Zihin felsefesinde, işlemsel zihin teorisi (İZT), işlemselcilik (computationalism) olarak da bilinir, insan zihninin bir bilgi işleme sistemi (information processing system) olduğunu ve biliş ile bilincin bir tür işlemleme (computation) olduğunu belirten fikirler kümesidir. ve (1943) nöral faaliyetlerin işlemsel olduğunu ilk dile getirenlerdir. Nöral işlemlemenin bilişi açıkladığını iddia etmişlerdir. Teori modern biçimine ise Hilary Putnam tarafından 1967 yılında getirilmiş ve onun PhD öğrencisi filozof ve bilişsel bilimci Jerry Fodor tarafından 60’lı, 70’li ve 80’li yıllar boyunca geliştirilmiştir. 1990’larda Putnam, John Searle ve diğer bazı kimselerin çalışmaları dolayısıyla analitik felsefe alanında sert bir şekilde eleştirilmeye başlansa da, modern bilişsel psikoloji ve evrimsel psikoloji alanlarında oldukça popülerdir. 2000’ler ve 2010’larda ise İZT analitik felsefe alanında tekrar önem kazanmaya başlamıştır (Scheutz 2003, Edelman 2008).
İşlemsel zihin teorisi, zihnin beyindeki nöral aktivite ile gerçekleştirilen (yani fiziksel olarak implemente edilen) işlemsel bir sistem olduğunu iddia eder. Teori işlemleme (computation) kelimesinin nasıl anlaşıldığına bağlı olmak üzere pek çok açıdan detaylandırılabilir. İşlemleme, genellikle bir kurala ve makinenin içsel durumuna (state) göre sembol manipüle eden Turing makineleri açısından anlaşılır. Böyle bir işlemsel modelin en önemli yanı, işlemlemeyi emplemente eden fiziksel detaylardan makineyi soyutlayabilir olmamızdır. Bu, bir dizi kurala göre, girdilerin ve içsel durumların manipülasyonuna göre verilen bir dizi çıktı olduğu takdirde, işlemlemenin silikon çipler veya nöral ağlar vasıtasıyla da gerçekleştirilebileceği anlamına geliyor. Dolayısıyla İZT, zihnin yalnızca bir bilgisayar programına benzediğini iddia etmekle kalmayıp, doğrudan zihnin bir işlemsel sistem olduğunu iddia ediyor.
İşlemsel zihin teorilerinin genellikle zihinsel temsiller (mental representation) gerektirdiği söylenir çünkü bir işlemleme için “girdi” diğer nesnelerin temsili (representation) ya da sembolü biçiminde gelir. Bir bilgisayar gerçek bir nesneyi işlemleyemez, nesneyi yorumlayabilmeli ve bir şekilde onu temsil etmelidir ki ardından o temsili işlemleyebilsin. Dolayısıyla ikisi de temsili zihinsel durumlar gerektirdiklerinden işlemsel zihin teorisi, ile ilişkilidir. Fakat temsili zihin teorisi odağı manipüle edilen sembollere kaydırır. Bu yaklaşım sistematiklik (systemacity) ve üretkenliği (productivity) daha iyi açıklamaktadır. Fodor’un orijinal fikirlerine göre işlemsel zihin teorisi ile de ilişkilidir. Düşünce dili teorisi zihnin semantiğin yardımıyla daha karmaşık temsilleri işleyebilmesine (process) yol açar. (Aşağıda mental durumların semantiği başlığına bakınız.)
Güncel çalışmalar gösteriyor ki biz, biliş ve zihin arasında bir ayrım yapmaktayız. McCulloch ve Pitts geleneğine uygun olarak, işlemsel biliş teorisi (İBT) nöral işlemlemelerin bilişi açıkladığını öne sürer. İşlemsel zihin teorisi ise yalnızca bilişin değil, aynı zamanda fenomenal bilincin ya da qualia’nın da işlemsel olduğunu iddia eder. Yani, İZT, İBT’yi de içerir (entail). Fenomenal bilinç kimi diğer işlevleri yerine getiriyor olabilse de, işlemsel biliş teorisi zihnin kimi yanlarının işlemsel olmayabileceği ihtimalini açık bırakır. İBT, fenomenal bilinçle alakalı olabilecek karşıt argümanlardan sıyrılırken, nöral ağları anlamak için açıklayıcı bir çerçeve sağlar.
