Devlet sosyalizmi, Ferdinand Lassalle tarafından teorileştirilen; sosyalist hareket içinde, kapitalizmden sosyalist üretim tarzına veya komünist topluma geçişte geçici bir önlem olarak ya da sosyalizmin bir özelliği olarak, üretim araçlarının devlet mülkiyetini savunan, özel mülkiyete karşı politik ve ekonomik bir ideolojidir. Tüm endüstrilerin ve doğal kaynakların devlet mülkiyetinde olduğu, devlet tarafından kontrol edilen planlı bir ekonomiyi savunur.
İktisat Sözlüğü ise "Doktrindeki sınırları berrak olmayan ve günümüzde pek kullanılmayan bir terimdir. On Dokuzuncu Yüzyıl sonlarında Marksizm akımı dışında kalan ve kaynağını alan solcu iktisadi fikir hareketleri bu terimle ifade edilmiştir. Kürsü Sosyalizmi ile Devlet Sosyalizmini birleştiren doktrin tarihi yazarları olmuştur. ile Lassalle'in doktrindeki yerlerini ilmi sosyalizmden ayırarak Devlet sosyalizmi içinde gösterenlere rastlanmıştır. Avusturya'da Schaffle'in ve İngiltere'de Leslie ile Ingram'ın devlet sosyalizmini temsil ettiklerini belirten tahlilciler görülmüştür. Devletçilik, müdahalecilik ve dirijizm kavramlarıyla devlet sosyalizmi teriminin aynı anlamda veya yakın anlamlarda kullanıldığı dikkate çarpmıştır." şeklinde devlet sosyalizmini tanımlamıştır.
Mahmut Esat Bozkurt ise devlet sosyalizmini şöyle tanımlar: "Devlet Sosyalizmi, özel mülkiyeti tanıyan, fakat insanın insan tarafından sömürülmesini önlemek ve milli kalkınmayı başarmak için devlete ekonomik işlerde kontrol ve teşebbüs hak ve yetkilerini kabul eden bir sistemdir."
Zaten terim olarak, devlet sosyalizmi, Sovyetler Birliği gibi Marksist-Leninist devletlerin ekonomik sistemlerine atıfta bulunarak, devlet planlamasının bu ekonomilerdeki rolünü vurgulamak için genellikle devlet kapitalizmi ile birbirinin yerine kullanılır ve söz konusu sistemin eleştirmenleri buna daha fazla atıfta bulunur.
Bugün, devlet sosyalizmi esas olarak Marksist-Leninistler ve sosyalist bir devleti destekleyen diğer sosyalistler tarafından savunulmaktadır.
Tarihsel Gelişimi
Devletin sosyalizmdeki rolü sosyalist hareketi ikiye böldü. Devlet sosyalizmi felsefesi ilk olarak Ferdinand Lassalle tarafından açık bir şekilde açıklanmıştır. Karl Marx'ın bakış açısının aksine, Lassalle, ana işlevi mevcut sınıf yapılarını korumak olan sınıf temelli bir iktidar yapısı olarak devlet kavramını reddetti. Lassalle, devletin "sönmeye" mahkûm olduğu şeklindeki Marksist görüşü de reddetti. Lassalle, devleti sınıfsal bağlılıklardan bağımsız bir varlık ve bu nedenle sosyalizmin başarılması için gerekli olacak bir adalet aracı olarak görüyordu.
Devlet sosyalizmi, geleneksel olarak, sanayinin kamulaştırılması yoluyla üretim araçlarının kamu mülkiyetini elde etmenin bir yolu olarak görülmüştür. Bunun, sosyalist bir ekonomi inşa etme sürecinde bir geçiş aşaması olması amaçlanmıştır. Kamulaştırmanın amaçları, zenginleri mülksüzleştirmek ve sanayiyi konsolide etmekti, böylece kâr, özel servetten ziyade kamu finansmanına gidecekti. Ulusallaştırma, üretimi sosyalleştirme, çalışan yönetimini tanıtma ve üretimi kârdan ziyade doğrudan kullanım için üretmek üzere yeniden düzenlemeye yönelik uzun vadeli bir sürecin ilk adımı olacaktı.
Atatürk ve Devlet Sosyalizmi
Mustafa Kemal Atatürk'ün ülkeye devlet sosyalizmini getirmek istediğini bazı kaynaklar iddia etmektedir.
