Bu maddenin konusunda kuşkular bulunmaktadır.Ekim 2014) () ( |
Çaldıran Muharebesi, Osmanlı padişahı I. Selim ile Safevi hükümdarı Şah İsmail arasında 23 Ağustos 1514'te, günümüzde İran sınırları içinde yer alan Maku şehri yakınlarındakiÇaldıran Ovası'nda yapılan meydan muharebesidir. Muharebe, Osmanlı imparatorluğu'nin kesin zaferiyle sonuçlanmıştır.
Çaldıran Muharebesi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Osmanlı–İran savaşları | |||||||
İran'ın İsfahan şehrinin Çehel Sütun Sarayı'nda bulunan ve Çaldıran Meydan Muharebesi'ni betimleyen tablo. | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
| | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Yavuz Sultan Selim Hersekzade Ahmed Paşa Dükaginoğlu Ahmet Paşa Hadım Sinan Paşa Mustafa Paşa Zeynel Paşa Hasan Paşa (ölü) | Şah İsmail × Ustaclu Muhammed (ölü) Mir Abdülbaki Korçubaşı Saru Pire Lala Hüseyin Bey Pir Ömer Bey Şireci Avsar Sultan Ali Mirza Mir Abdülbaki Mir Seyyid Şerif Hulefa Bey Nur Ali Halife Köse Hamza | ||||||
Güçler | |||||||
60.000 - 100.000 | 40.000 55.000 veya 80.000 | ||||||
Kayıplar | |||||||
2.000'den az[] | 5.000 - 6.000 arası |
Arka plan
Savaşın nedeni, özellikle uzun süredir Osmanlı Devleti'nin ve Safevi Tarikatı'nın arasında bulunan kötü ilişkilerden kaynaklanmaktadır. Osmanlı padişahı II. Bayezid, Şah İsmail'in babası Şeyh Haydar'ın ölüm (1488) haberini duyunca: "Haydar'ın ölümünü işitmiş olmak sevincimi kat kat artırdı." demiştir. Şeyh Haydar'ın takipçileri olan Kızılbaşlar'a ise "Haydar'ın yolunu şaşırmış sürüsü, Allah onlara lânet etsin!" demiştir.
Safevî şeyhlerinin Anadolu'da çok sayıda müritleri olduğu, bu müritlerin sıkça şeyhlerini ziyaret ettikleri, beraberinde hediyeler götürdükleri ve şeyhlerinden eğitim almak için İran'a gittikleri bilinmekteydi. Osmanlı Devleti Şah İsmail'in Kızılbaş inanışına sahip olmasını, Anadolu'da büyük bir taraftar kitlesine sahip olmasını ve üstelik komşu topraklarda yükselmesini büyük bir tehdit olarak görmüştür. Bu yüzden II. Bayezid, 1501 yılında Safevi Devleti'nin kurulmasıyla Kızılbaşlar'ın İran'a gitmesini engellemeye çalışmıştır ve İran'a gittiği tespit edilen bütün Kızılbaşlar'ın idam edilmesini emretmiştir. Safevi hükümdarı Şah İsmail'in Kızılbaş inanışına sahip olması ve Anadolu'da büyük bir taraftar kitlesine sahip olması, Osmanlı Devleti tarafından bir tehlike olarak görülmüştür. Şii meşrebini sapıklık olarak görmüştür. 1502 yılında II. Bayezid bu sebepten dolayı birçok Kızılbaşı Anadolu'dan Mora'ya (Yunanistan) sürmüştür.
Şah İsmail, 1501 yılında Tebriz'i aldıktan sonra, bir ordu gönderip Erzincan'ı da ele geçirmiştir. Bu bölge Osmanlı topraklarına dahil olmadığı halde Şah İsmail'in eline geçmesi o dönemde Trabzon sancakbeyi olan Şehzade Selim'i fena kızdırmıştır. Ardından Şehzade Selim 1503 ve 1507-8 yıllarında iki defa Erzincan'ı ele geçirmeye çalışarak Safevi topraklarına saldırmıştır.
Şehzade Selim'in son saldırısında, Şah İsmail'in silahları ve hazineleri de ele geçirilmiştir. Bunun üzerine Şah, Selim'e bir elçi gönderir, ama Şehzade Selim ele geçirdiklerinin iade edilmesini reddeder. Şah İsmail bu sefer II. Bayezid'e elçi gönderir. Elçinin barış ve dostluk içeren ifadelerle, Selim'in düşmanca olan tutumunu şikayet eder ve ele geçirilen silah ve hazinelerin iadesini talep eder. Osmanlı yönetimi, elçiye hürmetle davranır, ama şikayetini görmezden gelir.
Şehzade Selim sadece Safevi topraklarına saldırmakla değil, Şah İsmail'in Anadolu'daki müritleriyle olan ilişkilerini kısıtlamaya çalışmış ve karşılaştığı Safevi Tarikatı müritleri Kızılbaşlara eziyet edip katletmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu açısından savaşın sebepleri:
- Şah İsmail'in müridi Nur Ali Halife'nin isyan ederek sınır boylarını tahrip edip Tokat'ı yakması ve Safevî Devleti'nin Diyarbakır beylerbeyi Ustaclu Muhammed Han'ın Osmanlı'ya karşı meydan okur bir tavır takınması.
- Doğu Anadolu bölgesinde Akkoyunlu Devleti'nin yıkılması üzerine doğan siyasi boşluktan ötürü bu bölgede ve Osmanlı İmparatorluğu'nun sınır boylarında Safevî Devleti ve takipçileri Kızılbaşlar ile Osmanlılar arasında egemenlik çatışmalarının yaşanması ve buna bağlı olarak Osmanlı Devleti'nin sınır güvenliğinin ortadan kalkması.
- Şah İsmail, Safevi Tarikatı'nın şeyhi olduğundan Anadolu'da Kızılbaş Türkmenler arasında büyük bir mürit kitlesine sahip olması ve bu kitleyi safına çekmek için propaganda yürütmesi ve İran'a davet etmesi ve bundan dolayı Osmanlı İmparatorluğu'nun tedirgin ve rahatsız olması.[]
- Şah İsmail'in II. Bayezid'i tahkir etmesi ve ona Muhammed Şeybani Han'ın başını göndererek dolaylı olarak tehdit etmesi.
- Safevî Devleti'nin resmi mezhebi olan Şiilik'in Osmanlılar için sapıklık ve tehlike olarak görülmesi.
