Ujamaa (Svahili: ailelik), Julius Nyerere'nin 1961'de İngiltere'den bağımsızlığını kazandıktan sonra Tanzanya'daki sosyal ve ekonomik kalkınma politikalarının temelini oluşturan sosyalist bir ideolojidir.
Daha genel olarak, ujamaa "kooperatif ekonomisi" anlamına gelebilir, "yerel halkın yaşamanın temellerini sağlamak için birbirleriyle işbirliği yapması" veya "kendi mağazalarımızı ve diğer işletmelerimizi inşa etmek ve sürdürmek ve bunlardan birlikte kar etmek" anlamında.
İdeoloji ve uygulama
1967'de Başkan Nyerere, Arusha Deklarasyonu başlıklı, Nyerere'nin Afrika kalkınma modeline olan ihtiyacına işaret ettiği ve politika olarak ujamaa'nın temelini oluşturan kalkınma planını yayınladı. Svahili dilinde ujamaa 'geniş aile', 'kardeşlik' anlamına gelir; bir kişinin kişi veya topluluk aracılığıyla bir kişi haline geldiğini iddia eder. Aile birimlerini bir araya getiren ve uyumu, sevgiyi ve hizmeti teşvik eden 'diğerleri' veya 'topluluk' ruhu.
Nyerere, Ujamaa'yı ulusal kalkınma projesinin temeli olarak kullandı. Ujamaa kavramını çeşitli yollarla bir siyasi-ekonomik yönetim modeline çevirdi.
Julius Nyerere'nin Tanzanya liderliği uluslararası ilgiyi çekmiş ve pratik politikaların temeli olarak etik ilkelere sürekli önem verdiği için dünya çapında saygı görmüştür. Nyerere yönetimindeki Tanzanya, sosyal gelişimin hayati alanlarında büyük adımlar attı: bebek ölümleri 1965'te 1000 canlı doğumda 138'den 1985'te 110'a düşürüldü; doğumda beklenen yaşam süresi 1960'ta 37'den 1984'te 52'ye yükseldi; ilkokul kaydı 1960'ta yaş grubunun %25'inden (kadınların sadece %16'sı) 1985'te %72'ye (kadınların %85'i) yükseltildi (hızla artan nüfusa rağmen); yetişkin okuryazarlık oranı 1960'ta % 17'den 1975'e kadar %63'e yükseldi (diğer Afrika ülkelerinden çok daha yüksek) ve yükselmeye devam etti. Ancak Ujamaa üretimi azaltarak projenin ekonomik büyüme sunma kabiliyeti konusunda şüpheye düştü.
Nyerere, muhalefeti ezmek için sömürge yasası olan Önleyici Gözaltı Yasası'nı kullandı.
1967'de kamulaştırmalar hükûmeti ülkenin en büyük işverenine dönüştürdü. Satın alma gücü azaldı ve Dünya Bankası araştırmacılarına göre, yüksek vergiler ve bürokrasi işadamlarının kaçamak, rüşvet ve yolsuzluğa başvurduğu bir ortam yarattı. 1973'te, kolektif tarımı teşvik etmek için Vijiji Operasyonu kapsamında zorla villagizasyon politikası izlenmiştir.
Bağımsız Tanzanya'daki siyasi altyapı
1961 bağımsızlık ilanından sonra oluşturulan Tanzanya siyasi altyapısı sömürgeci değerlere eleştirel bir yanıttı. İngilizler, I. Dünya Savaşı'nda Doğu Afrika'daki sınır bölünmeleri nedeniyle Tanzanya'yı sömürge devleti olarak tutmuşlardı. Devlet, İngiliz sömürgeciliği altında Tanganyika Bölgesi olarak kuruldu. 1960 yılında, yerli temsilci liderlik sendikalarının çoğu koloni üzerindeki idari yükümlülüklerden sorumlu olmaya başlamıştı. Bu birlikler, sömürgeci rejim döneminde sınırlı temsil sağlamak için daha küçük yerel köylerde kuruldu. Bu yerelleştirilmiş hükûmet gücü biçimleri köy temsilinin katılımını artırdı. Hatta bu süre zarfında köy temsilciliği ve aylık toplantılara katılım %75'e yükseldi. Köyün hükûmet altyapısına katılımındaki bu artış, İngilizlerin otoriter yönetiminin çöküşüyle eş zamanlı olarak gerçekleşti.
Bununla birlikte, iktidar ajanları ve köylülük arasında katı bir bölünme vardı. Tarım nüfusunun güvensizliği, önceki tarım projeleri mahsul getiricileri üzerinde sömürücü eylemlere yol açtığı için haklı çıkmıştır. Tanganyika Tarım Şirketi Planları (TAC), sanayileşme öncesi çiftçiyi daha büyük ulusal ekonomiye katılan sistematik olarak verimli bir mahsul verimciye dönüştürme projesi olarak hizmet etti. Bu program son derece babacandı ve Tanzanya köylüsü tarafından reddedildi.
9 Aralık 1961'de İngiliz yönetiminden bağımsızlığı üzerine, egemen Tanzanya devleti kuruldu ve yeni bir siyasi düzene ihtiyaç duyuyordu. İngiliz sömürge yönetiminin çöküşü sırasında Tanganyika Afrika Ulusal Birliği (TANU), Julius Nyerere tarafından yönetilen ve çoğunlukla köylü bir nüfusa sahip bir partiydi. TANU, siyasi temsilde yerelleşmeye izin veren köy örgütlü bir siyasi yapı oluşturabildi. Bu, TANU'nun sadece beş yıl içinde 100.000'den 1.000.000 milyon kişiye kadar parti desteğinde büyümesine izin verdi.