Bunlardan birisine, Mustafa Kemal Atatürk'ün 1919'da Samsun'a çıkışının ardından Havza'da, Sovyet heyetinin başında bulunan bir albayla yaptığı görüşmede tanık olunmuştur. Atatürk, Sovyet albayının yönelttiği, yeni Türkiye Cumhuriyeti'nin biçimi konusunda, "Yâni Bolşevikliğin prensipleri üzerine kurulmuş bir cumhuriyet değil mi, Generalim?" sorusuna karşılık, "Öyle olacak, devlet sosyalizmi dersek, daha doğru söylemiş oluruz" yanıtını vermiştir.
Yine Kurtuluş Savaşı döneminde çıkarılan Hâkimiyet-i Milliye gazetesinde, devlet sosyalizmine dair şöyle bir yazı bulunur: "Sosyalizmin pek çok esaslarını, milli idaremizi bozmadan alır, tatbik ederiz. Şirketleri yavaş yavaş millileştiririz. Hükümet tekelini halk lehine çoğaltırız ve ayrıntısı burada uzun sürecek daha birçok ıslahat yaparız. Özel tabiriyle, bir nevi devlet sosyalisti oluruz. Fakat hakiki vasfımız, Avrupa matbuatının verdiği isimdir: Ulusçu Türk hükümeti!"
Sabiha Sertel, Ağaoğlu Ahmet Bey ile yaptığı bir konuşmayı şöyle anlatmaktadır:
Bir gün Türk Ocağı binasında yapılan bir toplantıda, anayasa komisyonunda üye olan Ağaoğlu Ahmet Bey'e, sınıfsız toplumdan ne anladıklarını sordum. Cevap verdi:
"Onu ben de anlamadım. 'Türk milleti bir bütündür, sınıflar yoktur,' diyorlar. Her millet bir bütündür. Ama içinde sınıflar vardır. Sınıfsız bir toplum ancak sosyalist rejimde olur. Oysa biz, sosyalist bir anayasa yapmıyoruz. Sosyalist bir cemiyet kurmuyoruz. Bizim hazırladığımız tasarı özel mülkiyetin korunması, serbest rekabet, ticaret serbestliği esaslarına dayanıyor. Bu liberal bir anayasadır. Şimdiye kadar yazdığımız maddeler bu temele dayandı. Şimdi bize devletçilikten bahsediyorlar. Sınıfsız toplumdan söz açıyorlar. Devletçiliğin anayasaya girmesini istiyorlar. Bu şimdiye kadar kabul edilen maddelere zıttır. Mustafa Kemal'le bu konu üzerinde uzun boylu konuştuk. Kızdı, 'Ben Socialisme d'Etat [devlet sosyalizmi] istiyorum,' dedi. Kendisine bu anayasanın sosyalizm esaslarına göre değil, liberalizm esaslarına göre hazırlandığını, halkçılığın, demokrasinin icabı olduğunu söyledim. Devletin, kapitalist rejimlerde de kamu kuruluşlarını murakabe ettiğini, istediği zaman kârı sınırlandırdığını, söyledim. Devletçiliğin anayasaya girmesine lüzum olmadığını bildirdim. Fakat Mustafa Kemal'e dert anlatamıyorum."
Ağaoğlu'nun Atatürk'le yaptığı bu konuşma, 1924 Anayasası'nın ne şartlar altında hazırlandığını, Atatürk'ün, etrafındaki gerici, liberal, tutucu bir kadroyla devrimci bir anayasa yapmakta çektiği zorlukları belirten bir konuşmadır.
Atatürk, Vatandaş İçin Medeni Bilgiler kitabı için el yazısı ile devlet sosyalizmi hakkında şu cümleleri yazmıştır:
Fakat, birer fikir olarak aldığımız bağlılık teorileri icaplarını tatbikatta "toplumsal güvenceler" adı altında toplamak mümkündür.
Bu toplumsal güvencelere devlet sosyalistliğine yaklaşarak varılabilir. Bu yol kanun yoludur.
- İş kurumu.
- Şehirlerin ve atölyelerin sağlık koruması.
- Bulaşıcı hastalıklara karşı korunma.
- Amelenin ihtiyarlığa ve kazalara karşı sigortası.
- Hasta ve ihtiyar yoksullara mecburi yardım.
- Çiftçi sandıkları.
