosa KKTCKoordinatlar35 10 35 K 33 21 52 D 35 17639 K 33 36444 D 35 17639 33 36444InancIslamMimariMimari turCamiMimari bicimLatin Osmanli ile minareler eklendi Tamamlanma1209OzelliklerMinare sayisi2 adet Toplamda cami 2500 kisinin ayni anda ibadet edebilmesine olanak saglayacak bir buyuklukte 1750 m2 ibadet alanina sahiptir Lefkosa da ayakta kalan en buyuk tarihi binadir ve kaynaklara gore Islam in yukselisi ile Osmanli doneminin sonlari arasindaki bin yilda Dogu Akdeniz de insa edilmis en buyuk kilise olmalidir Kibris in Luzinyan krallari icin tac giyme kilisesiydi TarihiBizans kilisesiyle iliskisi Katedralin adi Yunancada Kutsal Bilgelik anlamina gelen Ayasofya dan gelmektedir Tarihsel olarak bu ismin kokeninin ayni yerde kurulmus bir Bizans kilisesinden turedigi dusunulmustur Ayasofya Katedrali nin Bizans donemindeki baspiskoposluk kilisesi olarak varligini 11 yuzyilda yazilmis bir el yazmasina 1135 36 yillarinda dusulmus bir not dogrular Bu kilisenin gunumuzdeki Bedesten in yerinde bulundugu ve bazi mimari ogelerinin gunumuz Bedesten inin yapisinda devam ettigi dusunulmektedir Tassos Papakostas in cikarimlarina gore yanda gunumuzun Bedesten i yerinde bulunan Bizans Ayasofya sina ait uzerinde ne oldugu bilinmeyen arazide Frenk yoneticiler tarafindan yeni bir insaat olarak baslatildi Insaatin yeterince ilerledigi asamaya dek Ortodokslar eski Ayasofya dan atildi ve bu yapi Katolik katedrali olarak kullanildi Katolik katedrali olarak e Ayasofya adanmis olmasi tipik olmayan bir durumdur ve eski Bizans kilisesinden yeni katedrale tasinirken ayni ismin korundugunu gostermektedir Tasinmanin 1220 lerde gerceklestigi dusunulmektedir Insaat ve Frenk donemi Katedralin temeli 1209 yilinda atildi Amadi ve Bustron gibi tarihcilerin aktarimina gore temel atimi Lefkosa nin ucuncu Latin baspiskoposu olan Albert tarafindan gerceklestirildi Bu donemden baska hicbir belgede Albert ismi anilmadigindan modern tarihciler bu anlatima supheyle yaklasmislardir Nicholas Coureas bunun hatali oldugu dusuncesiyle ikinci baspiskopos Thierry nin insaati baslatmis oldugunu savunur Mihalis Olimpios tarihsel kayitlardaki bosluklara dikkat cekerek kisa sureli azami olarak iki yillik bir donem dahi olsa Albert diye bir baspiskoposun gorev yapip temel atiminda rol oynamis olabilecegini dusunur Philippe Plagnieux ve Thierry Soulard 1209 yilinda Baspiskopos Thierry nin gorevde oldugunu in o donemdeki Kudus patrigi olduguna dikkat ceker Kibris in Latin kilisesi de Kudus un egemenlik alanina girdiginden Albert in siklikla Kibris a gidip geldigini dusunen Plagnieux ve Soulard boylesi onemli bir toren icin bolgedeki kilise hiyerarsisindeki en yuksek ismin adinin anilmasinin sasirtici olmadigini ifade eder Thierry nin en gec 1211 yilinda baspiskoposluk gorevinden ayrilmasi ve bu donemde Plagnieux ve Soulard a gore Kibris baspiskoposlugunun bos kalmasi nedeniyle ilk olarak insaat duraksadi 1207 yilinda Baspiskopos nun goreve baslamasiyla birlikte insaat hiz kazandi 1228 yilina gelindiginde kilise Eustorge un hakimiyeti altinda buyuk olcude tamamlandi Bazi kaynaklarda IX Louis in Kibris a Yedinci Hacli Seferi surerken 1248 de geldiginde insaati destekledigini yazmasina ragmen bu iddiayi destekleyecek kanit yoktur Bu donemki insaatin destekcisi ana figur olan Baspiskopos Eustorge un 1250 deki olumuyle birlikte katedral uzerindeki calismalar