TANU, yakında bağımsız bir ulus haline gelecek olan işçi sınıfı nüfusunun temsilini sağlamak için çeşitli işçi ve tarım sendikalarını partilerine entegre edebildi. Parti liderleri, "Safari" olarak bilinen gezilere katılarak ve topluma özel konuları tartışarak yerel köy liderleriyle (çoğu zaman köyün yaşlıları) iletişimde kalacaklardı. Sınırlar belirlendikten sonra, ilçeyi temsil etmek için bireyler seçildi. 'ın önerdiği gibi, bu seçilmiş yetkililer "Hücre Sınır Komisyonları" olarak biliniyordu. Hücre Lideri'nin özel işlevi, sadece köyün veya ilçenin meselelerini daha yüksek siyasi organa temsil etmek değil, aynı zamanda Tanganyika Afrika Ulusal Birliği tarafından oluşturulan mevzuatı yerel nüfusa açıklamaktı.
1967'de Tanzanya başkanı Julius Nyerere, bir zamanlar sömürgeci İngiltere tarafından dayatılan son derece bürokratik kapitalist modele bir yanıt olan yeni bir ideolojik ekonomik bağımsızlık duygusu kurdu. Nyerere, Tanzanya mallarının çoğunluğunu denizaşırı ülkelere ihraç etmek yerine, Tanzanya'nın pazarda tek başına rekabet edebileceğine ve küresel ticaretin olmadığı kendi kendine yeten bir pazar yaratabileceğine inanıyordu. Bu, Tanzanya'nın bağımsızlık sonrasında küresel pazara yaklaşımı için önemli bir adımdı.
Arusha Bildirgesi
Ujamaa ideolojisinin uygulanması ve kodlanması
, Ujamaanın izdüşümlerini ve ideolojilerini kodlamak için oluşturulmuştur. Belge, TANU'nun kardeşlik ve toplum ideolojileri etrafında dönen sosyalist bir partinin ideolojileri için ulusal bir uzlaşma oluşturmasına izin verdi. Arusha Deklarasyonu TANU Anayasası olarak hizmet etti ve sosyalist bir devletin altyapısını açıkça belirtiyor. Arusha Deklarasyonu, otoriter rejimden uzak, bireyin haklarını destekleyen ilerici bir devleti özetledi. Açılış bildirisi başlar:
TANU şuna inanır:
- Bütün insanların eşit olduğuna;
- Her bireyin haysiyet ve saygı hakkı olduğunu;
- Her vatandaşın Ulusun ayrılmaz bir parçası olduğunu ve yerel, bölgesel ve ulusal düzeyde hükûmette eşit bir rol alma hakkına sahip olduğunu;
- Her vatandaşın yasa bağlamında ifade özgürlüğü, hareket, dini inanç ve örgütlenme hakkına sahip olduğunu;
- Her bireyin yasalara göre toplumdan canını ve malını koruma hakkına sahip olması;
- Her vatandaşın emeğinin karşılığını almaya hakkı olduğunu;
- Tüm vatandaşlar birlikte ülkenin tüm doğal kaynaklarına sahip ve torunlarına güveniyorlar.
- Ekonomik adaleti sağlamak için Devletin ana üretim araçları üzerinde etkili bir kontrole sahip olması gerektiğini; ve
- Tüm yurttaşların refahını sağlamak ve bir kişinin başka ya da bir grup tarafından başka bir grup tarafından sömürülmesini önlemek, sınıfsız bir toplumla bağdaşmayan ölçüde zenginlik birikimini önlemek için Milletin ekonomik hayatına aktif olarak müdahale etmenin devletin sorumluluğunda olduğunu.
Arusha Deklarasyonu'nun ikinci bölümünde TANU'nün sosyalist uygulamalarının ve ideolojilerinin rolü incelenmektedir. Bu bölümün ana bileşenleri "Sömürünün Yokluğu, Üretimin Çoğunluğu Altında Olacak Büyük Üretim Araçları Köylü ve İşçi, Demokrasi ve Bir İdeoloji Olarak Sosyalizm"dir. TANU, hükûmetin üretim araçları üzerinde tam kontrole sahip olmasına rağmen, hükûmetin işçi sınıfını ve köylülük oluşturanlar tarafından yönetilmesinin önemli olduğuna inanıyordu. Ayrıca TANU, temsili bir demokrasinin varlığı olmadan sosyalizmin başarıyla gerçekleştirilmesini imkansız buldu.
Kendine güven ideolojisi ve beş yıllık plan
TANU, kapitalist piyasaların doğasının sömürücü olduğuna ve yoksulluğun ortadan kaldırılmasına kanserli olduğuna inanıyordu. Nyerere için Tanzanya'nın sömürücü kapitalist uluslararası pazarlardan kendini savunabilecek kendine güvenen bir ekonomi yaratması çok önemliydi. Ujamaa ideolojisi, üretimi geliştirmek için kullanılan büyük hükûmet harcamalarını haklı çıkaran kendine güvenen bir ulus imajına derinden dayanıyordu.
Bu geniş hükûmet harcamaları, Arusha Deklarasyonu iki "Beş Yıllık Plan"da tanıtıldı ve bozuldu. Bu planlar, özellikle kırsal ortamlarda artan tarımsal ve endüstriyel üretim ve kalkınma getirileri vadetti. Bu planın çözümü "Ujamaa Köyleri" yaratmaktı. Ujamaa ideolojisi, toplumsal yaşam ve kardeşlik uygulamalarına yoğun bir şekilde odaklandı.