- Yardım cemiyetleri kurulması.
- Ucuz evler yapılması.
- Mektep çocukları için mekteplerde bakkallar.
- Bütün bu gibi cemiyetlere devlet bütçesinden yardım.
Bu ve buna benzer hususları temin için kanunlar.
Bağlılığın saydığımız şekilde tatbikleri çoktur; fakat bu tatbikler fikri her yerde teveccüh görmüş değildir; çok eleştirilere de uğramaktadır. Bilhassa bağlılık teorisinin tatbiklerini, ferdin mesuliyet duygusunu zayıflatan veyahut yok eden bir hareket görenler vardır. Diyorlar ki, aczimizi, kusurumuzu, ayıplarımızı cemiyetin üstüne atmak, ferdi mesuliyeti kaldırmaktır. Halbuki ahlak kanununun temeli ferdi mesuliyettir.
Ankara Erkek Lisesi Tarih Muallimi Samih Nafiz Bey şunları demektedir:
"(... ] İkinci devre tarih imtihanı devam ederken, saat 16'da dışarıda büyük bir günü müjdeleyen motosiklet sesleri ... sonra Büyük Gazi imtihan salonuna girdiler. [ ... ] O, aynı tez üzerinde kah derinleşiyor, kah yayılıp karşısındakinin bilgi sathını araştırıyordu. Orta Asya'dan başlayan büyük akının, dünyaya medeniyet salan asil Türk milletinin binlerce yıllık tarihini en ince teferruatına kadar soruyor, onun derin ve şerefli menkıbelerini dinleyenler ruhlarında bir gurur duyuyorlardı. Tarihin bizzat tarih karşısında sorguya çekilmesi ne heyecanlı idi. Sonra coğrafyaya dönüyor, anayurt üzerinde ısrar ediyor, Türk çocuklarının yurda ait bilgileri, yurda ait imkanları tamamen hazmetmelerini istiyordu. Hele bir tanesi, bir muallim oğlu olan Aydın için sorduğu çetin sorulardan sonra söylediği söz ona ve onun ailesine ne büyük bir şeref çelengi idi. Saat on altıdan yirmi bir otuza kadar bazen bize sordurarak hem hocayı hem talebeyi tetkik eden, bazen kendi sorarak arzu ettiği neticeye dinleyenleri sürükleyen Büyük Gazi, şüphe yoktu ki yalnız tarihte, yalnız coğrafyada, yalnız medeni bilgilerde değil, genel malumatın her şubesinde tam bir kemal sahibidir. Denilebilir ki, onun tarihte ısrar ettiği noktalar, büyük neticeler vücuda getirmiş mühim vakalardı. Malazgirt, Puatiye, Şalon, Kosova, Dumlupınar, buralarda en ufak teferruatı kaçırmıyordu. Medeni Bilgiler'de bilhassa devlet sosyalizmi üzerinde duruyor ve bu iktisadi sistemi bütün çerçevesiyle izah buyuruyorlardı. [ . .. ] İmtihan yirmi bir otuzda bitti. O, zerre kadar yorulmamış ve bıkmamıştı. İmtihan cetvellerine, bir mektep için ve onunla imza atmak şerefine nail olanlar için ebedi bir iftihar halesi teşkil edecek imzalarını attılar. Reşit Galip Beyefendi bu kağıtların ve muallimlerin bu imtihan hakkındaki hislerini mektebin inkılap müzesine koyacaklannı müjdelediler. Gazi Hazretleri imtihan salonundan ayrılırken lisenin muvaffakiyetini ve çocukların mesaisindeki intizamı takdir buyurdular ve hepimizin ellerini sıkmak lütfunda bulunarak bu tarihi güne nihayet verdiler."
Atatürk, Ankara Erkek Lisesi öğrencilerini imtihan etmek için 28 Haziran 1933 tarihinde bir ziyarette bulunmuştur. Burada Aydın (sonradan bu kişi Aydın Sayılı olacaktır) isimli bir öğrenciye şu soruyu yöneltmiştir:
(...) Devletçilik, devlet sosyalizmi nedir?