durdu yirmi yildan uzun bir sure boyunca da devam ettirilmedi Bu donemde Lefkosa daki Latin nufusu halen nispeten kisitli olup nefin ana hattinin tamamlanmasi ve Olimpios un dusuncesine gore bunun bati tarafinda yer alan gecici eklentilerle birlestirilmesiyle kente yeterli olabilecek bir kapasite mevcuttu Ilerleyen yillarda Musluman guclerinin Levant taki Hacli devletlerine karsi zaferler kazanmasiyla birlikte buradan kacan Katolik Hristiyan nufus Lefkosa ya yerlesti ozellikle de Akka nin 1291 yilinda Muslumanlar tarafindan ele gecirilmesiyle bu yerlesim iyice artti Bu katedralin insasinin devami icin olabilecek gerekcelerden biriydi Bir diger olasi neden un kraliyet gucunu gosterme ihtiyaciydi Bu donemde Luzinyan krallari hem Kibris hem de Kudus kralligini surdurmekteydi ancak III Hugues un kuzeni 1270 lerde Kudus ise 1260 larda Kibris tahti uzerinde hak iddia etmekteydi III Hugues Kudus patriginin ziyaretci olarak yonettigi bir torende 1267 de insaat halindeki Ayasofya da Kibris Kralligi tacini giymek zorunda kaldi Olimpios a gore hem bu konjonktur hem de bati tarafinda yer alan kraliyet imgeleri III Hugues un katedralin insasini tesvik ettigini dusundurmektedir Bununla birlikte Hugues insaat icin sahsi olarak herhangi bir maddi destek saglamamis olup destegine dair tek kanit 1270 tarihli bir belgede katedralde kendisi ve ailesinin ruhunu kutsamak icin ayin yapilmasi adina yillik 500 odeyecegine dair taahhutuydu 1270 lerde katedralin bati tarafinin yapimiyla devam edildiginde Eustorge doneminde yapilmis olan dogu tarafinin mimarisinin Avrupa da modasinin gecmesi nedeniyle mumkun oldugunca mimari ve stilistik yenilikler getirildi Katedral 13 ve 14 yuzyillarda 1267 ve 1303 yillarinda iki kez depremden zarar gormustur 1267 depremi nefin yapiminda gecikmeye neden oldu Baspiskopos Giovanni del Conte nin doneminde 1312 1332 tekrar insaat hizinda artis yasandi bu donemdeki Gotik suslemeler nispeten daha yeni olan usulu etkisinde yapildi Del Conte 1319 a kadar nefin ve narteksin tamamlanmasini ve 1319 dan 1326 ya kadar orta koridorun payandalarin cephenin ve bir sapelin vaftiz bolumunun tamamlanmasini sagladi Ayrica katedralin suslemelerine freskler heykeller mermer perdeler ve duvar resimleriyle basladi 1326 da katedral nihayet kutsandi ve resmen buyuk bir kutlama ile resmen acildi Luzinyan yonetimi sirasinda katedral Kibris Krallarinin tac giyme kilisesi olarak hizmet vermeye basladi Cenevizlilerin Magusa yi ele gecirmesinden sonra Kudus un Luzinyan Krallarinin ve son olarak Ermenistan Luzinyan Krallarinin tac giyme kilisesi haline geldi Ayrica 1310 da Tapinak Sovalyeleri Durusmalari na ev sahipligi yapti Katedral acilmis olmasina ragmen bina hala tamamlanmamisti 1347 de Papa IV Clement depremden etkilendiginden dolayi katedralin tamamlanmasi ve yenilenmesi icin bir bildiri yayimladi Bildiride katedralin tamamlanmasi icin calisanlara 100 gunluk odenekli izin verilecegi belirtiliyordu ancak bu caba amacina ulasamadi Revak ve kuzeybati kulesi bu donemde insa edilmis ve bati duvarinin uc kapisi heykellerle suslenmistir Uc kemerli kabartmalarda krallar peygamberler havariler ve piskoposlar tasvir edilmistir 1359 da Kibris taki Papalik temsilcisi Peter Thomas Kibris in tum Rum Ortodoks rahiplerini katedralde bir araya getirdi hapsetti ve dinlerinden dondurmek icin vaaz vermeye basladi Katedralden