Tanzanya'nın bağımsız bir ekonomi haline olması gerekli olsa da, Ujamaa'nın yerel uygulamaları toplumlara güveni teşvik etti. Ujamaa ideolojisine göre toplumun en önemli kesimi toplumdu. Birey ikincil olarak geldi. Ayrıca, Ujamaa ideolojisi, Ujamaa ideolojisine uygun tarımsal kalkınma açısından toplumsal yaşam ve ekonomik uygulamalarda bir değişikliğin önemini teşvik etti. Ujamaa sadece yerli bir sosyal proje değil, aynı zamanda küresel topluma Afrika sosyalizminin tam bağımsız bir ekonomi yaratmada başarılı olabileceğinin kanıtıydı.
Ujamaa köyleri ve Tanzanya köyleşmesi
TANU ve başkan Nyerere tarafından teşvik edilen Arusha Deklarasyonu'nda sunulan Ujamaa İdeolojisi, ilk Beş Yıllık Planın yapısal gelişimi üzerinde önemli etkilere sahipti. Bu sosyal ve ekonomik deneyin başlangıcı Tanzanya'nın Songea'nın güney bölgesi Ruvuma'da başladı. Ujamaa kalkınma planının başlangıcı Litowa köyünde başladı.
Litowa'daki ilk deney tarımsal süreklilik eksikliği nedeniyle başarısız olsa da, TANU bir yıl sonra tekrar denedi ve kooperatifler ve seçilmiş temsil organları oluşturmada başarılı oldu. Aslında, 1965'te, "Başkan Nyerere ziyarete geldi... ve Litowa'nın Ujamaa yaklaşımının bir örneği olduğunu ilan etti"Litowa'da nüfus sayısı arttıkça, toplumun gelişimine derhal fayda sağlamak için eğitim uygulamalarını kurumsallaştırma çabası vardı. Bu, bireylerin daha geleneksel temel yaklaşımla eğitilmek yerine, ortak Ujamaa'nın yaşamasında hemen rol oynamaları için özel olarak eğitilmelerini sağladı. Litowa'da ilköğretimde tarım ve inşaat uygulamaları genellikle müfredatın bir parçası olarak öğretil
Litowa, Ujamaa girişiminin gerçek kavramının ne anlama geldiğinin bir örneği olarak hizmet etti: ortak tarım, kamu hizmetine toplum katılımı, üretim uygulamalarının yayılması ve teknik geliştirme becerilerinin modernizasyonu (yani inşaat). Litowa Ujamaa'nın fikirlerini teşvik ettikçe, kooperatiflerin ve toplumsal yaşam uygulamalarının yayılması. Bireyler Ujamaa köylerine taşınmak ve ortaklaşa yaşamak için mevcut işlerini bırakacaklardı.
Litowa, Tanzanya'nın bu bölgesindeki insanların kitlesel hareketleriyle sonuçlanan bir başarı örneğiydi. Antropolog John Shaw, "Başkan Julius Nyerere'ye göre, Eylül 1973'ten Haziran 1975'e kadar yedi milyondan fazla insanın taşındığını ve Haziran 1975'ten 1976'nın sonuna kadar dört milyon kişinin daha yeni yerleşim yerlerine taşındığını" savunuyor. Bu süre zarfında insanların Ujamaa köylerine yaptığı bu büyük hareketler, Nyerere ve TANU'nun ideolojisinin toplumsal bir gerçekliğe dönüşebileceğini kanıtladı.
Ujamaa ve cinsiyet
Ujamaa sosyalist hareketi sadece Tanzanya'daki birçok ekonomik üretim uygulamasını değiştirmekle kalmadı, aynı zamanda Tanzanya'da aile dinamiklerinin, özellikle de cinsiyet rollerinin takip etme yollarını değiştirdi. Ujamaa projesi "çekirdek aile" fikrini destekledi. Bununla birlikte, Ujamaa projesi boyunca, toplumda cinsiyet rollerinin atanma şeklini değiştirmek için yerel halklardan direniş devam etti.
Daha sonra gelişen köyleşme çabaları içindeki çekirdek aile, Ujamaa'nın sosyalist fikirleri arasında iç gerilimler yaratan kardeşlik ve toplumsal ilişkiler yerine hane halkına odaklanmasını merkezileştirdi. Aslında, daha sonra Ujamaa köylerinde bir güç mücadelesinin nedeni oldu. Ancak TANU partisi, toplum içinde kadın hakları ve eşitliğini temsil eden bir hükûmet bölümü oluşturdu. Bu bölüm Umoja wa Wanawke wa Tanganyika (UWT) olarak biliniyordu.
UWT, Priya'nın açıkladığı gibi, kadınların sosyalist bir topluma entegrasyonuyla ilgili sorunları ele almak için tasarlanmıştır; ancak daire yetkililerinin önemli TANU yetkililerinin eşleri olduğu ve oldukça ataerkil bir gündemi teşvik ettiği ortaya çı. ktıBununla birlikte, UWT'nin Tanzanya'daki kadınların okuryazarlık oranını ve özellikle kadınlar için enstitü eğitim sistemlerini artırmak için büyük hareketler olduğu söyleniyor. Bununla birlikte, bu akademik kurumların çoğu kadınlara daha iyi bir eş olmanın ve eş olarak topluma daha fazla fayda sağlamanın yollarını öğretiyordu. Örneğin Priya, bu kadın eğitim kurumlarında "Şehirde Bebek Bakıveı + Beslenme ve Sağlık Sorunları" gibi derslerin öğretildiğinin örneğini vermektedir. UWT daha sonra kadınlara yapısal gelişim kavramlarını öğretmeye başlasa da, "ev ekonomisi" alanında öğretildi.