Gazi Hazretleri bilhassa bu son soru üzerinde durmuş, lisenin on birinci sınıfından Ankaralı Aydın Efendi devlet sosyalizmini izah ettikten sonra devletçiliğin memleketimizde tatbik tarzını, bu yolda girişilen teşebbüsleri, bu arada devlet demiryollarının nasıl iyi neticeler verdiğini anlatmıştır. Gazi Hazretleri bu talebeyi çok takdir etmişler ve Maarif Vekili Reşit Galip Bey'e:
- Bu çocuk çok iyi düşünüyor, adeta bir hocadır... Demişlerdir.
Bu olayı ise Aydın Sayılı ise şöyle anlatmaktadır:
(...) Yine, Atatürk’ün bana sorduğu çetin sayılabilecek bir grup soru tarihten Birinci Dünya Savaşı’na ve yurttaşlık bilgisine ilişkindi ve sadece ezbere dayanmayan bir soru grubunu oluşturmakta idi. Bunlardan birincisi “Rusya’da Sovyet Sosyalist rejiminin kurulmasında bizim etkimiz olmuş mudur?” sorusuydu. “Sovyet Rusya rejiminin devlet anlayışı nasıl bir mahiyet taşır?” Bizim devlet sosyalizmi iktisadî politikasını benimsememizin ne gibi gerekçeleri olduğu konusu etrafında toplanan birtakım diğer sorular da, bir bakıma, bunun bir devamı, bir uzantısı idi.
Bir diğerini ise Prof. Dr. Reşat Kaynar aktarmıştır:
"1932 yılının Temmuz ayında, Ankara'da Birinci Türk Tarih Kongresine katılmıştım. Atatürk, her oturumu dikkatle izliyordu. Kongrenin sonunda verilen bir çaylı toplantıda, Atatürk'le iki saati aşan bir süre içinde konuşmuştuk. Bu konuşmanın önemli noktalarından biri de, Kemalizm hakkındaki sözleriydi. Atatürk:
'- Kemalizm diyorsunuz. Ne demek Kemalizm? Kemalizm demek (Socialisme d'Etat) demektir.' tarzında konuşarak, kamu teşebbüsünü savunmuştu.
26 Ağustos günü, İş bankasının kuruluş yıldönümünde de, özel teşebbüs hürriyetinin, iktisat siyasetindeki olumlu mevkiine işaret etti. Böylece Türkiye'nin ekonomik yapısına uygun bir iktisat siyaseti arayan Atatürk'ün, çeşitli şartlar altında, çeşitli davranışlarını görmüştük"
Dipnotlar
- ^ Tucker, Benjamin (1985) [1886]. State Socialism and Anarchism and Other Essays: Including the Attitude of Anarchism Toward Industrial Combinations and Why I Am an Anarchist (1st ed.). Colorado Springs: Ralph Myles Publisher. .
- ^ (2014). Socialist Planning (3.3yer=Cambridge bas.). Cambridge University Press. ISBN . 21 Haziran 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Ağustos 2021.
- ^ . www.dictionary.com (İngilizce). 12 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Şubat 2021.
- ^ "İktisat Sözlüğü'nde devlet sosyalizm". 29 Kasım 2020 tarihinde kaynağından .
- ^ Mahmut Esat Bozkurt, Atatürk İhtilâli, Kaynak Yayınları, s.233-234.
- ^ (2014). Socialist Planning, Third Edition. Cambridge University Press. s. 11. ISBN . 21 Haziran 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Ağustos 2021.
Accordingly, after World War II the Soviet model was adopted throughout the state-socialist world.
- ^ Busky, Donald F. (20 Temmuz 2000). Democratic Socialism: A Global Survey. Praeger. s. 9. ISBN .
In a modern sense of the word, communism refers to the ideology of Marxism-Leninism.
- ^ Pena, David S. (21 September 2007). "Tasks of Working-Class Governments under the Socialist-oriented Market Economy". Political Affairs. 5 Eylül 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Retrieved 8 February 2020.
- ^ Berlau 1949, s. 21.
- ^ Nove, Alexander (1991). The Economics of Feasible Socialism Revisited. Routledge. p. 176. "The original notion was that nationalization would achieve three objectives. One was to dispossess the big capitalists. The second was to divert the profits from private appropriation to the public purse. Thirdly, the nationalized sector would serve the public good rather than try to make private profits. [...] To these objectives some (but not all) would add some sort of workers' control, the accountability of management to employees".
- ^ Hüsamettin Ertürk, İki Devrin Perde Arkası, s. 339.