gelen bagirismalarin sesi katedralin disinda buyuk bir kalabaligin toplanmasina neden oldu ve kisa surede rahipleri serbest birakilmasi icin bir isyan basladi ve katedralin kapilari yakildi Kral daha sonra kovulacak olan vaizin isyandan kurtarilmasini ve piskoposlarin serbest birakilmasini emretti 1373 yilinda katedral Kibris a yapilan Ceneviz baskinlari sirasinda zarar gordu Venedik donemi Ayasofya Katedrali 1597 de olusturulan Lefkosa haritasinda merkezi bir ozellik olarak goruluyor 1491 yilinda katedral bir depremde agir hasar gordu Ziyaret eden bir haci koro alaninin buyuk bir kisminin yikildigini koro alaninin arkasindaki kutsal sapelin yikildigini ve Kibrisli Hugh III e ait bir mezarin tahrip oldugunu ve altin kalintilar ve kraliyet elbisesi icerisindeki kralin cesedinin ortaya ciktigini acikladi Altin hazine Venedikliler tarafindan alindi Venedik Senatosu hasarin onarilmasini emretti ve her yil baspiskopostan 250 ducatlik katki yapan ozel bir komisyon kurdu Onarim cok kapsamli ve mukemmeldi 1507 de Pierre Mesenge binanin 20 ya da 22 yil once tamamen yikilmis olmasina ragmen cok guzel gorundugunu yazdi Venedikliler Lefkosa yi surlarla cevirdiginde Ayasofya Katedrali sehrin merkezi oldu Bu kentin cevresinde sekillendigi Orta Cag Avrupa katedrallerinin konumunu yansitiyordu Osmanli donemi 878 de Selimiye Camii Ingilizlerin sehri ele gecirmesinden hemen sonra 1570 yilinda kentin 50 gunluk Osmanli kusatmasi sirasinda katedral cok sayida insana siginak gorevi yapti Sehir 9 Eylul de dustugunde Baf Piskoposu Francesco Contarini ilahi yardim isteyerek insanlari cesaretlendirdi ve binadaki son Hristiyan vaazini verdi Katedralin kapisi kirildi ve piskopos ve diger Hristiyanlar olduruldu Katedraldeki mobilya ve sus esyalari gibi Hristiyan esyalari parcalandi ya da cope atildi koro alani ve nef tahrip edildi Daha sonra 15 Eylul de ev sahipligi yapacagi ilk Cuma namazina hazirlik icin caminin ici yikandi Komutan Lala Mustafa Pasa nin katildigi bir torenle katedral camiye donusturuldu Ayni yil boyunca iki minare mihrap ve minber gibi Islami yapilar eklendi Caminin ilk imami Osmanli Imparatorlugu nun Mora bolgesinden gelen Moravizade Ahmet Efendi idi Butun imamlar Lefkosa nin fethi sirasinda kullanilan bir kilica yaslanarak Cuma gunu vaazlardan once merdivenlerden minbere cikma gelenegini surdurdu Caminin donusturulmesinin ardindan cami Sultan Selim Vakfi nin mulkiyeti haline gelir Diger bagiscilar bakimin saglanmasina yardimci olmak icin birtakim vakiflar kurar 16 yuzyilda Kibris valisi olan Okcuzade Mehmed Pasa Sultan Selim Vakfi na gelir saglamak icin bir dukkan bagislar diger bagislar kirsal kesimdeki mulkleri ve diger dukkanlari icerir Vakif fonlara bakmak icin mutevelli gorevi gorur ve 16 yuzyilin sonlarinda yillik 40 000 akce Medine ye gonderilir Osmanli doneminde adanin en buyuk camisi idi ve Osmanli valisi idareciler ve seckinler tarafindan Cuma namazi icin kullanilirdi 18 yuzyilin sonlarinda onde at sirtinda gelen yetkililerden ardinda da alt makamlardaki yetkililerin yuruyerek takip ettigi buyuk bir alay her cuma camiye geldi Cuma namazi nedeniyle Lefkosa ve cevre koylerden cok sayida Musluman camiye akin eder Camide olusan kalabaliklar nedeniyle caminin yaninda bir pazar gelisir ve alan bir ticaret merkezi haline gelir Caminin cevresindeki alan Buyuk Medrese ve Kucuk Medreseler gibi