Sosyalizm, sosyal ve ekonomik olarak toplumsal refahın katılımcı bir demokrasiyle getireceğini ve üretim araçlarının hakimiyetinin topluma ait olduğunu savunan,işçi sınıfının yönetime katılmalarına ağırlık veren,özel üretim yerine kamu bazlı üretimi destekleyen, telkin ve propagandalarını eğitim, tarım ve vergi reformları üzerinde yoğunlaştıran ekonomik ve siyasi bir teoridir. "Sosyal mülkiyet"; kooperatif işletmeler, ortak mülkiyet, devlet mülkiyeti, öz kaynakların yurttaşlık mülkiyeti veya bunların bir karışımı olabilir. Sosyalizmin pek çok çeşidi vardır ve bunların tek bir tanımı yoktur. İdeolojiyi savunanların toplumsal mülkiyet türleri, yönetimi üretken kurumlarla birlikte nasıl şekillendirecekleri ve sosyalizmi oluşturma konusunda devletin rolünün ne olacağı gibi konularda farklı düşünceleri mevcuttur.
Ortaya çıkışı
Sosyalist fikirler tarih boyunca dile getirilmiş olsa da 19. yüzyıla kadar siyasi bir şekil almış değildi. Bu şekilleniş, sanayi kapitalizmine karşı esnafların çıkarlarını dile getirmesiyle başladı. Fakat kısa süre sonra işçilerin sorunlarına odaklandı.
Sosyalizmin çıkış amacı kapitalist ekonomiyi ortadan kaldırmak ve yerine ortak mülkiyet anlayışına dayanan bir ekonomi oluşturmaktı.
Ancak sosyalizm 19. yüzyılın sonlarından itibaren fikirsel ayrılığa uğradı. Bir kısım sosyalist, işçilerin haklarının düzenlenmesinin, ücretlerin arttırılmasının ve çalışma şartlarının iyileştirilmesinin, sendikalar ve siyasi partiler aracılığıyla olmak üzere aşamalı bir şekilde kanunlar ile yapılması gerektiğini düşünüyordu. (Bkz. Robert Owen, Charles Fourier, William Morris) Diğer bir kısım ise devrimci yollardan sosyalizmin sağlanacağına inanıyordu. Böylece sosyalizm, devrimci yolları izleyecek olan komünizm ve devrimci, reformist yolları izleyecek olan sosyal demokrasi olarak ikiye bölündü. (Bu bölünme hem sosyalizme ulaşmak için hangi araçların kullanılması gerektiği, hem de sosyalizmin amacının ne olduğu sorunsalını ortaya çıkardı.)
Marksist teoride sosyalizm, kapitalizmin yerini alacak ve daha sonra sosyalist yapı kendiliğinden söneceğinden komünizme dönüşecek bir topluma işaret eder. Marksizm komünizmin teorik ve felsefi zemini, komünizm sosyalizmin ardılı olarak gelişecek toplumsal sistemdir.
Terimin ilk kullanılışı 19. yüzyılın başına kadar gider. İlk kez 1827’de İngiltere'de, Robert Owen’ın takipçilerini adlandırmak için kullanılmıştır. Fransa'da, yine özgönderimsel olarak, 1832 yılında l’Encyclopédie nouvelle’deki Saint-Simon, ardından Pierre Leroux ve J. Regnaud'un fikirlerinin takipçisi olanlar için kullanılmıştır. Kelimenin kullanımı hızlı bir biçimde yayıldı ve değişik zamanlarda ve yerlerde değişik şekillerde kullanıldı. Farklı kişiler ve gruplar kendilerini sosyalist ve sosyalist karşıtı olarak tanımladılar. Sosyalist gruplar arasında büyük farklılıklar olmakla birlikte, neredeyse hepsi, toplumun seçkin bir azınlığına hizmet etmektense halk çoğunluğuna hizmet eden bir iktisat bilimiyle birlikte, dayanışma prensiplerine göre işleyip, eşitlikçi toplumu savunarak, sanayi ve tarım işçileriyle birlikte mücadele eden, 19. ve 20. yüzyıla dayanan bir ortak tarihle bağlandıklarını kabul edeceklerdir (Köksüzlük).
Ekonomik sistem
Ekonominin küçük bir aristokrat, zenginler sınıfı ya da kapitalist bir sınıf yerine geniş kitlelerin yararına işletilmesi gerektiğini savunan yönetim biçimidir. Sosyalizm, çalışan sınıfın iktidarını savunan sosyoekonomik bir modeldir. Kelime anlamı (Sosio: Toplum, Halk) itibarıyla bakıldığında üretici gücün insan, insan emeği ve dolayısıyla toplum olduğu düşüncesinden yola çıkılarak oluşturulmuş bir sistemdir. Çeşitli sosyalist teorilerde devletçilik prensibi mutlak olarak geçerlidir. Devlet üretime hakim güç olarak ön plana çıkar. Bu modeli savunan iktisatçılar tarafından toplumun esas alındığı iddia edilse de, yetkiyi toplum adına devlet kullandığı için, etkin güç daima devlettir. Kişiler arası eşitlik vurgusu yapılır. Kamu yararı ve toplum ön plandadır. Kolektif (topluluk olarak, kitle halinde) hareket etme ve buna uygun bir biçimde örgütlenme ve çalışma planlanır.
Bir başka deyişle sosyalizm işçi sınıfının, ticari amaçlı üretim araçlarına (fabrikalara, maden ocakları ve yeraltı kaynaklarına, tarım arazilerine, hayvan çiftliklerine ve ayrıca deniz kıyılarına) ve temel tamamlayıcı kurumlarına (bankalar, kooperatifler) mutlak egemen ve sahip olmasıdır. (İşçi sınıfı yani fabrikalar ve maden ocakları çekiç ile, köylü sınıfı yani hayvan çiftlikleri ve tarım arazileri ise orak ile sembolize edilir. Bunlar üretici güç olarak görülen iki toplumsal sınıftır.) Üretim araçlarında özel mülkiyet sosyalist sistemlerin katı biçimde uygulandığı ülkelerde tamamen kaldırılmıştır. Bu kurama göre işverenlerce açılmış özel teşebbüs, üretim araçlarına sahip olamaz. Çünkü Marksizm'e göre bu durum toplumun sınıflara ayrılmasına ve oluşacak egemen sınıfların, ezilen sınıfları sömürmesi ile sonuçlanacaktır. Bu sebeple devlet toplum adına tüm piyasayı kontrolü altında tutar. Serbest Piyasa Ekonomisi geçerli değildir. Bunun yerine çeşitli planlı veya doğal ekonomi teorileri sosyalist gruplarca tercih edilir. Planlı ekonomilerde yıl bazında tüm ülkede ne üretilip ne kadar tüketileceği önce yerel ve bölgesel olarak hesaplanır, daha sonra tek merkezde (yerel başkentte) eş güdümlü olarak değerlendirilir ve düzeltmeler yapılır. Mutual ekonomilerde ise mülke dayalı olmayan, ihtiyaç doğrultusunda oluşan özgür bir ekonomik ortam oluşur.