- ^ Hakimiyet-i Milliye Yazıları, Hüseyin Ragıp, “Sağ’dan Sol’a doğru”, 6-7-8 Mart 1921.
- ^ Sabiha Sertel, Roman Gibi. Can Yayınları. s. 71.
- ^ Atatürk'ün Bütün Eserleri. 23. Cilt (1929–1930), s. 64.
- ^ Atatürk'ün Bütün Eserleri. 26. Cilt (1932–1934), s. 194, 195.
- ^ Atatürk'ün Bütün Eserleri. 26. Cilt (1932–1934), s. 195.
- ^ Aydın Sayılı. . 10 Ağustos 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2024.
- ^ Yaşar Nabi Nayır “Atatürkçülük Nedir” kitabı içerisinde, Reşat Kaynar’ın “Atatürkçülük ve Din Adamı” başlıklı yazısı, sayfa 123.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Devlet sosyalizmi Ferdinand Lassalle tarafindan teorilestirilen sosyalist hareket icinde kapitalizmden sosyalist uretim tarzina veya komunist topluma geciste gecici bir onlem olarak ya da sosyalizmin bir ozelligi olarak uretim araclarinin devlet mulkiyetini savunan ozel mulkiyete karsi politik ve ekonomik bir ideolojidir Tum endustrilerin ve dogal kaynaklarin devlet mulkiyetinde oldugu devlet tarafindan kontrol edilen planli bir ekonomiyi savunur Iktisat Sozlugu ise Doktrindeki sinirlari berrak olmayan ve gunumuzde pek kullanilmayan bir terimdir On Dokuzuncu Yuzyil sonlarinda Marksizm akimi disinda kalan ve kaynagini alan solcu iktisadi fikir hareketleri bu terimle ifade edilmistir Kursu Sosyalizmi ile Devlet Sosyalizmini birlestiren doktrin tarihi yazarlari olmustur ile Lassalle in doktrindeki yerlerini ilmi sosyalizmden ayirarak Devlet sosyalizmi icinde gosterenlere rastlanmistir Avusturya da Schaffle in ve Ingiltere de Leslie ile Ingram in devlet sosyalizmini temsil ettiklerini belirten tahlilciler gorulmustur Devletcilik mudahalecilik ve dirijizm kavramlariyla devlet sosyalizmi teriminin ayni anlamda veya yakin anlamlarda kullanildigi dikkate carpmistir seklinde devlet sosyalizmini tanimlamistir Mahmut Esat Bozkurt ise devlet sosyalizmini soyle tanimlar Devlet Sosyalizmi ozel mulkiyeti taniyan fakat insanin insan tarafindan somurulmesini onlemek ve milli kalkinmayi basarmak icin devlete ekonomik islerde kontrol ve tesebbus hak ve yetkilerini kabul eden bir sistemdir Zaten terim olarak devlet sosyalizmi Sovyetler Birligi gibi Marksist Leninist devletlerin ekonomik sistemlerine atifta bulunarak devlet planlamasinin bu ekonomilerdeki rolunu vurgulamak icin genellikle devlet kapitalizmi ile birbirinin yerine kullanilir ve soz konusu sistemin elestirmenleri buna daha fazla atifta bulunur Bugun devlet sosyalizmi esas olarak Marksist Leninistler ve sosyalist bir devleti destekleyen diger sosyalistler tarafindan savunulmaktadir Tarihsel GelisimiDevletin sosyalizmdeki rolu sosyalist hareketi ikiye boldu Devlet sosyalizmi felsefesi ilk olarak Ferdinand Lassalle tarafindan acik bir sekilde aciklanmistir Karl Marx in bakis acisinin aksine Lassalle ana islevi mevcut sinif yapilarini korumak olan sinif temelli bir iktidar yapisi olarak devlet kavramini reddetti Lassalle devletin sonmeye mahkum oldugu seklindeki Marksist gorusu de reddetti Lassalle devleti sinifsal bagliliklardan bagimsiz bir varlik ve bu nedenle sosyalizmin basarilmasi icin gerekli olacak bir adalet araci olarak goruyordu Devlet sosyalizmi geleneksel olarak sanayinin kamulastirilmasi yoluyla uretim araclarinin kamu mulkiyetini elde etmenin bir yolu olarak gorulmustur Bunun sosyalist bir ekonomi insa etme surecinde bir gecis asamasi olmasi amaclanmistir Kamulastirmanin amaclari zenginleri mulksuzlestirmek ve sanayiyi konsolide etmekti boylece kar ozel servetten ziyade kamu finansmanina gidecekti Ulusallastirma uretimi sosyallestirme calisan yonetimini tanitma ve uretimi kardan ziyade dogrudan kullanim icin uretmek uzere yeniden duzenlemeye yonelik uzun vadeli bir surecin ilk adimi olacakti Ataturk ve Devlet SosyalizmiMustafa Kemal Ataturk un ulkeye devlet sosyalizmini getirmek istedigini bazi kaynaklar iddia etmektedir Bunlardan birisine Mustafa Kemal Ataturk un 1919 da Samsun a cikisinin ardindan Havza da Sovyet heyetinin basinda bulunan bir albayla yaptigi gorusmede tanik olunmustur Ataturk Sovyet albayinin yonelttigi yeni Turkiye Cumhuriyeti nin bicimi konusunda Yani Bolsevikligin prensipleri uzerine kurulmus bir cumhuriyet degil mi Generalim sorusuna karsilik Oyle olacak devlet sosyalizmi dersek daha dogru soylemis oluruz yanitini vermistir Yine Kurtulus Savasi doneminde cikarilan Hakimiyet i Milliye gazetesinde devlet sosyalizmine dair soyle bir yazi bulunur Sosyalizmin pek cok esaslarini milli idaremizi bozmadan alir tatbik ederiz Sirketleri yavas yavas millilestiririz Hukumet tekelini halk lehine cogaltiriz ve ayrintisi burada uzun surecek daha bircok islahat yapariz Ozel tabiriyle bir nevi devlet sosyalisti oluruz Fakat hakiki vasfimiz Avrupa matbuatinin verdigi isimdir Uluscu Turk hukumeti Sabiha Sertel Agaoglu Ahmet Bey ile yaptigi bir konusmayi soyle anlatmaktadir Bir gun Turk Ocagi binasinda yapilan bir toplantida anayasa komisyonunda uye olan Agaoglu Ahmet Bey e sinifsiz toplumdan ne anladiklarini sordum Cevap verdi Onu ben de anlamadim Turk milleti bir butundur siniflar yoktur diyorlar Her millet bir butundur Ama icinde siniflar vardir Sinifsiz bir toplum ancak sosyalist rejimde olur Oysa biz sosyalist bir anayasa yapmiyoruz Sosyalist bir cemiyet kurmuyoruz Bizim hazirladigimiz tasari ozel mulkiyetin korunmasi serbest rekabet ticaret serbestligi esaslarina dayaniyor Bu liberal bir anayasadir Simdiye kadar yazdigimiz maddeler bu temele dayandi Simdi bize devletcilikten bahsediyorlar Sinifsiz toplumdan soz aciyorlar Devletciligin anayasaya girmesini istiyorlar Bu simdiye kadar kabul edilen maddelere zittir Mustafa Kemal le bu konu uzerinde uzun boylu konustuk Kizdi Ben Socialisme d Etat devlet sosyalizmi istiyorum dedi Kendisine bu anayasanin sosyalizm esaslarina gore degil liberalizm esaslarina gore hazirlandigini halkciligin demokrasinin icabi oldugunu soyledim Devletin kapitalist rejimlerde de kamu kuruluslarini murakabe ettigini istedigi zaman kari sinirlandirdigini soyledim Devletciligin anayasaya girmesine luzum olmadigini bildirdim Fakat Mustafa Kemal e dert anlatamiyorum Agaoglu nun Ataturk le yaptigi bu konusma 1924 Anayasasi nin ne sartlar altinda hazirlandigini Ataturk un etrafindaki gerici liberal tutucu bir kadroyla devrimci bir anayasa yapmakta cektigi zorluklari belirten bir konusmadir Ataturk Vatandas Icin Medeni Bilgiler kitabi icin el yazisi ile devlet sosyalizmi hakkinda su cumleleri yazmistir Fakat birer fikir olarak aldigimiz baglilik teorileri icaplarini tatbikatta toplumsal guvenceler adi altinda toplamak mumkundur Bu toplumsal guvencelere devlet sosyalistligine yaklasarak varilabilir Bu yol kanun yoludur Is kurumu Sehirlerin ve atolyelerin saglik korumasi Bulasici hastaliklara karsi korunma Amelenin ihtiyarliga ve kazalara karsi sigortasi Hasta ve ihtiyar yoksullara mecburi yardim Ciftci sandiklari Yardim cemiyetleri kurulmasi Ucuz evler yapilmasi Mektep cocuklari icin mekteplerde bakkallar Butun bu gibi cemiyetlere devlet butcesinden yardim Bu ve buna benzer hususlari temin icin kanunlar Bagliligin saydigimiz sekilde tatbikleri coktur fakat bu tatbikler fikri her yerde teveccuh gormus degildir cok elestirilere de ugramaktadir Bilhassa baglilik teorisinin tatbiklerini ferdin mesuliyet duygusunu zayiflatan veyahut yok eden bir hareket gorenler vardir Diyorlar ki aczimizi kusurumuzu ayiplarimizi cemiyetin ustune atmak ferdi mesuliyeti kaldirmaktir Halbuki ahlak kanununun temeli ferdi mesuliyettir Ankara Erkek Lisesi Tarih Muallimi Samih Nafiz Bey sunlari demektedir Ikinci devre tarih imtihani devam ederken saat 16 da disarida buyuk bir gunu mujdeleyen motosiklet sesleri sonra Buyuk Gazi imtihan salonuna girdiler O ayni tez uzerinde kah derinlesiyor kah yayilip karsisindakinin bilgi sathini arastiriyordu Orta Asya dan baslayan buyuk akinin dunyaya medeniyet salan asil Turk milletinin binlerce yillik tarihini en ince teferruatina kadar soruyor onun derin ve serefli menkibelerini dinleyenler ruhlarinda bir gurur duyuyorlardi Tarihin bizzat tarih karsisinda sorguya cekilmesi ne heyecanli idi Sonra cografyaya donuyor anayurt uzerinde israr ediyor Turk cocuklarinin yurda ait bilgileri yurda ait imkanlari tamamen hazmetmelerini istiyordu Hele bir tanesi bir muallim oglu olan Aydin icin sordugu cetin sorulardan sonra soyledigi soz ona ve onun ailesine ne buyuk bir seref celengi idi Saat on altidan yirmi bir otuza kadar bazen bize sordurarak hem hocayi hem talebeyi tetkik eden bazen kendi sorarak arzu ettigi neticeye dinleyenleri surukleyen Buyuk Gazi suphe yoktu ki yalniz tarihte yalniz cografyada yalniz medeni bilgilerde degil genel malumatin her subesinde tam bir kemal sahibidir Denilebilir ki onun tarihte israr ettigi noktalar buyuk neticeler vucuda getirmis muhim vakalardi Malazgirt Puatiye Salon Kosova Dumlupinar buralarda en ufak teferruati kacirmiyordu Medeni Bilgiler de bilhassa devlet sosyalizmi uzerinde duruyor ve bu iktisadi sistemi butun cercevesiyle izah buyuruyorlardi Imtihan yirmi bir otuzda bitti O zerre kadar yorulmamis ve bikmamisti Imtihan cetvellerine bir mektep icin ve onunla imza atmak serefine nail olanlar icin ebedi bir iftihar halesi teskil edecek imzalarini attilar Resit Galip Beyefendi bu kagitlarin ve muallimlerin bu imtihan hakkindaki hislerini mektebin inkilap muzesine koyacaklanni mujdelediler Gazi Hazretleri imtihan salonundan ayrilirken lisenin muvaffakiyetini ve cocuklarin mesaisindeki intizami takdir buyurdular ve hepimizin ellerini sikmak lutfunda bulunarak bu tarihi gune nihayet verdiler Ataturk Ankara Erkek Lisesi ogrencilerini imtihan etmek icin 28 Haziran 1933 tarihinde bir ziyarette bulunmustur Burada Aydin sonradan bu kisi Aydin Sayili olacaktir isimli bir ogrenciye su soruyu yoneltmistir Devletcilik devlet sosyalizmi nedir Gazi Hazretleri bilhassa bu son soru uzerinde durmus lisenin on birinci sinifindan Ankarali Aydin Efendi devlet sosyalizmini izah ettikten sonra devletciligin memleketimizde tatbik tarzini bu yolda girisilen tesebbusleri bu arada devlet demiryollarinin nasil iyi neticeler verdigini anlatmistir Gazi Hazretleri bu talebeyi cok takdir etmisler ve Maarif Vekili Resit Galip Bey e Bu cocuk cok iyi dusunuyor adeta bir hocadir Demislerdir Bu olayi ise Aydin Sayili ise soyle anlatmaktadir Yine Ataturk un bana sordugu cetin sayilabilecek bir grup soru tarihten Birinci Dunya Savasi na ve yurttaslik bilgisine iliskindi ve sadece ezbere dayanmayan bir soru grubunu olusturmakta idi Bunlardan birincisi Rusya da Sovyet Sosyalist rejiminin kurulmasinda bizim etkimiz olmus mudur sorusuydu Sovyet Rusya rejiminin devlet anlayisi nasil bir mahiyet tasir Bizim devlet sosyalizmi iktisadi politikasini benimsememizin ne gibi gerekceleri oldugu konusu etrafinda toplanan birtakim diger sorular da bir bakima bunun bir devami bir uzantisi idi Bir digerini ise Prof Dr Resat Kaynar aktarmistir 1932 yilinin Temmuz ayinda Ankara da Birinci Turk Tarih Kongresine katilmistim Ataturk her oturumu dikkatle izliyordu Kongrenin sonunda verilen bir cayli toplantida Ataturk le iki saati asan bir sure icinde konusmustuk Bu konusmanin onemli noktalarindan biri de Kemalizm hakkindaki sozleriydi Ataturk Kemalizm diyorsunuz Ne demek Kemalizm Kemalizm demek Socialisme d Etat demektir tarzinda konusarak kamu tesebbusunu savunmustu 26 Agustos gunu Is bankasinin kurulus yildonumunde de ozel tesebbus hurriyetinin iktisat siyasetindeki olumlu mevkiine isaret etti Boylece Turkiye nin ekonomik yapisina uygun bir iktisat siyaseti arayan Ataturk un cesitli sartlar altinda cesitli davranislarini gormustuk Dipnotlar Tucker Benjamin 1985 1886 State Socialism and Anarchism and Other Essays Including the Attitude of Anarchism Toward Industrial Combinations and Why I Am an Anarchist 1st ed Colorado Springs Ralph Myles Publisher 9780879260156 2014 Socialist Planning 3 3yer Cambridge bas Cambridge University Press ISBN 978 1107427327 21 Haziran 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Agustos 2021 www dictionary com Ingilizce 12 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Subat 2021 Iktisat Sozlugu nde devlet sosyalizm 29 Kasim 2020 tarihinde kaynagindan Mahmut Esat Bozkurt Ataturk Ihtilali Kaynak Yayinlari s 233 234 2014 Socialist Planning Third Edition Cambridge University Press s 11 ISBN 978 1107427327 21 Haziran 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Agustos 2021 Accordingly after World War II the Soviet model was adopted throughout the state socialist world Busky Donald F 20 Temmuz 2000 Democratic Socialism A Global Survey Praeger s 9 ISBN 978 0275968861 In a modern sense of the word communism refers to the ideology of Marxism Leninism Pena David S 21 September 2007 Tasks of Working Class Governments under the Socialist oriented Market Economy Political Affairs 5 Eylul 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Retrieved 8 February 2020 Berlau 1949 s 21 Nove Alexander 1991 The Economics of Feasible Socialism Revisited Routledge p 176 The original notion was that nationalization would achieve three objectives One was to dispossess the big capitalists The second was to divert the profits from private appropriation to the public purse Thirdly the nationalized sector would serve the public good rather than try to make private profits To these objectives some but not all would add some sort of workers control the accountability of management to employees Husamettin Erturk Iki Devrin Perde Arkasi s 339 Hakimiyet i Milliye Yazilari Huseyin Ragip Sag dan Sol a dogru 6 7 8 Mart 1921 Sabiha Sertel Roman Gibi Can Yayinlari s 71 Ataturk un Butun Eserleri 23 Cilt 1929 1930 s 64 Ataturk un Butun Eserleri 26 Cilt 1932 1934 s 194 195 Ataturk un Butun Eserleri 26 Cilt 1932 1934 s 195 Aydin Sayili 10 Agustos 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Mart 2024 Yasar Nabi Nayir Ataturkculuk Nedir kitabi icerisinde Resat Kaynar in Ataturkculuk ve Din Adami baslikli yazisi sayfa 123