"Bilgisayar Metaforu"
İşlemsel zihin teorisi, zihni günümüz bilgisayarları ile kıyaslayıp benzeştiren bilgisayar metaforu ile aynı şey değildir. İşlemsel teori dijital işlemlemenin de kullandığı bazı temel ilkeleri kullanır. Bilgisayar metaforu zihnin bir yazılım, beyninse bir donanım olduğu benzetmesi iken, İZT zihnin işlemsel bir sistem olduğu iddiasıdır. Daha spesifik olarak, zihnin işlemsel bir simülasyonunun, zihnin kendisinin var olması için yeterli bir koşul olduğunu ve zihnin gerçekten de işlemsel olarak simüle edilebileceğini iddia eder.
“İşlemsel sistem” günümüz elektronik bilgisayarı manasına gelmek durumunda değildir. Daha ziyadegirdi işlemleyerek çıktı sağlayan ve bunu bazı fonksiyonları adım adım takip ederek yapan bir sembol manipülatörüdür. Alan Turing, Turing makinesi konseptinde bu tür bilgisayarları betimlemektedir.
İlk Savunucuları
İşlemsel zihin teorisinin ilk savunucularından biri Thomas Hobbes’tur. Kendisi “Aklederek, işlemlemeyi anlarım. İşlemleme aynı anda bir araya eklenmiş birçok şeyin toplamını elde etmektir ya da bir şey başka bir şeyden çıkarıldığında geri kalanın ne olduğunu bilmektir. Dolayısıyla akletmek toplama ya da çıkarmakla aynı şeydir.” Hobbes işlemlemenin çeşitli efektif prosedürlerle özdeş hale geldiği çağımızdan çok önce yaşadığı için, kendisinin, günümüzdeki manasıyla, işlemsel zihin teorisini açıkça savunduğunu söyleyemeyiz.
Düşüncelerin Nedensel Tablosu
İşlemsel zihin teorisinin kalbinde düşüncelerin bir tür işlemleme olduğu ve bir işlemlemenin tanımı gereği temsiller arasındaki ilişkilere dair sistematik bir yasalar kümesi olduğu fikri yatar. Bu, zihinsel bir durumun (a mental state) ancak ve ancak (if and only if) temsil ettiği o spesifik şey ve söz konusu zihinsel durum arasında bir nedensellik ilişkisi varsa, o şeyi temsil edebileceği anlamına gelir. Kara bulutlar görüp “bulutlar yağmur demektir” şeklinde düşünmek, buna bir örnek olabilir. Çünkü bulutların ve yağmurun düşünceleri arasında bir korelasyon vardır. Bu kimi zaman doğal anlam olarak da adlandırılır. Tam tersi de geçerlidir, yani düşüncelerin nedenselliğinin farklı bir türü daha vardır ve bu da düşüncelerin doğal-dışı temsil edilmeleridir. Kırmızı bir trafik ışığı görüp de, kırmızı renginin “dur” demek olduğuna dair doğal hiçbir sebep yokken, “kırmızı dur demektir” şeklinde düşünmek bu duruma bir örnektir. . Bu durum doğal dillere ve onların temsil kabiliyetine benzer olarak icat edilmiş bir adettir.
Zihinsel Durumların Semantiği
İşlemsel zihin teorisi, zihnin sembolik bir operatör şeklinde çalıştığını ve zihinsel temsillerin sembolik temsiller olduklarını öne sürer. Dildeki anlamın, kelimelerin ve cümlelerin onları anlamla ilişkilendiren özellikleri olması gibi, zihinsel durumların semantiği de bu temsillerin anlamlarından müteşekkildir, yani kelimelerinin tanımlarıdır. Bu temel zihinsel durumlar tıpkı dildeki kelimelerin spesifik anlamlarının olması gibi (spesifik anlamlara sahip olabiliyorlarsa) daha karmaşık, daha önce hiç karşılaşılmadık, yeni zihinsel durumların (yani düşüncelerin), yaratılabileceği anlamına gelir. Tıpkı daha önce hiç karşılaşılmamış yeni cümlelerin, eğer ki cümleleri oluşturan temel yapıların anlamları biliniyorsa ve sentaktik olarak doğru şekilde kurulmuşlarsa, okunduklarında anlaşılabilmeleri gibi. Örneğin “Geçtiğimiz iki hafta boyunca her gün erik pudingi yedim.” cümlesinin bu halini çoğumuzun daha önce gördüğü şaibeli olsa da cümle sentaktik olarak doğru olduğundan ve parçalarının anlamları zaten bilindiğinden dolayı bu spesifik konfigürasyon rahatlıkla anlaşılabilir.