Özetle merkezi planlı sosyalist ekonomilerin temel prensipleri şunlardır:
- Üretici güç olarak emek öne çıkar.
- İşveren faktörünün rolünü işçiler veya kamu kurumları doldurur.
- Merkezi planlı ekonomi ile çeşitli planlar belirlenir.
- Kamu Yararının (genel hukukun / kamu hukukunun) ön plana çıkması çok belirgindir.
- Temsilî demokrasi tercih edilmez, çünkü sınıflı toplumlarda olan burjuva siyasetinde olan siyasal yapının işçileri böldüğü görüşü savunulur.
Marksist felsefeye göre toplumların çeşitli sınıflardan oluştuğu gerçeği dikkate alınır ve hangi sosyal sınıfın yönetime egemen olması gerektiği ve asıl üretici gücün hangi sınıf olduğu sorusundan hareket edilir. Bu yaklaşıma göre tarih, aslında sınıf mücadelelerinin toplamından ibarettir. İşçi Sınıfı (proleterya)’nın egemenliği esastır, halk her yerde (fabrika, okul, çiftlik vb.) kendini yönetmek üstüne yönetim şeklini belirler. İşçi sınıfına özel bir önem verilir, çünkü emeği ile üreten ve toplumu kalkındıran sınıftır. Bankacılık sistemi etkin değildir, çünkü ihtiyaç duyulmaz. Faiz büyük oranda ortadan kalkmıştır.
Sosyalist sistemler kurulduktan sonra farklı aşamalardan geçebilir;
- Önce üretim araçları kamulaştırılır. Özel sektör üretimden dışlanır.
- Yabancı sermaye dahil, tüm özel sektör kamu kurumuna dönüştürülmüştür. Özel sektöre gerek yoktur.
- Daha sonra gayrimenkuller (evler, arsalar, araziler) kamulaştırılır. Sömürüye yol açtığı için özel mülk sahibi olunamaz.
- Kamu veya sendika evleri ve arazileri yurttaşlarına kullanmaları için verir. Karşılığında kira almaz.
- Temel hizmetler (elektrik, su, telefon, toplu taşıma, okul, sağlık) ücretsiz hale gelir, çünkü bunlar üzerinden kendini zenginleştirecek bir işveren sınıfına izin verilmez.
- Zaten kamulaştırılmış olan bu hizmetler kamu yararına ücretsiz kullanılır.
Sosyalizm düşüncesi 19. yy.'da ilk yükseldiğinde, pek çok siyasi düşünce açıkça seçkin sınıfların desteklenmesini savunuyordu. Fakat bugün, açıktan açığa böyle bir destek ifadesi siyasi intiharla eş anlamlı olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle ideolojiler artık, bir zamanlar yalnızca sosyalizm tarafından savunulan büyük kitlelerin iyiliğini istediklerini iddia ederler. Ancak bu ideolojiler zengin sınıfların mülkiyet hakkını hâlâ savunurken, sosyalizm çalışan sınıfların haklarını doğrudan ilgilendiren meselelerin savunuculuğunda başı çeker gibi görünmektedir.
Çoğu sosyalist, sosyalizmin ekonominin demokratik kontrolünü gerektirdiğini söylemekle birlikte, bu demokrasiye has kurumlar üzerinde ve kontrolün nerelerde merkezileşip nerelerde yaygınlaşacağı konusunda fikir ayrılığındadırlar. Benzer şekilde, sosyalist ekonominin bir pazar anlayışı gütmesinin gerekliliği ve eğer güdülecekse, bu pazar anlayışının yalnızca tüketim mallarında mı, yoksa bazı durumlarda üretim araçlarının kendisinde de mi geçerli olup olmayacağı boyutunda da farklılaşırlar. Çünkü üretim araçları mevzubahis olduğunda, mesele ekonominin mülkiyeti ve kontrolü meselesidir.
Sosyalist olmayan birçok kişi, devlet himayesindeki merkezi ekonomik kontrolü ifade etmek için "sosyalist ekonomi" kelimesini kullanır.
Sosyalistler arasında sosyalist ekonomide özel mülkiyete ait büyük şirketlerin olamayacağı konusunda genel bir fikir birliği vardır; büyük şirketlere doğrudan kendi işçilerinin sahip olması konusunda sosyalistler daha az anlaşırlar. Kendini sosyalist addeden az sayıda kişi arasında, sosyalist olduğunu iddia eden Çin Komünist Partisi’nin bu tutumu yansıttığını söyleyenler vardı. Öyle ki bu sırada Çin Ekonomik Reformu sürüyordu ve bu reform özel mülkiyete ait büyük şirketlerin pazar ekonomisindeki rekabetini destekleyen bir yapıdaydı. Çin’in kapitalist ekonominin özüne kendini böyle adapte ettiği halde, iktidardaki partinin hala (anlamlı bir şekilde) sosyalist olduğunu iddia etmesi, Çin’in içinde ve dışında birçok tartışmalara yol açtı.
Eski Sovyetler Birliği’nin ve Doğu Bloku’nun ekonomileri hem sosyalistler, hem de sosyalist olmayanlar tarafından sosyalist olarak nitelenir. Üretim araçları neredeyse tamamen devlete aittir ve ekonomi ülke çapındaki Komünist Partisi tarafından merkezi olarak idare edilir. Bununla birlikte, birçok sosyalist de buna karşı çıkar; çünkü bu ülkelerdeki insanların devlet yönetimi üzerinde kontrolü olmadığı için ekonomi üzerinde de kontrolü olmadığını iddia ederler. Bu sosyalistler, ekonominin oligarşi olarak anılan, daha sonra devlet kapitalisti, Stalinist ya da bazı Troçkistlerin dediği gibi “yozlaşmış işçi devleti” de denilen zümre tarafından kontrol edildiğini iddia ederler. Troçkistler Stalinist ekonominin, sosyalist ekonominin şartlarından birini yerine getirerek, ekonomiyi devlet kontrolü altına aldığını söylerler, ama onlara göre devletin işçiler tarafından demokratik olarak kontrol edilmesi gerekliliği yerine getirilmemiştir. Birçok sosyalist, bu iddianın genel hatlarına katılır ama ekonominin devlet tarafından idare edilmesi gerektiği yönündeki düşüncenin gözden geçirilmesi gerektiğini söylerler. Dahası, birçok sosyalist Sovyetler Birliği ve ona destek veren devletlerin, sınıfları ortadan kaldırmayı düşünürken, ekonomiyi kendi çıkarlarına göre yönlendiren, en azından yönlendirmeye çalışan yeni bir ya da nomenklatura ortaya çıkardıklarını iddia ederler.
Soğuk Savaş sırasında Sovyetler Birliği ve ona destek veren devletler kendi ekonomilerinin “fiilen var olan sosyalizm” (reel sosyalizm) olduğunu öne sürdüler (her hâlde var olan diğer sosyalizm teorilerine karşın, kendi sosyalizmlerini savunmak için). Bu dönemde başkaca sık kullanılan bir diğer terim de reel sosyalist/gerçek sosyalist terimiydi. Bu terimler, bu ülkeleri yöneten partilerin dışında olanlar tarafından kullanıldıklarında genellikle tırnak içinde ve hafif bir ironiyle kullanıldılar.