medreselere yakin bir yerde insa edildiginden dolayi bolge bir egitim merkezi haline de gelir 1874 te Sultan Abdulaziz in Lefkosa yi ziyaret edecegi soylentileri uzerine ziyaretten sonra Aziziye Kapisi adi verilecek olan yeni bir kapi insa edilir Kapi bolgede onceden var olan bir Luzinyan penceresinin genisletmesiydi ve yapiminda cevreden elde edilen mermer ve diger malzemelerin parcalari kullanilmisti Kapinin suslemeleri bolgedeki bir lisenin hat ogretmeni hattat Es Seyyid Ahmet Sukri Efendi nin yazdigi bir yazittir Yazit padisaha ovguler icermektedir Kapi Abdulaziz in emriyle Nazif Pasa tarafindan yapilmistir Selvi agaclarindan olusan iki suslu figurle cevrilidir Gecit daha sonra kadinlar girisi olarak kullanildi ve daha sonra kullanimi terk edildi ve tamamen kilitli kalmaya basladi Ingiliz hakimiyeti ve 20 yuzyil 1949 da imamlar ezani okumak icin minareye tirmanmayi biraktilar ve yerine hoparlorler kullanmaya basladilar 13 Agustos 1954 te Kibris Muftusu Kibris in fethi sirasinda imparatorluk yapan Osmanli sultani Selim in onuruna camiye resmen Selimiye Camii adini verdi Mimaricevresinde bulunmaktadir ancak herhangi bir sapel apsisi bulunmamaktadir Bu Baspiskopos Thierry nin memleketindeki Notre Dame de Mantes de dahil olmak uzere diger bazi katedralleri etkileyen Notre Dame de Paris in planinin izlendigini gostermektedir Sapeli olusturan capraz sahin koridorlarla ayni yukseklige sahiptir ve gezi alaninin batisina iki dikme ile baglidir Bu Luzinyan Hanedani nin memleketi olan Fransiz sehri Lusignan in piskoposluk kilisesi olan Poitiers Katedrali nin planini izler Osmanli yapimi Aziziye Kapisi katedralin dogu ucunda olmasina ragmen kuzey ve guney girisleri baslangicta nefin dorduncu dikmesinde yer almaktaydi Ilk duzenlemenin Sens Katedrali nden sonra modellendigi dusunulmektedir Kilisedeki gomuler Halen bir kilise olarak hizmet vermekte iken yapida bulunan gomuler Kibrisli III Hugh II AmalrikGaleriIngiliz hakimiyeti baslangici hemen sonrasi caminin sekli 1878 Dogu tarafindan gorunum Girislerden biri Cami icinden panoramik goruntuAyrica bakinizLala Mustafa Pasa CamiiKaynakcaDipnotlar Lefkosa ya 3657 mumin araniyor Haber Kibris 20 Subat 2011 24 Aralik 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Ocak 2016 a b Schabel 2012 s 158 a b c d e Kitap kaynagi soyadi1 Keshishian ad1 Kevork K baslik Nicosia Capital of Cyprus Then and Now yayinci The Moufflon Book and Art Centre yer Lefkosa sayfalar 173 8 basim 2 2 Papacostas 2006 s 11 Papacostas 2012 s 93 a b Olympios 2018 s 38 a b Coureas Nicholas 1997 The Latin Church in Cyprus 1195 1312 illustrated bas Ashgate s 211 2 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Mart 2015 Olympios 2018 s 40 Plagnieux ve Soulard 2006 s 122 a b c d Schabel 2012 s 155 a b c Guven 2014 s 424 a b Olympios 2018 s 105 Olympios 2018 s 167 a b Setton 1977 s 168 Schabel 2012 s 157 a b c Latin Cathedral of St Sofia Selimiye mosque Ministry of Foreign Affairs of the Republic of Cyprus 2 Ekim 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Mart 2015 Schabel 2012 s 159 Papantoniou Giorgos Fitzgerald Aoife Hargis Siobhan Ed 2008 POCA 2005 Postgraduate Cypriot Archaeology proceedings of the fifth annual Meeting of Young Researchers on Cypriot Archaeology Department of Classics Trinity College Dublin 21 22 October 2005 Archaeopress s 18 ISBN 9781407302904 Andrews 1999 