Bununla birlikte, Tanzanya'nın kırsal kesimindeki kadın ve erkekler, ailelerine geçimini sağlamak için bireysel çiftliklerini ekip biçmeye devam ettiler ("özellikle kaju arazileri). Erkekler güç pozisyonlarında var olmaya devam etti ve kadınlar iç alanlarda çalışmaya devam etti. Toplumsal cinsiyet rolünün toplumsal yaşamdaki etkilerini değiştirme çabaları olsa da, Ujamaa köylerinde kadın ve erkek arasındaki cinsiyet ikilisi varlığını sürdürdü.
Ekolojik etkiler
Ujamaa projesi sırasında hem ekonomik hem de siyasi eylemi etkileyen birçok ekolojik etki vardı. gibi akademisyenler, Ujamaa'nın siyasi ve ekolojik girişiminde ön plana çıkan çelişkileri gösteriyor. Urambo şeması gibi Ujamaa şemaları, Afrika tarım pazarlarının erişimi nedeniyle başarılı tarım verimleri sundu. Ancak, çiftçiler giderek daha zengin hale geldiği için plan merkezi otorite tarafından kapatıldı.
Ujamaa projesinin çevresel sonuçları Tanzanya'daki yıllık yağışlara oldukça tepkiliydi. Yıllık yağışların yüksek olmasıyla, Tanzanya'da verimli toprak verimi önemli ölçüde artar. Ayrıca, yağışlar arazinin tarımsal amaçları açısından çok önemlidir. Ujamaa projesi sırasında Shao şöyle yazar: "Sadece yirmi inç veya daha az olan topraklar. genellikle tarım için uygun değildir ve çoğunlukla otlatma için kullanılır". Bununla birlikte, yılda otuz ila kırk inç yağış alan araziler, pamuk gibi ticari ürünlerin yanı sıra temel ürünler yetiştirmek için de kullanılmıştır. Ujamaa Köyleşme programı sırasında nüfus ülke çapında dağıldı; ancak, şehirlerin ve gelişmiş köylerin yoğunlukları özellikle dengesizdi. Bununla birlikte, Ujamaa projesi sırasında Tanzanya toprakları ekilmeye hazırdı ve bu topraklarda yerleşimleri organize etmek yasal kurumlara bağlıydı.
Tanzanya'da bu süre zarfında en belirgin ekolojik sonuç, TANU hükûmeti ve Başkan Nyerere'nin zorunlu yerleşimlerinden kaynaklandı. Zorunlu yerleşim zamanında TANU, verim sonuçlarını kırarken daha yapay tarımsal yardım araçları sağladı ve bunun sonucunda üretim verimi düşmeye başladı ve araziler az gelişmiş hale geldi. Arazi tam potansiyelinden yararlanılmamaktaydı ve bu nedenle, sadece mahsul verimi subpar değil, aynı zamanda biyoçeşitlilik de daha düşük hale geldi.
Ujamaa Projesi'nin gerilemesi ve sona ermesi
Sonunda, Ujamaa konseptine dayanan geliştirme modelinin çöküşüne bir dizi faktör katkıda bulunmuştur. Bu faktörler arasında 1970'lerdeki petrol krizi, ihracat emtia fiyatlarının (özellikle kahve ve sisal) çöküşü, doğrudan yabancı yatırım eksikliği, art arda iki kuraklık ve 1978'de Uganda ile savaşın başlaması ve genç Tanzanyalı değerli kaynakların kanını akıttı.
Ujamaa programının patlamasına yol açan iç faktörler de vardı. İlki halkın direnişiydi. 1970'lerde, komünal çiftliklerden çıkan kişisel sermaye eksikliği nedeniyle köylülükten bireysel çiftliklerini terk etme ve ortak yaşama geçme direnişi vardı. Bu, Başkan Nyerere'nin Ujamaa köylerine zorla hareket emri vermesinin neden oldu. Halkın hayal kırıklığı, Ujamaa köylerinin kabul edilebilir tarımsal verim üretmesine yardımcı olmadı.
Ujamaa'nın başarısında sürtüşme yaratan bir diğer konu da neoliberal uluslararası ekonomi politikalarının olduğu bir dönemde kendine güvenmenin önemiydi. Bu uluslararası ekonomi politikaları, Tanzanya gibi yeni bağımsız ülkelerin kendi kendine yayılan ekonomik üretim zihniyetiyle bile büyüyebilmelerini özellikle zorlaştırdı.
1985 yılına gelindiğinde Ujamaa'nın Tanzanya'yı kötü ekonomik durumundan çıkaramadığı açıktı; Nyerere, aynı yıl yapılacak başkanlık seçimlerinden sonra kendi isteğiyle emekli olacağını açıkladı.
Popüler kültürde
Tanzanya'daki hip-hop sahnesi Ujamaa'nın temel fikirlerinden ve temalarından büyük ölçüde etkilendi. Nyerere'den sonra yıllarca yolsuzluğa bulaşan hükûmet liderlerine ve siyasi figürlere yanıt olarak, üretilen müziğin büyük çoğunluğunda gönderilen mesajlar birlik ve aile ve eşitlik temalarıydı. Bu, işçi sınıfının baskısına ve bir anlamda bir tür direnişe yanıt olarak oldu. Kooperatif ekonomisinin ilkeleri "yerel halk, yaşamanın temellerini sağlamak için birbirleriyle işbirliği yapıyor" birçok Tanzanyalı hip-hop sanatçısının sözlerinde görülebilir. Gençlerin ruhlarını yükseltmek ve toplumdaki değişimi teşvik etmek amacıyla kendi kendine iş yapan ve kendi kendine yapılan kimlikleri teşvik ederler.