Sosyalist rejimlerin genel özellikleri
Sosyalist partilerce yönetilen ülkeler
Temsili demokrasinin olduğu ülkelerde kendini sosyalist olarak betimleyen partilerin yönetimde olduğu veya anayasasında sosyalist ilkelerin bulunduğu ülkelerdir. Portekiz, Hindistan, Suriye, Nepal bu ülkelerden bazılarıdır.
Anarşist rejimler
Genellikle sendikalist ve mutualist sosyoekonomik modelleri takip eden, belirli bir kemikleşmiş otoritenin olmadığı sosyalist rejimlerdir. Devrimci Katalonya,Zapatista Ulusal Kurtuluş Ordusu ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bu tarz rejimlere örnek gösterilebilir.
Marksist/Leninist rejimler
Tek partili rejimlerdir. Bu partinin adı çoğu zaman sınıfsız topluma gidecek komünist toplumu hedeflediğinden “Komünist Parti”dir (SSCB gibi). Fakat zaman zaman çeşitli ülkeler değişik isimler kullanmıştır, örneğin “Sosyalist Parti”, "İşçi Partisi" (Kuzey Kore gibi) veya "Emek Partisi" (Arnavutluk Sosyalist Halk Cumhuriyeti gibi). Devlet ve parti örgütü ayrı ayrı iki koldan en küçük yerleşim birimlerine kadar indirilmiştir ve yönetime üretici güçler nezdinde katılımcılık vardır.
Eleştiriler
Batı parlamenter sistemlerin (sosyalist literatürde bunlara burjuva sistemler denilmektedir) marksist-leninist rejimler üzerinden sosyalizme yaptıkları çeşitli eleştiriler bulunmaktadır. Bunlar genel olarak 3 ana grupta toplanmaktadır:
1. Baskıcı ve antidemokratik uygulamalar bulunduğu iddiası.
İddiaların odağı olan sosyalist sistemler genelde kendilerini şu şekilde savunmaktadır: "Burjuva sistemlerinde parasal güç kadar 'güçlü' birey vardır." Dolayısıyla sosyalist sistemler tarafından da burjuva sistemleri antidemokratik olarak mahkûm edilirler.
2. Dine yönelik uygulamalar olduğu iddiası.
Sosyalist toplumlarda din doğrudan karşıya alınmaktan ziyade, egemen sınıfın bir sömürü aracı haline getirildiği ölçüde karşıya alınmıştır. Sosyalist rejimler de (özellikle SSCB) bu durumu da "Burjuva sistemleri bunu 'komünist sistemler din olgusuna karşılar' şeklinde çarpıtıp, din ile sömürmeye devam etmeye çalışıyorlar. Biz dinlere değil, dinlerin sömürü aracı olması durumuna karşıyız." tezi ile açıklamaktadır. Buna paralel olarak sosyalist toplumlardaki egemen görüş "Din olgusunun egemenlerin elinden alındıktan sonra tarihsel olarak incelenmesi" gerektiğidir.
3. İçe kapalı ekonomiler sebebiyle bilimin gelişmediği iddiası.
Bu da sosyalistler açısından "Emperyalist saldırganlık ve ekonomik ablukaların unutulduğu" şeklinde açıklanan bir iddiadır. Sovyetler Birliği'nin bilimi kullanarak kendi imkanlarıyla uzaya çıkması ve birçok alanda bilimsel keşifler yapması, bu iddiaya cevap niteliğinde kullanılmaktadır.
Geçiş olarak sosyalizm
Marksistler ve diğer sosyalistler genellikle sosyalizm kelimesini yukarıda açıklanan anlamlarda kullanmakla birlikte, bu kelimenin Marksist kullanılışında başka bir özellik daha vardır. Karl Marx, tarihsel materyalizm açıklamasında sosyalizmi toplumun kapitalizmden sonraki, komünizmden önceki aşaması olarak değerlendirir. Marx böyle bir toplumun nasıl özellikler taşıyacağı konusunda net değildir fakat inancında ve komünizme doğru dönüşürken, devrimci sosyalizmin kapitalizm üzerinde kazanacağı zaferde ısrarlıdır.
Marx, analizlerinde 8 tane toplum biçimi saptamıştır. Bunlardan ilki komünal toplum, sonuncusu ise komünist toplumdur. Komünist toplum Marx'a göre ikiye ayrılır: sosyalist toplum ve komünizm. İşte sosyalist toplum, Marx'a göre komünizmin birinci evresi yani alt evresidir. Komünizm ise komünist toplumun üst ve son evresidir.
Marx, sosyalizmi var olan devlet formlarına artık ihtiyaç duyulmadığı, sınıfsız komünist topluma geçiş aşaması olarak düşünür. Engels’e göre, sosyalizmin temsili demokrasisi ortadan kalkar ve yerine komünizmin doğrudan demokrasisi gelirken; ekonomik yaşam özgürlük ve eşitlik temeli üzerinde yeniden düzenlenecek, devlet herhangi bir devrime ihtiyaç duymaksızın kendi kendine sönümlenecektir. Bu sınıfsız, devletsiz toplumu nihai hedef olarak belirlerken, Marksist düşünce ve anarşizm benzeşmektedir. Bununla birlikte, anarşistler devleti bir gecede yok etmek isterlerken, komünistler bunun giderek sönümlenen yavaş ve aşamalı bir süreçte gerçekleşmesini beklerler.
Bu sosyalizm tanımlaması özellikle Çin Halk Cumhuriyeti’nin resmi ideolojisinin anlaşılması açısından önemlidir. Çin Komünist Partisi sınıf çatışmasının Çin’i zaten sosyal gelişimin sosyalist evresine ittiğini iddia etmektedir. Bu yüzden ve Den Xiaoping’in olgulardan gerçeği olgulardan hareketle aramak teorisi nedeniyle, “çalışan” herhangi bir ekonomik sistem kendiliğinden sosyalist bir politika olarak nitelenmektedir; bu nedenle “Çin Tipi Sosyalizm”in ne olduğuna dair herhangi bir çerçeve çizilememektedir.
Sosyalizm ve karma ekonomi
Karma ekonominin en yaygın tanımı, doğal kaynaklar ve kamu hizmetleri üzerindeki kamu mülkiyetinin sınırlandırılmasıdır. Bunun temel mantığı, doğal kaynakların ortak mülkiyet olduğu ve kamu hizmetlerinden bazılarının (ya da hepsinin) doğal tekeller oluşturduğudur. (Örn: Elektrik ve su kaçınılmaz olarak tekeldir)
Kimileri karma ekonomideki sosyalist yaklaşımı genişleterek, kapitalistlerin toplum üzerinde denetim kurmasına yol açabilecek hayati önemi olan herhangi bir sanayi alanından ya da güç dengesizliği yaratabilecek büyük zenginliklerden uzak tutulması gerektiğini düşünürler. Ulusal savunma ya da egemenlik konusunda da benzer düşünceler vardır. Birçok kapitalist ülke en azından geçmişte çelik, otomobil, uçak sanayisi gibi kilit önem taşıyan sanayileri ulusallaştırmıştır. Örneğin Harry S. Truman Kore Savaşı sırasında çelik fabrikalarını ulusallaştırmıştır. Bu fabrikalar ABD Yargıtayı’nın emriyle özel mülkiyete aktarılmıştır.