- Safevi Devleti'nin; Memlükler, Dulkadiroğulları ve Osmanlı Devleti'nin batıdaki düşmanlarıyla ittifak yapması.[]
- Safevi Devleti'nin, Yavuz'a isyan eden Şehzade Korkut ve Şehzade Ahmede destek vermesi.[]
- Safevi Devleti'nin, Osmanlı ülkesinden bilgi sızdırması.[]
- Amasya civarında, Safevi Devleti'nin kışkırtmalarıyla Şahkulu İsyanı'nın çıkması.[]
- Yavuz Sultan Selim'in doğuda kendisine rakip olabilecek bir düşman istememesi.
Savaş öncesi
II. Bayezid, ne kadar bazı önlemler alsa da bu soruna gerekli önemi vermemiştir ve sorun giderek büyümüştür. O dönem Trabzon'da sancakbeyi olan Şehzade Selim, babasının bu soruna önem vermemesinden dolayı isyan ederek tahtı ele geçirmek istemiş ama başarısız olmuştur. Daha sonra yeniden isyan eden Şehzade Selim, yeniçerilerin de desteğini alarak babasını tahttan indirmiş ve padişahlığını ilan etmiştir.
I. Selim, 1512 yılında tahta geçtikten sonra, Safevi Devleti ve Kızılbaşlar'la olan sorunları kökünden halletmek için kendini hazırlamıştır. İlk önce dönemin mütfülerine fetva çıkartıp, Kızılbaşlar'ın katledilmesini helâl kılmıştır. Ancak Kızılbaş tabiri Osmanlı kaynaklarında; Safevi Tarikatı müridleri ve Kızılbaş askeri, Kızılbaş tarafı, Kızılbaş üzerine sefere çıkmak gibi tabirler doğrudan Safevî Devleti için kullanılır.
Bu dönemde halk arasında Osmanlı yönetimine karşı derin bir hoşnutsuzluğun yaygın olduğunu gösteren bir belge bulunmaktadır. Şikayet biçiminde I. Selim'e verilen bu belgede, baskıyla alınan vergilere ve Osmanlı yönetimi tarafından yapılan adaletsizliklere değinilmiştir.
Anadolu'da, I. Selim'in kardeşleri, Saruhan sancakbeyi olan Şehzade Korkut ve Konya, Amasya, Malatya taraflarında bulunan Şehzade Ahmet'in tahtta gözü vardı ve her ikisi de isyana hazırlanıyordu. Ahmed'in oğlu Alaüddin'in Bursa'yı işgal etmesi üzerine sefere çıkan Yavuz, Bursa'yı geri aldı ve Konya'ya yürüdü. Şehzade Ahmed, Konya'da çekilerek önce Amasya'ya, oradan da Kahta'ya (Adıyaman) kaçtı. Kahta'da, 40.000 kişilik bir Kızılbaş ordusu da Şehzade Ahmed'in kuvvetlerini katıldı ve Şehzade Ahmed iyiden iyiye kuvvetlendi. Yavuz, Ahmed'i bir süreliğine sindirdikten sonra Saruhan'a yürüdü. Ancak Yavuz'un geldiğini önceden haber alan Şehzade Korkut ve yardımcısı Piyale Bey, Teke'ye (Antalya) kaçtılar ve buradan bir gemi ile Frenk diyarına (Avrupa) kaçmaya karar verdiler. Bir süre bir mağarada gizlenen Şehzade Korkut ve Piyale Bey, bir çobanın ihbarıyla yakalandılar ve idam edildiler.
Sadrazam Koca Mustafa Paşa, büyük bir ihanetin içindeydi ve sürekli Şehzade Ahmed'e bilgi sızdırıyordu. Koca Mustafa Paşa, Şehzade Ahmed'in isteğiyle ordunun bir kısmını terhis etti ve Amasya Valisi Mustafa Paşa'ya; I. Selim'in barış amacıyla, Amasya'yı Şehzade Ahmed'e terk ettiğini yazan sahte bir mektup gönderdi. Daha sonra Şehzade Ahmed hiç vakit kaybetmeden Amasya'yı ele geçirdi. Sadrazamın ihanetinin farkında olan I. Selim, Amasya olayında sonra Koca Mustafa Paşa'yı idam ettirdi ve yerine Hersekzade Ahmed Paşa'yı sadrazam yaptı.
Şehzade Ahmed, Amasya'yı ele geçirdi ve ordusunun komutanlığına Amasya Valisi Mustafa Paşa'yı getirdi. Elindeki büyük kuvvetle Amasya'dan hareket eden Şehzade Ahmed, batıya doğru ilerlemeye başladı. Saruhan yakınlarında I. Selim'in ordusuyla karşılaştı ve Selim'in önce kuvvetlerini yendi. Zafere çok yakınken geri çekilme emri verdi ve İstanbul'a yürüdü. Amacı başkenti ele geçirip padişahlığını ilan etmekti. Ancak I. Selim sefere çıkarken, yerine Şehzade Süleyman'ı (ileride Kanuni Sultan Süleyman) bırakmıştı ve yakın zamanda İstanbul'dan 10.000 kişilik bir yeniçeri takviyesi istemişti. Şehzade Ahmed, İstanbul'a yürürken bu yeniçeri kuvvetiyle karşılaştı ve önden yeniçeri kuvvetinin arkadan da I. Selim'in kumandasındaki esas ordunun saldırılarıyla tüm askerlerini kaybetti. Daha sonra da yakalanan Şehzade Ahmed, idam edildi.
I. Selim, kardeşlerinin isyanını bastırıp iç birliği sağladıktan sonra Safeviler'in üstüne sefer yapmayı amaçlıyordu. İsyanları bastırdıktan sonra başkente dönmeyen I. Selim, Haziran ayında İran'a doğru ilerlemeye başladı.
Şah İsmail, İstanbul'daki casusluk şebekesi vasıtasıyla I. Selim'in üzerine geldiğini öğrendi ve önlemler almaya başladı. Ordu-yi Hümâyûn'ün (Osmanlı Ordusu) karşısına çıkmadan çekilmeye ve geçtiği yerleri yakıp yıkmaya başladı. Böylece Ordu-yi Hümâyûn'de iaşe sıkıntısı baş gösterecek ve harap yerlerde ilerlemekten bıkan askerler İstanbul'a dönmek isteyecekti. Aksi takdirde de büyük bir isyan çıkabilirdi.
I. Selim, 100.000 kişilik bir orduyla İstanbul'dan hareket etmişti. Anadolu'da 40.000 kişilik bir kuvvetle Ordu-yi Hümâyûn'e katılmıştı. I. Selim, 40.000 kişilik bu kuvveti, ordunun iaşe ihtiyacını karşılaması ve gerekirse ihtiyat kuvveti olarak savaşa sokmak için için Kayseri ile Malatya arasına yerleştirdi.