Eleştiri
İşlemsel zihin teorilerinde kullanılan fizikalist varsayımlara karşıt olarak bir dizi argüman öne sürülmüştür.
Dolaylı bir yoldan da olsa, işlemsel zihin teorisinin ilk eleştirilerinden bir tanesi filozof John Searle’den gelir. olarak bilinen düşünce deneyinde, Searle yapay zeka sistemlerinin yönelimsellik (intentionality) ve anlama (understanding) sahibi olduklarını ve bu sistemlerin insan zihnini incelemek için yeterli olduğu iddiasını çürütmeye çalışır. Searle, odanın birinde, kapıdan iletilen ve üzerinde semboller bulunan bir parça kağıt haricinde dışarıdan herhangi biriyle herhangi bir şekilde iletişim kurma imkanı olmayan birini düşünmemizi ister . Kağıtla beraber odadaki kural kitapları tarafından ona sağlanan yönergeleri de kullanarak adamın ne olduklarını bilmediği bu sembollere yanıtlar vermesi gerekmektedir. Adam her ne kadar kural kitaplarını kullanarak gerekli sembollere gerekli karşılıkları yönergeler aracılığı ile bulsa da ne olduklarını bilmediği bu semboller aslında Çince ideogramlarıdır. Dolayısıyla tüm bu süreç, içerideki kişinin kural kitaplarndaki yönergeler sayesinde dışarıdaki birisiyle Çince bir diyalog gerçekleştirilmesini mümkün kılar. . Searle içerideki bu kişinin Çince anlamış sayılamayacağını, işlemsel zihin teorisinin de tıpkı bu durumda olduğu gibi sembolleri dekode edip çıktılar sağlayan bir zihin sunduğunu iddia eder.
Searle, işlemlemenin tam olarak ne olduğuna dair daha farklı sorgulamalarda da bulunmuştur:
Arka tarafımdaki bu duvar WordStar programını barındırıyor, çünkü ’ın formel yapısına izomorfik olan moleküler bir hareket örüntüsüne sahip. Fakat eğer duvar WordStar’ı barındırabiliyorsa ve yeterince büyük bir duvarsa, o halde beyin tarafından barındırılan o program neyse onu dahi barındırabilecek demektir.
Searle’ünki gibi itirazlar yetersizlik itirazı (insufficiency objections) olarak adlandırılabilir. Yetersizlik itirazları, i işlemlemenin zihnin çeşitli kapasitelerini karşılamak için yetersiz olduğunu iddia eder . Frank Jackson’ın bilgi argümanı gibi qualiadan yola çıkılan argümanlar, her ne kadar fizikalizmi ve spesifik olarak da tüm işlemsel teorileri hedef alsalar da işlemsel zihin teorisine itirazlar olarak ele alınabilir.
Doğrudan doğruya işlemsel zihin teorisine yöneltilen itirazlar da vardır.
Başta Putnam’ın kendisi, (özellikle bkz. Representation and Reality ve Renewing Philosophy’nin ilk kısmı) Searle’ün Çince odası argümanıyla ilgili olarak, dünya-kelime (world-word) referans ilişkisi, zihin-beden ilişkisine dair düşünceler de dahil olmak üzere bazı farklı sebeplerle işlemselciliğin önde giden karşıtlarından biri oldu. Searle’ün argümanının benzer olarak, fakat onunkinden daha genel bir şekilde, “insan zihninin işlemsel durumları (states) barındırıp barındıramayacağı, zihnin doğasına dair bir incelemeden tamamen bağımsızdır” iddiasını öne sürdü. Çünkü “her olağan açık sistem, her soyut sonlu otomatonu (finite automaton) barındırabilir”. İşlemselciler, tam olarak neyin “barındırma” sayılabileceği hakkında çeşitli kriterler geliştirerek bu itirazlara yanıt verdiler.
Roger Penrose ise insan zihninin, matematiksel detaylar açısından bilinebilir hesaplamalar (calculations) gerçekleştirmediğini iddia etmiştir. Bu, normal bir Turing-tam’ın (Turing complete) insan zihninin erişebildiği çeşitli matematiksel “doğrulara” erişemeyeceği anlamına geliyor.