Tüm sosyalist düşünürler serbest Pazar ekonomisinin bir süre sonra mutlaka belirli bir azınlığın yararına ama çoğunluğun zararına işler hale geldiği konusunda hemfikirdirler. Özellikle komünistler kapitalizmle herhangi bir uzlaşmanın gerçekleşebileceğini reddederler. Onlara göre zenginliğin özel birikimine izin veren herhangi bir ekonomik sistem özünde adaletsizdir ve kapitalistlere (kendi sermayesi olan ve kontrol edenler) eşitsiz gelişim ortamı sağlamaktadır. Kendilerini sosyalist olarak tanımlayanların az bir kısmı, üretim araçlarının planlı bir şekilde özel mülkiyete devredilebileceğini söylerken, diğer sosyalistler bu konuda fikir ayrılığındadırlar. Bazıları zenginliğin daha eşit dağıtılabilmesi için kapitalist piyasa koşullarının işleyişini kullanabileceklerini iddia ederken, diğerleri de bu dağıtımın eşitliğini garanti altına almak için tüm mülkiyetin kamulaştırılması gerektiğini söylerler. Birçok sosyalist özellikle temel ihtiyaç malzemesi olmayan mallarda, arz-talep dengesini ayarlamanın piyasa koşulları mekanizmaları olmadan çok zor olduğunu bilmektedir. Bazıları ılımlı bir piyasa sosyalizmi modeli ortaya koymuşlardır; buna göre bir market vardır, ama üretim araçlarının mülkiyetine sahip bir sınıf yoktur.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ "Capital: A Critique of Political Economy". 9 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2020.
- ^ "The Structure of the Soviet State". 6 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2020.
- ^ . Türk Dil Kurumu. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2015.
- ^ Bertrand Badie; Dirk Berg-Schlosser; Leonardo Morlino (2011). International Encyclopedia of Political Science. SAGE Publications, Inc. s. 2456. ISBN .
- ^ O'Hara, Phillip (Eylül 2003). Encyclopedia of Political Economy, Volume 2. Routledge. s. 71. ISBN .
- ^ Peter Lamb, J. C. Docherty. Historical dictionary of socialism. Lanham, Maryland, UK; Oxford, England, UK: Scarecrow Press, Inc, 2006. ss. 1.
- ^ Nove, Alec. "Socialism". New Palgrave Dictionary of Economics, Second Edition (2008). 24 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Mart 2015.
- ^ Andrew Heywood, Siyaset (say. 80, 81)
- ^ Liberal Düşünce Dergisi, Prof.Dr. Atilla Yayla, Yıl: 22, Sayı: 88, Güz 2017, ss. 69-85.
- ^ "VI. Value and Labour". 1 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2020.
- ^ "MIA: Writers: Lenin: The State and Revolution". 10 Şubat 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2020.
- ^ "Post-Imperium: A Eurasian Story" (PDF). 18 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 6 Temmuz 2020.
- ^ . 11 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Temmuz 2020.
- ^ https://www.gencat.cat/eadop/imatges/republica/1936/19360302.pdf#page=5 []
- ^ . 23 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Temmuz 2020.
- ^ "Revolutionary Education in Rojava". 21 Haziran 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2020.
Konuyla ilgili yayınlar
- Sassoon, Donald. One Hundred Years of Socialism: The West European Left in the Twentieth Century. New Press. 1998.
- Guy Ankerl, Beyond Monopoly Capitalism and Monopoly Socialism, Cambridge, MA: Schenkman, 1978.
- Beckett, Francis, Clem Attlee, Politico's (2007) 978-1842751923
- Nik Brandal, Øivind Bratberg, Dag Einar Thorsen. The Nordic Model of Social Democracy (2013) Pallgrave MacMillan.
- . Why Not Socialism? Princeton University Press, 2009.
- , History of Socialist Thought, in 7 volumes, Macmillan and St. Martin's Press, 1965; Palgrave Macmillan, 2003 yeniden basım; 7. cilt, ciltli, 3160 sayfa, .
- (2014). Socialist Planning21 Ağustos 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Cambridge University Press; 3. baskı.
- Friedrich Engels, Socialism: Utopian and Scientific, Pathfinder; 2r.e. baskı (Aralık 1989) 978-0873485791
- Friedrich Engels, The Origin of the Family, Private Property and the State, Zurich, 1884. LCC HQ504 .E6
- Albert Fried and Ronald Sanders, eds., Socialist Thought: A Documentary History, Garden City, NY: Doubleday Anchor, 1964. LCCN-64011312-{{{3}}}.
- Frances Goldin, Debby Smith, Michael Smith. Imagine: Living in a Socialist USA. , 2014.
- , Histoire du Socialisme Européen. Paris: Gallimard, 1948.
- , Socialism, New York: Bantam, 1972. LCCN-76154260-{{{3}}}.
- . Socialism: Past and Future. Arcade Publishing, 2011.
- Hayes, Carlton J. H. "The History of German Socialism Reconsidered," American Historical Review (1917) 23#1 ss. 62–101 online 5 Şubat 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Jesús Huerta de Soto, (Socialism, Economic Calculation, and Entrepreneurship), Unión Editorial, 1992. .
- Makoto Itoh, Political Economy of Socialism. London: Macmillan, 1995. .
- (1983). . Meuthen. ISBN . 18 Ocak 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Haziran 2015.
- Oskar Lange, On the Economic Theory of Socialism, Minneapolis, MN: University of Minnesota Press, 1938. LCCN-38012882-{{{3}}}.
- Michael Lebowitz, Build It Now: Socialism for the 21st century 20 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., Monthly Review Press 21 Haziran 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., 2006. .
- Alan Maass. The Case for Socialism. , 2010 (Güncellenmiş basım).
- Marx, Engels, The Communist Manifesto, Penguin Classics (2002) 978-0140447576
- Marx, Engels, Selected works in one volume, Lawrence and Wishart (1968) 978-0853151814
- , Heaven on Earth: The Rise and Fall of Socialism 19 Ekim 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., San Francisco: Encounter Books, 2002. .
- Michael Newman, Socialism: A Very Short Introduction, Oxford University Press, 2005. .
- , ed., Market Socialism: The Debate among Socialists, Routledge, 1998.
- , Renewing Socialism: Democracy, Strategy, and Imagination. .
- Emile Perreau-Saussine, , in Patrick Riordan (dir.), Values in Public life: aspects of common goods (Berlin, LIT Verlag, 2007), ss. 11–34
- , Property and Freedom, Vintage, 2000. .
- John Barkley Rosser and Marina V. Rosser, Comparative Economics in a Transforming World Economy. Cambridge, MA: MIT Press, 2004. .
- Maximilien Rubel and John Crump, Non-Market Socialism in the Nineteenth and Twentieth Centuries. .
- Katherine Verdery, What Was Socialism, What Comes Next, Princeton. 1996.
- (1889). . Library of Economics and Liberty. 8 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Haziran 2015.
- , Long Detour: The History and Future of the American Left, , 2003, ciltli, 272 sayfa. .
- Peter Wilberg, Deep Socialism: A New Manifesto of Marxist Ethics and Economics8 Eylül 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., 2003. .
- Edmund Wilson, To the Finland Station: A Study in the Writing and Acting of History, Garden City, NY: Doubleday, 1940. LCCN-40034338-{{{3}}}.
Dış bağlantılar
- İnternet üzerindeki en geniş Marksizm arşivlerinden birisi. Pek çok dil seçeneği var25 Şubat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Sosyalizm sosyal ve ekonomik olarak toplumsal refahin katilimci bir demokrasiyle getirecegini ve uretim araclarinin hakimiyetinin topluma ait oldugunu savunan isci sinifinin yonetime katilmalarina agirlik veren ozel uretim yerine kamu bazli uretimi destekleyen telkin ve propagandalarini egitim tarim ve vergi reformlari uzerinde yogunlastiran ekonomik ve siyasi bir teoridir Sosyal mulkiyet kooperatif isletmeler ortak mulkiyet devlet mulkiyeti oz kaynaklarin yurttaslik mulkiyeti veya bunlarin bir karisimi olabilir Sosyalizmin pek cok cesidi vardir ve bunlarin tek bir tanimi yoktur Ideolojiyi savunanlarin toplumsal mulkiyet turleri yonetimi uretken kurumlarla birlikte nasil sekillendirecekleri ve sosyalizmi olusturma konusunda devletin rolunun ne olacagi gibi konularda farkli dusunceleri mevcuttur Ortaya cikisiSosyalist fikirler tarih boyunca dile getirilmis olsa da 19 yuzyila kadar siyasi bir sekil almis degildi Bu sekillenis sanayi kapitalizmine karsi esnaflarin cikarlarini dile getirmesiyle basladi Fakat kisa sure sonra iscilerin sorunlarina odaklandi Sosyalizmin cikis amaci kapitalist ekonomiyi ortadan kaldirmak ve yerine ortak mulkiyet anlayisina dayanan bir ekonomi olusturmakti Ancak sosyalizm 19 yuzyilin sonlarindan itibaren fikirsel ayriliga ugradi Bir kisim sosyalist iscilerin haklarinin duzenlenmesinin ucretlerin arttirilmasinin ve calisma sartlarinin iyilestirilmesinin sendikalar ve siyasi partiler araciligiyla olmak uzere asamali bir sekilde kanunlar ile yapilmasi gerektigini dusunuyordu Bkz Robert Owen Charles Fourier William Morris Diger bir kisim ise devrimci yollardan sosyalizmin saglanacagina inaniyordu Boylece sosyalizm devrimci yollari izleyecek olan komunizm ve devrimci reformist yollari izleyecek olan sosyal demokrasi olarak ikiye bolundu Bu bolunme hem sosyalizme ulasmak icin hangi araclarin kullanilmasi gerektigi hem de sosyalizmin amacinin ne oldugu sorunsalini ortaya cikardi Marksist teoride sosyalizm kapitalizmin yerini alacak ve daha sonra sosyalist yapi kendiliginden soneceginden komunizme donusecek bir topluma isaret eder Marksizm komunizmin teorik ve felsefi zemini komunizm sosyalizmin ardili olarak gelisecek toplumsal sistemdir Terimin ilk kullanilisi 19 yuzyilin basina kadar gider Ilk kez 1827 de Ingiltere de Robert Owen in takipcilerini adlandirmak icin kullanilmistir Fransa da yine ozgonderimsel olarak 1832 yilinda l Encyclopedie nouvelle deki Saint Simon ardindan Pierre Leroux ve J Regnaud un fikirlerinin takipcisi olanlar icin kullanilmistir Kelimenin kullanimi hizli bir bicimde yayildi ve degisik zamanlarda ve yerlerde degisik sekillerde kullanildi Farkli kisiler ve gruplar kendilerini sosyalist ve sosyalist karsiti olarak tanimladilar Sosyalist gruplar arasinda buyuk farkliliklar olmakla birlikte neredeyse hepsi toplumun seckin bir azinligina hizmet etmektense halk cogunluguna hizmet eden bir iktisat bilimiyle birlikte dayanisma prensiplerine gore isleyip esitlikci toplumu savunarak sanayi ve tarim iscileriyle birlikte mucadele eden 19 ve 20 yuzyila dayanan bir ortak tarihle baglandiklarini kabul edeceklerdir Koksuzluk Ekonomik sistemSovyetler Birligi nin 1980 1991 yillari arasinda kullanilan son bayragi Ekonominin kucuk bir aristokrat zenginler sinifi ya da kapitalist bir sinif yerine genis kitlelerin yararina isletilmesi gerektigini savunan yonetim bicimidir Sosyalizm calisan sinifin iktidarini savunan sosyoekonomik bir modeldir Kelime anlami Sosio Toplum Halk itibariyla bakildiginda uretici gucun insan insan emegi ve dolayisiyla toplum oldugu dusuncesinden yola cikilarak olusturulmus bir sistemdir Cesitli sosyalist teorilerde devletcilik prensibi mutlak olarak gecerlidir Devlet uretime hakim guc olarak on plana cikar Bu modeli savunan iktisatcilar tarafindan toplumun esas alindigi iddia edilse de yetkiyi toplum adina devlet kullandigi icin etkin guc daima devlettir Kisiler arasi esitlik vurgusu yapilir Kamu yarari ve toplum on plandadir Kolektif topluluk olarak kitle halinde hareket etme ve buna uygun bir bicimde orgutlenme ve calisma planlanir Bir baska deyisle sosyalizm isci sinifinin ticari amacli uretim araclarina fabrikalara maden ocaklari ve yeralti kaynaklarina tarim arazilerine hayvan ciftliklerine ve ayrica deniz kiyilarina ve temel tamamlayici kurumlarina bankalar kooperatifler mutlak egemen ve sahip olmasidir Isci sinifi yani fabrikalar ve maden ocaklari cekic ile koylu sinifi yani hayvan ciftlikleri ve tarim arazileri ise orak ile sembolize edilir Bunlar uretici guc olarak gorulen iki toplumsal siniftir Uretim araclarinda ozel mulkiyet sosyalist sistemlerin kati bicimde uygulandigi ulkelerde tamamen kaldirilmistir Bu kurama gore isverenlerce acilmis ozel tesebbus uretim araclarina sahip olamaz Cunku Marksizm e gore bu durum toplumun siniflara ayrilmasina ve olusacak egemen siniflarin ezilen siniflari somurmesi ile sonuclanacaktir Bu sebeple devlet toplum adina tum piyasayi kontrolu altinda tutar Serbest Piyasa Ekonomisi gecerli degildir Bunun yerine cesitli planli veya dogal ekonomi teorileri sosyalist gruplarca tercih edilir Planli ekonomilerde yil bazinda tum ulkede ne uretilip ne kadar tuketilecegi once yerel ve bolgesel olarak hesaplanir daha sonra tek merkezde yerel baskentte es gudumlu olarak degerlendirilir ve duzeltmeler yapilir Mutual ekonomilerde ise mulke dayali olmayan ihtiyac dogrultusunda olusan ozgur bir ekonomik ortam olusur Ozetle merkezi planli sosyalist ekonomilerin temel prensipleri sunlardir Uretici guc olarak emek one cikar Isveren faktorunun rolunu isciler veya kamu kurumlari doldurur Merkezi planli ekonomi ile cesitli planlar belirlenir Kamu Yararinin genel hukukun kamu hukukunun on plana cikmasi cok belirgindir Temsili demokrasi tercih edilmez cunku sinifli toplumlarda olan burjuva siyasetinde olan siyasal yapinin iscileri boldugu gorusu savunulur Marksist felsefeye gore toplumlarin cesitli siniflardan olustugu gercegi dikkate alinir ve hangi sosyal sinifin yonetime egemen olmasi gerektigi ve asil uretici gucun hangi sinif oldugu sorusundan hareket edilir Bu yaklasima gore tarih aslinda sinif mucadelelerinin toplamindan ibarettir Isci Sinifi proleterya nin egemenligi esastir halk her yerde fabrika okul ciftlik vb kendini yonetmek ustune yonetim seklini belirler Isci sinifina ozel bir onem verilir cunku emegi ile ureten ve toplumu kalkindiran siniftir Bankacilik sistemi etkin degildir cunku ihtiyac duyulmaz Faiz buyuk oranda ortadan kalkmistir Sosyalist sistemler kurulduktan sonra farkli asamalardan gecebilir Once uretim araclari kamulastirilir Ozel sektor uretimden dislanir Yabanci sermaye dahil tum ozel sektor kamu kurumuna donusturulmustur Ozel sektore gerek yoktur Daha sonra gayrimenkuller evler arsalar araziler kamulastirilir Somuruye yol actigi icin ozel mulk sahibi olunamaz Kamu veya sendika evleri ve arazileri yurttaslarina kullanmalari icin verir Karsiliginda kira almaz Temel hizmetler elektrik su telefon toplu tasima okul saglik ucretsiz hale gelir cunku bunlar uzerinden kendini zenginlestirecek bir isveren sinifina izin verilmez Zaten kamulastirilmis olan bu hizmetler kamu yararina ucretsiz kullanilir Sosyalizm dusuncesi 19 yy da ilk yukseldiginde pek cok siyasi dusunce acikca seckin siniflarin desteklenmesini savunuyordu Fakat bugun aciktan aciga boyle bir destek ifadesi siyasi intiharla es anlamli olarak kabul edilmektedir Bu nedenle ideolojiler artik bir zamanlar yalnizca sosyalizm tarafindan savunulan buyuk kitlelerin iyiligini istediklerini iddia ederler Ancak bu ideolojiler zengin siniflarin mulkiyet hakkini hala savunurken sosyalizm calisan siniflarin haklarini dogrudan ilgilendiren meselelerin savunuculugunda basi ceker gibi gorunmektedir Cogu sosyalist sosyalizmin ekonominin demokratik kontrolunu gerektirdigini soylemekle birlikte bu demokrasiye has kurumlar uzerinde ve kontrolun nerelerde merkezilesip nerelerde yayginlasacagi konusunda fikir ayriligindadirlar Benzer sekilde sosyalist ekonominin bir pazar anlayisi gutmesinin gerekliligi ve eger gudulecekse bu pazar anlayisinin yalnizca tuketim mallarinda mi yoksa bazi durumlarda uretim araclarinin kendisinde de mi gecerli olup olmayacagi boyutunda da farklilasirlar Cunku uretim araclari mevzubahis oldugunda mesele ekonominin mulkiyeti ve kontrolu meselesidir Sosyalist olmayan bircok kisi devlet himayesindeki merkezi ekonomik kontrolu ifade etmek icin sosyalist ekonomi kelimesini kullanir Sosyalistler arasinda sosyalist ekonomide ozel mulkiyete ait buyuk sirketlerin olamayacagi konusunda genel bir fikir birligi vardir buyuk sirketlere dogrudan kendi iscilerinin sahip olmasi konusunda sosyalistler daha az anlasirlar Kendini sosyalist addeden az sayida kisi arasinda sosyalist oldugunu iddia eden Cin Komunist Partisi nin bu tutumu yansittigini soyleyenler vardi Oyle ki bu sirada Cin Ekonomik Reformu suruyordu ve bu reform ozel mulkiyete ait buyuk sirketlerin pazar ekonomisindeki rekabetini destekleyen bir yapidaydi Cin in kapitalist ekonominin ozune kendini boyle adapte ettigi halde iktidardaki partinin hala anlamli bir sekilde sosyalist oldugunu iddia etmesi Cin in icinde ve disinda bircok tartismalara yol acti Eski Sovyetler Birligi nin ve Dogu Bloku nun ekonomileri hem sosyalistler hem de sosyalist olmayanlar tarafindan sosyalist olarak nitelenir Uretim araclari neredeyse tamamen devlete aittir ve ekonomi ulke capindaki Komunist Partisi tarafindan merkezi olarak idare edilir Bununla birlikte bircok sosyalist de buna karsi cikar cunku bu ulkelerdeki insanlarin devlet yonetimi uzerinde kontrolu olmadigi icin ekonomi uzerinde de kontrolu olmadigini iddia ederler Bu sosyalistler ekonominin oligarsi olarak anilan daha sonra devlet kapitalisti Stalinist ya da bazi Trockistlerin dedigi gibi yozlasmis isci devleti de denilen zumre tarafindan kontrol edildigini iddia ederler Trockistler Stalinist ekonominin sosyalist ekonominin sartlarindan birini yerine getirerek ekonomiyi devlet kontrolu altina aldigini soylerler ama onlara gore devletin isciler tarafindan demokratik olarak kontrol edilmesi gerekliligi yerine getirilmemistir Bircok sosyalist bu iddianin genel hatlarina katilir ama ekonominin devlet tarafindan idare edilmesi gerektigi yonundeki dusuncenin gozden gecirilmesi gerektigini soylerler Dahasi bircok sosyalist Sovyetler Birligi ve ona destek veren devletlerin siniflari ortadan kaldirmayi dusunurken ekonomiyi kendi cikarlarina gore yonlendiren en azindan yonlendirmeye calisan yeni bir ya da nomenklatura ortaya cikardiklarini iddia ederler Soguk Savas sirasinda Sovyetler Birligi ve ona destek veren devletler kendi ekonomilerinin fiilen var olan sosyalizm reel sosyalizm oldugunu one surduler her halde var olan diger sosyalizm teorilerine karsin kendi sosyalizmlerini savunmak icin Bu donemde baskaca sik kullanilan bir diger terim de reel sosyalist gercek sosyalist terimiydi Bu terimler bu ulkeleri yoneten partilerin disinda olanlar tarafindan kullanildiklarinda genellikle tirnak icinde ve hafif bir ironiyle kullanildilar Sosyalist rejimlerin genel ozellikleriSosyalist partilerce yonetilen ulkeler Temsili demokrasinin oldugu ulkelerde kendini sosyalist olarak betimleyen partilerin yonetimde oldugu veya anayasasinda sosyalist ilkelerin bulundugu ulkelerdir Portekiz Hindistan Suriye Nepal bu ulkelerden bazilaridir Anarsist rejimler Genellikle sendikalist ve mutualist sosyoekonomik modelleri takip eden belirli bir kemiklesmis otoritenin olmadigi sosyalist rejimlerdir Devrimci Katalonya Zapatista Ulusal Kurtulus Ordusu ve Kuzey ve Dogu Suriye Ozerk Yonetimi bu tarz rejimlere ornek gosterilebilir Marksist Leninist rejimler Tek partili rejimlerdir Bu partinin adi cogu zaman sinifsiz topluma gidecek komunist toplumu hedeflediginden Komunist Parti dir SSCB gibi Fakat zaman zaman cesitli ulkeler degisik isimler kullanmistir ornegin Sosyalist Parti Isci Partisi Kuzey Kore gibi veya Emek Partisi Arnavutluk Sosyalist Halk Cumhuriyeti gibi Devlet ve parti orgutu ayri ayri iki koldan en kucuk yerlesim birimlerine kadar indirilmistir ve yonetime uretici gucler nezdinde katilimcilik vardir ElestirilerBati parlamenter sistemlerin sosyalist literaturde bunlara burjuva sistemler denilmektedir marksist leninist rejimler uzerinden sosyalizme yaptiklari cesitli elestiriler bulunmaktadir Bunlar genel olarak 3 ana grupta toplanmaktadir 1 Baskici ve antidemokratik uygulamalar bulundugu iddiasi Iddialarin odagi olan sosyalist sistemler genelde kendilerini su sekilde savunmaktadir Burjuva sistemlerinde parasal guc kadar guclu birey vardir Dolayisiyla sosyalist sistemler tarafindan da burjuva sistemleri antidemokratik olarak mahkum edilirler 2 Dine yonelik uygulamalar oldugu iddiasi Sosyalist toplumlarda din dogrudan karsiya alinmaktan ziyade egemen sinifin bir somuru araci haline getirildigi olcude karsiya alinmistir Sosyalist rejimler de ozellikle SSCB bu durumu da Burjuva sistemleri bunu komunist sistemler din olgusuna karsilar seklinde carpitip din ile somurmeye devam etmeye calisiyorlar Biz dinlere degil dinlerin somuru araci olmasi durumuna karsiyiz tezi ile aciklamaktadir Buna paralel olarak sosyalist toplumlardaki egemen gorus Din olgusunun egemenlerin elinden alindiktan sonra tarihsel olarak incelenmesi gerektigidir 3 Ice kapali ekonomiler sebebiyle bilimin gelismedigi iddiasi Bu da sosyalistler acisindan Emperyalist saldirganlik ve ekonomik ablukalarin unutuldugu seklinde aciklanan bir iddiadir Sovyetler Birligi nin bilimi kullanarak kendi imkanlariyla uzaya cikmasi ve bircok alanda bilimsel kesifler yapmasi bu iddiaya cevap niteliginde kullanilmaktadir Cin bayragiGecis olarak sosyalizmMarksistler ve diger sosyalistler genellikle sosyalizm kelimesini yukarida aciklanan anlamlarda kullanmakla birlikte bu kelimenin Marksist kullanilisinda baska bir ozellik daha vardir Karl Marx tarihsel materyalizm aciklamasinda sosyalizmi toplumun kapitalizmden sonraki komunizmden onceki asamasi olarak degerlendirir Marx boyle bir toplumun nasil ozellikler tasiyacagi konusunda net degildir fakat inancinda ve komunizme dogru donusurken devrimci sosyalizmin kapitalizm uzerinde kazanacagi zaferde israrlidir Marx analizlerinde 8 tane toplum bicimi saptamistir Bunlardan ilki komunal toplum sonuncusu ise komunist toplumdur Komunist toplum Marx a gore ikiye ayrilir sosyalist toplum ve komunizm Iste sosyalist toplum Marx a gore komunizmin birinci evresi yani alt evresidir Komunizm ise komunist toplumun ust ve son evresidir Marx sosyalizmi var olan devlet formlarina artik ihtiyac duyulmadigi sinifsiz komunist topluma gecis asamasi olarak dusunur Engels e gore sosyalizmin temsili demokrasisi ortadan kalkar ve yerine komunizmin dogrudan demokrasisi gelirken ekonomik yasam ozgurluk ve esitlik temeli uzerinde yeniden duzenlenecek devlet herhangi bir devrime ihtiyac duymaksizin kendi kendine sonumlenecektir Bu sinifsiz devletsiz toplumu nihai hedef olarak belirlerken Marksist dusunce ve anarsizm benzesmektedir Bununla birlikte anarsistler devleti bir gecede yok etmek isterlerken komunistler bunun giderek sonumlenen yavas ve asamali bir surecte gerceklesmesini beklerler Bu sosyalizm tanimlamasi ozellikle Cin Halk Cumhuriyeti nin resmi ideolojisinin anlasilmasi acisindan onemlidir Cin Komunist Partisi sinif catismasinin Cin i zaten sosyal gelisimin sosyalist evresine ittigini iddia etmektedir Bu yuzden ve Den Xiaoping in olgulardan gercegi olgulardan hareketle aramak teorisi nedeniyle calisan herhangi bir ekonomik sistem kendiliginden sosyalist bir politika olarak nitelenmektedir bu nedenle Cin Tipi Sosyalizm in ne olduguna dair herhangi bir cerceve cizilememektedir Sosyalizm ve karma ekonomiKarma ekonominin en yaygin tanimi dogal kaynaklar ve kamu hizmetleri uzerindeki kamu mulkiyetinin sinirlandirilmasidir Bunun temel mantigi dogal kaynaklarin ortak mulkiyet oldugu ve kamu hizmetlerinden bazilarinin ya da hepsinin dogal tekeller olusturdugudur Orn Elektrik ve su kacinilmaz olarak tekeldir Kimileri karma ekonomideki sosyalist yaklasimi genisleterek kapitalistlerin toplum uzerinde denetim kurmasina yol acabilecek hayati onemi olan herhangi bir sanayi alanindan ya da guc dengesizligi yaratabilecek buyuk zenginliklerden uzak tutulmasi gerektigini dusunurler Ulusal savunma ya da egemenlik konusunda da benzer dusunceler vardir Bircok kapitalist ulke en azindan gecmiste celik otomobil ucak sanayisi gibi kilit onem tasiyan sanayileri ulusallastirmistir Ornegin Harry S Truman Kore Savasi sirasinda celik fabrikalarini ulusallastirmistir Bu fabrikalar ABD Yargitayi nin emriyle ozel mulkiyete aktarilmistir Tum sosyalist dusunurler serbest Pazar ekonomisinin bir sure sonra mutlaka belirli bir azinligin yararina ama cogunlugun zararina isler hale geldigi konusunda hemfikirdirler Ozellikle komunistler kapitalizmle herhangi bir uzlasmanin gerceklesebilecegini reddederler Onlara gore zenginligin ozel birikimine izin veren herhangi bir ekonomik sistem ozunde adaletsizdir ve kapitalistlere kendi sermayesi olan ve kontrol edenler esitsiz gelisim ortami saglamaktadir Kendilerini sosyalist olarak tanimlayanlarin az bir kismi uretim araclarinin planli bir sekilde ozel mulkiyete devredilebilecegini soylerken diger sosyalistler bu konuda fikir ayriligindadirlar Bazilari zenginligin daha esit dagitilabilmesi icin kapitalist piyasa kosullarinin isleyisini kullanabileceklerini iddia ederken digerleri de bu dagitimin esitligini garanti altina almak icin tum mulkiyetin kamulastirilmasi gerektigini soylerler Bircok sosyalist ozellikle temel ihtiyac malzemesi olmayan mallarda arz talep dengesini ayarlamanin piyasa kosullari