Safevi hududunu geçen Osmanlı ordusu, sürekli harap yerlerden geçiyor ve iaşe sıkıntısı çekiyordu. Bu yüzden bazı hoşnutsuzluklar oluşmayı başlamıştı. Hatta bir gün, yeniçeriler isyan ettiler ve I. Selim'in çadırının (Otağ-ı Hümâyûn) etrafına sardılar. Birkaç ok da çadıra saplandı. Bunun üzerine askerlerin içine dalan I. Selim, meşhur bir nutuk çekti. Bu nutukta; isteyenlerin İstanbul'a dönebileceğini, isteyenlerinde kendisiyle gelip Şah İsmail'le savaşabileceğini söyledi. Gerekirse tek başına gideceğini de ekledi. Bu nutukla askerlerin kanında büyük bir galeyan meydana geldi ve ordu hızla ilerlemeye başladı. Nihayat Şah İsmail'in Çaldıran Ovası'na ordugah kurduğu haberi geldi ve Ordu-yi Hümâyûn'de Çaldıran Ovası'nda bir ordugah kurdu.
Savaş
İlk başta I. Selim, ovanın güneybatısındaki tepelerin ele geçirilmesini ve böylece ordunun, sırtını rahatça dağa verebilmesini emretti. Bunun üzerine Orhan Bey'in komutasındaki çarhacılar, çok geçmeden bu tepeleri ele geçirdiler.
I. Selim, merkezi kumanda edecekti ve yanında Kazasker, Sadrazam Hersekzade Ahmed Paşa, vüzeradan Dükaginoğlu Ahmed Paşa ve Mustafa Paşa olacaktı. Anadolu askerlerinden oluşan sağ cenaha Anadolu Beylerbeyi Hadım Sinan Paşa ve Karaman Beylerbeyi Zeynel Paşa kumanda edecekti. Rumeli askerlerinden oluşan sol cenaha ise Rumeli Beylerbeyi Hasan Paşa kumanda edecekti. Anadolu ve Rumeli azep askerleriyse ordunun en tehlikeli yerinde, topların önünde olacaktı. Bu topların sayısı 500 kadardı ve en hakim tepelere yerleştirilmişlerdi. Şah İsmail'in ordusu ilk bakışta gizlenmiş olan topları fark edemeyecek, topların önünde bulunan azeplere yüklenecekti. O sırada azepler usta bir manevra ile topların önünü açacaklar ve Safevi ordusunu ateş çemberine alacaklardı.
Şah İsmail ise, ordusunun sağ cenahına kendi, sol cenahına Diyarbakır valisi Ustacluoğlu Mehmet Han ve merkeze başveziri Mir Abdülbaki kumanda ediyordu. Şah İsmail, zırhlı süvarilerinin üstün gelmesi sonucu muhteşem bir zafer kazanmayı hesaplıyordu.
Savaş başlayınca Osmanlı askerleri, Fitilli muske ya da Gürleyen Demirler dedikleri çok ağır tüfekleri ilk kez bu savaşta kullandılar. Tüfeklerin ateşlenmesiyle Safevi ordusunda gedikler açılmaya başladı. Ordusunun bocaladığını gören Şah İsmail, kendi kumandasındaki sağ cenahla, Osmanlı sol cenahına hücum etti. Azepler, Yavuz'un planını uygulamaya fırsat bulamadılar. Vaktiyle kenara açılamadılar ve toplar ateşlenemedi. Yorgun ve bitap Rumeli askerleri, Şah İsmail'in zinde kuvvetleri karşısında yetersiz kaldı. Şah İsmail, o hız içinde Rumeli Beylerbeyi Hasan Paşa'yı öldürdü.
Yavuz Sultan Selim, durumu fark etmekte gecikmedi. Bir yandan topçularını harekete geçirirken öte yandan etrafındaki seçme yeniçerilerle Şah İsmail'in dönüş yolunu kesti. Osmanlı Ordusu'nun sol cenahı yok edilse de merkezi kumanda eden Yavuz ve sağ cenahı kumanda Hadım Sinan Paşa, ustaca manevralarla Safevi ordusunu zor durumda bırakıyorlardı.
Azepler, topların gerisine çekilmişler ve top atışı başlamıştı. Safevi ordusunun sol cenah kumandanı Ustacluoğlu Mehmet Han, askerlerini top ateşinin kucağına itti. "Vurun ha!" narasıyla kendisi de ortaya fırladı. Ancak bir Osmanlı süvarisinin kargı darbesiyle atından devrildi ve öldü.
Malkoçoğlu Ali Bey ve Malkoçoğlu Tur Ali Bey, Yavuz'dan aldıkları emirle yanlarındaki askerlerle beraber Şah İsmail'in üstüne yürüdüler. Ancak ikisi de hayatını kaybetti. Yalnız Malkoçoğlu Ali Bey, Yavuz'un kendine hediye ettiği çift namlulu piştovuyla Şah İsmail'e ateş ederek onu kolundan ve baldırından yaraladı. Bunun üzerine Şah İsmail'in seyisi Atçeken Hızır, Malkoçoğlu'nun arkasına geçerek onu öldürdü.
Savaş bir gün sürdü ve yenileceğini anlayan Şah İsmail, elinde kalan son kuvvetleri de Osmanlı ordusunun üstüne gönderdi. Daha sonra seyisi Atçeken Hızır'la kıyafetlerini ve atını değiştirerek firar etti. Atçeken Hızır, Şah İsmail'in kıyafetleri ve atıyla savaş meydanına gelerek "Şah benim." diyerek bağırmaya başladı. Osmanlılar tarafından esir alınan Hızır, firar etti.
Şah İsmail, savaşın sonunda Safevi ordusu dağılmaya başlayınca savaş alanını terk ederek 'e çekildi. Savaşta Ustaclu Muhammed Han, Pir Ömer Bey Şireci, Köse Hamza, Lala Hüseyin Bey gibi meşhur Kızılbaş reislerinin pek çoğu öldü.
Yavuz Sultan Selim ilk Safevi ordusunun geri çekilmesini hile zannetti ancak savaşın kazanıldığı anlaşılınca ordusuna yağma izni verdi ve ele geçirilen çoğu esir katledildi.