s 67 Setton 1977 s 169 Enlart Camille 1987 Gothic art and the Renaissance in Cyprus illustrated bas Trigraph Limited s 88 ISBN 9780947961015 Ercin Cilen 2014 The Physical Formation of Nicosia in the Turkish Republic of Northern Cyprus from 13th to 15th Century PDF Megaron Journal 9 1 Yildiz Teknik University ss 34 44 2 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 15 Mart 2015 a b Gurkan Hasmet Muzaffer Dunku ve Bugunku Lefkosa 3 3dil Turkce bas Galeri Kultur ss 117 8 ISBN 9963660037 Alasya 2002 s 363 Bagiskan Tuncer 31 Mayis 2014 Lefkosa Sehidalari 1 Yeni Duzen 24 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Mart 2015 Fehmi Hasan 1992 A dan Z ye KKTC sosyal ve ansiklopedik bilgiler Cem Publishing House s 129 2 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Mart 2015 Jennings Ronald C 1993 Christians and Muslims in Ottoman Cyprus and the Mediterranean World 1571 1640 New York and London New York University Press s 54 Bagiskan 2013 Bagiskan 2005 s 101 BibliyografyaAlasya Halil Fikret 2012 Kibris Islam Ansiklopedisi 25 Turk Diyanet Vakfi ss 383 4 Andrews Justine M 1999 Santa Sophia in Nicosia the Sculpture of the Western Portals and Its Reception Comitatus A Journal of Medieval and Renaissance Studies 30 1 UCLA ss 63 90 2 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Mart 2015 Bagiskan Tuncer 2005 Kibris ta Osmanli Turk Eserleri Turkish Cypriot Association of Museum Lovers Bagiskan Tuncer 21 Eylul 2013 Ayasofya Selimiye Meydani ve Mahallesi Yeni Duzen 25 Temmuz 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Mart 2015 Bagiskan Tuncer 2019 Kibris ta Turk Islam ve Islamlastirilan Eserler Lefkosa Kibris Turk Egitim Vakfi Yayinlari Guven Suna 2014 St Sophia in Nicosia Cyprus From a Lusignan Cathedral to an Ottoman Mosque Mohammad Gharipour Ed Sacred Precincts The Religious Architecture of Non Muslim Communities Across the Islamic World BRILL ss 415 429 ISBN 9789004280229 2 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Mart 2015 Olympios Michalis 2018 Bulding the Sacred in a Crusader Kingdom Gothic Church Architecture in Lusignan Cyprus c 1209 c 1373 Turnhout Brepols ISBN 978 2 503 53606 4 Papacostas Tassos 2006 In search of a lost Byzantine monument Saint Sophia of Nicosia Yearbook of Scientific Research Centers Lefkosa ss 11 37 25 Ocak 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Mart 2015 Papacostas Tasos 2012 Byzantine Nicosia 650 1191 Michaelides D Ed Historic Nicosia Lefkosa Rimal Publications Plagnieux Philippe Soulard Thierry 2006 Cathedrale Sainte Sophie de Vaivre Jean Bernard Plagnieux Philippe Ed L art gothique en Chypre Paris L Academie des inscriptions et belles lettres Schabel Chris 2012 Frankish amp Venetian Nicosia 1191 1570 Ecclesiastical Monuments and Topography Michaelides Demetrios Ed Historic Nicosia Lefkosa Rimal Publications ISBN 9789963610440 Setton Kenneth M Hazard Harry W Ed 1977 The Arts in Cyprus PDF A History of the Crusades Volume IV The Art and Architecture of the Crusader States Ingilizce Madison ve Londra University of Wisconsin Press ss 165 207 ISBN 0 299 06820 X Dis baglantilarWikimedia Commons ta Selimiye Camii Lefkosa ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir UPenn Website23 Kasim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde 1 2 Ekim 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde