Birlikte evrim veya eş evrim (İng: co-evolution), biyolojide iki veya daha fazla canlı türünün, birbirlerinin evrimini karşılıklı olarak etkilemesidir. Daha kapsamlı olarak tanımlamak gerekirse, "biyolojik bir canlının veya organik bir nesnenin, ilişkili olduğu diğer organik obje veya objelerin değişmesi ile kendisinde de değişimlerin baş göstermesidir".
Birlikte evrim, birçok biyolojik düzey ve seviyede ortaya çıkabilir: bir proteinin amino asitleri arasındaki ilişkili mutasyonlar gibi mikroskobik bir düzeyde veya aynı ekosistem içinde yaşayan farklı türler arasında, karşılıklı olarak değişen eşdeğişken (kovaryant) özellikler gibi makroskobik ve daha büyük ölçekli bir seviyede olabilir. Eş evrimsel bir ilişki içinde bulunan her iki grup, diğer grup üzerinde seçilim baskısı oluşturarak birbirlerinin evrimini böylece karşılıklı olarak etkilerler. Farklı türlerin birlikte evrimi, ev sahibi konak tür ile onun parazitinin evrimini (bkz: - İng: Host-parasite coevolution) içerdiği gibi zaman içinde evrilmiş olan mutualizm ile ilgili örnekleri de kapsar. Evrimin, iklim değişikliği gibi canlı olmayan inorganik faktörlere verdiği tepki ile karşılıklar, iklim bir canlı olmadığı, dolayısıyla biyolojik evrime dahil olmadığı için, birlikte evrim olarak tanımlanmaz. Av ve avcı, konak ve simbiyont (ortak yaşar), konak ve parazit gibi canlı çiftleri arasında birlikte evrim gözlemlense de, bu, birçok durumlarda tam anlamıyla açık seçik değildir. Eğer bir takım tür, diğer bir takım tür tarafından oluşturulan baskıyla evrilmişse, bu evrimsel süreç "yayılmış birlikte evrim" (İng: diffuse coevolution) olarak adlandırılır. Bir de "eşli birlikte evrim" (İng: pairwise coevolution)’den söz edilir. Bu birlikte evrilme sürecinde, iki tür öyle yakından etkileşir ki, her ikisi de birbirinin evriminde birincil aktör konumundadır.
Dünya tarihinde kitlesel yok oluşlar ve ekolojik alanların genişlemesi gibi biyolojik olmayan faktörlerin, bazı büyük ana canlı gruplarını yok etmesi, başka familya ve takımların ise çoğalarak yayılmalarını sağlamışken, birlikte evrimin, canlıların evrimsel tarihinde geniş kapsamlı ve çok büyük değişiklikleri tetiklediğine dair ancak çok az kanıtlar vardır. Buna rağmen, popülasyon ve türler düzeyinde birlikte evrime dair kanıtlar bulunmaktadır. Örneğin, birlikte evrim kavramı, Charles Darwin tarafından Türlerin Kökeni isimli kitabında kısaca tanımlanmış ve daha sonra isimli başka bir kitabında ayrıntılı olarak geliştirmiştir.Virüs ile konakların, birden farklı olayda birlikte evrim geçirmiş olmaları olasıdır.
Birlikte evrim, öncelikli olarak biyolojik bir kavramdır, ancak bilişim bilimleri ve uzay bilimleri gibi alanlarda da paralel olarak benzer anlamlı kullanımlara sahiptir.
Eş evrim modelleri
Birlikte evrimin bir modeli, "evrimsel bir sistemde, birlikte evrildiği sistem ile bağlantılı olarak, sadece uyum gücünü sürdürebilmek açısından sürekli bir gelişimin gerekli olduğunu ifade eden Leigh Van Valen'e ait (İng: Red Queen's Hypothesis)'dir (1973).
(İng: sexual conflict) önemini vurgulayan ise, evrimdeki karşıt etkin etkileşimlerin rolünü tanımlayarak antagonist birlikte evrim (İng: antagonist coevolution) kavramının ortaya atmıştır.
Birlikte evrimin, sınırlı kaynaklara sahip bir çevrededeki eşeysiz üreyen popülasyonun dinamiklerini oluşturan dallanan stratejileri, genelleştirilerek kullanılması ile biçimlendirilmiştir.
Doğadaki örnekleri
Sinek kuşu ve ornitofil bitkiler
Kolibri olarak da bilinen sinek kuşu ile ornitofil (tozlaşmayı kuşlarla yapan) çiçekler, mutualizme dayanan karşılıklı bir ilişki geliştirmişlerdir. Çiçekler, kuşların beslenmesi için uygun olan nektara ve kuşların görüş özelliğine göre evrilmiş parlak renklere sahip olup formları da kuş gagalarına uygun bir şekilde gelişmiştir. Bunun yanında, çiçeklerin açma zamanı ile sinek kuşlarının üreme mevsimlerinin birbirlerine denk gelen bir zamana düştüğü de tespit edilmiştir.
Çiçekler, kuşlardan faydalanmak için onlara yakınsayarak evrilmiştir. Çiçekler, polen taşıyıcıları için birbirleriyle rekabet ederler. Adaptasyonlar ise, bu rekabetin olumsuz ve istenmeyen etkilerini eksilterek azaltır. Kuşlar tarafından tozlanan çiçekler, genelde böcekler tarafından tozlanan çiçeklerden daha çok şeker üretirler ve daha yüksek nektar yoğunluğuna sahiptirler. Bu da, kuşların, çiçek seçiminde en belirleyici faktörlerden biri olan yüksek enerji gereksinimlerini karşılar. Her birisinin üreme mevsimine göre, birden çok kolibri türleri, Kuzey Amerika'da aynı yerde görülürler ve onların çiftleşme mevsimi geldiğinde, birden çok çiçek türü de, bu habitatlarda aynı anda açmaya başlarlar. Sinek kuşlarından yararlanan bu çiçek türleri, farklı cins ve takımlarda olmalarına rağmen, ortak bir morfoloji ve birbirine benzer renkler geliştirmişlerdir.Çiçek taçları borularının farklı uzunluklara ve eğrilik derecelerine sahip olması, sinek kuşlarının gagalarıyla çiçeklerden sıvı nektar özünü çıkarma verimini olumsuz yönde etkileyebilir. Borulu çiçekler, çiçekten nektar alan bir kuşu, özellikle çiçek borusu ile gaganın kavisli bir yapıda olması durumunda, gagasını belirli bir şekilde yönlendirmesine sevk edebilirler. Bu da, bitkinin, polenlerini kuşun vücudunun belirli yerlerine yerleştirmesine olanak sağlar. Bu da, morfolojik yönlü ve çeşitli birlikte adaptasyonlara (İng: co-adaptation) yol açar. Kuşlarda cinsel açıdan çekici olmaya dair önemli bir gereksinim, onların göze çarpıcı görünmeleri ve dikkat çekici olmalarıdır. Bu da, onların kuşlara özgü olan görüş yeteneklerini ve doğal yaşam ortamlarının özelliklerini yansıtmaktadır. Kuşlar, en büyük tayfsal görme duyarlığını ve en iyi renk tonu ayrımını, görülür tayfın kırmızı sonu aralığında görürler; bu yüzden kırmızı, kuşlar için özellikle göze çarpıcı görünür. Sinek kuşları için, mor ötesi ultraviyole renkleri görmek de mümkün olabilir. Ultraviyole desenlerin yaygın olması ve tozlaşmayı böceklerle yapan az nektarlı çiçek türlerinin nektar girişleri, bu çiçeklerden sakınması için kuşu uyarır.
Kolibriler, Phaethornithinae ve Trochilinae olmak üzere, iki alt familyası bulunan Trochilidae ailesini oluştururlar. Her alt familya, belirli bir takım çiçekle birlikte evrildiler. Trochilinae, iki çenekli bitki türlerini tercih ederken, birçok Phaethornithinae türleriyse, tek çanaklı çiçekler ile ilişkilidir.
Orkideler ve Afrika güvesi
Angraecinae türü orkideler ile Afrika güveleri (), güveler çiçeklerdeki nektarlarla beslenmeye bağımlı olduğu, çiçekler de üreyebilmek için güvelerin polenlerini yaymasına ihtiyaç duyduğu için birlikte evrim geçirmişlerdir. Bu birlikte evrim, çiçeklerde uzun ve derin bir çelenk yapılanmasına, güvelerde ise uzun bir emici hortumun oluşmasına yol açmıştır.
Darwin orkidesi olarak da bilinen ile sfenks güvesi arasındaki şaşılası evrimsel ilişkinin zaman içinde nasıl evrilmiş olabileceğine dair, Darwin ve Alfred Russel Wallace, bunun kısa çelenk çıkıntılı bir orkide ile uzun çelenk çıkıntılı bir orkidenin dikkate alınıp karşılaştırılması ve değerlendirilmesiyle anlaşılabileceğini öne sürmüşlerdir.
Eğer güve kısa çıkıntılı çelenke sahip bir orkideyi döllerse, güvenin emmme hortumu kolaylıkla çiçek borusunun içine ulaşabilir ve nektarı elde edebilir. Ancak, güvenin hortum çıkıntısı çiçeğin çelenk çıkıntısından daha uzun olduğu için güvenin kafası çiçeğe dokunmayacak ve bu şekilde bir döllenme de olmayacaktır. Buna karşı, daha uzun çıkıntıya sahip bir orkide ise, güve hortumunun tüm uzunluğu çiçek çıkıntısına uyduğu ve kafasının çiçek tozlarına dokunmasına izin vereceği için döllenecek ve bu şekilde tozlaşma gerçekleşecektir.
Sonuç olarak, uzun dış çıkıntılarına sahip olan çiçekler, zaman içinde daha çok çoğalacak ve popülasyonda daha yaygın hale gelecektir.A. sesquipedale orkidesi bu şekilde, karşılıklı etkileşim içinde çok uzun bir çıkıntı geliştirmiştir. Çiçek çıkıntısı uzadıkça, sfinks güvesi de buna bağlı olarak, gittikçe uzayan bir emme hortumu geliştirmek zorunda kalmıştır.
Kırlangıçkuyruk ve sedef otu
Antagonist birlikte evrimin bir örneği, saçaklı sedef otu () bitkisi üzerinde yaşayan kırlangıçkuyruk tırtılıdır (Papilio machaon). Sedef otu, bitkilerle beslenen böcekleri kovmak için eterik yağlar üretir. Kırlangıç kuyruk tırtılı, glukozla birleşmiş veya serbest halde bulunan kumarin gibi kan sulandırıcı, anti mantar ve anti-tümör etkilere sahip zehirli maddelere karşı, diğer otçul böcekler ile rekabeti azaltan bir direnç geliştirmiştir. Bu birlikte evrim ilişkisi, saçaklı sedef otu bitkisinde yüksek bir kumarin düzeyi, kırlangıç kuyruk tırtılında da buna bağlı olarak yüksek düzeyde bir antitoksin direncine yol açmıştır.
Paul Ehrlich ve (1964), belirgin bir evrimsel süreç olarak birlikte evrim üzerinde odaklanan ilk kişiler olmuştur. Onların tanımına göre, böcek-bitki birlikte evrimi beş adımdan oluşan bir süreçtir:
- Mutasyon ve rekombinasyon ile kapalı tohumlular, yeni ikincil maddeler üretirler;
- Şansa bağlı olarak bu yeni sekunder maddeler, böceklerin yiyeceği olarak bitkinin uygunluğunu değiştirirler;
- Otçul böceklerin sınırlandırıcı baskılarından serbest kalan bitkiler, yeni bir adaptif bölgede uğrarlar;
- Mutasyon ve rekombinasyonlarla böcekler, sekunder maddelere karşı direnç mekanizmaları geliştirirler;
- Şimdiye kadar bitkiler tarafından besin dışı bırakılan ve artık onlara uyum sağlamış olan otçul böcekler de artık yeni bir adaptiv bölgeye girerek kendi evrimsel yayılımlarını gerçekleştirirler.
Bahçe yılanı ve semender
Zehirli Taricha granulosa semenderi |
Thamnophis sirtalis |
Av ve avcı türlerin birlikte evrimi, her ikisi de Kuzey Amerika'ya özgü canlılar olan kırmızı bir karına ve sert bir deri yapısına sahip olan Taricha granulosa isimli semender ile onu avlayan adi bahçe yılanı (Thamnophis sirtalis) arasındaki ilişki örneğinde gösterilmiştir. Semender, derisinin altında biriktirdiği ve tetrodotoksin adı verilen güçlü bir nörotoksin üretir. Bahçe yılanı ise, bir dizi mutasyon sonucu bu toksine karşı direnç geliştirmiştir ve ancak bu sayede zehir içeren semenderi avlayabilir. Bu av-avcı çiftinde, evrimsel silahlanma yarışı, semenderde çok yüksek düzeyde bir zehir seviyesi ve yılanda da buna bağlı olarak çok yüksek düzeyde bir anti toksin direncine yol açmıştır. Her iki canlı hayatta kalma şanslarını daha iyi yönde artırabilmek için değiştiğinden bu, birlikte evrime bir örnek teşkil eder.