Osmanlı Ordusu, bu savaşta son teknolojiyi kullanmıştır ve büyük bir zafer elde etmiştir. Savaşı kazanan I. Selim, Osmanlı Ordusu'nun başında 6 Eylül 1514'te Safevi Devleti'nin başkenti olan Tebriz'e girdi. I. Selim kışı burada geçirmek istiyordu, ama yorgunluktan dolayı Osmanlı askerleri arasında huzursuzluk artınca I. Selim, İstanbul'a geri dönerek ele geçirilen yerlerin bir bölümünü geri bırakmak zorunda kaldı.
Safeviler, Doğu Anadolu hariç yitirdikleri toprakları savaşsız geri aldılar. Zaten bu savaşın amacı toprak almak değil, Safeviler ile Osmanlılar arasındaki güç mücadelesinin bir sonuca vardırılmasıydı. Savaşın sonunda Doğu Anadolu'daki aşiret ve beylikler Osmanlı'ya bağlandıklarını bildirdi. Gene bu savaşla beraber Safeviler'in, Mısır'daki müttefikleri olan Memlûkler ile bağlantısı kesildi. Bu da I. Selim'in Mısır seferini kolaylaştırdı. Ayrıca Osmanlı Devleti, İpek Yolu'nun Van-Tebriz hattının denetimini ele geçirdi.
Savaşın sonuçları
- Anadolu'da Alevi-Sünni çatışması başladı.
- Anadolu üzerindeki Şii sorunu geçici olarak çözüldü.
- Günümüzdeki Kars ve Van hariç Doğu Anadolu'nın tamamına yakını Osmanlı denetimine girdi.
- Safeviler'in, Mısır'daki müttefikleri olan Memlûkler ile bağlantısı kesildi.
- Doğu Anadolu'daki aşiret ve beylikler, Osmanlı'ya bağlılıklarını bildirdiler. Bu savaşla beraber içine kapanık birine dönüşen Şah İsmail, tek hezimeti olan bu büyük yenilgiden sonra, 1524 yılında ölene dek başka bir savaş yapmadı.
- Osmanlı toprak bütünlüğü korundu.
- İpek Yolu'nun Van-Tebriz hattının denetimi Osmanlılar'ın eline geçti.
- Tebriz gibi şehirlerde bulunan ünlü ilim insanları ve sanatçılar İstanbul'a getirildi.
- I. Selim, sefere çıkarken Dulkadiroğulları Beyi Alaüddevle'ye, Osmanlı ordusuna katılması için çağrı yapmıştı. Ama Safeviler ve Memlükler ile ittifak yapan Alaüddevle, bunu reddetmişti. Bu yüzden I. Selim, sefer dönüşünde Dulkadiroğulları üzerine sefer yaptı ve Turnadağ Savaşı ile bu beyliğe son verdi. Böylece Anadolu'da siyasi birlik tam olarak sağlanmış oldu.
- Çaldıran Zaferi’nden sonra, Erzincan ve Bayburt kesin olarak Osmanlı egemenliğine geçti. Kemah Kalesi alındı. 12 Haziran 1515'te kazanılan Turnadağ zaferiyle Dulkadiroğlu Beyliği’ne son verildi.Diyarbakır, Mardin ve Bitlis Osmanlı egemenliğine girdi. Böylece Anadolu’da Türk birliği sağlanmış oldu.
Kaynakça
- ^ Keegan & Wheatcroft, Who's Who in Military History, Routledge, 1996. p. 268 "In 1515 Selim marched east with some 60,000 men; a proportion of these were skilled Janissaries, certainly the best infantry in Asia, and the sipahis, equally well-trained and disciplined cavalry. [...] The Persian army, under Shah Ismail, was almost entirely composed of Turcoman tribal levies, a courageous but ill-disciplined cavalry army. Slightly inferior in numbers to the Turks, their charges broke against the Janissaries, who had taken up fixed positions behind rudimentary field works."
- ^ a b c Tufan Gündüz-Son Kızılbaş
- ^ Roger M. Savory, Iran under the Safavids, Cambridge, 1980, p. 41
- ^ Keegan & Wheatcroft, Who's Who in Military History, Routledge, 1996. p. 268
- ^ Encyclopedia of the Ottoman Empire, ed. Gábor Ágoston,Bruce Alan Masters, page 286, 2009
- ^ "Josafa Barbaro: Travels to Tana and Persia, 2008, s. viii". 6 Ekim 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Mayıs 2010.
- ^ Rami Yelda: A Persian Odyssey: Iran Revisited, 2005, s. 142
- ^ M. R. Jafar: Under-underdevelopment: a regional case study of the Kurdish area in Turkey, 1976, s. 136
- ^ Hairenik Association: The Armenian review, Cilt 39, 1986, s. 4
- ^ Steven R. Ward: Immortal - a military history of Iran and its armed forces, 2009, s. 44
- ^ Chambers's encyclopaedia, Cilt 10, 1950, s. 585
- ^ Bulletin of the School of Oriental Studies (University of London), Cilt 9, 1939, s. 637
- ^ Great Britain Naval Intelligence Division: Persia, 1945, s. 264
- ^ "Percy Molesworth Sykes: A History of Persia, 2008, s. 245". 6 Ekim 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Mayıs 2010.
- ^ "Harper & Brothers: Don Juan of Persia - A Shi-Ah Catholic 1560-1604, 2007, s. 321". 6 Ekim 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Mayıs 2010.
- ^ Roger Savory: Studies on the history of Ṣafawid Iran, 1987, s. 41
- ^ Adel Allouche: Osmanlı-Safevî İlişkileri – Kökenleri ve Gelişimi, Anka Yayınları, 2001, s. 63
- ^ Adel Allouche: Osmanlı-Safevî İlişkileri – Kökenleri ve Gelişimi, Anka Yayınları, 2001, s. 64
- ^ Rıza Yıldırım: Turkomans between two empires: the origins of the Qizilbāsh identity in Anatolia (1447-1514), Bilkent University, 2008, s. 306
- ^ a b c Tufan Gündüz, Son Kızılbaş Şah İsmail, 5. baskı, sayfa: 117
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 25 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Aralık 2017.
- ^ Bernard Lewis: Ortadoğu, 1995, 16. baskı, sayfa 145
- ^ Rıza Yıldırım: Turkomans between two empires: the origins of the Qizilbāsh identity in Anatolia (1447-1514), Bilkent University, 2008, s. 422-426
- ^ Rıza Yıldırım: Turkomans between two empires: the origins of the Qizilbāsh identity in Anatolia (1447-1514), Bilkent University, 2008, s. 424-425
- ^ Rıza Yıldırım: Turkomans between two empires: the origins of the Qizilbāsh identity in Anatolia (1447-1514), Bilkent University, 2008, s. 426
- ^ a b Tufan Gündüz, Son Kızılbaş Şah İsmail, 5. baskı, sayfa: 116
- ^ Habertürk. . Habertürk. 15 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Şubat 2024.