Öne Çıkan Araştırmacılar
- Daniel Dennett öne sürmüştür. Bu modelde bilinç lineer görünse de aslında beyindeki uzam ve zamana dağılmış halde, bulanık ve belirsizdir. Bilinç işlemlemedir ve bunun üzerinde ekstra bir adım veya süregiden işlemlemenin bilincine eriştiğin “” yoktur.
- Jerry Fodor inanç ve arzu gibi zihinsel durumların bireyler ve mental temsiller arasındaki ilişkiler olduğunu iddia etmiştir. Ona göre bu temsiller ancak zihindeki düşünce dili (Language of Thought) aracılığı ile açıklanabilir. Fodor bir tür işlevselciliğe (functionalism) başvurarak, düşüncenin ve diğer zihinsel süreçlerin başlıca olarak düşünce dilini oluşturan mental temsiller üzerinde gerçekleşen işlemlemelerden müteşekkil olduğunu iddia etmiştir. Geç dönem çalışmaların (Concepts ve The Elm ve the Expert), Fodor önceki işlemselci fikirlerini sorgulamış ve çeşitli açılardan değiştirerek oldukça farklı bir düşünce dili versiyonu geliştirmiştir (bkz LOT2).
- bilişsel süreçlerin üç farklı betimleme seviyesine sahip olduğunu öne sürmüştür: İşlemsel seviye (bilişsel süreç tarafından işlemlenen, işlemsel problemi tanımlayan seviye); algoritmik seviye (işlemsel seviyede ortaya konan problemi işlemlemek için kullanılan algoritmanın bulunduğu seviye); implementasyonel seviye (algoritmik seviyedeki algoritmanın fiziksel olarak implemente edildiği seviye, biyolojik ya da elektronik olabilir) (Marr 1981).
- 1967 yılında yayınlanan kitabında (Cognitive Psychology) “bilişsel psikoloji” terimini ortaya atmış kişidir ve bu kitabında Neisser insanları dinamik bilgi-işleme sistemleri olarak ele alır. Ona göre mental operasyonlar işlemsel bir perspektiften açıklanabilir.
- Steven Pinker evrilmiş, insanda doğuştan itibaren bulunan bir “dil içgüdüsü”nden bahsetmiştir.
- Hilary Putnam bilinci betimlemek için işlevselciliği öne sürmüştür. Buna göre, işlemlemenin beyinde mi, bilgisayarda mı gerçekleştiğinden bağımsız olarak, bilinçle eş olan şey işlemlemedir.
- , Maryland Üniversitesi’nde bir profesör, Jerry Fodor’un temsili zihin teorisi üzerine kurarak, kendi işlemsel / temsili zihin teorisini ortaya atmıştır.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ a b Piccinini, Gualtiero; Bahar, Sonya (2013). "Neural Computation and the Computational Theory of Cognition". Cognitive Science (İngilizce). 37 (3): 453-488. doi:10.1111/cogs.12012. ISSN 1551-6709.
- ^ Putnam, Hilary, 1961. "Brains and Behavior", Block (1983) içinde yeniden basıldı, ayrıca bu konuda Putnam'ın diğer makaleleri için bkz. Putnam, Mathematics, Matter and Method (1979).
- ^ a b c d . plato.stanford.edu. 2 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Eylül 2020.
- ^ a b Steven Pinker. Boş Sayfa. Alfa Yayınları. 18 Eylül 2020 tarihinde kaynağından .
- ^ Hobbes, Thomas "De Corpore"
- ^ Searle, John R. (Eylül 1980). "Minds, brains, and programs". Behavioral and Brain Sciences (İngilizce). 3 (3): 417-424. doi:10.1017/S0140525X00005756. ISSN 1469-1825. 20 Ekim 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Eylül 2020.
- ^ Searle, J.R. (1992), The Rediscovery of the Mind
- ^ Jackson, Frank (1 Nisan 1982). "Epiphenomenal Qualia". The Philosophical Quarterly (İngilizce). 32 (127): 127-136. doi:10.2307/2960077. ISSN 0031-8094. 13 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Eylül 2020.
- ^ Putnam, H. (1988), Representation and Reality
- ^ Chalmers, David J. (1 Eylül 1996). "Does a rock implement every finite-state automaton?". Synthese (İngilizce). 108 (3): 309-333. doi:10.1007/BF00413692. ISSN 1573-0964.