Tetrodotoksin oluşturma yoluyla avcılara karşı korunma hayvanlar aleminde yaygın olarak görülür. Bu korunma mekanizması, örneğin balon balığınında (Tetraodontidae) ve mavi halkalı ahtapotta (Hapalochlaena) görülür. Bu zehri üreten Taricha cinsi semenderler en zehirli kuyruklu kurbağalar arasında sayılır. Tetrodotoksin, Tarichatoksin olarak da bilinir ve Taricho semenderleri bu zehre ismini vermiştir. Taricha granulosa ise Tarucha cinsi semenderler içinde en zehirlisi olarak gösterilir. Bayağı bahçe yılanı Thamnophis sirtalis, evrimsel bir uyumla bu zehire karşı direnç geliştirmiş olan olası tek avcıdır. Bahçe yılanı semenderi avladıktan sonra, bağışıklık sisteminin etkili olarak çalışabilmesi için saatlerce dinlenmek zorunda kalır. Zehire karşı direnç geliştirmiş olan bahçe yılanının yaşadığı bölgelerdeki semenderler ise buna karşı daha yüksek düzeyde zehir geliştirmişlerdir.
Kaliforniya kestanesi ve polinatör böcekler
(Aesculus californica) ile birlikte evrim geçirmemiş olan arı türleri arı kovanlarına yerleştirildiğinde, bu arı türleri çiçek nektarlarında bulunan bir nörotoksin olan karşı bir duyarlılık gösterebilirler. Bu duyarlılığın, sadece A. californica ile birlikte evrim geçirmemiş olan bal arıları ve diğer böceklerde mevcut olduğu düşünülmektedir.
Akasya karıncası ve boğa boynuzlu akasya
Orta Amerika'da yaşayan bazı akasya türleri, içi boş dikenlere ve yapraklarının sapında nektar salgılayan gözeneklere sahiptir. Acacia cornigera (boğa boynuzlu akasya), dikenlerinin içine yuva yapan ve nektarla beslenen Pseudomyrmex karıncalarına ev sahipliği yapar. Bu anlamda, akasya karıncası (Pseudomyrmex ferruginea), boğa boynuzlu akasyayı (Acacia cornigera) zararlı böceklerin saldırısına ve güneş ışığına ulaşmak için onunla rekabet eden diğer bitkilere karşı korur ve akasya ağacı da buna karşılık olarak karıncaya ve onun larvalarına besin ve korunak sağlar.
Bitki karıncaların barınabilmesi için içi boş dikenleri ve nektar salgılayan gözenekleri oluşturmuş, karıncalar da bitkiyi otçullardan koruyan davranış biçimini geliştirmişlerdir. Karıncalar bitkiye zarar veren her türlü böcek ve tırtılı öldürmenin yanı sıra bitkinin civarındaki araziyi yabani otlardan temizlemekte, gölge yapan yakındaki ağaçlara zarar vermektedirler. Boğa boynuzlu akasya ve karınca arasındaki bu ilişki ilk kez 1874'te doğa tarihçisi Thomas Belt tarafından gözlenmiştir. Bu ilişki birlikte evrimin bir sonucudur. Bununla birlikte, bazı karınca türleri karşılığında bitkiye yarar getiren herhangi bir şey vermeden de akasya ağaçlarından yararlandıklarından bu tür karınca türleri çoğu zaman 'hileci', 'sömürücü', 'hırsız' veya 'asalak' olarak nitelendirilirler.
Yukka çiçeği ve güve
Bu mutual simbiyoz ilişkide, avize ağacı olarak da bilinen ve genellikle Kuzey Amerika'nın güneyinde Meksika'nın Aşağı Kaliforniya ve ABD'nin Kaliforniya eyaletlerinde yaşayan bitkisi (Hesperoyucca whipplei), istisnasız olarak sadece yukka güvesinin bir türü olan Tegeticula maculata tarafından tozlanır ve bu güvenin hayatta kalması da yukka bitkisinin varlığını sürdürmesine bağlıdır. Yukka güveleri, avize ağaçları arasında mevcut olan sadece bir türün çiçeklerini ziyaret ederler.
Bu türün çiçekleri üzerine konan dişi yukka güvesi, bitkinin tohumlarını yiyerek beslenirken aynı zamanda ağzındaki özel kısımlarda polenleri toplayarak büyük bir topak oluştururlar. Sadece dişi yukka güvesinin yaptığı bu tozlaşma olayında polen toplama işi de sadece geceleri ve akşam saatlerinde gerçekleşir. Bu polenler çok yapışkan olup güve bir sonraki çiçeği ziyaret ettiğinde bu polenleri de ağzında beraberinde götürür. Yukka bitkisi de çiçeklerinin derin ve gizli kısımlarında larvaların olası düşmanlarına karşı korunması için güveye yumurtalarını bırakabileceği güvenli bir yer sağlar. Her iki türün sergilediği adaptasyonlar, bu iki canlının birbirlerine bağımlı bir hale gelecek şekilde evrildiklerinden birlikte evrim için örnek teşkil eder.
Ökaryot hücreler ve mitokondri
Ökaryot hücrelerin içindeki mitokondrinin varlığı, mitokondrinin konak hücredeki çekirdekten farklı bir DNA dizisine sahip olması yüzünden birlikte evrime bir örnektir. Ökaryotik hücreler ile bakteriler arasında gerçekleşmiş olan kloroplast ve mitokondri devralımı, ökaryotların bakteriler ile arkeler arasında gerçekleşen yatay gen transferi sonucu oluşmuş olduğunu düşündürmektedir.
Biyoloji alanı dışındaki kullanımları
Birlikte evrim öncelikli olarak biyolojik bir kavramdır, ancak diğer alanlarda da kıyaslamalı olarak kullanılmaktadır.
Teknolojide kullanımı
Bilgisayar yazılımı ve donanımı iki ayrı bileşen olarak kabul edilmesine rağmen aslında birlikte bir evrim geçirmiş olup karşılıklı olarak birbirlerinin gelişimlerine bağlıdırlar. Aynı şekilde, işletim sistemleri ile bilgisayar uygulamaları, web tarayıcıları ile web uygulamaları da birbirlerine birlikte bir evrimle bağlı durumda bulunurlar.
Bütün bu sistemler, bir tür evrimsel bir süreç içinde adım adım birbirlerini ilerleterek birbirlerine bağlı bir duruma gelmişlerdir.
Algoritmalarda kullanımı
Birlikte evrimsel algoritmalar, yapay hayat oluşturmanın yanında optimum seviyeye getirmede, oyun ve makine öğreniminde kullanılan bir algoritma sınıfıdır. Birlikte evrim yöntemleri, örneğin tarafından iletişim ağı sıralamasında ve tarafından yaşayan sanal varlıklar oluşturmada uygulanmıştır.
Kozmoloji ve astronomide kullanımı
"The Self-organizing Universe" isimli kitabında, evrendeki tüm canlı ve cansız sistemlerin kendi kendini düzenleme organize etme ve iyileştirme kapasitesine sahip olduğunu, bu sürekli devam eden dengeyi koruma ve daha da yüksek bir seviyede düzen ve denge kurma çabası ile tüm evrenin evrimini böyle bir birlikte evrime dayandırmıştır.
Astronomi biliminde gelişmekte olan bir teori ise, kara delikler ve galaksilerin biyolojideki birlikte evrime benzer bir şekilde birbirlerine bağlı olarak gelişerek evrilmiş olabileceklerini belirtmektedir.
Ayrıca bakınız
Kitaplar
- Dawkins, R. Unweaving the Rainbow 7 Kasım 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde ..
- Futuyma, D. J. and M. Slatkin (editors) (1983). Coevolution. Sunderland, Massachusetts: Sinauer Associates. pp. 555 pp. .
- Geffeney, Shana L., et al. "Evolutionary diversification of TTX-resistant sodium channels in a predator-prey interaction". Nature 434 (2005): 759–763.
- Michael Pollan The Botany of Desire: A Plant's-eye View of the World. Bloomsbury. . Account of the co-evolution of plants and humans
- Thompson, J. N. (1994). The Coevolutionary Process. Chicago: University of Chicago Press. pp. 376 pp. .
Kaynakça
- ^ coevolution. 27 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Berkeley Üniversitesi, erişim: 02 Kasım 2008 (İngilizce)
- ^ Yip; Patel, P; Kim, PM; Engelman, DM; McDermott, D; Gerstein, M; ve diğerleri. (2008). "An integrated system for studying residue coevolution in proteins". Bioinformatics. 24 (2). ss. 290-292. doi:10.1093/bioinformatics/btm584. (PMID) 18056067. 15 Temmuz 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ekim 2011.
- ^ Ekoloji Laboratuvar Kitabı (2006). "Türlerin Etkileşimi, Bölüm 7" (PDF). Hacettepe Üniversitesi. 26 Ocak 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 22 Ekim 2011.
- ^ Sahney, S., Benton, M.J. and Ferry, P.A. (2010). . Biology Letters. 6 (4). ss. 544-547. doi:10.1098/rsbl.2009.1024. (PMC) 2936204 $2. (PMID) 20106856. 6 Kasım 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ekim 2011.
- ^ Thompson, John N. (1994). The coevolutionary process 6 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Chicago: University of Chicago Press. . Erişim tarihi 2009-07-27.
- ^ Darwin, Charles (1859). On the Origin of Species 5 Ekim 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (1st ed.). London: John Murray. Erişim tarihi 2009-02-07.
- ^ Darwin, Charles (1877). On the various contrivances by which British and foreign orchids are fertilised by insects, and on the good effects of intercrossing 8 Eylül 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (2nd ed.). London: John Murray. Erişim tarihi 2009-07-27.
- ^ C.Michael Hogan. 2010. Virus. Encyclopedia of Earth 26 Ocak 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Editors: Cutler Cleveland and Sidney Draggan
- ^ Van Valen L. (1973): "A New Evolutionary Law", Evolutionary Theory 1, p. 1-30. Cited in: The Red Queen Principle 12 Mayıs 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Lodé, Thierry (2007). La guerre des sexes chez les animaux, une histoire naturelle de la sexualité 24 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Paris: Odile Jacob. .
- ^ G. S. van Doorn, F. J. Weissing (Nisan 2002). "Ecological versus Sexual Selection Models of Sympatric Speciation: A Synthesis". Selection. 2 (1-2). Budapest, Hungary: Akadémiai Kiadó. ss. 17-40. doi:10.1556/Select.2.2001.1-2.3. ISSN 1585-1931. 1588-287X.
The intuition behind the occurrence of evolutionary branching of ecological strategies in resource competition was confirmed, at least for asexual populations, by a mathematical formulation based on Lotka–Volterra type population dynamics. (Metz et al., 1996).
- ^ a b Brown James H., Kodric-Brown Astrid (1979). "Convergence, Competition, and Mimicry in a Temperate Community of Hummingbird-Pollinated Flowers". Ecology. 60 (5). ss. 1022-1035. doi:10.2307/1936870. 11 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Ekim 2011.
- ^ a b c d e f g h i j Stiles, F. Gary (1981). "Geographical Aspects of Bird Flower Coevolution, with Particular Reference to Central America". Annals of the Missouri Botanical Garden. 68 (2). ss. 323-351. doi:10.2307/2398801. 26 Ocak 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Ekim 2011.
- ^ Rodríguez-Gironés, Miguel A.; Santamaría, Luis (September 2007). "Resource Competition, Character Displacement, and the Evolution of Deep Corolla Tubes". The American Naturalist (The University of Chicago Press) 170 (3): 455–464. doi: 10.1086/520121. ISSN 00030147 8 Mayıs 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. PMID 17879195 20 Eylül 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde ..
- ^ Cox, Paul Alan; Grubb, Peter J. (29 August 1991). "Abiotic Pollination: An Evolutionary Escape for Animal-Pollinated Angiosperms [and Discussion]". Philosophical Transactions: Biological Sciences (The Royal Society) 333 (1267): 217–224. doi: 0.1098/rstb.1991.0070.
- ^ Lecoufle, Marcel (1982). "The Angraecum sesquipedale and Pollinization". Orchid Digest 46 (3): 99–102.
- ^ Link KP (1 January 1959). [Link KP (1 January 1959). "The discovery of dicumarol and its sequels". Circulation] 19 (1): 97–107. doi:10.1161/01.CIR.19.1.97. PMID 13619027. "The discovery of dicumarol and its sequels". Circulation 19 (1): 97–107. doi:10.1161/01.CIR.19.1.97. PMID 13619027 27 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde ..
- ^ "Encyclopedia of Entomology" by John L. Capinera, Volume 1, 2nd Edition, Sayfa 1556, Springer (2008)
- ^ Coumarins and Caterpillers: A Case for Coevolution, M. Berenbaum, Department of Ecology and Systematics, Cornell University, Ithaca, New York, Recived December 4, 1981. Revised June 25, 1982
- ^ "Taricha granulosa: Rough-skinned Newt". Caudata Culture. 20 Haziran 2006 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Temmuz 2006.
- ^ Geffeney, Shana L., et al. “Evolutionary diversification of TTX-resistant sodium channels in a predatorÂ-prey interaction”. Nature 434 (2005): 759–763.
- ^ Conant, Roger. 1975. A Field Guide to Reptiles and Amphibians of Eastern and Central North America. Houghton Mifflin. Boston.
- ^ C. Michael Hogan (13 September 2008). California Buckeye: Aesculus californica 12 Şubat 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., GlobalTwitcher.com
- ^ Coevolution 27 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde ..Berkeley Üniversitesi , erişim: 02 Kasım 2008 (İngilizce)
- ^ a b c Boğa boynuzlu akasya 18 Kasım 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Killerplants.com. Erişim:7 Kasım 2008. (İngilizce)
- ^ Hemingway, Claire (2004). . Flora of North America. ss. 1-2. 28 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Şubat 2011.
Yucca and Yucca Moth
- ^ Pellmyr, Olle (1 Ağustos 1999). "Forty million years of mutualism: Evidence for Eocene origin of the yucca-yucca moth association" (PDF). Proc. Natl. Acad. Sci. USA. 96 (16). ss. 9178-9183. doi:10.1073/pnas.96.16.9178. (PMC) 17753 $2. (PMID) 10430916. 24 Eylül 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Şubat 2011.
- ^ River, M. C. and Lake, J. A. (2004). "The ring of life provides evidence for a genome fusion origin of eukaryotes" 25 Eylül 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Nature 431 (9): 152–5.
- ^ Britt, Robert. "The New History of Black Holes: 'Co-evolution' Dramatically Alters Dark Reputation". 7 Şubat 2003 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Ekim 2011.
Dış bağlantılar
- Coevolution 24 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., video of lecture by (Yale University)
- Mintzer, Alex. "Kinship and incompatibility between colonies of the acacia ant Pseudomyrex ferruginea". Behavioral Ecology and Sociobiology. 17 (1). ss. 75-78. Abstract 1 Şubat 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Armstrong, W.P.. "The Yucca and its Moth" 24 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Wayne's Word. Retrieved 2011-03-29.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Birlikte evrim veya es evrim Ing co evolution biyolojide iki veya daha fazla canli turunun birbirlerinin evrimini karsilikli olarak etkilemesidir Daha kapsamli olarak tanimlamak gerekirse biyolojik bir canlinin veya organik bir nesnenin iliskili oldugu diger organik obje veya objelerin degismesi ile kendisinde de degisimlerin bas gostermesidir Bombus arilari ile onlarin tozladigi cicekler her ikisi de hayatta kalmak icin birbirlerine bagimli hale gelecek bir sekilde birlikte evrim gecirmislerdir Birlikte evrim bircok biyolojik duzey ve seviyede ortaya cikabilir bir proteinin amino asitleri arasindaki iliskili mutasyonlar gibi mikroskobik bir duzeyde veya ayni ekosistem icinde yasayan farkli turler arasinda karsilikli olarak degisen esdegisken kovaryant ozellikler gibi makroskobik ve daha buyuk olcekli bir seviyede olabilir Es evrimsel bir iliski icinde bulunan her iki grup diger grup uzerinde secilim baskisi olusturarak birbirlerinin evrimini boylece karsilikli olarak etkilerler Farkli turlerin birlikte evrimi ev sahibi konak tur ile onun parazitinin evrimini bkz Ing Host parasite coevolution icerdigi gibi zaman icinde evrilmis olan mutualizm ile ilgili ornekleri de kapsar Evrimin iklim degisikligi gibi canli olmayan inorganik faktorlere verdigi tepki ile karsiliklar iklim bir canli olmadigi dolayisiyla biyolojik evrime dahil olmadigi icin birlikte evrim olarak tanimlanmaz Av ve avci konak ve simbiyont ortak yasar konak ve parazit gibi canli ciftleri arasinda birlikte evrim gozlemlense de bu bircok durumlarda tam anlamiyla acik secik degildir Eger bir takim tur diger bir takim tur tarafindan olusturulan baskiyla evrilmisse bu evrimsel surec yayilmis birlikte evrim Ing diffuse coevolution olarak adlandirilir Bir de esli birlikte evrim Ing pairwise coevolution den soz edilir Bu birlikte evrilme surecinde iki tur oyle yakindan etkilesir ki her ikisi de birbirinin evriminde birincil aktor konumundadir Dunya tarihinde kitlesel yok oluslar ve ekolojik alanlarin genislemesi gibi biyolojik olmayan faktorlerin bazi buyuk ana canli gruplarini yok etmesi baska familya ve takimlarin ise cogalarak yayilmalarini saglamisken birlikte evrimin canlilarin evrimsel tarihinde genis kapsamli ve cok buyuk degisiklikleri tetikledigine dair ancak cok az kanitlar vardir Buna ragmen populasyon ve turler duzeyinde birlikte evrime dair kanitlar bulunmaktadir Ornegin birlikte evrim kavrami Charles Darwin tarafindan Turlerin Kokeni isimli kitabinda kisaca tanimlanmis ve daha sonra isimli baska bir kitabinda ayrintili olarak gelistirmistir Virus ile konaklarin birden farkli olayda birlikte evrim gecirmis olmalari olasidir Birlikte evrim oncelikli olarak biyolojik bir kavramdir ancak bilisim bilimleri ve uzay bilimleri gibi alanlarda da paralel olarak benzer anlamli kullanimlara sahiptir Es evrim modelleriBirlikte evrimin bir modeli evrimsel bir sistemde birlikte evrildigi sistem ile baglantili olarak sadece uyum gucunu surdurebilmek acisindan surekli bir gelisimin gerekli oldugunu ifade eden Leigh Van Valen e ait Ing Red Queen s Hypothesis dir 1973 Ing sexual conflict onemini vurgulayan ise evrimdeki karsit etkin etkilesimlerin rolunu tanimlayarak antagonist birlikte evrim Ing antagonist coevolution kavraminin ortaya atmistir Birlikte evrimin sinirli kaynaklara sahip bir cevrededeki eseysiz ureyen populasyonun dinamiklerini olusturan dallanan stratejileri genellestirilerek kullanilmasi ile bicimlendirilmistir Dogadaki ornekleriSinek kusu ve ornitofil bitkiler Yesil meneksekulakli sinek kusu ve cicek source source source source source source Copiapo Sili de bir sinek kusu Kolibri olarak da bilinen sinek kusu ile ornitofil tozlasmayi kuslarla yapan cicekler mutualizme dayanan karsilikli bir iliski gelistirmislerdir Cicekler kuslarin beslenmesi icin uygun olan nektara ve kuslarin gorus ozelligine gore evrilmis parlak renklere sahip olup formlari da kus gagalarina uygun bir sekilde gelismistir Bunun yaninda ciceklerin acma zamani ile sinek kuslarinin ureme mevsimlerinin birbirlerine denk gelen bir zamana dustugu de tespit edilmistir Cicekler kuslardan faydalanmak icin onlara yakinsayarak evrilmistir Cicekler polen tasiyicilari icin birbirleriyle rekabet ederler Adaptasyonlar ise bu rekabetin olumsuz ve istenmeyen etkilerini eksilterek azaltir Kuslar tarafindan tozlanan cicekler genelde bocekler tarafindan tozlanan ciceklerden daha cok seker uretirler ve daha yuksek nektar yogunluguna sahiptirler Bu da kuslarin cicek seciminde en belirleyici faktorlerden biri olan yuksek enerji gereksinimlerini karsilar Her birisinin ureme mevsimine gore birden cok kolibri turleri Kuzey Amerika da ayni yerde gorulurler ve onlarin ciftlesme mevsimi geldiginde birden cok cicek turu de bu habitatlarda ayni anda acmaya baslarlar Sinek kuslarindan yararlanan bu cicek turleri farkli cins ve takimlarda olmalarina ragmen ortak bir morfoloji ve birbirine benzer renkler gelistirmislerdir Cicek taclari borularinin farkli uzunluklara ve egrilik derecelerine sahip olmasi sinek kuslarinin gagalariyla ciceklerden sivi nektar ozunu cikarma verimini olumsuz yonde etkileyebilir Borulu cicekler cicekten nektar alan bir kusu ozellikle cicek borusu ile gaganin kavisli bir yapida olmasi durumunda gagasini belirli bir sekilde yonlendirmesine sevk edebilirler Bu da bitkinin polenlerini kusun vucudunun belirli yerlerine yerlestirmesine olanak saglar Bu da morfolojik yonlu ve cesitli birlikte adaptasyonlara Ing co adaptation yol acar Kuslarda cinsel acidan cekici olmaya dair onemli bir gereksinim onlarin goze carpici gorunmeleri ve dikkat cekici olmalaridir Bu da onlarin kuslara ozgu olan gorus yeteneklerini ve dogal yasam ortamlarinin ozelliklerini yansitmaktadir Kuslar en buyuk tayfsal gorme duyarligini ve en iyi renk tonu ayrimini gorulur tayfin kirmizi sonu araliginda gorurler bu yuzden kirmizi kuslar icin ozellikle goze carpici gorunur Sinek kuslari icin mor otesi ultraviyole renkleri gormek de mumkun olabilir Ultraviyole desenlerin yaygin olmasi ve tozlasmayi boceklerle yapan az nektarli cicek turlerinin nektar girisleri bu ciceklerden sakinmasi icin kusu uyarir Kolibriler Phaethornithinae ve Trochilinae olmak uzere iki alt familyasi bulunan Trochilidae ailesini olustururlar Her alt familya belirli bir takim cicekle birlikte evrildiler Trochilinae iki cenekli bitki turlerini tercih ederken bircok Phaethornithinae turleriyse tek canakli cicekler ile iliskilidir Xanthopan morganiOrkideler ve Afrika guvesi Angraecinae turu orkideler ile Afrika guveleri guveler ciceklerdeki nektarlarla beslenmeye bagimli oldugu cicekler de ureyebilmek icin guvelerin polenlerini yaymasina ihtiyac duydugu icin birlikte evrim gecirmislerdir Bu birlikte evrim ciceklerde uzun ve derin bir celenk yapilanmasina guvelerde ise uzun bir emici hortumun olusmasina yol acmistir Darwin orkidesi olarak da bilinen ile sfenks guvesi arasindaki sasilasi evrimsel iliskinin zaman icinde nasil evrilmis olabilecegine dair Darwin ve Alfred Russel Wallace bunun kisa celenk cikintili bir orkide ile uzun celenk cikintili bir orkidenin dikkate alinip karsilastirilmasi ve degerlendirilmesiyle anlasilabilecegini one surmuslerdir Eger guve kisa cikintili celenke sahip bir orkideyi dollerse guvenin emmme hortumu kolaylikla cicek borusunun icine ulasabilir ve nektari elde edebilir Ancak guvenin hortum cikintisi cicegin celenk cikintisindan daha uzun oldugu icin guvenin kafasi cicege dokunmayacak ve bu sekilde bir dollenme de olmayacaktir Buna karsi daha uzun cikintiya sahip bir orkide ise guve hortumunun tum uzunlugu cicek cikintisina uydugu ve kafasinin cicek tozlarina dokunmasina izin verecegi icin dollenecek ve bu sekilde tozlasma gerceklesecektir Sonuc olarak uzun dis cikintilarina sahip olan cicekler zaman icinde daha cok cogalacak ve populasyonda daha yaygin hale gelecektir A sesquipedale orkidesi bu sekilde karsilikli etkilesim icinde cok uzun bir cikinti gelistirmistir Cicek cikintisi uzadikca sfinks guvesi de buna bagli olarak gittikce uzayan bir emme hortumu gelistirmek zorunda kalmistir Kirlangickuyruk ve sedef otu Sedef otu uzerinde kirlangickuyruk tirtili Antagonist birlikte evrimin bir ornegi sacakli sedef otu bitkisi uzerinde yasayan kirlangickuyruk tirtilidir Papilio machaon Sedef otu bitkilerle beslenen bocekleri kovmak icin eterik yaglar uretir Kirlangic kuyruk tirtili glukozla birlesmis veya serbest halde bulunan kumarin gibi kan sulandirici anti mantar ve anti tumor etkilere sahip zehirli maddelere karsi diger otcul bocekler ile rekabeti azaltan bir direnc gelistirmistir Bu birlikte evrim iliskisi sacakli sedef otu bitkisinde yuksek bir kumarin duzeyi kirlangic kuyruk tirtilinda da buna bagli olarak yuksek duzeyde bir antitoksin direncine yol acmistir Paul Ehrlich ve 1964 belirgin bir evrimsel surec olarak birlikte evrim uzerinde odaklanan ilk kisiler olmustur Onlarin tanimina gore bocek bitki birlikte evrimi bes adimdan olusan bir surectir Mutasyon ve rekombinasyon ile kapali tohumlular yeni ikincil maddeler uretirler Sansa bagli olarak bu yeni sekunder maddeler boceklerin yiyecegi olarak bitkinin uygunlugunu degistirirler Otcul boceklerin sinirlandirici baskilarindan serbest kalan bitkiler yeni bir adaptif bolgede ugrarlar Mutasyon ve rekombinasyonlarla bocekler sekunder maddelere karsi direnc mekanizmalari gelistirirler Simdiye kadar bitkiler tarafindan besin disi birakilan ve artik onlara uyum saglamis olan otcul bocekler de artik yeni bir adaptiv bolgeye girerek kendi evrimsel yayilimlarini gerceklestirirler Bahce yilani ve semender Zehirli Taricha granulosa semenderiThamnophis sirtalis Av ve avci turlerin birlikte evrimi her ikisi de Kuzey Amerika ya ozgu canlilar olan kirmizi bir karina ve sert bir deri yapisina sahip olan Taricha granulosa isimli semender ile onu avlayan adi bahce yilani Thamnophis sirtalis arasindaki iliski orneginde gosterilmistir Semender derisinin altinda biriktirdigi ve tetrodotoksin adi verilen guclu bir norotoksin uretir Bahce yilani ise bir dizi mutasyon sonucu bu toksine karsi direnc gelistirmistir ve ancak bu sayede zehir iceren semenderi avlayabilir Bu av avci ciftinde evrimsel silahlanma yarisi semenderde cok yuksek duzeyde bir zehir seviyesi ve yilanda da buna bagli olarak cok yuksek duzeyde bir anti toksin direncine yol acmistir Her iki canli hayatta kalma sanslarini daha iyi yonde artirabilmek icin degistiginden bu birlikte evrime bir ornek teskil eder Tetrodotoksin olusturma yoluyla avcilara karsi korunma hayvanlar aleminde yaygin olarak gorulur Bu korunma mekanizmasi ornegin balon baligininda Tetraodontidae ve mavi halkali ahtapotta Hapalochlaena gorulur Bu zehri ureten Taricha cinsi semenderler en zehirli kuyruklu kurbagalar arasinda sayilir Tetrodotoksin Tarichatoksin olarak da bilinir ve Taricho semenderleri bu zehre ismini vermistir Taricha granulosa ise Tarucha cinsi semenderler icinde en zehirlisi olarak gosterilir Bayagi bahce yilani Thamnophis sirtalis evrimsel bir uyumla bu zehire karsi direnc gelistirmis olan olasi tek avcidir Bahce yilani semenderi avladiktan sonra bagisiklik sisteminin etkili olarak calisabilmesi icin saatlerce dinlenmek zorunda kalir Zehire karsi direnc gelistirmis olan bahce yilaninin yasadigi bolgelerdeki semenderler ise buna karsi daha yuksek duzeyde zehir gelistirmislerdir Kaliforniya kestanesi ve polinator bocekler Aesculus californica ile birlikte evrim gecirmemis olan ari turleri ari kovanlarina yerlestirildiginde bu ari turleri cicek nektarlarinda bulunan bir norotoksin olan karsi bir duyarlilik gosterebilirler Bu duyarliligin sadece A californica ile birlikte evrim gecirmemis olan bal arilari ve diger boceklerde mevcut oldugu dusunulmektedir Akasya karincasi ve boga boynuzlu akasya Akasya karincasi Orta Amerika da yasayan bazi akasya turleri ici bos dikenlere ve yapraklarinin sapinda nektar salgilayan gozeneklere sahiptir Acacia cornigera boga boynuzlu akasya dikenlerinin icine yuva yapan ve nektarla beslenen Pseudomyrmex karincalarina ev sahipligi yapar Bu anlamda akasya karincasi Pseudomyrmex ferruginea boga boynuzlu akasyayi Acacia cornigera zararli boceklerin saldirisina ve gunes isigina ulasmak icin onunla rekabet eden diger bitkilere karsi korur ve akasya agaci da buna karsilik olarak karincaya ve onun larvalarina besin ve korunak saglar Bitki karincalarin barinabilmesi icin ici bos dikenleri ve nektar salgilayan gozenekleri olusturmus karincalar da bitkiyi otcullardan koruyan davranis bicimini gelistirmislerdir Karincalar bitkiye zarar veren her turlu bocek ve tirtili oldurmenin yani sira bitkinin civarindaki araziyi yabani otlardan temizlemekte golge yapan yakindaki agaclara zarar vermektedirler Boga boynuzlu akasya ve karinca arasindaki bu iliski ilk kez 1874 te doga tarihcisi Thomas Belt tarafindan gozlenmistir Bu iliski birlikte evrimin bir sonucudur Bununla birlikte bazi karinca turleri karsiliginda bitkiye yarar getiren herhangi bir sey vermeden de akasya agaclarindan yararlandiklarindan bu tur karinca turleri cogu zaman hileci somurucu hirsiz veya asalak olarak nitelendirilirler Yukka cicegi ve guve Hesperoyucca whipplei Bu mutual simbiyoz iliskide avize agaci olarak da bilinen ve genellikle Kuzey Amerika nin guneyinde Meksika nin Asagi Kaliforniya ve ABD nin Kaliforniya eyaletlerinde yasayan bitkisi Hesperoyucca whipplei istisnasiz olarak sadece yukka guvesinin bir turu olan Tegeticula maculata tarafindan tozlanir ve bu guvenin hayatta kalmasi da yukka bitkisinin varligini surdurmesine baglidir Yukka guveleri avize agaclari arasinda mevcut olan sadece bir turun ciceklerini ziyaret ederler Bu turun cicekleri uzerine konan disi yukka guvesi bitkinin tohumlarini yiyerek beslenirken ayni zamanda agzindaki ozel kisimlarda polenleri toplayarak buyuk bir topak olustururlar Sadece disi yukka guvesinin yaptigi bu tozlasma olayinda polen toplama isi de sadece geceleri ve aksam saatlerinde gerceklesir Bu polenler cok yapiskan olup guve bir sonraki cicegi ziyaret ettiginde bu polenleri de agzinda beraberinde goturur Yukka bitkisi de ciceklerinin derin ve gizli kisimlarinda larvalarin olasi dusmanlarina karsi korunmasi icin guveye yumurtalarini birakabilecegi guvenli bir yer saglar Her iki turun sergiledigi adaptasyonlar bu iki canlinin birbirlerine bagimli bir hale gelecek sekilde evrildiklerinden birlikte evrim icin ornek teskil eder Okaryot hucreler ve mitokondri Okaryot hucrelerin icindeki mitokondrinin varligi mitokondrinin konak hucredeki cekirdekten farkli bir DNA dizisine sahip olmasi yuzunden birlikte evrime bir ornektir Okaryotik hucreler ile bakteriler arasinda gerceklesmis olan kloroplast ve mitokondri devralimi okaryotlarin bakteriler ile arkeler arasinda gerceklesen yatay gen transferi sonucu olusmus oldugunu dusundurmektedir Biyoloji alani disindaki kullanimlariBirlikte evrim oncelikli olarak biyolojik bir kavramdir ancak diger alanlarda da kiyaslamali olarak kullanilmaktadir Teknolojide kullanimi Bilgisayar yazilimi ve donanimi iki ayri bilesen olarak kabul edilmesine ragmen aslinda birlikte bir evrim gecirmis olup karsilikli olarak birbirlerinin gelisimlerine baglidirlar Ayni sekilde isletim sistemleri ile bilgisayar uygulamalari web tarayicilari ile web uygulamalari da birbirlerine birlikte bir evrimle bagli durumda bulunurlar Butun bu sistemler bir tur evrimsel bir surec icinde adim adim birbirlerini ilerleterek birbirlerine bagli bir duruma gelmislerdir Algoritmalarda kullanimi Birlikte evrimsel algoritmalar yapay hayat olusturmanin yaninda optimum seviyeye getirmede oyun ve makine ogreniminde kullanilan bir algoritma sinifidir Birlikte evrim yontemleri ornegin tarafindan iletisim agi siralamasinda ve tarafindan yasayan sanal varliklar olusturmada uygulanmistir Kozmoloji ve astronomide kullanimi The Self organizing Universe isimli kitabinda evrendeki tum canli ve cansiz sistemlerin kendi kendini duzenleme organize etme ve iyilestirme kapasitesine sahip oldugunu bu surekli devam eden dengeyi koruma ve daha da yuksek bir seviyede duzen ve denge kurma cabasi ile tum evrenin evrimini boyle bir birlikte evrime dayandirmistir Astronomi biliminde gelismekte olan bir teori ise kara delikler ve galaksilerin biyolojideki birlikte evrime benzer bir sekilde birbirlerine bagli olarak geliserek evrilmis olabileceklerini belirtmektedir Ayrica bakinizBirlikte adaptasyon Lynn Margulis Paralel evrim Simpatrik turlesme Yakinsak evrimKitaplarDawkins R Unweaving the Rainbow 7 Kasim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Futuyma D J and M Slatkin editors 1983 Coevolution Sunderland Massachusetts Sinauer Associates pp 555 pp ISBN 0878932283 Geffeney Shana L et al Evolutionary diversification of TTX resistant sodium channels in a predator prey interaction Nature 434 2005 759 763 Michael Pollan The Botany of Desire A Plant s eye View of the World Bloomsbury ISBN 0 7475 6300 4 Account of the co evolution of plants and humans Thompson J N 1994 The Coevolutionary Process Chicago University of Chicago Press pp 376 pp ISBN 0226797597 Kaynakca coevolution 27 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Berkeley Universitesi erisim 02 Kasim 2008 Ingilizce Yip Patel P Kim PM Engelman DM McDermott D Gerstein M ve digerleri 2008 An integrated system for studying residue coevolution in proteins Bioinformatics 24 2 ss 290 292 doi 10 1093 bioinformatics btm584 PMID 18056067 15 Temmuz 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ekim 2011 KB1 bakim Digerlerinin yanlis kullanimi link Ekoloji Laboratuvar Kitabi 2006 Turlerin Etkilesimi Bolum 7 PDF Hacettepe Universitesi 26 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 22 Ekim 2011 Sahney S Benton M J and Ferry P A 2010 Biology Letters 6 4 ss 544 547 doi 10 1098 rsbl 2009 1024 PMC 2936204 2 PMID 20106856 6 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 22 Ekim 2011 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Thompson John N 1994 The coevolutionary process 6 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Chicago University of Chicago Press ISBN 0 226 79760 0 Erisim tarihi 2009 07 27 Darwin Charles 1859 On the Origin of Species 5 Ekim 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde 1st ed London John Murray Erisim tarihi 2009 02 07 Darwin Charles 1877 On the various contrivances by which British and foreign orchids are fertilised by insects and on the good effects of intercrossing 8 Eylul 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2nd ed London John Murray Erisim tarihi 2009 07 27 C Michael Hogan 2010 Virus Encyclopedia of Earth 26 Ocak 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde Editors Cutler Cleveland and Sidney Draggan Van Valen L 1973 A New Evolutionary Law Evolutionary Theory 1 p 1 30 Cited in The Red Queen Principle 12 Mayis 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Lode Thierry 2007 La guerre des sexes chez les animaux une histoire naturelle de la sexualite 24 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Paris Odile Jacob ISBN 2738119018 G S van Doorn F J Weissing Nisan 2002 Ecological versus Sexual Selection Models of Sympatric Speciation A Synthesis Selection 2 1 2 Budapest Hungary Akademiai Kiado ss 17 40 doi 10 1556 Select 2 2001 1 2 3 ISSN 1585 1931 1588 287X The intuition behind the occurrence of evolutionary branching of ecological strategies in resource competition was confirmed at least for asexual populations by a mathematical formulation based on Lotka Volterra type population dynamics Metz et al 1996 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim a b Brown James H Kodric Brown Astrid 1979 Convergence Competition and Mimicry in a Temperate Community of Hummingbird Pollinated Flowers Ecology 60 5 ss 1022 1035 doi 10 2307 1936870 11 Mayis 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Ekim 2011 a b c d e f g h i j Stiles F Gary 1981 Geographical Aspects of Bird Flower Coevolution with Particular Reference to Central America Annals of the Missouri Botanical Garden 68 2 ss 323 351 doi 10 2307 2398801 26 Ocak 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Ekim 2011 Rodriguez Girones Miguel A Santamaria Luis September 2007 Resource Competition Character Displacement and the Evolution of Deep Corolla Tubes The American Naturalist The University of Chicago Press 170 3 455 464 doi 10 1086 520121 ISSN 00030147 8 Mayis 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde PMID 17879195 20 Eylul 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Cox Paul Alan Grubb Peter J 29 August 1991 Abiotic Pollination An Evolutionary Escape for Animal Pollinated Angiosperms and Discussion Philosophical Transactions Biological Sciences The Royal Society 333 1267 217 224 doi 0 1098 rstb 1991 0070 Lecoufle Marcel 1982 The Angraecum sesquipedale and Pollinization Orchid Digest 46 3 99 102 Link KP 1 January 1959 Link KP 1 January 1959 The discovery of dicumarol and its sequels Circulation 19 1 97 107 doi 10 1161 01 CIR 19 1 97 PMID 13619027 The discovery of dicumarol and its sequels Circulation 19 1 97 107 doi 10 1161 01 CIR 19 1 97 PMID 13619027 27 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Encyclopedia of Entomology by John L Capinera Volume 1 2nd Edition Sayfa 1556 Springer 2008 Coumarins and Caterpillers A Case for Coevolution M Berenbaum Department of Ecology and Systematics Cornell University Ithaca New York Recived December 4 1981 Revised June 25 1982 Taricha granulosa Rough skinned Newt Caudata Culture 20 Haziran 2006 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Temmuz 2006 Geffeney Shana L et al Evolutionary diversification of TTX resistant sodium channels in a predatorA prey interaction Nature 434 2005 759 763 Conant Roger 1975 A Field Guide to Reptiles and Amphibians of Eastern and Central North America Houghton Mifflin Boston C Michael Hogan 13 September 2008 California Buckeye Aesculus californica 12 Subat 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde GlobalTwitcher com Coevolution 27 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Berkeley Universitesi erisim 02 Kasim 2008 Ingilizce a b c Boga boynuzlu akasya 18 Kasim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Killerplants com Erisim 7 Kasim 2008 Ingilizce Hemingway Claire 2004 Flora of North America ss 1 2 28 Mayis 2020 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 18 Subat 2011 Yucca and Yucca Moth Pellmyr Olle 1 Agustos 1999 Forty million years of mutualism Evidence for Eocene origin of the yucca yucca moth association PDF Proc Natl Acad Sci USA 96 16 ss 9178 9183 doi 10 1073 pnas 96 16 9178 PMC 17753 2 PMID 10430916 24 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Subat 2011 River M C and Lake J A 2004 The ring of life provides evidence for a genome fusion origin of eukaryotes 25 Eylul 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Nature 431 9 152 5 Britt Robert The New History of Black Holes Co evolution Dramatically Alters Dark Reputation 7 Subat 2003 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Ekim 2011 Dis baglantilarCoevolution 24 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde video of lecture by Yale University Mintzer Alex Kinship and incompatibility between colonies of the acacia ant Pseudomyrex ferruginea Behavioral Ecology and Sociobiology 17 1 ss 75 78 Abstract 1 Subat 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Armstrong W P The Yucca and its Moth 24 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Wayne s Word Retrieved 2011 03 29