- ^ s:Müftü El Hamza'nın Kızılbaşlarla ilgili fetvası
- ^ Tufan GÜNDÜZ, Kızılbaşlar Osmanlılar Safevîler, 2. baskı, sayfa: 110-112
- ^ Adel Allouche: Osmanlı-Safevî İlişkileri – Kökenleri ve Gelişimi, Anka Yayınları, 2001, s. 116
- ^ Ahsenü’t-Tevârih, s. 195
- ^ Cevâhirü’l-Ahbâr, s. 135
- ^ Tekmiletü’l-Ahbâr, s. 55
- ^ Hülasatü't-Tevarih, c. I, . 131
- ^ Selimşahname, s. 188-189
- ^ . 25 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Ocak 2016.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu maddenin tarafsizligi konusunda kuskular bulunmaktadir Konuya dair fikir alisverisi tartisma sayfasinda bulunabilir Sablonu kaldirmadan once lutfen gerekli sartlarin olustugundan emin olun Ekim 2014 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Caldiran Muharebesi Osmanli padisahi I Selim ile Safevi hukumdari Sah Ismail arasinda 23 Agustos 1514 te gunumuzde Iran sinirlari icinde yer alan Maku sehri yakinlarindakiCaldiran Ovasi nda yapilan meydan muharebesidir Muharebe Osmanli imparatorlugu nin kesin zaferiyle sonuclanmistir Caldiran MuharebesiOsmanli Iran savaslariIran in Isfahan sehrinin Cehel Sutun Sarayi nda bulunan ve Caldiran Meydan Muharebesi ni betimleyen tablo Tarih23 Agustos 1514BolgeCaldiran Ovasi IranSonucOsmanli zaferi Anadolu da Alevi Sunni catismasi basladi Osmanli padisahi I Selim Yavuz lakabiyla anilmaya basladi Safevi hukumdari Sah Ismail savas meydanindan geri cekildi Osmanli toprak butunlugunu korudu Anadolu daki Sii sorunu gecici olarak cozuldu Safeviler in Misir daki muttefikleri olan Memlukler ile baglantisi kesildi TaraflarOsmanli ImparatorluguSafeviler DevletiKomutanlar ve liderlerYavuz Sultan Selim Hersekzade Ahmed Pasa Dukaginoglu Ahmet Pasa Hadim Sinan Pasa Mustafa Pasa Zeynel Pasa Hasan Pasa olu Sah Ismail Ustaclu Muhammed olu Mir Abdulbaki Korcubasi Saru Pire Lala Huseyin Bey Pir Omer Bey Sireci Avsar Sultan Ali Mirza Mir Abdulbaki Mir Seyyid Serif Hulefa Bey Nur Ali Halife Kose HamzaGucler60 000 100 00040 000 55 000 veya 80 000Kayiplar2 000 den az kaynak belirtilmeli 5 000 6 000 arasi Baska kaynaklarda ordunun tamamina yakini kaynak belirtilmeli Arka planSavasin nedeni ozellikle uzun suredir Osmanli Devleti nin ve Safevi Tarikati nin arasinda bulunan kotu iliskilerden kaynaklanmaktadir Osmanli padisahi II Bayezid Sah Ismail in babasi Seyh Haydar in olum 1488 haberini duyunca Haydar in olumunu isitmis olmak sevincimi kat kat artirdi demistir Seyh Haydar in takipcileri olan Kizilbaslar a ise Haydar in yolunu sasirmis surusu Allah onlara lanet etsin demistir Safevi seyhlerinin Anadolu da cok sayida muritleri oldugu bu muritlerin sikca seyhlerini ziyaret ettikleri beraberinde hediyeler goturdukleri ve seyhlerinden egitim almak icin Iran a gittikleri bilinmekteydi Osmanli Devleti Sah Ismail in Kizilbas inanisina sahip olmasini Anadolu da buyuk bir taraftar kitlesine sahip olmasini ve ustelik komsu topraklarda yukselmesini buyuk bir tehdit olarak gormustur Bu yuzden II Bayezid 1501 yilinda Safevi Devleti nin kurulmasiyla Kizilbaslar in Iran a gitmesini engellemeye calismistir ve Iran a gittigi tespit edilen butun Kizilbaslar in idam edilmesini emretmistir Safevi hukumdari Sah Ismail in Kizilbas inanisina sahip olmasi ve Anadolu da buyuk bir taraftar kitlesine sahip olmasi Osmanli Devleti tarafindan bir tehlike olarak gorulmustur Sii mesrebini sapiklik olarak gormustur 1502 yilinda II Bayezid bu sebepten dolayi bircok Kizilbasi Anadolu dan Mora ya Yunanistan surmustur Sah Ismail 1501 yilinda Tebriz i aldiktan sonra bir ordu gonderip Erzincan i da ele gecirmistir Bu bolge Osmanli topraklarina dahil olmadigi halde Sah Ismail in eline gecmesi o donemde Trabzon sancakbeyi olan Sehzade Selim i fena kizdirmistir Ardindan Sehzade Selim 1503 ve 1507 8 yillarinda iki defa Erzincan i ele gecirmeye calisarak Safevi topraklarina saldirmistir Sehzade Selim in son saldirisinda Sah Ismail in silahlari ve hazineleri de ele gecirilmistir Bunun uzerine Sah Selim e bir elci gonderir ama Sehzade Selim ele gecirdiklerinin iade edilmesini reddeder Sah Ismail bu sefer II Bayezid e elci gonderir Elcinin baris ve dostluk iceren ifadelerle Selim in dusmanca olan tutumunu sikayet eder ve ele gecirilen silah ve hazinelerin iadesini talep eder Osmanli yonetimi elciye hurmetle davranir ama sikayetini gormezden gelir Sehzade Selim sadece Safevi topraklarina saldirmakla degil Sah Ismail in Anadolu daki muritleriyle olan iliskilerini kisitlamaya calismis ve karsilastigi Safevi Tarikati muritleri Kizilbaslara eziyet edip katletmistir Osmanli Imparatorlugu acisindan savasin sebepleri Sah Ismail in muridi Nur Ali Halife nin isyan ederek sinir boylarini tahrip edip Tokat i yakmasi ve Safevi Devleti nin Diyarbakir beylerbeyi Ustaclu Muhammed Han in Osmanli ya karsi meydan okur bir tavir takinmasi Dogu Anadolu bolgesinde Akkoyunlu Devleti nin yikilmasi uzerine dogan siyasi bosluktan oturu bu bolgede ve Osmanli Imparatorlugu nun sinir boylarinda Safevi Devleti ve takipcileri Kizilbaslar ile Osmanlilar arasinda egemenlik catismalarinin yasanmasi