- ^ Edelman, Shimon (1 Eylül 2008). "On the nature of minds, or: truth and consequences". Journal of Experimental & Theoretical Artificial Intelligence. 20 (3): 181-196. doi:10.1080/09528130802319086. ISSN 0952-813X.
- ^ Blackmon, James (1 Şubat 2013). "Searle's Wall". Erkenntnis (İngilizce). 78 (1): 109-117. doi:10.1007/s10670-012-9405-4. ISSN 1572-8420.
- ^ Roger Penrose, "Mathematical Intelligence," içinde Jean Khalfa, editor, What is Intelligence?, bölüm 5, syf 107-136. Cambridge University Press, Cambridge, United Kingdom, 1994
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Zihin felsefesinde islemsel zihin teorisi IZT islemselcilik computationalism olarak da bilinir insan zihninin bir bilgi isleme sistemi information processing system oldugunu ve bilis ile bilincin bir tur islemleme computation oldugunu belirten fikirler kumesidir ve 1943 noral faaliyetlerin islemsel oldugunu ilk dile getirenlerdir Noral islemlemenin bilisi acikladigini iddia etmislerdir Teori modern bicimine ise Hilary Putnam tarafindan 1967 yilinda getirilmis ve onun PhD ogrencisi filozof ve bilissel bilimci Jerry Fodor tarafindan 60 li 70 li ve 80 li yillar boyunca gelistirilmistir 1990 larda Putnam John Searle ve diger bazi kimselerin calismalari dolayisiyla analitik felsefe alaninda sert bir sekilde elestirilmeye baslansa da modern bilissel psikoloji ve evrimsel psikoloji alanlarinda oldukca populerdir 2000 ler ve 2010 larda ise IZT analitik felsefe alaninda tekrar onem kazanmaya baslamistir Scheutz 2003 Edelman 2008 Islemsel zihin teorisi zihnin beyindeki noral aktivite ile gerceklestirilen yani fiziksel olarak implemente edilen islemsel bir sistem oldugunu iddia eder Teori islemleme computation kelimesinin nasil anlasildigina bagli olmak uzere pek cok acidan detaylandirilabilir Islemleme genellikle bir kurala ve makinenin icsel durumuna state gore sembol manipule eden Turing makineleri acisindan anlasilir Boyle bir islemsel modelin en onemli yani islemlemeyi emplemente eden fiziksel detaylardan makineyi soyutlayabilir olmamizdir Bu bir dizi kurala gore girdilerin ve icsel durumlarin manipulasyonuna gore verilen bir dizi cikti oldugu takdirde islemlemenin silikon cipler veya noral aglar vasitasiyla da gerceklestirilebilecegi anlamina geliyor Dolayisiyla IZT zihnin yalnizca bir bilgisayar programina benzedigini iddia etmekle kalmayip dogrudan zihnin bir islemsel sistem oldugunu iddia ediyor Islemsel zihin teorilerinin genellikle zihinsel temsiller mental representation gerektirdigi soylenir cunku bir islemleme icin girdi diger nesnelerin temsili representation ya da sembolu biciminde gelir Bir bilgisayar gercek bir nesneyi islemleyemez nesneyi yorumlayabilmeli ve bir sekilde onu temsil etmelidir ki ardindan o temsili islemleyebilsin Dolayisiyla ikisi de temsili zihinsel durumlar gerektirdiklerinden islemsel zihin teorisi ile iliskilidir Fakat temsili zihin teorisi odagi manipule edilen sembollere kaydirir Bu yaklasim sistematiklik systemacity ve uretkenligi productivity daha iyi aciklamaktadir Fodor un orijinal fikirlerine gore islemsel zihin teorisi ile de iliskilidir Dusunce dili teorisi zihnin semantigin yardimiyla daha karmasik temsilleri isleyebilmesine process yol acar Asagida mental durumlarin semantigi basligina bakiniz Guncel calismalar gosteriyor ki biz bilis ve zihin arasinda bir ayrim yapmaktayiz McCulloch ve Pitts gelenegine uygun olarak islemsel bilis teorisi IBT noral islemlemelerin bilisi acikladigini one surer Islemsel zihin teorisi ise yalnizca bilisin degil ayni zamanda fenomenal bilincin ya da qualia nin da islemsel oldugunu iddia eder Yani IZT IBT yi de icerir entail Fenomenal bilinc kimi diger islevleri yerine getiriyor olabilse de islemsel bilis teorisi zihnin kimi yanlarinin islemsel olmayabilecegi ihtimalini acik birakir IBT fenomenal bilincle alakali olabilecek karsit argumanlardan siyrilirken noral aglari anlamak icin aciklayici bir cerceve saglar Bilgisayar Metaforu Islemsel zihin teorisi zihni gunumuz bilgisayarlari ile kiyaslayip benzestiren bilgisayar metaforu ile ayni sey degildir Islemsel teori dijital islemlemenin de kullandigi bazi temel ilkeleri kullanir Bilgisayar metaforu zihnin bir yazilim beyninse bir donanim oldugu benzetmesi iken IZT zihnin islemsel bir sistem oldugu iddiasidir Daha spesifik olarak zihnin islemsel bir simulasyonunun zihnin kendisinin var olmasi icin yeterli bir kosul oldugunu ve zihnin gercekten de islemsel olarak simule edilebilecegini iddia eder Islemsel sistem gunumuz elektronik bilgisayari manasina gelmek durumunda degildir Daha ziyadegirdi islemleyerek cikti saglayan ve bunu bazi fonksiyonlari adim adim takip ederek yapan bir sembol manipulatorudur Alan Turing Turing makinesi konseptinde bu tur bilgisayarlari betimlemektedir Ilk SavunuculariIslemsel zihin teorisinin ilk savunucularindan biri Thomas Hobbes tur Kendisi Aklederek islemlemeyi anlarim Islemleme ayni anda bir araya eklenmis bircok seyin toplamini elde etmektir ya da bir sey baska bir seyden cikarildiginda geri kalanin ne oldugunu bilmektir Dolayisiyla akletmek toplama ya da cikarmakla ayni seydir Hobbes islemlemenin cesitli efektif prosedurlerle ozdes hale geldigi cagimizdan cok once yasadigi icin kendisinin gunumuzdeki manasiyla islemsel zihin teorisini acikca savundugunu soyleyemeyiz Dusuncelerin Nedensel TablosuIslemsel zihin teorisinin kalbinde dusuncelerin bir tur islemleme oldugu ve bir islemlemenin tanimi geregi temsiller arasindaki iliskilere dair sistematik bir yasalar kumesi oldugu fikri yatar Bu zihinsel bir durumun a mental state ancak ve ancak if and only if temsil ettigi o spesifik sey ve soz konusu zihinsel durum arasinda bir nedensellik iliskisi varsa o seyi temsil edebilecegi anlamina gelir Kara bulutlar gorup bulutlar yagmur demektir seklinde dusunmek buna bir ornek olabilir Cunku bulutlarin ve yagmurun dusunceleri arasinda bir korelasyon vardir Bu kimi zaman dogal anlam olarak da adlandirilir Tam tersi de gecerlidir yani dusuncelerin nedenselliginin farkli bir turu daha vardir ve bu da dusuncelerin dogal disi temsil edilmeleridir Kirmizi bir trafik isigi gorup de kirmizi renginin dur demek olduguna dair dogal hicbir sebep yokken kirmizi dur demektir seklinde dusunmek bu duruma bir ornektir Bu durum dogal dillere ve onlarin temsil kabiliyetine benzer olarak icat edilmis bir adettir Zihinsel Durumlarin SemantigiIslemsel zihin teorisi zihnin sembolik bir operator seklinde calistigini ve zihinsel temsillerin sembolik temsiller olduklarini one surer Dildeki anlamin kelimelerin ve cumlelerin onlari anlamla iliskilendiren ozellikleri olmasi gibi zihinsel durumlarin semantigi de bu temsillerin anlamlarindan mutesekkildir yani kelimelerinin tanimlaridir Bu temel zihinsel durumlar tipki dildeki kelimelerin spesifik anlamlarinin olmasi gibi spesifik anlamlara sahip olabiliyorlarsa daha karmasik daha once hic karsilasilmadik yeni zihinsel durumlarin yani dusuncelerin yaratilabilecegi anlamina gelir Tipki daha once hic karsilasilmamis yeni cumlelerin eger ki cumleleri olusturan temel yapilarin anlamlari biliniyorsa ve sentaktik olarak dogru sekilde kurulmuslarsa okunduklarinda anlasilabilmeleri gibi Ornegin Gectigimiz iki hafta boyunca her gun erik pudingi yedim cumlesinin bu halini cogumuzun daha once gordugu saibeli olsa da cumle sentaktik olarak dogru oldugundan ve parcalarinin anlamlari zaten bilindiginden dolayi bu spesifik konfigurasyon rahatlikla anlasilabilir ElestiriIslemsel zihin teorilerinde kullanilan fizikalist varsayimlara karsit olarak bir dizi arguman one surulmustur Dolayli bir yoldan da olsa islemsel zihin teorisinin ilk elestirilerinden bir tanesi filozof John Searle den gelir olarak bilinen dusunce deneyinde Searle yapay zeka sistemlerinin yonelimsellik intentionality ve anlama understanding sahibi olduklarini ve bu sistemlerin insan zihnini incelemek icin yeterli oldugu iddiasini curutmeye calisir Searle odanin birinde kapidan iletilen ve uzerinde semboller bulunan bir parca kagit haricinde disaridan herhangi biriyle herhangi bir sekilde iletisim kurma imkani olmayan birini dusunmemizi ister Kagitla beraber odadaki kural kitaplari tarafindan ona saglanan yonergeleri de kullanarak adamin ne olduklarini bilmedigi bu sembollere yanitlar vermesi gerekmektedir Adam her ne kadar kural kitaplarini kullanarak gerekli sembollere gerekli karsiliklari yonergeler araciligi ile bulsa da ne olduklarini bilmedigi bu semboller aslinda Cince ideogramlaridir Dolayisiyla tum bu surec icerideki kisinin kural kitaplarndaki yonergeler sayesinde disaridaki birisiyle Cince bir diyalog gerceklestirilmesini mumkun kilar Searle icerideki bu kisinin Cince anlamis sayilamayacagini islemsel zihin teorisinin de tipki bu durumda oldugu gibi sembolleri dekode edip ciktilar saglayan bir zihin sundugunu iddia eder Searle islemlemenin tam olarak ne olduguna dair daha farkli sorgulamalarda da bulunmustur Arka tarafimdaki bu duvar WordStar programini barindiriyor cunku in formel yapisina izomorfik olan molekuler bir hareket oruntusune sahip Fakat eger duvar WordStar i barindirabiliyorsa ve yeterince buyuk bir duvarsa o halde beyin tarafindan barindirilan o program neyse onu dahi barindirabilecek demektir Searle unki gibi itirazlar yetersizlik itirazi insufficiency objections olarak adlandirilabilir Yetersizlik itirazlari i islemlemenin zihnin cesitli kapasitelerini karsilamak icin yetersiz oldugunu iddia eder Frank Jackson in bilgi argumani gibi qualiadan yola cikilan argumanlar her ne kadar fizikalizmi ve spesifik olarak da tum islemsel teorileri hedef alsalar da islemsel zihin teorisine itirazlar olarak ele alinabilir Dogrudan dogruya islemsel zihin teorisine yoneltilen itirazlar da vardir Basta Putnam in kendisi ozellikle bkz Representation and Reality ve Renewing Philosophy nin ilk kismi Searle un Cince odasi argumaniyla ilgili olarak dunya kelime world word referans iliskisi zihin beden iliskisine dair dusunceler de dahil olmak uzere bazi farkli sebeplerle islemselciligin onde giden karsitlarindan biri oldu Searle un argumaninin benzer olarak fakat onunkinden daha genel bir sekilde insan zihninin islemsel durumlari states barindirip barindiramayacagi zihnin dogasina dair bir incelemeden tamamen bagimsizdir iddiasini one surdu Cunku her olagan acik sistem her soyut sonlu otomatonu finite automaton barindirabilir Islemselciler tam olarak neyin barindirma sayilabilecegi hakkinda cesitli kriterler gelistirerek bu itirazlara yanit verdiler Roger Penrose ise insan zihninin matematiksel detaylar acisindan bilinebilir hesaplamalar calculations gerceklestirmedigini iddia etmistir Bu normal bir Turing tam in Turing complete insan zihninin erisebildigi cesitli matematiksel dogrulara erisemeyecegi anlamina geliyor One Cikan ArastirmacilarDaniel Dennett one surmustur Bu modelde bilinc lineer gorunse de aslinda beyindeki uzam ve zamana dagilmis halde bulanik ve belirsizdir Bilinc islemlemedir ve bunun uzerinde ekstra bir adim veya suregiden islemlemenin bilincine eristigin yoktur Jerry Fodor inanc ve arzu gibi zihinsel durumlarin bireyler ve mental temsiller arasindaki iliskiler oldugunu iddia etmistir Ona gore bu temsiller ancak zihindeki dusunce dili Language of Thought araciligi ile aciklanabilir Fodor bir tur islevselcilige functionalism basvurarak dusuncenin ve diger zihinsel sureclerin baslica olarak dusunce dilini olusturan mental temsiller uzerinde gerceklesen islemlemelerden mutesekkil oldugunu iddia etmistir Gec donem calismalarin Concepts ve The Elm ve the Expert Fodor onceki islemselci fikirlerini sorgulamis ve cesitli acilardan degistirerek oldukca farkli bir dusunce dili versiyonu gelistirmistir bkz LOT2 bilissel sureclerin uc farkli betimleme seviyesine sahip oldugunu one surmustur Islemsel seviye bilissel surec tarafindan islemlenen islemsel problemi tanimlayan seviye algoritmik seviye islemsel seviyede ortaya konan problemi islemlemek icin kullanilan algoritmanin bulundugu seviye implementasyonel seviye algoritmik seviyedeki algoritmanin fiziksel olarak implemente edildigi seviye biyolojik ya da elektronik olabilir Marr 1981 1967 yilinda yayinlanan kitabinda Cognitive Psychology bilissel psikoloji terimini ortaya atmis kisidir ve bu kitabinda Neisser insanlari dinamik bilgi isleme sistemleri olarak ele alir Ona gore mental operasyonlar islemsel bir perspektiften aciklanabilir Steven Pinker evrilmis insanda dogustan itibaren bulunan bir dil icgudusu nden bahsetmistir Hilary Putnam bilinci betimlemek icin islevselciligi one surmustur Buna gore islemlemenin beyinde mi bilgisayarda mi gerceklestiginden bagimsiz olarak bilincle es olan sey islemlemedir Maryland Universitesi nde bir profesor Jerry Fodor un temsili zihin teorisi uzerine kurarak kendi islemsel temsili zihin teorisini ortaya atmistir Ayrica bakinizYapay bilinc Bilisselcilik psikoloji Zihin beden problemi Simule gerceklikKaynakca a b Piccinini Gualtiero Bahar Sonya 2013 Neural Computation and the Computational Theory of Cognition Cognitive Science Ingilizce 37 3 453 488 doi 10 1111 cogs 12012 ISSN 1551 6709 Putnam Hilary 1961 Brains and Behavior Block 1983 icinde yeniden basildi ayrica bu konuda Putnam in diger makaleleri icin bkz Putnam Mathematics Matter and Method 1979 a b c d plato stanford edu 2 Aralik 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Eylul 2020 a b Steven Pinker Bos Sayfa Alfa Yayinlari 18 Eylul 2020 tarihinde kaynagindan Hobbes Thomas De Corpore Searle John R Eylul 1980 Minds brains and programs Behavioral and Brain Sciences Ingilizce 3 3 417 424 doi 10 1017 S0140525X00005756 ISSN 1469 1825 20 Ekim 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Eylul 2020 Searle J R 1992 The Rediscovery of the Mind Jackson Frank 1 Nisan 1982 Epiphenomenal Qualia The Philosophical Quarterly Ingilizce 32 127 127 136 doi 10 2307 2960077 ISSN 0031 8094 13 Agustos 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Eylul 2020 Putnam H 1988 Representation and Reality Chalmers David J 1 Eylul 1996 Does a rock implement every finite state automaton Synthese Ingilizce 108 3 309 333 doi 10 1007 BF00413692 ISSN 1573 0964 Edelman Shimon 1 Eylul 2008 On the nature of minds or truth and consequences Journal of Experimental amp Theoretical Artificial Intelligence 20 3 181 196 doi 10 1080 09528130802319086 ISSN 0952 813X Blackmon James 1 Subat 2013 Searle s Wall Erkenntnis Ingilizce 78 1 109 117 doi 10 1007 s10670 012 9405 4 ISSN 1572 8420 Roger Penrose Mathematical Intelligence icinde Jean Khalfa editor What is Intelligence bolum 5 syf 107 136 Cambridge University Press Cambridge United Kingdom 1994