"Kooperatif Ekonomisi" olarak anlaşılan Ujamaa, aynı zamanda Kwanzaa'nın Afro-Amerikan kutlamasının yedi ilkesinden dördüncüsüdür: "Kendi mağazalarımızı, mağazalarımızı ve diğer işletmelerimizi inşa etmek ve sürdürmek ve bunlardan birlikte kar etmek."
Ujamaa aynı zamanda Cornell Üniversitesi ve Stanford Üniversitesi'ndeki iki Afrikalı Amerikan temalı lisans yurdunun adıdır.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Ujamaa Svahili ailelik Julius Nyerere nin 1961 de Ingiltere den bagimsizligini kazandiktan sonra Tanzanya daki sosyal ve ekonomik kalkinma politikalarinin temelini olusturan sosyalist bir ideolojidir Julius Nyerere Daha genel olarak ujamaa kooperatif ekonomisi anlamina gelebilir yerel halkin yasamanin temellerini saglamak icin birbirleriyle isbirligi yapmasi veya kendi magazalarimizi ve diger isletmelerimizi insa etmek ve surdurmek ve bunlardan birlikte kar etmek anlaminda Ideoloji ve uygulama1967 de Baskan Nyerere Arusha Deklarasyonu baslikli Nyerere nin Afrika kalkinma modeline olan ihtiyacina isaret ettigi ve politika olarak ujamaa nin temelini olusturan kalkinma planini yayinladi Svahili dilinde ujamaa genis aile kardeslik anlamina gelir bir kisinin kisi veya topluluk araciligiyla bir kisi haline geldigini iddia eder Aile birimlerini bir araya getiren ve uyumu sevgiyi ve hizmeti tesvik eden digerleri veya topluluk ruhu Nyerere Ujamaa yi ulusal kalkinma projesinin temeli olarak kullandi Ujamaa kavramini cesitli yollarla bir siyasi ekonomik yonetim modeline cevirdi Julius Nyerere nin Tanzanya liderligi uluslararasi ilgiyi cekmis ve pratik politikalarin temeli olarak etik ilkelere surekli onem verdigi icin dunya capinda saygi gormustur Nyerere yonetimindeki Tanzanya sosyal gelisimin hayati alanlarinda buyuk adimlar atti bebek olumleri 1965 te 1000 canli dogumda 138 den 1985 te 110 a dusuruldu dogumda beklenen yasam suresi 1960 ta 37 den 1984 te 52 ye yukseldi ilkokul kaydi 1960 ta yas grubunun 25 inden kadinlarin sadece 16 si 1985 te 72 ye kadinlarin 85 i yukseltildi hizla artan nufusa ragmen yetiskin okuryazarlik orani 1960 ta 17 den 1975 e kadar 63 e yukseldi diger Afrika ulkelerinden cok daha yuksek ve yukselmeye devam etti Ancak Ujamaa uretimi azaltarak projenin ekonomik buyume sunma kabiliyeti konusunda supheye dustu Nyerere muhalefeti ezmek icin somurge yasasi olan Onleyici Gozalti Yasasi ni kullandi 1967 de kamulastirmalar hukumeti ulkenin en buyuk isverenine donusturdu Satin alma gucu azaldi ve Dunya Bankasi arastirmacilarina gore yuksek vergiler ve burokrasi isadamlarinin kacamak rusvet ve yolsuzluga basvurdugu bir ortam yaratti 1973 te kolektif tarimi tesvik etmek icin Vijiji Operasyonu kapsaminda zorla villagizasyon politikasi izlenmistir Bagimsiz Tanzanya daki siyasi altyapi1961 bagimsizlik ilanindan sonra olusturulan Tanzanya siyasi altyapisi somurgeci degerlere elestirel bir yanitti Ingilizler I Dunya Savasi nda Dogu Afrika daki sinir bolunmeleri nedeniyle Tanzanya yi somurge devleti olarak tutmuslardi Devlet Ingiliz somurgeciligi altinda Tanganyika Bolgesi olarak kuruldu 1960 yilinda yerli temsilci liderlik sendikalarinin cogu koloni uzerindeki idari yukumluluklerden sorumlu olmaya baslamisti Bu birlikler somurgeci rejim doneminde sinirli temsil saglamak icin daha kucuk yerel koylerde kuruldu Bu yerellestirilmis hukumet gucu bicimleri koy temsilinin katilimini artirdi Hatta bu sure zarfinda koy temsilciligi ve aylik toplantilara katilim 75 e yukseldi Koyun hukumet altyapisina katilimindaki bu artis Ingilizlerin otoriter yonetiminin cokusuyle es zamanli olarak gerceklesti Bununla birlikte iktidar ajanlari ve koyluluk arasinda kati bir bolunme vardi Tarim nufusunun guvensizligi onceki tarim projeleri mahsul getiricileri uzerinde somurucu eylemlere yol actigi icin hakli cikmistir Tanganyika Tarim Sirketi Planlari TAC sanayilesme oncesi ciftciyi daha buyuk ulusal ekonomiye katilan sistematik olarak verimli bir mahsul verimciye donusturme projesi olarak hizmet etti Bu program son derece babacandi ve Tanzanya koylusu tarafindan reddedildi 9 Aralik 1961 de Ingiliz yonetiminden bagimsizligi uzerine egemen Tanzanya devleti kuruldu ve yeni bir siyasi duzene ihtiyac duyuyordu Ingiliz somurge yonetiminin cokusu sirasinda Tanganyika Afrika Ulusal Birligi TANU Julius Nyerere tarafindan yonetilen ve cogunlukla koylu bir nufusa sahip bir partiydi TANU siyasi temsilde yerellesmeye izin veren koy orgutlu bir siyasi yapi olusturabildi Bu TANU nun sadece bes yil icinde 100 000 den 1 000 000 milyon kisiye kadar parti desteginde buyumesine izin verdi TANU yakinda bagimsiz bir ulus haline gelecek olan isci sinifi nufusunun temsilini saglamak icin cesitli isci ve tarim sendikalarini partilerine entegre edebildi Parti liderleri Safari olarak bilinen gezilere katilarak ve topluma ozel konulari tartisarak yerel koy liderleriyle cogu zaman koyun yaslilari iletisimde kalacaklardi Sinirlar belirlendikten sonra ilceyi temsil etmek icin bireyler secildi in onerdigi gibi bu secilmis yetkililer Hucre Sinir Komisyonlari olarak biliniyordu Hucre Lideri nin ozel islevi sadece koyun veya ilcenin meselelerini daha yuksek siyasi organa temsil etmek degil ayni zamanda Tanganyika Afrika Ulusal Birligi tarafindan olusturulan mevzuati yerel nufusa aciklamakti 1967 de Tanzanya baskani Julius Nyerere bir zamanlar somurgeci Ingiltere tarafindan dayatilan son derece burokratik kapitalist modele bir yanit olan yeni bir ideolojik ekonomik bagimsizlik duygusu kurdu Nyerere Tanzanya mallarinin cogunlugunu denizasiri ulkelere ihrac etmek yerine Tanzanya nin pazarda tek basina rekabet edebilecegine ve kuresel ticaretin olmadigi kendi kendine yeten bir pazar yaratabilecegine inaniyordu Bu Tanzanya nin bagimsizlik sonrasinda kuresel pazara yaklasimi icin onemli bir adimdi Arusha BildirgesiUjamaa ideolojisinin uygulanmasi ve kodlanmasi Ujamaanin izdusumlerini ve ideolojilerini kodlamak icin olusturulmustur Belge TANU nun kardeslik ve toplum ideolojileri etrafinda donen sosyalist bir partinin ideolojileri icin ulusal bir uzlasma olusturmasina izin verdi Arusha Deklarasyonu TANU Anayasasi olarak hizmet etti ve sosyalist bir devletin altyapisini acikca belirtiyor Arusha Deklarasyonu otoriter rejimden uzak bireyin haklarini destekleyen ilerici bir devleti ozetledi Acilis bildirisi baslar TANU suna inanir Butun insanlarin esit olduguna Her bireyin haysiyet ve saygi hakki oldugunu Her vatandasin Ulusun ayrilmaz bir parcasi oldugunu ve yerel bolgesel ve ulusal duzeyde hukumette esit bir rol alma hakkina sahip oldugunu Her vatandasin yasa baglaminda ifade ozgurlugu hareket dini inanc ve orgutlenme hakkina sahip oldugunu Her bireyin yasalara gore toplumdan canini ve malini koruma hakkina sahip olmasi Her vatandasin emeginin karsiligini almaya hakki oldugunu Tum vatandaslar birlikte ulkenin tum dogal kaynaklarina sahip ve torunlarina guveniyorlar Ekonomik adaleti saglamak icin Devletin ana uretim araclari uzerinde etkili bir kontrole sahip olmasi gerektigini ve Tum yurttaslarin refahini saglamak ve bir kisinin baska ya da bir grup tarafindan baska bir grup tarafindan somurulmesini onlemek sinifsiz bir toplumla bagdasmayan olcude zenginlik birikimini onlemek icin Milletin ekonomik hayatina aktif olarak mudahale etmenin devletin sorumlulugunda oldugunu Arusha Deklarasyonu nun ikinci bolumunde TANU nun sosyalist uygulamalarinin ve ideolojilerinin rolu incelenmektedir Bu bolumun ana bilesenleri Somurunun Yoklugu Uretimin Cogunlugu Altinda Olacak Buyuk Uretim Araclari Koylu ve Isci Demokrasi ve Bir Ideoloji Olarak Sosyalizm dir TANU hukumetin uretim araclari uzerinde tam kontrole sahip olmasina ragmen hukumetin isci sinifini ve koyluluk olusturanlar tarafindan yonetilmesinin onemli olduguna inaniyordu Ayrica TANU temsili bir demokrasinin varligi olmadan sosyalizmin basariyla gerceklestirilmesini imkansiz buldu Kendine guven ideolojisi ve bes yillik plan TANU kapitalist piyasalarin dogasinin somurucu olduguna ve yoksullugun ortadan kaldirilmasina kanserli olduguna inaniyordu Nyerere icin Tanzanya nin somurucu kapitalist uluslararasi pazarlardan kendini savunabilecek kendine guvenen bir ekonomi yaratmasi cok onemliydi Ujamaa ideolojisi uretimi gelistirmek icin kullanilan buyuk hukumet harcamalarini hakli cikaran kendine guvenen bir ulus imajina derinden dayaniyordu Bu genis hukumet harcamalari Arusha Deklarasyonu iki Bes Yillik Plan da tanitildi ve bozuldu Bu planlar ozellikle kirsal ortamlarda artan tarimsal ve endustriyel uretim ve kalkinma getirileri vadetti Bu planin cozumu Ujamaa Koyleri yaratmakti Ujamaa ideolojisi toplumsal yasam ve kardeslik uygulamalarina yogun bir sekilde odaklandi Tanzanya nin bagimsiz bir ekonomi haline olmasi gerekli olsa da Ujamaa nin yerel uygulamalari toplumlara guveni tesvik etti Ujamaa ideolojisine gore toplumun en onemli kesimi toplumdu Birey ikincil olarak geldi Ayrica Ujamaa ideolojisi Ujamaa ideolojisine uygun tarimsal kalkinma acisindan toplumsal yasam ve ekonomik uygulamalarda bir degisikligin onemini tesvik etti Ujamaa sadece yerli bir sosyal proje degil ayni zamanda kuresel topluma Afrika sosyalizminin tam bagimsiz bir ekonomi yaratmada basarili olabileceginin kanitiydi Ujamaa koyleri ve Tanzanya koylesmesiTANU ve baskan Nyerere tarafindan tesvik edilen Arusha Deklarasyonu nda sunulan Ujamaa Ideolojisi ilk Bes Yillik Planin yapisal gelisimi uzerinde onemli etkilere sahipti Bu sosyal ve ekonomik deneyin baslangici Tanzanya nin Songea nin guney bolgesi Ruvuma da basladi Ujamaa kalkinma planinin baslangici Litowa koyunde basladi Litowa daki ilk deney tarimsal sureklilik eksikligi nedeniyle basarisiz olsa da TANU bir yil sonra tekrar denedi ve kooperatifler ve secilmis temsil organlari olusturmada basarili oldu Aslinda 1965 te Baskan Nyerere ziyarete geldi ve Litowa nin Ujamaa yaklasiminin bir ornegi oldugunu ilan etti Litowa da nufus sayisi arttikca toplumun gelisimine derhal fayda saglamak icin egitim uygulamalarini kurumsallastirma cabasi vardi Bu bireylerin daha geleneksel temel yaklasimla egitilmek yerine ortak Ujamaa nin yasamasinda hemen rol oynamalari icin ozel olarak egitilmelerini sagladi Litowa da ilkogretimde tarim ve insaat uygulamalari genellikle mufredatin bir parcasi olarak ogretil Litowa Ujamaa girisiminin gercek kavraminin ne anlama geldiginin bir ornegi olarak hizmet etti ortak tarim kamu hizmetine toplum katilimi uretim uygulamalarinin yayilmasi ve teknik gelistirme becerilerinin modernizasyonu yani insaat Litowa Ujamaa nin fikirlerini tesvik ettikce kooperatiflerin ve toplumsal yasam uygulamalarinin yayilmasi Bireyler Ujamaa koylerine tasinmak ve ortaklasa yasamak icin mevcut islerini birakacaklardi Litowa Tanzanya nin bu bolgesindeki insanlarin kitlesel hareketleriyle sonuclanan bir basari ornegiydi Antropolog John Shaw Baskan Julius Nyerere ye gore Eylul 1973 ten Haziran 1975 e kadar yedi milyondan fazla insanin tasindigini ve Haziran 1975 ten 1976 nin sonuna kadar dort milyon kisinin daha yeni yerlesim yerlerine tasindigini savunuyor Bu sure zarfinda insanlarin Ujamaa koylerine yaptigi bu buyuk hareketler Nyerere ve TANU nun ideolojisinin toplumsal bir gerceklige donusebilecegini kanitladi Ujamaa ve cinsiyetUjamaa sosyalist hareketi sadece Tanzanya daki bircok ekonomik uretim uygulamasini degistirmekle kalmadi ayni zamanda Tanzanya da aile dinamiklerinin ozellikle de cinsiyet rollerinin takip etme yollarini degistirdi Ujamaa projesi cekirdek aile fikrini destekledi Bununla birlikte Ujamaa projesi boyunca toplumda cinsiyet rollerinin atanma seklini degistirmek icin yerel halklardan direnis devam etti Daha sonra gelisen koylesme cabalari icindeki cekirdek aile Ujamaa nin sosyalist fikirleri arasinda ic gerilimler yaratan kardeslik ve toplumsal iliskiler yerine hane halkina odaklanmasini merkezilestirdi Aslinda daha sonra Ujamaa koylerinde bir guc mucadelesinin nedeni oldu Ancak TANU partisi toplum icinde kadin haklari ve esitligini temsil eden bir hukumet bolumu olusturdu Bu bolum Umoja wa Wanawke wa Tanganyika UWT olarak biliniyordu UWT Priya nin acikladigi gibi kadinlarin sosyalist bir topluma entegrasyonuyla ilgili sorunlari ele almak icin tasarlanmistir ancak daire yetkililerinin onemli TANU yetkililerinin esleri oldugu ve oldukca ataerkil bir gundemi tesvik ettigi ortaya ci ktiBununla birlikte UWT nin Tanzanya daki kadinlarin okuryazarlik oranini ve ozellikle kadinlar icin enstitu egitim sistemlerini artirmak icin buyuk hareketler oldugu soyleniyor Bununla birlikte bu akademik kurumlarin cogu kadinlara daha iyi bir es olmanin ve es olarak topluma daha fazla fayda saglamanin yollarini ogretiyordu Ornegin Priya bu kadin egitim kurumlarinda Sehirde Bebek Bakivei Beslenme ve Saglik Sorunlari gibi derslerin ogretildiginin ornegini vermektedir UWT daha sonra kadinlara yapisal gelisim kavramlarini ogretmeye baslasa da ev ekonomisi alaninda ogretildi Bununla birlikte Tanzanya nin kirsal kesimindeki kadin ve erkekler ailelerine gecimini saglamak icin bireysel ciftliklerini ekip bicmeye devam ettiler ozellikle kaju arazileri Erkekler guc pozisyonlarinda var olmaya devam etti ve kadinlar ic alanlarda calismaya devam etti Toplumsal cinsiyet rolunun toplumsal yasamdaki etkilerini degistirme cabalari olsa da Ujamaa koylerinde kadin ve erkek arasindaki cinsiyet ikilisi varligini surdurdu Ekolojik etkilerUjamaa projesi sirasinda hem ekonomik hem de siyasi eylemi etkileyen bircok ekolojik etki vardi gibi akademisyenler Ujamaa nin siyasi ve ekolojik girisiminde on plana cikan celiskileri gosteriyor Urambo semasi gibi Ujamaa semalari Afrika tarim pazarlarinin erisimi nedeniyle basarili tarim verimleri sundu Ancak ciftciler giderek daha zengin hale geldigi icin plan merkezi otorite tarafindan kapatildi Ujamaa projesinin cevresel sonuclari Tanzanya daki yillik yagislara oldukca tepkiliydi Yillik yagislarin yuksek olmasiyla Tanzanya da verimli toprak verimi onemli olcude artar Ayrica yagislar arazinin tarimsal amaclari acisindan cok onemlidir Ujamaa projesi sirasinda Shao soyle yazar Sadece yirmi inc veya daha az olan topraklar genellikle tarim icin uygun degildir ve cogunlukla otlatma icin kullanilir Bununla birlikte yilda otuz ila kirk inc yagis alan araziler pamuk gibi ticari urunlerin yani sira temel urunler yetistirmek icin de kullanilmistir Ujamaa Koylesme programi sirasinda nufus ulke capinda dagildi ancak sehirlerin ve gelismis koylerin yogunluklari ozellikle dengesizdi Bununla birlikte Ujamaa projesi sirasinda Tanzanya topraklari ekilmeye hazirdi ve bu topraklarda yerlesimleri organize etmek yasal kurumlara bagliydi Tanzanya da bu sure zarfinda en belirgin ekolojik sonuc TANU hukumeti ve Baskan Nyerere nin zorunlu yerlesimlerinden kaynaklandi Zorunlu yerlesim zamaninda TANU verim sonuclarini kirarken daha yapay tarimsal yardim araclari sagladi ve bunun sonucunda uretim verimi dusmeye basladi ve araziler az gelismis hale geldi Arazi tam potansiyelinden yararlanilmamaktaydi ve bu nedenle sadece mahsul verimi subpar degil ayni zamanda biyocesitlilik de daha dusuk hale geldi Ujamaa Projesi nin gerilemesi ve sona ermesiSonunda Ujamaa konseptine dayanan gelistirme modelinin cokusune bir dizi faktor katkida bulunmustur Bu faktorler arasinda 1970 lerdeki petrol krizi ihracat emtia fiyatlarinin ozellikle kahve ve sisal cokusu dogrudan yabanci yatirim eksikligi art arda iki kuraklik ve 1978 de Uganda ile savasin baslamasi ve genc Tanzanyali degerli kaynaklarin kanini akitti Ujamaa programinin patlamasina yol acan ic faktorler de vardi Ilki halkin direnisiydi 1970 lerde komunal ciftliklerden cikan kisisel sermaye eksikligi nedeniyle koylulukten bireysel ciftliklerini terk etme ve ortak yasama gecme direnisi vardi Bu Baskan Nyerere nin Ujamaa koylerine zorla hareket emri vermesinin neden oldu Halkin hayal kirikligi Ujamaa koylerinin kabul edilebilir tarimsal verim uretmesine yardimci olmadi Ujamaa nin basarisinda surtusme yaratan bir diger konu da neoliberal uluslararasi ekonomi politikalarinin oldugu bir donemde kendine guvenmenin onemiydi Bu uluslararasi ekonomi politikalari Tanzanya gibi yeni bagimsiz ulkelerin kendi kendine yayilan ekonomik uretim zihniyetiyle bile buyuyebilmelerini ozellikle zorlastirdi 1985 yilina gelindiginde Ujamaa nin Tanzanya yi kotu ekonomik durumundan cikaramadigi acikti Nyerere ayni yil yapilacak baskanlik secimlerinden sonra kendi istegiyle emekli olacagini acikladi Populer kulturdeTanzanya daki hip hop sahnesi Ujamaa nin temel fikirlerinden ve temalarindan buyuk olcude etkilendi Nyerere den sonra yillarca yolsuzluga bulasan hukumet liderlerine ve siyasi figurlere yanit olarak uretilen muzigin buyuk cogunlugunda gonderilen mesajlar birlik ve aile ve esitlik temalariydi Bu isci sinifinin baskisina ve bir anlamda bir tur direnise yanit olarak oldu Kooperatif ekonomisinin ilkeleri yerel halk yasamanin temellerini saglamak icin birbirleriyle isbirligi yapiyor bircok Tanzanyali hip hop sanatcisinin sozlerinde gorulebilir Genclerin ruhlarini yukseltmek ve toplumdaki degisimi tesvik etmek amaciyla kendi kendine is yapan ve kendi kendine yapilan kimlikleri tesvik ederler Kooperatif Ekonomisi olarak anlasilan Ujamaa ayni zamanda Kwanzaa nin Afro Amerikan kutlamasinin yedi ilkesinden dorduncusudur Kendi magazalarimizi magazalarimizi ve diger isletmelerimizi insa etmek ve surdurmek ve bunlardan birlikte kar etmek Ujamaa ayni zamanda Cornell Universitesi ve Stanford Universitesi ndeki iki Afrikali Amerikan temali lisans yurdunun adidir Ayrica bakinizAfrika sosyalizmiKaynakca