ve buna bagli olarak Osmanli Devleti nin sinir guvenliginin ortadan kalkmasi Sah Ismail Safevi Tarikati nin seyhi oldugundan Anadolu da Kizilbas Turkmenler arasinda buyuk bir murit kitlesine sahip olmasi ve bu kitleyi safina cekmek icin propaganda yurutmesi ve Iran a davet etmesi ve bundan dolayi Osmanli Imparatorlugu nun tedirgin ve rahatsiz olmasi kaynak belirtilmeli Sah Ismail in II Bayezid i tahkir etmesi ve ona Muhammed Seybani Han in basini gondererek dolayli olarak tehdit etmesi Safevi Devleti nin resmi mezhebi olan Siilik in Osmanlilar icin sapiklik ve tehlike olarak gorulmesi Safevi Devleti nin Memlukler Dulkadirogullari ve Osmanli Devleti nin batidaki dusmanlariyla ittifak yapmasi kaynak belirtilmeli Safevi Devleti nin Yavuz a isyan eden Sehzade Korkut ve Sehzade Ahmede destek vermesi kaynak belirtilmeli Safevi Devleti nin Osmanli ulkesinden bilgi sizdirmasi kaynak belirtilmeli Amasya civarinda Safevi Devleti nin kiskirtmalariyla Sahkulu Isyani nin cikmasi kaynak belirtilmeli Yavuz Sultan Selim in doguda kendisine rakip olabilecek bir dusman istememesi Savas oncesiII Bayezid ne kadar bazi onlemler alsa da bu soruna gerekli onemi vermemistir ve sorun giderek buyumustur O donem Trabzon da sancakbeyi olan Sehzade Selim babasinin bu soruna onem vermemesinden dolayi isyan ederek tahti ele gecirmek istemis ama basarisiz olmustur Daha sonra yeniden isyan eden Sehzade Selim yenicerilerin de destegini alarak babasini tahttan indirmis ve padisahligini ilan etmistir I Selim 1512 yilinda tahta gectikten sonra Safevi Devleti ve Kizilbaslar la olan sorunlari kokunden halletmek icin kendini hazirlamistir Ilk once donemin mutfulerine fetva cikartip Kizilbaslar in katledilmesini helal kilmistir Ancak Kizilbas tabiri Osmanli kaynaklarinda Safevi Tarikati muridleri ve Kizilbas askeri Kizilbas tarafi Kizilbas uzerine sefere cikmak gibi tabirler dogrudan Safevi Devleti icin kullanilir Bu donemde halk arasinda Osmanli yonetimine karsi derin bir hosnutsuzlugun yaygin oldugunu gosteren bir belge bulunmaktadir Sikayet biciminde I Selim e verilen bu belgede baskiyla alinan vergilere ve Osmanli yonetimi tarafindan yapilan adaletsizliklere deginilmistir Anadolu da I Selim in kardesleri Saruhan sancakbeyi olan Sehzade Korkut ve Konya Amasya Malatya taraflarinda bulunan Sehzade Ahmet in tahtta gozu vardi ve her ikisi de isyana hazirlaniyordu Ahmed in oglu Alauddin in Bursa yi isgal etmesi uzerine sefere cikan Yavuz Bursa yi geri aldi ve Konya ya yurudu Sehzade Ahmed Konya da cekilerek once Amasya ya oradan da Kahta ya Adiyaman kacti Kahta da 40 000 kisilik bir Kizilbas ordusu da Sehzade Ahmed in kuvvetlerini katildi ve Sehzade Ahmed iyiden iyiye kuvvetlendi Yavuz Ahmed i bir sureligine sindirdikten sonra Saruhan a yurudu Ancak Yavuz un geldigini onceden haber alan Sehzade Korkut ve yardimcisi Piyale Bey Teke ye Antalya kactilar ve buradan bir gemi ile Frenk diyarina Avrupa kacmaya karar verdiler Bir sure bir magarada gizlenen Sehzade Korkut ve Piyale Bey bir cobanin ihbariyla yakalandilar ve idam edildiler Sadrazam Koca Mustafa Pasa buyuk bir ihanetin icindeydi ve surekli Sehzade Ahmed e bilgi sizdiriyordu Koca Mustafa Pasa Sehzade Ahmed in istegiyle ordunun bir kismini terhis etti ve Amasya Valisi Mustafa Pasa ya I Selim in baris amaciyla Amasya yi Sehzade Ahmed e terk ettigini yazan sahte bir mektup gonderdi Daha sonra Sehzade Ahmed hic vakit kaybetmeden Amasya yi ele gecirdi Sadrazamin ihanetinin farkinda olan I Selim Amasya olayinda sonra Koca Mustafa Pasa yi idam ettirdi ve yerine Hersekzade Ahmed Pasa yi sadrazam yapti Sehzade Ahmed Amasya yi ele gecirdi ve ordusunun komutanligina Amasya Valisi Mustafa Pasa yi getirdi Elindeki buyuk kuvvetle Amasya dan hareket eden Sehzade Ahmed batiya dogru ilerlemeye basladi Saruhan yakinlarinda I Selim in ordusuyla karsilasti ve Selim in once kuvvetlerini yendi Zafere cok yakinken geri cekilme emri verdi ve Istanbul a yurudu Amaci baskenti ele gecirip padisahligini ilan etmekti Ancak I Selim sefere cikarken yerine Sehzade Suleyman i ileride Kanuni Sultan Suleyman birakmisti ve yakin zamanda Istanbul dan 10 000 kisilik bir yeniceri takviyesi istemisti Sehzade Ahmed Istanbul a yururken bu yeniceri kuvvetiyle karsilasti ve onden yeniceri kuvvetinin arkadan da I Selim in kumandasindaki esas ordunun saldirilariyla tum askerlerini kaybetti Daha sonra da yakalanan Sehzade Ahmed idam edildi I Selim kardeslerinin isyanini bastirip ic birligi sagladiktan sonra Safeviler in ustune sefer yapmayi amacliyordu Isyanlari bastirdiktan sonra baskente donmeyen I Selim Haziran ayinda Iran a dogru ilerlemeye basladi Sah Ismail Istanbul daki casusluk sebekesi vasitasiyla I Selim in uzerine geldigini ogrendi ve onlemler almaya basladi Ordu yi Humayun un Osmanli Ordusu karsisina cikmadan cekilmeye ve gectigi yerleri yakip yikmaya basladi Boylece Ordu yi Humayun de iase sikintisi bas gosterecek ve harap yerlerde ilerlemekten bikan askerler Istanbul a donmek isteyecekti Aksi takdirde de buyuk bir isyan cikabilirdi I Selim 100 000 kisilik bir orduyla Istanbul dan hareket etmisti Anadolu da 40 000 kisilik bir kuvvetle Ordu yi Humayun e katilmisti I Selim 40 000 kisilik bu kuvveti ordunun iase ihtiyacini karsilamasi ve gerekirse ihtiyat kuvveti olarak savasa sokmak icin icin Kayseri ile Malatya arasina yerlestirdi Safevi hududunu gecen Osmanli ordusu surekli harap yerlerden geciyor ve iase sikintisi cekiyordu Bu yuzden bazi hosnutsuzluklar olusmayi baslamisti Hatta bir gun yeniceriler isyan ettiler ve I Selim in cadirinin Otag i Humayun etrafina sardilar Birkac ok da cadira saplandi Bunun uzerine askerlerin icine dalan I Selim meshur bir nutuk cekti Bu nutukta isteyenlerin Istanbul a donebilecegini isteyenlerinde kendisiyle gelip Sah Ismail le savasabilecegini soyledi Gerekirse tek basina gidecegini de ekledi Bu nutukla askerlerin kaninda buyuk bir galeyan meydana geldi ve ordu hizla ilerlemeye basladi Nihayat Sah Ismail in Caldiran Ovasi na ordugah kurdugu haberi geldi ve Ordu yi Humayun de Caldiran Ovasi nda bir ordugah kurdu SavasIran Maku Caldiran Ovasi ndaki anit Ilk basta I Selim ovanin guneybatisindaki tepelerin ele gecirilmesini ve boylece ordunun sirtini rahatca daga verebilmesini emretti Bunun uzerine Orhan Bey in komutasindaki carhacilar cok gecmeden bu tepeleri ele gecirdiler I Selim merkezi kumanda edecekti ve yaninda Kazasker Sadrazam Hersekzade Ahmed Pasa vuzeradan Dukaginoglu Ahmed Pasa ve Mustafa Pasa olacakti Anadolu askerlerinden olusan sag cenaha Anadolu Beylerbeyi Hadim Sinan Pasa ve Karaman Beylerbeyi Zeynel Pasa kumanda edecekti Rumeli askerlerinden olusan sol cenaha ise Rumeli Beylerbeyi Hasan Pasa kumanda edecekti Anadolu ve Rumeli azep askerleriyse ordunun en tehlikeli yerinde toplarin onunde olacakti Bu toplarin sayisi 500 kadardi ve en hakim tepelere yerlestirilmislerdi Sah Ismail in ordusu ilk bakista gizlenmis olan toplari fark edemeyecek toplarin onunde bulunan azeplere yuklenecekti O sirada azepler usta bir manevra ile toplarin onunu acacaklar ve Safevi ordusunu ates cemberine alacaklardi Sah Ismail ise ordusunun sag cenahina kendi sol cenahina Diyarbakir valisi Ustacluoglu Mehmet Han ve merkeze basveziri Mir Abdulbaki kumanda ediyordu Sah Ismail zirhli suvarilerinin ustun gelmesi sonucu muhtesem bir zafer kazanmayi hesapliyordu Savas baslayinca Osmanli askerleri Fitilli muske ya da Gurleyen Demirler dedikleri cok agir tufekleri ilk kez bu savasta kullandilar Tufeklerin ateslenmesiyle Safevi ordusunda gedikler acilmaya basladi Ordusunun bocaladigini goren Sah Ismail kendi kumandasindaki sag cenahla Osmanli sol cenahina hucum etti Azepler Yavuz un planini uygulamaya firsat bulamadilar Vaktiyle kenara acilamadilar ve toplar ateslenemedi Yorgun ve bitap Rumeli askerleri Sah Ismail in zinde kuvvetleri karsisinda yetersiz kaldi Sah Ismail o hiz icinde Rumeli Beylerbeyi Hasan Pasa yi oldurdu Yavuz Sultan Selim durumu fark etmekte gecikmedi Bir yandan topcularini harekete gecirirken ote yandan etrafindaki secme yenicerilerle Sah Ismail in donus yolunu kesti Osmanli Ordusu nun sol cenahi yok edilse de merkezi kumanda eden Yavuz ve sag cenahi kumanda Hadim Sinan Pasa ustaca manevralarla Safevi ordusunu zor durumda birakiyorlardi Azepler toplarin gerisine cekilmisler ve top atisi baslamisti Safevi ordusunun sol cenah kumandani Ustacluoglu Mehmet Han askerlerini top atesinin kucagina itti Vurun ha narasiyla kendisi de ortaya firladi Ancak bir Osmanli suvarisinin kargi darbesiyle atindan devrildi ve oldu Malkocoglu Ali Bey ve Malkocoglu Tur Ali Bey Yavuz dan aldiklari emirle yanlarindaki askerlerle beraber Sah Ismail in ustune yuruduler Ancak ikisi de hayatini kaybetti Yalniz Malkocoglu Ali Bey Yavuz un kendine hediye ettigi cift namlulu pistovuyla Sah Ismail e ates ederek onu kolundan ve baldirindan yaraladi Bunun uzerine Sah Ismail in seyisi Atceken Hizir Malkocoglu nun arkasina gecerek onu oldurdu Savas bir gun surdu ve yenilecegini anlayan Sah Ismail elinde kalan son kuvvetleri de Osmanli ordusunun ustune gonderdi Daha sonra seyisi Atceken Hizir la kiyafetlerini ve atini degistirerek firar etti Atceken Hizir Sah Ismail in kiyafetleri ve atiyla savas meydanina gelerek Sah benim diyerek bagirmaya basladi Osmanlilar tarafindan esir alinan Hizir firar etti Sah Ismail savasin sonunda Safevi ordusu dagilmaya baslayinca savas alanini terk ederek e cekildi Savasta Ustaclu Muhammed Han Pir Omer Bey Sireci Kose Hamza Lala Huseyin Bey gibi meshur Kizilbas reislerinin pek cogu oldu Yavuz Sultan Selim ilk Safevi ordusunun geri cekilmesini hile zannetti ancak savasin kazanildigi anlasilinca ordusuna yagma izni verdi ve ele gecirilen cogu esir katledildi Osmanli Ordusu bu savasta son teknolojiyi kullanmistir ve buyuk bir zafer elde etmistir Savasi kazanan I Selim Osmanli Ordusu nun basinda 6 Eylul 1514 te Safevi Devleti nin baskenti olan Tebriz e girdi I Selim kisi burada gecirmek istiyordu ama yorgunluktan dolayi Osmanli askerleri arasinda huzursuzluk artinca I Selim Istanbul a geri donerek ele gecirilen yerlerin bir bolumunu geri birakmak zorunda kaldi Safeviler Dogu Anadolu haric yitirdikleri topraklari savassiz geri aldilar Zaten bu savasin amaci toprak almak degil Safeviler ile Osmanlilar arasindaki guc mucadelesinin bir sonuca vardirilmasiydi Savasin sonunda Dogu Anadolu daki asiret ve beylikler Osmanli ya baglandiklarini bildirdi Gene bu savasla beraber Safeviler in Misir daki muttefikleri olan Memlukler ile baglantisi kesildi Bu da I Selim in Misir seferini kolaylastirdi Ayrica Osmanli Devleti Ipek Yolu nun Van Tebriz hattinin denetimini ele gecirdi Savasin sonuclariAnadolu da Alevi Sunni catismasi basladi Anadolu uzerindeki Sii sorunu gecici olarak cozuldu Gunumuzdeki Kars ve Van haric Dogu Anadolu nin tamamina yakini Osmanli denetimine girdi Safeviler in Misir daki muttefikleri olan Memlukler ile baglantisi kesildi Dogu Anadolu daki asiret ve beylikler Osmanli ya bagliliklarini bildirdiler Bu savasla beraber icine kapanik birine donusen Sah Ismail tek hezimeti olan bu buyuk yenilgiden sonra 1524 yilinda olene dek baska bir savas yapmadi Osmanli toprak butunlugu korundu Ipek Yolu nun Van Tebriz hattinin denetimi Osmanlilar in eline gecti Tebriz gibi sehirlerde bulunan unlu ilim insanlari ve sanatcilar Istanbul a getirildi I Selim sefere cikarken Dulkadirogullari Beyi Alauddevle ye Osmanli ordusuna katilmasi icin cagri yapmisti Ama Safeviler ve Memlukler ile ittifak yapan Alauddevle bunu reddetmisti Bu yuzden I Selim sefer donusunde Dulkadirogullari uzerine sefer yapti ve Turnadag Savasi ile bu beylige son verdi Boylece Anadolu da siyasi birlik tam olarak saglanmis oldu Caldiran Zaferi nden sonra Erzincan ve Bayburt kesin olarak Osmanli egemenligine gecti Kemah Kalesi alindi 12 Haziran 1515 te kazanilan Turnadag zaferiyle Dulkadiroglu Beyligi ne son verildi Diyarbakir Mardin ve Bitlis Osmanli egemenligine girdi Boylece Anadolu da Turk birligi saglanmis oldu Kaynakca Keegan amp Wheatcroft Who s Who in Military History Routledge 1996 p 268 In 1515 Selim marched east with some 60 000 men a proportion of these were skilled Janissaries certainly the best infantry in Asia and the sipahis equally well trained and disciplined cavalry The Persian army under Shah Ismail was almost entirely composed of Turcoman tribal levies a courageous but ill disciplined cavalry army Slightly inferior in numbers to the Turks their charges broke against the Janissaries who had taken up fixed positions behind rudimentary field works a b c Tufan Gunduz Son Kizilbas Roger M Savory Iran under the Safavids Cambridge 1980 p 41 Keegan amp Wheatcroft Who s Who in Military History Routledge 1996 p 268 Encyclopedia of the Ottoman Empire ed Gabor Agoston Bruce Alan Masters page 286 2009 Josafa Barbaro Travels to Tana and Persia 2008 s viii 6 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Mayis 2010 Rami Yelda A Persian Odyssey Iran Revisited 2005 s 142 M R Jafar Under underdevelopment a regional case study of the Kurdish area in Turkey 1976 s 136 Hairenik Association The Armenian review Cilt 39 1986 s 4 Steven R Ward Immortal a military history of Iran and its armed forces 2009 s 44 Chambers s encyclopaedia Cilt 10 1950 s 585 Bulletin of the School of Oriental Studies University of London Cilt 9 1939 s 637 Great Britain Naval Intelligence Division Persia 1945 s 264 Percy Molesworth Sykes A History of Persia 2008 s 245 6 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Mayis 2010 Harper amp Brothers Don Juan of Persia A Shi Ah Catholic 1560 1604 2007 s 321 6 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Mayis 2010 Roger Savory Studies on the history of Ṣafawid Iran 1987 s 41 Adel Allouche Osmanli Safevi Iliskileri Kokenleri ve Gelisimi Anka Yayinlari 2001 s 63 Adel Allouche Osmanli Safevi Iliskileri Kokenleri ve Gelisimi Anka Yayinlari 2001 s 64 Riza Yildirim Turkomans between two empires the origins of the Qizilbash identity in Anatolia 1447 1514 Bilkent University 2008 s 306 a b c Tufan Gunduz Son Kizilbas Sah Ismail 5 baski sayfa 117 Arsivlenmis kopya 25 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Aralik 2017 Bernard Lewis Ortadogu 1995 16 baski sayfa 145 Riza Yildirim Turkomans between two empires the origins of the Qizilbash identity in Anatolia 1447 1514 Bilkent University 2008 s 422 426 Riza Yildirim Turkomans between two empires the origins of the Qizilbash identity in Anatolia 1447 1514 Bilkent University 2008 s 424 425 Riza Yildirim Turkomans between two empires the origins of the Qizilbash identity in Anatolia 1447 1514 Bilkent University 2008 s 426 a b Tufan Gunduz Son Kizilbas Sah Ismail 5 baski sayfa 116 Haberturk Haberturk 15 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 3 Subat 2024 s Muftu El Hamza nin Kizilbaslarla ilgili fetvasi Tufan GUNDUZ Kizilbaslar Osmanlilar Safeviler 2 baski sayfa 110 112 Adel Allouche Osmanli Safevi Iliskileri Kokenleri ve Gelisimi Anka Yayinlari 2001 s 116 Ahsenu t Tevarih s 195 Cevahiru l Ahbar s 135 Tekmiletu l Ahbar s 55 Hulasatu t Tevarih c I 131 Selimsahname s 188 189 25 Mart 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 16 Ocak 2016