mekanizmalari olmadan cok zor oldugunu bilmektedir Bazilari ilimli bir piyasa sosyalizmi modeli ortaya koymuslardir buna gore bir market vardir ama uretim araclarinin mulkiyetine sahip bir sinif yoktur Ayrica bakinizMarksizm Leninizm Liberter sosyalizm Anarsist komunizm Komunist Enternasyonal Leninizm Maoculuk Bilimsel sosyalizm Nasyonal sosyalist ideolojide sosyalizm Emperyalizm Ekim Devrimi Paris Komunu Kuba Devrimi Cin Devrimi Anarsizm mi Sosyalizm mi Demokratik Sosyalizm LiberalizmKaynakca Capital A Critique of Political Economy 9 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2020 The Structure of the Soviet State 6 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2020 Turk Dil Kurumu 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mart 2015 Bertrand Badie Dirk Berg Schlosser Leonardo Morlino 2011 International Encyclopedia of Political Science SAGE Publications Inc s 2456 ISBN 978 1412959636 O Hara Phillip Eylul 2003 Encyclopedia of Political Economy Volume 2 Routledge s 71 ISBN 0 415 24187 1 Peter Lamb J C Docherty Historical dictionary of socialism Lanham Maryland UK Oxford England UK Scarecrow Press Inc 2006 ss 1 Nove Alec Socialism New Palgrave Dictionary of Economics Second Edition 2008 24 Mayis 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Mart 2015 Andrew Heywood Siyaset say 80 81 Liberal Dusunce Dergisi Prof Dr Atilla Yayla Yil 22 Sayi 88 Guz 2017 ss 69 85 VI Value and Labour 1 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2020 MIA Writers Lenin The State and Revolution 10 Subat 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2020 Post Imperium A Eurasian Story PDF 18 Mayis 2020 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 6 Temmuz 2020 11 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Temmuz 2020 https www gencat cat eadop imatges republica 1936 19360302 pdf page 5 yalin URL 23 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Temmuz 2020 Revolutionary Education in Rojava 21 Haziran 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2020 Konuyla ilgili yayinlarSassoon Donald One Hundred Years of Socialism The West European Left in the Twentieth Century New Press 1998 ISBN 1 56584 486 6 Guy Ankerl Beyond Monopoly Capitalism and Monopoly Socialism Cambridge MA Schenkman 1978 Beckett Francis Clem Attlee Politico s 2007 978 1842751923 Nik Brandal Oivind Bratberg Dag Einar Thorsen The Nordic Model of Social Democracy 2013 Pallgrave MacMillan ISBN 1137013265 Why Not Socialism Princeton University Press 2009 ISBN 0691143617 History of Socialist Thought in 7 volumes Macmillan and St Martin s Press 1965 Palgrave Macmillan 2003 yeniden basim 7 cilt ciltli 3160 sayfa ISBN 1 4039 0264 X 2014 Socialist Planning21 Agustos 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Cambridge University Press 3 baski ISBN 1107427320 Friedrich Engels Socialism Utopian and Scientific Pathfinder 2r e baski Aralik 1989 978 0873485791 Friedrich Engels The Origin of the Family Private Property and the State Zurich 1884 LCC HQ504 E6 Albert Fried and Ronald Sanders eds Socialist Thought A Documentary History Garden City NY Doubleday Anchor 1964 LCCN 64011312 3 Frances Goldin Debby Smith Michael Smith Imagine Living in a Socialist USA 2014 ISBN 0062305573 Histoire du Socialisme Europeen Paris Gallimard 1948 Socialism New York Bantam 1972 LCCN 76154260 3 Socialism Past and Future Arcade Publishing 2011 ISBN 1611453356 Hayes Carlton J H The History of German Socialism Reconsidered American Historical Review 1917 23 1 ss 62 101 online 5 Subat 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Jesus Huerta de Soto Socialism Economic Calculation and Entrepreneurship Union Editorial 1992 ISBN 84 7209 420 0 Makoto Itoh Political Economy of Socialism London Macmillan 1995 ISBN 0 333 55337 3 1983 Meuthen ISBN 0 416 35840 3 18 Ocak 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Haziran 2015 Oskar Lange On the Economic Theory of Socialism Minneapolis MN University of Minnesota Press 1938 LCCN 38012882 3 Michael Lebowitz Build It Now Socialism for the 21st century 20 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Monthly Review Press 21 Haziran 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2006 ISBN 1 58367 145 5 Alan Maass The Case for Socialism 2010 Guncellenmis basim ISBN 1608460738 Marx Engels The Communist Manifesto Penguin Classics 2002 978 0140447576 Marx Engels Selected works in one volume Lawrence and Wishart 1968 978 0853151814 Heaven on Earth The Rise and Fall of Socialism 19 Ekim 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde San Francisco Encounter Books 2002 ISBN 1 893554 45 7 Michael Newman Socialism A Very Short Introduction Oxford University Press 2005 ISBN 0 19 280431 6 ed Market Socialism The Debate among Socialists Routledge 1998 ISBN 0 415 91967 3 Renewing Socialism Democracy Strategy and Imagination ISBN 0 8133 9821 5 Emile Perreau Saussine in Patrick Riordan dir Values in Public life aspects of common goods Berlin LIT Verlag 2007 ss 11 34 Property and Freedom Vintage 2000 ISBN 0 375 70447 7 John Barkley Rosser and Marina V Rosser Comparative Economics in a Transforming World Economy Cambridge MA MIT Press 2004 ISBN 978 0 262 18234 8 Maximilien Rubel and John Crump Non Market Socialism in the Nineteenth and Twentieth Centuries ISBN 0 312 00524 5 Katherine Verdery What Was Socialism What Comes Next Princeton 1996 ISBN 0 691 01132 X 1889 Library of Economics and Liberty 8 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Haziran 2015 Long Detour The History and Future of the American Left 2003 ciltli 272 sayfa ISBN 0 8133 4104 3 Peter Wilberg Deep Socialism A New Manifesto of Marxist Ethics and Economics8 Eylul 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2003 ISBN 1 904519 02 4 Edmund Wilson To the Finland Station A Study in the Writing and Acting of History Garden City NY Doubleday 1940 LCCN 40034338 3 Dis baglantilarInternet uzerindeki en genis Marksizm arsivlerinden birisi Pek cok dil secenegi var25 Subat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde